PROSTATEKTOMİ SONRASI İDRAR KAÇIRMALARINDA TRANSOBTURATOR ASKI OPERASYONU: 27 olguda sonuçlar i



Benzer belgeler
Cilt 23, Sayı 3, 2013 ISSN

ABSTRACT Introduction: The short-term results of bulbourethral male sling operation in patients with postprostatectomy

T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ

The relationships between preoperative urodynamic parameters and clinical outcomes in urinary stress incontinence

Transüretral Prostat Rezeksiyon Yöntemleri

Prostatektomi Sonrası Oluşan İnkontinans Tedavisinde Uygulanan Artifisyal Üriner Sfinkter İmplantasyonunun Etkinliğinin Değerlendirilmesi

PROSTAT ANATOMİSİ PROSTAT FİZYOLOJİSİ AMELİYAT TÜRLERİ

İDRAR KAÇIRMA Dr. Bülent Çetinel. idrar kaçırma(üriner inkontinans) idrar tutamama hali

Prostat anatomisi, fizyolojisi ve ameliyatları. Dr. Tayfun Şahinkanat Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji AD

Çalışmalar göstermektedir ki idrar inkontinansı hayatı tehdit. Post prostatektomi inkontinans: Nasıl tedavi edelim? DERLEME

Başarısız MÜS Cerrahisi Ne Yapılmalı? M.Levent Emir

KADINLARDA İDRAR KAÇIRMA NEDİR VE NASIL TEDAVİ EDİLİR? İdrar kaçırma nedir- nasıl tanımlanır? Bu bir hastalık mıdır?

ÖZGEÇMİŞ. : Barbaros Mahallesi, Bekir Sıtkı Sezgin Sokak

Tiroidektomi Sonrası Hipokalsemi Gelişiminde İnsidental Paratiroidektominin, Hastaya Ait Özelliklerin ve Cerrahi Yöntemin Etkilerinin İncelenmesi

Radikal Perineal Prostatektomi Niçin?

Cerrahi ne zaman gerekli. Mini-slingler Periuretral enjeksiyonlar. Mini-slingler. Mid-slingler. MiniArc MUS yerleştirme. MiniArc MUS yerleştirme

VEZİKOÜRETERAL REFLÜ KİME ÜRODİNAMİ YAPIYORUM? Dr.A.Rüknettin ASLAN Haydarpaşa Numune EAH 1.Üroloji Kliniği

KADIN ÜROLOJİSİ/Female Urology

HEMŞİ RMELİ ELMAS SÜRMELS. İbn-i i Sina Hastanesi Üroloji Anabilim Dalı

SAKRAL NÖROMODÜLASYON

ÜRODĠNAMĠK DEĞERLENDĠRME

Video-ürodinamik çalışmalar

GÜRDAL M., TEKİN A., KİREÇÇİ S., YÜCEBAŞ E., ŞENGÖR F. Sağlık Bakanlığı Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi 1. Üroloji Kliniği, İSTANBUL

Benign prostat hiperplazisi ve mesane taşı birlikteliğinde perkütan ve transüretral sistolitotripsinin karşılaştırılması

Radikal Prostatektomi. Üroonkoloji Derneği. Prof.Dr.Bülent Soyupak Diyarbakır

BENİN (SELİM) PROSTAT HİPERPLAZİSİNİN TRANSÜRETRAL İĞNE ABLASYONU (TUNA) İLE TEDAVİSİ

D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİNİN TOTAL TİROİDEKTOMİ SONRASI HİPOKALSEMİ RİSKİ ÜZERİNE ETKİSİ

ERKEK HASTALARDA DÜŞÜK DETRUSOR AKTİVİTESİ; İNFRAVEZİKAL OBSTRİKSİYON TANISINDA ÜROFLOW PARAMETRELERİ VE MESANE İŞEME ETKİNLİĞİNİN ÖNEMİ

Giriş Güncel cerrahide tanı ve tedavi planlamalarında ultrasonografinin önemli bir yeri bulunmaktadır. Ultrasonografinin cerrah tarafından gerçekleşti

Abstract. Özet. Giriş. Başvuru: Kabul: Yayın: Musa Saraçoğlu 1, Hakan Öztürk 1, Tarık Zengin 1

BPH;BPB; İyi Huylu Prostat Büyümesi; Benign Prostat Hipertrofisi; Prostatizm;

Tiroidin en sık görülen benign tümörleri foliküler adenomlardır.

Paratiroid Kanserinde Yönetim İzmir den Üç Merkezli Deneyim

Çocuklarda kontinans cerrahisi. Dr.Orhan Ziylan İTF Üroloji Anabilim Dalı Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı

Dr. Mert Altınel Türkiye Yüksek İhtisas EA Hastanesi ÜST ÜRİNER SİSTEM ÜROTELYAL KARSİNOMUNDA LAPAROSKOPIK TEDAVİ

Aşırı aktif mesanede tedavi. Dr. Hakan Vuruşkan Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı

Radikal Prostatektomi Sonrası Oluşan Đdrar Kaçırma Patogenezi ve Güncel Tedavi Yaklaşımları

BPH OLGU SUNUMLARI. Dr. Ferruh Zorlu

DİRENÇLİ AAM CERRAHİ TEDAVİ SEÇENEKLERİ. Doç. Dr. Ali Ersin Zümrütbaş Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi, Üroloji Anabilim Dalı

Ambulatuar Ürodinami. Dr. İlker Şen

PROSTAT HİPERPLAZİSİNDE TRANSÜRETRAL BALON DİLATASYONUN VE TRANSÜRETRAL REZEKSİYONUN KARŞILAŞTIRILMASI

OLGU TARTIŞMALARI. Moderatör: Dr. Asıf Yıldırım. Panelistler: Dr. Hakan Koyuncu, Dr. Cenk Gürbüz, Dr. Bilal Eryıldırım, Dr.

ÖZGEÇMİŞ DOĞUM TARİHİ : 26/01/1986. ADRES : Silivrikapı Mah.Fatih Sitesi A:12 D:4. Fatih/İSTANBUL TELEFON : : drfatihelbir@gmail.

Dr.Bahar Müezzinoğlu Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi

Alt üriner yol semptomu nedeniyle cerrahi tedavi uygulanan hastalarda bozulmuş böbrek fonksiyonları

Kaan BAL, Kutan ÖZER, Ergün ELALTUNTAŞ, Fikret ŞENGÜL, Ahmet BÖLÜKBAŞI İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi 2. Üroloji Kliniği, İZMİR

Aşırı Aktif Mesane ve BPH. Bedreddin Seçkin Selçuk Üni. Selçuklu Tıp Fakültesi Üroloji A.D.

YABANCI DİL: İngilizce: Çok iyi derecede (Ekim 2012 ÜDS: 87.5) Çalıştığı Kurum: Medeniyet Üniversitesi Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi

Substernal Guatr: 37 Hastanın Klinikopatolojik Özellikleri

BPH KOMBİNASYON TEDAVİLERİ. Prof. Dr. Murat BOZLU Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi, Üroloji Anabilim Dalı 20 Aralık GAZĠANTEP

Stres İnkontinans Tedavisinde Transobturator Tape (TOT) ile Transvaginal Tape(TVT) in Etkinliğinin ve Komplikasyonlarının Karşılatırılması

ERKEN TEK DOZ İNTRAVEZİKAL İNSTİLASYON

DİSFONKSİYONEL İŞEME (İŞEME FONKSİYON BOZUKLUĞU) NEDİR?

tedavisinde Minimal İnvazif Yaklaşı şımlar Doç.. Dr. Rahmi Onur Fırat Üroloji AD-Elaz Elazığ

KÜRATİF TEDAVİ SONRASI PSA YÜKSELMESİNE NASIL YAKLAŞALIM? Doç. Dr. Bülent Akduman Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji A.D.

Tamamlayıcı Tiroidektomilerde Gama Dedektör Yardımlı Cerrahinin Rolü

KİTAP ÇEVİRİSİ. 1. Kitap adı: Genel cerrahi ameliyatları, Beşinci Baskı Editörler: R.M.Kırk, Çeviri

24. ULUSAL TÜRK OTORİNOLARENGOLOJİ & BAŞ - BOYUN CERRAHİSİ KONGRESİ

Üroterapi kime, nasıl, ne zaman.

NONİNVAZİV ÜRODİNAMİK DEĞERLENDİRME Üroflovmetri, rezidiv idrar, işeme günlüğü

Bülent ÇETİNEL İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı, İSTANBUL

ÇOCUKLUK ÇAĞI İŞEME BOZUKLUĞU: BULGULAR VE TEDAVİ ALGORİTMASI

LAPAROSKOPİK KOLOREKTAL KANSER CERRAHİSİNİN ERKEN DÖNEM SONUÇLARI:251 OLGU

ORTOTOPİK ÜRİNER DİVERSİYONLU HASTALARIN ÜRODİNAMİK BULGULARI URODYNAMIC FINDINGS OF THE PATIENS WITH ORTHOTOPIC URINARY DIVERSION

JİNEKOLOJİDE SİNGLE PORT OPERASYONLAR. Doç Dr Ahmet Kale. Kocaeli Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği

NONİNVAZİV ÜRODİNAMİK DEĞERLENDİRME Üroflovmetri, rezidiv idrar, işeme günlüğü

Oğuz Ekmekçioğlu Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Kayseri

Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi

Tamamlayıcı Tiroidektomi ve Total Tiroidektomi Komplikasyonlarının Karşılaştırılması. Doç. Dr. Mehmet Ali GÜLÇELİK

Uzun Salınımlı İlaç formları Aşırı Aktif Mesane Tedavisinde Fayda Sağlıyor mu?

TRANSVAJİNAL MESANE BOYNU SÜSPANSİYONU VE SLİNG OPERASYONLARINDA ENDOSKOPİNİN YERİ*

SERVİKAL YETMEZİĞİNDE MCDONALDS VE MODDIFIYE ŞIRODKAR SERKLAJ YÖNTEMLERININ KARŞILAŞTIRILMASI

Doç. Dr. Halil Coşkun. Dr. Hüseyin Kazim Bektaşoğlu

PROF.DR. KADİR BAYKAL GATA HAYDARPAŞA EĞİTİM HASTANESİ ÜROLOJİ KLİNİĞİ

Radyoterapi nükslerinde sistektomi: diversiyon tipi ve morbidite. Dr. Güven Aslan Dokuz Eylül Üniversitesi Üroloji AD

artmış detrüsör aktivitesi 56% sfinkterik yetersizlik 86% sadece sfinkter yetersizliği 40%

Başvuru: Underwent Transurethral Resection of the Prostate. Kabul: Orjinal Arastirma

KASA İNVAZİF OLMAYAN MESANE KANSERİNDE (KIOMK) İNTRAKAVİTER TEDAVİLER VE AUA VE EAU GUİDELİNELARINA GÖRE TEDAVİ ALGORİTMALARI, ERKEN SİSTEKTOMİ

Lokalize Prostat Kanserinin Tedavisinde İzlem Politikaları

BİOFEEDBACK. Disfonksiyonel İşeme nedir?

Üriner İnkontinans. Konuyu Değerlendirdik Konuyu Değerlendirdik Konuyu Değerlendirdik Konuyu

BPH da Türkçe Yaşam Kalitesi Ölçeklerinin Kullanım Kılavuzu. Dr. Kamil ÇAM Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji AD

ÜRİNER İNKONTİNANS TEDAVİSİNDE TRANSOBTURATOR TAPE (TOT) OPERASYONUNUN KISA VE UZUN DÖNEM ETKİNLİĞİNİN ARAŞTIRILMASI

Lütfen doğum tarihinizi yazınız. 2a. İdrar yapmayı başlatmadan önce gecikme var mı? Hiç 0 Nadiren 1 Ara sıra 2 Çoğunlukla 3 Her zaman 4

Vaka Takdimleri. Prof.Dr. Kemal SARICA. Yeditepe Üniveristesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı

KADIN ÜROLOJİSİ/Female Urology

Stres Tipte İdrar Kaçırmada Medikal Tedavi

ERKEN LOKAL NÜKS GELİŞEN VULVA KANSERİ: OLGU SUNUMU

MEZUNİYET SONRASI EĞİTİM PROGRAMI

İnvaziv Mesane Kanserinde Radikal Sistektomi + Lenfadenektomi, Neoadjuvan ve Adjuvan Kemoterapi. Dr. Öztuğ Adsan

Renal Biyopsi İşlemine Bağlı Ağrının Değerlendirilmesi

Lokalize Prostat Kanserinde Uygulanan Küratif Tedaviler ile İlgili Hasta Algılaması ve Tedavi Memnuniyeti

Orta Üretral Askı Operasyonu Olan Kadınların İnkontinans, Yaşam Kalitesi Ve Cinsel Fonksiyonlarının Değerlendirilmesi

İNVAZİF MESANE KANSERİNDE ORGAN KORUYUCU TEDAVİLER METASTATİK MESANE KANSERİNİN TEDAVİSİ

ARAŞTIRMA. Anahtar Kelimeler: İnkontinans, transobturator bant (TOT), komplikasyon, memnuniyet

DE ENDOÜROLOJİK UYGULAMALARIN SIKLIĞI VE YENİ TEKNOLOJİLERİN KULLANIMI: ANKET ÇALIŞMASI SONUÇLARI

Dirençli Aşırı Aktif Mesane

Paratiroid lezyonlarında USG ve Sintigrafinin Karşılaştırılması

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN

Prostat Rezeksiyon Yöntemleri ve Endikasyonları

Transkript:

Tepecik Eğit Hast Derg 2013; 23 (3): 121-126 121 KLİNİK ARAŞTIRMA PROSTATEKTOMİ SONRASI İDRAR KAÇIRMALARINDA TRANSOBTURATOR ASKI OPERASYONU: 27 olguda sonuçlar i TRANSOBTURATOR SLING OPERATIONS ON POST-PROSTATECTOMY INCONTINENCE: Results in 27 cases Burak ARSLAN Baran ANTAR Zafer KOZACIOĞLU İbrahim Halil BOZKURT Tarık YONGUÇ Fırat AKDENİZ İsmail GÜLDEN ÖZET Amaç: Post-prostatektomik üriner inkontinans nedeniyle uygulanan transobturator askı yönteminin etkinliğinin değerlendirilmesi. Gereç ve Yöntem: 2007-2012 yılları arasında prostatektomi operasyonları sonrası gelişen idrar kaçırma nedeniyle 27 hastaya transobturator askı operasyonu uygulandı. Hastaların inkontinans derecesinin tespiti 24 saatte kullandığı ped sayısına göre yapıldı. Günlük 1-2 ped kullanımı hafif, 3-5 ped kullanımı orta ve >5 ped kullanımı ciddi inkontinans olarak sınıflandırıldı. Transobturator askı operasyonu sonrası hastaların takiplerinde idrar inkontinansı olmayan ve ped kullanmayan hastalar kuru, <2 ped/gün kullanan veya operasyon sonrası kullandığı ped sayısında %50 azalma olan hastalar klinik iyileşme, >2 ped/gün kullanımı veya kullanılan ped sayısı <%50 azalan hastalar başarısız olarak kabul edildi. Bulgular: Seride yaş ortalaması 64.3(58-72) dür(postoperatif 3. ay kontrollerinde hastaların 9 unda (%33,4) tam kuruluk, 7 sinde (%25,9) klinik iyileşme saptandı. 11 hastada (% 40,7) ise operasyon öncesine göre herhangi bir değişiklik olmadığı görüldü. Preoperatif / postoperatif ölçülen abdominal zayıf nokta basıncı (AZNB) değerleri ve preoperatif / postoperatif kullanılan günlük ped sayıları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptandı. (p<0,05). Hastaların 12. ay kontrollerinde, retropubik radikal prostatektomi (RRP) sonrası inkontinan olup postoperatif 3. ayda tam kuruluk sağlanan 2 hasta ve klinik iyileşme sağlanan 1 hastada orta derecede inkontinans saptandı. İnkontinans derecesine göre değerlendirildiğinde başarı oranının; hafif derece inkontinans grubundaki 5 olgunun tümünde( %100), orta derece inkontinans grubundaki 18 olgunun 8 inde(%44,4) olduğu saptandı. Şiddetli inkontinans grubundaki 4 olgunun tümünde(%100) ise operasyonun yarar sağlamadığı görüldü. Sonuç: Transobturator askı yöntemi, hafif-orta derecede post-prostatektomik üriner inkontinansı olan seçilmiş olgularda tercih edilebilir bir yöntemdir. İnkontinans etiyolojisi radikal prostatektomi olan ve ileri düzey kaçırmalarda bu prosedürün başarı şansının bulunmadığı ortaya konmuştur. Anahtar Sözcükler: Prostatektomi komplikasyonu; Transobturator askı, Üretra,Üriner inkontinans; İzmir Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Üroloji Kliniği, İZMİR (Op.Dr. İ.H. Bozkurt, Başasistan, Op.Dr. B. Arslan, Op.Dr. Z. Kozacıoğlu, Op.Dr. T. Yonguç, Dr. İ.Gülden) Kırklareli Devlet Hastanesi, Üroloji Kliniği, KIRKLARELİ (Dr. B. Antar) Gaziemir Devlet Hastanesi Üroloji Kliniği, İZMİR (Op.Dr. F. Akdeniz) Yazışma: Op. Dr. Burak ARSLAN

122 Tepecik Eğit Hast Derg 2013; 23 (3) SUMMARY Aim: To evaluate the effectiveness of transobturator sling operation on patients with post prostatectomy incontinence. Material and Method: Transobturator sling procedures were performed on 27 incontinent, post prostatectomy patients between 2007 and 2012. The degree of incontinence was determined by the number of pads used daily. 1-2 pads/day, 3-5 pads/day and >5 pads/day were classified as mild, moderate, severe incontinence, respectively. During the followup for the transobturator sling operation; the continent patients with no need for pads, <2 pads/day and less than 50% decrease in the total numbers of pads used daily were classified as dry, clinical improvement and failure, respectively. Findings: On 3rd postoperative month; 9 patients (33,4%) were completely dry, 7(25,9%) had clinical improvement and 11 patients(40,7%) experienced no difference compared with the preoperative period. There was a statistically significant difference between the preoperative and postoperative ALPP (abdominal leak point pressure) values and pads used daily (p<0,05). On 12th month followup, moderate incontinence was detected on 3 patients with retropubic radical prostatectomy; one with clinical improvement and two being dry on the 3rd postoperative month. When the success rates were evaluated according to the level of incontinence; 100%, 44,3% and 0% success rates were observed for mild, moderate and severe incontinence, respectively. Conclusion: Transobturator sling method is a reasonable choice for selected post prostatectomy patients with mild-moderate incontinence. It s noteworthy that patients having radical prostatectomy as the etiologic factor for urinary incontinence, this procedure has lower success rates. Key words: Prostatectomy Complications; Transobturator sling;urethra,urinary incontinence; GİRİŞ Benin prostat hipertrofisi (BPH) ya da prostat kanseri için yapılan prostatektomi sonrası idrar kaçırma (üriner inkontinans) oluşumu, yaşam kalitesi ve psikolojiyi ciddi derecede bozan bir rahatsızlıktır (1). BPH nedeniyle yapılan cerrahi girişimlerden sonra (transüretral prostat rezeksiyonu, transvezikal prostatektomi) saptanan inkontinans oranı %1 iken, radikal prostatektomi sonrası bu oran %2 ile %66 arasında bildirilmiştir (2). Post-prostatektomi inkontinans patofizyolojisinde etkili olduğu düşünülen faktörler; nörolojik hastalıklar, sfinkter yetmezliği, detrüsör instabilitesi, kalıntı adenom dokusu, mesane boynu darlığı, üretra darlığı, kapsül perforasyonu ve eksternal sfinkter hasarıdır (3,4). İnkontinans, operasyon sonrası ilk 3 ayda (erken dönem) hastaların %30-40 ında gözlenirken, çoğunlukla sıkışma(urge)inkontinans şeklindedir ve prostatik lojun iyileşme süreci, infeksiyon veya uzun süre var olan BPH ya bağlı olabilir. Geç dönemde ise daha çok stres inkontinans şeklinde görülür (5). Sfinkter yetmezliği, prostat cerrahisi sonrası ortaya çıkan idrar kaçırmanın en önemli nedenidir. Önceden var olan ya da prostatektomi sonrası oluşan detrüsör aşırı aktivitesi post-prostatektomi inkontinans olgularında %3-40 oranında saptanırken, sfinkterik yetmezlik %40-88 olguda yalnız başına ya da mesane disfonksiyonu ile en yaygın nedendir. Mesane çıkım tıkanıklığı ise %1-2 olguda idrar kaçırma nedeni olarak karşımıza çıkmaktadır (6,7). Prostatektomi sonrası oluşan inkontinansın tedavisi, konservatif yöntemlerden invaziv girişimlere kadar değişen farklı yöntemler kullanılarak yapılmaktadır (8). Tedavi stratejisinin belirlenmesinde hastanın yaşı, inkontinans tipi, eşlik eden anomaliler ve inkontinansın şiddeti önemli rol oynamaktadır. Hafif-orta dereceli inkontinans olgularında konservatif ve minimal invaziv girişimler söz konusu iken, daha şiddetli olgularda ayarlanabilir askılar ve yapay üriner sfinkterler (YÜS) ön plana çıkmaktadır (9). Bu çalışmada idrar kaçırma nedeniyle uyguladığımız transobturator askı operasyonunun kısa dönem sonuçlarını değerlendirdik. GEREÇ VE YÖNTEM Ocak 2007- Haziran 2012 tarihleri arasında prostatektomi operasyonları sonrası gelişen üriner inkontinansa yönelik transobturator askı operasyonu uyguladığımız 27 erkek hasta geriye dönük değerlendirildi. Çalışmaya alınan tüm hastaların operasyona dair bilgilendirilmiş onam formları var idi. Hastaların inkontinans derecesinin tespiti 24 saatte kullandığı ped sayısına göre yapıldı. Günlük 1-2 ped kullanımı hafif, 3-5 ped kullanımı orta ve >5 ped kullanımı şiddetli inkontinans olarak sınıflandırıldı. Operasyon öncesinde tüm hastalara ürodinamik incelemenin yanısıra üretral darlık, mesane boynu darlığı ve intravezikal patolojileri dışlamak için sistoüretroskopi yapıldı.

Tepecik Eğit Hast Derg 2013; 23 (3) 123 Cerrahi teknik: Litotomi pozisyonuna alınan hastada; bulber üretranın üstüne gelecek şekilde perineal orta hatta düşey kesiyle deri derialtı ve fasyalar geçildi. Lateral diseksiyonla bulbospongiöz kas ile birlikte bulber üretra serbestleştirildi. Paraüretral alanlar keskin ve künt diseksiyon ile ayrılarak iskiyopubik kemiğe parmak ile ulaşıldı. Adduktor longus tendonunun yaklaşık 1-2 cm altına, inferior ramus pubisin lateraline 5 mm boyutunda sağ ve sol olmak üzere iki adet insizyon yapıldı. İskiyopubik kemiğe yerleştirilen parmak kılavuzluğunda ve olabildiğince obturator foramenin iç kısmından geçecek şekilde, Porges iğnesi bu insizyondan dıştan içe geçirildi. Yama olarak 30 cm uzunluğunda 1,5 cm eninde hazırlanan geniş delikli polipropilen yama kullanıldı. Porges iğnesine hazırlanan yamanın bir ucu yerleştirilerek insizyondan dışarı alındı. Yamanın diğer ucu da Porges iğnesi yardımıyla diğer insizyondan dışarı alındı. Yama gevşek olarak üretranın altına yerleştirildi. Hastaya üretral Foley katater takılarak işlem sonlandırıldı. Postoperatif 1. gün hastanın sondası alınarak işeme kontrolü yapıldı ve işeme sonrası kalıntı idrar miktarı ölçüldü. Hastalar ameliyat sonrası 3. ve 12. ayda değerlendirme için kontrole çağırıldı. Transobturator askı operasyonu sonrası hastaların izleminde idrar inkontinansı olmayan ve ped kullanmayan hastalar tam kuru, <2 ped/gün kullanan veya operasyon sonrası kullandığı ped sayısında %50 azalma olan hastalar klinik iyileşme, >2 ped/gün kullanımı veya kullanılan ped sayısı <%50 azalan hastalar başarısız olarak kabul edildi. İstatistiksel değerlendirme Çalışmada elde edilen verilerin değerlendirilmesinde SPSS 17 programı kullanıldı. Preoperatif ve postoperatif dönemde kullanılan günlük ped sayısı, AZNB ve Q max değerlerinin karşılaştırılmasında Wilcoxon testi kullanıldı. İstatistiksel olarak p<0,05 değeri anlamlı kabul edildi. BULGULAR Ortalama yaşı 64,8 (58-72) olan toplam 27 hastaya transobturator askı operasyonu yapıldı. Üriner inkontinans, 18 hastada retropubik radikal prostatektomi (RRP) ve 9 hastada transvezikal prostatektomi (TVP) operasyonu sonrası oluşmuştu. Çalışmaya alınan hastaların 3 ünde antikolinerjik kullanım öyküsü var olup, 6 sına internal üretrotomi, 2 hastaya ise mesane boynu rezeksiyonu yapılmıştı. Hastaların tedavi öncesi kullandıkları günlük ped sayısı ortalama 3,75 ± 1,3 idi. Hastalarda operasyona kadar geçen ortalama üriner inkontinans süresi 31,8 (8-72) ay olarak hesaplandı. Operasyon öncesi ortalama abdominal zayıf nokta basıncı (AZNB) 32,1 (18-42) cm H2O, ortalama maksimum idrar akım hızı (Q max ) 18,6 (15-22) ml/sn idi. Hasta özellikleri Tablo 1 de gösterilmiştir. Hastalarda peroperatif bir cerrahi komplikasyon gözlenmezken postoperatif 2 hastada antibiyoterapiyle gerileyen üriner infeksiyon ortaya çıktı. Ortalama izlem süresi 19,5 (12-43) ay idi. Postoperatif 3. ay kontrollerinde hastaların 9 unda (%33,4) tam kuruluk, 7 sinde (%25,9) klinik iyileşme saptandı. 11 hastada (% 40,7) ise operasyon öncesine göre herhangi bir değişiklik olmadığı görüldü (Tablo 2). RRP yapılan hastaların 4 ünde tam kuruluk, 5 inde klinik iyileşme saptanırken, TVP yapılan hastaların 5 inde tam kuruluk, 2 sinde ise klinik iyileşme saptandı (Tablo- 2).Ameliyat önce ve sonrası ölçülen AZNB değerleri ve günlük ped sayıları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptandı. (p<0,05) (Tablo 3). Operasyonun başarısız olduğu 3 hastaya yeni başlamış acil(urge)inkontinans nedeniyle antikolinerjik tedavi başlandı. Hastaların 12. ay kontrollerinde, RRP sonrası idrar kaçırmanın sürdüğü, postoperatif 3. ayda tam kuruluk sağlanan 2 hasta ve klinik iyileşme sağlanan 1 hastada orta derecede inkontinans saptandı (Tablo 2). Geçirilmiş transüretral cerrahi girişim öyküsü olan hastaların başarı oranları incelendiğinde 3 hastada (%37,5) klinik iyileşme sağlandığı, 5 hastada (%62,5) operasyonun başarısız olduğu görüldü. İnkontinans derecesine göre değerlendirildiğinde ise başarı oranının; hafif inkontinans grubunda %100, orta derece inkontinans grubunda %44,3 olduğu, şiddetli inkontinans grubunda ise operasyonun fayda sağlamadığı görüldü (Tablo 4).

124 Tepecik Eğit Hast Derg 2013; 23 (3) Tablo 1. Hasta özellikleri Yaş (ortalama) 64,8 ± 3,9 Prostatektomi Retropubik radikal prostatektomi Transvezikal prostatektomi Önceki operasyonlar İnternal Üretrotomi Mesane boynu rezeksiyonu 18 (%66,5) 9 (%33,5) 6 (%22,2) 2 ( %7,4) Kullanılan günlük ped sayısı; ped/gün 3,75 ± 1,3 İnkontinans derecesi Hafif Orta Şiddetli 5 (%18,6) 18 (%66,6) 4 (%14,8) İnkontinans süresi (ortalama,ay) 31,8 ± 13,5 Pre-op AZNB(ortalama, cm H2O) 32,1 ± 6,4 Pre-op Q max (ortalama, ml/sn) 18,6 ± 1,9 Tablo 2. Askı operasyonu erken sonuçları 3.AY RRP TVP Toplam Kuru 4 5 9 (%33,4) Klinik İyileşme 5 2 7 (%25,9) Başarısız 9 2 11 (%40,7) 12.AY Kuru 2 5 7 (%25,9) Klinik İyileşme 4 2 6 (%22,3) Başarısız 12 2 14 (%51,8) Tablo3. Preoperatif-postoperatif parametrelerin karşılaştırılması Ped kullanımı (ped/gün) Ortanca Ortalama Maksimum akım hızı (ml/sn) Ortanca Ortalama ALPP (cm H2O) Ortanca Ortalama Preoperatif Postoperatif P değeri 4 (1-6) 3,75 19 (15-22) 18,67 33 (18-42) 32,11 1 (0-5) 2,25 19 (15-21) 16,33 58 (34-96) 63,21 <0,05 0,08 <0,05 Tablo 4. İnkontinans derecesine göre 12. ay başarı oranları SONUÇ Hafif İnkontinans (5) Orta derece İnkontinans (18) Şiddetli İnkontinans (4) Toplam (27) Tam kuruluk 3 (%60,0) 4 (%22,2) - 7 (%25,9) Klinik İyileşme 2 (%40,0) 4 (%22,2) - 6 (%22,2) Başarısız - 10 (%55,7) 4 (%100) 14 (%51,8) Toplam Başarı* 5 (%100) 8 (%44,4) - 13 (%48,2) *Toplam başarı = tam kuruluk + klinik iyileşme TARTIŞMA Prostatektomi sırasında mesane boynunda bulunan düz kas hücrelerinin, eksternal sfinkterdeki çizgili kas hücrelerinin veya bu yapıları uyaran sinir hücrelerinin zarar görmesi olasıdır. Uygulanacak tedavide amaç, mesane çıkım direncini arttırma yönündedir. Tedavi seçenekleri arasında pelvik taban egzersizi (PTE), biyogeribildirim ve ilaç tedavisi gibi konservatif yöntemlerin yanı sıra üretral madde injeksiyonu, bulboüretral askı ameliyatları ve yapay üriner sfinkter implantasyonu gibi cerrahi yöntemlerde bulunmaktadır (10). Askı operasyonlarında temel amaç, inkontinansı engellemek, bunun yanında üretral obstrüksiyona yol

Tepecik Eğit Hast Derg 2013; 23 (3) 125 açmadan spontan işemeye izin verecek şekilde çıkım direncini arttırmaktır. Fizyolojik bir işemeye olanak tanıması, el becerisi gerektirmemesi ve ucuz olması askı operasyonlarının prostatektomi sonrası idrar kaçırmada kullanımını giderek arttırmıştır. Başlangıçta bulber üretranın altından geçirilen silikon kaplı polyester bir askı materyali iskiyopubik ramuslara vidalar ile tespit edilmekteydi (11,12). Ancak bu teknikle postoperatif izlem süresi arttıkça başarı oranı azaldığından, askının gerginliğinin ayarlanabildiği yeni yöntemler denenmiştir. Ayarlanabilir askı sistemleriyle (REMEEX, Argus) yapılan post-prostatektomi inkontinans vakalarında %60 ın üzerinde kuruluk bildirilirken, mesane perforasyonu ve üretra rüptürü gibi komplikasyon oranları %15 civarındadır (13). Kadın stres inkontinans tedavisinde kullanılan transobturator retroüretral askılar, postprostatektomi inkontinans tedavisinde de kullanılmıştır. Rapp ve arkadaşları cerrahi teknik olarak transobturator yolu ile AdVance erkek askısı yöntemini tanımlamışlardır (14). 2009 yılında Cornu ve arkadaşlarının AdVance askı kullandıkları çalışmalarında 102 hasta değerlendirilmiştir. Ortalama 13 ay izlemde 102 hastanın 64 ünde tam kuruluk sağlanırken, 18 inde klinik iyileşme ve 20 sinde ise başarısızlık saptanmıştır (15). Jentzmik ve arkadaşlarının 32 hastalık çalışmasında ortalama 9 aylık izlem sonunda hastaların %56,2 sinde tam kuruluk, %21,9 unda klinik iyileşme elde edilirken, %21,9 unda operasyonun başarısız olduğu saptanmıştır. Transüretral mesane boynu insizyonu yapılanlarda ise başarısızlık oranı %50 olarak bulunmuştur. Başarı oranının (tam kuruluk + klinik iyileşme) hafif ve orta derece inkontinanslı hastalarda daha yüksek olduğu görülmüş, kullanılan günlük ped sayısında ve maksimum akım hızında (Q max ) istatistiksel anlamlı düşüş saptanmıştır (16). Serimizde ise kullanılan günlük ped sayısında anlamlı azalma görülürken maksimum akım hızında anlamlı bir değişim saptanmadı. Bununla birlikte başarı oranımızın literatürle uyumlu olarak hafif ve orta derece inkontinansta daha yüksek olduğu görüldü. Transüretral cerrahi girişim öyküsü olan ve olmayan hastalar karşılaştırıldığında ise Jentzmik ve ark. nın çalışmasına benzer şekilde daha düşük başarı oranları saptandı (%37,5 / %50). Bauer ve arkadaşları ise orta ve şiddetli inkontinansı olan 124 hastaya AdVance askı ile 6. ay kontrollerinde hastaların % 55,8 inin ped kullanmadığını %16,8 oranında başarısızlık saptamışlardır. 1. yıl kontrollerinde ise bu oranların sırasıyla % 51,4 ve % 22,9 olduğu gözlenmiştir (17). Aynı şekilde Montague ve arkadaşlarının yaptıkları çalışmada da transobtu-rator askı operasyonu sonrası erken dönemde % 87,3 olan klinik başarı 2. yılın sonunda % 62,5 e gerilemiştir (18). Bizim çalışmamızda da erken dönem başarı oranının 1. yıl sonunda azaldığı saptandı. (3. ayda %59,3 ve 1.yılda %48,2) Ülkemizde Kaya ve arkadaşları tarafından yapılan bir çalışmada askı yöntemi uygulanan post-prostatektomi inkontinans olgularında hastaların %46 sının tam kuru, %38 inde ise klinik iyileşme olduğu saptanmıştır (19). Çitgez ve arkadaşlarının polipropilen meş teyp kullandıkları çalışmalarında ise ortalama 53.3 aylık izlem sonrasında opere edilen hastaların sadece %5 inde tam kuruluk sağlandığı gözlenmiştir (20). İki merkezden 35 hastanın transobturator askı operasyonu sonuçlarının değerlendirildiği Cornel ve arkadaşlarının ileriye dönük çalışmalarında, hastalar 3. ay ve 1. yılda kontrole çağırılmıştır. Başarı oranları incelendiğinde; 3.ayda %14,3 tam kuruluk ve %40 klinik iyileşme, 1.yıl kontrolünde ise %9 tam kuruluk ve %45,5 klinik iyileşme sağlandığı görülmüştür (21). Toplam başarı oranı açısından bizim çalışmamızla benzer sonuçları olsa da tam kuruluk sağlanan hasta oranı daha düşüktür. Cornel ve arkadaşlarının serilerinde tam kuruluk sadece radikal prostatektomi grubunda sağlanırken, bizim serimizde hem radikal hem de transvezikal prostatek-tomi grubunda tam iyileşme sağlanmıştır. Transvezikal prosta-tektomi ve radikal prostatektomi grupları karşılaştırıldığında, tekniğin transvezikal prostatektomide daha başarılı olduğu görülmektedir. Bundan dolayı, radikal prostatektomiye bağlı idrar kaçırma ile transvezikal prostatektomiye bağlı idrar kaçırma sonuçları ayrı ayrı değerlendirilmelidir. SONUÇ Transobturator askı yöntemi hafif-orta derecede postprostatektomik üriner inkontinansı olan seçilmiş olgularda tercih edilebilir bir yöntemdir. İnkontinans etiyolojisi radikal prostatektomi olan hastalarda bu prosedürün başarı şansının daha düşük olacağı göz önünde bulundurulmalıdır. KAYNAKLAR 1. Hunskaar S, Sandvik H. One hundred and fifty men with urinary incontinence. III. Psychosocial consequences. Scand J Prim Health Care 1993;11(3):193-196. 2. Kao TC, Cruess DF, Garner D, et al. Multicenter patient selfreporting questionnaire on impotence, incontinence and stricture after radical prostatectomy. J Urol 2000;163(3):858-864.

e-posta: emelorge@yahoo.com 126 Tepecik Eğit Hast Derg 2013; 23 (3) 3. Wasson JH, Reda DJ, Bruskewitz RC, Elinson J, Keller AM, Henderson WG. A comparison of transurethral surgery with watchful waiting for moderate symptoms of benign prostatic hyperplasia. The Veterans Affairs Cooperative Study Group on Transurethral Resection Of The Prostate. N Engl J Med 1995;332(2):75-79. 4. Theodorou C, Moutzouris G, Floratos D, Plastiras D, Katsifotis C, Mertziotis N. Incontinence after surgery for benign prostatic hypertrophy: the case for complex approach and treatment. Eur Urol 1998;33(4):370-375. 5. Seçkin B, Kılıç Ö. Postprostatektomi inkontinansın nedenleri ve tedavisi. Üroonkoloji Bülteni 2011;4:70-73. 6. Groutz A, Blaivas JG, Chaikin DC, Weiss JP, Verhaaren M. The pathophysiology of post-radical prostatectomy incontinence: A clinical and video urodynamic study. J Urol 2000;163(6):1767-1770. 7. Ficazzola MA, Nitti VW. The etiology of post-radical prostatectomy incontinence and correlation of symptoms with urodynamic findings. J Urol 1998;160(4):1317-1320. 8. Walsh PC, Partin AW. Anatomic Radical Retropubic Prostatectomy. In: Wein AJ, Kavoussi LR, Novick AC, Partin AW, Peters CA, eds. Campbell-Walsh Urology. Vol. 3, 9th edn. Philadelphia: Saunders Elsevier, 2007:2956-2978. 9. Onur R, Orhan İ. Radikal prostatektomi sonrası oluşan idrar kaçırma patogenezive güncel tedavi yaklaşımları. Fırat Tıp Dergisi 2008;13:80-87. 10. Victor W, Nitti MD. Postprostatectomy Incontinence. In: Walsh PC, Retik AB, Vaughan ED JR, Wein AJ, eds. Campells Urology. Vol. 2, 8th ed. Philadelphia: Saunders Elsevier, 2002:1053-1068. 11. Comiter CV. The male sling for stress urinary incontinence: a prospective study. J Urol 2002;167(2 pt 1):597-601. 12. Giberti C, Gallo F, Schenone M, Cortese P, Ninotta G. The bone anchor suburethral synthetic sling for iatrogenic male incontinence: critical evaluation at a mean 3-year followup. J Urol 2009;181(5):2204 2208. 13. Aslan AR, Şengör F. Post prostatektomi inkontinans: Nasıl tedavi edelim? Üroonkoloji Bülteni 2010:69-73. 14. Rapp DE, Reynolds WS, Lucioni A, Bales GT. Surgical technique using AdVance sling placement in the treatment of postprostatectomy urinary incontinence. Int Braz J Urol 2007;33(2):231 235. 15. Cornu JN, Sebe P, Ciofu C, et al. The AdVance Transobturator Male Sling for Postprostatectomy Incontinence: Clinical Results of a Prospective Evaluation after a Minimum Follow-up of 6 Months.Eur Urol 2009;56(6):923-927. 16. Mueller J, Schrader AJ, Schnoeller T, et al. The retrourethral transobturator sling suspension in the treatment of male urinary stres incontinence: Results of a single institution experience. ISRN Urology 2012; doi: 10.5402/2012/304205. 17. Bauer RM, Mayer ME, Gratzke C, et al. Prospective evaluation of the functional sling suspension for male postprostatectomy stres urinary incontinence: results after 1 year. Eur Urol 2009;56(6):928-933. 18. Lİ H, Gill BC, Nowacki AS, et al. Therapeutic durability of the male transobturator sling: Midterm patient reported outcomes. J Urol 2012;187(4):1331-1335. 19. Kaya C, Kanberoğlu H, Yılmaz G, İlktaç A, Öztürk Mİ, Karaman İM. Prostatektomi sonrası idrar kaçırma nedeniyle uyguladığımız bulboüretral erkek askı ameliyatı: erken dönem sonuçlarımız. Türk Üroloji Dergisi 2006; 32(4): 533-537. 20. Çitgez S, Önal B, Demirkesen O, Öner A, Çetinel B. Erkeklerde sfinkterik idrar kaçırma tedavisinde polipropilen meş teyp: uzun dönem sonuçları. Türk Üroloji Dergisi 2007; 33(4): 495-498. 21. Cornel EB, Elzevier HW, Putter H. Can Advance transobturator sling suspension cure male urinary postoperative stres incontinence? J Urol 2010;183(4):1459-1463. İLETİŞİM: Op. Dr. Burak ARSLAN Adres: Saim Çıkrıkçı Cad No:59 Karabağlar/İZMİR Tel: 0532 2049025 e-posta: drbarslan@yahoo.com Başvuru : 30.11.2010 Kabul : 27.12.2010