MATEMATİKSEL DÜŞÜNMEDE SÜRECİ VE SONUCU YOKLAYAN TESTLER ARASINDA BİR KARŞILAŞTIRMA

Benzer belgeler
EĞİTİM ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM ORTAK SINAV TEST VE MADDE İSTATİSTİKLERİ

Problem Çözme Becerisi Đle Matematik Başarısı Arasındaki Đlişki * The Relationship Between Problem Solving Skills And Mathematical Achievement

MADDE VE TEST ANALİZİ. instagram: sevimasiroglu

BÖLÜM 1 ÖLÇME VE DEĞERLENDİRMEDE TEMEL KAVRAMLAR

KPSS/1-EB-CÖ/ Bir öğretim programında hedefler ve kazanımlara yer verilmesinin en önemli amacı aşağıdakilerden hangisidir?

TEMEL EĞİTİMDEN ORTAÖĞRETİME GEÇİŞ ORTAK SINAV BAŞARISININ ÇEŞİTLİ DEĞİŞKENLER AÇISINDAN İNCELENMESİ

5. HAFTA PFS 107 EĞİTİMDE ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME. Yrd. Doç Dr. Fatma Betül Kurnaz. KBUZEM. Karabük Üniversitesi

BİYOLOJİ ÖĞRETMENLERİNİN LABORATUVAR DERSİNE YÖNELİK TUTUMLARININ FARKLI DEĞİŞKENLER AÇISINDAN İNCELENMESİ

BKİ farkı Standart Sapması (kg/m 2 ) A B BKİ farkı Ortalaması (kg/m 2 )

Medde İstatistikleri, Test İstatiskleri

A 11. A) Olayın karışık ve anlaşılması zor bir ifadeyle yazılmış. Bu ön koşul işlemiyle ilgili olarak,

Korelasyon, Korelasyon Türleri ve Regresyon

M d a d dd e A l na i li i z

Problem çözme durumları öğretmen tarafından modellenmeli ve öğrenciler uygun sorular yardımı ile yönlendirilmelidir. Bir problem çözüldükten sonra,

Test İstatistikleri. Test İstatistikleri Madde İstatistikleri Madde Güçlük İndeksi. Madde Ayırt Edicilik İndeksi Madde Varyansı Madde Güvenirliği

1 Hipotez konusuna öncelikle yokluk hipoteziyle başlanılan yaklaşımda, araştırma hipotezleri ALTERNATİF HİPOTEZLER olarak adlandırılmaktadır.

ORTAÖĞRETİME ÖĞRETMEN YETİŞTİRMEDE "GENEL KÜLTÜR" BAKIMINDAN FEN EDEBİYAT FAKÜLTELERİNİN ETKİLİLİĞİ

Konum ve Dağılım Ölçüleri. BBY606 Araştırma Yöntemleri Güleda Doğan

Madde güçlük indeksi: Herbir maddenin zorluk derecesini, uygun güçlük düzeyine sahip olup olmadığını gösterir.

OKUL SEVİYESİ VE TÜRÜNE GÖRE BAZI DERSLERE KARŞI TUTUMLARDA GÖRÜLEN DEĞİŞMELER

Merkezi Eğilim ve Dağılım Ölçüleri

17/01/2015. PowerPoint Template. Dr. S.Nihat ŞAD LOGO. İnönü University. Company Logo

ONLİNE EĞİTİM ALAN ÖĞRENCİ BAŞARISININ BELİRLENMESİ. Özet

PROJE TABANLI ÖĞRENMEDE ÇOKLU ZEKÂ YAKLAŞIMININ MATEMATİK ÖĞRENME BAŞARISINA VE MATEMATİĞE KARŞI TUTUMA ETKİSİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

BİR ÖRNEKLEM İÇİN T TESTİ İLİŞKİSİZ ÖRNEKLEMLER İÇİN T-TESTİ

Performans Görevi AHMET SALİH ŞİMŞEK

TEMEL KİMYA DERSİNDE ÖĞRENCİLERİN KAVRAMLARI ANLAMA VE SAYISAL PROBLEMLERİ ÇÖZME BAŞARILARI ARASINDAKİ İLİŞKİ

EĞĠTĠMDE ÖLÇME VE DEĞERLENDĠRME BÖLÜM V Test ve Madde Ġstatistikleri

EĞİTİCİLERİN EĞİTİMİ PROGRAMI II.OTURUM

7. BİREYİ TANIMA TEKNİKLERİ. Abdullah ATLİ

İÇİNDEKİLER REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMADA ÖLÇME ARAÇLARININ KULLANIM

Sınavlı ve Sınavsız Geçiş İçin Akademik Bir Karşılaştırma

İZMİR İLİ MLO OKULLARINDA BİYOLOJİ DERSLERİNDE EĞİTİM TEKNOLOJİSİ UYGULAMALARININ (BİLGİSAYARIN) ETKİLİLİĞİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA

Nicel / Nitel Verilerde Konum ve Değişim Ölçüleri. BBY606 Araştırma Yöntemleri Bahar Dönemi 13 Mart 2014

Ders 5: ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME. Prof. Dr. Tevhide Kargın

FEN BİLGİSİ ÖĞRETMEN ADAYLARININ FEN BRANŞLARINA KARŞI TUTUMLARININ İNCELENMESİ

DEĞERLENDİRME ARASINDAKİ İLİŞKİLER... 1

İLKÖĞRETİM 6. ve 7. SINIF FEN ve TEKNOLOJİ DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMININ İÇERİĞİNE VE ÖĞRENME- ÖĞRETME SÜRECİNE İLİŞKİN ÖĞRETMEN GÖRÜŞLERİ

Siirt Üniversitesi Eğitim Fakültesi. Halil Coşkun ÇELİK

BÖLÜM 5 SONUÇ VE ÖNERİLER. Bu bölümde araştırmanın bulgularına dayalı olarak ulaşılan sonuçlara ve geliştirilen önerilere yer verilmiştir.

Dersin Adı Kodu Yarıyılı T + U Kredisi AKTS. Türkçe. Seçmeli. Bu dersin sonunda öğrenci;

H.Ü. Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü BBY 208 Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri II (Bahar 2012) SPSS Ders Notları II (19 Nisan 2012)

Siirt Üniversitesi Eğitim Fakültesi. Yrd. Doç. Dr. H. Coşkun ÇELİK Arş. Gör. Barış MERCİMEK

T.C. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü. Mesleki Gelişim Programı

ÖĞRETİM İLKE VE YÖNTEMLERİ. 2. DÜŞÜNME TÜRLERİ VE ÖĞRETİM Yrd. Doç. Dr. Şenay YAPICI

Öğretmenlerin Eğitimde Bilgi ve İletişim Teknolojilerini Kullanma Konusundaki Yeterlilik Algılarına İlişkin Bir Değerlendirme

Temel İstatistik. Y.Doç.Dr. İbrahim Turan Mart Tanımlayıcı İstatistik. Dağılımları Tanımlayıcı Ölçüler Dağılış Ölçüleri

Portfolyo, Portfolyo Değerlendirme Nedir? (öğrenci gelişim dosyaları)

Eğitim Fakülteleri ve İlköğretim Öğretmenleri için Matematik Öğretimi

TEST VE MADDE ANALİZLERİ

1. GİRİŞ Yapısalcı (constructivism) yaklaşım, bilginin öğrenme sürecinde öğrenciler tarafından yeniden yapılandırılmasıdır. Biz bilginin yapısını

RASCH MODELİ İLE ELDE EDİLEN YETENEK ÖLÇÜLERİNİN NİTELİKLERİ ÜZERİNDE BİR ÇALIŞMA

225 ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ. Yrd. Doç. Dr. Dilek Sarıtaş-Atalar

ELEŞTİREL DÜŞÜNME. Tablo 1: Ölçekten ve Alt Boyutlarından Alınan Puan Ortalamaları

Mustafa SÖZBİLİR Şeyda GÜL Fatih YAZICI Aydın KIZILASLAN Betül OKCU S. Levent ZORLUOĞLU. efe.atauni.edu.tr

Öğrencilerin Üst Düzey Zihinsel Becerilerinin Belirlenmesi. Öğrenci Portfolyoları

BÖLÜM 6 MERKEZDEN DAĞILMA ÖLÇÜLERİ

Test İstatistikleri AHMET SALİH ŞİMŞEK

TEMEL İSTATİSTİK BİLGİSİ. İstatistiksel verileri tasnif etme Verilerin grafiklerle ifade edilmesi Vasat ölçüleri Standart puanlar

MATEMATİK DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI. Programın Temel Yapısı

Matematik Başarısı ve Anne Baba Eğitim Düzeyi 1 - doi: / IAU.IAUD.m /

İngilizce Öğretmen Adaylarının Öğretmenlik Mesleğine İlişkin Tutumları 1. İngilizce Öğretmen Adaylarının Öğretmenlik Mesleğine İlişkin Tutumları

Diğer sayfaya geçiniz KPSS / EB CÖS soruları aşağıdaki bilgilere göre cevaplayınız. 43.

ÖĞRETMEN ADAYLARININ LİNEER DENKLEM SİSTEMLERİ KONUSUNDAKİ TEMSİL DÖNÜŞÜM BAŞARILARI

Eğitimde Ölçme ve Değerlendirme Nasıl Olmalı? Durum ve Çözüm Önerileri

OYUN TEMELLİ BİLİŞSEL GELİŞİM PROGRAMININ AYLIK ÇOCUKLARIN BİLİŞSEL GELİŞİMİNE ETKİSİ


Zirve Üniversitesi Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği ABD Ders Ġçerikleri

SINIF OKUTAN BRANŞ ÖĞRETMENLERİNİN ALAN VE MESLEK BİLGİLERİNİN YETERLİK DÜZEYİ

ÖĞRETMEN ADAYLARININ PROBLEM ÇÖZME BECERİLERİ

Üstün Zekalı Çocukların. Tanılanması

Ölçme Araçlarında Bulunması Gereken Nitelikler. Geçerlik. Geçerlik Türleri. Geçerlik. Kapsam Geçerliği

2009 PISA SINAVININ BAZI DEĞİŞKENLERE GÖRE İNCELENMESİ*

FEN ÖĞRETİMİNDE LABORATUVAR YAKLAŞIMLARI. Burak Kağan Temiz

EĞİTİM KURUMLARINDA PERFORMANS YÖNETİMİ VE ÖLÇÜMÜ Kemal Pehlivanoğlu Genel Müdür - İNKA Eğitim ve Danışmanlık A.Ş kpehlivanoglu@inkadanismanlik.com.

Test Analizi. Test analizi iki şekilde yapılır; 1. Testin tamamı analiz edilir (test analizi), 2. Her bir test maddesi analiz edilir (madde analizi).

VERİMLİ DERS ÇALIŞMA TEKNİKLERİ SEMİNERİNİN ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNDEKİ DERS ÇALIŞMA ALIŞKANLIKLARINA ETKİSİ

İstatistik Temel Kavramlar- Devam

BEM. Öğrencinin tüm hayatını temelden etkileyen öğrenme stillerini belirleyerek. Eğilimlerini belirleyerek. Öğrencinin kendini tanımasını sağlayarak

KPSS-EB-CÖ/ Öğrenciyi merkeze alan sınıf içi öğretim etkinlikleri düzenlenirken aşağıdakilerden öncelikle hangisi dikkate alınmalıdır?

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS. Yazınbilim I BİS

BİLİMSEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ

YANLILIK. Yanlılık örneklem istatistiği değerlerinin evren parametre değerinden herhangi bir sistematik sapması olarak tanımlanır.

ÖĞRETMENLER, ÖĞRETMEN ADAYLARI VE ÖĞRETMEN YETERLĠKLERĠ

Olasılık Teorisi ve İstatistik (MATH392) Ders Detayları

ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ GÜZEL SANATLAR EĞİTİMİ BÖLÜMÜ, MÜZİK ANABİLİM DALINDA UYGULANAN GİRİŞ ÖZEL YETENEK SINAVINDAKİ

T.C. DÜZCE ÜNİVERSİTESİ Sosyal Bilimler Enstitüsü. Eğitim Programları ve Öğretimi Tezsiz Yüksek Lisans Programı Öğretim Planı.

BÖLÜM 13 HİPOTEZ TESTİ

Sınıf Öğretmenliği Anabilim Dalı Yüksek Lisans Ders İçerikleri

İLİŞKİSEL ARAŞTIRMA YÖNTEMİ. Özlem Kaya

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS KARŞILAŞTIRMALI KAMU YÖNETİMİ KKY

8.Hafta. Değişkenlik Ölçüleri. Öğr.Gör.Muhsin ÇELİK. Uygun değişkenlik ölçüsünü hesaplayıp yorumlayabilecek,

ORTAÖĞRETİME ÖĞRETMEN YETİŞTİRMEDE "MESLEK BİLGİSİ" BAKIMINDAN FEN-EDEBİYAT VE EĞİTİM FAKÜLTELERİNİN ETKİLİLİĞİ

T.C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM ORTAK SINAVI TEST VE MADDE İSTATİSTİKLERİ

KARŞILAŞTIRMA İSTATİSTİĞİ, ANALİTİK YÖNTEMLERİN KARŞILAŞTIRILMASI, BİYOLOJİK DEĞİŞKENLİK. Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2005

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS. Rehberlik MB

Temel Fransızca becerisi kazandırmak. Temel Fransızca konuları

İSTATİSTİK HAFTA. ÖRNEKLEME METOTLARI ve ÖRNEKLEM BÜYÜKLÜĞÜNÜN TESPİTİ

Transkript:

MATEMATİKSEL DÜŞÜNMEDE SÜRECİ VE SONUCU YOKLAYAN TESTLER ARASINDA BİR KARŞILAŞTIRMA Dr. A ysun UMAY* GİRİŞ Okullarda eğitimin yaratıcı düşünmeye yönelmesi çağdaş insan olarak tanımlanan yaratıcı, özgür, bağımsız düşünebilen, kendine güvenli bireyler yaratma çabalarının bir sonucudur. Bu yöneliş özü itibariyle yaratıcı düşünmeye son derece yatkın olan matematik öğretiminde de yeni arayışlara neden olmaktadır. Özellikle 1960'lı yıllarda Ülkemizde ders programlarında yapılan köklü değişiklikler, "klasik matematik" öğretiminden "modern matematik" öğretimine geçilmesi, bilgisayarların öğretimde daha sık kullanılıyor olması ve artan diğer teknik ders araç ve tekniklerinin katkısıyla günümüzde matematik öğretim yöntemleri ve hedeflerinin değişmesi sonucuna ulaşılmıştı. Matematik öğretimindeki hedeflerde görülen ve yaratıcı düşünmeyi artırmaya yönelik bu değişmeler doğal olarak ölçme ve değerlendirme işlemlerinde de yeni içerik ve yöntem arayışlarına neden olmaktadır. Yaratıcılık yeteneğini ölçmek için geliştirilmiş olan araçlar genellikle verilen seçenekler arasından bir seçim yaptırmak yerine bireyin kalemi kağıdı eline alıp yazması, çizmesi ya da söylemesi temeline dayanır. Bu anlamda yaratıcılığın ölçülmesinde çoktan seçmeli testler tercih edilmez. Hatta çoktan seçmeli testlerin yaratıcı düşünceyi baltaladığı, bireyi verilen seçeneklere hapsettiği bile ileri sürülebilmektedir. Bunun tek istisnası, belki de matematikte problem çözme becerisinin ölçülmesinde görülmektedir. Problem, amaca en uygun yoldan ulaşmak için gerekli eylemlerin bilinçli olarak araştırılmasıdır. Zihindeki bir durum hemen, hiçbir güçlük olmadan, belli hareketlerle ortadan kaldırılabiliyorsa karşımızda bir problem yoktur. Ancak, hangi hareketlerin yapılacağı belli değilse o zaman çözülmesi gereken bir problemden söz edilebilir (Polya, 1962:117). Matematikte problem çözme davranışı genellikle yeni durumlar yaratmayı, öğrenilmiş bilgileri aynen kullanmak yerine problemin iç örüntüsü içinde yeni ilişkiler keşfetmeyi, özgün çözüm yolları üretmeyi içerir. Bu yönüyle matematikte problem çözme davranışının çoğunlukla yaratıcı düşünmeyi gerektirdiği öne sürülebilir. * H.Ü. Eğitim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi. 42

İster yeni problem üretmeye, isterse verilen bir problemi farklı yollardan çözmeye olanak veren kompozisyon tipi sınavlarda olsun çözümü aşama aşama izlemek ölçmeci için daha çok gözlem yapma olanağı sağladığından önemli bir avantajdır. Ancak, bu tür sınavların değerlendirilmesinde daha az deneysel yöntemler kullanılması zorunluğu, bir ölçme aracının vazgeçilmez nitelikleri olan geçerlik ve güvenirliklerinin hesaplanabilmesindeki güçlük ve ölçme aracının geliştirilme olanaklarının sınırlılıkları düşünülürse çoktan seçmeli testlerin de önemli avantajları olduğunun gözardı edilmemesi gerektiği ortaya çıkmaktadır. Matematikte çoktan seçmeli testlerin kullanımında genellikle fazla sakınca görülmez. Bunun başlıca nedenlerinden biri, matematiksel bir kesinlikle matematik problemlerinde doğru cevabın kesin ve tek olması olabilir. Belki de yine bu nedenle matematikte problem çözme davranışı bugüne dek çoktan seçmeli testlerle, "sonuç" aşamasında ölçülegelmiştir. Matematiksel düşünme bir süreci ve süreç sonucunda ulaşılan sonucu birlikte içerdiğine göre, acaba sürecin ölçülmesinde de çoktan seçmeli testler kullanılamaz mı? Bu yapılabildiğinde kompozisyon tipi sınavların dezavantajlarından kaçınırken süreci ölçmenin problem çözmedeki önemi de göz ardı edilmemiş olur. Çünkü problem çözme, aşamalar halinde gelişen bir süreçtir ve aşamaların teker teker puanlanması puanlamada ayrıntılandırmayı getireceğinden ölçme işleminin güvenirliğini de artırabilir. Kişilerin çözüme ulaşmak için kullandıkları yolları gözlemek her zaman olanaklı olmayabilir. Ancak yine de bazı problemlerin çözümünde çoğunluğun iz- Jediği yol benzerdir. Bu çözümlerden en azından yaygın olanlar saptanarak düşünme sürecinin aksayan yönleri ölçülebilir. Acaba bu her zaman için mümkün müdür? Bu soruyu yanıtlayabilmek için hangi davranışların problemin beklendiği şekilde çözüldüğünü gösterebileceğini belirlemek yerinde olur. Bu davranışlar şunlar olabilir: 1. Düşünme süreci içindeki yanlışı bulma. Bu davranış, problemi doğru olarak çözebilenlerin yapılan yanlışı da fark edebilecekleri sayıltısına dayandırılmaktadır. 2. Süreç içinde izlenmesi gereken yolda boş bırakılan ya da kritik adımı bulma. Bazı problemleri belli bir yolla çözerken mutlaka başvurulması gereken bir adım, kritik bir nokta bulunur. Bir başka deyişle, o nokta aşılmadan problemi bu yolla çözmek mümkün olmaz. Bu durumda sorulacak nokta kesin ve tek olacağından çoktan seçmeli testlerle de yoklanabilir. Bazı problemlerde ise böylesi bir kritik nokta diğerleri kadar açık ve net değildir, ancak düşünme süreci içindeki, verilen iki nokta arasına sıkıştılarak elde edilebilir. İşte bu noktanın yoklanması cevaplayıcının süreci ne ölçüde izleyebildiğini gösteren bir davranış olarak kabul edilebilir. 43

3. Belli bir düşünme sürecinde ilk ya da bir sonraki adımı bulma. Problemi çözmeye ilk olarak hangi adımın atılarak başlanacağına, ya da çözmeye başladıktan sonra normal olarak izlenmesi gereken yolda gelecek adımın hangisi olması gerektiğine karar vermek, cevaplayıcının süreci tek başına sürdürebileceğinin bir ölçüsü olarak düşünülebilir. 4. Verilen bir çözüm yoluna uygun problemi seçme. Çözüm yolundan yola çıkarak diğer problemler arasından uygun problemi seçmek de problemi süreç olarak düşünebilmeyi gerektiren bir davranış olarak kabul edilebilir. 5. Verilen çözüm yollarından probleme en uygun olanı seçme. Verilen bir probleme uygun olan çözümü seçebilmek için çözümü bir bütün olarak düşünüp verilenleri bu açıdan incelemek gerekeceğinden bu davranışın da süreci ölçmekte bir gösterge olarak kabul edilebileceği düşünülebilir. Yukarıda sayılan beş davranış problem çözmede geçirilen sürecin belirli sınırlamalarla da olsa ölçülebilmesine katkıda bulunabilir. Bir problemi çözerken geçirilen sürecin kişiye göre değişmesi doğaldır. Bu nedenle her matematik probleminin süreç aşamasında da ölçülmesinde zorlukla karşılaşılabilir. Özellikle de birden çok yolla sonuca gidilebilen problemlerde düşünme sürecini yoklamak oldukça zor olabilir. Bu durumda bireyi madde yazarının çözüm mantığını kullanmaya itmek, psikolojik açıdan da rahatsız edici gelebilir. Hatta burada işin içine bireyin kişilik özellikleri girebilir. Kendine güveni fazla olan bireyler için bu rahatsızlık daha da artabilir. Ancak yine de bir problemi süreç aşamasında yanıtlayanlarla sonuç aşamasında yanıtlayanların test ve madde istatistiklerinin karşılaştırılması bizi ilginç bulgulara ulaştırabilir. Problem Cümlesi Matematik problemlerinin çözümündeki zihinsel süreci yoklamak amacıyla geliştirilen "Matematiksel Düşünme Sürecini İzleme" adı verilen soru tipi ile geçirilen bu zihinsel süreç sonunda ulaşılacak olan sonucu isteyen sorulardan oluşan iki tip testin, test ve madde istatistikleri arasında ne gibi farklar vardır? A lt Problem ler I. "Matematiksel Düşünme Sürecini İzleme" sorularından oluşan A testi ile aynı problemlerin doğrudan sonucunu isteyen sorulardan oluşan B testinin özellikleri arasında ne gibi farklar vardır? 44

II. A ve B testlerini oluşturan, aynı problemlere karşılık gelen maddelerin özellikleri arasında ne gibi farklar bulunur? III. Süreci ve sonucu yoklayan testlerden elde edilen puanlar arasında içerik yönünden farklılık var mıdır? YÖNTEM Yapılan çalışma bir temel araştırma niteliğindedir. Araştırma Ankara Fen Lisesi'nden 30 ve Bahçelievler Deneme Lisesi öğrencilerinden 51 olmak üzere toplam 81 öğrenci üzerinde yapılmıştır. Veriler, Matematiksel Düşünme Sürecini İzleme Testi (A Formu) ve Doğrudan Sonucu İsteyen Test (B Formu) adlı ve aynı problemi birincisi süreç, İkincisi sonuç aşamasında soran maddelerden oluşan iki test ile toplanmıştır. Her iki test de araştırmacı tarafından hazırlanan 100'er test maddesi içinden ön uygulama sonuçları ve uzman kanıları dikkate alınarak seçilmiş 50'şer maddeden oluşmaktadır. A Formundaki maddeler, matematiksel düşünme sürecini izlemeye olanak vereceği düşünülen, 1. Düşünme süreci içindeki yanlışı bulma, 2. Süreç içinde izlenmesi gereken yolda boş bırakılan ya da kritik adımı bulma, 3. Belli bir düşünme sürecinde ilk ya da bir sonraki adımı bulma, 4. Verilen bir probleme uygun çözüm yolunu seçme, 5. Verilen çözüm yollarından probleme en uygun olanı seçme davranışlarını ölçmeye yönelik 10'ar problemden oluşmakta, B Formunda ise aynı problemlerin doğrudan sonuçlarını isteyen maddeler yer almaktadır. BULGULAR VE YORUM 1. İlk alt problem iki testin test istatistiklerinin karşılaştırılmasını ö görmektedir. Uygulama sonucunda toplanan verilerden hesaplanan A ve B formlarına ilişkin bazı istatistikler Tablo l'de gösterilmiştir. Tablo I incelendiğinde A formu kadar olmamakla birlikte B formunun da biraz güç bulunduğu ve geniş birer dağılıma sahip oldukları anlaşılmaktadır. (Sağa çarpık ve basık) İki testin ortalama güçlükleri arasındaki fark t testi ile sınanmış ve 0.05 düzeyinde anlamlı bulunmuştur. Testlerin varyansları, geçerlik ve güvenirlik katsayıları arasındaki farkın ise anlamlı olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. 45

TABLO 1 A ve B FORMLARININ GENEL ÖZELLİKLERİNİ GÖSTEREN BAZI İSTATİSTİKLER İSTATİSTİKLER A Formu B Formu Test Puanları Ortalaması (x) 21.27 24.28 Testin Ortalama Güçlüğü (p) 0.43 0.49 Standart Sapma 11.83 14.04 Kayışıklık Katsayısı 1.08 1.34 Basıklık Katsayısı -1.34-1.50 KR-20 Güvenirlik Katsayısı 0.94 0.96 Geçerlik Katsayısı 0.69 0.69 Eldeki testlerin benzer dağılımlar ve özellikler taşıyan, ortalamaları farklı iki test olduğu anlaşılmaktadır. Bu durum matematikte düşünme sürecini izlemenin, problemi çözmekten daha zor bulunduğu biçiminde yorumlanabilir. Eğer düşünme sürecini izlemenin daha yaratıcı bir düşünme gerektirdiği doğru ise, sürece ilişkin soruların öğrencilere daha zor gelmesinin beklentilere uygun düşeceği de söylenebilir. 2. Alt problemlerden İkincisi, aynı problemlerde karşılık gelen soruların madde istatistikleri arasındaki farkın anlamlılığı temelinde incelenmiştir. Madde güçlük indeksleri açısından karşılaştırıldıklarında, A formundaki maddelerden yalnızca 4'ü B formundaki karşılığından anlamlı derecede kolay bulunurken B formundaki 12 maddenin A formundaki karşılığından anlamlı derecede kolay bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu sonuç da süreci izlemenin sonucu bulmaktan zor bulunduğunun bir göstergesidir. Madde güçlük indeksleri anlamlı derecede farklı bulunan maddelerin süreci izleme davranışlarına göre dağılımları incelendiğinde ise kayda değer bir gruplaşma gözlenmediği söylenebilir. Madde ayırıcılık gücü indeksleri açısından karşılaştırma yapıldığında, ayırıcılık gücü anlamlı derecede yüksek olan maddelerin çoğunluğunun B formunda olduğu görülmektedir. (25'e karşılık 8 madde). Madde güçlük indekslerinde olduğu gibi, ayırıcılık gücü anlamlı derecede farklı bulunan maddelerin süreci izleme davranışlarına göre dağılımlarında da çarpıcı bir gruplaşma ile karşılaşılmamaktadır. Maddeler güvenirlikleri açısından karşılaştırıldıklarında ise hiçbir maddenin diğer formdaki karşılığından anlamlı derecede farklı olmadığı anlaşılmıştır. 3. İki testin test puanları üzerinde yapılan faktör analizi, testlerdeki toplam varyansın % 94.07 sinin aynı faktörle açıklandığını ortaya koymuştur. Bu bulgu iki testin büyük ölçüde aynı değişkeni ölçtüğünün belirtisi olarak kabul edilebilir. 46

A formundaki beş davranışa ilişkin sorular alt test kabul edilerek bu alt test puanlarına uygulanan faktör analizi, faktör yüklerinin değişkenler üzerindeki dağılımlarının biraz arttığını ortaya koymakla birlikte, yine de davranışların farklı nitelikleri ölçtüklerini ileri sürebilmek mümkün olamamaktadır. SONUÇLAR VE ÖNERİLER 1. Yapılan araştırmada, matematikte ölçülmesi bugüne dek ihmal edilmiş yeni bir çoktan seçmeli soru tipi olduğu ileri sürülmektedir. Matematikte yalnızca sonucun değil, sürecin de ölçülmesinin problem çözme beceresine katkı getirebileceği görüş ile matematiksel düşünme sürecinin çoktan seçmeli testlerle de ölçülebileceği, geçerliği ve güvenirliği yüksek bir test geliştirilerek gösterilmiştir. 2. Yeni soru tipinin yazım zorlukları, genellikle uzun okuma zamanı alması gibi sakıncalarına karşın testlerin içinde yer alması çoktan seçmeli testlerle ölçme yapılırken sürecin ihmal edilmesi ihtimalini ortadan kaldırabilir. Bu amaçla geliştirilen süreç testi (A Formu), doğrudan sonucu yoklayan test (B Formu) ile sonuçları açısından karşılaştırılmış ve beklenenin tersine ulaşılan bulgular sürecin yoklanmasının doğrudan sonucun ölçülmesine önemli bir katkı getireceği görüşünü desteklememiştir. Test geliştirme açısından anlamlı farklar bulunmamış olmakla birlikte, matematikte problem çözme davranışının çözüm süreci ve sonucun bulunması ile bir bütün olduğu kabul edildiğinde bu soru tipinin sözü edilen sakıncalarına karşın yine de belli oranlarda testlerin içinde yer almasının yararlı olabileceği düşünülebilir. Hatta bu maddelerin problem çözmede başarısız olan öğrencilerin başarısızlıklarının nereden kaynaklandığının teşhisinde kullanılabileceği öne sürülebilir ki bu bir başka araştırma konusudur. 3. Araştırmada kullanılan her iki testin de geçerlik ve güvenirlik katsayıları oldukça yüksek bulunmuştur. Bir ölçme aracının en önemli nitelikleri sayılan geçerlik ve güvenilirliklerinin yüksek oluşu bu araçlarla yapılan ölçmelere olan güveni de arttırır. Araçların geçerlik ve güvenirlikleri arasında anlamlı fark bulunmamış olması araçlardan hiçbirinin diğerine göre üstün olmadığı sonucunu doğurmaktadır. 4. Araştırmada kullanılan iki test arasında güçlük açısından anlamlı bir fark bulunmuştur. Matematiksel düşünmede problpmi çözüp sonucu bulmanın, aynı problemin çözüm sürecini izlemekten daha kolay bulunduğu anlaşılmaktadır. Bunun nedenlerinden biri öğrencilerin yeni soru tipine alışık olmamaları, diğeri var olan eğitim sistemi gereği öğrencilerin eleştirel düşünmeye fazla yönlendirilmemelerfolabilir. Eleştirel düşünme gücünün ölçülmesi ve geliştirilmesi yolları kuşkusuz bu araştırmanın kapsamı 47

dışındadır, ancak yine de bu konunun araştırılmasının yararlı olacağı bu araştırmanın sonuçlarına bakılarak da söylenebilir. 5. Matematik problemlerinin çözümünde izlenen yolun kişiden kişiye değişebileceği kabul edildiğinde bir çözüm yolunu seçmede kişilerin hangi ölçütlerle hareket ettiklerinin bilinmesi için problem çözme beceresinin kazandırılmasında yararlı olabilir. Yeni soru tipi bu tür araştırmalarda kullanılabileceği gibi bu amaçla yeni araştırmalar yapılması, problem çözme sürecinin daha kolay izlenebilmesi ve eksikliklerinin giderilebilmesini de sağlayabilir. KAYNAKLAR Baykul, Y. ve P. Aşkar, (1987), Matematik Öğretimi, Ankara: Açık Öğretim Fakültesi Yayınları. Dunn, J. A., (1975), Tests of Creativity in Mathematics, International Jurnal of Mathematical Education in Science and Technology, 6,3: 327-332. Erden, M., (1984), İlkokulların Birinci Devresine Devam Eden Öğrencilerin Dört İşleme Dayalı Problemleri Çözerken G österdikleri Davranışlar, (Yayımlanmamış Doktora Tezi), Ankara. Fidan, N., (1986), Okulda Öğrenme ve Öğretme, Ankara: Kadıoğlu Matbaası. Horst, P., Psychological Measurement and Prediction, California: W adsworth Publishing Comp. Kagan, J. ve C. Lang (1978), Psychology and Education, New York: Harcourt Brace Jonvanovich. Karaçay, T., (1985), Matematik Öğretiminin Bugünkü Durumu ve Değerlendirilmesi, Ortaöğretim Kurumlarında Matematik Öğretim i ve Sorunları, Ankara: TED Yayınları. Kazancı, O., (1979), Lise Fen Programlarının Eleştirici Düşünme Gücünün Geliştirilmesindeki Rolü, (Yayınlanmamış Doçentlik Tezi), Ankara. Mailer, N., (1970), Problem Solving and Creativity, California: Brooks/Cole Pub. Comp. Nesin, A., (1989), Matematik ve Korku, İstanbul: Amaç Yayınları. Peterson P. L, E. Fennema ve T. Carpenter, (1988-89) Using Knowledge of How Students Think About Mathematics, Educational Leadership, December 1988-January 1989. Polya, G., (1962), Mathematical Discovery, London: John Wiley and Sons inc. Tepedelenlioğlu, N., (1983), Kim Korkar Matematikten, Ankara: Bilim ve Sanat Yayınları. Umay, A. (1992), Matematiksel Düşünmede Süreci ve Sonucu Yoklayan Testler Arasında Bir Karşılaştırma, (Yayınlanmamış Doktora Tezi), Ankara. Yıldırım, C., (1988), Matematiksel Düşünme, İstanbul: Remzi Kitabevi. 48