Orta Gelir Tuza ndan Ç k a Odaklanma: Ürün Tuza (Ürün. Sektörü Eren ÇA KURLU Cem Barlas ARSLAN



Benzer belgeler
A N A L Z. Seçim Öncesinde Verilerle Türkiye Ekonomisi 2:

DEMİRYOLUNUN GELİŞTİRİLMESİ İÇİN YENİ YAPILANMA SERBESTLEŞME TÜRKİYE DEMİRYOLU ALTYAPISI VE ARAÇLARI ZİRVESİ EKİM 2013 İSTANBUL TÜRKİYE

Dünyaya barış ve refah taşıyor, zorlukları azimle aşıyoruz

POMPA ve KOMPRESÖRLER

KURUYEMİŞ SEKTÖR RAPORU

Neden Demiryolu M E T E T I R M A N K O N S P E D L T D Ş T I

3201 Debagatte Kullanılan Bitkisel Menşeli Hülasalar Ve Türevleri Debagatte Kullanılan Sentetik Organik, Anorganik Maddeler Müstahzarlar

plastik sanayi Plastik Sanayicileri Derneği Barbaros aros DEMİRCİ PLASFED Genel Sekreteri

PETROL VE LPG PİYASASI FİYATLANDIRMA RAPORU

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası

TÜRKİYE BİLİMSEL YAYIN GÖSTERGELERİ (II) TÜRKİYE, ÜLKELER VE GRUPLAR

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85

Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili. Beşinci İzmir İktisat Kongresi

DÜNYA KROM VE FERROKROM PİYASALARINDAKİ GELİŞMELER

PETROL VE LPG PİYASASI FİYATLANDIRMA RAPORU

KÜRESEL EKONOMİK ÇEVRE

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2015 ŞUBAT AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU

Dünya Hububat Pazarında Neredeyiz?

Kamu Sermayeli İşletmelerde İyi Yönetişim. Mediha Ağar Dünya Bankası, Kıdemli Ekonomist Dünya Bankası

GYODER SEKTÖR BULUŞMASI 28 MAYIS 2013 İSTANBUL DR. VAHDETTİN ERTAŞ SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ

GİTES DEMİR-ÇELİK ve DEMİR DIŞI METALLER EYLEM PLANI

Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor!

KÖMÜRÜN GÖRÜNÜMÜ, Mehmet GÜLER Maden Mühendisleri Odas Yönetim Kurulu Üyesi

YÜKSEK HIZLI DEMİRYOLU YOLCULUKLARININ ÖZELLİKLERİ

Akaryakıt Fiyatları Basın Açıklaması

Özet Metin Ekonomik Büyümenin Anlaşılması: Makro Düzeyde, Sektör Düzeyinde ve Firma Düzeyinde Bir Bakış Açısı

SİRKÜLER 2009 / İşsizlik Ödeneği Almakta Olan İşsizleri İşe Alan İşverenlere Yönelik Sigorta Primi Desteği

TÜRK YE CUMHUR YET MERKEZ BANKASI

Demiryolu Taşımacılığı ve Bilişim Teknolojileri. Mete Tırman

ORTA VADELİ MALİ PLAN ( )

Tablo 45 - Turizm İşletme Belgeli Tesislerde Konaklama ve Belediye Sayıları

2. İşbirliği-Güç birliği Destek Programı. 5. KOBİGEL Kobi Gelişim Destek Programı. 8. Kredi Faiz Desteği

DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, Hazırlayanlar. Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi

Araştırma Notu 15/177

HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI MALİ SEKTÖRLE İLİŞKİLER VE KAMBİYO GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YURTDIŞI DOĞRUDAN YATIRIM RAPORU 2013

ORGANİZE SANAYİ BÖLGELERİ KÜÇÜK SANAYİ SİTELERİ TEKNOPARKLAR Oda Raporu

TÜSİAD Rekabet Çalışma Grubu Toplantısı DEVLET YARDIMLARI. Abdulgani GÜNGÖRDÜ Rekabet Uzmanı

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR

PORTFÖY ÜRETİM ŞİRKETLERİNİN OLUŞTURULMASI VE ELEKTRİK ÜRETİM ANONİM ŞİRKETİNİN YENİDEN YAPILANDIRILMASI. Sefer BÜTÜN. EÜAŞ Genel Müdürü ÖZET:

ELEKTRİK PİYASALARI 2015 YILI VERİLERİ PİYASA OPERASYONLARI DİREKTÖRLÜĞÜ

ULUSLARARASI BİLGİ TEKNOLOJİLERİ SEMPOZYUMU

Ekonomik Rapor ULUSLARARASI MAL PİYASALARI 67. genel kurul Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği /

Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN. GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum.

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

Türkiye de Dış Ticaret ve Dış Ticaret Finansmanı: İhracattaki Düşüşte Finansman Sıkıntısı Ne Kadar Etkili?

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ

SÜREÇ YÖNETİMİ VE SÜREÇ İYİLEŞTİRME H.Ömer Gülseren > ogulseren@gmail.com

BASIN DUYURUSU 2001 YILI PARA VE KUR POLİTİKASI

HABER BÜLTENİ Sayı 23

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2016 ŞUBAT AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi

İRAN ENERJI GÖRÜNÜMÜ

-Bursa nın ciroları itibariyle büyük firmalarını belirlemek amacıyla düzenlenen bu çalışma onikinci kez gerçekleştirilmiştir.

Basın Bülteni. Marmaray Projesinde Rota Teknik İmzası BD

Bölüm 8 Tedarik Fonksiyonu

SOSYAL-EĞİTİM-BEŞERİ BİLİMLER

İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ KINIK SONUÇ RAPORU

SİRKÜLER. 1.5-Adi ortaklığın malları, ortaklığın iştirak halinde mülkiyet konusu varlıklarıdır.

DEMİR ÇELİK SEKTÖRÜ RAPORU (2012/2)

İlaca Erişimde Güncel Durum

GTİP 9401: Ağaç, Mantar, Kemik, Sert Kauçuk, Plastik vb. İşleme Makineleri

Emtia Fiyat Hareketlerine Politika Tepkileri Konferansı. Panel Konuşması

ZAĞNOS VADİSİ KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİ

ÖZEL BÖLÜM I KOJENERASYON. TÜRKOTED İltekno Topkapı Endüstri ST ELEKTRİK-ENERJİ I NİSAN 2016

HABER BÜLTENİ Sayı 67

KONYA TİCARET ODASI İÇİNDEKİLER. 1- Konya Perakende Güven Endeksi (KOPE) 2 Konya Hizmet Sektörü Güven Endeksi (KOHİZ)

EV TEKSTİL SEKTÖRÜ 1. ÜRÜNÜN TANIMI: 2. TÜRKİYE DE ÜRETİM: 3. TÜRKİYE NİN DIŞ TİCARETİ:

Hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

Ekonomi Bülteni. 16 Mart 2015, Sayı: 11. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

T.C. ÇANAKKALE ONSEK Z MART ÜN VERS TES

Politika Notu Ekim Küresel Kriz ve Maliye Politikası. Sumru Öz

MEYVE SULARI. Hazırlayan Nilüfer YILMAZ T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi

AVRUPA B RL VE ULUSLARARASI

HAYALi ihracatln BOYUTLARI

ÇEVRE ve ORMAN BAKANLIĞI ĞİŞİKLİĞİ

PROJE ODAKLI İŞ GELİŞTİRME; Kent Atölyeleri örneği

TOHUMCULUK ÜRETİM. Türkiye Cumhuriyeti-Ekonomi Bakanlığı,

Yapı ve Deprem Yönetmelikleri, alan kullanım yönetmeliklerinin gözden geçirilmesi ve gerekiyorsa yeniden düzenlenmesi

AYDIN TİCARET BORSASI

NDEK LER KKTC YE PARLAMENTO DESTE Avrupa Parlamentosu KKTC ye önümüzdeki 3 y l içerisinde 259 milyon Euroluk mali yard m yap lmas onaylam r.

EKONOMİK GELİŞMELER Eylül 2012

YENİLENEBİLİR ENERJİDE EĞİTİM

Gümrük Müsteşarlığının görevlerini daha etkin ve verimli yerine getirmesini sağlayacak şekilde idari kapasitesinin arttırılması

ELEKTRİK ÜRETİM SANTRALLERİNDE KAPASİTE ARTIRIMI VE LİSANS TADİLİ

Dünya Çavdar ve Yulaf Pazarı

SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç

1 Kasım 2009 PAZAR Resmî Gazete Sayı : (Mükerrer) 2010 YILI PROGRAMI

YERLİ ÜRETİCİLER TARAFINDAN ÇİN HALK CUMHURİYETİ MENŞELİ PVC İTHALATINA YÖNELİK YAPILAN KORUNMA ÖNLEMİ BAŞVURUSUNUN GİZLİ OLMAYAN ÖZETİ

İ.Esenyurt Üniv.2016 Yüksek Lisans / Bahar Dönemi Yönetimde Yeni Gelişmeler Sunum 02. Hazırlayan; Erkut AKSOY

ÇEVRE KORUMA KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK

2008 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇESİ ÖN DEĞERLENDİRME NOTU

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2015 EKİM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU

MUŞ ALPARSLAN ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ

SAN 2009 DÖNEM 2009 YILI N SAN AYI BÜTÇE AÇI I GEÇEN YILIN AYNI AYINA GÖRE YÜZDE 12 ORANINDA B R AZALMA GÖSTEREREK 947 M LYON TL YE NM R.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM BİT SEKTÖRÜNÜN TÜRK EKONOMİSİ İÇİNDEKİ YERİ 3.1. TÜRKİYE DE BİT SEKTÖRÜNÜN BÜYÜKLÜĞÜ

Ekonomi Bülteni. 23 Mayıs 2016, Sayı: 21. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Transkript:

E. ÇA KURLU, C.B. ARSLAN Orta Gelir Tuza ndan Ç k a Odaklanma: Ürün Tuza (Ürün Bo lu u) ve Demiryolu Ta mac l k Sektörü Eren ÇA KURLU Cem Barlas ARSLAN Öz Son dönemde iktisadi yaz nda bahsedilen en temel sorunlardan biri orta gelir tuza ve tuzaktan ç k önlemleridir. Tuza n a lmas nitelikli ve kal c büyüme ile söz konusu olmaktad r. Tuzak, dolar cinsinden bir ölçüm sorunu olmay p daha ziyade teknolojik at l m, vas fl i gücü ve sa lam yap sal politikalarla a labilen bir olgudur. Büyümeye bu anlamda katk s olan en temel faaliyetlerden biri imalat sanayi faaliyetleridir. Ancak imal edilen ürünlerdeki de er yarat m ve çe itlilik önemlidir. Çal mada bu konuda örnek te kil edebilecek bir sektör olan demiryolu ta mac l -gerek sunulan hizmet gerekse teknoloji katk s yla üretilecek makine, donan m ve yan sanayi ürünleri- çerçevesinde orta gelir tuza ndan ç k ele al nm t r. Anahtar Kelimeler: Orta Gelir Tuza, Ürün Tuza, Ürün Bo lu u, Demiryolu Sektörü, Devlet Politikalar Focus on the Escaping Middle Income Trap: Product Traps (Product Space) and Railroad Transport Sector Abstract One of the main issues mentioned recently in economic literature is the concept of middle-income trap. Overcoming the trap is possible with quality and sustainable growth. Rather than a measurement problem in terms of dollars, trap is a phenomenon that can be overcome with a technological breakthrough, skilled workforce and strong structural policies. One of the main activities is the Doç.Dr., Gazi Üniversitesi, BF, Maliye Bölümü, erencas@gmail.com Yrd.Doç.Dr., K r kkale Üniversitesi, Hukuk Fakültesi, barlasarslan@gmail.com Maliye Dergisi Say 167 Temmuz-Aral k 2014 71

Orta Gelir Tuza ndan Ç k a Odaklanma: Ürün Tuza (Ürün Bo lu u) ve Demiryolu Ta mac l k Sektörü manufacturing activity, which contribute to the growth in this regard. However, the valuation and diversity of manufactured products are important. In this study, the railroad transport sector that sets an example for this subject and the escape the middle income trap are covered within the scope of the machinery, hardware and sub-industry products to be manufactured with the support of the service provided and the technology. Keywords: Middle-Income Trap, Product Trap, Product Space, Railway Sector, Government Policies JEL Classification Codes: E2, Q4, R4 Giri Dünya Bankas n n tan mlamas uyar nca ki i ba milli geliri 1.006 dolar ile 12.275 dolar aras nda olan ülkeler orta düzeyde gelire sahip olan ekonomiler olarak ifade edilmektedir. Bu milli gelir düzeyi ise geli mekte olan ekonomileri kapsamaktad r. Her ekonomi için büyüme ve kalk nma temel hedef olmakla birlikte baz ekonomiler, ki i ba na dü en milli gelir seviyesini bir e ikten daha yukar ya ta yamamakta ve adeta belli bir ki i ba milli gelir seviyesinde hareketsiz kalmaktad r. Orta gelir tuza, son dönemlerde iktisat yaz n nda oldu u gibi Türkiye de de geni tart ma alan bulan bir olgudur. Bugün için Türkiye nin orta gelir tuza na s k t kabul edilmekte ve tuzaktan ç k a yönelik politikalar üretilmeye çal lmaktad r. Orta gelir tuza n n a lmas kal c, nitelikli ve dinamik bir büyüme ile mümkün olmaktad r. Orta gelir tuza her ne kadar rakamsal aç dan ki i ba na dü en milli gelir ile ifade edilse de ortaya ç kan durum, dolar cinsinden bir ölçüm sorunu olmay p daha ziyade teknolojik at l m ve buna mukabil ileri teknoloji ihrac, vas fl i gücü ve sa lam yap sal politikalarla a labilen bir durumdur. Büyüme dinamiklerini hareket ettirecek ve ekonomiyi dura anl ktan kurtararak sa lam temellere oturtacak politikalar n temel faaliyet alanlar ndan birisi imalat sanayidir. Bu noktada ise imal edilecek ürünlerin yarataca katma de er ve ürün niteli i ve çe itlili i önem kazanmaktad r. Özellikle yüksek teknolojiye dayal ürün ve hizmetler büyüme kapasitesini art raca gibi potansiyele eri mede de etkin bir rol üstlenecektir. Bu minvalde, ula t rma sektörüne yönelik yat r mlar, özellikle son y llarda önemi ve rolü daha da artan demiryollar, yaratt ve yarataca katma de er ve büyüme dinamiklerini harekete geçirme potansiyeli aç s ndan dikkate haiz bir öneme sahiptir. Demiryolu ile yük ve yolcu ta mac l, sunulan hizmetin yan s ra teknolojik alt yap ile üretilecek makine, donan m ve yan sanayi ürünleri çerçevesinde orta gelir tuza ndan ç k için katk sa layacak bir sistemdir. Gerek ekonomik gerekse sosyal ve siyasal aç dan demiryollar Türkiye için önemli bir aland r. Özellikle 1950 sonras nda tercih edilirli i azalan ve bir anlamda at l bir potansiyele sahip olan demiryollar, orta gelir tuza ndan ç k sürecinde büyümeye katk sa layacak ayn zamanda da Türkiye nin ula m ve ta mac l k aç s ndan konumunu güçlendirmesini tesis edecektir. 72 Maliye Dergisi Say 167 Temmuz-Aral k 2014

E. ÇA KURLU, C.B. ARSLAN 1. Büyüme Olgusu-Orta Gelir Tuza ve Ürün Tuza : Demiryolu Sektörü leri ve Geri Ba lant lar 1.1. Büyüme Olgusu ve Orta Gelir Tuza Ki i ba gelir düzeyinde belli bir a amada kal nmas ve/veya belli bir düzeydeki gelirde durgunluk hali orta gelir tuza olarak tan mlanabilmektedir (E ilmez, 2012). Teknoloji, vas fl i gücü ve imalat sanayi ürün çe itlili i ile ihracat n niteli ini art rmak suretiyle a labilecek söz konusu olumsuzlu un ele al nmas nda ülkeler aç s ndan sanayile menin a amalar önemlidir. Ba ta Do u Asya ülkelerinde olmak üzere 1990 lardan günümüze büyüme, büyük miktarl yabanc gelir ak mlar na ek olarak yeni ticaret f rsatlar taraf ndan desteklenmi tir. Özellikle imalata dayal ihracattan olu an sanayi faaliyetleri yabanc firmalar taraf ndan a rl kl olarak gerçekle tirilmekte, yerli firmalar n ve i gücünün de er yaratma durumu s n rl kalmakta ve ileri düzeyde büyüme için nitelik ile teknoloji gerekmektedir (Ohno, 2009: 26). Sanayile me a amalar ve sonucunda olu an orta gelir tuza süreci, Ohno da (2009) ifade edildi i üzere be a amadan olu maktad r (Ohno, 2009: 26-28): S f r A amas : Sava lar, politik s k nt lar, sosyalist planlama ve kötü yönetilen ekonomi ko ullar alt nda bulunan dü ük gelirli bir ülke k r lgan ekonomik yap ya sahip ülke olarak adland r l r. Bu ülkeler; do al kaynaklar, tek tip ihracat, geçimlik tar m ya da d yard ma dayal d r. Madencilik ve tar m gibi geleneksel endüstriler yoluyla iç ekonomik de erlerin yarat lmas azd r, ancak canl imalat faaliyetlerinin olmamas büyük çapl üretim ve ticaret paylar ndan bu ülkeleri uzakla t rmaktad r. Birinci A ama: Tasar m, teknoloji, üretim ve pazarlama yabanc lar taraf ndan yönetilir, temel gereçler ve parçalar ithal edilir ve bu a amadaki ülke vas fs z i gücü ve sanayi alan teminini sa lar. Bu durum fakirler için i ve gelir sa larken yerli kaynaklarla de er yarat m yurt d men eli olanlara göre dü ük kalmaktad r. kinci A ama: DYY (do rudan yabanc yat r m) ak ve üretim artt ndan dolay parça ve yan ürünlerin yerli arz artmaya ba lar. Bu ise k smen DYY arzc lar n n ve k smen de yerli arzc lar n ortaya ç kmas yoluyla söz konusu olur. Bu durum ya and nda montaj firmalar çok daha rekabetçi olurken montajc lar ve arz edenler aras ndaki ba lant kurulmu olur. Sanayi, fiziksel girdilerin içsel arz yoluyla niceliksel olarak büyür. çsel de er yarat m artar ancak üretim temel olarak yabanc yönetimi ve k lavuzlu unda kal r. Yerel ücret ve gelir art ya anmaz. Üçüncü A ama: Endüstriyel be eri sermaye art yoluyla bilginin ve niteli in içselle tirilmesidir. Üretimin her a amas nda yerel birimler yabanc lar n yerini almal d r. Bu yolla içsel de er yarat m nda önemli art lar görülebilecektir. Bu ülkeler çok daha geli mi rakipleriyle rekabet edebilecek yüksek kaliteli imalat ürünlerinin aktif ihracatç lar haline dönü ecektir. Dördüncü A ama: Son a amada ise ülkeler yeni ürünler yaratma kapasitesine ve küresel pazar n yönlendirilmesi gücüne kavu acakt r. Bununla beraber ilerleme tüm ülkeler aç s ndan ayn ekilde gerçekle mez. Çok büyük say da imalata yönelik çok dü ük miktarl DYY elde etti i için (ilerleme) s f r seviyesinde kal r. lk a amaya ula t ktan sonra dahi merdivenin basamaklar na t rmanmak oldukça zorla r. Di er bir grup ülke de be eri sermaye yenilemesi yapmak konusunda ba ar s z oldu undan ikinci a amada tak l p kal r. Buna orta gelir tuza ad verilmektedir. Maliye Dergisi Say 167 Temmuz-Aral k 2014 73

Orta Gelir Tuza ndan Ç k a Odaklanma: Ürün Tuza (Ürün Bo lu u) ve Demiryolu Ta mac l k Sektörü ekil 1: Sanayile menin A amalar ve Orta Gelir Tuza Tektiple me Geçimlik tar m Yard m ba ml l SIFIR DÜZEY LK DÜZEY D kaynakl yönlendirme alt nda basit imalat faaliyetleri Sanayinin desteklenmesi ancak halen d kaynakl yönlendirme K NC DÜZEY ÜÇÜNCÜ DÜZEY Yönetim ve teknolojide uzmanla ma Yüksek kaliteli mallar üretebilme Bulu yapma konusunda tam yeterlilik Ürün tasar mda dünya liderli i SON DÜZEY Kaynak: Ohno, 2009: 28. Belirli düzeyde bir büyümeye tak lman n önlenebilmesi; teknolojinin yan s ra çal anlar n bilgi ve beceri düzeyini (insan sermayesini) art rmaktan ve ekonomik i leyi in etkinli ini sürekli olarak geli tirmekten geçmektedir (Gürsel ve Soybilgen, 2013: 2). Verimli büyümeyi etkileyen pek çok faktör bulunur. Bunlar; bireylerin vas fl olma kararlar, kamusal altyap n n farkl biçimlerine ula abilme ve bilgi a d sall klar d r. Sonuncusu ileri düzeyde e itim alm i gücü say s ndaki art olas l d r. Söz konusu e itim, i gücü performans üzerinde olumlu etkiler yaratmaktad r (Agenor vd., 2012: 3). Uzmanla ma, orta gelirli Asya ülkelerinin ölçek ekonomilerini yakalamalar na ve yüksek ücretlerle ba lant l olumsuzluklar n maliyetini azaltmalar na imkân vermektedir. Ayn zamanda firmalar n sahip olduklar imkânlara dayal faaliyetlerini ve yeni ürünlerin üretimine geçi le bir bulu ortaya ç karmalar n desteklemektedir (Kharas ve Kohli, 2011: 286). Bu politikan n zorlu u kamu sektörünün söz konusu faaliyetleri nas l olanakl hale getirebilece idir. Do u Asya da kamusal politikalarla olu turulmu ihracat alanlar na yönelik üretilen elektronik ürünlerde çok önemli uzmanl klar söz konusudur (Kharas ve Kohli, 2011: 286). S n rl devlet kaynaklar n n Ar-Ge faaliyetlerini do rudan sübvanse etmek yerine geli mi altyap sunumunda kullan lmak üzere yeniden da t m, s nai ürün tasar m faaliyetlerinin desteklenmesi ve iktisadi büyüme üzerinde çok etkili olabilir (Agenor vd., 2012: 5). Orta gelir tuza n n ölçümü aç s ndan temelde iki yöntem kullan lmaktad r. Bunlardan ilki; ABD GSYH sinin %20 sinde kal n p kal nmad n n ölçülmesidir (E ilmez, 2012). 74 Maliye Dergisi Say 167 Temmuz-Aral k 2014

E. ÇA KURLU, C.B. ARSLAN Tablo 1: GSYH Hesaplamas na Dayal Orta Gelir Tuza Ölçümü (Türkiye) Y llar Türkiye KBGSYH (USD) ABD KBGSYH (USD) TR / ABD x 100 % 2008 10.272 46.901 21,90 2009 8.528 45.461 18,76 2010 10.017 46.811 21,40 2011 10.363 48.328 21,44 2012 10.457 49.802 21,00 Kaynak: E ilmez, 2012. Tablo 1 e göre ilgili dönemde, Türkiye için ki i ba GSY H oran n n %20-21 oran nda kald ve tuza a dü me olas l n n yüksek oldu u görülmektedir. Orta gelir tuza n n alg lanmas nda kullan lan di er yöntemde ise bir ülkenin orta gelir grubunda bulundu u en dü ük y l say s belirlenmeye çal l r. Bu e i in ötesinde orta gelir tuza n n söz konusu oldu u yorumu yap l r. Ülke dü ük orta gelir tuza nda ise bu seviyede 28 y l ya da daha fazla kalmas gerekir. E er yüksek ortalama gelir tuza nda ise de yüksek ortalama gelirde 14 y l ya da daha fazla kalmas gerekir (Felipe, 2012: 20). Tablo 2: 2010 Y l nda Tuzak çinde Olmayan Yüksek Ortalama Gelirli Ülkeler Ülke 2010 KBGSYH (1990 PPP$) Dü ük Gelirli Kald Y l Say s 2010 Y l na Kadar Yüksek Ortalama Gelirde Kald Y l Say s Yüksek Ortalama Gelir Tuza na Dü meden Önceki Y l Say s * Ortalama Büyüme Oran (%) 2000-2010 11.750 $ a Ula mak çin Ortalama Büyüme Oran ** Çin 8.019 17 2 12 8,9 3,2 Tayland 9.143 28 7 7 3,6 3,6 Bulgaristan 8.497 53 5 9 4,7 3,7 Macaristan 9.000 51 10 4 2,4 6,9 Polonya 10.731 50 11 3 3,9 3,1 TÜRK YE 8.123 51 6 8 2,3 4,7 Kosta Rika 8.207 54 5 9 2,9 4,1 Meksika 7.763 53 8 6 0,7 7,2 Umman 8.202 33 10 4 1,4 9,4 Not: (*) 14 y l (2010 y l na kadar yüksek ortalama gelirde kald y l say s ). (**) Yüksek ortalama gelir tuza na dü ülen y llar boyunca 2010 y l ndaki gelir düzeyinden 11.750$ a ula ncaya kadar ihtiyaç duyulan ortalama büyüme oran. Kaynak: Felipe, 2012: 25. Türkiye aç s ndan dü ük gelirli kald y l say s e ik de er olan 28 y l n çok üzerindedir. Bunun yan s ra üst orta gelir tuza nda kalma y l say s aç s ndan 14 y ll k e ik de ere yakla lm t rt r ve önemli politika de i ikli i ve önlemler al nmad ölçüde tuza a dü me ihtimalinin oldukça fazla oldu u söylenebilir. Maliye Dergisi Say 167 Temmuz-Aral k 2014 75

Orta Gelir Tuza ndan Ç k a Odaklanma: Ürün Tuza (Ürün Bo lu u) ve Demiryolu Ta mac l k Sektörü 1.2. Ürün Tuza (Ürün Bo lu u) Olgusu: Demiryolu Sektörü leri ve Geri Ba lant lar Orta gelir tuza n n belirlenmesi/ölçümünde rakamsal ifadelerin yan s ra içerikte dikkat edilmesi gereken temel noktalardan birisi üretilerek ihracat avantaj kazand ran ürünlerin niteli i ve çe itlili idir. Bu aç dan orta gelir tuza na daha özelde ürün tuza ya da ürün bo lu u perspektifinden bakmak daha rasyonel olacakt r. Ürün tuza /ürün bo lu u perspektifi sorunun a lmas, asektörel hedef ve yönlendirmeler aç s ndan da çok fonksiyoneldir. Kurumsal ve göreli faktör yap lanmas d nda ülkelerin ihracat yap lar ndaki farkl l k ürün bo luklar na (product space) ba l d r (Jankowska vd., 2012: 28). Ürün tuza ya da ürün bo lu u kavram ; bir ülkenin halihaz rda üretti i, mevcut standart teknoloji düzeyini a amam ve ancak maliyet dü üklü ü aç s ndan rekabet edilebilirli i sa layan ayn ürün grubunda ilerlemeyi sürdürerek nitelikli büyüme için gereken ve daha sofistike ürünlerin üretimini sa layacak yap sal dönü ümü gerçekle tirememesi durumudur (Abdon ve Felipe, 2011: 6-7; Yeldan vd., 2012: 51). Üretimin, ürün bo lu unun ötesinde üretim gerçekle tirebilmek üzere düzenlenmesi oldukça zordur. Bununla birlikte büyük oranl s çramalar desteklemek de güçtür. Ancak söz konusu s çramalar yap sal dönü ümleri, yak nsamay ve büyümeyi sa lamaktad r (Hidalgo vd., 2007: 487). Orta gelirli ülkelerin geleneksel yüksek oranl büyüme seviyelerini teknolojik olarak daha sofistike mallar n üretimini sa layacak biçimde sürdürmeleri güç bir u ra t r (Eichengreen vd., 2013: 11). Bunun için alg de i ikli i, temel kaynak yönlendirmesi ve yap sal politikalar n kamusal politikalar çerçevesinde yerle tirilmesi önemlidir. Söz konusu politikalar n en temel hedeflerinden biri de nitelikli büyüme ve orta gelir tuza n n a lmas nda çok önemli faktörlerden biri olan imalat sanayi sektörünün baz alt dallar d r. çerisinde kimyasallar, otomobiller, di er ta ma araçlar ve makine donan m gereçlerinin bulundu u sanayiler yerli piyasalar için küresel yenilikleri içinde bar nd rmaktad r. Bu sanayiler 2010 y l nda küresel imalat katma de erinin %34 ünü olu turmaktad r. Bu endüstriler de yüksek oranda Ar-Ge yo undur (Manyika vd., 2012: 5). Woo da (2011) ifade edildi i üzere Malezya hammadde ihracatç s olma konumundan sanayi ürünleri ihracatç l na yükselmi tir, yani art k muz dilimlemek yerine bilgisayar çipleri üretmektedir (Woo, 2011: 10). malat sanayi sektörünün içerisinde önemli katma de erleri bar nd ran ve ülkeleri küresel de er zincirlerine daha kolay eklemlendiren temel alan ula t rma alan d r. Alan içerisinde ileri ve geri ba lant lar yla etkin bir sektör demiryolu ula t rma sektörüdür. 76 Maliye Dergisi Say 167 Temmuz-Aral k 2014

E. ÇA KURLU, C.B. ARSLAN ekil 2: Ula m Altyap s ve Ekonomik Etkileri Kaynak: Yeldan vd., 2012: 145 den aynen aktar lm t r. Ula t rma altyap s na yönelik yat r m ve iyile tirmeler neticesinde sa lanan dü ük maliyetler ve eri ilebilirlikte ortaya ç kan art ; ula m sektörünün üretim k sm nda olan i letmelerin marjinal maliyetlerinde, hanehalklar n n ve istihdam n mobilitesinde, mal ve hizmet talep miktarlar nda olumlu katk lar sa larken (Yeldan vd., 2012: 145) arz olanaklar n n geli mesine ve üretim kapasitesinin artmas na imkân sa lamaktad r. K sa dönemde ortaya ç kan/ç kacak de i im ve geli im; üretimi, istihdam, girdi ve ç kt miktarlar n olumlu olarak etkilerken süreç içinde piyasa i leyi inden kaynakl dinamik büyüme etkisi ile de pek çok iktisadi süreci kendili inden harekete geçirmekte ve verimlili i art rmaktad r (Yeldan vd., 2012: 145). Demiryolu ta mac l n n en önemli yenili i zaman de i kenidir, çünkü yolculuk süresi önemli derecede k salm t r ve güvenilir ve tutarl zaman çizelgeleriyle üretim-da t m faaliyetleri planlama anlam nda kolayla m t r (Yeldan vd., 2012: 146). Demiryolu ula m na yönelik yat r mlar ile eri ilebilirlik, hizmet sektöründeki geli meler ve nakliye a n kullanan irketlerin daha geni pazarlara ula m kolayla acak, piyasalardaki bu geni leme ise farkl özelliklere sahip ekonomik birim ve bölgeler aras ndaki etkile imi art rarak ticaret ve üretim düzeyini yükseltece i gibi uzmanla may da tetikleyecektir (Yeldan vd., 2012: 146). Nitekim ekonomide uzmanla ma seviyesinin yükselmesi ve ticaret hacminin geni lemesi sonucunda büyüme ortaya ç kacak, d ticarete yönelik f rsatlar ço alacakt r (Yeldan vd., 2012: 146). Di er bir aç dan da demiryolu hatlar için ihtiyaç duyulan ray ve traversler için demir çelik sanayisi ile çimento ve beton sanayisine destek verilmekte, bu gibi ba lant l sektörlere olan talep ise üretimi ve dolay s yla da ekonomik aktiviteyi art rmaktad r. Öte yandan son y llarda yedek parça ve vagon sanayisinde ortaya ç kan üretim art makroekonomik katk y ortaya ç karmaktad r. Maliye Dergisi Say 167 Temmuz-Aral k 2014 77

Orta Gelir Tuza ndan Ç k a Odaklanma: Ürün Tuza (Ürün Bo lu u) ve Demiryolu Ta mac l k Sektörü Avrupa Birli i ula t rma politikalar n n bir göstergesi ve uygulamas olan büyük projelerin a rl kl olarak demiryolu ve de özellikle vas fl h zl tren yat r mlar yönünde oldu u dikkat çekmektedir (Özer ve Ki i, 2011: 86). Yüksek h zl tren hatlar na yönelik olarak günümüzdeki yakla m yolcu ta mac l olup, ilerleyen dönemlerde bu hatlarda özellikle yüksek h zl kargo ta mac l n n kullan lma olas l vard r ve bunun sonucu olarak da demiryolu ta mac l ile yükte hafif pahada a r mallar ta nmaya ba lanacak ve demiryollar, karayollar ve havayollar ile yük ta mac l konusunda rekabet edebilir hale gelecektir (Kara ahin, 2013: 15). Son dönemde yayg nla an konteyner vagonlar da demiryollar n n yük ta ma kapasitesini art rmaktad r. Demiryolu ile yolcu ve yük ta mac l denizyolundan sonra en az maliyetli ula m sistemi olarak kar m za ç kar. Yap lan çal malar sonucunda, demiryollar n n yolcu ta mac l nda %40 ila %50, yük ta mac l nda da yakla k %70 oran nda daha ucuz oldu u belirlenmi tir (Kabasakal ve Solak: 2010: 134). Denizyolunun kullan m alan n n k s tl l ve h z gibi faktörler dikkate al nd nda, demiryolu ula m n n cazibesi daha da artmaktad r. Tablo 3 de görülece i üzere demiryolu ile ta mac l k, karayolu ile ta mac l a göre önemli boyutlarda daha dü ük maliyetlidir. Tablo 3: Yük ve Yolcu Ta mac l nda Maliyetler Yolcu Ta mac l (kcal/ki i-km) Yük Ta mac l (kcal/ton-km) Karayolu Otomobil 567 - Otobüs 155 - Kamyon - 921 Demiryolu 48 61 Denizyolu 20 25 Havayolu 100 - Kaynak: TMMOB, 2014: 70. Demiryollar güvenlik olarak karayolu ile ta mac l ktan daha üstündür. Demiryollar n n kara ve deniz ta mac l na göre; arazi ve su kirlenmesindeki ve arazi kullan m ndaki pay daha dü ük olup, platform geni li i 13,7 m olan çift hatl ve elektrikli bir demiryolu hatt kapasite aç s ndan 37,5 m geni li inde alt eritli bir otobana e de erdir ve ayn zamanda karayollar demiryollar na göre 2,7 kat daha fazla arazi kullan m gerektirmektedir (TMMOB, 2014: 71-72). Di er taraftan yat r m aç s ndan da demiryollar ile ta mac l n maliyeti karayollar na göre daha azd r. 1 km otoban n yap m maliyeti; tek hatl, sinyalizasyonlu ve elektrifikasyonlu bir demiryoluna göre düz arazide 8 kat, orta engebeli arazide 5 kat daha pahal olup bu nedenle olu an ula m hizmetlerinin yetersizli inin y ll k faturas 10 milyar TL yi a makta, gereksiz h zlanmalar n getirdi i ek yak t giderleri de 1,4 milyar TL ye ula maktad r (TMMOB, 2014: 71-72). Enerji aç s ndan bir ba ka nokta ise demiryolu ula m nda lokomotiflerin akaryak t kullan m d r. Elektrik enerjisinden faydalanarak ula m yap labilecek tek sistem hâlihaz rda demiryolu sistemidir (her ne kadar elektrikli otomobiller kullan lmaya ba lasa da yayg nla arak demiryollar ile rekabet edebilmeleri uzun y llar alacakt r). Ne var ki, Türkiye de demiryolu ula m sistemi 1970 li y llarda 78 Maliye Dergisi Say 167 Temmuz-Aral k 2014

E. ÇA KURLU, C.B. ARSLAN dizelizasyona geçirilmi, oysa buharl çekimden do rudan elektrikli çekime geçi mümkün iken Türkiye, elektrifikasyona harcayaca kayna n daha fazlas n dizelizasyon özelli i nedeniyle akaryak t, yedek parça, tamir ve bak m giderleri ile e itim ve atölye giderleri için harcam t r (TMMOB, 2014: 70). Dizel motorlu araçlar n yak t ve yedek parça giderlerinin de ithalat kanal yla sa land dikkate al nd nda elektrikli trenler, ekonomik aç dan dü ük maliyetli ve verimli olacakt r. 2. Türkiye de Devlet Politikalar ve Orta Gelir Tuza ndan Ç k : Demiryolu Ta mac l Sektörü 2.1. Demiryolu Ta mac l n n Türkiye deki Durumu ve Önemi Türkiye de demiryolu tarihi Osmanl mparatorlu u döneminde, 1851 y l nda 211 km lik Kahire- skenderiye demiryolu hatt n n imtiyaz n n verilmesiyle ba larken bugünkü milli s n rlar içinde demiryollar n n tarihi ise 1856 y l nda 130 km lik zmir-ayd n demiryolu hatt n n imtiyaz n n verilmesiyle ba lamaktad r (TCDD, 2014: 18). Osmanl mparatorlu u nda genel olarak ula m ve ileti ime yönelik politikalar üretilmemi, 19. yüzy lla birlikte ortaya ç kan geli meler yabanc devletler ve onlar n istek ve hedefleri do rultusunda yönlenmi tir. Cumhuriyet ise Osmanl mparatorlu u ndan yakla k olarak 3.800 km uzunlu unda ve modernizasyondan uzak kalm bir demiryolu hatt devralm t r. 1923 sonras dönemde ula m politikalar na önem verilmeye ba lanm, bu kapsamda demiryollar na yönelik önemli yat r mlar gerçekle tirilmi tir. Mevcut hatlar modernize edilmi, yeni hatlar eklenmi ve 1932 y l na gelindi inde demiryolu uzunlu u 8.500 km ye ç kar lm t r. Ne var ki, 1950 sonras izlenen politikalar ile üretiminde yerli kaynaklar n etkin oldu u demiryollar ve demiryolu sanayisi terk edilerek geli mi bat ekonomilerinin yarar na i leyen karayolu ula m na a rl k verilmeye ba lanm t r (Kayra, 2012: 165-166). Tablo 4: Türkiye de Demiryollar n n Genel Görünümü 2006 2012 2013 2018 Konvansiyonel Ana Hat Uzunlu u (km) 8.697 8.770 8.961 10.556 H zl Tren Hat Uzunlu u (km) 0 888 1.376 2.496 Elektrikli Hat Yüzdesi 21 26 29 70 Sinyalli Hat Yüzdesi 28 33 35 80 Yük Ta ma (milyar net ton-km) 9,6 10,9 12,4 22,5 Karasal Yük Ta mac l nda Demiryolunun Pay (%) 5,1 4,8 5,1 7,1 Kaynak: 10. Kalk nma Plan, 2013: 125. Not: Yük ta mac l yurt içi ve uluslararas ta malar n toplam d r. 2012 ve 2013 y llar nda Ankara- stanbul h zl tren çal malar ve yol yenilemeleri nedeniyle ebekede hat kapatmalar ya anm, bu nedenle ta mac l k olumsuz yönde etkilenmi tir. Tablo 4 de, Türkiye de demiryollar n n mevcut durumu ve 2018 hedeflerine yönelik görünümü yer almaktad r. Görülece i üzere h zl tren hat uzunlu unun ve karasal yük ta mada demiryollar n n kapasitesinin art r lmas öngörülmektedir. Keza Türkiye de demiryolu yolcu ta ma pay %1,6'd r (Hazine Müste arl, 2013: 78). Bu pay n art r lmas elzemdir. Nitekim 10. Kalk nma Plan nda da yük ve yolcu ula t rma hizmetlerinin etkin, verimli, ekonomik, çevreye duyarl, emniyetli Maliye Dergisi Say 167 Temmuz-Aral k 2014 79

Orta Gelir Tuza ndan Ç k a Odaklanma: Ürün Tuza (Ürün Bo lu u) ve Demiryolu Ta mac l k Sektörü bir ekilde sa lanmas ; yük ta mac l nda, kombine ta mac l k uygulamalar n n geli tirilerek demiryolu ve denizyolunun paylar n n art r lmas, kalitenin ve güvenli in yükseltilmesi ve ula t rma planlamas nda koridor yakla m na geçilmesinin esas olaca ifade edilmi tir (10. Kalk nma Plan, 2013: 123). Vurgulanan bir di er husus ise Avrupa ile kesintisiz ve uyumlu demiryolu ula m n n sa lanmas na yönelik teknik ve idari kar l kl i letilebilirlik düzenlemelerinin yap laca d r (10. Kalk nma Plan, 2013: 127). Tarihi sürece tekrar dönecek olursak Cumhuriyet in ilk y llar nda demiryollar na yönelik olarak önemli say labilecek at l m TCDD nin 1927 y l nda kurulmas d r. TCDD katma bütçeli bir kamu idaresi olarak faaliyet gösterirken, 1953 y l nda, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryollar letmesi ad alt nda ayr bir iktisadi devlet te ekkülü haline getirilmi, 1984 y l ndan itibaren 233 say l Kanun Hükmünde Kararname ile de kamu iktisadi kurulu una dönü türülmü ve 24.04.2013 tarih ve 6461 say l Türkiye Demiryolu Ula t rmas n n Serbestle tirilmesi Hakk nda Kanun ile yeniden iktisadi devlet te ekkülü statüsü kazanm t r (Hazine Müste arl, 2014: 53). TCDD nin mali yap s da dikkate de er bir görünümdedir. Öyle ki TCDD, Hazineden en fazla kaynak aktar m yap lan K T durumundad r. 2013 y l nda TCDD, esas faaliyet alan olan yolcu, yük ve liman faaliyetlerinden 1,18 milyar TL ve faaliyet d i lemlerden ise (faiz, kur fark, k dem tazminat vb.) 102,2 milyon TL olmak üzere toplam 1,28 milyar TL zarar etmi olup, ortaya ç kan zarar sübvansiyon ve liman faaliyetlerinden elde edilen kâr ile kar lanmaya çal lmaktad r (Hazine Müste arl, 2014: 54). TCDD nin ba l ortakl klar ndan Türkiye Demiryolu Makinalar Sanayii A (TÜDEMSA ) 2013 y l n cüz i bir kârla kapat rken Türkiye Lokomotif ve Motor Sanayii A (TÜLOMSA ) 8 milyon TL, Türkiye Vagon Sanayii A (TÜVASA ) ise 21,4 milyon TL zararla kapatm t r (Hazine Müste arl, 2014: 89-93). TCDD ve ba l kurulu lar n zarar etmelerindeki esas nedenler aras nda ihale süreçlerindeki yanl l klar gelmektedir (Bu husus Say tay raporlar nda ve TBMM K T Komisyonunda özellikle vurgulanm t r). Öte yandan yolcu say s ndaki azalma ve elde edilen gelirin harcamalar n büyük bir k sm n kar layamamas da zarar n boyutlar n büyütmektedir. 10. Kalk nma Plan nda da TCDD ve ba l ortakl klar n mali durumuna vurgu yap larak serbestle tirmenin tamamlanaca TCDD nin kamu üzerindeki mali yükünün sürdürülebilir bir seviyeye çekilece i belirtilmi tir. Daha önce de ifade edildi i üzere Türkiye de demiryollar na gereken önem verilmemi tir. Yolcu ve yük ta mac l nda demiryollar n n enerji maliyetlerinin, d ticaret aç klar n n ve insan sermayesi kayb n n azalt lmas nda yarataca katk göz ard edilmi tir. Nitekim y lda ortalama %1,2 oran nda artan nüfusa paralel olarak sürekli yükselen ula m talebinin kar lanabilmesi için özellikle demiryolu a lar n n geli tirilmesi icap etmektedir (Ula t rma Bakanl, 2011: 10). ekil 3 de görüldü ü üzere demiryolu ile kilometre ba na yolcu ve yük ta mac l nda Türkiye istenen düzeye gelememi tir. Potansiyeli tam kullanarak geli im yolunda ad m atmak ve katma de eri yakalamak önemlidir. 80 Maliye Dergisi Say 167 Temmuz-Aral k 2014

7,00 E. ÇA KURLU, C.B. ARSLAN ekil 3: Kilometre Ba na Yolcu ve Yük Ta ma Durumu (OECD Ülkeleri) 6,00 5,00 4,00 3,00 3,74 3,98 2,00 1,00 0,00 Arnavutluk Avusturalya Avusturya Azerbeycan Belarus Bulgaristan Kanada Çin H rvatistan Çek Cumhuriyeti Danimarka Estonya Finlandiya Fransa Gürcistan Almanya Yunanistan Macaristan Hindistan rlanda Japonya Kore Litvanya Letonya Lüksemburg Meksika Moldova Hollanda Norveç Polonya Portekiz Romanya Rusya S rbistan spanya sveç sviçre Türkiye Ukrayna ngiltere ABD Km ba na Milyon Yolcu 1998 2012 Ort. Km ba na Milyon Ton Yük 1998 2012 Ort. Do rusal (Km ba na Milyon Yolcu 1998 2012 Ort.) Kaynak: OECD, Data Statistics 2014, http://data.oecd.org/transport/passenger-transport.htm #indicator-chart. Özellikle uzak mesafelere h zl yolcu ve yük ta mac l nda demiryoluna duyulan ihtiyaç her geçen gün artmaktad r (Ula t rma Bakanl, 2011: 15). Ayr ca Türkiye ye bu güne kadar biçilen koridor ülkesi kavram, üç k tan n birle ti i dünyan n en kritik kav a olarak de i tirilmi, bu anlay ise Türkiye nin ula m altyap s n n do u-bat, kuzey-güney eksenlerine göre yeniden ele al nma imkân n do urmu tur ve önemini art rm t r (Ula t rma Bakanl, 2011: 34). 2.2. Türkiye Aç s ndan Orta Gelir Tuza ndan Ç k ta Demiryolu Ta mac l na Yönelik Bak Aç s ve Devlet Politikalar Türkiye de yayg n e ilimde oldu u gibi orta gelir tuza nda ölçüm sadece dolar n fiyat dikkate al narak gerçekle tirildi inde fiyat de i imleri yan lt c olmakta, teknolojik geli me ve vas fl i gücüne dayal verimli ve nitelikli büyümenin dikkate al nmas gerekmektedir (Yeldan, 2014). Bilim ve teknoloji yat r mlar n n nitelikli büyüme ve orta gelir tuza ndan ç k n önemli bir etkeni oldu u ve Türkiye aç s ndan yurt d ndan bilgisi ithal edilmeden bir üretim faaliyetinin gerçekle tirilmesinin önemi ifade edilmektedir (Önsal, 2012). Bu anlamda Bayar ve Tokpunar da ifade edildi i üzere; verimlilik, katma de er, teknolojik içerik gibi unsurlar sanayi üretimlerinde art rabilen ülkeler geli me göstererek rekabet güçlerini art rabilmektedir (Bayar ve Tokpunar, 2014: 68). malat sanayinin büyümedeki katk s önemli boyuttad r. 2000 2010 döneminde imalat sanayi katk s üst-orta gelirli ülkeler için %18,5, orta gelirli ülkeler için %18, Türkiye için ise sadece %6,3 dür (Bayar ve Tokpunar, 2014: 81). Maliye Dergisi Say 167 Temmuz-Aral k 2014 81

Orta Gelir Tuza ndan Ç k a Odaklanma: Ürün Tuza (Ürün Bo lu u) ve Demiryolu Ta mac l k Sektörü ekil 4: hracat Sofistikasyon Endeksi Kaynak: Acar, 2012 den aynen aktar lm t r. 1990 ve 2000 y llar aras nda imalat sanayi üretimi en büyük 15 ülke aras nda Türkiye de yer al rken 2010 y l nda ayn düzeyde dahi kalamam, ileri teknoloji ürünlerinin toplam ihracat içindeki pay %3,3 lük dü ük bir düzeyde gerçekle mi tir (Bayar ve Tokpunar, 2014: 81). ekil 4 de görüldü ü üzere 2010 y l için düzeyleri yukar dan a a ya s ralanan G-20 ülkeleri içinde üst düzey teknolojik ürün ihracat yap s aç s ndan Türkiye 17. s rada yer alm t r. ekil 5: malat Faaliyetlerinin Katma De eri (OECD Ülkeleri) Türkiye sveç Güney Afrika Rusya Polonya Yeni Zelanda Meksika Kora talya Endonezya zlanda Yunanistan Fransa Estonya Çek Cumhuriyeti Belçika Avusturalya 0,00 5,00 10,00 15,00 20,00 25,00 30,00 malat Faaliyetlerinin Katma De eri (2005-2013 Ort.) Kaynak: OECD, Data Statistics 2014, http://data.oecd.org/industry/value-added-byactivity.htm 82 Maliye Dergisi Say 167 Temmuz-Aral k 2014

E. ÇA KURLU, C.B. ARSLAN OECD ülkeleri çerçevesinde imalat sanayi ürünlerinin katma de er yaratma gücü görülmektedir. Ortalaman n biraz üzerinde de olsa özellikle Türkiye aç s ndan yap lmas gereken önemli düzenlemeler bulunmaktad r. Bu önemli düzenlemelerden birisi de Ar-Ge harcamalar n n art r lmas d r ki bu imal edilecek ürünlerin katma de erini de yükseltecektir. ekil 6: Ar Ge Harcamalar n n Durumu (OECD Ülkeleri) 4,50 4,00 3,50 3,00 2,50 2,00 1,50 1,00 0,50 0,00 Arjantin Avusturya Belçika Kanada Çin Çek Cumhuriyeti Danimarka Estonya Finlandiya Fransa Almanya Macaristan rlanda srail talya Japonya Kore Lüksemburg Meksika Hollanda Norveç Polonya Portekiz Romanya Rusya Singapur Slovenya spanya sveç Türkiye ngiltere ABD Toplam Ar Ge Harcamalar GSYH % (2000 2012 Ort.) Kaynak: OECD, Data Statistics 2014, http://data.oecd.org/rd/gross-domestic-spending-on-rd.htm. Teknoloji uzant s n da sa layan Ar-Ge harcamalar n n gerçekle tirilmesi imalat sanayi üretimi üzerinden küresel de er zincirlerine de eklemlenmeyi ortaya ç karacakt r. ekil 7: hracat çerisinde Küresel De er Zincirine Kat lma Becerisi (OECD Ülkeleri) 80,00 70,00 60,00 50,00 40,00 30,00 20,00 10,00 0,00 Türkiye; 36,00 Toplam hracat çinde Global De er Zincirine Katlma Oran % (2000, 2005 ve 2009 Ort.) Do rusal (Toplam hracat çinde Global De er Zincirine Katlma Oran % (2000, 2005 ve 2009 Ort.)) Kaynak: OECD, Data Statistics 2014, http://data.oecd.org/trade/participation-in-globalvalue-chains-gvc.htm#indicator-chart Maliye Dergisi Say 167 Temmuz-Aral k 2014 83

Orta Gelir Tuza ndan Ç k a Odaklanma: Ürün Tuza (Ürün Bo lu u) ve Demiryolu Ta mac l k Sektörü Demiryollar na yap lan yat r m miktar çok önemli bir faktördür. Ancak Türkiye de mevcut demiryolu a 81 il merkezinin 37 sinden geçmemekte, yük ta mac l n n %2 sine yak n bu nedenle demiryolu ile yap lamamakta ve ba l olunan limanlardan yük ta ma trafi i ancak %5 düzeyinde kalmaktad r (Çekerol ve Nalçakan, 2011: 340). Demiryolu yat r mlar n n özellikle sanayi bölgelerine ula m sa layacak birle me (iltisak) hatlar n n 1 olu turulmas na yönelik olmas birim ta ma maliyetlerini azaltacak yönde düzenlemelerin yap lmas gerekmektedir (Çekerol ve Nalçakan, 2011: 341). 12,00 ekil 8: Demiryolu Altyap Harcamalar (OECD Ülkeleri) 10,00 8,00 Türkiye; 8,71 6,00 4,00 2,00 0,00 Arnavutluk Avusturalya Avusturya Azerbeycan Belçika Bulgaristan Kanada H rvatistan Çek Cumhuriyeti Danimarka Estonya Finlandiya Fransa Gürcistan Almanya Yunanistan Macaristan Hindistan rlanda talya Japonya Kore Litvanya Letonya Lüksemburg Meksika Moldova Hollanda Norveç Polonya Portekiz Romanya Rusya S rbistan spanya sveç sviçre Türkiye ngiltere ABD Demiryolu Altyap Harcamalar (Euro, 2000 2011 Ort. (Log10)) Do rusal (Demiryolu Altyap Harcamalar (Euro, 2000 2011 Ort. (Log10))) Kaynak: OECD, Data Statistics 2014, http://data.oecd.org/transport/infrastructureinvestment.htm Türkiye de altyap yat r mlar OECD ortalamas n n oldukça alt ndad r. Yat r m azl demiryolu sektörünün katma de erinden yeterince yararlan lamamas n beraberinde getirmektedir. Ula t rma politikalar nda karayolu ula m n n art r lmas, alternatif ula m sistemlerine yat r m n dü ük kalmas, ekonomi aç s ndan ciddi bir maliyet unsuru yarat p bir anlamda büyüme dinamiklerini erozyona u ratmaktad r. Bu minvalde, 10. Kalk nma Plan bünyesinde; ula t rma koridorlar nda uygun hacim ve mesafelerde en avantajl ula m türü belirlenerek, bu kapsamda denizyolu ve demiryolu ta mac l özendirilecek ve kombine ta mac l k imkânlar geli tirilecektir. Enerji verimlili ini, temiz yak t ve çevre dostu araç kullan m n 1 Fabrika -da t m hatt ya da liman- ana hat ba lant s sa layan ba lant (iltisak) hatlar, adrese teslim mal ta mac l n mümkün hale getirmekte, demiryollar limanlar n en gerekli parças haline dönü mektedir (Zeybek, 2007: 81). 84 Maliye Dergisi Say 167 Temmuz-Aral k 2014

E. ÇA KURLU, C.B. ARSLAN sa layan ula m sistemlerine öncelik verilecektir denilerek konunun önemine vurgu yap lm t r (10. Kalk nma Plan, 2013: 126). Yük ta mac l nda demiryollar n n yayg nla mam olmas ula t rmada etkinli i azaltmakta, buna kar l k liman bölgelerinin alan geni letmeye uygun olmamalar, da t m merkezlerinin bölgesel ve ulusal ölçekte kurulmas n ve söz konusu merkezlerin demiryolu hatt ile limanlara ba lanmas n gerektirmektedir (Bayraktutan ve Özbilgin, 2014). Organize sanayi bölgelerinin demiryolu ba lant s n n bulunmamas, ticari merkezler ve limanlara eri im noktas nda dezavantajlar olu turmaktad r (Bayraktutan ve Özbilgin, 2014). Türkiye de 278 tane organize sanayi bölgesi (OSB) bulunmaktad r. Ayr ca son dönemlerde ihtisas OSB ler (sadece belirli bir ürün ya da sektör üzerine üretim yapan) kurulmaya ba lanm t r. Halihaz rda OSB lerin; ikmal, ula m, lojistik ve altyap gibi temel sorunlar bulunmakla birlikte özellikle ula m sorunlar, OSB lerin geli mesini sekteye u ratmakta ve ekonomiye olan katk lar n s n rlamaktad r. Bu do rultuda, OSB lerin mümkün oldu unca ula m, ikmal ve lojistik altyap lar n n güçlendirilmesi gerekmektedir. Özellikle maliyetleri azaltma ve d ticarete yönelik at l mlara katk da bulunulmas aç s ndan OSB lere ula an rayl ta ma ve tedarik sistemleri üretim kapasitesini yükseltece i gibi istihdam ve ürün çe itlili ini de art racakt r. Demiryollar ve ta ma araçlar n n eski olmas ise di er ula m araçlar yla organik ba lant lar zay flatmaktad r (Bayraktutan ve Özbilgin, 2014). Bu aç dan demiryoluna ait ta tlar n üretimi konusunda faaliyet gösteren kurulu larda, sektördeki h zla geli en teknolojiye ayak uydurabilen, kalite ve maliyet rekabetine girebilecek bir yap n n olu turulmas ve araç üretimi yan nda tamamlay c parça (component) ve sistem (tekerlek, cer motoru, jeneratör, ATS cihaz, h z duyucular, elektronik kartlar, similatör vb.) imalatç s konumuna ula lmas n n gereklili i belirtilmektedir (2007-2013 9. Be Y ll k Kalk nma Plan, Ö K, 2007: 101-102). Türkiye gibi petrol ithalatç s konumunda olan bir ülkede, son 10 y ll k dönemde y ll k olarak ortalama 7,5 milyar dolara yak n bir petrol ve türev ürünlerin ekonomiye maliyeti söz konusudur. Her ne kadar petrol ürünleri ihracat gelirleri artsa da bu ürünlerin ham maddesinin ham petrol oldu u ve ham petrol ihtiyac n n da %90 civar nda ithalatla kar land dikkate al nd nda, petrol ürünleri ihracat n n petrol ithalat maliyetlerinin azalmas nda önemli bir katk s n n olmad ifade edilebilir. Nitekim Türkiye de enerji ba ml l, beraberinde d ticaret aç ile cari aç da getirmekte, ödemeler dengesi enerji bask s yla olumsuz etkilenmektedir. Türkiye demiryollar nda kullan lacak elektrik enerjisini kendisi üretip satabilecek potansiyeli haizdir. Maliye Dergisi Say 167 Temmuz-Aral k 2014 85

Orta Gelir Tuza ndan Ç k a Odaklanma: Ürün Tuza (Ürün Bo lu u) ve Demiryolu Ta mac l k Sektörü ekil 9: Net Akaryak t thalat /GSYH (2000-2012) (bin tep 2005 USD) (Türkiye kinci Seri) 0,3 0,2 0,076 0,073 0,073 0,069 0,065 0,08 0,07 0,1 0 0,058 0,059 0,058 0,054 0,054 0,052 0,047 0,051 0,06 0,1 0,05 0,2 0,04 0,3 0,03 0,4 0,5 0,02 0,6 0,01 0,7 Çin Avusturalya Brezilya Bulgaristan Kanada Danimarka Fransa Almanya Hindistan rlanda srail Japonya Kore Meksika Norveç Rusya Güney Afrika sviçre ngiltere ABD Viet Nam Türkiye Do rusal (Türkiye) 0 Kaynak: OECD, Data Statistics 2014, http://data.oecd.org/transport/netoilimports.htm Not: Rakamlar Türkiye nin göstergelerine aittir. Ölçü birimi tep = ton e de er petrol anlam na gelmektedir. ekil 9 da akaryak t ithalat ndaki potansiyel görülmektedir. Y llar itibar yla azalan seyir cari aç n azalt lmas aç s ndan da önemli bir görev üstlenecektir. Türkiye nin d ticaretinde, deniz ve karayolu önemli bir yer tutarken demiryolu ile ta mac l k geri planda kalm t r. Tablo 5 de de görülece i üzere demiryollar ile d ticaretin nakli, son y llarda dü me e ilimi göstermi tir. Ne var ki 10 y ll k periyotta demiryollar n n pay ihracatta ortalama %0,86, ithalatta ise ortalama %1,2 olarak gerçekle mi tir. Tablo 5: Demiryollar ile D Ticaret (Bin USD) Y llar hracat Pay (%) thalat Pay (%) 2004 577.822 0,91 1.254.518 1,28 2005 756.935 1,03 1.816.522 1,55 2006 911.760 1,06 2.196.112 1,57 2007 1.081.911 1,01 2.540.385 1,49 2008 1.260.202 0,95 2.573.376 1,27 2009 906.923 0,89 1.723.345 1,22 2010 990.802 0,87 2.454.604 1,32 2011 1.242.610 0,92 3.185.525 1,32 2012 1.017.753 0,67 2.346.113 0,99 2013 956.521 0,63 1.773.400 0,70 2014/9 660.025 0,55 876.335 0,49 Kaynak: TÜ K d ticaret verilerinden yararlan larak taraf m zca düzenlenmi tir. 86 Maliye Dergisi Say 167 Temmuz-Aral k 2014

E. ÇA KURLU, C.B. ARSLAN Demiryollar n n d ticarette ula t rma pay n n, son dönemlerde azalmas nda; yat r mlar n yük ta madan ziyade yolcu ta maya yöneltilmesi, h zl tren projeleri neticesinde zorunlu olarak hatlarda ya anan kesintiler ile özellikle Ortado u da ya anan siyasi gerilimler önemli yer tutmaktad r. Oysa Türkiye, Asya ile Avrupa aras nda bir köprü ülke olma özelli ine sahiptir. Demiryollar n n ekonomik, sosyal ve siyasal olarak özellikle karayollar ula m ndan daha etkin ve verimli oldu u dikkate al nd nda, d ticarete yönelik olarak gerçekle tirilecek at l mlar maliyetleri dü ürecek ve gerek firma gerekse ülke ekonomisine olumlu katk sa layacakt r. D ticarete konu 99 fas ldan yakla k 90 nakliye a amas nda demiryollar n n kullan m n mümkün k lmaktad r. Ayr ca Türkiye nin Ermenistan (1993'den beri kapal ), Gürcistan, Azerbaycan, Bulgaristan, Yunanistan, ran, Suriye ve Irak (Suriye üzerinden) ile demiryolu ba lant lar mevcut olup bu durum Avrupa, Asya ve Ortado u ya ula m n ç k kap lar n olu turmaktad r. Lojistikte demiryolu ta mac l n n önemi Türkiye deki irketler aç s ndan da görülmektedir. Ancak bu yap da olumlu geli melerin yan s ra yeniden dü ünülmesi gereken durumlar da bulunmaktad r. Demiryolu yük ta mac l n kullanan irket yap lanmalar u ekilde özetlenebilir (Railturkey, 2013a): Tüpra : 2012 y l nda demiryolu ile 700 bin ton ta ma yapan firma, Legios firmas ile 100 tank vagon için anla m t r. Teknolojik, be eri ve yap sal yeterlilikler sa lanarak ve varsa sorunlar giderilerek vagon sipari inin yerli firma üzerinden verilebilmesi bu durum aç s ndan önemlidir. Ford: Mal sa lama zincirini on y ld r demiryolu üzerine kurmu olan firma 2013 y l n n ba nda ise RoRo + tren sistemini ba latm t r. Arçelik: Çok büyük çapl lojistik harekete sahip olan firman n yurt içi ta ma sistemi çok büyük a rl kta karayolu ile yap lmaktad r. Avrupa'da gerçekle tirilen ta mac l kta demiryolunun kullan ld bilinmektedir. Buradaki durumda da iç ta mac l kta demiryollar n n a rl n n art r lmas d ta mac l kta da yerli sermaye ile olu turulacak uluslararas nitelikte faaliyet gösterebilecek yerli bir ta ma filosunun kullan lmas önemlidir. skenderun Demir Çelik ( sdemir): letmenin demiryolu ba lant s vard r. Bu özelli e sahip az say da i letmeden biridir. 2012 y l nda 2,9 milyon ton demir cevheri demiryolu ile ta nm t r. Bu; Türkiye de demiryolu ile ta nan toplam mal miktar n n %10 undan fazlad r. çda : Yüzün üzerinde kendine ait vagonu bulunan i letme 2012 de 250 bin ton yükü demiryolu ile ta m t r. Aygaz: Avrupa men eli kiralad vagonlarla Irak a LGP ta m t r. Buradaki durumda da yerli filo ta mac l n n önemi ortaya ç kmaktad r. Yük ta mas nda yerli teknoloji ve uzmanla ma ile filo olu turulmas ve dünya pazar nda etkili olmak için u ra lmas gerekmektedir. Bu anlamda yurt d nda ismini duyurmu olan firmalarla rekabet edebilecek yerli firmalar n yap lanmas için gerekli ad mlar at lmal d r. Örne in, 2012 y l için TCDD ile çal an firmalar içinde (Avrupa ile Türkiye aras nda yük ta mac l yapan) vagon say s ve ta d yük a rl aç s ndan üst s ralarda yabanc irketler bulunmakta (tüm ula m a içinde demiryolu ile ta mac l k yapan 20. s rada Inter Ferry Boats (7073 vagon/266.201 ton), 21. s rada Expres Interfracht (7218 vagon/261.695 ton)) ancak daha arka s ralarda Türk men eli (30. s rada Eksper Tren (3302 vagon/167.505 ton) ve Omsan (3262 vagon/126.014 ton) firmalar yer almaktad r (Railturkey, 2013b). Maliye Dergisi Say 167 Temmuz-Aral k 2014 87

Orta Gelir Tuza ndan Ç k a Odaklanma: Ürün Tuza (Ürün Bo lu u) ve Demiryolu Ta mac l k Sektörü 800 700 600 500 400 300 200 100 0 ekil 10: Demiryollar na Ait Ürünlerin thalat ve hracat (Milyon USD) hracat thalat Kaynak: TÜ K d dicaret verilerinden yararlan larak taraf m zca düzenlenmi tir. Son y llarda d ticaret aç s ndan dikkate de er bir di er husus ise demiryolu vb. hatlara ait ta tlar ve malzemeler, bunlar n aksam-parçalar, mekanik trafik sinyalizasyon cihazlar n n ithalat ndaki art t r. ekilde yer ald üzere demiryollar na yap lan yat r mlar n art na paralel olarak ithalat da artmaktad r. Oysa demiryoluna ili kin ana ve ara mallar n büyük bir k sm n n yerli olanaklar ile üretilmesi mümkündür. ekil 11 de de görülece i üzere makine ve ta ma ekipman ihracat n n ithalat kar lama oran aç s ndan Türkiye %100 ün alt nda kalan ülkeler aras nda yer almaktad r. Bu durum hem söz konusu kalem aç s ndan yerli a rl kl üretim yap larak ihracat yap lamamas hem de ithalat n artmas ndan dolay cari aç k bask s n n artmas ndan dolay olumsuzdur. Türkiye de bu yap y tersine döndürmek mümkündür. 88 Maliye Dergisi Say 167 Temmuz-Aral k 2014

E. ÇA KURLU, C.B. ARSLAN ekil 11: Makine ve Ta ma Ekipman hracat n thalat Kar lama Oran 300,00 250,00 200,00 150,00 100,00 50,00 0,00 Avusturalya Avusturya Belçika Kanada ili Çek Cumhuriyeti Danimarka Estonya Finlandiya Fransa Almanya Yunanistan Macaristan zlanda rlanda srail talya Japonya Kora Lüksemburg Meksika Hollanda Yeni Zelanda Norveç Polonya Portekiz Slovakya Slovenya spanya sveç sviçre Türkiye ngiltere ABD Makine ve Ta ma Ekipman hracat n thalat Kar lama Oran (2008 2013 Ort.) Kaynak: OECD, Data Statistics 2014, http://data.oecd.org/transport/machinary transporteqipment.htm Demiryollar na ili kin olarak bahsedilmesi gereken bir di er husus ise turizmdir. Çal man n genelinde, demiryollar n n ekonomiye olas katk lar yük ta mac l ön planda tutularak ele al nmakla birlikte demiryollar n n yolcu ta mac l nda ve özellikle de turizm aç s ndan yarataca potansiyel bak m ndan önemli bir yeri bulunmaktad r. Turizm Türkiye nin önemli gelir kaynaklar aras ndad r. Bir turistin, yabanc bir ülkeyi ziyaret etme tercihleri aras nda ula m imkânlar önem ta maktad r. Bu aç dan özellikle yabanc turist potansiyelinin yükseltilmesi için yurt içi ula m imkânlar n n ve kalitesinin art r lmas, turizm gelirlerinin art na do rudan etki edecektir. Demiryollar n n zaman ve emniyet aç s ndan karayolu ula m na göre daha verimli olmas yabanc turist say s n art rabilecektir. Ayr ca iller aras nda modern demiryolu hatlar n n olmas, yabanc turistleri sahil kesimlerinden iç kesimlere çekecektir. Dolay s yla Türkiye nin turizm kapasitesi, deniz turizminden kültür ve sa l k turizmine kayabilecektir. Genel ekonomiye katk sa layan turizm iller baz nda da katk s n art racakt r. De erlendirme Orta gelir tuza ndan ç k için geli tirilecek stratejilerden en önemlisi temel sektör seçimidir. Söz konusu tercihte küresel de er zincirlerine eklemlenme hedef olmal d r. Bu hedefe ula lmas nda çal man n da konusunu olu turan sektör seçimi ileri ve geri ba lant lara sahip olmas ndan dolay demiryolu ta ma sektörü çerçevesinde yap lm t r. Demiryolu sektöründeki teknoloji ba lant s katma de erin yarat lmas nda çok önemli bir i levi yerine getirecektir. hracat kompozisyonlar nda çe itlenmeyi Maliye Dergisi Say 167 Temmuz-Aral k 2014 89

Orta Gelir Tuza ndan Ç k a Odaklanma: Ürün Tuza (Ürün Bo lu u) ve Demiryolu Ta mac l k Sektörü sa layarak nitelikli büyüme hedefinde olan ülkeler aç s ndan görülen, demiryollar nda gerek altyap n n olu turulmas gerekse hizmetin sunumunda at l m yapma iste idir. Teknolojik at l m n yap larak d ba ml l n azalt lmas ve teknoloji ihracat n n yap lmas temel hedef haline gelmi tir. Örne in, h zl tren teknolojisi ile ilgili Çin de çok önemli deneyimler kazan lmas, planlama, yap lanma ve i letmede de uzmanla maya sahip olunmas na ra men ana teknoloji yap lanmas nda halen Bat daki irketlere göre eksiklik ve gecikmelerin bulundu u ifade edilmektedir. Çin irketlerinin mermi trenlerin hemen tüm parçalar n üretebildi i ancak kilit teknolojilerde lisanslar n halen yabanc ortaklarda oldu u ve çok büyük miktarda telif ödemelerinin yap lmak zorunlulu unun oldu u ifade edilmektedir (China Daily, 2014b). Ayn ekilde Çin dünyan n hemen her bölgesinde h zl tren ihalelerine girmekte ve önemli gelir elde etmektedir. Buradan ç kar lacak ders eklemlenmenin Türkiye aç s ndan bir an önce gerçekle tirilmesidir. Yine örne in Meksika n n Çin Demiryolu Yap m irketine (China Railway Construction Corporation) ihale etti i 3,7 milyar dolarl k h zl tren yolu projesini ihaleye tek kat l m olmas nedeniyle iptal etmesi ilginç ve dü ünülmesi gereken bir durumdur. Söz konusu proje, ba kent ile sanayi üssü aras nda h zl tren hatt n n kurulmas n içermektedir (China Daily, 2014a). Türkiye nin bak aç s de i ikli inin gerçekle memesi, ilerleyen süreçte k sa ve uzun dönem hedeflerini bu amaç için kurgulamamas ve kararl l kla söz konusu ihalelere girmemesi için hiçbir neden yoktur. Son söz olarak Boratav n ifade etti i üzere Türkiye yi orta gelir tuza ndan ç karabilmek için uzun dönemli ve içeri inde; sermaye birikim oran art n n oldu u, sektörler aras nda yat r m da l m n n etkin ekilde belirlendi i, i gücü içinde olmayan nüfusun üretime yöneldi i ve tüm i gücü aç s ndan niteliklili in art r ld bir perspektif ve planlaman n olmas gerekmektedir (Boratav, 2014). Nitelikli büyümenin sa lanmas nda; üretim yap s, ürünlerin nitelikleri ve be eri sermaye çok önemlidir. Türkiye de sofistike ürün üretimi konusunda dünya ticaretine eklemlenebilme potansiyeli fazlas yla bulunmakta ancak bu hedefe ula mak aç s ndan kararl l k gerekmektedir. Türkiye de dünya ürün zincirine eklemlenmeyi sa layacak alanlardan biri de var olan potansiyeli dikkate al nd nda demiryolu sektörüdür. Gerek araç ve yan sanayi ürün üretimi gerekse ula m hizmetini daha nitelikli verebilme konular nda Türkiye i letilmeyi bekleyen altyap ya sahiptir. Nitelikli büyümeye ula t racak perspektif ve planlaman n bir parças da demiryollar na yönelik olmal ve Türkiye nin üretim, d ticaret ve enerjiye yönelik politikalar n n i lerlik kazanmas nda ula t rma aya daha fazla demiryollar üzerine kurgulanmal d r. Kaynakça Abdon, A. ve Felipe, J. (2011), The Product Space: What Does It Say About the Opportunities for Growth and Structural Transformation of Sub-Saharan Africa?, The Levy Economics Institute Working Paper, Working Paper No. 670, May, 1-34. Acar, O. (2012), Tuzaktan Ç kmak çin Sanayisizle meyi Durdurmak Gerekmektedir, 14 Aral k 2012, Orta Gelir Tuza ndan Ç k : Bölgesel Geli me ve Sürdürülebilir Kalk nma Seçenekleri Ba l kl Panel Sunu u, http://www.tepav.org.tr/tr/haberler/s/3318 (Eri im Tarihi: 24.11.2014) 90 Maliye Dergisi Say 167 Temmuz-Aral k 2014

E. ÇA KURLU, C.B. ARSLAN Agénor, P.R. Canuto, O. ve Jelenic, M. (2012), Avoiding Middle-Income Growth Traps, The World Bank Poverty Reduction and Economic Management Network (PREM), Economic Premise, November 2012, Number 98, www.worldbank.org/economicpremise Bayar, G. ve Tokpunar, S. (2014), Türkiye malat Sanayi Alt Sektörleri Üretiminin Belirleyicileri-Panel Veri Analizi, Business and Economics Research Journal, 5(1) 67-85. Bayraktutan, Y. ve Özbilgin, M. (2014), Rayl Yük Ta ma Sistemlerinin ktisadi Avantajlar ve Türkiye çin Bir De erlendirme, III. Ulusal Lojistik ve Tedarik Zinciri Kongresi, 15-17 May s, Trabzon, http://akademikpersonel.kocaeli.edu.tr/ mehmet.ozbilgin/index.php?y=yayinlar&bilgi=bildiri (Eri im Tarihi: 17.11.2014) Boratav, K. (2014), Orta Gelir Tuza ve Türkiye, http://www.sendika.org/2014/10/ orta-gelir-tuzagi-ve-turkiye-korkut-boratav/ (Eri im Tarihi: 02.11.2014) China Daily (2014a), Mexico Cancels Chinese Bullet Train Deal, http://topic.chinadaily.com.cn/index/mexico+cancels+chinese+bullet+train/ (Eri im Tarihi: 21.11.2014) China Daily (2014b), High-Speed Rail Special: Experts Note Need For More Domestic Train Technologies, http://topic.chinadaily.com.cn/index/ Highspeed+Rail+Special%3A+Experts+note+need+for/ (Eri im Tarihi: 21.11.2014) Çekerol, G.S. ve Nalçakan, M. (2011), Lojistik Sektörü çerisinde Türkiye Demiryolu Yurtiçi Yük Ta ma Talebinin Ridge Regresyonla Analizi, Marmara Üniversitesi BF Dergisi, XXXI(II), 321-344. 9. Be Y ll k Kalk nma Plan, 2007-2013 (2007), Özel htisas Komisyon Raporu: Demiryolu Araçlar Sanayi, Yay n No. DPT: 2738 Ö K: 689, Ankara. E ilmez, M. (2012), Orta Gelir Tuza ve Türkiye, http://www.mahfiegilmez.com/2012/12/orta-gelir-tuzag-ve-turkiye.html (Eri im Tarihi: 24.11.2014) Eichengreen, B., Park, D. ve Shin, K. (2013), Growth Slowdowns Redux: New Evidence On The Middle-Income Trap, NBER Working Paper Series, Working Paper 18673, http://www.nber.org/papers/w18673 (Eri im Tarihi: 24.11.2014) Felipe, J. (2012), Tracking the Middle-Income Trap: What is It, Who is in It, and Why? ADB Economics Working Paper Series No. 306, March. Gürsel, S. ve Soybilgen, B. (2013), Türkiye Orta Gelir Tuza n n E i inde, BETAM Ara t rma Notu 13/154. Hazine Müste arl (2013), Kamu letmeleri Raporu 2012, Kas m, Ankara. Hazine Müste arl (2014), Kamu letmeleri Raporu 2013, Kas m, Ankara. Hidalgo, C.A., Klinger, B., Barabási, A.L. ve Hausmann, R. (2007), "The Product Space Conditions the Development of Nations, Science, 317, 482-487. Jankowska, A., Nagengast, A. ve Perea, J.R. (2012), The Product Space and The Middle-Income Trap: Comparing Asian and Latin American Experiences, OECD Development Centre, Working Paper No. 311, April. Kabasakal, A. ve Solak, A.O. (2010), Demiryolu ve Karayolu Ula t rma Sistemlerinin Ekonomik Etkinlik Analizi, Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 10(1), 123-136. Maliye Dergisi Say 167 Temmuz-Aral k 2014 91