Şirket hakkında kısaca... 2008 yılında kapasite 1,5 milyon tona yükseldi, 2009 da 2 milyon ton olacak: Kardemir, 2008 yılında devreye giren yatırımların etkisiyle kapasitesini 1.5 milyon tona yükseltmiş, halen devam etmekte olan ve 2009 yılı Temmuz ayında bitirilmesi planlanan diğer kapasite artırım yatırımı ile de 2.0 milyon tona çıkartacaktır. Yeni ray ve profil haddehanesi 2007 yılında faaliyete geçti: Yeni ray ve haddehane projesi 2007 yılında hizmete girmiştir. Kardemir bu tesiste, 72 metreye kadar her türlü rayı imal edebilmenin yanı sıra 550 mm genişliğe kadar büyük boy profiller, 200 mm genişliğe kadar köşebentler ve 200 mm çapına kadar da makine imalat çelikleri üretebilmektedir. 2008 yarısına kadar yükselen emtia fiyatları tekrar düşüşe geçti: 2008 yılı ilk yarısında zirve yapan emtia fiyatları yavaşlayan ekonomiler ve düşen talep nedeniyle haziran ayından beri gerilemeye devam etmektedir. Fiyatlardaki gerilemeye rağmen demir çelik ürünlerinden soğuk haddelenmiş rulo ile sıcak haddelenmiş rulo yıl başına göre halen %20 ve %6 yukarıda bulunurken, kütük, inşaat demiri ve hurda fiyatları sırasıyla %19, %16 ve %39 düşmüştür. Filyos arazisinde liman çalışmaları ile sinter tesisi yatırımı devam ediyor: Kardemir, hammadde temin ederken maliyet fiyatlarını düşürmek için Filyos arazisinde bir liman yapılması konusunda ön çalışmaları sürdürmektedir. Bu yayında yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu raporda yer alan veri, bilgi ve grafikler Eti Menkul Kıymetler A.Ş. nin güvenilirliğine inandığı kaynaklardan alınmış ve/veya üretilmiştir. Ancak bilgi, veri ve grafiklerin doğruluğu bağımsız olarak teyit edilmemiş olup, Eti Menkul Kıymetler A.Ş. bilgilerin doğruluğu ve bütünlüğü konusunda garanti vermemekte ve gösterilen tüm özen ve dikkate rağmen doğabilecek veri ve analist değerlendirme, ayırma, kaydetme vb. hatalarından dolayı sorumluluk üstlenmemektedir. Bu yayın, Eti Menkul Kıymetler A.Ş. nin izni olmadan kopyalanamaz ve/veya dağıtılamaz; bilgisayar sistemlerine aktarılamaz.
Genel Bilgiler: 2008 yılında kapasite 1,5 milyon tona yükseldi, 2009 da 2 milyon ton olacak... 1937'de Türkiye'nin ilk entegre demir çelik fabrikası olarak kurulan ve 1995'te özelleşen Kardemir, 2008 yılında devreye giren yatırımların etkisiyle kapasitesini 1.5 milyon tona yükseltmiş, halen devam etmekte olan ve 2009 yılı Temmuz ayında bitirilmesi planlanan diğer kapasite artırım yatırımı ile de 2.0 milyon tona çıkartacaktır. Kardemir, mevcut yıllık 1.5 milyon ton ham çelik üretim kapasitesi ile uluslararası kalite standartlarında pik, blum, kütük, nervürlü inşaat çeliği, profil, köşebent, maden direği, her türlü ray, kok ve kok yan ürünleri gibi bir dizi kimyasal madde üretmektedir. Şirket, özelleştirildiği 1995 yılından sonra çelikhane konvertör sistemi, kütük ve blum tesisi, kireç fabrikası, oksijen fabrikası ve cüruf değerlendirme tesisi gibi önemli yatırımlar gerçekleştirmiştir. 2003 yılından sonra ise yeni soğutma kulesi yatırımları, kok fabrikalarının modernizasyonu, yüksek fırınların yenilenmesi, haddehanenin modernizasyonu, çevre yatırımları, yeni ray ve profil haddehanesi ve yeni yüksek fırın yatırımları gibi yatırımlar devreye alınmıştır. Bu modernizasyon ve yeni yatırım projeleri ile şirket, gelişmiş teknolojik yapıya kavuşturulmuş ve rekabet gücü arttırılmıştır. Filyos arazisinde liman çalışmaları ile sinter tesisi yatırımı devam ediyor... Bugüne kadar Fatma, Zeynep ve Ülkü isimli üç yüksek fırında yaklaşık 1 milyon ton sıvı ham demir üretimi gerçekleştiren firma kurulan 4'üncü fırınla kapasitesini yıllık 1.5 milyon ton seviyesine çıkardı. 4 nolu yüksek fırının devreye alınması ve 1 nolu yüksek fırın Fatma'nın yenilenip, kapasitesinin artırılmasıyla 2009 yılında Kardemir'de üretim kapasitesi yılda iki milyon tona yükselecektir. Bu durum, işletmede önümüzdeki yıllarda daha fazla cevher ve daha fazla koklaşabilir taş kömürüne ihtiyaç duyulacağını göstermektedir. Cevher ihtiyacını Erdemir ile birlikte yurtdışı ve yurtiçi pazarlardan temin eden Kardemir, hammadde temin ederken maliyet fiyatlarını düşürmek için liman sorununa da çözüm aramaktadır. Bununla ilgili planlama aşamasında olan şirket, Zonguldak'taki Filyos arazisinde bir liman yapılması konusunda ön çalışmaları sürdürmektedir. Etüt çalışmaları olumlu çıktığı takdirde maliyetleri düşürecek 180 bin tonluk gemilerin girebileceği büyük bir liman yapılması planlanmaktadır. Ayrıca, sinter tesisi yatırımı denilen yüksek fırına hammadde temin edecek tesisle ilgili sözleşme imzalayan şirket tesisin 16 ay sonra devreye girmesini planlıyor. Kardemir bu sayede daha ucuz hammadde kullanabilecektir. Bu da şirketin maliyetini ve verimliliğini olumlu etkileyecektir. Yeni ray ve profil haddehanesi 2007 yılında faaliyete geçti... Halen üretimdeki l nolu (Fatma) fırının modernizasyon ve kapasite artırımıyla bu hedefe ulaşmayı planlayan Kardemir in son yıllarda yaptığı en önemli yatırımlardan biri de yeni ray ve profil haddehanesi projesidir. Şirket, bu tesisle birlikte firmanın Türkiye ve bölge ülkeleri arasında çok güçlü bir konuma gelmiştir. 2006 yılında yapımına başlanan yeni ray ve haddehane projesi 2007 yılında hizmete girmiştir. Kardemir bu tesiste, 72 metreye kadar her türlü rayı imal edebilmenin yanı sıra 550 mm genişliğe kadar büyük boy profiller, 200 mm genişliğe kadar köşebentler ve 200 mm çapına kadar da makine imalat çelikleri üretebilmektedir. Tesis yıllık 400.000 ton kapasiteye sahip olup, başta İran ve Irak olmak üzere Suriye, Ermenistan, Gürcistan, Yunanistan, Bulgaristan ve Romanya'ya ihracat yapmaktadır. TCDD'nin yolcu ve yük taşımacılığında demiryollarının payını artırmak için çalışmaları doğrultusunda Marmaray, Kars-Tiflis-Bakü demiryolu hattı, Ankara-Konya, Ankara-İstanbul hızlı tren projelerini uygulamaya koyması ve Türkiye'nin ihtiyacı olan bu rayların Kardemir'den tedarik edilmesi şirket için önemlidir. Yapılan bu ray yatırımı sonrasında Kardemir, Mayıs ayından bu yana TCDD nin açmış olduğu dört ayrı ihaleden toplam 60.000 ton tutarında sipariş almıştır. Şirketin bu kapsamdaki en önemli hedeflerinden birisi, bundan sonra açılacak tüm ulusal ve uluslar arası ihalelere katılmaktır. Kardemir, Suriye nin açacağı ray ihalesine katılmak için çalışmalar yapmakta fakat Mart ayından bu yana ihale ertelenmektedir. 2008 yarısına kadar yükselen emtia fiyatları tekrar düşüşe geçti... Türkiye de kişi başına düşen çelik tüketiminin gelecek yıllarda artması ve yakın gelecekte üretimin 30 milyon ton seviyesine çıkması beklenmektedir. 2007 yılı hammadde açısından fiyat artışlarının sürdüğü bir yıl olurken, kömür ve cevher fiyatlarının yanı sıra navlun fiyatlarında da 2007 yılında önemli artışlar yaşandı. Buna karşılık 2008 yılı ilk yarısında zirve yapan emtia fiyatlarının yavaşlayan ekonomiler ve düşen talep nedeniyle Haziran ayından beri gerilemeye devam etmektedir. Fiyatlardaki gerilemeye rağmen demir çelik ürünlerinden soğuk haddelenmiş rulo ile sıcak haddelenmiş rulo yıl başına göre halen %20 ve %6 yukarıda bulunurken, kütük, inşaat demiri ve hurda fiyatları sırasıyla %19, %16 ve %39 düşmüştür. 2008 yılına kadar istikrarlı bir şekilde büyümesini sürdüren Türk demir-çelik sektörü geçtiğimiz yılı 25.7 milyon tonluk ham çelik üretimiyle kapatırken, Türkiye, dünyada 11, Avrupa'da ise 3'üncü büyük üretici konumuna gelmiştir. Tüketilen cevherin yaklaşık %40'ı yerli kaynaklardan sağlanırken, geri kalanı ise ithal edilmiştir. Hammadde açısından dışa bağımlı konumda bulunan Türkiye demir-çelik sektöründe gelecek 5 yıl içerisinde de bu durumun devam edeceği düşünüldüğünde hammadde ihtiyacı daha da artacaktır. 2013 yılında ülkemizde yaklaşık 40 milyon ton demir-çelik üretilmesi beklenmektedir. Dünya üretiminin yaklaşık yüzde 2'sini gerçekleştiren Türkiye 2007 yılında ihracatını 13.7 milyon tona ulaştırmıştır. İştirakleri arasında Kar-dökmak, Karçel, Karçimsa yer alıyor... Yüksek döküm ve mekanik işleme kapasitesi ile sektöründe öne çıkan Kar-dökmak A.Ş ile çelik konstrüksiyon imalat ve montajında yetkin şirketlerden biri olan Karçel A.Ş., Kardemir'e bağlı bulunmaktadır. Yeni üretim alanları yaratma konusunda
diğer özel sektör kuruluşları ile de işbirliği içinde olan Kardemir'in Akçansa ortaklığı ile kurduğu Karçimsa A.Ş ve özelleştirilerek Erdemir Madencilik A.Ş tarafından işletilmeye başlayan Divriği Maden İşletmeleri de Kardemir'in iştirakleri arasında yer almaktadır. MALİ ANALİZ YORUMU: Ciro geçen yıla göre %72 arttı... Şirketin yılın ilk 6 aylık mali tabloları incelendiğinde cirosunun, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 72'lik artışla 532.9 milyon YTL olarak gerçekleştiği görülmektedir. 2007/6 dönemi ile kıyaslandığında %6,19 oranındaki artışla 528,8 bin ton sıvı çelik üretimine karşılık, 368,7 bin ton net mamul üretimi gerçekleştirmiştir. Toplam satışların içinde %53 oranında paya sahip olan yuvarlak demir satışlarında ton bazında yaklaşık %15 oranında artış yaşanmıştır. Satış gelirinin %22 sini oluşturan sürekli kütük satışlarında ton bazında %35,6 oranında azalış, profil çelik satışlarındaki yaklaşık 3 kat düzeyindeki artış ile elimine edilmeye çalışılmıştır. Likit aktiflerindeki artış olumlu görünüyor... Nakit durumu incelendiğinde likit aktiflerinin 2007 yıl sonuna göre %190 oranında artış gösterdiği görülmektedir. Bu artış vadeli mevduatlardaki artıştan kaynaklanmakta olup, toplam kredilerde yaşanan büyümenin üzerinde olması şirketin kısa vadeli finansman ihtiyacının düşük kalması açısından olumludur. Nitekim, cari oranın 1,72 ile son bir yıllık ortalamasının üzerinde gerçekleşmesi de bu görüşümüzü onaylamaktadır. Ticari alacaklardaki ve alacak tahsil süresindeki artış şirketin nakit çevrimi için sıkıntı vericidir... Satışlarda yıllık bazda (kaydırılmış) yaşanan %14 oranındaki artışa karşın kısa vadeli ticari alacaklardaki %136 düzeyindeki büyüme dikkat çekicidir. Alacak tahsil süresinin 67 gün olarak gerçekleşmesi, 2007 yılı ortalamasının 26 gün olduğu göz önüne alındığında şirketin nakit çevrimini olumsuz etkilemiştir. 247,3 milyon YTL düzeyindeki stokların aktif içindeki payının %22 ye yükselmesi bir risk unsuru gibi görünmekle birlikte, ağırlıklı olarak ilk madde ve malzeme stoklarından oluşması, şirketin yükselen emtia fiyatlarının olumsuz etkisinden korunmasına yardımcı olması bakımından önemlidir. 2007 yılı sonunda 133 gün olan nakit çevrim süresinin bu yılın ilk yarısında 165 güne yükselmesi şirketin operasyonel faaliyetlerinde verimliliğin azalma eğiliminde olduğunu göstermektedir. Buna karşın yukarıda yazdığımız üzere nakit durumu şirketin bu alanda doğabilecek finansal riskini elimine edebilecek durumdadır. Finansal borçların toplam borçlar içindeki payı %28... 2007 yıl sonu ile kıyaslandığında toplam borçlarında %36 oranında bir artış yaşayan şirketin, finansal borçlarının toplam borçlar içindeki payı %28 düzeyindedir. Toplam 33,6 milyon YTL düzeyindeki kısa vadeli finansal borçların %70 i uzun vadeli kredilerin anapara taksit ve faizlerinden oluşmaktadır. Geri kalan 9,7 milyon YTL ise Sigorta Primi KDV ve Muhtasar Beyannamesi için kullanılan faizsiz spot kredilerden oluşmaktadır. 109 milyon YTL düzeyindeki uzun vadeli finansal borçlar ağırlıklı olarak Euro cinsinden olup, vade bakımından dağılımı dengededir. Şöyle ki, toplam 142,7 milyon YTL düzeyindeki finansal kredilerin 33,5 milyon YTL lik kısmı 1 yıl vadeli, 69,2 milyon YTL lik kısmı ise 1-4 yıl arasındaki vadelerdedir. 4 yıldan uzun vadeli borçların toplamı ise 40 milyon YTL civarındadır. Şirketin kısa vadeli borçları içinde %66 oranında bir paya sahip olan diğer borçlar ağırlıklı olarak alınan sipariş avanslarından oluşmaktadır. Şirketin vermiş olduğu teminat ve ipoteklerin toplam tutarı yıl sonuna göre %12 oranında büyüyerek 273,3 milyon YTL düzeyindedir. Şirketin borçluluk oranları kabul edilebilecek bir düzeyde... Toplam borçlardaki artışa karşın şirketin borçluluk oranları kabul edilebilecek bir düzeydedir. Kaldıraç oranı 2007 yılı ortalaması ile hemen hemen aynı düzeyde %44 civarında gerçekleşirken, borçlanma oranı da %80 düzeyinde bulunmaktadır. Ayrıca 16,1 milyon YTL net borcu bulunan şirketin bir önceki çeyrek dönem ile kıyaslandığında 65 milyon dolarlık bir iyileşme sağladığı görülmektedir. SMM majı %66 ya gerilerken brüt kar marjı %33 e yükseldi... Şirketin satış gelirlerindeki artışa karşın maliyet marjının %75 den %66 ya gerilemesi brüt kar marjının %24 den %33 e yükselmesine neden olmuştur. Şirketin net kambiyo zararı 105,7 bin YTL gibi düşük bir düzeyde kalmasına karşın, kısa vadeli borçlanma giderlerinde 3,7 milyon YTL den 13,5 milyon YTL ye yaşanan artış dikkati çekse de şirket, ilk yarı yıl sonunda geçen yılın aynı dönemine kıyasla %106 oranında artış yaşanmış ve net kar marjı da 16 dan %24 e yükselmiştir. Diğer taraftan FVAÖK marjındaki %25 den %34 e yaşanan belirgin artış 9 aylık mali veriler için olumlu bir gösterge olarak değerlendirilebilir. İlk altı aylık rakamlara baktığımızda cironun 530 milyon YTL'yi geçtiğini görüyoruz. Performansın üçüncü çeyrekte iyi, dördüncü çeyrekte ise daha zayıf olması beklentimiz ile şirketin yıl sonunda 950 milyon YTL civarında ciroya ulaşmasını bekliyoruz. 17 milyon YTL'ye yakın döviz açık pozisyonu bulunan şirket için döviz kurlarındaki artış olumsuz olmakta, buna
karşılık diğer bir açıdan pozitif yansımaktadır. Şöyle ki; Türkiye'nin değerli TL nedeniyle, ithalatı ihracatının çok üzerinde seyretmektedir. Dolayısıyla yurt dışından ithal edilen çelik hammaddelerinin en başında gelen ve 2007 yılında 17 milyon ton ithalatı yapılan hurdada TL'nin değer kaybetmesi şirketi olumlu da etkiyebilir. Çünkü şirketin rakiplerinin (Kardemir gibi cevherden üretim yapmayanların) maliyetleri daha yukarıda olur ve şirket daha avantajlı olabilir. Sonuç olarak... Şirketin ilk yarı satışlarındaki artışta demir-çelik fiyatlarında yılbaşından bilanço dönemi sonuna kadar olan dönemde %35 civarında hızlı yükseliş yaşanmasının olumlu etkisi gözlenmektedir. Global büyüme hızındaki yavaşlamanın etkisine ek olarak emtia fiyatlarında ilk yarıdan sonra başlayan düşüş ise şirketin cirosuna gelecek dönemlerde (4. çeyrek ve sonrasında) olumsuz yönde yansıyacaktır. Diğer taraftan 2007 yılı ile kıyaslandığında 2008 sonuna kadar emtia fiyatlarının yüksek seviyede kalacağına ilişkin beklentiler ve şirketin artan kapasitesi dikkate alındığında marjlardaki olumlu görünümün 3. çeyrekte de devam edeceğini düşünüyoruz. Şirketle görüşme yapmamış ve Kardemir i derinleme inceleme fırsatı bulamamış olmamız nedeniyle hisse için şu aşamada tavsiye vermiyoruz. TEKNİK ANALİZ YORUMU: 2002 yılında 0,03 YTL düzeyinden başladığı yükseliş trendini 2007 Ekim ayında 1,47 seviyesinde sonlandıran hisse, geçtiğimiz aydan itibaren de düşüş eğilimini hızlandırmıştır. Daha yakın vadeli incelendiğinde 2007 yılında 0,46 YTL düzeyinden başladığı trendini tamamladıktan sonra, hissenin dün yeniden aynı seviyeye oldukça yaklaştığı görülmektedir. 0,46 daki destek seviyesinin altına inilmesi halinde ilk önemli destek 0,42 düzeyinde bulunmaktadır. Kısa vadeli bir çok teknik göstergenin satım sinyali vermeye devam etmesine karşın, yine birçoğunun tarihi dip seviyelerine yaklaşması ve Momentum un yönünün yukarıya doğru dönmesi bu seviyelerden bir tepki gelebileceği izlenimini vermektedir. Ancak, trendin devam etmesi durumunda 0,30 seviyesi bugünden öngörebileceğimiz en dip seviye gibi görünmektedir. Endeks bazında incelendiğinde hemen hemen aynı düzeyde düşüş yaşadığı görülen hissenin, 0,54-0,60 aralığını aşması trend değişimi sinyali olarak kabul edilebilir. Bu hareketin işlem hacmi artışı ile desteklenmesi halinde ise ilk hedef 0,74 olup, daha sonrasında 0,85 önemli bir direnç konumundadır.
ÖZET BİLANÇO ve GELİR TABLOSU (KARDEMİR D)