İZ M İR Y Ö R E S İ S Ü T S IĞ IR C IL IĞ I İŞ L E T M E L E R İN İN G E N E L E K O N O M İK S O R U N L A R I G E L E C E Ğ E Y Ö N E L İK Ö N E R İL E R Doç. Dr. Faruk KARALAR Sağlıklı bir yaşam dengeli bir beslenme ile mümkün olabilmekledir. Artan nüfusun gıda ihtiyacının karşılanması hayvansal ürün miktarının artırılmasını zorunlu kılmaktadır. Yetişkin bir insanın günde 3000 kaloriye ihtiyacı olacağı, protein gereksiniminin 75-100 gr olacağı ve bunun % 42'sinin hayvansal protein olması gerektiği belirtilmektedir1.yine başka bir kaynakta Türkiye'de kişi başına düşen hayvansal protein miktarının 18.1 gram olduğu belirtilmektedir. Son yıllarda Türkiye'de fert başına sür tüketiminin 143.6 kg olduğu saptanmıştır2. Türkiye'de Süt Üretimi En son istatistiki verilere göre Türkiye'de hayvan cinsleri itibariyle toplam süt üretimine ilişkin bilgiler aşağıda verilmiştir. Türkiye'de Hayvan Cins ve Irklarına Göre Süt Üretimi Ton (2) Hayvan Yıllar Cinsleri 1990 1991 1992 Ortalam a % Koyun 1 145 015 1 127 430 1 089 230 1120558 11.16 Kıl Keçi 323 725 322 120 308 415 318 087 3.17 Tiftik Keçi 13 810 12 665 11 005 12 493 0.12 İnek 7 960 640 8 616 520 8 715 020 8 430 727 83.92 KUIt( r Irkı 1 544 720 913 485 2 065 495 1 841 233 18.33 Melez 3 878 470 4 188 420 4 236 325 4 101 072 40.82 Yerli 2 537 450 2 514 615 2 413 200 2 488 422 24.77 Manda 174 225 161 370 1 155 575 163 723 1.63 Toplam 9 617 415 10 240 105 10 279 245 10 045 588 100 Son üç yıllık ortalamaya göre süt üretimini % 11.16 koyun, % 3.17'si kıl keçi, % 0.012 tiftik keçi, % 18.33 kültür ırkı, % 40.82'si melez ve % 24.77'si yerli 1 Ragıp TIĞLI, Türkiye Hayvancılığı ve Damızlık Sorunu, Batı Akdeniz Bölgesi I.Hayvancılık Sempozyumu, 26-28Kasım 1986, Antalya, s.24 2 A ERKİN, T.KIRAL, Türkiye'de Tanmsal Yapı ve Bu Yapı içinde Hayvancılığın önemi ve Geleceği, İkinci Hay Kongre. TMMOB, Ankara, 1991, s.29 254
sığır olmak üzere toplam % 88.92 inek sütü ve % 1.63'de manda sütüdür. Ege Bölgesinde süt üretiminin hayvan cinsleri itibariyle oransal dağılımı inek sütü olarak % 65.56, hayvan sütü olarak % 20 62, keçi sütü olarak % 13.24 ve manda sütü olarak % 58'lik bir paya sahiptir3. Ege Bölgesinin Türkiye süt üretiminde ki payı ise % 12.641ür. Bütün tarım bölgelerinde olduğu gibi Ege Bölgesinde de inek sütü, süt üretiminde önemli bir paya sahiptir. Hayvancılık işletmelerinin ekonomik yapıları hayvancılık işletmeleri genel küçük işletmelerdir. 1991 tarım sayımı sonuçlarına göre işletmelerin büyük baş hayvan sayısına göre dağılımı şu şekilde bir durum arz eder. İşletmelerin Büyük Baş Hayvan Sayısına Göre Dağılımı Hayvan sayısı işletm e % Hayvan % Bas Sav ısı Savısı 1-4 1900908 71.85 4533695 41.10 5-9 531344 20.08 3257644 29.50 10-19 173949 0.57 2103672 19.00 1 9-39604 1.50 1149411 10.40 Toolam 2645805 100.00 11044422 100.00 Hayvancılık işletmelerinin büyüklük ölçütü hayvan sayısına göre belirlendiğinde işletmelerin % 98.50 ve hayvan sayısının % 89 60 baştan daha az hayvana sahiptir. 20'den fazla büyük baş hayvana sahip işletmeler toplam işletmelerin % 1.50'si kadardır ve sayısal olarak hayvan varlığımızda % 10.40'na sahiptir. Hayvan yetiştiriciliği genellikle bitkisel üretimle birlikte yürütülmektedir. Aile bireylerinin uğraş alanı ve istahdamı yönünden olaya bakılınca 4 066 243 olan hane halkının % 96.37 bitkisel üretimi ve hayvan yetiştiriciliği % 3.63'de sadece hayvancılıkla uğraşmaktadır4. Olaya büyük baş hayvan mevcudu olarak yaklaşıldığında Ege Bölgesi 13 246 898 baş olan sığır mevcudunun % 11.53 sahiptir ve 1 527 586 baş olan sığır mevcudunun % 43.46 yerli % 30.14 kültür ırkı sığırlarının en yaygın olduğu bölge bölgesidir. Kültür ırkı sığır varlığına il düzeyinde yaklaşıldığında sayısal olarak en fazla kültür ırkına sahip il 112 bin ile Balıkesir ilk sırada, 81 bin hayvanla İzmir ikinci sırada yer almaktadır. Bu veriler İzmir yöresi süt sığırcılığının önemini ortaya koyması açısından büyük önem taşır. İzmir yöresi süt sığırcılığı işletmelerinde hayvan başına süt verimi sığır ırkları itibariyle farklılık göstermektedir. Türkiye genelinde ve yerli sığırlarda hayvan başına yıllık süt verimi 742, melezlerde 1998, kültür ırkların da ise 2913 kg'dır. Yedi sığırlara göre melez ırklar yaklaşık 2.5 kültür ırkı 4 misli daha fazla süt vermektedir. İnek sütü kg yıl olarak dünya ortalaması 3605. ABD 6464, Fransa 3445, Hollanda 6148, Almanya 4896, Ingiltere 5200, İtalya 3445 kg'dır. 3 T. URAZ, Ç. KAÇAK, M. ATAMER, A KARACABEY, Türkiye'de Süt Üretimi Soruntan, Dış Alımı ve Satımı, 2 Hayvancılık Kongresi, TMMOB, Ziraat Mühendislen Odası, Haziran 1991, s.274. 4 DPT. 1991 Tarım Sayımı Muhtarlık anketi geç» sonuçlan, s.9-10 255
Gelişmiş ülkeler ortalaması 3555 ka, gelişmemiş ülkeler de ise ortalama 811 kg'dır5. E Ü Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümünde 1968'de yapılan bir araştırmada yerli ve melez süt sığırlarının ortalama yıllık süt verimi 2287 kg6, kültür ırkları üzerinde yapılan diğer iki araştırmalarda hayvan başına yıllık sül üretimi 41677 8 ve 520 kg* olarak bulunmuştur. Bu son veriler dünya ortalamasının üstünde ve gelişmiş ülkeler düzeyindedir. Sığır sütü üretimi yapan işletmelerde Bölümümüzde yapılan araştırma sonuçlarına bakıldığında sermaye komposizyonu aktif unsurları oransal olarak şu şekilde bir dağılım gösterir.. (D ( 2 ) ( 3 ) İzmir ve yöresi Menderes ilçesi İzmir yöresinde pazara İsletm elerinde a raş tırm a s o n u ç la n y ö n e lik sü tçü lü k İsletmeleri Arazi sermay. % 67.19 % 61.98 % 81.96 İşletme serm. % 32.81 % 38.02 % 18.04 gibi bir paya sahiptir. Yapılan üç araştırma sonuçlarına göre hayvan varlığı sermayesinin aktife oranı (1) No.lu araştırma sonucuna göre aktif % 28.59, (2) No.lu araştırma sonucuna göre aktif % 19 60, (3) No.lu araştırma sonucuna göre aktif % 10.09, oranındadır. A ktif unsurlar içinde yer alan kasa mevcudu aktifin oransal olarak, 1) Araştırma sonuçlarına göre aktifin % 0.28 2) " " " " % 2.50 3) " " ise böyle bir başlık konmamıştır. Her üç araştırma sonucuna göre pasif sermayenin ana başlıklar itibariyle aşağıdaki başlıklar şeklinde oransal dağılımı, LU (2) (3) Borçlar % 0.81 % 3.99 % 1.36 Kira ile tutulan arazi değeri % 2.79 % 10.34 Öz sermaye % 99.19 % 93.22 % 88.30 göstermektedir. 5 FAO Production Yearbook Vol 45. 1991, s 219 9 Ö F KARALAR, İzmir Şehıriçi Sütçülük İşletmelerinin Ekonomik Yapısı, 1968, s 24 7 C ALPTEKİN, Menderes İlçesinde Seçilmiş Süt Sığırcılığı İşletmelerinin Ekonomik Analizi, Süt Pazarlama ve Girdi Kullanımında Kariılaşılan Sorunlar ve Çözüm Önerileri 1993, s 29 8 G SANER, İzmir Yöresinde Pazara Yönelik Süt Sığırcılığı İşletmelerinin Ekonomik Açıdan Değerlendirilmesi Üzerine Bir Araştırma, Basılmış Doktora Tezi. E.Ü.Fen Bilimleri Enstitüsü, Bornova, İzmir. 1993, s 67 256
Farklı yıllar ve farklı yörelerde yapılan araştırma sonuçlan Aktif ve Pasif sermaye anabaşlıklar itibariyle oransal dağılımında benzerlik olduğunu göstermektedir. Daha geniş bir populasyona sahip 3 no.lu araştırma sonuçlarına göre işletme sermayesinin aktif unsurlar içersindeki payının diğerlerinden daha düşük olduğu göze çarpmaktadır. Yapılan araştırmaların faaliyet sonuçlarına bakıldığında brüt hasılanın % olarak süt satışları 1 no.lu araştırma sonuçlarına göre % 81.09 2 " " " " % 39.78 3 "... % 51.58' dır. olaya işletme masrafları açısından bakıldığında ana başlıklar itibariyle işçilik ve yem masrafları 3 araştırma sonuçlarına göre şu şekilde bir dağılım gösterir. m % (2i% (3i% İşçilik masraftan 16.98 25.34 18.37 Yem masrafları 67.03 25.58 64.01 Toplam 84.01 50.92 82.38 Harcamalar yönünden işletmelerin faaliyet sonuçlarına bakıldığında sütçülük işletmelerinin yem gidederinin ilk sırada işçilik giderlerinin [se ikinci sırada yer aldığı araştırma sonuçlarına göre bu iki masraf kaleminin toplamı işletme masraflarını uç sınırlar olarak % 50 92 ile % 84.01 arasında değiştiği görülmektedir. Her üç araştırmanın sonuçlarına göre yapılan bu karşılaştırmalar sütçülük işletmelerinin sermaye komposizyonu ve işletme sonuçları hakkında bilgi vermekte ve işletmelerin ekonomik yapılarımda yansıtmaktadır. Sütçülük işletmelerinde sorunlara genel hatlarıyla ve teknik açıdan baktığımızda hayvan ıslahı (genotip) ve damızlık sorunu, hayvan hastalıkları ve bakım beslenme (fenotip) sorunu ekonomik açıdan yaklaşıldığında, - Destekleme politikaları - Kredilendirme - Örgütlenme ve pazar durumu şeklinde gruplandırmak mümkündür. Ekonomik sorunlara ayrıntılı bir şekilde yaklaşıldığında girdi ve ürün açısından fiyat politikaları - Kredi politikaları - Destekleme politikaları - Hayvansal ürünlerin değerlendirilmesi açısından iç ve dış pazar politikası şeklinde gruplandırmak mümkündür. Sütçülük işletmelerinin sorunlarının çözümünde yeni yaklaşımlar - İşletmelerin yapısından kaynaklanan sorunlar - İzlenen politikaların ortaya çıkardığı sorunlar 257
Süt Sanayinin S o ru nları Süt sığırcılığı işletmelerinin kuruluş aşamasında en büyük sorun, işletme için gerekli finans kaynağının (dış kaynağın) nereden ve nasıl sağlanacağı hususudur. İkinci sorun, süt sığırcılığında damızlık sorunudur Damızlıklar işletmeden sağlandığı taktirde ve kültür ırkı vasfının devamı hakkında sperma sorunu gündeme gelir. Damızlıklar dışarıdan ithal edilmişse damızlıklarla birlikte dondurulmuş sperma sorunu şeklinde olaya bakmak gerekir. Bu konuda olaya genel yaklaşıldığında ve ülke çapında süt talebinin kısa zamanda kültür ırklarını sayısal olarak artırılarak karşılanması isteniyorsa ve dondurulmuş spermanın kullanılacağı hayvanlar mevcut değilse düve ithali zorunludur. Damızlık sorununa uzun vadede çözüm arandığında damızlık işletmelerinin kurularak ihtiyacın ülke içinden karşılanması gerekir. Hayvan sağlığı sorunuda bu konu ile birlikte ele alınmalıdır. İşletmelerde üçüncü sorun hayvan beslemedir. Süt üretiminde maliyeti yaklaşık % 70 oranında etkileyen faktör yem, % 15 oranda etkileyen faktör işçilik giderleridir. Bu iki masraf kalemi toplam masraf giderlerinin % 85'ini oluşturmaktadır. Yemin ve işgücünün dışarıdan sağlanması halinde işletmelerin rantable çalışmaı mümkün değildir. Sözü edilen masraf kalemlerinin (yemin ve işgücünün) işletmede sağlanarak süt maliyetini oluşturan nakti giderlerin miktar ve oransal olarak düşürülmesi gerekir. Genel kural olarak fabrika yemlerinin dışındaki, kaba ve kesif yemlerin işletmeden sağlanması işitmelerin karlı çaışmasında ön koşuldur. Ayni görüş aile işgücünün değerlendirilmesi açısından da geçerlidir Kesif yemin uygun fiyatlarla sağlanmasının bir diğer koşulu üreticilerin örgütlenmesi ve fabrikalara ortak olmalarıdır. Sütçülük işletmeleri ilgili bir başka sorunda olaya teknik ve ekonomik açıdan yaklaşan araştırmacıların konuya yaklaşımlarından kaynaklanmaktadır İşletme sorunlarının çözümünde bir çoğunun ileri sürdüğü ve benimsediği ortak görüş ucuz girdi temini, düşük faizli kredi kullanımı, sübvansiyonlar ve fiyatın fiyat dışı yollardan işletmelerin desteklenmesine ilişkin sorunların çözümüne bağlanmamaktadır. Serbest piyasa ekonomisine geçildiği bir dönemde işletmeler için ön görülen isteklerin bu şekilde sağlanması oldukça zordur. Serbest piyasa düzeninde girdi ve ürün fiyatlarına müdahale söz konusu olmayacağı gibi belli bir kesimi kaynak kullanımında himaye etmede düşünülemez. İşletmeler kendi aralarında örgütlendiği takdirde güçlü olmanın ve büyümenin avantajlarından yaradanarak serbest piyasa koşulları içinde bu olanakları kendi çıkarlarına uygun şekilde kullanabilirler. Dış kaynakların kullanımında işletme (ölçeği) büyüklüğü de sorun yaratmaktadır. Genellikle süt üreten işletmelerin çoğu küçük işletmelerdir. Saptanan kredilerinin çoğu tüketim kredisi şeklinde kullanılmaktadır. Aynı şekilde süt satışlarından sağlanan gelirde işletme ihtiyaçlarından ziyade aile ihtiyaçlarında kullanılmaktadır. Süt sığırcılığı faaliyetinde optimum işletme büyüklüğü, teknik ve ekonomik boyutlarıyla ortaya konmalıdır. Süt sığırcılığı işletmelerinde sütün değerlendirilmesi, hayvansal ürünleri değerlendirme sanayinin gelişmesiyle 258
yakından ilgilidir. Sütçülük işletmelerinin mandıra işletmeciliğin dışında kalan sanayi dalıyla (fabrikasyon) işletmelerle bütünleşmesi gerekir. Sonuç olarak, kendi öz kaynaklarını kullanarak üretim faaliyetinde bulunan girdi temin eden ve ürünlerini yeni teknolojilere göre değerlendirme olanaklarına sahip sanayi kuruluşları ile bütünleşebilen işletmeler gelecekte başarı şansını yakalayan işletmeler olacaktır. Y A R A R L A N IL A N K A Y N A K LA R 1. Ragıp TIĞLI, Türkiye Hayvancılığı ve Damızlık Sorunu, Batı Akdeniz Bölgesi I.Hayvancılık Sempozyumu, 26-28 Kasım 1986, Antalya, s 24. 2 A.ERKİN, T.KIRAL, Türkiye'de Tarımsal Yapı ve Bu Yapı İçinde Hayvancılığın Önemi ve Geleceği, İkinci Hay.Kongre. TMMOB, Ankara, 1991, s 29. 3. T.URAZ, Ç.KAÇAK, M.ATAMER, A.KARACABEY, Türkiye'de Süt Üretimi Sorunları, Dış Alımı ve Satımı, 2.Hayvancılık Kongresi, TMMOB, Ziraat Mühendisleri Odası, Haziran 1991, s.274. 4. DPT. 1991 Tarım Sayımı Muhtarlık anketi geçici sonuçları, s.9-10 5. FAO Production Yearbook Vol 45, 1991, s.219. 6. Ö.F.KARALAR, İzmir Şehiriçi Sütçülük İşletmelerinin Ekonomik Yapısı, 1968, s 24. 7. C.ALPTEKİN, Menderes İlçesinde Seçilmiş Süt Sığırcılığı İşletmelerinin Ekonomik Analizi, Süt Pazarlama ve Girdi Kullanımında Karşılaşılan Sorunlar ve Çözüm önerileri, 1993, s 29. 8. G.SANER, İzmir Yöresinde Pazara Yönelik Süt Sığırcılığı İşletmelerinin Ekonomik Açıdan Değerlendirilmesi Üzerine Bir Araştırma, Basılmış Doktora Tezi, E.Ü.Fen Bilimleri Enstitüsü, Bornova, İzmir, 1993, s.67. 259