ÇAY SEKTÖRÜ RAPORU 2014
Doğu Karadeniz Bölgesinde Ordu dan Artvin in Sarp Sınır Kapısı na kadar olan alanda deniz seviyesinden yaklaşık 600-700 metre yükseklikte 765 bin dekar alanda yaklaşık 200 bin aile ve bir milyona yakın insanın geçim kaynağı olan Türk Çay Sektörü nün bugünkü durumu ve sıkıntılarını paylaşmak istiyoruz. Milli ürünümüz olan çay, halkımızın temel gıda maddesidir ve ülkemiz için stratejik ürün konumundadır. Halkımız, sabah kahvaltıdan başlayarak gece geç saatlere kadar hayatın her alanında çay içmektedir. ÖZELSEKTÖR TOPLAMI Bu raporda sistemsiz bir yapıyla yoluna devam etmek zorunda kalan ve bundan dolayı birçok sorunla baş başa kalan çay sektörün sorunlarına ilişkin çözüm önerileri geniş olarak yer almaktadır. 2009 510.442.198 2010 715.350.187 2011 578.160.620 2012 497.388.942 2013 503.835.179 ÇAYKUR GENELTOPLAM Sektörün son beş yıllık üretim tablosu. 593.538.074 590.396.777 652.980.573 1.103.980.272 1.305.746.964 1.231.141.193 655.285.218 1.152.674.160 672.208.051 1.176.043.984 GENELTOPLAM 2009 224.000.000 2010 234.000.000 2011 230.000.000 2012 Türk Çay Sektöründe toplam 197 fabrika bulunmaktadır. Bunların 46 sı 223.000.000 Çaykur, 151 i özel sektöre ait çay fabrikalarıdır. Bu fabrikaların 154 ü 2013 232.000.000 Rize de 29 u Trabzon da, 10 u Giresun da, 4dü ise Artvin de bulunmaktadır. Fabrikaların 48 ı büyük, 76 ü orta fabrika, 73 ü ise küçük ölçekli fabrikadır. 2013 yılı çay sezonunda 1.176.043.984 ton yaş çay üretimi yapılmıştır. Bu üretimin %56 sı Çaykur, %44 ü özel sektör tarafından işlenmiştir. Özel sektör, üretimin %49 u büyük ölçekli, %39 u orta ölçekli, %12 si küçük ölçekli fabrikalardan oluşmaktadır.
Türk Çay Sektörünün Yapısal Sorunları Çay sektörü, tarladan bardağa olan süreçte bir dizi sorunlarla mücadele etmektedir. 1. Toprak ve bitkiye bağlı sorunlar gübrenin bilinçsiz şekilde kullanımı nedeniyle toprağın yapısı a) Çay tarım alanlarında yıllardır kullanılan kimyasal gübre ve bu bozulmuştur. Bundan dolayı, bitki iyi beslenememekte; çayın kalitesi ve verimliliği azalmaktadır. b) Yaş çay alımında kontrol mekanizması düzgün çalışmadığı için kalitesiz yaprak alınmaktadır bu hem kuru çay kalitesini hem de randıman oranlarını düşürmektedir. Bundan dolayı sektör her geçen gün değer kaybetmektedir. miktarı azaldığından, bireylerin ihtiyaçlarını karşılayacak gelir elde edilememektedir.fabrikaya gelen Kalitesiz yapraktan, Yüksek c) Miras yoluyla küçülen çay tarım alanlarından elde edilen ürün d) Yaş çay getirisinin yetersizliğinden dolayı tarlaya ve ürüne gerekli özen gösterilmemekte; bakımsız tarlalardan kalitesiz ürün elde edilmektedir. 2. Hasat ve taşıma sırasında yaşanan olumsuzluklar e) Çay alım evlerinde yeterli kontrol yapılmadığından üretici taze filizleri toplamamakta daha fazla ürün elde etmek için geç hasadı tercih etmektedir. sıkıca bağlanmaktadır. Bu şekilde alım evlerine gelen çay f) Hasat tartıldıktan edilen sonra yaş alım çay evinin ürünü, içine teris serilmekte adı verilen fabrikadan sentetik bezlerin gelen içerisine kamyona bastırılarak konulup iyice ve çiğnenerek ezildikten yüklenmektedir. sonra bohça şeklinde sarılıp g) Sektörün bütününü kapsayan bir hasat planlaması yapılmadığı
çalışmakta, hasat zamanı fabrikalarda yaşanan izdiham dolayısıyla satamadığı çayı, yol kenarlarına, avluya ve çeşitli boş alanlara serip bekletmekte, bazen günlerce bu şekilde bekleyen çay iyice kuruyup kızarmaktadır. Hasat edildikten sonra bu şekilde bekletilerek fabrikaya getirilen yaş çay, kalitesiz kuru çay üretilmesine neden olmaktadır. 3. Budama programının etkisi kabul 1994 edilmektedir.yana uygulanmakta olan budama budama programın için yapılmadığı artık ıştır. ı bundan bitkisine fayda sa morfolojisi çay değişimebir uğramğlamadığ Vetüm kesimler tarafından mevcut ın bitki yöntemle geri dönüş sağlanması mümkün değildir. Bu nedenle, yeni bir model olarak ortaya konan Çayda Gençleştirme ve Yenileme programlarının devreye sokulması kaçınılmazdır. 4. Fabrikalardaki üretim süreci, paketleme ve depolama sorunları, a) Fabrikaya gelene kadar çay olma özelliğini kaybeden yaş çay, fabrikada hammaddeden en iyi dolayı şartlarda kaliteli kuru son çaya ürün dönüştürülse elde etme bile, şansımız bozuk yoktur. 5. Maliyetlerin yüksekliği: Yurtdışında yaş çay 12 ay hasat edildiği, işçilik ve diğer girdiler ucuz olduğu ve yaş çaya % 50 nin üzerinde devlet desteği sağlandığından üretim maliyetleri bize göre çok daha düşüktür. BU durum piyasadaki fiyat rekabetinde dezavantaj olarak karşımıza çıkmaktadır. 2.Özel-kamu ayrımı yapılmadan, çay sektörüne bir bütün olarak 1.Kimyasal bakılmalı, sorunlara gübrenin terk edilerek, getirilen çözüm yerine önerileri organik bu veya bakış yar açısıyla ortaya organik konulmalıdır. ÇÖZÜM gübreye ÖNERİLERİ geçilmelidir.
3.Alıcıyla satıcının bir araya geldiği, kaliteli ürünün fiyat olarak karşılığını bulduğu, hem müstahsil, hem sanayici, hem de devletin memnun kaldığı bir sistem oluşturulmalı. 4.Çay tarım alanlarının tesbiti, çay piyasasının düzenlenmesi ve denetlenmesi, yaş çay bitkisi üreticileri ve çay sanayicilerinin hak ve yükümlülükleri, Çay Üst Kurulu nun oluşması ile Çay İhtisas Borsası nın kurularak üretilen kuru çayın buradan satışını sağlayacak, kaliteli çay üretimini teşvik edecek; bu yolla üreticiye daha fazla gelir temin edecek, Türk çayının dünyada marka olmasının yolunu açacak, Avrupa Birliği sürecine uyum sağlayacak bir çay kanunu çıkarılması gerekmektedir. 5.Ürün çeşitliliğinin artırılması gerekmektedir. Siyah çayın yanı sıra yeşil çay, altın çay, beyaz çay, çay pudrası ve kremi gibi ürünlerin üretilerek pazarda yer edinilmesi önem taşımaktadır. 6.Milli ürün konumundaki çayımıza, diğer çay üreten ülkelerde olduğu 7. Orman gibi %50 ürünlerinde dolaylarında olduğu destekleme gibi, sağlanması, ithal çay sektöre nakliyesinde rekabet gücü kullanılan kazandırması belgelerinde süreli bakımından olması önemlidir. sağlanmalıdır. bağlanmalıdır. (Rize Ticaret Borsası olarak böyle bir çalışma 8. Çayın menşeini tespit etmek amacıyla DNA Marker Laboratuarının içerisindeyiz.) kurulması ve bu laboratuarın Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi ne 9. Milli ürünümüz olan Çay, halkımızın temel gıda maddesi haline gelmiştir. Sabah kahvaltısından gecenin geç saatlerine kadar yaşamın her anında içilmektedir. Sektöre rekabet şansı yaratmak amacıyla diğer temel gıda maddelerinde olduğu gibi Çayda da KDV %1 e indirilmelidir. Eğer bütçe dengeleri çayda KDV %1 e indirme imkanı tanımıyorsa diğer temel gıda maddelerinde olduğu gibi toptanda %1 perakende %8 olarak belirlenmelidir.
Sonuç; 2013 yılı çay kampanyası açılış esnasında Çaykur Genel Müdürümüz Sayın İmdat SÜTLÜOĞLU, Bakanlarımız Sayın Mehmet Mehdi EKER ve Sayın Hayati YAZICI ilgilendiren sektörün telkinlerde yapısal bulunarak sorunları kaliteli ile ilgili yaş müstahsilden, çaydan kaliteli nihai tüketicileri siyah çay üretiminin yapılması durumunda hem iç pazarda hemde dış pazarda Türk Çay sektörünün tercihine katkı sağlayacağını ifade ettiler. Bunun neticesinde Çaykur, yaş çay alımında randevulu sisteme geçerek sorun olan izdihamın azalttığı, erken hasattan dolayı yaş çay kalitesinin arttığı, Çaykur çay fabrikalarının kapasitesinin arttırılması ile müstahsilin daha rahat çay satmasına neden olduğu, kış aylarında yapılan dipten budama çay bitkisine mukavemet gücü kazandırdığı, bazı özel sektör firmalarımızın müstahsil eğitim programları ile birlikte yaş çay alımında kalite ve yaş çay nakliye standardının oluşması sektöre yeni bir hareket katmıştır. gerek anlamda randevulu sisteme geçilmesinden dolayı önceki yıllara nazaran 2013 yaş çay sezonu 1.176.043.984 yaş çay alımıyla kapanmıştır. Genel sağlanmıştır. Fakat çay sektöründe kronikleşen sorunların devam ettiği randıman oranlarında gerekse kalite parametrelerinde artış gözlenmektedir. Bu sorunların çözümü için yasal düzenlemelerin bir an önce hayata geçirilmesi gerekmektedir. Türk Çay sektörünün bütününü kapsayacak yapısal düzenleme sonucunda hedefimiz olan 2023 yılında 50 bin ton çay ihracatı gerçekleştirilip, bunun karşılığında 500 milyon Dolar gelir elde edilebilir. Bölgeye gelen kaynak artar ve bölge insanının refah seviyesini yükseltmek mümkün olur.