SİNDİRİM SİSTEMİ HASTALIKLARI VE BESLENME TEDAVİSİ



Benzer belgeler
ÖĞRENME ALANI : CANLILAR VE HAYAT ÜNĐTE 1 : VÜCUDUMUZDA SĐSTEMLER (MEB)

Doç. Dr. Orhan YILMAZ

SİNDİRİM SİSTEMİ HASTALIKLARI VE BESLENME TEDAVİSİ

Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit

Şişmanlık Nedir? Şişmanlık Nasıl Saptanır?

Akut ishal: ani başlar ve kısa sürer, Kronik ishal: birkaç günden uzun sürer, Tekrarlayan ishal: aralıklı olarak iyileşip tekrarlayan ishaldir.

ŞİŞMANLIK. Hazırlayan. Prof. Dr. Seyit M. Mercanlýgil Hacettepe Üniversitesi - Saðlýk Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her bir çiğneme tableti 725 mg (250 mg baza eşdeğer) Pirantel pamoat içerir.

D VİTAMİNİ TARİHSEL BAKI D vitamini miktarına göre değişir. öğünde uskumru yesek de, böbrekler her

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her saşe1200 mg asetilsistein içerir. Yardımcı maddeler: Beta karoten, aspartam, sorbitol ve portakal aroması içerir.

Morbıd obezite tedavisinde kullanılan endoskopik gastrıc balon kullanılması videoteknik sunum

ŞİŞMANLIĞIN TEDAVİ YÖNTEMLERİ DOĞRULAR VE YANLIŞLAR

4- Solunum Sisteminin Çalışması : Solunum sistemi soluk (nefes) alıp verme olayları sayesinde çalışır.

BALIK YAĞI MI BALIK MI?

Şeker Hastaları için Genel Sağlık Önerileri

KİLO KONTROLÜ. Doç. Dr. FERDA GÜRSEL

Hücre zedelenmesi etkenleri. Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

Kolonoskopi. Kalın bağırsak iç yüzey incelemesi. Kolonoskopi için randevu

Biberiye Eter Yağı. Biberiye Eter Yağı

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

/ info@boren.com.tr

Hipofiz adenomu; Prolaktin salgılayan hipofiz adenomu;

KULLANMA TALİMATI. 35, 50 ve 100 gramlık alüminyum tüplerde, uygulayıcısı ve kullanma talimatı ile birlikte karton kutuda kullanıma sunulmaktadır.

Şeker Hastalığı Nedir? Neden Önemlidir?

TÜRK SİLÂHLI KUVVETLERİ HASTA BESLEME KANUNU

HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR

EOZİNOFİLİK ÖZOFAJİT ANTALYA 2016 DR YÜKSEL ATEŞ BAYINDIR HASTANESİ ANKARA

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir.

OBEZİTE VE FİZİKSEL AKTİVİTE EĞİTİM MODÜLLERİ

BUĞDAY RUŞEYMİ (WHEAT GERM)

PRETERM MAMALAR. Prematürelerin artan besinsel ihtiyaçlarını karşılar. Normal büyüme ve gelişimi destekler

Özofagus Hastalıklarına Giriş

KULLANMA TALİMATI. PRENT Film Kaplı Tablet. Ağız yoluyla alınır.

Tarifname KRONİK YORGUNLUK SENDROMUNUN TEDAVİSİNE YÖNELİK BİR KOMPOZİSYON

VİTAMİN D VE İMMÜN SİSTEM VİTAMİN D

ACİL ÇALIŞANLARI İÇİN STRES YÖNETİMİ

Buzağılarda Protein Beslemesi ve Buzağı Mamasının Önemi. Sayı:2013/Rm-37 Sayfa:

KULLANMA TALĐMATI. CALCIUM PICKEN %10 Ampul Damar ve kas içine uygulanır.

DİABET (Şeker Hastalığı) ve BESLENME. TURGUT ÖZAL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HASTANESİ Hayat sağlıkla güzeldir. BESLENME ve DİYET POLİKLİNİĞİ

Öğr. Gör. Süleyman GÖKMEN

İçindekiler. Birinci Bölüm YİYECEK İÇECEK ENDÜSTRİSİ

YAŞLANMA VE SİGARA. Hazırlayanlar. Prof. Dr. Nazmi Bilir Yrd. Doç. Dr. Nüket Paksoy Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı


KULLANMA TALİMATI. ONDAREN 8 mg/4 ml I.V. enjeksiyonluk çözelti içeren ampul Damar içine uygulanır.

Kent Hastanesi, Hepimizden Önce Çocuklarımızın Hastanesi!

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün

KULLANMA TALİMATI FERICOSE

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Türkiye Halk Sağlığı Kurumu ANNE SÜTÜ VE EMZİRME. İstatistik ve Bilgi İşlem Daire Başkanlığı. Çocuk ve Ergen Sağlığı Daire Başkanlığı

YOĞUN BAKIM EKĐBĐNDE HEMŞĐRE ve REHABĐLĐTASYON. Yrd. Doç. Dr. Nilay Şahin Selçuk Üniversitesi, Meram Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon AD.

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV Sayfa ISBN

Ödem, hiperemi, konjesyon. Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015

Kadın İdrar İnkontinansı. Dr. M.NURİ BODAKÇİ

Yaşam Dönemleri ve Gelişim Görevleri Havighurst'un çeşitli yaşam dönemleri için belirlediği gelişim görevleri

Tarifname. MADDE BAĞIMLILIĞININ TEDAVĠSĠNE YÖNELĠK OLUġTURULMUġ BĠR FORMÜLASYON

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

PREMATÜRE BEBEKLERİN FİZYOLOJİSİ

EGZERSİZ TEST SONUÇLARININ YORUMLANMASI. Doç.Dr.Mitat KOZ

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI MEDOTİLİN 1000 mg/4ml İ.M./İ.V. enjeksiyonluk çözelti içeren ampul

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1

Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

KISA ÜRÜN BĐLGĐSĐ 1. BEŞERĐ TIBBĐ ÜRÜNÜN ADI. LACDIGEST 2250 u/tab Çiğneme Tableti 2. KALĐTATĐF VE KANTĐTATĐF BĐLEŞĐM

Emilebilir, Mikro gözenekli Doğal Epitelyum Eşdeğeri Sentetik Yanık ve Yara Tedavi Ürünü GEÇİCİ DERİ EŞDEĞERİ

KuLLANMA TALİMATI. ROVAMYCINE 3 MIU film kaplı tablet Oral yoldan kullanılır.

D- BU AMELİYATIN RİSKLERİ Bu ameliyatın taşıdığı bazı riskler/ komplikasyonlar vardır. Ameliyattaki riskler:

TİROGLOSSAL DUKTUS KİSTİ EKSTİRPASYONU AMELİYATI HASTA BİLGİLENDİRME VE ONAM (RIZA) FORMU

Araştırma Notu 15/177

Diyabet te Sağlık Önerileri. Diyabet

İNTRAVEZİKAL (MESANE İÇİNE) BACİLLUS CALMETTE GUERİN (BCG) İMMÜNOTERAPİSİ. Soyadı:... Doğum tarihi: Protokol No:... Baba adı: Ana adı:..

YEMEK HİZMETLERİ MEMNUNİYET ÖLÇÜM ANKETİ DEĞERLENDİRME RAPORU

AFRİKA HASTALIĞI -SIĞIRLARIN NODÜLER EKZANTEMİ -LUMPY SKIN DISEASE (LSD)

KULLANMA TALİMATI. ROTARIX Oral süspansiyon için liyofilize toz içeren flakon Rotavirüs aşısı, Canlı Ağız yoluyla uygulanır.

Tam yağlı süt ürünleri tüketen erkeklere kötü haber

SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç

ÝÇÝNDEKÝLER. 1. ÜNÝTE Vücudumuzdaki Sistemler SÝNDÝRÝM SÝSTEMÝ Ölçme ve Deðerlendirme Kazaným Deðerlendirme Testi

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

Çocuğum Krup Oldu! Türkischer Elternratgeber Krupp. Doktorunuzla birlikte çocuğunuza nasıl yardımcı olabilirsiniz.

Besinsel Yağlar. Besinde Lipitler. Yağ ihtiyacı nereden karşılanır? Besinsel lipitlerin fonksiyonu nedir?

ATAÇ Bilgilendirme Politikası

Reflü Hastaları Ne Yapmalı?

KULLANMA TALĐMATI. ENDOFALK klasik toz saşe Ağızdan alınır.

3- Kayan Filament Teorisi

EGZERSİZ REÇETESİNİN GENEL PRENSİPLERİ DOÇ.DR.MİTAT KOZ

Tarifname SARKOPENİ NİN TEDAVİSİNE YÖNELİK BİR KOMPOZİSYON

Mardin Piyasasında Tüketime Sunulan Bulgurların Bazı Fiziksel Özelliklerinin Türk Standartlarına Uygunluklarının İstatistikî Kontrolü

TONSİLLEKTOMİ (Bademcik Ameliyatı) / ADENOTONSİLLEKTOMİ (Bademcik ve Geniz eti Ameliyatı) AMELİYATI HASTA BİLGİLENDİRME VE ONAM (RIZA) FORMU

OBEZİTE (ŞİŞMANLIK) ve SAĞLIK

Gastrointestinal Sistem Hastalıkları. Dr. Nazan ÇALBAYRAM

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR

Türkiye İlaç Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı Toplantısı

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM

KONGENİTAL KALP HASTALIKLARINDAN KORUNMA. Doç. Dr. Kemal Nişli İTF Pediatrik Kardiyoloji

BEBEK FORMÜLLERİ TEBLİĞİ

ÖZET ...DEĞERLENDİRMELER...

Yeni Anket Verisi Girişi

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 3. FARMASÖTİK FORMU Film tablet Beyaz ile beyazımsı renkte, yuvarlak, konkav film tabletlerdir.

KORONER!ARTER!BYPASS!AMELİYATI!OLAN!HASTALARI!BİLGİLENDİRME!FORMU!

2050 ye Doğru Nüfusbilim ve Yönetim

Danışma Kurulu Tüzüğü

Transkript:

SİNDİRİM SİSTEMİ HASTALIKLARI VE BESLENME TEDAVİSİ Hazırlayanlar Yrd. Doç. Dr. Gamze Akbulut Yrd. Doç. Dr. Hilal Yýldýran Gazi Üniversitesi - Saðlýk Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Doç. Dr. Emine Akal Yýldýz Hacettepe Üniversitesi - Saðlýk Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Şubat 2012-2008 ANKARA

İkinci Basım : 2012 Sağlık Bakanlığı Yayın No: 728 ISBN : 978-975-590-244-9 Baskı : Reklam Kurdu Ajansı Org. Tan. Tas. Rek. San. Tic. Ltd. Şti. Altın Örnek Sanayi Sitesi 1519. Sokak No:52 İvedik, Ostim, Yenimahalle / ANKARA Tel: 0.312 394 79 81 Fax: 0.312 394 79 82 www.reklamkurdu.org - www.kangurureklam.com Bu yayın; T.C. Sağlık Bakanlığı, Türkiye Halk Sağlığı Kurumu, Obezite Diyabet ve Metabolik Hastalıklar Dairesi Başkanlığı tarafından bastırılmıştır. Her türlü yayın hakkı, T.C. Sağlık Bakanlığı na aittir. Kısmen dahi olsa alınamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz.

TEŞEKKÜR Ulusal sağlık politikalarının ana hedefi sağlıklı bireylerden oluşan sağlıklı bir topluma ulaşmaktır. Devlet, hastalıklar ile mücadeleye yönelik etkin ve yaygın politikalar geliştirirken, bir taraftan da hastalıklarla mücadelede temel teşkil eden vatandaşların öz sorumluluğun geliştirilmesine yardımcı olacak doğru bilgi kaynakları ve çeşitli imkânları sağlayarak toplumu ve bireyleri sağlıklı bir hayat tarzına teşvik eder. Tüm dünyada ve ülkemizde kronik hastalıklar ölüm nedenlerinde ilk sırada yer almakta olup tütün kullanımı, obezite, yetersiz hareket ve alkol kullanımı ortak önlenebilir risk faktörleridir. Tütün ile mücadele çalışmalarımız Dünya Sağlık Örgütü başta olmak üzere uluslararası alanda ve ülkemizde takdirle karşılanmakta olup aynı kararlılıkla devam edecektir. Diğer yandan çağımızın en büyük sağlık problemlerinden biri olan sağlıksız beslenmenin bir sonucu olan obeziteden (şişmanlık) korunmada devlete ve bireylere farklı sorumluluklar düşmektedir. Obezite, kalp-damar hastalıkları, yüksek tansiyon, şeker hastalığı, bazı kanser türleri, solunum sistemi hastalıkları, kas-iskelet sistemi hastalıkları gibi pek çok sağlık probleminin oluşmasına zemin hazırlamakta, hayat kalitesi ve süresini olumsuz yönde etkilemektedir. Obezitenin en önemli nedenlerinden olan sağlıksız beslenme ve hareket yetersizliği, tütün kullanımına bağlı meydana gelen sağlık sorunlarından sonra önlenebilir ölümlerin ikinci en sık nedenidir. Toplumun obezite ile mücadelede sağlıklı beslenme bilgi konusunda düzeyini artırmak, yeterli ve dengeli beslenme ve düzenli fiziksel aktivite alışkanlığı kazanmasını teşvik etmek ve böylece ülkemizde obezite ve obezite ile ilişkili hastalıkların (kalp-damar hastalıkları, diyabet, bazı kanser türleri, hipertansiyon, kasiskelet sistemi hastalıkları vb.) görülme sıklığını azaltmak amacıyla Türkiye Sağlıklı Beslenme ve Hareketli Hayat Programı hazırlanmıştır. Geniş tabanlı ve çok sektörlü bir yaklaşımı benimseyen Program ile ilgili Başbakanlık Genelgesi 29.09.2010 tarihli ve 27714 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. Sözkonusu program kapsamında toplumda yapılacak eğitimlerle farkındalık ve bilgi düzeylerinin artırılması çalışmalarına katkıda bulunacağına inandığımız bu bilgi serisinin ikinci baskısı ihtiyacı doğmuştur. Başta koordinatörlerimiz ve yazarlarımız olmak üzere birinci baskının hazırlanmasına emeği geçen Bakanlığımızın değerli yöneticilerine ve katkı veren herkese teşekkürlerimi sunarım. Dr. Mustafa AKSOY Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Başkanı

1. BASKI SUNUŞ SUNUŞ Sindirim sistemi, katı ve sıvı besinlerin ağızdan alınmasından itibaren sindirim kanalında ilerlemesi esnasında su, vitamin ve mineraller ile birlikte protein, karbonhidrat ve yağların emilerek kan dolaşımına geçebileceği küçük yapı taşlarına parçalandığı önemli sistemlerimizden biridir. Sağlıklı yaşamın sürdürülmesinde yeterli ve dengeli beslenme esastır. Bunun sağlanmasında sağlıklı bir sindirim sistemine ihtiyaç olduğu gibi sağlıklı sindirim sistemi içinde beslenme büyük önem taşımaktadır. Dengeli olmayan bir beslenme üzerine eklenmiş enfeksiyon ajanları ve stres faktörünün yol açtığı sindirim sistemi hastalıkları ile artan sıklıkta karşılaşmaktayız. Sindirim sistemi hastalıklarının önlenmesinde veya tedavisinde beslenme büyük önem taşımaktadır. Ağızdan anüse kadar sindirim sisteminde görülebilen pek çok hastalığın türüne, görüldüğü bölgeye ve bireysel faktörlere bağlı olarak uygulanacak beslenme tedavi ilkelerinde de değişiklikler yapılabilir. Beslenme tedavisinde temel amaç; akut veya kronik seyredebilen hastalık süresince hastanın komplikasyonlardan korunması için en uygun beslenme programını hazırlamak ve bu süre içinde yeterli ve dengeli beslenmesini sağlayabilmektir. Bu amaçla, bazı besinler diyetten tamamen uzaklaştırılabileceği gibi, tüketilecek bazı besinlerin de miktarında, kıvamında ve pişirme yöntemlerinde değişiklikler yapılabilmektedir. Bu kitapta çeşitli sindirim sistemi hastalıklarında beslenme tedavisi ilkeleri, beslenme önerileri anlatılmıştır. Bu kitabı hazırlayan Sayın Yrd. Doç. Dr. Gamze Akbulut, Yrd. Doç. Dr. Hilal Yıldıran, Doç. Dr. Emine Akal Yıldız a ve çalışmada emeği geçen herkese teşekkür eder, kitabın ok uyanlara faydalı olmasını dilerim. Dr. Seraceddin ÇOM Genel Müdür

İÇİNDEKİLER SUNUŞ... 3 Sindirim Sistemi...7 Ağız Hastalıkları ve Beslenme Tedavisi...8 Özefagus Hastalıkları ve Beslenme Tedavisi...9 Özefagus Akalazyası...9 Reflü Özefajit...10 Hiatal Hernia (Fıtık)...12 Mide Hastalıkları ve Beslenme Tedavisi...12 Dispepsi Hazımsızlık...12 Gastrit...13 Ülser...15 Dumping Sendromu...17 Bağırsak Hastalıkları ve Beslenme Tedavisi...18 Konstipasyon (Kabızlık)...19 Diyare (İshal)...20 Malabsorpsiyon (Emilim Bozukluğu) Sendromları...21 Laktoz İntöleransı...22 Sorbitol İntöleransı...22 Fruktoz İntöleransı...22 Kolon (Kalın Bağırsak) Hastalıkları...23 Ülseratif Kolit...23 Crohn Hastalığı (Rejiyonel Enterit)...24 İrritable Bağırsak (Spastik Kolon) Sendromu...25 Divertiküler Kolon Hastalığı...26 Kısa Bağırsak Sendromu...27 KAYNAKLAR... 28

SİNDİRİM SİSTEMİ SİNDİRİM SİSTEMİ HASTALIKLARI VE BESLENME TEDAVİSİ Sindirim sistemi; alınan besinlerin sindirim kanalı boyunca ilerlemesini, sindirim salgıları ile büyük moleküllerin daha küçük yapı taşlarına parçalanmasını, bu yapı taşlarının, su ve elektrolitlerin emilerek kan dolaşımına geçişini sağlar. Sindirim, besinlerin ağıza alınmasıyla başlar. Ağızda çiğnemeyle küçük parçalara ayrılan besin tükrükle karışarak özafagus vasıtasıyla mideye geçer. Mide, yutulan besinleri salgılarıyla yarı-sulu hale getirerek, ince bağırsaklara verir, ayrıca proteinleri daha küçük yapı taşlarına parçalar. İnce bağırsaklara geçen yarı-sulu besinler, safra ve pankreas salgılarının yardımı ile sindirilir ve emilir. Kalın bağırsaklar ise su ve elektrolitleri emer ve feçes atılana kadar depo görevi görür (şekil 1). Şekil 1: Sindirim Sistemi

AĞIZ HASTALIKLARI VE BESLENME TEDAVİSİ Ağız hastalıklarının yol açtığı yemek yeme sorunları ve önerilen beslenme tedavileri Tablo 1 de verilmiştir. Tablo 1. Ağız Hastalıkları ve Beslenme Tedavileri Ağızdaki Yeme Problemi Tedavi Beslenme Tedavisi Durum Diş çürüğü - Yemek yerken ağrı - Diş tedavisi -Basit karbonhidrat tüketimi, - Diş kaybına bağlı - Florid - Şeker ve şekerli besin tüketimi, çiğneme güçlüğü - Ağız temizliği - Ara öğünlerde karbonhidratlı besin tüketimi azaltılmalı Diş eti - Ağrı - Ağız temizliği - Rafine besinler ve şeker sorunları - Diş kaybı - Antibiyotik tüketimi azaltılmalı - Kanama - Sulu besinler tercih edilmeli Anemi - Kırmızı, enfekte dil - Fe ++ - Az posalı ve sulu besinler tercih edilir. Fe ++ ve buna bağlı - B 12 tedavisi - Fe ++ ve B 12 den zengin B 12 boğaz ağrısı besinlerin tüketimi arttırılmalı Tükrük - Ağrı -Antibiyotik - Az posalı ve sulu besinler tercih edilir. bezinde - Yeterli ve dengeli beslenme esastır iltihap Tükrük -Ağrı - Cerrahi - Az posalı ve sulu besinler tercih bezinde edilir. taşlar - Yeterli ve dengeli beslenme esastır Ağızda yara, -Yemek yiyememe - İlaç - Az posalı ve sulu besinler tercih edilir. geçirilmiş - Diyet - Yeterli ve dengeli beslenme esastır ameliyat Ağız, farinks -Ağrı -Ameliyat - Ameliyat önce ve sonrasında ve larinks -İştahsızlık -Radyoterapi enteral beslenme sıvıları verilir. kanserleri -Kemoterapi - Az posalı, yumuşak ve sulu - Enerji ve proteini yüksek diyet verilir. Ağızda -Ağrı, -Steroid - Sulu ve yumuşak besinler tercih edilir. Crohn s - Enerji ve proteini yüksek, posasız Hastalığı diyet verilir. 8

ÖZEFAGUS HASTALIKLARI VE BESLENME TEDAVİSİ Özefagus ağız ile mide arasında bulunan yaklaşık yirmibeş cm uzunluğunda bir borudur. 1,5-2 cm çapında, elastik tüp şeklindedir. Yemek borusunun duvarında içte epitel tabakası, dışta kas tabakası bulunur. Bu kitapçıkta incelenecek olan özefagus hastalıkları şunlardır. Aklazya Reflü Özefajitis Hiatal Herni AKALAZYA Özefagusun alt bölüm düz kasları arasındaki sinir ağının çalışmasında ortaya çıkan bir bozulmadır. Özefagusun alt sfinkterindeki gevşeme bozukluğu sonucu oluşur. Hastaların %5 inde Özefagus kanseri gelişebilir. Aspirasyon pnömonisi ve akciğer apsesine neden olabilir. Besinler mideye yeterince geçemediğinden özefagusta birikir. Akalazya da görülebilecek genel sağlık sorunları şu şekilde özetlenebilir; Daha çok sıvı ve gazlı içeçekleri yutma güçlüğü Yutma Güçlüğü (Odinofaji) Yenilen yemeğin istemsiz ağza geri gelmesi (Regürjitasyon) Dilatasyon (Özafagial) Ağrı (sırta, boyuna ve kollara yayılan) Malnütrisyon (Uzun dönemde)

Akalazya da Beslenme Tedavisi Besinler hastadaki şikayetlerin düzeyine göre dikkatle seçilmelidir. Posası az, yumuşak besinler verilir. Öğün sayısı 6-8 e çıkarılır. Besinler iyi çiğnenmelidir. Her lokma sonrası bir miktar su alınmalıdır. Hastaya sıkıntı (gazlı içeçekler) veren besinler diyetten çıkarılır. Kızartma, koyu çay, kahve, alkol, mideyi rahatsız eden baharat türleri, sirke ve hardaldan kaçınılmalıdır. Çok sıcak ve çok soğuk yiyecek ve içecekler tüketilmemelidir. Hastalar yeterli beslenemedikleri için bazı hastalarda beslenme yetersizliği görülebilir. O zaman enteral solüsyonlarla destek beslenme uygulanır. REFLÜ ÖZEFAJİT (PEPTİK ÖZEFAJİTİS) Reflü, mide içeriğinin yemek borusu içine kaçması sonucunda özefagus mukozasının tahriş olması ve mukozada önce ödem, daha sonra da ülser ve darlık oluşmasıdır. Özellikle özefagusun alt bölümünde oluşur. Reflü özefajit her 10 kişiden 4 ünde görülür. Normalde birçok kimsede yemek sonrası 10-15 kez reflü görülebilir. Ancak bu bazı durumlarda hastalığa neden olur. En tipik belirtisi yemekten 30-60 dakika sonra oluşan ve uzanıp yatmakla başlayan veya artan yanmadır. Reflü özefajitin oluşum nedenleri; Yemek borusunun alt ucundaki kapak fonksiyonlarının bozuk olması Mide fıtığının olması Mideden yemek borusuna olan kaçağa karşı olan koruyucu mekanizmaların bozulması 10

Artmış mide asit salınımı, Mide boşalmasında gecikme, Midenin aşırı dolgun ve gergin olması Kullanılan bazı ilaçlar Komplikasyonları; Aspirasyon Gizli, açık kanama, anemi Özafajit Barret ülseri Striktür Malignite Reflü Özefajitis te Beslenme Tedavisi ve Genel Öneriler Şişmanlık özefajitisle birlikte olan veya uyarıcı bir faktör olduğu için enerji kısıtlanarak hastanın ideal vücut ağırlığına ulaşması sağlanır. Günde en az 3 öğün düzenli yemek yenmelidir. Yatmadan önce yemek yeme alışkanlığından vazgeçilmelidir. Koyu çay, kahve, karbonatlı içecekler, domates, asitli meyve suları, acı baharatlar diyetten çıkarılmalıdır. Alt özafajiyal kapak basıncını arttırmak için; proteinden zengin besinler ve yağlı besinler arttırılır. Yemek hacmini azaltmak için yemeklerde sıvı alımı azaltılıp, sıvı alımı öğün aralarına kaydırılır. Kızartmalar, kavurmalar, çok sıcak veya çok soğuk besinler yenilmemelidir. Karın içi basıncı arttıran, sıkı kemer, korse gibi uygulamalardan kaçınılmalıdır. Yemekten sonra yatmaktan kaçınılması gerekir. Yatılan yatağın başının 15-25 cm yükseltilmesi, gece uykudayken, yemek borusuna kaçmış olan mide içeriğinin yer çekimi etkisiyle geriye dönmesini kolaylaştırır. Alt özefagus basıncını azalttığı için alkol kullanılmamalıdır. Tok karnına egzersiz yapılmamalıdır. 11

HİATAL HERNİA (FITIK) Midenin özefagusun hiatus kısmından göğüs boşluğuna geçmesidir. Fıtık, midenin dolgunluğuna, vücudun pozisyonuna göre aşağı ve yukarı kayabilir. Öksürme, kusma veya abdominal basınç artışı yapan nedenler fıtığa neden olabilir. Hamilelik, şişmanlık da fıtık oluşumunu kolaylaştırabilir. Mide içeriği özefagusa geçtiği için özefajitis görülebilir. Hiatus Hernia da Beslenme Tedavisi Öğün sayısı arttırılmalı Azar azar, sık sık yemek yenilmeli Yemekten sonra yatılmamalı Uyurken yüksekte yatılmalı Asitli yiyeceklerden kaçınılmalı Aşırı sıcak besinler tüketilmemeli Bazı hastalarda zayıflama, şikayetleri azaltabilir. Karın üzerinde baskı yapan çamaşır ve kemer kullanılmamalı MİDE HASTALIKLARI VE BESLENME TEDAVİSİ Mide, sindirimin dışında sekresyon, motilite, intoksisite ve emilim fonksiyonları olan bir organdır. Mide ph sı 0.9-2.0 arasında değişir. Bu kitapçıkta işlenecek olan mide hastalıkları şunlardır: Dispepsi-Hazımsızlık Gastirit Ülser Dumping sendromu DİSPEPSİ HAZIMSIZLIK Yemeklerden sonra midede dolgunluk, basınç hissidir. Bulantı, ağrı, karın bölgesinde hassasiyet, gerginlik ve şişkinlik görülebilir. Nedeni kişiye bağlı veya bir hastalığa bağlı olarak değişir. Dispepsinin, hızlı yeme, yetersiz çiğneme, hava yutma ve duygusal strese bağlı olarak da oluştuğu bilinmektedir. Tedavide hedef, ana nedene yönelik olmalıdır. 12

Dispepsiden yakınan insanlarda neden, çoğunlukla psikonörozlardır. Kişideki bu sorun giderilince yakınma da ortadan kalkar. Dispepsi de Beslenme Tedavisi Besinler iyi pişirilmeli, baharatlı olmamalıdır Yemekler yavaş yavaş yenilmelidir. Yemekler iyi çiğnenmelidir. Yemek yerken fazla konuşulmamalıdır. Su, yemek aralarında içilmelidir. GASTRİT Mide mukozasının akut ya da kronik yüzeysel erozyonlardır. Akut gastrit genellikle mide de en sık görülen, her yaş grubunda rastlanan bir hastalıktır. Akut gastritte eğer uygun tedavi yöntemi uygulanırsa hızla iyileşme sağlanır. Akut Gastritin Nedenleri; Kimyasal o Alkol o Çay, kahve o Salisilatlar gibi bazı ilaçlar Bazı Bakteriyel Enfeksiyonlar o Besin zehirlenmeleri Bazı Viral enfeksiyonlar Alerji (kabuklu deniz hayvanlarının aşırı tüketimi) o Çok acılı, baharatlı yemek Akut Gastritin Klinik Bulguları; Anoreksi Yanma Ağrı 13

Dolgunluk hissi Bulantı kusma İshal Dehidratasyon Kronik Gastritin Nedenleri; Devamlılık gösteren Akut gastrit nedenleri Yetersiz ve dengesiz beslenme (protein, A, E ve C vitamininin yetersiz alınmaması) Genetik faktörler Alkol ve sigara alışkanlığı Bağışıklık sistemindeki yetersizlikler Kronik Gastritin Bulguları; Ağırlık kaybı Anemi Kan proteinlerinde azalma İştahsızlık Ağrı Dolgunluk hissi Bulantı kusma İshal 14

Genel Olarak Gastrit te Beslenme Tedavisi Yemekler az az, sık sık ve düzenli yenilemeli Koyu çay, alkol, kahve, kızartmalar, baharat, ketçap, hardal tüketimi kısıtlanmalı Sigara, alkol tüketimi yasaklanmalı Yemekler yavaş yavaş yenmeli Hazımsızlık yapan besinler yenilmemeli İlk günlerde midenin dinlenmesi için damar yolu ile beslenme uygulanabilir. Daha sonra sulu besinler veya enteral solüsyonlar verilir, yavaş yavaş normal besinlere geçilir. C vitamini alımını desteklemek için hergün taze sebze ve meyve tüketilmelidir. ÜLSER Sindirim sisteminin gastrik sekresyonunun erişebildiği bölümde oluşan akut veya kronik ülserasyondur. Peptik ülser özefagus alt ucunda, midede ve duedenumda görülebilir. Akut ülserin bulguları nispeten şiddetli olup ani başlar ve kısa sürer. Kronik ülserin ise bulguları yavaş yavaş başlar ve kronik bir seyir gösterir. Ülserin görülme sıklığı % 10 dur ve erkeklerde daha sık görülür. Etyolojik faktörler arasında helicobacter pylori sık görülür. Gastrik asit, pepsin salgısı, dışında aspirin gibi nonsteroidal antiinflamatuar ilaçlar da ülsere neden olan yardımcı faktörlerdir. Gastrik mukozayı irrite ederek kanamaya ve ülserasyona neden olurlar. Ülserin Klinik Bulguları; Karın ağrısı Özellikle yemek sonrası kusma Ağızdan ve dışkıdan kan gelmesi Bulantı Besinin ağıza geri gelmesi Yanma Geğirme 1

Karında dolgunluk İştah bozuklukları Ülser de Beslenme Tedavisi Yemek saatleri belirli ve düzenli olmalıdır. Üç ana öğün tüketilmelidir. Rafine karbonhidratların olumsuz etkileri vardır. Şeker bazı hastalarda midede yanmaya neden olduğundan şeker tüketimi azaltılmalıdır. Doku onarımı ve yapımı için proteinden zengin besinler tüketilmelidir. Yağların, özellikle bitkisel sıvı yağların olumlu etkileri vardır. Diyet, enerji ve besin öğeleri bakımından yeterli ve dengeli olmalıdır. bardağı) verilmelidir. Ülser Süt İlişkisi: Süt ülser hastalarında asidi geçici olarak tamponlayıcı etki gösterse de içerdiği kalsiyumun gastrik asidi artırıcı etkisi bulunmaktadır. Ayrıca hayvansal kaynaklı yağ içermesi ve bazı bireylerde karın ağrısı, gaz ve ishale yol açabildiğinden olumsuz etkileri de bulunmaktadır. Bu nedenle ülserli bireylere süt tek başına verilmemeli, günde normal miktarlarda (günde 1-2 su Ülser Tuz İlişkisi: Diyetin içerdiği tuz miktarı artınca gastrik ülserde artmaktadır. Çünkü tuz mide mukozasını olumsuz etkiler. Bu nedenle diyetin tuz içeriği normal oranlarda olmalıdır. Ülser Posa İlişkisi: Suda eriyen posa denilen sebze, meyve ve yulaf kepeğinde bulunan posa türünün olumlu etkileri vardır. Posa özellikle duedonal ülserin tekrarlanmasını önlemektedir. 16

Ülser Baharat İlişkisi: Acı, baharatlar ve hardal mide mukozasını olumsuz etkiler. Mide asit salgılarını arttırır ve midede daha fazla erezyon harabiyete neden olur. Ülser Kahve İlişkisi: Kahve ve diğer kafein içeren içecekler mide salgısını arttırıcı etkiye neden olurlar. Bu nedenle tüketimi bireye göre ayarlanmalıdır. DUMPİNG SENDROMU Mide ameliyatlarından sonra ortaya çıkar. Orta yaş üzerinde ve kadınlarda daha çok görülmektedir. Dumping Sendromu ve Beslenme Tedavisi Günde 6-8 öğün yemek yenilmeli Ana öğünler ara öğünlere paylaştırılmalı Şeker kullanımı azaltılmalı (erken dumpingde) (geç dumpingde şeker verilince hasta rahatlar) Yemek sırasında sıvı alınmamalı, yemeklerden 45 dakika önce veya sonra alınmalı Çok soğuk besinler uyarıcı olduğundan verilmemeli 1

BAĞIRSAK HASTALIKLARI VE TIBBİ BESLENME TEDAVİSİ ORTAK GÖRÜLEN BAĞIRSAK PROBLEMLERİ Bağırsak gazları nitrojen (N 2 ), oksijen (O 2 ), karbondioksit (CO 2 ), hidrojen (H 2 ), ve bazı bireylerde metan (CH 4 ) içerir. Gastro intestinal sistemde, normal koşullarda ortalama 200 ml gaz bulunur. Günde ortalama 700 ml gaz çıkmalıdır. Ancak, günlük atılan gaz miktarı bireyden bireye değişiklik gösterir. Gaz şikayetinden yakınan kişilerde sıklıkla mide/bağırsakda gaz hacimi yüksektir ya da bağırsak hareketleri hızlanmıştır. Buna bağlı olarak, karında kramp şeklinde ağrılar ve şişkinlik hissi görülür.buna neden olan faktörler, fiziksel aktivite yetersizliği, aerofaji (hava yutma), diyetin içeriği, ve çeşitli gastro intestinal bozukluklardır. Kişide gaz şikayetleri varsa, fiziksel aktivitesini artırması, kuru baklagiller gibi gaz yapan besinleri tüketmemesi, fruktoz gibi basit karbonhidratların tüketim sıklığını azaltması önerilir. 18

KONSTİPASYON (KABIZLIK) Nedenleri SİNDİRİM SİSTEMİ HASTALIKLARI VE BESLENME TEDAVİSİ Sistemik/ Nörojenik/Metabolik Kullanılan bazı tedavi yönteminin yan etkileri Hipotroidizm, üremi, hiperkalsemi gibi metabolik ve endokrin bozukluklar Fiziksel aktivite azlığı Kötü defekasyon alışkanlığı İnce/kalın bağırsak hastalıkları: bağırsak tembelliği, tıkanıklar vb. Spastik kolon Sistemik nöromusküler hastalıklar Posadan fakir diyet tüketimi Gebelik Gastrointestinal Kanser Mide hastalıkları Kalın bağırsakta vasküler hastalıklar Hemoroid, anal yaralar Antiasitlerin yanlış kullanımı 1

Beslenme Tedavisi Konstipasyonun beslenme tedavisindeki temel ilke, suda çözünen ve çözünmeyen posa kaynaklarının diyette arttırılmasıdır. Diyet posasının önerilen düzeyi 14 g/1000 kkal olup; ortalama 25-30 g/gün düzeyindedir. Diyette tüketilen posa düzeyini artırmak için; Tam buğday ekmeği, unu ve tam buğday içerikli ürünlerin diyette tüketimini arttırmak (6-11 porsiyon/gün) Sebze-meyve, kuru baklagiller ve yağlı tohumların tüketimini arttırmak (5-8 porsiyon sebze - meyve /gün) Yüksek posalı tahılları tüketmek Sıvı tüketimini arttırmak (Günde en az 2 litre) DİYARE (İSHAL) Diyare, dışkının kıvamında azalma ile birlikte sıklığında ve hacminde artma olarak tanımlanır. Diyarede su ve elektrolit kaybı oluşur. Süresi uzarsa, hastada dehidratasyon, deri tonusunda azalma, zayıflık, halsizlik ve kansızlık gibi durumlar oluşur. Bu nedenle ishalin bir an önce tedavi edilmesi gerekir. Diyarenin bir çok nedeni olabilir. Bunlar; Psikolojik nedenli ishaller İntestinal enfeksiyonlar (viral, bakteriyel, toksik) Kanser, antibiyotik tedavisi, zehirlenmeler Hepatit ve safra kanalı tıkanmaları Malabsorpsiyon sendromu (çölyak, vb) Beslenme Tedavisi Diyareye neden olan etmenler saptanıp, gerekirse ilaç ve beslenme tedavisi yapılabilir. Beslenme tedavisinin ilkeleri şunlardır: Hastanın su ve elektrolit kaybının karşılanması (Özellikle bebek ve çocuklarda çok önemlidir) Enerji ve besin gereksiniminin karşılanması Posalı besinlerin tüketiminin azaltılması Kısa dönemli gelişen akut ishallerde, besin öğesi gereksinimin karşılanmasından ziyade elektrolit ve su kaybının yerine konması çok önemlidir. Bu amaçla, diyette pirinç gibi su tutucu etkisi olan besinlerin, elma, şeftali gibi pektin içeriği yüksek 20

olan meyvelerin (kabuksuz olarak) ve az yağlı yoğurt, ayran tüketimin artırılması önerilir. Bunun yanı sıra bireyin su tüketimininin arttırılması sağlanmalıdır. MALABSORPSİYON (EMİLİM BOZUKLUĞU) SENDROMLARI Sindirim bozuklukları Pankreas yetersizlikleri Gastrik asit salınımının artması Midenin alınması Misel oluşumunun bozulması, safratuzları metabolizmasının değişmesi Hepato-bilier hastalık Safra tuzlarının karaciğerde sirkülasyonunun kesilmesi Bakteri oluşumunun artması Safra tuzlarının birikmesine neden olan ilaçlar Mukozal hücre taşınımında bozukluk Biyokimyasal veya genetik anomaliler Disakkaridlerin yetersizliği Monasakkarid emilim bozukluğu Spesifik aminoasit emilim bozuklukları Vit B 12 emilim bozukluğu Çölyak hastalığı Sindirim-emilim metabolizması inflamasyonları Crohn s Hastalığı Ülseratif Kolit Amiloidozis Skleroderma Tropikal psiloz Gastrointestinal allerji Enterit enfeksiyonla Whipple s hastalığı İntestinal lenfoma Radyasyon enteriti İlaça bağlı enteritler Endokrin ve metabolik bozukluklar Kısa bağırsak sendromu İntestinal lenfatik ve vasküler anomaliler Mezenterik vasküler yetmezlik Kronik kongestif kalp yetmezliği 21

Malabsorpsiyon Nedenleri Genel olarak, nedene yönelik beslenme tedavisi planlanmalıdır. Bireyde ishal gelişmişse, diyetle posa alımı sınırlandırılmalı ve az yağlı diyet (enerjinin %20-25 i) uygulanmalıdır. Bireyin durumuna göre doktor tavsiyesiyle vitamin ve mineral suplemanı verilebilir. Laktoz İntoleransı Laktoz intoleransı, bireylerde en sık görülen karbonhidrat emilim bozukluğudur. Laktaz ince bağırsakda bulunan bir enzim olup, laktozun hidrolize olması için gereklidir. Laktaz enzim eksikliğinde, ince bağırsakta laktoz birikir ve böylece osmotik yük ve gaz oluşumu artar. Beslenme tedavisinde, laktoz içeren besinler (başlıca süt olmak üzere sütlü tatlı ve dondurmalar) diyetten çıkartılır. Ancak laktoz intoleransını önlemek için de, her gün bir su bardağı sütün düzenli olarak başka besinlerle birlikte tüketilmesi uygun olabilir. Buna ek olarak, hastalara süt yerine yoğurt tüketimi önerilmektedir. Sorbitol İntoleransı Sorbitol intoleransı gelişen bireylerde, başta diyabetik ürünler (reçel, dondurma, çikolata) olmak üzere şekersiz sakızlar, yapay tatlandırıcılı tabletler diyetten çıkarılır. Fruktoz İntoleransı Fruktoza karşı bir intolerans gelişmişse, meyve suları (özellikle elma suyu)ve meyveler diyetten çıkarılır. 22

KOLON (KALIN Bağırsak) HASTALIKLARI ÜLSERATİF KOLİT Ülseratif kolit kolonun ve rektum mukozasının enfeksiyonel bir hastalığıdır. Genelde genç erişkin ve orta yaş grubunda görülür. Hastalığın kesin sebebi bilinmemektedir. Hastalık genelde kronik seyirlidir. Ancak bazen şiddetli akut ataklar yapar. Rektal kanamalar, devamlı ishaller, şiddetli karın ağrısı, karında şişme, ateş, halsizlik ve huzursuzluk gibi belirtiler gösterebilir. Beslenme Tedavisi Bireyin durumu ve bulguları göz önünde bulundurularak diyet, yüksek enerjili, bol proteinli (enerjinin %15-20 si), az posalı, az yağlı ve vitamin minerallerden zengin olmalıdır. Az az sık sık beslenme önerilir. Kişide süt intoleransı gelişmişse süt diyetten çıkarılır, yerine yoğurt tüketimi önerilebilir. Yağ türü olarak, orta zincirli yağ asitlerinin olumlu etkileri olduğu gibi, n-3 yağ asitlerinin de immün sistemi olumlu yönde etkilediği bilinmektedir. Bu nedenle, hastalara balık tüketimi ve/veya balık yağı önerilir. 23

CROHN HASTALIĞI (REJİYONEL ENTERİT) Crohn hastalığı, gastrointestinal sistemi ağızdan anüse kadar tutabilen, kronik enfeksiyonel bir hastalıktır. Hastaların büyük bölümünde, kronik diyare, steatore (yağlı dışkılama), iştahsızlık, ateş, karın ağrısı ve şişkinliği, gaz, anemi, melena (dışkıda kan görülmesi), yorgunluk ve eklemlerde bozukluklar görülebilir. Besin tüketiminin azalması, gereksinimin artması, emilimin azalması ve gastrointestinal kanaldan protein, sıvı ve elektrolit kaybına bağlı olarak malnütrisyon görülebilir. Buna ek olarak kolon tutulumu söz konusu ise, elektrolit yetersizliği, distal ileum tutulmuşsa safra tuzları, yağ ve yağda eriyen vitaminlerin emiliminde bozukluk, ileum 90 cm den fazla fonksiyon kaybına uğramış ise, B 12 vitamini emilim bozukluğu görülebilir. ÜLSERATİF KOLİT VE CROHN HASTALIĞININ AYIRICI TANISI Ülseratif Kolit Crohn hastalığı Hastalığın tutulumu Simetrik Asimetrik Makroskopik olarak Nadir Karakteristik kalınlaşmış bağırsak duvarı Daralmış bağırsak duvarı Nadir Çok sık Devamlı tutulum Daima Olağandışı Devamlı olmayan, Yok Sık yama tarzında tutulum Rektal tutulum Daima var Sıklıkla yoktur Vasküler görünüm Bulanıklaşmış veya Sıklıkla normal kaybolmuş Şiddetli kanama Sık Nadir Kaldırım taşı görünümü Yok Karakteristik Spontan peteşi Sık Nadir Birbirinden ayrı mukozal Yok Sık ülserler Yüzeysel, ufak ülserasyonlar Ara sıra Sık Büyük (>1cm) ülserasyonlar Şiddetli hastalarda Sık Derin longitudinal ülserasyonlar Nadir Sık Aftoid ülserler Yok Karakteristik Ülserasyonu çevreleyen mukoza Anormal Normal Derin fissürler ve fistüller Yok Sık Mikroskopik transmural inflamasyon Nadir Karakteristik Submukozal infiltrasyon Nadir Karakteristik Submukozal kalınlaşma ve fibrozis Yok Sık 24

Beslenme Tedavisi SİNDİRİM SİSTEMİ HASTALIKLARI VE BESLENME TEDAVİSİ Hastalıkta akut dönemde, sıvı ve elektrolit kaybının karşılanması önemlidir. Daha sonraki dönemde, bağırsakların dinlendirilmesi ve bireyin yeterli ve dengeli beslenmesinin sağlanması için total parenteral ve/veya enteral destek uygulanır. Hastada bulgular düzelmeye başladıktan sonra ağızdan beslenmeye geçilir. Diyet ilkesi olarak yüksek enerjili, bol proteinli, az posalı, az yağlı (MCT: orta zincirli yağ asitlerinden zengin), vitamin-minerallerden (özellikle A, D, E, K vitaminleri; B 1, B 2, B 12, folik asit, selenyum) zengin bir beslenme programı hazırlanır. Bazı hastalarda, buğday, mısır, pirinç, turunçgiller ve süt ve ürünlerinin semptomları arttırdığı bildirilmektedir. Bu nedenle hastaya denenerek verilmesi gerekmektedir. Buna ek olarak, acı, baharat, alkol, koyu çay, kahve, çok sıcak ve çok soğuk besinler ile çiğ sebze ve meyvelerin tüketiminden de kaçınılmalıdır. IRRITABLE BAĞIRSAK (SPASTİK KOLON) SENDROMU(IBS) IBS, kalın bağırsakta karın ağrısı, gaz, dışkılama alışkanlıklarında değişikliklerin oluştuğu, geçmeyen veya aralıklarla tekrar eden bir durumdur. Barsağın yapısında bir bozukluk olmamasına rağmen, işleyişi aksamıştır. Kalın bağırsakta düzensiz, hareketler söz konusudur. Çok şiddetli kasılmaların yanında bazen de bağırsak hareketlerinde yavaşlama olabilir. Bütün bu değişiklikler dışkılama düzeninin bozulmasına ve karın ağrısına neden olur. IBS; bağırsak alışkanlıklarındaki değişiklik, geçmeyen veya tekrarlayan ishal, kabızlık veya her ikisinin birden, birbirinin peşi sıra gelmesi şeklinde de olabilir. 2

Cinsiyet, yaş, duygusal sorunlar ve stres, besinlere karşı hassasiyet bazı hastalıklar ve ilaçlar hastalığın sıklığını etkiler. Hastalık her yaşta görülmekle birlikte 13-49 yaşları arasında daha sıktır. 50 yaşın üzerinde ise oldukça nadir görülür. Bazı besinler (alkol, kahve, bazı baharatlar, bazı meyve ve sebzeler, süt) bağırsakların faaliyetlerinin bozulmasına neden olabilir. Beslenme Tedavisi Enerji ve diğer besin öğeleri hastanın gereksinimine göre verilir. Bazı bireylerde diyet yağı bağırsak hareketlerinin artmasına neden olabilir. Bu nedenle azaltılması gerekebilir. Hastada diyare varsa, az posalı, konstipasyon varsa bol posalı, hem diyare hem konstipasyon görülüyorsa, az posalı diyete ek olarak günlük 20 gram kepek ilavesi yapılır. Az az sık sık beslenme önerilir. Gaz yapıcı besinler (lahana, turp, kuru baklagiller), gazlı içecekler, alkol, kafein içeren içecekler/besinler, acı baharatlar verilmemelidir. Çiğ sebze-meyve ve süt bazı hastalarda semptomları artırdığı için kontrollü verilmelidir. DİVERTİKÜLER KOLON HASTALIĞI Kolon duvarından dışarıya doğru cepleşmeleridir. Yaygın görülmesine divertükilozis denir. Şişmanlık, az posalı diyet tüketimi, yaşlılık, kolon kaslarındaki dejenerasyon ve bakteriyel enfeksiyonlar divertikül nedeni olabilir. Beslenme Tedavisi Divertikül tedavisinde, karın içi basıncı değiştiren, kusma ağır egzersizlerden kaçınılmalı ve hasta şişmansa ideal vücut ağırlığına ulaşılması sağlanmalıdır. Diyet posası, hastalığın ilk dönemlerinde 26

azaltılmalı (tolere edilemediği için), sonrasında posa miktarı arttırılmalıdır. Sıvı tüketimi artırılmalıdır. Kızartma, kavurma türü yiyeceklerden kaçınılmalıdır. KISA BAĞIRSAK SENDROMU Bağırsağa cerrahi girişim bulunulması (ince bağırsak alınması) sonucu gelişen duruma verilen isimdir. İnce bağırsak, % 70-80 düzeyinde alınabilir. Beslenme Tedavisi Bireye göre enerji, protein, vitamin ve mineral, sıvı gereksinimi ayarlanır. Az posalı, yumuşak besinler verilir. Hastaya uzun süre TPN (total parenteral beslenme) uygulanır. Daha sonraki dönemde enteral ve/veya oral beslenme uygulanır. Oral beslenme uygulandığında, laktaz enziminin yapımı azaldığı için diyette laktoz miktarı azaltılır. Yağ emilim bozukluğu sonucu, A,D,E,K vitaminleri ve kalsiyum emilimi azalır. Sık sık ve azar azar beslenme uygulanır. 2

KAYNAKLAR 1. Yamada, T., Alpers, D.H., Owyang, C., ve ark. Handbook of gastroenterology, Tadataka Yamada. Lippincott Williams & Wilkins. 2002:,402-418. 2. Aytuğ, Ö.N. Çevre ve inflamatuar bağırsak hastalıkları: İç ve dış çevrenin prognoz ve tedavide izdüşümü. (Editörler: Göksoy, E,, Mungan, Z., Şentürk, H.) Aktüel Gastroenteroloji ve Hepatoloji. İstanbul Bilimsel Medikal Yayıncılık. 2001, 274-279 3. Sands, B.E. Chron s disease. ( Edited by: Feldman, M., Friedman, L.S, Sleisenger, M.H.). Sleisenger and Fortdran s gastrointestinal and liver disease. 7th. Edition, Philadelphia, W. B. Saunders, 2002,2005-2032. 4. Mahan, L.K., Escott-Stump, S., Krouse s food nutrition & diet therapy, 11 th ed, Sounders, 2004. 5. Baysal, A. Beslenme. Hatipoğlu Yayınevi, 7. baskı, Ankara, 1997. 6. Baysal, A., Bozkurt, N, Aksoy, M. ve ark. Diyet el kitabı, Hatipoğlu Yayınevi, 4. Baskı, Ankara, 2002. 7. Merdol TM, Başoğlu S ve Örer N. Beslenme ve diyetetik açıklamalı sözlük. Hatipoğlu Yayınevi, Ankara, 1997. 8. Gibney, M.J., Elia, M., Ljungqvist, O., Dowsett, J. Clinical nutrition. Blackwell Publishing, Oxford, 2005. 28