TÜRKÇEDE OLUMSUZLUK. Yard. Doç. Dr. Nadir İLHAN



Benzer belgeler
TÜRKÇEDE ÜÇÜNCÜ GRUP (ARA) EKLER

Selahittin Tolkun, Özbekçede Fiilimsiler, Dijital Sanat Yayıncılık, Kadıköy, İstanbul, 2009, s. 269.

BAĞLAÇ. Eş görevli sözcük ve sözcük gruplarını, anlamca ilgili cümleleri birbirine bağlayan sözcüklere "bağlaç" denir.

CÜMLE ÇEŞİTLERİ. Buna yükleminin türüne göre de denebilir. Çünkü cümleyi yüklemine göre incelerken yüklemi oluşturan sözcüklerin türüne bakılır.

Ders Adı : TÜRK DİLİ II: CÜMLE VE METİN BİLGİSİ Ders No : Teorik : 2 Pratik : 0 Kredi : 2 ECTS : 3. Ders Bilgileri.

Dal - mış - ım. Dal - mış - sın. Dal - mış. Dal - mış - ız. Dal - mış - sınız. Dal - mış - lar. Alış - (ı)yor - um. Alış - (ı)yor - sun.

» Ben işlerimi zamanında yaparım. cümlesinde yapmak sözcüğü, bir yargı taşıdığı için yüklemdir.

CJ MTP11 AYRINTILAR. 5. Sınıf Türkçe. Konu Tarama Adı. 01 Sözcük ve Söz Gruplarında Anlam - I. 02 Sözcük ve Söz Gruplarında Anlam - II

Türkçe Eğitimi Anabilim Dalı- Tezli Ortak Yüksek Lisans Programı Ders İçerikleri

1.KÖK 2.EK 3.GÖVDE. Facebook Grubu TIKLA.

+SIZ EKİ OLUMSUZLUK EKİ MİDİR?

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 BÖLÜM 2

Türkçe Eğitimi Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans Programı Ders İçerikleri

TÜRKÇE BİÇİM KISA ÖZET.

CÜMLE TÜRLERİ YÜKLEMİNİN TÜRÜNE GÖRE. Fiil Cümlesi. *Yüklemi çekimli fiil olan cümlelere denir.

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Ölçme Yöntemleri 1) Dilbilgisi ve dil bilimin temel kavramlarını tanır. 1,2 1,2

ÜNİTE 14 ŞEKİL BİLGİSİ-II YAPIM EKLERİ. TÜRK DİLİ Okt. Aslıhan AYTAÇ İÇİNDEKİLER HEDEFLER. Çekim Ekleri İsim Çekim Ekleri Fiil Çekim Ekleri

Bir duygu, düşünce veya durumu tam olarak anlatan sözcük ya da söz öbeklerine cümle denir. Şimdi birbirini tamamlayan öğeleri inceleyeceğiz.

Tek başına anlamı ve görevi olmayan ancak kendinden önce gelen sözcükle öbekleşerek anlam ve görev kazanan sözcüklerdir. Edatlar şunlardır:

Konumuz CÜMLENİN ÖĞELERİ çocuklar.

TÜRK DİLİ I DERSİ UZAKTAN EĞİTİM DERS SUNULARI. 11.Hafta

Seminerler/Muğla

Güner, Galip, Kıpçak Türkçesi Grameri, Kesit Yayınları, İstanbul, 2013, 371 S.

Karay The Trakai Dialect, Timur Kocaoğlu-Mykolas Firkovičius, Lincom Europa, 2006, 242 P.

EK FİİLLER VE FİİLİMSİLER

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

-DE, -DA VE -Kİ NİN YAZIMI

Satıcı burnu havada, kendini beğenmiş biri. Yaklaşık beş yıl kadar bu Edirne'de oturduk.

Dil Gelişimi. temel dil gelişimi imi bilgileri


Danışman: Prof. Dr. H.Ömer KARPUZ

Ders Adı : TÜRK DİLİ I: SES VE YAPI BİLGİSİ Ders No : Teorik : 2 Pratik : 0 Kredi : 2 ECTS : 3. Ders Bilgileri.

FİİLER(EYLEMLER) 2-TÜREMİŞ FİLLER:FİİL YA DA İSİM KÖK VE GÖVDELERİNDEN YAPIM EKİ ALARAK TÜREMİŞ FİİLERDİR. ÖRN:SU-LA(MAK),YAZ-DIR(MAK)...

TÜRKÇE / Fiilimsiler (Eylemsiler) FİİLİMSİLER (EYLEMSİLER)

6. SINIF TÜRKÇE DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

CÜMLE TÜRLERİ(TÜMCE ÇEŞİTLERİ) Cümle türleri diğer ismiyle tümce çeşitleri basit bir YGS konusudur. Kolaylıkla yapılabilir.

1: İLETİŞİM, DİLVE KÜLTÜR

ÄEKİM EKLERİ. Kardeşine kitabın yerini sor. (Senin) kardeşin: Tamlama (iyelik) eki. Kardeşin-e: Kime?: YÅnelme durum eki

Türk-Alman Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Ders Bilgi Formu

PROF. DR. HÜLYA SAVRAN. 4. ÖĞRENİM DURUMU Derece Alan Üniversite Yıl Lisans

RİSÂLE-İ MÛZE-DÛZLUK ÜZERİNE

GÖKTÜRK HARFLİ YAZITLARDA gali EKİ ÜZERİNE

Örn: İddiamı ispat için, bu odanın duvarlarına gül. yazdırdım. Yüklem

TÜRKİYE TÜRKÇESİNDE TARİH İFADE ETMEK İÇİN KULLANILAN YAPILARIN SÖZ DİZİMİ BAKIMINDAN İNCELENMESİ *

Kök, Gövde ve Kelime

Türk Dili I El Kitabı

YÜKLEM, YALNIZ ÖZNEYİ Mİ İÇİNDE TAŞIR?

TÜRK DİLİ I Yrd. Doç. Dr. Mediha MANGIR

BİRLEŞİK FİİL KURULUŞUNDA A-I-U ÜNLÜLERİ

1.1. CÜMLENĐN ÖGELERĐ

EBRU GÜNAY

DERS TANIMLAMA FORMU / Hakas Türkçesi. ARIKOĞLU E. (2007) Hakas Türkçesi, Türk Lehçeleri Temel Ders Kitabı

ÖZNESİ GÖSTERİLMEYEN BİR CÜMLE TİPİ DAHA. Selma GÜLSEVİN

Fiilden İsim Yapma Ekleri

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi

c. Yönelme Hâli: -e ekiyle yapılır. Yüklemin yöneldiği yeri, nesneyi ya da kavramı gösterir.

Cümle, bir düşünceyi, bir dileği, bir haberi ya da duyguyu tam olarak anlatan, bir veya birden çok sözcükten oluşmuş anlatım birimidir.

OSMANİYE AĞZINDA KULLANILAN FİİLDEN AD TÜRETEN gel EKİ ÜZERİNE Yrd. Doç. Dr. Mustafa TANÇ

MÜNEVVER ÖZTÜRK ORTAOKULU EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 5. SINIF SINAV TARİHLERİ VE KONULARI

Türk Dili, TDK, 9/2001, s Dr. Ayfer Aktaş. -DIktAn/-DUktAn sonra ZARF-FİİLİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA

EDATLARIN SINIFLANDIRILMASI

EKLER VE SÖZCÜĞÜN YAPISI

Örnekler; Das ist ein Haus (bu bir evdir) Das Haus ist grün (ev yeşildir) Das Haus ist weiss (ev beyazdır) Das Haus ist neu (ev yenidir)

FİİLİMSİLER. a)isim FİİL(MASTARLAR):Fiillere getirilen (MA y IŞ MAK) ekleriyle türetilen sözcüklere isim fiil denir.

ÜNİTE. TÜRK DİLİ I Yrd. Doç. Dr. Nurşat BİÇER İÇİNDEKİLER HEDEFLER TÜRKÇE ŞEKİL BİLGİSİ II

GEÇİŞLİ FİLLERLE KURULMUŞ DEYİMLEŞMİŞ BİRLEŞİK FİLLER İN YÜKLEM OLDUĞU CÜMLELERDE NESNE MESELESİ Selma GÜLSEVİN

BURSA GÖÇMEN AĞIZLARI FİİL İŞLETİMİNDE ŞİMDİKİ ZAMAN Şükrü BAŞTÜRK * Mustafa ULUOCAK ** Erol OGUR *** Süleyman EROĞLU **** Hatice ŞAHİN ***** ÖZET

TÜRKİYE TÜRKÇESİ VE TATAR TÜRKÇESİNİN KARŞILAŞTIRMALI SÖZ DİZİMİ

Tez adı: Neva'i Mecalisü'n-Nefa'is metin-inceleme (2 cilt) (1990) SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ/TÜRK DİLİ ANABİLİM DALI

6. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ

ÖZET ON MORPHOLOGIC STRUCTURE KAŞ DIALECT ABSTRACT

Adlar ADLAR (İSİMLER) Bütün sözcük türleri,iki gruba ayrılarak değerlendirilir. A)Ad Soylu Sözcükler: 1)Ad (İsim) 2)Sıfat (Önad) 3)Zamir (Adıl)

Fırat Üniversitesi İNSANİ VE SOSYAL BİLİMLER FAKÜLTESİ ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ VE EDEBİYATLARI

SEYYİT MAHMUT HAYRANİ ANADOLU LİSESİ EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 9. SINIF DİL VE ANLATIM DERSİ ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI

Sosyal Bilimler Dergisi 1

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 6. SINIF TÜRKÇE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

HOCA NAZAR HÜVEYDĀ RAHĀT-I DİL [İnceleme-Metin-Dizin]

ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI:

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

SIFATLAR. ÖN ADLAR (Sıfatlar)

Çekim Ekleri. Çözümler. 1. Test. 4. Bölüm

YEDİTEPE ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİLLER YÜKSEK OKULU

KIŞ WINTER 2011 SAYI NUMBER 3 SAYFA PAGE ÖZET

5. SINIF TÜRKÇE YILLIK PLANI

Kelimelerin çekimlenerek değişik yerlerde ve görevlerde kullanılmasını sağlayan eklere çekim eki denir.

O zaman gördü ki, küçük çocuk, memleketlisi, minimini yavru ağlıyor. Sessizce, titreye titreye ağlıyor.

YAPI BAKIMINDAN CÜMLE SINIFLANDIRMALARI ÜZERİNE- Prof Dr. Leyla KA.RAHAN

Dilimizde fiiller çekimli hâlde kullanılır. İkinci tekil şahıs emir çekimi hariç bütün fiiller çekim eki alarak kullanılır.

Türkçe. Cümlede Anlam Cümlenin Yorumu. Metinde Kazandıkları Anlamlara Göre Cümleler

YEDİTEPE ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM YILI BAHAR DÖNEMİ YABANCI DİLLER YÜKSEKOKULU İTALYANCA HAZIRLIK BÖLÜMÜ

T.C. NEVŞEHİR HACI BEKTAŞ VELİ ÜNİVERSİTESİ. Fen Edebiyat Fakültesi Dekanlığı İLGİLİ MAKAMA

TÜRK LEHÇELERİNDE İŞTEŞLİK EKİ (-ş-) VE ÇOKLUK Cahit BAŞDAŞ

İÇİNDEKİLER SÖZEL BÖLÜM

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Doç.Dr. ENGİN ÇETİN ÖZGEÇMİŞ DOSYASI

Dilimizde fiiller çekimli hâlde kullanılır. İkinci tekil şahıs emir çekimi hariç bütün fiiller çekim eki alarak kullanılır.

Türkiye Türkçesinde Dakikalı Saat İfadeleri ve Saat Grubu

Transkript:

TÜRKÇEDE OLUMSUZLUK Yard. Doç. Dr. Nadir İLHAN Giriş : İnsan hayatı ve evren birbirini tamamlayan zıtlıklar üzerine kurulmuştur. Biri olmadan diğerinin varlığını ve değerini anlamamız mümkün olmaz. Erkek-dişi, var-yok, güzel-çirkin, olumlu-olumsuz vb. daha pek çok kavramın zıddını saymak mümkündür. Bu zıtlıklar sistemi içerisinde insan da duygularını, düşüncelerini, hayallerini ifade ederken olumlu ve olumsuz kavramları dil sistemi içerisinde kendine özgü söyleyişlerle dile getirir. Kelime ve kavramlardaki olumsuzluk dillere göre farklılıklar göstermekte, farklı ek ve yapılarla ifade edilmektedir. Türkçenin söz dizimiyle Ben okula gitmeyeceğim cümlesi farklı dillerle I won t go to school, Ya ne paydu vı şkolu, ich gehe nicht in die Schule, Lâ eźhebu ile l-medreseti ġaden, Men be mektebe neħâħem reft gibi farklı şekillerde oluşturulmaktadır. Her dilin kendine özgü bir olumsuzluk ifade sistemi olduğu gibi Türkçenin de kendine özgü bir anlatım şekli vardır. Ancak olumsuzluk ifadesi bütün kelimeler, kavramlar veya durumlar için aynı şekilde gerçekleşmemektedir. Türkçede olumsuzluk kavramı nesne ve eylemler için bir kısım ekler ve kelimelerle ifade edilmekte bunların da kendilerine özgü kullanım özellikleri ve yerleri bulunmaktadır. Ayrıca karşıt anlamlı kelimelerin bir kısmındaki olumsuzluk dolayısıyla belki bu tür kelimeler olumsuz kelimeler olarak da değerlendirilebilir. İyinin karşılığı kötü, akıllının karşılığı deli, güzelin karşılığı çirkin vb. gibi kelimelere karşıladıkları kavramlardaki olumsuzluk dolayısıyla anlamca olumsuz kelimeler denilebilir. A. Eklerle Olumsuzluk : Türkçede olumsuzluk kavramı taşıyan eklerin başlıcaları ma, olumsuz çatı eki ve bu ekin başka eklerle kaynaşmasıyla ortaya çıkan -maz, -madan, gibi fiilimsi ekleri ile isimlere eklenen sız olumsuz sıfat eki ve hem isimlerden hem de fiillerden sonra kullanılan ± mı soru ekidir. Z. Korkmazın Türkiye Türkçesi Grameri adlı esrinde yer alan mazlik ve maksizin birleşik ekleri de olumsuzluğu sağlayan ekler arasında değerlendirilebilir. -ma olumsuzluk ekini içerisinde bulunduran kaynaşmış eklerde de olumsuzluk kavramı aslında ma ile sağlanmaktadır. Ancak bu ekler kalıplaşmış olarak kullanıldıkları ve gramatikal bir birim oldukları için ayrı ayrı değerlendirilmelidir. maksizin birleşik ekinde de olumsuzluk siz ekiyle sağlanmıştır. -ma olumsuz çatı eki : Türkçenin bilinen ilk metinlerinden günümüze kadar yüklem olan çekimli fiillerle beraber kullanılan olumsuzluk ekidir. Fiil kök ve gövdelerinden sonra gelip onların manalarını olumsuzluk yönüyle genişleten ma eki olumsuz fiil cümleleri oluşturulurken kullanılmaktadır. Ekle ilgili olarak Zeynep Korkmaz Fiil kök ve gövdelerinden olumsuz fiiller türeten bir ektir. İ- ek-fiili dışındaki her fiil kök ve gövdesine gelebildiği için Türk dilinin en işlek türetme eki durumundadır. (Korkmaz 2003: 128) demektedir. Leyla Karahan da eserinin olumsuz cümlelerden bahsettiği bölümünde, ma ekiyle olumsuz cümleler kurulduğunu, bu ekin, fiil cümlelerini olumsuz yaptığını anlatmaktadır.

-ma- olumsuzluk eki, fiil cümlelerini olumsuz yapar. Paris in havasına giren adam, mektup yazmak için artık vakit bulamaz, böyle şeylerle meşgul olmayı hiç düşünemez. AH (Karahan 2004: 104-105) Rasim Şimşek de Türkçe eylemlerde olumsuzluk öğesi, -me- ekidir. Bu ek eylemliklerde, olumlu taban ile eylemlik arasına girer ve eylemin bildirdiği kılış ya da oluşun yapılmadığını /yapılmayacağını anlatır. (Şimşek 1987, 199) demektedir. Türkçenin en eski metinlerinden itibaren kullanılan ek, tarihî metinler yanında günümüz lehçelerinde de ma / -me biçimiyle kullanılmasına karşılık, bazen ses değişimiyle de kullanılabilmektedir. Bu konuda Fuat Bozkurt şunları söyler : Olumsuzluk eki ma / -me ses olayları nedeniyle zaman zaman ba / -be, -pa / -pe biçiminde de kullanıldığı olur. yazba yazma şıgarma çıkarma (Bozkurt 1992: 368). -ma olumsuzluk ekli fiiller yor şimdiki zaman ekiyle kullanılırken olumsuzluk ekinin ünlüsünün mı / -mi / -mu / -mü şekilleriyle büyük ünlü uyumuna uyduğu da görülmektedir. Oku- / oku-ma- / oku-mu-yor, yaş-a- / yaş-a-ma- / yaş-a-mı-yor gibi. O derslerine çalışmıyor, bu gidişle sınıfta kalacak. Ona üzüldüğüm için günlerdir uyumuyorum. Bize de bir şey söylemedi, derdi neydi bilmiyorum. Bir aksilik de görünmüyor. Bu durumu Korkmaz da -ma eki, bazı fiil çekimlerinde özellikle (I)yor ekiyle kurulan şimdiki zaman kipinin çekiminde, ünlüsü bakımından bir A-/-I- değişimine uğramıştır. Bu durum yazıya da geçmiştir: almıyor, kakmıyor, gelmiyor, görmüyor gibi. (Korkmaz 2003: 128) cümleleriyle anlatmış ve değişimi geniş ünlünün kulağa hoş gelmemesi yanında, y ünsüzünün daraltıcı etkisine de bağlamıştır. Bu eki alarak oluşan olumsuz çatılı fiil çekimlenirken, olumlu çatılı hâlindeki gibi kip eki ve şahıs eki almak suretiyle kullanılmaktadır. Çocuklar derse çalışmadılar. Çocuklar derse çalıştılar Yarın geziye gidilmeyecek. Yarın geziye gidilecek Zamanını boşa harcamamalısın. Zamanını boşa harcamalısın Okuldan eve yürüyerek gelemezsin. Okuldan eve yürüyerek gelirsin /gelebilirsin Geniş zaman dışındaki bütün kiplerde, kip eki kendi şeklini koruyarak olumsuzluk ekinden sonra kullanılırken, olumsuz çatılı bir fiil geniş zamanda çekimlendiğinde geniş zaman eki r -z ye dönüşmektedir. Türkçede r z değişimini Besim Atalay sız, -siz ekinin yapısını anlatırken Türkçemizde r z değişmesi çoktur (Atalay 1942: 331) şeklinde ifade etmiştir. İstisnaî olan bu durum dolayısıyla bazı gramer kitaplarımızda (Bozkurt 1992: 80, Öztürk 1994. 79) diğer zaman / kip ekleri olumsuzluk ekiyle beraber alınmamasına karşılık, fiil köküne eklenen ma olumsuzluk eki ve z geniş zaman eki, maz geniş zamanın olumsuzu şeklinde bir ifadeyle anlatılmaktadır. mayacak gelecek zamanın olumsuzu, -masa şart kipinin olumsuzu gibi kullanımlar olmadığına göre fiil çekiminde kullanılan ma olumsuzluk eki ve z geniş zaman ekini de ayırmanın usul açısından daha doğru olacağı kanaatindeyim -maz sıfat fiil eki : Olumsuzluk kavramını içinde bulunduran bu ek fiil kök ve gövdelerine gelerek onları sıfatlaştırır. Bu sıfat fiil eki muhtemelen ma olumsuzluk eki ve z geniş zaman ekinin kendi işlevleri dışında kaynaşarak meydana getirdikleri yeni bir ek olduğu için çekimli fiillerdeki yapının aksine bitişik olarak değerlendirilmelidir. Ekle ilgili olarak Eraslan Menfi mana taşıyan isim fiil ekidir. Bu sebeple sadece müsbet fiil köklerine getirilebilen ek, bütün Türk lehçe ve şivelerinde yaygın bir şekilde 2

kullanılışa sahiptir. Doğu Türkçesi nde ek, -z > -s değişmesi ile mas / -mes, Abakan, Şor ve bazı diğer şivelerde de m- > b-, p- değişmesi ile -bas / -bes, -pas / -pes şeklini almıştır. (Eraslan 1980, 28) şeklindeki bilgileri vermektedir. Ancak aynı esrin 40. sayfasında ekin yapısı konusunda da şu bilgiler yer almaktadır. Eski Türkçe devresinden beri bütün lehçe ve şivelerde yaygın şekilde kullanılan maz / -mez menfi geniş zaman isim fiil ekinin yapısı hakkındaki görüşler çok değişiktir. A. Von Gabain da ekin yapısını şu şekilde açıklamaktadır: -maz / -mez < -ma / -me fiilden fiil yapan eki z fiilden isim yapma eki... M. Ergin de bu izahı benimsemektedir.... ki bizce de en uygun izah şekli budur. (Eraslan 1980: 40-41) demek suretiyle ekin yapısıyla ilgili oluşumu belirtmektedir. Ayrıca Eraslan ekin aslında isim fiil eki olduğunu ve diğer bazı isim fiil ekleri gibi daha Eski Türkçe devresinde şekil ve zaman eki durumuna geçtiğini de açıklamıştır. Ek için Korkmaz da -maz eki, -r, -Ar, -Ir / -Ur sıfat fiil ekinin olumsuz türüdür. Her türlü fiil kök ve gövdelerine gelebilen bu ek, eklendiği fiile süreklilik ve olumsuzluk anlamı katan geçici sıfatlar türetir ve adlar önünde sıfat olarak kullanılır (Korkmaz 2003: 98) bilgisinden sonra, olumlu şekliyle beraber zarf fiil (bilir bilmez konuş-), tekrarıyla sıfatlar (bitmez tükenmez iş), geçici sıfatın önündeki adın atılmasıyla kalıcı sıfat ve adlar (çıkmaz çıkışı olmayan durum ) oluşturduğunu da göstermiştir. Ekin yaygın kullanımını Bazı metinlerde ve lehçelerde +maz olumsuzluk şeklinden genişletilmiş soyut isimler, olumlu şekle nazaran daha yaygındır:. (Korkmaz 1994: 53) demek suretiyle de açıklamıştır. maz ekiyle türetilen ve diğer sıfat olan kelimeler gibi kullanılabilen bu olumsuz sıfatlar isimlerden önce gelerek onlara olumsuz özellikler katarlar. Fiilin bildirdiği eylemden yoksunluk ifade eden sıfatlar türetir, isimler gibi yardımcı fiillerle yüklem olarak kullanılırlar. Utanmaz adam, uslanmaz gönül, bilinmez kader, dönülmez akşam gibi. Deli Dumruluñ görür gözi görmez oldı, ŧutar elleri ŧutmaz oldı. (Ergin 1989:178) -madan zarf fiil eki : Bu zarf fiil eki de maz sıfat fiil eki gibi iki ayrı ekten oluşan yeni bir ektir. Ekin yapısıyla ilgili olarak farklı görüşler (Korkmaz 1995: 151-159, 2003: 1011) olmakla birlikte Korkmaz ekin yapısı üzeri kaleme aldığı, ayrıntılı ve kandırıcı makalesinde ekin ma-t-ın / -ma-d-ın > - ma-d-an /-me-d-en yapısıyla oluştuğunu açıklamıştır. (Korkmaz 1995: 151-159) Ayrıca Türkiye Türkçesinin Grameri adlı eserinde de şu bilgiler yer almaktadır: -madan eki, Eski Türkçedeki ve Eski Anadolu Türkçesindeki madin ekinin ses değişmesine uğramasından oluşmuş bir zarf fiil ekidir. Fiilden şahsa ve zamana bağlı olmayan -maksızın anlamında olumsuz zarf fiiller türetir. Her türlü fiil kök ve gövdelerine gelebilir: almadan git- vb (Korkmaz 2003: 95) Korkmaz ın belirttiği (Korkmaz 1995: 158) gibi madin yapısı içerisinde ma olumsuzluk eki, olumsuzluk tabanı üzerine gelen d yardımcı sesi ile -I ve n zarf fiil eki kaynaşmak suretiyle olumsuz zarf fiil ekini meydana çıkarmışlardır. Bu zarf fiil yüklemin bildirdiği eylem veya işin nasıl yapılmaması gerektiği veya nasıl yapıldığı konusunda yüklemi tamamlamaktadır. Düşünmeden konuşma cümlesinde konuşmak için önce düşünmek gerektiği, düşünülmeden konuşulduğunda hatalı, yanlış şeylerin söylenebileceği kanısıyla bir uyarı vardır. Arkasına bakmadan gitti cümlesinde ise giderken arkaya bakma eyleminin gerçekleşmediği, gitme eyleminin yapılış şekli söylenmektedir. +sız olumsuz sıfat eki (+sız +siz +suz +süz isimden isim yapım eki) : Bu ek isimlere gelerek onların yokluğunu bildiren olumsuz yapılar kurar. Ek ünlü uyumlarına bağlı olarak +sız / +siz / +suz / +süz şekilleriyle kullanılmaktadır. Oluşan olumsuz anlamlı kelimeler de isimlerden önce kullanıldığında olumsuz sıfat olarak görev yaparlar. 3

Akılsız başın derdini sefil taban çeker. Asılsız söylentileri çıkaranlar bulundu. Hastalığından dolayı aylardır tuzsuz yemek yiyor. Ekle ilgili olarak Eski Türkiye Türkçesinde suz Eki adlı yazısında Üstüner ekin genellikle isimlerden sıfat olarak kullanılan isimler türeten işlek bir ek olduğunu ve eklendiği ismi bulundurmama, o ismin karşıladığı varlık veya kavrama sahip olmama ifadesi taşıdığını, ayrıca -suz ekinin XIV. yüzyıldan XVII yüzyıl sonlarına kadar çeşitli eserlerde vasıta hâli ekinin belirttiği kavramların olumsuz şekillerini ifade eden bir isim çekim eki göreviyle kullanıldığını bildirmiştir. (Üstüner 2001: 179-184) Olumsuz sıfat eki alan kelimeler türemiş diğer isimler gibi bir kavramı veya nesneyi karşılayan isimler olarak da kullanılabilmelerinin yanında, türemiş diğer isimler gibi isim cümlelerinde yüklem olarak da kullanılabilmektedirler. Akılsıza ne desen boştur, o yine kendi bildiğini yapar. Hastalığından dolayı aylardır tuzsuz yiyor. Bu söylentiler asılsızmış. Başkalarına zararı olmayan ve kendi faydasına olan işten kaçan akılsızdır. ± mı soru eki (mı, mi, mu, mü): Olumsuzluk kavramı bazen soru eki ± mi / ± mu nun yüklem olan kelimeden önce veya sonra soru ifadesi dışında kullanılmasıyla da ifade edilmektedir. Bazen de ki bağlacından önce kullanılmak suretiyle, bağlaçtan önceki yan cümlenin olumsuzluğunu ifade etmektedir. Bu tür cümlelerde amaç, soru sormaktan ziyade soru yoluyla olumsuzluğu ifade etmektir. Hepsini o mu yaptı ki ona bu kadar değer veriyorsun. Niçin kızıyorsun bunu ben mi yaptım. Anahtar bende mi ki niçin bana soruyorsun. Kapıyı sen kilitlemiştin. Ekin olumsuzluk fonksiyonuyla kullanıldığını Acarlar da Türk Dili nde yayımlanan Mi Ekinin Türlü Kullanılışları adlı makalesinde dile getirmiştir. Yazıda ekin fonksiyonları 12 madde halinde sıralanmış olup bunlardan üçü de ekin olumsuzluk yapan göreviyle ilgilidir. 3) Eylemliklerin (mastarların ) bağlandıkları olur mu yüklemindeki mi eki genellikle olumluluk ve olumsuzluk bakımından cümleyi etkilediği gibi anlama da kesinlik ve gereklilik kavramı katar. Yapmak olur mu? (Kesinlikle yapmamak gerekir.) 4) Dilekli yan cümlenin bağlandığı temel cümledeki mi eki de, çoğunlukla, karşılık gerektiren bir anlamda kullanılmaz, sözü olumluluk ve olumsuzluk bakımından etkiler. İsteseniz onu yakalayamaz mısınız? (Yakalarsınız). 5) Ki bağlacıyle kullanılan sorulu cümlelerde de olumsuzluk anlamı vardır. Orhan okula geliyor mu (gelmiyor) ki bir şeyler öğrenebilsin. (Acarlar 1970: 358-363) B. Kelimelerle Olumsuzluk : Türkçede kelimelerle olumsuzluk çeşitli şekillerde yapılmaktadır. İsim cümleleri ve fiil cümleleri çeşitli kelimelerle, farklı şekillerde olumsuz yapılmaktadır. İsimler, bağlaçlar, zarflar cümlede olumsuzluğu sağlayan unsurlar olarak kullanılmaktadır. Bir varlığın veya özelliğin olmadığını anlatmak için kullanılan cümleler olumsuz ad cümleleridir. Türkçede bu tür ad cümlelerinin kuruluşunda olumsuzluk kavramı taşıyan kelimeler; değil, hiç, yok, hayır, ne ne (de), ama, aksi hâlde, yoksa gibi kelimelerdir. TDK Türkçe Güncel Sözlükte de anlam açıklaması ve örnekleri verilen değil, yok, hiç gibi kelimeler Türkçenin söz diziminde yüklem olarak kullanılabilmelerine karşın ne.ne de, ama cümle içerisinde olumsuzluk ifadesi ve bağlaç göreviyle yer almaktadırlar. 4

Bugün hava çok sıcak değil. Sen ağzı süt kokan bir çocuk değilsin. Yarın sınavımız yok. Onun bize verdiği değer hiçmiş, yeni anladım. Yukarıdaki cümlelerde kullanılan değil, yok ve hiç kelimeleri kedisinden önceki ismin bildirdiği kavramın yokluğunu veya olumsuzluğunu bildirmektedir. Yok kelimesinin cümleye olumsuzluk katan kullanımını Karahan da örneklerle açıklamıştır. Yok isminin yüklem olarak görev yaptığı cümlelerde anlam olumsuzdur. Salihi çarşıda gören yoktu. TB (Karahan 2004: 106) Ek-fiilde olumsuzluk sağlanırken değil kelimesi kullanılmakta, isim unsurundan sonra değil kelimesi, sonra da ek fiilin kip ve şahıs eklerini almış çekimli hali kullanılarak olumsuzluk oluşturulmaktadır. Zeynep Korkmaz ek fiilin olumsuzluğu veya değil kelimesinin olumsuzluk oluşturma konusundaki kullanımı için 573. Asıl fiiller olumsuzluk anlamı kazandırmak için kullanılan ma- eki, ek-fiillerde kullanılmaz. İ- ek-fiilinin olumsuz biçimi değil (<EAT degül, DLT tegül, dagol) edatı ile yapılır (Korkmaz 2003: 715) demektedir. Değil kelimesinin olumsuzluk göreviyle kullanıldığını Karahan da Değil edatı, hem isim, hem de fiil cümlelerini olumsuz yapar. Bu güler yüzlü adam ben değilim. CST (Karahan 2004: 105) şekilde anlatmıştır. Değil kelimesi üzerine Özmen hazırlamış olduğu kapsamlı yazısında kelimenin kökeni, yapısı ve kullanımlarıyla ilgili ayrıntılı bilgiler ve örnekler vermektedir. Yazısında değil kelimesinin ek fiilin olumsuzluğunda ve fiil çekimlerinde kullanıldığını, (Özmen 1997: 315-368) ek fiilin olumsuzluğunun tarihî devir ve lehçelerle bugünkü bazı çağdaş Türk lehçelerinde er-, ir-(<er-), i- (<er-)fiilinin dönem özelliğine bağlı olarak maz/-mez, -mas/-mes ekini almış şekliyle veya i- +D r / +D r ek fiillerden biriyle isim unsuru arasına değil getirilmek suretiyle yapıldığını örneklerle de göstermiştir. Karahanlı Türkçesi ermes/z Harez Türkçesi ermez (emes, irmez) Özbekçe emes Yeni Uygurca emes Oğuz grubunu oluşturan Türkiye Türkçesi, Azerice, Türkmence ve Gagavuzca yanında, Kıpçakça ve yaygın olarak Çağdaş Kıpçak grubu lehçelerde ise ek fiilin olumsuzu değil edatı ile yapılmaktadır (Özmen 1997: 317-318) Yok, hayır, hiç gibi kelimeler sorulan bir cümlenin karşılığı olarak cevap cümleciği şeklinde de kullanılabilmektedirler. Bu tür kullanımlarda bu kelimeler olumlu veya olumsuz soru cümlesinin olumsuz karşılığı olarak kullanılmaktadır. -Yarın okula gelecek misin? -Hayır. / -Yok. (Yarın okula gelmeyeceğim) -Dersini yaptın / yapmadın mı? -Hayır. / -Yok. (Dersimi yapmadım / yaptım.) -Niçin ağlıyorsun? -Hiç.(Bir şey için ağlamıyorum.) -Ne kadar paran var?-hiç. (Param yok) Yukarıdaki örneklerde yer alan hayır / yok kelimeleri, sorulan sorunun olumsuz karşılığı olarak bir birinin yerine kullanılabilirken; hiç cevabı bir şeyin yokluğunu belirtmek veya sorulan soru karşılığında gerçek sebebi söylemek istemediğimiz durumlarda kullandığımız olumsuz cevap kelimeleridir. Güzel ama huysuz bir attı. Çok çalıştı ama ne fayda. Ne Ali ne de Ahmet geldi. Felaketten ne giyecek ne yiyecek ne de paralarını kurtarabildiler. Yukarıdaki cümlelerde yer alan ama bağlacı iki cümleyi veya durumu birbirine bağlarken anlam açısından bir olumsuzluğu da ifade etmektedir. Çok çalıştı ama ne fayda cümlesi çok çalışmasının faydası olmadı yı karşılamaktadır. Güzel ama huysuz yapısında da güzellik gibi olumlu bir özellikle beraber huysuzluk gibi olumsuz bir durum ama bağlacı ile bir araya getirilebilmektedir. Ne ne (de) yapısının kullanıldığı cümlelerde de şekilce bir olumluluk olmasına karşılık anlamca olumsuzluk bulunmaktadır. Yani buradaki ne ne (de) yapısı hem hem (de) -me yapısına eşittir Ne Ali ne de Ahmet geldi. = Hem Ali hem de Ahmet gelmedi. 5

Türkçenin Söz Dizimi adlı eserinde Karahan da ne ne edatının kelimeleri, kelime gruplarını veya cümleleri bağlayarak cümleleri olumsuz yaptığını, ancak bu tür cümlelerde yüklemin olumlu anlam taşıdığını örnekleriyle açıklamıştır. (Karahan 2004: 105) Aksi hâlde, yoksa gibi bağlaçlar da cümleleri birbirine olumsuzluk yönüyle bağlarlar. Bu kelimeler Hengirmen in de dediği gibi Sözcük öbeklerini ve cümleleri karşıtlık anlamı ile bağlar. (Hengirmen 2002, 183) ve bu kelimeler yardımcı cümleden sonra asıl cümleden önce kullanılır. Bu tür cümlelerin kuruluşunda şekilce olumsuzluk olmamasına karşılık anlamca olumsuzluk vardır. Bu bağlaçlar yan cümlenin olumsuzluğu hâlinde olabilecek bir sonucu anlatan temel cümleye yan cümleyi bağlamaktadır Bana verdiğin sözü tut, aksi hâlde pişman olursun. Yarın erken kalk, yoksa sınava geç kalırsın. Sonuç Türkçenin her döneminde ve sahasında görülen olumsuzluk kavramı, eklerle olumsuzluk ve kelimelerle olumsuzluk şeklinde iki temel yapıyla karşımıza çıkmaktadır. Kelimelerin olumsuzlaştırılmasında kullanılan iki temel olumsuzluk eki (-sız, -ma) yanında kavramların olumsuzluğunu soru yoluyla ifade eden ±mı soru eki de vardır. Bunlardan isimlere eklenen sız ekiyle fiillere eklenen ma olumsuzluk eki Türkçenin en eski dönemlerinden beri kullanılan eklerdir. Ancak ma nın diğer bazı eklerle kalıplaşmasıyla ortaya çıkan ve kullanımı ma dan farklı olan madan, -maz, gibi fiilimsi ekleri ile -mazlık maksızın ekleri de Türkçede kullanılan diğer olumsuzluk ekleri olarak görülmektedir. Kelimelerle yapılan olumsuzlukta, değil, hiç, yok, hayır, ne ne (de), ama, aksi hâlde, yoksa gibi isimler, bağlaçlar, zarflar cümlede olumsuzluğu sağlayan unsurlar olarak kullanılmaktadır. Kaynaklar Acarlar, Kevser (1970), Mİ Ekinin Türlü Kullanılışları Türk Dili C.XXII, S.227, s.358-363 Atalay, Besim (1942), Türk Dilinde Ekler ve Kökler Üzerine Bir Deneme, İstanbul: TDK Yayınları. Bozkurt, Fuat (1992), Türklerin Dili, İstanbul: Cem Yayınevi. Eraslan, Doç.Dr. Kemal (1980), Eski Türkçede İsim-Fiiller, İstanbul: İÜ Edebiyat Fak. Yayınları Ergin, Prof. Dr. Muharrem (1989), Dede Korkut Kitabı I, Ankara: TDK Yayınları. Gabain, A. Von, (çev. M. Akalın)(2003), Eski Türkçenin Grameri, Ankara: TDK Yayınları Hatiboğlu, Prof. Dr. Vecihe (1981), Türkçenin Ekleri, Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları. Hengirmen, Mehmet (2002), Türkçe Dilbilgisi, Ankara: Engin Yayınları. Karahan, Leylâ (2004), Türkçede Söz Dizimi, Genişletilmiş 7. b. Ankara: Akçağ Yayınları. Korkmaz, Zeynep (1969), Türkiye Türkçesindeki madan / -meden <-mađın <-međin Zarf-Fiil (Gerindium) Ekinin yapısı Üzerine, Türkoloji Dergisi, C.II/1 Ankara: 2.baskı, s.279-307. Korkmaz, Prof. Dr. Zeynep (1994), Türkçede Eklerin Kullanılış Şekilleri Ve Ek Kalıplaşması Olayları, Ankara: TDK Yayınları. Korkmaz, Prof. Dr. Zeynep (1995), Türk Dili Üzerine Araştırmalar, 1. C. TDK Yayınları. Korkmaz, Prof. Dr. Zeynep (2003), Türkiye Türkçesi Grameri (Şekil Bilgisi), Ankara: TDK Yayınları. Özmen, Mehmet (1997), Türkçe de Değil Kelimesi Ve Kullanımları Türk Dili Araştırmaları Yıllığı Belleten 1995, Ankara: TDK Yayınları, s.315-368. Öztürk, Dr. Rıdvan (1994), Yeni Uygur Türkçesi Grameri, Ankara: TDK Yayınları. Şimşek, Rasim (1987), Örneklerle Türkçe Sözdizimi, Trabzon. TDK Güncel Sözlük, http://www.tdk.gov.tr/sozluk.html Üstüner, Ahat (2001), Eski Türkiye Türkçesinde suz Eki Elazığ: F.Ü. Sosyal Bilimler Dergisi, C.11, S.2, s.177-184. 6