T.C BÜLENT ECEVİT ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HİSTOLOJİ VE EMBRİYOLOJİ A.D 1. EPİTEL DOKUSU

Benzer belgeler
Tıp Fakültesi 1. Sınıf Genel Histoloji Laboratuvar Ders Programı

HİSTOLOJİ. DrYasemin Sezgin

Örtü Epiteli Tipleri:

11. SINIF KONU ANLATIMI 32 DUYU ORGANLARI 1 DOKUNMA DUYUSU

BAĞ DOKUSU. Gevşek Bağ Dokusu Sıkı Bağ Dokusu (Düzenli, Düzensiz) Özelleşmiş Bağ Dokusu

DOKU. Dicle Aras. Doku ve doku türleri

II.Hayvansal Dokular. b.bez Epiteli 1.Tek hücreli bez- Goblet hücresi 2.Çok hücreli kanallı bez 3.Çok hücreli kanalsız bez

KAS DOKUSU. Kontraksiyon özelliği gelişmiş hücrelerden oluşur Kas hücresi : Fibra muskularis = Kas teli = Kas iplikleri

Anatomik Sistemler. Hastalıklar Bilgisi Ders-2 İskelet-Kas-Sinir Sistemleri

Organizmanın en sert dokusudur. Kemik dokusunun hücreler arası maddesinin içinde kollajen teller ve inorganik elemanlar bulunur. İnorganik elemanlar

Genel Biyoloji Laboratuarı 16.Mart.2015

Epitel hücreleri glikokaliks denen glikoprotein örtüsü ile çevrilidir. Epitel hücrelerinin birbirine yapışmasını sağlar. Epitel hücrelerinin üzerine

Bağ doku. Mezodermden köken alır. En Yaygın bulunan dokudur ( Epitel, Kas, Kemik sinir)

HAYVANSAL DOKULAR HAYVANSAL DOKU TİPLERİ

İSKELET YAPISI VE FONKSİYONLARI

HİSTOLOJİ VE EMBRİYOLOJİ ANABİLİM DALI. Doç. Dr. Meltem KURUŞ Yrd.Doç. Dr. Aslı ÇETİN

Özofagus Mide Histolojisi

HAYVANSAL DOKULAR Doku Histogenez

11. SINIF KONU ANLATIMI 42 SİNDİRİM SİSTEMİ 1 SİNDİRİM SİSTEMİ ORGANLARI

HİSTOLOJİ ATLASI UYGULAMA KILAVUZU

ENDOTEL YAPISI VE İŞLEVLERİ. Doç. Dr. Esra Atabenli Erdemli

İnsan vücudunda üç tip kas vardır: İskelet kası Kalp Kası Düz Kas

KALP KASI Kalpte ve kalpten çıkan büyük damarlarda bulunur. Miyofilamanların organizasyonu iskelet kasındakilerle aynıdır; histolojik kesitlerde

SİNİR HÜCRESİ ( NÖRON) PERİFERİK SİNİR

HAYVANSAL HÜCRELER VE İŞLEVLERİ. YRD. DOÇ. DR. ASLI SADE MEMİŞOĞLU RESİM İŞ ZEMİN KAT ODA: 111

VÜCUDUMUZDA SISTEMLER. Destek ve Hareket

OMÜ TIP FAKÜLTESİ DERS YILI DÖNEM I HAYATIN TEMELİ I HİSTOLOJİ UYGULAMA REHBERİ

SİNİR SİSTEMİ Sinir sistemi vücutta, kas kontraksiyonlarını, hızlı değişen viseral olayları ve bazı endokrin bezlerin sekresyon hızlarını kontrol eder

Sinir Sistemi. Merkezi sinir sistemi(mss): Beyin, Beyincik, Omurilik. Periferik sinir sistemi(pss) : Gangliyonlar, sinirler ve sinapslar

Sıkı bağ dokusu yapısında parankimi yada dalak pulpasını. birbiriyle devamlılık gösteren bölümlere ayıran trabekulaların

17 İNSAN FİZYOLOJİSİ SİNİR SİSTEMİ-1 Nöron- Glia- Nöron Çeşitleri

Fizyoloji PSİ 123 Hafta Haft 8 a

KIKIRDAK DOKUSU. Prof.Dr. Bülent AHISHALI. İstanbul Tıp Fakültesi Histoloji ve Embriyoloji Anabilim Dalı

KASLAR HAKKINDA GENEL BİLGİLER. Kasların regenerasyon yeteneği yok denecek kadar azdır. Hasar gören kas dokusunun yerini bağ dokusu doldurur.

KIKIRDAK ve KEMİK DOKUSU. Prof. Dr. Levent ERGÜN

Düz Kas. Nerede???? İçi boş organların duvarı, Kan damarlarının duvarı, Göz, Kıl follikülleri. Mesane. Uterus. İnce bağırsak

ABSTRACT ANAHTAR SÖZCÜKLER / KEY WORDS

Eklemler. Normal tam hareketli eklemin yapısında şu elemanlar bululnur.

KİNEZYOLOJİ ÖĞR.GÖR. CİHAN CİCİK

DERİ VE EKLERİ. Doç. Dr. Belgin CAN

Dokular Dokuların sınıflandırılması ncelenecek preparatların hazırlanma basamakları ncelenecek preparatlar Yanak epitelinden preparat hazırlama 7

BAĞ DOKUSU. Prof. Dr. Levent ERGÜN

EPİTEL DOKUSU. Prof. Dr. Levent ERGÜN

Kalbin Kendi Damarları ve Kan kaynakları; Koroner Damarlar

Deri, vücudun sa lam ve koruyucu dı örtüsüdür. Salgı bezleri, tırnaklar,tüyler ile deri bir organ ve sistemdir. En geni organdır (Yakla ık 1.

MBG114-BİYOLOJİ LABORATUVARI II Laboratuvar 9 Konu 4 DOKULAR (Devam)

DİŞİ ÜREME ORGANLARI

TİMUS DR. OKTAY ARDA DR. OKTAY ARDA 1

ADIM ADIM YGS LYS Adım DOLAŞIM SİSTEMİ 2 DAMARLAR

Öğr. Gör. Dr. İlker BÜYÜK, Botanik, 3. Hafta: Bitkisel Dokular KOLONİ VE DOKULAŞMA

KAS FİZYOLOJİSİ. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN

Sinir Sisteminin Fonksiyonu

- SEREBRUM ; Dışta piamater ile sarılı dışta kortex (Substantia grisea) içte medulla

11. SINIF KONU ANLATIMI 25 İNSAN FİZYOLOJİSİ SİNİR SİSTEMİ-9 ÇEVRESEL (PERİFERİK) SİNİR SİSTEMİ SİNİR SİSTEMİ HASTALIKLARI

İnsanda Destek ve Hareket Sistemi

Hücre Nükleusu, Nükleus Membranı, Nükleus Porları. Doç. Dr. Ahmet Özaydın

skelet sistemi tek ba ına vücudu hareket ettiremez. Herhangi bir hareket için gerekli kuvvet kaslar tarafından sa lanır. Kas dokusu vücutta oldukça

İskelet ve kemik çeşitleri nelerdir?

SİNİR DOKUSU ve SİNİR SİSTEMİ. Prof Dr. Faruk ALKAN

Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı KAS FİZYOLOJİSİ. Düz Kas. Dr. Sinan CANAN

VÜCUDUN TEMEL PARÇALARI. 1) Baş-boyun 2)Gövde 3)Ekstremiteler (Kollar ve bacaklar)

Burun, anatomik olarak, yüz üzerinde alınla üst dudak arasında bulunan, dışa çıkıntılı, iki delikli koklama ve solunum organı. Koku alma organıdır.

Hücre. 1 µm = 0,001 mm (1000 µm = 1 mm)!

MAKEDONYA BİYOLOGLAR BİRLİĞİ. Çözümler

OTONOM SİNİR SİSTEMİ (Fonksiyonel Anatomi)

Beynin Anatomik Açıdan İncelenmesi ve Beyin Sisteminin İşleyişi

KAS DOKU HİSTOLOJİSİ

CANLILARIN ORTAK ÖZELLİKLERİ Beslenme Boşaltım Üreme Büyüme Uyarıları algılama ve cevap verme Hareket Solunum Hücreli yapı

Şekil ve fonksiyonları benzer olan belli bir görevi yapmak üzere bir araya gelmiş hücre gruplarına doku denir. Hücreler dokuları,dokular da bir araya

Hayvan Yapı ve İşlevine Giriş

KAS DOKUSU. Prof.Dr. Ümit TÜRKOĞLU


Epitel dokusu: Destek dokuları Kas dokusu Sinir dokusu

SİNİR SİSTEMLERİ. SANTRAL SİNİR SİSTEMİ Beyin. Anatomik Olarak PERİFERİK SİNİR SİSTEMİ His Motor

ÇEVRESEL SİNİR SİSTEMİ SELİN HOCA

Deri Deri nedir? Derinin Fonksiyonları. Derinin Tabakaları

FTR 207 Kinezyoloji I. Eklemlerin Temel Yapısı ve Fonksiyonu. yrd.doç.dr. emin ulaş erdem

Doku ve Organ Sistemlerinin Gelişmesi 3-8. Ha:alar

Fizyoloji Nedir? 19/11/2015. FİZYOLOJİ KAVRAMI ve HÜCRE. Yaşayan organizmaların karakteristik özellikleri nelerdir?

Kaslar, canlı organizmada hareket sistemini meydana getiren yapılardandır. Kasların en önemli özellikleri uzayıp kısalma yeteneğine sahip olmalarıdır.

LENFOİD SİSTEM DR GÖKSAL KESKİN ARALIK-2014

DİŞİ EŞEY HÜCRELERİNİN GELİŞMESİ OLGUNLAŞMASI. Doç. Dr. A. Gürol BAYRAKTAROĞLU

OMÜ TIP FAKÜLTESİ DERS YILI DÖNEM I HAYATIN DEVAMI II UYGULAMA REHBERİ

Doç. Dr. Alev Gürol BAYRAKTAROĞLU

Organizmaların vücuduna desteklik yaparak kendilerine özgü şekillerinin oluşmasını sağlayan yapılara destekleyici yapılar denir.

KASLAR (MUSCLE) 6. HAFTA. Yrd. Doç. Dr. Kadri KULUALP Yrd. Doç. Dr. Önder AYTEKİN

Endokrin Sistem. Paratiroid Tiroid Pankreas Surrenal bez. Dr.Murat TOSUN

2) Deri ve epidermal oluşumların meydana gelişi :

KIKIRDAK. Prof. Dr. Oktay Arda

Solunum Sistemi. Havadan aldığı O 2 ni kana verip kandan aldığı CO 2 i havaya veren bir ucu açık öbür ucu kapalı bir sistemdir.

OMÜ TIP FAKÜLTESİ DERS YILI DÖNEM I HAYATIN DEVAMI III UYGULAMA REHBERİ

11. SINIF KONU ANLATIMI 43 SİNDİRİM SİSTEMİ 2 SİNDİRİM SİSTEMİ ORGANLARI

MİDE (Gaster-Ventrikulus )

İZMİR DEMOKRASİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM I DOKU BİYOLOJİSİ-I DERS KURULU (4. DERS KURULU) (28 Ocak Mart 2019)

Deri Tümörleri Pratik Ders İçeriği

MEMELİ HAYVANLARDA ZİGOTTAN SONRAKİ GELİŞMELER

GÖRSEL OLMAYAN DUYU SİSTEMLERİ

A. TOHUMLU BİTKİLERİN TEMEL KISIMLARI

Epitel Dokusu. Dr.Murat Tosun

Transkript:

1. EPİTEL DOKUSU A- Örtü Epiteli 1. Tek Katlı Yassı Epitel (Prep. No: 1 ) Böbrek H-E 2. Tek Katlı Kübik Epitel (Prep. No: 1) Böbrek H-E 3. Tek Katlı Prizmatik Epitel (Prep. No: 2) Mide ve safra kesesi H-E+ Masson 4. Çok Katlı Yassı Epitel (Prep. No: 4) Özefagus H-E 5. Değişici Epitel (Prep. No: 7) Mesane H-E 6. Yalancı Çok Katlı Kinosilyalı Prizmatik Epitel (Prep. No: 4) Trakea H-E 7. Yalancı Çok katlı stereosilyalı Prizmatik Epitel (Prep No: 5) Epididimis H-E B- Bez Epiteli 1. Tek Hücreli Endoepitelyal Bez (Goblet Hücresi) İnce bağırsak PAS+H 2. Müköz Ağırlıklı Karma (Miks) Bez (Prep. No:8) Sublingual H-E 1- Tek Katlı Yassı Epitel (P No: 1 H-E): Böbreğin Bowman kapsülünün pariyetal yaprağı, seröz zarlar (periton, plevra, perikardın mezotelini oluşturur), damar endoteli, akciğer alveollerini döşeyen tip I alveol epiteli gibi. Resim 1. Böbrek paryetal yaprağını döşeyen tek katlı yassı epitel (oklar).

2- Tek Katlı Kübik Epitel (P. No: 1 H-E): Böbreğin proksimal ve distal tübül hücreleri, tiroid bezindeki kolloidi çevreleyen epitel, lensin ön yüzü, koroid pleksus, overin serbest yüzü, seröz bezlerin en son kısımları, çoğu bezin boşaltım kanalları ve respiratuvar (solunumsal) bronşiyoller. Bu tür epitel mukus, ter ve enzim gibi bazı maddelerin salgılanmasında ve geri emilmesinde rol alır. Resim 2. Distal tübüldeki tek katlı kübik epitel hücrelerinin çekirdekleri izlenmekte (oklar). 3- Tek Katlı Prizmatik Epitel (P. NO:13 Masson ): Mide yüzeyini, ince ve kalın bağırsakları, safra kesesini ve uterus boşluğunu döşer. Bunlardan, tuba uterina ve uterusu döşeyen epitelin serbest yüzü silyalıdır ve iletim işlevinden sorumludur. Resim 3. Safra kesesinden geçen kesitte tek katlı prizmatik epitel ve bu epiteli oluşturan hücrelerin çekirdeklerinin bazale yakın konumda yerleştiğine (oklar) dikkat ediniz.

4- Çok Katlı Yassı Epitel (P. NO: 4 H-E): Keratinize ve non - keratinize (keratinize olmayan) olmak üzere iki kısımda incelenir. Keratinize epitel, derinin epidermisinde ve filiform papillada, non - keratinize epitel ise dudak, ağız içi, farinks (yutak), gerçek ses telleri ve vajen epitelinde bulunur. Resim 4. Sağ tarafta trekeanın hemen üstünde yer alan özefagus izlenmekte. Sol tarafta Özefagusun çok katlı yassı epiteli (siyah uzun çizgi epitel tabakasını ifade ediyor) ve epitelin en üst tarafındaki hücrelerin çekirdeklerinin yassı (oklar) olduğu gözleniyor. Preparat sıçanlardan alındığı için epitel tabakasının üstünde keratinize bir tabaka gözlenmekte. 5- Çok Katlı Değişici Epitel (P. NO: 7 H-E): Transisyonel epitel de denir. Üriner sistemde, böbrek pelvisinden üretranın bir kısmına kadarki bölgeyi döşer. En üst sıradaki hücreler, büyük dışbükey yüzeye sahiptir ve şemsiye şeklindedir. Bu epitel, döşediği organın kısa süreli iç basınç ve hacim değişikliklerine ayak uydurur. Resim 5. Mesane epitelini (uzun siyah çizgiler) ve epitelin en üst tabakasındaki şemsiye şeklindeki hücrelerin çekirdekleri (oklar) görülmekte.

6- Yalancı Çok Katlı Epitel (P. NO:4 H-E): Burada bütün hücreler tek bir bazal laminaya oturmuştur fakat, bu hücrelerin büyüklükleri farklı olduğu için hepsi yüzeye kadar ulaşamaz. Solunum yollarında, erkek üreme sisteminin boşaltım kanallarındaki duktus epididimiste ve duktus deferenste gözlenir. Resim 6. Trakeanın lümene bakan yüzünde kinosilyalı yalancı çok katlı epiteli izlenmekte (Ep). Lp: Lamina propriya, yıldız: hiyalin tip kıkırdak, perikonriyum: oklar. 7- Yalancı Çok katlı stereosilyalı Prizmatik Epitel (Epididimis P.NO: 5 H-E):

8- Tek Hücreli Endoepitelyal Bez (Goblet Hücresi P. NO: 3 H-E): Resim 8. İnce bağıraktan geçen kesitte epitel tabakasında çizgili kenar (oklar) ve epitel hücreleri arasında PAS (+) reaksiyon gösteren goblet hücreleri (yıldız) gözleniyor. 9- Müköz Ağırlıklı Karma (Miks) Bez (Sublingual Bez ) (P.NO: 8 H-E): Müköz bezler ise, karbonhidrat yapısında salgı yapar. Sitoplazmalarının üst kısmında, bol miktarda müsinojen granüller vardır. Bu granüller hematoksilen ve eozin boyalı kesitler hazırlanırken kaybolduğu için, hücrelerin bu kısımları genellikle boş olarak görülür. Ayrıca, klasik histoloji preparatı hazırlama yöntemiyle elde edilen bez yapılarında, müköz bez hücrelerine ait çekirdekler periferik (çevresel) yerleşimli ve yassı olarak görülür. Hızlı dondurma yönteminde ise, bu hücrelerin çekirdeklerinin aslında yuvarlak şekilli ve merkezi yerleşimli oldukları ortaya çıkmıştır. Müköz bez hücreleri, koyu kıvamda salgı üretir ve açık renkte boyanır. Resim 9. Sublingual bezde müköz yapıdaki bezler (yıldız) ve bu müköz bezlerin üstündeki seröz bezler (oklar) izleniyor. Lob içerisindeki intralobuler kanalların (ilb) kübik epitel ile döşendikleri görülüyor.

2. BAĞ DOKU 1- Retiküler Lifler ( P. NO: 10b Retukulin) Lenfoid ve miyeloid dokuların, bağırsakların, kan damarlarının, sinir dokusunun, derinin papiller tabakasının, bez stromasının ve diğer pek çok iç organların da bulunduğu yapıların retiküler çatısını oluşturur. Retiküler lifler gümüşleme ve PAS ile boyandıkları için, gümüşü seven (arjirofilik) lifler de denmektedir. Bu liflerin yapısını, tip III kollajen lifler ve glikoproteinler oluşturur. Temel özellik olarak fazla esnemedikleri için, bazı organların dış kapsül yapısında da yer alırlar ve bu organlara desteklik sağlarlar. Az miktar uzayabildiklerinden ötürü lümenli organların da yapısına katılırlar. Resim 1. Böbreğin korteksinden geçen kesitte glomerül (yıldız) görülmekte. Organın çatısını oluşturan retiküler lifler koyu kahverengi olarak izlenmekte (oklar) 2- Elastik Lifler (P. NO: 14 H-E) Vücudumuzda en az bulunan bağ dokusu lifidir. Kollajen liflerden daha incedir. Yapısı üç boyutlu ağ görünümündedir. Elastik lifler, kollajen lifler ile bir ağ oluşturarak doku genişlemesini sınırlandırır ve dokunun aşırı gerilip parçalanmasını (yırtılmasını) engeller. Bu bağlamda, genellikle boşluklu organların duvarına yerleşmiştir. Damarların tunika mediasında (büyük ve orta tip arterler), sindirim sisteminin tabakalarında, akciğerlerde (alveoller arası bölmede, bronş ve bronşiyollerde), elastik kıkırdaklarda (epiglottis) ve bazı ligamentlerde (lig. flava ve nukea) bulunur. Elastik lifler ileri derecede uzayıp, tekrar eski uzunluklarına dönebilirler. Bu yolla kopmaksızın kendi uzunluklarının %150 sine kadar uzarlar. Dolayısıyla, daralıp genişleyen veya uzayıp kısalan organlarda sıklıkla gözlenirler Elastik lifler, bağ dokusunda fibroblastlar ve kan damarlarında düz kaslar tarafından meydana getirilir. Yapısında elastin proteini vardır. Bu protein glisin, lizin, alanin, valin ve prolin aminoasidi yönünden zengin,

hidroksilizin aminoasidi yönünden fakirdir. Elastin proteininin etrafı, her biri yaklaşık 10 nm çapında fibrillin glikoproteinlerinden oluşmuş mikrolifsi bir kılıfla sarılıdır. Elastik liflerin yapısında, disülfit bağları vardır. Bu köprüler rutin boyama yönteminde çoğu kez gözlenemez. Bu bağlar iyot veya permanganat gibi kimyasallarla muamele edildikleri zaman kısmen anyonik yapıdaki sülfonik aside dönüşürler. Bu durumda, kuvvetli bazofili gösterirler. Dolayısıyla, orsein veya rezorsin fuksinle boyanarak gözlenebilirler. Verhoeff ve orsein boyalarının içeriğinde iyot, rezorsin ve aldehit fuksin boyalarının içeriklerinde ise, permanganat kimyasalı vardır. Resim 2. Epilottisten geçen kesit. Kıkırdak hücreleri (yıldız) ve çok soluk pembe boyanmış elastik lifler gözleniyor (oklar). 3- Müköz Bağ Dokusu (P.NO: 9b Masson) Bol miktarda jelatinimsi bir temel maddenin (Wharton peltesi) içerisinde az miktarda hücre yer alır. Burada ağırlıklı olarak hiyalüran GAG ı bulunur. Esnekliği fazla olup, basınca dayanıklı bir dokudur. Başlıca göbek bağında, vertebraların arasındaki disklerde ve süt dişinin pulpasında yerleşiktir. Resim 3. Göbek kordonuna ait mikrofotoğraf. Ortada bir arter (A) gözleniyor. Yıldız ile gösterilen bölgeler müköz bağ dokusunu oklar ise bağ dokusu içerisindeki prokollajen lifleri göstermekte.

4- Sıkı Bağ Dokusu A) Düzenli Sıkı Bağ Dokusu (P. NO:11 H-E) Düzenli ve birbirlerine paralel olan sıkı lif demetleri arasında, az sayıda fibroblastlar yer alır. Temel maddesi azdır. Kollajen lifler, dış ve iç kaynaklı fiziki yüklere karşı dayanıklılığı artırır. Tendon, ligament, periost, perikondriyum, derin fasya ve organ kapsülünde bulunur. Resim 4. Tendona ait bir fotoğraf. Kollajen liflerin meydana getirdiği sıkı lif demetleri izlenmekte (uzun siyah çizgiler). B) Düzensiz Sıkı Bağ Dokusu: İçerik olarak düzenli sıkı bağ dokusu ile aynı olmasına karşın, buradaki kollajen lifler değişik yönlere doğru yayılmışlardır. Bu doku çeşidi, kırılgan doku ve organların etrafını sarar ve bunları mekanik baskıdan korur. Dermisin retiküler tabakasında ve çoğu organların kapsüllerinde bulunur. 5- Yağ Dokusu ( P. NO:12 H-E): Adiposit (yağ) hücrelerinden meydana gelmiştir ve gevşek bağ dokusunun içinde yer alır. Ana işlevleri arasında enerji depolamak, iç organlara desteklik sağlamak ve leptin, resistin ve TNF alfa gibi bazı hormonların sentezlenmesi yer alır.

Resim 5. Yağ dokusu normal histolojik rutin takip sonucu içi boşluklu bal peteği şeklinde görünür. 1 Hiyalin Kıkırdak - Trakea (Prep. No: 4) 2 Elastik Kıkırdak - Epiglottis (Prep. No: 14) 3 Fibröz Kıkırdak 1- Hiyalin Kıkırdak (P.NO: 4 H-E) KIKIRDAK DOKU Hiyalin kıkırdağın sıkı yapısı, bileşenlerin arasındaki yaygın çapraz bağlardan kaynaklanır. Bağlama proteini, proteoglikanların öz kısımlarını uzun hiyaluran zincirlerine bağlayarak, proteoglikan agregatlarının oluşmasını sağlar. Proteoglikanların GAG tarafındaki zincirleri, tip II kollajen lifleriyle birleşir. Kondrosit hücreleri, kıkırdak matriksinin içinde ya tek tek veya ikili üçlü izogen gruplar şeklinde gömülmüştür. Her bir kondrosit hücresinin kapladığı ve laküna denilen boşluklar ise, sadece o hücre öldükten sonra ortaya çıkar. Doku kütlesinin merkezindeki kondrositler küresel, çevrede yerleşik olanlar ise düzdür veya elips şeklindedir.

Resim 1. Epitel tabakası (Ep) altında gevşek bağ dokusu yapısında Lamina propriya (Lp) ve bağ dokusunun altında hiyalin tip kıkırdak (yıldız) gözleniyor. Hiyalin tip kıkırdağı saran perikondriyum pembe renkte (oklar) izleniyor. Kıkırdak içerisinde kondrositlerin etrafında teritoryal matriks (ok başları) izlenmekte. 2- Elastik Kıkırdak (P.NO: 14 H-E) Kulak kepçesi, dış kulak yolu, epiglottis ve larinsteki bir kısım kıkırdak elastik tiptedir. Kıkırdak taze olduğu zaman, hiyalin kıkırdaktan daha esnektir ve sarı renklidir. Elastik kıkırdağın lif içeriği, hiyalin kıkırdağına benzer ve yapısında tip II kollajen liflerine ek olarak, yoğun bir elastik lif ağı vardır. Bu ağ, elastik kıkırdağın merkezinde en yoğun haldedir ve Verhoeff gibi elastik lif boyalarıyla boyandığı zaman, doku yapısını gölgeleyebilir. Buradaki elastik lifler, rezorsin fuksin veya aldehit fuksinle rahatlıkla gösterilebilir. Kondrositler, tipik bir şekilde izogen gruplar şeklinde bulunur.

Resim 2. Epilottisten geçen kesit. Kıkırdak hücreleri (yıldız) ve çok soluk pembe boyanmış elastik lifler gözleniyor (oklar). Fibröz Kıkırdak İntervertebral disklerde, simfizis pubiste ve bazı eklem kıkırdaklarında bulunur. İntervertebral disk anulus fibrozus ve nukleus pulpozustan oluşmuştur. Gelişim aşamasında notokorttan nukleus pulpozus oluşur. Bu yapıyı çevreleyen fibröz liflerden anulus fibrozus meydana gelir. Fibröz kıkırdağın yapısında, bol miktarda tip I kollajen lifler vardır. Bu lifler ışık mikroskobunda, demetler yapmış tarzda rahatlıkla gözlenir. Fibröz kıkırdağın temel maddesinde, eşit miktarlarda dermatan ve kondroidin sülfat bulunur. Buradaki kapsül matriksi, hiyalin kıkırdağınkine benzer ve bir miktar tip II kollajen içerir. Kondrositler, yoğun şekilde üst üste dizilmiş rulo şeklinde tip I kollajen demetleri arasında izogen gruplar halinde yer alır. Fibröz kıkırdağın etrafını perikondriyum çevrelemez

1 Sıkı (Kompakt) Kemik (Prep. No: 64e) 2 Süngerimsi (Spongiyoz) Kemik (Prep. No: 63) 3 Proliferasyon Kıkırdağı (Prep. No: 61) KEMİK DOKU 1. Spongiyoz (süngerimsi) kemik (P. NO:16 H-E): Süngerimsi kemik ince, uzun ve düzensiz trabeküllerden veya çubuklardan meydana gelmiştir. Bu trabeküller dallanma gösterir ve bu dallar birbirleriyle birleşerek, bir ağ oluşturur. Birbirleriyle temas eden bölgeler arasında kalan boşluklar, kemik iliğiyle doldurulmuştur. Süngerimsi kemik dokusunda, kanal ve damar bulunmaz ve buranın beslenmesini, trabeküllerin arasında yer alan kemik iliği temin eder. Resim 1. Uzun kemiğin epifiz bölgesinden geçen kesitte süngerimsi kemik izlenmekte. Kemik trabekülleri (yıldız) ve trabeküller arasında kemik iliği (KI) gözlenmekte. 2. Kompakt kemik (P. NO:16 H-E): Sıkı kemik dokusunun matriksi ve hücreleri, bu damarlardan çıkan besin maddelerinin difüzyonu ile beslenir. Uzun kemiklerin diyafizinde olduğu gibi, sıkı kemikteki lameller de özel, dış dairesel, iç dairesel ve ara lamel olmak üzere dört çeşittir. İç dairesel lamel kemik iliği boşluğunun etrafında, dış dairesel lamel periostun altından itibaren ve ara lamel de bunların arasında yer alır. Özel lamel ise, havers kanallarının etrafındadır ve iç içe geçmiş halkalar şeklinde bulunur. Buna, Havers (osteon) sistemi denir. Ara lameller de, üçgen şeklinde veya düzensiz biçime sahip olan ve birbirine paralel seyreden bir yapıya sahiptir. İki dairesel sistemin arasında, çok sayıda havers sistemi mevcuttur. Her bir haversiyan sistem, diyafizin uzun eksenine paralel silindirler şeklindedir

Resim 2. Uzun kemiğin diafiz bölgesinden geçen kesitte kompakt kemik (yıldız) ve osteositler(oklar) görülüyor. 3. Proliferasyon kıkırdağı (kondral kemikleşme P.NO:17 Masson): Resim 3. D: dinlenme zonu, P: Proliferasyon zonu, H: Hipertrofi zonu, K:Kalsifikasyon zonu, O: Ossifikasyon zonu. Kemik trabekülleri (yıldızlar)

4. İntramembranöz Kemikleşme (P. NO: 18 Masson):

1 Kıllı Deri (P. NO: 19 H-E) 2 Kılsız Deri (P. NO:6 H-E) Dermis DERİ Papiller ve retiküler olmak üzere iki tabakası vardır. Epidermisin altında yer alır. Papiller tabaka kollajen, retiküler ve elastik liflerden meydana gelir ve gevşek bağ dokusu yapısındadır. Epidermisin hemen altında, dermisin retiküler lifleri sıkıca bir araya gelir ve bir ağ meydana getirir. Retiküler tabaka, düzensiz sıkı bağ dokusu ve tip I kollajen lifleri yönünden zengindir. Elastik lifler, kollajenle birliktedir. Burada bol miktarda ter ve yağ bezleri, kıl folikülleri ile birlikte fibroblastlar, mast hücreleri, lenfositler, makrofajlar ve derin kısımlarda sıklıkla yağ hücreleri yer alır. Penis, skrotum ve meme başı gibi retiküler tabakanın derin kısımlarında, düz kas hücre grupları vardır. Diğer düz kas hücreleri ise, erektör pili kasları olarak adlandırılır. Bu kaslar kıl diplerinde yerleşik olup, kasıldıkları zaman kıllar dikleşir. 1. Kılsız Deri (P.NO: 6 H-E): Resim 1. Ep: Epidermis

1. Plasenta (P.NO: 22 H-E): PLASENTA 1. Primordiyal Folliküller OVARYUM Resim 1. Primordiyal folliküllerin primer oosit çekirdekleri (yıldız) ve oositin etrafındaki 3-5 sıra dizilmiş yassı follikül hücreleri (oklar) izlenmekte.

2. Primer Follikül: Resim 2. Görüntü alanının ortasında multilaminar primer follikül izlenmekte. 3. Sekonder Follikül:

1 Çizgili Kas (İskelet Kası) (Prep. No:23; H-E) 2 Düz Kas (Prep. No:25; H-E) 3 Kalp Kası ((Prep. No: 24; H-E) KAS DOKUSU 1- Çizgili Kas: Miyolifler üzerinde açık ve koyu renkte görünen bölgeler, bant olarak adlandırılır. Işık mikroskobunda açık renkte görünenlere izotrop bantlar (I bandları), koyu görünenlere ise anizotrop bantlar (A bandları) denir. Buradaki A harfi anizotropik (Birefringent özelliği: Polarize ışığın çift yönde kırılması), I harfi ise izotropik (Monorefrigent: Polarize ışığı tek yönde kıran) anlamına gelmektedir. Bunlar, miyoliflerin ana bantlarıdır. Ayrıca, bunların içinde ikincil bantlar da vardır. I bantlarının tam ortasında, enine seyreden ince fakat koyu görünümlü Z bandı (çizgisi, zarı) bulunmaktadır. Z harfi, Almanca, Zwischenscheibe kelimesin den gelmiştir. A bandının ortasında, açık renkli ve Z bandından daha geniş bir H bandı vardır. H harfi, Hensen diskini temsil eder. Bunlar, ışık mikroskobunun kuvvetli büyütmelerinde gözlenir. Elektron mikroskobuyla yapılan incelemelerdeyse, H bandının tam ortasında ince ve orta koyulukta bir band daha vardır ki, buna da M bandı denir. Buradaki M harfi, Almanca daki mittel scheibe teriminin baş harfinden gelmektedir. Resim 1. Çizgili kasa ait görüntüde periferik yerleşimli çekirdekler (oklar) ve miyofibriller boyunca enine çizgilenmeler gözlenmekte. 2- Düz Kas: Splanknik ve somatik mezodermden köken alır. Düz kas telleri, ilkel sindirim kanalını ve onun türevlerini çevreleyen splanknik mezenşimden farklılaşır. Kan ve lenf damarlarının duvarında yer alan düz kaslar ise, somatik mezoderm kaynaklıdır. Düz kas hücreleri farklılaşırken, bunların sitoplazmalarında lifsi ve kasılabilen filamanlar gelişir. Düz kas hücreleri, mekik şekillidir. En kısaları küçük damarlarda (venüllerde ve arteriyollerde), en uzunları ise uterus duvarında bulunur. Düz kas tellerinde, tek çekirdek yer alır. Çekirdek uzun ve oval şekillidir ve hücrenin orta ve iç kısmında yerleşik olup, burada iki çeşit filaman mevcuttur

Resim 2. Düz kasa ait fotoğrafta düz kas hücrelerinin çekirdeklerinin merkezi yerleşimli ve uzunlamasına yerleştiğine dikkat ediniz. Kalp Kası: Splanknik mezodermden gelişir. Miyoliflerin oluşumu öncesinde, miyoblastlarda ritmik kasılmalar başlar. Daha sonra, hücre içinde miyofilamanlar meydana gelir. Kalp kası hücreleri, doğumdan sonra sayısal bir çoğalma göstermez. Sadece, 30 yaşına kadar uzunlukları ve kalınlıkları artar. Kalp kasını oluşturan kas telleri, iskelet kasına ve diğer bazı yönleriyle de düz kaslara benzer. Kalp kası telleri, miyoliflerinin enine çizgili olması yönünden iskelet kasına, kas tellerinin tek çekirdek içermesi ve bu çekirdeklerin tellerin iç kısmına yerleşmesi bakımından da düz kaslara benzerler. Kalp kasında, diğer kas tellerinde bulunmayan özellikler vardır: Kas telleri, kollaterallerle (yan kollarla) birbirlerine bağlanır. Tellerin birbirlerine bağlandıkları yerler, Z bantlarından daha kalın diskler olarak görülür. Bunlar, interkalar disk olarak adlandırılır. İnterkalar disklerin yapısında fasiya adherens, maküla adherens (desmozom) ve gap junction (oluklu bağlantı) bulunur. Fasiya adherensin yapısındaki alfa aktinin, ince filamentleri birbirine bağlar. Desmozom, kasılma esnasında kalp kası liflerinin birbirinden ayrılmasını engeller. Oluklu bağlantı ise, sinir uyarımının bir hücreden diğerine geçişini sağlar. Çekirdek ince uzun olup, lifin ortasında ve miyoliflerin arasında yerleşiktir.

Resim 3. Enine çizgilenmelerin ve diskus interkalarislerin (oklar) gözlendiği kalp kası. 1 Beyin (Prep. No: 27; H-E) 2 Beyincik (Prep. No: 27; H-E) 3 Omurilik (Prep. No: 28; H-E) 4 Periferik Sinir (Prep. No: 26; Masson)) Nöron SİNİR DOKUSU Sinir dokusunun ana hücresidir. Nöron gövdesi, dendrit ve akson adı verilen uzantılara sahiptir. Nöronların çapı, 3 150 μm arasında değişir. Beyincik korteksinde yer alan granüler hücreler 3 5 μm çapında iken, Purkinje hücrelerinin büyüklüğü 100 150 μm arasında değişir. Beyin korteksindeki piramidal nöronların hücre gövdeleri ise, 100 150 μm arasındadır. Omuriliğin ön boynuzundaki motor nöronların hücre gövdeleri 125 μm çapında olup, bu hücreler organizmanın en büyük hücreleri arasında yer alır. İnsandaki nöron sayısı, daha çok beyinde yer alan nöronlar göz önüne alınırsa, yaklaşık olarak 14 milyar kadardır. Bu sayıdaki fazlalık, ara nöron diye adlandırılan bir nöron çeşidinin MSS de bol bulunmasından ileri gelir. 1. Beyin : Organı damardan zengin piamater sarar. Beyin dokusunun dışta korteks (gri madde) içte medulla (beyaz madde) görülmektedir. Sinir hücrelerinin perikaryonları gri maddedir. Perikaryonlar piramidal biçimlidir, büyüklükleri değişiktir. Çekirdekleri soluk, şeffaf, çekirdekçikleri mor renkli ve belirgindir. Aralarında sadece küçük çekirdekleri görülebilen glia hücreleri vardır. Medullada ise sinir hücrelerinin aksonları ve glia hücreleri bulunur. Korteksin tüm tabakalarını ayırt etmek mümkün olmasada Betz in dev piramit hücrelerinin perikaryonları gözlenebilmektedir.

Resim 1. Piramidal nöron (yıldız). 2. Beyincik: Preparatlarda beynin aksine beyincik korteksinin tabakaları kolaylıkla ayırt edilebilmektedir. Belli başlı yapılar, dıştan içe doğru şöyle sınıflandıralabilir: a) Piamater: Organın dışında yer alır. Yer yer piamater beyin dokusundan kopmuş ince bir yapı şeklinde mikroskopta ayırt edilebilir. b) Gri madde (Korteks): Moleküler Tabaka Gangliyoner Tabaka Granüler Tabaka c) Beyaz madde (Medulla): Akson demetleri ve ortalarında yer alan gliya hücreleri görülür.

Resim 2. Gangliyoner tabakadaki purkinje hücreleri (oklar). 3. Medulla Spinalis: Omurilik preparatına bakınca, gri madde (H) harfi biçiminde içte, beyaz maddenin ise dışta olduğu fark edilir. Ortada kanalis sentralisi, tek katlı kübik ya da prizmatik ependim hücreleri döşerler. Gri madde de motor nöronların büyük çok kutuplu perikaryonları ve çevrelerinde gliya hücreleri yer alır. Özellikle ön boynuzda görülen motor nöronlar kolaylıkla ayırt edilebilirler. Beyaz madde miyelinli aksonlardan ve gliya hücrelerinden oluşmuştur. Omuriliğin çevresinde piamater vardır.

Resim 3. Medulla spinalisteki ön boynuzda multipolar motor nöronlar (oklar) izlenmekte. Resim 4. Multipolar motor nöronun büyütülmüş görüntüsü. Uzantıları(yıldız) ve belirgin çekirdek ve çekirdekçiği izleniyor.

4- Periferik Sinir Kılıfları Periferik sinirin tamamı, birden fazla sinir demetinden meydana gelir. Bunun etrafı, düzensiz sıkı bağ dokusu özelliğinde olan ve epinöryum denilen bir kılıfla çevrilidir. Bu kılıf, aynı zamanda sinir lifi demetleri arasındaki boşluğu doldurur. Epinöryum, periferik sinirin etrafında silindirik bir kılıf meydana getirir. Kılıfın içinde, siniri besleyen damarlar bulunur. Demet oluşturan belli sayıdaki akson topluluğu, perinöryum denilen düzensiz sıkı bağ dokusu tabakası ile sarılır. Perinöryum kılıfının içinde, Schwann hücresince sarılan aksonlar ve endonöryum denilen bir bağ dokusu kılıfı vardır. Endonöryum kılcallardan, retiküler liflerden ve az sayıda fibroblastlardan meydana gelmiştir