ÖN SÖZ Yönetim Politikası Teorisi Serisi Yönetim Politikası yönetim okullarının uzun zamandan beri üvey evladı olmuştur. Ele aldığı sorunlar görmezden gelinemeyecek kadar önemli olduğundan öğretiliyordu. Ama hiçbir zaman yönetim bilimi, örgütsel davranış ve pazarlama gibi diğer alanların statülerine tam olarak erişemedi.. Bunun nedeni oldukça açıktır. Diğer alanlar 1960 ve 1970 lerde oldukça teorik içerik geliştirirken, Yönetim Politikası, uzun süre ilkelerini açıkladıktan sonra, dikkatini örnek olayların öğretilmesine odaklamıştı. Teori yani sistematik bilgi Politika dersinde genellikle sıklıkla çok iyi karşılanmaz. Benim şansım politika alanı olmayan bir yönetim okulunda (MIT Sloan Yönetim Okulu), hatta bir profesör bile yoktu, politika konusunda doktora yapmamdı. Bu benim alanı farklı bir açıdan keşfetmemi sağladı. Vaka çalışmalarının MIT te önemli bir yeri yoktu. Ama teorinin vardı. Böylece alanı taramam özellikle ampirik araştırmalara dayalı bir politika teorisi keşfetmeye yönelikti. Ve bu tarama beni bir konuda ikna etti: Aslında böyle bir teori için oldukça fazla ve ilgili araştırma vardı. En azından alanı sağlam bir teorik temele oturtmaya yeterli olacak kadar vardı. Ama bu teori tek bir yerde değildi, hiçbir ders kitabında. Örneğin, çoğu politika ile ilgili teori olarak tanınmamaktaydı. Başka bir ifadeyle, alanda bir sentez bulunmuyordu, hatta bir özet veya faydalı teorik materyalleri bir araya getiren bir inceleme bile yoktu. Dolayısıyla Sloan Yönetim Okulunda doktora derecemi 1968 yılında tamamlayıncaya kadar, Yönetim Politikası Teorisi konusunda bir kitap yazmaya karar vermiştim. VII
VIII Ön Söz Bu on yılı bu kararı gerçekleştirmek için altyapıyı oluşturmaya harcadım. Her bir bölüm için bir dosya olarak başlayan çalışmaların her biri hızlıca birer kutuya dönüştü, sonra kutular taşmaya başladı, bazen iki hatta üç kat fazlalık oluştu. Alanın kapsamlı bir yayına ihtiyacı olduğuna inancım nedeniyle, her bölümün doğal olarak uzayabileceği kadar uzattım. Bunlardan ikisi 400 sayfanın üstünde bir metin oluşturdu! Yönetim Politikası Teorisi nin orijinal taslağı on bir bölüm oluşturdu. Bunlardan sekizi aşağıdaki şekilde görülmektedir. İlk ikisi (şekilde gösterilmemektedir) giriş kısmını oluşturuyordu. Birincisinin başlığı, Yönetim Politikasının Çalışılması olarak adlandırıldı. Alanın ilk ilkelerinden ve vaka çalışmaları geleneğinden başlayarak güncel büyük planlama, derleyerek (eclectic) ve betimsel teoriye kadar gelişimi ortaya koymaktaydı. Bu bölüm alanın betimsel teori üzerine inşa edilmesi sonucuna ulaştı. Bu, teorinin politika oluşturma sürecini temel alarak tümden gelimci bir şekilde oluşturulmalı ve bilişsel psikoloji, örgüt sosyolojisi, siyaset biliminden destek almalıydı. Politika oluşturma araştırmaları zengin gerçek hayatı konu alan araştırmalarını içermeliydi ve titizliği saplantı hâline getirmeden yapılmalıydı. İkinci bölümün adı, Yönetim Politikasının Altında Yatan Teori, Ludwig Van Bertalanfy nin genel sistemler teorisiyle Herbert Simon un karar teorisini Yönetim Politikası nın farklı konularının bir çerçevede bütünleştirmek için birleştiriyordu. Bu iki bölüm gerçekte bölümler olarak var ve bir gün sentez hâline getirilmiş bir kitap olarak gün ışığına çıkabilirler. Bu esnada, bu bölümlerden kısımlar Yönetim Teorisinin Politikası olarak ba- BİLEŞENLERİ Yönetsel Görevin Doğası Örgütlerin Yapılanması Örgüt içinde ve Çevresinde Güç OLUŞTURMA SÜRECİ Stratejik Kararların Oluşturulması Örgütsel Stratejilerin Oluşturulması DÜZEYİNDE ANALİZ Analitik Programlar Programların Planlanması Politika Analistinin Rolü
Ön Söz IX sıldı (Academy of Management Review in Ocak 1977 sayısında). Bu makale alandaki genel görüşleri ana hatlarıyla özetleyen görüşlerimi içermektedir. Beş bölüm, kitabın çekirdeğini yani betimsel teoriyi oluşturuyordu. Bunlar şu an sunulduğu gibi seriyi oluşturacaklar. İlk üçü politika unsurları üç konudaki ampirik araştırmaların sentezini (genellikle örgüt teorisi olarak adlandırılan) oluşturacak biçimde tasarlandı. Bunun politika yapımı çalışmalarının altyapısını oluşturduğuna inanıyorum: yönetsel görevler, örgütsel yapı ve örgütsel güç. Yönetsel Görevin Doğası (The Nature of Managerial Work) doktora tezim çalışmalarım ile ilgili ampirik araştırmalara dayanmaktadır, 1973 yılında basılmıştır ve bu serilerde yeniden basılacak. Şimdiki cilt, Örgütler ve Yapıları: Araştırmaların Bir Sentezi (The Structuring of Organizations: A Synthesis of Research) orijinal 3. Bölüm dü, biraz uzun olmuştu. Seride yer alacak bir sonraki eser, Örgütlerin İçinde ve Çevresinde Güç (Power in and Around Organizations) Bölüm 5 daha da uzun olmuştu. Şu an taslak hâlindeki Güç ile ilgili kitap, bu kitabı izleyen yaklaşık on sekiz ay içinde basılacak. Politika oluşturma süreci üzerine iki bölüm Yönetim Politikası nın çekirdeğine odaklanması niyetiyle yazılmıştı. Stratejik Karar Verme Bölüm 6 da çok geniş (anlamsız değil) olarak yer almaktadır. Bu seride cilt üç olacak şekilde genişletilecek. Yönetsel görevin doğasını içine alan kitap gibi, bu ampirik literatürün sentezini McGill Üniversitesinde yaptığımız (ve Yapılandırılmamış Karar Süreçlerinin Yapılanması başlığıyla, Duru Raisinghani ve Andre Thoret ile Administrative Sceince Quarterly nin Haziran 1976 sayısında yayımlandı) kendi araştırmalarımızı birleştirmektedir. Dördüncü cilt örgütlerin tek stratejik kararları gerçekte nasıl verdiğini ele almaktadır. Beşinci cilt, Örgüt Stratejilerinin Oluşturulması (The Formation of Organization Strategies), örgütlerin zaman içinde böyle kararları stratejiler oluşturmak için nasıl biçimlendirdiğini incelemeye yöneliktir. Bu kitap seride hazır olmayan tek kitaptır (iki makalede şekillenmeye başlamıştır, Üç Tarzda Strateji Oluşturma California Management Review da, Kış 1973 ve Strateji Oluşturma Örüntüleri Management Science ta Mayıs 1978 de basıldı). Burada tekrar ampirik literatür kendi araştırma sonuçlarımızla birleştirilecek. Ancak, her iki durumda da boyutlar daha büyük olacak: Dört kutu yayımlanmış materyaller neredeyse on yıllık araştırma sonuçlarıyla birleştirilecek. 1984 uygun bir yayın tarihi gibi görünüyor. Yönetim Politikası Teorisi nin öngörülen üç bölümü politika düzeyinde analiz ve dördüncü bölüm Yönetim Politikası nın geleceği olacak gibi görünüyor ancak hâlihazırda bulanık bir proje olmaya devam ediyor. Politika analizi konusundaki daha kısa olanlar basıldı (Yönetimin Bilgiyi Kullanmasının Önündeki Engeller), 1975 te Kanada Ulusal Muhasebeciler ve Endüstriye Muhasebeciler Derneğini inceleyen çalışma, James S. Hekimian ile Mayıs 1968 de Management Review da yayınlanan Planlama İkilemi, Özellikle Uygulamanın Ötesi: Politika Analizine Direncin Analizi 1978 yılında Uluslararası Operasyonel Araştırma Konferans kitabında ba-
X Ön Söz sıldı). Belki bunlar bir gün politika analizi konusunda altıncı cilt için bir araya getirilebilir. Ama bu cilt büyük olasılıkla örgütsel etkililik konusundaki genel soruna odaklanacak gibi. Yönetim Teorisi Politikası na ne oldu? Çok uzak olmayan bir gelecekte, tüm kitapların ve makalelerin merkezî kavramlarını tek bir ciltte toplamayı umuyorum. Bu, orijinal kavramsallaştırmayı içeren bir ders kitabı olabilir. Şimdi serideki kitaplar konusunda bilgi vermenin sırası geldi. Kitapların önündeki The Yönetim Politikası teorisi konusunda araştırmaların bütününü temsil etmektedir, sadece bir teoriyi değil. Aslında eğer serilerde temel bir konu, birbiriyle çelişen teoriler arasında uzlaşmayı sentezleme girişimidir. Yaklaşım aslında durumsaldır, hangi teorinin doğru olduğu değil ama hangi şartlarda hangisinin uygulanabilir olduğudur. Planlamaya karşı her şeye rağmen bir işi iyi-kötü yürütmek (muddlingthrough, idare-i maslahat, ç.n.) yol bulma değil, ama ne zaman planlamanın ne zaman her şeye rağmen iyi-kötü başarılı olunabileceğidir; en üst düzeye çıkarmaya karşı tatmin edici düzeyde yapma değil, ama nerede en üst düzeye çıkarmak ve nerede yeterli düzeyde yapmaktır. Teori bu serilerde kavramsal çerçeveler oluşturmayı vurgulamaktadır. Teoriler yararlıdır çünkü onlar büyük oranlarda veri toplamadan kısa yolu gösterir. Bir kimsenin öğrendiği bir olgu hakkındaki tüm detayları hatırlaması gerekli değildir. Bunun yerine, teoriyi öğrenirse onlardan birçoğunu açıklayan soyutlamayı öğrenmiş olur. Soyutlama düzeyi çok geniş bir biçimde farklılaşabilir. Bu serideki çalışmalar orta seviyede teoriler sunmayı amaçlamaktadır. Bu açıdan bakıldığında serideki kitaplar kendini politikanın vaka çalışmaları ile politika ilkeleri gelenekleri arasında konumlandırmaktadır (ve her ikisini de reddetmektedir). Politika vaka çalışmaları geleneği hiçbir zaman kendisinin mikro düzeyde (lowerrange) somut betimlemeler geliştirmeye çalışmadı. Politika ilkeleri geleneği ise, makro düzeyde (high-range) soyutlamalarla gerçeğin betimlenmesiyle bağını kopardı. Bu seriler aynı zamanda teoriyi gömülü olarak sunma çabasındadır. Yani verilere dayanan ve örgütlerin nasıl davrandığının tümdengelim yöntemiyle sistematik olarak araştırılmasına yöneliktir. Daha etkili politika oluşturmanın yolunun uygulamacıların karşılaştığı ve gördüğü yolla görmenin bilgisine sahip olmanın en iyi yol olduğu konusunda sıkı bir biçimde ikna oldum. Bu araştırmacı ve yazar olarak teorinin mümkün olan en iyi betimlemesini oluşturmak ve yaymak olduğu anlamına gelir. Politika konusunda daha iyi yollar oluşturmak ve önermek uygulamacıların (hat yöneticisi, personel uzmanı, danışman ben de o roldeyken) görevidir. Başka bir ifadeyle, en iyi öngörünün bir olgu hakkındaki kavramsal bilginin belirli ve tanıdık bir ortamda uygulanmasından ortaya çıktığına inanmaktayım. Bana göre iyi bir betimsel teori doğru ellerde iyi bir öngörme aracıdır, belki de elimizde olan en güçlü araçtır.
Ön Söz XI Yönetim kelimesini daha yaygın olan işletme kelimesi yerine kullanıyorum. Bu serilerde bu politika için bir sıfattır ve tüm örgüt çeşitleri için uygun olduğunu belirtir. Bu bölümdeki örnekleri ele almak gerekirse sadece otomobil üreticileri değil, bankalar, danışmanlık firmaları değil, kültürel merkezler, cezaevleri ve uzay ajanslarını kapsamaktadır. Odaklanma içerik üzerinde değil, süreç üzerinedir: stratejiler yerine strateji oluşturma, nihai hedefler değil gücün nasıl aktığı gibi. Bunlar bizim daha geniş bir perspektif kazanmamızı sağlar. Son olarak Politika kelimesi her tür yolu ifade etmek için kullanılmıştır. Bir hükûmet politikası E5 formunda siyah mürekkep kullanmaktan bağlantısız ülkelere yardım etmeyi reddetmeye kadar geniş bir alanı kapsayabilir. Burada bu kelime, katı bir biçimde çalışma alanını belirtmek için kullanıldı. Örgütün bir bütün olarak yönetilmesi ve onun kararla ilişkili olan davranışlarına vurgu yapmaktadır (Yönetim Politikası nı, Stratejik Yönetim e tercih ederim, alandaki bazıları bu terimi ortaya attı. Bunun nedeni ikincisinin daha dar ve daha emreden bir yaklaşımı bulunmasıdır). Her bir cilt için belirli açıklamalar yapmalıyım. Yönetim Politikası Teorisi konusunda 1968 yılında ilk işletme yüksek lisans programında politika dersi verdiğim zaman çalışmaya başladım. Onun detaylı iskeletini o dersteki ilk öğrencilerimle yaptım. Yıllar sonra neredeyse bin kadar McGill İşletme yüksek lisans mezunu bu çalışmanın çeşitli versiyonlarında çok uzun olmamakla birlikte çalıştı. Bu öğrenciler, bu serinin onların sağladığı girdilerden oldukça yararlandığını öğrenmekle biraz teselli olabilirler. Özellikle teoriyi kullanarak Montreal deki örgütleri çalışarak öğrenciler ilerideki sayfalarda görüleceği gibi, uyguladılar, detaylandırdılar, değiştirdiler ve teorinin bazı kısımlarını reddettiler. Böylelikle başka hiçbir girdinin sağlayamayacağı kadar temellendirdiler ve zenginleştirdiler. Bu öğrencilere büyük bir teşekkür borçluyum. Bu arada bir şeyler öğrendiklerini umuyorum. Henry Mintzberg