Beytulhikme An International Journal of Philosophy ISSN: 1303-8303 Volume Issue 1 June 2013 Kitap Tanıtımı / Book Review



Benzer belgeler
Abdurrahman Aliy, Teolog Filozof F.D.E. Schleiermacher: Yaşamı Eserleri Felsefesi, Ankara: Elis Yayınları, 2011, 284 s. ISBN:

ORTAÇAĞ FELSEFESİ MS

Felsefe Nedir OKG 1201 EĞİTİM FELSEFESİ. Felsefe: Bilgelik sevgisi Filozof: Bilgelik, hikmet yolunu arayan kişi

DERS ÖĞRETİM PLANI. Prof. Dr. Yaşar AYDINLI

GÜMÜŞHANE ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ Felsefe Bölümü DERS İÇERİKLERİ

KİTAP İNCELEMESİ SİSTEMATİK FELSEFE BAĞLAMINDA PLATON ARİSTOTELES KARŞILAŞTIRMASI. Prof. Dr. Arslan Topakkaya, İstanbul, Nobel Yay. 2013, 310 s.

Bölüm 1: Felsefeyle Tanışma

Eğitim Tarihi. Eğitimin Doğuşu ve Gelişimi

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF FELSEFE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Tanrının Varlığına İlişkin Argümanlar Atölye Çalışması (20-21 Mayıs 2011)

FELSEFİ PROBLEMLERE GENEL BAKIŞ

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. Siyasal Düşünceler Tarihi PSIR

FELSEFE BÖLÜMÜ LİSANS PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ I.YARIYIL DERSLERİ

Editörler Prof.Dr. İsmail Erdoğan / Dr. Öğr. Üyesi Enver Demirpolat İSLAM FELSEFESİ

Editörler Prof.Dr. İsmail Erdoğan / Yrd.Doç.Dr. Enver Demirpolat İSLAM FELSEFESİ

Dersin Adı Kodu Yarıyılı T+U Kredisi Akts Felsefeye Giriş IV

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS FELSEFEYE GİRİŞ DKB

1.Tarih Felsefesi Nedir? 2.Antikçağ Yunan Dünyasında Tarih Anlayışı. 3.Tarih Felsefesinin Ortaçağdaki Kökenleri-I: Hıristiyan Ortaçağı ve Augustinus

İÇİNDEKİLER. Yedinci Baskıya Önsöz 15 İkinci Baskıya Önsöz 16 Önsöz 17 GİRİŞ 19 I. BÖLÜM FELSEFE ÖĞRETİMİ 23

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

DEÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı Felsefe ve Din Bilimleri Tezli Yüksek Lisans Programı Alan Dersleri. I.

İslam Ahlâk Düşüncesi Projesi

İSLAM KURUMLARI VE MEDENİYETİ

ÖZGEÇMİŞ. Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. Ankara Üniversitesi 2015

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS DİNLER TARİHİ I İLH Yüz Yüze / Zorunlu / Seçmeli

GELENEKTEN SAPMALARIN KİTABI: OSMANLININ GÖRSEL ŞİİRLERİ

Ve Brahman bir felsefedir ve o çeşit anlamlarıyla felsefi ve edebi yazılarda kullanılır.

İSLAM FELSEFESİ: Tarih ve Problemler Editör: M. Cüneyt Kaya. ISBN sayfa, 45 TL.

Hudud Risaleleri Çerçevesinde KĐNDĐ ve ĐBN SĐNA FELSEFESĐNĐN TEMEL KAVRAMLARI Enver UYSAL, Emin Yayınları 2008, 264 s.

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS FIKIH I İLH

DİKKAT BU ÖZET 8 ÜNİTE

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

ESTETİK (SANAT FELSEFESİ)

6 Sofistlerin O rtaya Ç ıkışın d a Etkili O lan Felsefe-D ışı N edenler ıo Felsefi N ed enler

DİNLER TARİHİ DERSİ ÖĞRETİM ROGRAMI

Giorgio Colli, Felsefenin Doğuşu / Çev. Fisun Demir Dost Yayınları, Ankara, 2007, s. 94.

İbn Sînâ nın Kitâbu l-burhân Eserinde Bilimin Konu Sorunsal ve İlkelerinin Açıklanması

DEÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı Felsefe ve Din Bilimleri Tezli Yüksek Lisans Programı Alan Dersleri. I.

YENİ BİR İSLAM MEDENİYETİ TASAVVURU İÇİN FELSEFEYİ ANADOLU DA YENİDEN YURTLANDIRMAK PROJESİ

Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı. Yayın Kataloğu

Yrd.Doç.Dr. CENGİZ İSKENDER ÖZKAN

Bilimin Doğası ve Bilim Tarihi

fizik güncesi ALBERT EINSTEIN DAN 10 HAYAT DERSİ Haftalık E-bülten MARMARİS KAMPÜSÜ

Kitap Tanıtımı -I. Yrd. Doç. Dr. Önder BİLGİN

On Yedinci Yüzyılda Felsefe Descartes. Prof. Dr. Doğan Göçmen Dokuz Eylül Üniversitesi Felsefe Bölümü Ders: 03/10/2016

ÖZGEÇMİŞ KİŞİSEL BİLGİLER. Murat DEMİRKOL. Doç. Dr. (Assoc. Prof. Dr.) Reşadiye-Tokat/1969.

philia (sevgi) + sophia (bilgelik) Philosophia, bilgelik sevgisi Felsefe, bilgiyi ve hakikati arama işi

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS KURAN OKUMA VE TECVİD IV ILH

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS KURAN IKUMA VE TECVİD II İLH

Temel Kavramlar Bilgi :

İBN RÜŞD PSİKOLOJİSİ -Fizikten Metafiziğe İbn Rüşd ün İnsan Tasavvuru- Atilla ARKAN, İz yay. 376 s. Sadi YILMAZ

Arkadaşınız UNITE OGRENCI RAPORLARI VE YANIT KAĞITLARI. ICI P.K. 33 Bakırköy / İstanbul

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

KELAM DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI

T.C. UŞAK ÜNİVERSİTESİ Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı Başkanlığı SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ MÜDÜRLÜĞÜNE

İNSAN VE TOPLUM BİLİMLERİ FAKÜLTESİ

SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ- FELSEFE YÜKSEK LİSANS PROGRAMI BİLGİ PAKETİ

7.Ünite: ESTETİK ve SANAT FELSEFESİ

03 Temmuz 2013 tarih ve 51 sayılı Üniversite Senato toplantısının 1 nolu karar ekidir.

Yrd.Doç.Dr. TUNCAY SAYGIN

Ruhumdaki. Müzigin Ezgileri. Stj. Av. İrem TÜFEKCİ. 2013/2 Hukuk Gündemi 101

insan toplum Değerlendirmeler

4.HAFTA/KONU: IMMANUEL KANT IN ETİK GÖRÜŞÜ: İNSANIN DEĞERİ. Temel Kavramlar: Ahlak yasası, isteme, ödev, pratik akıl, maksim.

Yrd.Doç.Dr. BERFİN KART

MehMet Kaan Çalen, tarihinde Edirne nin Keşan ilçesinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Keşan da tamamladı yılında Trakya

İçindekiler. Kısaltmalar 11 Yeni Baskı Vesilesiyle 13 Önsöz 15

KOZMOLOJİK DEVİR 1 MİLET MEKTEBİ, PYTAGORASÇILIK Milet Mektebi

İBN SİNA FELSEFESİNDE METAFİZİK BİLGİNİN İMKÂNI SORUNU. Ömer Türker, İstanbul: İsam Yayınları, 2010, 272 s.

Öğrenim Durumu: Doktora Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl

İNSAN VE TOPLUM BİLİMLERİ FAKÜLTESİ

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ FEN EDEBİYAT FAKÜLTESİ FELSEFE BÖLÜMÜ 8 YARIYILLIK DERS PROGRAMI (İNG. KAPANDIKTAN SONRA)

ST. THOMAS AQUİNAS Muhammet Tarakçı, İz yay. 2006, 280 s. Sadi YILMAZ *

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Felsefeyi Anlamak Mel Thompson. Çeviren: Nevra Yaraç

...Bir kitap,bir mesaj!

Din Felsefesi ve Hermenötik Atölye Çalışması (15 Mayıs 2010)

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ FEN EDEBİYAT FAKÜLTESİ FELSEFE BÖLÜMÜ 8 YARIYILLIK (DÖRT YIL) DERS PROGRAMI (YENİ DÜZENLEME)

MÂTÜRÎDÎ KELÂMINDA TEVİL

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS SİYASİ DÜŞÜNCELER TARİHİ I SDT

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS KURAN OKUM VE TECVİD VIII İLH

Sosyoloji. Konular ve Sorunlar

Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 54:1 (2013), ss

İSLAM AHLAK ESASLARI VE FELSEFESİ

Tefsir, Kıraat (İlahiyat ve İslâmî ilimler fakülteleri)

ÜMİT ÖZTÜRK Gümüşhane Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Felsefe Bölümü. Gümüşhane-Türkiye

FELSEFE DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMINDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER

I. KİTAP: BATI FELSEFE GELENEĞİ: ÖĞRETİ VE KAVRAMLAR AÇISINDAN YAKLAŞIM FELSEFEYE GİRİŞ

V. Descartes ve Kartezyen Felsefe

Kitap Tanıtımı, Eleştiri ve Çeviri Dergisi Journal of Book Notices, Reviews and Translations

insan toplum Değerlendirmeler

MATE 417 MATEMATİK TARİHİ DÖNEM SONU SINAVI

Ahlâk ve Etikle İlgili Temel Kavramlar

TÜRKİYE DE VE DÜNYADA İNSAN HAKLARI HABERCİLİĞİNİN OLANAĞI

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ

İçindekiler. Önsöz 11 Kısaltmalar 15

İnanç Psikolojisi: Yaşamı Anlamlandırma Biçiminin Hayat Boyu Gelişimi

Fen - Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü

Beytulhikme An International Journal of Philosophy ISSN: Volume Issue 1 June 2013 Kitap Tanıtımı / Book Review

ĐBN MEYMÛN DA TANRI-ÂLEM ĐLĐŞKĐSĐ Hüseyin Karaman, Karadeniz Basın Yayın, Rize 2007, 261 s.

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Transkript:

Beytulhikme An International Journal of Philosophy ISSN: 1303-8303 Volume Issue 1 June 2013 Kitap Tanıtımı / Book Review Ananda Coomaraswamy & Rene Guenon & Surendranath Dasgupta, Doğu Bilgeliği, çev. Ahmet Aydoğan, İstanbul: Say Yayınları, 2012, 152 s. ISBN: 9786050201932. İnsanın kendisini, dış dünyasını, mensup olduğu din, dil, ırk gibi mefhumları kavramasında bir öğrenme yöntemi olarak karşılaştırma kadar karşılaşma eylemi de büyük önem taşımaktadır. Karşılaştırma, özü itibariyle kavram olarak bir öznenin bulunmasını tazammun etmektedir ve şeyler, olaylar arasında bir bağ kurarak öğrenme sürecinde büyük bir boşluğu doldurmaktadır. Karşılaşma sözcüğünden ise özne olanın da yerini yadırgamadan nesne olarak kendisini karşılaşma eylemine gönüllüce bırakmasını anlamaktayız. Bu bağlamda kültür bilim, antropoloji, dilbilim gibi B e y t u l h i k m e An International Journal of Philosophy ISSN: 1303-8303 Volume 3 Issue 1 June 2013 Edited by Mustafa Çevik & İlyas Altuner disiplinler kadar felsefenin ve felsefi ürünlerin de her iki eylemi gerçekleştirmeye yarayacak imkânlar sunduğuna şahit olmaktayız. Bu disiplinlerin, tarih içerisinde karşılaşıp birbirlerini etkiledikleri ne kadar su götürmez bir gerçek ise, aynı şekilde bu alanların, karşılaştırmalı bir okuma için insanlık tarihinde ne denli zengin bir kaynakça oluşturduğu da yadsınamaz gerçektir. Bu kaynakça etraflıca incelenip insanoğlunun; bilim, felsefe, estetik gibi beşeri araştırma alanlarındaki belli başlı

126 Hüseyin Aydoğan problemlerin izleri sürüldüğünde temel sorunların aynı olduğu; bu sorunların çözümüne ve izahına yönelik serdedilen çözüm yollarında ise farklı tartışmalar geliştirildiğini görmekteyiz. Bu izlekler içerisinde, belki de milletlerin düşünce seyrini ve onların düşünme geleneğini en iyi çıkarsayabileceğimiz alan felsefedir. İnsanlığın bu düşünsel serüveni içerisinde - henüz felsefenin bizatihi metafiziğin kendisi olduğu dönemlerde- kurmuş oldukları sistem, onların düşünce ufkunu anlayabilmemiz açısından önemli ipuçları sunmaktadır. Bu metafizik sistem, insan aklının Tanrı tasavvuru ve kozmogoni üzerine yaptığı derin düşünmeleri kapsamaktadır. Elimizdeki kitap Batı hikemiyatının ve felsefesinin nispeten gölgesinde kalmış olan Doğu bilgeliğini tanıtmaya yönelik giriş mahiyetinde bir derlemedir. Giriş mahiyetinde olmasının nedeni, kendisinden sonra gelen dizinin diğer iki kitabına, Çin Felsefesi Tarihi ve Hayatın Ritmi nde ele alınan Doğu metafiziğinin temel kavramlarına yönelik bir kılavuzluk oluşturmasıdır. Bu eser; Vedanta ve Batı Geleneği, Doğu Metafiziği, Felsefenin Anlamı, Hindistan ın İnsanlığa Katkısı, Doğu Metinlerinin Çevirisi Üzerine adlı beş ana bölüm ile Metafiziğe Yaklaşım adlı bir ek bölümden oluşmaktadır. Bunlardan ilki Türkiye de pek tanınmayan ama dünyanın önemli Hint felsefesi sözcülerinden olan Ananda Coomaraswamy e aittir. Vedanta ve Batı Geleneği başlığını taşıyan bu bölümde Coomaraswamy, Tanrı tasavvuru üzerinden Avrupa skolâstiği ile Şankara nın Upanişad yorumunu karşılaştırmaktadır. Ona göre olumlayıcı ve yadsıyıcı teoloji olmak üzere iki tür Tanrı yaklaşımı vardır. Upanişadlarda karşımıza çıkan kavrayışın, daha çok değilleme üzerine kurulu olduğunu söyleyen yazar, gidimli düşüncenin erişim alanının ötesinde olan yadsıma yoluna gidilmedikçe anlaşılamayan şeylerin olduğu tespitinde bulunmaktadır. Tanrı üzerine konuşma ya da negatif teoloji olarak din felsefesi gibi daha modern bir terminolojiden hatırlanacak bu bahis, İskenderiyeli Klement, Plotinos, İbn Sina ve İbn Meymun da Tanrı sıfatlarının selbi yorumlaması ya da onun ancak ne olmadığını bilebileceğimiz öğretisiyle paralellik taşımaktadır. Avrupa düşünce tarzı ile Doğu düşünce tarzının arasındaki önemli farklılıklara dikkat çeken yazar, metafizik görsel simgelerle ifade edilebilecek kadim hakikatlerin yorumlanmasında, metafizik üzerine eğitim almış kişilerin değil de filoloji sahasında eğitim almış kişilerin daha başarılı olduğunu vurgulamaktadır. Karşılaştırmalı bir felsefe ve dünya tasavvuru

A. Coomaraswamy & R. Guenon & S. Dasgupta, Doğu Bilgeliği 127 analizi sunulan bu bölümde Coomaraswamy psykhe, atman ve cogito kavramlarının bakışımlı bir tahlilini serimlemektedir. Hint öğretisindeki reincarnation ile Greklerin metasomatosis ve metempsykhosis öğretisinin aynı olduğuna dair çözümlemelerde bulunan yazar, dindeki ilk günah mirası kavramı ile metafizikteki cehalet mirası nın özünde aynı şeyi dile getirdiğinin de altını çizmektedir. Bu bölümde Coomaraswamy nin şu iddiası, her iki düşünce dünyasının daha yakından tanınmasına yönelik bir örnek teşkil etmektedir: Augustinus ve Thomas Aquinas da insanlık; bedeni cevher ve nüve halindeki erdem olarak Âdem de başlangıçta mevcuttur ve buradan hareketle insan bedeni, imkan halindeki nedenlerle önceki işlerde mevcut bulunmaktadır. Yani bu iki büyük filozofa göre Tanrı, dünyayı doğrudan değil fakat aynı zamanda ara nedenlerle yönetmektedir ve bu da dünyadaki kusursuz nedenselliğin temel sebebidir. Bir başka deyişle nasıl ki bir anne doğmamış çocuğa gebeyse dünyanın kendisi de doğmamış şeylerin sebeplerine gebedir. Coomaraswamy, bu düşüncelerin ait olduğu düşünürler bilinmese, rahatlıkla Upanişadlardan ya da Budacılığın metinlerinden iktibas edilen birer cümle sanılabileceğini söylemektedir. Çünkü ona göre her iki filozofun bu düşünceleri, aslında Hint öğretisindeki karma yasaları ve yeniden bedenlenme ile aynı şeyi ifade etmektedir. Reenkarnasyonun, transmigrasyon ile karıştırılmaması gerektiğinin de altını çizen yazar, burada pek alışıldık olmayan bir yorumlama sunmaktadır: Ona göre kuvve halindeki imkanların toplamından ibaret olan insan, bu imkanların hepsinin edimselleşebilmesi için dünya üzerinde hayatını sürdürmek zorundadır. Zamansal art ardalık ise değişik şeylerin birbirini izlemesi anlamına geldiği için tarih kendisini cins ya da türlerle tekrar etmektedir. Ama bu belirli tek bir fertte yeniden kendini tekrar etme olarak anlaşılamaz. Filozof bir nevi tenasühün farklı cins ve türlere ihtiyacı olduğunu, tek bir bireyde böyle bir ruh değişimini aramanın mümkün olmayacağını anlatmaktadır. Kitabın ikinci bölümü, Türkiye de oldukça tanınan bir filozofun, Rene Guenon un Doğu metafiziği üzerine yazdıklarından oluşmaktadır. Bu bölüm, birinci bölümdeki Coomaraswamy nin ayrıntılı olarak dipnotlar ve alıntılarla beslemiş olan metninin yanında daha kolay anlaşılır ve daha az referanslı görünmektedir. Bunun sebebi Doğu Metafiziği adlı bu bölümün,

128 Hüseyin Aydoğan Guenon un konferans metninden oluşmasıdır. Batı dünyasının mevcut zihni durumu içinde metafiziğin unutulduğunu, göz ardı edildiğini belirterek başlayan metin, metafiziğin günümüz bilim ve felsefesinden ayrı tutulması gerektiğini öne sürmektedir. Guenon un terkîbî gelenekselci düşünce derinliğini belirginleştiren analizlerinden örnek verilecek olursa, saf akli alanda herhangi bir inancı zorla benimsetmeye çalışmanın beyhudeliğine dair yapmış olduğu açıklama ilk sırada gelmektedir. Guenon a göre bu bağlamda dünyadaki en iyi delil bile, doğrudan ve fiili bilginin yerini tutmamaktadır. Bu bölümde Guenon un Aristoteles metafiziğini eleştirmeye yönelik yapmış olduğu önemli bir tespit daha vardır. Filozofa göre Aristoteles, metafiziği varlığı varlık olarak bilme diye tarif ederken onu varlıkbilim ile aynı kefeye koymakta bu da parçanın bütünün yerine ikame edilmesine yol açmaktadır. Fakat Doğu metafiziğinde varlık, asla ne ilk ne de en külli ilke olarak kabul edilmektedir. Çünkü burada önemli olan varlığın ötesine geçmektir. Kavrayışlarla dile getirilenden ziyade ima ve ihsas edilebilir olan, metafizik saha içerisinde yer almaya daha layıktır. Guenon; Doğu öğretilerinden, metafiziğin ifade edilenin ötesinde olduğunu çıkarsamaktadır. Guenon un bu düşüncelerini biraz daha açmak gerekirse, metafizik bilgiyi mümkün hale getiren, insanın beşeri vasıflarının ötesindeki yetileridir. Düşünüre göre bu, akıl üstü bir yetiden başkası değildir. Guenon un mistik ifadelerinin konunun anlaşılmasını yer yer güçleştirdiği pasajlarda bir başka çözümlemeyle karşılaşmaktayız: Aklın sınırlarını aşan metafizik tahakkukun gerçekleşmesi için yoga gibi hayat ritmini düzene koymaya yarayan temrinler, Batı metafiziğinde bulunmamaktadır. Bu gelenek, Hint felsefesinin bilfiil olan yapısından ileri gelmekte ve bilişsel (cognitive) sahanın dışında yer almasından kaynaklanmaktadır. Kitabın bundan sonraki üç bölümü, Coomaraswamy nin kaleme aldığı diğer metinlerden oluşmaktadır. Felsefenin Anlamı, Hindistan ın İnsanlığa Katkısı ve Doğu Metinlerinin Çevirisi Üzerine adında üç başlıktan oluşan bu bölümlerde; filozofun, Hint felsefesinin metafizik öğelerine daha yakından eğilerek çeşitli iktibaslarla tezlerini güçlendirmeye çalıştığı görülmektedir. Bu bölümlerin ilkinde iki tür felsefe yapma tarzı olduğunu öne süren Coomaraswamy; birincisinin; meseleleri aklileştirme, duyuların deneylerinden faydalanarak külliye varma [induction] metodu olan mantık, etik,

A. Coomaraswamy & R. Guenon & S. Dasgupta, Doğu Bilgeliği 129 teoloji ve ontolojinin kullanıldığı genel felsefe olduğunu belirtmektedir. İkinci felsefenin ise düşünme üzerine düşünme, düşünmenin özüne inerek onun ne ile nihai bağının olduğunu soruşturmaya yönelik bir çaba olduğunu dile getirmektedir. Diğer bir fark da ikinci felsefede, birincinin aksine küllilerden cüzinin çıkarımı söz konusu olmaktadır. Kitabın ek olarak Dasgupta dan çevrilmiş Metafiziğe Yaklaşım adlı son bölümünde de Batı nın Doğu metafiziğine yaklaşımı değişik Batılı yazarlar üzerinden örneklenmektedir. Bu bağlamda, zımni olarak Batı metafiziğinin iflasının ancak Doğu metinlerinin zenginliği ile aşılabileceğinden; bunun, sadece iki dünyanın birbirini ortadan kaldırıcı bir şekilde değil de tamamlayıcı bir anlayış ile buluşturulması sayesinde gerçekleşebileceğinden bahsedilmektedir. Elimizdeki bu kitapta, felsefe ve dinin birbirlerinden ayrı iki farklı disiplin olduğu düşüncesine tamamen yabancı bir kültür dünyasında, özellikle birbirine düşmanmış gibi yorumlana gelen bu iki sahanın, nasıl birlik ve bütünlük içerisinde kavranılıp bir yaşam tarzı olarak toplumu şekillendirdiğine tanık olmaktayız. Bu eserde; Doğu düşüncesinde dinin, felsefenin biricik kaynağı olarak alımlanışına dikkat çekilmektedir. Bu sebeple o öğreti ile yoğrulmuş topraklar üzerinde; felsefenin, Batıdakinin aksine, en alt toplum tabakasına ait olan insanlarda dahi hayatlarını yönlendirici bir uğraş alanı olduğu yansıtılmaktadır. Bu da, Doğu metafiziği ile Batı metafiziği arasındaki temel farklardan birinin, fiili bilginin önemine ağırlık verme geleneğinden kaynaklanmaktadır. Doğu Bilgeliği nde dikkat çekici bir başka bahis de Tanrı yı bilmede, sübuti teoloji yerine, selbi teolojinin kılavuzluğunun, Batılı ve Doğulu düşünce dünyasını buluşturmaya yarayan bir tenazur unsuru olmasıdır. Kitapta Tanrı nın bilinmesine dair Hıristiyan ve Hint öğretisi arasında kurulan düşünce git gelleri bununla sınırlı kalmaz ve Veda metinleri ile Meister Eckardt arasında kurulan bu bağlantıya bir de İslam düşüncesinden Celaleddin Rumi ve İbn-i Arabi eklenmektedir. Bunun dışında Bilgi sözcüğünde ifadesini bulan, bilen ile bilinenin birbirinden bağımsız olarak düşünülemeyeceği hakikatinin, ancak Doğu Metafiziğinde bir bütünlük içerisinde kavranabileceği iddiası ise Heidegger gibi son dönem Avrupa Alman düşüncesinden okurlara tanıdık gelebilecek bir düşünce simetrisi oluşturmaktadır.

130 Hüseyin Aydoğan Doğu düşüncesinin ana unsurlarını, her biri sahasında yetkin üç isim üzerinden ele alan bu kitap, disiplinler arası bir karşılaştırma sunması bu karşılaştırma, karşı karşıya getirmek yerine birleştirmek üzerine kuruludur- hasebiyle önemlidir. Bu anlamda Kipling in doğu, doğudur; batı da batı. Bu ikisi asla bir araya gelmeyecektir. sözü gibi her iki dünyanın birbirine kapılarını kapatmış olduğunu imleyen görüşler olduğu gibi, bu ikilinin ancak birbirlerine yaklaştıkları ölçüde kendilerini var kılacaklarını savunan düşünürler de vardır. İlk görüşü taraf edinenler, insanlık tarihinin en temel ve her dönemde üzerine ciddi düşünsel mesailer sarfedilmiş problematiklerine yeniden göz atmalıdırlar. Bu iki düşünce dünyası deniz ve kara gibi sert konturlarla birbirinden ayrı tutulabilecek derecede farklı mıdırlar yoksa bu farklılık ikisine de sonradan mı yüklenmiştir? Örneğin Batı felsefe geleneğini Antik Yunan dan başlatan pek çok felsefe tarihçisi olduğu gibi, Grek düşüncesinin köklerini Doğu dan başlayarak Mısır üzerinden süren düşünürler de vardır. Felsefe Tarihçisi Weber in ifadesiyle Antik Yunan da Tanrıların sürülmesiyle politeist ve pagan bir dünya görüşünden monist ve monoteist bir dünya görüşüne geçilmiştir. MÖ 9. ile 7. yüzyıllar, bu anlamda büyük bir önemi haizdir. Çünkü bu dönemlerde Antik Yunan da Presokratikler arkhe tanımlaması ile uğraşırken Doğu da Hindistan da Şankara, Brahma Sutra ların tefsiriyle uğraşmaktadır. Geçmişten tevarüs edilerek günümüze dek ulaşmış olan felsefi ve edebi metinlerin kaynağı bu yüzyıllara kadar geri götürülmektedir. Batı kültürünün pek çok konuda esinlendiği İlyada ve Odysseia destanlarının derlenişi bu zaman aralığına rastladığı gibi, Hindistan da da Dört Veda nın, MÖ 500 den önceki dönemlere ait vahyedilmiş kutsal metinler olduğu kabul edilir. Benzeri bir tartışma farklı bir bakış açısından, Martin Bernal üzerinden de takip edilebilir. Elimizdeki kitap, bu ve benzeri sorulara cevap aramanın yanında, okurlarına yoğun bir felsefi kavramsal analiz de sunmaktadır. Arş. Gör. Hüseyin Aydoğan Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü