Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi

Benzer belgeler
Seçilmiş ürünlerde 30 Haziran 2015 tarihi itibarıyla ortalama üretici, hal, pazar ve market fiyatları:

TÜRKİYE ZİRAAT ODALARI BİRLİĞİ. SULAMA Ayın Konusu. Temmuz 2014 Sayı: 355. Ücretsiz Yayın

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

BALIKESİR SANAYİCİ VE İŞADAMLARI DERNEĞİ

BÖLGE PLANI SÜRECİ Eskişehir Tarım, Tarıma Dayalı Sanayi ve Ormancılık İhtisas Komisyonu Çalışmaları 07 Mayıs 2013 ESKİŞEHİR

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TARIMSAL DESTEKLER DEVLET DESTEKLERİ BİLGİLENDİRME TOPLANTISI

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

Tarım Ekonomisi ve İşletmeciliği

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

BÖLGE PLANI SÜRECİ Bilecik Tarım, Tarıma Dayalı Sanayi ve Ormancılık İhtisas Komisyonu Çalışmaları 25 Nisan 2013 BİLECİK

TR41 BURSA ESKİŞEHİR BİLECİK BÖLGE PLANI HAZIRLIK ÇALIŞMALARI BURSA TARIM, TARIMA DAYALI SANAYİ VE ORMANCILIK ÖZEL İHTİSAS KOMİSYONU BİLGİ NOTU

GIDA ARZI GÜVENLİĞİ VE RİSK YÖNETİMİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

Kuraklıkta Son Durum. Esin ERTEK TSKB Ekonomik Araştırmalar

(Bin ha) Ekilen Alan , , , , , ,

SİVAS İLİ TARIM VE HAYVANCILIK RAPORU

T.C. DÜZCE TİCARET BORSASI AYLIK BORSA BÜLTENİ. - 31/07/2015 Şube Adı: Sayfa: 1-8 Maddelerin Cins ve Nev'ileri. Ortalama Fiyat.

Türkiye'de Toprakların Kullanımı

TARIM Ürünler Ekilen. Ekilen. Ekilen. Üretim(ton) Üretim(ton) alan(da) alan(da) alan(da) Tahıllar

EKONOMİK GÖRÜNÜM RAPORU

Dolu Teminatı için Sigortaya Son Kabul Tarihleri

2011 Yılı Tarımsal İşletmelerde Ücret Yapısı İstatistikleri

ERDİNÇ SANCAK TÜİK EDİRNE BÖLGE MÜDÜRÜ 07/08/2014

Türkiye nin üretim profiline ve kişi başına tüketimini ise şöyle değerlendirmek mümkündür:

Sıra Ürün Adı

T.C. DÜZCE TİCARET BORSASI AYLIK BORSA BÜLTENİ. - 31/03/2016 Şube Adı: Sayfa: 1-9 Maddelerin Cins ve Nev'ileri. Ortalama Fiyat.

KAHRAMANMARAŞ SEMPOZYUMU 1239 KAHRAMANMARAŞ'TA SEBZE TARIMININ MEVCUT DURUMU, PROJEKSİYONLAR VE ÖNERİLER

TÜİK İZMİR BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ 07/08/2014

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU. İzmir Bölge Müdürlüğü

TÜİK İZMİR BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ 09/07/2015

BALIKESİR SANAYİCİ VE İŞADAMLARI DERNEĞİ

Ekonomik Rapor Tablo 57. Kişi Başına Gayri Safi Yurt İçi Hasıla. Yıllar Nüfus (1) (000 Kişi) Türk Lirası ( )

SUSURLUK TİCARET BORSASI 2014 YILI İSTATİSLİK RAPORU

T.C. KÜTAHYA TİCARET BORSASI A Y L I K B Ü L T E N BÜLTEN NO : 9 SAYFA NO : 1

ŞEREF DEMİRTAŞ TÜİK ZONGULDAK BÖLGE MÜDÜRÜ 08/01/2016

TR63 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ TARIM

T.C. IĞDIR TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ. Ortalama Fiyat. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat ARPA YEMLİK İHR , KG 12,000.

BALIKESİR SANAYİCİ VE İŞADAMLARI DERNEĞİ

HUBUBAT HUBUBAT. Toplam HUBUBAT MAMÜLLERİ T.C. TARSUS TİCARET BORSASI AYLIK BORSA BÜLTENİ. Tarih: Sayı: - 31/07/ Maddelerin Cins ve Nev'ileri

T.C. GÖNEN TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ. Ortalama Fiyat. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat ÇELTİK ,943,926.0 KG 223,621,943.

EKONOMİK RAPOR. Yayın Tarihi : / Yayın No: Sayfa 1 / 8

Tarım alanlarının bölünmesi 50 bin kişiye sorulacak

T.C. KARAMAN TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat. Ortalama Fiyat ARPA BİRALIK MTS , KG 5,840.

İl başkanlarına hükümetin tarım politikalarını anlattı

ADANA TİCARET BORSASI AYLIK BÜLTEN

İşte bu noktada, ülkemizin önemi ortaya çıkmaktadır. Türkiye, tarımsal potansiyeliyle açlığa son verecek ülkeler arasındadır.

Türkiyede Bölgelere Göre Yetişen Ürünler

TÜİK BURSA BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ 09/09/2015

T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN BOLU

HUBUBAT T.C. KARAMAN TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ 01/01/2014. Tarih: Sayı: - 31/12/2014 Satış Şekli

64. ZİRAAT ODALARI. Kestane üretimi artırılmalı. Muz üretimi yeni bir rekora koşuyor

T.C. DÜZCE TİCARET BORSASI GÜNLÜK BORSA BÜLTENİ. 01/08/ /08/2016 Şube Adı: Maddelerin Cins ve Nev'ileri. Ortalama Fiyat. Ençok Fiyat.

TOHUMCULUK ÜRETİM. Türkiye Cumhuriyeti-Ekonomi Bakanlığı,

DÜNYADA ve TÜRKİYE DE YEMEKLİK TANE BAKLAGİLLER TARIMI

4. Ünite ÜRETTİKLERİMİZ

T.C. NİĞDE TİCARET BORSASI AYLIK BORSA BÜLTENİ. - 31/10/2016 Şube Adı: Sayfa: 1-10 Maddelerin Cins ve Nev'ileri. Enaz Fiyat.

T.C. DENİZLİ TİCARET BORSASI İKİ TARİH ARASI BORSA BÜLTENİ. Ortalama Fiyat. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat

T.C. GÖNEN TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ. Ortalama Fiyat. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat ARPA TOHUMLUK , KG 606,612.

HUBUBAT T.C. DENİZLİ TİCARET BORSASI AYLIK BORSA BÜLTENİ - 31/01/2016. Tarih: Sayı: 1 Maddelerin Cins ve Nev'ileri

TARIMSAL VERİLER Mart 2015

AYLIK BORSA BÜLTENİ AĞUSTOS Dök. No: 7.5 S1 F05 Rev. No: SAKARYA TİCARET BORSASI. Fiyat(TL) Satiş Şekli.

T.C. DENİZLİ TİCARET BORSASI İKİ TARİH ARASI BORSA BÜLTENİ. Ortalama Fiyat. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat

HUBUBAT HUBUBAT. Toplam HUBUBAT MAMÜLLERİ T.C. IĞDIR TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ 01/01/ /12/2006. Tarih: Sayı:

ADANA TİCARET BORSASI AYLIK BÜLTEN

AKŞEHİR İLÇESİ TARIMSAL VERİLERİ

T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN DÜZCE

TÜRKİYE NİN TARIM ÜRÜNLERİ PAZARINDAKİ YERİ VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

son hacim litre olacak şekilde sulandırılarak toprak yüzeyine püskürtülüp, cm toprak derinliğine karıştırarak uygulanabilir.

T.C. DÜZCE TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ. Şube Adı: Sayfa: 1-20 Maddelerin Cins ve Nev'ileri. Ortalama Fiyat. Ençok Fiyat.

T.C. KÜTAHYA TİCARET BORSASI A Y L I K B Ü L T E N BÜLTEN NO : 9 SAYFA NO : 1

Bölüm 2. Tarımın Türkiye Ekonomisine Katkısı

Başbakan Yıldırım, Milli Tarım Projesi toplantısında konuştu

MUAMELE GÖREN MADDELERİN FİYATI (YTL.) SATIŞ MUAMELE CİNS VE NEVİLERİ AŞAĞI YUKARI ORTALAMA MİKTARI BİRİM TUTARI ŞEKLİ ADEDİ

YAĞLI TOHUMLAR YAĞLI TOHUMLAR. Toplam ÇEŞİTLİ GIDA MADDELERİ T.C. ISPARTA TİCARET BORSASI GÜNLÜK BORSA BÜLTENİ 24/08/ /08/2015.

TARSUS TİCARET BORSASI

Patatesin Dünyadaki Açlığın ve Yoksulluğun Azaltılmasındaki Yeri ve Önemi

T.C. KARAMAN TİCARET BORSASI AYLIK BORSA BÜLTENİ. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat. Ortalama Fiyat ARPA YEMLİK TTS , KG 45,470.

T.C. DENİZLİ TİCARET BORSASI İKİ TARİH ARASI BORSA BÜLTENİ. Ortalama Fiyat. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat ÇAVDAR , KG 4,736.

HUBUBAT T.C. IĞDIR TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ 01/01/2013. Tarih: Sayı: - 31/12/2013 Satış Şekli. Sayfa: 1-18 Miktarı Br. Tutarı İşlem Sayısı

ADANA TİCARET BORSASI AYLIK BÜLTEN

ÜLTEN NO : 10 SAYFA NO : 1

ADANA TİCARET BORSASI AYLIK BÜLTEN

ADANA TİCARET BORSASI AYLIK BÜLTEN

T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN ADIYAMAN

Bayraktar Kayıtdışı yüzde 53 ten yüzde 33 e düştü bu bir rekordur

Düzce Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi tarafından düzenlenen Düzce Fındık Çalıştayı İstiklal Konferans Salonu nda gerçekleştirildi

AYDIN TİCARET BORSASI

ADANA TİCARET BORSASI AYLIK BÜLTEN

T.C. SUNGURLU TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ. Ortalama Fiyat. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat ÇAVDAR , KG 397.

T.C. KONYA EREĞLİ TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat. Ortalama Fiyat

T.C. GÖNEN TİCARET BORSASI AYLIK BORSA BÜLTENİ. Ortalama Fiyat. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat ARPA YEMLİK MTS , KG 155,626.

HUBUBAT T.C. KARAMAN TİCARET BORSASI AYLIK BORSA BÜLTENİ. Tarih: Sayı: - 31/01/ Maddelerin Cins ve Nev'ileri

T.C. NAZİLLİ TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat. Ortalama Fiyat MISIR ,122, KG 19,788,527.

AYLIK BORSA BÜLTENİ EKİM Dök. No: 7.5 S1 F05 Rev. No: SAKARYA TİCARET BORSASI. Fiyat(TL) Satiş Şekli.

M. SALİH URAS TÜİK DİYARBAKIR BÖLGE MÜDÜRÜ 10/08/2015

T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN ELAZIĞ

Transkript:

Ziraat Filistin de yaşanan insanlık dramını kınıyoruz >>Sayfa 10 ODALARI Türkiye Ziraat Odaları Birliği Aylık Yayını Zeytin ALANLARI KORUNMALI www.tzob.org.tr Başkanı Şemsi Bayraktar, Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanunda değişiklik yapılmasına dair Kanun Tasarısı nın TBMM ye sunulduğunu belirterek, Zeytinciliğimizin geleceğinin ve son yıllarda yapılan büyük yatırımların heba olmaması açısından, söz konusu tasarı geri çekilmeli, hangi amaçla olursa olsun zeytinliklerin tahrip edilmesi önlenmeli, zeytinliklerimiz korunmalıdır dedi. Bayraktar, yaptığı açıklamada, Meclis e sunulan Tasarıda, zeytinlik saha tanımıyla en az 25 dekar büyüklüğündeki alanların zeytinlik saha olarak kabul edildiğine dikkati çekti. Şemsi Bayraktar, bu durumda 25 dekarın altında kalan işletmelerin zeytinlik olarak kabul edilmediğine işaret ederek, şöyle devam etti: Zeytin Kanununda sadece zeytinyağı fabrikaları ile küçük ölçekli tarımsal sanayi işletmelerinin kuruluşu Bakanlığın iznine tabi iken kapsam genişletilmiştir. Büyüklüğü 25 dekarın altındaki zeytinlik alanları jeotermal kaynaklı teknolojik sera yatırımları, madencilik faaliyetleri, elektrik üretimine yönelik yatırımlar, petrol ve doğalgaz arama ve işletme faaliyetleri, savunmaya yönelik stratejik ihtiyaçlar, doğal afet sonrası ortaya çıkan geçici yerleşim yeri ihtiyacı, yol altyapı ve üstyapısı faaliyetlerinde bulunacak yatırımlara açık hale getirilmiştir. >>Sayfa 3 ANKARA ÖNEMLİ BİR TARIM MERKEZİ Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Ankara nın diğer özelliklerinin yanı sıra önemli bir tarım merkezi de olduğunu bildirerek, Ankara, kuru soğan, marul ve kavun üretiminde Türkiye birincisi, havuç, vişne ve yeşil mercimek üretiminde Türkiye ikincisi konumunda dedi. Yıl: 6 Sayı: 67 TEMMUZ 2014 BAYRAKTAR DAN İMAR UYARISI MENTEŞE ZİRAAT ODASI Başkanı Şemsi Bayraktar, Muğla çiftçisinin üretmediği hiçbir ürünün olmadığını, tarımsal üretimin her alanında Muğla nın var olduğunu bildirdi. >>Sayfa 4 ANIZ YAKMA UYARISI ANIZ YAKMA UYARISI Başkanı Şemsi Bayraktar, bu sene kuraklık ve mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcakların, anız yakmayı çok tehlikeli bir hale getirdiğini bildirdi. >>Sayfa 10 ANKARA ZİRAAT ODALARI SULAMA TARIM ARAZİLERİNDE SUYUN EKONOMİK KULLANIMI >>Sayfa 13 TARIMDA SUYUN ÖNEMİ >>Sayfa 14 SULAMA BİRLİKLERİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞLERİ >>Sayfa 15 GAP TA SULAMA VE TARIMSAL EĞİTİM YAYIMI >>Sayfa 16 GTHB SULAMA POLİTİKALARI >>Sayfa 17 Şemsi Bayraktar, Ankara Ziraat Odaları nın Gölbaşı nda düzenlediği iftar yemeğine katıldı. >>Sayfa 3 ET FİYATLARI ARTMADI Başkanı Şemsi Bayraktar, Ramazan da et fiyatlarında artış olmadığını bildirdi. >>Sayfa 9 TAHMİNLERİMİZİN ARKASINDAYIZ Başkanı Şemsi Bayraktar, fındıkta TZOB un, stoklardan arındırılmış gerçek üretim tahmin rakamlarını açıkladığınıbildirdi. >>Sayfa 6

2 Ziraat ODALARI Yıl: 6 Sayı: 67 TEMMUZ 2014 [ SESLENİŞ] Ziraat Odalarımızın değerli mensupları, sevgili çiftçi dostlarım, Hızlı nüfus artışıyla birlikte küresel ısınmanın etkisinden kaynaklı iklim değişikliği, beslenme alışkanlıklarının değişmesi, ekilip biçilebilen tarım alanlarının sonuna gelinmesi, gıdayı dünya genelinde her zamankinden çok daha önemli hale getiriyor. Bunların dışında, son yıllarda yüksek enerji fiyatları da biyoyakıtlara ilgiyi yükseltiyor. Bütün dünyada gıda fiyatlarındaki artışlar ve gıda teminindeki zorluklar, tarımın stratejik önemini son yıllarda dünyaya daha net hissettiriyor. Bu nedenlerle günümüzde yeterli ve güvenilir gıdaya erişim, tüm dünya ülkelerinin öncelikleri arasında yerini alıyor. Her zaman ve her ortamda vurgulamaya çalıştığımız gibi, çok şükür çiftçilerimiz üretiyor, besliyor, ihracatla döviz kazandırıyor, istihdama katkı veriyor, diğer birçok sektöre hammadde temin ediyor. Üretimi artırmak, çiftçilerimizin gelirlerinin yükselmesini sağlamak aynı zamanda tüketicilerimiz ve ülkemiz açısından da fevkalade önem taşıyor. Zira arz yükselmedikçe fiyatların ne hale geldiğini, bazı nedenlerle bazı ürünlerde zaman zaman yaşanılan sıkıntıların asla sadece üreticilerimizle sınırlı olmadığını çok açık şekilde görüyoruz. Hep söylediğimiz ve farkındalık oluşturmak istediğimiz gibi: Üreticilerimizin her sorunu, aynı zamanda tüketicilerin ve ülkemizin de sorunudur. Peki, nüfus ve diğer nedenlerle gittikçe talebi artan gıdanın temini nasıl sağlanacak, talebe nasıl cevap verilecek? Bugün dünyanın önündeki en hayati sorulardan biri budur. Değerli arkadaşlarım, bunun için yapılması zorunlu olan şeyler var: Birincisi, akılcı devlet politikalarıyla çiftçimizin üretim gücünü desteklemek. Yani, çok kısa süre önce yasalaşan Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunu gibi değişiklik ve yeniliklerle yapısal sorunları çözmek, İkincisi, verimi artırmak. Bunun için çiftçimizi her konuda bilgilendirmek, yani yılın her döneminde ve her konuda eğitim vermek, Üçüncüsü ise tarladan sofraya kadar olan zincirin her halkasında israf etmemek. Kıymetli dostlarım, dünya genelinde her gün milyonlarca insan yatağına aç gidiyor; binlerce henüz çok küçük yaşta çocuk açlıktan ölüyor. Allah bu ülkeyi açlıkla imtihan etmesin, açlıkla yüz yüze bırakmasın. Bunun için diyoruz ki, evet, eli öpülesi fedakar, vefakar çiftçimiz her ne pahasına olursa olsun üretiyor ve üretimden vazgeçmiyor. Bu milletin her bireyine bu konuda düşen en büyük sorumluluk ise israf etmemektir. Her danenin, her dilimin, her demetin her salkımın kıymetini, değerini iyi bilelim. Bin bir emekle ürettiklerimizin kıymetini, değerini hasatta da, pazarda da, sofrada da bilelim. Bir kez daha vurgulayarak söylemek istiyorum, asla israf etmeyelim. Bugüne kadar yaptığımız, bizim dışımızda yapılan çalışmalar var. Durum hiç iç açıcı değil. Meyve ve sebzeye baktığımızda ürettiğimizin yüzde 25 ini, tahıl üretimimize baktığımızda üretimimizin yüzde 10 unu tarladan sofraya kadar olan süreçte, maalesef kaybediyoruz. Kişisel kayıplar bir tarafa, rakamlar yan yana getirildiğinde ülkemizin kaybı gerçekten büyük. Üretirken, taşırken, depolarken ve tüketim aşamasında hep dikkatli, önlemli ve daha da önemlisi nimet kabul ettiğimiz her ürüne gerekli saygıyı göstermemiz artık günümüz şartlarında gerekli de değil, zorunludur. Söz israftan açılmışken, üretim için olmazsa olmazlardan su ve toprağımızın kıymetini de çok iyi bilmeliyiz. Toprakla ilgili hassasiyetimizi geçen ay yine bu sayfalardan sizlerle paylaşmıştık. Bir kez daha ve ısrarla vurgulamak gerekir ki, bu cennet vatanın artık kaybetmeye tahammül gösterilecek bir karış bile tarım arazisi yoktur ve olmamalıdır. Zaten bu topraklar, sürekli üretimde olan, üstü açık bir fabrikadır. Sanayi için, fabrika üzerine fabrika kurulmaz. Elbette sanayi tesisleri de bu ülke için gereklidir. Ancak onlar tarım yapılabilecek alanlarda oluşturulmamalıdır. Bu noktada, yine hepimizin malumu olduğu gibi, ülkemiz su zengini bir ülke değildir. Gerçeğimiz budur. Hal böyle olunca, mevcut su kaynaklarımızın korunması ve etkin kullanımının önemi de kendiliğinden ortaya çıkıyor. Kuraklık nedeniyle içme suyu sıkıntısı bile çektiğimizi de asla göz ardı etmeden su tasarrufunu en iyi şekilde sağlayan yağmurlama ve damla sulama gibi basınçlı sulama sistemlerine geçmeli, suyun kıt olduğu yerlerde duruma göre ürün desenini değiştirmeliyiz. Karık sulama yöntemine oranla, damla sulama yüzde 60, yağmurlama sulama sistemi yüzde 30 civarında su tasarrufu sağlıyor. Tarımda yılda sulamaya 32 milyar metreküp su harcandığını dikkate aldığımızda, bu alanda tasarrufun hayati önemi de kendiliğinden ortaya çıkıyor. Ömrünü tamamlamış, eskiyen altyapı, boru ve bağlantılarında meydana gelen kırık, çatlak, bağlantı hataları ve patlayan borular yüzünden tüketici sayacına ulaşana kadar zaten büyük oranda su kayıpları yaşanıyor. Önlem alınmadığında bu durum, ne yazık ki, bir damlasına bile büyük önem atfettiğimiz yüzbinlerce metreküp suyun heba olmasından başka bir anlam taşımıyor. Ramazan Bayramınızı kutluyor, ülkemizin gıda üretimini bu sıcaklara rağmen sürdüren üreticilerimize çalışmalarında kolaylık, kazanç ve ürünlerinde bolluk ve bereket diliyor; bütün İslam âlemi ve ülkemiz için Ramazan Bayramı nın hayırlara vesile olmasını Cenabı Allah tan niyaz ediyorum. GİRİŞİMLERİMİZLE İTHALAT DURDURULDU Bayraktar: Tarım alanlarının her ne şartta olursa olsun sanayiye bırakılmasına karşıyım Başkanı Şemsi Bayraktar, basında besilik dana ithalatı yapılacağına dair çıkan haberler üzerine araştırma yaptıklarını gerçekten böyle bir çalışmanın yapıldığı sonucuna ulaştıklarını bildirdi. AYDIN ZİRAAT ODALARI Bayraktar, Söke Ziraat Odası nın ev sahipliğinde Aydın Ziraat Odalarının verdiği iftar yemeğine katıldı. Yemekte yaptığı konuşmada, hızlı hareket ederek Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı na ve diğer yetkililere ulaşarak yeterli besi danası olduğunu ithalata gerek olmadığını anlattıklarını belirten Bayraktar, bu çalışmaları sonucunda ithalattan vazgeçildiğini bildirdi. Şemsi Bayraktar, jeotermal enerjinin incire olumsuz etkisi olduğunu söyleyen Ziraat Odası Başkanlarına, Dosya hazırlayın bilgi verin. Sizi yalnız bırakmayız dedi. Zeytincilikle ilgili yasa tasarısının geri çekilmesi için çaba sarf ettiklerini belirten Bayraktar, Bu konuda siz de çalışma yapınız. Tarım alanlarının her ne şartta olursa olsun sanayiye bırakılmasına karşıyım dedi. İmtiyaz Sahibi TZOB Adına M. Nuri Şeyda Sorman Genel Yayın Müdürü Bekir Şinasi Özdemir Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ebru Mine Esen Yayın Kurulu M. Hikmet Yavuzyiğit Metin Türkyılmaz Ömer Kaya Salim Altay Hasan Hüseyin Coşkun Dr. Fethi Güven Prof. Dr. Mevhibe Albayrak Prof. Dr. Şengül Hablemitoğlu Prof. Dr. Erdoğan Güneş Dr. Özden Hiçbirol Yayın Türü Yaygın Süreli Yayın Yönetim Yeri Türkiye Ziraat Odaları Birliği Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü GMK Bulvarı No: 25 Demirtepe/ANKARA Tel: 312 231 63 00 (Pbx) Fax: 312 229 65 38-231 30 77 e-mail:tzob.basin@gmail.com dergi@tzob.org.tr Yapım Ajansı Kurumsal Yayıncılık Pazarlama İletişimi 312 447 48 25 Baskı MATTEK Matbaacılık Basım Yayın Tan.Tic.San.Ltd.Şti. Ağaç İş. San.Sit. 1354 Cd. 1362 Sk. No: 35 İvedik / ANKARA Tel: 312 433 23 10 Basım Tarihi 29.08.2014 Dağıtım PTT Kargo Ziraat Odaları aylık yayını basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Yayımlanan yazıların sorumlulukları sahiplerine ait olup, Birliğimiz görüşlerini yansıtmamaktadır. Dergide yayımlanan yazılar, kaynak gösterilmek koşuluyla, diğer yayın organlarında yayımlanabilir. Gönderilen yazılar iade edilmez.

Ziraat Yıl: 6 Sayı: 67 TEMMUZ 2014 ODALARI 3 Başkanı Şemsi Bayraktar, TBMM ye sunulan Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanunda değişiklik yapılmasına dair Kanun Tasarısı nın, zeytinciliğimizin geleceğinin ve son yıllarda yapılan büyük yatırımların heba olmaması açısından, geri çekilmesini, zeytinliklerin tahrip edilmesinin önlenmesini ve Zeytin ALANLARI KORUNMALI zeytinliklerimiz korunmasını gerektiğini belirtti. Zeytinlik sahalarda yapılacak yatırımların uygunluğuna, oluşturulacak olan Zeytincilik Sahaları Koruma Kurulu nun karar vermesinin öngörüldüğünü bildiren Bayraktar, 25 dekarın altında kalan alanlar her türlü arama ve işletme faaliyetlerine açık hale gelmektedir. Bugün ülkemiz zeytinciliği büyük bir gelişme içerisindedir. 2000 yılında toplam 97 milyon 770 bin ağacımız varken, 2013 yılında ağaç sayımız yüzde 70,8 artışla 167 milyon 30 bin adede ulaşmıştır. Hükümetimiz tarafından zeytincilikte dünya ikinciliği hedefi konulmuştur. Bu hedef doğrultusunda zeytin için verilen destekler ve yapılan yatırımlarla büyük ilerlemeler kaydedilmiştir. Söz konusu Kanun Tasarısı, ülkemizin zeytincilikte dünya ikinciliği hedefiyle örtüşmemektedir dedi. Ülke ekonomisi olumsuz etkilenecek Getirilecek değişiklik sonucu, önemli bir tarım, sanayi, ticaret ve istihdam alanı olan zeytincilik sektörünün zarar göreceğinin altını çizen Bayraktar, şunları belirtti: Geçimini zeytinliklerden sağlayan üreticilerimiz mağdur olacaklardır. Zeytinlik alanlarda arama işlemleri tamamlandıktan sonra bu alanlar yeniden tarıma kazandırılmaya çalışılsa bile, tarımı bırakan, üretimden uzaklaşan üreticilerin yeniden tarıma dönmesi mümkün görünmemektedir. Zeytin yetiştirilen alanlarda yapılacak faaliyetler nedeniyle doğal yapısı bozulan toprağın verim gücü düştüğü gibi, toprak ve su erozyonuna açık hale gelecek, çölleşme riski daha da artacaktır. 1 cm kalınlıktaki bir toprağın oluşabilmesi için en az bir asır geçmesi gerektiği dikkate alındığında telafisi mümkün olmayan sonuçlarla karşılaşmamız kaçınılmaz olacaktır. Çimento fabrikasından çıkan tozların zeytin ağaçları üzerindeki etkisini tespit etmek amacıyla yapılan bir araştırmada, filiz boylarının, yaprak sayısının, tane iriliğinin ve yağ miktarının azaldığı tespit edilmiştir. Her ne kadar bacalarda filtre kullanılsa da olumsuz etkileri önlemek pek de mümkün olmamaktadır. Ödenen dövizin azaltılması için zeytin önemli Başta istihdam olmak üzere, ülke ekonomisinin de tasarıdan olumsuz etkileneceğine vurgu yapan Bayraktar, Ülkemiz en büyük harcamalarından birini bitkisel yağ ithalatı için yapmaktadır. 2013 yılı itibarıyla yağlı tohum, ham yağ ve yağlı tohumların işlenmesi sonucu arta kalan küspelerin ithalatı için ödenen döviz miktarı da 3,6 milyar dolardır. dedi. Zeytinin geleceğinin heba olmaması için tasarı geri çekilmeli Bitkisel yağ açığımızın kapatılması ve ödediğimiz döviz miktarının azaltılması için zeytincilik oldukça önem taşımaktadır. Bitkisel yağ açığımızın kapatılmasında zeytinyağı önemli bir konumundadır. Bu nedenle zeytinliklerimiz muhakkak korunmalıdır.3573 sayılı Kanun ile ilgili değişiklik talepleri muhtelif tarihlerde TBMM ye gelmiş ve her seferinde sağduyu galip gelerek değişiklik talepleri reddedilmiştir. Zeytinciliğimizin geleceğinin ve son yıllarda yapılan büyük yatırımların heba olmaması açısından, söz konusu kanun tasarısı geri çekilmeli, hangi amaçla olursa olsun zeytinliklerin tahrip edilmesi önlenmeli, zeytinliklerimiz korunmalıdır. Hükümetimiz tarafından zeytincilikte dünya ikinciliği hedefi konulmuştur. Bu hedef doğrultusunda zeytin için verilen destekler ve yapılan yatırımlarla büyük ilerlemeler kaydedilmiştir. ANKARA ÖNEMLİ BİR TARIM MERKEZİ Bayraktar, Ankara Ziraat Odaları nın iftarına katıldı. Başkanı Şemsi Bayraktar, Ankara nın diğer özelliklerinin yanı sıra önemli bir tarım merkezi de olduğunu bildirerek, Ankara, kuru soğan, marul ve kavun üretiminde Türkiye birincisi, havuç, vişne ve yeşil mercimek üretiminde ise Türkiye ikincisi konumunda dedi. Şemsi Bayraktar, Ankara Ziraat Odaları nın Gölbaşı nda düzenlediği iftar yemeğine katıldı. ANKARA ZİRAAT ODALARI Ankara nın bazı ilçelerinin isimleriyle özdeşleşmiş ürünlere sahip olduğunu, Ankara sofu, Beypazarı havucu, Ayaş domatesi ve dutu, Kalecik karası üzümü, Kazan kavunu gibi tanınmış, marka olmuş ürünleri bulunduğunu bildiren Bayraktar, Ankara nın kuru soğan, marul ve kavun üretiminde Türkiye de ilk sırada, havuç, vişne ve yeşil mercimekte ise ikinci sırada yer aldığını belirtti. Bayraktar, iftar yemeğinde, Ziraat Odaları nın başkan ve yöneticilerinin sorunlarını dinledi, Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak yaptıkları çalışmalardan bahsetti. Yemeğe Haymana Ziraat Odası Başkanı ve Ankara Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Halil İbrahim Balıkçı ve Ankara Ziraat Odaları nın başkan ve yöneticileri katıldı.

4 BAYRAKTAR'DAN "İMAR" UYARISI Bayraktar: Verimli arazileri sürekli imara açıyoruz. Bu vebaldir, günahtır MENTEŞE ZİRAAT ODASI Başkanı Şemsi Bayraktar, Muğla çiftçisinin üretmediği hiçbir ürünün olmadığını, tarımsal üretimin her alanında Muğla'nın var olduğunu bildirerek "Muğla, turizm şehri olarak gözükse de tarımda 4,1 milyar liralık geliriyle ekonomiye en fazla destek sağlayan illerden biri dedi. Bayraktar, Menteşe Ziraat Odası tarafından düzenlenen iftar yemeğine katıldı. İftar yemeğindeki konuşmasında, bölgenin toprak yapısı ve hava şartlarının tarım için uygun olduğuna değinen Bayraktar, "Muğla, 4,1 milyar lira ile ekonomiye tarımıyla en fazla destek sağlayan illerimizden bir tanesi. Muğla çiftçisinin üretmediği hiçbir ürün yok. Tarımsal üretimin her alanında Muğla var. Narenciye ve bal gibi bazı ürünlerde ise Türkiye de liderlik yapıyor" dedi. Özellikle 2013'ün Eylül ayından itibaren Türkiye'de büyük bir kuraklık yaşandığına dikkati çeken Bayraktar, "Mart ayına geldiğimizde meyvelerimizde çiçekler açtı, 30-31 Mart'ta müthiş bir don felaketiyle karşı karşıya kaldık. Maalesef o tarihte açan meyve ağaçlarımızın meyveleri yandı. Bunun ardından sel, dolu ile doğal afetten zarar görmeyen çiftçilerimizin zarar görmesine sebebiyet verdi. Dolayısıyla Türkiye de tarım bir yangın halinde. Biz bununla alakalı bölgelerde önemli çalışmalar yaptık. Ama Muğla bu doğal afetlerden etkilenmedi" diye konuştu. Tarımda yıllarca popülizm yapıldığını vurgulayan Bayraktar, artık buna geçit vermeyeceklerini dile getirdi. Toprak koruma kanununa bağlı olarak miras hukukunun değişeceğini ve bundan sonra verimliliğin yakalanması için çalışma yürütüleceğini belirten Bayraktar, "Toprak kanununun bu ülkede 50 sene evvel yapılması lazımdı. Ama seçmenden, mirasçılardan, tepkilerden korkuldu ve oy kaygısı ile bu ülkede miras hukuku değiştirilemedi maalesef. Muğla ya geldiğimizde işletme büyüklüğünün 34 dekara kadar düştüğünü görüyoruz. İşletmeler parçalanmaya başladı, küçülmeye başladı. Türkiye geneline baktığınızda işletme büyüklüğünün 55 dekara düştüğünü görüyoruz. 55 dekar bir parça olsa buna razıyız ama 7 parça. Arazilerini parçalamış olan bir ülkede teknoloji kullanmanız mümkün değil. Anahtar kelime olan verimliliği yakalamanız mümkün değil. Bu yüzden bu kanunun değişmesi gerekiyordu. Ziraat Odaları olarak Meclis gündemine gelmesini ve meclis gündeminden çıkmasını sağladık. Devrim niteliğinde bir kanun uzun yıllar önce yapılması gerekiyordu maalesef yeni yapıldı" dedi. TZOB'DAN İSVEÇ'E İADEİ ZİYARET İsveç Çiftçiler Federasyonunun davetlisi olarak Türkiye Ziraat Odaları Yonetim Kurulu Üyeleri Mustafa Hepokur, Bekir Şinasi Özdemir, Tuncer Başoğlu, Mehmet Latif Maskan, Hasan Kozoğlu, Nejat Gamzeli, M. Cevat Delil ile Genel Başkan Danışmanı H. Hüseyin Coşkun ve Özel Kalem Müdür Vekili Eray Kağan Şimşek ten oluşan Türkiye Ziraat Odaları heyeti 23-27 Haziran 2014 tarihleri arasında İsveç e bir inceleme gezisi yaptı. Heyetin gezisi 24 Haziran 2014 te öğleden önce Türkiye Cumhuriyeti İsveç Ziraat ODALARI Türkiye'de ve Muğla'da verimli tarım arazilerinin imara açıldığını belirten Bayraktar, "Toprak kanununda kamu yararı maddesini istismar etmek suretiyle verimli arazileri sürekli imara açıyoruz. Muğla'nın yüzde 19'u tarım arazisi, yüzde 17'si yapılaşmaya açılmış. Böyle giderse tarım arazisi kalmayacak Muğla'da. Cenabı Allah bu toprakları üretelim ve insanları besleyelim diye bahşetmiş. Açık fabrikanın üzerine fabrika yapılır mı? Fabrika üzerine fabrika yapıyoruz bu ülkede. Verimli tarım arazisi bırakmadık. Muğla Ovası'na gelirken baktım, bu ova Avrupa da olsa, Muğla'nın şehirleşmesi şu tepelerde olur. Birinci sınıf tarım arazilerinde olmaz. Biz, bütün yapılaşmayı getirmişiz, Muğla'nın en verimli tarım arazilerinin üzerine koymuşuz. Verimli tarım arazisi bırakmamışız. Bu vebaldir, bu günahtır. Bunu yapmayalım" dedi. Türkiye'nin, Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) üyesi olduğunu söyleyen Bayraktar, "Türkiye DTÖ'nün kararlarına bağlı olarak tarımsal faaliyetlerini yürüten bir ülke. Bu örgüt gümrükleri, iç destekleri kaldırıyor. Gümrükleri kaldırdığında, iç destekleri kaldırdığında bir kilogram buğday ürettirmezler bu ülkede. Bizim en kısa zamanda konjonktürel Büyükelçisi Sayın Kaya Türkmen i ziyaret ile başladı. Sayın Büyükelçiden İsveç ve Türkiye İsveç ilişkileri ile ilgili genel bigiler alındıktan sonra İsveç Çiftçiler Federasyonu ziyaret edildi. Burada Federasyon Başkanı Bayan Helena Jonsson tarafından karşılanan TZOB heyetine Bayan Helena Jonsson ve teknik elemanlar tarafından İsveç tarımı hakkında bilgi verildi. İsveç topraklarının büyük bölümü ormanlar ve göllerle kaplı. İsveç te orman alanları ülke yüzölçümünün yüzde 54 ünü oluşturuyor. 23 milyon hektar orman alanına sahip. Tarımda kullanılabilir alanlar ise ülke yüzölçümünün yüzde 7 si kadar. Ortalama çiftlik büyüklüğü 36 hektar. İsveç Çiftçiler Federasyonu tarım ve ormancılık alanında faaliyet gösteriyor. 172 bin bireysel üye ile tarım ve ormancılık alanında faaliyet gösteren 26 bin şirket ve kooperatifi bünyesinde barındırıyor. Federasyon kendi kurduğu şirketler aracılığıyla tarım ve ormancılık alanında ticari faaliyetler yürütüyor. Bu çerçevede üyelerin ihtiyacı olan tohum, ilaç, gübre ve makine techizat temini başta olmak üzere tarımsal ürünlerin işlenmesine yönelik faaliyetlerde de bulunuyor. Tahıl işleme tesisleri, un fabrikaları ve fırınlar kurup bunları işletiyor. Federasyonun etenol, nisaşta, alkol, ispirto, malt ve yem üretimi yapan şirketleri de İsveç ekonomisinde önemli yere sahip. Yıl: 6 Sayı: 67 TEMMUZ 2014 durumdan istifade etmek suretiyle yapısal sorunları çözmemiz gerekiyor" dedi. Bu ülkede üreticinin üretme sorununun olmadığını dile getiren Bayraktar, "Allah bu milleti açlıkla imtihan etmesin. En büyük tehdit ve tehlike budur. Benim üreticimin pazarlama sorunu var. Üretici ürettiğini pazarlayamıyor, alın terinin karşılığını alamıyor. Bir ülkede üretici örgütleri, ekonomik örgütler güçlü değilse, o ülkede planlama olmaz. Planlama olmayınca pazarlama sorunu yaşarsınız. Fiyat istikrarını yakalayamaz ve batarsınız. Artık tarımda popülizm dönemi bitmiştir. Bugün 62 milyar dolarlık hasılamızla övünüyoruz. Neden? Türkiye'nin potansiyeli bu değil. Türkiye tarımda 150 milyar dolar hasılayı, Gayri Safi Milli Hasıla'ya katmak zorunda. 80 milyonu doyuran, 150 milyar dolarlık hasılayı ekonomiye kazandıran, 50 milyon turisti besleyen ve 50 milyar dolarlık ihracat yapan bir sektör hedefimiz. Onun için yapısal sorunların çözülmesi ve çiftçimizin önünün açılması lazım" dedi. Bayraktar'a, konuşmasının ardından Menteşe Ziraat Odası Başkanı Mehmet Baştuğ tarafından eski Muğla fotoğrafı hediye edildi. İsveç Çiftçiler Federasyonu nun hedefi gelecek on yıl içinde yeşil ekonomiyi gerçekleştirmek. Federasyon un en önemli amacı kırsal kesimde yaşamakta olan insanların hayat standartlarını şehirlerde yaşayanların seviyesine yükseltmek, verimlilikte en yüksek düzeyi yakalamak ve tarım işletmelerinin karlılığını artırmak. Gelecek on yıl içinde de yeşil ekonomi hedefini gerçekleştirmek. İnceleme gezisinin ikinci gününde İsveç Tarımsal Bilimler Üniversitesi Hayvancılık Araştırma Merkezi ziyaret edilerek yetkililerden bilgi alındı. Lisans ve lisansüstü öğrencilerin eğitim aldığı merkezde hayvancılık ve tavukçuluk alanında ileri düzeyde araştırma yapılıyor. Eğitim için dersliklerin ve araştırmacılar için konaklama imkanlarının da bulunduğu bu merkezde bulunan 300 adet süt ineğinden elde edilen ürünlerin satışından ve tavukçuluktan da gelir elde ediliyor. Ziyaretin öğleden sonraki bölümünde Wigeby Çiftliği ziyaret edildi. Çiftlik Hakan Erikson adlı çiftçiye ait bir aile işletmesi. Faaliyetine 1925 yılında 33 hektar alanda başlayan çiftlik günümüzde 620 hektar alanda başta tahıl üretimi olmak üzere yağlı tohumlar ve orman ürünleri üretiyor. Wigeby çiftliğinden sonra 1970 yılında kurulan ve örtü altında marul, maydonoz, reyhan, ince kara soğan ve dereotu ile çok çeşitli aromatik bitkiler üreten Ortonova Tarım İşletmesinde incelemelerde bulunuldu.15 bin metrekare alanda faaliyet gösteren tesiste 50 kiş istihdam ediliyor ve üretimde en ileri teknoloji kullanılıyor.

Ziraat Yıl: 6 Sayı: 67 TEMMUZ 2014 ODALARI 5 BOYKOTA HAZIRIZ Bayraktar: Çiftçimiz Müslüman katliamı yapan bir ülkenin ürünlerini kullanmak istemiyor İSRAİL E SERT TEPKİ Bayraktar, Türkiye dışında katliama ciddi tepki gösteren bir ülke bulunmadığına dikkat çekti MİLAS ZİRAAT ODASI YATAĞAN ZİRAAT ODASI Başkanı Şemsi Bayraktar, İsrail in Gazze ye yönelik saldırısıyla ilgili olarak, Bizim çiftçimiz, Müslüman katliamı yapan ve acımasızca, çoluk çocuk demeden Filistin halkını katleden böyle bir ülkenin ürünlerini kullanmak istemiyor dedi. Bayraktar, Yatağan Ziraat Odası nda yaptığı konuşmada, İsrail in Gazze de vahşice bir katliam yaptığını ve dünyanın da buna seyirci kaldığını ifade etti. Bazı ülkelerin İsrail i desteklemesine anlam veremediğini belirten Bayraktar, şunları kaydetti: Böyle bir katliama bırakın destek olmayı, seyirci kalmak bile vebal getirir. Sadece açıklamalar yetmez. İsrail e uygulamamız gereken müeyyideler varsa bunları uygulamamız lazım. Biz de Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak İsrail mallarını boykot etme düşüncesindeyiz. Yani bizim çiftçimiz, Müslüman katliamı yapan ve acımasızca, çoluk çocuk demeden Filistin halkını katleden böyle bir ülkenin ürünlerini kullanmak istemiyor. Kullanmamamız da gerekir. Böyle bir kampanyanın da içinde oluruz, bunun kararını da alacağız. Türk milletinin İsrail malı kullanmak istemediğine işaret eden Bayraktar, Devletin bunu dikkate alması lazım ve ticari anlaşmalarını gözden geçirmesi, ithalatı da durdurması gerekir diye düşünüyorum dedi. Başkanı Şemsi Bayraktar, Milas Ziraat Odası nı ziyaretinde, İsrail'in, dünyanın gözü önünde Müslümanları katletmeye devam ettiğini, TZOB'un, İsrail mallarını kullanmama noktasında bir boykot çağrısı hazırlığında olduğunu kaydetti. Bayraktar, "Çünkü dünyanın gözü önünde büyük bir vahşet devam ediyor. Müthiş bir Müslüman katliamı var ama maalesef bakıyorsunuz, bazı ülkeler halen 'İsrail'in yanındayız, bu katliamı destekliyoruz' diyor. Bunu üzüntüyle karşılıyoruz" dedi. Türkiye dışında katliama ciddi tepki gösteren bir ülke bulunmadığına dikkati çeken Bayraktar, şöyle konuştu: "Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak İsrail mallarını kullanmama noktasında bir boykot çağrısına hazırlanıyoruz. Bu ülke, hunharca, vahşice Müslüman kanı döken İsrail'in malını kullanmamalı. Bunu devletimizden de bekliyoruz. Devlet de ticari ilişkilerini askıya almalı. İsrail ile niçin ticaret yapalım. İsrail'in malını alıp niçin onlara para kazandıralım. Bunu devletimizin de düşünmesi lazım. Biz, Türk çiftçisini temsilen İsrail mallarını kullanmak istemiyoruz ve boykota hazırlanıyoruz." GÜVENLİ TRAKTÖR KULLANIMI KAMPANYASI Başkanı Şemsi Bayraktar, 2013 yılında 5 bakanlık, TZOB ve bir şirketin işbirliğiyle Güvenli Traktör Kullanımı Projesi hazırlandığını, eğitimlerin Konya ve Manisa dan sonra Balıkesir in Gönen İlçesinde Gönen Ziraat Odasının katkılarıyla gerçekleştirildiğini bildirerek, Proje kapsamında verilecek eğitimlerle ülke genelinde 10 bin çiftçiye ulaşılmak isteniyordu, ikiye katlanarak 23 bin 678 çiftçiye eğitim verildi dedi. Bayraktar, yaptığı açıklamada, istatistiklerin tarım araçlarının karıştığı trafik kazalarında daha fazla oranda ölüm ve yaralanmanın meydana geldiğini vurguladı. Araştırmaların, ölümlü trafik kazalarının toplam kazalar içinde oranı ortalama %2,5 iken, traktörlerin karıştığı kazaların ölümle sonuçlanma oranının yaklaşık dört kat daha fazla olduğunu gösterdiğini bildiren Bayraktar, güvenli bir şekilde kullanılmayan tarım araçlarının da diğer araçlar gibi trafik için tehlikeli ve insan güvenliği bakımından büyük riskler oluşturduğunu belirtti. Trafik güvenliği küresel boyutta önem arz ediyor Trafik kazalarının tüm dünyada olduğu gibi Türkiye de de büyük bir sorun yarattığını ve dolayısıyla trafik güvenliğinin küresel boyutta önem arz ettiğini belirten Bayraktar, Günümüzde trafik kazalarının yol açtığı maddi ve manevi kayıplar ne yazık ki korkunç boyutlara ulaşmıştır. Dünya Sağlık Örgütü rakamlarına göre, her yıl dünyada 1,3 milyon insan trafik kazalarında hayatını kaybetmekte, 50 milyondan fazla insan yaralanmakta veya sakat kalmaktadır. Bu kadar ölüm, yaralanma ve sakatlık savaşlarda bile görülmüyor.birleşmiş Milletler kararıyla 2011 2020 yılları arasında trafik güvenliğinin sağlanması ve trafik kazalarından kaynaklanan ölümlerin yüzde 50 oranında azaltılması amacıyla üye ülkeler, trafik güvenliği için on yıllık eylem planlarını açıklamaya davet edilmişlerdir. Ülkemiz de bu çağrı doğrultusunda on yıllık Trafik Güvenliği Eylem Planı nı hazırlamış ve bu planın uygulanması amacıyla çalışmalara başlanmıştır dedi. Traktör kazalarının önlenmesi için ne yapmalı Tarımsal faaliyetlerin yoğunlaştığı dönemlerde traktörlerin kazalara karışma sayılarının arttığını bildiren Bayraktar, Traktörlerin karıştığı kazaların önlenmesi için; sürücülerin hız kurallarına ve kavşaklarda geçiş önceliğine uymaları, tepe lambası gibi ışık donanımlarının tam ve çalışır durumda olması, traktörlerde koruyucu kabin bulunması ve römorkların arkasına standartlara uygun reflektörlerin takılması önemlidir. Devrilmelerin ve traktörden insan düşmesi şeklindeki kazaların önüne geçmek için traktöre aşırı yükleme yapılmaması, açıkta ve yük üzerinde insan taşınmaması, ani ve kontrolsüz manevralardan kaçınılması gerekmektedir. On Yıllık Eylem Planı nda da yer alan bu konunun ayrıntılı olarak incelenmesi, gerekli önleyici tedbirlerin alınması ve çözüm önerilerinin geliştirilmesi için Türkiye Ziraat Odaları Birliği, İçişleri Bakanlığı, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve Yiğit Akü işbirliğiyle Güvenli Traktör Kullanımı Projesi hazırlanmıştır. Projeyle traktör kullanıcılarını trafik kuralları hakkında bilgilendirmek, güvenli traktör sürüş tekniklerini benimsetmek, traktörlerin sebep olduğu trafik kazalarını azaltmak, traktör kullanıcılarına kullandıkları traktörün daha iyi tanıtmak ve benimsetmek ve doğru traktör kullanımıyla tarımsal işlerin güvenli yapılmasını sağlamak amaçlanmaktadır. dedi. Proje kapsamında Güvenli Traktör Kullanımı Kampanyası adı altında verilecek eğitimlerin ilk iki ayağının Konya nın Altınekin ve Manisa nın Saruhanlı içlerinde gerçekleştirildiğini hatırlatan Bayraktar, Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak il ve ilçelerde bulunan ziraat odalarımız vasıtasıyla projenin yürütülmesine ve eğitimlerin traktör kullanan geniş kitlelere ulaşmasına destek olmaktan dolayı büyük mutluluk duyuyoruz dedi.

FINDIKTA REKOLTE TAHMİNİ BELLİ OLDU Başkanı Şemsi Bayraktar, fındıkta rekolte tahmininin belli olduğunu bildirerek, Rekolte, meydana gelen don zararı ve fırtına nedeniyle dökülmeler sonucunda bu yıl da düşük çıkacak. Fındık üretiminin yüzde 98,8 ini karşılayan 14 ilimizde 371 bin 185 ton fındık üretimi bekliyoruz dedi. Bayraktar, bu yıl Sakarya nın 91 bin 909 ton üretimle birinci olacağını, bu ili 65 bin 460 tonla Ordu, 59 bin 542 tonla Samsun, 51 bin 953 tonla Düzce, 35 bin 853 tonla Trabzon, 26 bin 32 tonla Giresun un izleyeceğini, miktar olarak en fazla üretim artışı Sakarya da olurken, en fazla düşüşün Ordu ve Giresun da meydana geleceğini vurguladı. Bayraktar, yaptığı açıklamada, Türkiye Ziraat Odaları Birliği tarafından, Ordu Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Turan Karadeniz başkanlığında kurulan tarafsız teknik komisyonun rekolte tespitini yaptığını belirtti. Komisyonun, Türkiye fındık üretiminin yüzde 98,8 ini gerçekleştiren 14 il olan Ordu, Giresun, Samsun, Sakarya, Trabzon, Düzce, Zonguldak, Artvin, Kocaeli, Kastamonu, Rize, Bartın, Sinop, Gümüşhane de, örnekleme metoduyla tespit edilen çotanak sayımlarının bilimsel olarak değerlendirilmesiyle rekolte tahmini yaptığı bilgisini veren Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, şunları kaydetti: Fındık tarımının yoğun olarak yapıldığı illerde örnekleme metoduyla tespit edilen çotanak sayımlarını, komisyon bilimsel olarak değerlendirmiştir. Komisyon tarafından çalışma yapılan alanlar; sahil, orta ve yüksek kesim olmak üzere üç ayrı kategoride incelenmiş, arazide gözleme dayalı veriler toplanmış, veriler büro çalışmalarıyla sayısallaştırılmıştır. Bütün bu araştırmaların sonucunda komisyon, 14 il için 371 bin 185 tonluk fındık rekolte tahmininde bulunmuştur. TZOB un tahmini, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı nın oluşturduğu geniş katılımlı komisyonun Türkiye geneli için 388 bin 139 ton olan rekolte tahminine çok yakın. Sakarya da 91 bin 909, Ordu da 65 bin 460, Samsun da 59 bin 542, Düzce de 51 bin 953, Trabzon da 35 bin 853, Giresun da 26 bin 32, Zonguldak ta 17 bin 275, Kocaeli de 7 bin 955, Artvin de 4 bin 247, Kastamonu da 4 bin 179, Rize de 3 bin 414, Bartın da 2 bin 151, Sinop ta 1091, Gümüşhane de 125 ton fındık rekolte tahminimiz var. Don ve fırtına rekolteyi düşürdü 29-30 Mart 2014 tarihlerinde ülke genelinde meydana gelen don zararının, özellikle Doğu Karadeniz bölgesi illerinin yüksek kesimlerindeki fındık bahçelerinde etkisini gösterdiğini, Haziran sonunda meydana gelen fırtınanın ise olgunlaşmaya başlayan meyvelerde dökümlere sebep olduğunu vurgulayan Bayraktar, şu bilgileri verdi: Bu yıl yaşanan olumsuz meteorolojik koşullar, özellikle fındık üretimimizin yüzde 60 ını karşılayan Doğu Karadeniz de etkisini daha fazla hissettirmiştir. Sonuçta rekolte düşük çıkacak. Bu durum birim alandan alınan ürünü de etkilemiştir. Zaten düşük olan ülke veriminin daha da düşmesine yol açacaktır. 200 kilogramı bulması gerekirken bu yıl fındıkta dekar başına verimin, 54 kilograma düşeceğini tahmin ediyoruz. Verim yükselmezse üretici yeterli geliri elde edemez. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü nün (FAO) 2010 yılı verilerine göre, dekar başına verim ABD de 444 kilogramı, Yunanistan da 325 kilogramı buluyor. Gürcistan da 192 kilogram, İtalya da 133 kilogram, İspanya da ise 109 kilogram. Dünya ortalaması 143 kilogramı buluyor. Dekar başına verim, 2010 yılında Türkiye de 139 kilogramdı. Şimdi 54 kilograma düşecek. En büyük rakibimiz İtalya da dekar başına verim, 122 kilogramın altına inmiyor. Fındıkta üretim ihracatı bile karşılayamayacak Bu yılki kabuklu fındık üretiminin ihracat için gerekli olan 600 bin tonun bile çok altında kalacağını bildiren Bayraktar, Bu yıl beklenen düşük rekolte nedeniyle üreticimiz mağdur. Verimin düşük olması, maliyetleri de artıracak. Bu nedenle 2015 yılında ödenecek olan 2014 yılı Alan Bazlı Desteklerin bu yıl içinde ödenmesi üreticimizin mağduriyetini giderecek, bir nebze olsun rahatlatacaktır. Üreticimiz alan bazlı desteğin 2014 yılından sonra da devamı konusunda alınacak kararı merakla beklemektedir. Doğal afetlerden muzdarip, zarara uğramış üreticimiz bir an önce bu meraktan kurtarılmalı ve alan bazlı destek 2015 den sonra da artırılarak devam ettirilmelidir. Fındık çalıştayı kararları da acilen uygulamaya konulmalıdır dedi. Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, fındıkta TZOB un, stoklardan arındırılmış gerçek üretim tahmin rakamlarını açıkladığını bildirerek, Fındıkta TZOB un rakamları tamamen doğru çıkmıştır. Arkasındayız. Bugüne kadarki üretim rakamlarına üreticinin, tüccarın elindeki stoklar, kurumların stoktan piyasaya satışları da dahil edilmiştir. Stoklardan gelen fındık da üretim gibi gösterilmiştir dedi. Bayraktar, yaptığı açıklamada, Türkiye Ziraat Odaları Birliği tarafından, Ordu Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Turan Karadeniz başkanlığında kurulan tarafsız teknik komisyonun hiçbir etki altında kalmadan rekolte tespitini yaptığını belirtti. Komisyonun, Türkiye fındık üretiminin yüzde 98,8 ini gerçekleştiren 14 il olan Ordu, Giresun, Samsun, Sakarya, Trabzon, Düzce, Zonguldak, Artvin, Kocaeli, Kastamonu, Rize, Bartın, Sinop, Gümüşhane de, örnekleme metoduyla tespit edilen çotanak sayımlarının bilimsel olarak değerlendirilmesiyle rekolte tahmini yaptığı bilgisini veren Bayraktar, Fındık tarımının yoğun olarak yapıldığı illerde örnekleme metoduyla tespit edilen çotanak sayımlarını, komisyon bilimsel olarak değerlendirmiştir. Çalışma yapılan alanlar; sahil, orta ve yüksek kesim olmak üzere üç ayrı kategoride incelenmiş, arazide gözleme dayalı veriler toplanmış, veriler büro çalışmalarıyla sayısallaştırılmıştır. TAHMİNLERİMİZİN ARKASINDAYIZ Araştırmaların sonucunda komisyon, 14 il için 371 bin 185 tonluk fındık rekolte tahmininde bulunmuştur. Bunun içinde stoklardan gelen fındık yok. Komisyon aynı illerde 2013 yılında da 484 bin 268 tonluk rekolte tahmini yapmıştı. Bunda da stoklardan gelen fındık yoktu. Fındıkta TZOB un rakamları tamamen doğru çıkmıştır. Bugüne kadarki üretim rakamlarına üreticinin, tüccarın elindeki stoklar, kurumların stoktan piyasaya satışları da dahil edilmiştir. Stoklardan gelen fındık da üretim gibi gösterilmiştir. Kimse başka hesabın içinde olmasın. Üreticinin alın teriyle oynatmayız. Bizim kimseden korkumuz yok. Üniversite desteğiyle bağımsız komisyon tarafından rekolte tahmin rakamımız belirleniyor. Üretim rakamlarını stoktan satışlardan arındırmak lazım. Eski yıllarda üretilen fındık dışarıda tutulmalı ki üretim rakamları doğru olsun. Biz gerçek üretim rakamlarını vermeye devam edeceğiz. Bütün kesimleri gerçek üretim rakamlarını açıklamaya davet ediyoruz dedi. Bu sene depolar sıfırlanacak Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) ve Fiskobirlik in 2009 yılından bu yana 700 bin tona yakın fındığı, işlenmiş yağ, yağlık ve fındık olarak piyasaya sürdüğüne dikkati çeken Bayraktar, şu bilgileri verdi: Toprak Mahsulleri Ofisi, 2009 yılından bu yana 384 bin ton fındığı yağ olarak işleyerek, 75 bin ton fındığı Fiskobirlik e yağlık olarak, 29 bin ton fındığı kavrulmuş olarak piyasaya sattı. Ofis, bu dönemde ayrıca piyasaya 199 bin ton fındık verdi, stoklarında 7 bin ton fındık kaldı. Bu sene depolar sıfırlanacak, stok kalmayacak. Bizim, Sakarya da 91 bin 909, Ordu da 65 bin 460, Samsun da 59 bin 542, Düzce de 51 bin 953, Trabzon da 35 bin 853, Giresun da 26 bin 32, Zonguldak ta 17 bin 275, Kocaeli de 7 bin 955, Artvin de 4 bin 247, Kastamonu da 4 bin 179, Rize de 3 bin 414, Bartın da 2 bin 151, Sinop ta 1091, Gümüşhane de 125 ton fındık rekolte tahminimiz var. Türkiye İstatistik Kurumu, 14 ilde 2013 yılında 542 bin 670 ton, tüm Türkiye de 549 bin ton fındık üretildiğini açıkladı. Stoklardan gelen fındık dışarda tutulursa gerçek üretim rakamları bulunur. Bu rakam da TZOB tahminlerine çok yakın bir rakam olacaktır. Bayraktar, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı nın yaptığı revize öncesinde, Ziraat Odalarının da içinde bulunduğu, Bakanlığın oluşturduğu geniş katılımlı komisyonun, alanda yaptığı tahminin, TZOB'un rakamlarıyla örtüştüğünü vurguladı. Prof. Dr. Turan Karadeniz e haksızlık yapılmaktadır Ordu Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Turan Karadeniz in fahri olarak TZOB a danışmanlık yaptığını, yıllardır hiçbir ücret talep etmeden TZOB un rekolte tahmin çalışmalarını yürüttüğünü bildiren Bayraktar, Prof. Dr. Karadeniz in üreticiye hizmetten başka bir amacı olmamıştır. Kendisine haksızlık yapılmaktadır. Bazı kesimler tarafından adeta linç edilmek istenmektedir. Ülkemizde yetişmiş ender insanlardan biridir. Akademik kariyeriyle de bunu ispatlamıştır. Namuslu, dürüst, iyi yetişmiş bilim adamlarının saygınlığının bu ülkedeki herkes tarafından korunması icap eder dedi.

Ziraat Yıl: 6 Sayı: 67 TEMMUZ 2014 ODALARI 7 RAMAZAN AYINDA ÜRETİCİ-MARKET FİYATLARI Başkanı Şemsi Bayraktar, Ramazan ayında tüketimin fazla olduğu et ürünlerinde ve baklagillerde ciddi bir artış görülmediğini bildirerek, TZOB un halkın mağdur edilmemesi, spekülatörlere fırsat verilmemesi yönündeki uyarısı etkili oldu dedi. TZOB Genel Başkanı Bayraktar, Ramazan ayında fiyat değişimi yaşanan sebze ve meyve ürünlerinde fiyatların mevsim şartları ile arz ve talebe göre oluştuğunu belirtti. Tüm taraflar sağduyulu hareket etti Şemsi Bayraktar, şunları kaydetti: TZOB un halkın mağdur edilmemesi, spekülatörlere fırsat verilmemesi yönündeki uyarısı etkili oldu. Ramazan ayında tüketimin fazla olduğu et ürünlerinde ve baklagillerde ciddi bir artış görülmedi. Fiyat değişimi yaşanan sebze meyve ürünlerinde fiyatlar mevsim şartları ile arz ve talebe göre oluştu. Spekülatif hareketler yaşanmadı. Tüm taraflar, halkın talep artışını fırsatçılığa dönüştürmeden hassas ve sağduyulu hareket etmiştir. Ramazan ayında tüketimi artan baklagillerden nohut, yeşil mercimekte, dana eti, ayçiçeği ve mısırözü yağı ile kuru incir ve fındık market fiyatlarında artış olmaması, toz şeker, zeytinyağı, maydanoz, kabak, patates, yumurta, pirinç, kuru fasulye, kuru üzüm, havuç, yeşil soğan, Antep fıstığı fiyatlarının yüzde 0,40-15,96 oranlarında düşmesi halkımızın bu ürünleri daha rahat tüketmesi açısından sevindirici olmuştur. Market fiyatlarındaki değişim Ramazan ayında market fiyatlarında, 7 üründe fiyat değişimi görülmezken, 12 üründe azalma, 19 üründe ise fiyat artışı görüldüğünü belirten Bayraktar, şu bilgileri verdi: Nohut, yeşil mercimekte, dana eti, ayçiçeği ve mısırözü yağı ile kuru incir ve fındık market fiyatlarında değişim yaşanmadı. Fiyat düşüşü yüzde 15,96 ile en fazla Antep fıstığında görüldü. Antep fıstığındaki fiyat düşüşünü yüzde 15,70 ile yeşil soğan, yüzde 11,50 ile havuç, yüzde 11,49 ile kuru İSTİHDAMDA ARTIŞ üzüm, yüzde 4,81 ile kuru fasulye, yüzde 4,45 ile pirinç, yüzde 4,05 ile yumurta, yüzde 2,91 ile patates, yüzde 0,63 ile kabak, yüzde 0,60 ile maydanoz, yüzde 0,46 ile zeytinyağı, yüzde 0,40 ile toz şeker izledi. Markette en fazla fiyat artışı ise yüzde 35,95 oran ile sivri biberde görüldü. Sivri biberdeki fiyat artışını yüzde 33,77 ile limon, yüzde 20,91 ile kuru kayısı, yüzde 18,48 ile karpuz, yüzde 10,86 ile çilek, yüzde 10,04 ile kiraz, yüzde 8,73 ile şeftali, yüzde 7,68 ile patlıcan, yüzde 7,50 ile elma, yüzde 5,80 ile salatalık, yüzde 5,28 ile domates, yüzde 5,14 ile kavun, yüzde 4,97 ile tavuk eti, yüzde 3,54 ile kuru soğan, yüzde 2,07 ile yeşil fasulye takip etti. Üretici fiyatlarındaki değişim Ramazan ayında üretici fiyatlarında, 11 üründe fiyatlar değişmezken, 6 üründe azalma, 17 üründe ise fiyat artışı olduğunu vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti: Yeşil fasulye, maydanoz, kuru soğan, kuru fasulye, nohut, yeşil mercimek, pirinç, kuru kayısı, kuru üzüm, kuru incir, zeytinyağı fiyatlarında değişim meydana gelmedi. Fiyat düşüşü yüzde 32,50 oran ile en fazla havuçta görüldü. Havuçtaki fiyat düşüşünü yüzde 9,91 ile yumurta, yüzde 9,29 ile yeşil soğan, yüzde 6,59 ile patates, yüzde 4,76 ile Antep fıstığı, yüzde 0,11 ile fındık izledi. Üreticide en fazla fiyat artışı yüzde 30,37 ile karpuzda görüldü. Karpuzdaki fiyat artışını yüzde 20,21 ile patlıcan, yüzde 14,71 ile kırmızı mercimek, yüzde 14,18 ile sivri biber, yüzde 14,04 ile kabak, yüzde 10,24 ile limon, yüzde 10,11 ile kavun, yüzde 10,05 ile çilek, yüzde 9,52 ile süt, yüzde 9,02 ile marul, yüzde 8,21 ile salatalık, yüzde 7,69 ile elma, yüzde 6,32 ile şeftali, yüzde 4,33 ile domates, yüzde 3,81 ile kiraz, yüzde 1,92 ile dana eti, yüzde 0,34 ile kuzu eti izledi. Karpuzda görülen fiyat artışında, karpuz üretiminde yaşanan gerilemenin yanı sıra Ramazan ayının yaz dönemine denk gelmesi nedeniyle talepteki artış etkili oldu. Fiyat artışlarının nedenleri Üretim ve tüketimde başta gelen ürünlerden domateste görülen fiyat artışının sera üretiminin tamamlanmış olmasına rağmen halen tarla ürünlerinde hasadın başlamaması nedeniyle yaşanmakta olan arz yetersizliğinden kaynaklandığını bildiren Bayraktar, salatalık, sivri biber, patlıcanda da benzer durumun olduğunu kaydetti. Mevsim itibarıyla sebze üretiminde sera üretiminin son bulduğu tarla ürünlerinin ise hasadın çok yoğun olmadığı bir dönemde bulunulduğunu vurgulayan Bayraktar, şunları söyledi: Önümüzdeki günlerde sebzede; tarla ürünlerinde hasadının yoğunlaşması ile en ucuz, en lezzetli, en kaliteli üretimin yapıldığı bir döneme girilecek ve halkımız da bu ürünleri bol miktarda, afiyetle tüketebilecek. Bayraktar, market raflarında fiyatı en fazla artan ürünlerden limonda depodaki ürünün azalması ile arzda yaşanan sıkıntının fiyatlara yansıdığı bilgisini verdi. Kuru kayısıdaki artışın, bu ürünün en önemli merkezi Malatya da, 30 Mart 2014 tarihinde yaşanan don olayıyla bağlantılı olduğunu belirten Bayraktar, bu sene ürünün olmamasının geçen seneki ürünün artmasına yol açtığını bildirdi. Çilek ve kirazda üretim sezonunun sonuna gelinmesine bağlı olarak ürün arzının azalmasının fiyat artışına neden olduğunu vurgulayan Bayraktar, ülkenin büyük bölümünde yaşanan don olayının elma fiyatlarına da yansıdığını, arzdaki azalmanın fiyatları artırdığını belirtti. Tüketicilerin yeterli ve güvenilir gıdaya uygun fiyatla erişebilmesinin, üreticinin de emeğinin karşılığını almasının temel amaç olması gerektiğini bildiren Bayraktar, şunları kaydetti: Üreticiden tüketiciye varıncaya kadar ilgili tüm taraflar sadece Ramazan ayında değil, Ramazan ayı sonrasında da bu hususta gereken hassasiyeti göstermeye devam etmelidirler. bir yana, istihdamın tek hanede tutulmasına yardımcı olduğunu bildiren Bayraktar, Nisan ayında bile tarım, toplamda işsizliği 1,8 puan azaltarak yüzde 9 ile tek hanede kalmasını sağladı. Tarım erkeklerde işsizliği yüzde 9,4 dan yüzde 8,5 e, kadınlarda ise yüzde 14,3 den 10,4 e çekti dedi. Bayraktar, Nisan ayında tarımın 2 milyon 946 bin erkek, 2 milyon 632 bin kadına iş ve aş yarattığını, çalışan erkeklerin yüzde 16,1 inin, çalışan kadınların yüzde 33,2 sinin, diğer bir ifadeyle üçte birinin tarımda çalıştığını vurguladı. Başkanı Şemsi Bayraktar, tarımın istihdama katkısının yadsınamaz bir noktada olduğunu bildirerek, Tarım, yüzde 10,8 olan işsizliği 1,8 puan düşürerek yüzde 9 a çekti dedi. Bayraktar, tarımın Mart ayında işsizliği 1,9, Nisan ayında ise 1,8 puan azalttığını hatırlattı. Şemsi Bayraktar, Nisan ayında tarımda çalışan sayısının, Mart ayına göre 263 bin kişi artarak 5 milyon 315 bin kişiden 5 milyon 578 bin kişiye çıktığını belirtti. TZOB Genel Başkanı, Mart ayının ikinci yarısından sonra tarımda istihdamın yoğun olduğu döneme girildiğini bildirerek, mısır, ayçiçeği, şekerpancarı, pamuk, soya fasulyesi, fiğ ekimleri ve çapa faaliyetleri gibi kültürel işlemler tarımda istihdamı artırıyor dedi. Bayraktar, yaptığı açıklamada, 26 milyon 194 bin olan istihdam edilenlerin 13 milyon 337 bininin hizmetler, 5 milyon 373 bininin sanayi, 1 milyon 906 bininin inşaat, 5 milyon 578 bininin ise tarımda çalıştığını vurguladı. TZOB Genel Başkanı Bayraktar, Mart ayında tarımın istihdamdaki yüzde 20,8 olan payının, Nisan ayında yüzde 21,3 e, inşaatın payının yüzde 7,1 den yüzde 7,3 e yükseldiğini, sanayinin istihdamdaki payının yüzde 21 den yüzde 20,5 e, hizmetlerin payının yüzde 51,2 den yüzde 50,9 a gerilediğini belirtti. Bayraktar, Nisan ayında tarımın istihdamda sanayiyi geride bıraktığına dikkati çekti. Tarım, kadınlarda işsizliği 3,9 puan düşürdü Tarımın ülke ekonomisine yük olmak Kayıt dışı çalışma Tarımda kayıt dışı çalışmanın önemli sorunlardan biri olduğunu, 5 milyon 578 bin istihdamın 50 bininin işveren, 502 bininin ücretli ve yevmiyeli, 2 milyon 234 bininin kendi hesabına çalışan, 2 milyon 792 bininin ise ücretsiz aile işçisi konumunda bulunduğunu bildiren Bayraktar, 50 bin işverenin 24 bini, 502 bin ücretli ve yevmiyelinin 405 bini, 2 milyon 234 bin kendi hesabına çalışanın 1 milyon 573 bini, 2 milyon 792 bin ücretsiz aile işçisinin 2 milyon 528 bininin kayıt dışı istihdam. Buna göre, tarımda istihdam edilen 5 milyon 578 bin nüfusun yüzde 81,2 si, 4 milyon 530 bini kayıt dışı dedi. Bayraktar, tarımda istihdam edilen erkeklerde kayıt dışı istihdamın yüzde 70,7 de kalırken, kadınlarda yüzde 92,9 a kadar ulaştığını, kayıt dışılığın önlenmesi ve tarımdaki tüm nüfusun sosyal güvence kapsamında olması için gerekenlerin bir an önce yapılması gerektiğine dikkati çekti.

8 Ziraat ODALARI Yıl: 6 Sayı: 67 TEMMUZ 2014 KURAKLIĞIN ÖNLEMİ SU TASARRUFU! Bayraktar: "GAP, KOP gibi büyük sulama projelerini bir an önce tamamlamak, kurak toprakları suyla buluşturmak zorundayız." Başkanı Şemsi Bayraktar, kuraklığın önleminin su tasarrufu olduğunu bildirerek, Su zengini bir ülke değiliz. Bir damla suyu bile boşa harcamamalıyız dedi. Bayraktar, yaptığı açıklamada, bu sene yaşanılan kuraklığın, olası risklere karşı ne kadar zayıf kaldığımızı göz önüne koyduğunu ve böyle bir ortamda su kaynaklarının öneminin daha iyi anlaşıldığını belirtti. Şemsi Bayraktar, Sakarya nehrinin Polatlı dan geçen kısmında kuruma meydana geldiğini, su debisinin Kızılırmak ın bazı bölgelerinde altıda bire, Meriç nehrinde üçte bire kadar indiğini, Sapanca Gölü nde su seviyesinin çok düştüğünü, çoğu ırmağın debisinde düşüş görüldüğünü, göl ve barajlardaki su seviyelerinin de gerilediğini vurguladı. İçme suyu kaynaklarında da sıkıntı yaşandığını, İstanbul a su sağlayan barajlarda su seviyesinin son 9-10 yılın en düşük seviyesine gerilediğini, İzmir ve Manisa daki barajlarda da sorun bulunduğunu bildiren Bayraktar, başta İç Anadolu olmak üzere kırsalda içme suyu sıkıntısı çekildiğini belirtti. TZOB Genel Başkanı Bayraktar, şunları kaydetti: Sakarya nehrinin Polatlı'dan geçen kısmında meydana gelen kurumanın sebebi, yağışların az olması nedeniyle Sakarya nehrinde su seviyesinin düşmesidir. Sakarya bölgesinde bulunan sulama birlikleri, bölgelerindeki tarımsal sulama ihtiyacını karşılamak için suyu tutmaktadırlar ve dolayısıyla Polatlı ilçesine Sakarya nehrinden gelen su iletilememektedir.polatlı Ziraat Odamız, genellikle kuru soğan, şeker pancarı, ayçiçeği ve bostan ekili alanlarda sulama yapılamadığı ve bu durumdan yaklaşık 7-8 köyün etkilendiği belirtmektedir. Bölgedeki sulama sorunun kısa vade de çözümü için Sakarya nehri üzerindeki sulama birliklerinin suyu açmaları ve DSİ nin Porsuk Çayı ndan suyu üreticiye tahsis etmesi gerekmektedir. Bölgedeki su sorununun kalıcı olarak çözümü ise proje halinde olan Gök Pınar Barajı nın bir an önce tamamlanmasıyla sağlanacaktır. 2013 Ekim ayından bu yana kuraklık var Bayraktar, bu üretim sezonunda 2013 yılı Ekim ayından bu yana ülkenin büyük bölümünde ciddi bir kuraklık yaşandığını, 2013 Ekim, Kasım, Aralık, 2014 Ocak, Şubat ve Nisan aylarında yağışların son derece yetersiz kaldığını, 2014 Mart ve Mayıs aylarındaki yağışların da tarımda kuraklığın verdiği zararı gidermediğini belirten Bayraktar, şunları kaydetti: Doğal afetler içinde ülkemizin en büyük sorunlarından biri kuraklıktır. Ülkemiz bilinenin tersine su zengini bir ülke değildir. İklimi, topoğrafik yapısı, jeolojisi, hidrolojisi, bitki örtüsü, arazilerimizin işlemeli tarıma uygun olması veya olmaması, mera ve orman alanlarının özellikleri ve yeterlilik durumu ile nüfusun etkisi değerlendirildiğinde çölleşme riskiyle karşı karşıyadır. Küresel iklim değişikliğinin olumsuzluklarının başında şüphesiz ki su kaynaklarına olan etkisi gelmektedir. Bu sene yaşanılan kuraklık, olası risklere karşı ne kadar zayıf kaldığımızı göz önüne serdi. Yeteri kadar yağış gerçekleşmediği için başta hububat olmak üzere birçok üründe kuraklıktan dolayı rekolte düşüklüğü gerçekleşti. Sulamada da tasarruf etmeliyiz Güneydoğu Anadolu Projesi, Konya Ovası Projesi gibi büyük sulama projelerini tamamlamak, kurak toprakları suyla buluşturmak zorundayız diyen Bayraktar, şu bilgileri verdi: Kuraklık nedeniyle içme suyu sıkıntısı bile çekiyoruz. Bu durumda tarımda su tasarrufunu en iyi şekilde sağlayan yağmurlama ve damla sulama gibi basınçlı sulama sistemlerine geçmeli, suyun kıt olduğu yerlerde duruma göre ürün desenini değiştirmeliyiz. Karık sulama yöntemine oranla, damla sulama yüzde 60, yağmurlama sulama sistemi yüzde 30 civarlarında su tasarrufu sağlamaktadır. Kırık, çatlak, patlayan borular yüzünden su kayıpları yaşanıyor Su israfının önüne geçmek amacıyla eski ve atıl durumda olan sulama kanallarının yenilenmesi ve sulanamayan arazilerimizin sulamaya açılması gerekir. Ömrünü tamamlamış, eskiyen altyapı boru ve bağlantılarında meydana gelen kırık, çatlak, bağlantı hataları ve patlayan borular yüzünden tüketici sayacına ulaşana kadar büyük oranda su kayıpları yaşanıyor. Eğer bu kayıplar önlenmez ise milyonlarca metreküp suyumuz heba olacaktır. Ayrıca, ekonomik olarak sulanabilecek ve hala sulamaya açamadığımız 2,77 milyon hektar tarım arazisinin sulamaya açılması için sulama yatırımları ivedilikle tamamlanmalıdır. Sulama yatırımları, sağladığı istihdam, tarıma dayalı sanayinin gelişmesi, enerjide dışa bağımlılığımız ve dış ticaret açığına olan etkisi, yağlı tohum ithalatına ödediğimiz döviz miktarı ve sulama yatırımlarının diğer pek çok yatırıma göre kendisini kısa zamanda amorti ettiği düşünüldüğünde, karlı yatırımlar olduğu görülmektedir. Bilinçsiz su kullanımı hem toprağa hem su kaynaklarına zarar veriyor Üreticilerin suyu bilinçsizce kullanımının, kendilerine, toprağa, su kaynaklarına ve ülkeye zarar verdiğini vurgulayan Bayraktar, Bilinçsiz sulama nedeniyle binlerce dekar arazi tarım yapılamaz hale gelmiş ve verim kayıpları oluşmuştur. Bilinçsiz sulama sonucunda, toprağa aşırı su verilerek toprak erozyonu, taban suyunun yükselmesi ve toprakta tuzlanma olmaktadır. Sulamanın gecikmesi de bitkide strese ve verim kaybına sebep olmaktadır dedi. Şemsi Bayraktar, araştırma-geliştirme çalışmalarına gerekli destek verilmesi, kurak şartlara uyumlu çeşitlerin ve su tasarrufuna yönelik tekniklerin geliştirilmesinin sağlanması ve kuraklığa dayanıklı tohum kullanımı konusunda çiftçi eğitim ve yayım çalışmaları hızlandırılması zorunluluğu bulunduğunu belirtti. TRAKTÖR SAYISI ve İLLERİN PAYI Bayraktar: Mayıs ayı itibarıylatürkiye de 1 milyon 586 bin340 adet traktör var. Adana, 42 bin 527 adetle Denizli, 41 bin 437 adetle Antalya izledi. Aydın da 38 bin 319, Tokat ta 37 bin 310, Ayfonkarahisar da 36 bin 561, Çorum da 35 bin 871, Şanlıurfa da 32 bin 99, Sakarya da 31 bin 858, Mersin de 30 bin 56 traktör var. Kütahya da 29 bin 848, Edirne de 29 bin 43, Çanakkale de 28 bin 874, Yozgat ta 28 bin 313, Tekirdağ da 27 bin 304, Sivas ta 27 bin 220, Muğla da 26 bin 677, Gaziantep te 25 bin 961 ve Kastamonu da 25 bin 566 traktör var. Yalova, Siirt, Ordu, Şırnak, Tunceli ve Artvin illerinde ise 1000 ile 5 bin arasında değişen sayılarda traktör bulunuyor. Traktör sayısı, Bingöl de 967 ye, Hakkari de 755 e, Trabzon da 185 e, Rize de ise 41 e kadar iniyor. İllerin payı Türkiye deki traktörlerin yüzde 4,83 ünün Manisa da, yüzde 4,71 inin Konya da bulunduğunu bildiren Bayraktar, şu bilgileri verdi: Başkanı Şemsi Bayraktar, Mayıs ayı itibarıyla Türkiye de 1 milyon 586 bin 340 adet traktör bulunduğunu, traktör sayısında Manisa nın başta geldiğini, bu ili Konya nın izlediğini bildirdi. Birincilik Manisa'da Bayraktar, yaptığı açıklamada, Mayıs ayında traktör sayısında iller arasında birinciliği Manisa nın 76 bin 690 adetle aldığını, bu ili 74 bin 752 traktör sayısıyla Konya nın takip ettiğini belirtti. Türkiye deki traktörlerin yüzde 10 a yakınının Manisa ve Konya da bulunduğunu vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti: Mayıs ayı itibarıyla traktör sayısında, Manisa ve Konya yı 55 bin 949 adetle Balıkesir, 55 bin 134 adetle İzmir, 55 bin 91 adetle Bursa, 47 bin 48 adetle Ankara, 46 bin 536 adetle Samsun, 46 bin 85 adetle Traktör sayısı, Kayseri de 24 bin 533, İstanbul da 21 bin 654, Diyarbakır da 20 bin 746 ve Eskişehir de ise 20 bin 136 traktör bulunuyor. Malatya, Hatay, Burdur, Isparta, Bolu, Nevşehir, Kırklareli, Amasya, Kahramanmaraş, Kars, Uşak, Aksaray, Erzurum illerinde 15 bin ile 20 bin arasında değişen sayılarda, Kocaeli, Niğde, Osmaniye, Adıyaman, Çankırı illerinde 10 bin ile 15 bin arasında, Karaman, Kırşehir, Bilecik, Muş, Düzce, Mardin, Zonguldak, Elazığ, Kırıkkale, Ardahan, Sinop, Van, Ağrı, Erzincan, Karabük ve Batman illerinde 5 bin ile 10 bin arasında, Kilis, Iğdır, Gümüşhane, Bitlis, Giresun, Bayburt, Manisa ve Konya yı yüzde 3,53 payla Balıkesir, yüzde 3,48 payla İzmir, yüzde 3,47 payla Bursa izliyor. Ankara nın yüzde 2,97, Samsun un yüzde 2,93, Adana nın yüzde 2,91, Denizli nin yüzde 2,68, Antalya nın yüzde 2,61, Aydın ın yüzde 2,42, Tokat ın yüzde 2,35, Afyonkarahisar ın yüzde 2,30, Çorum un yüzde 2,26, Şanlıurfa nın yüzde 2,02, Sakarya nın yüzde 2,01 payı var. 27 ilin payı yüzde 1 ile yüzde 2 arasında değişiyor. 39 ilin payı ise yüzde 1 in altında. Bu oran Tunceli de yüzde 0,08, Artvin de yüzde 0,07, Bingöl de yüzde 0,06, Hakkari de yüzde 0,05, Trabzon da yüzde 0,01 e kadar iniyor. Rize nin payı ise yok denecek kadar az.