YAZ 2014 ISSN 1309-7431 SOLUM TA SA ARKAM RIM SAGIM

Benzer belgeler
2. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (16 Şubat-27 Mart 2015 )

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

HALE OZANSOY RESİM SERGİSİ DEFNE SANAT GALERİSİNDE AÇILDI

Festivalin Tarihçesi

4.Öğrenim Durumu: ÖZGEÇMİŞ. 1.İsim : Turgut. 2.Soyadı: Yüksel. 3.Ünvanı: Öğretim Görevlisi. Derece Alan Üniversite Yıl

3. SINIF PYP VELİ BÜLTENİ (8 Eylül Ekim 2014 )

BAŞARI ÖDÜLSÜZ KALMAZ!

GÜMÜŞHANE ÜNİVERSİTESİ İLETİŞİM FAKÜLTESİ NE HOŞGELDİNİZ

1.Kameranın Toplumsal Tarihi. 2.Film ve Video Kameraları. 3.Video Sinyalinin Yapılandırılması. 4.Objektif. 5.Kamera Kulanım Özellikleri. 6.

İLETİŞİM TASARIMI UZMANI

Müze eğitiminin amaçları nelerdir?

Yetenekleriniz Konuşsun!

Profesör, Betül Atlı Işık Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Moda ve Tekstil Tasarımı Bölümü

KENDİMİZİ İFADE ETME YOLLARIMIZ

CUMHURİYET ORTAOKULU 7. SINIF GÖRSEL SANATLAR GÜNLÜK DERS PLANI

YÖNETİM KURULU ASİL ÜYELER

2. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (18 Ocak-11 Mart 2016 )

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 3 YAŞ GRUBU MAYIS AYI EĞİTİM PROGRAMI

İnternetin Gerçekleştirdiği Dönüşümün Sonucunda Şeffaflık ve Bilgi Kirliliği Arasında: Yurttaş Gazeteciliği

İçindekiler CUMHURİYET BAYRAMI TÖRENİMİZ

İletişim Fakültesi(İ.Ö.) Gazetecilik Lisans 2011 Yılı Müfredatı. Genel Toplam Ders Adedi : 60 T : 158 U : 5 Kredi : 113 ECTS : 240 T+U : 163

KENDİMİZİ İFADE ETME YOLLARIMIZ

ABİDİN DİNO

66 Fotoğrafçı Etkinlik Listesi. 52 Haftalık Fotoğrafçılık Yetenek Sergisi

Sponsor Ol Rengini Seç Kendini Göster

Ekolojik Tasarımlar ve Sanat

çocukların çok ilgisini çekti. Turdan sonra çocuklar müzedeki atölyede

Medeniyet Okulları REHBERLİK SERVİSİ SUNAR..

İstanbul Erkek Liseliler Derneği Aylık Bülteni

1. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (07 Aralık Ocak 2016)

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI

ARKAS KOLEKSİYONU NDA POST-EMPRESYONİZM

Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl. Doktora Tezi/S.Yeterlik Çalışması/Tıpta Uzmanlık Tezi Başlığı (özeti ekte) ve Danışman(lar)ı :

Düşüncelerimizi, duygularımızı ve kültürümüzü oyunlar aracılığı ile ifade ederiz.

Yaşam alanları ihtiyaca ve koşullara göre değişiklik. gösterir. BULUNDUĞUMUZ MEKÂN VE ZAMAN

Haftalı NİSAN Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız Kutlu Olsun!

Her güzelin bir kusuru var

CUMHURİYET ORTAOKULU 8. SINIF GÖRSEL SANATLAR GÜNLÜK DERS PLANI

21 yıllık tecrübesiyle SiNCAN da

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

SİNOPSİS. Fragmanın Youtube Fragmanı: Fragmanın İndirme Linki:

3. SINIF PYP VELİ BÜLTENİ (07 Eylül-16 Ekim 2015 )

1.Bireyden Kitleye. 2.Habere İlk Adım: Gazete. 3.Her Yerdeki Ses: Radyo. 4.Düş mü, Gerçek mi?: Sinema. 5.Evdeki Dünya Televizyon

BÜYÜKPARK SOSYAL ODAKLI KAFETERYA TASARIMI

Buruşuk Ömer Destanı

Matematik dersinde çıkarma işlemleri kartları ile zihinden işlemler yaptık ve kullandığımız yöntemleri birbirimizle paylaştık.

ANAVARZA BAL ÇOCUK TİYATROSU

ÖZEL OKAN İLKOKULU EĞİTİM ÖĞRETİM YILI

SANAT FELSEFESİ. Sercan KALKAN Felsefe Öğretmeni

ANA SINIFI PYP VELİ BÜLTENİ. (19 Aralık Şubat 2017)

EK-2: İnşaat Mühendisliği Öğrenci Anketi

ÇİÇEK GRUBU NİSAN BÜLTENİ

KIRILL ISTOMIN in. renkli dünyası ve DEKO TASARIM

ANASINIFI PYP VELİ BÜLTENİ. (18 Aralık Şubat 2018)

ISSN Yayın Türü: Yerel ve Süreli. Yayın Danışmanları Oya İşeri - Hüseyin Emiroğlu. Görsel Yönetmen Sedat Gever. Grafik Arz Tanıtım

Bu resmi ne yönden yada nasıl gördüğünüz,nasıl yorumladığınız çok önemli! Çünkü medya artık hayatımızın her alanında ve her an yanı başımızda!

1824 yılında Paris Salonu'nda John Constable'ın eserleri sergilendi. Ressamın, kırsal manzaraları bazı genç meslektaşlarını etkiledi.

Tiyatro Gösterisi Su Damlası Sabancı Müzesi Gezimiz Öğretmenler Günü Kutlamamız Yılbaşı Kermesimiz Bahar Kermesimiz Yardım Kampanyamız

STREET ART/SOKAK SANATI

İLETİŞİMDE TASARIM TASARIMDA İLETİŞİM KONULU ULUSLARARASI KATILIMLI SEMPOZYUM VE SERGİ GERÇEKLEŞTİ

ANAFİKİR: Kendimizi tanımamız, sorumluluklarımızı yerine getirmemizde

Neden Daha Fazla Satın Alalım?

ANASINIFI PYP VELİ BÜLTENİ. (07 Aralık Ocak 2016)

KASIM-OCAK ATÖLYE PROGRAMI

YENİLEŞİM VE TASARIM 9. KALİTE VE BAŞARI SEMPOZYUMU NİSAN 2011 BURSA

SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Bugüne kadar nerelerde görev aldınız?

3. SINIF PYP VELİ BÜLTENİ (27 Mart - 12 Mayıs 2017 )

BULUNDUĞUMUZ MEKÂN VE ZAMAN

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

Yaşam alanları ihtiyaca ve koşullara göre değişiklik

ANA SINIFI PYP VELİ BÜLTENİ. (10 Eylül-19 Ekim 2018)

SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI. Sanat ve Tasarım Yüksek Lisans Programı (Tezli)

YAZ DEMEDEN ÖNCE. Gülsemin ERGÜN KUCBA Türkçe Öğretmeni. Terakki Vakfı Okulları 2. Yazma Becerileri Sempozyumu

Liselilerden Eğitim Sistemine Sert Eleştiri

Beşiktaş Gazetesi. Günlük web Gazetesi Salkım Söğüt Saç

Nükhet YILMAZ HAYAT BİLGİSİ Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası nı kutladık. Halk ekmek fabrikası gezisine katıldık. TÜRKÇE * Dilbilgisi:

MARKA İLETİŞİM SÜRECİ. Brif Toplantısı. Analiz ve Araştırma Süreci. İletişim Stratejisi. Konumlandırma ve İletişim Çalışmaları

Tasarım Raporu. - Projemizde detaylı bir şekilde ulaşmak istediğimiz amaçların belirlenmesi,

'MASALLARA DOKUN' KSS PROJESİ

Fotoğraf Sevdalısı Bir Doktor:

TEKNOLOJİ TASARIM DERSİ TANITIM VE PAZARLAMA

Yaratıcılığın; uçsuz bucaksız, sınır tanımayan, sıra dışı fakat gerçekliği taçlandıran gücüne inanıyoruz

ALKEV Ozel. Anadolu Lisesi

İBRAHİM DEMİREL FOTOĞRAF DİLİNDE BİR SÖYLEŞİ. asosöyleşi

Değerli Site Sakinleri; Hazırladığımız yaz etkinlikleri çerçevesinde Temmuz ve Ağustos ayı içinde kesinleşen programlar aşağıda sunulmuştur.

TÜRK DÜNYASI VAKFI. Bana Bir Hikaye yaz projesinin web portalına hoş geldiniz!

BULUNDUĞUMUZ MEKÂN VE ZAMAN

KUKLA ÇOCUK TİYATROSU

KAYI OKULLARI. Haftalı NİSAN Her çocuk bir fidan; hepimiz bir orman!

3. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ. (30 Mart 15 Mayıs 2015)

HALKLA İLİŞKİLER. HALKLA İLİŞKİLERDE FAYDALANILAN YÖNTEM ve ARAÇLAR - 2. Yrd.Doç.Dr. Özgür GÜLDÜ

2. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (20 Ekim Aralık 2014 )

Hizmetlerimiz. Allnjoy Event Works,

KARİYER GÜNLERİ ETKİNLİKLERİ

Benim en büyük şansım Adnan Turani gibi hem iyi bir sanatçı hem de iyi bir eğitimci atölye hocamın olmasıydı.

T. C. MALTEPE ÜNİVERSİTESİ GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ OYUNCULUK LİSANS PROGRAMI. Güz Yarıyılı

BABA NERDESİN KAYBOLDUM

3. SINIF 3. SORGULAMA ÜNİTESİ VELİ BİLGİLENDİRME BÜLTENİ Öğretim Yılı

Transkript:

16 YAZ 2014 ISSN 1309-7431 SOLUM Ö N Ü M TA SA RIM SAGIM ARKAM

Az Kaldı İELEV Özel Lisesi ne Kayıt İçin Son Günler TEOG Özel Okullar Taban Puanının 21 Temmuz 2014 tarihinde ilanının ardından; İELEV Özel Lisesi nin 48 kişilik kontenjanı için ön kayıt ve sınav programı: n n n n Özel Okullara 1. Ön Kayıt: 4 5 Ağustos İELEV Özel Lisesi Yeterlilik Testi: 4 5 Ağustos* İELEV Özel Lisesi Aday Öğrenci Mülakatı: 4 5 Ağustos* Özel Okullara 1. Kesin Kayıt: 6-7 Ağustos * Daha önce İELEV Özel Lisesi Yeterlilik Testini alan ve mülakata giren adaylarımızın sadece TEOG sonuçlarını getirmesi yeterli olacaktır. İELEV Eğitim Kurumları nda, İstanbul Erkek Lisesi mezunlarına özel indirim yapılmaktadır. İELEV Özel Lisesi Hakkında: 2014-15 eğitim-öğretim yılında Çekmeköy de hizmete girecek olan lisemiz; Almanca, İngilizce ve Türkçe eğitim verecek. Mezunlarımız GIB (Gemischtsprachiges International Baccalaureate) Diploma Programı ile Amerika ve Avrupa daki saygın üniversitelere kabulde ayrıcalıklar ve Almanya daki üniversitelerde ücretsiz eğitim şansı kazanacaklar. Detaylı Bilgi İçin: İELEV Özel Lisesi n 0 216 304 6909 n lise@ielev.k12.tr İstanbul Erkek Liseliler Eğitim Vakfı Eğitim Kurumları www.ielev.k12.tr ielev ielev

SARISİYAH 1

SUNUŞ Sevgili Sarı-Siyahlılar Son yıllarda dilimizden düşmeyen bir kavram tasarım, biz de dergimizin 16.sayısını Hayatımız Tasarım başlığıyla sizlerin okumasına sunuyoruz. Her yıl olduğu gibi bu sene de 18 Mayıs ı 19 Mayıs a bağlayan gece saat 03.30 da lisemiz öğrencileri, Sakarya İzci Grubu ve mezunlarımızın katılımıyla Çanakkale de hayatlarını kaybeden ağabeylerimizi anmak için Kırmızısırt taydık. Önümüzdeki sene Çanakkale de hayatlarını kaybeden ağabeylerimizi 100. kez anacağız. Bu nedenle camiamızın kurumlarının bir araya geldiği Sarı Siyah Konsey olarak, katkıda bulunmak isteyen Sarı Siyahlıların da katılımıyla güzel bir anma yılı, töreni hazırlamayı hedefliyoruz. Bu konudaki ilk toplantımızı 1 Temmuz 2014 tarihinde gerçekleştirdik. İkinci toplantımızı 7 Ağustos Perşembe günü saat 19.00 da gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Bu sene olumsuz hava koşulları bir ilke sebep oldu ve Aşure Günümüzü okul binasının içinde gerçekleştirdik. Şiddetli yağmura rağmen yine kalabalık, yine keyifli bir Aşure günü yaşadık. Mezun yürüyüşümüzü de her zamanki coşkuyla Sarı Siyah Motorsiklet Orkestrası eşliğinde orta kat koridorunda gerçekleştirdik. Bu sene dernek olarak düzenlediğimiz gezilerin sayısını arttırma yoluna gittik. İki bölümden oluşan Fatih-Zeyrek gezimizi, İstanbul un Çatıları gezisiyle devam ettirdik. Önümüzdeki Eylül den itibaren şehiriçi ve dışında geziler yapmaya devam edeceğiz. Üye girişi bölümüne ilişkin altyapı çalışmalarımız sürmekle beraber, yeni web sitemiz yayına girdi, daha kullanıcı dostu olarak tasarlanan site üye girişi bölümünün de aktif hale gelmesiyle, üyelerimizin bilgilerini kolaylıkla güncelleyebileceği, aidat bilgileri ve diğer detaylara kolaylıkla erişebilecekleri bir yapıya kavuşmasını hedefledik. 2013-2014 eğitim yılında 24 üniversite öğrencisi ile 11 lise öğrencisine burs sağlamaya devam ettik. Ancak burs isteyen öğrencilerin sayısı her sene artmaya devam etmekte, 2014-2015 öğretim yılı için burs dönemi Eylül ayında başlayacak olup, siz Sarı Siyahlıların bu konudaki destekleri daha fazla Sarı Siyahlı kardeşimize burs verebilmemiz açısından önem taşımaktadır. Adana da gerçekleştirilen Basketbol Play Off Final Grubu maçlarında beklediği sonuçları alamasa da, başarılı bir sezon geçirerek Sarı Siyahlılara taraftarlık keyfini yaşatan İstanbulspor a önümüzdeki sezon da başarılar diliyor, Sarı Siyahlıların bu sene verdiği desteğin önümüzdeki sezon da artarak devam etmesini umuyoruz. Dergimizin her yeni sayısından sonra sizlerden gelen güzel yorumlar, bizleri bir sonraki sayıyı hazırlarken daha çok motive ediyor. Bugüne kadar dergimizin sizlere ulaşmasına katkı sağlayan tüm sponsorlarımıza bu vesileyle teşekkür ediyor, keyifle okuduğunuza inandığımız dergimiz için Sarı Siyahlıların artan desteklerini bekliyoruz. 17. sayıya kadar keyifli okumalar Zeynep Erverdi 00 stanbul Erkek Liseliler Derne i Baflkanı derneginiz@ielder.org.tr

EDİTÖRDEN Merhaba, Okuduğunuz sayıyla ilgili alengirli laflar etmeyeceğim. Konuya ilerleyen sayfalarımızda onu anlatan, yazan, çizen ve fotoğraflayanların yeterince ayna tutacaklarını düşünüyorum. Yeniyi uygun bir şekilde karşılamak, eskiyi yinelemekten daha iyidir. Öyleyse: Önüm, arkam, sağım, solum tasarım... Dergimizde Yer Alın Önceliğimiz incelediğimiz konunun bir İstanbul Liseli tarafından yazılıp-çizilmesi, anlatılması ya da en azından bizlerle bir ilişkisinin olması. Elbette her konuda bunu başarmak kolay değil. Üstelik dergimizde yer almayı kabul eden ve Sarı-Siyahlı olmayan değerli yazar, çizer ve fotoğrafçıların, röportaj yaptığımız konunun uzmanı bilim, sanat, spor ve iş dünyası insanlarının katkılarını düşünürsek, bu tek taraflı yaklaşıma çok da sıcak bakmıyoruz. Hem bizlere keyif verecek hem de herkesin severek okuyabileceği bir dergi için dengeyi korumak en büyük uğraşımız. Bildiğiniz gibi, her sayıda bir sonraki derginin ana konusunu ilan ediyoruz ki sizlerin katılımını yönlendirebilelim. Yazılarınızı sayfalarımızda daha çok görmek istiyoruz. Röportaj yapabileceğiniz veya yapılmasını önerdiğiniz kişiler varsa, fotoğraflarınızla yer almak istiyorsanız bana yazın. Özellikle genç mezunlarımızın yazı işlerinde bulunmalarını önemsiyorum. Onların fikirlerine ve enerjisine ihtiyacımız var. Yeni Sayı İle Gülümseyelim Dört seneyi arkamızda bıraktık. 5. senemizi neşeli karşılayalım istedik ve konusunu Mizah olarak seçtik. Büyük Usta Rıfat Ilgaz a göre mizah bir biçemdir. Topluma bakış açısıdır. Mizacımızdan gelen bir özelliktir, bir çeşnidir. Bilgi ve teknik değildir, edinilemez. İnsanın yaradılışında vardır. İzah edilemeyen şeyin mizahı yapılır. Bu anlamda çok da güçlü bir muhalefet etme şeklidir. Belki de bu nedenledir insanımızın yaradılışındaki bu gücün çok sık otaya çıkması. İstanbul Liseliler gibi belli bir dönemi aynı kişi, ortam ve kurallarla yaşamış olan grupların mensupları bilirler ki, o grupların kendilerine has geliştirdikleri bir gülmece tarzı vardır. Bu tarz dönemden döneme dil farklılıkları gösterse de hissiyatı aynıdır. En yakın örneğini Oyun sayımızın İEL Oyunları konusunda gördük. Farklı yaş ve dönemden mezunların anlattıklarının ortak noktaları ne kadar belirgin ve ne çoktu. Yine aynı şeyi yapalım istiyorum. Sizlerden üç konuda katkı rica ediyorum: 1. Kendi zamanınızda kimlere ve nelere gülerdiniz, o dönemin mizah anlayışı neydi? sorularına yanıt vermenizi, 2. Yaşadığınız komik olaylar var mı? Yazmanızı, 3. Yıllıklarınızdaki gülmece sayfalarını göndermenizi. Ortaya hadi canım dedirttiren, çok keyifli yazıların çıkacağına eminim. Hepinize güzel bir yaz ve mutluluk dolu bir sonbahar diliyorum. Hadi; kışın kasvetli yüzü henüz kendini göstermeden, biraz gülümseyelim. Tansel Atasagun 87 SARISİYAH Dergisi Genel Yayın Yönetmeni tansel@tanselatasagun.com

Isler ters gitmeden önce, sayfayı ters çevir. mutlu eder GENEL SİGORTA

XXXXX 34 Kent ve Tasarım İhsan Bilgin 72 ve İdil Erkol 99 şehir üzerine kafa yoran, onu okumaya gayret eden ve birlikte çalışan iki İstanbul Liseli. Pek çok kez yaptıklarından farklı olarak bu sefer dergimiz için bir araya geldiler ve kent, kent tarihi ve tasarım ilişkisi üzerine konuştular. Dosya İçindekiler 8 Tasarımın Kısa Tarihi Tansel Atasagun 87 9

Türk ün Tasarımla İmtihanı Avşar Gürpınar 54 SARIS YAH Say 15 YAZ 2014 MT YAZ SAH B stanbul Erkek Liseliler Derne i ad na Zeynep Erverdi 00 GENEL YAYIN YÖNETMEN Tansel Atasagun 87 tansel@tanselatasagun.com tansel@hayalgucutanitim.com SORUMLU YAZI filer MÜDÜRÜ Umut Kurç 98 YAYIN KURULU Ali Fırat Arıcan 00, Tarık Volkan Gengen 93, Emre Yılmazcan 09, Hakan Soğukpınar 11 SANAT YÖNETMEN Rag p ncesa r 14 22 42 48 58 Afişe Çıkmak Yılmaz Aysan Fotoğrafla Toplum Belleğini Tasarlamak Murat Yaykın Evim Evim Güzel Evim Bahadır Baruter 82 Bütün Kızlar Toplandık, Sorduk: Neden Dışlandık? Dr. Diğdem Sezen Hayali Gerçek Yapmak Şebnem Yalınay Çinici ile röportaj 66 70 74 Tasarım ve Müşteri Deneyimi Fuat Yalçın 72 Bir Yaşam Biçimi Olarak Makerspace ler ve Atölye İstanbul Kerem Alper 03 ile röportaj Oyun Tasarımı Nedir? Ne Değildir? Dr. Altuğ Işığan 78 Bizden Haberler YAZI filer Bahar Balık 09, Begüm Hamzaoğlu 09, Canberk Beygova 09, Emre Koz 97, Mehmet Burak Soysal 06 GRAF K TASARIM - UYGULAMA Hayalgücü Tanıtım Hizmetleri GÖRSEL ÇALIŞMALAR Abidin Dino, AHEP Üniversitesi arşivi, Ajans France Presse, Ali Artan, Amahouo Outmane, Angel Riesgo Martinez, Atölye İstanbul arşivi, Avşar Gürpınar, Bahadır Baruter 82, Bayram Balcı, Betül Atlı, DİSK arşivi, Eisenacher, Eray İdil, F. Albert Schwartz, Filiz Atasagun, Glauber Rocha, Hasan Barutçu, Human Rights Watch arşivi, James Maher, Jeongmee Yoon, İbrahim Niyazioğlu, İnci Tuğsavul Özgüden, Lyza Danger, Nurettin Çalışkan, R. Hachfeld, Sadık Karamustafa, Selçuk Demirel, Selim İmamoğlu, Suzanne Opton, Tansel Atasagun, Thee Erin, TOKİ arşivi, Turgut Salgar, UCR arşivi, Val Proudki, Yılmaz Aysan, Zeynep Aldeniz, Zeynep Azra Günden YAZILAR Altuğ Işığan, Avşar Gürpınar, Bahadır Baruter 82, Diğdem Sezen, Emre Koz 97, Emre Yılmazcan 09, Fuat Yalçın 72, İdil Erkol 99, Murat Yaykın, Tansel Atasagun 87, Yılmaz Aysan, REKLAM KOORD NATÖRÜ Filiz Atasagun KAPAK Önüm Arkam Sağım Solum TASARIM Kapak Tasarımı Tansel Atasagun 87 SOLUM Ö N Ü M TA SA RIM SAGIM ARKAM YAPIM Hayalgücü Tan t m Hizmetleri 216 339 4901 BASKI Karakter Color 212 432 3001 Sertifika no: 12799 YAYIN TÜRÜ Süreli Yerel Yay n ISSN- 1309-7431 Ücretsizdir Üç ayda bir yay nlan r. stanbul Erkek Liseliler Derne i Türkoca Caddesi No:4 Ca alo lu T: 212.5126462-5225994 W: www.ielder.org.tr Yap m Yeri: stanbul Bask Tarihi: Temmuz 2014 Her hakl sakl d r. Yaz lar n sorumluluklar yazarlara aittir. Bu dergide yer alan yaz, makale, foto raf, çizim ve illüstrasyonlar n elektronik ortamlar da dahil olmak üzere bir k sm n n veya tamam n n S A R I S İ Y A H 7 yay nlanmas ve ço alt lmas yaz l izne tabidir. Bu dergi Bas n Meslek lkeleri'ne uymaya söz vermifltir.

DOSYA Global çağdaş yaşamımızın her milimetrekaresini işgal eden tasarım kelimesinin harfleri arasına bu kadar sıkışmışken kocaman kelimelerle dolu uzun bir yazıyla işgal etmeyeceğim sayfaları. Kısa bir girişle birlikte Fas kökenli Fransız grafiker Amahouo Outmane nın minimalist poster çalışmalarına bırakacağım anlatımı. Sanat akımlarını temsil eden minimalist çalışmalar, tasarım tarihinin de özeti niteliğinde. 1 Yazı Tansel Atasagun 87 Posterler Amahouo Outmane Kişisel yaratıcılık ve hayalgücüne sınır çizilememesinden olsa gerek, tasarım kavramı pek çok farklı yaklaşım ve tanımla açıklanmakta. Ancak grafik tasarımdan mimariye, eğitim tasarımından oyun tasarımına kadar olan tüm alanları içine alacak bir tarif yapmak gerekirse, içerik (content) e uygun form arayışı/buluşu olarak özetlenebilir. İçerik olarak adlandırdığımız şey bir konu, fikir, kullanım, işlev, konsept, süreç vs gibi soyut ya da somut farklı değişkenlerden oluşabilir. Bu bakış açısıyla şu an kullandığımız dilden başlayarak herşeyin bir tasarım olduğunu söyleyebiliriz. Yaratılış ya da varoluş, nasıl tanımlarsanız tanımlayın tasarımı bu ilk noktadan başlatmak zorundayız. Böylece, M.Ö. 14 binlerde yapılmış mağara resimlerini grafik tasarımın (resmin, karikatürün, grafitinin ) başlangıcı, M.Ö. 4. yy da yazının bulunmasını tasarımın boyutunu değiştiren bir unsur olarak kabul edebiliriz. Ya da gördüğünü vücut hareketleri ve mimiklerle anlatmaya çalışan insanın bu davranışını tiyatronun, dansın, sinemanın vb kökeni Tasarım ve Tasarım (!) Hal böyleyken, tasarım dendiğinde algıladığımız hep farklı olan. Bu da aslında kendisi de bir tasarım olan güncel dilin bir cilvesi. Ve elbette tasarım kelimesini farklı algılattırmayı başarmış yüksek konumlandırma peşindeki tasarımcılar ve buna paralel gelirlerini yükselten ticaret erbapları. Zaman, dört tarafı tasarımla çevrili yaşamlar zamanı. Özellikle postmodernist yaşamın getirdiği ve neoliberalizmin abarttığı bu kreativite içinde kalma durumu, öte yandan tasarım (!) olarak da karşımıza çıkıyor. Dayanma sınırlarımızı zorlayan iki taraflı bombardıman Bu nasıl estetik, Bunun işlevi nerede?, Tasarım-üretim süreci-paha ilişkisi doğru mu? gibi soruları sormayı bıraktırıp, bize Yeter! Her şey de tasarım mı olmalı?!! çığlığı attırıyor. Maalesef (yoksa çok şükür mü demek gerekir) sevgili okuyucu, önümüz, arkamız, sağımız solumuz tasarım. Mesele bunun pazarlamayla olan ilişkisinde. Yazının bulunmasıyla birlikte resim ve yazı birlikte kullanılmaya başlandı, matbaanın icadına kadar da el yazması metinler her biri yaratıcısının becerisini taşıyan farklı (ama

Rönesans: Sözcük genel anlamda, İtalya da 15. yüzyılda başlayan ve 16. yüzyılda doruk noktasına ulaşan entelektüel bir etkinliği içermektedir. Rönesans terimi ilk kez 15. yüzyılda klasik öğretinin yeniden doğuşu nu tanımlamak üzere kullanılmış, daha sonra Vasari nin 1550 tarihli ünlü kitabında sanatların yeniden doğuşu anlamında ele alınmıştır. Terimin anlamının edebiyat ve sanat etkinliği olarak belli bir dönemi içermesi ve yaygınlaşması 18. yüzyılda başlamıştır. birbirinden de öykünen) grafik unsur, resim ve çizimlerle süslendi. Matbaanın icadından sonra basılan yayınlar için de harf ve metin dizimi erken dönem grafik tasarım pratikleridir, diyebiliriz. Obje tasarımı olarak adlandırılabilecek bugünün endüstri tasarımı örnekleri öncelikli ihtiyaçlar doğrultusunda gelişti. Bunlar çoğunlukla yeni buluşlardı zaten. Avlanma ihtiyacına çözüm ok tasarımı, yayın kullanım alanlarına göre farklılaşması, savunma ve fetihler için savaş makinelerinin icadı, doğadaki seslerin peşindeki insanın müzik aleti tasarımları, önceleri açık alanda ya da ateş çevresinde anlatılan görsel hikayelerin, artık belli sözel ya da yazınsal metinlerden oluşması ve sahneleme ihtiyacı sonucunda sahne ve dekor tasarımları, yeme içme alışkanlıklarının değişmesiyle mutfak araç gereçleri, bölgelerin farklı barınma ihtiyaçlarına uygun gelişen mimari üslup, tasarımcısının hikayesini taşıyan el dokuması halılar gibi el sanatları Örnekleri çoğaltmak mümkün. Tasarım Kavramının Kullanılması Asıl çıkış noktası ise; sanayileşme ve modern yaşama geçiş ile, özellikle de fotoğrafın keşfi ile ortaya çıkan İzlenimcilik ve Post-İzlenimcilik akımlarının sonrasında oldu. Resim sanatı farklı bir yöne ilerlemeye başladı ve grafik, afiş, ürün katalogları vb. öne çıktı. Gazetelerle de reklam ve tanıtım hızlandı. Örneğin; ürün katalogları ilk önceleri fotoğraflarla değil gravür baskılar ile yapılmaktaydı. İşlerin tanıtımını ve duyurusunu yapan afişler de kendi içerisinde ayrı bir alan haline geliyordu. Bu alanlarda ilk çalışanlar da grafiker, grafik sanatçısı veya tasarımcı değil ressamlardı. Bu yüzden resimsel özellikleri önde, tipografik özellikleri geri planda kalıyordu. Fakat baskı tekniklerinin ilerlemesi, fotoğrafın geliştirilmesi ve tipografinin önem kazanması ile özellikle afiş tasarımı ve dolayısıyla grafik sanatlar resimden ayrı, tasarımın birer dalı olarak ortaya çıktı. 1891-1896 arasında William Morris in tasarladığı kitaplar, tasarımın bu alanda sanattan ayrılmasının ve kendine ayrı bir pazar bulmasının başlangıç noktası olarak kabul edilebilir. Çağdaş Tasarımın Gelişim Süreci Çağdaş tasarımın gelişim süreci, karmaşık ve çok katmanlıdır. Ancak özet olarak; endüstriyelleşme grafik tasarımda olduğu gibi tasarımla ilişkili diğer alanlarda da yapım ve tasarım sürecini birbirinden ayırdı, diyebiliriz. Artık imalat maharet gerektirmiyordu, basitleştirilmiş, yinelenen ve dolayısıyla tekdüze bir işe dönüşmüştü. Tasarımcı ise, amaca uygun araçları geliştiren bir uzmana dönüştü. Tasarımın ticari sanat olarak adlandırılması kültürel bir sürece dönüşmesiyle son buldu. İşlevin yanında duygusal yönü tasarımı, cinsiyetin, ulusal kimliğin ve değerlerin diline dönüştürdü. Geçtiğimiz 150 yılda tasarım markalaşmanın, şöhretle güdülenmiş bir alt kümesi olmaya başladı. Kendisini akılsal tasarımın kaçınılmaz sonucu olarak sunan modernizmin, ahlaki katılığının dinmesi süreciyle yüzleşmek zorunda kaldı. Tasarım, henüz gelişme aşamasındayken, sürekli bir zihinsel devrim yaşamış ve çok daha uzun bir süredir yerleşik konuma sahip olan mimarinin entellektüel anlamda egemenliği altındaydı. Bu etki altından çıkıp endüstriyel üretimden grafik tasarıma, modadan mobilyaya uzanan apayrı bir etkinlik alanı olarak kendisini kanıtlaması ise çok yakın bir zamanda gerçekleşti. 2 S A R I S İ Y A H 9

DOSYA

Post İzlenimcilik: 1880 lerin ortasında Fransa da İzlenimcilik akımı artık belli bir doyum noktasına ulaşmıştı. Terim ilk kez İngiliz eleştirmen R.Fry tarafından 1900 lerin başında Cézanne, Van Gogh ve Gauguin için kullanılmıştı. Daha çok İzlenimcilik sonrası yeni arayışların bir simgesiyd. Temelde izlenimci renk ve teknikleri yadsımamakla birlikte, İzlenimcilik in renk ve ışık etkileriyle sınırlanan anlatım biçimlerine karşıydı. Post İzlenimciler in amacı daha özgür bir anlatım diline ulaşmaktı. Dışavurumculuk: Ekspresyonizm ya da Anlatımcılık da denir. 20. yy ın başlarında Avrupa da ortaya çıkan sanat ve mimarlık akımı. Güzel sanatlarda Rönesans tan beri hüküm sürmüş doğaya uygun betimleme anlayışından bir kopuş olan Dışavurumculuk ta, sanatın asıl amacı, sanatçının duygularını ve iç dünyasını, renk, çizgi, düzlem ve kütle aracılığıyla dışa vurmasıydı. Fovizm: 1900 lerin başında Paris te Matisse öncülüğünde Braque, Camoin, Derain, Dongen, Dufy, Friesz, Manguin, Marquet, Puy, Rouault ve Vlaminck tarafından oluşturulan akım. 1903 ten başlayarak grup sergileri açan bu sanatçılara fauves (vahşi hayvanlar) adı 1905 te Güz Salonu nda açtıkları bir sergide verilmiştir. Bu yapıtlar, doğalcı olmayan renkleri ve kaba sayılabilecek tekniğinden ötürü önceleri tepkiyle karşılanmış, ancak zamanla, sanat tarihçileri tarafından çağdaş akımların öncüleri olarak nitelendirilmiştir. Kübizm: 1908 de Paris te Picasso ve Braque öncülüğünde oluşan akım. Bu iki sanatçının yapıtlarını, küplerden oluşan bireşimler ( kübik acayiplikler ) olarak yorumlayan eleştirmen Louis Vuaxcelles akıma Kübizm adını vermiştir. Kübizm, cismin parçalara ayrılması ve yeniden değişik bir yorumla bir araya getirilmesi ilkesine dayanır. Dadaizm: Avrupa nın bazı büyük kentlerinde de görülen Dadacılık ilk olarak 1915-16 da New York ve Zürich te hemen hemen aynı zamanlarda ortaya çıkmıştır. Savaşın yarattığı karamsarlık ve umutsuzluk içinde geleceğe inançlarını tümüyle yitiren sanatçıların oluşturduğu bir akımdır. Her şeyin anlamsızlığını, gereksizliğini, vazgeçmişliği ve hiçliği vurgular. Bıkkınlık ve nefret duyguları içinde, yıkılanın yerine yapma isteği olmadan, olayların acı bir alayla ele alınmasıdır. Fütürizm: Endüstrileşmeyle gelen teknoloji çağına geç bir giriş yapan İtalyanlar ın ilerici sanat biçimleri arayışının bir ifadesi olarak tanımlanan akım. Marinetti nin öncülüğünde Balla, Boccioni, Carra, Russolo ve Severini gibi ressamların çevresinde gelişmiştir. Dönüşümünü hızlandırılması gereken İtalya için bu hızlandırma sürecinin bir parçası da eski değerleri yok edip yeni koşulları yüceltmekti. Gelecekçilik böyle bir ortamda doğmuştu. SARISİYAH 11

DOSYA

Sürrealizm (Gerçeküstücülük): Fransız şair Breton, 1922 de Éluard ve Aragon gibi başka şairlerle birlikte Dadacılar dan ayrılmış ve bu akımın nihilist tavrına karşı, olumlu yönde yaratıcılığı savunan Gerçeküstücü sanatın ilkelerini oluşturmaya başlamıştır. Plastik sanatların dışında edebiyat, müzik ve sinema gibi öteki sanat dallarını da içeren Gerçeküstücülük, iki dünya savaşı arasında bir felsefe ve yaşam biçimi de belirlemiştir. Breton, Freud un özellikle düşler ve bilinçaltı kuramlarıyla yakından ilgiliydi. Soyut Dışavurumculuk: İvmesini büyük ölçüde Amerikalı soyut sanatçılar grubundan alan Soyut Dışavurumculuk, 1940 ların başında New York ta oluşmaya başlamıştır. Akımın oluşmasında bir başka etken, 2. Dünya Savaşı nın Avrupa da yarattığı olumsuz etkilerden kaçan Ernst, Dali, Masson ve Matta gibi Gerçeküstücü sanatçıların o sırada dünyanın yeni sanat merkezi durumuna gelen New York a gitmeleridir. Minimalizm: İlk kez 1961 de düşünür Richard Wollheim tarafından içeriği en aza indirgenmiş sanat için kullanılmış olan Minimal Sanat terimi; daha çok üç boyutlu yapıtlar, heykeller için kullanılmıştır. Ancak, 1960 lardan başlayarak Amerika da yaygınlaşan sanat anlayışının kapsamındaki resmi de tanımlamaktadır. (Ve müziği de!) Pop Sanat: 1950 ve 60 lı yıllarda önce İngiltere de, ardından da ABD de birbirinden bağımsız olarak ortaya çıkan ve kitle kültürünün imgelerini kullanan sanat akımı. Pop Sanat ın İngiltere de yerleşik kanılara bir tepki olarak ortaya çıktığı, ama ABD Pop Sanatı nın ulaştığı yoğunluğa ve canlılığa ulaşamadığı düşünülür. Amerikalı Pop sanatçılar reklamcılık, dergi ve gazete resimleri, zevksiz her türlü ıvır zıvır, sıradan giysiler, yiyecekler, film yıldızları, model kızlar ve resimli romanlar gibi her türlü sıradan şeye ilgi duymuşlardır. Yeni Gerçekçilik: ABD de 1950 lerde Soyut Dışavurumculuk a karşı oluşan Pop Sanat a koşut olarak, Avrupa da da 1960 ların başında, sanat eleştirmeni Pierre Restany, Klein ve Arman ın kurduğu ve güncel gerçeği olduğu gibi işlemeye yönelik sanatçıların oluşturduğu topluluk. Yeni Gerçekçiler, Pop Sanat a çok yakın olmakla birlikte tümüyle tüketim kültürünü konu alan Pop un ötesinde kent kültürünün duygusal ve nesnel yönünü de ele almışlardır. Soyut Sanat: Renk, çizgi, kütle, ton gibi çeşitli biçim öğelerinin bilinen nesnelere benzemeyecek biçimde kullanımı sonucu ortaya çıkan geometrik veya amorf imgelerle oluşturulan düzenlemeler. Dipnotlar 1 Sanat akımları açıklamaları: Eczacıbaşı Sanat Ansiklopedisi, YEM Yayınları, İstanbul 1997 2 Deyan Sudjic, Bir Yer ve Bir Zaman, Tasarımın Yolculuğu, Tasarım Kentleri, İstanbul Modern Sanat Müzesi 2008 SARISİYAH 13

GÜNCEL TARİH Afişe Çıkmak 1960 lı ve 70 li yıllar, tüm dünyada olduğu gibi, ülkemizde de politik hareketlenmenin yoğunlaştığı, demokrasi ve özgürlük taleplerinin ortaya konduğu, bir devrimler, ayaklanmalar, altüst oluşlar, darbeler dönemi olmuştu. Bu toplumsal ve kültürel patlama sırasında yoğunlaşan propaganda çalışmalarında ağırlıklı olarak afiş-duvar yazısı, gazete ve dergi, bildiri ve daha az sayıda olmakla birlikte sinema, tiyatro ve müzik mecraları kullanılmıştır. Yazı Yılmaz Aysan Siyasi parti, sendika ve dernek gibi kuruluşlar, haberleşme ve propaganda çalışmalarında legal mecraları kullanırken, dönemin yasal ortamında illegal konumda olan sol hareketler kendi mecralarını geliştirmişlerdir. Bu gruplar, iletişim amacıyla daha ziyade kent duvarlarını kullanmışlar ve propagandalarını gizlice afişler ve duvar yazılarıyla yapmışlardır. Legal ortamlarda yer alan politik grafikler, çoğu kez tasarımcıların veya sanatçıların imzalarıyla yayınlanırken, diğerleri anonim kalmışlardır. Dönemin sanat ve kültür hayatını oluşturan ve çeşitli sol eğilimlere sahip sanatçılar, kendi eğilimlerine uygun sendika veya derneklerde örgütleniyor, gerek icra ettikleri sanatla gerek yayınladıkları dergilerle siyasi mücadeleye katkıda bulunmaya çalışıyorlardı. Ülkemizdeki politik içerikli ilk grafik, 1946 da çok partili yaşama geçiş sürecinde siyasi propaganda serbest bırakıldığında kullanıldı. Kamuoyunun ilk defa karşılaştığı ve etkisi gerçekten çok güçlü olan bu grafik çalışma, mimar Selçuk Milar ın Demokrat Parti (DP) için hazırladığı Yeter! afişidir. Üzerinde dur işareti yapan bir el resmi bulunan bu afişin başarısıyla ilk kez politik bir mesajın geniş kitlelere etkili bir biçimde ulaştırılmasında görsel iletişimin gücü doğrudan deneyimlenmiş oluyordu. Türkiye İşçi Partisi nin (TİP)1963 te yayına başlayan yayın organı Sosyal Adalet dergisi, sol-sosyalist içerikli ilk grafiklerin yayınlandığı dergilerden biridir. Sosyal Adalet dergisi, 1965 yıllarında Abidin Dino nun özgün desenlerine hem kapakta hem de iç sayfalarda yer vererek, fotoğraf-ötesi bir sanatsal estetik tavır sergilemeye başlamıştı. Halkın yüzde 80 inin köylerde yaşadığı o dönemde, yoksul köylü, amele, kırsal el sanatları fotoğraflarıyla oluşturulan popülist imge dünyası, ilk defa şehirli ve başkaldıran, protesto eden işçi desenleriyle tanışmış oluyordu. Abidin Dino nun 1958 de

Soldaki kare Deus e o Diabo na Terra do Sool (Tanrı ve Şeytan Güneş Tapınağında 1964, yön. Glauber Rocha) filminin basına dağıtılan görüntüsünden alınmıştır. Bu figürün pek çok veriyonu 1966-2014 Türk Solu tarafından kullanıldı. Dev-Genç figürü olarak ünlenen çalışma, Yeni Sinema, Genç Sinema, İleri gibi dergilerde. Kapakta; pek çok afişte, ilanlarda ve pankartlarda kullanıdı. Paris te Cezayir le ilgili sokak gösterilerinde çizmiş olduğu desenler de bu dergi sayfalarında kullanılmıştı. O dönemde Paris te yaşamakta olan ve TİP e yazılarıyla, desenleriyle destek veren Abidin Dino, 1969 da insan figürü kullanarak TİP amblemini yeniden tasarlamıştı. Çark-başak olan amblemi değiştirmek isteyen Mehmet Ali Aybar, bu dönüşüm ile diğer partilerin amblemlerindeki hayvan figürlerine kontrast oluşturmak ve Oyunu hayvana değil adama ver sloganıyla farkındalık yaratmaya çalışıyordu. Ancak yeni amblem Aybar ın istifasıyla kullanımdan kaldırılacak, 1970 lerde tekrar çarkbaşak a dönülecekti. Eski ambleme dönülmüş olmasına rağmen bu figür TİP in yeni yönetiminin yayın organı olan Emek dergisi kapaklarında kullanılmaya devam edilmişti. Abidin Dino nun desenleri daha 1930 larda Nâzım Hikmet in kitaplarından başlayarak pek çok sol içerikli kitap, dergi ve plak kapağında kullanılmıştır. 1961 de yeni devletçilik bildirisiyle devlete dayalı bir tür sosyalizm amaçlayan, yayıncılığını Doğan Avcıoğlu nun yaptığı Kemalist-sol eğilimli bir aydın hareketi olan Yön dergisinin, özellikle 65 ten itibaren Sait Maden tarafından hazırlanan kapakları çarpıcı grafiklerle sol estetiğin ilk örneklerini oluşturuyordu. 1966-71 tarihleri arasında Doğan Özgüden, Yaşar Kemal, Fethi Naci gibi isimler tarafından yayınlanan Ant dergisinin grafik tasarımından da sorumlu yayıncısı İnci Tuğsavul Özgüden, derginin hem sayfa tasarımlarını yapıyor, hem de çevresindeki ressamlardan, grafikerlerden destek alarak çarpıcı ve ajitatif grafikleri dergi kapaklarına taşıyordu. 1968 le birlikte ülkemizdeki TİP eksenli sol politik örgütlenmede bir kopuş yaşanmaya başlamıştı. 1968 de Sovyetler S A R I S İ Y A H 15

GÜNCEL TARİH Birliği nin Çekoslovakya yı işgali, partiyi bölmüştü. Sol, giderek pek çok fraksiyona bölünüyor, her çizgi kendi yayınlarını ve propaganda çalışmalarını ayrı ayrı yürütmeye başlıyordu. Behice Boran, grubunun çıkardığı Emek dergisi kapaklarında, siyah-beyaz kontrastı iyi kullanan modern grafiklere yer veriyordu. 1965 te Tarsus Amerikan Koleji nden sonra ODTÜ ye giren İbrahim Niyazioğlu (1948-88), Sosyalist Fikir Kulübü ve Tiyatro Kulübü nde yer aldı. Hikâye-i Cengi Truva oyununda dekorlar, kostümler yaptı ve rol aldı. 1975 yılında Yürüyüş dergisinin kapaklarını yaptı. 1986 da Gösteri dergisinde plastik sanatlar konusunda yazdı, Kalın dergisini çıkaran kadroda yer aldı. 1988 de ölmeden önce halk masalları için illüstrasyonlar yapıyordu. İlk desenlerini Sosyal Adalet dergisinde yayınlayan Mehmet Sönmez (1944-98), daha sonra yalın ve minyatürvari perspektif kullanan bir stil geliştirdi. 1969 da Asker imzasıyla Ant ve Emek dergilerinde desenleri yayınlandı. 1978 de yayınlanan Nefti albümünde 1970-74 arası yaşanan darbe dönemini, hapishane hayatını çizgileriyle belgeledi. 1978 1 Mayıs gösterilerinde Taksim de kullanılmak üzere hazırladığı dev bez pankart dikkat çekti. Üniversite gençliğinin politik ortamda giderek baskın olmasıyla, tasarım anlayışı da daha dinamik hale dönüşüyordu. Ankara da Sosyalist Fikir Kulübü olarak başlayan hareketin Dev-Genç le bütünleşmesiyle politik propaganda merkezi ODTÜ olarak şekillenmişti. Mimarlık Fakültesi nde örgütlenen Devrimci Afiş Atölyesi, öncelikle üniversite içinde faaliyet gösterirken kısa sürede tüm ülkeye yayılan, her yöreye afiş tasarlayıp gönderen, yüz binlerce afişin üretildiği devasa bir propaganda merkezine dönüşmüştü. Pek çok gönüllü katılımcıyı bünyesinde barındıran atölye, afişlerin metin yazımını ve grafiklerini gelen talebe göre kolektif olarak oluşturuyor; serigrafi veya kendi geliştirdikleri başka yöntemlerle baskısını gerçekleştiriyor ve talep gelen yerlere iletiyordu. Talep öylesine fazlaydı ki başa çıkabilmek için atölye üyeleri bir el kitapçığı ile basit bir tezgâhtan oluşan serigrafi takımları hazırlamış ve talep gelen yerlere kendi afişlerini basmaları için bu setleri göndermeye başlamıştı. Bu atölyede üretilen afişler, İstanbul afişleri gibi okullu grafikerler veya ressamlar tarafından değil, mimarlık öğrencileri tarafından yapıldıkları için sanat tan çok tasarım ağırlıklıydı. Öğrenciler, temel tasarım derslerinden öğrendikleri kuralları afişlerinde kullanıyorlardı. 70 öncesinde Güzel Sanatlar Akademisi Grafik Bölümü nde eğitim görmekte olan Sadık Karamustafa, Devrim İçin Hareket Tiyatrosu nda hem oynuyor hem de tiyatronun afişlerini yapıyordu. Bu afişlerin bazılarını, eşi Gülsün Karamustafa ile birlikte ev-atölyelerinde basıyorlardı. O dönemde yaptığı grafik tasarımlar, kolaj kullanımı ve tipografileri ile sanatsal anlamda farklılaşıyordu. 12 Mart 1971 Darbesi yle tüm propaganda çalışmaları ağır bir darbe aldı ve her şey durdu. Bu işlerle uğraşanların bir bölümü hapse girdi, bir bölümü işsiz kaldı, yurtdışına çıktı veya başka alanlara kaymak zorunda bırakıldı. Selçuk Demirel, 1973 ten Paris e yerleştiği 1978 e kadar Ankara da çeşitli sol yayınlara desenler çiziyor, grafikler hazırlıyor, sergiler açıyordu. Özellikle Yeraltı Maden-İş Sendikası na yapmış olduğu çalışmalar dikkat çekiciydi. Birlikte Ankara Dev-San-Der üyesi olduğu arkadaşı fotoğrafçı Kemal Akıncı tarafından belgelenen atölyesinin panosu, hem onun işleri hem de dönemin görsel atmosferi hakkında iyi bir ipucudur. Bir yanda Mustafa Suphi, Nâzım Hikmet, Yılmaz Güney gibi popüler politik kişiliklerin portreleri, bir yanda Filistin dayanışma kartları, Mengü Ertel in devlet tiyatrosu için yapmış olduğu afiş çalışmalarının kartpostalları, Che Guevara fotoğrafları, şiirler, adeta o dönemin görsel aura sını belgeliyor. Selçuk Demirel, 1978 de henüz Paris e gitmeden önce, sergiler, kitaplar, kartpostallar, karikatürler, desenlerle kendine özgü stilini oluşturmuş ve kendisini tanıtmıştı. Daha sonra Paris te profesyonel desinatör olarak çalışmanın yanısıra, dayanışma afişleriyle, grafikleriyle 1980 Darbesi sonrasında uygulanan rejimle mücadeleye katkı vermeye devam etmişti. 1978 yılında yeni fotoğraf makinesiyle sokağa çıkan ODTÜ öğrencisi Selim İmamoğlu, duvarlardaki afiş kalıntılarını belgeleyerek ölümsüzleştirdi. O anın