Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 3, Sayı: 17, Eylül 2015, s. 461-469 Fatih Mehmet UĞURLU 1 Murat ŞAKAR 2 SPOR YAPAN ve SPOR YAPMAYAN ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN DUYGUSAL ZEKÂ ve MUTLULUK DÜZEYLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI Özet Bu çalışma üniversite öğrencilerinin duygusal zekâ ve mutluluklarının incelenmesi amacıyla yapılmıştır. Bu çalışmada üniversite öğrencilerinin duygusal zekâ ve mutluluklarını tespit etmek amacıyla üç farklı ölçüm aracından yardım alınmıştır. Bunlar; Oxford Mutluluk Ölçeği, Schutte Duygusal Zekâ Ölçeği ve Kişisel Bilgi Formudur. Oxford Mutluluk Ölçeğinin orijinali Hills ve Argyle (2002) tarafından geliştirilmiş, Türkçe formu ölçüm geçerliği ve güvenirliği ise Doğan ve Sapmaz (2012) tarafından yapılmıştır. 28 maddeden oluşmaktadır ve 6 lı likert tipi bir ölçektir. Schutte Duygusal Zekâ Ölçeği nin orijinali Schutte, Malouff, Hall, Haggerty, Cooper, Golden ve Dornheim (1998) tarafından 33 madde olarak geliştirilmiş. Daha sonra Austin, Saklofese, Huang ve McKenney (2004) tarafından 41 madde olarak yeniden düzenlenmiştir. Bu ölçeğin Türkçe uyarlaması, ölçüm geçerliği ve güvenirliği ise, Tatar, Tok ve Saltukoğlu (2011) tarafından yapılmıştır. 41 maddeden oluşmaktadır ve 5 li likert tipi bir ölçektir. Ölçek, iyimserlik/ruh Halinin Düzenlenmesi, Kullanımı ve Değerlendirilmesi olarak üç alt boyuttan oluşmaktadır. Araştırmanın evrenini üniversite öğrencileri oluştururken, örneklemini ise; random sistemi ile seçilmiş 179 gönüllü öğrenciden oluşmaktadır. Verilerin analizinde frekans, yüzde değerleri karşılaştırmalarda independent t testi, ilişki hesaplamasında ise korelasyon testinden yararlanılmıştır. Sonuç olarak araştırmada elde edilen verilerin yapılan analizleri sonucunda spor yapma değişkenine göre spor yapanlar lehine anlamlı farklılık tespit edilmiştir. Ayrıca cinsiyet değişkenine göre duygusal zeka alt boyutlarında anlamlı farklılıkların olduğu görülmüştür. Anahtar Kelimeler: Spor, Öğrenci, Duygusal Zekâ, Mutluluk 1 Arş. Gör., Adıyaman Üniversitesi, Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu, fugurlu@adiyaman.edu.tr 2 Arş. Gör. Adıyaman Üniversitesi, Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu, msakar@adiyaman.edu.tr
Fatih Mehmet Uğurlu - Murat Şakar 462 COMPARISON of EMOTIONAL INTELLIGENCE and HAPPINESS LEVELS of UNIVERSITY STUDENTS WHO ARE EXERCISING and SEDENTARY Abstract This study was conducted to investigate the emotional intelligence and happiness of university students. In this study, to determine emotional intelligence and happiness of college students, three different measurement tools are used. These are: Oxford Happiness Questionnaire, Schutte Emotional Intelligence Scale and the Personal Information Form. The original form of Oxford Happiness Scale was developed by Hills and Argyle (2002), the validity and reliability of the Turkish form was developed by Dogan and Sapmaz (2012). It consists of 28 items and 6 " with a Likert -type scale. The original form of Schutte Emotional Intelligence Scale Schutte was developed as 33 items by Malouff, Hall, Haggerty, Cooper, Golden and Dornheim (1998). Then Austin, Saklofese, Huang and McKenney (2004) reorganized it as 41 items. The Turkish version of the scale, the measurement validity and reliability were done by Tatar, Tok and Saltukoğlu (2011). It consists of 41 items and 5 " with a Likert -type scale. Scale consists of optimism / mood regulation state, the evaluation of the use of feelings and emotions subscales. The research population consists of university students, and the sample consists of 179 student volunteers selected by random system. Data were analyzed by frequency, percentage comparison of independent t-test, and correlation test was used for the calculation of the relationship. As a result of analysis, according to doing sport variables, doing sports variables were statistically significant differences in favor. It was also observed significant differences subsections of emotional intelligence according to gender dimensions. Keywords: Sports, Student, Emotional Intelligence, Happiness GİRİŞ Günümüzde insanların duygularını kontrol etmeleri ve duygularından olumlu ve etkin bir şekilde yararlanmaları duygusal zekâ kavramının ortaya çıkmasında yapılan etkili olmuştur. İnsanlar davranışlarında duygularından çok etkilenirler ve hayati önem taşıyan kararlar alırken bile genel olarak duygularının yön vermesiyle birçok kez karar almaktadırlar. Bireylerin sadece kendi duyguları değil başkalarının duygularını anlama ve onlarla uyum içinde hareket edebilmeleri duygusal zeka seviyeleriyle eş değer tutulabilir. Duygusal zekası yüksek olan bireyler empati kurmada ve iletişim konusunda hiç zorluk çekmezler böylece çevreyle uyumlu bir şekilde yaşama yetenekleri vardır. Zekâ kavramının tanımı neredeyse yüzyıllardır araştırmacılar tarafından yapılmaya çalışıyor ve her geçen gün yeni tanımlar ortaya çıkıyor. Daha önceki dönemlerde zekâ denildiğinde akla ilk gelen sadece hafıza, problem çözme ve ilişkilendirme gibi becerilerken, buna bağlı olarak ölçümlerde bu becerilerin değerlendirilmesine dayanıyordu (Baltaş, 2011). Duygusal zekâ kavramının insanların sosyal yaşamlarından iş yaşamına, hatta kendileri ile olan iletişim ve öz benliklerine kadar oldukça etkisi vardır. duygusal zeka seviyesi yüksek
463 Spor Yapan ve Spor Yapmayan Üniversite Öğrencilerinin Duygusal Zekâ ve Mutluluk Düzeylerinin Karşılaştırılması olan bireyler etkili iletişim kurabilir ve birçok alanda hiç zorlanmadan varlık gösterebilir öyle ki duygusal zekanın en önemli yetenekleri arasında empati, etkili iletişim ve duyguların kontrolü vardır. Duygusal zekânın kavramının literatürde birçok farklı tanımı mevcuttur. Ancak genel anlamda duygusal zekâ hayatta başarılı ve mutlu olabilmek için gerekli olan duygusal niteliklerdir (Tarhan, 2011). Duygusal zekâsı seviyesi yüksek olan bireyler, diğer insanlarla iletişimde hiç bir sorun yaşamayan, diğer insanlarla hem fikir olabilen, kendilerini anladıkları kadar diğer insanları anlayabilen bireylerdir. Sorunların üstüne gidebilen, ne yaptığı kadar nasıl yaptığını da önemseyen, özgür davranabilen, yılmayan kişiler duygusal anlamda zekidirler (Tingaz, 2013). Duygusal zekânın temel felsefesini duygu ve zekâ terimlerini ayrı ayrı değerlendirmek yerine, duygu ve zekâyı birlikte değerlendirme oluşturmaktadır (Aslan, 2013). Toplumda algı olarak insan zekâsı konusunda çok farklı görüşler bulunmaktadır. Zekânın tanımı insanlara sorulduğu zaman genellikle tanımlamada zorlanırlar. Zekâ, halk arasında ve alan yazında farklı tanımlamaları barındırmaktadır. Toplum arasında dersleri en iyi olan veya avukat, doktor, mühendis gibi meslek sahiplerinin en zeki kişiler oldukları düşünülür. Ancak mükemmel resim çizen, üniversite mezunu olmayıp büyük miktarlarda paraları yönlendiren insanlar zeki olarak algılanmamaktadır (Titrek, 2013). İşte bu nedenle toplum olarak zekayı yüksek mevki, iyi bir kariyer yapmış kişilerde aramaktayız. Bazı kişilerin yıldızları gerçek hayatta parlar. Okul yıllarında çok başarılı olan kişilere daha sonrasında ne olduğunu pek bilmezken, çok tembel olup sonradan büyük başarılara imza atmış kişiler hafızamızda yer etmiştir ve birçok örneğini verebiliriz (Stein ve Book, 2000/2003). Yüksek bilişsel zekâya sahip kişilerin iş hayatlarında ya da sosyal hayatlarındaki başarısızlıkları, ortalama bilişsel zekâya sahip kişilerin şaşırtıcı başarıları bu kavramın sorgulanmasına yol açmış olup, birçok tartışmalara yol açmıştır (Baltaş, 2011). Duygusal zekâ kavramının tarihçesine bakıldığı zaman Platon un ifade ettiği Tüm öğrenme süreci aslında duygusal bir temele dayanır sözü aslında bu kavramın iki bin yıl öncesine dayandığını bize göstermektedir. O zamanda bu güne, bilim adamları duyguların önemi üzerine sayısız çalışmalar yapmışlardır (Yaylacı, 2008). Araştırmacılar zekâ tanımları incelendiğinde, beyin ve zekâ ilişkisinden çok fazla bahsettikleri görülmektedir. Bu nedenle zekâ gelişiminin ve beyin gelişimi ile doğrudan orantılı olduğunu vurgulamışlardır (Titrek, 2013). Duygu ve zekâ kavramlarının bir araya gelerek oluşturduğu duygusal zekâ, farklı kişilerce farklı yönleriyle tanımlanmıştır. Baltaş(2011) göre Duygusal zekâ; kendimizle ve başkalarıyla başa çıkabilmeyi kolaylaştıran duyguları tanıma, anlama ve etkin biçimde kullanma yeteneğidir, yani, başkalarının neyi istediklerini, neye ihtiyaç duyduklarını, güçlü ve zayıf yanlarını duyguları değerlendirerek anlayabilmek, stresle başa çıkabilmek ve insanların çevrelerinde görmek istedikleri gibi biri olmak için gerekli bir yetkinliktir Araştırmacılara göre, mutluluğa ve pozitif duygulara ulaşmak için harcanan zaman çok asil ve onurluydu. Tarihte çoğu bilim insanı, mutluluğu arama olarak bilinen, Hedonizm konusuyla yakından ilgilenmiştir. Ancak günümüzde bencil bir davranış olarak bilinen
Fatih Mehmet Uğurlu - Murat Şakar 464 hedonizm, anlık ve kısa dönemli bir mutluluk arayışı içinde olmayı yansıtmaktadır. Mutluluk bu görüşün aksine çok daha geniş bir amaca hizmet etmektedir (Stein ve Book, 2003). Türkçe Sözlükte (TDK, 2011) mutluluk; bütün özlemlere, eksiksiz ve sürekli olarak ulaşılmaktan duyulan kıvanç durumu, mut, ongunluk, kut, saadet, bahtiyarlık, saadetlilik olarak geçmektedir. Mutluluk kavramının tanımı insanlar tarafından basit olarak algılansada, oldukça geniş ifadelere, değişik duygulara ve açıklaması da bir hayli zor olan bir kavramdır. Oxford İngilizce Sözlüğünde mutluluk kavramının kökü tesadüf anlamına gelen happen ve happenstance olarak geçmektedir. Genel mutluluk tanımlarına bakıldığında, hoşnut olma ve iyilik durumları karşımıza çıkmaktadır. Günlük hayatımızda ise mutluluk terimi yerine bazı ifadeler kullanılmaktadır bunlar; neşe, huzur, heyecan ve memnun olma gibi sözcüklerdir. Bu sözcükler, mutluluğun anlamın ifade ediyor gibi gözüksede, tam olarak mutluluk kavramının karşılığını vermemektedir. Bazı sözcükler mutluluk anlamını yansıtsada, eş anlamlısı yoktur (Marar, 2004). Mutluluğun tanımı, kişiden kişiye göre değişir. İnsanlar farklı durumlarda mutlu olabilir; birgün mutlu olduğumuz ve çok sevindiğimiz şeye, başka zaman hiç sevinip mutlu olmayabiliriz (Gülenç, 2013). Mutlu insanlar, bazen çok küçük şeylerden bile mutlu olmayı becerebilen kişilerdir. mutlu insanlar hayattan daha çok zevk alıp deyim yerindeyse hayatın tadını çıkarırken, mutsuz insanlar hayattan çok az zevk alıp hiç eğlenemeyen insanlardır. İnsanın mutsuz olması için iki sebepten bahsedebiliriz; İlki, kişilerin bazı şeyleri elde etme isteğidir. Bu kişiler arzu ettikleri şeyler olmayınca, büyük bir hayal kırıklığı yaşarlar ve mutsuz olurlar. İkinci sebep ise, kötü şeylerin olması beklentisi içinde olmaktır. Bu beklentilerin gerçekleşmesi ise kişileri vazgeçiş ve umutsuzluğa sürüklemektedir (Stein ve Book, 2003). Bir insanın en temel ve doğal ihtiyaçlarının arasında belkide en önemlisi mutlu olmaktır. Ancak, mutluluk, başkalarını mutsuz ederek değil, diğerlerinin de mutluluğu için çaba göstererek mutlu olmaya çalışmaktır. Kimse mutsuzluğun peşinden koşmaz. Herkes mutlu olmak ister. Ancak, mutluluğun değerini, mutsuzluğu yaşayarak anlayabiliyoruz (Gülenç, 2013). Sayar (2013) e göre mutluluğun şartlarınışu şekilde ifade etmiştir; Sevgi, ümit, cesaret, özgürlük, güvenlik, fedakârlık ve anlam duygusuyla yaşamak. Bu şartların tam anlamıyla yerine getirilmesi mutluluk yolunu aralamaktadır. Yöntem Bu çalışmada, üç farklı ölçüm aracından yardım alınmıştır. Bunlar; Oxford Mutluluk Ölçeği, Schutte Duygusal Zekâ Ölçeği ve Kişisel Bilgi Formudur. Oxford Mutluluk Ölçeğinin orijinali Hills ve Argyle (2002) tarafından geliştirilmiş, Türkçe formu ölçüm geçerliği ve güvenirliği ise Doğan ve Sapmaz (2012) tarafından yapılmıştır. 28 maddeden oluşmaktadır ve 6 lı likert tipi bir ölçektir. Schutte Duygusal Zekâ Ölçeği nin orijinali Schutte, Malouff, Hall, Haggerty, Cooper, Golden ve Dornheim (1998) tarafından 33 madde olarak geliştirilmiş. Daha sonra Austin, Saklofese, Huang ve McKenney (2004) tarafından 41 madde olarak yeniden düzenlenmiştir. Bu ölçeğin Türkçe uyarlaması, ölçüm geçerliği ve güvenirliği ise, Tatar, Tok ve Saltukoğlu (2011) tarafından yapılmıştır. 41 maddeden oluşmaktadır ve 5 li likert tipi bir ölçektir. Ölçek, iyimserlik/ruh Halinin Düzenlenmesi, Kullanımı ve Değerlendirilmesi olarak üç alt boyuttan oluşmaktadır.
465 Spor Yapan ve Spor Yapmayan Üniversite Öğrencilerinin Duygusal Zekâ ve Mutluluk Düzeylerinin Karşılaştırılması Araştırmanın evrenini üniversite öğrencileri oluştururken, örneklemini ise random sistemi ile seçilmiş 90 ı erkek, 89 u kadın olmak üzere toplam 179 gönüllü öğrenciden oluşmaktadır. Katılımcıların yaş ortalaması 21,91olarak tespit edilmiştir. Araştırmaya katılan öğrenciler spor yapma değişkenine göre 2 ye ayrılmıştır. Spor yapma düzeylerini belirlemek amacıyla lisanslı olup olmadıkları sorulmuştur. Araştırmanın Verilerin analizinde ve bulguların oluşturulup tablo halinde sunulmasında bilgisayar ortamında İstatistik paket programı kullanılmıştır. Elde edilen verilerin frekans ve yüzde değerleri hesaplanıp, iki farklı grupların karşılaştırılmasında independent sample t testi kullanılmıştır. Ayrıca Duygusal zeka alt boyutları ile mutluluk toplam puanları arasındaki ilişkinin incelenmesi için korelasyon testinden yararlanılmıştır. Sonuçlar tablolar halinde bulgular kısmında verilmiştir. Bulgular Tablo 1. Katılımcıların Demografik Özellikleri Erkek Kadın Spor Yapanlar Spor Yapmayanlar N 90 89 N 55 30,7 % 50,3 49,7 % 124 69,3 Tablo 1 i incelediğimizde katılımcıların %50.3 ü erkek, % 49.7 si kadınlardan oluşmaktadır. Katılımcıların %30.7 si spor yaparken, %69.3 spor yapmadığı görülmektedir. Tablo 2. Cinsiyet Değişkenine Göre Duygusal Zekâ Alt Boyutları T Testi Cinsiyet N X SD t df p Kullanımı İyimserlik Ruh Halinin Düzenlenmesi Değerlendirilmesi p>0.05 Erkek 90 2,88,59429 Kadın 89 3,01,61438 Erkek 90 3,62,48602 Kadın 89 3,46,50128 Erkek 90 2,62,64912 Kadın 89 2,74,63102-1,436 177.15 2,139 177.03-1,271 177.20 Tablo 2 yi incelediğimizde katılımcıların cinsiyet değişkenine göre Duygusal zekâ alt boyutlarından iyimserlik/ruh hali boyutunda anlamlı farklılığın olduğu görülmektedir. Erkek öğrencilerin iyimserlik puan ortalamalarının kadın öğrencilere göre daha yüksek olduğu görülmektedir. Tablo 3. Spor Yapma Değişkenine Göre Duygusal Zekâ Alt Boyutları T Testi Spor Yapma Değişkeni N X SD t df p Kullanımı Spor yapanlar 55 3.08.63006 2.024 177.04
Fatih Mehmet Uğurlu - Murat Şakar 466 Spor yapmayanlar 124 2.88.58773 İyimserlik Ruh Halinin Düzenlenmesi Değerlendirilmesi p<0.05 Spor yapanlar 55 3.54.60366 Spor yapmayanlar 124 3.53.44693 Spor yapanlar 55 2.85.67846 Spor yapmayanlar 124 2.61.61175.146 177.88 2.404 177.02 Tablo 3 incelediğimiz de spor yapma değişkenine göre duygusal zeka alt boyutlarından duyguların kullanımı ve duyguların değerlendirilmesi boyutlarında kadınların lehine anlamlı farklılık tespit edilmiştir. Tablo 4. Spor yapma Değişkenine Göre mutluluk puan ortalamaları t testi Spor Yapma Değişkeni N X SD t df p Mutluluk Puan Ortalamarı p<0.05 Spor yapanlar 55 3,73,69 Spor yapmayanlar 124 3,46,43 3,129 177,002 Tablo 4 ü incelediğimizde spor yapma değişkenine göre mutluluk puan ortalamalarında anlamlı farklılık görülmektedir. Spor yapan bireylerin, spor yapmayan bireylere göre mutluluk puan ortalamalarının daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Tablo 5. Duygusal Zeka Alt Boyutları Ve Mutluluk Düzeyleri Puan Ortalamaları Arasında Ki İlişki Tablosu Yaş Mutluluk Ortalama Puan kullanımı değerlendirilmesi İyimserlik/ ruh halinin r p N Yaş r,035 p,642 N 179 Mutluluk Ortalama r,180 *,279 ** p,016,000 N 179 179 Kullanımı r,211 **,261 **,414 ** p,005,000,000 N 179 179 179 Değerlendirilmesi r -,087,350 **,179 *,028 p,248,000,017,715
467 Spor Yapan ve Spor Yapmayan Üniversite Öğrencilerinin Duygusal Zekâ ve Mutluluk Düzeylerinin Karşılaştırılması düzenlenmesi N 179 179 179 179 p<0.01 **, p<0.05 * Korelasyon tablosunu incelediğimizde, mutluluk düzeyleri ortalama puanları ile duygusal zeka puan ortalamaları arasında pozitif yönde anlamlı ilişki görülmektedir. Yaş değişkeni ile duygusal zeka alt boyutlarından duyguların kullanımı ve duyguların değerlendirilmesi ile pozitif yönde anlamlı ilişki tespit edilirken iyimserlik/ruh hali alt boyutu ile negatif yönde anlamlı ilişkinin olduğu görülmektedir. Tartışma ve Sonuç Çalışmamızda duygusal zekâ alt boyutlarından iyimserlik/ruh halinin düzenlenmesi puan ortalamaları ile cinsiyet değişkeni arasında anlamlı farklılık tespit edilmiştir. Bayanların puan ortalamaları erkeklere göre daha yüksek olduğu saptanmıştır. İyimserlik açısından bayanların erkeklere göre daha pozitif oldukları söylenebilinir. Alanyazı taraması yaptığımızda cinsiyet değişkenine ile duygusal zekâ konusunda farklı sonuçlar olduğu görülmektedir. Yarmohammadi ve Taghibigloo (2013) tarafından beden eğitimi öğretmenlerinde yaptığı çalışmada kadın ve erkek katılımcıların duygusal zeka düzeylerinin farklılaştığını savunmuştur. Aynı şekilde Kızıl (2012) de yaptığı araştırmada cinsiyet bakımından anlamlı farklılık tespit ederek çalışmamız ile paralellik göstermektedir. Fakat bazı çalışmalarda cinsiyet bakımından duygusal zekanın anlamlı farklılık göstermediği tespit edilmiştir (Karademir, 2010; Tingaz, 2013; Harrod, 2005). Spor yapma değişkeni açısından Duygusal zeka alt boyutlarından duyguların kullanımı ve duyguların değerlendirilmesinde anlamlı farklılık tespit edilmiştir. Spor yapan katılımcıların puan ortalamaları spor yapmayanlara göre daha fazla olduğu belirlenmiştir. Spor yapmanın duyguların kullanımı ve duyguların değerlendirilmesi olumlu yönde etkilediği söylenebilinir. Çalışmalara göre, duygusal zekâ becerilerinin % 50 si doğuştan gelse de öğrenilebilir becerilerdir. Herkes doğuştan gelen yetenekleri ne olursa olsun duygusal becerileri öğrenebilir (Roitman,1999). Duygusal zekâ becerilerinin spor yolu geliştirilebilir olduğu söyleyebiliriz. Kamin in (2000) amerikan beyzbol oyuncuları üzerinde yapılan bir çalışmada bu oyuncuların başarı istatistikleri ile duygusal zeka arasında pozitif yönlü bir ilişki tespit edilmiştir. Costarelli nin (2009) dövüş sporcuları ve sporcu olmayan bireyler üzerinde yaptığı çalışmada sporcuların duygusal zeka puan ortalamalarının, sporcu olamayanlara göre daha yüksek olduğunu söylemiştir. Spor yapma değişkeni açısından mutluluk puan ortalamaları arasında anlamlı farklılık olduğu tespit edilmiştir. Spor yapan bireylerin puan ortalamaları spor yapmayan bireylere göre daha yüksek olduğu saptanmıştır. Spor yapan bireylerin mutlu olma olasılığının daha fazla olabileceğini söyleyebiliriz. Yapılan çalışmalarda da spor yapmanın mutluluk üzerinde olumlu etki yaptığı söylenmektedir (Huang, 2012; Forrest,2009). Tablo 4 deki ilişki tablosunu incelediğimizde duygusal zeka alt boyutları ile mutluluk puan ortalamaları arasında pozitif bir ilişki olduğu görülmektedir. Katılımcıların duygusal zeka düzeyleri arttıkça mutluluk puanlarının arttığını söyleyebiliriz. Yapılan çalışmalarda psikolojik iyi olma ve yaşam doyumunun, duygusal zeka ile arasında pozitif yönde ilişki olduğu görülmektedir (Austin, 2005; Deniz, 2006). Başka bir deyişle kişilerin duygularını tanınması ve doğru kullanılması sonucunda hayata daha pozitif bakmasını sağlamaktadır (Furnham, 2003).
Fatih Mehmet Uğurlu - Murat Şakar 468 Sonuç olarak mutlu olabilmek ya da mutluluk düzeyini artırmak için duygusal zeka becerilerimizi yüksek olması gerekmektedir. Duygusal zeka becerilerinin gelişiminde sporun olumlu etkisinin olduğu bilinmektedir bu bilgiler ışığında sporun doğrudan ve dolaylı olarak mutluluğumuzu olumlu etkilediğini söyleyebiliriz. KAYNAKLAR ASLAN, G. (2013). Duygusal Zekâ Dönüşümcü ve Etkileşimci Liderlik(2. Basım). Konya: Eğitim Kitapevi Yayınları. AUSTİN, E. J., SAKLOFSKE, D.H., ve EGAN, V. (2005).Personality, well-being and health correlates of trait emotional intelligence. Personality and Individual Differences, 38, 547-558. BALTAŞ, Z. (2011). İnsanın dünyasını aydınlatan ve işine yansıyan ışık duygusal zekâ(4. Basım). İstanbul: Remzi Kitabevi. COSTARELLİ, V. and STAMOU, D. (2009). Emotional intelligence, body image and disordered eating attitudes in combat sport athletes. Journal of Exercise Science & Fitness, 7(2), 104-111. DENİZ, M. E. ve YILMAZ, E. (2006). Üniversite Öğ- rencilerinde Duygusal Zeka ve Stresle Başa Çıkma Stilleri Arasındaki İlişkinin İncelenmesi. Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Dergisi, 25, 17-26 DOĞAN, T. ve SAPMAZ, F. (2012). Oxford Mutluluk Ölçeği Türkçe Formunun Psikometrik Özelliklerinin Üniversite Öğrencilerinde İncelenmesi. Düşünen Adam Psikiyatri ve Nörolojik Bilimler Dergisi, 25(4), 297-304. FORREST, D. and MCHALE, I. (2009). Public policy, sport and happiness: An empirical study. Working paper, Salford University. FURNHAM, A. and PETRİDES, K. V. (2003).Trait emotional intelligence and happiness. Social Behavior and Personality.31 (8), 815-824 GÜLENÇ, K. (2013). Mutluluk nedir? (1. Basım) İstanbul Mandolin Yayınları. HARROD, N.R. and SCHEER, S.D. (2005), An Exploration of Adolescent Emotional Intelligence in Relation to Demographic Characteristics, Adolescence, Vol. 40, 159, s. 503. HİLLS, P. and ARGYLE, M. (2002). The Oxford Happiness Questionnaire: a compact scale for the measurement of psychological well-being. Personality and Individual Differences, 33(7),1073 1082http://www.louisianaparadox.com/wpcontent/uploads/2011/01/Hills-Argyle- 2002.pdf HUANG, H. and HUMPHREYS, B. R. (2012). Sports participation and happiness: Evidence from US microdata. Journal of Economic Psychology, 33(4), 776-793.
469 Spor Yapan ve Spor Yapmayan Üniversite Öğrencilerinin Duygusal Zekâ ve Mutluluk Düzeylerinin Karşılaştırılması KAMİN, D., (2000). The relationship between Emotional intelligence levels and performance statistics of Ncaa division l-caliber baseball players. Souther Connecticut state University. KARADEMİR, T., DÖŞYILMAZ, E., ÇOBAN, B. ve KAFKAS, M. E. (2010). Beden Eğitimi ve spor bölümü özel yetenek sınavına katılan öğrencilerde benlik saygısı ve duygusal zekâ. Kastamonu Eğitim Dergisi, 18 (2), ss. 653-674. KIZIL, Z. (2012). Eğitim bilimleri fakültesi öğrencilerinin duygusal zekalarının çeşitli değişkenler açısından incelenmesi (Yüksek Lisans Tezi). Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Ankara. MARAR, Z. (2004). Mutluluk paradoksu. (S. Çağlayan, Çev.). İstanbul: Kitap Yayınevi. ROİTMAN, J.D. (1999). Emotional Intelligence: The Heart is Smarter than the Brain. University of Colorado, USA. SAYAR, K. (2013). Ruh hali. (9. Basım). İstanbul: Timaş Yayınları. STEİN, S.J. and BOOK, H.E. (2003). Eq duygusal zekâ ve başarının sırrı. (M. Işık, Çev.). İstanbul: Özgür Yayınevi. (Eserin aslı 2000 de yayımlanmıştır). SCHUTTE, N. S., MALOUFF, J. M., HALL, L. E., HAGGERTY, D. J., COOPER, J.T. and GOLDEN, C. J. (1998). Development andvalidation of a measure of emotional intelligence. Personality and Individual Differences. 25(2). 167-177. http://www.recercat.net/bitstream/handle/2072/48144/tfc-galvez 2010Annexos.pdf?sequence=2 TARHAN, N. (2011). psikolojisi. (10. Basım). İstanbul: Timaş Yayınları. TİNGAZ, E.O. (2013). Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği İle Bazı Öğretmen Adaylarının Duygusal Zekâ ve Mutluluklarının Karşılaştırılması. T.C. Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı Yüksek Lisans Tezi, Ankara. TİTREK, O. (2013). Iq daneq ya duyguları zekice yönetme. (4.Basım). Ankara: Pegem Akademi. TATAR, A., TOK, S. ve SALTUKOĞLU, G. (2011). Gözden geçirilmiş Schutte duygusal zekâ ölçeğinin Türkçeye uyarlanması ve psikometrik özelliklerinin incelenmesi. Klinik Psikofarmakoloji Bülteni, 21(4). 325-338. Türk Dil Kurumu. (2011). Türkçe Sözlük. TDK. YAYLACI, G.Ö. (2008). Kariyer yaşamında duygusal zekâ ve iletişim yeteneği. (2. Basım) İstanbul Hayat Yayınları. YARMOHAMMADİ, S. ve TAGHİBİGLOO, N. (2013). Investigation rate of emotional intelligence in physical education teachers in Zanjan province. International Journal of Basic Sciences & Applied Research, 2 (1), pp. 119-122.