Lise ve Üniversite Öðrencilerinde Ýntihar Olasýlýðýnýn Deðerlendirilmesi



Benzer belgeler
Madde Kullanma Eðilimi Ölçeðinin Geçerlik ve Güvenilirliði

Týp Fakültesi öðrencilerinin Anatomi dersi sýnavlarýndaki sistemlere göre baþarý düzeylerinin deðerlendirilmesi

1. Nüfusun Yaþ Gruplarýna Daðýlýmý


Ýntihar Olasýlýðý Ölçeðinin (ÝOÖ) Klinik Örneklemde Geçerlik ve Güvenirliði

Sivas Numune Hastanesi Acil Servisine Baþvuran Ýntihar Giriþimlerinin Deðerlendirilmesi

Manyetik Rezonans ve Bilgisayarlý Tomografi Öncesi Hastalarda Anksiyete ve Depresyon

Depresyon Tanýsý Almýþ Hastalarda Ölüm Kaygýsýnýn Araþtýrýlmasý

Obsesif kompulsif bozuklukta sosyodemografik verilerin tedaviye direnç açýsýndan karþýlaþtýrýlmasý

ÖZGEÇMİŞ. Eğitim. Akademik Ünvanlar HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ PSİKOLOJİ BÖLÜMÜ SEVGİNAR VATAN.

Örgütsel Davranýþýn Tanýmý, Tarihsel Geliþimi ve Kapsamý

GÜÇLER VE GÜÇLÜKLER ANKETÝ'NÝN (GGA) TÜRKÇE UYARLAMASININ PSÝKOMETRÝK ÖZELLÝKLERÝ


Yetiþkinliðe Geçiþte Bireyleþme Türleri ve Kimlik Statüleri: Üniversite Öðrencileri ve "Unutulan Yarý"

Malatya Ýlinde 2005 Yýlýnda Ýntihar Giriþiminde Bulunan Bireylerde Klinik ve Sosyodemografik Özellikler

Mardin ili ilköðretim okullarýnda 6-15 yaþ grubu öðrencilerde kilo fazlalýðý ve obezite prevalansý

Dr. Sarp Üner*, Dr. Þevkat Bahar Özvarýþ**, Sevgi Turan***, Umut Arýöz***, Dr. Orhan Odabaþý****, Dr. Melih Elçin****, Dr. Ýskender Sayek***** Giriþ

Hemþirelerin Genel Ruhsal Durumlarýnýn Ýncelenmesi


Ýntihar Giriþimlerinin Ýncelenmesi: Risk Faktörleri ve Takip

Erciyes Üniversitesi Öðrencilerinde Sigara Ýçme Durumunun Yýllarý Arasýndaki Deðiþimi

Depresyon Tanýsý Almýþ Hastalarda Ölüm Kaygýsýnýn Araþtýrýlmasý

BASIN DUYURUSU ( ) 2002 Öðrenci Seçme Sýnavý (ÖSS) Yerleþtirme Sonuçlarý

Ruh Saðlýðý Çalýþanlarýnda Tükenmiþlik

Birinci Basamakta Çalýþan Saðlýk Personelinin Aile Hekimliði Mevzuatýnda Yer Alan Bazý Konularý Benimseme Durumu

KAMU MALÝYESÝ. Konsolide bütçenin uygulama sonuçlarýna iliþkin bilgiler aþaðýdaki bölümlerde yer almýþtýr. KONSOLÝDE BÜTÇE ÝLE ÝLGÝLÝ ORANLAR (Yüzde)

SAMSUN ÇIRAKLIK EÐÝTÝM MERKEZÝ NE DEVAM EDEN ÇIRAKLARIN DURUMLUK-SÜREKLÝ KAYGI DÜZEYLERÝNÝN DEÐERLENDÝRÝLMESÝ*

Yetiþkinliðe Geçiþ Yýllarýnda Sigara Ýçme Davranýþýnýn Psikososyal Belirleyicileri ve Sigara Ýçmenin Yaþam Doyumu ve Öznel Ýyi Oluþla Ýliþkisi

1960'lardan Günümüze Depresyonun Epidemiyolojisi, Tarihsel Bir Bakýþ

Yatan hastalarýn anksiyete ve depresyon düzeyleri ve iliþkili faktörlerin incelenmesi

Kayseri Ýl Merkezinde Görev Yapan Öðretmenlerde Þiþmanlýk Prevalansý

2006 cilt 15 sayý

YENÝ YAYINLARDAN ÖZETLER

Türkiye de Mezuniyet Öncesi ve/veya Sonrasý Psikiyatri Eðitimi ve Hizmeti Veren Kurumlarýn Özellikleri


Koruma ve Bakým Altýndaki Çocuklara Yönelik Bireysel Risk Deðerlendirme Formu'nun (BÝRDEF) Geliþtirilmesi, Güvenirlik ve Geçerliði

Psikiyatri Hastalarýnda Týp Dýþý Çare Arama Davranýþý: Türkiye'de ve Almanya'da Yaþayan Türkler Arasýnda Karþýlaþtýrmalý Bir Ön Çalýþma

Tunceli' de Yýllarý Arasýnda Gerçekleþen Ýntiharlara Ýliþkin Epidemiyolojik Bir Ýnceleme

Madde Kullanýmý Nedeni Ýle Yatarak Tedavi Görenlerde Ýntihar Giriþimi Öyküsü

SINIF ÖÐRETMENLÝÐÝ ÖÐRETMEN ADAYLARININ BÝLGÝ OKUR-YAZARLIÐI BECERÝLERÝ ÜZERÝNE BÝR DURUM ÇALIÞMASI

Sýnýf Öðretmenliði Öðrencilerinin Geliþim Dosyasý, Baþarý Testi Ve Tutum Puanlarý Arasýndaki Ýliþki

Ergen Ruh Saðlýðý Sorunlarý ve Ýntihar Davranýþýyla Ýliþkileri #

Dr. Sevim Buzlu*, Nihal Bostancý**, Derya Özbaþ***, Sevil Yýlmaz****

Sýnav Kaygýsý ve Ýliþkili Psikiyatrik Belirtiler

Ýntiharýn Nörobiyolojisi #

Üniversite Öðrencilerinde Yaþam Doyumunu Yordayan Etkenlerin Ýncelenmesi

Ýstanbul ilindeki hemþirelik yüksekokulu öðrencilerinin saðlýklý yaþam biçimi davranýþlarý

ERGENLÝK DÖNEMÝNDE KÝMLÝK VE BAÐLANMA ÝLÝÞKÝLERÝ: KÝMLÝK STATÜLERÝ VE BAÐLANMA STÝLLERÝ ÜZERÝNDEN BÝR ÝNCELEME

Ankara da Bir Ýlköðretim Okulunda El Yýkama Konusunda Bir Müdahele Çalýþmasý

Çocuk Psikiyatri Hastalarýnda Yatýþ Süresine Etki Eden Faktörler

Kemoterapi alan hastalarýn sosyodemografik ve tanýsal özellikleri

Hemþirelik Hizmetlerinden Memnuniyetin Deðerlendirilmesi; Jinekoloji Servisi Örneði

TOPLUMSAL SAÐLIK DÜZEYÝNÝN DURUMU: Türkiye Bunu Hak Etmiyor

Dicle Üniversitesi Öðrencilerinde Madde Kullanýmýný Belirleyen Risk Faktörleri

Türk Tabipleri Birliði Yöneticilerinde Sigara Ýçme Alýþkanlýðý

Bir Anadolu Þehrinde Psikiyatri Kliniðine Baþvuran Hastalarýn Hastalýk Açýklama ve Çare Arama Davranýþlarý

Altý-onbir yaþ grubu çocuklarýn aðýz-diþ saðlýðý yönünden deðerlendirilmesi

Halkla Ýliþkiler ve Cinsiyet

Sunuþ. Türk Tabipleri Birliði Merkez Konseyi

Üniversite Öðrencilerinde Umutsuzluk Düzeyi ile Problem Çözme Becerileri Arasýndaki Ýliþkinin Bazý Deðiþkenler Üzerinden Ýncelenmesi

BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ

Cinsel Benlik Þemasý Ölçeði'nin Üniversite Örnekleminde Geçerlik ve Güvenilirlik Çalýþmasý

Spor Bilimleri Derneði Ýletiþim Aðý

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi'nden Haberler *1 Þubat 2016 tarihinde faaliyetlerine baþlayan Suruç Mülteci Danýþma Merkezi; mülteci, sýðýnmacý ve

ERGENLER ÝÇÝN SOSYAL KAYGI ÖLÇEÐÝNÝN (ESKÖ) GEÇERLÝK VE GÜVENÝRLÝÐÝNÝN ÝNCELENMESÝ


ERHAN KAMIŞLI H.Ö. SABANCI HOLDİNG ÇİMENTO GRUP BAŞKANI OLDU.

Ankara'da Bir Týp Fakültesi'nde Okuyan Son Sýnýf Öðrencilerde Tükenmiþlik Sendromu

Hemodiyaliz ve Periton Diyalizi Uygulanan Hastalarda Psikiyatrik Bozukluklar, Algýlanan Sosyal Destek ve Yaþam Kalitesi Düzeylerinin Karþýlaþtýrýlmasý

Kamu Hastanelerinde Çalýþan Saðlýk PersonelindeÝþ Doyumu ve Stres Ýliþkisi

daha çok göz önünde bulundurulabilir. Öğrencilerin dile karşı daha olumlu bir tutum geliştirmeleri ve daha homojen gruplar ile dersler yürütülebilir.


A Ç I K L A M A L A R

Adölesan Çaðý Öðrencilerde Beslenme Alýþkanlýklarýnýn Deðerlendirilmesi Evaluating Dietary Pattern in Adolescence



Larson'un 1960'larda veciz olarak belirttiði gibi,

Firmamýz mühendisliðinde imalatýný yaptýðýmýz endüstriyel tip mikro dozaj sistemleri ile Kimya,Maden,Gýda... gibi sektörlerde kullanýlan hafif, orta

TEMÝZLÝK ÝÞÝNDE ÇALIÞAN KÝÞÝLERÝN TEMÝZLÝK VE SAÐLIK DAVRANIÞLARININ DEÐERLENDÝRÝLMESÝ

EJER CONGRESS 2015 BİLDİRİ ÖZETLERİ KİTABI EJER CONGRESS 2015 CONFERENCE PROCEEDINGS

Conners-Wells Öz-Bildirim Ölçeði Kýsa Formunun Türk Ergenlere Uyarlama Çalýþmasý


TÜSAD İnfeksiyon Çalışma Grubu

STAJ BÝLGÝLERÝ. Önemli Açýklamalar


Kayseri Ýl Merkezinde Bir Saðlýk Ocaðýna Baþvuran Diyabetik Hastalarda Metabolik Kontrol Durumu ve Eþlik Eden Faktörler

Çocuk Davranýþ Listesi Kýsa Formunun Türkçe Güvenilirlik Çalýþmasý ve Geçerliliðine Ýliþkin Ön Çalýþma

Huzurevinde Yaþayan Bireylerde Depresyon Düzeyi, Ölüm Kaygýsý ve Günlük Yaþam Ýþlevlerinin Belirlenmesi

Üniversite Öðrencileri Güvenli Cinselliði Nasýl Algýlýyor? How Do The University Students Perceive Safer Sex?

FÝYATLAR A. FÝYATLARDAKÝ GENEL GÖRÜNÜM

1. Böleni 13 olan bir bölme iþleminde kalanlarýn

2008 Yönlendirme Sýnavý Sonuçlarý Raporu. Report of 2008 Placement Test Results. Salih SARPTEN

DOÐA KOLEJÝ 2019 BURSLULUK SINAVI VELÝ BÝLGÝLENDÝRME KÝTAPÇIÐI

Yönetilen Yüksek Lisans ve Doktora Tezleri Esra Arda: Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Anabilim Dalı Adli Tıp Ensititüsü Yüksek Lisans-1990

Simge Özer Pýnarbaþý

Dr. Ünal Ayrancý*, Dr. Nedime Köþgeroðlu**, Dr. Çýnar Yenilmez***, Fatma Aksoy****

İnfertilite ile depresyon ve anksiyete ilişkisi

hükümet tabibi olarak görev yaptıktan sonra, 1988 yılında Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi nde başladığım

ݺletmelerin Rekabet Gücünün Artýrýlmasý. Dýºa Açýlmalarýna Mali Destek Programý

Büyüme, İstihdam, Vasıflar ve Kadın İşgücü

Transkript:

Lise ve Üniversite Öðrencilerinde Ýntihar Olasýlýðýnýn Deðerlendirilmesi Ayþe Gülsen CEYHUN*, Birsen CEYHUN** ÖZET Ýntihar araþtýrmalarýnda ergenlik döneminde intihar, bugün en önemli konulardan biridir. Bu araþtýrmanýn amacý lise ve üniversite öðrencilerinde intihar olasýlýðýný belirlemektir. Araþtýrma grubu 1400 öðrenciden oluþmuþtur. Lise grubunda 600, üniversite grubunda 800 öðrenci vardýr. Demografik özellikleri belirlemek için bir soru formu ve Ýntihar Olasýlýðý Ölçeði (ÝOÖ) uygulanmýþtýr. Öðrencilerin sýnýflarýnda grup uygulamasý yapýlmýþtýr. Lise ve üniversite öðrencilerinin ÝOÖ'den aldýklarý puan oldukça yüksektir. Lise öðrencileri için X: 65.33, üniversite öðrencileri için X: 59.51'dir. Cinsiyet açýsýndan deðerlendirildiðinde her iki grupta da erkek öðrencilerin intihar olasýlýðý ölçeðinden aldýklarý ortalama puan kýzlardan daha yüksek olarak saptanmýþtýr. Alt ölçekler açýsýndan deðerlendirildiðinde grubun en yüksek puaný umutsuzluk alt ölçeðinden aldýðý görülmektedir. Elde edilen bulgular lise ve üniversite öðrencilerinin intihar olasýlýðý açýsýndan risk grubunu oluþturduðunu göstermektedir. Anahtar Sözcükler: Ergenlik, intihar olasýlýðý ölçeði, intihar fikri. SUMMARY The Use of Suicide Probability Scale in High School and University Students in Turkey * Uz. Dr., Ankara Üniversitesi Týp Fakültesi Aile Hekimliði Anabilim Dalý, ANKARA ** Prof. Dr., Emekli Öðretim Üyesi, ANKARA There is a growing concern for identifying individuals at risk for suicidal behaviors. This study aimed to explore the suicide probability in high school and university students in Turkey. Subjects were 600 high school and 800 university students. The Suicide Probability Scale (SPS) was given to the students in their classes. The mean of the SPS in high school students is 65.33 and university students is 59.51. The sample scored significantly higher than the Cull and Gill's normative and the Turkish standardization sample. Also the subscale scores of the groups are higher than the Cull and Gill's normal and inpatient group. Findings suggest the need for additional research regarding the instrument's efficacy in distinguishing between normal and suicidal adolescents. Key Words: Adolescence, suicide probability scale, suicidal ideation. GÝRÝÞ Ýntihara etik, felsefi, dinsel, toplumbilimsel, ruhbilimsel ya da biyolojik bakýþla yaklaþýlabilir. Bütün bu yaklaþýmlarýn paylaþtýðý ana soru hangi etkenlerin, temel amacý yaþamak olan bir canlýnýn, kendi isteði ile yaþamýna son vermesine yol açtýðýdýr. Týp alanýnda çalýþanlar olarak hedeflerimiz intihar davranýþýný erken tanýmak ve önleyebilmek olmalýdýr. Ýntiharýn umutsuzluk, yalnýzlýk, psikosomatik ve psikotik belirtiler ve depresyonla iliþkileri göz önüne alýndýðýnda intihar olgusu daha da belirginleþmektedir. Ýntihar davranýþýna yönelik risk faktörlerinin saptanmasý yolu ile risk gruplarýnýn belirlenmesine çalýþýlmaktadýr. Bu risk faktörlerinin belirlenmesi baþarýlý bir koruma programý için ön þarttýr (Freumouw ve ark. 1990). 217

CEYHUN AG. CEYHUN B. Ergen intiharlarý, dünyada giderek önemi artan bir halk saðlýðý sorunu olarak kabul edilmektedir. Kuþkusuz, insan için, özellikle de gençler için, intihar sonucu ölüm doðal nedenlerle ölümden çok ayrý ve trajik bir olaydýr. Ergen intihar hýzlarýnda saptanan artýþlar, bu konu üzerinde karamsar yorumlar yapýlmasýna neden olmuþtur. Gençlerin eski yýllardaki yaþýtlarýna kýyasla bugün daha mutsuz olduklan söylenmektedir (Rone 1990). Teknolojik geliþmeler, anababalarýn daha eðitimli olmasý, fizik ve ekonomik koþullarýn iyileþmesi intihardan korunma konusunda bir garanti sayýlmadýðý gibi; alkol ve madde baðýmlýlýðýný, gayrimeþru doðumlarda artýþý, suça eðilim ve saldýrganlýðýn artmasýný beraberinde getirmiþtir. Yaþam kalitesi yükseldikçe ruhsal zorlanmalarýn da kaçýnýlmaz olarak arttýðý öne sürülmüþtür (Lester 1988, Moens ve ark. 1988). Ýntihar 15-24 yaþ grubunda ölüm nedenleri arasýnda ikinci sýrada yer almaktadýr (Rosenberg ve ark. 1987). Ölümcül olmayan intihar davranýþý daha da sýk görülmektedir. Ýntihar insidansý geç ergenlikte belirgin þekilde artmakta, 20'li yaþlarýn baþýna kadar bu artýþ trendini sürdürmektedir (Anderson 2002). Amerika Birleþik Devletleri nde yapýlan bir araþtýrmada 15-19 yaþ grubunda intihardan ölüm 100.000'de 8.2 ile daha genç gruptan 5 kat fazla bulunmuþ, buna karþýn intihar giriþimlerinin 16-18 yaþta en yüksek noktasýna ulaþýp, bu noktadan sonra ani bir düþüþ gösterdiði bildirilmiþtir (Kessler ve ark. 1999). Bu düþüþ eðilimi kadýnlarda daha da belirgindir (Lewinsohn ve ark. 2001). Baþka bir araþtýrma da lise öðrencilerinin %9'unun intihar giriþiminde bulunduklarý saptanmýþtýr (Smith ve Crawford 1986). Genç yaþta intihar sýklýðýnýn yüksek olmasý araþtýrmacýlarý intihar olasýlýðýnýn araþtýrýlmasýna yönlendirmiþtir. Ergenlerde intihar öncesi intihara eðilimin konuþulmasýný inceleyen iki araþtýrmada cinsiyet farký bulunamamýþtýr. Önceden var olan intihar davranýþý, kýzlarda erkeklerden daha fazladýr, bu da intihar riskini arttýrmaktadýr (Brent ve ark. 1993, Grøholt ve ark. 1997). Phillips ve arkadaþlarýna göre (1999); göç ve beraberindeki sosyal deðiþimle birlikte aile baðlarý zayýflamakta, bunun sonucunda bireye sosyal destekler azalmakta, aile içi geçimsizlikler ve boþanma oranlarý artmakta, alkol ve madde tüketimi artmaktadýr, göç eden insanlar geçici iþlerde çalýþmak zorunda kalmakta ya da iþsiz kalmakta, farklý gelir gruplarý arasýndaki sosyal ve ekonomik mesafe artmakta, bunun sonucunda bireylerin sosyal ve ekonomik koþullarý ile ilgili memnuniyetsizliði artmakta ve baþta psikiyatrik hastalýklar olmak üzere saðlýk sorunlarýnýn saðaltým maliyetleri artmakta, sonuçta baþta saðlýk güvencesi olmayanlar olmak üzere, pek çok insan yeterli saðlýk hizmeti alamamaktadýr. Göçün, alkol ve madde tüketimindeki artýþlarýn, intihar için risk faktörleri olduðunu öne süren çalýþmalar mevcuttur (Ferrada ve ark. 1995, McClure 2000). Ergenlerin ele alýndýðý çalýþmalarda intihar riskine neden olabilecek deðiþkenler araþtýrýlmýþtýr. Bunlar arkadaþ, anne-baba ya da akrabalarda intihar düþüncesi tehdidi ya da giriþiminin olmasý (Agerbo ve ark. 2002), ebeveynlerden birinin ölmesi ya da ciddi psikiyatrik hastalýðýnýn olmasý, anne- babanýn boþanmasý ya da ayrý yaþamasý, aile içinde duygusal ya da iletiþim sorunlarýnýn olmasý, kalabalýk aile yapýsý, yakýn çevrede stres verici yaþam olaylarýnýn varlýðý, serotonin transportunda azalma (Arango ve ark. 2001), depresif bozukluk varlýðý (Shaffer ve ark. 1996), ateþli silahlara ulaþmadaki kolaylýklar, eþcinsel eðilim, cinsel istismar (Gould 2003) ve fiziksel cezalandýrmadýr. Türkiye'de Ergenleri Temel Alan Ýntihar Araþtýrmalarý Türkiye'de ergenlerde ve genç yetiþkin grupta (15-24 yaþ) tamamlanmýþ intihar oraný gittikçe artmaktadýr. Devlet Ýstatistik Enstitüsü nün 1996 yýlý verilerinde bu oran 100.000'de 3.5'tur. Türkiye'de tamamlanmýþ intiharlara iliþkin kayýt tutulmasýna karþýn intihar giriþimlerine iliþkin kayýtlar düzenli olarak tutulup bir merkezde toplanmadýðý için gerçek oran bilinmemektedir. Sadece çeþitli merkezlerde yapýlan araþtýrmalar mevcuttur. Bunlarda ancak genel bir fikir verebilir. Örneðin; Sayýl ve arkadaþlarý (1993) Ankara'daki tüm acil servislere 1990 yýlý içinde intihar giriþimi ile yapýlan baþvurularý kayýtlardan tarayarak yaptýklarý bir çalýþmada olgular yaþ, cinsiyet, medeni durum, eðitim, meslek, yaþanýlan semt, intihar yöntemi, hastanenin uyguladýðý terapötik yaklaþým ve intihar zamaný deðiþkenleri açýsýndan incelenmiþtir. Bulgular intihar giriþimlerinin daha çok genç grupta ve kadýnlarda yüksek olduðunu göstermektedir. Yaþ daðýlýmýna bakýldýðýnda 15-24 yaþ grubunda belirgin yükselme olduðu görülmektedir. Türkiye'de sosyodemografik verilerin incelendiði bir çalýþmada ise, cinsiyet daðýlýmýnda erkeklerin ilk sýrada yer aldýðý, yaþ gruplarýnda 15-24 yaþ grubunun üçüncü sýrada olduðu görülmektedir (Fidaner ve Fidaner 1987). Toplumun intihar davranýþýna yaklaþýmý diðer bir önemli etkendir. Bir çalýþmada, Ýsveçli ergenlerin Türk ergenlere göre intihar davranýþýna daha liberal bir yaklaþým sergiledikleri ortaya konmuþtur. Bununla 218

LÝSE VE ÜNÝVERSÝTE ÖÐRENCÝLERÝNDE ÝNTÝHAR OLASILIÐININ DEÐERLENDÝRÝLMESÝ birlikte, Türk ergenlerin intihar davranýþýnda bulunmuþ bir akranlarýný Ýsveçli ergenlere göre daha çok kabul ettikleri saptanmýþtýr (Eskin 1995). Ülkemizde, 1974-1998 yýllarý arasýnda, intihar hýzý %100 artarak giderek büyümekte olan bir sorun haline gelmiþtir. Ülkemizde 1950'li yýllardan beri süregelen pazar ekonomisine geçiþ çabalarý, artarak devam eden göç (DÝE 1996), beraberinde hýzlý bir sosyal deðiþim getirmektedir (Altýndað ve ark. 2001). Ýntihar davranýþýný belirlemek üzere özgün psikolojik testler de kullanýlmýþtýr. Kendra (1979), Exner ve Wylie (1977) ve Neuringer (1974) intihar riskini deðerlendirmede Rorschach kullanýmýný araþtýrmýþlardýr. Ek olarak MMPI'ýn intihar davranýþýný tanýmlamada kullanýlmasý konusunda (Hathaway ve McKinley 1967) bir çok literatür bulunmaktadýr (Ceyhun 1986, Farberow ve Devries 1967, Leonard 1977). Her ne kadar bu testlerle intihar potansiyeli ile dýþ ölçütler arasýnda bazý korelasyonlar bulunsa da, sonuçlar genelde pek ümit verici deðildir (Clopton ve Jones 1975, Neuringer 1974). Ýntihar olasýlýðý ve eðilimini ölçmek üzere çeþitli ölçekler geliþtirilmiþtir. Beck ve arkadaþlarý intihar düþüncesi olanlarda intihar eðilimini ölçmek üzere Ýntihar Tasavvuru Ölçeði ni (SSI) (Beck ve ark. 1979) ve önceden intihar giriþiminde bulunanlarda kullanýlmak üzere Ýntihar Eðilimi Ölçeði ni (SIS) (Beck ve ark. 1974) geliþtirmiþlerdir. Bu ölçeklerin dýþýnda Cull ve Gill (1988) tarafýndan geliþtirilen Ýntihar Olasýlýðý Ölçeði (ÝOÖ) bireyin intihar riski taþýyan tutum ve davranýþlarýný kendisinin bildirimiyle ölçmektedir. Ýntihar Olasýlýðý Ölçeði yüksek güvenilirliði olan ve geçerli bir araçtýr (Cull ve Gill 1988). Tüm alt baþlýklar artan intihar riski yönünde puanlanmýþtýr, böylece bir alt baþlýkta özellikle ortaya çýkan yüksek puan, o spesifik klinik boyutta artmýþ risk anlamýna gelmektedir. Bireylerden subjektif deneyimlerini ve geçmiþteki davranýþlarýný dört puanlýk Likert Ölçeðinde "Hiç ya da çok az zaman" ila "Çoðunlukla ya da her zaman" arasýnda puanlamalarý istenmektedir. Daha detaylý klinik bilgi elde edilmesine yardýmcý olmak üzere ÝOÖ ayrýca dört alt baþlýk vermektedir: Umutsuzluk, intihar düþüncesi, kendini olumsuz deðerlendirme ve düþmanlýk. Tüm alt baþlýklar artan intihar riski yönünde puanlanmýþtýr, böylece bir alt baþlýkta özellikle ortaya çýkan yüksek puan, o spesifik klinik boyutta artmýþ risk anlamýna gelmektedir. Ýntihar Olasýlýðý Ölçeði t puanlarý ve risk (olasýlýk) puanlarý elde etmemize yarayan standart bir ölçektir. Olasýlýk puaný hesaplanmasýnda da rehberlik etmektedir. Ölçek klinik ortamlarda tarama yanýnda, araþtýrma amaçlý da kullanýlmaktadýr. Ölçeðin ergen toplumunda ölüm anksiyetesi ile korele olduðu da son yýllarda yapýlan çalýþmalarda ortaya konmuþtur (D'Attilio ve Campbell 1990). Ayný zamanda tehlikeli düzeyde potansiyel intihar fikirleri olan kiþileri de doðru olarak tanýmlayabilmektedir (Eisenberg ve ark. 1989). Türkçe ÝOÖ formu: Bir çalýþmada Ýntihar Olasýlýðý Ölçeði nin Ýngilizce formu ruh saðlýðý uzmanlarýnca Türkçe'ye tercüme edilmiþ ve geri tercümesi iki Ýngilizce öðretmeni tarafýndan yapýlmýþtýr. Türkçe versiyonunun iç geçerliliði hem tümü, hem de alt ölçekler için hesaplanmýþtýr. Tüm ölçek için alfa katsayýsý normal grupta 0.85 ve alt ölçeklerde de 0.74-0.79 arasýndadýr. Test tekrar- test güvenilirliði 0.98'dir. ÝOÖ için ortalama puan normal populasyonda kadýnlar için 55.54, erkekler için 53.1, depresif grupta kadýnlar için 79.75, erkekler için 76.16 olarak bulunmuþtur (Tuðcu ve ark. 1997). Ýntihar Olasýlýðý Ölçeði nin test- tekrar test güvenilirlik katsayýsý çok yüksektir. Eskin (1992) ÝOÖ'nün Ýsveç versiyonu ile yaptýðý bir çalýþmada test-tekrar test güvenilirliðini.89 bulmuþtur (Aralýk 48.3 gündür). (Eskin 1992). Yine Eskin'in baþka bir çalýþmasýnda ayný katsayý.95 bulunmuþtur (Aralýk 47.8 gündür) (Eskin 1993). Ýntihar Olasýlýðý Ölçeði nin Ýsveç versiyonunda Eskin alfa- katsayýsýný.87 bulmuþtur, Türkçe ÝOÖ ile yapýlan çalýþmada katsayý.89 dur. Ýntihar olasýlýðý ölçeðinin alt ölçekleri de ortadan yükseðe varan alfa katsayýlarý vermiþlerdir. Bu çalýþmada elde edilen alfa katsayýlarý ÝOÖ kitapçýðýnda ve Ýsveççeye tercüme edilen þeklinde elde edilenlerle benzerlik göstermektedir. Katsayýlarýn genel paterni Kendini Olumsuz Deðerlendirme ve Düþmanlýk Alt Ölçeklerinde umutsuzluk ve intihar fikirlerinden daha fazla benzer katsayýlar elde edilmesidir (Eskin 1993). Yapýlan bu araþtýrmada lise ve üniversite öðrencilerinde intihar olasýlýðýnýn deðerlendirilmesi amaçlanmýþtýr. GEREÇ VE YÖNTEM Denekler: Araþtýrma grubu 1400 öðrenciden oluþmaktadýr. Gruba Ankara ve Kýrýkkale'de çeþitli okullarda okuyan lise ve üniversite öðrencileri alýnmýþtýr. Lise grubu 600 kiþidir (356 K, 244 E). Yaþ ortalamasý 16.84'tür. Üniversite grubu 800 kiþidir (462 K, 338 E). Yaþ ortalamasý 19.68'dir. 219

CEYHUN AG. CEYHUN B. Araç Gereç: Demografik özellikleri belirlemek amacýyla oluþturulan bir form ve Ýntihar Olasýlýðý Ölçeði her bireye verilmiþtir. Giriþ bölümünde ölçeðe iliþkin bilgiler verildiði için burada tekrarlanmayacaktýr. Ölçeði vermede gerekli malzemeler kurþun ya da tükenmez kalem ve ÝOÖ Türkçe puanlama formudur. Ýþlem Yolu: Lise ve üniversite öðrencilerine ölçek dersliklerde verilmiþtir. Örneklem grubu deðerlendirilirken rehber öðretmenler ve üniversite saðlýk kültür ve spor daire baþkanlýklarý ile iþbirliði yapýlmýþtýr. Gönüllülük esas alýnmýþ bunun yaný sýra psikiyatrik herhangi bir sorunu olan denekler araþtýrma kapsamý dýþýnda tutulmuþtur. Her bireye demografik bilgileri içeren bir form ve ÝOÖ verilmiþtir ve kendilerine en uygun geleni iþaretlemeleri istenmiþtir. Verilerin istatistiksel analizinde SPSS 10.0 kullanýlmýþtýr. BULGULAR VE TARTIÞMA Grubun demografik özellikleri Tablo 1'de verilmiþtir. Cinsiyet daðýlýmý açýsýndan lise ve üniversite öðrencileri arasýnda belirgin bir farklýlýk yoktur. Yaþ daðýlýmý açýsýndan bakýldýðýnda lise öðrencilerinin 17-18 yaþ grubunda (%62.23), üniversite öðrencilerinin ise 18-19 yaþ grubunda (%58.9) yoðunlaþtýðý görülmektedir. Lise grubunun yaþ ortalamasý 16.84, üniversite grubunun yaþ ortalamasý 19.86'dýr. Grubun Ýntihar Olasýlýðý Ölçeði nden aldýðý ortalama, minimum ve maksimum deðerler Tablo 2'de verilmiþtir. Lise ve üniversite öðrenci grubunun intihar olasýlýðý ciddidir (Olasýlýk puaný: 50-74). Lise öðrencilerinin ortalama olasýlýk puaný ( X =65.33) üniversite öðrencilerinden ( X =59.51) daha yüksektir. Cinsiyet açýsýndan bakýldýðýnda her iki grupta da erkeklerde intihar olasýlýðý ortalamasý kýzlardan daha yüksektir (Lise grubunda X =65.57, üniversite grubunda X = 60.27). Bu deðerler Türk toplumu için belirlenen ortalama puanlardan (55.54) daha yüksektir. Lise ve üniversite öðrencilerinde bu yüksekliðin dikkate alýnmasýnýn gerekli olduðu düþünülmektedir. Lise ve üniversite öðrencilerinin intihar olasýlýðý ölçeðinden aldýklarý toplam puan Cull ve Gill'in norm grubunun toplam puanýndan ve Tuðcu ve arkadaþlarý (1997) Türk toplumunda normal grup için belirledikleri ortalama puandan (55.54) yüksektir. Lise ve üniversite öðrencilerinin aldýklarý puanlar Cull ve Gill'in psikiyatrik hastalarýn toplam puanýndan bile daha yüksektir ( X =57.4). Bu durumda lise ve üniversite öðrencilerine intihar olasýlýðý açýsýndan Tablo 1. Demografik özellikler Lise Üniversite Cinsiyet N % N % Kadýn 356 59 462 58 Erkek 244 40 338 42 Yaþ 15-16 226 37.7 17-18 374 62.23 18-19 471 58.9 20-21 209 26.1 22 ve üstü 120 15 dikkat edilmesi gerekmektedir. Çift yönlü varyans analizinde lise ve üniversite öðrencileri kendi içinde karþýlaþtýrýldýðýnda cinsiyet açýsýndan fark anlamsýz bulunmuþtur (F=1.0, p=0.317). Grubun Ýntihar Olasýlýðý Ölçeði alt ölçeklerinden aldýklarý ortalama puanlar Tablo 3'de verilmiþtir. Lise grubunda alt ölçekler tek yönlü varyans analizi ile karþýlaþtýrýldýðýnda tüm alt ölçeklerde anlamlýlýk bulunmuþtur (Umutsuzluk F=7.70, p=0.000, Ýntihar fikri F=6.67 p=0.001, Olumsuzluk F=3.09 p=0.046, Düþmanlýk F=13.40 p=0.000). Farký yaratan yaþ grubunu araþtýrmak için yapýlan Tukey testinde bunun 17-18 yaþ grubundan kaynaklandýðý belirlenmiþtir. Üniversite grubu için tek yönlü varyans analizi ile düþmanlýk alt ölçeðinde anlamlýlýk bulunmuþtur (F=4.21, p=0.015). Ayný gruba t-test uygulandýðýnda da olumsuzluk alt ölçeðinde anlamlýlýk vardýr (p=0.000). Ýki yönlü varyans analizi testinde tüm alt ölçeklerde cinsiyet ve eðitim düzeyi karþýlaþtýrýldýðýnda olumsuzluk alt ölçeðinde cinsiyet ve eðitimin birlikte etkileþimde olduklarý (F=44.80, p=0.000) bunun dýþýndakilerde eðitim düzeyinin cinsiyetten baðýmsýz olarak etki ettiði görülmektedir. Lise ve üniversite öðrencilerinin umutsuzluk alt ölçeðinden aldýklarý ortalama puan (Tablo 3) Cull ve Gill'in norm grubunda aldýklarý psikiyatrik yatan hastalarýn puanlarýndan ( X=19.4) daha yüksektir. Umutsuzluk alt ölçeði bireyin yaþama iliþkin genel tatminsizliðini ve gelecekten beklentisinin olumsuz olduðunu göstermektedir. Umutsuzluk alt ölçeðinin madde içeriði yalnýzlýk, ümitsizlik, disforik duygudurum, içinde bulunulan ortamdan aþýrý bunalma, 220

LÝSE VE ÜNÝVERSÝTE ÖÐRENCÝLERÝNDE ÝNTÝHAR OLASILIÐININ DEÐERLENDÝRÝLMESÝ Tablo 2. Lise ve üniversite öðrencilerinin Ýntihar Olasýlýðý Ölçeði ne iliþkin ortalama, minimum ve maksimum deðerleri Lise (n=600) Üniversite (n=800) X Min. Max. X Min. Max. Toplam 65.33±0.67 31 144 59.51±0.53 29 144 Kadýn 65.16±0.88 25 140 58.96±0.65 32 121 Erkek 65.57±1.03 31 144 60.27±0.98 29 144 Tablo 3. Ýntihar Olasýlýðý Alt Ölçekleri ne iliþkin ortalama, standart sapma, minimum ve maksimum deðerler Lise (n=600) Üniversite (n=800) X SD Min. Max. X SD Min. Max. Umutsuzluk 22.23 7.01 8 46 20.13 6.57 4 46 Ýntihar fikri 15.92 6.02 6 35 14.01 5.42 3 39 Olumsuzluk 13.34 3.60 4 33 12.37 3.72 5 28 Düþmanlýk 14.05 4.12 6 32 13.08 3.56 5 32 Toplam 65.33 16.40 31 145 59.51 15.09 29 144 yaþamýn boþuna olduðunu düþünme ve þartlarý deðiþtirememeyi içermektedir. Lise ve üniversite öðrencilerinin umutsuzluklarýnýn yüksek olmasýna neden olan faktörlerin (örneðin; lise öðrencileri için üniversite giriþ sýnavlarý, üniversite öðrencileri için iþsizlik) araþtýrýlýp, onlara daha iyi olanaklar sunulmasý ülkenin geleceði açýsýndan önemlidir. Lise öðrencilerinde yaþ grubu ile intihar riski arasýnda varyans analizi bulgularýnda anlamlýlýk belirlenmiþtir (F= 6.67, p=0.001). Düþmanlýk ve yaþ grubu arasýnda da anlamlýlýk saptanmýþtýr (F=13.40, p=0.000). Her iki alt ölçekte de farklýlýðýn 17-18 yaþ grubundan kaynaklandýðý görülmektedir. Umutsuzluk alt ölçeðinde de varyans analizi sonuçlarý anlamlýdýr (F=7.70, p=0.000). Bu alt ölçekte de farklýlýk 17-18 yaþ grubunda ortaya çýkmaktadýr. Bu yaþ grubunda olan lise öðrencileri ergenlik dönemine özgü sorunlarýn yaný sýra üniversiteye girme hazýrlýðý içindedir ancak üniversiteye girmenin oldukça zor olduðu ülkemizde gençlerin umutsuz olmalarý beklenilen bir durumdur. Tuðcu'nun araþtýrmasýnda da umutsuzluk depresif kiþilerde intihar için önemli bir kriter olarak ortaya çýkmýþ ve bu düzeyin incelenmesi önemle vurgulanmýþtýr (Tuðcu 1996) Aðýr ders programlarý ve sýnavlarýn lise ve üniversite öðrencilerinde duygusal baský yarattýðý ve performans anksiyetelerini arttýrýcý etki yarattýðý bilinmektedir. Ergen populasyonunun da intihar için bir risk grubu olduðu göz önüne alýnýrsa akademik çalýþmalar kadar öðrencilerin ruhsal ve sosyal yönden saðlýklý geliþimlerinin de önemli olduðu anlaþýlmaktadýr. Bu nedenlerle öðrencilerin gerilimlerini azaltýcý, sosyal yönlerini geliþtirici ders dýþý etkinlikler bulunmalý ve özendirilmelidir. Okullardaki rehberlik hizmetleri daha aktif hale getirilmeli ve öðrenciler bu alanda bilgilendirilmelidir. Üniversite öðrencilerinde varyans analizi ÝOÖ alt ölçek puanlarýnda anlamlý farklýlýklar göstermiþtir. Yaþ gruplarýna göre belirgin ana etkiler düþmanlýk (F=4.21, p=0.01) ve umutsuzluk (F=2.07, p=0.1) alt ölçeklerinde ortaya çýkmýþtýr. Cinsiyet ve yaþ grubu birlikte ele alýndýðýnda olumsuzluk alt ölçeðinde belirgin anlamlýlýk saptanmýþtýr (F=25.15, p=0.000). Erkeklerde ve yaþ grubu 21 ve üstü olanlarda olumsuzluk puaný düþüktür. Tablo 4, 5, 6 ve 7'de ÝOÖ ve alt ölçekler arasýndaki korelasyonlar lise ve üniversite öðrencilerinde cinsiyet açýsýndan ayrý ayrý verilmiþtir. Erkek lise öðrencilerinde intihar fikri ile umutsuzluk arasýndaki korelasyon yüksek bulunmuþtur. Bu umutsuzluðun artmasý ile intihar olasýlýðýnýn da yükseldiðini göstermektedir (Tablo 4). Kýz lise öðrencilerinde de erkeklerde olduðu gibi umutsuzluk ile intihar fikri arasýndaki korelasyon yüksek bulunmuþtur (Tablo 5). 221

CEYHUN AG. CEYHUN B. Tablo 4. Erkek lise öðrencilerinde ÝOÖ alt ölçeklerinin korelasyonu Ýntihar Düþmanlýk Olumsuz Umutsuz Toplam Ýntihar 1.00 0.52 0.30 0.64 0.83 Düþmanlýk 0.52 1.00 0.30 0.57 0.75 Olumsuz 0.30 0.30 1.00 0.32 0.54 Umutsuz 0.64 0.57 0.32 1.00 0.86 Toplam 0.83 0.75 0.54 0.86 1.00 Tablo 5. Kýz lise öðrencilerinde ÝOÖ alt ölçeklerinin korelasyonu Ýntihar Düþmanlýk Olumsuz Umutsuz Toplam Ýntihar 1.00 0.74 0.39 0.69 0.86 Düþmanlýk 0.47 1.00 0.31 0.46 0.66 Olumsuz 0.39 0.31 1.00 0.47 0.62 Umutsuz 0.69 0.46 0.47 1.00 0.90 Toplam 0.86 0.66 0.62 0.90 1.00 Tablo 6. Erkek üniversite öðrencilerinde ÝOÖ alt ölçeklerinin korelasyonu Ýntihar Düþmanlýk Olumsuz Umutsuz Toplam Ýntihar 1.00 0.50 0.43 0.59 0.82 Düþmanlýk 0.50 1.00 0.43 0.47 0.72 Olumsuz 0.43 0.43 1.00 0.42 0.67 Umutsuz 0.59 0.47 0.42 1.00 0.82 Toplam 0.83 0.72 0.67 0.82 1.00 Tablo 7. Kýz üniversite öðrencilerinde ÝOÖ alt ölçeklerinin korelasyonu Ýntihar Düþmanlýk Olumsuz Umutsuz Toplam Ýntihar 1.00 0.47 0.35 0.59 0.80 Düþmanlýk 0.47 1.00 0.31 0.54 0.71 Olumsuz 0.35 0.31 1.00 0.35 0.58 Umutsuz 0.59 0.54 0.35 1.00 0.85 Toplam 0.80 0.71 0.58 0.85 1.00 Erkek üniversite öðrencilerinde lise öðrencilerinde olduðu gibi umutsuzluk ile intihar fikri arasýndaki korelasyon yüksek bulunmuþtur (Tablo 6). Kýz üniversite öðrencilerinde de erkek üniversite öðrencileri ve lise öðrencilerinde olduðu gibi umutsuzluk ile intihar fikri arasýndaki korelasyon yüksek bulunmuþtur (Tablo 7). Ýntihara yol açan etkenlerin anlaþýlmasýnýn psikolojik danýþma merkezlerinde, liselerde, üniversitelerin mediko-sosyal merkezlerinde görev yapan personelin 222

LÝSE VE ÜNÝVERSÝTE ÖÐRENCÝLERÝNDE ÝNTÝHAR OLASILIÐININ DEÐERLENDÝRÝLMESÝ intihar etme riski olan kiþileri- öðrencileri tarama, saptama ve anlamalarýna yardýmcý olabileceði, böylece önlemlerin alýnmasý, ruhsal tedavilerinin ve psikolojik danýþma çalýþmalarýnýn zamanýnda yapýlmasý ve intihar riskinin azaltýlmasý yönünden koruyucu ruh saðlýðýna yardýmcý olacaðý düþünülmektedir. Eskin'in 1993 yýlýnda Ýsveç ve Türk ergenler üzerinde yaptýðý araþtýrmada Ýsveçte intihar hýzlarýnýn yüksek olmasýna karþýn Türk ergenlerde bu oranýn Ýsveçli akranlarýna göre daha hýzlý bir artýþ gösterdiði bulunmuþtur. (Eskin 1993). Yine ayný araþtýrmacýnýn bir baþka çalýþmasýnda yaþam boyu intihar prevalansý Ýsveçli (%9.4) ve Türk (%10.9) ergenlerde benzer bulunmuþken Türk ergenlerin Ýsveçlilere göre daha yüksek oranda intihar fikirleri ortaya koyduðu gösterilmiþtir (Eskin 1995a, Eskin 1996). Bir diðer araþtýrmada Türk ergenlerin %19.2'si, Ýsveçli ergenlerin de %23.1'i son bir yýl içinde kendilerini öldürmeyi düþündükleri belirtilmektedir. Ýntihar fikri her iki grupta da kýzlarda (%31.7) erkeklerden daha yüksek bulunmuþtur (%11.2). Bu araþtýrmada öðrenciler arkadaþlarýnýn ilaçtan çok psikoterapiyle iyileþebileceklerine inanmaktadýrlar. Türk öðrenciler Ýsveçli akranlarýna göre intihar eðilimi olan arkadaþlarý ile duygusal bað kurabilmekte, bu alanda sorumluluk alabilmektedir. Hatta arkadaþlarýnýn aileleri ile konuþup, intihar planýný haber vermekte, profesyonel yardým almalarý için destek olabilmektedirler (Eskin 1999). Türkiye'de Özþahin ve arkadaþlarý (1990) GATA Psikiyatri Anabilim Dalý na intihar giriþimi sonucu baþvuran 54 olguyu inceleyen çalýþmalarýnda deneklerin çoðunun 15-24 yaþ grubunda yýðýlma gösterdikleri, yine çoðunun önceden intihar giriþiminde bulunduðu, neden olarak öne çýkanlarýn ise kiþilerarasý iliþkilerde, iþ ve aile yaþamýnda sorunlar, ekonomik güçlükler olduðu bulunmuþtur. MMPI testinden elde edilen bulgularda ise ego gücünün zayýflýðý ayrýca saldýrganlýk ve öfke yönetmede yetersizlik dikkati çekmektedir. Sonuç olarak lise ve üniversite öðrencilerinin araþtýrma bulgularýna göre intihar eðilimleri oldukça yüksektir. Ayrýca bu grupta genel anlamda bir ümitsizlik görülmektedir. Beck ve arkadaþlarý (1974) intihar ile ümitsizlik arasýnda bir korelasyon olduðunu belirtmektedir. Bireyin geleceðe iliþkin yaþadýðý olumsuzluklar intiharýn biliþsel bir komponentidir. Ergen intihar hýzlarýnýn yüksek bulunduðu ülkelerde bu konuda özel eðitim programlarý yapýlmakta ve ergenlik döneminde ise benlik kavramý ve benlik saygýsýný geliþtirme üzerinde durulmaktadýr (Kessler ve ark. 1989). Bu yaþ grubundaki intihar oranýnýn yüksek olmasý, ülkemizde yaþanan sosyal deðiþimlere baðlý olarak ortaya çýkan kuþak çatýþmalarý, geleneksel aile yapýsýný sürdürmek isteyen ebeveynler tarafýndan gençlere uygulanan baský ve kýsýtiamalar, gençler arasýnda artan alkol ve madde tüketimi ve gençlerin intiharý bir protesto yöntemi ya da bu yaþantýlardan bir kaçýþ yolu olarak kullanmasý ile açýklanabilir. Ýntihar ülkemizde her geçen gün büyüyen bir halk ve ruh saðlýðý problemi haline gelmektedir, intihar hýzýný düþürmek amacýyla Avrupa'daki örneklerine benzer bir "ulusal intihar önleme programý" geliþtirilmelidir. Bu program üniversiteler ve Saðlýk Bakanlýðý'nýn iþbirliði içerisinde yürütülmelidir. Birinci basamak ruh saðlýðý hizmetlerinin geliþtirilmesinin yaný sýra kriz merkezleri, telefonla yardým merkezleri yaygýnlaþtýrýlmalý, bu konuda çalýþmak isteyen gönüllü kiþi ve kuruluþlar teþvik edilmelidir. Yapýlan bu çalýþma da lise ve üniversite öðrencilerinde intihar olasýlýðýnýn deðerlendirilmesinde bir baþlangýç olabilir. Yine de araþtýrma bulgularý dikkate alýnarak öðrencilere liselerde verilen rehberlik hizmetlerinin arttýrýlmasý, üniversitelerin mediko-sosyal merkezlerinin de zaman zaman öðrencileri üniversitelerde deðerlendirmeleri yararlý olabilir. KAYNAKLAR Agerbo E, Nordentoft M, Mortensen PB (2002) Familial, psychiatric and socioeconomic risk factors for suicide in young people: nested case-control study. BMJ, 325-374. Altýndað A, Sýr A, Özkan M (2001) Türkiye'de Ýntihar Hýzlarýndaki Deðiþimler (1974-1998). Psikiyatri, 79-85. Anderson RN (2002) Deaths: Leading causes for 2000. National Vital Statistics Reports 50 (16), Hyattsville. National Center for Health Statistics. Arango V, Underwood MD, Boldrin M ve ark. (2001) Serotonin I A receptors, serotonin receptor binding and serotonin transporter mrna expression in the brainstem of depressed suicide victims. Neuropsychopharmacology, 25:892-903. Beck AT, Kovacs M, Weissman A (1979) Assessment of suicidal ideation. The scale for suicidal ideation. J Consult Clin Psychol, 47:343-352. Beck AT, Schuyler D, Herman I (1974) Development of suicidal 223

CEYHUN AG. CEYHUN B. intent scales. The Prediction of Suicide, Beck AT, Resnik HLP, Lettieri DJ (Ed), Bowie, MD Charles, s.45-58. Ceyhun B (1986) Ýntihar giriþimi ile kliniðe baþvuranlarda psikolojik test bulgularýnýn araþtýrýlmasý. Yayýnlanmamýþ Doktora Tezi. A.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara. Clopton JR, Jones WC (1975) Use of the MMPI in the prediction of suicide. J Clin Psychol, 31:52-54. Cull JG, Gill WS (1988) Suicide Probability Scale Manual. Western Psychological Services. Los Angeles, California. D'Attilo JP, Campbell B (1990) Relationship between death anxiety and suicide potential in an adolescent population. Psychol Rep, 67:975-978. Eisenberg MG, Hubbaad KM, Epstien D (1989) Efficacy of a suicide detection scale in determining lethality of ideation among hospitalized veterans: A case study. Mil Med, 154:246-249. Eskin M (1993a) Swedish translations of the Suicide Probability seale, perceived social support from friends and family scales, and the scale for interpersonal behavior: a reliabilityanalysis. Scand J Psychol, 34:276-281. Eskin M (1993) Age specific suicide rates and rates of increase, and suicide methods in Sweden and Turkey: a comparison of the official suicide statistics. Reports from the Department of Psychology, Stockholm University, 772. Eskin M (1993) Reliability of the Turkish Version of the perceived social support from friends and family scales, scale for interpersonal behaviour, and suicide probability scale. J Clin Psychol, 49, 4:515-522. Eskin M (1995) Suicidal behavior as related to social support and assertiveness among Swedish and Turkish high school students: a cross-cultural investigation. J Clin Psychol, 51:158-172. Eskin M (1996) Cross-cultural gender differences in the psychosocial correlates of current adolescent suicidal ideation. J Gender Ellltüre Health, 1:189-205. Eskin M (1999) Social reactions of Swedish and Turkish adolescents to a close friend's suicidal disclosure. Soc Psychiatry Epidemiol, 34:492-497. Exner JE, Wylie J (1977) Some rorschach data concerning suicide. J Pers Assess, 41:339-348. Farberow Nl, Devries AG (1967) An item differentiation analysis of MMPI's of suicidal neuropsychiatric hospital patients. Psychol Rep, 20:607-617. Ferrada NM, Asberg M, Ormstad K (1995) Define and undetermined forensic diagnosis of suicide among immigrants in Sweden. Acta Psychiatr Scand, 91:130-135. Fidaner C, Fidaner H (1987) Türkiye'de intihar epidemiyolojisi. XXIII Ulusal Psikiyatri ve Nörolojik Bilimler Kongresi Bilimsel Çalýþmalarý, 308-316. Fremouw WJ, Perczel M, Ellis TE (1990) Suicide risk: assessment and response guidelines. New York, Pergamon Press. Gould M, Greenberg T, Velting DM ve ark. (2003) Youth suicide risk and preventive interventions: a review of the past 10 years. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry, 4:386-402. Grøholt B, Ekeberg ø, Wichstrøm L, Haldorsen T (1997) Adolescents committing suicide in Norway 1990-1992. Suicide Life Threat Behav, 27:250-263. Hathaway SR, McKinley JC (1967) The Minnesota Multiphasic Personality Inventory. Minneapolis: un of Minneapolis Press. Kendra JM (1979) Predicting suicide using the Rorschach inkblot test. J Pers Assess, 43:452-456. Kessler RC, Downey G, Stipp H ve ark. (1989) Network television news stories about suicide and short term changes in total US suicides. J Nerv Ment Dis, 177:551-555. Kessler RC, Borges G, Walters EE (1999) Prevalence of and risk factors for lifetime suicide attempts in the National Comorbidity Survey. Arch Gen Psychiatry, 56:617-626. Leonard CV (1977) The MMPI as a suicide predictor J Cons Clin Psychol, 45:367-377. Lester D (1988) One theory of teen-age suicide. J Sch Health, 58:193-194. Lewinsohn PM, Rohde P, Seeley JR ve ark. (2001) Gender differences in suicide attempts from adolescence to young adulthood. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry, 40:427-434. Maris R (1985) The adolescent suicide program. Suicide Life Threat Behav, 15:91-109. McClure GMG (2000) Changes in suicide in England and Wales, 1960-1997. Br J Psychiatry, 176:64-67. Moens FG, Haenen W, Voorde H (1988) Epidemiologic aspects of suicide among the young in selected Auropean Countries. J Epidemiol Community Health, 42:279-285. Neuringer C (1974) Suicide and the Rorschach: a reuful postscript. J Pers Assess, 38:535-539. Özþahin ve ark. (1990) Ýntihar giriþimi sonucu 1986 ve 1989 yýllarýnda acil servise baþvuranlar üzerinde karþýlaþtýrmalý bir araþtýrma. XXVI. Ulusal Psikiyatri ve Nörolojik Bilimler Kongre El Kitabý, s.145-151. Phillips MR, Liu H, Zhang Y (1999) Suicide and Social Change in China. Cult Med Psychiatry, 23:25-50. Rone HP (1990) Personel reflections: adolescent suicide. Psychiatric Annals, 20:118-119. Rosenberg ML, Smith JC, Davidson LE ve ark. (1987) The emergence of youth suicide: an epidemiological analysis and public health perspective. Annu Rev Public Health, 8:417-427. Sayýl I, Oral A, Güney S ve ark. (1993) Ankara'da intihar giriþimleri üzerine bir çalýþma. Kriz Dergisi 2:56-62. Shaffer D, Gould MS, Fisher P ve ark. (1996) Psychiatric diagnosis in child and adolescent suicide. Arch Gen Psychiatry, 53:339-348. Smith K, Crawford S (1986) Suicidal behavior among "normal" high school students. Suicide Life Threat Behav, 16:313-325. Tuðcu H (1996) Normal ve depresif kiþilerde çeþitli faktörlere göre intihar olasýlýðý. Yayýnlanmamýþ Doktora Tezi. Hacettepe Üniversitesi, Ankara. Tuðcu H, Palabýyýkoðlu R, Sayýl I (1997) A study of various factors related to suicide probability. XIX Congress For International Association For Suicide Prevention. 23-27 March Adelaide, Australia. 224