SÖZCÜK TÜRLERİ NASIL TASNİF EDİLMELİDİR?



Benzer belgeler
TÜRKÇE BİÇİM KISA ÖZET.

(saat/hafta) Teorik anlatım, tartışma, soru-cevap. Hacettepe TÖMER Öğretim Elemanları

Aviation Technical Services

BURSA GÖÇMEN AĞIZLARI FİİL İŞLETİMİNDE ŞİMDİKİ ZAMAN Şükrü BAŞTÜRK * Mustafa ULUOCAK ** Erol OGUR *** Süleyman EROĞLU **** Hatice ŞAHİN ***** ÖZET

BİÇİMBİRİMLER. Türetim ve İşletim Ardıllarının Sözlü Dildeki Kullanım Sıklığı. İslam YILDIZ Funda Uzdu YILDIZ V. Doğan GÜNAY

İngilizce. Brackets- Ayraçlar Base Form- Kök Biçim

Adjectives in Turkish Language. . Abstract

ÖZGEÇMİŞ Doç. Dr. BÜLENT ÖZKAN

TÜRKİYE TÜRKÇESİNDE TARİH İFADE ETMEK İÇİN KULLANILAN YAPILARIN SÖZ DİZİMİ BAKIMINDAN İNCELENMESİ *

AN EVALUATION ON THE TOPICS RELATED TO MORPHOLOGY IN THE SECONDARY SCHOOL TEXT BOOKS

ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI:

CJ MTP11 AYRINTILAR. 5. Sınıf Türkçe. Konu Tarama Adı. 01 Sözcük ve Söz Gruplarında Anlam - I. 02 Sözcük ve Söz Gruplarında Anlam - II

Kişisel Bilgiler : / Posta Adresi : Şehitler Mahallesi Mehmetçik Cad. No: Mrk. Manisa

VURGULAMA İŞLEVLİ DİL BİRİMLERİ ÜZERİNE

Lisans Türk Dili ve Edebiyatı Selçuk Üniversitesi Y. Lisans Türk Dili ve Edebiyatı Cumhuriyet Üniversitesi

Türkçede -DAn biri Yapılı Kelime Grupları Üzerine * 1 Leylâ Karahan **2. The Word Groups Constructed With -DAn biri In Turkish Language

EKLER VE SÖZCÜĞÜN YAPISI

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 BÖLÜM 2

PROF. DR. AHMET BURAN IN TÜRKLÜK BİLİMİ TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ ADLI ESERİ ÜZERİNE

İşlevsel Dilbilim Yaklaşımıyla Türkçede Sözcük Türleri Üzerine

Danışman: Prof. Dr. H.Ömer KARPUZ

BASICS OF ENGLISH SENTENCE STRUCTURE

1. Superlative lerden sonra gelen fiil infinitive olur. ( the latest species to join the

Sözdizimsel Analiz (Syntactic Analysis)

6. SINIF TÜRKÇE DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Ders Adı Kodu Dönem T+U Saati AKTS. Arapça ARB102 Güz 3+0 4

Dil olgusu :DEĞİŞMEYENLER Dil dışı olgu : DEĞİŞENLER ARABA. Aynı değişimi soyut olarak şöyle formülleştirebiliriz:

PERSONS in ENGLISH (İngilizcede Şahıslar)

ÇEVİRİ VE EŞDİZİMLİ SÖZCÜKLER. Dr. Mine Çankaya Çankaya Üniversitesi Mütercim-Tercümanlık Bölümü

5. SINIF TÜRKÇE YILLIK PLANI

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl Lisans

MÜVEKKİL İLİŞKİLERİ YÖNETİMİ İÇİN CRM UYGULAMASI

ÇÖZÜMLÜ ÖRNEK 3.5 ÇÖZÜM

ERZİNCAN ÜNİVERSİTESİ

TÜRKİYE EĞİTİM SİSTEMİNDE GÜNCEL KONULAR

İDV ÖZEL BİLKENT ORTAOKULU SINIFLARINA KONTENJAN DAHİLİNDE ÖĞRENCİ ALINACAKTIR.

5. SINIF TÜRKÇE DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

İNGİLİZCENİN SEVİYELERİ

AKDAY 4.Sınıf İngilizce Konu Başlıkları

EĞİTİM DURUMU. Derece Üniversite Mezuniyet Yılı

5. SINIF TÜRKÇE KELİME TÜRLERİ TESTİ. A) Ben ise yağmur yağmasını bekliyordum. Cümlesindeki isimlerin hepsi tekildir.

TÜRK DİLİNDE SÖZCÜK TÜRLERİ TASNİFİ SORUNU ÜZERİNE

TÜRKÇEDE BİLDİRME ÇEKİMİ VE PEKİŞTİRME- OLASILIK KATEGORİSİ


Cümle, bir düşünceyi, bir dileği, bir haberi ya da duyguyu tam olarak anlatan, bir veya birden çok sözcükten oluşmuş anlatım birimidir.

7. SINIF TÜRKÇE DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

SIFATLAR. ÖN ADLAR (Sıfatlar)

ÖZGEÇMİŞ : : cuneyt.akin@hotmail.com

ZAMBAK 7.Sınıf Din Kültürü Konu Başlıkları

PENTRU DISCIPLINA LIMBA ŞI LITERATURA TURCĂ MATERNĂ

Doktora Tezi ve Tez Danışman(lar)ı : Abdulvehhâb bin Yusuf un Müntahab-ı Fi t Tıbbı (Dil İncelemesi-Metin Dizin) Prof DR. H.

TÜRKÇEDE BİLDİRME ÇEKİMİ VE PEKİŞTİRME- OLASILIK KATEGORİSİ

Bilim ve Bilimsel Araştırma

T.C. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Satıcı burnu havada, kendini beğenmiş biri. Yaklaşık beş yıl kadar bu Edirne'de oturduk.

ANA DİL Mİ, ANA DİLİ Mİ? IS IT PARENT LANGUAGE OR OR MOTHER TONGUE?

Süreklilik Göstergesi. Kavram Haritaları. Etkileşim Göstergesi. Problem/Çözüm Göstergesi Karşılaştırma Matrisi. (Anlam Çözümleme Tablosu)

Bilgi ve İletişim Teknolojileri (JFM 102) Ders 10. LINUX OS (Programlama) BİLGİ & İLETİŞİM TEKNOLOJİLERİ GENEL BAKIŞ

Ders Adı Kodu Dönem T+U Saati AKTS. Arapça ARB101 Güz 3+0 4

c. Yönelme Hâli: -e ekiyle yapılır. Yüklemin yöneldiği yeri, nesneyi ya da kavramı gösterir.

Dersin Adı Kodu Yarıyıl (saat/hafta) (saat/hafta) (saat/hafta) AKTS Yabancı Dil III FTR215 Güz Önkoşullar

9. SINIF BURSLULUK SINAVLARI DAĞILIMI / TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS MESLEKİ İNGİLİZCE II İLH

Türkiye Türkçesinde Dakikalı Saat İfadeleri ve Saat Grubu

İŞLETMELERDE KURUMSAL İMAJ VE OLUŞUMUNDAKİ ANA ETKENLER

Dil Araştırmaları, Sayı 2, Bahar 2008

Teori (saat/hafta) Laboratuar (saat/hafta) Yabancı Dil II FTR Bahar Önkoşullar Yok Dersin dili Türkçe-İngilizce Dersin Türü Zorunlu

TÜRK DİLİNDE SÖZCÜK TÜRLERİ TASNİFİ SORUNU ÜZERİNE

ÖZ GEÇMİŞ. 1. Adı Soyadı: Oğuzhan KARABURGU 2. Doğum Tarihi: Unvanı: Yrd.Doç.Dr. 4. Öğrenim Durumu:

Makine Öğrenmesi 3. hafta

Russell ın Belirli Betimlemeler Kuramı

ÖZGEÇMİŞ. Yabancı Diller İngilizce (KPDS 2011/71.25), Arapça (Arap Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı mezunu)

ADIN TANIMINA YENİ BİR YAKLAŞIM

TURK DİL BİLGİSİ ÖĞRETİMİNDE BİRLEŞİK FULLERİN İŞLENİŞİ ÜZERİNE

Reading and Vocabulary. Reading Words Vocabulary bölümü, gruplandırılmış kelimeler üzerinde çalışmalar.

Bilgisayar Programlama MATLAB

MUHARREM ERGİN E GÖRE KELİME GRUPLARI 1. Taslak (23 Şubat 2010) Dr.Mustafa Altun

KKTC de ilkokulda zihin engelli öğrencilere okuma öğretiminde uygulanan yöntem cümle çözümleme yöntemidir. Bu yöntem Türkiye deki Eğitim Uygulama

FIRAT ÜNİVERSİTESİ İNSANİ VE SOSYAL BİLİMLER FAKÜLTESİ/TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ/YENİ TÜRK DİLİ ANABİLİM DALI

Almanca Uluslararası İşletme Bölümü için İngilizce I

BURSA YERLİ AĞIZLARINDA BİRİNCİL UZUN ÜNLÜLER ÜZERİNE ON PRIMARY LONG VOWEL IN NATIVE DIALECTS OF BURSA

(TÜRKÇE) I. (Ana sayfada görünecektir.)

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 6. SINIF TÜRKÇE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

AİLE İRŞAT VE REHBERLİK BÜROLARINDA YAPILAN DİNİ DANIŞMANLIK - ÇORUM ÖRNEĞİ -

4;0-6;0 YAŞ (48-72 AYLAR) ARASINDAKİ ÇOCUKLARIN AD-EYLEM KULLANIMLARI

2. Yıl / III. Dönem (Second Year Third Semester)

GELECEĞİN BİLGİ MERKEZLERİ: DEĞİŞEN KULLANICI ROLLERİ

A1: Temel/Elementary. Verilen dil kalıplarıyla sözlü ve yazılı iletişim kurabilir. İletişimsel, öğrenci odaklı, ikili ve grup çalışmaları

TANZİMAT DÖNEMİNDE KULLANILAN GRAMER TERİMLERİ

SIMÜLASYON DERS SORUMLUSU: DOÇ.DR. SAADETTIN ERHAN KESEN. Ders No:2 Simülasyon Örnekleri

A - İSİM SOYLU SÖZCÜKLER

YEDİTEPE ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİLLER YÜKSEK OKULU

Ders Adı : TÜRK DİLİ II: CÜMLE VE METİN BİLGİSİ Ders No : Teorik : 2 Pratik : 0 Kredi : 2 ECTS : 3. Ders Bilgileri.

İKİNCİ ÖĞRETİM DERS PROGRAMI

Kişisel Bilgiler. Doç. Dr. Hacer ÂŞIK EV. Tel İş : / 1762 Faks :

ĠLKÖĞRETĠM FEN VE TEKNOLOJĠ DERSĠ KAZANIMLARI VE SBS SORULARININ YENĠ BLOOM TAKSONOMĠSĠNE GÖRE DEĞERLENDĠRĠLMESĠ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 9. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

Makbul Re y Tefsirinin Yöneldiği Farklı Alanlar. The Different Fields Twords That The Commentary By Judgement Has Gone

Transkript:

- International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 7/4, Fall 2012, p. 27-34, ANKARA-TURKEY SÖZCÜK TÜRLERİ NASIL TASNİF EDİLMELİDİR? H. İbrahim DELİCE * ÖZET Türk dil bilgisinin tartışmalı konularından biri de sözcük türlerinin nasıl tanımlanması ve hangi ilkeler doğrultusunda tasnif edilmesi hususudur. Bu konu, geleneksel dil bilgisinde -genelde- iki farklı yaklaşımla incelenmektedir. Bunlardan birinci yaklaşım, Aristo nun sözcük türleri hakkındaki ad (onoma), eylem (rhéma), edat (syndesmoi) saptamalarını temel alan yaklaşımdır; ki, bu yaklaşıma göre sözcükler önce isim, fiil ve edat olmak üzere üç ayrı kategori olarak ele alınır; sonrasında da isim kendi içinde < ( isim, zamir, sıfat ve zarf ); edat lar kendi içinde > ( çekim edatı, bağlama edatı ve ünlem edatı ) olmak üzere çeşitlendirilerek isim (ad), zamir (adıl), sıfat (önad), zarf (belirtec), bağlama edatı (bağlaç), çekim edatı (ilgeç), ünlem edatı (ünlem) ve fiil (eylem) olmak üzere sekiz ayrı grup hâlinde ele alınır. İkinci farklı yaklaşım ise doğrudan ad, sıfat, zamir, zarf, takı, bağlam, ünlem ve fiil şeklinde veya kısmen değişik terimler ile ad, sıfat, belirteç, adıl, ilgeç, bağlaç, ünlem, ve eylem şeklinde olmak üzere doğrudan sekize ayrılarak incelenmesi şeklindedir. Bu tasnifler son zamanlarda birtakım eleştirilere tabi tutulmuş ve yeni yeni sözcük türleri sınıflandırılması teklifleri sunulmaktadır. Bu makale de sözcük türlerini, önce sözlüksel anlamlı ve dil bilgisel anlamlı olmak üzere iki ana gruba ayıracak; sonra onları kendi içinde isim, zamir, sıfat, zarf, asıl fiil i sözlüksel anlamlı sözcükler; bağlama edatı, çekim edatı, ünlem edatı, pekiştirme edatı ve yardımcı fiil i de dil bilgisel anlamlı sözcükler sınıfında alt başlıklara ayırarak on değişik sözcük türünü esas alan yeni bir sınıflandırma teklifi sunacaktır. Anahtar Sözcükler: Sözcük, sözcük türleri, kelime, kelime türleri, sözcük sınıflandırması * Prof. Dr., Tunceli Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, El-mek: ibrahimdelice@hotmail.com

28 H. İbrahim DELİCE HOW MUST PARTS OF SPEECH CATEGORIZE? ABSTRACT How parts of speech must be defined and what are rudiments to categorize them is also one of the divisive issues in Turkish grammar works. This subject is -usually- abstracted accourding to two diffirent approaches in classical grammar. First approach bases on noun (onoma), verb (rhéma), preposition (syndesmoi) which is Aristotle s ascertainments about parts of speech. Accourding to this approach, firstly words are dealed in the form of three diffirent categories as noun, verb, preposition. Subsequently, the nouns are diversified within themselves > ( noun, pronouns, adjective and adverb ); the prepositions are diversified within themselves > ( particle, conjunction and interjection ) and they are listed in the form of eight categories as noun, pronouns, adjective adverb, particle, conjunction, interjection and verb. Second approach is a scrutiny which directly categorized in the form of eight categories as noun, adjective pronouns, adverb, particle, conjunction, interjection and verb. These categories have been made a criticism recently and it has being offered new classifications of words. This article would also offer a new category basing on ten diffirent parts of speech which is firstly arranged in two main groups as lexical mean and grammatical mean, subsequently is arranged noun, pronoun, adjective, adverb, main verb in words with lexical mean as minor groups and is arranged particle, conjunction, interjection and auxiliary verb in words with grammatical mean as minor groups. Key Words: words, parts of speech, classification of words. Türk dil bilgisinin tartışmalı konularından biri de sözcük türlerinin nasıl tanımlanması ve hangi ilkeler doğrultusunda tasnif edilmesi hususudur. Bu konu, geleneksel dil bilgisinde -genelde- iki farklı yaklaşımla incelenmektedir. Bunlardan birinci yaklaşım, Aristo nun sözcük türleri hakkındaki ad (onoma), eylem (rhéma), edat (syndesmoi) (Atabay vd., 2003: 21) saptamalarını temel alan yaklaşımdır; ki, bu yaklaşıma göre sözcükler önce isim, fiil ve edat olmak üzere üç ayrı kategori olarak ele alınır; sonrasında da isim kendi içinde < ( isim (ad), zamir (adıl), sıfat (önad) ve zarf (belirteç); edat lar kendi içinde > ( çekim edatı, bağlama edatı ve ünlem edatı ) olmak üzere çeşitlendirilerek isim, zamir, sıfat, zarf, bağlama edatı (bağlaç), çekim edatı (ilgeç), ünlem edatı (ünlem) ve fiil (Ergin, 1994: 276-346) olmak üzere sekiz ayrı grup olarak listelenmesi şeklindedir. İkinci farklı yaklaşım ise doğrudan ad, sıfat, zamir, zarf, takı, bağlam, ünlem ve fiil (Aksan, 1974: 319-488) veya kısmen değişik terimler ile ad, sıfat, belirteç, adıl, ilgeç, bağlaç, ünlem, ve eylem (Atabay vd., 2003) olmak üzere doğrudan sekize ayrılarak incelenmesi şeklindedir.

Sözcük Türleri Nasıl Tasnif Edilmelidir? 29 Bu tasnifler son zamanlarda birtakım eleştirilere tabi tutulmuş ve yeni yeni sözcük türleri sınıflandırılması teklifleri sunulmaktadır. Bu tekliflerden biri Mustafa Levent Yener e aittir. Yener, Türk Dilinde Sözcük Türleri Tasnifi Sorunu Üzerine adlı makalesinde sözcük türleri ile görevlerini birbirinden ayırır ve sözcük türleri ni ad ve eylem olmak üzere iki grupta tasnif eder. Sözcüğün görevlerini Sözcüğün Dilsel Görevleri başlığı altında adıl, önad, belirteç, ilgeç, bağlaç ve ünlem olmak üzere altı sınıfa ayırır (2007: 606-623). Bu yaklaşım, -kanaatimce- sözcüğe daha çok gösterilen-gösteren ilişkisi açısından yaklaşan mantık ve felsefe gibi bilimlerin yaklaşımları ile dilcilerin dil bilgisi ve sözlük bilgisi yaklaşımlarını birleştirmeyi amaçlayarak konuyu daha da karmaşık bir hâle sokmuş gibi görünmektedir. Bizi ilgilendiren sözcüklerin tek başlarına nasıl sınıflandırılması gereğinden ziyade cümle içindeki kullanımlarının nasıl gruplandırılması gereğidir. Aslında, cümle yokken tek sözcük türü vardır; o da isimdir; zira, somut, soyut, eylem ve sözcükler arasında bağıntı kurmaya yarayan sözcüklerin hepsi bir adlandırma ihtiyacının sonrasında ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla, her türlü sözcük -cümle yoksa- bir şeyin karşılığı olarak isimdir. Diğer bir teklif de Erdoğan Boz a aittir. Boz da V. Uluslar arası Dünya Dili Türkçe Sempozyumu nda sunduğu bildiri ile sözcükleri sözlüksel anlamlı birimler ve dil bilgisel anlamlı birimler üst başlıklarını kullanarak sözlüksel anlamlı ları nesneleri/durumları karşılayanlar alt başlığı ile ad ve hareketleri (oluş/kılış ve durum) karşılayanlar alt başlığı ile eylem ; dil bilgisel anlamlı ları da sözcük düzeyinde dizim dışı anlamsal birimler başlığı altında adları temsil ediciler alt başlığı ile adıl, söz öbeği ve tümce düzeyinde dizime bağlı anlamsal birimler başlığı altında niteleyiciler ve belirticiler alt başlığı ile sıfat, belirteç, ilgi ve bağ kurucular başlığı altında ilgeç, bağlaç, vurgulayıcılar/bağ kurucular başlığı altında vurguç ve sözcük düzeyinde dizim dışı veya söz öbeği düzeyinde dizime bağlı anlamsal birimler başlığı altında sesleniciler ve tonlayıcılar alt başlığı ile ünlem (2012) olmak üzere dokuz kategori olarak sınıflandırmaktadır. Sözcükler, cümle bağlamında ya soyut, somut ve oluş-kılış anlamları ile ya da yüklem veya yüklemler arasında dil bilgisel bağıntı lar kuran anlamları ile kullanılmaktadır. Cümle söz konusu değilken sözcükler ile somut, soyut, eylem (oluş-kılış) ve sözdizimsel bağıntı adlandırmaları olmak üzere dört grup oluşturulabilir. Bunlar bir tabloyla şöyle gösterilebilir: Somut Soyut Oluş-Kılış Sözdizimsel taş iyi olmak gibi dağ tin yapmak İle kavak huy etmek ve yaprak sevgi okumak çünkü yıldız sıkıntı yazmak belki armut istek bilmek mı Sözcüklerin anlam evrenleri doğrultusunda yapılan bu sınıflandırma elbette dil bilgisel anlamda bir sözcük sınıflandırması olmayacaktır; zira, dil bilgisini ilgilendiren sözcüklerin türü, bu dört gruptaki sözcüğün cümle içinde birbiriyle bağıntısı olarak ortaya çıkar ve aynı zamanda cümle bilgisiyle sorgulanır. Bu bağlamda, sözcüklerin bağımsız biçimbirim olup olmadıklarını da sorgulamak gerekmektedir. Sözcüklerin bu açıdan sınıflandırılması şöyle yapılabilir:

30 H. İbrahim DELİCE Sözlüksel yahut dil bilgisel bir anlamla cümle içinde yer alan sözcükler, ya tek başlarına kullanılabilen (bağımsız/asıl biçimbirim) ya da kullanılamayan (bağımlı/uydu biçimbirim) bir yapıya sahiptir. Cümleye tek başına bağımsız bir şekilde katılabilen, bünyesine uydu bir sözcük alabilen ve yine tek başına cümle öğesi olabilen sözcük türleri asıl; tek başına bağımsız bir şekilde cümleye katılamayan ve sadece sözcük öbeği içinde cümlede yer alabilen sözcük türleri de uydu terimleri ile sınıflandırılabilir. Bazı sözcük türleri ise hem asıl hem de uydu sözcük olarak kullanılabilmektedir. Bu durumda, bağımlı ve bağımsız biçimbirimler oluşları itibariyle üç tür sözcük tipi karşımıza çıkmaktadır: Asıl, uydu ve hem asıl hem uydu olarak kullanılan sözcükler. SÖZCÜK TÜRÜ Asıl Hem Asıl Uydu Hem Uydu asıl fiil zarf sıfat isim bağlama edatı çekim edatı zamir pekiştirme edatı yardımcı fiil ünlem edatı Sözcüklerin uydu olarak kullanımlarını dışarıda tutmak koşulu ile sözlüksel anlam ile dil bilgisel anlam cümle öğeleri ile sorgulanabilir. Yüklem ve onu tamamlayıcı öğeler mutlaka veriliş anlamlarıyla -yani, sözlüksel anlamlarıyla- kullanılacağı için sözlüksel anlam ın belirleyicisi olarak önem kazanmaktadır. Yüklem, özne, nesne, dolaylı tümleç ve açıklama tümleci sözlük anlamıyla kullanılan sözcüklerden oluşturulur. Cümle öğesini oluşturan biçimbirimleri yahut cümleleri tamamlamak için kullanılmış olmak da dil bilgisel anlam ın belirleyicisi olmaktadır. Dolayısıyla, ünlem tümleci, pekiştirme tümleci ve bağlama tümleci dil bilgisel anlamıyla kullanılan sözcüklerden oluşacaktır. Sözcük türleri ile cümle öğeleri arasında sözlüksel anlam ve dil bilgisel anlam bağlamında da şöyle bir tablo ortaya çıkar: Sözlüksel anlamlı sözcüklerden oluşan cümle öğeleri: Yüklem Asıl Fiil İsim Zamir Özne İsim Zamir Nesne İsim Zamir Dolaylı Tümleç İsim Zamir Zarf Tümleci Zarf Açıklama Tümleci İsim Zamir Zarf Dil bilgisel anlamlı sözcüklerden oluşan cümle öğeleri: Ünlem Tümleci Pekiştirme Tümleci Bağlama Tümleci Ünlem Edatı Pekiştirme Edatı Bağlama Edatı

Sözcük Türleri Nasıl Tasnif Edilmelidir? 31 Cümle öğesi oluşturamayan sadece uydu olarak kullanılan sözcükler: Çekim Edatı (Dil Bilgisel Anlamlı) Sıfat (Sözlüksel Anlamlı) Yardımcı Fiil (Dil Bilgisel Anlamlı) Bir sözcük, cümle içinde soyut, somut ve oluş-kılış anlamları ile kullanıldığında sözlüksel anlamlı ; yüklem veya yüklemler arasında dil bilgisel bağıntı lar kuran anlamları ile cümleye girdiklerinde dil bilgisel anlamlı kullanılmış olur. Bu bağlamda, sözcükler, isim, zamir, sıfat, zarf ve asıl fiil i sözlüksel anlamlı sözcükler ; bağlama edatı, çekim edatı, ünlem edatı, pekiştirme edatı ve yardımcı fiil i de dil bilgisel anlamlı sözcükler olmak üzere on değişik sözcük türünü esas alan bir sınıflandırma ile her türlü dil bilgisel sorun çözümlenmiş olur. Sözcüklerin dizimsel (yatay) boyutu ile sözcük türleri arasında yakın bir ilişki mevcuttur. Sözcük türü demek, bir bakıma bir cümlede kullanılabilecek en fazla sözcük türü demektir. Türkçe bir cümle yapısı içinde on değişik sözcük türü ortaya çıkmaktadır. Yani, yaratıcılığımız ve yeteneğimiz ne kadar iyi olursa olsun kuracağımız bir cümlede ancak on farklı dizisel öğe bulunabilecektir. Değişik bir ifadeyle, Türkçede kurulabilecek tüm cümleler, on sözcük türü kullanılarak oluşturulacaktır: isim, zamir, sıfat, zarf, asıl fiil ; yardımcı fiil, bağlama edatı, çekim edatı, ünlem edatı ve pekiştirme edatı. Sözcüklerin türlerinin belirlenmesinde cümleye kattıkları anlamın da büyük bir etkisi bulunmaktadır. Sözcük türü açısından sözcükler üzerinde iki tür anlam söz konusudur: 1. Sözlüksel anlam: Sözcüğün gerçek anlamıdır. Kavramsal adlandırmaların cümlede yine kavram anlamıyla var olması demektir. Cümle içinde de sözlükte bulunan temel, yan, mecaz, argo, terim ve deyim anlamıyla olmak üzere kendi anlamını barındıran sözcükler, cümle içinde isim, zamir, sıfat, zarf ve asıl fiil sınıfından birine girecektir. 2. Dil bilgisel anlam: Cümlede sözcükler arasında ilgi, bağ ve bağıntı kurmak amacıyla kullanılan sözcüklerin taşıdığı anlamdır. Bu tür sözcükler, cümlede kavram karşılığı ile değil; dil bilgisel bir bağıntının karşılığı ile kullanılır ve bağlaç, ünlem, edat, pekiştireç ve yardımcı fiil adlarıyla karşılanır. Bir kavrama karşılık olsun diye üretilen sözlük anlamlı sözcükler de öz anlamından uzaklaştırılarak dil bilgisel anlamlı sözcüklere dönüştürülebilir. Dur; etrafa iyice bakalım; ondan sonra içeri girelim. cümlesinde kullanılan bakalım sözcüğü öz sözlük anlamıyla kullanılmıştır ve asıl fiil dir. Aynı sözcük, Bu işin sonu nereye varacak, bakalım! cümlesinde ise öz anlamından uzaklaştırılarak kavramsal değil de görevsel kullanıldığı için dil bilgisel anlam taşımaktadır ve sözcük türü olarak pekiştirme edatı dır. Türkçede sözcük türleri, sözcüklerin cümlede kullanılışı ve yüklendiği anlam özellikleri bakımından şu şekilde tablolaştırılabilir: SÖZLÜKSEL ANLAMLI asıl fiil isim sıfat zamir zarf DİLBİLGİSEL ANLAMLI bağlama edatı çekim edatı pekiştirme edatı ünlem edatı yardımcı fiil

32 H. İbrahim DELİCE Geleneksel dil bilgisinde sözlük anlamlı sözcüğe anlamlı; dil bilgisel anlamlı sözcüğe görevli sözcük denmekte ve görevli sözcük de Tek başlarına anlamı olmayan ancak cümle içinde anlam kazanan sözcükler. şeklinde tanımlanmaktadır; ancak, her sözcüğün cümleye kattığı mutlaka bir anlam farkı olduğu için anlamsız sözcükten bahsetmek ve o doğrultuda bir başlık açmak doğru değildir. Sonuçta, kavram ve görev adlarının cümle içinde kullanılışları ile iki farklı sözcük grubu oluşmaktadır ve bu doğrultuda sözcük türleri şöyle ele alınabilir: 1. SÖZLÜKSEL ANLAMLI SÖZCÜKLER Soyut, somut ve oluş-kılış adlandırmalarını temsil eden ve cümle içinde yüklemin anlamıyla doğrudan ilişki kurabilen sözcükler grubudur. 1.1. İsim (Ad) Fiil cümlesinden yüklemi özne, nesne, dolaylı tümleç ve açıklama tümleci olarak tamamlayan; isim cümlelerinde yüklem olabilen ve onu nesne, dolaylı tümleç ve açıklama tümleci olarak tamamlayan ve sözcük öbekleri içinde yönetici olan sözcük dizisidir. 1.2. Zamir (Adıl) İsmin yerine kullanıldığı için isimle aynı kategoride değerlendirilmelidir. Her ne kadar anlam bağlamında zikri geçen ismi temsil ettiği için dil bilgisel bir anlam taşıdığı düşünülebilirse de özel isimler nasıl bir değer taşırsa zamirler de öyle bir değer taşımalıdır. Ayrıca, aktardıkları anlam da gerçek dünyada karşılığı somut olarak bulunan varlık anlamıdır. Yani, zamirleri dil bilgisel sözcük değil; de, sözlüksel anlamlı sözcük saymak daha yerinde bir değerlendirme olacaktır. 1.3. Sıfat (Önad) Kendinden hemen sonra gelen isim veya isim görevindeki biçimbirimi tabanında var olan anlamıyla belirten veya niteleyen olarak tamamladığı için sözlüksel anlamlı sayılmalıdır. Bu görevin dışında başka kullanımları olmadığı için de tamamen uydu olan bir sözcüktür. Bu sözcük dizisi, bağımsız biçimbirim olmamasına rağmen ilk veriliş anlamlarını muhafaza etmektedir ve bu anlamla cümleye katılmaktadır. 1.4. Zarf (Belirteç) Yüklem veya yüklemsiyi tamamladığında asıl ; sıfat, zarf ve isim leri çeşitli açılardan sınırlandıran sözcük olarak kullanıldığında sınırlandırdıkları sözcüğün uydu su olarak kullanılan bir sözcük dizisidir. İster asıl ister uydu olarak kullanılsın cümle içinde bu sözcük dizisi sözlüksel anlamından bir sapma göstermez. Bu nedenle, sözcüksel anlam lı grup içinde düşünülmesi gerekir. 1.5. Asıl Fiil (Eylem) Temel veya iç cümlenin kurucusu (temel cümlede yüklem, iç cümlede ise yüklemsi) olan oluş veya kılış fiilleridir; ki, bu tür sözcükler, tamamen ilk veriliş anlamlarına uygun olarak kullanılmaktadır. Bu nedenle bu sözcük türleri de sözlüksel anlam lı sayılmalıdır.. 2. DİLBİLGİSEL ANLAMLI SÖZCÜKLER Ya yüklem çevresi dışındaki öğeleri oluşturan ya da sözcük öbekleri içinde ilgi, bağıntı, pekiştirme ve ünleme bildiren uydu sözcüklerdir; ki, bu sözcük dizilerinde anlam tamamen dil bilgisel dir ve sözlük anlamları ile asla kullanılmaz.

Sözcük Türleri Nasıl Tasnif Edilmelidir? 33 2.1. Yardımcı Fiil Ya yabancı bir ismin Türkçe cümle içinde yüklem olmasını sağlamak amacıyla ya da asıl fiile çeşitli kip anlamı katmak amacıyla görevsel anlam aktarımı için kullanılan ve tamamen uydu bir biçimbirim olan sözcük dizisidir. Birinci amaç için kullanılan fiiller, doğrudan fiillerin sözlük anlamlarından dil bilgisel anlama geçirilmeleri ile elde edilir. İkinci amaç için kullanılan fiiller ise, Türkçenin sistemli yardımcı fiil oluşturma ilkesine uyularak elde edilir; ki, kendinden önceki asıl fiile gelen bir öncül ek (Delice, 2009) ile -Ip dur-, -AcAk ol-, -maya başla- gibi bütünleştirilerek oluşturulur ve -Ip dur-, -AcAk ol-, -maya başla- gibi yardımcı fiillerin birer parçası olan dur-, ol-, başla- fiillerinde artık sözlüksel anlam kalmaz; eklendikleri asıl fiillere dur- : sürerlilik ; ol- : kararsızlık, yaklaşma, başla- : başlama ekleyen anlamları devreye girer. 2.2. Çekim Edatı (İlgeç) Sondan uydusu olduğu isim veya isim görevindeki biçimbirimler ile sonrasındaki yüklem, yüklemsi ve isim kavramları arasında benzerlik, birliktelik, sebep, zaman, vasıta gibi çok çeşitli anlam ilgileri kurmaya yarayan ve bu anlamla cümleye giren tamamen uydu bir sözcük dizisidir ve bu diziyi oluşturan sözcüklerde anlam, kesinlikle sözlüksel dir. Bu nedenle, bu tür sözcükler, yüklemi doğrudan tamamlayamaz. 2.3. Bağlama Edatı (Bağlaç) Eş değer biçimbirimleri birbirine bağlamak için kullanılan ve hem asıl hem de uydu olarak kullanılabilen sözcük dizisidir. Asıl sözcük olarak kullanıldığında bağlama tümleci ni; uydu sözcük olarak kullanıldığında ise bağlama edatı öbeği ni oluşturur. Her iki kullanımında da aktardığı anlam sözlüksel değil; dil bilgisel anlam dır. Dolayısı ile, dil bilgisel anlam lı sözcükler grubunda değerlendirilmesi gerekmektedir. 2.4. Ünlem Edatı (Ünlem) Duygulanma, seslenme, onama/onamama ve yansıma ların cümledeki karşılığı olan ve hem asıl hem uydu olarak kullanılabilen sözcük grubudur. Asıl olarak kullanıldığında ünlem tümleci ni; uydu olarak kullanıldığında da ünlem edatı öbeği ni oluşturur. Her iki kullanım biçiminde de aktardıkları anlam gerçeklikler dünyasından şeylerin doğrudan adı değil; sembolikler dünyasında dil kullanıcısı ile cümle arasında anlamsal bağın karşılığı olarak bir anlam ifadeleri mevcuttur. Bu nedenle, bu sözcük grubu da tamamen dil bilgisel anlamlı dır ve yüklemi hiçbir zaman doğrudan tamamlayamaz. 2.5. Pekiştirme Edatı Duygu, ihtimal, şüphe ve kesinlik gibi çeşitli anlamları sözcük, sözcük öbeği ve cümleye katmak amacıyla kullanılan ve hem asıl hem uydu olabilen sözcük grubudur. Asıl olarak kullanıldığında pekiştirme tümleci ni; uydu olarak kullanıldığında da pekiştirme edatı öbeği ni meydana getirir. Her iki kullanım biçiminde de aktardıkları anlam gerçeklikler dünyasından şeylerin doğrudan adı değil; sembolikler dünyasında dil kullanıcısı ile çeşitli biçimbirimler arasında anlamsal bağın karşılığıdır. Bu nedenle, bu sözcük grubu da tamamen dil bilgisel anlamlı dır ve yüklemi hiçbir zaman doğrudan tamamlayamaz.

34 H. İbrahim DELİCE Sonuç Var olan sınıflandırmalar, sözcük türlerinin birbirinden net bir şekilde ayırımının yapılmasına ve konunun öğretilmesine yetmemektedir. Dolayısı ile, sözcük türleri yukarıda sınıflandırıldığı gibi yeniden değerlendirilmeli ve sekiz sözcük türü yerine on sözcük türü kullanılmalıdır. Sözcük türü, bir sözcüğün sözlük anlamını cümlede taşıyıp taşımadığına göre farklı gruplara ayrılmalıdır. Böylece, bir sözcüğün içinde bulunduğu dizinin tespiti daha kolay olacaktır. Sözcük türü, cümle içinde sözcüklerin birbirleriyle olan sözlüksel veya dil bilgisel anlam doğrultusunda kullanılmasıyla ortaya çıkar. Bu nedenle, sözcük türlerini tek tek tanım ve anlam yönüyle değerlendirerek tespit etmek gerekmektedir. Cümle yokken tek temel sözcük vardır; o da şey, kavram ve eylemlerin adı olan isim dir. İsimlerin cümle içindeki kullanılışlarının dilbilimsel adı zaten sözcük türleri ni oluşturur. İsim (ad) terimiyle adlandırdığımız sözcüklerin temel işleviyle kullanımı; diğer türler ise isimlerin cümle bağlamı oluşturmak için kullanımlarıdır. Böyle olunca da adlaşmış sıfat, sıfatların başka sözcük türlerine kayması ndan bahsedilmesi ve bu tür isimlerle dil bilgisel kategori ve başlıklar oluşturulması doğru olmaz. Zengin in Sıfatların Başka Sözcük Türlerine Kayması başlığını taşıyan makalesi, böyle bir yanlışlığı aktarmaktadır (2003: 83). KAYNAKÇA ATABAY, Neşe, ÖZEL, Sevgi, KUTLUK, İbrahim (2003), Sözcük Türleri, Papatya Yayıncılık, İstanbul. BOZ, Erdoğan (2012), "Türkiye Türkçesinde Sözcük Türlerinin Sözlüksel ve Dil bilgisel Anlamsal İşlevli Tasnif Denemesi", Pamukkale Üniversitesi, V. Uluslararası Dünya Dili Türkçe Sempozyumu, Denizli. DELİCE, H. İbrahim (2009), Türkçenin Öncül Ekliliği ve Türkçede Öncül Ek Taşıyan Yapılar / Türkoloji Araştırmaları, Volume 4 Issue 3. ERGİN, Muharrem (1994), Üniversiteler İçin Türk Dili, Bayrak Basın, Yayın, Tanıtım, İstanbul. YENER, Mustafa Levent (2007), Türk Dilinde Sözcük Türleri Tasnifi Sorunu Üzerine, Turkish Studies / Türkoloji Araştırmaları, Volume 2/3 Summer. ZENGİN, Dursun (2003), Sıfatların Başka Sözcük Türlerine Kayması Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Dergisi, 43,2, 83-99.