Journal of Neurological Sciences [Turkish] 24:(2)# 11; , 2007

Benzer belgeler
Epilepsi ayırıcı tanısında parasomniler. Dr. Hikmet YILMAZ CBÜ Tıp Fakültesi Nöroloji AD, Manisa

Anahtar sözcükler: Ekstratemporal lob epilepsisi; semiyolojik lateralize edici bulgular; temporal lob epilepsisi; video-eeg.

Pediatrik epilepsi cerrahisinde güncel tedavi yaklaşımları. Dr. Nejat Akalan

Şizofreni tanılı hastada antipsikotiklerletetiklenen nonkonvulsif statusepileptikus olgusu

Aripiprazole Bağlı NREM Parasomni Olgusu

Son 2 yıl içinde ilaç endüstrisiyle kongre sponsorluğu dışında bağlantım olmamıştır.

Epilepsi Cerrahisi Uygulanmış Hastalarda Klinik Spektrum, Nöbet Sonuçları, Nöroradyoloji ve Nöropatoloji Korelasyonunun İncelenmesi

Epilepsi nedenlerine gelince üç ana başlıkta incelemek mümkün;

GÖĞÜS AĞRISI ŞİKAYETİ İLE BAŞVURAN ÇOCUKLARIN KLİNİK İZLEMİ

BİRİNCİ BASAMAKDA PSİKİYATRİ NURAY ATASOY ZKÜ TIP FAKÜLTESİ AD

Nöroloji servisine yatan hastalarda yüksek oranda psikiyatrik hastalıklar görülür. Prevalans %39-64 arasındadır.

Palyatif Bakım Hastalarında Sık Gözlenen Ruhsal Hastalıklar ve Tedavi Yaklaşımları

Konvülsiyon tanımı ve sınıflandırması Epilepsi tanım ve sınıflandırması İlk afebril nöbet ile başvuran çocuğa yaklaşım Epileptik sendrom kavramı

taşınması, elektrokortikal aktivitelerin oluşumu-1 taşınması, elektrokortikal aktivitelerin oluşumu-2

Nöroloji alanında güncel gelişmelerin olduğu konularda seminer Nöroloji Uzmanlık Öğrencileri tarafından sunulur.

Non-Epileptik Psikojen Nöbetlerde Tanı Güçlüğü Yaratan Durumlar

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim Öğretim Yılı. Dönem 5 PSİKİYATRİ STAJ TANITIM REHBERİ

Parsiyel Epilepside nteriktal Epileptiform Deflarjlar n Saptanmas nda Uzun Süreli Rutin nteriktal EEG nin Yeri

Nöbet tanısı koyma ve nöbet-epilepsi sınıflamasında kısa süreli video-eeg monitörizasyonun yeri

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı

Dr. Dursun Hakan Delibaş Sağlık Bilimleri Üniversitesi Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi 21. KES ( /Antalya)

Gündüz Aşırı Uykululuğun Psikiyatrik Nedenleri ve Tedavileri

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Rutin Elektroensefalografide Diken, Keskin ve Yavaş Dalga Aktivitelerinin Anatomik Lokalizasyonları

AYAKTAN HASTA DEĞERLENDİRME PROSEDÜRÜ

Konvülsiyon tanımı ve sınıflandırması Epilepsi tanım ve sınıflandırması İlk afebril nöbet ile başvuran çocuk Epileptik sendrom kavramı ve West

DSM-5 Düzey 2 Somatik Belirtiler Ölçeği Türkçe Formunun güvenilirliği ve geçerliliği (11-17 yaş çocuk ve 6-17 yaş anne-baba formları)

HAREKETLİ ÇOCUK DOÇ. DR.AYLİN ÖZBEK DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÇOCUK PSİKİYATRİSİ AD. ÖĞRETİM ÜYESİ

Epilepsi Cerrahisi Sonrası İzlem

Dissosiyatif Yaşant lar ve EEG Bulgular n n İlişkisi

ERGENLERDE İNTERNET BAĞIMLILIĞI

Clayton P, Desmarais L, Winokur G. A study of normal bereavement. Am J Psychiatry 1968;125: Clayton PJ, Halikes JA, Maurice WL.

LOKOMOTOR SİSTEM SEMİYOLOJİSİ

Video-EEG Monitörizasyonu ile Saptanan A lama Nöbetleri [*]

Epileptik nöbet ve psödonöbetlerin ayırıcı tanısına güncel yaklaşım

Bir hayat boyu psikiyatrik öykü, temporal lobektomi sonras kötü nöbet sonucunu öngörebilir

EPİLEPSİ VE ANKSİYETE Dr. Demet Gülpek İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi

Nörolojik Hastalıklarda Depresyon ve Sitokinler

Dr. Can CELİLOĞLU Adana Numune E.A.H. Çocuk Sağ.ve Hast. Kliniği

Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Epilepsi Bölümü nde Düzenli Takip Edilen Dirençli Epilepsi Hastalarının Demografik ve Klinik Bulguları

Çene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi

Hacettepe Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu. Elektronörofizyoloji Programı Haftalık Teorik Ders Programı. 1.

ŞİZOFRENİ HASTALARINDA TIBBİ(FİZİKSEL) HASTALIK EŞ TANILARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

ONKOLOJİ ECZACILIĞINA DOKTOR BAKIŞI

EPİLEPSİ: GÖRÜNTÜLEME

KETOJENİK DİYET OLGU SUNUMU. Yrd.Doç.Dr. Birsen DEMİREL British University of Nicosia Beslenme ve Diyetetik Bölümü

İNFEKSİYÖZ ENSEFALİTLER: HSV-1 E BAĞLI OLAN VE OLMAYAN OLGULARIN KARŞILAŞTIRILMASI

Psikiyatride Akılcı İlaç Kullanımı. Doç.Dr.Vesile Altınyazar

REM UYKU ĠLĠġKĠLĠ PARASOMNĠLER. Dr Selda KORKMAZ Ģubat 2012

Açıklama Araştırmacı: YOK. Danışman: YOK. Konuşmacı: YOK

Histeri. Histeri, Konversiyonun kelime anlamı döndürmedir.

İNTİHAR DAVRANIŞINDA TEDAVİ STRATEJİLERİ ve İNTİHARIN ÖNLENMESİ. Dr Çiğdem Aydemir

Omurga-Omurilik Cerrahisi

Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Epilepsi Polikliniğine Başvuran Epilepsi Hastalarının Demografik ve Klinik Bulguları

Epilepsi ve Askerlik. Epilepsy and Military Service. Semai BEK*, Zeki GÖKÇİL* Özet. Summary. * Gülhane Askeri Tıp Akademisi Nöroloji Anabilim Dalı

ACOG Diyor ki! HER GEBE TAKİP SÜRECİNDE EN AZ BİR KEZ PERİNATAL DEPRESYON AÇISINDAN TARANMALIDIR. Özeti Yapan: Dr. Semir Köse

Epilepsi (Zor olgularda tanı ve tedavi oturumları) Doç.Dr.Gülfizar Sözeri Varma PAÜTF Psikiyatri AD-Denizli 21.KES-Antalya

Enjeksiyona Bağlı Siyatik Sinir Hasarında Mentamove Uygulaması Sonuçları. Olgu Sunumu Op. Dr. Mustafa AKGÜN Nöroşirürji Uzmanı ve Mentamove Eğitmeni

Temelde akılda tutulması gereken nöbetlerin iki çeşit olduğudur parsiyel (yani beyinde bir bölgeye sınırlı başlayan nöbetler jeneralize (beyinde

Ders Yılı Dönem-V Beyin ve Sinir Cerrahisi Staj Programı

Bir Yıl Süre ile İzlenen İnteriktal Psikoz Tanılı Bir Olguda Aripiprazol Kullanımı

Epilepsi ayırıcı tanısında psikojenik non-epileptik nöbetler

Antiepileptik İlaçların Yavaş Kesilmesinin Status Epileptikus ve Küme Nöbet Oluşumuna Etkisi: Uzun Süreli Video-EEG Monitorizasyon Sonuçları

Böbrek Hastalıklarında Yaşanan Ruhsal Sıkıntılar; Yaşamı Nasıl Güzelleştirebiliriz? Prof.Dr.Oğuz Karamustafalıoğlu Üsküdar Üniversitesi

Vestibüler Sistem ve Vertigo Prof. Dr. Onur Çelik

İnmede Tedavisi BR.HLİ.102

ÖZGEÇMİŞ. Görev Kurum/Kuruluş Yıl Araştırma Görevlisi. Erzincan Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu. Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu

Hipokampal Skleroz Olgularında Olağan Dışı Epileptik Aktivitelerin Araştırılması

KAFA TRAVMALI HASTALARDA GÖRÜNTÜLEMENİN TANI, TEDAVİ VE PROGNOZA KATKISI. Dr. Fatma Özlen İ.Ü.Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahisi AD

ÇOCUKLUK ÇAĞINDA KRONİK KARIN AĞRISI

Yemek Yeme Epilepsisi: Olgu Sunumu

Olgularla Antibiyotikler ve Yan Etki Yönetimi Şanlıurfa Toplantısı 20 Kasım 2015

BASKIDA. Epilepsiye Bağlı Anksiyete Bozukluğu Olgusu. Dr. Gonca ÖZYURT 1, Dr. İbrahim ÖZTURA 2, Dr. Tunç ALKIN 3, Dr. Ayşegül ÖZERDEM 4 GİRİŞ

Epilepsiye Bağlı Anksiyete Bozukluğu Olgusu 2

Açıklama Araştırmacı: YOK. Danışman: YOK. Konuşmacı: YOK

Psikiyatride Akılcı İlaç Kullanımı. Doç.Dr.Vesile Altınyazar

Obsesif KompulsifBozukluk Hastalığının Yetişkin Ayrılma Anksiyetesiile Olan İlişkisi

DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU. Dahili Servisler

Çocukluk Çağı EEG si : İnteriktal Aktiviteler. Dr. Hasan Tekgül EÜTF Çocuk Nörolojisi Bilim Dalı 13. Ulusal Çocuk Nöroloji Kongresi 2011 Kapadokya

Psoriazis vulgarisli hastalarda kişilik özellikleri ve yaygın psikiyatrik tablolar

Psikiyatri Acil Servise Başvuran Perinatal Dönemdeki Hastaların Sosyodemografik ve Klinik Özellikleri

MEME KANSERİ TARAMASI

Rolandik Epilepsi Her Zaman Selim Bir Hastalık mıdır? IS ROLANDIC EPILEPSY ALWAYS A BENIGN DISEASE?

Yaşlılarda Dirençli Anksiyete Bozukluklarının Tanı ve Tedavisi

İntihar Girişimlerinde İlk Yardım: Yapılması ve Yapılmaması Gerekenler. Danışman: Halise DEVRİMCİ ÖZGÜVEN

Epilepsi Hastalarında Premenstrüel Disforik Bozukluğun Sıklığı ve Antiepileptik İlaçlarla İlişkisinin Araştırılması

II. BÖLÜM HEMOFİLİDE KANAMA TEDAVİSİ

Uyku Bozukluklarına Bağlı Oluşan Metabolik ve Kronik Hastalıklar. Dr. Kemal HAMAMCIOĞLU

Obsesif Kompulsif Bozukluk. Prof. Dr. Raşit Tükel İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı 5.

KONVÜLSİYON (NÖBET) GEÇİREN ÇOCUK. Dr.Ayşe SERDAROĞLU Gazi ÜTF Çocuk Nöroloji

ENG Mesleki İngilizce-II İNGİLİZCE ENG Mesleki İngilizce-II İNGİLİZCE

TRSM de Rehabilitasyonun

Lafora hastalığı, Unverricht Lundborg hastalığı, Nöronal Seroid Lipofuksinoz ve Sialidozlar en sık izlenen PME'lerdir. Progresif miyoklonik

KAFKAS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM III DERS YILI GÖZ - SİNİR VE PSİKİYATRİ SİSTEM DERS KURULU

POSTPARTUM BAŞLANGIÇLI DEPRESYONDA GİDİŞ VE SONLANIM

PSİKOZ İÇİN RİSK GRUBUNDA OLAN HASTALARDA OBSESİF KOMPULSİF VE DEPRESİF BELİRTİLERİN KLİNİK DEĞİŞKENLER VE BİLİŞSEL İŞLEVLERLE İLİŞKİSİ

Bölüm: 11 Manik Depresyona Özel İlaç Fikri

Vagal Sinir Stimülasyonu ve Hasta Seçimi

Transkript:

Journal of Neurological Sciences [Turkish] 24:(2)# 11;170-177, 2007 http://www.jns.dergisi.org/text.php3?id=159 Olgu Sunusu Epilepsi Cerrahisi Sonrası Ortaya Çıkan Epileptik Olmayan Psikojenik Nöbetler: Olgu Sunumu F. İrsel TEZER 1, Aylin ULUŞAHİN 2, Serap SAYGI 3 1 Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nörolojik Bilimler ve Psikiyatri Enstitüsü, Ankara, Türkiye 2 Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Psikiyatri, Ankara, Türkiye 3 Hacettepe Üniversitesi, Nöroloji, Ankara, Türkiye Özet Epileptik olmayan psikojenik nöbetler (EOPN) davranış olarak epileptik nöbetlere benzeyen ancak nöronal deşarjlarla birlikte olmayan psikolojik süreçlerle ilişkili ataklardır. Epilepsi cerrahisi merkezlerine dirençli epileptik nöbetleri nedeni ile başvuran hastaların %20 sinde EOPN olduğu kanıtlanmıştır. EOPN lerin epileptik nöbetlerden ayırımı zordur. EOPN lere epileptik nöbet gibi tedavi edilmesi gereksiz ve uygunsuz antiepileptik kullanımına neden olmaktadır. Ayrıca EOPN nin tanınmaması ve buna neden olan psikolojik nedenin tanınmaması intiharlara neden olabilir. Buna göre EOPN ve epileptik nöbetin doğru tanısı mortalite ve morbiditeyi azaltabilir. Epilepsi cerrahisi sonrası EOPN si gelişen birkaç hasta grubunda farklı lokalizasyon ve patolojileri olan epileptik odaklar tanımlanmıştır. Bu nöbetlerin yıllık sıklıkları % 1.8-8.8 arasında bildirilmektedir. Burada sunulan hasta hipokampal sklerozu saptanmış mesial temporal lob epilepsisi (TLE) olan 130 kişilik homojen bir hasta grubu içinde; cerrahi sonrası EOPN geçiren tek hastadır. Video-EEG monitorizasyon ile atakların semiyolojik ve elektrofizyolojik özelliklerin analizi ile yanlış tanı ve tedavi önlenmiştir. Dirençli epileptik nöbetleri olan hastalarda epilepsi cerrahisi öncesi psikiyatrik değerlendirme cerrahi sonrası oluşabilecek duygudurum bozuklukları ve EOPN açısından gerekli olabilir. Bunlara karşı ekip olarak gerekli önlemlerinin alınması, tedavi aşamasında daha yüz güldürücü sonuçlara ulaşılmasını sağlayabilir. Bu olgu sunumu bize epilepsi cerrahisi planlanan hastaların, baştan itibaren ekip çalışması (nörolog, beyin cerrahı, nöroradyolog, psikiyatrist, psikolog ve nükleer tıp uzmanı) ile takibinin önemini göstermektedir. Anahtar Kelimeler: Psikojenik nöbet, epileptik olmayan psikojenik nöbet, epileptik nöbet, epilepsi cerrahisi, video-eeg monitorizasyon, EEG De Novo Psychogenic Nonepileptic Seizures After Epilepsy Surgery: A Case Report Abstract Psychogenic nonepileptic seizures (PNES) are operationally defined as episodes of behavioral events similar to epilepsy, but caused by a psychological process and not associated with abnormal electrical discharges in the brain. About 20% of patients referred for epilepsy surgery centers presumed refractory epileptic seizures prove to have purely PNES. The differentiation of PNES from epileptic seizures is difficult. The management of PNES as epileptic seizures can lead to unnecesseray and inappropriate medical antiepileptic treatment. Moreover, the failure to recognize PNES and the psychological cause of the disorder can lead to suicide of the patient. Accordingly diagnosis of PNES or epileptic seizure can decrease the rate of mortality and morbidity. Several groups have observed the development of PNES after epilepsy surgery in patients with different localization and pathology of epileptic focuse. Reported incidence rates of such seizures vary between 1.8 and 8.8 %. We report here one patient who had PNES after surgery, in homogeneous group of 130 patients with mesial temporal lobe epilepsy and hippocampal sclerosis. Examining of semiological and elctrophysiolgical features of her attacks by video-eeg monitoring, prevent the incorrect diagnosis and treatment. Psychiatric evaluation of patients with refractory epileptic seizures before epilepsy surgery may be suggestive for effect of mood instability and occurance of PNES after surgery. Preventive strategies against these 170

problems with colloboration can lead to better results. That case report suggest that psychiatrist, psychologist must be involved in addition to neurologist, neurosurgeon, neroradiologist, specialist in nuclear medicine for evaluation of epileptic patients before and after epilepsy surgery. Keywords: Psychogenic seizure, psychogenic nonepileptic seizure, epileptic seizure, epilepsy surgery, video-eeg monitoring, EEG GİRİŞ Epileptik nöbetler serebral korteksteki nöronların anormal deşarjı sonucu ortaya çıkan, nörolojik işlevleri değiştiren, paroksismal olaylar olarak tanımlanmaktadır. Epileptik olmayan nöbetler ise; davranış olarak epileptik nöbetlere benzeyen ancak nöronal deşarjlara bağlı olmayan ataklardır. Bu gruba kardiyak senkoplar, geçici iskemik ataklar, bazı migren tipi olaylar, hipoglisemik ataklar, parasomniler ve psikojenik nöbetler girer (22). Epileptik olmayan psikojenik nöbetler (EOPN) literatürde histerik nöbetler, psödonöbetler ve psikojenik nöbetler gibi farklı isimler altında incelenmektedir. Ancak son zamanlarda, psikolojik bir süreç sonucu ortaya çıkan bu ataklar epileptik olmayan psikojenik nöbetler ( Psychogenic nonepileptic seizures ) olarak adlandırılmaktadır. Toplumda EOPN nin yıllık sıklığı 1.5-3/100000 iken (epilepsinin %4 ü kadar) yaygınlığı 2-33/100000 arasında değişmektedir (1). EOPN si olan hastalardaki epileptik nöbet yaygınlığının ise %5 ile %40 arasında olduğu bildirilmiştir. Epilepsi merkezlerine, ilaca dirençli nöbetler nedeni ile başvuran hastaların da %20 ye yakınında sadece EOPN saptanmaktadır (4,8,10,22). Epileptik nöbet ile EOPN ayırımı kolay değildir. Literatürde EOPN si olan hastaların ortalama 7.2 yıl süre ile epilepsi tanısı ile izlendiği ve dörtte üçünün de gereksiz antiepileptik tedaviye maruz kaldıkları bildirilmektedir(16). Bu dönem içerisinde EOPN si olan hastalar iyatrojenik olarak ilaç yan etkileri ile karşı karşıya kaldıkları gibi, altta yatan psikiyatrik problemlerin fark edilmemesi durumunda intihara sürüklenebilirler. Bu nedenle hastalarda epileptik nöbet ve EOPN birlikteliğinin veya sadece bunlardan birisinin varlığını ispatlamak morbidite ve mortaliteyi azaltabilir. Son zamanlarda ilaca dirençli epilepsisi olan ve epilepsi cerrahisi geçiren hastalarda da EOPN gelişebildiği birkaç olgu sunumunda bildirilmektedir (7,13,14,15,17). Bu çalışmalarda rezektif cerrahi sonrası EOPN sıklığının % 1.8 ile 8.8 arasında değiştiği rapor edilmektedir. Fakat bunlarda cerrahi öncesi epileptik nöbetlere neden olan odakların yerleşimleri ve patolojileri birbirinden farklıdır. Aşağıda sunduğumuz hasta klinik, nöroradyolojik veya patolojik olarak hipokampal sklerozu saptanmış ve epilepsi cerrahisi geçirmiş mesial temporal lob epilepsisi (TLE) olan 130 kişilik hasta grubumuz içinde; cerrahi sonrası EOPN geçiren tek hastadır. OLGU SUNUSU 29 yaşındaki sağ elini kullanan ve memur olarak çalışan bekar kadın hasta, ilk kez hastanemize bir yıldır süren mide bulantısı nedeni ile başvurmuştu. Gastroenteroloji bölümünde yapılan tetkikleri sonrasında, yakınmasının psikolojik kökenli olabileceği düşünülerek psikiyatri bölümüne başvurması önerilmişti. Hafif çökkünlük belirtileri olan hastanın ruhsal durum muayenesi sırasında; iki yıldır anksiyete ile birlikte ortaya çıkan bulantısı olduğu kaydedilmişti. Buna ek olarak hasta, son üç ay içinde üç kez, iş yerinde ellerinde kasılma hissini izleyen bilinç kaybının geliştiğini belirtmişti. Bu ataklara hastanın ailesi tanık olmadığı için, nöbetler hakkında ayrıntılı bilgi elde edilemedi. Psikiyatri bölümündeki muayenesi sırasında çekilen elektroensefalografisinde (EEG) sağ temporal bölgede keskin dalga 171

ve dikenlerle karakterize epileptiform aktivite saptandı. Bu aşamadan sonra nöroloji polikliniğinde de izlenmeye başlanan hastanın öyküsünde, epilepsi risk etkeni olarak 7 aylıkken geçirdiği menenjit dikkat çekiyordu. Doğum ve perinatal döneme ait bir problem belirtilmemişti. Anne ve babası akraba değildi ve ailesinde epilepsi yoktu. İlk başvurusundaki fizik ve nörolojik muayenesi normaldi. Kranial manyetik rezonans görüntülemesinde (MRG) sağda hipokampal skleroz ve temporal lobda medial kortikal displazi saptandı. Bu bulgularla hastaya günde 900 mg/gün dozunda okskarbazepin başlandı. Altı ay sonraki kontrolünde, hastanın her ay yineleyen mide bulantısını izleyen ellerinde kasılma hissi şeklinde tanımladığı ataklarının olduğu, bazen bu sırada ağladığı öğrenildi. Ancak bilinç kaybı ile giden nöbetleri tekrarlamamıştı. Okskarbazepin tedavisine gabapentin eklendi. Ancak üçüncü haftada hasta yan etkilerden rahatsız olduğunu ve nöbetlerinde hiçbir değişiklik olmadığını belirterek gabapentini kesti. Bunun üzerine günlük okskarbazepin dozu 1200 mg a yükseltildi fakat sonraki 14 ay boyunca yakınmalarında bir azalma olmadı. Nöbetlerin sürmesi üzerine video-eeg ünitesinde izlenmesine karar verildi. Üç gün süre ile okskarbazepin dozu 600 mg/gün e düşürülerek monitorize edilen hastanın, interiktal EEG sinde sağ temporal bölgede diken ve keskin dalgalarla karakterize epileptiform aktivite izlendi. İki kez de, uykudan uyanmasıyla birlikte gelişen kompleks parsiyel nöbeti kaydedildi. Her iki nöbetin başlangıcı benzerdi, ancak birinde nöbet daha sonra jeneralize olmuştu. Hasta uyandıktan sonra boş bakmaya başlıyor ve bunu sağ el otomatizması izliyordu. Bilincin de etkilendiği bu ataklarda hasta verilen basit emirlere uymuyor ve nöbet sırasında söylenen şifreyi sonrasında hatırlayamıyordu. İki nöbette iktal EEG bulguları da benzerdi. Sağ temporal bölgeden başlayan ritmik teta aktivitesi 20-50 saniye süre ile devam ediyordu. İlk nöbette ise 20 saniye sonra jeneralize biçime dönüşüyordu (Şekil 1). Haftalık epilepsi cerrahisi toplantısında hastanın öyküsü, kliniği, iktal-interiktal EEG bulguları ve ince kesitli kranial MRG bulguları tartışıldı. Kaydedilen nöbetlerin semiyolojisinde sağ el otomatizmasının, sağ temporal lob nöbetini düşündürdüğü ve iktal-interiktal EEG kayıtlarının da sağ temporal lobu gösterdiği izlenimi edinildi. Ayrıca yedi aylıkken geçirilen menenjit öyküsünün MRG deki sağ hipokampal skleroz bulgusu ile uyumlu olduğu kaydedildi. Bu bilgilerle hastanın sağ anterior temporal lobektomi ve amigdalohipokampektomiden yarar görebileceği, nöbet kontrolünün sağlanabileceği kararına varıldı. Üç ay sonra hastaya sağ anterior temporal lobektomi ve amigdalohipokampektomi operasyonu yapıldı. Histopatolojik incelemesi sağ hipokampal skleroz olarak rapor edildi. Dört ay sonra hasta; operasyon öncesi de geçirdiği, bilincinin bozulmadığı ataklarının tekrarladığını bildirdi. Ayrıca gerilim tipi baş ağrılarından yakınıyordu. Depresyon belirtilerinin de devam etmesi nedeni ile ruhsal durum muayenesi tekrarlanan hastaya major depresyon tanısı ile essitalopram 10 mg/gün başlandı. Ancak hastanın bu ilacını düzenli kullanmadığı öğrenildi. Son kontrolünden üç ay sonra, nöbetlerinin sıklaşması nedeniyle hasta yeniden başvurdu. Nöbetler çoğunlukla iş yerinde oluyordu, bu nedenle yakınları atakları tam olarak tarif edemiyorlardı. Nöbetlerin tam tanımlanamaması ve sıklaşması sebebiyle, atakların video-eeg ile kaydedilmesine karar verildi. Dört gün süre ile okskarbazepin dozu 1200 mg/gün den 600 mg/gün e düşürülerek video-eeg monitorizasyon ünitesinde takip edildi. İnteriktal EEG de hiç patolojik aktiviteye rastlanmadı. 172

Şekil 1: Epileptik nöbet sırasındaki EEG kaydı Yatışı süresince şikayet ettiği ataklardan dört kez geçirdi. Hiçbiri cerrahi öncesindeki monitorizasyon sırasında kaydedilen nöbetlere benzemiyordu. Bütün ataklarda uyanıktı. Semiyolojileri benzer değildi. İkisinde ellerinde yumruk sıkma şeklinde kasılmalar olmuştu, birinde kollar dirsekten fleksiyon halindeydi, diğerinde ise ekstansiyonda her iki kol yana açılmıştı. Yaklaşık 3-4 dakika süren ataklardan sonra ağlıyordu. Diğer iki nöbet ise baş ağrısı ve ellerde kasılma hissi ile başlayan, ağlamayla devam eden ataklardı. Dört atakta da ışık refleksi alınıyor ve hasta verilen şifre kelimeyi daha sonra hatırlıyordu. Hasta ve yakınlarından, cerrahi sonrası evde nadir olan nöbetlerinin bu şekilde olduğu öğrenildi. Ataklar süresince EEG de zemin aktivitesindeki alfa ritminde bozulma olmuyordu (Şekil 2). Şekil 2: EOPN sırasındaki EEG kaydı 173

Ayrıca olay sırasında, öncesi ve sonrasında epileptik bir atağı düşündürtecek herhangi bir EEG değişikliği gözlenmemişti. Hastanede yatışı sırasında psikiyatrik değerlendirilmesi yapıldı, antidepresan tedaviye devam etmesi önerildi. Antiepileptik tedavi dozu değiştirilmedi. Psikiyatri ve nöroloji polikliniklerinde takip edilmesi planlandı. Yedi ay süre ile hasta poliklinik kontrolüne gelmedi. Telefon ile irtibat kurulduğunda ise antidepresan ilacını kullanmadığını belirtti. Ayrıca ağlama ile sonlanan ataklarının ayda iki-üç kez olarak devam ettiği, bilinç kaybının eşlik ettiği nöbetlerinin ise olmadığı öğrenildi. TARTIŞMA Bu olgu, izleminde hekimleri yanıltabilen tanı aşamaları geçirmesi nedeni ile ilginç bulunmuştur. Hasta ilk önce, epilepsi nöbetlerinin psikojenik kökenli ataklar olması düşüncesiyle psikiyatri bölümüne yönlendirilmiştir. Ancak gerçek epileptik nöbetlerinin olduğunun, video-eeg monitorizasyon yöntemi ile kesinleştirilmesiyle, hastaya epilepsi cerrahisi uygulanmıştır. İkinci yanıltıcı aşama ise epilepsi cerrahisi sonrası, tekrar eden nöbetlerinin epileptik nöbet olabileceği şüphesidir. Bu aşamada da yine video-eeg monitorizasyonu ile yeni atakların EOPN olduğu anlaşılmıştır. Her iki karar noktasında, atakların video-eeg ile semiyolojik ve elektrofizyolojik özelliklerinin incelenmesi yanlış tanı ve tedavileri önlemiştir. Literatürde TLE si olup da epilepsi cerrahisi sonrası, bir daha nöbet geçirmeyen hastaların oranı, %55 ile 80 arasında bildirilmektedir (2,12). Kısa veya uzun dönemde ilaç değişikliği yapmadan, nöbetlerin tekrarlaması durumunda (%20-60 sıklıkta) (23) birçok risk faktörünün yeniden gözden geçirilmesi gerekmektedir. Ancak bu aşamada EOPN in daha önceden yokken, epilepsi cerrahisi sonrası nadir de olsa ilk kez ortaya çıkabileceği akılda tutulmalıdır (7,13,14,15,17). Nöroloji pratiğinde epileptik nöbetin tanısında altın standart, davranış değişikliği ile birlikte EEG de epileptik aktivitenin kaydedilmesidir. EOPN ler için ise böyle çok güvenilir bir tanı koşulu yoktur. Tanı aşamasında en önemli basamak hastanın yakındığı tipik atakları izlemektir. Bu nedenle hasta yakınlarının çekeceği film görüntüleri önem kazanmaktadır (19). Nöbet semiyolojisini kesinleştirecek bir görüntü olmadığı durumlarda; EEG çekimi sırasında sözlü telkin, hiperventilasyon ve intravenöz serum fizyolojik enjeksiyonu gibi indüksiyon yöntemleri kullanılarak, hastanın tipik atakları ortaya çıkartılabilir. Bu atakların evde geçirdikleri ile benzer olup olmadığını öğrenmek için yakınlarının da bu aşamada hazır bulunması gerekmektedir (3,16). Hastanın atağı sırasında EEG kaydının yapılması ile EOPN tanısına daha güçlü kanıtlarla ulaşılır. Bu nedenle video-eeg monitorizasyon ünitelerinde nöbetin semiyolojik ve elektrofizyolojik analizi yapılmaktadır. Böylece epilepsi cerrahisi geçiren hastalarda tekrar eden nöbetlerin değerlendirilmesi, EOPN tanısının kesinleştirilmesinde ve gereksiz yeni bir cerrahinin önlenmesinde en önemli basamağı oluşturmaktadır. 1998 de yayınlanan olgu sunumlarında, epilepsi cerrahisi geçirmiş 166 hastanın üçünde (%1.8) (15), 96 hastanın beşinde (%5.2) (14) EOPN nin geliştiği bildirilmiştir. Glooser ve arkadaşları tarafından üç merkezden toplanan yaklaşık 250 kişilik bir hasta örnekleminde 22 hastanın cerrahi sonrası EOPN geçirdiği, diğer çalışmalardaki oranların bu seriye göre (%8.8) daha düşük olduğu bildirilmiştir (7). Bizim 130 kişilik hipokampal sklerozu saptanan mesial TLE si nedeniyle epilepsi cerrahisi geçirmiş hasta grubumuzda ise sadece bir hastada (% 0.8) ameliyat sonrası EOPN saptanmıştır. Literatürde daha önce yayınlanan bu üç çalışmaya göre hasta sayısının az olmasının, seçilen hasta grubu ile ilişkili olduğu düşünülmektedir. Bizim hasta grubumuz hipokampal sklerozu saptanan TLE si olan homojen bir 174

topluluktur. Diğer çalışmalarda örneklem özellikleri ayrıntılı belirtilmemiştir (7,13,14,15). Ancak temporal lob dışında farklı lokalizasyon ve farklı nedenlerle (displazi, tümör gibi) operasyon geçiren hastaların da yer aldığı vurgulanmıştır. Nitekim bir başka çalışmada herhangi bir nedenle beyin cerrahisi geçirmiş 372 hastanın 17 sinde (%4.6) EOPN geliştiği bidirilmiştir (18). Ayrıca bu çalışmada frontal ve pariyetal bölgeye yönelik cerrahinin EOPN gelişiminde önemli olduğu vurgulanmıştır. Hasta sayısının düşüklüğünde, hasta grubunun yukarıda tanımlanan özelliğinin yanı sıra, ameliyat sonrası ortaya çıkan EOPN lerin her zaman saptanamamasının da rolü olabilir. Çünkü epilepsi cerrahisi sonrası epileptik nöbeti ve EOPN si bir arada olan hastalarda, eğer nöbet tanımları yeterince yapılamazsa, ayrıntılı incelemeye gerek duyulmayabilir. Reuber ve arkadaşları (18) bu tip hastaların %65 inde cerrahi sonrası epileptik nöbetlerle birlikte EOPN lerin hiç olmadığını veya 3-18 ay içerisinde yavaş yavaş ortadan kalktığını bildirmektedirler. Bu nedenle seyrekleşen veya yavaş yavaş ortadan kalkan EOPN ler, epileptik nöbetler gibi yorumlanıp hasta tarafından, hekime aktarılmayabilir. Cerrahi sonrası nöbet şikayeti ile gelen hastalarda, epileptik nöbet için atipik olan davranışlar kaydedilmeli ve altta yatabilecek psikolojik faktörler (anksiyete belirtileri, travma öyküsü, intihar girişimleri, ailede psikiyatrik hastalık öyküsü) sorgulanmalıdır. Uzun süreli EEG kaydı ile birlikte video monitorizasyonu yapılmalı ve hastanın tanımladığı tipik atak sırasındaki EEG değişikliği izlenmelidir. Fakat bu incelemeler sırasında da özellikle basit parsiyel nöbetler ve bazı frontal nöbetlerde, skalpten kaydedilen EEG lerde değişiklik olmayabileceği akılda tutulmalıdır (4,8,20). Bu nedenle nöbet semiyolojisinin ayrıntıları önem kazanmaktadır. Burada bildirilen olguda da cerrahi öncesi kaydedilen gerçek epileptik nöbetlerin semiyolojisi ile cerrahi sonrası kaydedilen ataklar sırasındaki davranış özellikleri farklıdır. Cerrahi sonrası ortaya çıkan ve video-eeg monitorizasyon ünitesinde kaydedilen yeni atakların hepsi hasta uyanıkken olmuştur ve 2 dakikadan uzun sürmüştür. Dört nöbet de farklı semiyolojik özelliklere sahiptir. Ayrıca nöbetler sırasında her iki kolda kasılma şeklinde davranış olmasına rağmen EEG değişikliği olmamıştır, bu mesial yapılardan köken alabilecek gerçek bir epileptik nöbet şüphesini azaltmıştır (8,20,21). Hastanın ilk başvurusunda mide bulantısı, ellerde kasılma hissi gibi psikojenik sanılan bazı yakınmalarının olması ve hafif depresif belirtilerinin saptanması Başlangıçta da EOPN leri var mıydı? sorusunu akla getirebilir. Ancak ilk video- EEG monitorizasyonunda, yakındığı atakların tümünün kaydedilmesi ve bunların hiçbirisinin cerrahi sonrası kaydedilenlerle benzer olmaması bizi bu sorudan uzaklaştırmaktadır. Buna rağmen hastanın cerrahi öncesi, depresyonu olması sonradan geçirdiği nöbetlerin EOPN olabileceği konusunda bir ipucu olabilir (11). EOPN ler bazı yazarlarca somatizasyon bozuklukları başlığı altında incelenmektedir, ancak disosiyatif bozukluk olarak kabul edenler de vardır. Fikir birliğine varılan nokta ise altta yatan nedenin karmaşık olabileceğidir (8,11,16). Epilepsisi olan hastaların %10-50 sinde, başarılı tıbbi ya da cerrahi tedaviye rağmen, EOPN ler ortaya çıkabilmektedir. Bu sonucu kolaylaştıran etkenler arasında altta yatan organik beyin hastalığının yanı sıra, uzun süre hastanede yatış ile birlikte ortaya çıkan fiziksel ve ruhsal travmalar yer almaktadır. Özellikle sağ hemisfere ilişkin hasarlarda EOPN daha sık görülebilmektedir (7). Hasta cerrahi tedavi sonrası yeni dönemde aile ve toplum içinde yeni sorumluluklar üstlenmektedir. Ayrıca nöbetlerin geçmesi ya da azalması ile çevresinde oluşan koruyucu destekler yavaş yavaş kaybolmaya başlamıştır. Hastanın hazır olmadığı bu şartlar, bilişsel 175

ve sosyal yetersizliği, cerrahi sonrası özellikle ilk altı aydan sonra duygudurumunda ortaya çıkan değişiklikler; eski hasta haline dönüşüne ve EOPN lerin ortaya çıkmasına neden olabilmektedir (8). Ayrıca epilepsi cerrahisi sonrası EOPN geçiren hastaların %77 sinin kadın olduğunu bildiren çalışmalar bulunmaktadır (7). Yine EOPN si olan hastalarda, altta yatan psikiyatrik hastalıklardan daha sık görülen posttravmatik stres bozukluğunun ve depresyonun da kadınlarda erkeklerden daha yüksek oranda görüldüğü bildirilmektedir (6). Burada bildirilen hastanın cinsiyeti, sağ hemisferden geçirilen epilepsi cerrahisinin travma etkisi ve öncesinde var olan duygudurum bozukluğu EOPN nin ortaya çıkmasında etkin olmuş olabilir. EOPN tedavisi aşamasında, psikiyatri ve nöroloji hekimlerinin ortak hareketi başarıyı artırmaktadır. İlk basamak hastaya EOPN geçirdiğinin açıklanması ve buna hastanın inanmasını sağlamaktır. Davranış tedavisinin yanı sıra ilaç tedavisi önerilmektedir (9,16). Özellikle disosiyasyon ve somatizasyon bozukluklarında etkili olan serotonin geri alım inhibitörleri altta yatan depresyon olmasa da kullanılabilir. Bizim hastamızın EOPN lerinin tedavisinde de antidepresan tedavi başlanması ile birlikte psikiyatri bölümünce izlenmesi planlanmıştır. Ancak hasta önerilerimize uymamıştır. Bu hasta bize, epilepsi cerrahisi planlanan hastaların, baştan itibaren ekip çalışması (nörolog, beyin cerrahı, nöroradyolog, psikiyatrist, psikolog ve nükleer tıp uzmanı) ile takibinin önemini göstermektedir. Sadece poliklinik kontrolleri ile yapılan tedavi planı başarısız olabilmektedir. Literatürde de EOPN si olan hastaların takiplerinde, %60-70 inin ataklarının devam ettiği bildirilmektedir (16). Prognozu kötüleştiren nedenler arasında EOPN nin geç yaşta ortaya çıkması, ağır semiyolojik özelliklere sahip olması, hastada altta yatan kişilik bozukluklarının olması ve somatizasyon-disosiyasyon yatkınlığının olması yer almaktadır. Bu nedenle epilepsi cerrahisi planlanan hastaların, cerrahi sonrası oluşan duygudurum değişikliklerine uyumu, ayrıntılı ruhsal durum muayenesi yapılarak önceden tahmin edilebilir. Bunlara karşı ekip olarak gerekli önlemlerinin alınması, tedavi aşamasında daha yüz güldürücü sonuçlara ulaşılmasını sağlayabilir. İletişim: F. İrsel Tezer E-mail: irseltezer@yahoo.com.tr Gönderilme Tarihi: 31 Haziran 2006 Revizyon Tarihi: 11 Eylül 2006 Kabul Tarihi: 21 Eylül 2006 The Online Journal of Neurological Sciences (Turkish) 1984-2007 This e-journal is run by Ege University Faculty of Medicine, Dept. of Neurological Surgery, Bornova, Izmir-35100TR as part of the Ege Neurological Surgery World Wide Web service. Comments and feedback: E-mail: editor@jns.dergisi.org URL: http://www.jns.dergisi.org Journal of Neurological Sciences (Turkish) Abbr: J. Neurol. Sci.[Turk] ISSNe 1302-1664 KAYNAKLAR 1. Benbadis SR, Allen HW. An estimate of the prevalence of psychogenic non-epileptic seizures. Seizure 2000;9(4): 280 281 2. Bertram EH Why does surgery fail to cure limbic epilepsy? Seizure functional anotomy may hold the answer. Epilepsia 2003; 56:93-99. 3. Dericioğlu N, Saygı S, Ciğer A. The value of provocation methods in patients suspected of having non-epileptic seizures. Seizure 1999; 8:152-156 4. Devinsky 0, Sanchez-Villasenor F, Vazquez B Kothari M, Alper K, Luciano D Clinical profile of patients with epileptic and nonepileptic seizures. Neurology 1996 ; 46: 1530 1533 5. Engel J. Jr. Seizures and Epilepsy F.A. Davis co., Philadelphia. 1989; S:351 176

6. Gijsbers van Wijk CMT, Kolk AM, van den Bosch WJHM, van den Hoogen HJM. Male and female health problems in general practice: the differential impact of social position and social roles. Sac Sci Med 1995;40:597-611. 7. Glosser G, Roberts D, Glosser DS Nonepileptic seizures after resective epilepsy surgery. Epilepsia 1999; 40: 1750 1754. 8. Kanner A, Iriarte J. Psychogenic pseudoseizures: Semiology and differential diagnosis. P Kotagal, HO Lüders (ed), The Epilepsies Etiologies and Prevention. Academic Press 1999, 1. Baskı;s:509-516 9. Kroenke K, Swindle R. Cognitive behavioral therapy for somatization and symptom syndromes: a critical review of controlled clinical trials. Psychother Psychosom 2000; 69:205 15. 10. Lesser RP. Psychogenic seizures. Neurology 1996; 46:1499 507. 11. Lesser RP. Treatment and outcome of nonepileptic psychogenic seizures. Epilepsy Currents 2003; 3:198-200. 12. McIntosh A, Kalnins R, Mitchell A, Fabinyi GC, Briellman RS, Berkovic SF. Temporal lobectomy: Long-term seizure outcome, late recurrence and risks for seizure recurrence. Brain 2004;127:2018-2030 13. Montenegro MA, Guerreiro MM, Scotoni AE, Stella F, Leone AA, Honorato DC, Damasceno BP, Guerreiro CA, Cendes F. De novo psychogenic seizures after epilepsy surgery: case report. Arq Neuropsiquiatr 2000; 58: 535 537. 14. Ney GC, Barr W, Napolitano C, Decker R, Schaul N. New-onset psychogenic seizures after surgery for epilepsy. Arch Neurol 1998; 55:726-30. 15. Para J, Iriarte J, Kanner AM Bergen DC. De novo psychogenic non-epileptic seizures after epilepsy surgery. Epilepsia 1998; 39(5):474-477. 16. Reuber M. ve Elger C. Psychogenic non-epileptic seizures: review and update. Epilepsy & Behavior 2003; 4: 205 216 17. Reuber M, Kral T, Kurthen M, Elger CE. New-Onset Psychogenic Seizures after Intracranial Neurosurgery Acta Neurochir 2002; 144: 901 907. 18. Reuber M, Kurten M, Fernandez G. Epilepsy surgery in patients with additional psychogenic seizures. Arch Neurol 2002; 59:82-86. 19. Samuel M, Duncan JS. Use of the hand held video camcorder in the evaluation of seizures. J Neurol Neurosurg Psychiatry 1994; 57:1417 8. 20. Saygı S, Katz A, Marks D, Spencer SS. Frontal lobe partial seizures: comparison of clinical and ictal characteristics. Neurology 1992;42:1274-1277. 21. Shen W, Bowman ES, Markand ON. Presenting the diagnosis of pseudoseizure. Neurology 1990; 40:756-759. 22. Stagno JS. Etiological factors in psychogenic seizures. P Kotagal, HO Lüders (ed), The Epilepsies Etiologies and Prevention. Academic Press 1999, 1. Baskı. s:503-507. 23. Tellez-Zenteno J, Dhar R, Wiebe S. Long term seizure outcome following epilepsy surgery: A systematic review and meta-analysis. Brain 2005;128:1188-1198. 177