ANDRÉ GORZ Avusturya asıllı Fransız gazeteci/yazar Andre Gorz, 1924 yılında Viyana da doğdu. Gorz, Les Temps Modernes dergisinde, Jean Paul Sartre ın çevresinde oluşan ekibin içinde yer aldıktan sonra, yirmi yıl süreyle Fransa nın ünlü haftalık dergisi Le Nouvel Observateur de çalıştı. Dergide çıkan araştırma-inceleme yazılarında olduğu gibi, felsefi ve kuramsal eserlerinde de geleceğin gündemini sorgulamaya yöneldi. Le Nouvel Observateur den emekli olduktan sonra kendini bütünüyle kitap yazmaya verdi. Fransa da, Herbert Marcuse ve Ivan Illich in düşüncelerinin tanınıp yaygınlaşmasında önemli bir rol oynayan André Gorz un başlıca eserleri şunlardır: Le traître (1957, Jean Paul Sartre ın Önsözü yle), La morale de l histoire (1959), Stratégie ouvrière et néocapitalisme (1964), Le socialisme difficile (1967), Réforme et Révolution (1969), Critique de la division du travail (1973), Critique du capitalisme quotidien (1973); Écologie et Politique (1975); Fondements pour une morale (1977); Écologie et liberté (1977), Adieux au prolétariat (1980; Elveda Proletarya, Çev. Hülya Tufan, Afa Yay., 1986); Les chemins du paradis (1983; Cennetin Yolları, Çev. Turhan Ilgaz, Afa Yay., 1985); Métamorphoses du travail-quête du sens-critique de la raison économique (1988, İktisadi Aklın Eleştirisi: Çalışmanın Dönüşümleri-Anlam Arayışı, Çev. Işık Ergüden, Ayrıntı Yayınları, 1995); Capitalisme Socialisme Écologie/Désorientations-Orientations (1991; Kapitalizm Sosyalizm Ekoloji: Yönelim Bozuklukları-Arayışlar, Çev. Işık Ergüden, Ayrıntı Yay., 1993); Misères du présent, richesse du possible (1997; Yaşadığımız Sefalet: Kurtuluş Çareleri, Çev. Nilgün Tutal, Ayrıntı Yay., 2001); L immatérial Connaissance, valeur et capital (2003; Maddesiz: Bilgi, Değer ve Sermaye, Çev. Işık Ergüden, Ayrıntı Yay., 2011), Lettre à D. Histoire d un amour (2006; Son Mektup: Bir Aşk Hikâyesi, Çev. Alev Özgüner, Ayrıntı Yay., 2007). Le fil rouge de l écologie, Entretiens inédits en français (2015; Ekolojinin Kızıl Hattı: Mülakatlar, Çev. Nihan Özyıldırım, Sel Yay., 2017).
Ayrıntı: 109 İnceleme Dizisi: 57 İktisadi Aklın Eleştirisi Çalışmanın Dönüşümleri-Anlam Arayışı André Gorz Fransızcadan Çeviren Işık Ergüden İngilizce Çevirisinden Yayıma Hazırlayan Tuncay Birkan Çeviride Kullanılan Metinler Metámorphoses du travail - Quête du Sens Critique de la raison économique Éditions Galilée/1988 Critique of Economic Reason İngilizceye çevirenler: Gillian Handyside / Chris Turner Verso/1989 Éditions Galilée Bu Çevirinin Türkçe Yayım Hakları Ayrıntı Yayınları na aittir. Kapak İllüstrasyonu Asuman Ercan Kapak Tasarımı Arslan Kahraman Düzelti Asaf Taneri Baskı ve Cilt Deren Matbaacılık Ambalaj San. ve Tic. Ltd. Şti. Beylikdüzü OSB Mah. Orkide Cad. No: 9/Z Merkez Köyü / Merkez Bucağı / Beylikdüzü / İstanbul Tel.: (0212) 875 48 86-87 - Fax: (0212) 875 48 88 Sertifika No.: 34011 Birinci basım 1995 İkinci basım 2007 Üçüncü basım 2019 Baskı adedi 2000 ISBN 975-539-085-5 Sertifika No.: 10704 AYRINTI YAYINLARI Basım Dağıtım San. ve Tic. A.Ş. Hobyar Mah. Cemal Nadir Sok. No.: 3 Cağaloğlu İstanbul Tel.: (0212) 512 15 00 Faks: (0212) 512 15 11 www.ayrintiyayinlari.com.tr & info@ayrintiyayinlari.com.tr twitter.com/ayrintiyayinevi facebook.com/ayrintiyayinevi instagram.com/ayrintiyayinlari
İktisadi Aklın Eleştirisi Çalışmanın Dönüşümleri - Anlam Arayışı André Gorz
İNCELEME DİZİSİ SON ÇIKAN KİTAPLAR YORUM VE AŞIRI YORUM Umberto Eco HAYATIN GİZLİ HAZLARI Theodore Zeldin HAYATIN KIRILGANLIĞI William E. Connolly DEVLET VE HUKUK Friedrich Engels, Karl Marx İYIMSER OLMAYAN UMUT Terry Eagleton TEKNIK, SERMAYE, MEDYA Peter Trawny PROTESTO Toplumsal Hareketlere Kültürel Bir Giriş James M. Jasper SOSYALİZMDE EĞİTİM KÜBA Celil Denktaş HERMENÖTIĞIN KÖKENI Kendilik Hakkında - Dartmouth Konferansları, 1980 Michel Foucault YAŞAM SANATI Zygmunt Bauman LENİN Farklı Bir Yol Lars T. Lih HERMENÖTIK VE SOSYAL BILIMLER Anlama ya Dair Yaklaşımlar Zygmunt Bauman LENIN 2017 Hatırlamak, Tekrarlamak ve Kafa Yormak Vladimir İlyich Lenin, Slavoj Žižek EKIM Rus Devriminin Hikâyesi China Miéville DÜNYAYA VE KENDİMİZE DAİR Zygmunt Bauman & Stanislaw Obirek FAŞIZM VE KAPITALIZM Faşizmin Sosyal Kökenleri ve İşlevleri Üstüne Teoriler Angelo Tasca, Arthur Rosenberg, Otto Bauer, August Thalheime TANRI YA VE İNSANA DAIR Stanislaw Obirek, Zygmunt Baumane İSTISNA HÂLI Giorgio Agamben BENLIK PRATIKLERI Zygmunt Bauman & Rein Raud EŞYA VE İNSAN Bir Pratik İlişkinin Felfesefesi, Pedagojisi ve Sosyolojisi Arnd-Michael Nohl KUŞATILMIŞ TOPLUM Zygmunt Bauman KAPIMIZDAKI YABANCILAR Zygmunt Bauman DEMIR KAFES Max Weber ve Weberci Marksizm Michael Löwy YEMEK VE ULUSAL KİMLİK Gündelik Yaşamdan Küresel Siyasete Atsuko Ichijo & Ronald Ranta KÜRESELLEŞMENİN ÇÖKÜŞÜ Dünyanın Yeniden Keşfi John Ralston Saul AVRUPA Bitmemiş Bir Macera Zygmunt Bauman AKIŞKAN HAYAT Zygmunt Bauman KİTLE KATLİAMLARI Cinai Bölmeler Abram De Swaan
İçindekiler Giriş... 13 Birinci Bölüm Çalışmanın Dönüşümleri 1 Çalışmanın İcadı... 27 2 Marx ta Çalışma Ütopyası... 40 3 İşlevsel Bütünleşme veya Çalışma ile Yaşamın Ayrılması... 49 4 İşlevsel Bütünleşmeden Toplumsal Parçalanmaya (ve telafi edici tüketimden kapsayıcı devlete)...59 5
A. AYRI BİR İKTİDAR OLARAK AKIL: PLAN...60 B. SOVYETÇİLİĞİN ÇELİŞKİLERİ...63 C. TELAFİ EDİCİ TÜKETİMLER...65 D. TÜKETİMCİLİKTEN DEVLET İHTİYACINA...69 5 Çalışma Hümanizmasının Sonu... 75 6 Çalışma İdeolojisinin Son Hali... 89 A. ÇALIŞMA SEÇKİNLERİ...91 B. GEÇİCİ İŞÇİLER VE İŞSİZLER...94 C. SENDİKACILIĞIN KRİZİ...96 7 Anlam Arayışı 1: Çalışmanın Son Biçimleri... 101 8 Anlam Arayışı 2: Marksizm Sonrası İnsanın Durumu... 122 A. ÇALIŞMAKTAN ÖZGÜRLEŞME ÇALIŞMA İÇİNDE ÖZGÜRLEŞME... 123 B. POLİTİKANIN ÖZERKLİĞİ... 128 C. ETİĞİN ÖZERKLİĞİ, ÖZERKLİĞİN ETİĞİ... 132 İkinci Bölüm İktisadi Aklın Eleştirisi 1 Bu Bana Yeter den Fazla Mal Göz Çıkarmaz a... 144 A. HESAPLAMAK... 144 B. AZAMİLEŞTİRMEK... 151 C. TAMGÜN ÇALIŞMANIN GİZLİ İŞLEVLERİ... 152 D. KAPİTALİZMİN ÖZÜ... 160 E. TİN-MAKİNE... 163 2 Pazar ve Toplum, Kapitalizm ve Sosyalizm... 166 3 Anlam Arayışı 3: İktisadi Akılsallığın Sınırları... 175 İktisadi Anlamda Akılcı Çalışma... 178 A. TİCARİ FAALİYETLER... 181 1. Özgürleşme Olarak İktisadi Anlamda Çalışma [a) + b) + c) +d)]... 181 2. Hizmetçinin Çalışması [b) + c) + d)]... 183 3. Görevler, Bakım ve Yardım [a) + b) + c)]... 184 4. Fahişelik [a) + b) + d)]... 190 6
B. TİCARİ OLMAYAN FAALİYETLER... 198 1. Kendi İçin Çalışma... 200 2. Özerk Faaliyetler... 214 4 Sosyolojinin ve Toplumsallaştırmanın Sınırları. Yaşam Dünyası Kavramı Üzerine Yöntembilimsel Bir Çıkma... 221 A. ÇALIŞMA SÜRESİNİN AZALTILMASI, ÇIKIŞ YOLLARI VE POLİTİKALAR... 243 1. Hedef Tarihler Stratejisi... 243 2. Daha Az, Daha İyi, Başka Türlü... 245 3. Kesintili Çalışma, Zamana Sahip Olma... 248 4. Gelir Kaybıyla Birlikte mi, Yoksa Gelir Kaybı Olmadan mı?... 255 5. Gelir Hakkı, Çalışma Hakkı... 260 Ek Bölüm Sendikacılar ve Diğer Sol Militanlar İçin Özet A. ÇALIŞMANIN KRİZİ... 277 1. Çalışma İdeolojisi... 277 2. Çalışma Etiğinin Krizi... 278 3. Yeni Muhafazakâr Çok Çalışma İdeolojisi... 279 4. Herkes Çalışabilsin Diye Daha Az Çalışmak... 279 5. Çalışma Biçimleri... 279 6. Ütopyanın Sonu... 281 B. ÇALIŞMANIN KRİZİ, TOPLUMUN KRİZİ... 282 1. Değişime Bir Anlam Vermek: Zamanın Serbest Kalması... 282 2. Kendi Hayatı Üzerindeki İktidarı Sahiplenmek... 283 3. Nüfusun %50 sinin Toplumdışına Atılmasına Doğru... 284 4. Yeni Hizmetçiler... 284 5. Sendikal Yeni Korporatizmin Tehlikeleri... 285 7
C. HERKES ÇALIŞABİLSİN DİYE DAHA AZ ÇALIŞMAK... 286 1. Yılda Bin Saate Doğru... 286 2. Yeni Değerler, Yeni Görevler... 287 3. Daha Az Çalışmak, Daha İyi Yaşamak... 293 D. ÇALIŞMA MİKTARINDAN BAĞINI KOPARAN GELİR.. 296 1. Sosyal Demokrat Mantıkta... 297 2. Liberal Mantıkta... 298 3. Sendikal Mantıkta... 299 4. Destekleyici Politikalar... 300 E. SONUÇ OLARAK... 303 Dizin... 305 8
İleriki sayfalarda önerdiğim şey, insanlık durumunu en yakın deneyimlerimiz ve kaygılarımız açısından ele almaktır. Bu kuşkusuz bir düşünce meselesidir ve zamanımızın en temel özelliklerinden birinin düşüncesizlik olduğu kanısındayım. Dolayısıyla, önerdiğim şey çok basit: Yaptığımız şeyi düşünmeliyiz. Hannah ARENDT
Dorine e
Giriş Bizim işimiz modernliğin kriziyle değil; biz, modernliğin dayandığı önermeleri modernleştirme zorunluluğuyla uğraşıyoruz. Günümüzdeki kriz Aklın krizi değil, uygulanmış olan akılcılaştırmanın (rationalisation) artık bariz hale gelmiş olan akıldışı güdülerinin krizidir. Günümüzdeki kriz, modernleşme sürecinin bir açmaz yaşadığı ve geri dönmenin zorunlu olduğu anlamına gelmez. Bu kriz, modernliğin kendini modernleştirmesi ve kendi hareket alanına düşünümsel olarak katılması zorunluluğuna işaret etmektedir: Akılcılığı akılcılaştırma zorunluluğuna. 1 1. Düşünümsel akılcılaştırma düşüncesini Ulrich Beck ten alıyorum, Risikogesellschaft, Frankfurt-am-Main, 1986. 13
İktisadi Aklın Eleştirisi Gerçekten de, modernleşmeyi yaşam alanlarının kültürel farklılaşması ve bu alanlardaki faaliyetlerin laikleşmesi olarak tanımlarsak, o zaman sürecin tamamlanmaktan uzak olduğu görülür. Bugüne kadar geliştiği biçimiyle modernleşme süreci, kendi mitoslarını yarattı ve kanıta dayalı araştırmadan ve akılcı eleştiriden muaf yeni bir amentü yü korudu. Böylece akılcılaştırmaya dayattığı sınırların savunulacak yanı kalmadı. Postmodernler in modernliğin sonu ve Aklın krizi olarak gördükleri şey, gerçekte, artık savunulacak yanı olmayan bir evren kavrayışının ve bir gelecek görüşünün taşıyıcısı olan, sanayileşmecilik denen bu seçmeci ve kısmi akılcılaştırmanın üzerinde yükseldiği kısmen dinsel, akıldışı içeriklerin krizidir. Bu görüşle sınırlı kaldığımız sürece geçmiş inançlarımızı yıkan değişimlere bir yönelimin damgasını vuramadan, bir yön veremeden, ödlekçe, geçmişe dönük nostaljilere ve kişisel uğraşlarımıza kapanmaya devam edeceğiz. Bu saptamalarla, akılcılaştırmanın hâlâ kendisinden kaçar gözüken şeyleri kapsamak için sürekli olarak yayılabileceğini veya yayılması gerektiğini kastetmiyorum. Tersine: Akılcılaştırmanın ontolojik, varoluşsal sınırları olduğunu ve bu sınırların, sadece, akılcılaştırmayı tersine çeviren akıldışı sözde akılcılaştırmalarla aşılabileceğini göstereceğim. Akılcılaştırılabilir olanın alanının sınırlarını belirlemek bu denemenin bellibaşlı hedeflerinden biri olacaktır. Başlangıç noktası olarak, sınırlarının darlığının bilincinde olmayan, iktisadi akılsallık (rationalité) dediğimiz o özgül akılsallığın krizini farkında olmadan bize gösteren bir metnin yorumunu ele alacağım ve ardından bu akılsallığın uygulanabilir olduğu pratik alanın dışına yayılmasını mümkün kılmış ideolojik ve etik önermelerin incelenmesine geçeceğim. Egemen iktisadi düşüncenin tipik makalelerinden birinde Lionel Stoleru şöyle yazmaktadır: 14
15 André Gorz Bir teknolojik ilerleme dalgası bir dizi çalışmayı gereksiz kılmakta ve başka yerde başka işler yaratmadan, istihdamı çok büyük ölçüde azaltmaktadır... [Bu dalga] daha az insanın çabasıyla daha fazla ve daha iyi üretmeyi sağlayacaktır: Maliyet fiyatlarında ve çalışma zamanında sağlanacak zorunlu tasarruflar alım gücünü arttıracak ve ekonomi içerisinde başka bir yerde (ancak boş vakit faaliyetlerinde olsa da) yeni faaliyet alanları yaratacaktır. 2 Stoleru, bu yeni faaliyetlerin, o zamana kadar anlaşıldığı biçimiyle çalışma olmasa da ücretli faaliyet, iş olduğunu iyice belirtmek için bu son noktaya daha ilerde tekrar dönecektir: İnsan emeğinin yerini robotların ve bilgisayarlı iletişimin alması (...) önceden ödenen ücretlerden daha büyük bir değerin açığa çıkmasını sağlar. (...) Bu değer, işini kaybetmiş olanı ücretlendirmek için kullanılabilir. İşsizlik, işin ortadan kaldırılmasından çok, faaliyetin yer değiştirmesidir. Görünüşte iktisatla ilgili bu metnin önemi, bir araya gelen açık ve kapalı anlamlarının zenginliğinde yatmaktadır. Her şeyden önce, patron savunucularının ve politik yöneticilerin çoğundan farklı olarak Stoleru, mevcut teknik değişimin, sadece işletme ölçeğinde değil, toplum ölçeğinde de çalışma zamanından tasarruf yaptığını inkâr etmemektedir: Bu değişim daha az çalışma saati ve daha az sermayeyle daha fazla ve daha iyi üretmeyi sağlar; ücret maliyetini ve de ürün başına sermaye maliyetini düşürmeyi sağlar. 3 Demek ki bilgisayarlaşma ve robotlaşma, 2. Lionel Stoleru, Le chômage de prospérité, Le Monde, 31 Ekim 1986. (a.b.ç.) 3. İş başına sabit sermayenin sanayide ve sanayileşmiş hizmetlerde hızla artma eğiliminde olduğu ve iş sayısının aniden düşmediği belirtilerek bu tespite itiraz ediliyor. Oysa, ne her iş başına düşen sabit sermaye ne de iş sayısı, ekonomi tarafından emilen iş miktarının gelişme tarzını açıklayabilir: Sadece, ekonominin bütününde bir yıl içinde çalışılan saat toplamı, yani çalışma hacmi anlamlıdır. Bu konuda, (Fransız istatistiklerinden farklı olarak) bu yıllık hacmi düzenli olarak ölçen Batı Alman istatistikleri aşağıdaki verileri elde etmişlerdir: 1955-1985 yılları arasında Alman GSMH sı %3,02 artmıştır; bu dönem boyunca yıllık çalışma hacmi %27 azalmıştır. 1982 den 1986 ya bir milyar saatten biraz daha fazla, yani 600.000 işgününe denk, azalmıştır. 1984 ten Haziran 1986 ya, 350 milyon saatlik, yani 200.000 den fazla işgününe denk bir çalışma hacmi azalmasına rağmen, istihdam edilen insan sayısı 200.000 artmıştır. Çalışan nüfustaki bu artış
İktisadi Aklın Eleştirisi özellikle iktisat yapma kaygısıyla, üretim unsurlarını mümkün olan en etkili biçimde kullanmakla belirlenen iktisadi bir akılsallıktır. Bu tür akılsallığı ileride daha ayrıntılı olarak inceleyeceğiz. Şimdilik, hedefi iktisadi unsurlar dan tasarruf yapmak olan bir akılsallığın, bu unsurların kullanımının ölçülebilir, hesaplanabilir, tahmin edilebilir olmasını ve dolayısıyla, yapıları ne olursa olsun, aynı ölçü birimi içinde ifade edilebilmelerini gerektirdiğini saptamak yeter. Bu ölçü birimi, ürün birimi başına maliyet tir; ürünün gerektirdiği çalışma zamanına (çalışılan saat miktarına) ve ürünü üretmekte kullanılan araçlara (kabaca, birikmiş çalışma demek olan sermayeye) bağlı olan maliyet. İktisadi akılsallık açısından, uygulamaya konulan araçların artan etkinliği sayesinde, toplum ölçeğinde tasarruf edilen çalışma zamanı, daha fazla zenginlik üretimi için kullanılabilir çalışma zamanıdır. Stoleru nun ısrarla çünkü bu konuya iki kez dönmektedir bize söylediği de budur. Tasarruf edilen çalışma zamanı, diye yazmaktadır, başka bir iktisadi faaliyet için kullanılarak veya o zamana kadar ücretlendirilmemiş, ekonominin parçası olarak kabul edilmemiş faaliyetleri ücretlendirerek, işini kaybetmiş olanları ücretlendirmeye yarar. Ekonomi içerisinde başka alanlarda yeni işler yaratmaya imkân verir; ve Stoleru ekler: Bu da ancak boş zaman faaliyetlerinde mümkündür. Demek ki, üstü kapalı olarak hedeflenen model, çalışma zamanı geçmişte ekonominin birer parçası olan alanlarda özgürleşirken yeni faaliyet alanlarını massetmeye devam eden bir ekonomi modelidir. Bununla birlikte, ekonomi alanının bu genişlemesi, kendi akılsallığına uygun olarak, yeni zaman tasarruflarına yol açacaktır. İktisadileştirmek, yani hâlâ iktisadın dışında olan alanları iktisadın içine katmak; zaman tasarrufu yaratan iktisadi akılcılaştırmanın yeni alanlar kazanacağı ve sözleşmeli çalışma süresindeki indirime ve yarım gün süreli iş sayısındaki artışa bağlıdır. Bu şu anlama gelmektedir ki, tekrarlıyorum, işsiz sayısını ve istihdam edilen kişi sayısını içeren rakamlar ne üretkenlik değişimini ne de ekonomi tarafından kullanılan çalışma miktarı değişimini ölçmeye olanak tanır. 16