PLASENTA NVAZYON ANOMAL S N N YÖNET M VE SEZARYEN H STEREKTOM : TERS YER B R MERKEZ N SEK Z YILLIK DENEY M



Benzer belgeler
Plasenta Akreata. Cihan Çetin. Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hast. Ve Doğum ABD. Perinatoloji BD.

Prof.Dr.Ali ACAR PYA N.E ÜNİVERSİTESİ MERAM TIP FAKÜLTESİ KONYA

POSTPARTUM KANAMA MATERNAL MORTALİTE VE MORBİDİTE

Plasenta Perkreta: Olgu Sunumu

OLGU SUNUMU VE SIRT AĞRISI ŞIKAYETIYLE GELDIĞI HASTANEDEKI BIR GÜNÜNÜN ÖZETI

PLASENTASYON ANOMALİLERİ. Prof. Dr. Yusuf ÜSTÜN

SEZARYEN SONRASI VAJİNAL DOĞUM (SSVD)

Postpartum kanama nedenleri, insidansı ve Türkiye mortalitesi

MESANE İNVAZYONU NEDENİYLE PARSİYEL SİSTEKTOMİ YAPILAN İKİ PLASENTA PREVİA PERKRETA OLGUSU

AC L PER PARTUM H STEREKTOM OLGULARININ DE ERLEND R LMES : ALTI YILLIK DENEY M

ACİL SERVİSTE SEZARYEN. Doç Dr Ahmet Sebe Çukurova Üniversitesi Acil Tıp ABD

Acil peripartum histerektomi

Total plasenta previa olgular nda erkek fetüs hakimiyeti

Acil Peripartum Histerektomi Olgularının Değerlendirilmesi: 5 yıllık deneyim

Dr. Aflk n Y ld z 1, Prof. Dr. Atilla Köksal 1, Dr. Külal Çukurova 1, Dr. Adnan Keklik 1, Dr. Neriman Çelik 2, Dr. Hüseyin vit 1

Acil Peripartum Histerektomi Olgular n n De erlendirilmesi: 5 Y ll k Deneyim

Acil peripartum histerektomiler: 189 olgu deneyimimiz

DO AL DO UM MU? SEZARYEN M?

İnsizyonel Ektopik Gebeliğin Doğru Yönetimi Nasıl Olmalıdır?

TOTAL PLASENTA PREVİALI GEBELERDE KISA SERVİKAL UZUNLUK VE ANTEPARTUM KANAMA RİSKİ

KIRK YASIN 0ST0NDEKi KADINLARDA Gl!Bl!LIK V E DOGUMU ETKİLEYEN FAKTÖRLER ÖZET SUM 1 MARY


CUMARTESİ 8:30-9:00 SEMPOZYUM KAYIT 9:00 9:30 SEMPOZYUM AÇILIŞ

stanbul E itim ve Araflt rma Hastanesi nde 2008 Y l Sezaryen Do umlar n De erlendirilmesi

Venöz Tromboembolizmin Önlenmesinde Antitrombotik Tedavi (Birincil Koruma)

POST PARTUM KANAMALAR. Dr. Fatma Devran Bıldırcın OMÜTF Kadın Hastalıkları ve Doğum AD Samsun

İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi, Anesteziyoloji Anabilim Dalı, İstanbul 2

fiekil 2 Menapoz sonras dönemde kistik, unilateral adneksiyel kitleye yaklafl m algoritmas (6)

Sezaryen veya Normal doğum Üriner inkontinans?

PlaSENta adezyon bozukuluklari

Yo un Bak m Ünitesinde Obstetrik Olgular

İstanbul Anadolu Acil Obstetrik Kanama Müdahale Ekibi İşleyiş Sistemi ve Deneyimlerimiz. Dr. Mesut Polat

Dr. Serkan Kahyaoğlu

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

Postpartum Kanamalarda Medikal Tedavi

Prof Dr Rıza Madazlı Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı

SB Sakarya E itim ve Araflt rma Hastanesi Asinetobakterli Hastalarda DAS Uygulamalar ve yilefltirme Çabalar

Term ve Tekil Gebeliklerde Kordon Prolapsusu ve Sonuçları

Op.Dr. Meryem Hocaoğlu Prof. Dr. Atıl Yüksel Prof. Dr. Cem Batukan 10/11/2013

GEBE ZLEM. formu. Türk Perinatoloji Derne i taraf ndan haz rlanm flt r.

4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI

Üniversitesi. Hastalıkları. Dalı. Yazışma Adresi: Yrd. Doç. Dr. Bülent Çakmak Gaziosmanpaşa Üniversitesi Tıp. Fakültesi

HİÇBİR KADIN YAŞAM VERİRKEN ÖLMEMELİ! GÜVENLİ ANNELİK. Doç. Dr. Günay SAKA MAYIS 2011


ADRENAL KORTİKAL KANSER TEDAVİSİNDE LAPAROSKOPİK CERRAHİ

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV Sayfa ISBN

AÇSAP: Ana Çocuk Sağlığı ğ ğ ve Aile Planlaması Toplam nüfusun yaklaşık %30-40 gibi önemli bir kısmı Doğurgan çağ kadınlar: yaş kadınlar

FETAL ULTRASONOGRAFİK ÖLÇÜMLER

Radyasyon Koliti Oluşturulmuş Sıçanlarda Ghrelinin Barsak Anastomozu Üzerine Etkisi Dr. Ebubekir Gündeş

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9

Sezaryen Sonras Vajinal Do um

Doğum sonrası kanaması olan olgularda intraabdominal cerrahi yaklaşımların değerlendirilmesi

Cerrahi Alan Enfeksiyonu Önleme Talimatı

CERRAHPAŞA TIP FAKÜLTESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM ANABİLİM DALI VE YOĞUN BAKIM ÜNİTESİ'NDE MATERNAL MORTALİTE*

ÖZET Amaç: Materyal ve Metod: P<0,05 Bulgular

Plasental Yapışma Anomalisi Olgularında Yönetim ve Uterus Koruyucu Yöntemler

Postpartum Kanamaların medikal tedavisi. Prof. Dr. Recep Has İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Kadın Doğum/Perinatoloji

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir.

Postpartum Kanamayı Önlemek Erken Tanı Postpartum Order Nasıl Olmalı? Dr. Şevki ÇELEN. ZTB Kadın Sağlığı EAH Perinatoloji Kliniği

Bebekte doğum öncesinde kromozomsal ve genetik anormalliklerin tespiti amacıyla yapılır.

Plasenta İnvazyon Anomalisi Olan ve Olmayan Plasenta Previa Olgularında Obstetrik Risk Faktörleri ve Perinatal Sonuçların Karşılaştırılması

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV Sayfa ISBN

SEZARYEN AMELİYATI BİLGİLENDİRİLMİŞ ONAM FORMU

BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu

Neredeyse kaybedilecek (near-miss) obstetrik hasta profili, tedavi sonuçlar ve maternal mortalite de erlendirmesi: Üçüncü basamak merkez deneyimi

Kent Hastanesi, Hepimizden Önce Çocuklarımızın Hastanesi!

2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL

Gebelik Öncesi Maternal Vücut Kitle ndeksinin Perinatal Sonuçlara Etkisi

Bölüm 24 ANORMAL YAPIŞMIŞ (ADHERAN) PLASENTA: YENİ YAKLAŞIM SEÇENEKLERİ G. Kayem, T. Schmitz, V. Tsatsaris, F. Goffinet, D. Cabrol S.

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi

CVS ve AS Gebelik Kaybına Yol Açar mı?

AİLE HEKİMLİĞİ UZMANLIK TEZİ

İNTRATEKAL MORFİN UYGULAMASININ KORONER ARTER BYPASS GREFT OPERASYONLARINDA ETKİSİ

1 3Biyomedikal M hendisli i ve Biyomedikal Cihaz Teknolojisi

Gebelikte vaginal kanamalar. Dr. Şevki Hakan Eren Gaziantep

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

Sezaryen Sırasında Beklenmedik Plasenta Akreatayla Karşılaşıldığında Uterus Korunabilir mi?

KONGENİTAL KALP HASTALIKLARINDAN KORUNMA. Doç. Dr. Kemal Nişli İTF Pediatrik Kardiyoloji

Sezaryen Operasyonlar nda Karfl lafl lan Cerrahi Komplikasyonlar

Gaziosmanpaşa Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi 2012;4 (4):23-28

ACOG diyor ki GEÇ-TERM VE POST-TERM GEBELİKLERİN YÖNETİMİ. Özeti yapan: Dr. Yasemin Doğan

ORHAN YILMAZ (*) B SAYILI YASADA YAPILAN DE fi KL KLER:

Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği

HASTA TRANSFER PROSEDÜRÜ

Ortalama trombosit hacmi, plasenta previa ve plasenta invazyon anomalilerini öngörmede yeni bir belirteç

Risk Faktörü Olmayan Olgularda Cinsiyetin Sezaryen H z na ve Do um A rl na Etkisi

Kliniğimizde Yapılan Laparoskopik ve Laparotomik Histerektomilerin Karşılaştırılması

GAZLAR ÖRNEK 16: ÖRNEK 17: X (g) Y (g) Z (g)

Türk Toraks Derneği. Akut Bronşiyolit Tanı, Tedavi ve Korunma Uzlaşı Raporu Cep Kitabı. Cep Kitapları Serisi.

Dünyada ve Türkiye de Güncel Verilerle HIV/AIDS. Hacettepe Üniversitesi AIDS Tedavi ve Araflt rma Merkezi (HATAM)

MATERNAL MORTAL TE VE MORB D TE NEDEN OLARAK KANAMALAR VE EMBOL

Dr. Aslıhan Yazıcıoğlu, Prof. Dr. Aydan Biri Yüksek İhtisas Üniversitesi Koru Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum AD

T bbi At k Kontrolü P80-P Ulusal Sterilizasyon Dezenfeksiyon Kongresi

2. Kapsam: Bu prosedür erişkin ve çocuk hastanın yoğun bakım ünitesine kabul edilmesinden taburcu edilmesine kadar yürütülen işlemleri kapsar.

Canl Sezaryen Skar Gebeli inin ntrakardiyak KCl ve Sistemik Metotreksat Kombinasyonu ile Tedavisi: Olgu sunumu

Koryoamniyonitin Neonatal Sonuçlara Etkileri. Prof.Dr.Esin Koç Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Neonatoloji Bilim Dalı

11. SINIF KONU ANLATIMLI. 2. ÜNİTE: KUVVET ve HAREKET 4. KONU AĞIRLIK MERKEZİ - KÜTLE MERKEZİ ETKİNLİK ÇÖZÜMLERİ

Performance of Cytoreductive Surgery and early postoperative intraperitoneal chemotherapy in a Gastric Carcinoma Patient with Huge Krukenberg tumor

Hastane nfeksiyonlar n n Sürveyans ve Amerika Ulusal Nozokomiyal nfeksiyon Sürveyans Sistemi: II

Ablasyo Plasenta Olgularının Retrospektif Olarak Değerlendirilmesi THE RETROSPECTIVE ANALYSIS OF CASES WITH ABLATIO PLACENTA

Transkript:

ARAfiTIRMA (Clinical Investigation) PLASENTA NVAZYON ANOMAL S N N YÖNET M VE SEZARYEN H STEREKTOM : TERS YER B R MERKEZ N SEK Z YILLIK DENEY M Ibrahim KALEL O LU 1, Aytül Çorbac o lu ESMER 1, Recep HAS 1, Halime ÇALI 1, Tülay Özkan SEYHAN 2, Mukadder Orhan SUNGUR 2, Yusuf KILIÇ 1 1 Istanbul Üniversitesi Istanbul T p Fakültesi, Kad n Hastal klar ve Do um Anabilim Dal, Istanbul 2 Istanbul Üniversitesi Istanbul T p Fakültesi, Anesteziyoloji Anabilim Dal, Istanbul ÖZET Amaç: Klini imizde plasenta invazyon anomalisi nedeniyle sezaryen histerektomi yap lm fl olan hastalar n klinik ve operatif özelliklerini inceleyerek bu olgular n yönetimi ile ilgili deneyimlerimizi sunmay amaçlad k. Gereç ve yöntemler: Bu retrospektif çal flmada 2005-2012 y llar aras nda stanbul T p Fakültesi Kad n Hastal klar ve Do um Anabilim Dal 'nda plasenta invazyon anomalisi endikasyonuyla sezaryen histerektomi yap lm fl olan tüm hastalar n dosyalar retrospektif olarak incelendi. Bulgular: Bu süre zarf nda toplam 85 hastaya plasenta invazyon anomalisi nedeniyle sezaryen histerektomi uyguland. Olgular n 81'ini (%95.3) daha önce en az bir defa sezaryen geçirmifl hastalar oluflturmaktayd. Operasyonlar n büyük ço unlu u (%82.4) elektif flartlarda yap ld. Onalt (%18.8) olguda operasyon s ras nda kanaman n çok fliddetli olmas nedeniyle bilateral hipogastrik arter ligasyonu uyguland. Hastalar n hiçbirisinde operasyon s ras nda veya sonras nda mortalite izlenmedi. Onsekiz (%21.2) olguda operasyon s ras nda üroloji hekimlerinden konsültasyon istendi. Onyedi olguda tam kat mesane laserasyonu reparasyonu, bir olguda mesane arka duvar na invaze olan plasenta perkreata nedeniyle parsiyel sistektomi yap ld. Olgular n 72'sine (%84.7) operasyon s ras nda, 50'sine (%58.8) operasyon sonras nda kan ürünü transfüzyonu yap ld. Masif transfüzyona ba l olarak 17 (%20) hastada dilüsyonel trombositopeni geliflti. Histopatolojik olarak olgular n 55'inde (%64.7) plasenta akreata, 1'inde (%1.2) plasenta inkreata ve 25'inde (%29.4) plasenta perkreata tan s koyuldu. 2005-2006 y llar nda %0.2 (7/3435) olan plasenta invazyon anomalisi insidans giderek artarak 2011-2012 y llar nda %0.8 (37/4344)'e ulaflt. Sonuç: Plasenta invazyon anomalisi giderek artan s kl kla görülmektedir. Klasik tedavisi olan sezaryen histerektomi morbiditesi yüksek bir operasyondur ve multidisipliner yaklafl m n sunulabilece i tersiyer merkezlerde tecrübeli bir ekip taraf ndan ve iyi planlanm fl bir flekilde gerçeklefltirilmelidir. Anahtar kelimeler: plasenta akreata, plasenta inkreata, plasenta invazyon anomalisi, plasenta perkreata, sezaryen histerektomi Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derne i Dergisi, (J Turk Soc Obstet Gynecol), 2013; Cilt: 10, Say : 3, Sayfa: 143-50 MANAGEMENT OF PLACENTA INVASION ANOMALY AND CESAREAN HYSTERECTOMY: EIGHT-YEAR EXPERIENCE OF A TERTIARY CENTER SUMMARY Objective: We aimed to present our experience with the management of placenta invasion anomaly by reviewing clinical and operative features of the cases of cesarean hysterectomy performed due to placenta invasion anomaly. Material and methods: In this retropective study, the charts of all patients who underwent cesarean hysterectomy with an indication of placenta invasion anomaly in Istanbul Faculty of Medicine Department of Obstetrics and Yaz flma adresi: Uzm. Dr. Aytül Çorbac o lu Esmer. stanbul T p Fakültesi, 34093 Çapa. Tel.: (542) 311 92 40 e-posta: aytulcorbacioglu@gmail.com Al nd tarih:26.01.2013, revizyon sonras al nma: 08.05.2013, kabul tarihi: 08.05.2013, online yay n tarihi: 09.05. 2013 143 DOI ID:10.5505/tjod.2013.10692

brahim Kalelio lu ve ark. Gynecology between 2005 and 2012 were reviewed. Results: In this period a total of 85 patients underwent cesarean hysterectomy. 81 (95.3%) cases had experienced at least one cesarean delivery before. Majority of the operations (82.4%) were performed in elective conditions. In 16 (18.8%) cases bilateral hypogastric artery ligation was carried out because of profuse bleeding. There were no mortalities in the intra- or postoperative period. In 18 (21.2%) cases, intraoperative urology consultation was needed. Full- thickness bladder laceration occured in 17 patients, and partial cyctectomy was performed in one patient due to the placenta percreata invading posterior wall of the bladder. Transfusion was needed in 72 (84.7%) cases during and 50 (58.8%) patients after operation. Dilutional trombocytopenia developed in 17 (20%) patients due to massive transfusion. Histopathologically the diganosis was placenta accreata in 55 (64.7%), placenta increata in 1 (1.2%) and placenta percreata in 25 (29.4%) patients. The incidence of placenta invasion anomaly rose from 0.2% (7/3435) in 2005-2006 up to 0.8% (37/4344) in 2011-2012. Conclusion: The incidence of placenta invasion anomaly is increasing progressively. Cesarean hysterectomy being its classical treatment is an operation with a high risk of morbidity and it should be performed by experienced teams after appropriate preparations in tertiary centers where multidiciplinary approach is possible. Key words: cesarean hysterectomy, placenta accreata, placenta increata, placenta invasion anomaly, placenta percreata Journal of Turkish Society of Obstetrics and Gynecology, (J Turk Soc Obstet Gynecol), 2013; Vol: 10, Issue: 3, Pages: 143-50 G R fi Plasentan n invazyon anomalisi, desidua bazalisin hasarlanmas sonucunda yeterli flekilde bariyer fonksiyonunu yerine getirememesi ve buna ba l olarak miyometriyumun plasenta taraf ndan invazyonu ile meydana gelir (1). Koryonik villuslar n miyometriyal yüzeye yap flt ancak miyometriyumu infiltre etmedi i tipine plasenta akreata, miyometriyumu infiltre etti i tipine plasenta inkreata, tüm miyometriyumu infiltre ederek serozaya ve bazen komflu organlara geçti i tipine plasenta perkreata ad verilir. Bu olgular sezaryen ile do urtulur ve ço unda postpartum histerektomi gerekir. Postpartum histerektomi, özellikle acil koflullarda yap ld nda, oldukça riskli ve yüksek komplikasyon oran na sahip bir prosedürdür (2). Plasenta invazyon anomalisi günümüzde postpartum histerektominin en s k endikasyonunu oluflturmaktad r (3). Plasenta invazyon anomalisi nedeniyle yap lan histerektominin morbidite ve mortalitesi di er endikasyonlara göre çok daha fazla olmaktad r. Operasyon s ras nda ortalama 3000-5500 ml miktar nda kanama, masif transfüzyon ve buna ba l olarak dissemine intravakuler koagulopati, s v yüklenmesi, akut respiratuar distres sendromu ve infeksiyon en s k görülen komplikasyonlard r (4). Üreter ve ba rsak yaralanmas ile mesane laserasyonu di er cerrahi morbiditeleri oluflturmaktad r. Bu nedenle plasenta invazyon anomalisi olgular n n iyi yönetimi, morbidite ve mortalitenin önlenmesi aç s ndan büyük bir önem tafl maktad r. Bu çal flmada 2005-2012 y llar aras nda klini imizde plasenta invazyon anomalisi endikasyonuyla sezaryen histerektomi yap lm fl olan hastalar n klinik ve operatif özelliklerini inceleyerek, bu olgular n yönetimi ile ilgili deneyimlerimizi sunmay amaçlad k. GEREÇ VE YÖNTEMLER Bu retrospektif çal flmaya 2005-2012 y llar aras nda stanbul T p Fakültesi Kad n Hastal klar ve Do um Anabilim Dal 'nda plasenta invazyon anomalisi endikasyonuyla sezaryen histerektomi yap lan tüm hastalar dahil edildi. Plasenta yata n n sütüre edilmesi, uterin ve hipogastrik arter ligasyonu gibi yöntemlerle konservatif yaklafl m uygulanm fl olan fokal plasenta akreata olgular çal flmaya dahil edilmedi. Hasta dosyalar taranarak hastalar n yafl, do um ve gebelik say lar, geçirilmifl küretaj ve uterus cerrahileri, antenatal dönemde kanama öyküsü, transfüzyon ihtiyac, ultrason ile plasenta invazyon anomalisinin ön tan s, operasyon öncesi hastanede yat fl süresi ve yenido an n özellikleri (do um haftas, do um tart s, Apgar skoru) hakk nda veriler topland. Operasyon süresi, cilt ve uterus insizyonun tipi, operasyon koflullar, histerektomi tipi, yo un bak m ünitesi ihtiyac, cerrahi komplikasyonlar ve do umdan sonra hastanede kal fl süresi gözden geçirildi. Ayr ca operasyon s ras nda verilmifl olan kan ürünleri, hastalar n preoperatif, postoperatif erken dönem (2-6. saat) ve postoperatif birinci günde 144

Plasenta invazyon anomalisinin yönetimi ve sezaryen histerektomi hemoglobin seviyeleri ve histerektomi materyallerinin histopatolojik inceleme sonuçlar incelendi. Antenatal dönemde yap lan ultrason ve Doppler incelemesinde flu bulgulardan en az birinin varl durumunda plasenta akreata tan s düflünüldü: 1) plasentada lakünler, 2). retroplasental alanda hipoekoik alan kayb, 3) mesane ve uterus serozas aras ndaki hatta düzensizlik veya hipervaskularizasyon, 4) plasentan n arkas ndaki miyometriyum kal nl n n 1 cm'den az olmas. ntraoperatif olarak uterus alt segmenti ve mesane aras nda afl r derecede vaskularizasyon plasenta invazyon anomalisi varl n destekleyen bir bulgu olarak kabul edildi (Resim 1). ciddi vajinal kanaman n görüldü ü hastalar veya vajinal kanama nedeniyle di er hastanelerden refere edilen hastalar ise acil koflullarda operasyona al nmaktad r. Preoperatif dönemde veya operasyon s ras nda plasenta invazyon anomalisi düflünülen olgularda, genellikle bat na göbek alt median insizyonla girilir, visseral periton özellikle plica vezikouterina hizas nda perkreta veya vaskülarizasyon aç s ndan de erlendirilir. Uterusa giriflte plasenta yerleflim yerinin en az 2 cm superiorundan aç lan klasik median insizyon tercih edilmektedir. Visseral peritonda perkreta veya derin plasental invazyonu düflündüren vaskülarizas-yonun artm fl oldu u olgularda bebe in do urtulmas n takiben histerektomiye geçilir (Resim 2). Daha hafif invazyon oldu u düflünülen olgularda uygulanan intravenöz oksitosin enjeksiyonundan sonra yaklafl k befl dakika süresince plasentan n spontan olarak ayr lmas beklenir. Plasentan n ayr l p ayr lmad kordona yap lan hafif traksiyonla kontrol edilir. Hiçbir flekilde plasenta elle halas ile veya kordon traksiyonu ile ç kar lmaya çal fl lmaz. Bu süre zarf nda plasentan n uterustan ayr lmamas durumunda histerektomiye geçilir. Genel olarak tercih edilen histerektomi flekli total abdominal histerektomidir. Uterus ve mesane aras nda bulunan hipertrofik damarlar nedeniyle kontrol alt na al namayan fliddetli kanama meydana gelirse bilateral hipogastrik arter ligasyonu uygulanmaktad r. Bat n kapatmadan önce rutin olarak intraabdominal dren yerlefltirilmektedir. Hemodinamik olarak stabil olmayan veya kanama aç s ndan yak n gözlem karar verilen hastalar yo un bak m ünitesine al nmaktad r. Ameliyattan sonra hastan n vital bulgular, kanamas ve diürezi yak ndan takip edilir, postoperatif 2-6. saatte ve 24. saatte hemogram ve koagulasyon parametreleri analiz edilir. Resim 1: Plasenta invazyon anomalisini gösteren ultrason foto raf. a) Plasenta ve mesane aras ndaki yüzey düzensizdir ve normal miyometrium dokusu görülmemektedir. Ok bir lakünü iflaret etmektedir (M: mesane). b) Plasenta ve mesane aras nda vaskularizasyon art fl görülmektedir. Klini imizin rutin uygulamas na göre, obstetrik anamnez ve ultrason ile yap lan de erlendirmeler sonucunda plasenta invazyon anomalisi düflünülen hastalar en geç 34. gebelik haftas nda hastaneye yat r l r. Kan merkezinde 5 ünite (U) eritrosit süspansiyonu (ES) ve 5 U taze donmufl plazma (TDP) acil koflullarda kullan lmak üzere haz r bekletilir. 34-36. gebelik haftas nda elektif flartlarda sezaryen planlan r. Plasenta akreata ön tan s alan ancak 36. gebelik haftas ndan önce Resim 2: Sezaryen histerektomi öncesinde uterusun ön duvar nda serozan n hemen alt nda vaskularizasyonun artm fl oldu u görülmektedir. 145

brahim Kalelio lu ve ark. Bu çal flmaya dahil edilen operasyonlar klini imizde çal flan 10 farkl cerrah taraf ndan yap lm flt r, ancak olgular n büyük ço unlu unda ameliyat yapan ekip ayn d r. BULGULAR Klini imizde 2005-2012 y llar aras nda toplam 16387 do um gerçekleflti. Bu olgular n 85'ine plasenta invazyon anomalisi nedeniyle sezaryen histerektomi uyguland. Tablo I'de hastalar n demografik ve obstetrik özellikleri görülmektedir. Hastalar n ortalama yafl 32.8±4.3 olup, 31 (%36.5) hastan n yafl 35 ve üzerinde idi. Elli dört (%63.5) hastan n paritesi 2 ve üzerindeydi. Olgular n 81'ini (%95.3) daha önce en az bir defa sezaryen geçirmifl hastalar oluflturmaktayd. Geri kalan 4 hastan n birinde küretaj, bir di erinde miyomektomi ve küretaj öyküsü vard. Di er 2 hastada ise plasenta previa d fl nda bir özellik yoktu. Plasenta previa 75 (%88.2) olguda saptand. Geri kalan 8 olguda afla yerleflimli plasenta vard, plasenta geçirilmifl sezaryen insizyon hatt na uzan yordu, ancak internal ostiumu kapatm yordu. Plasenta previa veya afla yerleflimli plasenta olmayan di er 2 hastada ise küretaj öyküsü mevcuttu. Yetmifl üç (%85.8) olguda antenatal dönemde yap lan ultrasonografik inceleme ile plasenta invazyon anomalisi ön tan s koyuldu. On üç olguda acil operasyon gereklili i veya gebelikte plasenta akreata flüphesiyle refere edilmemesi nedeniyle detayl ultrason incelemesi yap lamad ndan yeterli de erlendirme yap lamad. Bir olgunun ultrasonografik incelemesinde ise plasenta akreatan n düflük olas l kl oldu u düflünüldü. Tablo II'de hastalar n operatif ve postoperatif verileri görülmektedir. Olgular n büyük ço unlu u (%82.4) elektif flartlarda opere edildi. On alt (%18.8) olguda operasyon s ras nda kanaman n çok fliddetli olmas nedeniyle bilateral hipogastrik arter ligasyonu uyguland. Hastalar n hiçbirisinde operasyon s ras nda veya sonras nda mortalite izlenmedi. On sekiz (%21.2) olguda operasyon s ras nda üroloji hekimlerinden konsültasyon istendi. On yedi olguda tam kat mesane laserasyonu reparasyonu, bir olguda plasentan n mesane arka duvar na invaze olmas nedeniyle parsiyel sistektomi yap ld. Tablo I: Olgular n demografik ve obstetrik özellikleri. n=85 % Yafl (y l) 32.8±4.3 Gravite 4 (1-9) Parite 2 (0-4) Geçirilmifl sezaryen öyküsü 0 4 4.7 1 31 36.5 2 35 41.2 3-4 15 2.4 Geçirilmifl küretaj öyküsü 0 63 74.1 1 13 15.3 2 9 10.6 Di er uterus cerrahileri (Myomektomi) 1 1.2 Mevcut gebelikte plasenta previa tan s 75 88.2 Ultrason ile akreata ön tan s koyulan 73 85.8 Antenatal dönemde kanama 50 58.8 Antenatal dönemde transfüzyon 9 10.6 Do um öncesi hospitalizasyon süresi (gün) 8 (0-35) Do umda gestasyonel hafta 36 (29-40) Do um kilosu (gram) 2868±567 1. dakika Apgar skoru 9 (3-10) 5.dakika Apgar skoru 10 (7-10) Tablo II: Olgular n operatif ve postoperatif verileri. n=85 % Operasyon koflullar Elektif 70 82.4 Acil 15 17.6 Histerektomi türü Total 82 96.5 Supraservikal 3 3.5 Cilt insizyonu Pfannensteil 31 36.5 nfraumbilikal median 54 63.5 Uterus insizyonu Klasik insizyon 61 71.8 Kerr insiyonu 18 21.2 Üst segment transvers 4 4.7 Alt segment vertikal 2 2.3 Multidisipliner yaklafl m 18 21.2 Hipogastrik arter ligasyonu 16 18.8 Operasyon süresi (dakika) 160 (75-300) Cerrahi komplikasyon Mesane yaralanmas 18 21.2 Hematom 11 12.9 nfeksiyon/dehissans 9 10.6 Relaparotomi 5 5.9 YBÜ ihtiyac 15 17.6 YBÜ'de kal fl süresi (gün) 1 (1-3) Do um sonras hastanede kal fl süresi (gün) 7 (3-27) YBÜ, yo un bak m ünitesi. 146

Plasenta invazyon anomalisinin yönetimi ve sezaryen histerektomi Hastalar n preoperatif ve postoperatif hemoglobin de erleri Tablo III'te görülmektedir. Olgular n 72'sine (%84.7) operasyon s ras nda, 50'sine (%58.8) operasyon sonras nda kan ürünü transfüzyonu yap ld. Masif transfüzyona ba l olarak 17 (%20) hastada dilüsyonel trombositopeni geliflti. Toplamda sadece 8 hastaya transfüzyon yap lmazken, 41 (%48.2) hastaya 1-4 U ES, 36 (%42.3) hastaya 5 ünite ve daha fazla ES, 63 (%74.1) hastaya TDP ve 19 (%22.3) hastaya trombosit süspansiyonu verildi. Tablo III: Olgular n hematolojik parametreleri ve verilen kan Histopatolojik inceleme sonucunda olgular n 55'inde (%64.7) plasenta akreata, 1'inde (%1.2) plasenta inkreata ve 25'inde (%29.4) plasenta perkreata tan s koyuldu. Ultrasonla plasenta invazyon anomalisi tan s koyulan 73 hastan n 70'inde (%95.8) tan histopatolojik olarak do ruland. Buna karfl n 4 olguda (%4.7) histolojik incelemede plasenta invazyon anomalisi saptanmad. Olgular n y llara göre da l m incelendi inde 2005-2006 y llar nda %0.2 (7/3435) olan insidans n giderek artarak 2011-2012 y llar nda %0.8 (37/4344)'e ulaflt görülmektedir (Tablo IV). ürünleri. n=85 % Preoperatif hemoglobin (g/dl, ortalama± SD) 10.7 ± 1.1 Postoperatif 2-6. saatte hemoglobin (g/dl, ortalama± SD) 9.3 ± 1.4 Postoperatif 1.günde hemoglobin (g/dl, ortalama± SD) 8.7 ± 1.3 Peroperatif transfüzyon Transfüzyon yap lmayanlar 13 15.2 <5 U ES 42 49.4 5 U ES 30 35.2 TDP 65 76.4 Trombosit süspansiyonu 18 21.1 Postoperatif transfüzyon Transfüzyon yap lmayanlar 35 41.1 <5 U ES 44 51.7 5 U ES 6 7.0 TDP 23 27.0 Trombosit süspansiyonu 6 7.0 Peroperatif ve/veya postoperatif transfüzyon Transfüzyon yap lmayanlar 8 9.4 <5 U ES 41 48.2 5 U ES 36 42.3 TDP 63 74.1 Trombosit süspansiyonu 19 22.3 Dilüsyonel trombositopeni 17 20.0 ES, eritrosit süspansiyonu; TDP, taze donmufl plazma. Tablo IV: Plasenta invazyon anomalisi olgular n y llara göre da l m. Do um nvazyon Y llara say s anomalisi göre s kl k n (%)1 n (%)1 (%) 2005-2006 3435 (19) 7 (8.3) 0.20 2007-2008 5076 (28) 13 (15.3) 0.25 2009-2010 5259 (29) 28 (32.9) 0.53 2011-20122 4344 (24) 37 (43.5) 0.85 Toplam 18114(100) 85 (100) 0.46 1 Yüzdeler sütunlara göre hesaplanm flt r. 2 2012 y l n n Eylül ay na kadar olan olgular içermektedir. TARTIfiMA Plasenta previa, geçirilmifl sezaryen ve miyomektomi, endometriyal küretaj, Asherman sendromu, submuköz miyom, 35 yafl n üzerindeki anne yafl ve multiparite plasenta invazyon anomalisin risk faktörlerini oluflturmaktad r (5). Plasenta previa varl nda geçirilmifl sezaryen operasyonu ve ileri anne yafl plasenta akreata için ba ms z risk faktörleridir (6). Literatürde uterus cerrahisi geçirmemifl plasenta previa olgular nda plasenta akreata oran %5 olarak bildirilmifltir (7). Bu oran bir ve iki sezaryen geçirmifl olanlarda s ras yla %24 ve %50 olup, dört ve daha fazla say da olanlarda %67'ye yükselmektedir (7). Serimizde olgular n %85'inden fazlas nda plasenta previa, %95'inden fazlas nda geçirilmifl sezaryen öyküsü bulunmaktayd. Bununla beraber iki olguda plasenta previa tek risk faktörüydü. Geçirilmifl uterus cerrahisi öyküsü olmayan bu küçük hasta grubunda plasenta akreatadan kuflku duyulmad için ço unlukla antenatal dönemde tan koyulamamaktad r. Ultrasonun plasenta akreata tans ndaki duyarl - l n n %93, özgüllü ünün %79 oldu u bildirilmifltir (5). Ultrasonografik incelemede plasental lakünler, retroplasental alanda hipoekoik alan kayb, mesaneuterin seroza kompleksinde düzensizlik, miyometriyum kal nl n n 1 cm'den az olmas ve plasentan n mesaneye protrüzyonu plasenta invazyon anomalisini düflündüren bulgulard r (5,8). Bu bulgular aras nda lakün en yüksek duyarl l a sahiptir. Renkli Doppler ultrasonun duyarl l %82.4-100, özgüllü ü %92-96.8 olarak bildirilmifltir (9). Lakünlerde yüksek h zl türbülan ak m, mesane-uterin seroza kompleksindeki hipervaskularizasyon ve retroplasental kan ak m nda kesinti plasenta 147

brahim Kalelio lu ve ark. akreatay düflündürmektedir (10). Buna karfl n ultrason plasentan n ekstrauterin penetrasyon derecesini de erlendirmede yetersiz kalmaktad r. Özellikle obez hastalarda ve plasentan n posterior ve fundal yerleflimli oldu u durumlarda ultrasonun rezolüsyonu iyi de ildir. Bu durumlarda manyetik rezonans görüntüleme (MR) ultrasona ek olarak kullan labilecek bir yöntemdir (5). MR ayn zamanda plasentan n yerleflimi ve komflu organlardaki invazyon derinli i hakk nda bilgi vermektedir (11). Klini imizde rutin olarak plasenta invazyon anomalisinden flüphe duyulan hastalar tranvajinal ve transabdominal ultrason, ve Doppler ile de erlendirmekteyiz. Bu seride, literatürdeki verilerle uyumlu olarak, de erlendirme yap lm fl 74 hastadan biri haricinde ultrason ile plasenta akreata ön tan s koyulabildi. Klini imizde MR plasenta invazyon anomalisinin de erlendirilmesinde rutin olarak kullan lmamaktad r ve bu serideki olgular n hiçbirisinde MR çekilmemifltir. Plasenta invazyon anomalisinde prognozu etkileyen en önemli faktör, antepartum dönemde tan n n öngörülmesidir (12). Tan n n önceden bilinmesi operasyonun do um eylemi bafllamadan elektif flartlarda, tecrübeli cerrahi ve anestezi ekibi taraf ndan yap lmas n sa lar. Planl sezaryen histerektomilerde peripartum kan kayb n n ve transfüzyon miktar n n acil operasyonlara göre anlaml flekilde az oldu u gösterilmifltir (13). Ayr ca preoperatif dönemde kan ürünü haz rl n n tamamlanmas, operasyon s ras nda transfüzyonun h zla yap larak dissemine intravaskuler koagulasyonun geliflmesini önler. Ayn zamanda operasyon öncesinde uygun insizyon fleklinin belirlenmesi aç s ndan da tan n n önceden bilinmesinde fayda vard r. Genel olarak plasentan n korunmas ve genifl ekplorasyon alan n n sa lanmas amac yla, bu serinin büyük ço unlu unda oldu u gibi ciltte median, uterusta klasik veya yüksek transvers insizyon uygulanmas tercih edilmektedir (1). Son olarak, plasenta invazyon anomalisinin antenatal dönemde öngörülmesi durumunda histerektomi konusunda hastaya bilgi vermek ve ayd nlanm fl onam alma imkan n n do mas da büyük bir avantajd r. Plasenta invazyon anomalisin klasik ve kesin tedavisi postpartum histerektomidir. Supraservikal histerektomi visseral organ yaralanmas ve kan kayb n n az olmas, operasyon ve hastanede kal fl sürelerinin k sa olmas gibi baz avantajlara sahiptir (3). Total histerektomide özellikle üriner sistem yaralanmas olas l çok daha yüksektir. Ancak, plasenta akreatan n efllik etti i plasenta previa olgular nda plasenta serviks ve uterus alt segmente yerleflmifltir ve kanama daha çok bu bölgelerden olmaktad r. Bu nedenle bu olgularda total histerektomi uygulanmas n n daha uygun oldu u düflünülmektedir (3). Bizim serimizde de olgular n büyük ço unlu una total histerektomi yap ld, sadece 3 hastada baz operatörlerin kiflisel tercihi nedeniyle supraservikal histerektomi uyguland görülmektedir. Ayn flekilde, rutin uygulamam z n klasik insizyon olmas na ra men baz hastalarda Kerr insizyonunun uygulanm fl olmas n n nedeni de on farkl cerrah n operasyonlarda yer almas d r. Plasenta invazyon anomalisi nedeniyle yap lan histerektominin teknik aç dan en büyük zorlu u mesanenin geçirilmifl operasyonlar nedeniyle uterusa s k bir flekilde yap flm fl olmas ve mesane arkas nda plasentan n invazyonuna sekonder geliflmifl vaskularizasyon art fl d r. Bunlara ba l olarak mesanenin reddedilmesi s ras nda mesane veya üreter yaralanmas ve masif kanama meydana gelebilmektedir. Ayr ca, mesanenin ileri derecede yap fl k olup reddedilemedi i plasenta perkreata olgular nda, bir hastam zda oldu u gibi mesane arka duvar n rezeke edilerek parsiyel sistektomi yap lmas gerekebilmektedir. Hipervaskularizasyon nedeniyle meydana gelen kanama bazen tüm operasyon sahas n kanla dolduracak kadar fliddetli olabilmektedir. Bu serideki 16 olguda fliddetli kanamay durdurmak amac yla bilateral hipogastrik arter ligasyonu uygulamak zorunda kald k. Hipogastrik arter ligasyonu sonras nda her ne kadar kollateraller nedeniyle uterusun kanlanmas devam etse de, puls bas nc n n azalmas yla histerektomi s ras ndaki kan kayb azalmaktad r. Alternatif olarak operasyondan önce plasenta akreata ön tan s koyulmufl olan hastalarda kanamay önlemek amac yla profilaktik perioperatif intravaskuler balon oklüzyonu veya hipogastrik arter embolizasyonu uygulanmaktad r (10). Ancak bu yöntemlerin etkinli i ve güvenilirli i tart flmal d r. Kollateral dolafl m nedeniyle ortalama kanama miktar n n azalmad n savunan yazarlar vard r (14).Bununla beraber, obstetrik kanama için uygulanan embolizasyonun vaskuler tromboz, parestezi, infeksiyon, postembolizasyon sendromu, iliak arter perforasyonu ve iskemiye ba l vajina ve mesane nekrozu gibi komplikasyonlar bildirilmifltir (15,16). Bu konudaki tecrübe azl, komplikasyonlar n fazlal ve uygulaman n pratik olmay fl nedeniyle klini imizde profilaktik amaçl 148

Plasenta invazyon anomalisinin yönetimi ve sezaryen histerektomi radyolojik yöntemleri uygulamamaktay z. Plasenta perkreata, özellikle mesanenin plasenta taraf ndan invaze oldu u durumlarda % 5.6 oran nda maternal mortalite ve kanama, masif transfüzyon, infeksiyon ve komflu organ yaralanmas na sekonder ciddi morbidite ile iliflkilidir (15). Bu nedenle son y llarda plasentan n komflu organlara penetre oldu u a r plasenta perkreata olgular nda cerrahi komplikasyonlar ve morbiditeyi azaltmak, ve fertiliteyi korumak amac yla konservatif yaklafl m denenmeye bafllanm flt r. Uterus fundustan plasentaya zarar vermeden insize edilir. Kanaman n olmad durumlarda umbilikal kord klemplendikten sonra plasenta yerinde b rak larak uterus ve bat n kapat l r, 6 hafta ila 8 ay aras nda de iflen sürelerle plasentan n involusyonu gerçekleflir (17). Avantajlar na karfl n, yüksek komplikasyon oranlar konservatif yönetimin yayg n bir flekilde uygulanmas n önlemektedir. 60 kiflilik bir seride %35 oran nda vajinal kanama, %18.3 oran nda infeksiyon, %6.7 oran nda dissemine intravaskuler koagulasyon görülmüfl, olgular n %20'sinde daha sonra histerektomi yap lmas gerekmifltir (18). Klini imizde konservatif yaklafl m n yüksek komplikasyon riski nedeniyle plasentan n uterustan ayr lmad tüm hastalara histerektomi yapmaktay z. Konservatif yaklafl m n sadece seçilmifl hastalarda uygulanabilece i ve bu yöntemle ilgili daha fazla say da çal flma yap lmas n n gerekti i kanaatindeyiz. Plasenta invazyon anomalileri aras nda plasenta akreata s kl %84, plasenta inkreata s kl %13, plasenta perkreata s kl %3 olarak bildirilmifltir (10). Bizim serimizde histopatolojik inceleme sonucunda literatürden farkl olarak plasenta akreata %64.7, inkreata %1.2, perkreta %29.4 oran nda saptanm flt r. Ayr ca intraoperatif bulgular plasentan n miyometriyuma infiltre oldu unu göstermesine ra men 4 hastan n histopatolojik incelemesinde plasenta invazyon anomalisi saptanmam flt r. Bu durum sadece bizim hasta grubumuza özgü olmay p, daha önce yay nlanm fl olan serilerde de gözlenmifltir (13,19). Plasental infiltrasyonun her alanda eflit derecede olmamas ve al nan baz kesitlerde plasental implantasyonun normal, desidua bazalisin intakt oldu unun görülmesi, klinik ile histopatolojik inceleme aras ndaki bu fark aç klamaktad r (13). Kar fl kl önlemek amac yla patologlar n inceleme s ras nda bu aç dan uyan k olmas ve invazyonun saptanmad durumlarda daha fazla say da kesit al narak bir defa daha de erlendirme yapmalar gerekmektedir. Ayr ca sadece histopatolojik incelemeyle plasenta invazyon anomalisinin tan ve s n fland rmas n n do ru bir flekilde yap lamayaca, bu nedenle histolojik bulgular n her zaman klinik ve cerrahi bulgularla beraber yorumlanmas gerekti i kanaatindeyiz. Son 50 y lda plasenta akreata tan s n n 10 kat artt, özellikle de plasentan n çevre dokulara penetre oldu u a r vakalar n giderek artan s kl kta görüldü ü bildirilmifltir (5). Bizim serimizde de 2005-2006 y llar nda bu endikasyonla sadece 7 olguya sezaryen histerektomi yap l rken, son iki y lda bu say n n 37'ye ulaflt görülmektedir. Bunun en büyük nedeninin giderek artan sezaryen oran n n oldu u düflünülmektedir (5). Amerika Birleflik Devletleri'nde 1996'da sezaryen ile do um oran %20.7 iken 2009 y l nda bu oran %32.9'a yükselmifltir (20). Benzer flekilde ülkemizde yap lan bir çal flmada da 2002'de %37.7 olan sezaryen oran n n 2007'de %51'e ulaflt bildirilmifltir (21). Güney talya'da yap lan bir baflka çal flmada da 1970-2000 y llar aras nda plasenta akreata insidans ndaki de iflimler ve bununla iliflkili risk faktörleri incelenmifltir (22). 40 y l süresince plasenta akreata insidansi %0.12'den %0.31'e yükselmifltir. Bu yükseliflle iliflkili tek risk faktörünün geçirilmifl sezaryen say s n n oldu u ve ayn süre zarf nda sezaryen ile do um oran n n %17'den %64'e yükseldi i gösterilmifltir (22). Sonuç olarak plasenta invazyon anomalisi giderek artan s kl kta görülmektedir. Plasenta invazyon anomalisinin klasik tedavisi olan sezaryen histerektomi morbiditesi yüksek bir operasyondur. Bu nedenle preoperatif dönemde klinik ve ultrasonografik olarak plasenta invazyon anomalisi oldu u düflünülen hastalar multidisipliner yaklafl m n sunulabilece i tersiyer merkezlere yönlendirilmeli, operasyon tecrübeli bir ekip taraf ndan iyi planlanm fl bir flekilde gerçeklefltirilmelidir. KAYNAKLAR 1. Edwin WHT, Tan L-K, Devendra K, Yomg T-T, Tan H-K, Ho T-H. Lessons learnt from two women with morbidly adherent placentas and a review of literaure. Ann Acad Med Singapore 2007; 36: 298-303. 2. Seago DP, Roberts WE, Johnson VK, Martin RW, Morrison JC, Martin JN. Planned cesarean hysterectomy: A preferred alternative to seperate operations. Am J Obstet Gynecol 1999; 180: 1385-93. 149

brahim Kalelio lu ve ark. 3. Rossi AC, Lee RH, Chmait RH. Emergency postpartum hysterectomy for uncontrolled postpartum bleeding. Obstet Gynecol 2010; 115(3): 637-44. 4. Shrivastava V, Nageotte M, Major C, Haydon M, Wing D. Case-control comparison of cesarean hysterectomy with and without prophylactic placement of intravascular balloon catheters for placenta accreata. Am J Obstet Gynecol 2007; 197: 402:e1-402.e5. 5. Thia EWH, Lee SL, Tan HK, Tan LK. Ultrasonographical features of morbidly-adherent placentas. Singapore Med J 2007; 48(9): 802. 6. Comstock CH. Antenatal diagnosis of placenta accreata: a review. Ultrasound Obstet Gynecol 2005; 26: 89-96. 7. Mok M, Heidemann B, Dundas K, Gillespie I, Clark V. Interventional radiology in women with suspected placenta accreata undergoing cesarean section. Int J Obstet Anesth 2008; 17: 255-61. 8. Chan BCP, Lam HSW, Yuen TPW, Tso WK, Pun TC, Lee CP. Conservative management of placenta previa with accreata. Hong Kong Med J 2008; 14(6): 479-84. 9. Chou MM, Tseng JJ, Ho ES. The application of threedimensional color power Doppler ultrasound in the depiction of abnormal uteroplacental angioarchitecture in placenta previa percreata. Ultrasound Obstet Gynecol 2002; 19: 625-7. 10. Chou MM. Prenatal diagnosis and perinatal management of placenta previa accreata: Part, present and future. Taiwanese J Obstet Gynecol 2004; 43(2): 64-71. 11. Ng MK, Jack GS, Bolton DM, Lawrentschuk. Placenta ercreata with urinary tract involvement: The case for a multisciplinary approach. Urology 2009; 74: 778-82. 12. O'Brien JM, Barton JR, Donaldson ES. The management of placenta percreata: conservative and operative strategies. Am J Obstet Gynecol 1996; 175: 1632-8. 13. Tikkanen M, Paavonen J, Luokovaara M, Stefanovic V. Antenatal diagnosis of placenta accreata leads to reduced blood loss. Acta Obstet Gynecol Scand 2011; 90: 1140-6. 14. Yi KW, Oh M-J, Seo T-S, So KA, Paek YC, Kim H-J. Prophylactic hypogastric artery ballooning in a patient with complete placenta previa and increata. J Korean Med Sci 2010; 25: 651-5. 15. Lee PS, Bakelaar R, Fitpatrick CB, Ellestad SC, Havrilesky LJ, Secord AA. Medican and surgical treatment of placenta percreata to optimize bladder preservation. Obstet Gynecol 2008; 112(2): 421-4. 16. Yu P-C, Ou H-Y, Tsang LL-C, Kang F-T, Hsu TY, Cheng Y-F. Prophylactic intraoperative uterine artery embolization to control hemorrhage in abnormal placentation during late gestation. Fertil Steril 2009; 91(5): 1951-5. 17. Yee Y-H, Kung F-T, Yu P-C, Hsu T-Y, Cheng Y-F. Successful conservative management of placenta previa totalis and extensive placenta. Taiwan J Obstet Gynecol 2008; 47(4): 431-4. 18. Timmermans S, van Hof AC, Duvekot JJ. Conservative management of abnormally invasive placentation. Obstet Gynecol Surv 2007; 62: 529-39. 19. Hoffman MS, Karlnoski RA, Mangar D, Whiteman VE, Zweibel BR, Lockhart JL, Camporesi EM. Morbidity associated with nonemergent hysterectomy for placenta accreata. Am J Obstet Gynecol 2010; 202: 628.e1-5. 20. Martin JA, Hamilton BE, Ventura SJ, Osterman MJK, Kirmeyen S, Mathews TJ, Wilson EC. Births: Final data for 2009. National Vital Statistics Reports, Volume 60, Number 1, November 3, 2011. 21. Y lmaz M, sao lu Ü, Kadanal S. Klini imizde 2002-2007 y llar aras nda sezaryen olan hastalar n incelenmesi. Marmara Medical Journal 2009; 22(2): 104-10. 22. Morlando M, Sarno L, Napolitano R, Capone A, Tessitore G, Maruotti GM, Martinelli P. Placenta accreta: incidence and risk factors in an area with a particularly high rate of cesarean section. Acta Obstet Gynecol Scand 2013; 92(4): 457-60. 150