1/23/2015 Karne Ne Anlatır Ocak 2015 Beylikdüzü A.K.Koleji Rehberlik Servisi Veli Paylaşımı
Başarılı Çocuklarımızı kutluyoruz. Kendilerini gerçekleştirme yolculuklarına tanıklık etmekten kıvançlıyız. Sözde başarısız çocuklarımızı da başarmaya bir adım daha yaklaştıkları ve çaba gösterdikleri için kutluyoruz. Başarısızlık durumunda "sonuçtan çok bu sonuca nasıl gelindiğinin" değerlendirilmesi önemlidir. Öncelikle, çocuğun yeteneklerine uygun, ulaşılabilir beklentiler geliştirebilmek için her çocuğun bireysel özellikleri göz önüne alınmalıdır. Karne döneminde aile, çocuk ve gence karşı yıkıcı tutumlardan kaçınmalıdır. Böyle bir istenmeyen sonucu yeniden yaşamamak için birlikte nedenleri gözden geçirmeleri ve çözümler üretmeleri gerekmektedir. Anne babasının hoşgörüsü ve cesaretlendirmesi ile çocuk ve genç sorunla yüzleşir, sonuçtaki sorumluluğunu kabul eder; bu üzüntüyü kısa sürede atlatır, hatalarından ders çıkartarak, deneyimle edinilmiş etkili başarı stratejileri geliştirebilir. Ders sırasında odaklanma, dikkat sürekliliği ve istenmeyen uyaranları filtreleme; bir programa bağlı çalışma, zaman yönetimi, etkin ev çalışması teknikleri kullanmanın önemi konusunda bilinçlenecektir. Olumsuz anne-baba tutumu, cocuk ve gencin gözüyle şartlı kabul görmek ve değersizlik düşüncesine yol açar. Arkadaşları ve öğretmenleri gözünde değer kaybettiği düşüncesi ile baş etmek zorunda kalan çocuk ve genç, ailece de desteklenmezse kendine güvenini kaybeder ve okula ve öğrenmeye karşı olumsuz tutum geliştirir. Okul Başarısızlığına sebep olan etkenler nelerdir? Okul başarısızlığı, öğrencinin gerçek yeteneği ile okuldaki başarısı arasında görülen farklılık olarak tanımlanabilir. Okul başarısı bir çok etkene bağlı olarak değişmektedir. Bunlar arasında dikkat sürekliliği ve odaklanma yeterliliği, ailenin eğitime yüklediği değer ve öğrenciden beklentileri, öğrencinin öğrenme becerisi, öğretmen-veli işbirliği, öğrenciye uygun öğrenme ortamı, çalışma alışkanlıkları ve öğrenmeye hazırbulunuşluğu yaında ruhsal ve fiziksel sağlık önemlidir. Görüldüğü gibi bu etkenlerden sadece bir bölümü öğrenciye bağlıdır.
Anne babanın yapabileceği çocuğun sorumluluğu dışındaki nedenleri ele almak ve çocuğun dikkatini sorumluluklarına çekmektir. Örneğin dikkat dağınıklığı ve hiperaktivite gibi nörolojik temelli bir sorunun varlığının araştırılması, temel bilgi eksiklikleri ve bireysel öğrenme ihtiyaçlarının değerlendirilmesi ve önlemler alınması, ev çalışmasının programlı ve etkin olması için kuralların öğrenci ile birlikte belirlenmesi gibi çözümleyici yaklaşımlar yerinde olacaktır. Kötü karne ile karşılaşan anne-babalar nasıl davranmalı? Çocuğunuzun karnesini elinize aldığınızda tepki vermeden durun ve karnenin size çocuğunuz hakkında ne anlattığını düşünün. Çocuğunuza notları hakkında neler hissettiğini sorun ve neler yaşadığını değerlendirmesine yardımcı olun. Benzer sonuçlarla karşılaşmamak için düzeltici ve önleyici kararlar almasını teşvit etmek amacıyla değiştirmek istediği bir şey olup olmadığını sorun. Ona her koşulda, yardımcı olmak için yanında olacağınızı hissettirin. Çocuğunuzun karnesini diğer çocukların karnesiyle kıyaslamayın. Öğrencinin daha önce dirayetle üzerine giderek aştığı zorlukları hatırlatın. Birinci dönemin telafisinin ikinci dönem mümkün olduğuna dikkat çekin. Çocuğunuza kötü karnenin bir başarısızlık olduğu ve bu başarısızlığın sizi hayal kırıklığına uğrattığı mesajını kesinlikle vermeyin. Ona inancınızı koruduğunuzu bilmesine izin verin. Tatili zehir ederek ona bir bedel ödetmeyin. Çocuğunuzu resim, müzik, spor gibi sosyal faaliyetlere katılması konusunda teşvik edin. Çocuğunuzla birlikte bir sonraki dönem için akademik hedefler belirleyin ve bir çalışma planı hazırlayın. Çocuğunuzun öğretmeni ile hangi alanlarda zayıf olduğunu ve bunları geliştirmek için neler yapılabileceğini yeni dönemin başında konuşun. İkinci dönemin başında öğrencinin öğretmeninin beklentilerini öğreneceği ve artı çaba göstermek için söz vereceği bir görüşme ortamı sağlayın. Çocuğunuzun sağladığı küçük gelişmeleri, hatta sonuç alsa da alamasa da gösterdiği çabayı ödüllendirin. Bu ödüllerin daha çok, birlikte birşeyler paylaşmakla ilgili etkinlik ödülleri olmasına dikkat edin. Maddi ödüller kullanmaktan kaçının. Maddi ödüller sadece süregelen çabayı ve ulaşılan arzuedilir sonucu ödüllendirmek için, doyum ertelemesi ilkesine uygun olarak sunulabilir. Başarı Üzerine
Çocuk, başarılı olmayı, başarısızlığı tadarak ve başarısızlığından dersler çıkararak öğrenecektir. Her çocuk-genç farklı bir süreç ile olgunlaşır ve bilinç kazanır. Öğrenme becerilerinin yeniden yapılandırılması ve adım adım akademik başarıya ulaşmak için okul pedağogu / psikoloğu -aile ve öğretmenler işbirliğinde olmalıdır. Çocuk ve gencin hayatının bu döneminde yaşadığı deneyimler, gelecek yaşantılarında zorluklar karşısında tepkilerini belirleyecektir. Doğru ebeveyn tutumu ile gelişen ve güçlenen öz-saygı ve olumlu benlik fikri, akademik başarıdan daha önemli bir değerdir. Einstein ın, Aslında herkes dahidir, ancak bir balığı ağaca tırmanma becerisine göre değerlendirirsen, balık, ömür boyu aptal olduğuna inanacaktır. Özlü sözünün de düşündürdüğü gibi unutmamalıyız ki çocuklarımız geleceğe aittir. Bizler bugünün paradigmaları ile onları değerlendiriyoruz. Sonuç olarak yaşam başarısı, akademik başarıdan geçebilir de geçmeyebilir de. Beylikdüzü.A.K Koleji Rehberlik ve Psikolojik danışmanlık Servisi Eğer Bir Çocuk: Sürekli eleştirilmişse; Kınama ve ayıplamayı öğrenir. Kin ortamında büyümüşse; Kavga etmeyi öğrenir. Alay edilip,aşağılanmışsa; Sıkılıp utanmayı öğrenir. Devamlı utandırılarak terbiye edilmişse; Kendini suçlamayı öğrenir. Hoş görü ile yetiştirilmişse; Sabırlı olmayı öğrenir. Desteklenip,yüreklendirilmişse; Kendine güven duymayı öğrenir. Övülmüş ve beğenilmişse; Takdir etmeyi öğrenir. Haklarına saygı duyularak büyütülmüşse; Adil olmayı öğrenir. Güven ortamı içerisinde yetişmişse; İnançlı olmayı öğrenir. Kabul ve onay görmüşse; Kendini ve insanları sevmeyi öğrenir.
Aile içinde dostluk ve arkadaşlık görmüşse; Bu dünyada mutlu olmayı öğrenir. Dorothy Nolte