Nozokomiyal diyareler s k görülen hastane infeksiyonlar. Nozokomiyal Diyare. Hastane nfeksiyonlar Dergisi 2004; 8: 271-281 EP DEM YOLOJ



Benzer belgeler
SB Sakarya E itim ve Araflt rma Hastanesi Asinetobakterli Hastalarda DAS Uygulamalar ve yilefltirme Çabalar

AKUT GASTROENTERİTLER YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015

Sa l k Personelinde Afl lama

fiekil 2 Menapoz sonras dönemde kistik, unilateral adneksiyel kitleye yaklafl m algoritmas (6)

TULAREMİ KONTROL ve KORUNMA. Dr. Kemalettin ÖZDEN

Tedavi. Dr.Yaşar BAYINDIR İstanbul-2006

GASTROENTER TLER N AYIRICI TANISINDA LABORATUVAR

Gıda Kaynaklı İnfeksiyon Hastalıkları

Pnömokokal hastal klar

HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR

Viral gastroenteritlerin laboratuvar tanısı

Clostridium difficile, nozokomiyal patojenler

Akut ishal: ani başlar ve kısa sürer, Kronik ishal: birkaç günden uzun sürer, Tekrarlayan ishal: aralıklı olarak iyileşip tekrarlayan ishaldir.

Asist. Dr. Ayşe N. Varışlı

Viral gastroenteritler

KOLONİZASYON. DR. EMİNE ALP Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji A.D.

Yo un Bak m Ünitesinde nvaziv Alet Kullan m ile liflkili Nozokomiyal nfeksiyon H zlar

Doripenem: Klinik Uygulamadaki Yeri


Antibiyotik sonrası ishale en sık neden olan antibiyotikler

Febril Nötropenik Hastada Antimikrobiyal Direnç Sorunu : Kliniğe Yansımalar

Türk Toraks Derneği. Akut Bronşiyolit Tanı, Tedavi ve Korunma Uzlaşı Raporu Cep Kitabı. Cep Kitapları Serisi.

Enfeksiyon Hastalıkları Tanısında Sendromik Yaklaşım: Avantaj ve Dezavantajları: İshal

Hastane nfeksiyonlar n n Sürveyans ve Amerika Ulusal Nozokomiyal nfeksiyon Sürveyans Sistemi: II

Dünyada ve Türkiye de Güncel Verilerle HIV/AIDS. Hacettepe Üniversitesi AIDS Tedavi ve Araflt rma Merkezi (HATAM)

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

VİRAL GASTROENTERİTLER. Dr. Fatma SIRMATEL

Antibiyotik kontrol politikalar n n amac hastalar n. Prensipler. Antibiyotik Kontrol Politikalar : Hastane nfeksiyonlar Dergisi 2006; 10: 77-81

Emrah Salman, Zeynep Ceren Karahan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi. Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

DİRENÇLİ BAKTERİ ENFEKSİYONLARINA KARŞI KULLANILAN ANTİBİYOTİKLER

HIV -Diğer Paraziter ENFEKSİYONLAR

Ertuğrul GÜÇLÜ, Gülsüm Kaya, Aziz Öğütlü, Oğuz Karabay. Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD.

Sürveyans, belirli bir amaca yönelik olarak veri. Sürveyans Yöntemleri. Hastane nfeksiyonlar Dergisi 2003; 7: 69-75

Girifl Marmara Üniversitesi Eczac l k Fakültesi Farmakoepidemiyoloji Araflt rma Birimi (MEFEB) Ecz. Neslihan Güleno lu

Ia.CERRAHİ PROFİLAKSİ TALİMATI

Piyelonefrit Tedavi süreleri? Dr Gökhan AYGÜN CTF Tıbbi Mikrobiyoloji AD

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

Atatürk Üniversitesi Hastaneleri nde Hastane nfeksiyonlar :

HASTA GÜVENLİĞİNDE ENFEKSİYONLARIN KONTROLÜ VE İZOLASYON ÖNLEMLERİ. Dr. Nazan ÇALBAYRAM

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı

Olgularla Parazitoloji. Doç. Dr. Gülay ARAL AKARSU Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Parazitoloji Bilim Dalı

HEMODİYALİZ HASTALARINDA GÖRÜLEN İNFEKSİYON ETKENLERİ

Bir Devlet Hastanesi Örne i: Eskiflehir Yunus Emre Devlet Hastanesinde 2005 Y l nda Saptanan Hastane nfeksiyonlar #

TÜBERKÜLOZ EP DEM YOLOJ S

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

Uz. Dr. Nur Benzonana

Viral gastroenteritlere bağlı salgınlar Türkiye ve Dünyada Güncel Durum

BALIK YAĞI MI BALIK MI?

GASTROENTERİT YAPAN VİRUSLAR VE ENFEKSİYON OLUŞTURMA MEKANİZMALARI

Yoğun Bakım Ünitesinde Gelişen Kandida Enfeksiyonları ve Mortaliteyi Etkileyen Risk Faktörleri

Hepatit B Virüs Testleri: Hepatit serolojisi, Hepatit markırları

YİYECEK VE SU KAYNAKLI HASTALIKLAR. Dr. Sinan KARACABEY

HIV/AIDS HASTALI INDA SON GEL fimeler

Gıda Zehirlenmeleri. PANEL: Bulaşıcı Hastalıklar - Tanı ve Tedavi Yaklaşımı. Dr. F. Şebnem ERDİNÇ. SB Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi

Dr. Birgül Kaçmaz Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

Bağışıklama ve Mikrobiyolojik Sürveyans İnvaziv Bakteriyel Etkenler

Hepatit B. HASTALIK Hepatit B nin etkeni nedir? Hepatit B hepatit B virüsü (HBV) ile meydana getirilen bir hastal kt r.

SHAL OLUfiTURAN ESCHERICHIA COLI NFEKS YONLARI: EP DEM YOLOJ, KL N K, TEDAV

Ankara linde Hepatit B ve Hepatit C nfeksiyonu Seroprevalans

Hastanede yatan hastalarda geliflen pnömoni. Çocukluk Ça Yafl Grubunda Nozokomiyal Viral Solunum Yolu nfeksiyonlar

'nosocomial' Yunanca iki kelimeden oluşur

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi

ER fik NLERDE GÖRÜLEN AKUT GASTROENTER TLER N EP DEM YOLOJ S VE ETKENLER

Yoğun Bakımlarda İnfeksiyon Kontrolü: Haricen Klorheksidin Uygulanmalı mı?

Hastane nfeksiyonlar n n Sürveyans ve Amerika Ulusal Nozokomiyal nfeksiyon Sürveyans Sistemi: I

Venöz Tromboembolizmin Önlenmesinde Antitrombotik Tedavi (Birincil Koruma)

Cerrahi Alan nfeksiyonu Geliflmesinde Predispozan Faktörlerin Araflt r lmas

Gebelikte Viral Enfeksiyonlar

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir.

AKUT SHALLERDE KL N K BULGULAR VE TANI

Akut İshalli Hastaya Yaklaş m

4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI

Marmara Üniversitesi T p Fakültesi Pediatri Servisinde

PROFİLAKSI. Doç. Dr. Gönül Şengöz Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi 9 Mart 2014

ÖZET. Anahtar Kelimeler: Hepatit B virus, izole anti-hbc, donör. Nobel Med 2009; 5(Suppl 1): 17-21

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV Sayfa ISBN

Vankomisine Dirençli Enterokok İnfeksiyonu: Klinik Değerlendirme ve Sürveyans

Kategoriye-özgü zolasyon Önlemleri çin Örnek E itici Kartlar #

Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu

Akut Diyare. Prof. Dr. Recep Öztürk

YENİDOĞAN BUZAĞILARIN İSHALLERİ. Prof. Dr. Aslan KALINBACAK Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı

GIDA İLE BULAŞAN ENFEKSİYON HASTALIKLARI TEDAVİ VE KORUNMA

Kahraman Marafl ta Difl Hekimleri ve Di er Difl Sa l Personeli Aras nda Hepatit B ve C Seroprevalans

Anti-HIV Pozitif Bulunan Hastada Kesin Tanı Algoritması. Doç. Dr. Kenan Midilli İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

T bbi Makale Yaz m Kurallar

Febril Nötropenide Fungal İnfeksiyonlara Klinik Yaklaşım

Prof. Dr. Gülşen Hasçelik Hasçelik. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobioloji Anabilim Dalı

Yoğun bakımda infeksiyon epidemiyolojisi

Buzağılarda Protein Beslemesi ve Buzağı Mamasının Önemi. Sayı:2013/Rm-37 Sayfa:

Çocukta Kusma ve İshal

Cerrahi Alan Enfeksiyonu Önleme Talimatı

TONSİLLOFARENJİT TANI VE TEDAVİ ALGORİTMASI

Kesici Delici Alet Yaralanmaları ve Takibi

FEBRİL NÖTROPENİ : 2009 DA NELER OLDU? Dr Alpay AZAP Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

KONJEN TAL ADRENAL H PERPLAZ

Kocaeli Üniversitesi Hastanesi Anesteziyoloji Yo un Bak m Ünitesi'nde Alet Kullan m ile liflkili nfeksiyonlar: Dört Y ll k Sürveyans Verileri

2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL

Ege Üniversitesi T p Fakültesi Genel Cerrahi Klini i nde Ameliyat Sonras Geliflen Hastane nfeksiyonlar n n Risk Faktörlerine Göre De erlendirilmesi

Transkript:

Hastane nfeksiyonlar Dergisi 2004; 8: 271-281 Hastane İnfeksiyonları Dr. Bilgin ARDA* * Ege Üniversitesi T p Fakültesi, nfeksiyon Hastal klar ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dal, zmir. Nozokomiyal diyareler s k görülen hastane infeksiyonlar aras nda yer almaktad r. Nozokomiyal diyare, hastanede üç gün veya daha uzun süre kalan olgularda geliflen yumuflak veya s v k vaml d flk lama olarak tan mlan r. Nozokomiyal diyareler infeksiyöz veya noninfeksiyöz nedenlere ba l olarak geliflebilmektedir. Nozokomiyal diyareler, hastanede yatan olgularda önemli bir morbidite nedenidir. Hastanede kal fl süresini uzatarak maliyeti ve di er nozokomiyal infeksiyonlarla karfl laflma riskini artt r r. Özellikle nozokomiyal üriner sistem infeksiyonu riskini artt rd iyi bilinmektedir. Limas ve arkadafllar n n yapt bir çal flmada, nozokomiyal diyareli olgular n %33 ünde ikinci bir hastane infeksiyonu tabloya eklenirken, bu oran nozokomiyal diyaresi olmayan grupta %7 olarak saptanm flt r (1,2). Nozokomiyal diyare ile mortalite iliflkisini araflt ran çal flmalarda, nozokomiyal diyarenin mortalite oranlar n anlaml flekilde artt rd bildirilmifltir (3-5). EP DEM YOLOJ Toplum kökenli diyarelerle nozokomiyal diyareler aras nda epidemiyolojik baz farkl l klar vard r. Toplum kökenli diyareler, çocuklarda (%1.9-5) yetiflkinlerden (%1-2) daha s k görülürken, nozokomiyal diyareler eriflkin yafl grubunda daha s kt r. Nozokomiyal diyare prevalans, çocuklarda %4.5-5 iken, yetiflkinlerde %8-21 aras nda de iflmektedir. Salg n durumunda bu oran %38 lere kadar ç kmaktad r. Özellikle 70 yafl n üzerindeki hastalarda görülme s kl artmakta ve mortalite oranlar yükselmektedir. Ayr ca, yenido an ile befl yafl aras çocuklarda da daha büyük yafl grubundaki çocuklara göre yüksek oranlarda nozokomiyal diyareye rastlanmaktad r. Nozokomiyal infeksiyöz diyare tan s nda, hastane ve toplum kökenli infeksiyonlar n ayr m önem kazanmaktad r. Hastaneye yat fl s ras nda belirti ve bulgu göstermeyen veya kuluçka döneminde bulunmayan ve yat fltan en erken üç gün sonra geliflen diyareler nozokomiyal diyare olarak tan mlan r. Toplum kökenli diyareler bazen nozokomiyal diyarelere kaynak oluflturabilir. nkübasyon döneminde olan toplum kökenli diyareler, hastaneye yat fltan sonra hastane kaynakl salg nlar bafllatabilir. Toplum kökenli rotavirüs salg nlar n takiben hastane salg nlar n n bildirildi i çal flmalar mevcuttur (6). Nozokomiyal infeksiyöz gastroenteritlerin bulafl yolu, hastadan hastaya do rudan veya sa l k personelinin elleri, kontamine çevre ve t bbi araçlarla olabilmektedir. 271

Arda B. R SK FAKTÖRLER 1. laç Kullan m Gastrointestinal flora, nozokomiyal diyareye yol açabilecek birçok patojenin kolonizasyonunu önleyebilmektedir. Oral veya parenteral antibiyotik kullan m, gastrointestinal floray bozarak dirençli kökenlerin kolonizasyonu ile nozokomiyal diyarelere yol açabilmektedir. Özellikle sefalosporin, penisilin ve klindamisin gibi antianaerobik etkinli i olan antibiyotiklerin kullan m nozokomiyal diyare s kl n artt rmaktad r. Bu üç antibiyotik vakalar n büyük bir ço unlu undan sorumlu olmakla birlikte tüm antimikrobiyal ajanlar, kullan m yollar ndan (oral, parenteral, topikal) ba ms z olarak nozokomiyal diyare oluflturma potansiyeline sahiptir. Gastrointestinal absorbsiyonu kötü olan veya safra yoluyla at lan klindamisin, sefoperazon, seftriakson, sefiksim gibi antibiyotiklerin nozokomiyal diyareye neden olma olas l klar daha yüksektir. Dar spektrumlu antibiyotikler daha az nozokomiyal diyareye neden olmaktad r. Çoklu antibiyotik kullan m nozokomiyal diyare riskini artt rmaktad r. Ayr ca, antibiyotiklerin kullan m süresinin artmas ile nozokomiyal diyare s kl n n artt gösterilmifltir (7,8). Antibiyotik kullan m na ba l olarak geliflen nozokomiyal diyareler her zaman Clostridium difficile infeksiyonunu göstermez, daha nadir olmakla birlikte Staphylococcus aureus, çoklu dirençli Salmonella türleri ve kandidalarda etken olabilir (6,9). Antiasitler, H 2 -reseptör blokerleri, antikolinerjik ilaçlar gastrik savunma mekanizmalar n bozarak nozokomiyal diyare riskini artt rmaktad r. Ayr ca laksatifler, enteral beslenme s v lar, antineoplastik ilaçlar da nozokomiyal diyare s kl n artt rabilmektedir (6,10). 2. Yafl Nozokomiyal diyare geliflme riski, yenido- anlarda ve ileri yafl grubunda artmaktad r. C. difficile infeksiyonlar için ileri yafl, rotavirüs infeksiyonlar nda ise erken çocukluk dönemi riskli grubu oluflturmaktad r. 3. Hastanede Kal fl Süresi Hastanede kal fl süresinin uzamas ile nozokomiyal diyare geliflme riski aras ndaki iliflki konusunda çeliflkili bildiriler vard r. Çocuk yafl grubunda, Ford-Jones ve arkadafllar hastanede kal fl süresi ile nozokomiyal diyare aras nda yak n bir iliflkinin varl n bildirirken, Zaidi ve arkadafllar hastanede yat fl süresinin nozokomiyal diyare geliflimini etkilemedi ini belirtmifllerdir (5,11). Ancak yetiflkin yafl grubunda, hastanede kal fl süresinin uzamas ile nozokomiyal diyare geliflme s kl n n artt n bildiren çal flmalar ön plandad r. Bu çal flmalarda, hastanede yat fl süresinin artmas yla daha fazla t bbi tedavi, antibiyotik tedavisi, t bbi giriflim uygulamalar, sa l k personeli ve kontamine çevre temas n n artmas nedeniyle riskin artt bildirilmektedir (6,12,13). 4. Gastrointestinal Uygulamalar Ba rsak cerrahisi ve nazogastrik tüp tak lmas d fl ndaki ifllemler C. difficile ye ba l diyare ile iliflkili bulunmufl, ancak bu iliflkinin antibiyotik iliflkili diyare riski için daha az oldu u saptanm flt r. Nazogastrik tüp, gastrostomi, jejunostomi tüpleri, endoskopi, baryumlu lavman kullan m, enteral beslenme gibi gastrointestinal giriflimlerin nozokomiyal diyare riskini artt rd çeflitli çal flmalarda bildirilmifltir (5,6,8,14). NFEKS YÖZ NOZOKOM YAL D YARELER Nozokomiyal diyare ile nozokomiyal infeksiyöz gastroenterit aras ndaki fark önemlidir. Nozokomiyal infeksiyöz diyare, nozokomiyal diyarelerin bir k sm n oluflturmaktad r. Nozokomiyal diyareler genel olarak de erlendirildi inde nozokomiyal infeksiyonlar aras nda birinci ya da ikinci s kl kta görülmektedir. Ancak standart tan kriterlerinin kullan lmamas, birçok hastanede etkeni saptayacak laboratuvar koflullar n yetersizli i infeksiyöz nozokomiyal diyarelerin gerçek insidans n n saptanmas n güçlefltirmektedir. Centers for Disease Control and Prevention (CDC) n gelifltirdi i nozokomiyal infeksiyonlar n sürveyans ve bildirimlerinde kullan lan standart olgu tan mlar bu aç dan faydal d r (Tablo 1) (15). National Nosocomial Infection Surveillance System (NNIS) verilerine göre, 1990-1994 y llar aras nda hastaneden taburcu olan her 1000 nozokomiyal infeksiyonlu hastan n 2.27 sinde infeksiyöz nozokomiyal diyare saptanm flt r. Bu verilere göre infeksiyöz nozokomiyal diyarelerin %64 ü 60 yafl n üzerindeki olgularda saptanm flt r. NNIS verilerine göre, Amerika Birleflik Devletleri (ABD) nde infeksiyöz nozokomiyal diyare etkenleri aras nda ilk s ray 1980-1984 y llar aras nda Salmonella spp. al rken, 1990 l y llardan itibaren yetiflkinlerde C. difficile, çocuklarda ise rotavirüsler ön plana geçmifltir. nfeksiyöz nozokomiyal diyare etkenlerinin çeflitli hasta gruplar ndaki da l m Tablo 2 de gösterilmifltir (6,10). 272 Hastane nfeksiyonlar Dergisi 2004; 8: 4

Arda B. Tablo 1. Nozokomiyal Gastroenterit Tan Kriterleri (CDC). Tan m: Nozokomiyal gastroenterit tan s için afla daki kriterlerden en az bir kriterin varl gereklidir. Kriter 1 Kriter 2 Akut bafllang çl 12 saatten uzun süren diyare ± kusma veya 38 C den yüksek atefl + noninfeksiyöz olas etken bulunmamas (tan testleri, tedavi uygulamalar, kronik hastal n akut alevlenmesi, psikolojik stres gibi) Baflka bir nedenle aç klanamayan bulant, kusma, kar n a r s veya bafl a r s semptom ve bulgular ndan en az ikisinin varl ile birlikte afla dakilerden en az birinin varl ; D flk veya rektal sürüntü kültüründe enterik patojenin saptanmas Rutin veya elektron mikroskopi ile enterik patojenin saptanmas Kan veya d flk da enterik patojene ait antijen veya antikor saptanmas Doku kültürlerinde enterik patojene ait sitopatik de iflikliklerin saptanmas Serolojik olarak enteropatojene yönelik tek bir antikor pozitifli i (IgM) veya iki serum örne inde dört kat titre art fl (IgG) Tablo 2. nfeksiyöz Etkenlerinin Çeflitli Hasta Gruplar ndaki Da l m. Hematolojik malignite Eriflkin yafl grubu mmünsüprese Çocuk yafl grubu Toplum Etken (%) (%) HIV (%) (%) (%) Bakteri Viral Parazit Fungal Clostridium difficile 15 21-52 6-7 1-5 0 Salmonella spp. 0 3-11.8 0 4 22 Shigella spp. 0 1 5-10 0 0 EPEC 0 0 0 0 0 Rotavirüs 12 0 0 13-45 48 Sitomegalovirüs 0 0 12-45 0 0 Adenovirüs 15 0 0 7-8 22 Koronavirüs 0 0 0 2 0 Koksakivirüs 5 0 0 0 0 Calicivirüs 0 0 0 16 7 Astrovirüs 0 0 0 14 13 Di er 0 0 0 15 Cryptosporidium 0 0 12-26 1-11 0 Microsporidia 0 0 8-33 0 0 Candida spp. 0 0 6-53 0 0 EPEC: Enteropatojenik Escherichia coli. Hastane nfeksiyonlar Dergisi 2004; 8: 4 273

Arda B. nfeksiyöz nozokomiyal diyarelerin görülme s kl, klinikler aras nda farkl l klar göstermektedir. Kliniklere göre, 1000 hasta günü bafl na düflen infeksiyöz nozokomiyal diyare s kl cerrahi kliniklerinde 3.21, iç hastal klar kliniklerinde 2.82, çocuk hastal klar kliniklerinde 2.04 iken, kad n do um kliniklerinde 0.14 ile en düflük orana sahiptir. Çocuk kliniklerinde etken olarak s kl kla rotavirüsler saptan rken, genel cerrahi ve iç hastal klar kliniklerinde en s k C. difficile izole edilmifltir (16). C. difficile nfeksiyonlar C. difficile, sa l kl yetiflkinlerin yaklafl k %1-3 ünde gastrointestinal florada bulunur. leri yafl grubunda bu oran %15-25 e kadar ç kmaktad r. Hospitalize yetiflkin hastalarda asemptomatik kolonizasyon oranlar %15-25 aras nda de iflmektedir. Genel cerrahi ve iç hastal klar kliniklerinde görülen nozokomiyal diyarelerin en önemli nedeni C. difficile dir. Bin hasta günü bafl - na düflen nozokomiyal diyare s kl 1-30 aras nda bildirilmektedir. Hastaneye yat flta C. difficile ile kolonize olmayan ancak daha sonra hastane kaynakl kolonizasyon meydana gelenlerde diyare geliflme olas l daha fazlad r. Nozokomiyal diyareli olgular n yaklafl k %20 sinin d flk s nda C. difficile izole edilmektedir (2,17,18). Yenido anlarda yap lan prevalans çal flmalar nda bebeklerin %15-63 ünün ilk iki hafta içinde C. difficile ile kolonize olduklar belirlenmifltir. Oranlardaki farkl l n çevresel faktörlere ba l olabilece i düflünülmektedir. Gastrointestinal floras henüz oluflmam fl yenido anlar n toksin salg layan kökenlerle kolonize olmalar na ra men asemptomatik kalmalar mukozada toksinlerin ba lanabilece i reseptörlerin bulunmamas ile aç klanmaktad r. Bebeklerdeki yüksek tafl - y c l k oranlar birinci y ldan itibaren azalarak eriflkinlerdeki düzeylere inmektedir. Hastaneye yatan, antibiyotik kullanan hastalarda C. difficile kolonizasyon s kl %10-30 aras nda olup, kistik fibrozis, hematolojik malignite gibi altta yatan ciddi hastal olanlarda s kl k daha da artmaktad r. C. difficile befl ayr toksik faktöre sahiptir. Bunlardan ikisi majör toksinler olan A ve B toksinleridir. Toksin A enterotoksin ve sitotoksin, toksin B sitotoksin özelli indedir. Her iki toksin sinerjistik aktivite ile kolon mukozas nda inflamasyon, nekroz ve hemorajilere neden olarak diyare veya psödomembranöz enterokolit tablolar na neden olur (19,20). nfeksiyonun temel predispozan faktörü antibiyotik kullan m d r. Profilaksi veya tedavi amac yla bir doz bile olsa antibiyotik kullan lmas C. difficile infeksiyonu geliflmesi için yeterli olabilmektedir. Bunun d fl nda ba rsak iskemisi, üremi, diyabet, yan k, kanser, malnütrisyon, anestezi ve baflta bat n operasyonlar olmak üzere cerrahi giriflimler, lavman, gastrostomi, nazogastrik tüp, kemoterapi, steroidler, antiperistaltik ilaçlar, C. difficile ile infekte hasta ile ayn odada kalma predispozan faktörler aras ndad r (13,19-21). C. difficile infeksiyonlar asemptomatik tafl y - c l k, basit diyare ve bazen psödomembranöz kolite kadar ilerleyen klinik tablolar içerir. Hastanede yatan olgularda antibiyotik kullan m na ba l diyarelerin büyük ço unlu u C. difficile ye ba l d r. Antibiyoti e ba l diyareler antibiyotik kullan m ndan birkaç gün sonra oluflabilece i gibi, antibiyotik tedavisinin sonlanmas ndan alt - sekiz hafta sonra da görülebilmektedir. C. difficile infeksiyonlar nda en s k görülen semptom, kar n a r s ve hafif ateflin efllik edebildi i, s kl kla kan ve mukus içeren diyaredir. Baz a r olgular ishal olmaks z n akut bat n tablosu, toksik megakolon, kolon perforasyonu ve peritonit ile seyredebilir. Tan konmam fl ve tedavi edilmemifl ileri yafltaki olgularda mortalite %10-20 olarak bildirilmifltir. yileflen olgular genellikle tafl y c olur ve relaps oranlar %10-20 aras ndad r (19). C. difficile ye ba l infeksiyöz nozokomiyal diyarelerin tan s nda; C. difficile test pozitifli i (kültür, toksin A ya da toksin B pozitifli i), antibiyotik kullan m na ba l diyare varl ve di er diyare nedenlerinin elenmesi temel yaklafl m oluflturur. Laboratuvar incelemelerinde d flk örne inin h zl bir flekilde laboratuvara ulaflt r lmas önemlidir. Oda s s nda bekletilen örneklerde toksin titresi h zla azalmaktad r. So ukta bekletmenin toksin y k m n azaltt gösterilmifltir. Hücre kültürü, toksin nötralizasyon testleri çok düflük miktarlardaki toksinleri bile gösterebilmesi aç s ndan en duyarl yöntem olup, tan da alt n standard oluflturur. Ancak pahal ve zaman al c bir yöntemdir. Bu nedenle birçok merkez h zl sonuç veren ve ucuz olan enzim immünassay yöntemini tercih eder. Bu testlerin duyarl l - %63-99, özgüllü ü %75-100 aras ndad r. ncelenen örnek say s n n artt r lmas ile hücre kültürü sonuçlar na yak n de erler elde etmek mümkündür (19,22,23). 274 Hastane nfeksiyonlar Dergisi 2004; 8: 4

Arda B. C. difficile infeksiyonlar n n tedavisinde American College of Gastroenterology nin önerileri flu flekildedir (24): Hastan n klinik durumu olanak veriyorsa sorumlu antibiyotik kesilmeli, e er kesilemiyorsa C. difficile infeksiyonu ile iliflkisi çok düflük olan bir baflka antibiyotik ile de ifltirilmelidir. Hastan n s v ve elektrolit dengesi düzenlenmelidir. Antiperistaltik ajan kullan m ndan kaç n lmal d r. Bu önlemler yetersiz veya etkisiz ise, hastan n durumu ciddi veya risk faktörleri varsa metronidazol (4 x 250 mg PO, 10 gün) tedavisine bafllanmal d r. C. difficile ile kolonize asemptomatik hastalar tedavi edilmemelidir. lk rekürrens, bafllang ç tedavisinde kullan lan ayn antibiyotik ile tedavi edilmelidir. Mümkünse vankomisin kullan m ndan kaç n lmal d r. Vankomisin; tedaviye yan ts z hastalar, intolerans, gebelik gibi metronidazol kullanamayan hastalar, metronidazole dirençli kökenler ile infekte veya ciddi C. difficile infeksiyonlu hastalar için rezerv tutulmal d r. Metronidazol ve vankomisinin etkinlikleri eflittir. Tedaviye yan ts z olgularda vankomisin oral yoldan 4 x 125 mg dozunda 10 gün süreyle kullan l r. Vankomisin kullan m gastrointestinal florada vankomisine dirençli enterokok seleksiyonuna neden olabilir. Bu nedenle kullan m s n rl tutulmal d r (25). Wenisch ve arkadafllar C. difficile ye ba l diyare tedavisinde, metronidazol, vankomisin, teikoplanin, fusidik asit etkinli- ini karfl laflt rd klar çal flmada, antibiyotiklerde etkinlik ve relaps oranlar aras nda fark saptamam fllard r (26). Mc Farland ve arkadafllar n n C. difficile ye ba l diyaresi olan hastalarda, Saccharomyces boulardii nin etkinlik ve relaps s kl n araflt ran randomize kontrollü çal flmalar nda, vankomisin ve/veya metronidazol ile birlikte S. boulardii, vankomisin ve/veya metronidazol ile birlikte plaseboya göre üstün bulunmufltur (27). Psödomembranöz kolit geliflen hastalarda sorumlu antibiyoti in kesilmesi ve s v elektrolit dengesinin düzeltilmesi ile hastalar n az bir k sm nda diyare düzelebilir. Bu nedenle bu hastalar n çok büyük bir bölümü spesifik tedavi gerektirir. Antibiyotik tedavisi kesilen olgular n %23 ünde iki-üç gün içinde ishalin geriledi i bildirilmifltir. Tedavi edilen olgular n %10-20 sinde hastal k tekrarlar. Rekürrens aç s ndan risk faktörleri; ileri yafl, düflük yaflam kalitesi, geçirilmifl antibiyoti e ba l ishal öyküsü, antibiyotik kullan m, bahar aylar nda bafllam fl olmas ve böbrek hastal - d r. Ancak hastal n fliddeti ile rekürrens oranlar aras nda iliflki yoktur. Glikopeptid ve metronidazol tedavilerinde rekürrens oranlar eflittir. Multipl semptomatik relapslarda vankomisin, rifampisin kombinasyonu yedi-on gün süreyle kullan labilir. Ciddi semptomlarla seyreden C. difficile ye ba l kolit geliflen olgular n yaklafl k %1-3 ü yo- un bak m deste ine gereksinim duyar. Bu olgular n baz lar nda perforasyon, ileus, megakolon ve ciddi septisemi durumunda acil kolektomi gerekmektedir (25). Salmonella nfeksiyonlar Salmonella lar 1980 li y llarda nozokomiyal diyarelerin en s k nedeni iken, günümüzde C. difficile den sonra ikinci s kl kta bildirilen etkendir. Salmonella ya ba l nozokomiyal diyarelerin yaklafl k %50 si yenido an ve çocuk kliniklerinde görülürken, di er yar s cerrahi ve dahiliye kliniklerinde görülmektedir (6,16). Hastane d fl ndaki sa l kl kifliler aras nda Salmonella n n kifliden kifliye geçifli nadirdir. Ancak hastane ortam nda özellikle yenido an, yafll ve debilitesi bulunan hasta grubunda sa l k personelinin elleri arac l yla bulafl olabilmektedir. Ancak infeksiyon için yüksek düzeyde basil al nmas gerekti inden klinik oluflmayabilir. Salmonella ya ba l nozokomiyal diyare aç s ndan yenido an grubu, yafll l k, debilite, malignite ve edinsel immünyetmezlik risk grubunu oluflturur (6,16). Salmonella ya ba l nozokomiyal diyarelerde bulafl, çocuk yafl grubunda özellikle yenido anlarda kifliden kifliye temas yoluyla olmaktad r. Bulafl yolu s kl k s ras na göre do um s ras nda anneden bebe e, hastane ortam nda personelin elleri arac l yla ve daha nadir olarak da g da ve medikasyon yoluyla olabilmektedir. Do um odas ndaki kontamine t bbi gereçler, bebek mamalar n n haz rlanmas nda kullan lan kontamine sular, kontamine mamalar ve çevresel kontaminasyon epidemilere yol açabilmektedir. Yetiflkin yafl grubunda, kontamine yiyecekler, daha nadir Hastane nfeksiyonlar Dergisi 2004; 8: 4 275

Arda B. olarak da tafl y c sa l k personeli ve kontamine t bbi gereçler kaynak oluflturabilmektedir (6,16). nkübasyon periyodu, al nan mikroorganizman n miktar na ba l olarak 6-72 saat aras nda de iflmektedir. Klinik bulgular, bulant, kusma, atefl, abdominal a r ve sulu, mukuslu diyaredir. Yenido anlarda sepsis, menenjit, apse ve osteomiyelit gibi komplikasyonlar geliflebilir. Baz olgular tafl y c olur ve birkaç y l d flk kültür pozitiflikleri sürebilir. Akut gastroenteritli bir olguda, d flk kültüründe Salmonella izolasyonu tan için yeterlidir. Antibiyotik tedavisinin Salmonella n n ba rsaktan at l m n uzatt çeflitli çal flmalarda gösterilmifltir. Bu nedenle hafif, komplike olmayan olgularda antibiyotik tedavisine gerek yoktur. Ancak yenido an, immünsüpresyon, debilite ve malignite gibi risk grubundaki hastalarda tedavi gerekebilir. Trimetoprim-sülfametoksazol (TMP- SMZ), florokinolonlar, seftriakson en etkili tedavi seçenekleridir (6,16). Escherichia coli nfeksiyonlar NNIS verilerine göre enteropatojenik E. coli (EPEC) nadir görülen nozokomiyal diyare etkenidir. E. coli kökenlerine ba l nozokomiyal diyare geliflme riskinin yüksek oldu u hasta grubu, yenido anlar ve küçük çocuklard r. Yenido an, infeksiyonu do um s ras nda veya hastanede yat fl s ras nda alabilir. Hastanedeki bulaflta sa l k personelinin elleri önemli rol oynar. Epidemiler s ras nda yenido an farengeal kolonizasyonu s k olarak meydana gelir ve bu durum salg n n devam nda rol oynayabilir (18,28). E. coli O157:H7, hemorajik kolite ve bazen hemolitik üremik sendroma neden olabilen g da kaynakl bir infeksiyon etkenidir. E. coli O157: H7 ye ba l nozokomiyal salg nlar bildirilmifltir. Bulafl kifliden kifliye direkt temas, kontamine çevre veya g dalar yoluyla olabilmektedir. Salg nlarda hem sa l k personeli hem de hastalar risk alt ndad r (18). Enterotoksijenik E. coli (ETEC) bulafl genellikle su ve g da kaynakl olup, direkt temas yoluyla yay l m son derece nadirdir. Korunma ve kontrol önlemlerinde hijyenik koflullar n düzeltilmesi önemlidir (28). Shigella nfeksiyonlar Shigella türleri nozokomiyal diyare etkeni olarak nadiren karfl m za ç kmaktad r. Daha çok bak ma muhtaç mental retarde kifliler ile kalabal k ve hijyen koflullar kötü birimler risk alt ndad r. NNIS nin 1986-1989 verilerine göre nozokomiyal diyareli 3363 olgunun yaln zca birinde fligelloz bildirilmifltir. nfeksiyon kayna genellikle fligellozlu olgular veya tafl y c lard r. Nozokomiyal bulafl, mikroorganizmay tafl yan kiflilerin haz rlad g dalar yoluyla olabilece i gibi direkt temas yoluyla da olabilmektedir. Mikroorganizman n d fl koflullara uzun süre dayan kl olmamas nedeniyle indirekt bulafl nadirdir. fiigellozun inkübasyon periyodu bir-alt gün aras nda de iflmektedir. Olgular n %50 sinde atefl görülür. shal kanl, mukuslu karakterdedir. fiigelloz, di er enterik infeksiyonlara göre daha toksik ve fliddetli bir klini e sahiptir. Yenido anlarda ba rsak perforasyonu, sepsis geliflme olas l klar ve mortalite oranlar yüksektir. fiigellozda mutlaka antimikrobiyal tedavi uygulanmal d r. Tedavi, hastal n süresini ve d flk da bakteri at l m zaman n k saltmaktad r. Tedavide TMP-SMZ ve florokinolonlar uygun seçeneklerdir (10,16). Viral ler Nozokomiyal infeksiyöz diyarelerin viral nedenleri aras nda rotavirüslerin önemli bir yeri vard r. Bunun d fl nda daha nadir olarak adenovirüs, hepatit A virüsü, astrovirüs ve torovirüs de nozokomiyal diyarelere neden olabilmektedir. Rotavirüs nfeksiyonlar Rotavirüsler, çocuklarda hem toplum kökenli hem de hastane kökenli diyarelerin en s k saptanan nedenlerindendir. Toplum kökenli rotavirüs infeksiyonlar k fl ve baharda artan, yaz n azalan tarzda mevsimsel özellik gösterir. Nozokomiyal rotavirüs infeksiyonlar, toplum kökenli epidemiler s ras nda artmaktad r. Ancak hastane kaynakl sufllarla toplum kaynakl sufllar farkl olabilmektedir. Çocukluk yafl grubunda nozokomiyal diyarelerin yaklafl k yar s ndan rotavirüsler sorumludur. Eriflkin yafl grubunda ise altta yatan önemli hastal olanlarda ve ileri yafl grubunda etken olabilmektedir. NNIS nin 1986-1989 verilerine göre rotavirüsler, çocuk kliniklerinde %75, eriflkin onkoloji kliniklerinde %4, eriflkin genel cerrahi servislerinde %2, di er eriflkin yafl grubunda ise %1 in alt nda nozokomiyal diyare etkeni olarak bildirilmifltir. 276 Hastane nfeksiyonlar Dergisi 2004; 8: 4

Arda B. Rotavirüsler çok infeksiyözdür ve hastalardan duyarl kiflilere direkt temas yoluyla bulaflabilirler. nfeksiyonun pik yapt k fl aylar nda damlac k yoluyla bulafl da önem kazanmaktad r. Nozokomiyal diyarelerin ana kayna rotavirüs infeksiyonlu hastalard r. Hastanede yay l m, hastalar aras bulafl ve hastane personelinin elleri arac l - yla olmaktad r. Rotavirüs infeksiyonlar nda, atefl, bulant, kusma ve diyare klinik tabloyu oluflturur. Dehidratasyon nadiren geliflir. Diyare genellikle sulu k vamdad r. Atefl ve kusma genellikle iki-üç günle s n rl kal rken, diyare dört-befl gün sürmektedir. mmünsüprese olgularda diyare aylarca sürebilmektedir. Rotavirüs diyarelerinde, d flk da lökosit ve laktoferrin düzeyleri artmaz. Tan d flk da rotavirüs antijenlerinin ELISA veya lateks aglutinasyon testleriyle gösterilmesi esas na dayan r. Lateks aglutinasyon testi, ELISA dan daha az duyarl d r. Poliakrilamid jel elektroforez köken tan mlanmas nda yard mc d r. Polimeraz zincir reaksiyonu (PCR) çal flma amaçl kullan lmaktad r. Tedavinin temeli, diyare ve kusma ile kaybedilen s v elektrolit kayb n n yerine konmas d r. Motilite önleyici ilaçlar n, antisekretuar ajanlar n ve absorbanlar n tedavide yeri yoktur (16,18,28). Adenovirüs nfeksiyonlar Adenovirüs 40, 41 ve daha az olarak da 31 serogruplar, özellikle iki yafl n alt ndaki çocuklarda önemli ishal nedenlerindendir. Rotavirüs infeksiyonlar ndan farkl olarak mevsimsel özellik göstermezler. Bulafl kifliden kifliye temas yoluyla olmaktad r. Hafif seyirli bir klinik tablosu vard r. Olgular n yar s ndan fazlas nda bulunan kusma ve atefl iki gün içinde gerilemekte, sulu ishal bir hafta kadar sürmektedir. Özellikle hafif seyirli olgular, nozokomiyal diyare yay l m nda önemli rol oynamaktad r. Çocuk kliniklerinin yan s ra kemik ili i transplantasyon ünitelerinde de nozokomiyal diyareye neden oldu u bildirilmifltir (10). Astrovirüs nfeksiyonlar Astrovirüsler, iki yafl n alt ndaki çocuklarda önemli nozokomiyal diyare etkenlerinden biridir. Klinik tablo hafif seyirlidir ve di er diyarelere göre daha az dehidratasyona neden olur. Nozokomiyal diyare etkeni olarak, geliflmifl ve geliflmekte olan ülkelerden bildirilmifltir (18,29). Torovirüs nfeksiyonlar Torovirüs, çocuklarda nozokomiyal diyareye neden olan viral etkenlerdendir. Rotavirüs ve astrovirüsle karfl laflt r ld nda, daha çok immünsüprese çocuklarda görülen, bulant n n daha az oldu u, kanl d flk lama ile seyreden diyareye neden olmaktad r (18). Protozoal ler mmünsüprese hastalarda ve yafll larda geliflen nozokomiyal diyarelerde protozoalar etken olabilmektedir. Cryptosporidium parvum, AIDS li hastalarda en s k görülen protozoal etkendir. Düflük miktarlarda inokülum miktar infeksiyon için yeterlidir. Bulafl, fekal-oral kontaminasyon yoluyla ve kontamine çevreden indirekt olarak olabilmektedir. Kontamine su, yetersiz el y kama ve nazogastrik beslenme tüplerinden kaynaklanan nozokomiyal salg nlar bildirilmifltir. Kriptosporidiyoz, immünsüprese hastalarda abdominal a r n n efllik edebildi i bol miktarda ve uzun süreli ishal, hafif atefl, bulant, kusma ve halsizlikle karakterizedir. Tan da, d flk n n modifiye asidorezistan veya safranin-metilen mavisi boyal preparatlar n n mikroskobik incelemesi, immünfloresan antikor testi ve ELISA testi kullan l r. Kriptosporidiyoz, kendi kendini s n rland ran bir tablo oldu u için genellikle özgün tedavi gerektirmez. S v ve beslenme deste i, tedavinin temelini oluflturur. Antidiyareik ajanlar baz hastalarda semptomatik tedavi amac yla kullan labilir. Etkene yönelik tedavide, paromomisin önerilen ilaç olmakla birlikte tam olarak infeksiyon eradikasyonu sa lanamamaktad r. Di er protozoal etkenlerden Giardia lamblia ve Entamoeba histolytica ya ba l nozokomiyal bulafllarla ilgili s n rl say da veri mevcuttur (10,18). NON NFEKS YÖZ NOZOKOM YAL D YARELER Bütün nozokomiyal diyareler infeksiyöz de- ildir. yatrojenik diyarenin en yayg n nedeni enteral beslenmedir. Hiperosmolar beslenme s v - Hastane nfeksiyonlar Dergisi 2004; 8: 4 277

Arda B. lar osmotik diyarelere neden olabilir. Hepatik ansefalopati ve konstipasyon tedavisinde kullan lan laktuloz içeren laksatifler, ba rsak lavaj nda kullan lan s v lar ve magnezyum içeren antiasitler osmotik diyareye yol açan di er nedenlerdir. Antibiyotikler, infeksiyöz etyoloji olmaks z n diyareye neden olabilir. Genifl spektrumlu antibiyotikler, normal ba rsak floras n de ifltirerek karbonhidrat ve safra asitlerinin metabolizmas - n yavafllat r. Eritromisin, motilin reseptörlerini ve gastrik boflalma zaman n etkiler. Gönüllüler üzerinde yap lan bir çal flmada, klavulanik asitin ba rsak motilitesini artt rd gösterilmifltir. Neomisin, ba rsak epitelinde morfolojik de iflikliklere neden olarak malabsorbsiyona yol açar. Penisilinler nadir olarak segmental kolite neden olabilir. Antiasitler, sisaprit ve kemoterapötik ajanlar nozokomiyal diyareye neden olabilen di- er ilaçlard r. Antibiyotiklere ba l noninfeksiyöz diyareler ile C. difficile ye ba l infeksiyöz diyareler aras ndaki farklar Tablo 3 te özetlenmifltir (18). NOZOKOM YAL D YAREL HASTAYA YAKLAfiIM Hastanede yat fl süresinin uzamas nozokomiyal diyare riskini artt rmaktad r. Nozokomiyal diyareli olguya yaklafl mda ilk basamak tan n n do rulanmas olmal d r. Özellikle diyarenin di- er nedenleri elimine edilmelidir. Bu amaçla d flk n n direkt ve Gram boyal mikroskobik incelemeleri, bakteriyolojik kültür, parazitolojik ve serolojik incelemeleri yap lmal d r. Antibiyotik kullan m öyküsü varsa d flk da C. difficile toksini araflt r lmal d r. Diyareler d flk da lökosit olup olmamas na göre inflamatuvar ve inflamatuvar olmayan olmak üzere iki ana grupta incelenebilir. nfeksiyöz olan ve olmayan diyarelerin özellikleri Tablo 4 te özetlenmifltir. D flk da lökosit varl ile karakterize inflamatuvar ishaller Salmonella spp., Shigella spp., Camphylobacter spp. gibi invaziv bakteriyel etkenlere ba l olabilece i gibi, EHEC ve C. difficile gibi sitotoksinlere ba l doku hasar oluflturan etkenlere ba l olarak da meydana gelebilir. nflamatuvar olmayan diyareler, virüsler veya enterotoksin üreten bakterilere ba l olarak oluflabilir. Infectious Diseases Society of Tablo 3. Antibiyotiklere Ba l nfeksiyöz ve Noninfeksiyöz Diyareler Aras ndaki Farklar. Özellikler nfeksiyöz (C. difficile) Noninfeksiyöz Antibiyotikler Klindamisin, sefalosporinler, Klindamisin, sefalosporinler, penisilinler amoksisilin-klavulanik asit Öykü Antibiyotik intolerans Antibiyotik kullan m sonras diyare öyküsü yok öyküsü var Diyare Orta veya fliddetli derecede Kolit bulgular yok atefl, kramp, d flk da lökosit Tomografi, endoskopi Kolit Kolit bulgular yok Komplikasyonlar Hipoalbuminemi, toksik Dehidratasyon megakolon, relaps C. difficile toksin Pozitif Negatif Epidemiyoloji Epidemik veya endemik Sporadik Tedavi Antibiyotiklerin kesilmesi Faydal olabilir fakat s kl kla Genellikle faydal d r tekrarlar Antiperistaltik ilaç Kontrendike Faydal Oral metronidazol veya Endike Kontrendike vankomisin 278 Hastane nfeksiyonlar Dergisi 2004; 8: 4

Arda B. Tablo 4. nfeksiyöz Olan ve Olmayan Diyarelerin Özellikleri. Özellik nfeksiyöz diyare nfeksiyöz olmayan diyare D flk da lökosit varl + - D flk da eritrosit varl + Nadir Mukus + Nadir D flk karakteri S v Sulu Hacim Normal Artm fl Abdominal a r Ciddi Yok veya hafif Atefl + Normal Etyoloji C. difficile Vibrio cholerae Salmonella spp. Staphylococcus aureus Campylobacter spp. Viral etkenler nvaziv E. coli G da zehirlenmeleri Entamoeba histolytica Enteropatojenik E. coli Yersinia spp. Clostridium perfringens Bacillus cereus Giardia spp. Cryptosporidium spp. Semptomlar n de erlendirilmesi Öykü ve fizik muayene Dehidratasyonun tedavisi fiüpheli salg nlar n bildirilmesi Toplum kökenli diyare Nozokomiyal diyare Persistan diyare Kültür veya test: Salmonella spp., Shigella spp., Campylobacter spp., Shiga toksin üreten E. coli ve C. difficile toksin (hasta son zamanlarda antibiyotik veya kemoterapi alm flsa). C. difficile toksin A (± toksin B) Çocuk hasta, salg n flüphesi, kanl ishal varl nda toplum kökenli diyare paneli de erlendirilmelidir. Giardia spp., Cryptosporidium spp., Cyclospora spp., Isospora spp. varl araflt r lmal, inflamatuvar tarama HIV pozitif hastalarda Mycobacterium avium complex ve toplum kökenli diyare panelini araflt r. Etkene yönelik tedavi Antibiyoti in kesilmesi Gerekirse metronidazol tedavisi Test sonuçlar na göre tedavi fiekil 1. Diyare Tan ve zlemi (IDSA Önerileri). Hastane nfeksiyonlar Dergisi 2004; 8: 4 279

Arda B. America (IDSA) n n diyare yaklafl m önerileri fiekil 1 de gösterilmifltir (18). KORUNMA ve KONTROL Nozokomiyal infeksiyöz diyare etkenlerinin bulafl, infekte kiflilerle direkt temas veya kontamine yiyecek, su, t bbi aletler ve çevresel yüzeylerle indirekt temas sonucu olabilmektedir. Sa l k personelinin yetersiz el y kamas, aletlerin yetersiz sterilizasyonu veya dezenfeksiyonu nozokomiyal geçifli artt rmaktad r. Hastaya temas öncesi ve sonras ellerin y kanmas, eldiven, maske, önlük kullan m gibi genel korunma ve kontrol önlemlerinin uygulanmas enterik patojenlerin bulafl riskini azaltmaktad r. Ak lc antibiyotik kullan m antibiyotiklerle iliflkili diyarelerin s kl n azaltmada önemlidir. Yap lan çal flmalarda klindamisin kullan m n n s n rland r lmas ile nozokomiyal diyare s kl n n azald gösterilmifltir. C. difficile ile infekte hastalarda izolasyon önerilmektedir. Society for Healt Care Epidemiology of America (SHEA) n n sa l k personeli için infeksiyon kontrol önerileri Tablo 5 te gösterilmifltir (18). SONUÇ Nozokomiyal diyare, hastanede üç gün veya daha uzun süre kalan olgularda geliflen yumuflak veya s v k vaml d flk lama olarak tan mlan r. Nozokomiyal diyarelerin en önemli nedeni C. difficile dir. C. difficile infeksiyonlar n n tan s nda uygun klinik bulgular ve C. difficile toksin A (± toksin B) varl n n gösterilmesi gerekir. Rotavirüs çocuklarda toplum kökenli ve nozokomiyal diyarelerin en s k görülen nedenidir. Hastanede yatan immünsüprese hastalarda protozoalar ve di er f rsatç patojenler mutlaka düflünülmelidir. Nozokomiyal diyarelerde s v ve elektrolit replasman tedavinin temelini oluflturur. C. difficile, EHEC, Shigella spp. gibi etkenlere ba l nozokomiyal diyarelerde, d flk inkontinans varl nda standart korunma önlemleriyle birlikte temas izolasyonu uygulanmal d r. Tablo 5. Sa l k Personeli çin Patojenlerin Yay l m n Önlemeye Yönelik nfeksiyon Kontrol Önerileri (SHEA). Öneri Salmonella typhi ile çal flan laboratuvar personelinin afl lanmas (yay nlanm fl uzlafl raporlar na göre) Kusma ve diyare ile seyreden (± bulant, abdominal a r, atefl gibi di er semptomlar) akut gastroenteritli sa l k personelinin hastalarla, çevreyle ve g dalarla temas n n önlenmesi (çözümlenmemifl konu) Enterik infeksiyonlu g da çal flanlar ve hasta bak m ile ilgili sa l k personelinin ifl k s tlamas, lokal ve genel sa l k otoritelerine dan fl lmas Ciddi hastal k riski tafl yan hastalar n bak m yla ilgilenen sa l k çal flanlar nda gastrointestinal hastal k etkenlerinin belirlenmesi Enterik patojenle infekte personelin semptomlar düzeldikten sonra ifle dönüflüne izin verilmesi (lokal düzenlemeler görev d fl nda b rakmay gerektirmedikçe) Gastrointestinal hastal k sonras ifle bafllayan sa l k personelinin özellikle el y kama ve hijyenik kurallara uymas n n sa lanmas Salmonella d fl ndaki enterik patojenler için rutin izlem kültürleri ve incelemelerinin yap lmas önerilmez (lokal düzenlemeler gerektirmedikçe) Asemptomatik sa l k personelinde rutin d flk kültürlerinin yap lmas gerekmez (genel ve lokal düzenlemeler gerektirmedikçe) Derece I: Bütün hastanelerde mutlaka uygulanmas önerilmektedir. IA: Deneysel ve epidemiyolojik çal flmalarla desteklenmifltir. : spatlay c bilimsel çal flmalar olmamakla birlikte etkinli i gözlenmifl ve bu konuda deneyimli kiflilerce bu önerilerin rasyonel oldu una dair fikir birli ine var lm flt r. II: Birçok hastane için uygulanmas teklif edilmektedir. Öneriler klinik ve epidemiyolojik çal flmalarla desteklenebilir. Tüm hastanelerde olmamakla birlikte baz lar nda güvenilir çal flmalarla uygulanabilir. II II 280 Hastane nfeksiyonlar Dergisi 2004; 8: 4

Arda B. KAYNAKLAR 1. Lima NL, Guerrant RL, Kaiser DL, et al. A retrospective cohort study of nosocomial diarrhea as a risk factor for nosocomial infection. J Infect Dis 1990;161:948-52. 2. Thielman NM. Antibiotic-associated colitis. In: Mandell GL, Bennett JE, Dolin R (eds). Principles and Practice of Infectious Diseases. 5 th ed. New York: Churchill Livingstone, 2000:1111-26. 3. Erikson S, Aronson B. Medical implications of nosocomial infection with Clostridium difficile. Scand J Infect Dis 1989;21:733-4. 4. Yolken RH, Bishop CA, Townsend TR, et al. Infectious gastroenteritis in bone marrow transplant recipients. N Engl J Med 1982;306:1009-12. 5. Zaidi M, Ponce de Leon S, Ortiz RM, et al. Hospital acquired diarrhea in adults: A prospective case-controlled study in Mexico. Infect Control Hosp Epidemiol 1991;12:349-55. 6. Mc Farland LV. Diarrhea acquired in the hospital. Gastroenterol Clin North Am 1993;22:563-77. 7. Mc Farland LV, Surawicz CM, Stamm WE. Risk factors for Clostridium difficile carriage and C. difficile-associated diarrhea in a cohort of hospitalized patients. J Infect Dis 1990;162:678-84. 8. Brown E, Talbot GH, Axelrod P, et al. Risk factors for C. difficile toxin-associated diarrhea. Infect Control Hosp Epidemiol 1990;11:283-90. 9. Thomson JW, Jabobs RF. Advers effects of newer cephalosporins. An update. Drug Safety 1993;9: 132-42. 10. Mam ko lu L. Nozokomiyal gastrointestinal sistem infeksiyonlar. Do anay M, Ünal S (editörler). Hastane nfeksiyonlar. 1. Bask. Ankara: Bilimsel T p Yay nevi, 2003:557-79. 11. Ford-Jones EL, Mindorff CM, Gold R. The incidence of viral-associated diarrhea after admission to pediatric hospital. Am J Epidemiol 1990;131:711-8. 12. Thibault A, Miller MA, Gaese C. Risk factors for the development of C. difficile-associated diarrhea during a hospital outbreak. Infect Control Hosp Epidemiol 1991;12:345-8. 13. Chang VT, Nelson K. The role of physical proximity in nosocomial diarrhea. Clin Infect Dis 2000; 31:717-22. 14. Y lmaz GR, Çevik MA, Ünal S. Saccharomyces boulardii. Flora 2000;5:3-28. 15. Garner JS, Jarvis WR, Emori TG, et al. CDC definitions for nosocomial infections. In: Olmsted RN (ed). Infection Control and Applied Epidemiology: Principle and Practice. St. Louis: Mosby, 1996:A-1-20. 16. Dupont HL, Ribner BS. Infectious gastroenteritis. In: Bennett JV, Brachman PS (eds). Hospital Infections. 4 th ed. 1998:537-49. 17. Samore MH, DeGirolami PC, Tlucko A, et al. C. difficile colonization and diarrhea at tertiary care hospital. Clin Infect Dis 1994;18:181-7. 18. Alcantara CS. Nosocomial diarrhea. Hospital Physician Infectious Diseases Board Review Manual 2002:3-12. 19. Özinel MA. Hastane infeksiyonu etkeni olarak Clostridium difficile. Hastane nfeksiyonlar Dergisi 2001;5:251-4. 20. Borriello SPB. Pathogenesis of Clostridium difficile infection. J Antimicrob Chemother 1998;41(Suppl C):13-9. 21. Brazier JS. The epidemiology and typing of Clostridium difficile. J Antimicrob Chemother 1998;41 (Suppl C):47-57. 22. Fekery R. Guidelines for the diagnosis and management of Clostridium difficile-associated diarrhea and colitis. Am J Gastroenterol 1997;92:739-50. 23. Jacobs J, Rudensky B, Dresdner J, et al. Comparison of four laboratory tests for diagnosis of Clostridium difficile-associated diarrhea. Eur J Clin Microbiol Infect Dis 1996;15:561-6. 24. Guidelines for the diagnosis and management of Clostridium difficile-associated diarrhea and colitis. American College of Gastroenterology, Practice Parameters Committee. Am J Gastroenterol 1997;92:739-50. 25. La Mont JT. Clinical manifestations and diagnosis of Clostridium difficile infection. Up To Date 2003:11:3. http://www.uptodate.com 26. Wenisch C, Parschalk B, Hasenhundle M, et al. Comparison of vancomycine, teicoplanine, metronidazole and fusidic asid for the treatment of Clostridium difficile associated diarrhea. Clin Infect Dis 1996;22:813-8. 27. Mc Farland LV, Surawicz CM, Greenberg RN, et al. A randomized placebo-controlled trial of Saccharomyces boulardii in combination with standart antibiotics for Clostridium difficile disease. JAMA 1994;271:1913-8. 28. Özbakkalo lu B, Borand H. Nozokomiyal gastroenteritler. Hastane nfeksiyonlar Dergisi 2003;7: 27-34. 29. Dennehy PH, Nelson SM, Spangenberger S, et al. A prospective case control study of the role of Astrovirus in acute diarrhea among hospitalized young children. J Infect Dis 2001;184:10-5. YAZIfiMA ADRES Yrd. Doç. Dr. Bilgin ARDA Ege Üniversitesi T p Fakültesi nfeksiyon Hastal klar ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dal 35100, Bornova - ZM R Makalenin Gelifl Tarihi: 05.04.2004 Kabul Tarihi: 12.04.2004 Hastane nfeksiyonlar Dergisi 2004; 8: 4 281