Harita ve Grafik Analizleri

Benzer belgeler
Harita Nedir? Haritaların Sınıflandırılması. Haritayı Oluşturan Unsurlar

KONU: HARİTA BİLGİSİ

***Yapılan bir çizimin harita özelliğini gösterebilmesi için çizimin belirli bir ölçek dahilinde yapılması gerekir.

HARİTA BİLGİSİ ETKİNLİK

Harita Bilgisi-izohips

Harita : Yeryüzünün tamamının veya bir bölümünün kuşbakışı görünümünün belli bir ölçek dahilinde küçültülerek düzleme aktarılmasına denir

koşullar nelerdir? sağlamaktadır? 2. Harita ile kroki arasındaki fark nedir?

HARİTA ve ÖLÇEK HARİTALAR

Doğal ve doğal olmayan yapı ve tesisler, özel işaretler, çizgiler, renkler ve şekillerle gösterilmektedir.

Haritanın Temel İşlevi. Harita Tanımı HARİTA VE PLANLAR INS 283

TEMEL HARİTACILIK BİLGİLERİ. Erkan GÜLER Haziran 2018

YERYÜZÜNDE YAŞAM. Bir yerin Dünya üzerinde bulunduğu konuma coğrafi konum denir. Coğrafi konum, matematik ve özel konum olarak ikiye ayrılır.

KİTABIN REHBERLİK PLANLAMASI. Bölümler. Bölümlere Ait Konu Kavrama Testleri KONU KAVRAMA TESTİ DOĞA VE İNSAN 1 TEST - 1

Haritanın Tanımı. Harita Okuma ve Yorumlama. Haritanın Tanımı. Haritanın Özellikleri. Haritanın Özellikleri. Kullanım Amaçlarına Göre

Harita Okuma ve Yorumlama. Yrd. Doç. Dr. Müge Kirmikil

Dünya üzerindeki bir yerin kuşbakışı görünümü, kroki, plan ya da harita olarak düzleme aktarılır.

ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI Su Yönetimi Genel Müdürlüğü Taşkın ve Kuraklık Yönetimi Planlaması Dairesi Başkanlığı. Temel Harita Bilgisi

Test. Coğrafi Rehberim: Harita Bilgisi BÖLÜM 2

TOPOGRAFİK, JEOLOJİK HARİTALAR JEOLOJİK KESİTLER

HARİTA, TOPOGRAFİK HARİTA, JEOLOJİK HARİTA. Prof.Dr. Atike NAZİK Ç.Ü. Jeoloji Mühendisliği Bölümü

ARAZİ ÖLÇMELERİ. Koordinat sistemleri. Kartezyen koordinat sistemi

HARİTA BİLGİSİ ve TOPOĞRAFİK HARİTALAR

Harita Bilgisi HARİTA BİLGİSİ PROJEKSİYON SİSTEMİ. Konik Projeksiyon. Silindirik Projeksiyon

COĞRAFİ KONUM ÖZEL KONUM TÜRKİYE'NİN ÖZEL KONUMU VE SONUÇLARI

Harita ve Ölçekler. Doç. Dr. Ünal YILDIRIM Afyon Kocatepe Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü

Haritalarda bulunması gereken unsurlar: Harita unsurları, haritalar üzerindeki detayların tam olarak anlaşılması ve kullanılmasını sağlar.

Harita Bilgisi. Mikail Mutlu

ARAZİ ÖLÇMELERİ. Koordinat sistemleri. Kartezyen koordinat sistemi

Harita Projeksiyonları ve Koordinat Sistemleri. Doç. Dr. Senem KOZAMAN

Dünya nın şekli. Küre?

COĞRAFYA-2 TESTİ. eşittir. B) Gölün alanının ölçek yardımıyla hesaplanabileceğine B) Yerel saati en ileri olan merkez L dir.

CEV 361 CBS ve UA. Koordinat ve Projeksiyon Sistemleri. Öğr. Gör. Özgür ZEYDAN Yerin Şekli

HARİTA PROJEKSİYONLARI

Herhangi bir noktanın dünya üzerinde bulunduğu yere COĞRAFİ KONUM denir. Coğrafi konum ikiye ayrılır. 1. Matematik Konum 2.

COĞRAFYA YEREL COĞRAFYA GENEL COĞRAFYA

5. SINIF SOSYAL BİLGİLER BÖLGEMİZİ TANIYALIM TESTİ. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır.

CEV 361 CBS ve UA. Koordinat ve Projeksiyon Sistemleri. Yrd. Doç. Dr. Özgür ZEYDAN Yerin Şekli

Dünya nın Şekli ve Hareketleri

HARİTA BİLGİSİ. 1-Silindir (Merkator) projeksiyon: Paralel ve. 2-Konik projeksiyon: Paralel ve meridyenler

ULUSAL STANDART TOPOGRAFİK HARİTA PROJEKSİYONLARI

PARALEL VE MERİDYENLER

YGS Coğrafya Koordinat Sistemi Testi Soruları

Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Harita Mühendisliği Bölümü TOPOGRAFYA (HRT3351) Yrd. Doç. Dr. Ercenk ATA

HARİTA BİLGİSİ HARİTA NEDİR

DİK KOORDİNAT SİSTEMİ VE

HARİTA. Harita,yeryüzünün bütününü yada bir parçasını tam tepeden görünüşe göre ve belli oranlarda küçültülmüş olarak gösteren çizimlerdir.

1) 40* Do?u boylam?nda güne? 'de do?ar ise 27* do?u boylam?nda kaçta do?ar?

ÖLÇME BİLGİSİ. PDF created with FinePrint pdffactory trial version Tanım

TOPOĞRAFİK HARİTALAR VE KESİTLER

TOPOĞRAFYA Temel Ödevler / Poligonasyon

Test. Yerküre nin Şekli ve Hareketleri BÖLÜM 4

Prof. Dr. Ceyhun GÖL. Çankırı Karatekin Üniversitesi Orman Fakültesi Havza Yönetimi Anabilim Dalı

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI COĞRAFYA

kpss ğrencinin D ers D efteri genel yetenek genel kültür COĞRAFYA Kolay oku Hızlı düşün Kalıcı öğren PEGEM AKADEMİ

ARAZİ ÖLÇMELERİ. Coğrafik Objelerin Temsili. Nokta:

DÜNYA NIN ŞEKLİ VE HAREKETLERİ

2. TOPOĞRAFİK HARİTALARDAN KESİT ÇIKARTILMASI

DÜNYA NIN ŞEKLİ ve BOYUTLARI

CBS ALTLıK HARİTA BİLGİLERİ, HARİTALARıN SıNıFLANDıRMA - SıNıRLAMALARI

HARİTADA UZUNLUK HESAPLAMA

Coğrafi Bilgi Sistemlerine Giriş. Ünite4- Harita Projeksiyonları

HARİTA OKUMA BİLGİSİ

HARİTA BİLGİSİ Harita PROJEKSİYON TİPLERİ projeksiyon

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 9. SINIF COĞRAFYA DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

1. HARİTA BİLGİSİ ve TOPOĞRAFİK HARİTALAR

2018 / 2019 EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSLARI 9. SINIF COĞRAFYA DERSİ YILLIK PLAN ÖRNEĞİ

Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Harita Mühendisliği Bölümü TOPOGRAFYA (HRT3351) Yrd. Doç. Dr. Ercenk ATA

Yeryüzünün tamamını yada bir bölümünü kuş bakışı görünümünü belli bir oranda küçültülerek düzleme aktarılmasına denir. 1.Kuşbakışı:Tam tepeden bakışa

ÖLÇME BİLGİSİ TANIM KAPSAM ÖLÇME ÇEŞİTLERİ BASİT ÖLÇME ALETLERİ

İKLİM ELEMANLARI SICAKLIK

Harita Projeksiyonları

HARİTA BİLGİSİ. Produced by M. EKER 1

CO RAFYA HAR TA B LG S

HARİTA BİLGİSİ, KOORDİNAT SİSTEMLERİ, 1/25000 ÖLÇEKLİ HARİTALARIN TANITIMI VE KULLANMA TEKNİKLERİ İLE TOPRAK HARİTALARININ YAPILMASI

Datum. Doç. Dr. Saffet ERDOĞAN 1

BÖLÜM 16 YERYÜZÜ ŞEKİLLERİNİN GELİŞMESİ

BÖLGE KAVRAMI VE TÜRLERİ

YGS COĞRAFYA HIZLI ÖĞRETİM İÇİNDEKİLER EDİTÖR ISBN / TARİH. Sertifika No: KAPAK TASARIMI SAYFA TASARIMI BASKI VE CİLT İLETİŞİM. Doğa ve İnsan...

JDF 242 JEODEZİK ÖLÇMELER 2. HAFTA DERS SUNUSU. Yrd. Doç. Dr. Hüseyin KEMALDERE

ARAZİ ÖLÇMELERİ. a=10 m. ve b=20m. olarak verildiğini düşünelim a ile b nin oranı = 20 = 1 2

Test. Coğrafi Konum BÖLÜM 3

E-DERGİ ÖABT SOSYAL BİLGİLER VE SINIF ÖĞRETMENLİĞİ İÇİN COĞRAFYA SAYI 2. ULUTAŞ

CBS. Projeksiyon. CBS Projeksiyon. Prof.Dr. Emin Zeki BAŞKENT. Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Fakültesi 2010, EZB

KARTOGRAFYA ve HARİTA KARTOGRAFYA KARTOGRAFYA

COĞRAFYA. kpss SORU. Önce biz sorduk. Güncellenmiş Yeni Baskı. Genel Yetenek Genel Kültür. 120 Soruda 83

İklim---S I C A K L I K

TOPOĞRAFYA. Ölçme Bilgisinin Konusu

MEVSİMLER VE İKLİM A. MEVSİMLERİN OLUŞUMU

Dünya üzerindeki herhangi bir yerde Güneş in tam tepe noktasında olduğu an saat kabul edilir. Buna göre ayarlanan saate yerel saat denir.

4. SINIF FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ II. DÖNEM GEZEGENİMİZ DÜNYA ÜNİTESİ SORU CEVAP ÇALIŞMASI

ORTAÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİ ARAŞTIRMA PROJELERİ YARIŞMASI ŞENKAYA İLÇE MERKEZİNİN MEKAN OLARAK DEĞİŞTİRİLMESİ PROJESİ ONUR PARLAK TUĞÇE YAĞIZ

Topografya (Ölçme Bilgisi) Prof.Dr.Mustafa KARAŞAHİN

COĞRAFYA. kpss SORU. Lise ve Ön Lisans. Önce biz sorduk. Güncellenmiş Yeni Baskı. Genel Yetenek Genel Kültür. 120 Soruda

KARTOGRAFYA ve HARİTA

Atoller (mercan adaları) ve Resifler

JEOFİZİKTE TEMEL ÇİZİM VE TASARIM 1+2 (3 AKTS)

ULAŞIM YOLLARINA İLİŞKİN TANIMLAR 1. GEÇKİ( GÜZERGAH) Karayolu, demiryolu gibi ulaşım yollarının yuvarlanma yüzeylerinin ortasından geçtiği

JEOFİZİKTE TEMEL ÇİZİM VE TASARIM

Uygulamada Gauss-Kruger Projeksiyonu

COĞRAFYA. kpss SORU. Lise ve Ön Lisans. Önce biz sorduk. Güncellenmiş Yeni Baskı. Genel Yetenek Genel Kültür. 120 Soruda

Transkript:

Harita ve Grafik Analizleri Dr. Onur ÇALIŞKAN 20016-2017

HARİTA VE GRAFİK ANALİZLERİ... 3 1. GİRİŞ... 3 2. HARİTA VE HARİTACILIĞIN TARİHÇESİ... 4 3. HARİTANIN TANIMI VE BİLEŞENLERİ... 14 3.1. Kuşbakışı Görünüm... 14 3.2. Harita Başlığı... 15 3.3. Çizim Alanı... 15 3.4. Projeksiyonlar... 15 3.4.1. Projeksiyon Türleri... 16 3.5. Coğrafi Koordinatlar... 19 3.5. Harita İşaretleri (Lejant)... 20 3.6. Ölçek... 22 4. HARİTA TÜRLERİ... 24 4.1. Ölçeklerine göre haritalar... 24 4.2. Konularına Göre Haritalar... 25 4.3. Kullanım Alanlarına Göre Haritalar... 25 5. EŞ YÜKSELTİ EĞRİLERİ İLE YERYÜZÜ ŞEKİLLERİNİN GÖSTERİLMESİ... 31 5.1. Tepe... 31 5.2. Vadi... 31 5.3. Boyun... 31 5.4. Sırt... 32 5.5. Yamaç... 32 5.6. Delta... 32 5.7. Birikinti konisi ve yelpazesi... 33 5.8. Plato... 33 6. HARİTALAR ÜZERİNDE GERÇEKLEŞTİRİLEN HESAPLAMALAR... 34 6.1. Harita Ölçeği Hesaplama... 34 6.2. Gerçek Uzunluk Hesaplama... 35 6.3. Harita Uzunluğunun Hesaplanması... 36 6.4. Harita Alanı Hesaplama... 36 6.5. Yüzölçümü Hesaplama... 36 6.6. Eşyükselti aralığı (Eküdistans) Hesaplama... 39 6.7. Eğim hesaplama... 40 6.7. Profil Çıkarma... 43 2

HARİTA VE GRAFİK ANALİZLERİ 1. GİRİŞ Zamanın akışının bir yerlerinde bilginin aktarımı, çoğaltılması ve paylaşılması için özel yöntem ve teknikler ortaya çıkmış, yaratılmıştır. Doğal güçler ve süreçler karşısında nesne durumunda olan insanoğlu, giderek söz sahibi olmaya, yaşadığı ortamdan etkilendiği kadar ekilemeye de başlamıştır. Doğa karşında insanoğlunun var oluş ve duruş probleminin bir yerinde doğanın kendisinin nasıl algıladığı, anlaşıldığı, yorumlandığı ve aktarıldığı yatmaktadır. Çok yakın zamanların yabanıl doğa ve onun karanlık güçleri ile mücadele kavramı, yerini süründürülebilir kalkınma nosyonuna bırakmakta, doğaya boyun eğdirme eylem ve söylemlerinin yerini doğayla barışık yaşama anlayışı almaktadır. Dolayısıyla insanoğlunun anlayışındaki değişimler, bilimden sanata, sağlıktan eğitime hayatın her alanındaki değişimlere de ön ayak olmuştur. İnsanlık yaşadığı mekânın anlaşılması için pek çok araç kullanmıştır. Bunların en eskilerinden biri haritadır. Harita tarihöncesi çağlardan günümüzü hayati önemi olan, nesilden nesile aktarılan, insanlığın gelişiminde önemli paya sahip olan bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır. Haritacılığın başlangıcından bugüne kadar geçirdiği değişimler, etkilediği ve etkilendiği olgu ve bilimler, kullanılmış ve terk edilmiş ya da hali hazırda kullanıla gelen teknik ve yöntemler nelerdir. Haritaların yapılış ve kullanılış amaçlarındaki gerek tarihsel gerekse de bölgesel farklılıklar nelerdir. Harita ve haritacılıkta ortaya çıkan bu değişimlerin nedenlerini anlamak, bir yerde insanın yaşadığı ve bu sebeple anlamaya çalıştığı doğayı algılama boyutu ve şeklindeki değişimleri de gözler önüne sermektedir. Eğitimin her aşamasındaki, bunun yanı sıra yaşam boyu öğrenmede de, harita ve grafikler en çok kullanılan ve verimli kullanıldıklarında oldukça etkili olan araçlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu noktada harita ve grafiklerin etkili bir şekilde öğretilmesi için gereken donanım ve becerilerin nasıl elde edilebileceği önemli bir problem olarak karşımıza çıkmaktadır. Bahsi geçen becerilerin kazınılması için gerekli materyal ve çalışma yöntemlerinin uygulanması ve geliştirilmesi oldukça önemlidir. 3

2. HARİTA VE HARİTACILIĞIN TARİHÇESİ azının bulunmadığı tarihöncesi çağlarda yeryüzünde avcı-toplayıcı olarak var olan insanların yaşam mücadelesi için coğrafi bilgileri oldukça önemlidir. Genellikle mağara ve geçici konaklama yerlerinde yaşadığı bilinen bu insanların harita olduğu varsayılabilecek çeşitli çizimler kullandığı düşünülmektedir. Bu çizimlerin genel amacının yaşamak için gerekli sulak alanların, hayvanların göç yollarının belirlenmesi olduğu düşünülmektedir. Gerçekten de arkeolojik çalışmaların yapıldığı pek çok mağarada hayvanların temsil edildiği birçok çizim bulunmaktadır (Şekil 1). Gerçekleştirilen son antropolojik çalışmalar sonucunda bu çizimlerin somut olguları değil daha çok dinsel olguları işaret ettiği, bir takım ruhani ritüeli temsil ettikleri düşünülmektedir. Bu çizimler harita olarak kullanılmak yerine ilkel bir inanç sisteminin parçası olarak algılanmaktadır. Şekil 1. Günümüzden 30.000 yıl önce çizildiği hesaplanan mağara resmi. Chauvet Mağarası/Fransa. Günümüzde dahi tarihöncesi çağlardaki yaşam tarzını sürdüren kimi topluluklar bulunmaktadır. Bu topluluklarda yazının olmamasına rağmen mağara duvarlarına ya da kaya blokları üzerine çeşitli çizimler yaptıkları görülmektedir (Şekil 2). İnguutlar, Eskimolar ve Bushmanlar bu toplulukların en çok bilinenleri ararsındadır. Genellikle ekonomik faaliyet olarak avcılık ve toplayıcılık yapan bahsi geçen toplumlarda, çok kısa bir zaman dilimine kadar dış dünyadan izole, oldukça arkaik bir hayat tarzı hâkimdir. Bu topluluklardan Bushmanlar kaya duvarlarına Şekil 2. Bushman kaya çizimi Antbear/Güney Afrika. yaptıkları çizimleri harita olarak değil, dini birer simge olarak kullandıkları gözlemlenmektedir. Bu çizimleri avın bereketli geçmesi, kötü ruhlardan korunmak ya da yaşam alanlarının yabani avcılardan korunması amaçlı efsunlar olarak kullanmaktadır. Tüm bunların yanı sıra bahsi geçen bu topluluklar harita Şekil 3. Fok kemiğine bıçakla kazılarak yapılmış bir Eskimo haritasının illüstrasyonu. 4

diyebileceğimiz kimi bazı araçlar kullanmaktadır. Özellikle Eskimoların fok bağırsakları ya da kemiklerinden yaptıkları ve yaşam alanı çevresinde bulunan av sahalarındaki kıyı şeridini ve koyları gösteren haritalar ilginçtir (Şekil 3). Bushmanlar ise av esnasında uzun mesafeler kat etmekte, gruplar halinde yayan avlanan bu insanların, taş ve çubukları kullanarak toprak üzerine geçici haritalar kullandıkları görülmüştür. Dolayısıyla ilk haritaların avcılıktoplayıcılık amaçlı kullanılan bu haritalara benzediğini söylemek yanlış olmayacaktır. İlk haritaların kullanımında tamamıyla insanların yiyecek ihtiyaçlarını gidermek (ekonomik) temellerin bulunduğunu söylemek mümkündür. Dünya üzerinde bilinen en eski harita benzeri çizim Çatalhöyük'te bulunan ve yerleşmenin planı olduğu sanılan duvar çizimidir (Şekil 4). Çatalhöyük'te bulunan bu çizim yerleşmenin planını ve burada inşa edilen 80 evin konumunu vermektedir. Bu çizim kazılar sonucu ortaya çıkarılan antik yerleşmeyle örtüşmektedir. Çizimin üzerinde bulunan şeklin, ikiz konileri bulunan bir volkanik yapı olduğu düşünülmektedir. Bu volkanik yapının Şekil 4. Çatalhöyük'te (Konya) bir evin duvarında bulunan ve kasabanın evlerini gösteren çizimin illüstrasyonu. MÖ 6200. Hasan Dağı olduğu iddia edilmektedir. Bu haritanın kullanım amacı konusunda kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Bu çizimin daha çok günümüz tapu kadastro haritaları gibi kullanıldığı düşünülmektedir. Yazının bulunmasının ardından insanların tüm diğer bilimsel çalışmaları ile birlikte coğrafi bilgilerini de yazıya döktüğü görülmektedir. Tarihteki en eski harita kil tablet üzerine çivi yazısıyla oluşturulmuş Akadlardan kalma (MÖ 2200) Ga-sur Haritasıdır. Günümüzde Kerkük yakınlarında bulunan Nuzi köyünde bulunmuştur. Fırat olması muhtemel bir akarsuyu, doğusu ve batısında bulunan dağları resmetmektedir. Daire içine alınan semboller yönleri göstermektedir. Akarsu üç kola ayrılarak bir delta oluşturmaktadır (Şekil 5). Haritanın çizim amaçlarından birinin Ga-sur kentinin coğrafi konumunun belirlenmesi olduğu düşünülmektedir. Yer bulduru haritasında bulunması gereken, başlıca yer şekilleri, coğrafi yönler ve yerleşmenin bunlara olan uzaklığı tam olarak verilmeye çalışılmıştır. Şekil 5. MÖ 2200 yılından kalma bir kil tablet üzerinde bulunan Ga-sur Kenti Haritasının illüstrasyonu. 5

Mezopotamya uygarlığında gelişen gözlem ve becerilere bağlı olarak haritacılığında geliştiği görülmektedir. Bağdat yakınlarında ele geçen başka bir kil tablette Nippur adı verilen bir yerleşmenin haritası betimlenmiştir. Oldukça tahrip olmuş bu haritanın şehrin savunması amacıyla çizildiği iddia edilmektedir. Bu harita üzerinde yerleşmenin yanından geçen bir akarsu ve buradan şehrin kuzeyinden ve merkezinden geçen iki kanal çizilmiştir. Kentin surları ve bu surlar üzerinde bulunan 7 adet kapı gösterilmektedir. Kentin etrafındaki topografik şekillere betimlenmişse bile tabletteki tahribattan dolayı fark edilememektedir. (Şekil 6). Şekil 7. Nippur Haritası illüstrasyonu. MÖ 1500. MÖ 700 600 yıllarına ait çivi yazılı bir kil tablet üzerinde bulunan ve Dünya yı betimleyen bir harita da, Babil Şehri dünyanın merkezinde çizilmiştir. Disk şeklindeki dünyanın etrafı acı su (okyanus) çevirmektedir. Dünyanın tamamını resmeden ilk harita olma özelliği gösteren bu harita da okyanusun gerisinde 7 adet ada olduğu belirtilmektedir (Şekil 7).Haritanın bitişiğindeki çivi yazılı metinlerde bilinen ve haritada betimlenen dünya hakkında bilgiler verilmektedir. Ayrıca bu metinlerde okyanusun gerisindeki adalara giden kahramanların anlatımlarına bağlı kalarak bu yerler hakkında çeşitli bilgiler verilmektedir. Bu haritanın çiziminde gerçek bir takım tanıklıkların kullanıldığı gösteren pek çok gerçek bulunmaktadır. Örneğin beşinci adada kimsenin hiçbir şey görmediği, güneşin bulunmadığı bir karanlık diyar olduğu anlatılmaktadır. Burası kuzey kutup dairesi yakınlarda bir yer olmalıdır. Daha güneyde bulunan 7. ada güneşin doğduğu ve her zaman ışıkla parlayan bir yerdir. 6. Ada da tasvir edilen inek bu bölgenin Hindistan dolaylarında bir yer olabileceğini akla getirmektedir. Tüm bu bilgiler ışığında Tüm Dünyayı aktaran ilk harita olma özelliğini fazlasıyla hak etmektedir. Şekil 6. Babil Haritasının illüstrasyonu. Mezopotamya Uygarlığında olduğu gibi Mısır Uygarlığında da çeşitli amaçlarla papirüs üzerine haritalar çizilmiştir. Bunlara güzel bir örnek Torino Papirüsü olarak bilinen haritadır (Şekil 8). 1874 yılında bulunan bu papirüs, adını bulunduğu Torino Egzio 6

Müzesinden almaktadır. Harita büyük bir olasılıkla MÖ 1150 yılında hazırlanmış olup, Nil Deltasının güneyini içine alan bir alanı gösterilmektedir. Haritanın her iki yanında bulunan dağ sıraları buranın günümüzdeki Rift Vadisi olduğu izlenimi vermektedir. Haritanın hazırlanması esnasında ciddi ve dikkatli arazi ölçümleri yapıldığı anlaşılmaktadır. Haritanın hazırlanmasından önce de özellikle vergilendirme amaçlı arazi ölçümleri Şekil 8. Torino Papirüsünün illüstrasyonu. yapıldığı bilinmektedir. Tarım alanlarının taksim edilmesi, sınırların belirlenmesi ve bu alanlar üzerinden vergi alınması amaçlı pek çok plan ve harita çizildiği düşünülmektedir. Haritada ilgi çeken bir diğer özellik sınırların, topografyanın yanı sıra madencilik faaliyetlerinde kullanılmak üzere jeolojik yapının da gösterilmesidir. Mısır Uygarlığında çizilen haritaların maden yataklarını göstermesi, vergilendirme için toprak taksimatlarını içermesi haritanın günümüzdeki kullanımlarına denk bir takım işlevler gördüğünü ortaya çıkarmaktadır. Yunan uygarlığında felsefe ve bilim alanında ortaya çıkan gelişmeler yanında coğrafya biliminde de önemli ilerlemeler kaydedilmiştir. Bu ilerlemeler çizilen haritalara da yansımıştır (Şekil 9). Dünyayı anlamak ve açıklamak için filozoflar ve kaşifler çeşitli akıl yürütmelerde bulunmuş ya da deneyler yapmışlardır. Dünyanın küre şeklinde olduğu ispatlanmış, çevresini hesaplamak için çeşitli ölçümler yapılmıştır. Kürenin eksenindeki eğiklik fark edilmiş ve eksen eğikliği de hesaplanmıştır. Dünyadaki matematik iklim kuşakları belirlenmiştir. Anaksimandros dünyayı silindirik prizma olarak düşünmüş ve bir dünya haritası çizmiştir. Anaksimenes ise dünyayı denizlerle çevrilmiş bir dikdörtgen olarak tasvir etmiştir. Hekatos dünyayı düz bir disk olarak betimlemiş ve çevresinin okyanuslarla çevrili olduğunu iddia etmiştir. Yunanlıların komşu diğer uygarlıklarla geliştirdikleri ilişkiler sonucunda dünyayı doğuda Çin, batıda ise Kanarya Adalarına kadar bildikleri ortaya çıkmaktadır. Kuzeyde İskandinavya, güneyde Kızıldeniz i yerleştirmişlerdir. Dünyanın küre şeklinde olduğunu ilk olarak Pisagor un MÖ 600 ortaya attığı genel bir kabul Şekil 9. Eski Yunan'da çeşitli bilim insanları tarafından çizilmiş Dünya haritaları. Soldan sağa (Homeros, Hekatos, Eratostenes, Batlamyus). 7

görür. Pisagor gerek astronomik gözlemlere dayanarak gerekse de kürenin geometrik olarak bir mükemmel bir şekil olmasından dolayı bu teoriye sıkı sıkı sarılmıştır. Aristo yaptığı çeşitli gözlemler, deniz (üzerindeki gemi, ay tutulması, çeşitli yıldızların kuzey yarımkürede görülmemesi ) küresel dünyayı bilimsel bir gerçeklik haline getirmiştir. Coğrafi bilgilerin ve haritacılığın gelişmesinde yunanlı gemicilerin katkısı büyüktür. Yunan uygarlığında en önemli coğrafyacılarından biri Amasyalı Strabon dur. Haritalarında mümkün olduğu kadar detay vermeye çalışmış, haritalarında insan-çevre ilişkisini, tarih ve gelenekleri, farklı fiziki özellikleri yansıtmaya çalışmıştır (Şekil 10). Yapılacak en doğru haritaların model bir küre üzerinde yapılabileceğinin bilincine varmıştır. Bu model kürenin çapının en az 3 metre olması gerekmektedir. Haritanın düzlem üzerine yapılması gerektiğin de ise önemli yer adlarının belirtilmesi için en az Şekil 10. Strabon'un Dünya Haritası. 6m 2 olması gerektiğini vurgulamıştır. Bu haritada meridyenler ve paralel belirtilmeli, bunların yanı sıra matematiksel iklim kuşakları da belirtilmelidir. Haritacılık konusunda Eski Yunanda bilimselliğin zirvesi Batlamyus tur. Ne yazık ki hazırladığı hiçbir harita günümüze erişememiştir. Kürenin düzlem üzerine aktarılabilmesi için matematiksel bir takım hesaplamaların yapılması gerektiğini ortaya koymuştur. Günümüzde projeksiyon yöntemi olarak bilinen bu tekniğin mucidi ve ilk kullanıcı Batlamyustur. Daireyi 360 dereceye, her bir dereceyi ise 60 dakikaya, dakikayı ise 60 saniyeye bölmüştür. Bu ayrımlar MS 160 dan beri kullanılmaktadır. Yaptığı ölçüm ve haritalar 14. yüzyıla kadar kullanılmıştır. Ayrıca bilinen dünyayı 26 bölüme ayırmış ve her bir bölüm için ayrı bir haritanın bulunduğu bir kitap yazmıştır (Geographike Hyphegenis). Batlamyus a göre dünyanın çapını 28.980 km dir. Batlamyus un bu ölçümleri kendinden sonraki tüm coğrafyacılar tarafından uzunca bir süre mutlak doğru olarak kabul edilmiştir. Bu ölçüme güvenen Kristof Kolomb beklediğinden çok daha uzun bir yolculuk yapmıştır. Batlamyus tan sonra haritacılık sürekli bir düşüş içine girmiştir. Romalılar coğrafya bilimine, harita için yapılacak ölçümlere oldukça ilgisiz kalmışlardır. Bunun yerine askeri ve pratik uygulamaları olan haritalar yarattılar. İyon uygarlığından kalma disk haritaların kendi 8

amaçları için daha uygun bulmuşlardır. Roma İmparatorluğu dışında kalan alanları önemsiz gösteren bu haritalar, imparatorluk tarafından yapılan ve kullanılan yolları göstermek dışında, bilimsel bir amaç taşımamaktaydılar. Şekil 11. Batlamyus'un Dünya Haritası. Bu haritada Asya ve Avrupa 180 fazla bir enlem derecesine sahip olduğunu (hâlbuki 130 derecedir) göstermektedir. Konik projeksiyonla çizilmiştir. Romalılar zamanında çizilen haritaları iki grupta incelemek mümkün olmaktadır. Birincisi yer kursu anlamına gelen Orbis Terranum, diğeri ise sadece İmparatorluk yollarını gösteren 30cm X 6,5 metre olan Pötinger Tablosudur. Romalıların bilimsel gerçeklik göz ardı edilerek çizdiği haritalar, özellikle pratik amaçlar göz önünde bulundurularak hazırlanmıştır. Şekil 12. Roma döneminde çizilmiş ve en çok kullanılan iki harita. Solda Orbis Terranum, sağda ise Pötinger Tablosu. Bir papaz tarafından 4. yüzyıldan kalma orijinallerinden 7. yüzyıldan kopyalanan bu haritalarda ayrıntılı yer isimleri ve aralarındaki mesafeler kaydedilmişti. 9

Ortaçağa gelindiğinde diğer tüm bilim dallarında olduğu gibi coğrafya ve haritacılıkta büyük bir karanlığın içine girmiştir. Haritaların özellikle Avrupa da haritacılığın amaç ve işlevinden uzaklaşıldığı, yapılan çizimlerin sadece dini anlamlar barındıran sembollerden başka bir şey olmadığı görülmektedir. Bu dönemde yaygın olarak yapılan TO haritaların, Romalıların Orbis Terranum undan taklit edilerek doğu eksenli olduğu görülür (Şekil 13). Bu haritalarda dünya okyanuslarla çevrili düz bir disk olarak gösterilmektedir. Dünyanın merkezi Kudüs tür ve cennet doğudadır. O zamanki bilinen dünyanın sınırlarını çevreleyen okyanusların oluşturduğu alan bir O harfini, Şekil 13. TO haritası. Akdeniz e kavuşan Don ve Nil nehirleri ise T harfini şekillendirirlerdi. Bu haritalara TO haritası denilmesinin nedeni budur. Ortaçağda coğrafi bilimlerin ana merkezi Yunan Uygarlığından bayrağı devralan Doğu Uygarlıkları (Çin, İslam Alemi) olmuştur. Bu topraklar üzerinde dikkati çeken pek çok coğrafyacı ve haritacı ortaya çıkmıştır. Batlamyus un haritaları ve haritacılığını benimseyen pek çok Arap, Türk ve İranlı coğrafyacı birçok değerli ve bilimsel harita yaratmışlardır. Dini amaç ve sembollere takılıp kalan Avrupalı coğrafyacıların aksine, üzerinde koordinat sistemleri olan ve alan ölçmelerine dayanan bu haritalar Coğrafi Keşiflerin gerçekleşmesinde çok önemli roller üstlenmişlerdir. Tüm bunların yanı sıra başlı başına birer hazine değerinde olan bu haritalar, dünya haritacılığı için çok büyük bir değer olan Batlamyus un haritacılık tekniği ve coğrafi mirasını günümüze taşınmasında en büyük paya sahip olan haritalar olarak karşımıza çıkmaktadır. Ortaçağın sonralarına doğru özellikle deniz ulaşımının önem kazanmasına bağlı olarak kılavuz kitaplar ve bu kitaplara ek olarak hazırlanan Portalan (gemi kılavuzu) Haritaları oluşturulmaya ve haritacılık eski bilimsel kimliğine kavuşmaya başlamıştır. Özellikle İpek Yolu boyunca ticari ilişkiler geliştiren Avrupalı tüccarlar, doğu uygarlıklarından harita yapımı konusunda da etkilenmişlerdir. İlk önce sadece Akdeniz Limanlarını gösteren bu haritalar, keşiflerle artan bilgiler doğrultusunda haritaların gösterdiği alanlarda genişlemiştir. Portalan haritaları esasında dünyayı açıklamak ya da yorumlamak yerine gayet pratik amaçlar güden grafiklerdir. Limanların uzaklığı, hâkim rüzgâr yönlerini gösteren rüzgârgülleri bulunmakta, liman gerisinde bulunan ülkelerin öne çıkan özellikleri gösterilmekteydi. Bu dönemde haritacıların genellikle denizcilerin (kaptanların) dâhil olduğu bir topluluktan oluşması şaşırtıcı değildir. Denizcilik babadan oğula geçtiği için haritacılıkta aile mirası olarak babadan 10

oğula geçmekteydi. Portalan haritalarının en güzel örneklerinden günümüze kadar gelebilmiş iki tanesi Piri Reis in çizdiği haritalardır. İlkinin yapım yılı 1513, ikincisinin ise 1528 dir.her ikisi de ceylan derisi üzerine renkli olarak çizilmiş olan haritalardan ilki Avrupa ve Afrika'nın batı kıyılarını ve Güney Amerika'nın doğu kıyılarını gösterilmektedir. 1513 yılında Mısır da Şekil 14. 1513 yılı yapımı Piri Reis Haritası. bizzat Yavuz Sultan Selim e sunulmuştur. Hakkında pek çok spekülasyonun ileri atılmıştır. Piri Reis Kitabül Bahriye isimli kitabında haritanın hazırlanması ve kaynakları konusunda ayrıntılı bilgiler vermiştir. Haritada Antartika kıtası ve üzerindeki sıradağların çizilmiş olması ve Sahra Çölü üzerinde Würm döneminde olduğu ispatlanmış göllerin resmedilmiş olması pek çok farklı teorinin ortaya atılmasına neden olmuştur (Şekil 14). İkincisinde ise Orta Amerika'nın yeni keşfedilmiş kıyılarını, Florida'yı, Kanada'nın kuzeydoğu köşesini, ve Grönland'ı gösterir. Bu harita Kanuni Sultan Süleyman a verilmiştir. Yeniçağ da ortaya çıkan Reform Hareketleri ve Rönesans ile birlikte coğrafi bilimler ve tabi ki haritacılıkta yüzyıllarca süren uykusundan uyanmıştır. Yeniçağ haritacıların gerçekleştirdiği en büyük devrim Batlamyus u yeniden keşfetmektir. Orijinali Grekçe olan Batlamyus un Geographia sı Latinceye çevrilmiş, bu eserden yararlanarak hazırlanmış Arapça metinlerde Batı dillerine kazandırılmıştır. Bu kaynaklardan elde edilen verilerden yararlanarak yeni haritalar hazırlanmıştır. Gerçekleştirilen coğrafi keşifler, harita baskı tekniğindeki gelişmeler bu dönemde coğrafi bilimler ve haritacılık konusundaki gelişmelerin temelini oluşturmaktadır. Bu dönemde haritacılıktaki gelişmelerin doruğu, Gerard Merkatordur (1512 1594). Coğrafi haritacılıkta Batlamyus tan sonra en çok bilinen bilim insanlarından biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Model küre ve alet imalatçısı olarak eğitim alan Merkator, yerkürenin tamamını gösteren haritalar yapmadan önce farklı arazilerin (Filistin, Kuzey ve Güney Amerika, Avrupa) 11

haritalarını hazırlamıştır. MS 200 yılından beri haritacılıkta kullanılan bilgi ve tekniklerin artık geçerli olmadığını fark ederek, yeni yöntemler ve ölçümler kullanarak haritalarını çizer. Merkator haritacılığı Batlamyus un bıraktığı yerden alarak daha ileriye taşıyan coğrafyacılardan biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Haritalarını hazırlarken geniş sahalara geziler düzenlemekte, hâlihazırda bulunan bilgi ve verileri derlemekteydi. Bununla yetinmeyen Merkator haritasını çizeceği alan için daha önceden hazırlanmış çalışmalara ve haritalara eleştirel bir gözle bakıyor ve haritaları tüm bu çalışmaların sonucunda kendine has tekniğiyle çiziyordu (Şekil 15). Öyle ki harita çiziminde kullandığı yöntem günümüzde dahi kullanmaktadır. Farklı haritaların Atlas başlığı altında bir araya toplayan da Merkator Şekil 15. Merkator'un konik projeksiyonla çizdiği dünya haritası. olmuştur. Bu dönemde çeşitli ülkelerden birçok haritacı ayrıntılı haritalar yaratmışlardır. 12

Özellikle kolonicilik faaliyetlerinin yoğunlaşmasına bağlı olarak coğrafi bilimler ve yanı sıra haritacılık çalışmaları merkezi yeniden Avrupalı bilim insanlarının eline geçmiştir. Kolonizasyon faaliyetlerinin hızla arttığı dönemlerle birlikte Avrupalı haritacılar ele geçirilen her toprak parçasının ayrıntılı çizimlerini yapmışlardır. Haritalar ekonomik, sosyal ve siyasi bir takım ihtiyaç ve faaliyetlere hizmet etmesi, bu alanlarda işlev görmesiyle beraber, sömürgecilikle ortaya çıkan savaşlar yüzünden, askeri amaçlar için de haritalar hazırlanmış ve kullanılmıştır. 18. Yüzyıl ortalarından itibaren dünyanın çeşitli ülkelerinde bulunan ordular kendi ihtiyaçları ve hedeflerine bağlı olarak kendi harita servislerini, bölümlerini kurmuştur. Savaş koşullarına göze alınarak çizilen özel haritalar için farklı arazi ölçümleri ve haritacılık teknikleri kullanılmaya başlanmıştır. 19. Yüzyıldan itibaren Dünya da bilinmeyen ve tabiî ki haritası çizilmeyen yer yok denecek kadar azdır. Haritalar bilim ve teknolojilerde gelişmelere bağlı olarak çeşitlenmeye ve daha fazla detayla süslenmeye başlamıştır. Gösterilmek istenen özelliklere bağlı olarak coğrafyanın pek çok farklı alanına özgü haritalar ortaya çıkmıştır. Biocoğrafya, iklim, meteoroloji, jeoloji, osenoğrafya, yerleşme, nüfus konularında ayrıntılı haritalar çizilmiş, bunların okullarda yaygın kullanılması gündeme gelmiştir. Yirminci yüzyıldan itibaren artık her ülkenin Kendi ulusal haritacılık kurumları oluşmuş. Tüm dünyanın 1/25.000 ölçekli (oldukça detaylı) haritaları yapılmaya başlanmıştır. Özellikle hava fotoğrafları ve uydu görüntülerinin haritacılıkta kullanılması ile artık harita üzerinde gösterilen detayların artması ve uzun saatler alan çizim aşamasının iyice kısalmasına neden olmuştur. Bu noktadan itibaren temel haritalardan yararlanarak arazi hakkında çeşitli analizlerin, ölçümlerin yapılması olanakları doğmuştur. Son yıllarda oldukça gelişme kaydeden Coğrafi Bilgi Sistemleri, temelde haritaların kullanılmasıyla pek çok farklı alan ve amaçla yeni haritaların, analiz sonuçlarının üretilebilmesini gündeme getirmiştir. Özellikle bu konuda işlev görmek için tasarlanan birçok bilgisayar yazılımı bulunmaktadır. 13

3. HARİTANIN TANIMI VE BİLEŞENLERİ eryüzünde yaşayan insanlar halı üzerinde dolaşan karıncalara benzeten P.E. James İnsan yakınındaki sahanın doku tarzını bilebilir, fakat genel patern (doku) onun görüş sahasının ötesindedir. Yeryüzünün bu geniş paternini (şebekesini) bir bakışta görebilmek için coğrafyacı harita kullanılır demiştir. Haritacılık yerkürenin çeşitli bölümlerindeki paternlere ait ölçümleri ve malzemeyi toplayarak onları analiz etmek ve sonrada bunların patern unsurlarının rahatça görülebileceği bir ölçeğe indirerek grafik yolla göstermektir. İnsanlar yeryüzü ve uzayla ilgili karışık problemleri daha etraflı bir şekilde anlamak için başka unsurlar yanı sıra haritan da yararlanmak zorundadır. Harita sayesinde insanlar görüş alanlarının dışına çıktıkları gibi, daha geniş bölgelerin belli başlı özellikleri hakkında da fikir sahibi olurlar. Tüm bunların ışığında; yeryüzünün tamamının ya da bir bölümünün, kuşbakışı görünümünün belli bir ölçeğe göre küçültülerek bir düzlem üzerine aktarımlaş haline, harita denmektedir. Herhangi bir çizimin harita olarak dikkate alınması için belli başlı bir takım özellikleri olmak zorundadır. Bu özellikler harita bileşenleri olarak karşımıza çıkmaktadır. Harita bileşenleri Şöyle sıralanabilir: Kuşbakışı görünüm Harita başlığı Projeksiyon Koordinatlar İşaretler Ölçek 3.1. Kuşbakışı Görünüm Bir çizimin harita sayılabilmesi için en basit özelliklerinden biri görünümün kuşbakışı olması gerekliliğidir. Kuşbakışı görünüm nesnelerin tam üzerinden 90 derecelik bir bakışla elde edilen görünümün adıdır (Şekil 16). 14

Şekil 16. Nemrut Kalderası. Haritaların kuşbakışı ile çizilmesinin temel nedeni, haritaya konu olan arazi üzerindeki bütün ayrıntıların tamamıyla gösterilmesidir. 90 derecelik açıyla yani tam tepeden bakılmadan bütün ayrıntıların görülmesi ve gösterilmesi mümkün değildir. Kuşbakışı görünümde perspektif yoktur, dolayısıyla yerşekillerin boyutlarında, şekillerinde ve birbirlerine göre uzaklıklarında değişmeler bulunmamaktadır. Kuşbakışı görünüm sayesinde yerşekillerinin birbirini gölgelemesi, birinin diğeri ardında kalması da engellenmiş olmaktadır. 3.2. Harita Başlığı Haritaları tamamlayan özelliklerinden biri de harita başlığıdır. Haritanın çizimi esnasında nereyi ve buranın ne gibi özelliklerini veya ayrıntısının olduğunu ortaya koyan bir başlığını bulunmalıdır. Bu başlık kısa bir ifadeyle haritanın tamamını anlatan bir özellik taşımalıdır. Yeryüzünü üzerinde nereyi ve hangi ayrıntıları içerdiğini ortaya koyan harita başlığı gerek haritacı gerekse de kullanıcı için kolaylık sağlamalıdır. 3.3. Projeksiyonlar Haritacıların karşılaştığı temel bir sorun haritaların bir düzlem olmasına rağmen, dünyanın düz olmamasıdır. Dünya düz veya disk şeklinde olmadığı gibi, tam bir küre şeklinde de değildir. Kutuplardan basık, ekvatordan şişkin olan bu şekil elipsoiddir. Dünyanın Ekvatordaki çapı 12756,27 km iken kutuplardaki çapı 12713,5 km2dir. Yapılan bu ölçümlerde yeryüzü üzerindeki farklı yerşekilleri hesaba katılmamaktadır. Oysaki bu özelliklerin yanı sıra Dünyanın kendine has bir şekli bulunmaktadır. Ekvatordan şişkin ve kutuplardan baskın olmasıyla beraber üzerindeki kabartma (rölyef) ya da topografya da her yerde aynı değildir. Dünyanın bu şekline Geoid denilmektedir (Şekil 17). 15

Şekil 17. Dünyanın şekli. Yeryüzünün tamamı ya da bir bölümünün belirli bir ölçek oranında küçültülmüş tam bir gösterimi ortaya çıkarmak için kullanılacak en ideal yöntem model bir küre yapmaktır. Doğru yapıldığında bu model küreler yeryüzüne ait uzaklık ve yönleri doğru olarak vermektedir. Bunların yanı sıra model kürelerin bir takım dezavantajları bulunmaktadır. Kürelerin ebatlarına bağlı olarak gösterdikleri ayrıntı sınırlıdır. Taşınmaları zordur, üzerlerinde ölçüm yapmak oldukça zordur. Maliyetleri yüksektir. Düz bir yüzey taşıma, saklama, koruma, baskıyla çoğaltma ve üzerinde ölçüm yapma konularında kürelerden çok daha fazla kullanışlı ve avantajlıdır. Bunların yanında dünyanın bir düzlem üzerine sıfır hata yani tüm özellikleriyle doğru olacak şekilde aksettirilmesi olası değildir. Haritacılığın bu sorunu aşma yöntemi olarak kullandığı çözümler ortaya projeksiyonları çıkarmaktadır. Projeksiyonun kelime karşılığı ışığı yansıtma olarak anlaşılabilir. Buradan Dünyanın şeklinin bir düzleme yansıtıldığı fikri akla gelmelidir. Geoid şeklinde olan dünyanın bir düzlem üzerime mükemmel olarak ya da bir diğer söyleyişle tamamıyla aynı olarak aktarılması imkânsızdır. Bu yüzden coğrafyacılar ve haritacılar projeksiyonları belirledikleri özelliklerin düzleme doğru olarak aktarılması için kullanırlar. 3.3.1. Projeksiyon Türleri 3.3.1.1. Yansıtıldıkları şekle göre projeksiyonlar Projeksiyonlar ışığın yansıtıldığı şekle göre üçe ayrılmaktadırlar; konik, silindirik ve düzlem (azimuthal) projeksiyonlar. Bu üç şekilde açıldıkları zaman bir düzlem oluşturan şekillerdir, 16

projeksiyonlar tercih edilirken bu özellikleri dikkate alınmıştır. Geoidin düzleme aktarılmasına sağlamaktadırlar (Şekil 18). Şekil 18. Şekle göre projeksiyon türleri. 3.3.1.1.1. Konik Projeksiyonlar Konik projeksiyonlardan ışığın uzaydan bir yerden dünyaya yansıtıldığı düşünülmektedir. Dünyanın tamamını gösterebilmektedir. Meridyenler düz, paraleller eğri çizgilerdir. En doğru şekilde standart paralel çevresini gösterir. Yön, alan ve şekil bozulmaları bu uzaklaşıldıkça (Şekil 19). meridyenden artar Şekil 19. Konik projeksiyon. Haritanın çok kısıtlı bölümlerindeki yön ve alanlar doğru şekilde korunmaktadır. Doğubatı uzanışları, kuzey güney uzanışlarından daha uzun olan yerlerde kullanılmaktadırlar. Standart paralellerin tersinde bozulmalar sonsuzdur. En çok kullanılan konik projeksiyonlar, Albers, Lamber Konik, Polikonik, Merkator Konik projeksiyonlar. 3.3.1.1.2. Düzlem (Azimuthal) Projeksiyonlar Işık uzaydan bir yerlerden ya da dünyanın merkezinden geliyormuş olarak varsayılır. Meridyenler düz veya eğri, paraleller eğri çizgiler olarak gösterilmektedir. Dünyanın sadece yarısını gösterirler. Paralelleri boyunca uzunluk koruyabilmektedirler. En sık olarak okyanusların gösteriminde kullanmaktadırlar (Şekil 20). En çok kullanılan düzlem projeksiyon, Lambert Azimutal projeksiyondur. 17

Şekil 20. Düzlem projeksiyon. 3.3.1.1.3. Silindirik Projeksiyonlar Bu projeksiyon sisteminde dünyanın tamamını göstermektedir. Işık dünyanın merkezinde dairesel bir ışık huzmesi geldiği varsayılmaktadır. Paraleller ve meridyenler düz çizgilerdir ve dolayısıyla birbirlerini 90 derecelik açıyla kesmektedirler (Şekil 21). En doğru verileri standart paralel yukarıdaki çizimde ekvator çevresi için vermektedir. En Çok kullanılan silindirik projeksiyonlar, Peters, Merkator Silindirik, Transversal Merkator projeksiyonlar. Şekil 21. Silindirik projeksiyon. 3.3.1.1.4. Karışık Projeksiyonlar Bu projeksiyon türlerinde ışık huzmesinin bir yerden değil faklı yerlerden geldiği hayal edilmektedir. Dolayısıyla sabit ve basit bir koordinat sistemi oluşturulmaktadır. Dünya haritası çizimlerinde kullanılmaktadırlar. En çok kullanılan karışık projeksiyonlar, Robinson, Goode, Sinusidial, Werner, Clarke projeksiyonlar 3.3.1.2. Koruma Özelliklerine Göre Projeksiyonlar Projeksiyonların yapılış amacı yeryüzünün düzleme aktarılması esnasında olabildiğince doğru bir şekilde aktarılmasıdır. Projeksiyonlar bu beş unsurun hepsini birden koruyamazlar. Ama birden fazla koruma özelliği olan projeksiyonlar olabilir. Projeksiyonların koruma özelliklerine göre: Alan Koruyan (eşdeğer) Uzunluk Koruyan 18

Şekil Koruyan (konformal) Açı Koruyan Yön koruyan projeksiyonlardır. 3.3.1.2.1. Alan Koruyan Projeksiyonlar Alan koruyan projeksiyonlarda temel mantık paraleller arasındaki uzunlukların her yerde aynı olacak şekilde ayarlanmasıdır. A ile B noktası ile A ve B arasındaki alan her zaman eşit olacaktır ne yazık ki şekilleri bozulacaktır (Şekil 22). Alan koruyan projeksiyonlar genellikle kadastro, planlama, askeri ve ekonomik haritaların yapımında kullanılmaktadır. Şekil 23. Lambert Azimutal projeksiyonla çizilmiş Dünya Haritası. koruması beklenmemektedir (Şekil 23). 3.3.1.2.2. Uzunluk Koruyan Projeksiyonlar Uzunluk koruyan haritalarda şekil ve açı bozulmasına rağmen uzunluk her zaman doğru olarak gösterilir. Dolayısıyla uzunluk koruyan bir yol haritasının ayrıca yönü de Özellikle su ve hava yolu haritaları gerek uzaklık koruma gerekse de dünya üzerindeki en kısa yolları gösterme özelliklerine sahiptirler. 3.3.1.2.3. Şekil Koruyan Projeksiyonlar Merkator projeksiyonu ile yapılan haritalar hava yollarının en çok kullandıkları haritalardır. Hem şekil hem de dünya üzerindeki en kısa yolları göstermektedir. Şekil 22. Azimutal Eküdistans Projeksiyon. 3.4. Coğrafi Koordinatlar Coğrafi koordinatlar yeryüzünde herhangi bir yerin konumunu 2 veya 3 lü eksen üzerinde gösteren ölçümlerdir. Coğrafi koordinatlarının temelini Ekvator çizgisi ve başlangıç meridyeni oluşturmaktadır. Ekvator çizgisine paralel çizildiği varsayılan 90 Kuzey Yarım Kürede, 90 da Güney Yarım Kürede olmak üzere 180 çizgiye Paralel, başlangıç meridyeni çizgisine paralel çizildiği varsayılan 180 Doğu Yarım Kürede, 180 de Batı Yarım Kürede olmak üzere 360 çizgiye Meridyen denilmektedir. 19

Tablo 1. Meridyen ve Paralelerin temel özellikleri. Paraller Meridyenler Paraleller enine çizgilerdir. Meridyenler boyuna çizgilerdir Dünyanın her yerinde paraleldirler Kutuplarda birleşirler. 1 her zaman 111 km dir. 1 0 paralellinde 111,3 km 45 paralellinde 78,5 km 90 paralellinde 0 kmdir. Elipsoid şekilden dolayı ekvatorda 110,6 kutuplarda 111,7 olarak değişmektedirler. Coğrafi koordinat sistemleri de enlem ve boylam değerleri kullanılarak oluşturulmaktadır. Enlem, yeryüzündeki bir noktanın ekvatora uzaklığının açı cinsinden değeridir. Boylam, yeryüzündeki bir noktanın başlangıç meridyenine uzaklığının açı cinsinden değeridir. Yer ölçümleri ve enlem-boylam hesaplamaları koordinat sistemlerin temel verileri olarak algılanabilir (Şekil 24). Özellikle haritanın ölçeği büyüdükçe enlem ve boylam değerleri konum belirlemek için yeterli olmamaktadır. Burada devreye coğrafi koordinat sistemleri girmektedir. Şekil 24. Paralel ve meridyenler, enlem ve boylam. Yeryüzünün daha fazla ayrıntısının konu alan büyük ölçekli (1:200.000 ve daha büyük ölçekli olan haritalarda)haritalarda koordinat sistemleri zorunlu hale gelmektedir. Bu tip koordinat sistemleri ayrıntın artmasına bağlı olarak koordinat değerlerinin daha fazla ayrıntı verecek şekilde ayarlanması olarak özetlenebilir. 3.5. Harita İşaretleri (Lejant) Çizilen ilk haritalarda belli başlı işaretlemelerin çizim alanı içine yapıldığı görülmektedir (Şekil 25). Haritaların gösterdikleri ayrıntı niteliği ve niceliği arttıkça çizim alanı üzerinde işaretlenemeyecek hale gelmiştir. Bu noktada devreye harita işaretleri (lejant) girmektedir. 20

Şekil 25. Kristof Kolomb un keşiflerini gösteren bu haritada bitki örtüsü, yerleşmeler çizim alanı üzerine işaretlenmiştir. Harita işaretleri bir noktayı, bir çizgiyi ya da bir alan olarak hazırlanabilir. Akarsular, yollar gibi nesneler çizgilerle, yerleşmeler noktalarla, bir coğrafi özelliğin dağılışın sınırlarını gösteren işaret ise poligon (alanla) gösterilebilmektedir. Geldiğimiz bu noktada çizim alanındaki gösterimlerle işaretlerin (lejantın) haritanın anlaşılabilir olması için son derece önemli olduğunu vurgulamamız gerekir. Bir takım haritalarda gösterimler ve dolayısıyla işaretler hususunda ulusal ya da uluslar arası standartlar olabilir, örneğin 1/25.000 lik topografya haritalarındaki tüm gösterimler ve işaretler standarttır, değişmez. Örneğin, yeşil renk orman örtüsünü gösterir. Jeoloji haritalarındaki gösterimler uluslar arası standartlardadır. Buradaki renkler formasyonların yaşlarını göstermektedir. Bu anlatılanlara ek olarak haritanın çizim alanını, buradaki gösterimleri ve bu gösterimlerden yola çıkarak harita lejantını tayin edecek kişi haritacının kendisidir. Çoğu haritada ulusal ya da uluslar arası bir standart olamayabilir. Gerek haritanın göze hoş gelmesi 21

(sanatsal ifadesi) gerekse de kolay anlaşılabilmesi açısından seçilecek gösterim türleri ve kullanılan işaretler oldukça önemlidir. Harita işaretleri arasında vazgeçilmez olan, diğer bir deyişle çizilen her haritada bulunması gereken kuzey okudur. Bu işaretin dekoratif özellikleri haritacının tercihine göre değişebilmektedir. 3.6. Ölçek Bir çizimin harita olabilmesi için en önemli bileşenlerinden biri ölçektir. Ölçeği bulunmayan çizimler genellikle kroki ya da taslak olarak adlandırılır. Haritalar yeryüzünün tamamının ya da belli bir bölümünün çeşitli işaretlerle düzenlenmiş bir grafiği olarak nitelenmektedir, bu grafiğin bir küçül(t)me oranı olması gerekir. Bu küçülteme oranına ölçek denilmektedir. Ölçek bir diğer deyişle, harita üzerindeki belli iki nokta arasındaki uzunluğun, arazi üzerinde aynı iki nokta arasındaki gerçek uzunluğa oranıdır. Ölçek = Harita uzunluğu / Gerçek uzunluk 3.6.1. Ölçek Çeşitleri 3.6.1.1. Kesir Ölçek Harita uzunluğunun pay, gerçek uzunluğun ise payda olarak gösterildiği bir kesirli sayıdır. Böylece harita üzerindeki uzunluk ile arazi üzerindeki (gerçek) uzunluk en basit şekli ile orantılanmış olacaktır. Ölçek payı her zaman 1 sayısıdır. Paydayı oluşturan sayı haritanın ayrıntı gösterme oranına göre değişkenlik gösterir. Bu sistem sayesinde bir parçanın kaç eşit parçada küçültüldüğü ifade etmektedir. Kesir ölçekte dikkat edilmesi gereken unsurlardan biri pay ve paydanın birimlerin aynı olmasıdır. 3.6.1.2. Çizgi Ölçek Harita üzerindeki uzunluğun arazi üzerinde ne kadar olduğunun bir çizim üzerine işaretlenmesinden oluşur. Sıfırın solunda kalan bölüm daha küçük uzunlukların hesaplanması için kullanılır (Şekil 26). Şekil 26. Çizgi ölçek. 22

Çizgi ölçek, haritanın boyutların değiştirilmesi sonucunda ortaya çıkabilecek uzunluk değişimlerinin hesaplanması için oldukça basit ve kullanışlı bir araçtır. Harita büyütülse ya da küçültülse dahi, kendisi de bir çizim olan çizgi ölçek de değişecektir. 23

4. Harita Türleri aritaları birbirinden ayırt eden belli başlı üç kıstas bulunmaktadır. Bunlardan ilki haritaların ölçeğidir. Ölçek haritanın gösterdiği ayrıntının niceliği ve niteliğini ortaya koyması yanı sıra haritanın kullanım amacı hakkında da bir bilgi vermektedir. 4.1. Ölçeklerine göre haritalar 4.1.1. Büyük ölçekli haritalar Bu tip haritalara; yol inşaatları, dolgular, yarmalar,tünel inşaatları, köy tanzim planları, şehir imar planları,kadastro haritaları. Birinci sınıf topografya haritaları, turizm haritaları, büyük ölçekli jeoloji haritaları örnek verilebilir. Tablo 2. Büyük ölçekli haritalarda kullanılan ölçekler. Büyük ölçekli haritalar 1/1.000 1/50.000 1/2.000 1/80.000 1/5.000 1/100.000 1/10.000 1/125.000 1/25.000 1/200.000 4.1.2. Orta Ölçekli Haritalar Bu tip haritalara; ikinci sınıf topografya haritaları, hava uçuş haritaları, orta ölçekli jeoloji haritaları, birtakım coğrafi haritalar örnek olarak gösterilebilir. Tablo 3. Orta ölçekli haritalarda kullanılan ölçekler. Orta ölçekli haritalar 1/250.000 1/400.000 1/500.000 1/800.000 4.1.3. Küçük Ölçekli Haritalar Bu tip haritalara; coğrafya haritaları, genel jeolojik haritalar, atlas haritaları, duvar haritaları örnek verilebilir. 1/ 800.000 daha küçük ölçekli haritalardır. 24

4.2. Konularına Göre Haritalar Haritaların birbirinden farklılaşmasına neden olan bir diğer ayrım haritaların konusunu oluşturan olguların genel ya da özel olması durumudur. 4.2.1. Genel Haritalar Yeryüzünün tamamı ya da belli bir bölümünün genel özelliklerine bağlı olarak çizilmiş haritalardır. Örneğin, topografya haritaları, idari bölünüş haritaları, hipsometrik haritalar. 4.2.2. Özel haritalar Yeryüzündeki belirli bir özelliği konu alan haritalardır. Örneğin jeoloji, hidrografya, toprak varlığı, bitki örtüsü, jeomorfoloji, nüfus dağılışı haritaları. 4.3. Kullanım Alanlarına Göre Haritalar Her harita belli bir amaç, belli bir kullanım alanı dikkate alınarak yapılmaktadır. Bu kullanıma göre haritaları tematik haritalar ve topografya haritaları olmak üzere ikiye ayırmak mümkündür. 4.3.1. Tematik Haritalar Tematik haritalar bir topografik altlık üzerinde o bölge ile mekansal referanslı olan her konuda bilgi aktaran kartografik ürünlerdir. Mekansal referanslı konu olarak sayısız örnekten bir kaçı burada sayılabilir. Jeoloji, ulaşım, taşımacılık, hava sıcaklığı, hava basıncı, tarım, madencilik, ekonomi, üretimler, denizcilik, hava ve toprak kirliliği, turizm v.b. Tematik haritalar yeryüzünün tamamını ya da haritacının belirlediği bir alan üzerinde (harita bileşenlerinin tamamını içermek koşuluyla) doğal ya da beşeri özelliklerin gösterimi için kullanılır. 4.3.2. Topografya Haritaları Yeryüzünün doğal ve kültürel özelliklerini gösteren ayrıntılı ve güvenilir bir grafiğidir. Arazi kabartısını (rölyef) belirli yöntemler kullanılarak bir düzlem üzerine aktarılmasıdır. Topografya haritalarında yeryüzünün genel bir görüntüsü verilmektedir. Akarsular, göller binalar, genellikle orman örtüsü, rölyef (kabartı) ve haritada gösterilen nesnelerin isimleri bulunur. Topografya haritasındaki gösterimlerin farklılaşmasına bağlı olarak birkaç çeşidi bulunmaktadır. 25

4.3.2.1. Tarama Yöntemi ile Çizilen Topografya Haritaları Yeryüzündeki kabartmanın gösteriminin en eski yöntemidir. 18. Yy J. G. Lehmann tarafından rölyefi ayırmak için kullanılmıştır. Eğim boyunca taramalar gerçekleştirilir, eğimin dikliğine göre taramanın kalınlığı değişmektedir. Yamaçların eğim derecesine bağlı olarak taramanın alınlığı değişmekte ama birim alana çizilecek tarama sayısı sabit kalmaktadır. Kalınlık değiştikçe taramalar arasındaki boşluk azalmaktadır, böylece eğimi fazla olan alanlar karanlık, az eğimli alanlar daha aydınlık olarak belirmektedir (Şekil 27). Şekil 27. Tarama yöntemi ile hazırlanmış bir topografya çizimi. İki zirvesi bulunan bir dağ, iki tepe arasında bir boyun görülmektedir. Tarama yönteminde hazırlanmış topografya haritalarında işaretler bölümünde taramanın gösterdiği eğim dereceleri gösterilmelidir. Tarama yöntemi dağlık sahalarda oldukça güzel grafikler ortaya çıkarırken, düz alanlarda görece daha gösterişsiz grafikler hazırlanmaktadır. Düz ya da az eğimli yerlerde tarama yapılamamaktadır. 4.3.2.2. Gölgelendirme Yöntemi İle Çizilen Topografya Haritaları Arazi üzerine belli bir yönden ışığın geldiği varsayılarak hazırlanan haritalardır. Böylelikle yüksek alanların gerisinde kalan kısım gölgeli olarak işaretlendirilerek, rölyefin gözler önüne serilmesi gerçekleştirilir. Gölgeleme yöntemini tek başına kullanmak oldukça güçtür. Yükseltinin bir hayli fazla olduğu alanlarda gölgelenen alanın da fazla olması bu kısımlara yerleştirilecek işaretleme ve yazıları zora sokmaktadır. Günümüzde gölgelendirme haritaların daha iyi ve anlaşılır bir tarzda gösterilmesi için kullanılmaktadır (Şekil 28). Şekil 28. Gölgelendirme ve izohipslerin kullanıyla çizilmiş topografya haritası. 26

4.3.2.3. Renklendirme Yöntemi ile Çizilen Topografya Haritaları Yeryüzü dokusunun farklı yükselti basamaklarına farklı renk tonları verilerek gösteriminden ibarettir. Ulusal ya da uluslar arası bir standardı bulunmamakla birlikte mavi, yeşil, sarı, kahverengi tonları ve beyaz renk kullanılır. Siyah beyaz haritalarda ise gri tonları kullanılmakta, işaretler bölümünde kullanılan tonların hangi yükseltiye karşılık geldiği belirtilmektedir (Şekil 29). Şekil 29. Afrika kıtasının rölyefini gösterir harita. Renklendirme yöntemi ile çizilen topografya haritaları görsel açıdan zengin olmalarına karşın, üzerinde gerçekleştirilecek çeşitli ölçümler ve diğer çalışmalar açısından bir takım kısıtlılıklar barındırmaktadır. Bu yüzden küçük ve orta ölçekli topografya haritalarında kullanılmaları daha sağlıklı sonuçlar verecektir. 4.3.2.4. Kabartma Yöntemi ile Çizilen Topografya Haritaları Yeryüzü kabartısının bir benzeri belli oranlar dâhilinde küçültülerek bir üç boyutlu model 27

üzerinde gösterilmektedir. Bu tip haritalar kabartının anlaşılması için en kullanışlı haritalardır. Rölyefin birebir aynısı olma özelliği taşımaktadırlar. Maliyetinin oldukça yüksek olması, 1/250.000 den büyük ölçeklerde taşınmasının ve saklanmasının bir hayli zor olması bu tip haritaların kullanımı sınırlandıran etkenlerden sadece bir kaçıdır. Özellikle bilişim teknolojilerinde yaşanan son gelişmeler nedeniyle bu tip haritaların yerini düzlem üzerinde üç boyut gösterme özelliği olan haritalar almaktadır. Coğrafi bilgi sistemleri yazılımları bu efekti sağlamaktadırlar. Bu tip üç boyutlu haritalar, kabartma haritalar kadar olmasa da topografyanın gösteriminde oldukça etkili bir şekilde kullanılabilmektedir (Şekil 30). Şekil 30. Bir birikinti konisinin üç boyut efekti ile hazırlanmış grafiği. 4.3.2.5. Eşyükselti Eğrileri (İzohips) Yöntemi ile Çizilen Topografya Haritaları Deniz seviyesine bağlı olarak eş yükseltiye sahip noktaların birleştirilmesiyle oluşan eğrilerin çizilmesiyle yapılan topografya haritalarıdır. Topografya haritalarında en çok kullanılan yöntemdir. Bu yöntem ile rölyef üzerinde aynı yükseltiye sahip olan noktalar değerleriyle 28

birlikte belirtilmiş olur. Farklı yükseltilerdeki noktaları birleştiren eğrilerin dağılımının sık veya seyrek olması rölyefin özelliklerini harita üzerinde açıkça gösterilmesini sağlar. Eş yükselti eğrileri belli bir seviyeden başlayarak, belirli aralıklarla çizilir. Eş yükselti eğrileriyle çizilen topografya haritalarında 0 metre eğrisi deniz kıyılarını çevrelemektedir (Şekil 31). Şekil 31. Eşyükselti eğrileri kullanılarak çizilmiş topografya. Eşyükselti Eğrilerinin Temel Özellikleri 1. İç içe kapalı eğrilerdir, birbirlerini kesmezler. 2. Yeryüzü şekillerinin biçimlerini ve yükseltilerini gösterirler. 3. En geniş izohips eğrisi en alçak yeri, en dar izohips eğrisi en yüksek yeri gösterir. 4. Bir eğrinin geçtiği her noktada yükselti aynıdır. 5. Ardışık iki eğri arasındaki yükselti farkı haritanı tamamında birbirine eşittir. İzohipsler eşit yükselti aralıklarıyla çizilir. Buna Ekidistans ya da Eküdistans denir. 6. Sıfır metre eğrisi kıyı çizgisini gösterir. 7. Çukur alanlar dışında her izohips kendisinden daha yüksek izohipsi çevreler. 8. Birbirini çevrelemeyen komşu iki izohips eğrisinin yükseltisi aynıdır. 9. İzohips eğrilerinin sık geçtikleri yerde eğim fazla, seyrek geçtikleri yerde ise eğim azdır. 10. İzohips eğrileri akarsu vadilerinde yükseltinin arttığı yöne doğru V şeklini alırlar. 11. Akarsuların ya da kuru dere yatakları vadilerinin her iki yanındaki izohipslerin yükseltileri aynıdır. 12. Çukur yerler genellikle ok ( ) işareti ile gösterilir ya da izohips içi taranır. Eşyükselti eğrileri kullanılarak çizilen topografya haritalarının kolay okuna bilmesi için eğrileri üç farklı kategoride değerlendirmek mümkündür. Bunlar: 29

Ana eğri Eğri Ara eğridir (Şekil 32). Eş yükselti eğrileri kullanılarak çizilen topografya haritalarında sıfır metreden başlayarak her beşinci (50 ya da 100 metrede bir) daha koyu, kalın çizilen ve üzerine yükselti değeri yazılan izohipse ana izohips (ana eğri) denilebilir. Böylesi bir gösterimin temel sebebi yükselti hesaplama da kolaylık sağlamasıdır. Bunun dışında eğer haritacı gerek duyarsa eş yükselti aralığının (eküdistansın) yarısı kadar olan yükseltileri de kesik çizgilerle gösterir. Bu gösterim yer şekillerinin daha belirginleştirilmesine hizmet etmektedir. Kesik çizgilerle gösterilen bu izohipse ara izohips ya da ara eğri denilebilir. Şekil 32. İzohips türleri. olarak adlandırılabilir. Bu ikisi dışında kalan tüm eşyükselti eğrileri ise eğri 30

5. Eş Yükselti Eğrileri İle Yeryüzü Şekillerinin Gösterilmesi 5.1. Tepe İç içe kapalı eğrilerin zirve noktasına kadar sürekli bir eğim güderek yükseldikleri gözlemlenmektedir (Şekil 33). Genellikle harita üzerinde tepenin zirvesi bir nokta ile gösterilir ve yükselti değeri yazılır. Şekil 33. İzohipslerle bir tepenin gösterilmesi. 5.2. Vadi Eş yükselti eğrileri vadilerde V şeklini alırlar. V nin kök bölümü yükseltinin arttığı yönü gösterir (Şekil 34). V vadi (genç vadi) denilen vadilerin topografya haritasında bulunmasında her hangi bir sorun yaşanmaz genellikle U vadi (tabanlı vadi) fark edilmesi zordur. Şekil 34. İzohipslerle vadinin gösterilmesi. 5.3. Boyun Su bölüm çizgisinin iki tepe arasında kalan en alçak yeridir (Şekil 35). Bel, belen, geçit, aşıt olarak da bilinmektedir. Topografya haritası üzerinde iki zirve arasında eş yükseltiye sahip iki komşu izohipsin ortasından geçer. Şekil 35. Boyunun izohipslerle gösterimi. A-B noktaları iki tepe ve C noktası bir boyundur. 31

5.4. Sırt İki yamacın birleştiği yüksek kesimleridir. Su bölüm çizgisini oluşturlar. Vadiler gibi harita üzerinde V şeklini oluşturlar, V nin ağzı yükseltinin arttığı yöne doğrudur (Şekil 36). Şekil 36. İzohipslerle sırtın gösterimi. A-B noktaları arasında kalan alan bir sırttır. 5.5. Yamaç İki düz alan arasındaki eğimli arazidir. Bu alanlarda eşyükselti eğrilerinin sıklaşmasıyla kendilerini göstermektedirler (Şekil 37). Şekil 37. X ve Y iki farklı yamaçtır. X daha dik Y ise görece daha az eğimlidir. 5.6. Delta Akarsuyun ağzından denize doğru çıkıntı yapan yeryüzü şekilleridir. İsmini harfinden almaktadır. Yapısal bir takım şekillerle karıştırılmamalıdır. Bu delta şeklinin arkasında bir akarsu aranmalıdır (Şekil 38). yunanca Δ Şekil 38. Bir deltanın izohipsler kullanılarak gösterimi. 32

5.7. Birikinti konisi ve yelpazesi Akarsuların eğimli bir araziden daha az eğimli (görece düz) bir alana ulaştığı ya da yan kolun ana akarsuya ulaştığı alanlarda oluşan yelpaze şekilli birikimlerdir. Eğim aşağı V şeklinde giden izohipslerin delta şeklinde açılması olarak topografya haritasına yansır (Şekil 39). Şekil 39. Birikinti konisinin izohipsler kullanılarak gösterimi. 5.8. Plato Akarsu vadileri tarafından çevrelenen görece düz alanlar olarak karşımıza çıkan platolar, izohipslerle çizilmiş topografya haritalarında görece düz ve çevresindeki vadilerin ortasında bir kabartı olarak gösterilmektedir (Şekil 40). Şekil 40. Platonun, eşyükselti eğrileri kullanılarak gösterimi. 33

6. Haritalar Üzerinde Gerçekleştirilen Hesaplamalar aritaların kullanım amaçlarına uygun olarak üzerlerinde pek çok hesaplama ve analizi yapılabilmektedir. İster makro ölçekte olsun sterse de mikro ölçekte olsun yeryüzünün insan faaliyetleri açısından sağlıklı bir şekilde kullanımı açısından harita üzerinde gerçekleştirilecek uzamsal analizlerin gerekliliği tartışılmazdır. En basitinden harita üzerinden gideceğimiz yeri ve yönü bulma ya da yaşadığımız yerin dünya ve Türkiye de nerede olduğunu, bu alanının neden bir yaşam alanı olarak karşımıza çıktığını sorgulamak amacıyla harita üzerinde bir takım analizler ve hesaplamalara ihtiyaç duymaktayız. Harita üzerinde bir takım çıkarımlar yapabilmek için temel bazı ölçümleri gerçekleştirmek gerekmektedir. Burada haritalar üzerinde gerçekleştirilecek temel bir takım hesaplamalar üzerinde durulacaktır. 6.1. Harita Ölçeği Hesaplama Yukarıda harita ölçeği konusunda ayrıntılı bilgiler ve örnekler verildiğinden dolayı burada bir kez daha yinelemeye gerek duyulmamaktadır (bak. S.21). Tüm haritalar belli bir oranda küçültülerek çizilmiştir ve bu oran harita uzunluğunun gerçek uzunluğa bölünmesi yoluyla bulunabilmektedir. Ölçek = Harita Uzunluğu / Gerçek Uzunluk Dolayısıyla gerçek uzunluğu bir mesafenin haritada ne kadar bir uzunlukla gösterildiği ölçülerek elimizdeki haritanın ölçeğini hesaplamak zor olmayacaktır. Bu anlatılanları bir örnekle açıklayacak olursak; Örnek: Bir Türkiye Fiziki Haritasında Sinop Burnu ve İğne Ada Burnu arası 30 cm ile gösterilmektedir. Bu mesafenin gerçek uzunluğu (kuş uçuşu) 300 km olduğuna göre bu haritanın ölçeği kaçtır? Harita Ölçeği = HU/GU = 30 / 30.000.000 = 1/ 1.000.0000 34

6.2. Gerçek Uzunluk Hesaplama Çoğu zaman insanlar çok kullandıkları yolların ne kadar uzunlukta oldukları bilmektedirler. Bunun yanı sıra bilimsel bir takım araştırmalar, analizler ya da en basitinden rekreasyon (dinlenme), gezip görme amaçlı gerçekleştirilen seyahatlerde gideceğimiz yerin uzaklığı gibi birtakım hesaplamalar haritalar üzerinde yapılabilmektedir. Gerçek uzunluk = Harita uzunluğu X Ölçek paydası Bu noktada haritalarda doğrular şeklinde ölçülmesinde sakınca olmayan kuş uçuşu mesafelerde her hangi bir zorluk yaşanmamaktadır. Bu noktada bir cetvel kullanımı ile harita uzunluğu ölçülmekte, ölçek paydası ile çarpılması sonucu gerçek uzunluk bulanabilmektedir. Örnek: 1/25.000 ölçekli bir jeomorfoloji haritasında, 7,75 cm ile gösterilen bir buzul vadisinin uzunluğu ne kadardır? Gerçek uzunluk = HU X Ölçek paydası = 7,75 X 25.000 = 193.750 cm = 1,9375 km Bu tip ölçümlerde asıl sorun yaratan konular eğri oluşturan mesafelerdir. Burada kullanılabilecek birkaç yöntem bulunmaktadır. Bunlardan ilki bir ip ya da tel kullanılarak bu eğrinin üzerinden geçerek harita uzunluğunun hesaplanmasıdır. İkinci ise bir Curvimetre (kürvimetre) kullanmaktır. Bu alet haritalar üzerinde eğriler şeklindeki mesafelerin ölçümü için kullanılmaktadır (Şekil 41). Bir Şekil 41. Curvimetre. eğrinin harita uzunluğu ölçmekteki bir diğer yöntem bunu daha küçük doğru parçalarına bölerek bu parçaların uzunluğunu toplanması olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu parçaların bir pergel aracılığıyla ölçülmesi sonucu uzunlukları bulunacaktır. Eğrilerin ölçülmesi esnasında dikkat edilmesi gereken nokta hem gidiş hem de geliş için ayrı ölçümler yapılması ve bu sayede doğruluğunun kontrol edilmesi gerekmektedir. 35

6.3. Harita Uzunluğunun Hesaplanması Gerçek uzunluğunun bilindiği ve harita ölçeğinin bilindiği alanlarda harita uzunluğunun ayrıca başka bir araç kullanılarak hesaplanmasına gerek yoktur. Özellikle harita çizimleri esnasında çizim alanımızın ayarlanması gibi bir takım düzenlemeleri yapmamızda kolaylık sağlamaktadır. Harita uzunluğu = Gerçek uzunluk / Ölçek paydası Örnek: Gerçek uzunluğu 125 km olan bir akarsuyun 1/800.000 ölçekli bir hidrografya haritasında ne kadarlık bir eğri ile gösterilmesi gerekmektedir? Harita uzunluğu = Gerçek uzunluk / Ölçek paydası = 12.500.000 / 800.000 = 15,625 cm 6.4. Harita Alanı Hesaplama Gerçek yüzölçümü bilinen her hangi şeklin ya da alanın harita üzerinde ne kadar bir alan kapladığını hesaplamak içim: Harita alanı = Gerçek yüz ölçüm / (Ölçek paydası) 2 formülü kullanılır. Bu hesaplamada dikkat edilmesi gereken alanın yüzölçümü ile ölçek paydasının aynı birim olmasıdır. Örnek: Gerçekte 100 km 2 yüzölçümü olan kızılçam ormanları 1/500.000 ölçekli bir bitki örtüsü haritasında kaç cm 2 olarak gösterilir? Harita alanı = Gerçek yüz ölçüm / (Ölçek paydası) 2 = 10.000.000 / 500.000 2 = 4 cm 2 Unutulmaması gereken bir konuda bu alanın mutlaka geometrik bir şekilde olmayacağıdır. Yeryüzünde kusursuz geometrik şekli olan yerşekli sayısı yok denecek kadar azdır. Örneğin orman yangınlarından etkilenen bir alanının harita üzerinde gösterilmesi gerektiğinde sınırlarında çok iyi bir şekilde bilinmesi gerekmektedir. 6.5. Yüzölçümü Hesaplama 36

Haritada kapladığı alan bilinen bir yerin gerçekteki yüzölçümünü hesaplamak için kullanılacak formül: Gerçek alan = Harita alanı X (Ölçek paydası)2 olarak karşımıza çıkmaktadır. Örnek: 1/25.000 ölçekli bir topografya haritasında, 4 cm2 olarak gösterilen bir gölün gerçek alanı ne kadardır? Gerçek alan = Harita alanı X (Ölçek paydası) 2 = 4 X 25.000 2 = 2.500.000.000 cm 2 = 25.000 km 2 Yüzölçümü hesaplamasında asıl zor olan nokta haritadaki alanın ölçülmesidir. Daha öncede belirttiğimiz gibi gerek yeryüzü şekilleri gerekse de diğer bir takım coğrafi (beşeri ve ekonomik coğrafya) unsurlar kusursuz geometrik şekilleri olarak karşımıza çıkmamaktadır. Örneğin herhangi bir idari bölünüş haritasında çizilmiş bir ilçenin şekli tam bir kare ya da daire gibi geometrik şekillerden oluşmayacaktır. Burada hatırlanması gereken idari sınırların yerşekilleri kullanılarak çizildiğidir. Su bölüm çizgileri, akarsu vadileri gibi yerşekillerine bağlı olarak sınırlandırılan alanların haritada kapladığı sahayı ölçebilmek için çeşitli tekniklere ihtiyaç bulunmaktadır. 6.5.1. Kare Yöntemi ile Yüzölçümü Hesaplama Bu yöntemde harita alanı hesaplanmak istenen alan karelere bölünür ve kapladığı kare sayısı toplanarak hesaplanır (Şekil 42). Bu yöntemde şeffaf milimetrik kağıtlar kullanılması en uygun yöntemedir. 37

Şekil 42. İznik gölünün kare yöntemiyle ölçülen harita alanı. Bu ölçümle yapılan hesaplama sonrasında İznik Gölünün yüzölçümü 308 km 2 bulunmuştur. 6.5.2. Şerit Yöntemi ile Yüzölçümü Hesaplama Şekil 43. İznik Gölünün şerit yöntemiyle ölçülen harita alanı. Bu ölçümle yapılan hesaplama sonrasında İznik Gölünün yüzölçümü 302 km 2 olarak bulunmuştur. Ölçülmek istenen alan birbirine paralel şeritler kullanılarak bölünür (Şekil 43). Oluşturulan dikdörtgenlerin hesaplama yapmakta kolaylık sağlaması gerekliliği göz önünde bulundurulmalıdır. Örneğin 1/100.000 ölçekli bir harita da şeritlerin eninin 1 cm olması her bir şeridin eninin 1 km.lik bir gerçek uzunluğa denk geldiğini göstermekte bu da oldukça kolay bir hesaplamaya olanak sağlamaktadır. Şeritlerin uzunlukları ölçülerek alanları bulunur. Toplamları harita alanını verecektir. 6.5.3. Geometri Yöntemi ile Yüzölçümü Hesaplama Bu yöntemde ölçülmek istenen alan kenarlarda mümkün olduğu kadar az yer bırakılarak geometrik şekillere bölünür. Bu şekillerin hesaplanması ile alanın yüzölçümü hesaplanır (Şekil 44). 38

Şekil 44. İznik Gölünün yüzölçümü 301 km 2 olarak hesaplanmıştır. 6.6. Eşyükselti aralığı (Eküdistans) Hesaplama Eşyükselti aralığı genellikle topografya haritalarının işaretler bölümünde gösterilmektedir. Bunun yanı sıra kimi topografya haritalarında eküdistans için standartlar bulunmaktadır (Tablo 4). Bunların dışında eğer harita üzerinde eküdistansa dair her hangi bir bilgi yok ise hesaplamanın iki yolu bulunmaktadır. Tablo 4. Farklı ölçekli topografya haritalarında kullanılan eküdistans. Ölçek Eküdistans Ölçek Eküdistans 1: 1000 0,5-1m 1:50.000 20-25 m 1:5000 2,5-5 m 1:100.000 25-50 m 1:10.000 5-20 m 1:200.000 30-50 m 1:25.000 10-20 m 1:800.000 100-250 m Birinci yükseltisi harita üzerinde gösterilen iki eşyükselti eğrisi (ana eğri) bulunur. Birbirlerine olan yükselti farkları hesaplanır. Bunlar arasında kalan izohips sayısı toplanarak 1 çıkartılır ve yükselti farkına bölünür. 39

İkinci olarak yine yükseltisi harita üzerinde gösterilen iki eşyükselti eğrisi (ana eğri) bulunur. Yükselti farkı hesap edilir. Bu iki izohips arasında kalan boşluklar (yükselti basamakları) toplanır ve yükselti farkına bölünür. Şekil 45 Örnek 1: Aşağıda verilen haritada okla gösterilen ana eğrilerden yüksektekinin değeri 2.200 metre, daha alçakta olanın yükselti değeri ise 2.150 metredir. Öyleyse bu iki eğri arasında 2.200 2.150 = 50 metre yükselti farkı vardır. Her iki eğri arasında kalan yükselti basamaklarını saydığımızda (eğriler arasındaki boşlukları) 5 olduğunu görürüz. Dolayısıyla 50 / 5 = 10 metre olduğunu göre bu haritanın eküdistansı 10 metredir. Şekil 45 6.7. Eğim hesaplama Genellikle yeryüzü şekilleri üzerine ulaşımla ilgili ve/veya ekonomik faaliyetler gerçekleştirilmeden önce bu faaliyete konu olan sahanın eğim haritaları çıkarılmak 40

zorundadır. Gerek yer tercihlerinde gerekse de fayda-maliyet analizlerinde bu tip haritalara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu haritaların çiziminde kullanılan formül ise: E = ( h/l ) X 100 burada E eğim, h iki nokta arasındaki yükseklik farkı, l ise iki nokta arasındaki kuş uçuşu uzaklıktır (Şekil 46). Şekil 45. h nin ölçülmesi için topografya haritasındaki eşyükselti eğrilerinin yükselti değerleri ya da harita üzerinde belirtilmiş yükselti değerleri kullanır. l nin hesaplanması ise aynı topografya haritasında gösterilen uzaklığın ölçülmesi ile gerçekleşir. Eğimin yüzde cinsinden verilmesi kuş uçuşu 100 metre gidildiğinde yükseltinin kaç metre artacağını ya da azalacağını göstermektedir. Eğer eğim açı cinsinden hesaplanmak isteniyorsa iki nokta arasındaki yükseklik farkının (h), iki nokta arasında kuş uçuşu uzaklığa bölünmesi ve ortaya çıkan rakamın bir trigometrik cetvel ararcılığıyla tanjantının bulunması gerekmektedir. Üçgende bir açının karşı dik kenarının, komşu dik kenara oranı açının tanjantına eşittir (Şekil 46). Şekil 46. tan α = h / l 41

Örnek: Aşağıda verilen 1/25.000 ölçekli topografya haritasında (Şekil 47) Yüksekeşme Tepe ve Avaraslar Deresi arasındaki eğim ne kadardır? Şekil 47. h = 2192 1870 l = 4 cm = 322 m = 4 X 25.000 = 100.000 cm = 1000 m E = (322/1000) X 100 E = h / l 42

= % 32,2 = tan 0,322 = 18 6.7. Profil Çıkarma Eşyükselti eğrileri ile çizilen topografya haritalarında yerşekillerine dair bir takım yorum ve analizlerin yapılabilmesi için uygun sahaların profilinin elde edilmesi gerekmektedir. Çıkarılacak profiller sayesinde topografyanın ana karakteri ortaya konmaya çalışılacaktır. Profil kelime anlamı olarak yandan görünüş karşılığına gelmektedir. Coğrafi anlamda profilden bahsettiğimizde dikey bir düzlemin topografya yüzeyi ile kesiştiği noktalardan geçen bir hat olarak algılanabilir. Topografya haritalarından elde edilen profiller yeryüzü şekilleri konusunda ayrıntılı bilgi sahibi olmamızı sağlamaktadır. Çıkarılan profil eğer yumuşak hatlara sahip olmasının yanında çok fazla girinti çıkıntı yapmıyor ise, bu alanın daha engebesiz, daha düz bir alan olduğunu anlarız. Bunun tersi durumlarda ise oldukça engebeli ve fazlaca süreç yaşanmış bir alanın topografya haritasına sahip olduğumuzun bilincine varırız. Bu açıklamadan da anlaşılacağı gibi profil topografya şekillerinin yandan bakıldığındaki görünüşünü bize vermekte ve arazi hakkında temel bir izlenim yaratmaktadır. Profil çıkarırken izlenecek yollar şunlardır (Şekil 48): 1. Profil çıkarmanın ilk işlemi bu iş için en uygun hat ya da hatların tercih edilmesidir. Tercih edilen bu hat harita üzerine çizilir. 2. Harita üzerindeki hat uzunluğunda bir kâğıt şerit oluşturulur. Üzerinde işaretleme yapmaya uygun bir genişliğinin olmasına dikkat edilir. Şerit halindeki kâğıt haritadaki hattın üzerine konur ve soldan başlayarak izohipslerin kâğıdı kestiği noktalar çentiklerle işaretlenerek, izohipslerin yükselti değerleri yazılır. 3. Milimetrik kâğıda haritada seçmiş olduğumuz hat uzunluğunda bir çizgi çizilir. Bu profilimizin ufuk düzlemi oluşturacak şekilde yatay çizilmelidir. Topografyanın en yüksek ve alçak yeri ve ayrıca yükselti basamakları dikkate alınarak bir yükseklik ölçeği belirlenir. Buna göre bir dikey çizgi çizilir. 43

4. Kâğıt şerit yatay çizginin üzerine konulur. Her bir izohipsin karşılık geldiği çentik yüksekliğine bağlı olarak noktalar koymak yoluyla milimetrik kâğıda aktarılır. Milimetrik kâğıt üzerinde farklı yükselti değerlerine karşılık gelen noktalar oluşacaktır. 5. Ortaya çıkan noktaları hafif eğimli olarak birleştirilir. Kırık hatlardan ve keskin çizgilerden kaçınılır. Bir profil elde edilmiş olunur. 6. Eğer profil hattı üzerinde vadi, tepe ya da mevki isimleri var ise bunlar profil üzerine yazılır. Profilin iki ucuna yönleri yazılır. Şekil 48. 44

8.Grafikler Grafik kelimesi Yunanca tasvir etmek, çizerek anlatmak anlamına gelen Graphien kelimesinden gelmektedir. Ülkemizde kullanımı daha çok istatistikî bilgilerin yorumlanması amaçlı hazırlanan çeşitli çizimleri içermektedir. Özellikle günümüzde olguların değerlendirmesi, her türlü sosyal, ekonomik ve bilimsel faaliyetin gerçekleştirilmesi esnasında ortaya pek çok değişken ve bu değişkenlerle ilgili pek çok veri çıkmaktadır. Bunların derlenmesi ve düzenlenmesi için istatistik bilimine ihtiyaç duyulmaktadır. Verilerin toplanması, derlenmesi, düzenlenmesi ve bilimsel bir takım yöntemler kullanılarak anlamlı bir sonuca ulaştırılması işi istatistiğin çözmeye çalıştığı problemlerin özünü oluşturmaktadır. Tüm bu elde edilen verilerin sonuçlarının ortaya konması iki şekilde olabilir. Bunlardan biri tablolar diğeri de grafikler yardımı ile sonuçların ilgililere aktarılmasıdır. Tablolarla aktarım sadece kelimelere dayalıdır ve hacmi fazla olan verilerin sonuçların aktarılmasında kullanımı daha çok tercih edilmektedir. Bunun yanı sıra sonuçların daha çok görselliğe dayalı ve dolayısıyla daha etkin aktarımında grafikler iyi bir tercih olacaktır. Bir resim bin kelimeye bedeldir sözü grafikle gösterim konusunda oldukça geçerlidir. 8.1. Grafik Özellikleri Grafiklerin gerek hazırlanması esnasında gerekse de hazır bir grafiğin okunması (analiz edilmesi) sırasında dikkat edilmesi gereken bir takım unsurlar bulunmaktadır. 8.1.1. Eksenler Grafikler 2 ya da 3m boyutlu olarak hazırlanabilir. 2 boyutlu grafiklerde 2 eksen bulunmaktadır. Genellikle bunlara x ve y ekseni denilmektedir (Şekil 49). x eksenine genellikle serbest değişkenleri (ör; zaman birimleri), y eksenine ise bağlı değişkenleri yerleştirmek gerekmektedir (boy, kilo, sıcaklık, yağış). Şekil 49. X ve y eksenlerinin yapısı 45