MAKRO YORUM - Tahminlerde Revizyon 12 Ağustos 2013 Pazartesi Sayfa: 1

Benzer belgeler
GÜNE BAŞLARKEN 6 Nisan 2009

AKBANK Ekonomi Sunumu. Ocak 2016

2015 Nisan Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısı. Erdem BAŞÇI Başkan. 30 Nisan 2015 İstanbul

Günlük Bülten 12 Eylül 2014

Turkey Data Monitor Ekonomi Bülteni. 07 Mart 2016 I. KÜRESEL GELİŞMELER

7. Orta Vadeli Öngörüler

DÜNYA EKONOMİSİ. FED in faiz artırımı sürecine yönelik zamanlamayı fiyatlandırmakla güçlük çeken küresel piyasalar,

Enflasyon, Kur ve Faiz Beklentilerimizde Aşağı Yönlü Revizyon. Ekonomik Araştırmalar ve Stratejik Planlama Nisan 2013

Ekonomi Bülteni. 7 Kasım 2016, Sayı: 43. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: Mart Toplantı Tarihi: 24 Şubat 2015

5.21% -11.0% 25.2% 10.8% % Eylül 18 Ağustos 18 Eylül 18 Ekim 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2012 YILI 9 AYLIK FAALİYET RAPORU

Bankacılık Sektör Ekim Raporu - 22 Kasım 2013 Sayı: 10 Sayfa: 1

GÜNE BAŞLARKEN 1 Haziran 2009

Ekonomi Bülteni. 01 Haziran 2015, Sayı: 13. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

2015 Yılında Para ve Kur Politikası. Erdem BAŞÇI Başkan. 10 Aralık 2014 Ankara

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Mayıs 2014, No: 92

NUROL YATIRIM BANKASI A.Ş YILI İKİNCİ ÇEYREK ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: Mayıs Toplantı Tarihi: 24 Mayıs 2016

MESLEK KOMİTELERİ DURUM TESPİT ANKETİ

HAFTALIK BÜLTEN 02 MAYIS 06 MAYIS 2016

7,36% 5,1% 15,4% 10,1% 87,1 57,1 2,7 17,75% Mayıs 18 Nisan 18 Mayıs 18 Haziran 18

Ekonomi Bülteni. 03 Ağustos 2015, Sayı: 21. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Günlük Bülten 03 Mayıs 2013

Ekonomi Bülteni. 25 Nisan 2016, Sayı: 17. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

GÜNE BAŞLARKEN 16 Kasım 2009

Sayı: Mayıs PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ Toplantı Tarihi: 18 Mayıs 2010

GÜNE BAŞLARKEN 17 Haziran 2009

7.36% 2.9% 17.9% 9.7% % Temmuz 18 Nisan 18 Temmuz 18 Ağustos 18

Ekonomi Bülteni. 18 Ocak 2016, Sayı: 3. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Makro Tahmin Güncelleme. Haziran 2017

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 23 Aralık 2015 Ankara

Ekonomi Bülteni. 10 Nisan 2017, Sayı: 15. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Piyasalarda Bu Ay Şubat Şebnem Mermertaş Sermaye Piyasaları ve Makro Ekonomik Araştırmalar

EKONOMİK GELİŞMELER VE DÖVİZ KURLARINDA BEKLENTİLER EKONOMİ VE STRATEJİ DANIŞMANLIK HİZMETLERİ 2013 KASIM

Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi. Aylık Ekonomi Bülteni

1- Ekonominin Genel durumu

Ekonomi Bülteni. 29 Haziran 2015, Sayı: 17. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

7. Orta Vadeli Öngörüler

Kasım. Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU

2014 Görünümü Kritik Faktör: Toparlanmanın Boyutu ve Fed in Sıkılaştırma Zamanlaması. Ekonomik Araştırmalar ve Stratejik Planlama Ocak 2014

GÜNE BAŞLARKEN 17 Aralık 2009

Şubat 15. Emeklilik Fon Bülteni. Değişen dünyanın sigortası

haftalık bülten 31 Aralık 2012 Geçen haftanın özeti haftalık bülten İnan Demir +(90)

7.36% 7.0% 15.8% 9.6% % Haziran 18 Mayıs 18 Haziran 18 Temmuz 18

Global Ekonomi ve Yurtdışı Piyasalar. Temmuz 2011

Ekim 15. Emeklilik Fon Bülteni. Değişen dünyanın sigortası

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GRUPLARA YÖNELİK ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU

Günlük Bülten 06 Ağustos 2013

Ekonomi Bülteni. 16 Mayıs 2016, Sayı: 20. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Makro Ekonomi ve Strateji. Haftalık Veri Akışı

Makro Tahmin Güncelleme. Eylül 2017

Ekonomi Bülteni. 7 Ağustos 2017, Sayı: 32. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: Ekim Toplantı Tarihi: 21 Ekim 2015

Günlük Bülten 27 Ocak 2016

Ekonomi Bülteni. 21 Mart 2016, Sayı: 12. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

7.26% 9.9% 10.8% 10.8% % Mart 18 Şubat 18 Mart 18 Nisan 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

Günlük Bülten 17 Mart 2014

SEKTÖREL GELİŞMELER İÇİNDEKİLER Otomotiv. Beyaz Eşya. İnşaat. Turizm. Enerji. Diğer Göstergeler. Sektörel Gelişmeler /Ağustos

Ekonomi Bülteni. 8 Mayıs 2017, Sayı: 19. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 29 Ağustos 2016, Sayı: 34. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

GÜNLÜK BÜLTEN EUR / USD

Haftalık Ekonomi ve Finans Bülteni 3 Ağustos 2015 / 31

Ekonomi Bülteni. 14 Aralık 2015, Sayı: 39. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

T.C. AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Ekonomik ve Mali Politikalar Başkanlığı

7. Orta Vadeli Öngörüler

Esentepe Mah. Ali Kaya Sok. Polat Plaza A Blok No: 1A/52 Kat 4 Şişli / İstanbul Tel: (0212)

Ekonomi Bülteni. 22 Haziran 2015, Sayı: 16. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME ( )

Akşam Analizi

Ekonomi Bülteni. 9 Mayıs 2016, Sayı: 19. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

FAİZLER ARTTI. ŞİMDİ NE OLACAK?

Ekonomi Bülteni. 11 Mayıs 2015, Sayı: 12. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 25 Mayıs 2016 Ankara

Ekonomi Bülteni. 8 Ağustos 2016, Sayı: 31. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomik Görünüm ve Tahminler: Aralık 2012

Günlük Bülten 13 Nisan 2012

NUROLBANK 2011 YILI ÜÇÜNCÜ ÇEYREK ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

Nisan. Haftaya Bakış Nisan 2016

Ekonomi Bülteni. 17 Ağustos 2015, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 16 Mart 2015, Sayı: 11. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

internet adreslerinden

SABAH BÜLTENİ GENEL GÜN ÖZETİ. Destek FX Piyasa Gözlemi. 12 Kasım 2015 Saat 08:30. Piyasalar "cari fazla" ile yükseldi

01/01/ /12/2012 DÖNEMİNE İLİŞKİN GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. LİKİT-KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU 12 AYLIK RAPORU

Günlük Bülten 18 Mart 2015

Günlük Bülten 18 Eylül 2013

Ekonomi Bülteni. 6 Şubat 2017, Sayı: 6. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Enflasyon risklerine çıktı açığına duyarlılık ayrımında bakış

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2010 YILI 9 AYLIK FAALİYET RAPORU

ASYA EMEKLİLİK ve HAYAT A.Ş. ALTERNATİF KATKI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 6 AYLIK RAPOR

%15,00 %13,50 %12,00 %10,50 %9,00 %7,50 %6,00 %4,50 %3,00 Tem.08

Ekonomi Bülteni. 13 Ekim 2014, Sayı: 41. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

MESLEK KOMİTELERİ DURUM TESPİT ANKETİ

HAFTALIK RAPOR 23 Şubat 2015

Ekonomi Bülteni. 6 Haziran 2016, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Mayıs. Haftaya Bakış Mayıs 2016

Haftalık Piyasa Beklentileri. 10 Kasım 2014

İhracat azaldı, Merkez Bankası faiz indirdi

Ekonomi Bülteni. 01 Aralık 2014, Sayı: 48. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

HAFTALIK RAPOR 17 Eylül 2018

HAFTALIK RAPOR 22 Ekim 2012

Transkript:

12 Ağustos 213 Pazartesi Sayfa: 1 İç talepteki toparlanmanın sınırlı kalması nedeniyle 213 yılı büyüme tahminimizi %4,6 dan %3,6 ya çekiyoruz Mayıs sonundan itibaren ABD Merkez Bankası nın para politikasında normalizasyon endişeleri ve yurtiçindeki gelişmeler iç talebi ciddi ölçüde baskıladı. Temmuz 212 de ABD tahvil faizleri %1,4 e indiğinde faizlerin olağanüstü düşük seviyede olduğunu ve Amerikan ekonomisindeki toparlanmanın da katkısıyla 213 yılında yükseleceğini çeşitli platformlarda belirtmiştik. Ancak 2 Mayıs ta başlayan faizlerdeki keskin artış trendi %2,75 e kadar ulaşarak, tahminlerimizin oldukça ötesine geçti. Yurtiçindeki gelişmelerin de aynı döneme denk gelmesi, ikinci çeyreğin sonundan itibaren büyümede aşağı yönlü risk oluşturdu. Bu doğrultuda 213 yılı büyüme tahminimizi %4,6 dan % 3,6 ya çekiyoruz. Bununla birlikte aşağı yönlü revizyonun büyük ölçüde iç talepten kaynaklandığı dikkate alındığında, büyümenin daha dengeli ve sağlıklı bir patikada ilerlemesini sürdürülebilirlik adına önemsiyoruz. TL deki değer kaybına rağmen, destekleyici global enflasyon ve zayıf iç talep ile enflasyon tahminimiz hâlâ %6,1 Yılın ilk yarısında gıda enflasyonu ve TL deki değer kaybı tahminlerimizi aşarken, gıda fiyatlarının yılsonuna kadar normalize olacağı ve büyümenin daha zayıf kalacağı beklentisi ile destekleyici küresel enflasyon gelişmeleri riskleri dengeliyor. Bu doğrultuda yukarı yönlü riskleri not etmekle birlikte yılsonu enflasyon tahminimizi, %8 e ulaşan piyasa tahminlerinin aksine, %6,1 ile değiştirmiyoruz. Merkez Bankası nın da %6,2 ye revize edilen tahmininin öngörümüze yakın olduğu görülüyor. Önümüzdeki dönemde TL nin seyri ve gıda fiyatlarındaki düzeltmenin boyutu tahminimizde yukarı yönlü risk oluşturuyor. Yüksek altın ithalatına rağmen cari açıktaki artış beklentilerimize paralel sınırlı kalıyor... 213 Görünümü raporumuzda, bu yılın makroekonomik açıdan en büyük zorluğunun iç ve dış talebin birlikte büyümeye pozitif katkı sağlaması olduğunu belirtmiştik. Ana ticaret ortağı Euro Bölgesi nin yılbaşındaki beklentilerin aksine bu yıl da daralacak olması, hem ihracatı hem de beklentiler ve finansman kanalıyla büyümeyi baskıladı. Bununla birlikte dış talebin büyümeye negatif etkisinin görece sınırlı kalması, 21 sonundan itibaren uygulanan yeni ekonomik programın avantajlarının zayıf global ekonomik koşullara rağmen korunduğunu gösteriyor. Petrol fiyatlarının olumlu seyrinin de katkısıyla, cari açıktaki artış sınırlı kalıyor. Geçen yılın aksine bu yıl cari açığı yukarı çeken ana faktör olan yüksek altın ithalatının daha ne kadar süreceği ise belirsizliğe yol açıyor. Küresel ekonomiye ilişkin beklentilerimiz ışığında Dolar/TL tahminimizi 1,86 ile değiştirmezken, yüksek seyreden Euro/Dolar nedeniyle yılsonu Sepet/TL öngörümüzü 2,9 dan 2,14 e çekiyoruz ABD de, ekonominin yeterince güçlü toparlanmadığı ve enflasyonun düşük kalmaya devam ettiği yönündeki görüşümüz ışığında, ABD tahvil faizlerinin yılın geri kalanında daha ılımlı bir seyir izleyerek yılsonunda bugünkü seviyesinin altında kalmasını bekliyoruz. Avrupa da ise, ekonominin sınırlı da olsa nihayet büyümeye geçmesi ve çevre ülkelerdeki risk primlerinin görece düşük kalmaya devam etmesi Euro yu destekliyor. Bu doğrultuda yılsonu için Dolar/TL tahminimizi 1,86 ile değiştirmiyor; ancak Euro/Dolar paritesi tahminimizi 1,25 ten 1,295 ye, sepet/tl tahminimizi de 2,9 dan 2,14 e yükseltiyoruz. Piyasalarda normalizasyon için, Ağustos ayı enflasyon gerçekleşmeleri ve Eylül ayı Fed toplantısı kritik olacak... Mevcut durumda hem enflasyon hem TL konusunda piyasa tahminlerinden ayrışmış görünüyoruz. Bu noktada öngörülebilirliği artırmak ve piyasalarda olası normalizasyon açısından, 3 Eylül de açıklanacak Ağustos ayı enflasyon rakamları ve 17-18 Eylül deki Fed Toplantısı kritik olacak. Fed in bu toplantıda hem enflasyon hem büyüme tahminini aşağı çekme ihtimalini yüksek görüyoruz. Küresel ekonomide toparlanma sınırlı kalıyor 212 sonunda 213 yılı raporumuzu hazırlarken, 213 ün ilk yarısının büyüme açısından baskı altında olacağını, yılın ikinci yarısında ise toparlanmanın başlayacağını öngörmüştük. İçerde Merkez Bankası nın para politikasının destekleyici yönde olacağını, dışarda ise belirsizliklerin sürdüğünü ancak resesyon koşullarının hafiflediğini kaydetmiştik. Ayrıca krizden çıkış aşaması olarak tabir edilen mevcut durumda bazı kritik belirsizliklerden bahsetmiştik: ABD de krizin kaynağı olan konut sektöründe kriz öncesi seviyeye dönüş, küresel faizlerde normalizasyon, jeopolitik sorunlar ve BRIC ülkelerindeki belirsizlik-

Eylül '11 Ocak '12 Nisan '12 Tem. '12 Ekim '12 Ocak '13 Nisan '13 Tem. '13 22 23 24 25 26 27 28 29 21 211 212 213 12 Ağustos 213 Pazartesi Sayfa: 2 ler. Bununla birlikte ABD de mali uçurumun ana hatlarıyla sıkı maliye politikası yoluyla çözülmesine ve ekonominin yeterince güçlü toparlanmamasına rağmen faizlerin beklentilerimizin üzerinde yükselerek Fed in tahvil alımı azaltma politikasına aşırı reaksiyon vermiş olması, Avrupa da halen öngördüğümüzden daha sınırlı kalan politika desteği ve özellikle Çin olmak üzere süregelen BRIC belirsizlikleri yılın ikinci yarısında büyümeyi baskılayacak. Bu doğrultuda yılın ikinci yarısındaki toparlanmanın yılbaşında öngördüğümüzden daha sınırlı olacağını düşünüyoruz. Dünya büyüme tahminini son bir senede art arda beş kez aşağı yönlü revize eden IMF de, halen büyümede aşağı yönlü riskleri vurguluyor (bkz. Grafik I). Grafik I: IMF 213 Yılı Büyüme Tahminleri 4.6% 4.5% Grafik II: AMB Politika Faizi: Tahmin ve Gerçekleşme 5.% 4. 3.8% 4. 3.9% 3.9% 3.6% 3.5% 4.% 3.% 2.% 3.4% 3.% 3.3% 3. 1.%.% -1.% -2.% Politika Faizi Odeabank Hesaplaması (Mankiw Kuralı) Kaynak: IMF Kaynak: AMB, Eurostat ve Odeabank Ekonomik Araştırmalar ABD de tahvil faizleri kısa vadede Haziran ortasındaki seviyelerine gerileyebilir ABD Merkez Bankası nın krizden çıkış sürecindeki politika duruşu ilk yarının sonunda beliren ve yılın geri kalanında önemli olacak en kritik belirsizliklerden biri. Temmuz 212 de %1,4 seviyesinde olan ABD 1 yıllık tahvil faizlerinin rekor düşük olduğunu ve kademeli olarak artış olabileceğini çeşitli platformlarda dile getirmiştik. Ancak %2,75 e kadar yükselen faizler aşırı tepki vererek öngörülerimizi aştı. Zira enflasyonun 214 sonunda bile %2, lik hedefe ulaşması beklenmezken ve Fed in 214 sonunda minimum %6,5 e gerileyeceğini öngördüğü işsizlik oranı hesaplamalarımıza göre pek de mümkün görünmezken; mevcut piyasa faizleri 214 te 25 baz puanlık faiz artırımını fiyatlıyor. ABD ekonomisinin, Fed in mevcut makroekonomik tahminlerine kıyasla daha zayıf olduğunu ve bu doğrultuda tahvil faizlerindeki son artışların aşırı tepki olduğunu düşünüyoruz. Ayrıca tahvil faizlerindeki bu denli sert yükseliş hem konut sektörüne hem de finansal kesime negatif etki yaparak büyüme üzerinde ilave baskı oluşturuyor. Baz senaryomuzda, bu yıldan itibaren tahvil alımları sınırlı seviyede kademeli olarak azaltılsa bile faiz artırımlarının 215 ten önce olamayacağı ve bu yönde Fed in iletişimi kuvvetlendirerek piyasaları rahatlatacağı yer alıyor. Son dönemdeki toparlanma sinyallerine rağmen, Euro Bölgesi ekonomisinin yılbaşındaki öngörülerin aksine 213 te de daralması bekleniyor Yıllık raporumuzda Avrupa Merkez Bankası nın (AMB) politika faizini tahmin etmek için kullandığımız modellere dayanak, faiz indirimlerinin görülebileceğini belirtmiştik (bkz. Grafik II). Her ne kadar Mayıs ta AMB politika faizini %,75 ten %,5 ye indirmiş olsa da, mevcut para politikası desteği yılbaşındaki öngörülerimizden daha sınırlı kaldı ve bu durum da Euro daki düşüşü sınırladı. Geniş kabul gördüğü üzere, bu nedenle ekonomiler halen yeterince büyüyememe sorunu nedeniyle politika desteğine ihtiyaç duyuyor. AMB Başkanı Draghi nin faizlerin uzunca bir süre bu veya daha düşük seviyede kalacağını söylemesi, ilave desteklerin gelebileceğine veya en azından mevcut duruşun tahmin edilenden daha uzun sürebileceğine işaret ediyor. Söz konusu desteğin enflasyonist kaygılarla zayıf ve gecikmeli olarak geliyor olması; AB nin ana ticaret ortağı olması nedeniyle Türkiye de büyüme oranını baskılayan temel faktörlerden biri (bkz. Grafik III). AMB nin tutumu ve ABD de tahvil faizlerinin gerileyeceği yönündeki beklentimiz ışığında, yılsonu Euro/Dolar

29Ç4 21Ç1 21Ç2 21Ç3 21Ç4 211Ç1 211Ç2 211Ç3 211Ç4 212Ç1 212Ç2 212Ç3 212Ç4 213Ç1 T: 213Ç2 T: 213Ç3 T: 213Ç4 29Ç4 21Ç1 21Ç2 21Ç3 21Ç4 211Ç1 211Ç2 211Ç3 211Ç4 212Ç1 212Ç2 212Ç3 212Ç4 213Ç1 T: 213Ç2 T: 213Ç3 T: 213Ç4 1.3%.7%.8% 2.2% 3.6% Eyl 7 Mar 8 Eyl 8 Mar 9 Eyl 9 Mar 1 Eyl 1 Mar 11 Eyl 11 Mar 12 Eyl 12 Mar 13 1999 21 23 25 27 29 211 213T 215T 217T 12 Ağustos 213 Pazartesi Sayfa: 3 tahminimizi 1,25 ten 1,295 ye revize ediyoruz. Bununla birlikte 214 te ilk defa ABD ekonomisinin dünyadaki payının Avrupa yı geçecek olması ve ekonomik dengelerin ABD lehine kuvvetlenecek olması nedeniyle, 214 sonunda paritenin 213 ün altında kalacağını tahmin ediyoruz (bkz. Grafik IV). Grafik III: Çeyreklik Büyüme Oranları Grafik IV: ABD-Almanya Büyüme Farkı ve Euro/Dolar 3 6 2 1.5 2 1-1 -2-3 4 2-2 -4 1-1 -2 1.4 1.3 1.2 1.1 1-4 -5 Almanya Türkiye (Sağ eksen) -6-8 -3-4 Almanya-ABD Büyümesi (%) Euro/Dolar (sağ eksen).9.8 Kaynak: Bloomberg ve TÜİK Kaynak: IMF, Bloomberg, Odeabank Ekonomik Araştırmalar Küresel belirsizlikler Türkiye de büyümeyi baskılıyor Küresel ekonomide süregelen belirsizlikler nedeniyle IMF dünya büyüme tahminini son bir yılda 5 kez aşağı yönlü revize etti. Resesyon koşullarının devam ettiği ana ticaret ortağımız Avrupa ekonomisi dünya ekonomisini aşağı çektiği gibi Türkiye ekonomisine de hem dış talep koşulları hem beklentiler ve finansman kanalıyla negatif etki ediyor. Bu doğrultuda yurtdışı ve yurtiçindeki gelişmelere bağlı olarak aşağı yönlü riskler sürerken, 213 yılı büyüme tahminimizi %4,6 dan %3,6 ya çekiyoruz. Öte yandan yılın ilk çeyreğinde mevsimsellikten arındırılmış işsizlik oranı 212 deki %9,2 den sınırlı artışla % 9,3 e yükseldi. Bununla birlikte işgücüne katılım oranındaki artış ve kayıt dışı istihdamdaki azalış devam ederek, yapısal iyileşmelerin sürdüğünü gösterdi. Yılın geri kalanında işsizlik oranın mevsimsel faktörlerin de katkısıyla gerileyeceğini ve yıl genelinde %8,9 ile yeni en düşük seviyeye ineceğini tahmin ediyoruz. Grafik V: Yıllık Büyüme Oranları 1 % - Dış talep İç talep Yıllık büyüme Grafik VI: Mevsimsellikten Arındırılmış Büyüme Oranı 5.% 4.% 3.% 2.% 1.%.% -1.% 4.4%.9% 1.2%. -.4% 1.7%.1%.1% 1.6% 1. -.4% 2.1% - Kaynak: TÜİK ve Odeabank Ekonomik Araştırmalar Tahminleri Kaynak: TÜİK ve Odeabank Ekonomik Araştırmalar Tahminleri Altın ithalatı belirsizliğe yol açsa da, cari açıkta riskler dengeli Yılın ilk yarısında cari işlemler açığının 37, milyar dolar olarak gerçekleştiğini tahmin ediyoruz. Geçen sene 1,7 milyar dolar fazla veren net altın ticareti bu senenin ilk yarısında 7, milyar dolar ile açığa dönüştü. Böylece altın hariç bakıldığında, petrol fiyatlarındaki ılımlı seyrin de etkisiyle yılın ilk yarısında cari açık geçen yılın aynı dönemine göre -%5,3 düşerek 3, milyar dolara gerilediğini tahmin ediyoruz. Son dönemde petrol fiyatlarındaki yükseliş ve Temmuz da da 2 milyar dolar civarında beklediğimiz altın ithalatı cari açıkta son aylardaki yukarı yönlü trendin sürmesine yol açacak. Bu-

May.8 Eyl.8 Oca.9 May.9 Eyl.9 Oca.1 May.1 Eyl.1 Oca.11 May.11 Eyl.11 Oca.12 May.12 Eyl.12 Oca.13 May.13 12 Ağustos 213 Pazartesi Sayfa: 4 nunla birlikte OPEC ülkelerinde petrol üretiminin iki yılın en düşük seviyesine inmesine rağmen fiyatların stabilize olduğu seviye ve Temmuz ayı itibarıyla Avrupa da toparlanmanın başlamasıyla ihracatın %16 ile keskin bir artış kaydetmesi, cari açıkta risklerin dengeli olduğu hatta aşağı yönlü baskının ağır bastığını düşündürüyor. Bu noktada, 213 Görünümü raporumuzda da bahsettiğimiz gibi, Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkelerine yapılan ihracat ılımlı artışını sürdürürken kürenin geri kalanı toparlandığında kaydedilecek ihracat performansı kritik olacak. Bu doğrultuda iç talepteki zayıflığın da etkisiyle, 213 yılı cari açık tahminimizi 59,7 milyar dolar ile koruyoruz. Milli gelire oran olarak ise cari açık tahminimizi, büyüme öngörümüzdeki revizyon nedeniyle, % 6,9 dan %7,1 e sınırlı seviyede yükseltiyoruz. Grafik VII: Cari Açık ve Enerji İthalatı (Milyar Dolar) Grafik VIII: İhracat ve İthalat (3 A.O., Yıllık Değişimler) 8 7 Cari açık Net enerji ithalatı 6 5 4 3 2 1 Kaynak: TÜİK, TCMB ve Odeabank Ekonomik Araştırmalar 5% 4% 3% % - - -3% -4% -5% Altın hariç mal ve hizmet ihracatı Altın hariç mal ve hizmet ithalatı Kaynak: TCMB ve Odeabank Ekonomik Araştırmalar Enflasyonda kritik faktör gıda fiyatları Yılın ilk yarısında, gıda fiyatlarındaki rekor artışın yol açtığı Haziran ayı enflasyonu hariç, enflasyon beklentilerimizle uyumlu gerçekleşti. Böylece yıllık enflasyon Mayıs taki %6,5 ten Haziran da %8,3 e, Temmuz da da %8,9 a yükseldi. Bu dönemde çekirdek enflasyondaki artış ise, TL deki %1 a varan değer kaybına rağmen, görece sınırlı kaldı ve Temmuz ayı itibarıyla %6,1 oldu. Gıda fiyatlarındaki artışın geçici olduğunu ve Ağustos tan itibaren düzeltmesinin geleceğini düşünüyoruz. Çekirdek enflasyondaki seyir, manşet enflasyondaki artışın geçici olduğunu teyit ediyor. Altı aylık kümülatif bazda bakıldığında, çekirdek enflasyon bu yıl %3,75 ile son üç yılın en düşük seviyesinde gerçekleşti. Son dönemde TL deki değer kaybı ve gıda fiyatlarına ilişkin belirsizlik yukarı yönlü risk oluştursa da, zayıf iç talep ve Merkez Bankası nın sıkı politika duruşu sayesinde çekirdek enflasyonun yılsonunda %5,9 olarak gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Gıda fiyatlarında kısa vadede Haziran da olanın aksi yönünde ve mevsimselliğin ötesinde bir düzeltme olacağı öngörümüz ve elektrik ve doğalgaza zam yapılmayacağı varsayımı altında, yılsonu enflasyon beklentimizi %6,1 ile değiştirmiyoruz. Bununla birlikte TL deki değer kaybı ve gıda fiyatları enflasyonda yukarı yönlü risk oluşturuyor. ABD de tahvil faizleri yükselmezse TCMB nin ilave faiz artırımına ihtiyaç kalmaz Merkez Bankası para politikası yılbaşından itibaren 211 deki duruşuna geri döndü ve makroekonomik risklere karşı politika faizini artırmak yerine faiz koridorunu etkin bir şekilde kullanmaya ve beraberinde düzenli döviz satışına başladı. Bu noktada finansal piyasalarca merak edilen, yılsonunda enflasyonun 211 de olduğu gibi çift haneli seviyeye ulaşıp ulaşmayacağı ve TL deki son değer kaybının terse dönüp dönmeyeceği Son dönemde TL deki değer kaybına rağmen, 211 den farklı olarak hem küresel hem de çekirdek enflasyonun ılımlı seyretmesi Merkez Bankası nın elini rahatlatıyor. Bu çerçevede TCMB nin, ABD tahvil faizlerinin gevşeyeceği ve yılsonunda TL nin bugüne göre %5 civarında değerleneceği varsayımı altında, politika faizinde ve faiz koridorunda kısa vadede ilave bir değişiklik yapmayacağını, mevcut faiz koridorunda likidite yönetimiyle sıkılaştırmaya ve döviz satışlarına devam edeceğini tahmin ediyoruz. Enflasyonun yeniden düşen patikaya girdiği gözlenene ve akabinde

Oca 12 Mar 12 May 12 Tem 12 Eyl 12 Kas 12 Ara 12 Şub 13 Nis 13 Haz 13 12 Ağustos 213 Pazartesi Sayfa: 5 13% 11% 9% 7% 3% elektrik ve doğalgaza zam konusu belli olana kadar, Merkez Bankası nın ortalama fonlama faizini %4,5 lik politika faizinin üzerinde tutmasını bekliyoruz. Bazı gelişmekte olan ülkelerde politika faizlerinde yakın vadede indirim olasılığı da TCMB nin elini güçlendirecektir. Küresel koşulların tahminlerimizin aksine gerçekleşmesi durumunda ise, Merkez Bankası öncelikle faiz koridorunda ilave genişlemeyi tercih edecek, politika faizinde olası bir artırımı son opsiyon olarak değerlendirecektir. Öte yandan Rezerv Opsiyon Mekanizması (ROM), önceki raporlarımızda da ifade ettiğimiz üzere, TCMB nin politika esnekliğini destekliyor. Haziran başından bu yana 7,1 milyar dolarlık döviz satışı yapan TCMB nin, küresel endişelerin hafiflemesiyle 2 Ağustos haftasında döviz rezervlerini 6,6 milyar dolar artırmış olması ROM un işleyişinin ve faydasının gözlenmesi açısından önemli... Grafik IX: Faiz Koridoru, Gösterge Bono Faizi ve TL MB Politika Faizi MB ortalama fonlama faizi MB Gecelik Borç Alma Faizi Kaynak: TCMB, Borsa İstanbul ve Odeabank MB Gecelik Borç Verme Gösterge bono faizi Sepet/TL (sağ eksen) 2.3 2.25 2.2 2.15 2.1 2.5 2. 1.95 Grafik X: Yıllık Gıda ve Enerji Enflasyonu Yılsonu kur tahminimizi Dolar/TL için 1,86 ile değiştirmiyor, sepet/tl için 2,9 dan 2,14 e yükseltiyoruz Merkez Bankası nın TL yi değerlendirmek için elinde güçlü araçlar olsa da, temkinli politika duruşunu korumayı tercih ettiğini ve içinde bulunduğumuz dönemde volatilitedeki artışı baskılamaya çalıştığını düşünüyoruz. ABD de para politikasına ilişkin belirsizliklerin aşırı fiyatlandığı varsayımı altında, enflasyonun da Ağustos ta hız keseceği yönündeki beklentimizi dikkate alarak TL nin yeniden değerleneceğini tahmin ediyoruz. Bu doğrultuda yılsonunda Dolar/TL tahminimizi 1,86 ile değiştirmesek de, Euro/Dolar paritesinin yılbaşındaki tahminlerimizden daha yüksek seyretmesi nedeniyle yılsonu için parite tahminimizi 1,25 ten 1,295 ye, sepet/tl tahminimizi de 2,9 dan 2,14 e yükseltiyoruz. Tahvil faizleri, enflasyondaki gerileme ile birlikte yükseldiği hızda olmasa da gerileyecektir İkinci yatırım yapılabilir not kararı ve aşırı alımların da etkisiyle 17 Mayıs ta %4,6 ile rekor düşük seviyeye gerileyen iki yıllık gösterge bono faizi, o tarihten bu yana hızla yükselerek %9,6 ya kadar yükseldi. Likiditenin zayıf olması düşük hacimlerle sert hareketlere yol açarken, faizlerdeki bu denli yükselişi temel dinamikler ile açıklamak mümkün görünmüyor. Bu doğrultuda küresel belirsizlikler hafiflediğinde, içeride de enflasyonun düşüş sürecine girdiği gözlendiğinde faizlerde tıpkı yükselirken olduğu gibi ani düşüşler görebiliriz. Türkiye nin mevcut koşullar altında %1 civarı reel faiz ödemesinin makul olduğunu düşünüyor, bu doğrultuda yılsonunda gösterge bono faizinin %7 ye gerilemesini bekliyoruz. Kısa vadede ise verim eğrisinin kısa tarafı Merkez Bankası nın para politikasına daha duyarlı hale gelirken, uzun tarafta ABD faizlerindeki gerilemeye paralel daha erken bir düşüş sürecine girebileceğimizi düşünüyoruz. Kamu borç stoku, güçlü bütçe performansı sayesinde, gerilemeye devam ediyor Yılın ilk yarısında merkezi yönetim bütçe dengesi, tahminlerimizden ve Orta Vadeli Programın öngördüğünden de daha iyi bir performans kaydetti. 12 aylık toplamlara göre Haziran ayı itibarıyla bütçe açığı 19, milyar TL, faiz dışı fazla da 26,4 milyar TL olarak gerçekleşti. Milli gelire oran olarak, bütçe açığı 212 deki %2, den %1,3 e gerilerken, bu dönemde faiz dışı fazla %1,4 ten %1,8 e yükseldi. İç talepteki görece zayıflığa rağmen, yüksek özelleştirme gelirle- 4% 3 3% 2 1 % - - İşlenmemiş gıda İşlenmiş Gıda Enerji Çekirdek enflasyon Kaynak: TÜİK ve Odeabank Ekonomik Araştırmalar

Tem 8 Ara 8 May 9 Eki 9 Mar 1 Ağu 1 Oca 11 Haz 11 Kas 11 Nis 12 Eyl 12 Şub 13 Tem 13 2 21 22 23 24 25 26 27 28 29 21 211 212 213T 214T 12 Ağustos 213 Pazartesi Sayfa: 6 ri ve destekleyici petrol fiyatları ile BOTAŞ ın kâra geçerek vergi öder hale gelmesi bütçe gelirlerini yukarı çekti. Giderler tarafında ise kamu yatırımlarının canlanmış olmasını, ülke tasarruf dengesi açısından olumlu buluyoruz. 213 yılı için %2, lik bütçe açığı/gsyh tahminimizi korurken, risklerin aşağı yönlü olduğunu ve bütçe açığının daha sınırlı kalabileceğini düşünüyoruz. TL deki değer kaybına rağmen, kamu borç stokunun da milli gelire oran olarak %34,7 ile OVP hedefi olan %35, in de altında kalacağını öngörüyoruz. Borç stoku gerilerken vadenin uzaması da, makroekonomik risklerin azaltılması açısından önemli. Haziran ayı itibarıyla toplam borç stokunun ortalama vadesi 5,2 yıl ile yeni rekor seviyesine ulaştı. Kamu maliyesinde süregelen olumlu seyir, Türkiye ekonomisinin en güçlü yanlarından biri olmaya devam ediyor (bkz. Grafik XII). Grafik XI: Enflasyon ve Kur (Yıllık Değişimler) 3 Sanayi üretimi fiyatları 3% Sepet(.5 +.5$)/TL Çekirdek enflasyon 2 1 % - - Kaynak: TÜİK, TCMB ve Odeabank Ekonomik Araştırmalar 9% 8% 7% 6% 4% 3% 2% 1% % Grafik XII: Kamu Borç Stoku/GSYH 1 Gelişmiş ekonomiler 1% Türkiye 8% 6% 4% % Gelişmekte olan ekonomiler Kaynak: IMF ve Odeabank Ekonomik Araştırmalar Özetle; Mayıs sonunda başlayıp devam etmekte olan küresel belirsizliklerin ve yurtiçindeki gelişmelerin, TL cinsi varlıklarda öngörülenin üzerinde ve makroekonomik temellerle uyumlu olmayan bir satışa yol açtığını düşünüyoruz. Bu sürecin etkisinin yanı sıra Avrupa ekonomisinin beklenenden oldukça zayıf toparlanması nedeniyle, büyüme tahminimizi %4,6 dan %3,6 ya çekiyoruz. TL deki değer kaybına rağmen zayıf iç talep, küresel ve çekirdek enflasyondaki ılımlı seyir nedeniyle %6,1 lik yılsonu enflasyon tahminimizi ise koruyoruz. Fed in tahvil alımlarını bu yıl azaltmaya başlasa bile, Eylül ayı toplantısında zayıf ekonomik aktiviteyi ve enflasyonu dikkate alarak faiz artırımının önümüzdeki iki sene boyunca olmayacağı yönündeki iletişimini kuvvetlendirmesini ve bu sayede küresel faizlerin ılımlı bir şekilde gerilemesini bekliyoruz. Buna ilaveten, Ağustos tan itibaren enflasyonun hız kesmesinin de katkısıyla, TL de yılın geri kalanında %5 e varan bir değerlenme bekliyoruz. Bu süreçte daha yüksek büyüme için iç talep daha fazla desteklenebilecek olsa da; dış talep oldukça zayıf iken daha makul bir cari açık ve dolayısıyla daha sağlıklı ve ılımlı bir büyümeyi 212 deki kazanımların korunması açısından önemsiyoruz. Büyümede, küresel ekonomiye ilişkin süregelen belirsizlikler çift yönlü risk oluştururken; enflasyonda ana risk unsuru gıda fiyatlarının seyri olacak. Dünya genelinde düşük faiz ortamının sürmesi nedeniyle, şimdilik Merkez Bankası nın mevcut faiz koridorunda likidite yönetimiyle makroekonomik riskleri sınırlamaya çalışacağını tahmin ediyoruz. Olası faiz artırımının ise ancak risklerin daha da kötüleşmesi durumunda söz konusu olabileceğini öngörüyoruz.

12 Ağustos 213 Pazartesi Sayfa: 7 Tablo I: Makroekonomik Gerçekleşmeler ve 213-14 Dönemi Tahminleri Gerçekleşmeler Odeabank 5-1 Ort. 211 212 213 214 213 214 213 214 213 214 TÜFE 8.1% 1.4% 6.2% 6.1% 5.8% 5.3% 5.% 5. 5.% 7.2% 6.1% GSYİH Büyümesi 4.2% 8.8% 2.2% 3.6% 4.7% 4.% 5.% 3.4% 3.7% 3.7% 4.4% GSYİH (Milyar TL) 875 1,298 1,417 1,569 1,741 1,571 1,74 1,57 1,722 GSYİH (Milyar USD) 625 774 786 848 896 858. 919 851.8 882 Deflatör 7.6% 8.6% 6.8% 6.9% 6.% 5.3% 5. 6.4% 5.7% Kişi Başına Gelir USD 8,811 1,466 1,54 11,183 11,681 11,318 11,982 11,236 11,499 Gösterge Faiz (yılsonu-bileşik) 14.% 11.% 6.2% 7.% 8.% 7.6% 8. USD/TL (yılsonu) 1.41 1.91 1.78 1.86 1.99 1.93 1.87 USD/TL (ortalama) 1.4 1.67 1.79 1.85 1.94 1.83 1.89 1.84 1.95 EURO/TL (yılsonu) 1.92 2.46 2.35 2.42 2.45 EURO/TL (ortalama) 1.88 2.33 2.3 2.43 2.46 2.45 2.57 Döviz sepeti (yılsonu) 1.85 2.18 2.7 2.14 2.22 Hükümet Döviz sepeti (ortalama) 1.83 2. 2.5 2.14 2.21 2.15 2.26 Euro/USD Paritesi (yılsonu) 1.36 1.29 1.32 1.3 1.23 1.33 1.32 1.27 1.25 Cari Açık (Milyar USD) 31.7 75.1 47.7 59.7 63.9 6.7 63.6 57.9 64.2 59.3 62.2 Cari Açık/GSYİH 5.% 9.7% 6.1% 7.1% 7.1% 7.1% 6.9% 6.8% 7.3% 6.9% 7.% İhracat (Milyar USD) 12.4 134.9 152.5 152.9 159. 158. 172.3 İthalat (Milyar USD) 159.1 24.8 236.5 25.6 259.4 253. 272.2 Dış Ticaret Açığı (Milyar USD) 56.8 15.9 84.1 97.7 1.4 95 1 Dış Ticaret Açığı/GSYİH 9.1% 13.7% 1.7% 11. 11.2% 11.1% 1.9% AB Tanımlı Kamu Borcu/GSYİH 44.6% 39.1% 36.1% 34.7% 32.9% 35.% 33.% 35. 35.4% İşsizlik Oranı 11.3% 9.8% 9.2% 8.9% 8.6% 8.9% 8.8% 9.4% 9. 9.2% 8.9% Merkezi Bütçe FDD/GSYİH 3.3% 1.9% 1.4% 1.4% 1.4% 1.2% 1.1%.8%. Merkezi Bütçe Dengesi/GSYH -2.3% -1.3% -2.% -2.% -1.7% -2.2% -2.% -2.2% -2.3% -2.2% -2.3% Petrol US$ (ortalama) 72 111 111 17 13 11 11 13 98 15 11 Kaynak: Hazine, Kalkınma Bakanlığı, TCMB, TÜİK, IMF, Bloomberg ve Odeabank Ekonomik Araştırmalar * Piyasa tahminleri Bloomberg ve TCMB Beklenti Anketi nden derlenmiştir. IMF Piyasa Odeabank Ekonomik Araştırmalar ve Stratejik Planlama Maslak Mahallesi Ahi Evran Caddesi No. 11 Olive Plaza Kat 9 34398 Şişli /İstanbul Telefon: 212 34 87 42 Faks: 212 34 84 45 Serkan Özcan, Genel Müdür Yardımcısı Ali Kırali, Stratejik Planlama Direktörü Serkan.Ozcan@Odeabank.com.tr Ali.Kirali@Odeabank.com.tr İnanç A. Sözer, Ekonomik Araştırmalar Müdürü Inanc.Sozer@Odeabank.com.tr Burada belirtilen bilgiler, Odea Bankası A.Ş. tarafından, güvenilirliğine ve doğruluğuna inanılan kaynaklardan, okuyucuyu bilgilendirmek amacıyla derlenmiştir. Resmi kaynaklardan alınan bilgilere dayalı yapılan yorumlar ve tahminler, o tarihteki kanımızı yansıtmaktaysa da bu bilgiler, hiçbir şekilde yatırım danışmanlığı faaliyeti olarak değerlendirilemeyecektir. Söz konusu kaynaklardaki hata ve eksikliklerden ve bu bilgilerin kullanılmasından doğabilecek zararlardan dolayı, Odea Bankası A.Ş. hiçbir sorumluluk kabul etmez. İşbu rapor içerisindeki bilgilere ait telif hakkı Bankamıza ait olup, üçüncü kişilerce izinsiz kullanılamaz, çoğaltılamaz veya kopyalanamaz.