Eğitim Felsefesi. Her şey akla muhtaçtır, akıl da eğitime..! Hz. Ali. Felsefe yolda olmaktır. Karl Caspers

Benzer belgeler
EĞİTİMİN FELSEFİ TEMELLERİ. 3. Bölüm Eğitim Bilimine Giriş GÜLENAZ SELÇUK- CİHAN ÇAKMAK-GÜRSEL AKYEL

FELSEFİ PROBLEMLERE GENEL BAKIŞ

FELSEFİ YAPIDA EĞİTİM MODELLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ / SİİRT ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ

Fen - Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü

Bölüm 1: Felsefeyle Tanışma

SANAT FELSEFESİ. Sercan KALKAN Felsefe Öğretmeni

ORTAÇAĞ FELSEFESİ MS

10. hafta GÜZELLİK FELSEFESİ (ESTETİK)

Felsefe Nedir OKG 1201 EĞİTİM FELSEFESİ. Felsefe: Bilgelik sevgisi Filozof: Bilgelik, hikmet yolunu arayan kişi

philia (sevgi) + sophia (bilgelik) Philosophia, bilgelik sevgisi Felsefe, bilgiyi ve hakikati arama işi

AVRUPADA EĞİTİMİN TARİHİ GEÇMİŞİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ

Dersin Adı Kodu Yarıyılı T+U Kredisi Akts Felsefeye Giriş IV

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF FELSEFE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

ESTETİK (SANAT FELSEFESİ)

Eğitim Felsefesi. Her şey akla muhtaçtır, akıl da eğitime..! Hz. Ali. Felsefe yolda olmaktır. Karl Caspers

11/26/2010 BİLİM TARİHİ. Giriş. Giriş. Giriş. Giriş. Bilim Tarihi Dersinin Bileşenleri. Bilim nedir? Ve Bilim tarihini öğrenmek neden önemlidir?

7.Ünite: ESTETİK ve SANAT FELSEFESİ

Temel Kavramlar Bilgi :

İÇİNDEKİLER. Yedinci Baskıya Önsöz 15 İkinci Baskıya Önsöz 16 Önsöz 17 GİRİŞ 19 I. BÖLÜM FELSEFE ÖĞRETİMİ 23

Eğitim Felsefesi. Her şey akla muhtaçtır, akıl da eğitime..! Hz. Ali. Felsefe yolda olmaktır. Karl Caspers

FELSEFE BÖLÜMÜ LİSANS PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ I.YARIYIL DERSLERİ

Sosyoloji. Konular ve Sorunlar

EĞİTİM FELSEFESİ KISA ÖZET KOLAYAOF

GÜMÜŞHANE ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ Felsefe Bölümü DERS İÇERİKLERİ

Skolastik Dönem (8-14.yy)

Bilgisayar II, Bahar, Kültür Üniversitesi, İstanbul, Nisan

Matematik Ve Felsefe

AHLAK FELSEFESİNİN TEMEL KAVRAMLARI

Yakın Çağ da Hukuk. Jeremy Bentham bu dönemde doğal hukuk için "hayal gücünün ürünü" tanımını yapmıştır.

İSMAİL TAŞ, MEHMET HARMANCI, TAHİR ULUÇ,

Dersin Adı Kodu Yarıyılı T + U Kredisi AKTS Bilim Tarihi ve Felsefesi GKS Ön Koşul Dersler

Dersin Adı D. Kodu Yarıyılı T + U Kredisi AKTS Bilim Tarihi ve Felsefesi GKS003 IV Ön Koşul Dersler

SOSYOLOJİDE ARAŞTIRMA YÖNTEM VE TEKNİKLERİ

ESTETİK; Estetiğin konusu olarak güzel;

Giorgio Colli, Felsefenin Doğuşu / Çev. Fisun Demir Dost Yayınları, Ankara, 2007, s. 94.

FELSEFE BÖLÜMÜ SOFİSTLER DERSİ DERS NOTLARI (3)

I. KİTAP: BATI FELSEFE GELENEĞİ: ÖĞRETİ VE KAVRAMLAR AÇISINDAN YAKLAŞIM FELSEFEYE GİRİŞ

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Genel Devlet Teorileri (LAW 423) Ders Detayları

BILIMSEL Eğitimde ortaya çıkan problemlere bilimsel arastırma yöntemlerini kullanarak çözüm arama EKONOMİK Mevcut olanaklarla uyumlu,

KOZMOLOJİK DEVİR 1 MİLET MEKTEBİ, PYTAGORASÇILIK Milet Mektebi

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS SİYASİ DÜŞÜNCELER TARİHİ I SDT

İÇERİK VE İÇERİK DÜZENLEME ÖĞRETIM İLKE VE YÖNTEMLERI- II. HAFTA

12. SINIF MANTIK DERSİ SÖKE ANADOLU LİSESİ 1. ORTAK SINAVI KAZANIM TABLOSU (Sınav Tarihi: 4 Nisan 2017)

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

BİLGİ FELSEFESİ Felsefenin, insan bilgisinin yapısını ve geçerliliğini ele alan dalına bilgi felsefesi denir. O, belli bir bilgi türünü değil de,

ETKILI BIR FEN ÖĞRETMENI

Bilimin Doğası ve Bilim Tarihi

6 Sofistlerin O rtaya Ç ıkışın d a Etkili O lan Felsefe-D ışı N edenler ıo Felsefi N ed enler

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS

Uygarlık Tarihi (HIST221) Ders Detayları

AŞKIN BULMACA BAROK KENT

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ

BILGI FELSEFESI. Bilginin Doğruluk Ölçütleri

T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük ATATÜRK Ü ETKİLEYEN OLAYLAR VE FİKİRLER

Bilimsel Araştırma Yöntemleri AHMET SALİH ŞİMŞEK (DR)

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ KISIM FELSEFENİN AMAÇLARI VE DEĞERLERİ 7

Öğretmenlik Meslek Etiği. Sunu-2

BİLİM İLE BİLİMSEL YÖNTEM İLİŞKİSİ

ÜNİTE:1 Psikolojinin Tanımı ve Kapsamı. ÜNİTE:2 Psikolojide Araştırma Yöntemleri. ÜNİTE:3 Sinir Sisteminin Yapısı ve İşlevleri

AVRUPA DA MEYDANA GELEN TEKNİK GELİŞMELER : 1)BARUTUN ATEŞLİ SİLAHLARDA KULLANILMASI: Çinliler tarafından icat edilen barut, Çinlilerden Türklere,

T.C. MALTEPE ÜNİVERSİTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ FELSEFE LİSANS PROGRAMI Bahar Yarıyılı. 2. yıl 4. yarıyıl Lisans Zorunlu

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Ahlâk ve Etikle İlgili Temel Kavramlar

DOÇ. DR. DOĞAN GÖÇMEN DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ FELSEFE BÖLÜMÜ

EĞİTİMİN FELSEFİ TEMELLERİ

Estetik (MTT194) Ders Detayları

V. Descartes ve Kartezyen Felsefe

Moda Tarihi (MTT233) Ders Detayları

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS

ÜNİTE:1. Felsefe Nedir? ÜNİTE:2. Epistemoloji ÜNİTE:3. Metafizik ÜNİTE:4. Bilim Felsefesi ÜNİTE:5. Etik ÜNİTE:6. Siyaset Felsefesi ÜNİTE:7.

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1: BİLİM NEDİR? NE DEĞİLDİR?

Bilim ve Araştırma. ar Tonta. H.Ü. Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü

Eğitim Bilimine Giriş

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi

Psikolojinin Felsefi Temelleri (PSY 112) Ders Detayları

EĞİTİMİN FELSEFİ TEMELLERİ

4.HAFTA/KONU: IMMANUEL KANT IN ETİK GÖRÜŞÜ: İNSANIN DEĞERİ. Temel Kavramlar: Ahlak yasası, isteme, ödev, pratik akıl, maksim.

SOSYOLOJİSİ (İLH2008)

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI

ODTÜ G.V. ÖZEL LĠSESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ZÜMRESĠ

Aristoteles (M.Ö ) Felsefesi

2018 YGS Konuları. Türkçe Konuları

Dersin Adı Kodu Yarıyılı T + U Kredisi AKTS. Seçmeli. Bu dersin sonunda öğrenci; 1. Ogrenciler bilimin doğasını anlar.

MEB kitaplarının yanında kullanılacak bu kitap ve dijital kaynakların öğrencilerimize;

İKTİSADİ DÜŞÜNCELER TARİHİ

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI FELSEFE

ZEKA ATÖLYESİ AKIL OYUNLAR

225 ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ. Yrd. Doç. Dr. Dilek Sarıtaş-Atalar

İkinci Basımın Ön Sözü

Uygarlık Tarihi (HIST 201) Ders Detayları

TARİH 1.

FELSEFE + SANAT => SANAT FELSEFESI

BİLGİ VARLIK İLİŞKİSİ VE DEĞİŞİM PROBLEMİ. -İki Gizli Müttefik: PARMENİDES ve HERAKLEİTOS-

BİLİMSEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ (1) Y R D. D O Ç. D R. C. D E H A D O Ğ A N

Görsel İletişim Tasarımı Öğr.Gör. Elif Dastarlı

BAYRAM DALKILIÇ, HÜSAMETTİN ERDEM,

Prof. Dr. OKTAY UYGUN Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi DEMOKRASİ. Tarihsel, Siyasal ve Felsefi Boyutlar

11. FELSEFE GRUBU FELSEFE SINIF TEST. Ünite 1: Felsefeye Giriş (Felsefeyle Tanışma)

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ FEN EDEBİYAT FAKÜLTESİ FELSEFE BÖLÜMÜ 8 YARIYILLIK DERS PROGRAMI (İNG. KAPANDIKTAN SONRA)

Transkript:

Eğitim Felsefesi Felsefe yolda olmaktır. Karl Caspers Her şey akla muhtaçtır, akıl da eğitime..! Dr. Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi Hz. Ali

Felsefi Akımlar ve Etkileri İdealizm ve Eğitim Realizm ve Eğitim 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 2

Felsefi Akımlar ve Etkileri Düşünce ilk insanla birlikte var olsa da felsefenin doğuşu ilkçağın sonlarına, Antik Çağ olarak nitelendirilen döneme rastlar. Bilindiği üzere ilkçağ MÖ 3000 li yıllarda yazının bulunuşuyla başlamış,* 476 da Batı Roma nın çöküşüyle (veya; 375 Kavimler Göçü) sona ermiş ve Ortaçağ başlamıştır. Antik Çağ, ilk çağın ikinci yarısı mesabesinde olup MÖ 700 lü yıllardan Ortaçağ başlangıcına kadar devam eder. Ortaçağ ise İstanbul un fethine kadar devam eden sürecin adıdır. Yeniçağın bitiş tarihi olarak da 1789 Fransız ihtilali gösterilir. Bu tarih içinde bulunduğumuz Yakın Çağın da başlangıcıdır. Tarih çağlarının başlangıç ve bitiş tarihleri, düşünce tarihi açısından da önemli kesitler olduğu için felsefi tartışmalarda bilinmelerine ihtiyaç vardır. *İlkçağ öncesi dönem "Tarih Öncesi" olarak isimlendirilmiş ve tarih devirleri içinde sayılmamıştır. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 3

Felsefe insan hayatını her bakımdan kuşatan bir bilimdir. Felsefe öğrencilerin olay ve olguları doğru değerlendirme yeteneklerini geliştirir. Sağladığı düşünme becerileriyle her konuda sağlıklı akıl yürütmeleri mümkün olur. Felsefenin ilk olarak M.Ö. 7.yy da İyon uygarlığının önemli bir ticaret merkezi ve liman kenti olan Miletos (Milet) şehrinde ortaya çıktığı kabul edilmektedir. Miletos şehri, felsefenin ortaya çıkabilmesi için gerekli şartları taşıdığı için felsefenin burada doğduğu düşünülmektedir.* Miletos tan önce Mezopotamya, Mısır, Çin, Hindistan ve Türklerde önemli düşünce sistemlerinin var olduğu bilinmektedir. * Felsefenin ortaya çıkabilmesi için; yüksek refah düzeyi, kültürel zenginlik, hoşgörü ortamı, insan ilişkilerinin çeşitliliği gibi şartlar gerektiği düşünülmektedir. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 4

Fakat bu düşüncelerin yapılarında dini ve mistik (mitolojik) öğeler yer aldığı için felsefe düzeyine erişemedikleri iddia edilmektedir. Miletos düşünce sisteminin felsefe olarak kabulünde, buradaki düşünce sisteminin dini ve mitolojik açıklamalara değil akla dayalı olması gösterilmektedir. Oysa burada da düşüncenin temelinde yoğun mitolojik unsurların varlığı bilinmektedir. Miletos un, Mezopotamya, Mısır, İran ve Fenike kültürlerinden etkilenmiş olması, bu sayede çok farklı kültürleri sentezleme imkanını iyi kullanmış olabileceklerini akla getirmektedir. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 5

İlkçağın Genel Özellikleri Sümerler tarafından yazı bulunmuştur İmparatorluklar bu dönemde ortaya çıkmaya başlamıştır. Çağın genelinde paganizm hakim olsa da Musevilik ve Hıristiyanlık bu dönemde ortaya çıkmıştır Antik çağ olarak nitelendirilen dönemde nispeten özgür düşünme ortamı mevcuttu. Bu ortamda herhangi bir baskı olmadan yeni fikirler ortaya çıkmış, düşünceler tartışılmıştır. Bu dönemde filozoflar; bilginin anlamını, doğruluğunu, evrenin ve hayatın anlamını sorgulamışlar ve felsefi ekolleri şekillendirmişlerdir. Başlıca filozoflar: Demokritos, Anaksagoras, Parmenides, Herakleitos, Pythagoras, Anaksimenes, Anaksimandros, Thales, Platon, Aristoteles, Socrates 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 6

Ortaçağın Genel Özellikleri Avrupa da derebeylik sistemi (feodalite) ve skolastik düşünce ortaya çıktı. İslamiyet ortaya çıkarak yayılmaya başladı. Müslümanlarla Hristiyanlar arasında Haçlı seferleri düzenlendi. Başlıca filozoflar: Roger Bacon, Thomas Aquinas, St. Augustinus 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 7

Yeniçağın Genel Özellikleri İstanbul un fethi nden sonra feodaliteler yıkılmaya ve Avrupa da merkezi krallıklar güçlenmeye başladı. Coğrafi keşifler, Rönesans ve Reform hareketleri ortaya çıktı ve yayıldı. Özgür düşünceyi engelleyen skolastik düşünce yıkıldı ve insanlar özgürce düşünmeye, üretmeye başladı. İngiltere sanayi inkılabını başardı, makinenin gücü tüm dünyaya yayıldı. Sanayi inkılabının getirdiği seri üretim, hammadde ve pazar ihtiyacını doğurdu. Hammadde ve Pazar ihtiyacından da sömürgecilik faaliyetlerine yol açıldı. Başlıca filozoflar: Tommaso Campanella, Thomas More, Jean Bodin, Thomas Hobbes, Francis Bacon, Descartes, Spinoza 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 8

Yakınçağın Genel Özellikleri Fransız ihtilalinin etkisiyle milliyetçilik hareketleri güç kazandı. Bu durum özellikle çok uluslu imparatorlukların sonunu getirdi. Milliyetçi ayaklanmalar sonucu imparatorluklar yıkıldı, ulus devletler kuruldu. Çok uluslu imparatorluklar yıkılırken sömürgecilik faaliyetleri zirve yaptı. Böylece sömürge imparatorlukları kuruldu. Sömürgecilerin kendi aralarındaki ekonomik savaşları fiili savaşlara dönüştü. 1. ve 2. dünya savaşları böyle bir sürecin devamı olarak ortaya çıktı ve yaşandı. Başlıca filozoflar: Voltaire, J.J. Rousseau, Diderot, Montesquieu, F. Nietzsche, Karl Marx, Hegel, Kant, John Dewey, Bergson, Whitehead, B. Russell 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 9

Felsefi Akımlar ve Eğitim Alanına Etkileri Felsefe; ontoloji, epistemoloji, aksiyoloji, pedagoji gibi disiplinlerle daima iç içedir. Varlık, bilgi ve değer tartışmalarıyla insan hayatının her anını kuşatır. Varlığı tanıma, onun gerçek bilgisine ulaşma ve onunla sürdürülecek ilişkiyi bir düzene koyma konularında bir bakış açısı kazandıran en etkili disiplinlerden biri felsefedir. Felsefe, birçok konuda insanlara nedensonuç ilişkileri içinde, delillere dayalı olarak doğru ve açık düşünmeyi öğretir. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 10

Ortak Yönleri: Her ikisi de akla dayalı olarak varlığı anlamaya yönelik çabalardan oluşur. Her ikisi de insanı ve varlığı eleştirel ve şüpheci bir bakışla ele alarak araştırır. Felsefe sorgulamaları ve sorularıyla bilime yol gösterir. Bilim ise sorulara cevap buldukça felsefenin yeni sorular sormasına neden olur. Farklı Yönleri: Felsefe-Bilim İlişkisi Bilim ilerlemecidir, ortaya atılan bir iddiayı ya çürütüp ya da ispatlayarak ilerler. Oysa felsefenin ortaya attığı sorular kalıcıdır, kesin bir cevabına ulaşılamaz. Bilim, deneysel yöntemle doğa yasalarını bulmaya çalışırken, felsefe akıl yürütme yoluyla varlığı anlamaya çalışır. Bilim parçadan yola çıkarak varlığı açıklamaya yönelirken; felsefe tümel bir bilgidir, varlığı bir bütün halinde ele alır. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 11

Ortak Yönleri: Her ikisi de varlığı ve hayatı bütünsellik içinde ele almaya çalışır. Her ikisi de varlığın ilk nedenlerine yönelirler. Farklı Yönleri: Felsefe-Din İlişkisi Felsefe akla dayalı iken dini bilgilerin kaynağı ilahi olup varlığın bilgisini inanca dayalı olarak edinmeye çalışır. Dini bilgiler vahye dayalı olduğundan eleştiriye kapalı ve dogmatiktirler. Bu yüzden akıl ve mantıkla sorgulanamazlar. Oysa felsefe dogmatik değildir. Bilgide otorite kabul etmez ve eleştirel, sorgulayıcı, mantıksal analizler ve akıl yürütmeler yoluyla bilgiye ulaşır. Din problem olarak felsefenin bir konusudur. Felsefe dini problem edinerek inceler ki, buradan Din Felsefesi alanı ortaya çıkmıştır. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 12

Ortak Yönleri: Felsefe ve sanat arasında amaç ve yönelişleri bakımından benzerlikleri vardır. Her ikisi de evreni, doğayı, insanı anlamaya çalışır. Her ikisinde de yaratıcılık ön plandadır. Her ikisi için de uyulması gereken zorunlu yöntem yoktur. Farklı Yönleri: Felsefe Sanat İlişkisi Sanat bilgisi, sezgi ve hayal gücüyle elde edilen bir bilgi türüdür. Felsefe ise akıl yürütme yoluyla elde edilir. Filozofun amacı doğru bilgiye ulaşmak iken sanatçının amacı güzele ulaşmaktır. Felsefe sanatı ve güzeli problem edinerek Sanat Felsefesi alanını oluşturmuştur. Her sanat dalı gelişmek için bir felsefi anlayışa dayanmak zorundadır. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 13 bir

Felsefe Akımlarının Doğuşu Felsefenin ilk olarak Antik çağda M.Ö. 7.yy da İyon uygarlığının önemli bir liman kenti olan Miletos (Milet) şehrinde ortaya çıktığı kabul edilmektedir. Şüphesiz yazının keşfiyle başlayan dönemden itibaren felsefi anlamda düşünceler ve tartışmalar kayıt altına alınmaya başlamıştır. Bu bakımdan temel iki felsefi ekol olan "idealizm" ve "realizm"in kökleri antik çağ öncesine kadar uzanır. Bu dönemde varlık tartışmaları ağırlıklı olarak maddenin görünürlüğü üzerinde odaklanır. Bununla birlikte onun maddi görünümünü aşan ideal bir formu olduğu düşüncesi de tartışmalar arasında önemli bir yer tutmaktaydı. Ancak ağırlık maddenin gerçekliği üzerinde odaklanmaktaydı. Antik çağda Platon ve Aristoteles gerçekçiliğin iki farklı boyutunun kurucuları kabul edilirler. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 14

Onların gerçek algısı, tikel olana değil, tümel olana yöneliktir. Tümeller ancak tikellerde var olabilirler, kendi başlarına bir varlıkları yoktur. Gerçek bağımlı varoluş değil, bağımsız varlığı olandır. Mevcut tüm tikeller (bireysellikler) varlıklarını başka bir varlığa borçludurlar, bu yüzden gerçek değillerdir. Tümeller ise bağımsız bir varlığı olanlardır, bundan dolayı gerçektirler. Varoluşları bulunan tikeller gerçek değildirler, görüntüdürler, varoluşları bulunmayan tümeller ise gerçektirler. Antikçağda Aristoteles ve Platon bu idealist teoriye inanmaktaydılar. Bu ortak noktadan ötesi, "idealizm" ve "realizm"in ayrıldığı kavşak noktasıdır. Böylece ruhçu gerçekçilik "idealizm"in, maddeci gerçeklik de "realizm"in temelini teşkil etmiştir. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 15

Felsefenin Tarihsel Gelişimi ve İnceleniş Biçimleri İlk insanla başlayan düşünme ameliyesi, tarihsel gelişimi içinde çeşitli evrelerden geçmiştir. İlk çağda belli bir sistematiği bulunmayan düşünce faaliyetleri, Antik çağda Miletos şehrinde yürütülen felsefi tartışmalarla ekoller oluşturmaya başlamıştır. Kuşkusuz bu ekollere, çığır açıcı düşünceler ortaya koyan filozoflar hayat vermiştir. Felsefe tarihi bu çığır açıcı filozofların monografileri üzerinden yazıldığı gibi, süreç içerisinde oluşan felsefi akımlara göre de yazılmıştır. Bu iki tarzın biri "Monografik" diğeri "Sistematik" yaklaşım olarak adlandırılır. Monografik Yaklaşım: Filozofları kronolojik olarak ve teker teker incelemek suretiyle, yaşadıkları dönemin şartlarına göre görüşlerini açıklama yaklaşımıdır. Sistematik Yaklaşım: Felsefi akımlara göre sınıflandırma yapılarak akımlar üzerinden felsefi düşünceleri topluca ifade etmek usulüdür. Ağırlıklı olarak tercih edilen usul "Sistematik" yaklaşımdır. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 16

Burada "Sistematik Yaklaşım" esas alınarak felsefi ekollerden başlıcaları ele alınarak incelenmiştir. Bunlar sırasıyla; İdealizm Realizm Pragmatizm Varoluşçuluk Naturalizm Liberalizm Materyalizm Pozitivizm gibi akımlardır. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 17

İdealizm En eski felsefi akımlardan biri olup; varlıkların yalnızca düşünce ve zihnin bir ürünü olduğu, fiziksel varlıkların "idea"nın bir yansıması olduğu görüşünden hareket eder. İdealizme göre duyularla bilinen maddi şeyler, kusursuz "İdea"nın yansımaları, kopyalarıdır. Bu akımın kökleri M.Ö. 6. yüzyılda yaşamış Ksenophanes a ve öğrencisi Parmenides e kadar uzanır. Parmenides 'in kurduğu Elea Okulu öğretisi; "Varlık, değişmez ve birdir; özne ve nesne bir ve aynıdır" esasına dayanır. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 18

Ancak bu akımın temelleri; öncüsü kabul edilen Platon (Eflatun) un "İdealar Dünyası" kuramıyla atılmış ve daha sonra çeşitli filozofların katkılarıyla bu ekol güç kazanmıştır. Bunlardan; Descartes, Spinoza, Berkeley, Hume, Kant ve Hegel gibi filozoflar bu akımın önemli temsilcileridir. Platon varlıklar konusunda; "duyular dünyası" ile "idealar dünyası" ayrımı yapar. İlki insanın duyularıyla ulaştığı bir evren olup diğeri duyuların ötesinde bir gerçekliğe sahiptir. Duyular dünyasını "gölgelerden ibaret bir görüngüler dünyası" olarak tasvir ederken, idealar dünyasını, "değişmez gerçeklikler" olarak görür. Platon'a göre gerçek varlık, düşünce ile idrak edilen "idea"dır. Aynı düşünceler İrlandalı filozof George Berkeley ve İngiliz ampirist David Hume tarafından da ileri sürülmüştür. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 19

Varlık Öğretisi: İdealizm, evreni açıklamada ruh, ahlak, zihin ve düşünce gibi kavramları temel alan bir felsefedir. Var olan her şeyin düşünceye bağlı olarak var olduğunu, düşünceden bağımsız bir varlığın ya da maddi gerçekliğin bulunmadığını ileri sürer. Gerçekliği düşünce, ruh ve idealar gibi kavramlarla açıklar. Nesneler dünyası idealar dünyasının gölgesidir. Dış alem, madde, zihnin (düşüncenin) bir mahsulüdür. Platona göre idealar ve nesneler alemi birbirinden bağımsızdır. Gerçek alem, akılla kavranan idealar alemidir. Nesneler alemi, idealar aleminden pay aldıkları ölçüde gerçektirler. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 20

Bu öğretiye göre, bir nesnenin gerçek doğası, duyularla algılanan özelliklerinde değil, özündeki idea da ya da form da aranmalıdır. Geçeğe ulaşmada insan aklı ve düşüncesi en mühim melekelerdir. Gerçekliğe duyulara dayanan gözlemle değil, ancak salt akılla ulaşılır. Varlığın özü ruhsaldır. Dış dünya vardır ama asıl gerçeklik ruhsaldır. Nesne ve olgular ruhsal gerçekliğin görüntüleri olmaktan ileri gidemez. Gerçeklik, ideal olana(maddeden bağımsız soyut olguya) bağlıdır. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 21

Bilgi Öğretisi: İdealistlerin anlayışına göre, yaşamanın ve öğrenmenin amacı hayatın değerlerini anlamak olmalıdır. Doğru bilgiye gözlemle değil ancak salt akıl ya da sezgiyle ulaşılabilir. İdealistler; fiziksel varlıkların gerçek bilgisi konusunda akılcı, metafizik olgularda da sezgici bir yaklaşımı benimserler. Buna göre maddi alemin gerçek bilgisi, bilimsel yolla üretilen ve aklın ürünü olan bilgidir. (Rasyonalizm) Ancak, gerçek sadece bilimsel yöntemle değil, aynı zamanda sezgiyle (Entüisyonizm) de elde edilir. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 22

Platon, duyulara dayanan bilgileri küçümser; bunların kesinlikten uzak görüntüleri yansıtmaktan ibaret olduğunu ileri sürer. Ona göre gerçek olan idealar dünyasıdır. İnsan zihninde idea denilen bu gerçekliklerin doğuştan geldiği varsayar. İnsanın temel görevi, aklını kullanarak bu idealara ulaşmaktır. İdealar aynı zamanda mükemmel bir düzen içerisinde bulunan evreni yaratan Tanrı yı da simgelemektedir. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 23

Değer Öğretisi; İdealizme göre bilgi ve değerler mutlaktır ve evrenseldir. Zamanla değişmezdirler. İyilik, doğruluk, güzellik gibi kavramlar göreceli değildir. Zaman ve duruma göre değişmez olduklarından evrenseldirler. Kötülük; iyiliğin eksikliği ya da yokluğu demektir. Evren iyilik, doğruluk ve güzellik yönünde ilerledikçe kötülük, yanlışlık ve çirkinlik kaybolma yoluna girecektir. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 24

Eğitim Anlayışı; Eğitimde insan aklı ve düşüncesi en mühim kavramlardır. İdealist eğitim öğrencileri, mutlak akıl nitelikleriyle donatmaya çalışır. Öğrenme süreci, zihinsel süreçleri geliştirmelidir. Öğrenci, düşüncelerini parça-bütün ilişkisi ile sistemli bir şekilde oluşturmalıdır. İdealist eğitim, öğrencileri doğruyu aramaya teşvik eder. İnsanları iyiye, doğruya, güzele yönlendirmeyi amaçlar. Eğitimin amacı ruhsal olan gerçekliğe ulaşmak,onunla bütünleşmektir. Bu yönüyle eğitimde temel amaç kişiyi Tanrı ya ulaştırmak, yani özüne döndürmektir. Okul programı asıl gerçekliği ve ona ilişkin metafizik bilgiyi yansıtmalı, evrensel değerleri kapsamalıdır. Öğretimde konu merkezli davranılmalı, Sokratik tartışmalara yer verilmelidir. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 25

Öğretmen çocuk için ahlaki ve kültürel bir modeldir Çocukları duyular ve gözleme dayalı bilgilerle donatmak,onlara günlük hayatın geçerli davranış ve becerilerini kazandırmak (pragmatik) amaca uygun değildir. Eğitim çocuğa kendini ve evreni akıl ya da sezgi yoluyla kavrama gücünü sağladığı oranda başarılı olabilir. Tarih, Din ve Fizik bu amaç için en etkili araçlardır. Eğitim sürecinde çocuğun deneyimi, ilgisi ve bireysel özelliği önemli değildir. Bu yönüyle idealist eğitim totaliter niteliktedir. Geleneksel yargı ve değerleri eleştirme, yeni arayışlar içine girme, otoriteye karşı çıkma özgürlüğü yoktur. İdealizme göre eğitim; insanın bilinçlice ve özgürce Allah a ulaşmak için sürdürdüğü bitmez çabalardır. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 26

Realizm İdealizme karşıt bir görüş olup dış dünyanın algılardan bağımsız olarak var olduğunu savunur. Evreni, somut olarak var olanlarla (madde) açıklayan bir felsefi akımdır. Realizme göre var olan her şey, doğadan gelir ve doğanın kanunlarınca idare edilir. insanlar varlıkları, akıl ve muhakeme güçleriyle bilir, bu sayede bilgi birikimini de edinirler. Var olan; duyu organları aracılığıyla algılanabilir olan, nesnel olandır. Bu bakımdan insan davranışları doğa kanunlarına uygunluğu ölçüsünde akılcıdır. Aristo ya göre gerçek varlık fenomenlerin içinde gelişen ve her zaman var olmuş olan "öz"dür. Bu görüşlerle Aristo realizmin öncüsü kabul edilmektedir. Diğer önemli temsilcileri Thomas Aquinas, Bertrand Russell, George Moore gibi isimlerdir. Nesneleri nesne yapan bu idealara Aristo form adını verir Formu dış biçim olarak değil, her nesnenin özünde bulunan ve maddeye biçim ve canlılık kazandıran bir özellik olarak kabul eder ve buna canlılık ilkesi adını verir. Platon gerçekliği, akılla kavranan idealarda görürken Aristo ideaları nesnelerin dışında değil içinde görür. Bu nokta "idealizm" ile "realizm"in ayrıştığı temel noktadır. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 27

Varlık Öğretisi İdealizmin ruhçu gerçekçiliğine karşı realizm maddeci gerçekçiliği ileri sürer. Aristoteles, idealar alemiyle nesneler alemini birleştirir. Ona göre imajlar, modeller nesnelerin içinde gerçekleşir. İmajlar ve modeller nesneleri kendi amaçlarına göre geliştirirler. Çekirdeğin bitki olma potasını, kendi içinde taşıması örneğinde olduğu gibi. Böylece Aristo ya göre ruh bedenin bir fonksiyonudur. Ruh bedenin hareketleri ve değişmeleri içinde kendini olgunlaştırıp gerçekleştiren formdur. Varlıkları var eden insan bilinci değildir, çünkü bunlar insanlar var olmadan önce de vardı. Bu akım evrendeki her şeyin insandan bağımsız olduğunu, nesnelerin düşünceden, ruhtan bağımsız şekilde var olduğunu savunur. Bu akım, öz ile olguyu özdeşleştirir, varlık sorununu ezeli oluşla açıklar. İdealizmin tersine, realizm için evren bir düş ya da hayal değil, somut bir gerçektir. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 28

Bilgi Öğretisi İnsan gerçek bilgiye aklını ve duyularını kullanarak ulaşabilir. Dış dünyayı oluşturan nesne ve olgularla teması beş duyumuz aracığı ile kurarız, bu şeyleri algılayarak öğreniriz. Bilgilerimizin kaynağı dış dünyadır, akıl değildir. Dolayısıyla bir savın, ya da inancın doğruluğu, dile getirdiği nesne ya da, olgunun var olmasına bağlıdır. Sav yada inançla, ona karşılık oluşturan gerçek arasında bir uyum olmalıdır. Nesnelerin gerçekliği özneye bağlı değildir. Nesneler gerçektir, biz onların bilgisini düşünerek kavrayabiliriz. Algılar, gerçek dünyayı tam ve doğru olarak kavrayabilir, duyuların deneyiminden hareket edilerek gerçeklere ulaşılabilir. Aristo ya göre bilgi, Platon da olduğu gibi apriori, yani kendiliğinden, doğuştan var olan değil, aposterioridir, yani duyular ve denemeler sonucunda oluşur. Edilgen akıl, duyular aracılığıyla edinilen verileri işleyip şekillendirir. Bunun için aklı etkin bir şekilde kullanmakla mutlak bilgi elde edilir. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 29

Değer Öğretisi İnançlardan ya da davranışlardan bağımsız, ahlaki gerçeklerin olduğunu söyleyen görüştür. Ahlaki gerçeklerin ahlaki ve dini değerlerden bağımsız olduğunu iddia eder. Sanat, gerçek ve güzellik içindir, sanata bunun dışında dinî, ahlakî, sosyal bir fonksiyon yüklenemez. Zihni ve ahlaki olarak ikiye ayrılan erdemlerden zihni olanlar açıklamalar yoluyla öğretilir ki; bilim, bilgelik, güzel sanatlar ve pratik kavrayış bunlardandır. Ahlaki erdemler ise araştırma ve uygulama yoluyla kişiye kazandırılan cesaret, ölçülülük, cömertlik, dostluk, yiğitlik gibi duygulardır. Güzel üslupla yazan sanatçılara fikir ve ahlak gayelerini ihmal ettikleri için çıkışılması yanlıştır. Çünkü sanatın gayesi gönüldeki güzellikleri dışa vurmaktır, sanat sanat içindir. İnsan, akıllı aynı zamanda toplumsal-politik bir varlıktır. Toplumsal bir yaratık olduğu içinde ahlak olgusuna ancak devlette, toplumda erişebilir. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 30

Eğitim Anlayışı Eğitim, ideal bir dünya kurmaya değil, var olan gerçek dünyayı nesnel olarak anlamaya, onunla uyum sağlamaya yönelik olmalıdır. Öğrenci kendini, doğal ve kültürel çevresini tanımak, öğrenmek ve anlamak ihtiyacındadır. Okulun görevi, bilgi aktarmak, zihinsel gelişimi sağlamak ve araştırmaya sevk etmek olup, programı; doğal ve sosyal çevreye ilişkin konu ve bilgileri kapsamalıdır. Eğitim doğal ve kültürel çevreyi aktif bir etkileşimle tanıma, öğrenme, onu gerektiğinde yeniden düzenleme imkan ve becerisi kazandırmalıdır. Eğitimin amacı, toplumun kültürünü genç nesillere aktararak, onların akıllarını kullanma yollarını geliştirmek ve mutlak doğrulara ulaştırmaktır. Eğitim hem birey hem de toplum içindir; öncelik ve ağırlık toplumsal eğitime verilmelidir. Bütün, "parçadan önce gelir". Bundan dolayı, toplum da kişiden öncedir. Eğitimin görevi de kişiyi, toplumun erdemli bir varlığı haline getirmektir ki, bu da ancak insanın aklı ve tutkularının sentezlenmesiyle başarılabilir. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 31

İnsan için en yüksek hedef mutluluktur. İnsanın özü akıl olduğuna göre, ancak aklıyla, aklını doğru kullanarak mutluluğa erişebilir. Eğitim dış çevreden ve insan doğasından kaynaklanan tüm olumlu etkinliklere açık olmalıdır. Bireysel ilgi ve moda türünden geçici beğenilere değil, insanlığın kalıcı nitelikte saydığı, bilgi, beceri ve davranış biçimlerine ağırlık verilmelidir. Eğer insanlar yasalara uygun eğitilmezlerse en tutarlı yasaların varlığı bile işe yaramaz. Çünkü insan aklını kötü yönde kullanabilir ki, bu durumda devlet yıkılabilir. Aristo Etik ve Politika adlı eserinde ifade ettiği görüşlerinde eğitimi hem toplum, hem de kişi açısından ele alır. Ona göre yalnız ve ancak hür vatandaşlar eğitilmelidir; zanaatkarlar, tüccarlar, köleler için eğitime gerek yoktur. İnsanlar hem yetenek, hem de cinsiyet açısından birbirlerinden farklı olduğu için yalnız "yurttaşlar" dediği hür vatandaşlar eğitilmelidir. Bunlar arasında da erkeklerin eğitimi, kadınların eğitiminden farklı olmalıdır; çünkü kadınların beyni, erkeklerin beyninden daha küçük ve hafif olduğundan kadınlarda akıl daha azdır. 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 32

En temel ahlaki değerleri kazandırmak... Bu matematik veya yabancı dilden kaç puan aldığından daha önemli değil mi? 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 33

İnsanlara yapılabilecek en büyük iyilik, onlara akıllarını kullanmayı öğretmektir. Moliere 7.3.2019 Dr Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi 34