SULAMA PROJELERİNİN ÇEVRESEL ETKİLERİ



Benzer belgeler
SULAMA VE ÇEVRE. Küresel Su Bütçesi. PDF created with pdffactory trial version Yrd. Doç. Dr. Hakan BÜYÜKCANGAZ

1. DOĞAL ÜZERİNDEKİ ETKİLER. PDF created with pdffactory trial version

LAND DEGRADATİON. Hanifi AVCI AGM Genel Müdür Yardımcısı

1. Nüfus değişimi ve göç

ÇORAK TOPRAKLARIN ISLAHI VE YÖNETİMİ

ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI 2023 YILI HEDEFLERİ

Kimyasal Toprak Sorunları ve Toprak Bozunumu-I

Sürdürülebilir Tarım Yöntemleri Prof.Dr.Emine Olhan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi

TÜRKİYE DE SU POTANSİYELİ VE ATIKSULARIN GERİ KULLANIMI

SU KİRLİLİĞİ HİDROLOJİK DÖNGÜ. Bir damla suyun atmosfer ve litosfer arasındaki hareketi HİDROLOJİK DÖNGÜ

Önemleri. rk Prof. Dr. İzzet. II. Ulusal Taşkın n Sempozyumu Mart Afyonkarahisar

KİŞİSEL BİLGİLER EĞİTİM BİLGİLERİ

KENTLERDE SU YÖNETİMİ İLE UYUM POLİTİKALARI. Dr. Tuğba Ağaçayak

Çevre Sorunlarının Nedenleri. Nüfus Sanayileşme Kentleşme Tarımsal faaliyet

DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3

DRENAJ KANALLARINDA MEVSİMSEL KİRLENMENİN BELİRLENMESİ, AŞAĞI SEYHAN ÖRNEĞİ *

BİYOLOJİK YÖNTEMLE ARITILAN KENTSEL ATIK SULARIN YENİDEN KULLANIMI İÇİN NANOFİLTRASYON (NF) YÖNTEMİNİN UYGULANMASI

Bölüm 8 Çayır-Mer alarda Sulama ve Gübreleme

Sulama Projelerinin Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) ve Bursa-Mustafakemalpaşa Sulama Projesi Örneği

ÇEV 219 Biyoçeşitlilik. Ötrofikasyon. Ötrofikasyon

BÖLÜM-1 HİDROLOJİNİN TANIMI VE ÖNEMİ

İÇ SU BALIKLARI YETİŞTİRİCİLİĞİNDE SU KALİTESİ

AFYONKARAHİSAR SULAMA PROJESİNDE DEZENFEKTE EDİLMİŞ ATIKSULARIN KULLANIMI

PDF created with pdffactory trial version Su Kaynakları ve Hidrolojik Rejim Üzerindeki Etkiler. Taban suyu düzeyinin değişimi

ÇÖLLEŞME VE EROZYONLA MÜCADELE KOMİSYONU

SU KALİTE ÖZELLİKLERİ

Biyosistem Mühendisliğine Giriş

TEBLĐĞ Çevre ve Orman Bakanlığından: KENTSEL ATIKSU ARITIMI YÖNETMELĐĞĐ HASSAS VE AZ HASSAS SU ALANLARI TEBLĐĞĐ ĐKĐNCĐ BÖLÜM

ĠKLĠM DEĞĠġĠKLĠĞĠ ve TARIM VE GIDA GÜVENCESĠ

DOĞU KARADENĠZ BÖLGESĠNDE HEYELAN

TOPRAK TOPRAK TEKSTÜRÜ (BÜNYESİ)

Doğal Su Ekosistemleri. Yapay Su Ekosistemleri

TOPRAK VE SU KAYNAKLARINDA COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMLERİ VE UZAKTAN ALGILAMA UYGULAMALARI

TARIMSAL YAPILAR VE SULAMA

PDF created with pdffactory trial version

Su, evrende varolan canlı varlıkların yaşamlarını devam ettirebilmeleri için gerekli olan en temel öğedir. İnsan kullanımı, ekosistem kullanımı,

Büyükşehir Alanlarında Kırsal Arazisi Kullanımına Yönelik Plan Altlık Gereksinimleri,

PROJE - FAALİYET KISA VADE ORTA VADE UZUN VADE 1 HAVZA KORUMA EYLEM PLANI STRATEJİSİNİN OLUŞTURULMASI

POYRAZ HES CEVRE YONETIM PLANI (ENVIRONMENTAL MANAGEMENT PLAN)

Organik Meyve Yetiştiriciliğinin Temel Esasları

BİYOMLAR SUCUL BİYOMLAR SELİN HOCA

ÜNİTE 4 DÜNYAMIZI SARAN ÖRTÜ TOPRAK

Ders Kitabı. Doç. Dr. İrfan Yolcubal Kocaeli Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü htpp:/jeoloji.kocaeli.edu.tr/

CEV 314 Yağmursuyu ve Kanalizasyon. Türkiye deki Atıksu Altyapısı ve Atıksu Mevzuatı

TEKİRDAĞ SU VE KANALİZASYON İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TESKİ

Sulama Teknolojileri. Prof. Dr. Ferit Kemal SÖNMEZ

SYGM ÇEVRE MÜHENDİSİ SEMİH EMLEKÇİ

AVRUPA BİRLİĞİ SU ÇERÇEVE DİREKTİFİ VE NEHİR HAVZASI YÖNETİM PLANI. Huriye İNCECİK CEYLAN Orman ve Su İşleri Uzmanı

MARMARA BÖLGESİNDEKİ HAVZA KORUMA EYLEM PLANI

10. SINIF KONU ANLATIMI. 48 EKOLOJİ 10 BİYOMLAR Sucul Biyomlar

Kirlenmiş Saha Temizleme ve İzleme Teknik Rehberi Prof. Dr. Kahraman Ünlü O.D.T.Ü. Çevre Mühendisliği Bölümü

TARIMDA SUYUN ETKİN KULLANIMI. Prof. Dr. Yusuf Ersoy YILDIRIM Yrd. Doç. Dr. İsmail TAŞ

DERS VI-VII Nüfus Artışı Küresel Isınma

2016 Yılı Buharlaşma Değerlendirmesi

BİTKİLENDİRİLMİŞ ÇATILAR, KÜRESEL ISINMANIN ETKİLERİNİ AZALTIYOR

AVRUPA BİRLİĞİ SU ÇERÇEVE DİREKTİFİ VE BU ALANDA TÜRKİYE DE YÜRÜTÜLEN ÇALIŞMALAR

ETKİ DEĞERLENDİRME İLKELERİ KILAVUZU * 15 Haziran 2005

Meteoroloji. IX. Hafta: Buharlaşma

TARIMSAL KAYNAKLI NİTRAT KİRLİLİĞİNE KARŞI SULARIN KORUNMASI YÖNETMELİĞİ TARIMSAL KAYNAKLI NİTRAT KİRLİLİĞİNE KARŞI SULARIN KORUNMASI YÖNETMELİĞİ

ÇEV 219 Biyoçeşitlilik. Ekolojik Etkileşimler. Ekolojik Sistemler

SU YAPILARI. Sulama ve Kurutma. 9.Hafta. Prof.Dr. N.Nur ÖZYURT

ULUSAL HAVZA YÖNETİM STRATEJİSİ

PDF created with pdffactory trial version 1.1.Su Kaynakları ve Hidrolojik Rejim Üzerindeki Etkiler

Dünya nüfusunun hızla artması sonucu ortaya çıkan dünyanın artan besin ihtiyacını karşılamak ve birim alandan daha fazla ürün almak amacı ile

ÇEVRE MÜHENDĠSLĠĞĠNE GĠRĠġ (ÇMG) DERSĠ

TÜRKİYE SULAKALANLAR KONGRESİ SONUÇ BİLDİRGESİ Mayıs 2009 Eskikaraağaç Bursa

HAVZA SEÇİMİ YÖNTEM VE KRİTERLERİ

Yıllar PROJE ADIMI - FAALİYET. Sorumlu Kurumlar. ÇOB, İÇOM, DSİ, TİM, Valilikler, Belediyeler ÇOB, İÇOM, Valilikler

AKIŞ. TEMA Vakfı Çalışmaları Örneği

Tarım Konferansı 25 Nisan 2011 Hassa_HATAY

Su Yapıları I Su Kaynaklarının Geliştirilmesi

VAHŞİ DEPOLAMA SAHALARININ ISLAHI

TARIM ve GIDA GÜVENLİĞİ ve GÜVENCESİ - 1. Prof. Dr. Hami Alpas ODTÜ- Gıda Mühendisliği Bölümü-Ankara

Sorun Analizi (Sorunların Sektörlere Ayrılarak Belirlenmesi)

Hidroloji: u Üretim/Koruma Fonksiyonu

ÇALIŞTAY 1: DİCLE- FIRAT HAVZASI ÇEVRE KİRLİLİĞİ 25 Mart 2015 Çarşamba saat Moderatör: Prof. Dr. Erhan Ünlü, Raportör: Dr.

HİDROLOJİ Doç.Dr.Emrah DOĞAN

Düzce nin Çevre Sorunları ve Çözüm Önerileri Çalıştayı 04 Aralık 2012, Düzce

ORGANOMİNERAL GÜBRELERİ. Şubat 2014

TÜRKİYE DE TARIMSAL SULAMA YÖNETİMİ, SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

Sürdürülebilirlik ve Kaynak Verimliliğine Yönelik Güncel Gelişme ve Yaklaşımlar

YABANİ BİTKİLERİN KORUNMASI, SÜRDÜRÜLEBİLİR HASADI ve KULLANIMI

SU ÜRÜNLERİNDE GIDA GÜVENLİĞİ

Doğayla Uyumlu Yaşamın Adresi:

KATI ATIK DEPOLAMA SAHALARININ GEOTEKNİK TASARIM İLKELERİ HAZIRLAYANLAR MUHAMMED DUMAN MUHAMMET TEZCAN AHMET ARAS

DÜZCE NİN ÇEVRE SORUNLARI VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ ÇALIŞTAYI 4 ARALIK 2012 I. OTURUM OTURUM BAŞKANI: PROF. DR. SÜLEYMAN AKBULUT

DÜNYADA ve TÜRKİYE DE YEMEKLİK TANE BAKLAGİLLER TARIMI

GAP Bölgesinde Yetiştirilen Bitkilerin Sulama Proğramları

KİRLİLİK YÜKÜ HESAPLAMALARI

SÜRDÜRÜLEBİLİR SULU TARIM (TOPRAKLARIMIZ) Prof.Dr. Engin YURTSEVEN Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü

RĠZE YÖRESĠNDE YANLIġ ARAZĠ KULLANIMI VE NEDEN OLDUĞU ÇEVRESEL SORUNLAR

T.C. BALIKESİR ÜNİVERSİTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ COĞRAFYA BÖLÜMÜ

3. ULUSAL TAŞKIN SEMPOZYUMU. Sıtkı ERAYDIN Dağlık Alan Yönetimi Şube Müdürlüğü

Marmara Kıyıları Hassas Alan Yönetimi

YILLAR KISA VADE ORTA VADE UZUN VADE

VI Mansaptaki Baraj İnşaatları Bağlamında Aşağı Akışların İlgisi

ENERJİ AKIŞI VE MADDE DÖNGÜSÜ

Dicle Vadisinde Pamuk Üretimi Yapan İşletmelerin Mekanizasyon Özelliklerinin Belirlenmesi Üzerine Bir Çalışma

Transkript:

TMMOB 2. Su Politikaları Kongresi 501 SULAMA PROJELERİNİN ÇEVRESEL ETKİLERİ Fatma ÖZKAY Toprak Gübre ve Su Kaynakları Merkez Araştırma Enstitüsü, Ankara İsmail TAŞ Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü, Ankara Aylin ÇELİK ICARDA Türkiye Temsilciliği, Ankara ÖZET Sulama, kurak ve yarı-kurak bölgelerde tarımsal üretimi arttırma ve güvence altına almada temel ve vazgeçilmez bir faktördür. Sulama ve drenaj projeleri gerek tarımsal anlamda gerekse insan yaşamında çok önemli etkilere sahiptir. Söz konusu projelerin olumlu etkilerinin yanında, olumsuz çevresel etkileri de bulunmaktadır. Bu etkiler sulama projelerinin sürdürülebilirliğini kısıtlayabilmektedirler. Özellikle büyük sulama projeleri büyük barajların yapımını gerektirmektedir. Baraj yapımı esnasında doğal dengenin bozulması bazı endemik türlerin yok olması kaçınılmaz hale gelmektedir. Sürdürülebilir bir çevre için tüm tarımsal faaliyetlerde uyulması gereken kurallar ve yapılması zorunlu işler vardır. Bu çalışmayla sulama projelerinin çevreye olan olumsuz etkilerinin azaltılmasına yönelik alınması gerekli önlemler tartışılacaktır. GİRİŞ Su, besin güvenliği ve endüstriye hammadde temini yanında, tarımsal üretimin en önemli girdisi konumundadır ve gelişmekte olan ülkelerin tarımında çok önemli role sahiptir. Sulama, kırsal refahı arttırmayı amaçlayan ve insani boyutu ön planda olan bir faaliyet olup, kurak ve yarı-kurak bölgelerde tarımsal üretimi arttırma ve güvence altına almada temel ve vazgeçilmez bir faktördür. Tarımsal ürünlere olan gereksinimin gittikçe arttığı çağımızda, varlığı sınırlı olan toprak ve su kaynaklarının önemi daha da artmış ve bu durum, doğal kaynakların sürdürülebilir ve optimum kullanıma olanak sağlayıcı biçimde yönetilmesini zorunlu kılmıştır. Sulama ve drenaj projeleri gerek tarımsal anlamda gerekse insan yaşamında çok önemli etkilere sahiptir. Buna paralel olarak çevre üzerinde de etkilidir. Elbetteki bu etkilerin tamamının olumlu olması beklenemez. Yani söz konusu projelerin, hiç bir şekilde göz ardı edilemeyecek olumsuz etkilere de sahip oldukları unutulmamalıdır. Bu etkiler sulama projelerinin sürdürülebilirliğini kısıtlayabilmektedir. Özellikle büyük sulama projeleri beraberinde büyük barajların yapımını gerektirmektedir. Baraj yapımı esnasında baraj gölünün altında ve çevresinde kalan doğal dengenin bozulmasının yanında bazı endemik türlerin yok olması da dahil olmak üzere doğal bitki örtüsünde değişimler kaçınılmaz hale gelmektedir.

502 Sulama Projelerinin Çevresel Etkileri Sulama projelerinin çevresel etkileri, beş ana grup altında incelenebilir. Bunlar: doğal kaynaklar üzerindeki etkiler, arazi kullanımı üzerindeki etkiler, biyolojik ve ekolojik kaynaklar üzerindeki etkiler, sosyo-ekonomik etkiler ve sağlık etkileridir (1). AMAÇ Tarım, tatlı suyun en büyük kullanıcısıdır. Günümüz sulama uygulamalarıyla, tarımsal üretim arttırılırken; kaynak kaybının yanı sıra, çevreye zarar verilmekte ve doğal dengenin bozulmasına neden olunmaktadır. Tarımın, bir taraftan artan nüfus ve su gereksinimi, öte yandan iklim değişikliği nedeniyle azalması beklenen tatlı su kaynaklarına bağlı olarak, bu konumunu uzun süre koruyamayacağı öngörülmektedir. Bu nedenle sürdürülebilir bir tarım ve çevre korunumu açısından bir dizi tedbirler alınmalıdır. Bu çalışmada sulama projelerinin çevreye olan olumsuz etkilerinin azaltılmasına yönelik alınması gerekli önlemler tartışılacaktır. Sulu Tarımın Çevresel Etkileri Sulu tarımda suyun aşırı ve yanlış kullanımı büyük ölçekte su ile doygunluğa, tuzluluğa ve yer altı suyu kaynaklarının aşırı tüketilmesine sebep olmanın yanında mansap kullanıcılarının yeterli sudan yoksun kalmasına, sulamadan dönen akışın karışması ile tatlı su kaynaklarının kirlenmesine ve derine sızma kayıpları gibi olumsuzluklara neden olmaktadır. Özellikle tuzlu suyun uygulandığı veya aşırı sulama yapılan koşullarda tuzlu bir taban suyu katmanı meydana gelmekte, anılan katman yükselerek toprağın tuzlulaşmasına neden olmaktadır (2). Yenilenebilir bir doğal kaynak sayılan su, sınırlı alanlarda bu niteliğini kaybetmek gibi çok tehlikeli bir özellik kazanmaktadır. Buna bağlı olarak da, yeni su kaynaklarının sağlanması ve geliştirilmesi, çok pahalı hatta olanaksız hale gelmektedir. Daha kötüsü, toplumun çoğunluğu, gelecekte, yeterli gıda üretiminde suyun engelleyici etmen olacağı konusu ile ilgilenmemektedir (3). Tarla içi sulamalarda ortaya çıkan çevresel sorunların başında, uygun olmayan sulama yönetimi altında ve zayıf drenaj ortamında fazla sulama yapılması halinde topraklarda görülen tuz birikimi gelmektedir (4). Barajların Etkisi Büyük barajlar ve su kaynaklarının geliştirilmesine dayalı tarımsal modernizasyon çalışmalarının hem doğal hem de toplumsal çevre üzerinde çok ciddi geri döndürülemez etkileri vardır ve bu sorunların teknolojik ya da idari yenilenme ile çözümü mümkün değildir. Söz konusu olumsuz etkiler: halkın yeniden yerleşim sorunları, endemik türlerin ve verimli toprakların baraj suları altında kalması, doğal bitki örtüsünde değişimler, baraj altı topraklarda verimlilik kaybı, toprak erozyonu ve baraj göllerinde silt ve sediment birikimi, iklim ve biyolojik çeşitlilik üzerindeki etkiler, nem artışının neden olduğu sağlık sorunları, tarım topraklarında tuzlanma, tarım kimyasallarının neden olduğu kirlilik ihracat bitkileri plantasyonlarının neden olduğu kırsal nüfus hareketleri ve bunlarla ilgili çeşitli kentsel çevre problemleri şeklinde sıralanabilir (5). Zamanla baraj çevresindeki tarımsal alanlardan fazla gübre ve tarımsal mücadele ilaçlarının neden olduğu kirlilikler sürüklenerek su kaynağına azot, fosfor ve potasyum gibi bitki

F. Özkay, İ. Taş, A. Çelik 503 besleyicileri taşımakta bunlar da kaynakta yosunlaşmalara ve ötrifikasyona sebep olabilmektedir. Hem topraklarımız kirlenmekte hem de çok amaçlı su kaynakları olan baraj, göl, gölet gibi alanlarda kirliliğe, kaynak israfına doğal dengenin bozulmasına yol açılmaktadır. Dolayısıyla bazen büyük sulama projeleri çevreye çok büyük zararlar verebilmekte veya çevresel felaketlere zemin hazırlayabilmektedir. Bu konuda Mısır daki Aswan barajından daha güzel bir örnek bulunamaz. Artan nüfusuna gerekli gıda maddesini temin etmek, ekilebilir arazisini arttırmak feyezanları kontrol etmek ve elektrik üretmek için Mısır, bir milyar dolarlık bir mühendislik harikasını gerçekleştirmiştir. Fakat baraj Nil Vadisi ne her sene akan silt akımını durdurmuştur. Her yıl toprağın mineral tuzlarını yıkayan taşkınların kesilmesi, ayrıca sulama suyunun devamlı olarak buharlaşması sebebiyle toprakta tuz birikmesi tehlikeli bir seviyeye ulaşmıştır. Bundan başka Nil Nehri nin eskisi gibi mineral besi maddeleri ile yüklü kıymetli sürüntü maddeleri, yani mil ihtiva etmemesinin Mısır ın sardunya balığı sanayinin çökmesinde esaslı bir faktör olduğu anlaşılmıştır (6). Toprak erozyonunun önemli sorun olduğu Türkiye de su kaynaklarının geliştirilmesi ile ilgili projelerin yapıldığı yörelerde toprağı yerinde tutmak için gerekli önlemler alınmadığından baraj ve göletler kısa zamanda dolarak etkin ömürlerini tamamlamadan devre dışı kalmaktadırlar. Örneğin 50 yıl olarak planlanmış bir baraj, çok kısa zamanda dolarak yararlı olmaktan çıkmaktadır (7). Barajların hidrolojik denge üzerine etkilerinin yanı sıra sulama, sel koruma ve hidrolik enerji gibi faydalı etkileri de vardır. Olumsuz etkileri en aza indirmek için su depolama yapıları çok amaçlı yapılmıştır. Alçak akışların değişmesi durumunda mansabın minimum su isteği belirlenirken hem insan hem de doğal hayatın ihtiyacı hesaba katılarak su verilmelidir. Bütün bunlar tasarım aşamasında belirlenmelidir. Doğal hayat için gerekli, doğal sellere uyumlu olmalıdır. Özellikle sel suları tarımsal mevsim başlarında taşıdıkları sedimentler ile tarıma faydalı olur. Alınan önlemler ile bir takım hastalık etmenleri baraj çevrelerinden uzaklaştırılabilir. İnsan sağlığını en çok tehdit eden hastalıklar arasında sıtma, schistosomiasi ve nehir körlüğü hastalıkları sayılabilir (2). Toprak Tuzluluğu Yarı kurak iklim koşullarında sulama yapılan alanlarda önemli bir sorun olan tuzluluğun potansiyel etkisi, sadece ürün verimi üzerine değil aynı zamanda arazilerin tuzlulaşması üzerinde de önemli bir etkendir. Bir sulama şebekesinde toprak tuzluluğunu arttıran nedenler şöyle sıralanabilir. Sulama suyu ile taşınan tuz toprakta tuz katmanları oluşturma eğilimindedir. Tuz katmanları atmosferin de teşvik etmesi ile suyun topraktan uzaklaşması sonucu oluşur. Yapay ve doğal gübrelerin ve bazı pestisitlerin (ki bunların hepsi bitkiler için zararlı değildir) topraktaki formları bir diğer tuzluluk arttırıcı faktördür. Toprağa doğal yollarla geçen tuzlar, toprak çözeltisinden doğrudan geçebilir ya da tuzlu yeraltı sularından oluşabilir. Bu sorun tuzun doğal yollarla yıkanamadığı yerlerde, çöllerde veya kurak alanlarda görülür. Yeraltı suyunun seviyesi yüksek hem de tuzlu ise kapilariteyle tuzlar da yükselir. Buharlaşmadan sonra toprağın üst kısmında bir tuz katmanı kalır. Bir tek ürünün bile doğal yağışlarla bir kez sulanması veya iki kez sulanması derin tuzlu taban suyu ile tuzun serbest olduğu yüzey toprağı arasında nem - tuz köprüsü oluşturabilir (2).

504 Sulama Projelerinin Çevresel Etkileri Toprak tuzlulaşması potansiyel verimi en yüksek olan tarım alanlarında ortaya çıktığında, milli gelirin ve tarımsal hasılanın azalmasına ve dolayısıyla ülke gelirinin düşmesine neden olur. Türkiye de her yıl kurak ve yarı kurak iklim bölgelerinde hatalı sulama uygulamaları, drenaj yetersizliği ve kalitesiz sulama suyu ile sulanan tarım alanlarında önemli miktarda araziler çoraklaşarak tarımda kullanılamaz hale gelmektedir. Sulamaların arttığı durumlarda toprağın dikkatle izlenmesi gerekir. Her ne kadar tuz katmanı toprak yüzeyinin derinliklerinde de olsa ve bunun yanında uygulanan sulama suyu çok kaliteli olsa da toprakta tuzun birikmesi kaçınılmaz bir olgu olup geri alınamayacak zararlara yol açabilir. Killi topraklarda durum çok dikkat çekicidir. Buralarda Na un varlığı toprak yapısını bozar. Topraktaki bitki besin elementlerinin alımını zorlaştırır, düzeltilmesine ve işlenmesine mukavemet gösterir. Benzer durum toprağın asitleşmesinde de gözlenir. Özellikle kıyı bölgelerinde olup ta aşırı yağışa maruz kalan yerlerde meydana gelen bu olay, toprak ph sının düşmesi sonucunda bitki besin maddelerinin bitkiler tarafından alınamamasına yol açar. Asitli toprakların iyileştirilmesi çok daha masraflı ve zaman alıcı bir iştir (2). Tuzlu drenaj suyu Bir sulama tesisinin işletmeye açılmasından sonra, eğer yeterli bir doğal drenaj varsa sulamanın ilk yıllarında drenaj şebekesine ihtiyaç duyulmayabilir. Düz ve düze yakın topografyaya sahip alanlarda, düşük hidrolik eğimli su tablalı alanlara dikkat edilmelidir. Çünkü böylesi alanlar tuzluluk açısından risklidir. Ülkemizde sulamaya açılan bir çok alanda drenaj sorunları oluşmakta veya sulamadan evvel mevcut olan sorunlar devam etmektedir. Tipik bir örnek olarak; 1970 li yıllarda taban suyu sorunu içermeyen Akçakale yöresinde daha sonra yeterli drenaj önlemi alınmadan yapılan sulamalar sonucu sulanabilir 4.309 hektar arazinin %61 i olan 2.624 hektar arazide yüksek taban suyu ve çoraklık problemi oluşmuştur (8). Taban suyunu borulu drenler veya derin hendekler ile drene etmek mümkündür. Böylece bitki kök bölgesindeki toprak profilinde birikecek tuzlar önlenir. Topraktaki çözünebilen tuzlar normalde bitki tüketiminden fazla uygulanan su ile uzaklaştırılır. Drenaj sularındaki çözünmüş maddelerin miktarını azaltmanın yolu iyi bir sulama yönetimi gerçekleştirmektir ki, bu da beraberinde diğer eksikliklerin ve yanlışlıkların giderilmesine olanak sağlar. Tuzlu drenaj sularının güvenli olarak uzaklaştırılmasında uzmanlar tarafından üç yönteme vurgu yapılmaktadır. Bunlardan ilki denize deşarjdır. İkinci olarak da doğal dere ve nehir yatakları tercih edilir. Aslında bu durum hiç istenilmeyen ve sakıncalı bir durumdur. Çünkü bu yolla doğal nehir suyunun kalitesinin kötüleşmesine neden olunmaktadır. Diğer bir alternatif ise uygun yerlere açılacak buharlaştırma havuzlarıdır. Burada amaç kötü etkiye sahip suların bir noktada toplanmasını sağlamaktır. Şebekede bir drenaj sisteminin olmaması durumunda, tuzluluk problemi tarımsal faaliyetlere paralel olarak ilerleyen yıllar içerisinde artış gösterecektir. Ayrıca drenaj sistemlerinin evsel ve endüstriyel atıkların boşaltıldığı bir yer olmaması için yasal düzenlemelerdeki eksiklikler giderilmeli ve oluşturulacak denetim birimleri etkin olarak çalıştırılmalıdır (9).

F. Özkay, İ. Taş, A. Çelik 505 Biyolojik ve Ekolojik Değişim Sulama ve drenaj projeleri eğer uygun bir şekilde işletilmezse hem proje alanında hem de söz konusu alanın çevresinde çok ciddi ekolojik dengesizlikler meydana getirir. Çalışma alanındaki biyolojik çeşitlik, bilimsel endemik türler, hayvan göçleri ve doğal endüstri çok büyük öneme sahiptir. Her şeyden önce doğal habitatın yanı sıra özel gruplar (memeliler, kuşlar, sürüngenler, balıklar v.b.) ve türlere dikkat edilmelidir. Nadir ve tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan türler çok kısıtlı çevresel koşullara adaptasyon sağlayabilir. Biyolojik değişmede etkili olan etmenler; proje alanı, su partikülleri, çevre arazileri, vadiler ve kıyılar, sulak alanlar ve düzlükleri, sosyoekonomik etkiler, kirlilik değişimleri, gelir ve refah, insan göçleri, iskan, bölgesel etkiler, ve kullanıcı müdahaleleridir. Doğal bitkiyle kaplı alanın tahrip edilmesi toprak erozyonuna yol açtığı gibi aynı zamanda nitrat yıkanmalarına sebep olur. Doğal habitatın sınırlanması ve mono kültür tarımın yaygınlaşması neticesinde hem bölgesel flora ve fauna bundan etkilenir hem de biyolojik çeşitlilik azalır. Egzotik bitkilerin ya da hayvan türlerinin ortaya çıkması proje alanındaki bazı özel türlerin yok olmasına veya bitki, hayvan ve insanların yeni hastalıklarla karşılaşmalarına sebep olabilir. Sulama alanlarında yaygın olarak görülen ekolojik etkiler şunlardır (2); Zararlılar ve yabani otlar üzerine olan etkiler Hayvan hastalıkları üzerine olan etkiler Sucul yabani otlar üzerine olan etkiler İnsan hastalıkları üzerine olan etkiler Tarımsal Sulamadan Kaynaklanan Sorunlar Tarımda sulama suyunun etkin olarak kullanılmamasından kaynaklı olarak toprak tuzluluğu, drenaj suyu gibi bazı çevresel sorunlar oluşabilmektedir. Sulama uygulamalarıyla, tarımsal üretim arttırılırken; kaynak kaybının yanı sıra, çevreye zarar verilmekte ve doğal dengenin bozulmasına neden olunmaktadır. Bir taraftan artan nüfus ve buna bağlı olarak su gereksinimindeki artış talebi, öte yandan iklim değişikliği nedeniyle azalması beklenen tatlı su kaynakları göz önüne alındığında, tarımsal üretimin dengede olması için tarımda suyun etkin kullanılması gerekmektedir. Suyun etkin kullanımının sağlanması açısından; Su dağıtımının DSİ den sulama birliklerine devredilmesi, su kullanımında tasarruf edilmesi, fazla su kullanılması durumunda fazla ücret ödenmesi, ücretlendirmenin arazi büyüklüğüne göre değil kullanılan su miktarına göre yapılması sağlanmalıdır. Su kaçaklarının önlenmesi açısından şebekenin yenilenmesi, suyun etkin kullanımı açısından arazinin toplulaştırılması, ileri ülkelerde uygulanan tekniklerin dikkate alınması, sulama suyunun kirlenmesini önleyici tedbirler alınması, kuyu açılmasının kontrol altına alınması, kurağa dayanıklı çeşitlerin (pamuk vb.) üretimde yerlerini alması, yeni ürün desen ve modellerin üzerinde durulması, atık suyun kullanımının sağlanması, su yatağında su kaybını önleyecek tedbirlerin alınması, imkanların mevcut olması durumunda; damlama, yağmurlama veya karık usulü yüzey sulamalarına yönelinmesi, çiftçinin konuya duyarlı olması gerekmektedir (11).

506 Sulama Projelerinin Çevresel Etkileri Tarımsal sulamalarda atık suların arıtılarak geri kullanımı ile hem tatlı su kaynaklarına olan talep azaltılabilir hem de deşarj edilen arıtılmış atık suların çevresel etkileri en aza indirilebilir. Ön arıtıma tabii tutulmuş sulamaya uygun kalitedeki bazı atık sular kaynağına bağlı olarak ileri arıtıma tabii tutulmadan toprak bitki ve atmosfer için kısa ya da uzun vadede problem oluşturmayacak şekilde tarımsal sulama amaçlı olarak değerlendirilebilir. Böylelikle bir yandan temiz su kaynaklarına olan talep azalır diğer yandan da deşarjı problem olan atık suların değerlendirilmesi sağlanabilir. Bu hem suyun yeniden kullanımı hem de atık suda mevcut bitki besin elementlerinin etkili bir şekilde değerlendirilmesine olanak yaratarak çevresel sürdürülebilirlik sağlayabilir. Sonuç ve Öneriler Suyun doğal döngüsü ve akışı yeryüzündeki yaşam için paha biçilemez ekolojik ve ekonomik faydalar sağlamaktadır. Çevresel etkileri yeterince araştırılmadan uygulanan sulama projeleri suyun doğal fonksiyonlarına zarar vermektedir. Örneğin, çoğu zaman boşa aktığı düşünülen nehirler denizle buluştukları yerlerde tarım ve balıkçılık açısından son derece önemli olan deltaları oluşturmaktadır. Sulak alanların yok olmasıyla birlikte sazcılık, balıkçılık ve tarım gibi doğrudan gelir kaynaklarının yanında; sulak alanların yeraltı sularını beslemesi ve doğal arıtım gibi önemli ekonomik katkılar da ortadan kalkmaktadır. Son elli yıl içinde su kaynaklarına yapılan müdahaleler sonucunda birçok canlının nesli tehlike altına girmiş ve bazı türler ise tümüyle yok olmuş durumdadır. FAO nun kestirimlerine göre, sulanan alanların yaklaşık yarısı sessiz düşman olarak nitelendirilen tuzluluk, alkalilik ve geçirimsizlikten kaynaklı göllenme tehdidi altındadır. Sözü edinilen alanlarda tarım yapılmakla birlikte, bu üzerinde düşünülmesi gereken bir konudur. Türkiye de sulama proje alanlarında drenaj sorunu bulunmaktadır. Çeşitli kaynaklarda anılan sorunun, yaklaşık 3 milyon hektara yakın alanda ortaya çıktığı belirtilmektedir. Drenaj sorununun asıl nedeni, sulama uygulamalarıdır. Drenaj sorunu, beraberinde, tuzluluk-alkalilik gibi çevresel sorunlara da sebep olmaktadır. Türkiye de, yaklaşık 1.5 milyon hektarda tuzluluk ve alkalilik sorunu bulunduğu dile getirilmektedir. Bu aşamada drenaj sisteminin çevre kirliliğinde taşıyıcı ve aktarıcı bir yapıda olduğu unutulmamalı, anılan sistemlerin projelendirilmesinde ve işletiminde çevresel etkiler ayrıntılı olarak irdelenmelidir. Yakın zamanlarda sulama projelerine ciddi eleştiriler yöneltilmektedir. Maliyetlerin yüksekliği bir yana, birçok projenin performansı, hem sistem hem de çiftlik bazında yetersiz su yönetiminin bir sonucu olarak beklenenin altına düşmüştür (9). Bunun nedenlerinden biri de sulama projelerinin sadece inşaat kısımlarının tamamlanması ile bitirilmiş sayılması olup, çiftçinin sulama zamanı, miktarı ve ürün deseni hakkında bilgilendirilmemiş olmasıdır. Öncelikle projelerde öngörülen ekim desenlerine hızla dönülmeli, çiftçiye ne kadar çok su o kadar verim anlayışının doğru olmadığı anlatılarak aşırı sulamadan kaçınmak için; sulama suyu mutlaka tarla başında ölçülerek verilmelidir. Çiftçinin sulama konusunda sürekli eğitilmesine özen gösterilmeli ve üretici kendi köyünde eğitilerek denetlenmelidir. Genel olarak değerlendirilecek olursa, sürdürülebilir bir çevre için tüm tarımsal faaliyetlerde uyulması gereken kurallar ve yapılması zorunlu işler vardır. Yapılacak her hangi bir projede proje öncesi durum ile proje sonrası durumun karşılaştırılmasında sadece projenin faydaları dikkate alınmamalıdır. Projenin sağlayacağı faydaların yanında bir takım olumsuz etkiler de

F. Özkay, İ. Taş, A. Çelik 507 göstereceği bilinmelidir. Yapılacak bir çevresel etki değerlendirmesi ile bu olumsuz etkiler belirlenip bir kaç küçük düzenleme ile ya ortadan kaldırılabilir ya da etkileri azaltılabilir. Bunlara ilave olarak sürdürülmekte olan projelerin doğru bir şekilde izlenerek, gerekli görülen durumlarda ihtiyaç duyulan çalışmaların yapılması ve elde edilen bulgulara bağlı olarak da önleyici tedbirlerin alınması yoluna gidilmelidir. KAYNAKLAR 1 Büyükcangaz, H., Korukçu, A., Sulama Projelerinin Çevresel Etki Değerlendirmesi, Su Havzaları ve Toprak ve Su kaynaklarının Korunması, Geliştirilmesi ve Yönetimi Sempozyumu. 18-20 Eylül 2002 Antakya- Hatay. 2 Dougherty, T. C. ve A. W. Hall. Environmental Impact Assessment of Irrigation and Drainage Projects. FAO Irrigation and Drainage Paper No.53, 1995. 70 s. 3 IFPRI., Water and Food to 2025, Policy Responses to Threat of Scarcity. 2004. 4 Ghassemi F. A. J. Jakeman and H. A. Nix. Salinisation of Land and Water Resources. Centre for Resource and Environmental Studies, The Australian National University. Canberra ACT 0200. 1995. Australia. 5 Saysel. A. K., Yenigün. O., Barlas. Y., Gap ın Uzun Dönemli Kapsamlı Çevresel Analizi İçin Bir Dinamik Simülasyon Modeli, Çevre Semineri DSİ,1998, Fethiye. 6 Muslu. Y., Su Temini ve Çevre Sağlığı, Cilt II, İTÜ, İstanbul 1985. 7 Kanber. R., Sulama Ç.Ü. Ziraat Fakültesi Genel Yayın No:174, Ders Kitapları Yayın No:A-52, 2006, Adana. 8 Özer. N., Su Toprak ve Çevre, Çevre Semineri DSİ,1998, Fethiye. 9 Kanber, R., Köksal, H., Ünlü, M., Sulu Tarımda Çevre Korunumu Sulama Çevre İlişkileri, I. Çevre Sempozyumu. TMMOB Makine Mühendisleri Odası Gaziantep Şubesi. 1995. 10 Korukçu. A., Yazgan. S., Büyükcangaz. H., Tarımda Suyun Etkin Kullanımı: Türkiye ye Bir Bakış I. Türkiye İklim Değişikliği Kongresi, Nisan 2007, İTÜ, İstanbul. 11 Anonim, 2007. Web Sayfası: http://www.aari.gov.tr/etae-haber/panel.htm Erişim Tarihi:15.11.2007.

508 Sulama Projelerinin Çevresel Etkileri ENVIRONMENTAL PROBLEMS IN IRRIGATION PROJECTS Fatma ÖZKAY İsmail TAŞ Aylin ÇELİK ABSTRACT Irrigation is a basic and inevitable factor in increasing and securing the agricultural production in arid and semi-arid regions. Irrigation and drainage projects have very important impacts on both agriculture and human life. In addition to the positive impacts, such projects have negative impacts on environment. These impacts may limit the sustainability of the irrigation projects. Especially, large irrigation projects require the construction of huge dams. During the construction of the dam, it is inevitable that natural balance be damages and some endemic varieties be lost. For a sustainable environment, there some rules to be followed and indispensable works to be done during all types of agricultural activities. With this study, measures to be taken to decrease the negative impacts of irrigation projects on environment will be discussed.