Kredi büyüme hızı sürdürülebilir mi?



Benzer belgeler
Dijital platformlar ile SPK BS mevzuatına uyumu kolaylaştırma. Barış Bağcı, Bilgi Sistemleri Başdenetçisi

Asgari Ücret Artırımın Etkileri Nelerdir?

Bilgi ve İletişim Teknolojileri Sektörü Pazar Verileri

Transfer fiyatlandırması Yükümlülüklerinizin farkında mısınız?

Rafineri Holding A.Ş.

UFRS 16 Kiralama işlemleri

GSD Denizcilik Gayrimenkul İnşaat San. ve Tic. A.Ş.

Elektrik Perakende Sektörü. Perakende Pazarında İş Geliştirme Fırsatları. 30 Eylül 2015

Türkiye de finans dünyasında kadın

Türkiye otomotiv sektörü 2017 yarıyıl gündemi

Türkiye perakende sektörü 2017 yarıyıl gündemi

09 Mayıs ÇEYREK Kar Duyurusu Raporu

Çalışan Devir Oranı Araştırması 2015

Deloitte Türkiye CFO Serisi 2015 / 1 Söz sırası CFO larda: Performans yönetiminde finans fonksiyonunun rolü

Türkiye de Elektrik Toptan Satış Piyasası nın Gelişimi

Çalışma Sermayesi. Yönetimi. Çalışma Sermayesi. Ocak, Satış. Ham Madde- Mal. Üretim. Tahsilat. Ödemeler

09 Ağustos ÇEYREK Kar Duyurusu Raporu

Türkiye nin En Iyi Yönetilen Şirketleri. Türkiye nin en iyi yönetilen şirketleri

Finans Kuruluşları Risk Yönetiminde Çıtayı Yükseltiyor

Enerjisa Enerji A.Ş Halka Arz Bilgilendirme Notu

07 Kasım ÇEYREK Kar Duyurusu Raporu

Tüm Sektörlerin Finansal Analizi

İLK 250 BÜYÜK FİRMA NE KADAR KÂR EDİYOR?

15 MART /1. DÖNEM SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLİK FİNANSAL TABLOLAR VE ANALİZİ SINAVI SORULAR

ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME ( )

Aselsan l Halka Arz Profili

Cari işlemler açığında neler oluyor? Bu defa farklı mı, yoksa aynı mı? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti

03 Ağustos ÇEYREK SONUÇLARI

Bakanlar Medya A.Ş. Halka Arz Fiyat Tespit Raporuna İlişkin 2. Değerlendirme Raporu

Çeyrek Sonuçları

ÇEYREK SONUÇLARI. 04 Mayıs 2017

İHRACAT PERFORMANSI VE BÜYÜME. Ecem Erdoğmuş Hakan Kurtman

YÖNETİCİ ÖZETİ. Besfin İletişim

Altuğ KUL Deloitte Türkiye Direktör TİDE Kongresi 31 Ekim Dijital Dönüşüm ve Yazılım Varlık Yönetimi

Bankacılık sektörü değerlendirmesi ve 2012 yılı beklentileri

8 Kasım ÇEYREK Kar Duyurusu Raporu

Ücret Araştırması 2017

Yatırımcı İlişkileri Sunumu Çeyrek Sonuçları Güncelleme: Mayıs 2015

BİZİM TOPTAN 4Ç2017 VE YIL SONU SONUÇLARI TELEKONFERANS SUNUMU BIST: BIZIM

Bizim Toptan Satış Mağazaları A.Ş. 1. Çeyrek 2011 Yatırımcı Güncellemesi İMKB kodu: BIZIM; Bloomberg: BIZIM.TI. 27 Nisan 2011

Ford Otosan 2Ç2016 Sonuçları

Ekonomi Bülteni. 15 Ağustos 2016, Sayı: 32. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Küresel gelişmeler, Türkiye ekonomisi ve bankacılık sektörü. 21 Ocak 2015

YARIYIL SONUÇLARI 11 Ağustos 2016

AYGAZ Çeyrek Sonuçları. 05 Mayıs 2016


FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4

2Ç2018 Sonuçları Telekonferans Sunumu. 31 Temmuz

3Ç2018 Sonuçları Telekonferans Sunumu. 23 Ekim

3Ç2018 ve 9A2018 Finansal Sonuçları

Bağımsız Denetim Hizmetleri Sizin işiniz, bizim önceliğimizdir

Türkiye ye özel sorular

NETAŞ TELEKOMÜNİKASYON A.Ş. 9 AYLIK FİNANSAL SONUÇLAR

BAKANLAR MEDYA ANONİM ŞİRKETİ. Halka Arzdan Elde Edilen Fonların Kullanımına Dair II. Yönetim Kurulu Raporu

AYGAZ Çeyrek Sonuçları. 12 Şubat 2016

2.Ç VE 1.YARIYIL 2018 FİNANSAL SONUÇLAR. 10 Ağustos 2018

ARCLK. 4Ç2015 Mali Tabloları. ENDEKSE PARALEL GETİRİ Yükselme Potansiyeli %6,3. Beklentilerin üzerinde performans

2018 YILI SON DÖNEMİNE GİRERKEN BEKLENTİLER ve ÖNGÖRÜLER EKONOMİ VE STRATEJİ DANIŞMANLIK HİZMETLERİ 28 AĞUSTOS 2018

TURCAS PETROL A.Ş den işlem gören Turcas Petrol için hedef fiyatımız %21 lik yükseliş potansiyeli ile 3.10 dur.

Sigortacılık Sektöründe Öngörülen Riskler 2017 Türkiye Sonuçları

Yatırımcı İlişkileri Sunumu Çeyrek Sonuçları Güncelleme: Ekim 2014

Yatırımcı İlişkileri Sunumu Çeyrek Sonuçları Güncelleme: Ağustos 2014


TEKNOSA (TKNSA TI/TKNSA.IS)

TEMEL MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER - BÜYÜME

14 Şubat ÇEYREK Kar Duyurusu Raporu

Penta Teknoloji Ürünleri Dağıtım A.Ş. Halka Arz Bilgilendirme Notu

Çeyrek Sonuçları Sunumu. 30 Haziran 2018 te Biten Üç Aylık Dönem

Dr. Sercan EROL Karadeniz Teknik Üniversitesi

4Ç2018 ve 12A2018 Finansal Sonuçları

ENKA İNŞAAT 3Ç2017 Sonuçları

13 Şubat ÇEYREK Kar Duyurusu Raporu

23 KASIM /3. DÖNEM SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLİK FİNANSAL TABLOLAR VE ANALİZİ SINAVI SORULAR

Foreks Günlük Bülten 11 Eylül 2015

IMF KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜMÜ

Ak Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş Fiyat Tespit Raporu Değerlendirme Raporu

2015 Sonuçları. Yatırımcı Sunumu

Çeyrek Sonuçları

BİM A.Ş. BİM AŞ yılının ilk çeyreğine ilişkin açıkladığı gelir tablosunda 90,7 milyon TL net kar açıkladı. BİM, net

Grafik-4.1: Cari Açığın GSYH ye Oranı (%)

Yatırımcı İlişkileri Sunumu Çeyrek Sonuçları Güncelleme: Ocak Yatırımcı İlişkileri Sunumu - 3Ç

2016 Ocak Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısı. Erdem BAŞÇI Başkan. 26 Ocak 2016 Ankara

Yatırımcı İlişkileri Sunumu Çeyrek Sonuçları Güncelleme: Şubat 2015

Ekonomik Araştırmalar ÖDEME DAVRANIŞLARI. Mayıs Şirketlerin işletme sermayesi ihtiyaçları için iyi stok yönetimi çok önemli

İndeks Bilgisayar A.Ş.

Cari açığın bazı özellikleri ve politika önerileri. Seyfettin Gürsel

Yatırımcı İlişkileri Sunumu Çeyrek Sonuçları Güncelleme: Temmuz 2014

UFRS Bülten Brexit Sürecinin Finansal Raporlara Olası Etkileri Temmuz 2016 Uluslararası Finansal Raporlama Standartları Bülteni

AYGAZ Çeyrek Sonuçları. 8 Mayıs 2015

1Y12 Finansal Sonuçları Analist Toplantısı. 1 Ağustos 2012

Şok l Halka Arz Profili l SMK

Özel sektör Dış Borçları: Yeni bir kırılganlık kaynağı mı?

Esentepe Mah. Ali Kaya Sok. Polat Plaza A Blok No: 1A/52 Kat 4 Şişli / İstanbul Tel: (0212)

ENKA İNŞAAT 2Ç2017 Sonuçları

Büyüme, Tasarruf-Yatırım ve Finansal Sektörün Rolü. Hüseyin Aydın Yönetim Kurulu Başkanı

Lider Faktoring A.Ş. Fiyat Tespit Raporuna ilişkin Değerlendirme ve Analiz Raporu

EKONOMİK VE MALİ POLİTİKA GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Ocak 2012, No: 20

Türkiye Toptan Elektrik Piyasası Piyasa Mekanizmaları

1. ÇEYREK 2018 FİNANSAL SONUÇLAR

Transkript:

Kredi büyüme hızı sürdürülebilir mi? Sağlıklı bir denge için reel sektör ve bankaların ev ödevi Yücel Ersöz Finansal Hizmetler Endüstrisi Danışmanlık Ortağı Türkiye İçin Kredi Büyüme Oranı Ne Olmalıdır? sorusu sık sık gündeme geliyor. Bir süre önce ortaya konan %15 büyüme hedefi tartışılırken iyimser ve kötümser yaklaşımlar genelde yalnızca makroekonomik bir perspektif üzerine kurgulanıyor. Oysa kredilerdeki büyüme hızını tartışmak için mutlaka mikro ekonomik bir perspektifle de bakmak gerekli. O zaman reel sektör firmalarının ve bankaların sağlıklı ve sürdürülebilir bir büyüme için yapması gerekenler oldukça net olarak ortaya çıkıyor. 1991 2012 yılları arasında ekonomik büyüme ile kredilerdeki büyümeyi karşılaştırdığımızda 2002 ye kadarki dönemde kredilerdeki reel büyümenin dalgalı bir seyir izlediğini görüyoruz: Krediler reel olarak kimi yıllar pozitif, kimi yıllar negatif büyüyor. 2003 2012 yılları arasındaki dönemdeyse krediler her yıl reel büyüyor, 2005 te rekor düzeye ulaşarak %50 yi aşan bir reel büyüme gerçekleşiyor. Bu durum önemli iki kritik soruyu akıllara getiriyor: Kredilerde büyüme ile ekonomik büyüme arasındaki ilişki bir noktadan sonra bozulabilir mi? Kredilerdeki büyüme şu anda ekonomik büyümeyi ne kadar etkin destekleyebiliyor? Reel sektör bilançosunda ne kadar kredi kaldırabilir? Kredilerdeki hızlı büyümeye rağmen diğer kendimize benzer ülkelerle Krediler / GSYİH oranımızı karşılaştırdığımızda ilk bakışta kaygılanmak için hiçbir neden olmadığı izlenimine kapılabiliriz. Aşağıdaki Dünya Bankası kaynaklı grafik, TCMB nin Ocak 2013 tarihli Ekonomi Notları dokümanında yer almıştı. Türkiye nin içinde bulunduğu üst orta gelir grubu ülkelerdeki Kredi / GSYİH oranının hala altında olduğu görülüyor. 1

Grafik 1: Kredi / GSYİH oranları Oysa konuya mikroekonomik perspektiften bakınca en azından gerçekte olan bitenlerin farklı bir resmin parçası olabileceği olasılığı beliriyor. Gerek ekonomik büyüme, gerekse kredi hacminin büyümesinde reel sektör firmalarının önemli bir rolü olduğuna göre mikroekonomik değerlendirmemizi tipik bir üretim firmasını ele alarak yapabiliriz. Tablo 1 de Firma A nın 2012 yılına ait gelir tablosunun özetini oransal olarak görüyoruz. Tablo 1: Firma A nın 2012 yılı verileri Satışlar 100 Satılan malın maliyeti 70 Brüt kar 30 Operasyonel giderler 15 Faaliyet karı 15 Finansal giderler 9,6 Net kar 5,4 Net kar marjı 5% Firma A nın 2016 sonuna kadar olan dönem için net kar analizini satışlarda yıllık %9 büyüme (%4 reel büyüme, %5 enflasyon) ve kredilerde %15 artış varsayımıyla yaptığımız zaman Grafik 2 deki sonuçla karşı karşıya kalıyoruz. 2

Grafik 2: Firma A net kar analizi, 2013 2016 dönemi Üstüne üstlük bu tablonun arkasında Firma A nın brüt kar marjının yıllar içinde hiç azalmayacağı ve borçlanma maliyetinin hiç değişmeyeceği gibi gerçekleşmesi son derece zor, çok iyimser iki varsayım var. Firma A nın net kar marjının erimesinin temel nedeni, finansal giderlerin doğrudan net kara etki etmesi diyebiliriz. Firma A nın kredileri %15 büyürken, satışlardaki artış %9 ile bunun gerisinde kalıyor. Bu durum Firma A için çok önemli birkaç sonucu doğurmaktadır: Firma A nın hissedarlarının elindeki değer hızla erimektedir. Hissedarlar net kar marjının azalması karşısında daha fazla kredi almaktan çekineceklerdir. Kredi alsalar bile bunu yeni yatırımlara yöneltmekte son derece tereddütlü davranacaklardır. Diğer tüm koşullar aynı kalmak üzere, Firma A dan daha yüksek brüt kar marjı ile çalışan Firma B (brüt kar marjı = %40) ve Firma C nin (brüt kar marjı = %60) durumunu göz önüne aldığımızda çarpıcı sonuçlarla karşı karşıya kalıyoruz. Grafik 3: Firma A, B, C için net kar marjı analizi Her üç firma da satışlarını nominal olarak %9, reel olarak %4 büyütmüşler ve her üçü de kredilerini %15 büyütüyorlar. Her üç firma da net kar marjında kayba uğramış olsa da Firma C net kar marjında yalnızca %7 azalma görürken, aynı oran Firma C için %42 olarak gerçekleşiyor. Firma C nin toplam değeri neredeyse yarıya iniyor, daha fazla kredi alabilmesi ise son derece riskli bir hale geliyor. 3

Reel sektördeki tüm firmaların bilançolarını temin edebilmek mümkün olmadığından bu basit analizi reel sektörün bütününü yansıtacak biçimde genişletme olanağı bulunmuyor. Bununla beraber kredilerde büyümenin sürdürülebilmesi için kritik bir ön koşulun katma değerli üretimin ağırlığının toplam gayrisafi yurtiçi hasılada artması olduğu açıkça görülüyor. Günümüzde reel sektördeki pek çok firmanın Firma A ya Firma C ye olduğundan çok daha fazla benzediği öne sürülürse, yanlış olmayacaktır. Reel büyüme kredi büyümesi ikilisinin sürdürülebilirliğinde bir diğer önemli konu, kredilerin ne için kullanıldığı olmalı. Yine mikro ekonomik bir perspektifle tartışalım. Firma D nin ortalama tahsilat süresi uzadığı takdirde diğer tüm koşullar aynı kalsa dahi işletme sermayesi gereksinimi önemli ölçüde artıyor. Bu durumda Firma D nin satışlarında hiçbir artış olmamasına rağmen kredi kullanımında önemli artışlar gerçekleşiyor. Reel sektörde pek çok firmanın içinde bulunduğumuz dönemde Firma D ye benzer koşullarda çalıştığını söylemek, pek çoğunda alacak vadelerinin benzer şekilde uzadığını ortaya sürmek yanlış değil. Üretim sektöründeki pek çok firma, maliyetlerinin en büyük kısımlarından birini oluşturan ham maddenin önemli bir bölümünü yurt dışındaki az sayıda tedarikçiden peşin veya çok kısa vadelerle satın almak zorundadır. Yine üretim sektörünün bütününün bilançosunu görebilmek olanaklı değil, ama Firma D nin genel durumunun üretim sektöründeki pek çok firmaya benzer olduğu söylenebilir. Kuşkusuz bu durum, tüm firmalar için geçerli değildir. Marka olabilmiş firmalar, Firma D ye göre iki çok önemli avantaja sahiptir: 1) Tedarikçileriyle çok daha uygun koşullarda vade pazarlığı yapabilmek 2) Çok daha iyi brüt kar marjlarıyla çalışmak. Reel büyüme krediler büyümesi ikilisinin makalede anıldığı şekilde stabil olarak dengede kalabilmesi için ekonomimizin marka yaratabilmesi kritik bir ön koşul olacaktır. Ülkemizdeki tüm firmaların Firma A veya Firma D gibi olduğunu öne sürmek doğru olmamakla birlikte her ikisi de gerçeğe yakın örneklerdir ve reel sektördeki kırılganlıkları yansıtmaktadırlar. Unutulmaması gereken, ekonomik üretimin bir bölümünü oluşturan bir grup firmada yaşanacak finansal sıkıntılar onların çalıştığı tedarikçilere ve bu yolla diğer sektörlere de yansıyacaktır. Kırılganlıkların ortadan kalkabilmesi, ar-ge çalışmalarına, teknoloji üretimine, katma değerli üretime, ve marka yaratabilmeye bağlı olacaktır. Bu yazıda brüt kar marjlarının yıllar içinde aynı kalacağı varsayımı yapıldı. Sürekli olarak yeni teknoloji üretemeyen ülkelerde bunun gerçekleşebilmesi son derece güçtür. Nitekim her zaman bir eski teknolojinin çok uygun fiyatlarla satıldığı bir gerçektir. Brüt kar marjlarının aynı kalamaması durumunda burada tasvir edilen Firma A ve Firma D nin çok daha büyük sıkıntılar yaşayacağı muhakkaktır. Krediler / GSYİH oranının pek çok ülkede bizde olduğundan çok daha yüksek olduğu çok doğru. Ülkemizde yalnızca öz sermayeye dayalı büyümenin hızla artan nüfusa istihdam olanağı yaratabilmesi oldukça güç olacaktır. Ancak kredilerin sağlıklı bir şekilde büyüyebilmesi için gelişmiş ülkelerde Almanya, Japonya, Fransa, vb olduğu gibi 4

katma değerli üretimin kritik bir önemi olacaktır. Çünkü ancak katma değerli üretim yapabilen ülkelerde daha yüksek Kredi / GSYİH oranları sürdürülebiliyor. Peki reel sektör firmaları ve bankaların gelecek dönem için ev ödevi ne olmalı? Birkaç madde ile özetleyerek yazıyı sonlandıralım. Önce reel sektör için ev ödevi Mutlaka birkaç ekonomik senaryo çalışması yapmalı, bilanço ve gelir tablosunun farklı ekonomik senaryolarda nereye gelebileceğini görmeliler. Her senaryo için nasıl bir eylem planı izleneceği şimdiden düşünülmeli. Ekonomik gelişmelere göre hangi senaryo gerçekleşiyorsa önceden düşünülmüş eylem planı çekmeceden çıkarılmalı. Fiyatlandırmada mutlaka finansman giderleri de hesaba katılmalı. Kısa vadede brüt kar marjı yüksek ürünlere ve en karlı müşterilere odaklanılmalı, uzun vadede mutlaka ar-ge ve markalaşma çalışmalarına önem verilmeli. Ve bankalar için ev ödevi Kredi müşterilerinin davranışı çok iyi izlenmeli. Yalnızca müşteriler değil, onların iş yaptığı tedarikçiler ve müşterilerle ilgili gözlemler de yapılmalı. Sokaktaki bilgiye çok daha fazla önem verilmeli. Yaşam yalnızca bilgisayar önündeki analizlerden ibaret değil. Bankacılar sokağa çok daha fazla çıkmalı. Mali tahlil çalışmaları yalnızca sektörel bazda yapılmamalı. Firmaların bilanço ve nakit akışı karakteristikleri göz önüne alınarak anlamlı alt gruplar için benzer analizler yapılmalı. Müşterilerin düzenli olarak izlenebilmesi için basit check-list ler oluşturulmalı. İstihbarat yılda bir kez değil, her gün yapılan bir iş ve bir alışkanlığa dönüşmeli. Risk bazlı kredi fiyatlama ve portföy optimizasyonuna daha fazla önem verilmeli. Tablo 2: Firma D nin alacak vadelerinin uzaması ve kredilerde büyüme Satışlar (TL) 100 100 100 Satılan malın maliyeti (TL) 60 60 60 Ortalama vadeler (gün) Alacaklar 90 120 150 Ticari borçlar 30 30 30 Stoklar (gün) 90 90 90 Gerekli işletme sermayesi (TL) 34,52 42,74 50,96 Krediler (TL) 34,52 42,74 50,96 Finansal giderler (TL) 4,14 5,13 6,12 Kredilerin büyümesi 24% 19% 5

Deloitte; İngiltere mevzuatına göre kurulmuş olan Deloitte Touche Tohmatsu Limited ( DTTL ) şirketine, üye firma ağındaki şirketlerden ve ilişkili tüzel kişiliklerden bir ve ya birden fazlasına ifade etmektedir.. DTTL ve her bir üye firma ayrı ve bağımsız birer tüzel kişiliklerdir. DTTL ( Deloitte Global olarak da anılmaktadır) müşterilere hizmet sunmamaktadır. DTTL ve üye firmalarının yasal yapısının detaylı açıklaması www.deloitte.com/about adresinde yer almaktadır. Deloitte, denetim, vergi, danışmanlık ve kurumsal finansman alanlarında, birçok farklı endüstride faaliyet gösteren özel ve kamu sektörü müşterilerine hizmet sunmaktadır. Dünya çapında farklı bölgelerde 150 den fazla ülkede yer alan global üye firma ağı ile Deloitte, müşterilerinin iş dünyasında karşılaştıkları zorlukları aşmalarına destek olmak ve başarılarına katkıda bulunmak amacıyla dünya standartlarında yüksek kaliteli hizmetler sunmaktadır. Deloitte, 200.000 i aşan uzman kadrosu ile kendini mükemmelliğin standardı olmaya adamıştır. Bu belgede yer alan bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır ve Deloitte Touche Tohmatsu Limited, onun üye firmaları veya ilişkili kuruluşları (bütün olarak Deloitte Network) tarafından profesyonel bağlamda herhangi bir tavsiye veya hizmet sunmayı amaçlamamaktadır. Deloitte Network bünyesinde bulunan hiçbir kuruluş, bu belgede yer alan bilgilerin üçüncü kişiler tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir. 2014. Daha fazla bilgi için Deloitte Türkiye, Member of Deloitte Touche Tohmatsu Limited ile iletişime geçiniz. 6