İ ZMİ R BO LGE PLANİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "İ ZMİ R BO LGE PLANİ"

Transkript

1 İ ZMİ R BO LGE PLANİ Bilgi, Tasarım ve Yenilik Ü reten, Akdeniz'in Çekim Merkezi İ zmir ĠKĠNCĠ TASLAK Kasım 2013 Ġzmir

2 2013, ĠZKA Tüm hakları saklıdır. Kaynak gösterilmek kaydıyla alıntı yapılabilir. Ġzmir Kalkınma Ajansı ġehit Fethi Bey Cad. No:49/1 Birlik Plaza Kat:3 Gümrük-ĠZMĠR Tel: Faks: info@izka.org.tr

3 SUNUŞ 2023 yılında hayal ettiğimiz Ġzmir için 2023 yılına geldiğimizde nüfusu 4,5 milyona ulaģmıģ Ġzmir'in ekonomik, çevresel ve sosyal refaha sahip olması için küresel etkileģim içinde değiģimi takip etmesi ve Türkiye'deki değiģime öncülük etmesi gerekmektedir Ġzmir Bölge Planı (ĠZBP) sürdürülebilir kalkınma ilkeleri çerçevesinde, Ġzmir'in var olan kaynaklarının en etkin Ģekilde değerlendirilmesi, kaynak kullanmadaki bilinç, sorumluluk ve verimliliği artırarak gelecek nesillerin yaģam kalitesi standartlarına sahip çıkmak sorumluluğu ile hazırlandı yılı finansal krizinin yansımalarının devam edeceği, dünyadaki yeni küresel iģbölümü, iklim değiģikliği, enerji sorunu ve inovasyon ekonomilerinin öne çıkmasının beklendiği gelecek on yıllık plan döneminde Türkiye ve dünya gündeminin ana temalarından biri olan sürdürülebilirlik konusuna odaklandı. IZBP hazırlık sürecinde katılımcı planlama teknikleri hassasiyetle uygulandı. Yerel dinamikler harekete geçirilerek yerellik, yerindenlik ve aģağıdan yukarıya planlama ilkelerine uyumlu bir Ģekilde, Türkiye ve Ġzmir için özgün bir yerel kalkınma modeli oluģturulması amaçlandı. Bölge planlama sürecini önemli kılan, Ġzmir halkının, kamu kurum ve kuruluģlarının, özel sektörün, sivil toplum örgütlerinin ve üniversitelerin, kısacası kalkınma sürecinde söz sahibi olan tüm paydaģların fikir birliğinin bir ürünü olması ve hazırlanma sürecinde ortak çalıģma kültürünü geliģtirmesidir. ĠZBP kamu, özel sektör ve sivil toplum arasında iletiģimi, koordinasyonu, iģbirliğini, ortak çalıģma kültürünü artırmaya hizmet edecek, yerel potansiyeli harekete geçirecek, tüm kesimlerin ortak aklı ile oluģturulmuģ genel bir bakıģ açısı ve hedef birliği sağlayacaktır. Bu hedef ve önceliklerin ortak akıl ile gerçekleģtirilmesi Ġzmir in ulusal ekonomiye ve ulusal rekabet edebilirliğe olan katkısını artıracaktır. Tematik ve sektörel geliģme eksenleri altında belirlenmiģ stratejik öncelik ve hedeflere ulaģılması ve eylemlerin hayata geçirilmesi için planın uygulama döneminde kurum ve kuruluģlar arasında iģbölümü ve finansman kaynaklarının dağılımının yapılması önem taģımaktadır. Planlama sürecinde eriģilen temel baģarı, bölgenin ihtiyaç ve önceliklerine uygun, yerellik ve yerindenlik ilkeleri ile uyumlu bir Ģekilde daha fazla kiģi ve kurumu karar alma süreçlerine dahil etmek, katılımcılığı sağlamaya yönelik mekanizmaları çalıģtırabilmiģ olmaktır. Katılımcılar bu çalıģtaylar esnasında bölgeleri ile ilgili potansiyel ve fırsatları tespit edip, kendi önceliklerini belirlerken aslında o hedeflere kendi imkan ve potansiyelleri ile ulaģabileceklerini görmektedirler. Yeni iģbirliği olanakları, ortaklık projeleri ortaya çıkmakta ve birlikte iģ yapma kültürü geliģmektedir. Önümüzdeki dönemde geliģmiģ ülkelerde bağımlılık oranı artarken, Türkiye de düģmeye devam edecektir. Bu, önemli bir demografik fırsatı beraberinde getirmektedir. Ġzmir in ve Türkiye'nin bu fırsattan yararlanabilmesi, çalıģabilir nüfustaki kadın ve erkek tüm bireylerin 21.yüzyılın gerektirdiği becerilere sahip olabilmesine bağlıdır. Bu nedenle kalkınmanın temeli olan eğitim öncelik alanımızdır. Kaliteli eğitime eriģimin yaygınlaģtırılması, eğitim sisteminin modernizasyonu, eğitimin niteliğinin geliģtirilmesi ve toplumsal cinsiyet eģitliğinin sağlanması demografik fırsattan yararlanabilmemiz için ön Ģarttır. 3

4 Ġzmir Bölge Planı, tüm paydaģların ilgili ve sorumlu olduğu, bir Ģekilde sonuçlarından yararlanacağı ve etkileneceği bir temel politika belgesidir. Ortak akıl ile belirlenmiģ hedeflerin hayata geçirilebilmesi; ulusal ve bölgesel tasarruflar ile iģgücü ve sermaye verimliliğinin artırılması, kaynakların planlı bir Ģekilde üretken alanlara yönlendirilmesi, doğal kaynakların gelecek nesillere olan sorumluluğumuz bilinciyle kullanılması, 21.yüzyılın gerektirdiği temel becerilerin kazandırılması ile mümkün olabilecektir Ġzmir Bölge Planı'nın kamu, özel ve sivil toplum kesimlerinin kendi çalıģma programları, stratejik planları ve yatırım programlarında referans belge olarak faydalı olacağını umuyor, planlama sürecine katkı sağlayan tüm kesimlere ilgileri, emekleri ve heyecanımızı paylaģtıkları için teģekkür ediyor, planın uygulama ve izleme sürecindeki sorumluluklarında baģarılar diliyoruz. Mustafa TOPRAK Ġzmir Valisi ĠZKA Yönetim Kurulu BaĢkanı Aziz KOCAOĞLU Ġzmir BüyükĢehir Belediye BaĢkanı ĠZKA Yönetim Kurulu BaĢkan Vekili Serdar DEĞĠRMENCĠ Ġzmir Ġl Genel Meclisi BaĢkanı ĠZKA Yönetim Kurulu Üyesi Ekrem DEMĠRTAġ ĠZTO Yönetim Kurulu BaĢkanı ĠZKA Yönetim Kurulu Üyesi Ender YORGANCILAR EBSO Yönetim Kurulu BaĢkanı ĠZKA Yönetim Kurulu Üyesi Zekeriya MUTLU ĠESOB Yönetim Kurulu BaĢkanı ĠZKA Yönetim Kurulu Üyesi Ramazan DAVULCUOĞLU ALFEMO Mobilya Yönetim Kurulu BaĢkan Yardımcısı ĠZKA Yönetim Kurulu Üyesi Abdullah KAVUK KAVUKLAR A.ġ. Yönetim Kurulu BaĢkanı ĠZKA Yönetim Kurulu Üyesi 4

5 İÇERİK SUNUŞ... 3 İÇERİK... 5 KISALTMALAR YÖNETİCİ ÖZETİ PLANLAMA SÜRECİ VE YÖNTEMİ PLAN VİZYONU, TEMEL İLKE VE GELİŞME EKSENLERİ İZMİR (TR31) BÖLGESİ NE GENEL BİR BAKIŞ DÜNYA VE AVRUPA DA GENEL EĞĠLĠMLER TÜRKĠYE DEKĠ GENEL EĞĠLĠMLER TR31 ĠZMĠR BÖLGESĠ GELİŞME EKSENLERİ GELİŞME EKSENİ I: GÜÇLÜ EKONOMİ YÜKSEK TEKNOLOJİ, YENİLİK ve TASARIM KAPASİTESİ GELİŞMİŞ GİRİŞİMCİLİK EKOSİSTEMİ GELİŞMİŞ KÜMELER SÜRDÜRÜLEBİLİR ÜRETİM VE HİZMET SUNUMU AKDENİZ İN ÇEKİM MERKEZİ İZMİR GELİŞME EKSENİ II: YÜKSEK YAŞAM KALİTESİ HERKES İÇİN SAĞLIK SÜRDÜRÜLEBİLİR ÇEVRE KALİTELİ KENTSEL YAŞAM ERİŞİLEBİLİR İZMİR GELİŞME EKSENİ III: GÜÇLÜ TOPLUM HERKES İÇİN KALİTELİ EĞİTİM YÜKSEK İSTİHDAM KAPASİTESİ TOPLUMSAL UYUM İÇİN SOSYAL İÇERME İYİ YÖNETİŞİM VE GÜÇLÜ SİVİL TOPLUM MEKÂNSAL GELİŞME SEKTÖREL YOĞUNLAŞMA EĞİLİMLERİ ALT ÖLÇEKLİ PLANLAR BÖLGESEL GELİŞME ODAKLARI BÖLGESEL MEKÂNSAL GELİŞME ŞEMASI FİNANSMAN KOORDİNASYON, İZLEME VE DEĞERLENDİRME PERFORMANS GÖSTERGELERİ EKLER EK-A: İZMİR BÖLGE PLANI İZKA ÇALIŞMA GRUBU EK-B: İZMİR BÖLGE PLANI ANALİZ VE ALT STRATEJİ ÇALIŞMA GRUPLARI EK-C: KATILIM VE KATKI SAĞLAYAN PAYDAŞLAR EK-D: ÜST ÖLÇEKLİ PLAN VE STRATEJİ BELGELERİ

6 KISALTMALAR AAT Atık Su Arıtma Tesisi AB Avrupa Birliği ABD Amerika BirleĢik Devletleri ADNKS Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi Ar-Ge AraĢtırma GeliĢtirme BM BirleĢmiĢ Milletler DEÜ Dokuz Eylül Üniversitesi DPT Devlet Planlama TeĢkilatı MüsteĢarlığı EBĠLTEM Ege Üniversitesi Bilim Teknoloji Uygulama ve AraĢtırma Merkezi EĠB Ege Ġhracatçı Birlikleri ESBAġ Ege Serbest Bölge Kurucu ve ĠĢleticisi A.ġ. EUROSTAT Avrupa Birliği Ġstatistik Ofisi GSMH Gayri Safi Milli Hasıla GSYĠH Gayri Safi Yurtiçi Hasıla GZFT Güçlü, Zayıf, Fırsat ve Tehditler Analizi HACCP Tehlike Değerlendirmesi ve Etkin Denetim Noktaları (Hazard Analysis and Critical Control Points) ILO Uluslararası ÇalıĢma Örgütü (International Labour Organisation) IPA Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı (Instruments for Pre-Accession Assistance) IRC-Ege Ege Yenilik Aktarım Merkezi ĠBB Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi ĠġKUR Türkiye ĠĢ Kurumu ĠZBAN Ġzmir Banliyö Sistemi ĠZBAġ Ġzmir Serbest Bölge Kurucu ve ĠĢleticisi A.ġ. ĠZBP Ġzmir Bölge Planı ĠZKA Ġzmir Kalkınma Ajansı ĠZTO Ġzmir Ticaret Odası KOBĠ Küçük ve Orta Büyüklükte ĠĢletme KOSGEB Küçük ve Orta Ölçekli ĠĢletmeleri GeliĢtirme ve Destekleme Ġdaresi BaĢkanlığı KSS Küçük Sanayi Sitesi MDA Mevcut Durum Analizi OECD Ekonomik ĠĢbirliği ve Kalkınma Örgütü (Organisation for Economic Cooperation and Development) OSB Organize Sanayi Bölgesi ÖÇKA Özel Çevre Koruma Alanı SGK Sosyal Güvenlik Kurumu STK Sivil Toplum KuruluĢu TCDD Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları TEYDEB Teknoloji ve Yenilik Destek Programları BaĢkanlığı TGB Teknoloji GeliĢtirme Bölgesi TSE Türk Standartları Enstitüsü TÜBĠTAK Türkiye Bilimsel ve Teknolojik AraĢtırma Kurumu TÜĠK Türkiye Ġstatistik Kurumu UNDP BirleĢmiĢ Milletler Kalkınma Programı Ür-Ge Ürün GeliĢtirme YHT Yüksek Hızlı Tren 6

7 YĠD YSKYY Yap ĠĢlet Devret Yüzeysel Su Kalitesi Yönetimi Yönetmeliği 7

8 1 YÖNETİCİ ÖZETİ Ġzmir çok yönlü üretim olanakları, zengin doğal kaynakları ve nitelikli yaģam kalitesini bir arada sunabilmesiyle hem Türkiye hem de dünya ölçeğinde öne çıkan bir bölgedir. Tarım, sanayi, hizmetler ana sektörlerinin tümünde önemli potansiyel göstermektedir. Tarihi boyunca çok önemli bir liman kenti olmuģ, konumu ve bu yapısı ile her zaman dıģa açık bir nitelik sergilemiģtir. Bu nitelik hem sosyal hem ekonomik olarak Ġzmir e rekabet etme, kapasite geliģtirme ve uyum sağlamada avantaj kazandırmıģtır. Kentlerin ve bölgelerin sınıflandırılmasında en temel gösterge olan nüfus büyüklüğü açısından, Ġzmir Türkiye nin üçüncü büyük ilidir. Aynı zamanda birçok ekonomik gösterge açısından da aynı konumunu sürdürmektedir. Nüfus yoğunluğu, kent nüfusu oranı ve nüfus artıģı açısından Türkiye ortalamasının üzerinde değerlere sahiptir. Nüfus yoğunluğu Türkiye de 98, AB ülkelerinde 116, Ġzmir de 333 tür. Nüfus artıģ hızı AB ortalamasında % 0,25, Türkiye için % 1,3, Ġzmir de % 5,3 tür. Bu durumu büyük ölçüde, bölgesinin büyük metropolü olarak Ege Bölgesi ve ülke ölçeğinde bir nüfus çekim merkezi olmasına borçludur. Ancak göç hızı son yıllarda yavaģlamakta ve Türkiye ortalamasından daha yüksek bir yaģlılık öne çıkmaktadır da binde 64 olan net göç hızı 2000 de binde 40, 2011 de binde 2,26 düzeyine inmiģtir yılında ortanca yaģın Türkiye de 34, Ġzmir de 38,9 olması beklenmektedir. Bu çerçevede, bölgenin sahip olduğu değerler üzerinden nitelikli göç çekim merkezi karakteri güçlendirilirken, yoğun göç döneminde oluģan problemlerin çözülmesi yönünde çalıģmalara gereksinim öne çıkmaktadır. Ġzmir in sunduğu yaģam kalitesinin geliģtirilmesi ile iliģkili olarak kentsel dönüģüm, afet yönetimi, yeģil ulaģım, kıyı yönetimi kavramları bölge için önemli hale gelmektedir. Ayrıca bölge içinde kırsaldan kent merkezine doğru olan göçün ve kırsal ilçelerin nüfus kaybının azaltılması anlamında burada ekonomik faaliyetlerin geliģtirilmesi ve yaģam kalitesinin yükseltilmesi öncelik kazanan konular arasındadır. Yapılan yasal düzenleme ile 2014 yılından itibaren büyükģehir belediye sınırının il sınırlarına geniģleyecek olması ve bu yapıda köylerin mahalleye dönüģmesi, söz konusu önceliği daha da güçlü kılmaktadır. Ġzmir de istihdam son yıllarda Türkiye ortalamasının üzerinde bir artıģ kaydetmiģtir. Aynı zamanda yüksek bir iģgücüne katılım oranı da sunan Ġzmir de buna bağlı olarak iģsizlik oranları Türkiye ortalamasının üzerinde seyretmektedir yılında iģsizlik Ġzmir de % 14,8 Türkiye genelinde ise % 9,2 olmuģtur. ĠĢgücüne katılım oranı ise bölgede % 53,2 iken Türkiye ortalaması % 50 düzeyindedir. Ġstihdamın iģgücüne katılımdaki artıģı yeterince güçlü Ģekilde karģılaması için bölge ekonomisinin güçlendirilmesi yönündeki çalıģmalar önem taģımaktadır. Bölge ekonomisinde tarım, sanayi, hizmetler ana sektörlerinin her birinde önemli bir potansiyelden bahsedilebilmektedir yılında toplam istihdamda tarımın payı % 10,1, sanayinin payı % 31,6, hizmetlerin payı % 58,4 tür. Ayrıca bölge sanayisi kendi içinde önemli düzeyde sektörel zenginlik göstermektedir. Ġstihdam bakımından ilk beģ sırada gıda ürünlerinin imalatı (% 15,6), giyim eģyalarının imalatı (% 15,4), fabrikasyon metal ürünleri imalatı (% 9,7), mobilya imalatı (% 7,5), motorlu kara taģıtı, treyler ve yarı treyler imalatı (% 6,8) sektörleri sayılmaktadır. Sektörel bağlantılara dayanan analizler özellikle imalat sanayi sektörlerinin yüksek katma değerini göstermektedir. 8

9 Ekonominin önemli bir göstergesi olan ihracat açısından Ġzmir geliģim içindedir döneminde Ġzmir ihracatı 2,1 kat artıģ göstermiģtir. Ancak bu artıģ Türkiye ihracatının 3,2 kat olan oransal geliģiminin gerisindedir. Ancak Ġzmir de ihracatın çeģitliliği yüksektir ve bölge bu konuda nitelikli sıçrama kabiliyeti olan iller arasındadır. DıĢ ticarette teknoloji düzeyi ise yükselme eğilimi göstermektedir. Bölge ihracatının artırılması ve ihracatta teknoloji düzeyinin geliģtirilmesi ekonomik öncelikler arasındadır. Bölge ekonomisinin güçlendirilmesi genel amacı bölgenin yukarıda bahsedilen mevcut dinamikleri ve sahip olduğu potansiyellerle birlikte değerlendirildiğinde; Ar-Ge ve yenilik ile tüm sektörlerde katma değerin artırılması, kümelenmenin güçlendirilmesi ile sektörlerin geliģiminin hızlandırılması, giriģimciliğin geliģtirilmesi, tarımda organik tarım ve iyi tarım uygulamalarının artırılması, turizmde alternatif türlere yönelik hizmet sunumu ve özellikle kruvaziyer turizminin güçlendirilmesi öncelik kazanan konulardır. Ayrıca ulaģım ve lojistik imkânlarının geliģtirilmesine yönelik çalıģmalar da gereksinimler arasındadır. Kamu eliyle yapılacak yatırım ve desteklerin sayılan alanlarda yoğunlaģtırılmasının geliģmeye ivme kazandırması beklenmektedir. Ekonomik kalkınmaya iliģkin genel hatları ile ifade edilen bu konulardaki ilerlemelerde kritik nitelikte olan konulardan birisi çevresel kaynakların sürdürülebilirliğidir. Ġzmir, su potansiyeli açısından fakir bir bölge olması, korunması gereken deniz ve kıyı alanlarının ve tarım alanlarının bolluğu, özellikle çeģitli çevresel tehditler altında olan Gediz, Küçük Menderes ve Büyük Menderes havzalarının sunduğu büyük tarımsal potansiyel ve turistik değerler, bu konuyu bölge için kritik hale getirmektedir. Ġzmir kirletici sanayilerin varlığına bağlı olarak, tehlikeli atıklar açısından da Türkiye nin en büyük üreticisi konumundadır. Ülkedeki tüm tehlikeli atığın dörtte birini tek baģına üretmektedir. Bu çerçevede bölgede su yönetimi, katı atık ve tehlikeli atık geri kazanımı ve bertarafı, entegre havza yönetimi, biyoçeģitliliğin korunması sürdürülebilirlik altındaki temel odaklanılması gereken alanlardır. Bölgede yenilenebilir enerji kaynakları da önemli bir potansiyel oluģturmaktadır. Rüzgâr, jeotermal, güneģ ve biyogaz kaynaklarından daha güçlü biçimde yararlanılması hem sunduğu ekonomik getiriler hem de sürdürülebilirlik anlamında büyük önem taģımaktadır. Ġzmir mevcut durumuna iliģkin ana hatları ile yapılan bu tespitler genel olarak, Ġzmir Bölge Planı için altlık teģkil etmiģtir. Bilgilerin üretilmesi, plan hazırlık sürecinde gerçekleģtirilen çok sayıda bölgesel analiz ve katılımcılık uygulamalarına dayanmaktadır Ġzmir Bölge Planı, stratejik planlama yaklaģımıyla aģağıdaki unsurlar ıģığında hazırlanmıģtır. Niceliksel analiz yöntemlerinden yararlanılması Her aģamada uzlaģma ve katılımın sağlanması Eylemlerle tamamlanacak bir plan olarak tasarlanması Üniversiteler ve diğer kurumlar ile oluģturulan ve çalıģtaylarla desteklenen bölgesel analiz çalıģmalarında, plana altlık oluģturacak analitik bilgi ve stratejilerin üretilmesi sağlanmıģtır. Ġzmir Turizm Stratejisi, "Ġzmir GiriĢimcilik Ekosisteminin GeliĢtirilmesi 9

10 Stratejisi", "Ġzmir Bölgesel Girdi Çıktı Analizi", "Ġzmir Sivil Toplum AraĢtırması", "Ġzmir Ġli Uygun Yatırım Alanları Ön Fizibilite Raporu", Ġzmir Bilgi Toplumu Temelli Kalkınma Stratejisi, Ġzmir Su Ürünleri Sektörü Stratejisi, Ġzmir Kültür Ekonomisi Envanteri ve GeliĢme Stratejisi ve Ġzmir Ġli Fonksiyonel Bölge ve Alt Bölgelerin ve Bölgelerarası ĠliĢkilerin Tespiti çalıģmaları gerçekleģtirilmiģtir. Ġzmir Bölgesel Yenilik Stratejisi, Kentsel Pazarlama Stratejisi, Eko-verimlilik (Temiz Üretim) Stratejisi ve Kümelenme Stratejisi plan hazırlık süreci öncesinde yapılan çalıģmalardır. "Urla- ÇeĢme-Karaburun Yarımadası Sürdürülebilir Kalkınma Stratejisi" çalıģması bölge planı hazırlık sürecinin ötesinde devam etmektedir. Bölgeye iliģkin verilerin ve sektörel/tematik analizlerin değerlendirilmesi sonucu oluģturulan 2013 Ġzmir Mevcut Durum Analizi, geniģ bir çerçeve sunmaktadır. Söz konusu belge, üniversitelerin ve paydaģ analizi katılım yelpazesinde yer alan tüm düzeylerden kurumların görüģ ve değerlendirmeleri ile üstün hale getirilmiģtir. Plan hazırlık ve uygulama sürecinde önemli bir katılım aracı olarak oluģturulan Ġzmir Bölge Planı Portalı, sosyal medya ile birlikte etkin biçimde kullanılmıģtır. Kurumsal temsiliyet sahibi olmayan, rastsal yöntem ile davet edilen yaklaģık 500 kiģinin katılımı ile Ġzmir VatandaĢ Toplantısı gerçekleģtirilmiģ ve planın geniģ kesimlere tanıtılması, farklı kesimlerin görüģ bildirmesi sağlanmıģtır. 120 kurumsal paydaģın katılımı ile düzenlenen Ġzmir Kalkınma ÇalıĢtayı ile mevcut durum analizi ve yeni dönem için oluģturulan geliģme eksenleri ve önceliklerin tartıģılması sağlanmıģ, ayrıca önceki plan döneminin değerlendirilmesi yapılmıģtır. Ġlçeler düzeyinde ilgili aktörlerinin planlama sürecini sahiplenmesi ve ilçelerin temel önceliklerinin belirlenmesi amacıyla ilçe toplantıları düzenlenmiģtir. Ana hatları ile özetlenen tüm bu süreçlere yaklaģık kiģi katılım sağlayarak katkı vermiģtir Ġzmir Bölge Planı nın vizyonu Bilgi, Tasarım ve Yenilik Üreten, Akdeniz'in Çekim Merkezi Ġzmir olarak belirlenmiģtir. Plan ulusal stratejilerle uyumlu olarak bölgenin ihtiyaçları ve potansiyelleri doğrultusunda oluģturulmuģ geliģme eksenleri, öncelik ve hedefleri, yani söz konusu vizyona ulaģmayı sağlayacak temel adımları içermektedir. Planın üç geliģme ekseni Güçlü Ekonomi, Yüksek YaĢam Kalitesi ve Güçlü Toplum dur. Bölgesel ekonominin güçlendirilmesi geliģme ekseninde özellikle verimliliğin ve katma değer üretiminin artırılması amaçlanmıģtır. Bu amaç doğrultusunda temel araçlar kümelenmenin güçlendirilmesi, yenilik ve tasarım kapasitesinin artırılması, giriģimcilik ekosisteminin, iģ ve yatırım ortamının geliģtirilmesidir. Bu araçların uygulamasında sürdürülebilir üretim ve hizmet sunumu temel bir yaklaģım olarak önceliklendirilmiģ, ayrıca bölgenin sahip olduğu kültür ve turizm potansiyeli öne çıkarılmıģtır. Yüksek yaģam kalitesi bağlamında özellikle sağlık hizmetlerinin geliģtirilmesi, çevrenin sürdürülebilirliği için gerekli olan önlemler, kentsel yaģam kalitesini artıracak kentsel dönüģüm ve mekansal düzenlemeler ve eriģilebilirliğin geliģtirilmesi ele alınmıģtır. Güçlü bir kalkınmanın temel dayanaklarından olan güçlü bir toplumun sağlanması eğitim, istihdam, sosyal içerme ve yönetiģim konuları çerçevesinde ele alınmıģtır Ġzmir Bölge Planı geliģme eksenleri, öncelik ve hedefleri Ģöyledir: 10

11 GELİŞME EKSENİ 1: GÜÇLÜ EKONOMİ Stratejik Öncelik Yüksek Teknoloji, Yenilik ve Tasarım Kapasitesi Gelişmiş Girişimcilik Ekosistemi Gelişmiş Kümeler Sürdürülebilir Üretim ve Hizmet Sunumu Akdeniz in Çekim Merkezi İzmir Hedef Üniversitelerde ve iģletmelerde araģtırma ve teknoloji geliģtirmeye yönelik fiziki altyapı geliģtirilecektir. Bölgesel yenilik kapasitesinin izlenmesi sağlanacaktır. Mevcut üniversite-sanayi arayüz kuruluģlarının iyileģtirilmesi ve sayılarının artması sağlanacaktır. Bilim ve teknoloji alanında insan kaynakları sektörel öncelik ve ihtiyaçlara göre geliģtirilecektir. Üniversite ve iģletmelerdeki araģtırma çalıģmalarının ekonomik değere dönüģmesi desteklenecektir. ĠĢbirliği ve yenilikçi örgüt kültürünün yaygınlaģtırılması ile bölgesel yenilik ekosistemi iyileģtirilecektir. Ġzmir'de tasarım alanında kapasite, farkındalık ve talep artırılacaktır. GiriĢimcilerin tespitine yönelik mekanizmalar geliģtirilecektir. GiriĢimcilik ekosistemi içindeki aktörler arasında etkin ağ yapılarının oluģması sağlanacaktır GiriĢimcilik kültürü geliģtirilecektir GiriĢimcilik ekosistemi izleme ve değerlendirme mekanizması kurulacaktır Potansiyel sektörlerde küme oluģumları desteklenecektir Kümelerin yönetim kapasitesi iyileģtirilecektir Kümelerde Ar-Ge ve yenilik kapasitesinin artırılması sağlanacaktır Bölgesel kümelerin izlenmesi ve küme etkilerinin değerlendirilmesi sağlanacaktır Bölgesel eko-verimlilik stratejisine uyumlu olarak kurumların ve sanayi kuruluģlarının kapasite, bilgi paylaģımı ve farkındalığı artırılacaktır. Eko-verimlilik ve endüstriyel simbiyoz baģta olmak üzere sürdürülebilir üretim uygulamaları yaygınlaģtırılacaktır. Enerji verimliliği uygulamaları ve yenilenebilir enerjinin kullanımı tüm sektörlerde yaygınlaģtırılacak, yenilenebilir enerji üretimi artırılacaktır. Temiz teknolojilerin geliģtirilmesi ve kullanımına yönelik faaliyetler desteklenecektir. Sürdürülebilir tarımsal üretim sağlanacaktır. Sürdürülebilir turizmin uygulanması ve yaygınlaģtırılması sağlanacaktır. Ġzmir'in kültür ve turizm olanakları tanıtılacaktır. Kentlilik bilinci geliģtirilerek, Ġzmirlinin Akdenizli yaģam biçimi korunacaktır. Cazip iģ ve yatırım ortamı sağlanacaktır. GELİŞME EKSENİ 2: YÜKSEK YAŞAM KALİTESİ Stratejik Öncelik Herkes İçin Sağlık Sürdürülebilir Çevre Kaliteli Kentsel Yaşam Hedef Sağlık hizmetlerine eriģimde bölge içi dengesizlikler azaltılacaktır. Sağlık hizmeti sunumunda fiziki ve teknolojik altyapı güçlendirilecektir. Sağlık çalıģanlarının nicelik ve niteliği geliģtirilecektir. Sağlık turizminin geliģtirilmesine yönelik insan kaynakları, altyapı geliģtirilecek, bu alanda tanıtım etkinleģtirilecektir. Ġzmir sağlık alanında uluslararası bir çekim merkezi haline getirilecektir. Sürdürülebilir atıksu, içme ve kullanma suyu yönetimi sağlanacaktır. Katı atık ve tehlikeli atık geri kazanım, depolama ve bertaraf kapasiteleri artırılacaktır. BaĢta Aliağa, KemalpaĢa ve Torbalı olmak üzere sanayi yoğun alanlarda hava kirliliği kontrolü sağlanacaktır. Evsel ısıtmada enerji verimliliği sağlanacak yenilenebilir ve temiz enerji kullanımı yaygınlaģtırılacaktır. Gediz ve Küçük Menderes baģta olmak üzere 3 havzada entegre havza yönetimi kurumsal bazda sağlanarak endüstriyel, tarımsal ve kentsel kirlilik önleme ve kontrolü gerçekleģtirilecektir. Ġzmir de hassas ekosistemlerdeki biyoçeģitlilik korunacaktır. Kentsel sosyal donatı alanları standartlara uygun olarak geliģtirilecektir. Kentsel dönüģüm uygulamalarında Ġzmir'e özgü sosyal ve kültürel zenginliklerin korunması sağlanacaktır. Afet yönetimi kapasitesi güçlendirilecektir. Kentsel geliģimin planlanmasında çevre yönetimi, yeģil ulaģım, verimli ve temiz enerji 11

12 Erişilebilir İzmir kullanımı önceliklendirilecektir. Sürdürülebilir bütüncül kıyı yönetimi sağlanacak, Ġzmir'in deniz ile iliģkisi güçlendirilecektir. Ġzmir'in ulusal ve uluslararası ulaģım ağı ve eriģilebilirliği güçlendirilecektir. Merkez ve ilçeler arasındaki ulaģım bağlantıları ve kırsal ulaģım altyapısı güçlendirilecektir. Kent içi raylı ulaģım sistemleri geliģtirilecektir. Kent içi ulaģımda denizyolu ulaģımının payı artırılacaktır. Kent içi ulaģımda farklı toplu taģıma türleri ve özel araç ulaģımı arasında bütünleģme sağlayacak uygulamalar geliģtirilecektir. Kentsel ulaģım altyapısı yaya, bisiklet ve engelli ulaģımına uygun hale getirilecektir. Ġzmir Limanı'nın ulaģım bağlantıları, altyapısı ve hizmet olanakları güçlendirilecektir. UlaĢım yatırımlarında lojistik sektörünün gereksinimleri göz önünde bulundurularak demiryolu ve deniz taģımacılığına öncelik verilecektir. Bilgi ve iletiģim altyapısı güçlendirilecektir. GELİŞME EKSENİ 3: GÜÇLÜ TOPLUM Stratejik Öncelik Herkes İçin Kaliteli Eğitim Yüksek İstihdam Kapasitesi Toplumsal Uyum İçin Sosyal İçerme İyi Yönetişim ve Güçlü Sivil Toplum Hedef Okulöncesi eğitimin hizmetleri yaygınlaģtırılacak ve niteliği iyileģtirilecektir. Özel eğitim hizmetleri yaygınlaģtırılacak ve niteliği iyileģtirilecektir. Mesleki eğitimin kalitesi artırılacaktır. Hayat boyu öğrenme hizmetleri yaygınlaģtırılacaktır. Meslek liseleri ile üniversitelerdeki bölümler ve eğitim programları Ġzmir'deki ihtiyaca yönelik olarak tasarlanacaktır. Yenilikçi model ve yöntemler kullanımıyla, eğitim kalitesinin uluslararası standartlara eriģmesi sağlanacaktır. Ġzmir'in uluslararası üniversiteler kenti olma yönündeki potansiyeli geliģtirilecektir. ĠĢgücünün sektörel ihtiyaç ve beklentileri karģılama yeterliliği artırılacaktır. Açık iģler ve iģ arayanların eģleģtirilmesi süreçlerinin etkinliği artırılacaktır Yeni iģ yaratma kapasitesi artırılacak ve bu alanlara yönelik iģgücü yetiģtirilecektir Kayıt dıģı istihdamla mücadele kapasitesi artırılacaktır ĠĢ sağlığı ve güvenliği koģulları iyileģtirilecektir. Özel politika gerektiren grupların istihdamı artırılacaktır. Göç olgusu, gelir dağılımı ve yoksulluk bölgesel düzeyde araģtırılacak, izlenecek ve uygun müdahale araçları geliģtirilecektir. Sosyal yardımların etkinliği yardım bağımlılığını da engelleyecek biçimde artırılacaktır. Engelli ve yaģlılara yönelik bakım hizmetlerinin etkinliği ve eriģilebilirliği artırılacaktır Göçle gelenler, engelliler ve yaģlılar gibi özel politika gerektiren grupların sosyal, kültürel ve ekonomik yaģama aktif katılımları desteklenecektir Kırsal alanlarda yaģam koģulları ve iģ imkânları geliģtirilecektir. Yerel, bölgesel ve merkezi düzeyler arasında çok düzlemli yönetiģim geliģtirilecektir. Bölgesel yönetiģim yapılarının etkinliği artırılacak ve yeni iģbirliği mekanizmaları oluģturulacaktır. STK ların kurumsal kapasitesi geliģtirilecek ve sivil toplum diyalogu artırılacaktır. Ġzmir de STK ve gönüllülük bilinci geliģtirilecektir. Bölgenin proje geliģtirme ve yürütme kapasitesi artırılacaktır. Bölgesel izleme sistemi oluģturulacaktır. Planın mekânsal nitelikli önerileri ve farklı hedeflerin mekân üzerindeki etkileģimleri mekânsal Ģemalarda ele alınmıģtır. ġematik ve kavramsal bir planlama dili kullanılarak oluģturulan mekânsal Ģemalar bölgede ekonomik faaliyetler ve ana altyapının dağılımını, yerleģmelerin fonksiyonlarını ortaya koymakta ve kentleģme eğilimlerini yönlendirmekte ve Ġzmir ile çok yönlü iliģkiye sahip olan Manisa ve Aydın illeri ve bazı ilçelerini de içermektedir. 12

13 2 PLANLAMA SÜRECİ ve YÖNTEMİ ĠZBP hazırlık çalıģmaları çerçevesinde, ilk olarak süreç tasarımı gerçekleģtirildi. Bu aģamada, planlama sürecinde yapılması gerekenler ortaya konuldu ve süreç, izlenecek adımlar belirlenerek tasarlandı. Plan, aģağıdaki unsurlar ıģığında, stratejik planlama yaklaģımıyla hazırlandı: Planlamanın her aģamasında uzlaģma ve katılımın sağlanması, Niceliksel analiz yöntemlerinin kullanılması, Eylemlerle tamamlanacak bir plan olarak tasarlanması. ĠZBP nin hazırlanmasındaki temel amaç, Ġzmir in içsel dinamiklerini ve geliģme potansiyelini değerlendirmek ve harekete geçirmektir. Planın bu temel amacı çerçevesinde ulusal düzeydeki planlar ve sektörel stratejiler incelenmiģ, yabancı ülkelerin bölgesel geliģme planları ve hazırlık aģamaları üzerinde araģtırmalar yapılmıģtır. Tüm bu çalıģmaların sonucunda ortaya katılımcılık esaslı ve bölgede sosyoekonomik kalkınma odaklı tüm aktörleri içeren bir plan hazırlık süreci tasarlanmıģtır (ġekil 1). Süreç aģamaları aģağıdaki gibidir. 1. PaydaĢ analizi çalıģmaları 2. Sektörel/tematik analizler ve alt stratejiler 3. Mevcut Durum Analizi çalıģmaları Ġzmir Bölge Planı portalı 5. Ġzmir VatandaĢ Toplantısı 6. Ġzmir Kalkınma ÇalıĢtayı 7. Ġlçe çalıģtayları 8. Bölge mekânsal geliģme Ģeması çalıģmaları 9. Sonuçların derlenmesi, sentez, performans kriterlerinin belirlenmesi ve planın oluģturulması 13

14 ġekil 1: Ġzmir Bölge Planı Hazırlık Süreci

15 Paydaş Analizi Stratejik planlamada durum analizinin bir parçası olan paydaģ analizi, planın hazırlık aģamasından itibaren yerel paydaģların sürece dahil edilmesini sağlayabilmek açısından önemli bir araçtır. PaydaĢlar, klasik paydaģ haritalama yöntemi kullanılarak paydaģların etkisi/gücü ve paydaģların menfaati eksenlerinde analiz edilmiģtir. Öte yandan, Arnstein Katılım Yelpazesi yaklaģımı çerçevesinde, paydaģların aģağıdaki katılım düzeylerine göre gruplaması gerçekleģtirilmiģtir. Bilgi verme Bilgi toplama ĠstiĢare Katılım ĠĢbirliği YetkilendirilmiĢ otorite PaydaĢ haritalama ve katılım yelpazesi esas alınarak gerçekleģtirilen paydaģ analizi sonucunda, ĠZKA Kalkınma Kurulu üyelerinin de aralarında bulunduğu, bölgedeki kurum ve kuruluģların plan hazırlık ve uygulama süreçlerindeki yerleri analiz edildi. Bu analiz ıģığında, planın katılımcılık temel ilkesine dayalı çalıģmalar yürütülmüģ olup, uygulama aģamasında da paydaģların etkin bir Ģekilde rol almaları hedeflenmektedir. Sektörel/Tematik Analizler ve Alt Stratejiler ĠZBP hazırlık çalıģmaları kapsamında izlenen sürecin ilk aģaması sektörel ve tematik analizlerin gerçekleģtirilmesi oldu. Bu analiz çalıģmaları, konularında deneyimli üniversite ve kurumlarla iģbirliği halinde yürütüldü. Hazırlık aģamasından itibaren bölgedeki paydaģların sürece dahil olmasına özen gösterildi. Analiz çalıģmalarını, bu çalıģmaların bir kısmı için tematik ya da sektörel bölgesel stratejilerin hazırlanması süreçleri takip etti. Bu çalıģmalar, bölgesel alt stratejilerin hazırlanmasında ilgili kurum ve kuruluģların katılımıyla gerçekleģen çalıģtayları da içermektedir. Bu kapsamda yapılan analiz ve alt strateji çalıģmaları aģağıda sıralanmaktadır: RAS algoritması, LQ Yöntemi, yapısal analiz, endüstriyel bağınlaģma ve çoğaltan analizleri yöntemleri ile gerçekleģen Ġzmir Bölgesel Girdi-Çıktı Tablosu ve Modeli OluĢturulması ve Analizi, KuĢak bileģenleri nüfus projeksiyonu, ekonomik baz tekniği, ekonomik temel çarpanı, yerel-temel iģgücü ayrımı, sabit pay / sabit büyüme / değiģken pay tekniği, yer seçimi (lokasyon katsayısı, LQ) analizi, merkezi eğilim ve dağılım iliģkin mekânsal istatistik yöntemleri, mekânsal otokorelasyon teknikleri, mekânsal etkileģim modelleri, çekim modeli temelli kentsel fonksiyon dağılım modelleri yöntemleri ile gerçekleģtirilen Ġzmir Ġli Fonksiyonel Bölge ve Alt Bölgelerin ve Bölgelerarası ĠliĢkilerin Tespiti Üç yıldız yöntemi, küme iģ ve ihtiyaç analizi, kümelenme düzeyi analizi, küme dinamiği analizi ile gerçekleģtirilen Ġzmir Kümelenme Analizi, bu analiz ıģığında ilgili kurumlarla birlikte hazırlanan Ġzmir Kümelenme Stratejisi,

16 Envanter çalıģması, alan araģtırması, derinlemesine mülakat ve odak grup çalıģmaları sonucu ortaya çıkarılan Ġzmir Sivil Toplum AraĢtırması YoğunlaĢma ve pazar analizi, kümelenme analizi, GZFT, kuruluģ yeri faktörleri analizi ve yüzyüze görüģmeler yöntemleri ile hazırlanan Ġzmir Ġli Uygun Yatırım Alanları Ön Fizibilite Raporu Odak grup görüģmeleri, birebir derinlemesine görüģmeler, giriģimcilik ekosistemi analizi, karģılaģtırma analizleri, ikincil veri temini ve analizi yöntemleri ile gerçekleģtirilen Yerel GiriĢimcilik Ekosistemi Strateji Belgesi Derinlemesine görüģmeler, 3 yıldız analizi, GIS analizleri, ikincil veri temini ve analizi yöntemi ile gerçekleģtirilen Ġzmir Kültür Ekonomisi Envanteri ve GeliĢme Stratejisi Ġkincil veri temini ve analizi, literatür taraması, katılımcı çalıģtay, GZFT analizi, mülakat ve anket yöntemlerine dayalı olarak hazırlanan Ġzmir Turizm Stratejisi Delfi anketi, fark (gap) analizi, senaryo geliģtirme yöntemleri, ikincil veri temini ve analizi, mekansal dağılım analizleri, çekirdek yoğunluk analizi yöntemleri ve ilgili kurumların katılımıyla düzenlenen çalıģmalar sonucu ortaya çıkarılan Ġzmir Bilgi Toplumu Temelli Kalkınma Stratejisi GerçekleĢtirilen literatür taraması, saha araģtırması, ikincil veri temini ve analizi, çalıģtay sonucu ortaya çıkan Ġzmir Su Ürünleri Sektörü Stratejisi Ġkincil veri toplanması ve analizi, saha analizi, ekosistem analizi sonucu ortaya çıkarılan Ġzmir Ar-Ge ve Yenilik Kapasitesi Analizi çalıģması ve bu analiz ıģığında ilgili kurumlarla birlikte hazırlanan Ġzmir Bölgesel Yenilik Stratejisi Guidefish strateji planlama modeli, algı araģtırması, yüz yüze kantitatif araģtırma, bire bir video röportaj, online anket, yüz yüze derinlemesine görüģmeler, barometre online araģtırma, değer haritaları, kıyaslama analizleri, hedef kitle analizi, GZFT analizleri yöntemleri sonucu gerçekleģtirilen Ġzmir Kentsel Pazarlama Stratejisi UNDP Kapasite Değerlendirme Metodu, çok ölçütlü karar verme metodu, entropi metodu, basit sıralama metodu, saha görüģmeleri ve çalıģtay yöntemlerine dayanarak hazırlanan Ġzmir de Eko-verimlilik Uygulamalarının YaygınlaĢtırılması Stratejisi Alan araģtırması ve envanter çalıģması ile gerçekleģtirilen Doğrudan Yabancı Sermayeli GiriĢimlerin Yatırım Ortamı Değerlendirme AraĢtırması Bu analiz ve strateji çalıģmaları kapsamında düzenlenen çalıģtayların yanı sıra Ġstihdam ve Mesleki Eğitim ÇalıĢtayı gerçekleģtirildi. Ġzmir de iģgücü piyasası ve mesleki eğitim konularıyla ilgili olarak faaliyet gösteren kurum ve kuruluģlarca

17 Ġzmir Mevcut Durum Analizi'nin istihdam ve mesleki eğitime iliģkin temel bulguları katılımcılarla paylaģıldı. ĠZBP kalkınma çerçevesinin istihdam ve mesleki eğitimle ilgili olan öncelik ve hedefleri değerlendirildi. Düzenlenen çok sayıda toplantı/çalıģtay ile analiz ve strateji çalıģmalarına ilgili gruplardan katkı ve katılım sağlandı. BiliĢim, turizm, yenilik, kümelenme, ekoverimlilik, istihdam ve mesleki eğitim, kültür ekonomisi ve su ürünleri sektöründe strateji ve eylem planının belirlenmesi için düzenlenen çalıģtaylara sektör temsilcileri ağırlıklı olmak üzere ilgililer katıldı. Bu çalıģtaylarda bilgi ve deneyim paylaģımına imkan tanınarak konular farklı boyutlarıyla değerlendirildi. Bu analiz ve alt strateji çalıģmalarının hazırlanması sırasında düzenlenen Ġzmir Bölge Planı Hazırlık Toplantısı ile hem farklı konularda çalıģan analiz gruplarının bir araya gelmesi ve bilgi/görüģ alıģveriģi yapmaları sağlandı. Ayrıca kent konseyi ile Ġzmir in kalkınma önceliklerine iliģkin bir gençlik çalıģtayı düzenlendi. Tüm bu grupların Ġzmir Bölge Planı hazırlama sürecine iliģkin görüģ ve önerileri alındı. Mevcut Durum Analizi Mevcut Durum Analizi çalıģmalarının amacı bölge için doğru geliģme ekseni, strateji ve hedeflerinin ortaya konmasını sağlayabilmektir. Bu amaçla Bölge Planı hazırlıkları yapılırken ilk adım bölgenin bir resmini ortaya koyacak niteliksel, niceliksel verilere dayalı raporlar, analizler ortaya konması oldu. ÇalıĢma sonucunda bölgenin sorunları ve potansiyelleri ortaya çıkarıldı. Mevcut Durum Analiz çalıģmaları kapsamında gerçekleģtirilmiģ ön analizlerin bütüncül bir değerlendirilmesi sonucu Ġzmir e iliģkin derinlemesine bir sentez çalıģması ortaya çıkarıldı. Ortaya çıkarılan Ġzmir Mevcut Durum Analizi, üniversiteler dahil olmak üzere paydaģ analizi katılım yelpazesinde yer alan tüm düzeylerden kurumlara görüģ ve değerlendirme almak üzere gönderildi. GörüĢ ve değerlendirmelerin sistematik bir Ģekilde değerlendirilmesini sağlayabilmek adına GörüĢ Bildirme Formu kullanıldı İzmir Bölge Planı Portalı Planlama sürecine Ġzmirlilerin doğrudan katılımını sağlamak üzere bir internet portalı oluģturuldu. Plan kapsamında tamamlanan analizler, araģtırmalar ve 2013 Mevcut Durum Analizi taslağı portal kanalıyla paylaģıldı ve görüģ önerileri bu portal aracılığıyla da toplandı. Ġzmir Bölge Planı Portalı ( süreçte dinamik katılımı sağlamak ve süreç hakkında Ġzmirlilere ve kurumlara bilgilendirmeler yapmak amacıyla kullanılmaktadır. İzmir Vatandaş Toplantısı Ġzmir in kalkınma önceliklerine doğrudan vatandaģ katkısını almak amacıyla, rastsal yöntemle yapılan davet sonucu yaklaģık 500 kiģinin katılımıyla Ġzmir VatandaĢ Toplantısı gerçekleģtirildi. Bölge Planı hazırlık sürecinde ilk kez kullanılan bu katılımcılık yöntemi ile Ġzmir de yaģayanların 2023 yılında Ġzmir i nasıl görmek istediği, bununla ilgili kalkınma önceliklerinin neler olması gerektiğine yönelik görüģleri alındı. Bu toplantıyla vatandaģın plan önceliklerine iliģkin görüģleri katkısı alınarak, aynı zamanda bölge planının geniģ kesimlere tanıtılması sağlandı. Toplantı hazırlıkları kapsamında, toplantı tarihinden 10 gün önce rastsal yöntem ile Ġzmir merkez ve ilçelerini kapsayacak Ģekilde toplamda 117 bin kiģi davet edildi. Bu çalıģmayı 17

18 desteklemek ve kamuoyunda duyurmak amacıyla portal yayını yanı sıra, görsel malzemeler ile Ġzmir in tüm ilçelerini kapsayacak Ģekilde tanıtım çalıģmaları gerçekleģtirildi. Bununla birlikte, toplantı yönteminin gerekliliği olarak ihtiyaç duyulan masa moderasyonu için Ġzmir Üniversiteler Platformu aracılığıyla bildirimde bulunan 110 gönüllü öğrenciye sertifikalı moderasyon eğitimi verildi. Tüm bu hazırlıklar sonucunda gerçekleģen VatandaĢ Toplantısı na yaklaģık 500 yurttaģın katılımı sağlandı ve 3 eksen, 10 öncelik ve 39 hedef üzerinde toplu müzakere ve canlı anket uygulamaları gerçekleģtirildi. Bu çalıģmaların Ġzmir Bölge Planı na girdi sağlayacak Ģekilde, temel bileģenler analizi yöntemi sonucu ortaya çıkan sonuçların raporlanması sağlandı. İzmir Kalkınma Çalıştayı Analiz çalıģmaları, çalıģtaylar, vatandaģ toplantısı çıktılarının ıģığında, yeni dönem için belirlenen taslak kalkınma çerçevesine katkı sağlanması ve bunun değerlendirilmesi için yaklaģık 120 kurumsal paydaģın katılımı ile yapılandırılmıģ bir çalıģtay düzenlendi. Bu çalıģtayda mevcut durum analizi, önceki plan döneminin değerlendirilmesi ve yeni dönem için oluģturulan geliģme eksenleri ve öncelikler girdi olarak kullanıldı. Toplantıda bu temel girdiler değerlendirildi ve öncelikler doğrultusunda proje fikirleri geliģtirildi. Toplantıda ayrıca, alınacak karara göre yeni bir bölge vizyonu oluģturulmasına yönelik bir çalıģma gerçekleģtirildi. ÇalıĢtay, kalkınma kurulu üyeleri ve paydaģ analizinde belirlenen kurum ve kuruluģların katılımıyla gerçekleģtirildi. İlçe Çalıştayları Ġzmir Bölge Planı nın ilçelerdeki yerel sorun ve fırsatları değerlendiren bütüncül bir bakıģ açısıyla ortaya konmasını sağlamak üzere Ġzmir ilçelerine yönelik de bir süreç tasarlandı. Bu kapsamda, ilçeler düzeyinde ilgili aktörlerinin planlama sürecini sahiplenmesi ve ilçelerin temel önceliklerinin belirlenmesi amacıyla ilçe toplantıları gerçekleģtirildi. Bu toplantılarda her ilçe özelinde yapılmıģ olan analiz çalıģmaları ve MDA bulgularını içeren bir sunum gerçekleģtirildi ve ardından katılımcıların sunulan verilere iliģkin görüģleri alındı. Ġlçenin avantajlı, dezavantajlı olduğu konular ile sorun ve çözüm önerileri de katılımcılarla tartıģıldı. Ġlçe toplantılarının tamamlanmasının ardından her ilçe için ilçe raporları hazırlandı. GerçekleĢtirilen toplantılarda ilçede bir platform oluģturulması önerildi ve uygulanmasına yönelik faaliyetlerin hayata geçirilmesi hedeflendi. Bu çalıģmalarla her bir ilçenin kendine özgü öncelikleri doğrultusundaki kalkınma hedefleri yanı sıra, ilçelerin birbiri ile iliģkili, birbirini destekleyen bütüncül bir bakıģ açısı ile değerlendirilmesi hedeflendi. Bölge Mekânsal Gelişme Şeması Planın mekânsal boyutunu oluģturacak sentez harita ve plan öngörüleri yansıtılarak bölge mekânsal geliģme Ģemaları hazırlandı. Bölge planı kapsamında belirlenen geliģme ekseni ve önceliklere iliģkin verilmiģ kararlar mekana yansıtıldı ve öncelikler arasındaki mekânsal tutarlılık sağlandı. Analizler ve Sonuçların Derlenmesi, Sentez ve Planın Yazımı Analiz çalıģmaları, çalıģtay çıktıları, raporlar ve ulusal strateji belgelerinin yeniden gözden geçirilmesiyle sağlanan girdilerle birlikte, Plan ın eksen, öncelik ve hedefleri gözden geçirildi ve üç geliģme ekseni tespit edildi. 18

19 Plan, yerel paydaģlar düzeyinde yeniden görüģ alıģveriģi yapıldıktan ve bu görüģler değerlendirildikten sonra Yönetim Kurulu tarafından onaylandı ve ardından Kalkınma Bakanlığı na gönderildi. Ulusal stratejilerle uyumlu olarak, bölgenin ihtiyaçları doğrultusunda oluģturulan geliģme eksenleri, öncelik ve hedefler, Ġzmir için belirlenen vizyona ulaģmayı sağlayacak temel adımları içermektedir. Çalışma Başlığı Sektörel/Tematik Analizler ve Alt Strateji Çalışmaları Kapsamındaki Toplantılar Mevcut Durum Analizi Toplantıları İzmir Vatandaş Toplantısı İzmir Kalkınma Çalıştayı Tablo 1: ĠZBP Hazırlık Sürecinde GerçekleĢtirilen Toplantılar Kapsam Sektör ve tema ile ilgili tüm kurum ve kuruluģ temsilcilerinden analizler üzerine görüģ alındı, sektörel ihtiyaç, öncelik, hedef ve eylemler konusunda çalıģtaylar yapıldı. Ġzmir Mevcut Durum Analizi, planlama çalıģmaları ve Ġzmir in öncelikleri ile ilgili görüģ ve öneriler alındı. Katılımcı Sayısı Tüm plan sürecine yönelik katkı alındı. 500 GeniĢletilmiĢ Kalkınma Kurulu ile birlikte geliģme kesenleri, öncelikler ve hedefler değerlendirildi ve hedeflere yönelik proje ve yönetiģim modeli önerileri alındı. 120 İlçe Çalıştayları Mevcut Durum Analizi hakkında bilgilendirme ve plana yönelik görüģler alındı 448 TOPLAM

20 3 PLAN VİZYONU, TEMEL İLKE VE GELİŞME EKSENLERİ Ġzmir Bölge Planı nın (ĠZBP) vizyonu Bilgi, Tasarım ve Yenilik Üreten, Akdeniz'in Çekim Merkezi İzmir olarak belirlenmiģtir. Bu vizyona ulaģılırken temel alınacak ilkeler aģağıdadır: Sosyal Ġçerme Sürdürülebilirlik Katılımcılık Yenilikçilik Sosyal içerme Sosyal içerme ilkesi, bireylerin mevcut toplumsal düzende eğitim, sağlık, kültür, istihdam gibi alanlara eriģimi ve fırsat eģitliği çerçevesinde bu alanlarda kendilerini etkin biçimde var edebilmeleri koģulunu ifade eder. Sosyal içermeye yönelik uygulamalar, toplumsal alandaki çeģitli dezavantajların (engellilik, yoksulluk, vb.) tetiklediği ayrımcılığı ve sosyal dıģlanmayı ortadan kaldıracak politikaları kapsar. ĠZBP, öngördüğü öncelik ve hedefler kapsamında tüm süreçlerde sosyal içermeyi genel bir ilke olarak benimsemektedir. Sürdürülebilirlik Sürdürülebilirlik, insan yaģamının gereksinimleri ve doğal kaynakların mevcudiyeti arasında bir denge kurarak ekonomik, çevresel ve toplumsal boyutlarıyla bugünden geleceğe uyumlu bir planlama ve programlama yapılmasını amaçlayan bütünsel bir yaklaģımdır. ĠZBP kapsamında ele alınan her eksen, öncelik ve hedef, bölgesel kalkınmayı sürdürülebilir kılacak bütünsellikte ele alınmıģtır. Katılımcılık Toplumsal diyalog ve katılımcılık güçlendirilerek toplumsal katkı ve sahiplenmenin sağlanması esastır. Bu yüzden vatandaģın memnuniyeti ve karar alma süreçlerine dahil edilmesi önem taģımaktadır. ĠZBP, Ġzmir Kalkınma Ajansı koordinasyonunda, Ġzmir deki kamu kurum ve kuruluģları, özel sektör ve sivil toplum kuruluģlarının katkılarıyla hazırlanmıģtır. Bu çerçevede, yüz yüze görüģmeler, tematik ve sektörel çalıģtaylar, VatandaĢ Toplantısı, Kalkınma ÇalıĢtayı, çalıģma ziyaretleri gibi araçlarla her düzeyde katkı sağlanmıģ olup, ĠZBP'nin uygulama sürecinde de katılımcılık esastır. Yenilikçilik Yenilikçilik ilkesi bölge planının hazırlık ve uygulama sürecindeki çalıģmaların etkinliğini artırmaya yönelik yeni bakıģ açısı, farklı yöntem ve mekanizmaların ortaya konulmasını esas almaktadır. Bu ilkeye dayanarak planlama döneminde tüm süreçlerde analiz, strateji geliģtirme, uygulama aģamalarında etkililik ve etkinlik sağlayacak yeniliklerin gerçekleģtirilmesi önem taģımaktadır. ĠZBP, sahip olduğu vizyonun gerçekleģtirilmesi için Ģu üç temel geliģme eksenini ortaya koymuģtur: 20

21 Güçlü Ekonomi Bölgesel ekonomik çeşitliliğin yarattığı sıçrama kapasitesini, yüksek katma değerli ve sürdürülebilir bir üretim anlayışıyla değerlendirmek. Yüksek YaĢam Kalitesi Bölgede gerçekleşen ekonomik ve sosyal faaliyetleri destekleyecek şekilde, yaşayan memnuniyetini artırmak, çevreye duyarlı, insan yaşamına saygılı sürdürülebilir bir şehir gelişimini sağlamak. Güçlü Toplum Eğitim ve istihdam koşullarını ve sosyal hizmetler, sağlık, kentleşme, ulaşım, kurumsal karar mekanizmaları gibi diğer toplumsal süreçleri geliştirerek bireylerin ve tüm toplumsal kesimlerin bütünleşmesini sağlamak ve böylece güçlü bir toplum çerçevesi oluşturmak. 21

22 4 İZMİR (TR31) BÖLGESİ NE GENEL BİR BAKIŞ 3.1 Dünya ve Avrupa da Genel Eğilimler Ġzmir Bölge Planı'nı hazırlarken göz ardı edilemeyecek küresel ekonominin temel geliģmeleri 2008 yılı finansal krizi, dünyadaki yeni küresel iģbölümü, iklim değiģikliği, enerji sorunu ve inovasyon ekonomileri olarak öne çıkmaktadır. UlaĢtırma ve iletiģimin kolaylaģması, maliyetlerin azalması dünya ticaretinin geliģmesine neden olmuģtur. GeliĢen dünya ticareti içinde Çin ve Hindistan baģta olmak üzere Asya ekonomileri yükselmekte, buna karģılık ABD, Japonya ve diğer geliģmiģ ülkelerin payı azalmaktadır. Çin ve Hindistan ın baģlangıçta düģük maliyetli iģgücüne dayalı ucuz ve teknoloji düzeyi düģük üretimleri zamanla taklitçi veya yenilikçi yüksek teknolojili ürünlere doğru yayılmaya baģlamıģtır yılları arasında Ġpekyolu ekonomileri hızlı bir dönüģüm geçirmiģtir. 21. yüzyıl boyunca bu dönüģümün devam etmesi ve dünya ekonomisinde Avrasya ağırlığının artması beklenmektedir. Finansal kriz sonucunda geliģmiģ ve çoğu geliģmekte olan ülkede daralma veya ekonomik gerileme ortaya çıkmıģtır. Çin ve Hindistan büyümeye devam ederek konumlarını güçlendirmiģtir. Türkiye ise 2008 ve 2009 yılında sırasıyla düģük büyüme ve daralma olarak krizin etkilerini yaģamıģtır. Ekonomik ve mali kriz, dünyada iģsizlik ve gelir dağılımı sorunları yaratmıģtır. Petrol ve gıda fiyatlarının ani yükseliģi ekonomik büyüme ve yoksullar üzerinde etkili olmuģtur. Diğer taraftan iklim değiģikliği, çevre sorunları, suyun kıtlaģması gibi konular çevresel sürdürülebilirliğin önemini güçlendirmiģtir. Önümüzdeki dönemde kentlerin yaģam ve ekonomi anlamında daha da öne çıkması beklenmektedir. Nüfus, istihdam ve ekonomik faaliyetler kentlerde yoğunlaģmaktadır. Kent nüfusunun artması, kırsal nüfusun azalması dünyada beklenen temel nüfus dinamikleridir. Nitelikli iģgücü ise AR-GE ve yenilik kapasitesi yüksek olan kentlerde yoğunlaģmıģtır. Bu çerçevede, Türkiye de olduğu gibi birçok bölgede bölgesel eģitsizlikler önemini korumaktadır. OECD nin 2010 yılı verilerine göre, OECD ülkeleri ortalama Gini katsayısı 0,31 iken ülkemize ait katsayı 0,41 düzeyindedir. Bu katsayı değeriyle Türkiye, gelir dağılımı eģitsizliği listesinde ġili ve Meksika dan sonra en yüksek değere sahip üçüncü ülke konumundadır. Türkiye'nin Ġpekyolu ülkeleri ile tarihsel ve kültürel yakınlığı, Türkçe'nin değiģik lehçeleri ile ticaret yapabilmesi, kapalı Hazar Havzası ile Orta Asya devletlerine denize uzanma imkânı sağlaması, yeni Ġpekyolu'nun ve boru hatlarının geçiģ noktası olması avantajları arasındadır. Bu avantajlar Türkiye'nin 2023 yılına doğru dünya enerji piyasalarının oluģumunda rol alması ve Ġpekyolu lojistiğinde söz sahibi olması için fırsatlar sunmaktadır. Ayrıca dünyada etkili olan yaģlanma ve uluslararası göç hareketlerinin de Türkiye de giderek daha fazla önem kazanması beklenmektedir. Metropollerin, sanayi ve turizm 22

23 kentlerinin büyüyen küresel göç hareketlerinden giderek daha fazla pay alması ve yaģlanma konusunun giderek daha belirginleģmesi beklenmektedir döneminde uygulanan Avrupa Birliği (AB) Uyum Politikası bölgesel geliģmiģlik farklarını azaltmada kaynakların büyük bölümü yeni katılan ülkelere kaymıģtır. Uyum politikası AB nin belirlediği Lizbon Stratejisi'ne ulaģmak için araç olsa da hedeflerin birçoğuna ulaģılamadığı görülmüģtür yılında hazırlanan Avrupa 2020 Stratejisi de Avrupa da akıllı büyüme, sürdürülebilir büyüme ve kapsayıcı büyüme kavramlarını önceliklendirmiģtir. Uyum fonlarına iliģkin en önemli uygulama aracı olan yapısal fonlar yakınsama bölgeleri, geçiģ bölgeleri ve rekabet edebilirlik bölgeleri olarak tahsis edilmiģtir. Tematik konulara yoğunlaģmanın önem kazanacağı görülmektedir. Yapısal fon tüzükleri ile belirlenen 11 tematik öncelik Ģu Ģekildedir: 1. Ar-Ge ve yenilik 2. Bilgi ve iletiģim teknolojileri 3. KOBĠ ler 4. Daha az karbon salınımı 5. Ġklim değiģikliğine uyum 6. Çevrenin korunması ve verimli kaynak kullanımı 7. Sürdürülebilir ulaģım ağları 8. Ġstihdam ve iģgücü hareketliliğinin desteklenmesi 9. Sosyal içerme ve yoksullukla mücadele 10. Eğitim ve yaģam boyu öğrenme 11. Kurumsal kapasite ve etkin kamu yönetimi Ayrıca döneminde mekan bazlı politika tasarımı ve uygulanması konusu öne çıkmaktadır. Bu yaklaģım bölgelerin kendi ihtiyaçlarına uygun politikaları tasarlama ve bunlara yönelik uygulama araçlarının geliģtirilmesini içermektedir. AB alansal gündemi tarafından belirlenen 6 mekansal öncelik bulunmaktadır: 1. Çok merkezli ve dengeli mekan organizasyonu 2. Entegre kalkınma (kent-kır) 3. Bölgelerarası iģbirliği 4. Güçlü yerel kalkınma dinamikleri 5. Mekânsal eriģilebilirlik 6. Ekolojik, kültürel ve doğal değerlerin yönetimi. AB de ve Türkiye de bölgesel politikaların uygulanmasında Düzey 2 bölgeleri temel alınmaktadır. Türkiye de üç farklı düzeyde oluģturulan istatistiki bölge birimlerine göre Düzey 3 bölgeler 81 ile karģılık gelmekte, komģu iller 26 Düzey 2 bölgeyi oluģturmakta ve komģu Düzey 2 bölgeleri 12 Düzey 1 bölgeyi meydana getirmektedir. 23

24 3.2 Türkiye deki Genel Eğilimler Türkiye nüfusu 2000 li yıllarda durağan bir yapıya bürünmüģtür. Nüfus artıģ hızındaki azalma eğiliminin 2025 yılına kadar sürmesi belenmektedir. Türkiye nin doğusuna gidildikçe doğum oranları yükselmektedir. Batısında ise özellikle alınan göç nedeniyle nüfus artıģ hızı daha yüksektir. YaĢ bağımlılık oranı ülke genelinde azalmasına rağmen Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde çok yüksek oranda seyretmektedir. Doğurganlık hızının düģmesi, sağlık koģullarında iyileģmeye bağlı olarak yaģam süresinin uzaması, nüfusun yaģ dağılımının da değiģmesine yol açmıģtır. Genç nüfusu ile bilinen Türkiye yaģlanmaya baģlamaktadır de ülke nüfusunun 82 milyona çıkması, yaģlı oranının % 7 lere ulaģması ve doğurganlık hızının yavaģlaması beklenmektedir. ġekil 2: Yıllar itibariyle Türkiye de nüfus, nüfus artıģ hızları ve projeksiyonları (binde) Kaynak: Kalkınma Bakanlığı BGUS Taslağı Göçün etkisi ile batı illerinin nüfusunun daha da artması, küçük illerin ise daha da küçülmesi beklenmektedir. Turizmin yoğun olduğu Antalya, Muğla ve Aydın gibi güney illerinde de hızlı nüfus artıģının devam etmesi beklenmektedir. Diğer yandan, 1950 li yıllardan itibaren ülkenin doğusundan batısına doğru yaģanan yoğun göç, günümüzde azalma eğilimine girmiģtir. ġekil 3: yılları arasında dönemler itibari ile net göç hızı Kaynak: Kalkınma Bakanlığı BGUS Taslağı 24

25 Ġstanbul her bölgeden göç alıp her bölgeye göç vermektedir. Ege Bölgesi kendi içinde aldığı ve verdiği göç ile öne çıkmaktadır. Ġzmir in de aralarında olduğu Aydın, Muğla gibi geliģmiģ illerin varlığı, göçün bölge içinde tutulabilmesine olanak vermiģtir. Bu anlamda Ġzmir Ege Bölgesi nin en büyük ili olması itibari ile aynı zamanda bir göç çekim merkezidir. Türkiye de eğitim düzeyi açısından en yüksek bölge Ankara dır. Üniversite ve üzeri eğitim durumuna sahip nüfusun 15 yaģ üzeri nüfusa oranı Ankara da 17,9 olurken, bunu en yakın takip eden Ġzmir de % 12,7, Ġstanbul da % 12,6 dır. 3.3 TR31 Ġzmir Bölgesi Nüfus yoğunluğu, kent nüfusu oranı ve nüfus artıģı açısından Türkiye ortalamasının üzerinde değerlere sahiptir. Nüfus yoğunluğu Türkiye de 98, AB ülkelerinde 116, Ġzmir de 333 tür. Nüfus artıģı uzun zamandır Türkiye ortalamasının üzerinde seyretmektedir. Projeksiyonlar nüfus artıģ hızının 2023 de Türkiye ortalaması altında kalacağını ve Ġzmir in bu açıdan 22. sırada yer alacağını göstermektedir. AB ortalamasında nüfus artıģ hızı % 0,25, Türkiye için % 1,3, Ġzmir de % 5,3 tür. ġekil 4: Ġllere göre ortalama nüfus artıģ hızları (binde), Kaynak: TÜĠK Ġzmir Bölge Müdürlüğü Türkiye ortalamasından daha yaģlı bir görünüme sahiptir. Türkiye de son 50 yılda doğurganlık hızı 6,9 çocuktan 2,03 çocuğa düģmüģ ve doğuģta beklenen yaģam süresi 43,6 yıldan 74,5 yıla yükselmiģtir. Demografik değiģimler nüfusun yaģlanmasına yol açmıģtır. Ġzmir de ortanca yaģ 34,1 ile Türkiye den (30,1) yüksektir. YaĢlanma ise ortalama yaģın 41,2 olduğu AB ülkeleri boyutuna ulaģmamıģtır. Genç nüfusun oranı ve yaģ bağımlılık oranı Türkiye ortalamasının altındadır. Nüfus artıģ hızı, doğurganlık oranları, ölüm hızı gibi farklı değiģkenleri dikkate alan 25

26 projeksiyonlar gelecekte Türkiye ve Ġzmir de yaģlı nüfusun artacağını göstermektedir yılında ortanca yaģın Türkiye de 34, Ġzmir de 38,9 olması beklenmektedir. ġekil 5: Ġllere göre ortanca yaģ, 2023 Kaynak: TÜĠK Ġzmir Bölge Müdürlüğü Ġzmir in göç hızı yavaģlamaktadır. Yıllar boyunca yüksek oranda göç alan illerin baģında gelen Ġzmir in net göç hızında son dönemlerde büyük düģüģ görülmektedir da binde 64, 2000 yılında binde 40 civarında olan net göç hızı 2011 yılında binde 2,26 olmuģtur. Bölge toplam nüfusu artmakta ancak ilçeler bazında farklı nüfus dinamikleri sergilenmektedir döneminde Konak, Kınık, Karaburun, Bayındır, Beydağ ve Kiraz ilçelerinin nüfusu azalmıģ, bunun dıģındaki ilçelerde nüfus artmıģtır. Aliağa ve Güzelbahçe en yüksek nüfus artıģı gösteren ilçelerdir. Nüfus artıģının Aliağa da sanayi geliģimi, Güzelbahçe de ise hızlı konut geliģimine bağlı olduğu söylenebilir. Kıyı ilçeleri olan Dikili, Foça ve Seferihisar ile son yıllarda sanayisi geliģimi gösteren Torbalı önemli nüfus artıģı yaģayan diğer ilçelerdir. Bu fotoğraf kent ve kır nüfuslarına göre ayrıģtırıldığında, Karaburun ve Beydağ hem kentsel hem de kırsal nüfus kaybı ile öne çıkmaktadır. Kırsal karakterle öne çıkan bu ilçelerde yaģam kalitesini artıracak ve yerel potansiyele uygun, ekonomik çeģitliliği artıracak uygulamalar geliģtirilmelidir. Kuzeyde Bergama ve Kınık, güneyde Torbalı, Bayındır, Selçuk ve Tire; doğuda ÖdemiĢ ve Kiraz sadece kırsal nüfus kaybı yaģayan, kentsel nüfusu artan ilçelerdir. Bu ilçelerde nüfusun köylerden ilçe merkezine, diğer ilçelere veya merkeze doğru kaydığı düģünülebilir. Ġzmir in üç ilçesinden birinde, merkez dıģındaki ilçelerin neredeyse tümünde gözlenen kırsal nüfus kayıpları, Ġzmir de 1 Tespit ve görseller Saygın Can Oğuz tarafından Ġzmir YüksekTeknoloji Enstitüsü Fen Bilimleri Enstitüsü nde yürütülmekte olan Kentsel DeğiĢim Dinamikleri, Ġzmir Örneği, baģlıklı tamamlanmamıģ doktora tez çalıģmasından alınmıģtır. 26

27 kırsal yerleģimlerin nüfus kaybını yavaģlatacak, kırsal ekonomileri canlandıracak tedbirlerin gerekliliğini iģaret etmektedir. Öte yandan Konak ilçesinde kentsel nüfusun istikrarlı düģme eğilimi, ilçede yürütülen kentsel dönüģüm çalıģmalarının sonucu olarak değerlendirilmekte ve aynı zamanda merkezin canlandırılmasına politikaların gerekli olduğunu göstermektedir. ġekil 6: Ġzmir ilçelerinde kent nüfusu ve kır nüfusunun değiģimi, Ortalama eğitim süresi artmasına karģın okul öncesi eğitim ile özel eğitim hizmetlerinin eriģilebilirliği ve mesleki eğitimin iģgücü piyasası ihtiyaçlarını karģılama düzeyi yetersizdir. Ġzmir de okuryazarlık oranı %97,7 düzeyindedir. 7,9 yıl olan ortalama eğitim süresiyle, Düzey 2 bölgeleri arasında Ankara nın (8,6 yıl) ardından ikinci sırada yer almaktadır. Bölge de ortalama eğitim süresi orta-uzun vadede artıģ eğilimi göstermesine karģın halen AB ortalamasının ve geliģmiģ ülkelerin gerisindedir öğretim yılında 4-5 yaģ grubu okul öncesi eğitimde yakalanan net okullaģma oranı Ġzmir de % 59,6 düzeyindedir. Bu düzey ülke ortalamasının (% 44) üzerinde olmasına karģın erken çocukluk eğitiminin zihinsel geliģime yüksek katkısı göz önünde bulundurulduğunda yeterli değildir. Diğer taraftan, mesleki eğitime yönelik ilginin ülke geneline paralel ve fakat daha güçlü olarak artması, derslik baģına öğrenci sayısı açısından Ġzmir (41) ile ülke ortalaması (35) arasındaki farkın açılmasına yol açmıģtır. Ġzmir iģgücü piyasası talep analizleri mesleki eğitimin piyasa gereksinimlerini karģılamakta yetersiz kaldığına iģaret etmektedir. Bu çerçevede, mesleki eğitimin özellikle uygulama boyutunun etkinliğinin artırılması gerekliliği karģımıza çıkmaktadır. Ġzmir, uluslararası düzeyde üniversiteler kenti olma potansiyeline sahiptir. Dördü devlet, beģi vakıf üniversitesi olmak üzere toplam dokuz üniversitesi, çok sektörlü ekonomik yapısı, Akdeniz ve Balkan ülkeleriyle olan tarihsel ve kültürel bağları ve akademisyenlerle öğrenciler için sunduğu yüksek yaģam kalitesiyle Ġzmir, uluslararası düzeyde üniversiteler kenti olma potansiyeli taģımaktadır. Mevcut üniversitelerin uluslararası nitelikte eğitim ve yenilik potansiyelinin güçlendirilmesi, etkili tanıtım çalıģmaları ve eğitime yönelik ulusal ve uluslararası yatırımların 27

28 desteklenmesiyle bu potansiyel hayata geçirilebilecektir. Kentin tüm üniversitelerinin temsil edildiği Ġzmir Üniversiteleri Platformu nun bu yöndeki iradesi, süreç için güçlü sinerji yaratmaktadır. Ġzmir de güçlü bir yönetiģim yapısı bulunmaktadır. Ġzmir Bölgesi düzeyinde iyi yönetiģim ilkelerinin hayata geçirilmesi amacıyla çok sayıda ve farklı düzeylerde faaliyet gösteren koordinasyon yapıları bulunmaktadır. Ġzmir Kalkınma Ajansı Yönetim Kurulu ve Kalkınma Kurulu, Ġzmir Kent Konseyi, Ġzmir Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu, Ġzmir Üniversiteler Platformu ve çeģitli sektörel ve tematik platformlar önemli bölgesel yapılardır. Dernek ve vakıflar olarak toplam STK kurulmuģtur itibariyle dernek ve 190 vakıf faal vaziyettedir. 150 yıllık dönem içinde kurulmuģ tüm STK lar amaçlarına göre incelendiğinde, ilk üç sırada eğitim (%16), ekonomik dayanıģma (% 13,2) ve sporgençlik (% 11,2), ve dini (% 11,1) konular bulunmaktadır. STK ların ekonomik, politik, hukuki, yönetsel anlamda yaygın sorunları mevcuttur. Ayrıca toplumda sivil topluma dahil olma bilincinin yükseltilmesi ve gönüllülüğü teģvik etmeye yönelik stratejilerin geliģtirilmesi gerekmektedir. Seçimlere katılım oranı, dernek sayısı, intihar oranı, boģanma oranı, gazete ve dergi tirajı, vergi tahsilat-tahakkuk oranı, net göç hızı, elektrik kayıp-kaçak oranı ve eğitimli nüfus oranı verileri değerlendirildiğinde, Ġzmir sosyal sermaye açısından Türkiye deki en geliģmiģ bölge olarak öne çıkmaktadır yılında ülke geneli ile paralel olarak sıçrama yapan iģsizlik oranı azalma eğilimindedir döneminde azalma eğilimi gösteren iģsizlik oranı, ülke geneline paralel olarak 2009 yılında bir sıçrama yaģamıģ, krizin etkilerindeki hafiflemeyle birlikte izleyen yıllarda gerileme baģlamıģtır. Ancak iģsizlikteki gerileme, diğer bölgelerle kıyaslandığında, göreli olarak düģük hızla gerçekleģmiģtir yılı itibariye % 14,8 olan iģsizlik oranı, Ġstanbul (% 11,3), Ankara (% 9,5) ve Türkiye (% 9,2) düzeylerinin oldukça üzerindedir ,7 13,9 12,0 10,5 11,8 16,2 15,1 14,7 14,8 Türkiye İzmir İstanbul 10 Ankara ġekil 7: Ġzmir, Ankara, Ġstanbul ve Türkiye ĠĢsizlik Oranları (%), Kaynak: TÜĠK Krizin ardındaki toparlanma döneminde istihdam, Türkiye ortalamasının üzerinde artıģ göstermiģtir. Ekonomik krizin hissedilmesiyle baģlayan süreçte Ġzmir istihdam gerçekleģmeleri, ülke geneli, Ankara ve Ġstanbul gerçekleģmeleriyle paralel seyir izlemiģ ancak toparlanma 28

29 Türkiye İstanbul Ankara İzmir Türkiye İstanbul Ankara İzmir Türkiye İstanbul Ankara İzmir sürecinde daha yüksek performans göstermiģtir. Ġzmir istihdamı 2009 yılını izleyen süreçte 6,5 puan artarak 2011 yılında % 45,5 düzeyine ulaģmıģtır yılı itibariyle istihdam oranı 0,2 puan gerileyerek % 45,3 düzeyinde gerçekleģmiģtir. Bu oran Ġstanbul ile eģit, Ankara nın 1,4 puan üzerinde, Türkiye ortalamasının 0,1 puan altındadır. ĠĢsizliğin temel nedeni bölgede iģgücüne katılım oranının görece yüksekliğidir. Ġzmir in istihdam oranı Türkiye geneliyle aynı düzeylerde olmasına karģın iģsizlik oranı Türkiye genelinin üzerinde seyretmektedir. Bu durumun temel nedeni Ġzmir de iģgücüne katılım oranının (% 53,2) Türkiye ortalamasının (% 50) üzerinde olmasıdır. ĠĢsizlikteki sıçramayı izleyen dönemde istihdamda önemli düzeyde artıģ kaydedilmiģ, ancak bu artıģ iģgücüne katılımdaki artıģı yeterince güçlü Ģekilde karģılayamamıģtır. ĠĢgücüne katılım oranındaki artıģın temel belirleyeni kadınların iģgücüne artan katılımıdır döneminde Türkiye geneli iģgücüne katılım oranlarına kadınlarda 5, erkeklerde 0,9 puan olarak yansıyan artıģlar, Ġzmir de (diğer iki metropol ile kıyasla daha yüksek düzeyde) sırasıyla 9,8 ve 6,1 puan olarak gerçekleģmiģtir. Bu artıģlar neticesinde 2012 yılında, Ġzmir de iģgücüne katılım oranı erkeklerde % 72,9 ve kadınlarda % 34,3 düzeyine ulaģmıģtır. Gerek ülke genelinde gerekse Ġzmir de erkeklerde iģgücüne katılma oranı 2012 yılında bir önceki yıla göre 0,7 puan gerilemiģ olmasına karģın kadınlarda artıģın 2012 yılında da sürdüğü görülmektedir Erkek Kadın Genel ġekil 8: Türkiye, Ġstanbul, Ankara ve Ġzmir de Cinsiyete Göre ĠĢgücüne Katılım Oranları Kaynak: TÜĠK Ġstihdamın sektörel dağılımına iliģkin uzun vadeli gözlemler özellikle sanayi sektörünün payında düģüģ, hizmetler sektörünün payında yükselme olduğunu göstermektedir yılında Ġzmir istihdamında tarımın payı % 10,9, sanayinin payı % 36,9, hizmetler sektörünün payı % 52,2 dir yılında tarımın payı % 10,1 e, sanayinin payı % 31,6 ya düģmüģ, hizmetler sektörünün payı % 58,4 e yükselmiģtir yılında finansal krize bağlı olarak istihdamın sektörel dağılımında da bir kırılma yaģandığı görülmektedir. Kriz sonrası dönemde ( ) Ġzmir de tüm sektörlerde istihdam yükselmiģ, tarımda 78 bin, sanayide 105 bin ve hizmetlerde 57 bin düzeyinde istihdam artıģı kaydedilmiģtir. 29

30 70,0 60,0 52,2 53,0 56,3 59,7 61,1 63,4 57,8 56,7 58,4 50,0 40,0 30,0 20,0 10,0 36,9 36,4 33,1 31,1 31,5 28,1 10,8 10,6 10,6 9,2 7,5 8,5 30,4 30,7 31,6 11,8 12,6 10,1 Tarım (%) Sanayi (%) Hizmetler (%) 0, ġekil 9: Ġzmir de Ġstihdamın Sektörel Dağılımı, Kaynak: TÜĠK Ġzmir e yönelik kamu yatırımlarında en yüksek payı ulaģtırma sektörü almaktadır Yılı Yatırım Programı nda iller bazında ayrıģtırılabilen kamu yatırımları ödeneklerinden Ġzmir e ayrılan tutar yaklaģık 704,6 milyon TL dir. Bu miktarın sektörel dağılımında en yüksek payı ulaģtırma-haberleģme sektörü (% 37) almaktadır. Öne çıkan yatırımlar Ġzmir-Ġstanbul Otoyolu, Ġzmir-Ankara Yüksek Hızlı Tren Yolu, Adnan Menderes Havalimanı Ġç Hatlar Terminali, Kuzey Ege (Çandarlı) Limanı, Kruvaziyer Limanı, KemalpaĢa Lojistik Merkezi, Sabuncubeli Tüneli, Konak Tünelleri, Buca- YeĢildere Bağlantı Yolu (Uçan Yol), Ġzmir Körfez GeçiĢi, Deniz UlaĢımını GeliĢtirme Projesi, Gaziemir Fuar Alanı, DSĠ Sulama ve Baraj Projeleri olarak sıralanabilir. 30

31 Harita 1: Kamu Yatırımları 31

32 Üniversiteler ve iģletmelerde yenilik göstergeleri, özellikle proje yazma, iģbirliği, tasarım, sınai mülkiyet hakları gibi konuların güçlendirilmesi gerektiğine iģaret etmektedir. Ġzmir 9 üniversite, 66 fakülte, 35 meslek yüksekokulu ile ülke genelindeki 81 bin kayıtlı araģtırmacının % 9 una (7.240) sahiptir döneminde üniversitelere ait patent baģvurusu 51, tescil edilen patent sayısı ise 11 dir. Üniversite-sanayi ortak projelerine yönelik SAN-TEZ programına yılları arasında yapılan proje baģvurusu 84 olup, bu baģvurulardan 39 tanesi (% 46) kabul edilmiģtir. Aynı dönemde araģtırmacı baģına 0,9 yayın düģmektedir. Bu göstergeler üniversitelerdeki potansiyelin daha fazla değerlendirilmesi için proje yazma kapasitesi, iģbirliği, sınai mülkiyet hakları gibi konularda çalıģmalar yapılması gerektiğini göstermektedir. Diğer yandan, yaklaģık 28 bin imalat sanayi firmasına sahip Ġzmir de 12 firmada Ar-Ge merkezi bulunmaktadır. Ar-Ge birimine sahip olma oranı % 15 düzeyindedir döneminde TEYDEB Ar-Ge desteklerine (1501 ve 1507) 416 firma baģvuru yapmıģtır. Aynı dönemde firmalardan patent baģvurusu yapılmıģtır. YaklaĢık 30firmaya 1 patent baģvurusu düģmektedir. ġemsiye kuruluģların neredeyse tamamı bilgilendirme ve yönlendirme hizmeti verirken, sınai mülkiyet hakları, proje hazırlama ve yönetme, teknoloji transferi ve lisanslama, ürün geliģtirme ve spin-off firma kurma gibi yenilik ekosisteminin diğer önemli faaliyetlerine iliģkin hizmetler zayıftır. ĠĢletmelerin % 81 i üniversite ve araģtırma merkezleri ile iģbirliği içerisine girmemektedir. Ayrıca, iģletmelerin sadece % 5 i yenilik projelerinin fikir kaynağını üniversiteler olarak göstermiģtir. Üniversite ile sanayiyi bir araya getirecek çalıģmalar önem kazanmaktadır. Yıl Ar-Ge'ye Ayrılan Pay (%) Tablo 2: ĠĢletmelerin Ar-Ge ve Yenilik Göstergeleri Ar-Ge ÇalıĢanı Oranı (%) Yeni Mal (Toplam) 32 Yeni Hizmet (Toplam) Patent BaĢvurusu (Toplam) ,5 2, ,3 3, ,8 3, ,8 4, Kaynak: Ġzmir Bölgesel Yenilik Stratejisi Sektörel bağlantılar incelendiğinde, özellikle imalat sanayi sektörlerinin katma değeri yüksektir. Ġzmir de Girdi-Çıktı Analizi kok kömürü, rafine edilmiģ petrol ürünleri ve nükleer yakıt imalatı, kimyasal madde ve ürünlerin imalatı, ana metal sanayi, yeniden değerlendirme, elektrik, gaz, buhar ve sıcak su üretimi ve dağıtımı sektörlerini hem ileri hem de geri bağlantı endeksleri bağlamında ön planda olan sektörler (I. Hirschman Kategorisi) olarak ortaya koymuģtur. Bu sektörler hem bölge ekonomisinde bir geniģleme olmasında göreceli olarak yüksek üretim artıģları yaratacaklar, hem de kendilerine yönelik nihai talep artıģında diğer sektörlerden daha yüksek üretim artıģı göstermektedir. Kümelenme konusunda birçok sektör öne çıkmaktadır. Organik gıda, sağlık, makine metal döküm, havacılık ve uzay, iģlenmiģ meyve ve sebze, endüstriyel havalandırma, iklimlendirme ve soğutma sektörlerinde kümelenme çalıģmaları devam etmektedir.

33 Gayri safi katma değer (GSKD) düzeyi yüksek olmasına karģın artıģ oranı göreli olarak düģüktür. TÜĠK 2010 yılı GSKD verilerine göre Milyon TL ve % 6,5 pay ile Ġzmir, Milyon TL ve % 26,9 paya sahip Ġstanbul ile Milyon TL ve % 8,7 paya sahip Ankara nın ardından en yüksek değere ulaģan 3 üncü bölgedir. Bununla birlikte, döneminde Ġzmir de % 89,1olarak kaydedilen GSKD artıģ oranı, Türkiye genelinde % 98,1 olmuģtur. GSKD artıģı açısından Ġzmir, Türkiye geneli ile Ankara (% 103,3) ve Ġstanbul a (% 91,8) göre geridedir. Diğer taraftan, en güncel istatistiki verilere göre Ġzmir de% 14,1 düzeyinde gerçekleģen dönemi oransal GSKD artıģı, hem % 13,4 lük Türkiye geneli artıģ oranından, hem de sırasıyla % 12,5 ve % 11,6 olan Ġstanbul ve Ankara artıģ oranlarından yüksektir. Son gözlem döneminde kaydedilen bu yüksek performans Ġzmir ekonomisi için olumluluk arz etmektedir. Sahip olduğu tarımsal potansiyele rağmen bölge ekonomisinde tarımın payı azalmaktadır. Ġzmir ekonomisinde tarım sektörünün payı nispeten düģük olup, tarımın (GSYĠH) içindeki payı da yıllar itibariyle azalmaktadır yılında GSYĠH içinde % 10,4 olan tarımın payı 2001 de % 7,5 seviyesine gerilemiģtir. Yine GSKD içinde 2004 yılı itibarıyla % 6 olan tarım sektörünün payı 2007 de % 4,6 düzeyine inmiģ, sonrasında artıģ göstererek 2010 yılında % 5,9 olarak gerçekleģmiģtir. Ġzmir tarım sektörünün Türkiye tarımsal GSKD si içindeki payı % 4 olup, büyüklük açısından 26 Düzey 2 bölgesi içinde 11. sırada bulunmaktadır. Tarımda sulamada modern yöntemler yeterince yaygın kullanılmamaktadır. Toplam tarım alanının % 82 si sulanabilir niteliktedir. Bu arazinin ancak % 64 ü sulanmaktadır. Türkiye de sulanan alanın % 93 ü yüzeysel sulama yöntemleriyle (karık, tava ve salma) sulanmaktadır. Sulu tarıma geçiģ ile birim alandan elde edilen gelir yaklaģık 5 kat artmaktadır. Basınçlı (yağmurlama ve damla) sulama sistemleri ile yüzeysel sulamaya göre % oranında su tasarrufu, % oranında verim artıģı, % 50 gübre, % 30 ilaç tasarrufu elde edilmektedir. Modern yöntemlerle sulamanın yaygınlaģtırılması gereklidir. Üretim değerinde bitkisel üretimin payı azalırken hayvansal üretimin payı artmaktadır. Bitkisel üretimde meyve ve sebze alanlarının daha fazla, tahıllar ve diğer bitkisel ürünler ile nadasa ayrılan alanların daha azdır. Meyve ürünleri olarak baģta zeytin olmak üzere üzüm, kiraz, mandalina, incir ve Ģeftali öne çıkmaktadır. Tarla ürünleri üretiminde baģta pamuk olmak üzere silajlık mısır, patates, mısır (dane), buğday ve tütün ön plana çıkan ürünlerdir. Ayrıca toplam süs bitkileri üretim alanı açısından % 24 lük pay ile (802 hektar) birinci sırada bulunmaktadır. Toplam tarımsal üretim değeri içindeki hayvansal üretim değerinin payı 2006 da % 31,3 iken 2011 de % 42,4 e yükselmiģtir. Ġl hayvansal üretim değerinin % 38,7 sini süt üretimi, % 27 sini beyaz et üretimi, % 23,6 sını kırmızı et üretimi oluģturmaktadır. Su ürünleri yetiģtiriciliği üretimi, 30 ilçesinin 17 si deniz kıyısına bağlı olan Ġzmir de 2006 yılına göre yaklaģık %16 oranında artarak tona ulaģmıģtır. Ürün değerinin artırılması için katma değerin yükseltilmesi, altyapının iyileģtirilmesi ve pazarlama olanaklarının geliģtirilmesi gerekmektedir. 33

34 Bitkisel Üretim Toplamı Su Ürünleri Üretimi Toplamı ġekil 10: Ġzmir Ġli Tarımsal Üretim Değerinin DeğiĢimi, , (TL) Kaynak: Ġzmir Gıda Tarım ve Hayvancılık Ġl Müdürlüğü, 2012 Organik tarımsal üretimin payı azalmaktadır. Ġzmir organik tarım yapılan alan oranı açısından Türkiye ortalamasının üzerindedir. Ancak gerek organik tarımsal üretim yapan çiftçi sayısı, gerekse üretim alanı açısından Türkiye ve Ege Bölgesi ndeki payı azalmaktadır yılları arasında organik tarımsal üretim yapan çiftçi sayısının Ege Bölgesi içindeki payı % 30,3 ten % 16 ya, Türkiye genelindeki payı da % 10,5 ten % 3,3 e düģmüģtür. Bu dönemde 134 ü bitkisel ürün, 6 sı da hayvansal ürün olmak üzere toplam 140 adet organik ürüne iliģkin üretim yapılmıģtır. Tarımda katma değeri artırmak için organik üretim ve iyi tarım uygulamalarının yaygınlaģtırılması önemli katkılar sağlayacaktır. Tarım arazileri tarım dıģı kullanımlar ve verimsizleģme gibi nedenlerle azalmaktadır hektar yüzölçüme sahip toplam tarım alanında hektar tuzlu-alkali, 285 hektar alkali, hektar tuzlu ve hektar hafif tuzlu olmak üzere toplamda hektar (% 9) alanda çoraklaģma sorunu bulunmaktadır hektar alanda fena, hektar alanda yetersiz düzeyde olmak üzere toplamda hektar (% 24) alanda drenaj açısından sorun bulunduğu belirlenmiģtir ,7 hektar tarım arazisi baģta konut amaçlı olmak üzere madencilik, sanayi ve turizm amacıyla tarım dıģında kullanılmaktadır. Birçok ilçede temel sektör durumunda olan tarımın zayıflamasında bu sorunlar önemli rol oynamaktadır. Sanayi üretimi artmakta ancak sanayinin katma değer üretim gücü azalmaktadır. TÜĠK verilerine göre, 2010 yılı itibariyle Ġzmir ili sanayi sektörü gayri safi katma değeri, Türkiye sanayi sektörü GSKD si içinde % 6,3 paya sahiptir. Bu pay 2004 yılında % 7,3 seviyesindeyken yıllar itibariyle azalma göstermiģtir. Sanayi sektörü GSKD sinin Ġzmir ili toplam GSKD si içindeki payı yılları arasında % 30,4 ten % 25 e kadar gerilemiģ, 2010 yılında (bir önceki yıla göre 0,8 puanlık artıģla) %25,8 olarak gerçekleģmiģtir. Bu dönemde hizmetler sektörü lehine gerçekleģen söz konusu azalma, Ġzmir i ĠBBS Düzey 2 bölgeleri arasında GSKD sanayi payının (TR42 Kocaeli, Sakarya, Düzce, Bolu, Yalova bölgesinden sonra) en fazla gerilediği ikinci bölge yapmıģtır. Ġzmir de ana sanayi kollarının bulunmayıģının ve teģvik sisteminin bu tabloyu önemli oranda etkilediği değerlendirilebilir döneminde sektör GSKD sinde kaydedilen göreli olarak düģük artıģa karģın Ġzmir ili sanayi sektörü Türkiye sanayi sektörü içerisinde önemli bir yere sahiptir. 34 Hayvansal Üretim Toplamı

35 Ġstanbul Sanayi Odası (ĠSO) tarafından hazırlanan Türkiye nin 500 Büyük Sanayi KuruluĢu 2012 sıralamasında, 198 firmaya sahip Ġstanbul dan sonra en fazla firmayla temsil edilen ikinci il 32 firma ile Ġzmir dir. Sanayinin ürettiği katma değerin artırılmasında özellikle Ar-Ge ve yenilik çalıģmaları önem taģımaktadır. Ġzmir sanayisi önemli düzeyde sektörel zenginlik göstermektedir. Sanayi özellikle metal eģya, gıda ürünleri, giyim eģyası, mobilya, deri, motorlu kara taģıtları, kimya, plastik, makine ve ekipman imalatı, ağaç ürünleri, kağıt ürünleri ve tütüne dayanmaktadır. Ġmalat sanayinde giriģim sayısı bakımından fabrikasyon metal ürünleri imalatı (% 19,09), mobilya imalatı (% 15,32), giyim eģyalarının imalatı (% 15,16), gıda ürünlerinin imalatı (% 12,14), deri ve ilgili ürünlerin imalatı (% 5,04) sektörleri öne çıkmaktadır. Ġstihdam bakımından ise ilk beģ sırada gıda ürünlerinin imalatı (% 15,60), giyim eģyalarının imalatı (% 15,39), fabrikasyon metal ürünleri imalatı (% 9,65), mobilya imalatı (% 7,54), motorlu kara taģıtı, treyler ve yarı treyler imalatı (% 6,77) sektörleri bulunmaktadır. Sektörel çeģitliliğin daha fazla katma değere dönüģmesi için Ar-Ge ve yenilik çalıģmaları yanısıra sektörlerin kendi arasında iģbirlikleri önemlidir. Bölge konumu, sektörel çeģitliliği ve altyapısı ile yatırımlar için önemli bir çekim noktasıdır ancak yatırım ortamını güçlendirecek düzenlemelere ihtiyaç bulunmaktadır. Organize sanayi bölgeleri, serbest bölgeler ve teknoloji geliģtirme bölgesi yatırımcılara birçok olanak tanımaktadır. Sanayi, turizm, tarım sektörleri yanısıra jeotermal kaynakları ve rüzgâr enerjisi potansiyeli ile alternatif enerji kullanımına yönelik yatırımlar da olanaklıdır. Yeni teģvik sistemine bağlı olarak yakın komģu iller karģısındaki göreli dezavantajlı durumu, Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliği uyarınca üç yıl içerisinde üretime geçme zorunluluğu ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı nca sağlanan kredilere eriģimde Ġzmir in geliģmiģ bölge kategorisinde yer alması üst ölçekten kaynaklanan önemli sorunlardır. Doğrudan Yabancı Sermayeli GiriĢimlerin Yatırım Ortamı Değerlendirme AraĢtırması sonuçlarına göre, Ġzmir de iģ yapan yabancı sermayeli giriģimlerin özellikle Ġzmir de yatırım yapmalarını sağlayan etkenler Ġzmir Limanı (%20), yaģam kalitesi (%14), önemli uluslararası pazarlara yakınlık (%13) ve nitelikli ve ucuz iģgücü (%12) biçiminde sıralanmıģtır. Ġzmir in seçilme nedenleri arasında yaģam kalitesinin ikinci sırada yer alması dikkat çekicidir. 35

36 ġekil 11: Ġzmir'in Türkiye ve Dünyadaki Yeri Organize Sanayi Bölgeleri ve Serbest Bölgeler gibi özel yatırım alanlarında sunulan kapasitenin kullanımının artırılması gerekmektedir yılı itibariyle dokuzu hizmete sunulmuģ, dördünün altyapı inģaatları devam eden 13 OSB bulunmaktadır. OSB yüzölçümü açısından (4.763 hektar) % 28,26 payla Ege Bölgesi, % 7,78 payla ülke toplamı içinde birinci sıradadır. Hizmete sunulan OSB lerdeki adet parselin % 60 ı tahsis edilmiģ, % 40 ı ise boģtur. Tahsis edilen parselin inde fabrikalar faaliyet göstermekte olup 2011 yılı sonu itibariyle 158 fabrikanın inģaatı devam etmektedir. Ege Bölgesi ndeki üç serbest bölgeden ikisi Ġzmir dedir yılında Türkiye nin en yüksek ticaret hacmine sahip ikinci serbest bölgesi Ege Serbest Bölgesi nde kiģi, Ġzmir Serbest Bölgesi nde ise kiģi istihdam söz konusudur. Bir önceki yıla göre istihdam Ege Serbest Bölgesi nde % 3,5 artmıģ, Ġzmir Serbest Bölgesi nde ise % 3,4 azalmıģtır. Özel yatırım bölge yönetimlerince önceliklendirilen altyapı iyileģtirme ihtiyaçlarında ilk sıraları ulaģım-taģımacılık, atık yönetimi, enerji altyapısı, sosyal donatı ve çevre kalitesi baģlıklarının yer aldığı görülmektedir. Önemli bir potansiyel sunan bu üretim alanlarına yatırımcıların ilgisinin tanıtım ve teģvik politikaları ile artırılması gerekmektedir. Teknoloji düzeyinin artırılmasında Teknoloji GeliĢtirme Bölgelerine önemli roller düģmektedir. Ġzmir de faaliyette olan bir adet teknoloji geliģtirme bölgesi Ġzmir Teknoloji GeliĢtirme Bölgesi (ĠZTEKGEB) bulunmaktadır. Öte yandan 2012 yılında sürdürülebilir tarım, sürdürülebilir enerji ve biliģim temalarına yoğunlaģması planlanan Ġzmir Bilim ve Teknoloji Parkı Teknoloji GeliĢtirme Bölgesi (Ġzmir Ekonomi Üniversitesi), 2013 yılında bir bölümünün de sağlık alanında uzmanlaģması planlanan Dokuz Eylül Teknoloji GeliĢtirme Bölgesi (Dokuz Eylül Üniversitesi) kurulmuģtur. Bu iki teknoloji geliģtirme bölgesinin altyapı çalıģmaları devam etmektedir yılı itibari ile ĠZTEKGEB de faaliyetteki 64 firma ve 319 çalıģan 2012 yılında 84 firma ve 417 çalıģana yükselmiģtir. Bu çalıģanların % 86 sı Ar-Ge personeli statüsündedir. Mevcut TGB nin kapasitesinin geliģtirilmesi, altyapısının iyileģtirilmesi ve ihtisaslaģmıģ yeni bölgeler kurulması önemlidir. TGB lerdeki fiziki altyapı kadar, 36

37 çalıģan Ar-Ge personeli de bölge ihracatı ve bölge tarafından yaratılan ekonomik değer açısından kritiktir. Yenilenebilir enerji kaynakları ve teknolojileri bakımından önemli bir potansiyel mevcuttur ,2 MW teorik kapasitesiyle rüzgâr enerjisi açısından oldukça zengindir ancak bu potansiyelin yalnızca % 2,6 sı kullanılabilmektedir. Potansiyelin değerlendirilmesiyle üretilecek enerji miktarı, Ege Bölgesi nin toplam elektrik tüketiminden büyüktür. Ġzmir de rüzgar enerjisine iliģkin altyapı yatırım alanlarının, çevresel etkilerin de göz önüne alınarak değerlendirilmesi gerekmektedir. GüneĢ enerjisinden yararlanma potansiyeli açısından en avantajlı Ģehirlerden birisidir. Türkiye nin güneģ kapasite oranı en yüksek alanı olan Antalya bölgesinde oran % 20, Ġzmir de ise % civarındadır. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından güneģ enerjisinden elektrik üretimi yatırım izni verilebilecek bölgeler arasında bulunmaması olumsuzluk teģkil etmektedir. Bölgede güneģ enerjisi teknolojilerinin üretilmesi, bölgenin ileri teknolojiler konusunda geliģmesine katkı sağlayacak stratejik bir yaklaģım olarak ortaya çıkmaktadır. Ġzmir de kullanıma elveriģli tarım alanlarının bulunması, hayvansal ve bitkisel atık miktarı potansiyeline bağlı olarak, biyogazdan elektrik üretim potansiyeli yaklaģık 537 MW civarındadır. Ġzmir ilinde biyokütle lisansı almıģ kurum/kuruluģ bulunmamaktadır. Jeotermal kaynaklar ise sıcaklıkları açısından çeģitlilik göstermekte ve farklı alanlarda kullanım imkânı sunmaktadır. Ġzmir ilinde mevcut jeotermal alanlardaki jeotermal potansiyelin kullanılır hale gelmesi ile birlikte, 5 kat fazla konutun ısıtılabileceği görülmektedir. Konumu ve sahip olduğu altyapı itibari ile önemli bir lojistik merkezdir. Ġzmir Limanı, yıllık gemi kabul kapasitesiyle Ege Bölgesi nin en büyük limanıdır. Ġç Anadolu ve Ege Bölgesi nin ithalat kapısı olması yanında demiryolu ve karayolu bağlantıları ile Avrupa, Ortadoğu ve Asya ülkeleri arasında önemli bir ticaret limanı olma özelliğine sahiptir yılında, TCDD tarafından iģletilen limanlardan yapılan yüklemelerin yaklaģık % 70 i ve konteyner trafiğinin % 77 si Ġzmir Limanı ndan gerçekleģmiģtir. TCDD tarafından, limanın altyapısının ve bünyesindeki ekipmanların yenilenmesi, liman sahalarının daha verimli kullanılmasını sağlamak üzere çalıģmalar yapılmaktadır. Diğer yandan lojistik sektörünü güçlendirecek önemli yatırımlar söz konusudur. Kuzey Ege (Çandarlı) Limanı ve KemalpaĢa Lojistik Köyü yatırımlarının inģasına baģlanmıģtır. Limanın 20 milyon ton/yıl kapasitesi, hektarlık stoklama sahası ile dünyanın ilk 10 limanı arasına girmesi, Akdeniz in ise en büyük limanı olması, büyük transit gemilerin yükleme/boģaltma yapabileceği bir liman olması öngörülmektedir. YaklaĢık iki milyon metrekarelik bir alan üzerinde yapılacak KemalpaĢa Lojistik Köyü nün Türkiye nin en büyük lojistik üssü olması, ilk etapta KOSBĠ nin daha sonra Ġzmir ve tüm Ege bölgesinin yük trafiğine hizmet etmesi planlanmaktadır. Ġç ve dıģ ticaret geliģmiģtir. Ġzmir çağlar boyunca ticaret yollarının baģlangıç ve bitiģ noktasındaki konumu ile önemli bir ticaret merkezi olmuģtur. Ġstanbul, Bursa, Manisa, Denizli, Aydın ve Muğla 37

38 baģta olmak üzere diğer illerin hemen hepsi ile yoğun bağlantılar içindedir. UlaĢım olanakları, Organize Sanayi Bölgeleri, Serbest Bölgeleri, Uluslararası Fuarı ve büyük bir limanın varlığı yanında, Ticaret Odaları, Ġhracatçı Birlikleri, Sanayi Odası ve Ticaret Borsası gibi meslek kuruluģlarının faaliyet ve gayretlerine bağlı olarak ticaret geliģmiģtir. Ġzmir in ticaret hacmi, Türkiye ticaret hacminin % 7 sini oluģturmaktadır. Ege Bölgesi ihracatının % 93 ü Ġzmir den gerçekleģmektedir. Firmaların ticari satıģları açısından Ġzmir, Ġstanbul ve Bursa nın ardından ticari hareketliliği en yüksek üçüncü il konumundadır. Özellikle gıda ürünleri, inģaat malzemeleri, tekstil ürünleri, ağaç ürünleri ve mobilya, kimyevi ürünler, tarım ürünleri ticareti, Ġzmir ticaretine ivme kazandırmaktadır. Ulusal ve uluslararası banka ağı ve borsaları ile Ġzmir güçlü bir sermaye piyasası altyapısına sahiptir. Ayrıca, sanayiye sunduğu girdi tedarikinde kendine yeterliliği en yüksek il durumundadır. DıĢ ticaret dengesi açık vermektedir döneminde Ġzmir de dıģ ticaret hacmi 2,8 kat artıģ gösterirken, Ege Bölgesi dıģ ticaret hacmi 3,8 kat, Türkiye geneli dıģ ticaret hacmi 3,4 kat artıģ göstermiģtir. Bu geliģmeler neticesinde, 2002 yılı itibarıyla Türkiye dıģ ticaret hacmi içinde % 5,8 olan Ġzmir in payı, 2012 de % 4,9 a gerilemiģtir yılında 489 milyon dolar fazla veren Ġzmir iline ait dıģ ticaret dengesi, 2004 ten itibaren açık vermeye baģlamıģ ve bu açık 2012 yılında 1,9 milyar dolar olmuģtur. Ġhracatın ithalatı karģılama oranı 2002 de % 121 seviyesinde iken düģüģ göstererek, 2011 de % 76, 2012 yılında ise % 82 düzeyinde gerçekleģmiģtir de bu oran Türkiye genelinde % 64, Ege Bölgesi nde ise % 99 dur. Bu veriler Ġzmir de ithalat ve ihracat arasındaki dengenin ithalat yönüne kararlı biçimde kaydığını göstermektedir. Milyon dolar Yüzde 7,00 6,00 5,00 4,00 3,00 2,00 1, Türkiye İzmir İzmir/Türkiye, Sağ Eksen ġekil 12: Ġzmir ve Türkiye de DıĢ Ticaret Hacminin GeliĢimi ve Ġzmir in Payı, , (%), milyon dolar Kaynak: TÜĠK, ,00 38

39 Ġhracat geliģmekte ancak ülke içindeki payı düģmektedir yılında Türkiye nin ihracatı 152,5 milyar dolar, Ege Bölgesi nin ihracatı 17 milyar dolar ve Ġzmir in ihracatı 8,6 milyar dolar düzeyinde gerçekleģmiģtir döneminde Türkiye nin toplam ihracatı 3,2 kat, Ege Bölgesi nin ihracatı 3,1 kat, Ġzmir in ihracatı ise 2,1 kat artmıģtır yılında, Ege Bölgesi ihracatından % 67,6 oranında ve Türkiye toplam ihracatından % 7,7 oranında pay alan Ġzmir ili, 2012 yılında bu paylarını, sırasıyla % 50,7 ve % 5,7 ye düģürmüģtür. Ġzmir ilinin ihracat potansiyeli güçlü olan sektörlerin geliģimi önem kazanmaktadır. Ana sektörler itibariyle incelendiğinde en önemli payın imalat sanayi sektörüne ait olduğu görülmektedir yılları arasında imalat sanayinin toplam ihracattan aldığı pay % arasında değiģirken, ikinci sırada yer alan tarım ve ormancılık sektörünün payları ise % 8-12 arasında değiģmektedir. Milyon Dolar Pay (%) 9,0 8,0 7,0 6,0 5,0 4,0 3,0 2,0 1, Türkiye İzmir İzmir/Türkiye, Sağ Eksen ġekil 13: Ġzmir ve Türkiye de Ġhracatın GeliĢimi ve Türkiye Ġhracatında Ġzmir in Payı , (%), milyon dolar Kaynak: TÜĠK, 2012 Ġzmir'in tek sınır ülkesi Yunanistan dır. Yunanistan-Ġzmir dıģ ticaret iliģkisi incelendiğinde, son yıllarda Ġzmir in Yunanistan a olan ihracatının gerilediği görülmektedir. Türkiye nin Yunanistan a ihracatındaki gerilemeye paralel bu durumun temel nedenin Yunanistan ekonomisinin küresel ekonomik krizden yoğun olarak etkilenmesi olduğu değerlendirilmektedir. Türkiye nin Yunanistan a ihracatında Ġzmir in payı 2008 de 184 milyon dolar büyüklük ve % 7,57 orana sahip iken, 2012 yılında bu büyüklük 98 milyon dolara, pay ise %6,99 a gerilemiģtir. Bu değerler son 5 yılda Ġzmir in Yunanistan a ihracat büyüklüğünün neredeyse yarı düzeyine indiğini göstermektedir. DıĢ ticarette teknoloji düzeyi artmaktadır. Ġzmir milyon dolar orta ve ileri teknolojili mal ihracatı ile Türkiye de iller arasında beģinci sıradadır yılında DüĢük Teknolojili ürünlerin ihracattaki payı % 61 iken yıllar itibariyle azalarak 2011 yılında % 37,8 e gerilemiģtir. Orta-Ġleri 39 0,0

40 Teknolojili ürünlerin payı % 20,2 den % 33,2 ye, Orta-DüĢük Teknolojili ürünlerin payı da % 18 den % 27,8 e yükselmiģtir. Ġleri teknolojiye sahip ürünlerin il ihracatındaki payı ise ortalama % 1 ler civarında seyretmiģtir. Tıpkı ihracatta olduğu gibi ithalatta da teknoloji düzeyi bakımından ilerleme görülmektedir. Ancak ihracatta ileri ve orta-ileri teknolojili ürünlerin toplam payı % 34 iken, ithalatta bu oran % 52 düzeyindedir. Bu da ilin ihraç ettiğinden daha fazla ileri teknolojili ürün ithal ettiğini göstermektedir. Tablo 3: Ġzmir Ġmalat Sanayi Ġhracatının Teknoloji Düzeyine Göre DeğiĢimi, Kaynak: Ġzmir Ġli Potansiyel Yatırım Konuları AraĢtırması Tablo 4: Ġzmir Ġmalat Sanayi Ġthalatının Teknoloji Düzeyine Göre DeğiĢimi, Kaynak: Ġzmir Ġli Potansiyel Yatırım Konuları AraĢtırması Ġhracatın niteliği rekabetçi avantajlar sunmaktadır. Ġhracata konu mallarda çeģitlilik performansı açısından 193 ürün ile Ġstanbul'dan sonra ikinci sırada yer almaktadır. 76 ilin rekabetçi biçimde ihraç edilen ürün çeģitliliği ortalaması 40 dır. ÇeĢitlilik değeri yüksek olan bir ilde var olan beceriler çok sayıda ürünün rekabetçi avantajla üretilmesine ve ihraç edilmesi için uygundur. Çok sayıda ilin ihracat sepetinde yer alan ihraç ürünleri sıradan ürün olarak kabul edilmektedir. Sıradanlık değerinin düģük olması, özel/nadir ürünlerin ihracatında rekabet avantajına sahip olduğunu göstermektedir. Ġstanbul, Rize, Sakarya ve Ankara'dan sonra Ġzmir sıradanlığın en düģük olduğu beģinci il konumundadır. Nitelikli sıçrama bir ilin mevcut sanayi yapısı ile daha nitelikli ürünleri ihraç edebilme kapasitesini göstermektedir. Ġzmir, Ġstanbul'un ardından sıçrama kabiliyeti en yüksek ikinci il durumundadır. Bu nitelikler, Ġzmir in ihracatının uygun politikalarla etkili biçimde yükseltilebileceğini göstermektedir. 40

41 ġekil 14: Ġhracatın Sıradanlığı ve ÇeĢitliliğine Göre Ġller, 2009 Kaynak: Ġl Ġl DıĢ Ticaret Raporu Son yıllarda turizm sektörü hızlı bir geliģme göstermektedir, ancak bölgede kullanılmayan önemli bir potansiyel mevcuttur yılında gelen yabancı turist sayısı bir önceki yıla göre % 18,53 artıģ göstermiģtir. Türkiye ye gelen yabancı turistlerin tercih ettikleri iller arasında Antalya, Ġstanbul ve Muğla dan sonra Ġzmir dördüncü sıradadır. Tesislerin doluluk oranı % 23,3 düzeyinde yabancı turistlere aittir. Ġzmir Ġtalya, Belçika, Fransa ve Hollanda dan Türkiye ortalamasının (% 5) oldukça üzerinde bir oranda turist çekebilmektedir. Ancak, Türkiye ye ciddi oranda turist gönderen Almanya, Rusya ve Ortadoğu ülkelerinden yeterince turist çekememektedir. Buna tarihi ve kültürel yakınlığını göz önüne alarak Yunanistan ı da eklemek mümkündür. Türkiye kruvaziyer turizminde Ġzmir son yedi yıldır yükselen performansı ile dikkat çekmektedir. Ġzmir'e 2003 yılında 5 sefer ile 3,271 yolcu gelirken, bu sayılar 2012 de sırasıyla 286 ve olmuģtur. Bu geliģmelere rağmen tesis sayısında artıģ kısıtlı düzeydedir yılında olan yatak sayısı altı yılda ya çıkmıģtır. Tesis sayısı toplam 15 adet artıģ göstermiģtir. Var olan ve geliģme olanağı görülen turizm çeģitleri arasında baģta deniz (kıyı) turizmi olmak üzere, kültür turizmi, inanç turizmi, kongre turizmi, kıģ turizmi, termal turizm, kruvaziyer turizmi, doğa turizmi, kamp ve karavan turizmi, spor turizmi, gastronomi turizmi ve ekoturizm sayılabilmektedir. Kültür ekonomisi anlamında potansiyel arz eden Ġzmir de bölgenin sahip olduğu tarihi ve kültürel mirasını sergileyebileceği müzelerin yetersiz olduğu, hem nitelik hem de çeģitlilik olarak iyileģtirme yapılması gerekmektedir. Ġzmir su kaynağının kıt olduğu bir bölgedir. KiĢi baģına düģen yıllık kullanılabilir su potansiyeli ortalama 483 m 3 olarak belirlenmiģtir. Türkiye genelinde bu değer, ortalama m 3 /yıl-kiģi olarak hesaplanmıģtır. Dünya genelinde bilinen su yeterlilik ölçeğine göre kiģi baģına düģen 41

42 yıllık su miktarı m 3 olmalıdır. Bu sayıdan az olan yerler su azlığı yaģamakta, kiģi baģına m 3 ten az su düģen alanlar ise su fakiri olarak değerlendirilmektedir. Dolayısıyla su fakiri konumunda olan Ġzmir de suyun yönetimi konusu önem taģımaktadır. Özellikle tarımsal ve endüstriyel faaliyetlerde kullanılan yüksek su miktarı bu konuda temel önceliklerden birisi olmalıdır. Katı atık bertarafı konusunda kapasite yetersizlikleri mevcuttur. Bölgedeki tek tesis olan Harmandalı Tesisi nde bertaraf edilen toplam evsel katı atık miktarı ton/gün düzeyindedir. Harmandalı nda bertaraf edilen atık miktarı yılda ortalama % 10 oranında artıģ göstermektedir. Bu çerçevede, bölgede atıkların bertaraf edileceği ikinci bir düzenli depolama tesisi yapılması konusunda önemli bir ihtiyaç ortaya çıkmaktadır. Deniz ve kıyı alanı açısından korunması gereken büyük bir değere sahiptir. 629 km kıyısının 101 km si doğal plaj niteliğindedir. Mavi bayrak ödüllü plaj sayısı 32 dir. Ġzmir de genel olarak denizler temiz olsa da kriterlerden biri, arıtma tesisi bulunması gerekliliği olduğundan, turizm değerine sahip alanlarda kanalizasyon altyapılarına ve AAT lere yapılacak yatırımlar önem taģımaktadır. Deniz ve kıyı alanları ile ilgili bir diğer konu ise ulusal ve uluslararası öneme sahip koruma alanlarıdır. Özellikle Karaburun ve Foça bütünleģik kıyı yönetimi yaklaģımının esas alınması gereken en önemli kıyı alanlarıdır. Körfez de kirlilik kaynakları özellikle körfeze ulaģan dereler ve Gediz Nehri nin getirdiği yükler, körfezin su toplama havzasındaki tarımsal faaliyetler sonucunda oluģan yüzey ve drenaj sularının getirdiği tarımsal ilaçlar, yapay ve doğal gübre yükleri, liman ve marina faaliyetleri ile deniz trafiğinden kaynaklanan yüklerdir. Havza kirliliği çevresel tehditlerin baģında gelmektedir. Gediz, Küçük Menderes ve Bakırçay nehirleri üç önemli havzayı oluģturmaktadır. Havzalar genel olarak IV. sınıf su kalitesine sahiptir. Nehir boyunca farklı yerleģim ve sanayi kuruluģlarından kaynaklanan atıklar ile tarımda bilinçsiz ilaçlama ve gübreleme önemli kirleticilerdir. Havza kirliliği sadece tarımsal açıdan değil, barındırdıkları turizm değerlerinin sürdürülebilirliği açısından da önemli bir tehdittir. Kirliliği önlemek için ortak havza yönetimi, atıksu arıtma tesisleri, tarımda ilaçlama sulama ve gübrelemede bilinçlendirme çalıģmaları ve düzenli katı atık depolaması öne çıkan önlemlerdir. Bölge içi ve bölgelerarası ulaģımda demiryolu yeterince geliģmemiģtir. Anadolu topraklarındaki ilk demiryolu iģletmesi, 1866 yılında tamamlanan 130 km lik Ġzmir-Aydın hattıdır. Ġzmir in 2007 de 325 km olan demiryolu uzunluğu 2011 de 331 km ye ulaģmıģ, Türkiye içindeki payı % 3,7 den % 3,4 e düģmüģtür. Demiryolu uzunluğu açısından 81 il arasında altıncı sırada bulunmaktadır. Ġzmir-EskiĢehir, Ġzmir- Ankara, Ġzmir-Bandırma, Ġzmir-Denizli, Ġzmir-Isparta hatlarında anahat taģımacılığı, Ġzmir-ÖdemiĢ, Ġzmir-UĢak ve Ġzmir-Bandırma arasında bölgesel hat yolcu taģımacılığı yapılmaktadır. Demiryolu ile yolcu, dökme yük, konteyner ve diğer yük taģımacılığı yapılabilse de, demiryolu kültürünü çok uzun yıllar önce edinmiģ olan Ġzmir de demiryolu ulaģımının yeterince geliģtiğini söylemek mümkün değildir yılında hizmete sunulması planlanan Ġzmir-Ankara Yüksek Hızlı Tren (YHT) projesi ile 6 milyon yolcu taģınması öngörülmektedir. Ġzmir-Ġstanbul YHT projesi henüz yatırım programına alınmamıģtır. 42

43 Ġzmir, havayolu eriģilebilirliği açısından Ġstanbul, Ankara ve Antalya nın ardından dördüncü sırada yer almaktadır yılında hizmete açılan Devlet Hava Meydanları ĠĢletmesi (DHMĠ) Adnan Menderes Hava Limanı, Ġzmir in ve bölgenin hava trafiğindeki en önemli noktasıdır yılında dıģ hatlar kısmı yenilenmiģ, yeni iç hatlar terminalinin yapımına da 2012 yılında baģlanmıģtır döneminde Ġzmir in iç ve dıģ hat gelen-giden toplam yolcu sayısında % 50 nin üzerinde artıģ gerçekleģmiģtir yılında Ġzmir Adnan Menderes Havalimanı ndan 3 kıtada 36 ülkeye direkt uçuģ yapılmıģtır. YurtdıĢına 60 havayolu Ģirketiyle ile 103 destinasyona yönelik uçuģ gerçekleģtirilmektedir. UçuĢ yapılan yurtdıģı limanların sayısı 2009 yılında 83 iken 2011 de 106 ya yükselmiģtir İç Hat Dış Hat Toplam Yolcu ġekil 15: Adnan Menderes Havalimanı Gelen-Giden Yolcu Sayısı, Kaynak: Devlet Hava Meydanları ĠĢletme Müdürlüğü, 2012 Ulusal ve uluslararası deniz ulaģımı açısından da oldukça büyük bir potansiyele sahiptir. Ġzmir Limanı, ÇeĢme Limanı, Aliağa-Nemrut ve Dikili ilçelerindeki limanlar deniz ulaģımında önemli noktalardır. ÇeĢme ve Ġzmir limanları aynı zamanda yolcu taģımacılığında da etkindir. ÇeĢme Limanı ndan Sakız Adası na, Seferihisar Limanı ndan Samos Adası na ve Dikili Limanı ndan Midilli Adası na feribot seferleri mevcuttur. Aynı zamanda ÇeĢme den Ancona-Ġtalya arası feribot ile yolcu taģımacılığı yapılmaktadır yılında baģlanan kruvaziyer turizminde büyük ilerlemeler kaydedilmiģtir yılları arasında kruvaziyer gemi ile gelen kiģi sayısı 170 kat artmıģtır. Ġzmir Limanı nın yolcu bölümünü Ġzmir Limanı ndan ayıracak bağımsız bir kruvaziyer liman yapımı iģi devam etmektedir. Ġzmir Körfezi nin temizlenmesi ve limanın üçüncü nesil gemilere açılarak ticaret hacminin artırılması için bir rehabilitasyon projesi hayata geçirilmektedir. Kent içi ulaģımda denizyolunun payı yeterli düzeyde değildir. Kent içi ulaģım, karayolu, raylı sistemler ve denizyolu ile yapılmaktadır. Günlük olarak ortalama taģınan 1 milyon 250 bin yolcunun % 74 ü karayolu ile % 23 ü raylı sistemler ile % 3 ü ise denizyolu ile gerçekleģtirilmektedir. Karayolu ulaģımının payının azaltılması, raylı sistemler ve özellikle denizyolunun payının artırılması öncelikli bir konudur. Güçlü bir deniz taģımacılığı olanağı sunan Ġzmir de deniz yolculuğunun cazip hale getirilmesi ve farklı ulaģım modları ile entegrasyonun güçlendirilmesi önem taģımaktadır. 43

44 Toplu taģımada raylı sistem hatları geliģtirilmeli, karayolunun payı düģürülmelidir. ĠZBAN A.ġ. nin 2011 de iģletmeye aldığı 79 kilometre uzunluğundaki hat ile raylı sistem payı önemli oranda artmıģtır. Kuzey aksı (Aliağa-Alsancak-Halkapınar) ve güney aksı (Halkapınar-Alsancak-Cumaovası) olarak iki ana bölümde toplam 31 istasyondan oluģan hattın güney aksını Torbalı ya kadar uzatacak kısmın yapımına baģlanmıģtır. Hat üzerinde 2014 yılı içerisinde banliyö seferlerine baģlanması öngörülmektedir. Güney aksını Torbalı dan Selçuk a kadar uzatacak 26 kilometrelik hat da yatırım programına alınmıģtır. Kuzey aksında ise 52 kilometrelik Aliağa- Bergama hattının yapımı planlanmaktadır. Üç hattın devreye alınmasıyla ĠZBAN ın uzunluğu 79 kilometreden 188 kilometreye çıkarak Türkiye nin hava limanı bağlantılı en uzun banliyö sistemi olacaktır. UlaĢım Ana Planı çerçevesinde Konak ve KarĢıyaka ilçelerinde tramvay projeleri hazırlanmıģtır. Konut stokunun yaģlı olması, kentsel standartlar ve afetlere karģı güvenliğin yeterli ölçüde olmaması önemli altyapı eksiklikleridir. Binaların yaklaģık % 46 sı 23 ve üzeri yaģtadır. Bu oran Ġstanbul (% 43) ve Ankara ya (% 34) göre daha yüksektir yılı ve sonrası yapılan binaların oranı % 15,4 ile üç büyük kent arasında en düģük seviyededir. Türkiye Deprem Haritası na göre Ġzmir birinci derece deprem bölgesinde yer almaktadır. Bu nedenle yapı güvenliği konusu kritik önem taģımaktadır. Güvenilirliği olmayan deprem ve heyelan riski yüksek olan bölgelerde yoğunlaģmıģ önemli miktarda yapı stoku bulunmaktadır. Bu durum kentsel dönüģüm çalıģmalarının hızla hayata geçirilmesini zorunlu kılmaktadır. Yeni geliģmekte olan konut alanlarında üretilen konutların ağırlıklı olarak özel sektör tarafından üretilmesi ve yüksek gelir grubuna hitap etmesi konuta eriģimin kolaylaģtırılmasını önemli bir ihtiyaç kılmaktadır. Diğer yandan, ikinci konut niteliğinde çok sayıda konut bulunmaktadır. Bu konutların değerlendirilmesi hem stokun verimli kullanımı hem de bölgenin ekonomisi açısından önem taģımaktadır. UlaĢım hatlarının geniģlemesi öngörülmektedir itibariyle mevcut ulaģım altyapısı Ġzmir ili sınırları içerisinde ilçe merkezleri arasında kullanılan (1) otoyol, (2) bölünmüģ karayolu (duble yol), (3) bölünmemiģ karayolu ve (4) ĠZBAN (Ġzmir Banliyö) hatlarından oluģmaktadır. Yürürlükteki plan kararları çerçevesinde 2023 yılında Ġzmir-Çanakkale otoyolunun kuzey yönünde tamamlanmıģ olması ve kent içi ulaģım sisteminin önlemli bir parçası haline gelmiģ olan ĠZBAN hattının Bergama, Torbalı ve Selçuk a uzatılmıģ olması beklenmektedir. 44

45 Harita 2: UlaĢım Altyapısı (2013) Kaynak: Ġzmir Fonksiyonel Bölge ve Alt Bölgelerin ve Bölgelerarası ĠliĢkilerin Tespiti ÇalıĢması Harita 3: UlaĢım Altyapısı (2023) Kaynak: Ġzmir Fonksiyonel Bölge ve Alt Bölgelerin ve Bölgelerarası ĠliĢkilerin Tespiti ÇalıĢması 45

46 UlaĢım hatlarındaki değiģmeler yerleģimler arasındaki iliģkilerde de değiģimler yaratmaktadır hem de 2023 yılı için mekânsal etkileģimde odağın Ġzmir Kent Merkezi olacağı çok açıktır. Kent Merkezi nin gerek mesafe olarak yakın gerekse nüfus büyüklüğü olarak yüksek olan KemalpaĢa, Torbalı, Menemen, Menderes, Urla gibi ilçelerle arasındaki mekânsal etkileģimin 2011 yılın itibarı ile yüksek olduğu tahmin edilmektedir. Bu yapının büyük ölçüde 2023 yılında korunacağı, ancak baģka önemli etkileģim güzergahlarının da önem kazanacağı görülmektedir. Örneğin, Torbalı ilçesinin Bayındır, KemalpaĢa, Selçuk ve Menemen gibi ilçelerle mekânsal etkileģiminin artacağı beklenmektedir. Benzer biçimde Bergama ve Dikili ilçelerinin de Merkez Kent ile olan mekânsal etkileģiminin artacağı öngörülmektedir. Harita 4 Nüfus Büyüklüğü Temelli Mekânsal EtkileĢimde DeğiĢim (%) ( ) Kaynak: Ġzmir Fonksiyonel Bölge ve Alt Bölgelerin ve Bölgelerarası ĠliĢkilerin Tespiti ÇalıĢması 46

47 5 GELİŞME EKSENLERİ GerçekleĢtirilen analizler, araģtırmalar ve göz önünde bulundurulan paydaģ görüģ ve değerlendirmeleri, ulusal ve uluslararası düzeydeki güncel temel eğilimler, Ġzmir in mevcut yapısına iliģkin üç geliģme ekseni ortaya koymuģtur. Güçlü Ekonomi Yüksek YaĢam Kalitesi Güçlü Toplum Bölgenin kalkınma perspektifi, her biri aynı zamanda birbiri ile iliģkili ve birbirini tamamlar nitelikte olan bu üç eksen üzerinde inģa edilmiģtir. Ulusal kalkınma stratejileriyle uyumlu olarak, bölgenin sosyoekonomik ihtiyaçları doğrultusunda oluģturulan geliģme eksenleri, Ġzmir in yılları arasında odaklanacağı stratejik öncelikleri içermektedir. Her bir geliģme ekseninin altında bulunan hedefler, bu önceliklere yönelik müdahale alanlarını kapsamaktadır. Tüm bu geliģme eksenleri, stratejik öncelik ve hedefler ĠZBP nin stratejik içeriğini oluģturmaktadır. Ayrıca plan öncelikleri ile ilgili üst ölçekli planlar ve strateji belgeleri analiz edilmiģtir. Bu belgelere ait özet tablolar oluģturularak bölge planı eki olarak sunulmuģtur. ĠZBP nin stratejik çerçevesi aģağıdaki sıralanmıģtır: 47

48 VĠZYON Bilgi, Tasarım ve Yenilik Üreten, Akdeniz'in Çekim Merkezi Ġzmir GELĠġME EKSENLERĠ GÜÇLÜ EKONOMĠ YÜKSEK YAġAM KALĠTESĠ GÜÇLÜ TOPLUM 48

49 GELĠġME EKSENLERĠ, STRATEJĠK ÖNCELĠKLER ve HEDEFLER GELİŞME EKSENİ 1: GÜÇLÜ EKONOMİ Stratejik Öncelik Yüksek Teknoloji, Yenilik ve Tasarım Kapasitesi Gelişmiş Girişimcilik Ekosistemi Gelişmiş Kümeler Sürdürülebilir Üretim ve Hizmet Sunumu Hedef Üniversitelerde ve iģletmelerde araģtırma ve teknoloji geliģtirmeye yönelik fiziki altyapı geliģtirilecektir. Bölgesel yenilik kapasitesinin izlenmesi sağlanacaktır. Mevcut üniversite-sanayi arayüz kuruluģlarının iyileģtirilmesi ve sayılarının artması sağlanacaktır. Bilim ve teknoloji alanında insan kaynakları sektörel öncelik ve ihtiyaçlara göre geliģtirilecektir. Üniversite ve iģletmelerdeki araģtırma çalıģmalarının ekonomik değere dönüģmesi desteklenecektir. ĠĢbirliği ve yenilikçi örgüt kültürünün yaygınlaģtırılması ile bölgesel yenilik ekosistemi iyileģtirilecektir. Ġzmir'de tasarım alanında kapasite, farkındalık ve talep artırılacaktır. GiriĢimcilerin tespitine yönelik mekanizmalar geliģtirilecektir. GiriĢimcilik ekosistemi içindeki aktörler arasında etkin ağ yapılarının oluģması sağlanacaktır GiriĢimcilik kültürü geliģtirilecektir GiriĢimcilik ekosistemi izleme ve değerlendirme mekanizması kurulacaktır Potansiyel sektörlerde küme oluģumları desteklenecektir Kümelerin yönetim kapasitesi iyileģtirilecektir Kümelerde Ar-Ge ve yenilik kapasitesinin artırılması sağlanacaktır Bölgesel kümelerin izlenmesi ve küme etkilerinin değerlendirilmesi sağlanacaktır Bölgesel eko-verimlilik stratejisine uyumlu olarak kurumların ve sanayi kuruluģlarının kapasite, bilgi paylaģımı ve farkındalığı artırılacaktır. Eko-verimlilik ve endüstriyel simbiyoz baģta olmak üzere sürdürülebilir üretim uygulamaları yaygınlaģtırılacaktır. Enerji verimliliği uygulamaları ve yenilenebilir enerjinin kullanımı tüm sektörlerde yaygınlaģtırılacak, yenilenebilir enerji üretimi artırılacaktır. Temiz teknolojilerin geliģtirilmesi ve kullanımına yönelik faaliyetler desteklenecektir. Sürdürülebilir tarımsal üretim sağlanacaktır. Sürdürülebilir turizmin uygulanması ve yaygınlaģtırılması sağlanacaktır. 49

50 Akdeniz in Çekim Merkezi İzmir Ġzmir'in kültür ve turizm olanakları tanıtılacaktır. Kentlilik bilinci geliģtirilerek, Ġzmirlinin Akdenizli yaģam biçimi korunacaktır. Cazip iģ ve yatırım ortamı sağlanacaktır. GELİŞME EKSENİ 2: YÜKSEK YAŞAM KALİTESİ Stratejik Öncelik Herkes İçin Sağlık Sürdürülebilir Çevre Kaliteli Kentsel Yaşam Erişilebilir İzmir Hedef Sağlık hizmetlerine eriģimde bölge içi dengesizlikler azaltılacaktır. Sağlık hizmeti sunumunda fiziki ve teknolojik altyapı güçlendirilecektir. Sağlık çalıģanlarının nicelik ve niteliği geliģtirilecektir. Sağlık turizminin geliģtirilmesine yönelik insan kaynakları, altyapı geliģtirilecek, bu alanda tanıtım etkinleģtirilecektir. Ġzmir sağlık alanında uluslararası bir çekim merkezi haline getirilecektir. Sürdürülebilir atıksu, içme ve kullanma suyu yönetimi sağlanacaktır. Katı atık ve tehlikeli atık geri kazanım, depolama ve bertaraf kapasiteleri artırılacaktır. BaĢta Aliağa, KemalpaĢa ve Torbalı olmak üzere sanayi yoğun alanlarda hava kirliliği kontrolü sağlanacaktır. Evsel ısıtmada enerji verimliliği sağlanacak yenilenebilir ve temiz enerji kullanımı yaygınlaģtırılacaktır. Gediz ve Küçük Menderes baģta olmak üzere 3 havzada entegre havza yönetimi kurumsal bazda sağlanarak endüstriyel, tarımsal ve kentsel kirlilik önleme ve kontrolü gerçekleģtirilecektir. Ġzmir de hassas ekosistemlerdeki biyoçeģitlilik korunacaktır. Kentsel sosyal donatı alanları standartlara uygun olarak geliģtirilecektir. Kentsel dönüģüm uygulamalarında Ġzmir'e özgü sosyal ve kültürel zenginliklerin korunması sağlanacaktır. Afet yönetimi kapasitesi güçlendirilecektir. Kentsel geliģimin planlanmasında çevre yönetimi, yeģil ulaģım, verimli ve temiz enerji kullanımı önceliklendirilecektir. Sürdürülebilir bütüncül kıyı yönetimi sağlanacak, Ġzmir'in deniz ile iliģkisi güçlendirilecektir. Ġzmir'in ulusal ve uluslararası ulaģım ağı ve eriģilebilirliği güçlendirilecektir. Merkez ve ilçeler arasındaki ulaģım bağlantıları ve kırsal ulaģım altyapısı güçlendirilecektir. Kent içi raylı ulaģım sistemleri geliģtirilecektir. 50

51 Kent içi ulaģımda denizyolu ulaģımının payı artırılacaktır. Kent içi ulaģımda farklı toplu taģıma türleri ve özel araç ulaģımı arasında bütünleģme sağlayacak uygulamalar geliģtirilecektir. Kentsel ulaģım altyapısı yaya, bisiklet ve engelli ulaģımına uygun hale getirilecektir. Ġzmir Limanı'nın ulaģım bağlantıları, altyapısı ve hizmet olanakları güçlendirilecektir. UlaĢım yatırımlarında lojistik sektörünün gereksinimleri göz önünde bulundurularak demiryolu ve deniz taģımacılığına öncelik verilecektir. Bilgi ve iletiģim altyapısı güçlendirilecektir. GELİŞME EKSENİ 3: GÜÇLÜ TOPLUM Stratejik Öncelik Herkes İçin Kaliteli Eğitim Yüksek İstihdam Kapasitesi Hedef Okulöncesi eğitimin hizmetleri yaygınlaģtırılacak ve niteliği iyileģtirilecektir. Özel eğitim hizmetleri yaygınlaģtırılacak ve niteliği iyileģtirilecektir. Mesleki eğitimin kalitesi artırılacaktır. Hayat boyu öğrenme hizmetleri yaygınlaģtırılacaktır. Meslek liseleri ile üniversitelerdeki bölümler ve eğitim programları Ġzmir'deki ihtiyaca yönelik olarak tasarlanacaktır. Yenilikçi model ve yöntemler kullanımıyla, eğitim kalitesinin uluslararası standartlara eriģmesi sağlanacaktır. Ġzmir'in uluslararası üniversiteler kenti olma yönündeki potansiyeli geliģtirilecektir. ĠĢgücünün sektörel ihtiyaç ve beklentileri karģılama yeterliliği artırılacaktır. Açık iģler ve iģ arayanların eģleģtirilmesi süreçlerinin etkinliği artırılacaktır Yeni iģ yaratma kapasitesi artırılacak ve bu alanlara yönelik iģgücü yetiģtirilecektir Kayıt dıģı istihdamla mücadele kapasitesi artırılacaktır ĠĢ sağlığı ve güvenliği koģulları iyileģtirilecektir. Toplumsal Uyum İçin Sosyal İçerme Özel politika gerektiren grupların istihdamı artırılacaktır. Göç olgusu, gelir dağılımı ve yoksulluk bölgesel düzeyde araģtırılacak, izlenecek ve uygun müdahale araçları geliģtirilecektir. Sosyal yardımların etkinliği yardım bağımlılığını da engelleyecek biçimde artırılacaktır. Engelli ve yaģlılara yönelik bakım hizmetlerinin etkinliği ve eriģilebilirliği artırılacaktır 51

52 İyi Yönetişim ve Güçlü Sivil Toplum Göçle gelenler, engelliler ve yaģlılar gibi özel politika gerektiren grupların sosyal, kültürel ve ekonomik yaģama aktif katılımları desteklenecektir Kırsal alanlarda yaģam koģulları ve iģ imkânları geliģtirilecektir. Yerel, bölgesel ve merkezi düzeyler arasında çok düzlemli yönetiģim geliģtirilecektir. Bölgesel yönetiģim yapılarının etkinliği artırılacak ve yeni iģbirliği mekanizmaları oluģturulacaktır. STK ların kurumsal kapasitesi geliģtirilecek ve sivil toplum diyalogu artırılacaktır. Ġzmir de STK ve gönüllülük bilinci geliģtirilecektir. Bölgenin proje geliģtirme ve yürütme kapasitesi artırılacaktır. Bölgesel izleme sistemi oluģturulacaktır. 52

53 GELĠġME EKSENĠ I: GÜÇLÜ EKONOMĠ 53

54 5.1 GELİŞME EKSENİ I: GÜÇLÜ EKONOMİ Bir bölgenin ekonomisinin güçlü olması temel ekonomik kavramlar olan üretkenlik (verimlilik), büyüme, rekabet gücü, ihracat payı, sermaye büyüklüğü ve iģgücünün niteliği gibi göstergeler bazında sergilediği performans ile ilgilidir. Son yıllarda bunlara esneklik ve uyum kapasitesi gibi kavramların da eklenmesi tartıģılmaktadır. Ġzmir de bölgesel ekonominin güçlendirilmesi geliģme ekseninde özellikle verimliliğin ve katma değer üretiminin artırılması amaçlanmıģtır. Bu amaç doğrultusunda temel araçlar kümelenmenin güçlendirilmesi, yenilik ve tasarım kapasitesinin artırılması, giriģimcilik ekosisteminin, iģ ve yatırım ortamının geliģtirilmesi Ģeklinde belirlenmiģtir. Bu araçların uygulamasında sürdürülebilir üretim ve hizmet sunumu temel bir yaklaģım olarak önceliklendirilmiģ, ayrıca bölgenin sahip olduğu kültür ve turizm potansiyeli güçlü ekonomi ve rekabet gücüne eriģmede öne çıkarılmıģtır. Güçlü ekonomi geliģme ekseninin amacı, Bölgesel ekonomik çeşitliliğin yarattığı sıçrama kapasitesini; yüksek katma değerli ve sürdürülebilir bir üretim anlayışıyla değerlendirmektir. GELİŞME EKSENİ I: GÜÇLÜ EKONOMİ Öncelik 1 Yüksek Teknoloji, Yenilik ve Tasarım Kapasitesi Öncelik 2 Gelişmiş Girişimcilik Ekosistemi Öncelik 3 Gelişmiş Kümeler Öncelik 4 Sürdürülebilir Üretim ve Hizmet Sunumu Öncelik 5 Akdeniz'in Çekim Merkezi İzmir YÜKSEK TEKNOLOJİ, YENİLİK ve TASARIM KAPASİTESİ GELİŞME EKSENİ I: GÜÇLÜ EKONOMİ Öncelik 1 Yüksek Teknoloji, Yenilik ve Tasarım Kapasitesi Öncelik 2 Gelişmiş Girişimcilik Ekosistemi Öncelik 3 Gelişmiş Kümeler Öncelik 4 Sürdürülebilir Üretim ve Hizmet Sunumu Öncelik 5 Akdeniz'in Çekim Merkezi İzmir 54

55 Yenilik (inovasyon), iģletme içi uygulamalarda, iģyeri organizasyonunda veya dıģ iliģkilerde yeni veya önemli derecede iyileģtirilmiģ bir ürün veya süreç, yeni bir pazarlama yöntemi ya da yeni bir organizasyonel yöntemin gerçekleģtirilmesidir. Yenilik kapasitesinin güçlü olduğu bölgelerde ekonominin itici gücü olarak fikir ve bilgi ürün ve hizmete dönüģmekte, geleneksel ürünlerin yerine katma değeri yüksek ürünler üretilmekte, firmalar ticari performansını ve rekabet gücünü yenilikle yükseltmektedir. Yenilik kapasitesinin güçlü olduğu ekonomilerde etkin araģtırma ve geliģtirme çalıģmaları (Ar-Ge), üniversite ve sanayi arasında güçlü iģbirliği, sınai mülkiyet hakları konusunda bilgi ve farkındalık, yenilikçi ve yaratıcı bir ekosistemin varlığı öne çıkan konulardır. Yenilik 2000 li yıllardan itibaren AB tarafından kalkınma politikalarında öncelikli olarak ele alınmaktadır. Lizbon Stratejisi, AB ekonomisinin 2010 yılına kadar dünyanın en rekabetçi ve dinamik bilgi ekonomisi olmasını amaçlamaktadır. Bu hedefe ulaģmak için bilgiye dayalı ekonomiye geçiģe hazırlanmak, bilgi toplumu ve Ar-Ge için yeni politikalar oluģturmak, rekabetçilik ve yenilik için yapısal reformları hızlandırmak gibi stratejiler öngörülmüģtür. AB nin yeni ekonomik stratejisini ve 2020 yılı için ekonomik hedeflerini belirleyen AB 2020 Stratejisi'nde yenilik, büyüme ve istihdamın artıģında merkezdeki rolünü sürdürmektedir. Avrupa Birliği tarafından uygulanan Çerçeve Programları ise yeniliğe iliģkin çalıģmaların en yaygın ve uzun süreli olanıdır. Bu süreç 1984 yılında 1. Çerçeve Programı ile baģlamıģ ve günümüze kadar süregelmiģtir yılları arasında 3,4 milyar Avro ile baģlayan çerçeve programları günümüzde devam eden 7. Çerçeve Programı'nda 50 milyar Avronun üzerinde bir bütçe ile devam etmektedir. Yürütülen proje sonuçları katılımcı firma, üniversite ve araģtırma merkezlerinin iģ birlikteliğinde hem bilginin üretilmesine hem de ticarileģmesine büyük katkı sağlamıģtır. AB Çerçeve Programı aynı zamanda ulusal ve bölgesel yenilik strateji çalıģmalarının geliģmesine ve yaygınlaģmasına da öncülük etmiģtir. BaĢta Ġsveç, Danimarka, Almanya, Fransa ve Portekiz gibi ülkeler olmak üzere birçok ülkede bölgesel yenilik strateji çalıģmaları yapılmıģtır. Türkiye, dünyanın en büyük araģtırma ağı olan AB Çerçeve Programları kapsamına 2004 yılında 6. Çerçeve Programı ile dahil olmuģtur. Türkiye'de özel sektör tarafından gerçekleģtirilen Ar-Ge harcamalarının toplam Ar-Ge harcamasına oranı 2003 yılında %34 den 2010 yılında %45 seviyesine yükselirken, kamu sektörü Ar-Ge harcamaları sürekli bir azalma eğilimi içine girmiģtir yılı için özel sektörün payının %60 a ve 2023 yılı için de %66,9 a çıkması hedeflenmiģtir. Bu seviyeye ulaģılabilmek için özel sektörün Ar-Ge ve yeniliğe daha fazla odaklanması gerekmektedir. Kamu sektörü tarafından gerçekleģtirilen Ar-Ge harcamalarının toplam Ar-Ge harcamasına oranı 2003 yılında %36 dan 2010 yılında %31 seviyesine inmiģtir. OluĢturulan kalkınma planları ve yenilik alanındaki strateji belgelerinin amacı, ülkemizde bilgi üretilmesinin hızlandırılması, üretilen bilginin yeni teknolojik ürün ve hizmete dönüģtürülmesi ve nihayetinde bilgi tabanlı bir ekonomi yaratılmasıdır. 27 Aralık 2011 tarihinde yapılan Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu 23. Toplantısı'nda alınan kararlar da ülkemizde Ar-Ge ve yeniliğin geliģmesi için önem taģımaktadır. Toplantıda 2023 yılında ülkemizin dünyanın ilk on ekonomisi arasında yer alabilmesi için Ulusal Yenilik Sistemi 2023 yılı hedefleri aģağıdaki Ģekilde belirlenmiģtir: 55

56 Ar-Ge harcaması/gsyġh % 3 Özel sektör Ar-Ge harcaması/gsyġh % 2 AraĢtırmacı sayısı 300 bin (TZE) Özel sektör araģtırmacı sayısı 180 bin (TZE) Üniversitede yenilikçiliğin ve giriģimciliğin tetiklenmesi amacıyla politika araçlarının geliģtirilmesi hedeflenmiģ ve bu hedef kapsamında; Teknoloji Transfer Ofislerinin Desteklenmesi, Kuluçka Merkezlerinin Desteklenmesi, GiriĢimci ve Yenilikçi Üniversite Endekslerinin OluĢturulması, Akademik Yükseltme Ölçütlerinin GiriĢimcilik ve Yenilikçiliği TeĢvik Edecek ġekilde Yeniden Tasarlanmasına karar verilmiģtir İzmir e Bakış Ġzmir in sahip olduğu büyük araģtırmacı gücünün kapasitesinin geliģtirilmesi önemlidir. Ġzmir de 9 üniversite, 66 fakülte ve 35 meslek yüksekokulu bulunmaktadır.2010 yılı itibariyle farklı dallarda TÜBĠTAK ARBĠS'e kayıtlı araģtırmacıya sahiptir. AraĢtırmacılar, bölgenin Ar-Ge ve yenilik açısından en önemli gücünü oluģturmaktadır. Yenilik üretimi ilgili çalıģmalara bakıldığında, bölgede 100 araģtırmacı baģına 30 TÜBĠTAK proje baģvurusu düģmektedir araģtırmacı tarafından döneminde TÜBĠTAK a toplam araģtırma projesi önerisinde bulunmuģ, bu önerilerden 453 ü (%25) desteklenmiģtir. Ar-Ge ve yenilik için gerekli olan bilgi üretiminin güçlendirilmesi gerekmektedir. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı 2013 GiriĢimci ve Yenilikçi Üniversite Endeksi nde bölge üniversitelerinden Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü 6., Ege Üniversitesi 14., Dokuz Eylül Üniversitesi 32. ve Ġzmir Ekonomi Üniversitesi 35. sırada yer almaktadır. Öte yandan, araģtırmacılar tarafından döneminde 51 patent ve faydalı model baģvurusu yapılmıģtır. Ġzmir araģtırmacı gücüne oranla üretilen patent ve faydalı model sayısı açısından Ġstanbul ve Ankara bölgelerinden ileridedir. Ancak geliģmiģ ülkeler düzeyini yakalamak için proje oluģturma, araģtırma çalıģmaları ve sınai mülkiyet hakları gibi konularda geliģtirilmesi gereken noktalar mevcuttur. Üniversitelerin yanısıra sanayide de proje üretme konusunda zayıflıklar bulunmaktadır arasında imalat sektöründeki firmadan 416 sı (% 1,7) TÜBĠTAK TEYDEB e Ar-Ge projesi desteği için baģvurmuģtur. Destek alan firma sayısı ise 259 dur (% 1). Bu rakamlar Ġzmir firmalarının proje kabul oranının Ankara ve Ġstanbul a göre daha yüksek olduğunu, ancak toplam desteklenen proje sayısının bu bölgelerin gerisinde kaldığını göstermektedir. 56

57 Ġzmir deki çatı kuruluģların büyük çoğunluğu (% 65) üyelere yönelik herhangi bir proje yürütmemiģ durumdadır. ĠĢletmelerin bu tür fonlardan yararlanmasında çatı kuruluģların sunduğu destekler önem taģımaktadır. Desteklerden yararlanmanın önündeki engeller incelendiğinde, firmaları Ar-Ge ve yeniliğe yöneltecek, bilgi ve farkındalıklarını artıracak ve proje yazma becerilerini geliģtirecek çalıģmalara ihtiyaç olduğu görülmektedir. Ġzmir Bölgesel Yenilik Stratejisi bölge için öncelikli konuma sahip, firma sayısı, istihdam, ihracat veya bölgenin barındırdığı kaynaklar itibari ile öne çıkan, Ar-Ge ve yenilik anlamında potansiyeli yüksek olan biliģim, biyomedikal, endüstriyel havalandırma ve iklimlendirme, iģlenmiģ sebze ve meyve, kimyasal maddeler, yenilenebilir enerji ve tekstil sektörlerini kapsamaktadır. Veriler firmaların patent alma konusunda da zayıf durumda bulunduğunu yansıtmaktadır yılları arasında Ġzmir de patent baģvurusu yapılırken, bunlardan 145 tanesi tescil edilmiģtir. Buna göre yılları arasında 22 firmaya 1 patent baģvurusu, 164 firmaya 1 patent tescili düģmektedir. En fazla patent baģvurusu 90 patent ile kimyasal maddeler sektörü ve 65 baģvuru ile biliģim sektörü tarafından yapılırken, yenilenebilir enerji sektöründe patent baģvurusu gerçekleģmemiģtir. Diğer yandan, iģletmelerin sadece %19 u üniversite ve araģtırma merkezleri ile Ar-Ge ve yenilik konusunda iģbirliği yapmaktadır. ĠĢbirliği de daha çok teknik veya tasarımsal problemin çözülmesi ve test ve analiz hizmetleri gibi konularda yoğunlaģmaktadır. Yeni ürün ve hizmetler geliģtirilmesi, teknoloji transferi gibi konularda iģbirliği oldukça zayıftır arasında Üniversite-sanayi iģbirliğinin güçlendirilmesi için mevcut mekanizmalar etkin hale getirilmelidir. üniversite-sanayi iģbirliğini amaçlayan SAN-TEZ programına sadece 89 proje baģvurusu olmuģ bunlardan 39 tanesi desteklenmiģtir. Ar-Ge ve yenilik göstergelerinin güçlenmesi için iģbirliği düzeyinin ve etkinliğinin geliģtirilmesi gerekmektedir. Sektörel açıdan bakıldığında, üniversiteler ve araģtırma merkezleri ile en fazla iģbirliği içerisinde olan sektör % 27 ile biyomedikal olmuģtur. Üniversite-sanayi arayüz merkezleri, Ar-Ge ve yenilik çalıģmalarını hızlandıracak önemli mekanizmalardır. Ġzmir deki 9 üniversitenin 4 ünde arayüz merkezi bulunmasına rağmen, bu merkezler ağırlıklı olarak yeni kurulmuģ ve geliģtirilmesi gereken birimlerdir. Teknoloji GeliĢtirme Bölgeleri (TGB), üniversite ve sanayinin bir araya gelmeleri, ortak proje üretmeleri ve Ar-Ge yapmalarına zemin hazırlaması için tasarlanmıģtır. Ġzmir de faaliyette olan bir TGB bulunmaktadır. Bu sayı Ankara da 6, Ġstanbul da 5 ve Kocaeli nde 3 tür. Son dönemde teknoloji geliģtirme bölgelerinin kurulmasına yönelik çalıģmalar hızlandırılmıģtır yılında sürdürülebilir tarım, sürdürülebilir enerji ve biliģim temalarına yoğunlaģması planlanan Ġzmir Bilim ve Teknoloji Parkı TGB (Ġzmir Ekonomi Üniversitesi), 2013 yılında bir bölümünün sağlık alanında uzmanlaģması planlanan Dokuz Eylül TGB (Dokuz Eylül Üniversitesi) kurulmuģtur. Bu iki teknoloji geliģtirme bölgesinin altyapı çalıģmaları devam etmektedir. 57

58 Harita 5: Ar-Ge ve Yenilik Altyapısı 58

59 Ġzmir deki çatı kuruluģların hizmetleri incelendiğinde, Ar-Ge ve yeniliğe yönelik olarak eğitim, yönlendirme ve bilgilendirme gibi temel hizmetleri verdikleri, buna karģılık sınai mülkiyet hakları, proje hazırlama ve yönetme, teknoloji transferi ve lisanslama, ürün geliģtirme ve spin off firma kurma gibi yenilik ekosisteminin diğer önemli faaliyetlerine iliģkin hizmetlerin de verilmesi gerektiği görülmektedir. Yenilik ekosistemi içinde, iģletmeler bünyesindeki mekanizmalar da bölgenin yenilik potansiyeli ve nitelikli personel istihdamı için önemli roller üstlenmektedir. Ġzmir de araģtırma kapsamında seçilmiģ sektörlerdeki iģletmelerin %15 inde bağımsız bir Ar-Ge birimi bulunmaktadır. Kimyasal maddeler sektörü % 25 ile en yüksek oranda Ar-Ge birimi barındıran iģletmenin bulunduğu sektör olarak öne çıkmaktadır. Ar-Ge birimlerinin ve bu birimlerdeki nitelikli insan kaynağının artırılması hem üniversite sanayi iģbirliğinin hem de firmaların Ar-Ge ve yenilik yeteneklerinin geliģmesine hizmet edecektir yılı itibari ile 5746 sayılı Kanun kapsamında kurulmuģ 12 adet Ar-Ge Merkezi vardır. Bu sayının 2010 yılında 8 olduğu düģünüldüğünde önemli bir geliģme göze çarpmaktadır. ĠĢletmelerin toplam cirolarından Ar-Ge ye ayırdıkları pay yılları arasında ortalama % 4,6 düzeyinde gerçekleģmiģtir. Toplam cirodan en fazla pay ayıran sektör %10 ile biliģim sektörüdür. Yenilenebilir enerji sektöründe Ar-Ge harcamalarının düģüklüğü dikkat çekicidir. Aynı dönemde iģletmelerdeki Ar-Ge personelinin sayısının toplam personel içindeki oranı da 2007 yılında %2,7 dan 2010 yılında %4,5 e yükselmiģtir. Yeniliğin en büyük kaynağı insandır, geliģtirilmesi için gerekli insan kaynaklarının Ġzmir de sağlanması gerekmektedir. Ar-Ge ye ayrılan payın ve Ar-Ge personel sayısının artması üretilen yeni ürün ve hizmet sayısının da artmasını sağlamıģtır. Ġzmir de araģtırma kapsamında ele alınan sektörlerdeki iģletmeler tarafından döneminde yeni mal ve 672 yeni hizmet üretilmiģtir. Endüstriyel havalandırma sektöründe faaliyette bulunan iģletmelerin %31 i, biyomedikal ve kimyasal maddeler sektöründe bulunanların %29 u, biliģim sektöründeki firmaların %26 sı, tekstil sektöründeki iģletmelerin %16 sı, yenilenebilir enerjiler sektöründekilerin %13 ü, iģlenmiģ sebze ve meyve sektöründeki firmaların %10 u ve yeni bir mal ve hizmet sunabilmektedir. Yeni ürünlerden elde edilen cironun toplam ciro içerisindeki payı % 19 düzeyindedir. Yeniliğin mahiyetine baktığımızda iģletmelerin radikal yenilikten ziyade, ağırlıklı olarak adımsal yenilik içeren çalıģmalar yürüttüğü görülmektedir. ĠĢletmelerin Ar-Ge ve yenilik yeteneklerinin geliģtirilmesi, açık yenilik sistemine yönlendirilmesi Ġzmir in teknoloji üretimini hızlandıracaktır. Büyük kentlerin rekabet edebilirlikleri çeģitlenmiģ ekonomiye sahip olmalarından kaynaklanmaktadır. Ġzmir'in çok sektörlü ekonomisi de tasarım ve yenilik kenti hedefi için çok uygun bir iklim sunmaktadır. ĠBB tarafından düzenlenen Kültür ÇalıĢtayı ve Tasarım Forumu'nda dile getirilen Ġzmir'in tasarım bilincine sahip bir kent olma hedefi 59

60 tüm ekonomik sektörleri kapsamakta, her sektördeki birim üretiminin katma değerini yükselterek, kentlinin refahını geliģtirmeyi amaçlamaktadır. Ġzmir'in tasarlanmıģ unsurlarla donatılmıģ olması, tasarım üretmesi ve Ġzmirlinin tasarım fikrini içselleģtirmesi kent kimliğinin geliģmesine de katkı sunacaktır. Ġzmir i Akdenizlilik kimliği içinde, yeniden uluslararası bir "kültür, sanat ve tasarım metropolü" haline getirmek için kültürel yapıların, kültür üretimi ve tüketiminin kentsel canlanma ve sosyal içermenin kaldıracı olacak biçimde öne çıkarılması gerekmektedir. Kültürel hareketliliğin ekonomik kalkınmanın bir aracı olarak sürdürülebilirliğinin sağlanması sadece kültürel mirası ile değil güncel sanat alanında attığı adımlarla da öne çıkan bir Ġzmir için yaratıcı endüstrilerin ve özellikle tasarımın tüm sektörlerde geliģtirilmesi, desteklenmesi gerekmektedir. HEDEF 1: Üniversitelerde ve iģletmelerde araģtırma ve teknoloji geliģtirmeye yönelik fiziki altyapı geliģtirilecektir. Ġzmir üniversiteleri bünyesindeki araģtırma ve teknoloji geliģtirmeye yönelik fiziki altyapılarının durumu ve sunulan hizmetlerin envanteri çıkarılacaktır. Merkez ve laboratuvarların altyapı ve üst yapıları, Ġzmir in öncelikli sektörlerine hizmet verebilecek özelliklerde iyileģtirilecek, eksik alanlarda yeni laboratuvarlar kurulacak ve gerekli akreditasyonlar sağlanacaktır. Tüm laboratuvar ve merkezlerin internet ortamında tanıtımı ve özel sektör ile akademisyenler tarafından ortak kullanımı sağlanacaktır. Üniversitelerde çok sayıda laboratuvarlar, merkezler var ancak yeterince bilinmiyor ve ortak kullanılamıyor İzmir Bölgesel Yenilik Komitesi Toplantısı, Şubat 2012 Ġzmir Teknoloji GeliĢtirme Bölgesi'ndeki firma sayısının artırılması ve hizmetlerinin geliģtirilmesi için altyapısı iyileģtirilecektir. Ġzmir in sektörel öncelikleri, akademik yetkinlikleri, altyapısı ve uluslararası eğilimler ıģığında ihtisaslaģmıģ teknoloji geliģtirme bölgeleri kurulacaktır. ĠĢletmeler bünyesindeki Ar-Ge birimlerinin ve Ar-Ge merkezlerinin sayılarının artması teģvik edilecektir. Yeniliğin önemli bileģenleri olan tasarım ve yaratıcılık konusunda altyapının güçlendirilmesi için üniversitelerdeki endüstriyel tasarım bölümleri teknik imkânlar ve uzman kaynağı açısından iyileģtirilecek, bu bölümlerin özel sektör ile iģbirlikleri desteklenecektir. HEDEF 2: Bölgesel yenilik kapasitesinin izlenmesi sağlanacaktır. Ġzmir de Ar-Ge, yenilik, sınai mülkiyet hakları, teknoloji transferi, lisanslama ve üniversite-sanayi iģbirliği gibi konularda göstergelerin oluģturulacağı, verilerin üretileceği ve düzenli olarak takip edileceği bir Yenilik Ġzleme Sistemi kurulacaktır. Uluslararası göstergelere uygun verilerin il düzeyinde üretilmesi için çalıģmalar yapılacaktır. Kurulacak sistem, belirlenen göstergelere göre dönemsel olarak elde ettiği bilgileri yenilik ekosistemi içindeki kurumlar ve kamuoyu ile paylaģarak, Ġzmir in yenilikçilik düzeyini ve performansını duyuracak, diğer bölgelerle kıyaslama analizlerini yapacak ve yeniliğe iliģkin farkındalığı artıracaktır. 60

61 HEDEF 3: Mevcut üniversite-sanayi arayüz kuruluģlarının iyileģtirilmesi ve sayılarının artması sağlanacaktır. ĠĢbirliği için üniversiteler ile sanayicinin aynı dili konuģacağı platformlar gerekiyor İzmir Bölgesel Yenilik Stratejisi Tanıtım Toplantıları, Eylül 2012 Ġzmir de üniversite-sanayi arayüz birimlerinin hizmetlerinin geliģtirilmesi ve etkinliklerinin artırılması sağlanacaktır. Kısa ve orta vadede Ege Üniversitesi, Dokuz Eylül Üniversitesi, Gediz Üniversitesi ve YaĢar Üniversitesi nde faaliyet gösteren mevcut yapıların diğer üniversitelere de hizmet vermesi, uzun vadede mevcut birimlerin katkıları ile diğer üniversitelerde de benzer yapıların oluģturulması desteklenecektir. Arayüzlerin üniversite ve özel sektöre yönelik proje oluģturma-geliģtirme, yazmayönetme ve iģ planları oluģturma konusunda hizmetler vermesi, kapasite geliģtirme çalıģması yapması sağlanacaktır. AraĢtırmacıların proje oluģturma, yürütme, patent ve ticarileģtirme konularındaki bürokratik iģlerin yürütülmesine yönelik destekleri geliģtirilecek, üniversite dıģında iģletmelere de patent baģvuru sürecinde destek vermeleri sağlanacaktır. Arayüz kuruluģların uluslararası ağlara dahil olması teģvik edilerek bölgenin teknoloji yatırımlarına yönelik potansiyeli geliģtirilecektir. HEDEF 4: Bilim ve teknoloji alanında insan kaynakları sektörel öncelik ve ihtiyaçlara göre geliģtirilecektir. Bilgi ve ĠletiĢim Teknolojileri Biyoteknoloji ve Gen Teknolojileri Malzeme Teknolojileri Nanoteknoloji Tasarım Teknolojileri Mekatronik Enerji ve Çevre Teknolojileri Sektörel bazda insan kaynağı ihtiyaç analizleri yapılacak, öncelikli sektörler ve ileri teknoloji içeren sektörlerin ihtiyaçları tespit edilecektir. Ġhtiyacın giderilmesine yönelik üniversitelerce program, ders ve seminerler gibi araçlar geliģtirilmesi ve gerekli sektörlerde sanayi odaklı doktora programları açılması desteklenecektir. Meslek liseleri ve meslek yüksekokullarında, iģletmelerin güncel ara eleman ihtiyaçlarına yönelik programlar açılması sağlanacaktır. Sanayiciler arasında farkındalığın artırılması için tanıtım etkinlikleri gerçekleģtirilecektir. ĠĢletmelerde yenilik yönetimi, performans yönetimi gibi sistem ve mekanizmalar konusunda farkındalık geliģtirilecektir. Ar-Ge, yenilik, yenilikçi pazarlama, teknoloji yönetimi, sınai mülkiyet hakları ve fon kaynaklarına ulaģım gibi konularda seminerler ve sertifika programları düzenlenecek, yeni teģvik ve desteklerin aktif duyurusu gerçekleģtirilecektir. Patent araģtırması, rakip analizi ve patent değerleme gibi hizmetlerin desteklenmesine yönelik programlar oluģturulacaktır. Bu süreçlerde üniversite-sanayi arayüz kuruluģları aktif rol oynayacaktır. HEDEF 5: Üniversite ve iģletmelerdeki araģtırma çalıģmalarının ekonomik değere dönüģmesi desteklenecektir. 1. BiliĢim 2. Biyomedikal Sanayi 3. Makine Ġmalatı 4. Gıda ve Ġçecek Ġmalatı 5. Kimyasal Maddeler Ġmalatı 6. Giyim EĢyası Ġmalatı, 7. Yenilenebilir Enerji ve Çevre Teknolojileri 61 Bölge için öncelikli olan, yapılan analizler kapsamında firma sayısı, istihdam, ihracat veya bölgenin barındırdığı kaynaklar itibari ile öne çıkan, Ar-Ge ve yenilik anlamında

62 potansiyeli yüksek yedi sektör baģta olmak üzere, araģtırma, yenilik, sınai mülkiyet hakları ve ticarileģme konusunda kapasite geliģtirilecektir. Akademisyenlere yönelik proje oluģturma, tekno giriģimcilik ve sınai mülkiyet hakları konuları ile ilgili eğitimler verilecek, giriģimlerinde baģarılı olmuģ kiģiler ile toplantılar düzenlenecektir. Ġstediğiniz kadar Ar-Ge yapın, rafta kalırsa yenilikçi ürün olmaz İş Dünyasına Yönelik İnovasyon Semineri, Ocak 2012 Üniversitelerdeki araģtırmacılar tarafından baģvurusu yapılan patentler arayüz merkezlerinin internet sayfalarında duyurulacaktır. Üniversite ve araģtırma merkezlerinden çıkan patentlerin tanıtıldığı etkinlikler (proje pazarı, patent sergisi vb.) ile patentlerin ulusal ve uluslararası giriģimcilere ve risk sermayesi kuruluģlarına düzenli tanıtımı sağlanacaktır. ĠĢletmeler patent almaya teģvik edilecek ve patentlerinin ticari bir ürüne dönüģtürülmesi süreci desteklenecektir. Yenilikçiliğin özendirilmesi için her yıl farklı ölçütlerde yenilikçi firmalar tespit edilecek ve bu firmalar tanıtılacaktır. ġemsiye kuruluģlar aktif olarak bu sürece dahil edilecektir. Bununla birlikte iģletmelere ait ticarileģtirilememiģ patentler üniversitelerin arayüz kuruluģları aracılığıyla ticarileģtirilecektir. HEDEF 6: ĠĢbirliği ve yenilikçi örgüt kültürünün yaygınlaģtırılması ile bölgesel yenilik ekosistemi iyileģtirilecektir. Ġzmir de özel sektörün geliģtirilmesi için öncelikli konulardan birisi firmalar, üniversiteler ve kamu kurumları arasında iģbirliği ve koordinasyon sağlanmasıdır İzmir Vatandaş Toplantısı, Mayıs 2013 Ġlköğretim, ortaöğretim ve yükseköğretimde yenilik ve giriģimcilik eğitimleri ile proje yarıģmaları düzenlenecektir. Akademi ve sanayi arasında farklı konularda Serbest BuluĢma Günleri düzenlenerek, yenilikçi fikirlerin ortaya çıkması tetiklenecektir. ĠĢletmelerde ürün yönetiminin teknoloji-ürün-pazar iliģkisini kuracak Ģekilde kurumsallaģması için eğitim ve danıģmanlık hizmetleri sağlanacaktır. ġemsiye kuruluģlar ile Serbest Bölge, OSB gibi üretim alanlarında Ar-Ge, yenilik, sınai mülkiyet hakları, finansal destekler gibi konularda iģletmeler ile iletiģim kuracak, destek verecek ve yönlendirecek ofislerin oluģturulması ve buna yönelik personel istihdamı teģvik edilecektir. ġemsiye kuruluģların Ar-Ge ve yenilik stratejilerini oluģturmaları, hizmetlerini bu strateji doğrultusunda Ģekillendirmeleri ve üyelerinin yenilik performansını takip etmelerine yönelik sistem geliģtirmeleri desteklenecektir. Bu yapıların kapasitelerinin geliģtirilmesinde üniversitesanayi arayüz kuruluģları rol oynayacaktır. Ar-Ge bölümü olan iģletmeler ile üniversitelerin doğrudan iģbirliği yapmaları teģvik edilecektir. Ġzmir in öncelik konuları ve sektörel taleplerine göre oluģturulacak disiplinlerarası projelere öncelik verilecektir. Sadece iģletme-üniversite değil aynı zamanda iģletme-iģletme ortaklı yenilik projeleri teģvik edilecektir. Proje getirebilecek sektör ve paydaģlar arasında sinerji çalıģtayları yapılarak ortak projeler oluģturulacaktır. Soru-cevap masaları, portallar ve kurumlar arası çevrim içi iletiģim platformları oluģturularak etkileģim geliģtirilecektir. Üniversitedeki araģtırmacıların sanayiye etkin ve sürekli olarak tanıtılması için araģtırmacıların basit dille hazırlanan özet profilleri 62

63 oluģturularak internet ortamında duyurulacak ve Ģemsiye kuruluģların da bağlantı vermesi sağlanacaktır. HEDEF 7: Ġzmir'de tasarım alanında kapasite,farkındalık ve talep artırılacaktır. Hedef, tasarım yoluyla insanların hayat standartlarını yükseltmek, kente yeni ivmeler kazandırıp, onu daha yaģanır kılmak olmalıdır. Bu süreç içinde tasarım kenti ortaya çıkacaktır. Akdeniz Akademisi, Tasarım Forumu Mayıs 2011 kapasitesi ile buluģturulması sağlanacaktır. Tasarımın önemine iliģkin farkındalık artırma çalıģmaları gerçekleģtirilecektir. Tasarım alanındaki eğitim faaliyetleri geliģtirilecek, farklı sektörlerde yetiģmiģ, iyi eğitim almıģ tasarımcılar ve yaratıcı insan gücünün Ġzmir'de kalması sağlanacaktır. Ġzmir'de tasarımla bütünleģik kültür endüstrisi ve yaratıcı endüstriler için bir ekosistemin oluģması desteklenecektir. Ġzmir ve Ege'de üretim ve hizmet aktivitelerinin tasarım talebi canlandırılacak ve Ġzmir'de geliģen tasarım Ġzmir'in bir tasarım kenti olması için akademik ve sivil toplum kuruluģları ile yaratıcı endüstrilerle ilgilenen kesimleri bir araya getiren Akdeniz Akademisi Tasarım Forumu desteklenecek, tasarımın yerel ve evrensel bilgi birikimini artıracak bir Tasarım Enstitüsü kurulacaktır. Tasarımın sanayi, yenilik, teknoloji ve üretimle iliģkisi kurulacaktır. Daha fazla tasarımcının Ġzmir'e çekilebilmesi için kent merkezinde farklı disiplinlerin birlikte çalıģabileceği bir tasarım merkezi modeli geliģtirilecektir. Ġzmir'de uluslararası nitelikte bir tasarım fuarı düzenlenecektir. Ġzmir'e özgü tasarımların sergileneceği bir Tasarım Müzesi kurulacaktır. Ġzmir in gelinlik ve organik tekstil sektöründe tasarım merkezi olarak uluslararası bir marka haline gelmesini sağlayacak faaliyetler gerçekleģtirilecektir. Tasarım bilinci örgün ve yaygın eğitimle desteklenecektir. Ġzmir'de tasarım eğitimi veren birimlerin ve kurumların Ġzmir temalı çalıģmalar yapması sağlanacaktır. Kent objeleri ve mobilyaları konusunda yerel yönetimlerin tasarım talebi ve farkındalığı artırılacaktır. Akdenizlilik imajını pekiģtirecek özgün tasarımlar geliģtirilecek ve halkın kaliteli tasarım objeleri ile karģılaģabileceği mekânlar yaratılacaktır. Akdenizli kentler tasarım ağlarına üye olarak uluslararası ortamlardaki geliģmeler yakından izlenecektir. Kamusal alanların Ġzmir'in Akdenizli yaģam biçimine uygun olarak tasarlanması, Ġzmir kimliğinin yansıtılması ve geliģtirilmesi sağlanacaktır. Denizin bir gösteri mekanı olarak düzenlenmesi, kıyı kullanıģlarına tasarımla yeni düzenlemeler getirilmesi ve kent yamaçlarında nitelikli bir tasarımla oluģturulacak kent terasları toplumun her katmanının yaģam kalitesini yükseltecektir. 63

64 NO 1 HEDEF Üniversitelerde ve iģletmelerde araģtırma ve teknoloji geliģtirmeye yönelik fiziki altyapı geliģtirilecektir. Uygulama Dönemi Kısa (3yıl) Orta (5 yıl) Uzun (10 yıl) 2 Bölgesel yenilik kapasitesinin izlenmesi sağlanacaktır Mevcut üniversite-sanayi arayüz kuruluģlarının iyileģtirilmesi ve sayılarının artması sağlanacaktır. Bilim ve teknoloji alanında insan kaynakları sektörel öncelik ve ihtiyaçlara göre geliģtirilecektir. Üniversite ve iģletmelerdeki araģtırma çalıģmalarının ekonomik değere dönüģmesi desteklenecektir. 6 ĠĢbirliği ve yenilikçi örgüt kültürünün yaygınlaģtırılması ile bölgesel yenilik ekosistemi iyileģtirilecektir. 7 Ġzmir'de tasarım alanında kapasite, farkındalık ve talep artırılacaktır. 64

65 5.1.2 GELİŞMİŞ GİRİŞİMCİLİK EKOSİSTEMİ GELİŞME EKSENİ I: GÜÇLÜ EKONOMİ Öncelik 1 Yüksek Teknoloji, Yenilik ve Tasarım Kapasitesi Öncelik 2 Gelişmiş Girişimcilik Ekosistemi Öncelik 3 Gelişmiş Kümeler Öncelik 4 Sürdürülebilir Üretim ve Hizmet Sunumu Öncelik 5 Akdeniz'in Çekim Merkezi İzmir GiriĢimci, piyasadaki fırsatları gören, kaynaklarını ayıran ve değer üreten bir kiģi olarak tanımlanmaktadır. GiriĢimci olma eylemine iģaret eden giriģimcilik kavramıysa, en genel haliyle, yeni ürün, hizmet, süreç veya pazarlar geliģtirerek ekonomik değer üretme eylemi olarak tanımlanabilir. GiriĢimciliğin geliģtirilmesi, sanayi ve KOBĠ, yenilikçilik ve kümelenme gibi ekonomik kalkınmaya iliģkin farklı politika alanlarıyla yakından iliģkilidir. Ayrıca, özel politika gerektiren gruplarda giriģimciliğin geliģtirilmesi bir sosyal politika aracı olarak da değerlendirilebilir. Bu bağlamda, giriģimcilik yeni iģ alanlarının ortaya çıkması, yenilikçiliğin geliģtirilmesi ve gelirlerin ve istihdamın artırılmasına sağladığı katkı nedeniyle bölgesel kalkınmanın önemli etmenlerinden birisi olarak görülmektedir. Türkiye de giriģimcilikle ilgili politikalar son dönemde Ģekillenmekte ve giriģimciliğe iliģkin uygulamalar artmaktadır. GiriĢimciliğin geliģtirilmesi, henüz yeni Ģekillenen bir politika alanı olmasına karģın, hızla ulusal bir öncelik haline gelmiģtir. GiriĢimcilik, 9. Kalkınma Planı nda ( ) çeģitli strateji ve hedeflere konu olmuģtur. GiriĢimcilik eğitimlerinin yaygınlaģtırılması, teknoloji geliģtirme amaçlı giriģimciliğin özendirilmesi, kırsal kesim ve az geliģmiģ bölgelerde giriģimciliğin teģvik edilmesi ile giriģimcilerin finansmana eriģim olanaklarının iyileģtirilmesi, 9. Kalkınma Planı nda belirlenen stratejiler arasında yer almaktadır. 10. Kalkınma Planı ( ) hazırlık çalıģmaları çerçevesinde ilk kez GiriĢimciliğin GeliĢtirilmesi Özel Ġhtisas Komisyonu kurulmuģ ve GiriĢimcilik ve KOBĠ ler baģlığıyla planın hedefleri arasında giriģimciliğin geliģtirilmesine önemli bir yer ayrılmıģtır. Söz konusu baģlık altında giriģimciliğin geliģtirilmesine yönelik temel politikalar ortaya koyulmuģtur. Temel politikalar arasında, giriģimcilik kültürünün geliģtirilmesi, ekosisteme destek sağlayan kurumların kapasitelerinin artırılması; kuluçka, iģ geliģtirme merkezleri ve hızlandırıcıların etkinleģtirilmesi; kadın ve genç giriģimciliğine ve sosyal giriģimciliğe öncelik verilmesi ve finansmana eriģimin kolaylaģtırılması bulunmaktadır. Onuncu Kalkınma Planı ayrıca diğer farklı alanlarda giriģimciliğin geliģtirilmesini ve bölgesel düzeyde de bir kalkınma aracı olarak ele alınmasını farklı baģlıklar arasında hedeflemektedir. Planın Öncelikli DönüĢüm Programları bölümünde birçok program kapsamında giriģimcilik hedef olarak yer almıģtır. 65

66 İzmir e Bakış Ġzmir in giriģimcilik alanındaki potansiyelini anlamak, mevcut durumunu analiz etmek ve yerelde yenilikçilik, ekonomik büyüme ve istihdam artıģına katkı sağlamak amacıyla 2012 yılı sonunda Ġzmir GiriĢimcilik Ekosisteminin GeliĢtirilmesi Stratejisi hazırlanmıģtır. ÇalıĢma kapsamında Ġzmir in giriģimciliğe iliģkin çerçeve koģulları olan insan kaynağı, yenilik altyapısı, ekonomik aktivite, coğrafi ve kültürel koģullara dair sahip olduğu avantaj ve dezavantajlar tespit edilmiģtir. Ġzmir nitelikli insan kaynağı bakımından güçlü bir konumdadır. Bu insan kaynağı Ġzmir de yerleģikler kadar Türkiye ve dünyanın önemli merkezlerine dağılmıģ kuvvetli bir diasporayı da kapsamaktadır. Bölgede giriģimcilik kültürünün varlığı, giriģimciliğin geliģtirilmesi açısından önemli bir etkendir. Tarihi bir ticaret merkezi olan Ġzmir, geniģ bir ekonomik taban ve ticari kültüre sahiptir. Ġzmir, Akdenizli bir kent olarak kaliteli bir yaģam tarzı ve yeniliklere açık kültürel yapısıyla giriģimcilik ekosisteminin geliģmesi için uygun iklimi sunmaktadır. Ġstanbul un ardından havayolu, otoyol ve liman ile ulaģtırma bağlantıları en geliģmiģ kentlerden biridir. Sahip olduğu tüm bu olumlu özelliklerin yanısıra, Ġzmir hem tarihsel geliģimi, hem de Türkiye içinde mevcut ekonomik ve sosyal konumu itibariyle Ġstanbul gibi birincil bir çekim merkezi değildir. Yenilikçilik alanındaki performansı göreli olarak zayıftır. Ġzmirlilerin bir kaliteli yaģam tarzına ve bireysel iģ alıģkanlıklarına alıģık olduğu ve yüksek bir özgüvene sahip olduğu görülmektedir. Bu bireyselcilik ve özgüvenin giriģimcilik alanında bir yandan, Ġzmirlilerin yeni iģ fikirlerine yönelebilmesine ve risk alabilmesine katkıda bulunmaktayken, diğer yandan, iģbirliğinin az olması ve bunun bir sonucu olarak iģ yapmada güvenin zayıf olmasına yol açmaktadır. Bu çerçevede iģbirliği ve ortak çalıģma kültürünün geliģtirilmesi gerekmektedir. Yenilikçi davranıģlar genelde bireysel olarak geliģmektedir. Strateji çalıģması kapsamında gerçekleģtirilen, çerçeve koģulların analizi, giriģimci profili değerlendirmesi ve paydaģ görüģmeleri sonucunda, Ġzmir giriģimcilik ekosisteminin mevcut durumuna iliģkin bir takım tespitler elde edilmiģtir. GiriĢimcilerin tespit edilmesine yönelik araçlar geliģtirilmelidir. Bu tespitler ıģığında, giriģimcilerin tespit edilmesine yönelik araçların son derece kısıtlı olduğu görülmektedir. Yerel düzeyde düzenlenen kapsayıcı ve etkisi büyük bir iģ planı yarıģması bulunmamaktadır. Ulusal düzeyde düzenlenen ve genelde Ġstanbul merkezli olan iģ yarıģmalarına Ġzmir den katılım oldukça kısıtlıdır. Ġzmir de, yeni giriģimcilere akıl vererek, fon sağlamalarına yardımcı olarak ya da yeni iģ fikirleri getirerek yardımcı olan mentör ya da yatırımcı olabilecek kıdemli iģadamları ve yöneticileri bir araya getiren iģadamı derneği ve odaların aktif olarak faaliyet gösterdiği sivil toplum kuruluģlarında giriģimciliğe ilginin geliģtiği görülmektedir. 66

67 Ancak bunları mentör ve yatırımcı olabilecekleri giriģimcilere bağlayan mekanizmalar eksiktir. GiriĢimcileri fiziksel olarak bir araya getiren etkinlikler ve mekânlar sınırlıdır. Yerel medyada giriģimcilik konusuna ilgi duyan paydaģlar bulunduğu görülmektedir. Ancak konuyla ilgili haberlere eriģim olanağı sınırlıdır. Melek yatırımcılık potansiyeli yüksek olduğu halde, bu nitelikte kiģileri ortaya çıkaracak ve yönlendirecek melek yatırımcı ağı benzeri platformlar bulunmamaktadır. GiriĢimciliğin geliģmesini sağlayan ağ yapılarının oluģturulması önem taģımaktadır. GiriĢimcilik kültürünün yaygınlaģtırılması, giriģimcilerin bir iģ planına dayalı olarak iģlerini kurmaları amacıyla KOSGEB ile diğer kuruluģlar arasında iģbirliği içerisinde Uygulamalı GiriĢimcilik Eğitimleri yaygın olarak düzenlenmektedir. Örgün eğitimde ise birçok üniversite giriģimciliğe dair, dağınık yapıda da olsa dersler vermektedir. GiriĢimcilik birçok kuruluģun ilgilendiği bir alan olmakla beraber, kuruluģlar arasında haberleģme ve iģbirliği sınırlıdır. Bu kuruluģları bir araya getiren bir platformun eksikliği hissedilmektedir. Ġzmir de giriģimciliğin yaygınlaģtırılması ve giriģimcilerin desteklenmesi amacıyla, kuluçka merkezi ve hızlandırıcı olarak faaliyet gösteren yapılar da belli düzeyde deneyim kazanmıģlardır. Ġzmir Teknoloji GeliĢtirme Bölgesinde 2014 yılında faaliyete geçecek olan Ġnovasyon Merkezi, giriģimcilere baģlangıç aģamasında ihtiyaç duyulan ortak hizmetleri ücretsiz sağlayacak bir kuluçka merkezi olarak faaliyet gösterecektir. Ġzmir Ekonomi Üniversitesi bünyesinde hızlandırıcı olarak faaliyet gösteren Embryonix ürün geliģtirmede belli bir yol almıģ giriģimlerin, kısa süreler içinde piyasaya çıkabilmelerini sağlamak üzere çalıģmaktadır. Ayrıca, Ege Üniversitesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi nde Teknoloji GeliĢtirme Merkezi (TEKMER) bulunmaktadır. Ancak, bu merkezlerin olanaklarından çok sınırlı sayıda giriģimci faydalanmaktadır. Ġzmir deki giriģimcilerin profiline bakıldığında, erkek giriģimcilere kıyasla çok daha az kadın giriģimci bulunduğu görülmektedir. Ayrıca giriģimcilerin aralığında yoğunlaģtığı ve eğitim durumları ise birkaç istisna dıģında en az üniversite mezunu düzeyinde olduğu görülmektedir. GiriĢimlerin en çok faaliyet gösterdiği sektörler yazılım, bilgi ve teknoloji sektörleridir. Elektronik ve gıda-biyoloji-kimya sektörleri de öne çıkan sektörlerdir. Ġzmir deki giriģimcilik ekosistemi çerçeve koģulları, paydaģları ve giriģimci profiline iliģkin Ġzmir GiriĢimcilik Ekosisteminin GeliĢtirilmesi Stratejisi kapsamında yapılan analiz ve değerlendirmeler ıģığında, ekosistemi hızlı bir biçimde harekete geçirmek üzere belirlenen stratejik öncelik ve hedefler, Ġzmir Bölge Planı nın giriģimcilik konusundaki temel yaklaģımını oluģturmaktadır. 67

68 HEDEF 1: GiriĢimcilerin tespitine yönelik mekanizmalar geliģtirilecektir. Ġzmir de yerel iģ planı yarıģmaları alanındaki eksikliği gidermek amacıyla bölge düzeyinde ve geniģ katılımlı genel bir iģ planı yarıģması düzenlenecektir. Ulusal iģ planı yarıģmalarına Ġzmirli giriģimcilerin katılımının artırılması amacıyla, üniversiteler, odalar ve iģadamı derneklerinin katılımıyla, etkin bir iletiģim ağı oluģturulacaktır. HEDEF 2: GiriĢimcilik ekosistemi içindeki aktörler arasında etkin ağ yapılarının oluģması sağlanacaktır. Ġzmir de giriģimcilik ekosistemi paydaģlarının birbirinden bağımsız sürdürülen etkinliklerinin etkin biçimde kamuoyuna ve giriģimcilere duyurulabilmesi amacıyla kullanıcılar tarafından da girdi sağlanabilen ve güncel tutulan bir internet portalı oluģturulacaktır. Mevcut inovasyon merkezi giriģimcilerin ihtiyacı olan ortak girdileri sağlayacak bir merkez haline getirilecek ve merkezde giriģimcilerin ilgisini çekebilecek, bölgede bulunan giriģimcilik ekosistemi paydaģlarını kapsayacak Ģekilde, giriģimci, mentör ve yatırımcıları bir araya getirecek, ağ oluģturmaya odaklı etkinlikler hayata geçirilecektir. Ġzmir de bulunan teknoparklar giriģimcilik ve yenilik için önemli bir altyapı oluģturma potansiyeline sahiptir. İzmir Kalkınma Çalıştayı, 3 Temmuz 2013 GiriĢimcilere ortak alan ve destek sağlayan kuluçka merkezi yanında, Ġzmir de giriģimcilik potansiyeli olan üniversitelerle mevcut hızlandırıcıların bağlantıları geliģtirilecek, bu üniversitelerde benzer hızlandırıcı programlarının baģlatılabilmesi için iģbirliği olanakları sağlanacaktır. Kuluçka merkezlerinden ya da hızlandırıcılardan daha esnek ve kolay kurulabilir birimler olarak, özellikle baģlangıç aģaması giriģimcilerin, fikir alıģveriģinde bulunarak iģ planlarını çok daha yaratıcı, yenilikçi ve birbirlerinden destek alan projeler haline getirmelerini sağlayabileceği ortak çalıģma alanlarının, özellikle Ģehir merkezinde geliģtirilmesi sağlanacaktır. Yatırım riskinin dağıtılması, tecrübenin çeģitlendirilmesi ve sabit bir maliyet olan yatırım analizinin paylaģılmasını sağlamak amacıyla Ġzmir de melek yatırımcı ağlarının kurulması sağlanacaktır. Ayrıca, melek yatırımcılık hakkında farkındalık oluģturmak amacıyla melek yatırımcı eğitimleri gerçekleģtirilecektir. Ġzmir'deki büyük Ģirketlerin giriģimcilik konusunda özendirici ve destekleyici bir rol üstlenmeleri için gerekli bilgilendirme, farkındalık ve ağ yapılar içinde yer almaları sağlanacaktır. HEDEF 3: GiriĢimcilik kültürü geliģtirilecektir. Ġzmir de, yerel giriģimcilik ekosistemindeki paydaģların çeģitli etkinlik ve panellerde bir araya getirecek kapsamlı Ġzmir GiriĢimcilik Zirvesi organizasyonu her yıl düzenli olarak 68

69 GiriĢim olmazsa geliģme olmaz, beyin göçü engellenemez İzmir Vatandaş Toplantısı, 12 Mayıs 2013 hayata geçirilecektir. GiriĢimcilik Zirvesi organizasyonları kapsamında Ġzmirli baģarılı giriģimcileri rol modeli haline getirmek amacıyla Yılın Ġzmirli GiriĢimcisi ödülleri verilecektir. Zirve kapsamında ve zirve dıģında üç ayda bir gerçekleģtirilecek giriģimcilik temalı basın toplantılarında Ġzmir basınının konuya ilgisi geliģtirilecektir. GiriĢimcilik kültürünün geliģtirilmesine katkı sağlamak ve giriģimcilerin kapasitelerini geliģtirmek amacıyla yaygın giriģimcilik eğitimlerinin standartlaģtırılması sağlanacak ve üniversiteler arası bir konsorsiyum kurularak ortak ders ve vaka çalıģmaları hayata geçirilecektir Ġzmir Bölge Planı ve Ġzmir GiriĢimcilik Ekosisteminin GeliĢtirilmesi Stratejisi kapsamında belirlenen stratejik çerçevenin uygulamaya geçmesi, ilgili projelerin uygun yerel, ulusal ve uluslararası paydaģlarla birlikte hayata geçirilmesi ve stratejinin izlenmesi amacıyla, büyük Ģirketler, üniversiteler, yatırımcılar, STK lar, kamu kurumları ve yerel medyanın oluģturduğu ekosistem paydaģlarının bir araya gelecekleri Ġzmir GiriĢimcilik Konseyi kurulacaktır. GiriĢimcilik Konseyi küresel giriģimciler yaratabilmek ve ulusal ve uluslararası giriģim sermayelerine eriģimi kolaylaģtırmak için giriģimcilere gerekli ağ yapıların içinde olabilme imkânını yaratacaktır. Bir platform olarak konseyin varlığı Ġzmir de büyük Ģirketlerin ekosisteme katkısını artıracaktır. HEDEF 4: GiriĢimcilik ekosistemi izleme ve değerlendirme mekanizması kurulacaktır. GiriĢimcilik ekosisteminin ve Ġzmir de giriģimciliğin ne ölçüde geliģtiğinin izlenmesi amacıyla, yıllık dönemlerde düzenli olarak giriģimcilik karnesi ve giriģimcilik izleme raporları hazırlanacaktır. Söz konusu çalıģmalar Ġzmir GiriĢimcilik Konseyine sunulacak, ilerlemeler değerlendirilecek ve gerektiğinde uygulamaya dönük önlemler alınacaktır. NO 1 2 HEDEF GiriĢimcilerin tespitine yönelik mekanizmalar geliģtirilecektir. GiriĢimcilik ekosistemi içindeki aktörler arasında etkin ağ yapılarının oluģması sağlanacaktır. 3 GiriĢimcilik kültürü geliģtirilecektir. 4 GiriĢimcilik ekosistemi izleme ve değerlendirme mekanizması kurulacaktır. Uygulama Dönemi Kısa (3yıl) Orta (5 yıl) Uzun (10 yıl) 69

70 5.1.3 GELİŞMİŞ KÜMELER GELİŞME EKSENİ I: GÜÇLÜ EKONOMİ Öncelik 1 Yüksek Teknoloji, Yenilik ve Tasarım Kapasitesi Öncelik 2 Gelişmiş Girişimcilik Ekosistemi Öncelik 3 Gelişmiş Kümeler Öncelik 4 Sürdürülebilir Üretim ve Hizmet Sunumu Öncelik 5 Akdeniz'in Çekim Merkezi İzmir Kümeler, belli bir coğrafi yakınlık içinde bulunan bir grup firmanın ve sivil toplum kuruluģları, üniversiteler, kalkınma ajansları gibi iģ dıģı arabulucu kurumların oluģturduğu ve her bir firmanın rekabet edebilirliğine olumlu etkileri olan gruplar olarak tanımlanmaktadır. Kümelenmeyi, alıcı-tedarikçi iliģkileri, ortak teknoloji, ortak alıcı ve dağıtım kanalları ile ortak iģgücü havuzları bir arada tutar ancak kümelenmedeki firmaları bir arada tutan temel unsurun firmaların ekonomik çıkarı olduğu söylenebilir. Kümelenmelerde firmalar arasındaki güven ve iģbirliği kümenin devamlılığında büyük önem taģımaktadır. Kümelenme üretkenliği artırarak ve yenilikçiliği besleyerek kümedeki iģletmelere rekabet avantajı kazandırır. Bilgiye, teknolojiye, üretimde emeği geçen iģletmelere eriģimde ve geliģimi teģvik etmede avantajlar sağlar ve deneyimli bir iģgücü havuzu oluģumunu destekler. Kümelenme yaklaģımı 1990 lardan sonra çok hızlı bir biçimde yaygınlaģmaya baģlamıģ ve ulusal ve uluslararası politika belgelerinde yer almıģtır. Avrupa Birliği Lizbon Stratejisinin hedefleri arasında kümelenme giriģimlerinin desteklenmesine yer verilmiģ ve kümelenme bölgesel politikanın önemli bir parçası olarak ele alınmıģtır. Lizbon Stratejisinin yerini alan Avrupa 2020 Stratejisi, kümelerin desteklenmesi ve finansmana uygun maliyetli eriģim dâhil baģta KOBĠ ler olmak üzere iģ ortamının iyileģtirilmesi çerçevesinde kümelenme politikasını belirlemiģtir. Bu geliģmelerin bir yansıması olarak Türkiye de de kümelenme kavramının ulusal politika belgelerinde daha fazla yer almaya baģladığı görülmektedir. Türkiye de kümelenme çalıģmalarının ivme kazanması, yılları arasında zamanın DıĢ Ticaret MüsteĢarlığı, güncel ismi ile Ekonomi Bakanlığı tarafından yürütülen ve ulusal anlamda geniģ çaplı kümelenme çalıģmalarının gerçekleģtirildiği Türkiye nin Kümelenme Politikasının GeliĢtirilmesi Projesi ile baģlamıģtır. 26 Düzey 2 bölgesinde kalkınma ajanslarının kurulmasıyla, bölgelerin ekonomik kalkınmasına yönelik araçlar arasında kümelenme yaklaģımı da önemli bir yer tutmuģtur. Projelerin, kümelenmeye yönelik desteklerin ve kümelenme giriģimlerinin yaygınlığına karģın, Türkiye nin henüz doğrudan kümelenmeye yönelik bir ulusal stratejisi bulunmamaktadır. 9. Kalkınma Planı, kümelenme yaklaģımına iki hedefle yer vermiģtir. Bu kapsamda, iģletmelerin ortak Ar-Ge, ortak tedarik ve pazarlama faaliyetlerine önem verilmesi, fiziki altyapı ihtiyaçlarının karģılanması, ağ oluģturma ve kümelenme giriģimlerinin desteklenmesine vurgu yapılmıģtır. Ayrıca, sürükleyici sektörler liderliğinde ve güçlendirilmiģ sosyal ağ yapısı içinde kümelenmelerin desteklenmesi, yerel kümelenme 70

71 alanlarını destekleyici, kümedeki aktörler arasında iģbirliğini artırıcı ve kümenin dünya piyasalarıyla entegrasyonunu sağlamaya yönelik mekanizmaların oluģturulması hedefine yer verilmiģtir. 10. Kalkınma Planı ( ), Bilim, Teknoloji ve Yenilik, Ġmalat Sanayinde DönüĢüm, GiriĢimcilik ve KOBĠ ler ve Bölgesel GeliĢme ve Bölgesel Rekabet Edebilirlik öncelikleri altında kümelenmeye vurgu yapmaktadır. Bu öncelikler arasında özellikle bölgesel geliģmeye iliģkin öncelik kümelenme konusuna iliģkin en güçlü vurguyu yaparak, kümelenme uygulamalarının bölgesel olarak ele alınması gerektiğini ortaya koymaktadır. Bu öncelik altında tanımlanan yaklaģımın aģağıdaki beģ noktası kümelenme politikalarının konumlanması gereken temel çerçeveyi ortaya koymaktadır: Bölgesel düzeyde değer zinciri iliģkilerinin dikkate alınması Yenilikçi ve yüksek katma değerli küme oluģumlarının teģvik edilmesi Mevcut kümelerdeki iģletmeler arası iģbirliklerinin artırılması Kümelerin uluslararası piyasalarla bütünleģmelerinin güçlendirilmesi Desteklerde merkezi ve bölgesel düzey uyumunun gözetilmesi İzmir e Bakış Ġzmir in, kümelenme politikaları ve uygulamaları konusunda Türkiye nin en deneyimli bölgelerinin baģında geldiği söylenebilir. Ġzmir deki kümelenme çalıģmalarının baģlangıcı, bir AB projesi olarak baģlayan ABĠGEM projesine ve 2005 yılında gerçekleģtirilen ilk ihracat konsorsiyumu denemelerine dayandırılabilir. Yine aynı yıl düzenlenen kümelenme konulu eğitimler ile bölgede uzman kadro temeli oluģturma çalıģmaları gerçekleģtirilmiģtir. Bu çalıģmaların devamında Türkiye nin Kümelenme Politikasının GeliĢtirilmesi Projesi kapsamında Ġzmir Organik Gıda Kümelenmesi çalıģması gerçekleģtirilmiģtir. Ege Ġhracatçı Birlikleri çatısı altında yürütülen çalıģmada, Ġzmir Organik Gıda Kümesi için çalıģtaylar düzenlenmiģ ve bir küme yol haritası oluģturulmuģtur yılında gerçekleģtirilen bu çalıģmaların ardından, Ġzmir Kalkınma Ajansı tarafından Ġzmir in Kümelenme Stratejisinin OluĢturulması Projesi kapsamında 2009 yılında Türkiye nin ilk bölgesel kümelenme stratejisi çalıģmaları baģlatılmıģ ve kapsamlı kümelenme analizleri gerçekleģtirilmiģtir. Ġstatistiki analiz kapsamında, 195 sektör alt faaliyet alanı ve 51 faaliyet alanı için yapılan analizler sonucunda; baģatlık, büyüklük ve uzmanlık açısından 3 yıldız alan sektörler değerlendirilmiģtir. Analiz sonucunda 2 kodlu bazda Ġzmir geneli için yoğunlaģma gösteren 14 sektör aģağıdadır: Gıda ürünleri ve içecek imalatı Giyim eģyası imalatı; kürkün iģlenmesi ve boyanması Kimyasal madde ve ürünlerin imalatı Ana metal sanayi Makine ve teçhizatı hariç; fabrikasyon metal ürünleri imalatı BaĢka yerde sınıflandırılmamıģ makine ve teçhizat imalatı Motorlu kara taģıtı, römork ve yarı römork imalatı Mobilya imalatı; baģka yerde sınıflandırılmamıģ diğer imalatlar 71

72 Motorlu taģıtlar ve motosikletler dıģında kalan toptan ticaret ve ticaret komisyonculuğu Motorlu taģıtlar ve motosikletlerin dıģında kalan perakende ticaret; kiģisel ve ev eģyalarının tamiri Kara taģımacılığı ve boru hattı taģımacılığı Destekleyici ve yardımcı ulaģtırma faaliyetleri; seyahat acentelerinin faaliyetleri Eğlence, dinlenme, kültür ve sporla ilgili faaliyetler Diğer hizmet faaliyetleri Ġstatistiksel analiz çalıģması ve bölgedeki kilit aktörler ile görüģmeleri içeren saha araģtırması sonucunda, Ġzmir de altı sektör grubu potansiyel küme olarak belirlenmiģtir. Kümelenme potansiyeli olan sektörlerde küme oluģumuna yönelik destek ihtiyacı bulunmaktadır. Endüstriyel Havalandırma, Ġklimlendirme ve Soğutma Cihazları ĠĢlenmiĢ Meyve-Sebze Kimyasal Maddeler (Plastik hammadde, boya ve temizlik maddeleri) Araç Üstü Ekipman Kara ve Deniz Yolu Yük TaĢımacılığı ve Depolama Hizmetleri Gelinlik ve Abiye Kıyafet Ġzmir Kümelenme Analizi, saha çalıģması etabında ĠĢ ve Ġhtiyaç Analizi, Küme Dinamiği Analizi ve Kümelenme Düzeyi Analizi olarak tanımlanan 3 farklı analiz sonucunda, incelenen faaliyet alanları kümelenme potansiyeli düzeylerine göre sınıflandırılmıģ ve sektörel ihtiyaçları ve sosyal ağ iliģkileri belirlenmiģtir. Ġzmir Kümelenme Analizi kapsamında gerçekleģtirilen saha analizi kapsamında gerçekleģtirilen iģ ve ihtiyaç analizi sonuçları Ġzmir deki kümelenme potansiyeli olan sektörlerin tasarım ve yurtdıģı pazarlama faaliyetleri konusunda geliģmeye açık olduğunu göstermektedir. Aynı çalıģma kapsamında gerçekleģtirilen kümelenme düzeyi analizine göre sektörlerde üniversite ve araģtırma kuruluģları ile iliģki düzeyi, örgütlenme düzeyi ve iģbirliğine yönelik istek ve motivasyon düzeyi Kümelerin Ar-Ge ve Yenilik kapasitesi, uluslararasılaģmalarında önemli rol oynamaktadır. Kümelenmelerin yönetim kapasitesi, örgütlenme ve destekleyici kuruluģlarla iliģki düzeyi açısından önemlidir. iyileģtirmeye açıktır. Öte yandan firma büyüklüğü ve istihdam düzeyleri düģünüldüğünde üretim etkinliği düzeyi yeterli iken, Ar-Ge ve uluslararası pazarlarda etkinlik konuları geliģmeye açık alanlar olarak ortaya çıkmaktadır. 72

73 Küme dinamiği analizleri ise küme örgütlenmelerine uygun ortamın geliģtirilmesi ve destekleyici kuruluģların küme oluģumlarının içine çekilmesi gerekliliğini ortaya koymaktadır. Ayrıca kümelerde yönetim kapasitesine iliģkin iyileģtirme ihtiyacı, nitelikli insan kaynağı ihtiyacı ile paralel olarak ortaya çıkmaktadır. Kümelenmenin geliģtirilmesi ve desteklenmesi, bölgesel politika düzeyinde, Ġzmir Bölge Planı nın ĠĢletmelerde Rekabet Edebilirlik geliģme ekseninin altında Kümelerin OluĢturulması ve Düzenli SanayileĢmenin Sağlanması adıyla stratejik önceliklerinden birisi olarak da bugüne kadar desteklenmiģtir. Bu kapsamda, çalıģmaların hızlandığı 2009 yılında ilk olarak, Ġzmir deki paydaģların analiz edilmesi ve bölgesel koordinasyonun ve iģbirliğinin sağlanması amacıyla Ġzmir Kümelenme Komitesi oluģturulmuģtur. Ġzmir Kümelenme Komitesi, üniversiteler, sanayi ve ticaret odaları, diğer özel sektör kuruluģları, ilgili sivil toplum kuruluģları, kamu kurumları ve yerel yönetimlerin, dengeli bir biçimde dağılımı dikkate alınarak, konuyla ilgili bilgi ve deneyim sahibi kurum ve kuruluģ temsilcilerinden oluģmakta ve periyodik olarak toplanmaktadır. Ġvmelenerek devam eden çalıģmalar sonucunda Ġzmir de baģta Ġzmir Kalkınma Ajansı ve Ege Ġhracatçı Birlikleri olmak üzere bölgedeki kurumlar önemli deneyimler elde etmiģlerdir. Çatı kuruluģlar ve kümeler tarafından AB kaynakları ve ulusal kaynaklar kullanılarak hayata geçirilen çok sayıda kümelenme projesi de Ġzmir in deneyimine katkı sağlamıģ ve Ġzmir deki kümelenme çalıģmalarını uluslararası boyuta taģımıģtır. Ġzmir de kümelenme konusunda çalıģmaları bulunan ve belli düzeyde bir geliģmiģlik gösteren çok sayıda küme yönetiģim yapısı bulunmaktadır. Bu yapılar sektör dernekleri, ticaret ve sanayi odalarının sektör komisyonları ya da belli bir tüzel kiģiliği olmayan gruplar biçiminde örgütlenmiģlerdir. Bu kapsamda, saha çalıģması gerçekleģtirilen kümelenmeler dıģında, Ġzmir Organik Gıda Kümesi, ĠNOVĠZ Sağlık Kümesi Derneği, ĠAOSB Makine Metal Döküm Kümesi Ġzmir, Havacılık ve Uzay Kümelenmesi Derneği, Ege Plastik Sanayicileri ĠĢadamları Derneği, kümelenmeye yönelik çalıģmalar yürütmektedirler yılı sonunda, Ġzmir Kalkınma Ajansı koordinasyonunda hazırlanan Ġzmir Kümelenme Stratejisi, Ġzmir deki kümelenme çalıģmalarının ortak önceliklerini bir araya getiren ve temel hedefleri ortaya koyan bölge düzeyindeki temel strateji belgesidir Ġzmir Bölge Planı nın kümelenme konusundaki temel altyapısını oluģturan bu çalıģma, Ġzmir de 2005 yılından bugüne kadar hayata geçirilen tüm aģamaları tamamlayan ve Ģimdiye kadar sektör ve alt sektörler özelinde getirilen önerileri yatay kesen bir strateji belgesidir. HEDEF 1: Potansiyel sektörlerde küme oluģumları desteklenecektir. Kümelenme konusunda farkındalığın artırılması ve kümelenmenin ilgili kurumlar tarafından benimsenmesini sağlamak amacıyla toplantı ve etkinlikler düzenli olarak hayata geçirilecektir. GerçekleĢtirilecek analizler kapsamında potansiyeli yüksek olarak belirlenen alanlarda derinlemesine sektörel analizler hayata geçirilecek ve Ġzmir için potansiyel arz eden yoğunlaģmalara yönelik yol haritaları hazırlanacaktır. Mevcut ve potansiyel kümelerin değer zincirlerinde eksik olan yatırım alanları belirlenecek ve potansiyel yatırımcılar bu alanlara yönlendirilecektir. Ayrıca, kümelerde ihtiyaç 73

74 duyulan insan kaynağı ihtiyacına yönelik iģgücünün geliģtirilmesi amacıyla küme temelli staj programları ve mesleki geliģim programları yaygınlaģtırılacak, yüksek lisans ve doktora tez konularının küme firmalarının ihtiyaç duydukları alanlarda gerçekleģtirilmesi özendirilecektir. HEDEF 2: Kümelerin yönetim kapasitesi iyileģtirilecektir. Küme içi ve kümeler arasında iliģki ağlarının yoğunluğunu ve kalitesini geliģtirmek ve kümelerin etkinlik ve baģarılarının geliģtirilmesi amacıyla küme yönetimini mükemmelleģtirmeye yönelik kapasite geliģtirme çalıģmaları gerçekleģtirilecektir. Ġzmir Kümelenme Komitesi çalıģmaları küme yöneticileri ve temsilcilerinin katılımıyla etkinleģtirilecektir. Kümelerin uluslararasılaģmasına katkı sağlamak amacıyla, ulusal ve uluslararası küme örgütleri ile iģbirliği ağları kurulacak ve düzenli olarak farklı kümelere çalıģma ziyaretleri gerçekleģtirilecektir. Bilgi teknolojilerinin küme aktörlerinde kullanımı yaygınlaģtırılacaktır. Kümelerin ulusal ve uluslararası fon kaynaklarına eriģimi için proje yazma ve yürütme kapasiteleri geliģtirilecektir. HEDEF 3: Kümelerde Ar-Ge ve yenilik kapasitesinin artırılması sağlanacaktır. Kümelerde yenilikçiliğin geliģtirilmesi amacıyla, firmalarda Ar-Ge merkezlerinin oluģturulması sağlanacak ve bu merkezlerin rekabet öncesi iģbirliği kavramı içinde sektördeki diğer iģletmeler ve üniversiteler ile ortak kullanımı teģvik edilecektir. Küme üyesi firmaların ortaklaģa kullanabileceği yenilikçilik merkezleri için fiziki altyapı ve iģletme modelleri oluģturulacaktır. Üniversitelerde firmaların AR-GE ve yenilikçilik faaliyetlerinin gerçekleģtirileceği araģtırma merkezlerinin açılması, ortak AR-GE faaliyetlerinin yürütülmesi sağlanacaktır. ĠĢletme-üniversite ve iģletme-iģletme ortaklı yenilik projeleri desteklenecektir. Kümelerin Ar-Ge ve yenilik stratejilerini tespit etmeleri, hizmetlerini bu strateji doğrultusunda Ģekillendirmeleri ve üyelerinin yenilik performansını takip etmelerine yönelik sistem geliģtirmeleri desteklenecektir. HEDEF 4: Bölgesel kümelerin izlenmesi ve küme etkilerinin değerlendirilmesi sağlanacaktır. Ġzmir deki kümelerin performanslarının diğer bölgesel ve ulusal kümelerin performansları ile karģılaģtırılabilmesi, küme giriģimlerine sağlanan kamu kaynağının kullanılmasına yönelik etkinlik ve verimlilik düzeylerinin ölçülebilmesi için Ģeffaf, objektif ve doğrulanabilir bir izleme, değerlendirme, ölçme ve karģılaģtırma sistemi hayata geçirilecektir. Tablo 5 GeliĢmiĢ Kümeler Önceliği Hedefleri Zaman Planı NO HEDEF 1 Potansiyel sektörlerde küme oluģumları desteklenecektir. Uygulama Dönemi Kısa (3yıl) Orta (5 yıl) Uzun (10 yıl) 2 Kümelerin yönetim kapasitesi iyileģtirilecektir. 74

75 3 4 Kümelerde Ar-Ge ve yenilik kapasitesinin artırılması sağlanacaktır. Bölgesel kümelerin izlenmesi ve küme etkilerinin değerlendirilmesi sağlanacaktır SÜRDÜRÜLEBİLİR ÜRETİM VE HİZMET SUNUMU GELİŞME EKSENİ I: GÜÇLÜ EKONOMİ Öncelik 1 Yüksek Teknoloji, Yenilik ve Tasarım Kapasitesi Öncelik 2 Gelişmiş Girişimcilik Ekosistemi Öncelik 3 Gelişmiş Kümeler Öncelik 4 Sürdürülebilir Üretim ve Hizmet Sunumu Öncelik 5 Akdeniz'in Çekim Merkezi İzmir Özellikle 20. yüzyılın ikinci yarısında endüstriyel geliģimin hızlanmasına bağlı çevresel değerlerin tahribi ve yenilenemeyen kaynakların tükenmesi günümüzde artarak sürmektedir. Bu durum, son yılda çevre duyarlılığının artmasına ve özellikle geliģmiģ ülkelerde tüketicilerin üretim, kullanım ve kullanım sonrası süreçlerde çevreye daha az zarar veren ürün ve süreçleri tercih etmelerine neden olmuģtur. Bu yeni eğilim, alınacak basit önlemlerle bile üretim sürecinde faydalı bir ürüne dönüģemeden atık haline gelen hammaddelerin daha etkin kullanılabileceğini, kayıpların önlenebileceğini ve aynı zamanda atık üretiminin de azalabileceğini ortaya çıkarmıģtır. Bunu üretim ve hizmet sektörlerinde verimliliğin arttırılması, üretim için kullanılan hammaddelerin çevreye daha az zararlı olanlarla değiģtirilmesi, üretim ve kullanım sürecinde gerekli olan su ve enerji ihtiyaçlarının düģürülmesi gibi yaklaģımlar izlemiģtir. Yapılan güncel çalıģmalar 2030 yılında su ihtiyacının %30 artacağına, dünya nüfusunun çok önemli bir bölümünün enerji, su, gıda gibi temel gereksinimlerini karģılayamayacağına dikkat çekmektedir. Bu nedenle, üretimde verimlilik ve sürdürülebilirlik, temiz teknoloji kullanımı gibi öncelikler, baģta KOBĠ ler olmak üzere yaygınlaģtırılmalı, üretimde çevreye duyarlı teknoloji değiģim ihtiyacı ortaya konmalı, geri dönüģüm ve kazanım gibi yöntemler yaygınlaģtırılmalıdır. Üretim ve tüketim sürdürülebilirlik bağlamında birlikte ele alınmaktadır. Doğal kaynakların kısıtlılığı ve üretim maliyetleri, teknolojik geliģmeler, hammadde temini, doğal kaynak kullanımı, üretim sürecinde çıkan atıklar, üretim sonrası tüketiciye ulaģtırma, tüketimden kaynaklanan atıkları bir arada düģünmeyi gerektirmektedir. Bu kapsamda çevre yönetimi yaklaģımları, üreticileri ve tüketicileri belli çevresel kaygıları göz önünde bulunduran yöntem ve teknikleri benimsemeye yöneltmiģtir. Sürdürülebilir üretim ve hizmet uygulamaları bir ürün ve hizmete ait yaģam döngüsünün pek çok aģamasına (hammadde temini, üretim, kullanım ve kullanım sonrası bertaraf) yönelik olarak gerçekleģtirilmektedir. Bu bağlamda sürdürülebilir üretim ve hizmet uygulamaları çok sayıda uzmanlık alanı ve meslek grubunun takım çalıģmasına 75

76 gereksinim duymaktadır. ĠĢletme verimliliğinin arttırılmasına yönelik çevre yönetimi, entegre kirlilik önleme ve kontrolü, yaģam döngüsü analizi, tedarik zinciri yönetimi, endüstriyel ekoloji, atık denetleme, enerji denetleme, risk denetleme, çevresel yasa ve yönetmeliklerle uyum değerlendirmesi, çevresel etki değerlendirme, teknoloji değerlendirme, kimyasal değerlendirme, yeģil satın alma, çevresel performans değerlendirmesi sürdürülebilir üretimi destekleyen araçlar olarak kullanılmaktadır yılındaki Brundtland Raporu'yla birlikte, sürdürülebilirlik kavramı gündeme oturmuģtur yılında yapılan Rio Zirvesi'nde sürdürülebilir kalkınma kavramını hayata geçirmek için önemli bir strateji olarak bahsi geçen sürdürülebilir üretim kavramı birçok ulusal politika ve strateji belgesinde farklı Ģekillerde yer almaktadır. Temiz üretim kavramı ulusal bilim ve teknoloji politikalarını belirleyen en üst kuruluģ olan Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu'nun (BTYK) öncelikli alanları arasında Temiz Üretim Yapabilme Yeteneği Kazanma biçiminde yer almaktadır. TÜBĠTAK ın Vizyon 2023 Teknoloji Öngörüleri Projesi kapsamında hazırlanan Çevre ve Sürdürülebilir Kalkınma Tematik Paneli Vizyon ve Öngörü Raporu nda vurgulanmıģtır. Bunlara ek olarak, sanayi politikalarının belirlenmesinde çevre dostu teknolojilere öncelik verilerek, imalat sanayinin bu konuda bilinçlendirilmesi ve temiz üretimin teģviki 8. BeĢ Yıllık ve 9. Yedi Yıllık Kalkınma planlarında ve Avrupa Birliği ne (AB) uyum sürecinde yer alan temel politikalardır KOBĠ Stratejisi ve Eylem Planı nda KOBĠ lerin çevresel sorunları fırsata dönüģtürmesine imkân sağlanması ve çevre ve iklim değiģikliği konularıyla ilgili projelerin teģvik edilip uygulamaya konması gibi doğrudan sürdürülebilir üretim kavramıyla örtüģen hedefler yer almaktadır. Rio+20 de sürdürülebilir kalkınma için "yeģil ekonomi" kavramı kullanılmaya baģlanmıģtır. Bu kavramla ekonomik büyüme için çevre koruma, etkin doğal kaynak yönetimi, yoksullukla mücadele ve düģük karbon ekonomisine geçiģ ekonomik büyümenin olmazsa olmaz koģulları olarak görülmeye baģlamıģtır. Yeni bir endüstri devrimi olarak nitelenen yeģil ekonomiye geçiģin temeli olan endüstriyel çevre yönetimi sistemindeki yenilikçi yaklaģımlar, sürdürülebilir kalkınmaya artı değer katacak ve bölgenin rekabet gücünü artıracak unsurlardır. Bilim, teknoloji, kalkınma vb. alanlarda en üst düzey kurumların strateji belgelerinde bahsedilmekle birlikte, sürdürülebilir üretim kavramı Türkiye'de enerji verimliliği boyutu ile birlikte düģünülmektedir. Enerji; sürdürülebilir üretim ve tüketim, endüstriyel ekoloji, entegre kirlilik önleme ve kontrol, yaģam döngüsü değerlendirme, ekoverimlilik, geri kazanım, kaynak kullanımının en aza indirilmesi ve yenilebilir kaynakların kullanımıyla ilgili konuların önemli bir bileģenidir. Dünyanın enerji ihtiyacının 2040 yılına kadar % 40 artacağı hesaplanmaktadır. Öte yandan Türkiye nin enerjide dıģa bağımlılık oranı % 71,5 olarak belirlenmiģtir. Bu kapsamda, söz konusu strateji belgelerinde enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji kullanımının yaygınlaģtırılması gerekliliği vurgulanmaktadır. Ġmalat sanayi yanısıra, turizm ve tarım sektörleri de sürdürülebilir üretim uygulamalarının en yüksek düzeyde gerçekleģtirilebileceği alanlardır. 76

77 Rio Zirvesi'nde ortaya konan bu kriterler turizme de uyarlanmıģtır. Çevreye zarar vermeyen turizm yöntemlerinin geliģtirilmesi ve yerel nüfusa gelir kaynağı sağlayan, yerel kültürleri yok etmeyen turizm faaliyetlerinin geliģtirilmesi önem kazanmıģtır. Sürdürülebilir turizmin geliģmesi, doğal alanların korunması, yenilenmesi ve ekolojik dengenin korunmasını gerektirmektedir. Bu anlamda, var olan turizm çeģitlerinde hizmet sunumu ve tüketimin çevreye duyarlı hale getirilmesi önemlidir. Öte yandan çevreye duyarlı turizm türlerinin sektöre kazandırılması bir diğer gereksinimdir. Bu ihtiyaçtan hareketle; ekoturizm kavramı ortaya çıkmıģ ve 2002 Dünya Ekoturizm Zirvesi'nde ortak bir tanım yapılmıģtır. Buna göre ekoturizm "yeryüzünün doğal kaynaklarının sürdürülebilirliğini güvence altına alan, bunun yanısıra yerel halkların ekonomik kalkınmasına destek olan sosyal ve kültürel bütünlüklerini koruyup gözeten bir yaklaģım ya da tavır" olarak benimsenmiģtir. Buna göre, el değmemiģ doğada yapılan tüm turizm çeģitleri, ekoturizmin kapsamına girmektedir. Öte yandan Rio +20 zirvesi tarım sektöründe sürdürülebilir tarımı destekleme ve yaygınlaģtırma ihtiyacının altını çizmiģtir. Pazarlama ve ticaret sisteminin etkinleģtirilmesi, uluslararası iģbirliğinin geliģtirilmesi, sürdürülebilir tarım, arazi yönetimi ve kırsal kalkınmaya yönelik kamu ve özel sektör yatırımlarının artırılması yoluyla küresel sürdürülebilir tarımsal üretimin artırılması vurgulanmıģtır. Aynı zamanda toprağı, suyu, bitkisel ve hayvansal gen kaynaklarını, biyoçeģitliliği ve ekosistemi koruyan ve bu doğal kaynakların iklim değiģikliği ile doğal felaketlere karģı direncini artıran bir yapı hedeflenmiģtir. Sürdürülebilir tarımla ilgili en önemli yatırım ve destek alanları arasında kırsal altyapı, depolama yapıları, sürdürülebilir tarım teknolojilerinde Ar-Ge, güçlü kooperatifler ve tedarik zinciri geliģtirme, kırsal-kent bağlantılarının kuvvetlendirilmesi sayılabilir. Rio+20 Türkiye raporundaysa tarım sektörünün ekonomideki payı azalmasına rağmen gıda güvenliği ve kırsal kalkınma için stratejik öneme sahip olduğu ve tarımın su, toprak ve enerjiye bağlılığı sonucu sektördeki herhangi bir geliģmenin yeģil büyümeye hizmet edeceği belirtilmektedir. Bu sebeple Türkiye nin tarımdaki önceliği doğal kaynaklar ile tarımsal üretim arasındaki iliģkiyi düzenleyerek yeģil büyüme çerçevesinde kırsal kalkınmaya hizmet etmektir. Türkiye biyolojik çeģitliliği, su, toprak ve ormanı koruyan ve bu kaynakları sosyal faydaya dönüģtürürken gıda güvenliğini koruyan, rekabet gücü yüksek sürdürülebilir tarımsal üretim oluģturmayı hedeflemiģtir. 10. Kalkınma Planı kapsamındaki 25 program arasında su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımını sağlamak üzere Tarımda Su Kullanımının EtkinleĢtirilmesi Programı yer almaktadır. Ekolojik dengelere duyarlı bir ekonomik kalkınma yaklaģımı, toplumda üretim ve tüketim kalıplarını değiģtirerek, yaģam kalitesinin yükseltilmesine de katkı sağlamaktadır. Bu nedenle bilimin ürettiği sonuçların ve uygun teknik, teknoloji ve tasarımın üretimde kullanımı, bölgede sürdürülebilirliğin sağlanmasına önemli katkı sunacaktır İzmir e Bakış Ġzmir de ekoverimlilik ile ilgili bölgesel kapasite; 77

78 Kurumsal kapasite ve farkındalık düzeyi Bilgi paylaģım ağları ve iģbirlikleri Finansal teģvik mekanizmaları Politika ve stratejiler baģlıklarında değerlendirilmiģtir. Ekoverimlilik konusunda Ġzmir deki kurumsal kapasite ve farkındalık düzeyi geliģtirilmelidir. Bölgesel kapasiteye iliģkin söz konusu değerlendirme Ġzmir de Ekoverimlilik Uygulamalarının YaygınlaĢtırılmasına Yönelik Strateji ÇalıĢması kapsamında düzenleyici kamu kurumları, destekleyici kurumlar, üniversiteler, sanayi temsilcileri ve danıģmanlık firmaları olmak üzere dört farklı grup üzerinden gerçekleģtirilmiģtir. ÇalıĢma kapsamında temas edilen paydaģların bir kısmının ekoverimlilik yaklaģımını çevreyle ilgili diğer yaklaģımlardan (örneğin, kirlilik kontrolü) net olarak ayrıģtırmadığı bulgulanmıģtır. Bölgede özellikle üniversitelerin katkılarıyla yenilenebilir enerji alanında kapsamlı ve çok sayıda çalıģma olduğu görülmektedir. Ġzmir'de ekoverimlilik ile ilgili mevcut kapasitenin büyük ölçüde belli kurumlarda odaklandığı ve konuyla ilgili altyapının geliģtirilmesi amacıyla bölgesel plan ve stratejilerde konunun yükselmekte olduğu gözlenmektedir. Öte yandan, ulusal düzeyde geliģtirilen ekoverimlilik yaklaģımını destekler nitelikteki yasal düzenlemelerin, ilgili bölgesel birimlerce yerel düzeyde uygulama aģamasına geçirilemediği görülmektedir. Bölgede bilgi paylaģımına yönelik çeģitli etkinlik ve yayınlar olmakla birlikte, özellikle ekoverimlilik açısından geliģtirilmeye açık olduğu da görülmektedir. Spesifik olarak ekoverimlilik konusuna yönelik fon kaynaklarının son yıllarda Ġzmir'de yaygınlaģtığı ancak bunların güçlü bir teknik altyapı ve kapasiteyle sistematik olarak yönlendirilmesine ihtiyaç olduğu belirtilmektedir. Ġzmir sanayisinde su kullanımı baģta olmak üzere ekoverimliliğin sağlanmasına yönelik fırsatlar bulunmaktadır. Ekoverimlilik uygulamaları için sektörler arasında bir kıyaslama ve önceliklendirme yapmak üzere 12 adet kriter 2 belirlenmiģtir. Bu kriterler sektörel yapının çevresel durumunu, ülke ekonomisine katkısını ve gelecekteki eko-verimlilik potansiyellerini değerlendirmek amacıyla belirlenen kriterlerdir. Bu kriterler çerçevesinde bahsi geçen yöntemlerle yapılan analizler sonucunda Ġzmir de eko-verimlilik uygulamaları için bu öncelikli olarak ortaya çıkan sektörler Ģu Ģekilde belirlenmiģtir. 2 Ekoverimlilik uygulamaları için sektörel uygunluk analizinde kullanılmak üzere belirlenen kriterler: Tüketilen su miktarı, tüketilen enerji miktarı, deģarj edilen atıksu miktarı, yaratılan katı atık miktarı, yaratılan tehlikeli atık miktarı, sera gazı emisyonları, Herfindahl-Hirschman Endeksi, sektörel istihdam, sektördeki firma sayısı, sektörün ihracattaki payı, yaratılan katma değer, bölgedeki sektörün Türkiye deki sektör içindeki payı, eko-verimlilik potansiyeli. 78

79 Ana metal sanayi Kimyasal madde ve ürünleri imalatı Gıda ürünleri ve içecek imalatı Metalik olmayan diğer mineral ürünlerin imalatı Giyim eģyası ve tekstil ürünleri imalatı Rafine edilmiģ petrol ürünleri imalatı 2008 yılında sanayide su kullanımı bölgedeki toplam su kullanımının yaklaģık % 26 sı kadardır. Endüstriyel su kullanımının azaltılması için yeniden kullanım, geri kazanım gibi bir takım teknikler uygulanmaktadır. Ġzmir de sanayide yeniden kullanılan su miktarı toplam su miktarının yaklaģık % 10 u olup bu oran, Türkiye geneli için % 33 düzeyine kıyasla oldukça düģüktür. Sanayide en çok su tüketen ilk beģ sektör sırasıyla ana metal sanayi, gıda ürünleri ve içecek imalatı, kimyasal madde ve ürünleri imalatı, metalik olmayan diğer mineral ürünlerin imalatı ve tekstil ürünleri imalatıdır. Ġzmir deki imalat sanayi sektörlerinin tehlikeli atık miktarı bakımından kimyasal madde ve ürünleri imalatı % 46 lık oranla en yüksek paya sahiptir. Ardından ana metal sanayi (% 27) ve baģka yerde sınıflandırılmamıģ makine ve teçhizat imalatı (% 7) gelmektedir. Elektrik tüketim miktarının kullanım yerine göre dağılımı bakımından Ġzmir de en yüksek tüketim alanı sanayi iģletmeleridir. Türkiye de kiģi baģına elektrik tüketimi sanayide kwh iken, Ġzmir de kwh ile Türkiye ortalamasının Ġzmir de enerji kullanımının %58 i sanayi kaynaklıdır. Ġzmir sanayisinde enerji verimliliği kritik önemdedir. Ġzmir de en yüksek enerji tüketimine sahip sektörlerdir. yaklaģık iki katıdır. Ġzmir deki imalat sanayi sektörel enerji tüketimi dağılımına göreyse ana metal sanayi % 33 lük oranla en yüksek paya sahiptir. Metalik olmayan diğer mineral ürünlerin imalatı (% 23) ve kok kömürü, rafine edilmiģ petrol ürünleri ve nükleer yakıt imalatı (% 17) ana metal sanayi ardından 2020 yılına kadar AB sera gazı salınımlarını %20 oranında azaltırken, enerji kaynaklarının %20 sini yenilenebilir kaynaklardan elde edecek ve elektrik tasarrufunu %20 oranında artıracaktır. Türkiye Enerji Verimliliği Stratejisi ne göre 2023 yılında Türkiye nin GSYĠH baģına tüketilen enerji miktarının (enerji yoğunluğunun) 2011 yılı değerine göre en az %20 azaltılması hedeflenmektedir. Ġzmir de tarım alanları, hayvansal ve bitkisel atık potansiyeli biyokütle enerjisi üretim olanaklarını artırmaktadır. Ġzmir de biyogazdan elektrik üretim potansiyeli yaklaģık 537 MW civarındadır. Bu potansiyelin % 50 si Tire, ÖdemiĢ ve Torbalı ilçelerinde yer almaktadır. Biyokütle enerji türlerinin tamamı göz önüne alındığında Bayındır, Kiraz, Beydağ, Bergama, KemalpaĢa, Menderes ve Foça da biyokütle enerjisi üretimi 79

80 yapılabilecek ilçelerdir. Ülke genelinde toplam kurulu gücü 20,50 MW olan beģ adet çöp gazı tesisi bulunmaktadır. Ġzmir in Çiğli ilçesindeki çöp toplama sahasında 4,1 MW kurulu güce sahip ve 34 GWh lık enerji üretimi sağlayan bir biyogaz tesisi kurulmuģtur. Ġlde biyokütle lisansı almıģ kurum bulunmamaktadır. Ġzmir'de jeotermal enerjinin büyük kısmı konut ısıtmaya yönelik kullanılmaktadır. Jeotermal Ġzmir de jeotermal enerjinin % 59 u konut ısıtmada, potansiyelinin % 60 ı % 36 sı sera ısıtmada ve kalan % 5 lik kısım kaplıca ve termal kullanılmakta ve mevcut elektriksel üretim potansiyeli turizmde değerlendirilmektedir. değerlendirilmemektedir. Ġlde yapılan yatırımlar ve jeotermal enerji potansiyeli temel alındığında, potansiyelin yaklaģık % 60 ından yararlanıldığı ve mevcut elektriksel üretim potansiyelinin ise henüz değerlendirilmediği görülmektedir. Jeotermal kaynaklar açısından Balçova, Seferihisar (elektrik üretimi, seracılık ve termal turizm), ÇeĢme (termal turizm), Aliağa,, Bayındır (kaplıca), Urla (termal turizm), Bergama, Dikili (konut ısıtma, seracılık ve termal turizm) öne çıkmaktadır. Ġzmir deki jeotermal kaynaklar sıcaklık açısından çeģitlilik göstermektedir. Balçova ve Narlıdere'deki kaynakların gelecekte 100 bin konutu ısıtmaya yetebilecek bir potansiyele sahip olduğu belirlenmiģtir. ÇeĢme deyse 9 bin konutluk potansiyel mevcut olmasına karģın Ģu an için kullanılamamaktadır. Seferihisar, Balçova ve Dikili kaynakları elektrik üretimi için uygundur. GüneĢ enerjisinden yararlanma potansiyeli açısından Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki illerden sonra Ġzmir, en avantajlı illerdendir. Türkiye nin güneģ kapasite oranı en yüksek alanı olan Antalya Ġzmir de güneģ ve rüzgar enerjisinin kullanım oranı ve teknolojilerine yönelik üretim geliģtirilebilecek bir potansiyele sahiptir. görece iyi bir durumdadır. bölgesinde bu oran % 20, Ġzmir deyse % civarındadır. Ġzmir güneģ enerjisinden yararlanma oranı açısından Güneydoğu Anadolu ve Akdeniz Bölgesi ne kıyasla sıralamada üçüncü olmasına karģın, konuyla ilgili sahip olduğu üniversiteler, yetiģmiģ insan kaynağı ve teknoloji üretimi hususlarında Ġzmir ,2 MW teorik kapasitesiyle rüzgâr enerjisi açısından oldukça zengin olup, bu potansiyelin yalnızca % 2,6 sını kullanabilmektedir yılı sonunda mevcut lisanslı projeler hayata geçtiğinde bu oran % 6,5 olacaktır. Bu potansiyelin değerlendirilmesiyle üretilecek toplam enerji miktarı, Ege Bölgesi nin toplam elektrik tüketiminden daha büyüktür. Ġzmir de rüzgar enerjisine iliģkin altyapı yatırım alanları - çevresel etkilerin de göz önüne alınması ve yapılacak fizibilitelerin uygulanması 80

81 Ģartıyla- Bergama, Dikili, Aliağa, ÇeĢme, Karaburun, Urla ilçeleri olarak öne çıkmaktadır. Türkiye de rüzgâr enerjisi kurulu gücünün % 15 i Ġzmir dedir. Ġlde rüzgâr santrali kurulmak üzere 2012 yılı sonuna kadar 113 lisans baģvurusu yapılmıģ ve 30 proje lisans almıģtır. Böylelikle Ġzmir 776,45 MW kurulu güç miktarı ile en fazla RES projesi uygulanacak ildir. Ġzmir % 17,33 lük kurulu gücü ile Balıkesir (% 23,37) ve Manisa (19,14) illerinin arkasından üçüncü sırada yer almaktadır. Bu da lisans alan projelerin gerçekleģme oranının diğer illere göre düģük olduğu anlamına gelmektedir. Tarım arazilerinin amaç dıģı kullanımının engellenmesi büyük önem arz etmektedir. Türkiye'de1995 yılında 26,8 milyon hektar olan toplam tarım alanı 2010'da 24,4 milyon hektara gerilemiģtir. 2,5 milyon hektar tarım arazisi özellikle konut, sanayi ve turizm amaçlı kullanımlar sonucu üretim dıģında kalmıģtır yılı verilerine göre Ġzmir de 1.648,7 hektar tarım arazisi en çok konut amaçlı olmak üzere madencilik, sanayi ve turizm amacıyla tarım dıģında kullanılmaktadır. Tarım arazilerinin küçük ve çok parçalı olması ülkemizde iģletme ölçeğinde bilgi ve teknoloji kullanımını güçleģtirmekte, iģgücü verimliliğini düģürmekte, yeterli sermaye birikimini engellemekte dolayısı ile iģletmelerin rekabet gücünü düģürmektedir. Tarım arazilerinin küçük ve çok parçalı olması sadece ülkemizde değil Ġzmir de de en önemli yapısal sorun olarak karģımıza çıkmaktadır. Türkiye de ortalama iģletme büyüklüğü 61 dekar ile AB ortalamasından 2,7 kat daha küçük iken, Ġzmir de ise bu değer Türkiye ortalamasının da altında olup 37 dekardır. Ġzmir'de toplam hektar alanda arazi toplulaģtırma çalıģması tamamlanmıģtır. Ġzmir'de sulanan alan toplam tarım alanının % 53 üne karģılık gelmekte olup, sulanabilir tarım arazisinin ancak % 64 ü sulanmaktadır. Küresel ısınma ve su kullanımına olan talebin artması sonucu su kaynaklarının azaldığı ve Ġzmir in su fakiri iller arasında yer aldığı göz önüne alındığında basınçlı sulama sistemlerinin yaygınlaģtırılması büyük önem arz etmektedir. Ġzmir'de basınçlı sulama sistemi kullanım oranı 2009 yılı verilerine göre % 12 düzeyindedir. Gıda güvenliğini tehdit eden olgulardan biri, biyolojik çeģitliliğin azalma sürecine girmesidir. Bitki gen kaynakları ve çeģitliliğinin korunması geleceğin en öncelikli konularından biridir. Gen kaynaklarının muhafazası, karakterizasyonu ve kültüre alınarak ekonomik faydaya dönüģtürülmesi gerekmektedir. Bu konuda çalıģan ülkemizdeki iki bitki gen bankasından biri olan Ulusal Gen Bankası nın Ġzmir de bulunması bu açıdan çok önemlidir. Üreticilerin bilinç ve eğitim düzeyi yetersizdir. Modern tarım teknikleri yerine geleneksel tarım teknikleri yaygındır. Tekniğine uygun olmayan ve bilinçsizce yapılan sulama, gübreleme ve zirai ilaç kullanımı hem ürün kalite ve verimini olumsuz yönde etkilemekte hem de çevre kirliliğine yol açmaktadır. Tarladan sofraya güvenli gıda 81 Ġzmir iģlenmiģ organik ürünler üretimi ve kontrol ve sertifikasyon kuruluģları açısından bir merkez haline gelmiģtir.

82 yaklaģımı doğrultusunda üretimden, girdi kullanımından baģlayarak tüm süreçlerin izlenebildiği iyi tarım ve organik tarım uygulamaları gibi çevre dostu ve izlenebilir üretim tekniklerinin uygulanması büyük önem arz etmektedir. Toprak ve su kaynaklarını korumak, sürdürülebilir tarımı sağlamak, katma değeri yükseltmek ve tüketicilerin sağlıklı gıdaya ulaģımını kolaylaģtırmak gibi amaçlar taģıyan organik tarım, 2009 yılında dünyada toplam 37,2 milyon hektar alanda uygulanmaktadır. Doğadan toplama alanları da (41,9 milyon hektar) dikkate alınırsa bu rakam 79,1 milyon hektara ulaģmaktadır. Buna göre dünya tarım alanlarının % 0,9 luk kısmı organik üretim altındadır. Bu oran AB ülkelerinde % 4,7, Türkiye'deyse % 2,6 dır. Ġzmir in gerek organik tarımsal üretim yapan çiftçi sayısı, gerekse üretim alanı açısından Türkiye ve Ege Bölgesi'ndeki payında oransal olarak önemli düģüģler meydana gelmiģtir. Ġzmir organik tarım yapılan alan açısından Türkiye ortalamasının üzerindedir. Ülkemizde organik tarım yapılan alan toplam tarım alanının % 2,6 sını oluģtururken Ġzmir de % 4,1 dir. Bu veriler Ġzmir in birincil organik tarımsal üretim açısından belli bir doygunluğa ulaģtığını, bunun ötesinde Ġzmir in iģlenmiģ organik ürünler ile kontrol ve sertifikasyon kuruluģları merkezine dönüģtüğünü göstermektedir. Organik tarım alanlarının en fazla olduğu ilçeler sırasıyla Menderes, Tire, Bergama, Karaburun ve Beydağ dır. BaĢta mısır, üzüm, zeytin, pamuk, incir, domates ve çam fıstığı olmak üzere 134 ü bitkisel, 6 sı hayvansal toplam 140 adet organik ürüne iliģkin üretim yapılmıģtır. FAO tarafından, sosyal açıdan yaģanabilir, ekonomik açıdan karlı ve verimli, insan sağlığını koruyan, hayvan sağlık ve refahı ile çevreye önem veren tarımsal üretim sistemi olarak tanımlanan Ġyi Tarım Uygulamaları (ĠTU) çerçevesinde, 2011 yılında Türkiye de 48 ilde üretici tarafından hektar alanda, Ġzmir de ise 88 üretici tarafından 30 üründe hektar alanda üretim gerçekleģtirilmiģtir. Ġzmir de 2007 yılına göre ĠTU kapsamında üretim yapılan alanda dört kattan fazla artıģ olsa da üretici sayısının son derece sınırlı olduğu görülmektedir. ĠGTHĠM tarafından iç ve dıģ pazara Türk Gıda Kodeksi nde belirlenmiģ limitlerin altında kalıntı içeren sebze ve meyve üretimi gerçekleģtirmek amacıyla baģlatılan EKÜY (Entegre ve Kontrollü Ürün Yönetimi) projesi kapsamında 2010 ve 2011 yılında toplamda 866 üretici ile hektar alanda üretim yapılmıģtır. Ġzmir de toplam tarım alanı büyüklüğü açısından Bergama, ÖdemiĢ, Bayındır, Torbalı, Tire, Menderes, KemalpaĢa ve Menemen ilçeleri öne çıkmaktadır. Mutlak tarım arazileri Bakırçay, Gediz ve Küçük Menderes havzaları boyunca bir koridor oluģturmaktadır. Mutlak tarım arazileri % 24 (171 bin ha), dikili tarım arazileri % 23 (164 bin ha), özel ürün arazileri % 2 (14 bin ha) paya sahiptir. Ġzmir deki toprak yapısı önemli ölçüde korunması gereken tarım toprağı olduğunu göstermektedir. 82

83 Harita 6: Niteliğine Göre Tarım Toprakları 83

84 Ege Denizi kıyısında 584 km lik sahil Ģeridi önemli bir su ürünleri potansiyeline sahip olan Ġzmir de su ürünleriyle ilgili fiziksel, lojistik, üretim ve Ar-Ge altyapısı yetersizdir. Sürdürülebilir balıkçılık yönetimi için önem arz eden avcılıkta stok tespiti ve popülasyon dinamiği çalıģmaları Türkiye de yetersizdir. Avcılık üretimindeki düģüģ, stokların av baskısı altında olduğunun bir göstergesidir. Bu nedenle Ġzmir balıkçı filosunun avcılık yaptığı Ġzmir kıyıları ve komģu uluslararası sular için stok çalıģmaları yapılmalıdır. Ġzmir 2009 yılında kırmızı et üretiminde Türkiye de % 9,5, Ege Bölgesi nde % 44,1 pay ile birinci sırada yer almaktadır. Toplam süt üretiminde ise 2010 yılında Balıkesir ve Konya dan sonra üçüncü, inek sütü üretiminde Balıkesir den sonra ikinci sırada yer almaktadır. HEDEF 1: Bölgesel ekoverimlilik stratejisine uyumlu olarak kurumların ve sanayi kuruluģlarının kapasite, bilgi paylaģımı ve farkındalığı artırılacaktır. Ekoverimlilikle ilgili üst Ģemsiye kurumlar arasında farkındalık artırma projeleri geliģtirilecektir. Bölgenin ekoverimlilik ile ilgili ulusal kaynak ve bilgi merkezleri ile iletiģimi güçlendirilecek, ekoverimlilik alanındaki Ar-Ge ve yenilik kapasitesinin geliģtirilmesine yönelik olarak üniversite-sanayi iģbirliği güçlendirilecektir. Bölgesel aktörlerin ekoverimlilik uygulamaları için örnek teģkil etmek ve ilgili pazarın geliģmesini sağlamak üzere yeģil satın alma, çevreye duyarlı ürün ve teknolojiler ve atıklardan enerji ve ürün eldesi, vb. konularda iģbirliği protokolleri imzalamaları sağlanacaktır. Sektörel bazda ekoverimlilikle ilgili uzmanlar yetiģtirilecek, bölgesel ekoverimlilik kapasitesi artırılacaktır. HEDEF 2: Ekoverimlilik ve endüstriyel simbiyoz baģta olmak üzere sürdürülebilir üretim uygulamaları yaygınlaģtırılacaktır. Sanayi kuruluģlarında ekoverimlilik baģta olmak üzere sürdürülebilir üretim yöntemlerinin kullanılmasına yönelik uygulamalı eğitimler gerçekleģtirilecektir. Tekstil Sektöründe Entegre Kirlilik Önleme ve Kontrol Tebliği'nin ilgili tüm paydaģlarca anlaģılarak, etkin bir Ģekilde uygulanmasına yönelik strateji ve önlemler geliģtirilecektir. AB (ekoinovasyon, vb.), Dünya Bankası gibi uluslararası kurumların proje çağrıları incelenerek ilgili kurumların Ġnsan sağlığı ve çevreye duyarlı üretim ve hizmet geliģtirilmelidir. İzmir Vatandaş Toplantısı, Mayıs 2013 sanayideki uygulamaları içerecek proje ortaklıkları oluģturması sağlanacaktır. Desteklerden yararlanılabilmesi için sanayi kuruluģlarının sürdürülebilir üretim ve tüketim ile ilgili kavramları algılamasına yönelik çalıģmalar yapılacak, bu kapsamda çevre maliyetlerinin fizibilite çalıģmalarında yer 84 Ana metal sanayi Kimyasal madde ve ürünleri imalatı Gıda ürünleri ve içecek imalatı Metalik olmayan diğer mineral ürünlerin imalatı Giyim eģyası ve tekstil ürünleri imalatı Rafine edilmiģ petrol ürünleri imalatı

85 alması sağlanacaktır. Havza bazında ilgili kurumlarla ortak olarak sürdürülebilir üretime yönelik programlar tasarlanacaktır. Bölgesel aktörlerin yeģil satın alma, iģletmelerde verimliliği sağlamaya yönelik çevre yönetimi uygulamaları, çevreye duyarlı ürün ve teknolojilerin kullanımı ve üretimi, atıklardan enerji ve ürün eldesi gibi konularda iģbirlikleri ile sanayide uygulamaları teģvik etmeleri sağlanacaktır. Organize sanayi bölgelerinde endüstriyel simbiyoz uygulamalarına yönelik çalıģmalar baģlatılacak, Ġzmir de ekoverimlilik kriterleri çerçevesinde belirlenen öncelikli sektörlerde uygulamalar gerçekleģtirilecektir. Bu uygulamalar gerçekleģtirilirken iģ sağlığı ve güvenliği gözetilecektir. Ġzmir de eko-verimlilik/temiz üretim alanında önceki dönemlerde yürütülmüģ olan projeler ile oluģmuģ olan kapasite göz önüne alınarak, endüstriyel simbiyoz uygulamalarının yaygınlaģtırılması için pilot uygulamaların gerçekleģtirildiği bir bölge olması sağlanacaktır. HEDEF 3: Enerji verimliliği uygulamaları ve yenilenebilir enerjinin kullanımı tüm sektörlerde yaygınlaģtırılacak, yenilenebilir enerji üretimi artırılacaktır. Sanayi kuruluģlarında, evlerde ve iģyerlerinde enerji tasarrufu artırılmalıdır. İzmir Kalkınma Çalıştayı,Temmuz2013 sağlanacaktır. Bölgede özellikle enerji yoğun sanayi tesislerinde aynı enerjiyle daha fazla üretime imkân sağlayacak projelerin geliģtirilmesi sağlanacaktır. Ayrıca kamu ve özel mülkiyete ait binalarda elektrik tasarrufunun sağlanmasına yönelik tedbirler alınacaktır. Toplumda enerji kültürü ve verimliliği hakkında bilincin geliģtirilmesi YeĢil binalar, yeģil olmayanlara kıyasla %30 gibi çok ciddi oranlarda enerji tasarrufu sağlamaktadır. YeĢil bina mevzuatını oluģturmuģ ülkelerde yeni yapılacak olan tüm binalar bu mevzuata uymak zorundadır. Ġzmir de yerel yönetimlerin yeģil bina konusunda farkındalık düzeyleri artırılacak, yeģil bina sektörünün potansiyeli ortaya çıkarılacaktır. Ev ve iģyerlerinin sadece enerji tüketen yerler olarak değil, aynı zamanda enerji üreticileri olarak da Ģebeke içinde yer almasını sağlayan akıllı Ģebeke uygulamaları izlenecektir. BĠT destekli yenilenebilir ve alternatif enerji teknolojileri geliģtirilecek ve kullanımları yaygınlaģtırılacaktır. BĠT destekli enerji verimliliği uygulamaları artırılacaktır. Bölgede güneģ enerjisi kullanımının yaygınlaģtırılması ve güneģ enerjisi teknolojilerinin üretilmesi sağlanacaktır. Ġzmir de rüzgar enerjisi yatırımları Bergama, Dikili, Foça, Aliağa, ÇeĢme, Karaburun, Urla, Seferihisar ilçelerinde, çevresel ve sosyal etkiler de gözetilerek gerçekleģtirilecektir. Bölgede bulunan jeotermal kaynak sıcaklıklarındaki çeģitlilik, kullanım alanının geniģlemesine olanak vermektedir. Jeotermal enerji potansiyeli açısından özellikle Seferihisar, Dikili, Balçova, Seferihisar, Aliağa, Bergama, ÇeĢme ve Dikili öne çıkmaktadır. Bu ilçelerden Seferihisar, Dikili ve Balçova da elektrik üretimine uygun sıcaklıkta kaynak bulunmaktadır. Seferihisar elektrik üretimi açısından değerlendirilebilecek bir bölge olarak belirtilmiģtir. Konut ısıtma açısından kaynağa sahip olan ilçeler ve yatırım alanları; Balçova (Narlıdere ilçesinde de Balçova daki kaynak kullanılabilmektedir), Seferihisar, Aliağa, Bergama, ÇeĢme ve Dikili ilçeleri 85

86 olarak belirlenmiģtir. Sera ısıtması potansiyelinin değerlendirilmesi gereken ilçeler; Seferihisar, Bergama, Dikili ve Bayındır ilçeleridir. Ġzmir de biyogazdan elektrik üretim ağırlıklı olarak Tire, ÖdemiĢ ve Torbalı ilçelerinde yapılmaktadır. Biyokütle enerji türlerinin tamamı göz önüne alındığında Bayındır, Kiraz, Beydağ, Bergama, KemalpaĢa, Menderes ve Foça da biyokütle enerjisi üretimine uygun tarımsal çıktının üretildiği ilçelerdir. 86

87 Harita 7 Yenilenebilir Enerji Üretimi ve Kullanımında Potansiyel Alanlar 87

88 HEDEF 4: Temiz teknolojilerin geliģtirilmesi ve kullanımına yönelik faaliyetler desteklenecektir. Ġzmir de kaynak kullanımında verimliliği sağlamak, çevre ve doğal kaynaklar üzerindeki olumsuz etkileri azaltmak amacıyla mevcut teknolojilerin yenilenmesi sağlanacaktır. Ayrıca yeni yatırımlarda temiz ve sürdürülebilir temiz üretim teknolojilerinin kullanımı yaygınlaģtırılacaktır. Kaynak verimliliğini yükseltmek amacıyla mevcut teknolojilerin yenilenmesi, Ar-Ge ve yenilikçiliğe dayalı geliģmenin devam etmesi desteklenecektir. Doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımını destekleyen BĠT uygulamaları geliģtirilecek ve yaygınlaģtırılacaktır. Geri kazanım, geri dönüģüm, enerji verimliliği, yenilenebilir enerji, arıtma, yeģil ulaģım gibi temiz teknolojilerin geliģtirilmesi, üretimi ve kullanımı artırılacaktır. HEDEF 5: Sürdürülebilir tarımsal üretim sağlanacaktır. Toprak ve su kaynakları korunacak ve geliģtirilecektir. Barındırdığı yerleģimlerle üç önemli kırsal koridoru oluģturan Bakırçay, Gediz ve Küçük Menderes havzalarında, havza bazlı sürdürülebilir tarımsal üretim planlaması yapılacaktır. Tarımsal iģgücünün yoğunlaģtığı alanlarda, öncelikle Bayındır-Tire-ÖdemiĢ üçgeni olmak üzere, modern tarım tekniklerinin kullanımının yaygınlaģtırılması ve girdi kullanımı konusunda üreticilerin bilgi ve becerilerinin artırılması için çiftçi eğitim ve uygulamalı gösterim çalıģmaları artırılacaktır. Birincil tarımsal kuģağı oluģturan Menemen, KemalpaĢa, Menderes, Torbalı ve Seferihisar ilçelerinde tarımsal faaliyetin devamının sağlanması için verimli toprakların baģka tür kullanımlara tahsis edilmemesi ve korunması sağlanacaktır. Bu ilçelere ek olarak, ikincil tarımsal kuģağı oluģturan Dikili, Bergama, Kınık, Kiraz, Beydağ, ÖdemiĢ, Bayındır, Tire ve Karaburun ilçelerinde tarladan sofraya güvenli gıda yaklaģımı doğrultusunda iyi tarım, organik tarım, entegre kontrollü üretim gibi çevre dostu ve izlenebilir sertifikalı üretim teknikleri yaygınlaģtırılacaktır. Bu kapsamda yaģ meyve ve sebze üretimin tamamında sertifikalı üretim modelleri uygulanacaktır. Organik tarım yapılabilecek bakir alan envanteri çıkarılacaktır. Su ürünleri yetiģtiriciliğinde çevresel faktörler gözetilerek projeler geliģtirilecektir. Ekolojik veya organik su ürünleri yetiģtiriciliği yaygınlaģtırılacaktır. Ulusal stok belirleme çalıģmaları ile paralel olarak Ġzmir balıkçı filosunun avcılık yaptığı Ġzmir kıyıları ve komģu uluslararası sular için araģtırma kurumları tarafından stok tespiti çalıģmaları yapılacaktır. Tarımsal üretim gıda ve içecek sanayi ihtiyacına yönelik yapılacaktır. Tarımsal üretimde sözleģmeli üretim yaygınlaģtırılacaktır. Zeytin, incir, kiraz, Ģeftali, satsuma mandarin, üzüm, Ģevketi bostan, enginar, bamya, börülce, sofralık otlar (arapsaçı, radika, sirken, cibez) gibi Ġzmir e özgü yöresel ürünler markalaģtırılacaktır. Tarımsal ürünlerin hem ulusal düzeyde hem de AB de coğrafi iģaret alması için bilinçlendirme faaliyetleri gerçekleģtirilecek, bu yöndeki çalıģmalar ve giriģimler desteklenecektir. Tarım sektöründe katma değer üretimi artırılacaktır. Arazi toplulaģtırması çalıģmaları hızlandırılacaktır. Toprağın korunması ve ıslahı için koruyucu önlemler alınacaktır. 88

89 Tarımda alternatif enerji kaynaklarının kullanımı yaygınlaģtırılacak ve ekonomisi tarıma dayalı ilçelerde baģta biyokütle enerjisi olmak üzere rüzgâr ve güneģ enerjisi kullanımı yaygınlaģtırılacaktır. Mevcut seralar modernize edilecek ve Bergama, Dikili, Bayındır ve Seferihisar'da jeotermal ısıtmalı seracılık geliģtirilecektir. Öncelikle Bayındır, Urla, Karaburun, Menderes ve Balçova olmak üzere süs bitkiciliği geliģtirilecektir. BaĢta ÖdemiĢ baģta olmak üzere fidan üretim ve pazarlama faaliyetleri güçlendirilecektir. Su ürünleri sektörünün fiziksel altyapı ihtiyacının karģılanması için lojistik tesisleri ve kıyı yapıları ile Ar-Ge tesisleri kurulacaktır. Modern sulama sistemleri yaygınlaģtırılacak, basınçlı sulama sistemlerinin kullanım oranı artırılacaktır. Üniversiteler ve tarımsal araģtırma merkezleri tarafından tarımsal teknoloji üretimine yönelik Ar-Ge çalıģmaları yapılacaktır. Ülkemizdeki iki gen bankasından biri olan Ulusal Gen Bankası'nın altyapısı, gen kaynaklarının korunmasını ve en etkin Ģekilde ekonomik faydaya dönüģtürülmesini sağlayacak Ģekilde modernize edilecektir. Yerel üreticinin elde ettiği gelir ve katma değeri yükseltmek amacıyla lisanslı depoculuk uygulamaları yaygınlaģtırılacaktır. Ġzmir özellikle kiraz, satsuma mandalini gibi erkenci meyve çeģitlerinde sahip olduğu ihracat avantajını değerlendirilmek için kiraz, satsuma mandalinası gibi ürünlerde erkenci çeģit yetiģtiriciliği geliģtirilecektir. Tarımsal üretim ve eğitim çalıģmalarında bilgi ve iletiģim teknolojilerinin kullanımı arttırılacaktır. Tarımsal üretimin tamamı kayıt altına alınacaktır. Kaliteli damızlık üretiminin devamı için sperma ve embriyo transfer merkezleri kurulacaktır. BüyükbaĢ ve küçükbaģ hayvancılıkta hastalıktan arındırılmıģ iģletme sayısı artırılacaktır. 89

90 Harita 8: Sürdürülebilir Tarım GeliĢim ġeması 90

91 HEDEF 6: Sürdürülebilir turizmin uygulanması ve yaygınlaģtırılması sağlanacaktır. Sektörde faaliyet gösterenlerin farkındalıklarının artırılmasıyla özellikle turizm yatırımlarının yeģil büyüme yaklaģımı doğrultusunda doğal, tarihi, sosyal ve kültürel çevreyi koruyucu ve geliģtirici bir anlayıģla ele alınması ve sektörde temiz üretim uygulamalarının BaĢta Seferihisar, Dikili, Foça, ÇeĢme ve Karaburun olmak üzere temel ekolojik süreçlerinin ve biyolojik çeģitliliğinin zarar görmemesi ve devamının sağlanması amacıyla tedbirler alınacaktır. kullanılması sağlanacaktır. Ekoturizm uygulamalarına yönelik sektörde faaliyet gösterenlerin farkındalıkları artırılacak olup baģta Karaburun, ÇeĢme, Seferihisar, Urla, Foça, Dikili ilçeleri olmak üzere ekoturizme yönelik yatırımlar özendirilecektir. Deniz ve kıyı alanlarında çevreyi korumaya yönelik önlemler artırılacak, liman ve marina faaliyetleri ile deniz trafiğinden kaynaklanan kirletici unsurların düzenli izlenebilmesi amacıyla sürekli ölçüm istasyonlarının kurulması sağlanacaktır. Turizmde sürdürülebilir hizmet sunumunu sağlamaya yönelik olarak, turizm firma ve hizmetlerinin geliģim ve iģletmesinde sınırlı ve yenilenemeyen kaynakların kullanımı asgariye indirilecektir. Bunun yanı sıra çevre ve doğa bilinci, iģletmelerde çevre yönetimi, yerel yönetimlerin bölgelerin enerji su ve geri dönüģüm alt yapılarını tamamlaması sağlanacak ve kaynak verimliliği konusunun hem iģletmeler hem de belediyeler nezdinde arazi, arsa ve kredi destekleri ile teģvik edilmesi, turizm tesislerinin sürdürülebilir prensiplere uygun olarak yenilenmesi amacıyla kredi ve destek olanaklarının artırılması sağlanacaktır. BaĢta kıyı ilçeler olmak üzere turizm sektöründe faaliyet gösterenlerin yerel istihdam sayısı, mesleki becerileri ve kalitesi artırılacak, yerel kontrollü yönetiģim mekanizmaları sağlanacaktır. Sürdürülebilir Üretim ve Hizmet Sunumu önceliği altındaki hedefler ıģığında, Ġzmir de geliģimin tarım arazileri, orman alanları, koruma alanları dikkate alınarak çevreye duyarlı bir Ģekilde gerçekleģmesi için yenilenebilir enerji, iyi tarım uygulamaları, sürdürülebilir turizm ekonomisinin geliģimi önem taģımaktadır. Sanayi alanlarının sınırları genellikle hassas bölgelere dayanmaktadır. Örneğin sanayi için çekim merkezi olan Torbalı, Aliağa, KemalpaĢa daki sanayi geliģiminde, ekodengelere duyarlı bir süreç izlenecek, kirlilik önleme ve üretimde verimliliği esas alan ekoverimlilik, endüstriyel simbiyoz gibi araçların kullanımı yaygınlaģtırılacaktır. Sanayi geliģimine hassas olan bölgelerden bir diğeri ise Çiğli-Menemen arasındaki tarım alanları ve Gediz Deltası olarak görülmektedir. Bu bölgede iyi tarım uygulamalarının yaygınlaģtırılması ve sanayi faaliyetlerinde kirlilik önleme ve kontrolü süreçlerinin izlenmesi sağlanacaktır. Doğuda KemalpaĢa sanayi aksı ve güneyde Torbalı aksı üzerinde ve çevresindeki verimli tarım alanları için tehdit oluģturan sanayi alanlarında, temiz üretim uygulamaları yaygınlaģtırılacaktır. 91

92 Her üç havza içerisinde kalan sanayi alanlarında temiz üretime yönelik etüt çalıģmaları gerçekleģtirilerek, ekoverimlilik uygulamaları yaygınlaģtırılacak, kirlilik kontrolüne iliģkin denetimler artırılacaktır. Öte yandan sürdürülebilir üretim süreçlerine büyük katkı koyan yenilenebilir enerji üretiminde rüzgâr, jeotermal, biyokütle ve güneģ enerjisi potansiyelleri değerlendirilecektir. Özelikle Urla-ÇeĢme-Karaburun Yarımadası ndan, kuzeye doğru uzanan aksta rüzgâr enerjisi yatırımları desteklenecektir. Jeotermal enerjiyle konut ısıtma batı aksı ile kuzeyde Dikili ve Bergama da yaygınlaģtırılacak, jeotermalle seracılık iyi tarım uygulamalarıyla birlikte Bayındır, Dikili, Bergama ve Seferihisar ilçelerinde hayata geçirilecektir. Özellikle Küçük Menderes Havzası nda biyokütle enerjisi üretimi yaygınlaģtırılacaktır. Bununla paralel olarak yine aynı havzada iyi tarım uygulamaları yaygınlaģtırılacaktır. Menemen, Kınık ve Karaburun ilçeleri, bahsi geçen diğer bölgelerle birlikte iyi tarım ve organik tarım uygulamaları açısından öncelikli alanlardır. Sürdürülebilir üretim ve hizmet sunumuna önemli katkı sağlayan bir diğer alan sektör ise sürdürülebilir turizmdir. Farklı turizm türleri açısından çekim merkezi tüm ilçelerde sürdürülebilir uygulamaların yaygınlaģtırılması yanısıra, özellikle ÇeĢme, Karaburun, Foça, Dikili ve Seferihisar da ekoturizm faaliyetleri artırılacaktır. Çevre koruma alanları içinde özellikle Yarımada, Dikili ve Foça kıyıları göze çarpmaktadır. Bu kıyılardan özellikle Karaburun, Dikili ve Seferihisar da balık çiftliklerinin de yoğunlaģtığı görülmektedir. Hassas bölgelerde, su ürünleri üretimine yönelik yatırımlarda, kapasite ve risk faktörleri gözetilmeli ve bu değerlendirmeler sonucu çevresel tehdit içerdiği tespit edilen faaliyetler gerçekleģtirilememelidir. Mevcut yatırımlarda çevreye duyarlı yöntemler tercih edilmelidir. 92

93 Harita 9: Sürdürülebilir Üretim ve Hizmet Sunumu 93

94 NO HEDEF Bölgesel ekoverimlilik stratejisine uyumlu olarak kurumların ve sanayi kuruluģlarının kapasite, bilgi paylaģımı ve farkındalığı artırılacaktır. Ekoverimlilik ve endüstriyel simbiyoz baģta olmak üzere sürdürülebilir üretim uygulamaları yaygınlaģtırılacaktır. Enerji verimliliği uygulamaları ve yenilenebilir enerjinin kullanımı tüm sektörlerde yaygınlaģtırılacak, yenilenebilir enerji üretimi artırılacaktır. Temiz teknolojilerin geliģtirilmesi ve kullanımına yönelik faaliyetler desteklenecektir. Kısa (3yıl) Uygulama Dönemi Orta (5 yıl) Uzun (10 yıl) 5 Sürdürülebilir tarımsal üretim sağlanacaktır. 6 Sürdürülebilir turizmin uygulanması ve yaygınlaģtırılması sağlanacaktır AKDENİZ İN ÇEKİM MERKEZİ İZMİR Yapılan araģtırmalara göre, yenilikçi ve tasarım kapasitesi yüksek gruplar yaģam yerlerini seçerken, huzurlu ve yaģam kalitesi yüksek olan yerleri tercih etmektedir. Ġzmir, iklimi, çok kültürlüğü, açık fikirli insan yapısı, eriģilebilirliği, tarihi ve kültürel mirasıyla yaratıcı insanlar için bir çekim merkezi olma potansiyeline sahiptir. Ġzmir'in Akdeniz'de bir çekim merkezi olması amacıyla hazırlanan Ġzmir Kentsel Pazarlama Stratejisi konuyu turistler, ikamet edenler ve yatırımcılar nezdinde ele almıģtır. Bunun yanı sıra, "Ġzmir Kültür Ekonomisi Envanteri ve GeliĢme Stratejisi" ile "Ġzmir Turizm Stratejisi" hazırlanarak Ġzmir in bir çekim merkezi olmasını destekleyen eylem planları ortaya konulmuģtur. Dünya turizminin yaģadığı önemli değiģiklerde dıģ faktörlerin, demografik değiģikliklerin ve insanların yaģam biçimlerinin değiģmesinin önemli etkisi vardır. Küresel turizmin eğilimlerini ve turistlerin davranıģ biçimlerini etkileyen baģlıca faktörler arasında küreselleģme, bilgi iletiģim teknolojilerindeki geliģme, müģteri talep ve beklentilerindeki değiģiklikler ve politik yapı sıralanabilir. Dünya turizm eğilimlerinde yenilik ve çeģitlilik talebi hızla artmaktadır. Deniz, kum ve güneģ (3S: sea-sun-sand) yerine eğitim, eğlence ve çevre (3E: education-entertainmentenvironment) odaklı bir turizm anlayıģı yükselmektedir. Sürdürülebilir turizmin öne çıkmasıyla turistler artık varıģ noktası tercihlerini, kiģisel ilgi alanlarını geliģtirebilecekleri bölgelere yönelik kullanmaktadır. Bulundukları ortama yabancı değil, o çevreyle bütünleģen, insanını tanımaya gayret eden, çevreye saygılı turistin öncelikleri olarak kültür, tarih, sağlık, kongre, yatçılık ve heyecan motifleri ön plana çıkmaktadır. 94

95 Bu noktada küresel turizmin yerel farklılıkları dikkate alması ve kültürün öne çıkan geliģimi, yerel mutfak, "YavaĢ ġehir" gibi yeni turizm ürünlerini ortaya çıkarmaktadır. Türkiye Turizm Stratejisi 2023 te belirtildiği üzere tanıtımda, dünyadaki geliģmeler izlenerek kampanyaların varıģ noktası odaklı olmasına, hedef pazarlara yönelik ayrı ayrı düzenlenmesine, farklı, özgün ve ulusal değerlere sadık kalınarak çağdaģ değerlerin vurgulanmasına, hedef kitleye yönelik turizm ürünlerinin ön plana çıkarılmasına, fuar, ağırlama gibi halkla iliģkiler etkinlikleriyle desteklenmesine özen gösterilmesi gerektiği açıktır. Turizmle doğrudan etkileģim halinde olduğu görülen kültür ekonomisi ve yaratıcı endüstri faaliyetleri bölgenin tanıtımında etkin rol oynamaktadır. Ġzmir'in kültürel çeģitliliği kültür ekonomisi açısından en etkili avantajıdır. Kültürel arz çeģitliliğinin yaratılması ve etkili sunumu, sadece kültür turizmi açısından değil diğer kültür sektörleri açısından önceliklidir. Kültür ekonomisine ve yaratıcı ekonomiye konu olan faaliyetler kültürel miras, sanat, medya ve fonksiyonel yaratıcılık olarak sıralanmaktadır. Ġzmir de kültür ekonomisine yönelik olarak ilk adım, 2009 yılında Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi önderliğinde Ġzmir Kültür ÇalıĢtayı ile atılmıģtır. ÇalıĢtay, Ġzmir in kültür alanındaki geliģimini İzmir in kültür-sanat ekseninde gelişerek, Akdeniz havzasında uluslararası bir kültür-sanat ve tasarım metropolü olarak konumlandırılması için bir başlangıç noktası oluşturulması olarak tarif edilen öncelikli hedef üzerinden kurmuģtur. Bu hedef çerçevesinde kentin sahip olduğu kültür ve turizm potansiyelini değerlendirmesi, yatırımcılar ve sektör çalıģanları için cazibe merkezi haline getirilmesi kentin geleceği için önemli olup bu konuda tanıtım faaliyetleri ile farkındalığın artırılması gerekmektedir. Bir toplumun yaģama biçimini, kültürünü ifade eden her türlü somut ve soyut değeri kapsayan kültürel miras, kültüre dair olup toplumsal belleğe katkı sağlayan, bir toplumun yaģama biçimini, kültürünü ifade eden her türlü, somut ve soyut veriyi kapsamaktadır. Bu bakımdan kültürel miras yalnızca tarihi yapılar, arkeolojik kalıntılar gibi somut zenginlikleri değil, geleneksel üretim teknikleri, el sanatları, yerel öykü ve anlatılar, dil özellikleri ve ifadeler gibi yerele özgü kimliğin ve kültürel yaģamın ürünü olan soyut değerleri de içermektedir. Tasarım, yeni medya ve yaratıcı hizmetler baģlıklarında sıralanan iģlevsel yaratıcılık faaliyetleri kültürü üretim süreçlerine ara girdi ve yenilik faktörü olarak sokan, iģlevsel malların üretildiği faaliyetler olarak tanımlamaktadır. Bunlar, yenilikçi faaliyetlerle üretime değer katarak rekabetçi avantaj oluģturmak için kullanılmaktadır. Kültür ekonomisi ve yaratıcı endüstrilere ek olarak kentin çekim merkezi olmasında önemli etkenlerden biri de doğal mirastır. Doğal miras bilimsel olarak değer taģıyan, korunan ve doğal güzelliklere sahip jeolojik ve fiziksel oluģumlar, doğal özellikler, soyları tükenme tehlikesi ile karģı karģıya olan bitki ve hayvanlar, habitat ve doğal sit alanlarından oluģur. Doğal parklar, hayvanat bahçeleri, akvaryumlar ve botanik bahçeleri de bunlar arasındadır. Kültür ekonomisine yatırım yapan kamu otoriteleri kentin kültür hayatı, kültür altyapısı, kültür sektörleri ve yaratıcı hizmetlerin kent içindeki kümelenme potansiyelleri ve kültürel mirasın hangi amaçlar doğrultusunda ele alması ve nasıl yönetmesi gerektiğine dair uzun vadeli vizyonu ortaya koymalıdır. 95

96 Günümüzde bölgeler arasında yatırım çekme hususunda keskin bir rekabet bulunmaktadır. Bölgelerin yatırımcı için cazip hale gelebilmesiyse izin ruhsat süreçleri, finansman kaynaklara eriģim imkanları, vergi oranları, teģvikler, gümrük rejimi, enerji baģta olmak üzere değiģken maliyetler gibi merkezi politikalarla ve mevzuatla belirlenen düzenlemelerle birlikte altyapı ve lojistik imkanları, insan kaynakları, uygun yatırım alanları, girdi-tedarik zinciri, Ar-Ge ve yenilik potansiyeli gibi bölgesel olanaklar tarafından Ģekillenmektedir. Türkiye nin sosyoekonomik açıdan en geliģmiģ üçüncü ili olan Ġzmir, ekonominin çok sektörlü yapısı ve tarihsel olarak güçlü sanayi ve ticaret deneyimiyle Akdeniz de bir çekim merkezi haline gelme potansiyeline sahiptir. Bölgenin sanayi altyapısı, lojistik imkanları, güçlü ticari iliģkileri ve nitelikli iģgücü potansiyelinin yanı sıra yaģam kalitesi ile Akdenizli kültürü de yatırımcı kararlarını etkileyerek bu potansiyeli güçlendiren unsurlar olarak değerlendirilmektedir İzmir e Bakış ġekil 16: Ġzmir in Akdeniz Havzasındaki Konumu Ġzmir, dünyada pek az Ģehrin sahip olabileceği bir tarihe, kültürel ve doğal çeģitliliğe sahip Ģanslı bir ildir. Tarihi ve arkeolojik zenginlikleri, doğal yapısı, iklimi ve ulaģım olanaklarının elveriģliliği sayesinde Ġzmir, Paleolitik dönemden bu yana daima tercih edilen bir yerleģme alanı olmuģtur. Turistlerin belli turizm merkezlerinde yoğunlaģtığı, potansiyele rağmen alternatif turizm türlerinin Ġzmir de geliģmediği ve yeterli tanıtımının yapılmadığı görülmektedir yılında gelen yabancı turist sayısı bir önceki yıla göre % 18,53 artıģ göstermiģtir. Ancak yine de Türkiye ye gelen yabancı turistlerin tercih ettikleri iller arasında Ġzmir; Antalya, Ġstanbul ve Muğla dan sonra dördüncü sırada gelmektedir. Ġzmir e gelen yabancı

97 turistlerin ülkelerine göre dağılımında ilk dört sırayı, Almanya, Ġtalya, Fransa ve Ġngiltere almaktadır. Ġzmir alternatif turizm potansiyeli açısından avantajlı bir Ģehirdir. Gerekli iyileģtirme ve tanıtımın yapılması sayesinde turizm gelirlerinde önemli artıģlar sağlayabilecektir. Ġzmir, turizmde önemli miktarda çeģitliliğe sahiptir. Deniz, kültür, inanç, sağlık, doğa, spor, fuar, kıģ, termal, yayla, eko-turizm ve agro-turizm gibi alternatif ve yeni turist profiline hitap eden türlerde gerekli altyapı eksikliklerinin tamamlanması, uzmanlaģma sağlanması ve etkili tanıtımının yapılmasıyla Ġzmir'in Akdeniz de ve dünyada hak ettiği yere gelebileceği öngörülmektedir. Ġzmir kruvaziyer turizminde 2003'ten beri yükselen performansıyla dikkat çekmektedir. Ġzmir'e 2003 yılında 5 sefer ile yolcu gelirken, bu sayılar 2012 de sırasıyla 286 ve olmuģtur. Kruvaziyer baģına gelen yolcu sayısında da önemli artıģlar meydana gelmiģtir yılında kruvaziyer baģına düģen 654 yolcu, 2010 da e yükselmiģ, 2012 de ise yolcu seviyesinde gerçekleģmiģtir yılında hazırlanan Kentsel Pazarlama Stratejisi nde Ġzmir e gelen turistlerin demografik yapıları ve ülkesel kırılımları incelenmiģtir. Ana hedef kitleyi25-55 yaģ arası, orta/yüksek gelir grubuna mensup, yeni yerler keģfetmeyi, yeni tatları, rahat ve huzurlu bir tatil yapmayı, hatırda kalır deneyimler yaģamayı ve yaģadıklarını paylaģmayı seven, lezzetli yemekler, tarihi mekanlar, kültürel etkinlikler, organizasyonlar, spor aktiviteleri, SPA, butik oteller gibi seçkin hizmetleri tercih eden, güvenilir seyahat acenteleri ile seyahat eden yerli ve yabancı turistlerin oluģturduğu tespit edilmiģtir. Bu grubun gidecekleri yerleri seçme yani karar vermede yararlandıkları kiģi ve kurumlar ise aģağıdaki Ģekilde belirlenmiģtir: %58 aile ve arkadaģ tavsiyesi %54 seyahat acentesi %37 internet %19 televizyon %15 açık hava reklamları Kentsel pazarlama stratejisi kapsamında Ġzmir in yanı sıra Türkiye nin Ġzmir dıģındaki 17 ilinde ve ayrıca Avrupa, ABD ve Ortadoğu da 10 Ģehirde Ġzmir e yönelik algı ve bilinirlik araģtırması gerçekleģtirilmiģtir. Bu çalıģmanın sonucunda elde edilen özet bilgilere göre; Ġzmir turizminden, tarihine, sanayisine, insanına kadar bütün hedef kitleler nezdinde önemli özelliklere sahip olsa da hiçbir özelliği rakiplerinden yeterince farklılaģacak oranda ön plana çıkamamaktadır. Ġzmir in özellikle yurtdıģındaki bilinirliği oldukça düģük olmasına rağmen bir kez gelen turist memnun ayrılmakta ve yeniden gelmeyi istemektedir. Kültür ve turizm olanaklarının tanıtımının kentin konaklama kapasitesi ile doğrudan bir iliģkisi bulunmaktadır. Ġzmir in kültür ve turizm çeģitliliğinin ilçelere göre dağılımı göz önüne alındığında konaklama tesislerinin belirli ilçelerde yoğunlaģma göstermesi tedbir alınması dikkat çekicidir. Ġzmir deki toplam 149 turizm iģletme belgeli otelin % 36 sı (54) Ģehir merkezi Konak'ta, % 22 si ÇeĢme'de (33), % 8 i Selçuk'ta (12) ve % 7 si de 97

98 Menderes'te (11) yer almaktadır. BeĢ yıldızlı ve dört yıldızlı otellerin çok büyük bir bölümü de yine ÇeĢme, Selçuk, Menderes ve Konak ilçelerinde bulunmaktadır. Ġzmir'in Akdenizli yaģam biçimi, ticaret kültürünün vermiģ olduğu açık fikirli ve hoģgörülü bakıģ açıģı, kenti ile ilgili projelere dair katılım ve katkı verme konusunda istekliliği Ġzmir'i ve Ġzmirliyi diğer kentlerden ayırt eden öncelikli konular olarak sıralanabilir. Ġzmir'de zaten var olan kentlilik bilincinin geliģtirilmesine yönelik faaliyetler toplumsal uzlaģmayı ve diyaloğu desteklemesi açısından önemlidir. Bu anlamda mevcut tarihi ve kültürel mirasını sergileyebileceği müzelerin yetersiz olduğu, hem nitelik hem de çeģitlilik olarak iyileģtirme yapılmasının gerektiği görülmektedir. Ġzmir'de kültürel mirasın sürdürülebilirliğini sağlayacak kaynakların oluģturulması ve bu potansiyelin kent ekonomisine somut bir girdiye dönüģmesi gerekmektedir. Özel müzecilik ve koleksiyonculuk da kentin kültür ekonomisine yüksek katkı sağlayan bir alandır. Türkiye'de toplam 37 ilde 177 özel müze bulunmaktadır. 43 özel müze ile Ġstanbul birinci,34 müze ile Ankara ikinci ve 11 müze ile Ġzmir üçüncü sırada yer almaktadır. Lojistik imkanları, nitelikli iģgücü ve var olan özel yatırım bölgeleri dolayısıyla yatırımcılara önemli imkanlar sunan Ġzmir, yatırım ortamıyla Akdeniz de bir çekim merkezi haline gelebilecek potansiyele sahiptir. Bununla birlikte yabancı doğrudan yatırımlar açısından Akdeniz'deki muadilleri ile değerlendirildiğinde potansiyelini yeterince hayata geçiremediği görülmektedir. Ġzmir Kentsel Pazarlama Stratejisi kapsamında yapılan araģtırma, bu durumun en temel nedeninin Ġzmir in yatırımcılar nezdinde bilinirliğinin ve algısının kısıtlı olması olduğuna iģaret etmektedir. Bununla birlikte Ġzmir de yatırım yapmıģ olan firmaların önemli oranda yatırım kararlarından memnun oldukları görülmektedir. Ġzmir de bulunan özel yatırım bölgeleri, sundukları olanaklar ve hizmetler dolayısıyla yatırım kararında belirleyici olabilmektedir yılı itibariyle Ġzmir de tüzel kiģilik kazanmıģ 13 organize sanayi bölgesi (OSB), 13 küçük sanayi sitesi (KSS), 2 serbest bölge ve 3 teknoloji geliģtirme bölgesi (TGB) bulunmaktadır. Aktif olarak kullanılamayan Bağyurdu, Menemen-Plastik, ÖdemiĢ ve Torbalı OSB ler yatırımcılara uygun ortamı sağlayacak temel altyapının oluģması için desteklenmelidir. 98 OSB lerden 9 u (Aliağa, Atatürk, Bergama, Buca Ege Giyim, ĠTOB, KemalpaĢa-Islah, Kınık, Tire ve Pancar OSB) aktif olarak faaliyet gösterir durumdadır. 4 OSB'de (KemalpaĢa-Bağyurdu, Menemen- Plastik, ÖdemiĢ, Torbalı OSB) projelendirme ve altyapı çalıģmaları devam etmektedir. Aktif durumdaki OSB lerde adet parsel oluģturulmuģ, bu parsellerin % 60 ı tahsis edilmiģ, % 40 ı ise boģ durumdadır. Buca ve Atatürk OSB ler sırasıyla % 100 ve % 96 doluluk oranı ile en yüksek doluluğa sahip yatırım alanlarıdır. Diğer yandan, Bergama, Kınık ve Pancar OSB leri düģük doluluklarıyla

99 dikkat çekmektedir. OSB lerdeki firmalar makine, kimya, gıda giyim gibi sektörlere yoğunlaģmıģ durumdadır. Ġstihdam düzeyi ve ticaret hacmi açısından ülkenin en büyük serbest bölgesi olan Ege Bölgesi Serbest Bölgesi ile Ġzmir Serbest Bölgesi toplamda istihdam ve 6 milyar doların üzerinde ticaret hacmi yaratmaktadır. Ġzmir de aktif durumda bir adet TGB, Ġzmir Teknoloji GeliĢtirme Bölgesi bulunmaktadır. Bununla birlikte, 2012 yılında sürdürülebilir tarım, sürdürülebilir enerji ve biliģim temalarına yoğunlaģması planlanan Ġzmir Bilim ve Teknoloji Parkı TGB (Ġzmir Ekonomi Üniversitesi) ve 2013 yılında kısmen sağlık alanında uzmanlaģması planlanan Dokuz Eylül TGB (Dokuz Eylül Üniversitesi) kurulmuģtur. Bu iki TGB ye yönelik altyapı çalıģmaları devam etmektedir. Ġzmir deki özel yatırım alanları ulaģım ve lojistik olanakları açısından da güçlü bir görünüme sahiptir. Mevcut ve yeni yapılacak yatırımlar ile bu olanakların geliģmesi beklenmektedir. Bu geliģmeler, Ġzmir deki özel yatırım alanlarının daha fazla yatırımcıya üretim olanağı tanımasını sağlayacaktır. ĠZKA Özel Yatırım Bölgeleri AraĢtırması'na göre, söz konusu bölgeler tarafından en yüksek oranda beyan edilen sorun alanı (altyapı sorunlarını da içeren) "mevzuat kaynaklı sorunlar" olarak nitelenebilir. Bunun ardından yönetimler bölgelerinin tanıtımı ve pazarlanması ile ilgili problemler yaģadıklarını belirtmektedir. Bölge yönetimi personelinin nicelik ve nitelik yönünden yetersizlikleri, yabancı yatırımcılar ile iletiģim kurmakta yaģanan zorluklar ve çeģitli sorunların çözümünde merkezi ve/veya yerel düzeydeki diğer kurum ve kuruluģlar ile yaģanan sıkıntılar bölge yönetimleri tarafından bildirilen diğer sorun alanlarıdır. Özel yatırım bölgelerinin öncelikli sorunları altyapı yetersizliği ve mevzuattan kaynaklanan sorunlardır. Bunu tanıtımpazarlama ve nitelikli iģgücü yetersizliği izlemektedir. Özel yatırım bölge yönetimlerince önceliklendirilen altyapı iyileģtirme ihtiyaçlarında ilk sıraları ulaģım-taģımacılık, atık yönetimi, enerji altyapısı, sosyal donatı ve çevre kalitesi baģlıklarının yer aldığı görülmektedir. Mesleki eğitime yönelik donatıların ve uygulama altyapısının geliģtirilmesi ise aktif olarak faaliyet gösteren OSB lerin geliģtirme ve iyileģtirme gereksinimi duydukları baģlıklar arasında belirtilmiģtir. Yüksek istihdam düzeyi ve ihracat hacmine bağlı olarak Ege Serbest Bölgesi özelinde Bölge giriģ ve çıkıģında yaģanan trafik yoğunluğu öncelikli sorun olarak değerlendirilmektedir. 99

100 Harita 10: Özel Yatırım Bölgeleri 100

101 Pazara eriģim imkanı, yatırım kararlarında dikkate alınan konular arasındadır. Ürünün kısa sürede ve güvenli biçimde hedef lokasyona ulaģtırılmasını sağlayacak lojistik potansiyeli Ġzmir de mevcuttur. Tarihsel değerinin yanı sıra ekonomik değeriyle de öne çıkan Türkiye nin ikinci büyük limanı Ġzmir Limanı, ÇeĢme ve Dikili limanları ile Ġzmir e yatırım yapan Ģirketler için lojistik anlamında önemli imkanlar sunmaktadır. ÇalıĢmaları devam eden Çandarlı Limanı ve KemalpaĢa Lojistik Köyü, bu potansiyeli önemli oranda geliģtirecektir. Ürünlerin güvenli olarak muhafaza edilmesi ve transferi, yüksek hizmet kalitesini beraberinde getirmelidir. Dokuz Eylül, YaĢar, Katip Çelebi, Gediz Yatırımcılara önemli lojistik olanaklar sunan Ġzmir in bu potansiyeli Çandarlı Limanı ve KemalpaĢa Lojistik Köyü'nün tamamlanmasıyla daha da artacaktır. üniversiteleri bünyesinde açılmıģ olan lojistik programları, sektördeki geliģmenin nitelikli iģgücü ile desteklenerek hizmet kalitesinin artırılması için ciddi kazanımlardır. Aliağa, Dikili ve Bergama ilçelerinde mesleki ortaöğretim düzeyinde ulaģtırma alanı kapsamında sektöre yönelik mesleki eğitim verilmektedir. Söz konusu programlar, sektörün ürettiği katma değerinin artmasına ve istihdam ihtiyacının yerel kaynaklardan karģılamasına imkan verecek olması dolayısıyla son derece önemlidir. Yukarıda değinilen büyük yatırımların tamamlanmasına ve bu yatırımlara bağlı olarak geliģecek yatırımlara paralel olarak lojistiğe yönelik nitelikli iģgücü yetiģtirme programlarının yaygınlaģacağı öngörülmektedir. HEDEF 1: Ġzmir'in kültür ve turizm ürünleri çeģitlendirilecek ve tanıtılacaktır. UNESCO Dünya kültür mirası geçici listesinde yer alan Selçuk-Efes antik kenti, Bergama ve ÖdemiĢ-Birgi tarihi kentinin 2014 ve 2015 yıllarında adaylık baģvuru süreçleri desteklenecek, Tire baģta olmak üzere yeni adaylar için ön çalıģmalar gerçekleģtirilecektir. Kemeraltı-Agora-Kadifekale tarihsel aksı kent yaģamına kazandırılacak, kent merkezinin Efes ve Bergama'dan sonra üçüncü çekim merkezi olması sağlanacaktır. Anıtsal yapı niteliğinde, uluslararası düzeyde dikkat çekecek Ege Medeniyetleri Müzesi kurulacaktır. BaĢta kent merkezi ve turizm varıģ noktası ilçelerde olmak üzere, tescilli tarihi ve kültürel varlıkların turizm gelirlerine katkı sağlayacak Ģekilde ortaya çıkarılması, renove/restore edilmesi sağlanacaktır. Kültür merkezleri sayısı artırılacaktır. Rekabet yapabileceğimiz alanlar çok ama tanıtım yetersiz.ġzmir'in tarihi, doğası ve turizm alanlarının doğru ve etkin tanıtımının yapılması gerekir. İzmir Vatandaş Toplantısı, Mayıs 2013 Deniz, kültür, inanç, sağlık, doğa, spor, fuar, kıģ, termal, yayla, ekoturizm ve agro-turizm gibi alternatif ve yeni turist profiline hitap eden turizm türlerinde gerekli altyapı eksiklikleri tamamlanacaktır. Sürdürülebilir turizme uygun, katma değeri yüksek, inovatif turizm çeģitleri geliģtirilecektir. 101

102 Ġzmir Fuarı'nın uluslararası tanınırlığı sağlanacaktır. Ġzmir'in kentsel pazarlaması ile ilgili kiģi ve kurumlar arası koordinasyonu sağlayacak kentsel pazarlama ofisi/tanıtım platformu kurulacaktır. Ġlçelerin öne çıktığı turizm türlerinde tanıtımı Ġzmir kent marka Ģemsiyesi altında yapılandırılacaktır. Tanıtım çerçevesinde internet, sosyal medya etkin olarak kullanılacak, Ġzmir i tanıtan ve uluslararası pazara hitap edebilecek nitelikte film ve dizilerin çekilmesi sağlanacak, seyahat editörleri ve tur operatörlerine yönelik yaratıcı-yenilikçi tanıtım gezi organizasyonları planlanacaktır. Etkili tanıtım yapılarak Ġzmir'in bilinirliği artırılacaktır. Ġzmir'in Akdeniz kentleri arasındaki iliģki ağı güçlendirilecek, uluslararası organizasyon ve örgütlere üyelikleri sağlanacaktır. Ġzmir'in ev sahipliği yaptığı uluslararası organizasyonlarda etkinlik yönetimi gerçekleģtirilerek, kentin tanıtımına katkısı yükseltilecektir. Ġzmir in mevcut tarihi ve kültürel mirasını sergileyebileceği müzeler nitelik ve nicelik olarak iyileģtirilecek, bölgeyi tanıyan yabancı dil bilen nitelikli personelin hizmet vermesi sağlanacaktır. Koleksiyonculuk ve butik/özel müzecilik desteklenecektir. Ġzmir de 1 i merkezde (Konak), 5 i ilçelerde (Efes-Selçuk,Bergama, ÇeĢme, ÖdemiĢ, Tire) olmak üzere 6 adet arkeoljik müze mevcuttur. Merkezdeki Ġzmir Arkeoloji Müzesine bağlı Agora Örenyeri ve Açıkhava Müzesi, Tarih ve Sanat Müzesi, Atatürk Müzesi ve Etnografya Müzesi faaliyet göstermektedir. Ayrıca il merkezinde 1 adet Resim ve Heykel Müze ve Galerisi bulunmaktadır. Üst ölçekli stratejiler ve Çevre Düzeni Planı kararlarına uyumlu olarak Selçuk-Merkez Kent (Konak) ve Bergama aksı, raylı sistem bağlantısının devreye girmesiyle bir tarih ve kültür turizm koridoru olarak geliģtirilecektir. Ayrıca ÇeĢme, Karaburun, Foça ilçelerini kapsayan kıyı turizmi aksında denizyolu ulaģımı güçlendirilecektir. ÇeĢme den, güneyde Selçuk ve KuĢadası na kadar uzanan Gümüldür-Özdere ekseni potansiyel bir kıyı turizm koridorudur. Ekoturizm alanında baģta Karaburun, ÇeĢme, Seferihisar, Urla, Foça, Dikili ilçeleri olmak üzere Bergama, Tire, ÖdemiĢ ve Buca da da yatırımlar özendirilecektir. Kent turizmi, ekoturizm, kongre ve fuar turizmi, kültür ve inanç turizmi, kırsal turizm, termal turizm, deniz ve yat turizmi, sağlık turizmi gibi farklı türlerde ilçeler bazında tanıtım faaliyetleri gerçekleģtirilecektir. 102

103 Harita 11: Bölgesel Turizm Odakları 103

104 HEDEF 2: Kentlilik bilinci geliģtirilerek, Ġzmirlinin Akdenizli yaģam biçimi korunacaktır. Akdenizli yaģam biçimi tüm öğeleriyle birlikte yaģatılacak, canlandırılacak ve ekonomiye kazandırılacaktır. Akdeniz ve Ege mutfağı envanteri çıkarılacak ve korunacaktır. Bölgede mutfak sanatlarının geliģtirilmesine yönelik olarak özel tatlar, menüler geliģtiren dünyaca ünlü yaratıcı Ģeflerin yetiģtirilmesine yönelik giriģimlerde bulunulacak ve bunları gerçekleģtirecek gurme enstitülerinin kurulup, geliģtirilerek, turizm, tarım (organik), gıda ve ilgili sektörlerde istihdam ve gelir artıģına olumlu katkı sunması da sağlanacaktır. Ġzmir'de tarih konusundaki farkındalık artırılacak, insanların yaģamında kentin tarihiyle iliģkisini kurma fırsatları çoğaltılacaktır. Ġzmir'de okulöncesi ve ilköğretim döneminde yaratıcı, yenilikçi eğitim modelleri ile kültür eğitimi geliģtirilecek ve desteklenecektir. Ġzmirlinin denizle olan iliģkisi çok yönlü olarak güçlendirilecektir. Kentin kültürel etkinliklerin uluslararası düzeyde ve çok yönlü geliģimi desteklenecek ve Ġzmirlinin etkinliklerden haberdar olmasını sağlayacak etkin iletiģim ağları oluģturulacaktır. Ġzmir de köklü bir tarihi olup günümüzde unutulmaya yüz tutmuģ el sanatları ve folklorik değerlerin gün yüzüne çıkarılması sağlanıp etkili tanıtımı yapılacaktır. Ġzmirlinin ve ünlülerin tanıtıma katkı sağlayacak Ģekilde "marka elçisi" haline getirilmesi için bir program tasarlanacak ve uygulanacaktır. HEDEF 3: Cazip iģ ve yatırım ortamı sağlanacaktır. Ġzmir yatırım ortamının sunduğu imkanları uluslararası yatırımcılara tanıtmak üzere gerçekleģtirilen yatırım tanıtım çalıģmaları, Ġzmir Kentsel Pazarlama Stratejisi ekseninde yaygınlaģtırılacak ve etkinliği artırılacaktır. Ġzmir in yaģam kalitesi, bu çalıģmalarda bir pazarlama unsuru olarak değerlendirilecektir. Bölgesel ekonomik gösterge ve geliģmelerin düzenli olarak izleneceği ve yatırımcıların ve ilgili kurumların bilgisine sunulacağı mekanizmalar geliģtirilecektir. Yatırımcılara yönelik danıģmanlık ve teknik destek kapasitesi geliģtirilecektir. Bölgede geliģme potansiyeli ve geri bağlantı etkisi yüksek sektörlerde üretim ve hizmet altyapısı güçlendirilecektir. Özel yatırım bölgelerinin kurumsal kapasitelerinin geliģtirilmesine yönelik teknik destek sağlanacak, mevzuat kaynaklı sorunların aģılmasına yönelik kurumlarla koordinasyon çalıģmaları yapılacaktır. Bağyurdu OSB, Menemen-Plastik OSB, ÖdemiĢ OSB ve Torbalı OSB ile Ġzmir Bilim ve Teknoloji Parkı TGB ve Dokuz Eylül TGB baģta olmak üzere aktif halde bulunmayan özel yatırım bölgelerinin altyapı çalıģmaları tamamlanacaktır. Yenilenebilir enerji, tarım ve yat inģası gibi bölgede geliģme potansiyeli yüksek sektörlerde ihtisas OSB ler kurularak bu sektörlerin geliģmesi için uygun yatırım ortamı sağlanacaktır. 104

105 Ġzmir yatırım ortamının geliģtirilmesine yönelik bütünlüklü bir yol haritası olarak Ġzmir Bölgesel Yatırım Stratejisi hazırlanacaktır. Stratejinin temel bileģenlerinden biri Yatırım Tanıtım Stratejisi olacaktır. NO HEDEF Uygulama Dönemi Kısa (3yıl) Orta (5 yıl) Uzun (10 yıl) 1 Ġzmir'in kültür ve turizm olanakları tanıtılacaktır. 2 Kentlilik bilinci geliģtirilerek, Ġzmirlinin Akdenizli yaģam biçimi korunacaktır. 3 Cazip iģ ve yatırım ortamı sağlanacaktır. 105

106 GELĠġME EKSENĠ II: YÜKSEK YAġAM KALĠTESĠ 106

107 5.2 GELİŞME EKSENİ II: YÜKSEK YAŞAM KALİTESİ YaĢam kalitesinin iyileģtirilmesi, insan sağlığına yönelik faaliyetlerin etkinliği, çevresel kalitenin sağlanması, altyapı olanaklarının güçlendirilmesi ve kent içi yaģam alanlarının niteliğiyle iliģkilidir. Bölgenin gelecek vizyonuna eriģebilmesi ve bütüncül bir kalkınma ekseni izleyebilmesi için bölgedeki yaģam kalitesi göz önünde bulundurulmalıdır. YaĢam kalitesinin yükseltilmesi ve korunması, hizmet ve altyapısal iyileģtirmelerin odağında insan ve çevrenin olmasını gerektirmektedir. Bu geliģme ekseni ile amaçlanan Bölgede gerçekleşen ekonomik ve sosyal faaliyetleri destekleyecek şekilde, yaşayan memnuniyetini artırmak, çevreye duyarlı, insan yaşamına saygılı sürdürülebilir bir şehir gelişimini sağlamaktır. GELİŞME EKSENİ II: YÜKSEK YAŞAM KALİTESİ Öncelik 1 Herkes için Sağlık Öncelik 2 Sürdürülebilir Çevre Öncelik 3 Kaliteli Kentsel Yaşam Öncelik 4 Erişilebilir İzmir HERKES İÇİN SAĞLIK GELİŞME EKSENİ II: YÜKSEK YAŞAM KALİTESİ Öncelik 1 Herkes için Sağlık Öncelik 2 Sürdürülebilir Çevre Öncelik 3 Kaliteli Kentsel Yaşam Öncelik 4 Erişilebilir İzmir 2005 yılında hazırlanan ilk Binyıl Kalkınma Hedefleri raporu ülkemizin kalkınma politikalarının oluģturulmasına önemli katkılar sağlamıģtır. Ayrıca sürecini kapsayan 9. Kalkınma Planı nın hazırlık sürecinde de yol gösterici rol üstlenmiģtir yılında güncellenen Binyıl Kalkınma Hedefleri sekiz ana baģlık altında toplanmıģtır. Bunlardan sağlık ile ilgili olan üç tanesi çocuk ölümlerini azaltmak, anne sağlığını iyileştirmek ve HIV/AIDS, sıtma ve diğer salgın hastalıklarla mücadele etmektir. Diğer taraftan, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), bir ülkenin sağlık sisteminin herkes için yüksek kalitede sağlık hizmeti vermesi gerektiğini belirtmektedir. Her ülke etkili, uygun maliyetli ve toplumca kabul görecek Ģekilde kendi sağlık sistemini oluģturmakta ve geliģtirmektedir. Sağlık politikalarının temel amacı, vatandaģların ekonomik ve sosyal hayata sağlıklı bireyler olarak katılımını sağlamak ve yaģam kalitelerini yükseltmeye katkıda bulunmak olmalıdır. 107

108 2002 yılında baģlatılan, 9. Kalkınma Planı döneminde de uygulaması devam eden Sağlıkta DönüĢüm Programı, 10. Kalkınma Planı nda da temel alınarak, sağlıkta hizmet kalitesinin artırılması ve eriģimde ilerleme sağlanması ana amaç olarak belirlenmiģtir. Bu kapsamda; aile hekimliği, anne ve çocuk sağlığı, hastane ve hasta yatak sayıları, sağlık çalıģanı, koruyucu sağlık, kurumsal yapılanma, bulaģıcı hastalıklarla mücadele ve hasta hakları baģta olmak üzere pek çok alanda uluslararası göstergelere ulaģmak hedeflenmektedir. Hem kalkınma hem de sağlık sisteminin geliģtirilmesi anlamında belirlenen amaçlara ulaģmak için koruyucu sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesi, sağlık hizmetlerinin eģitlik ve hakkaniyet ilkesine bağlı olarak etkinleģtirilmesi, altyapı ve sağlık personeli ihtiyacının karģılanması ve ülke genelindeki dağılımlarının dengelenmesi gerekmektedir. Sağlık hizmetlerinin etkin sunumu, toplumsal geliģmenin en temel öğelerinden birisini oluģturmaktadır. Bu hizmetin sunumundaki en önemli yapıtaģı olan sağlık çalıģanının nicelik ve niteliğinin geliģtirilmesi bir zorunluluk olarak karģımıza çıkmaktadır. Sağlık sisteminin her alanında yapılmakta olan iyileģtirmelere rağmen, sağlık çalıģanı sayısındaki ve niteliğindeki yetersizlik sağlık sisteminin geleceğini olumsuz etkileyebilecek önemli bir faktördür. Teknoloji alanındaki hızlı geliģmelere rağmen, tüm dünyada sağlık alanında sağlık çalıģanları halen en önemli kaynağı oluģturmaktadır. Bu sebeple, sağlık hizmetlerinde yapılacak planlama, hizmet sunumu ve sistem geliģtirme süreçlerinde dikkate alınacak olan en önemli husus yetiģmiģ insan kaynağıdır. Türkiye de kamu sağlık harcamalarının GSYH ye oranı 2001 yılında % 3,2 iken 2011 yılında % 4,5 olarak gerçekleģmiģtir. Söz konusu oran için AB 27 ortalaması % 8,5, OECD ortalaması ise % 6,4 tür. Dünya Sağlık Örgütü nün 1998 de yayınladığı rapora göre Türkiye için Doğumda Beklenen YaĢam Süresi 2025 yılı için 75 yıl olarak belirlenmiģtir. Bu süreçte Türkiye de doğumda beklenen yaģam süresinde kaydedilen iyileģme ile 2009 yılında bu hedefe ulaģmıģtır yılı itibari ile Türkiye de doğumda beklenen yaģam süresi erkeklerde 72, kadınlarda 77 ve genel nüfusta 75 yıl olarak gerçekleģmiģtir. Doğumda beklenen yaģam süresi son 19 yılda kadınlarda ve erkeklerde 10 yıl uzamıģtır. Ancak bu geliģmeye rağmen dünya sıralamasında üst gelir grubu ülkeler ile OECD ülkelerinde görülen 80 yıl düzeyine ulaģılamamıģtır. Türkiye de yaģam süresinin uzamasına bağlı olarak yaģlı nüfus oranının giderek artacak olması, bulaģıcı olmayan hastalıklara yönelik koruyucu sağlık hizmetlerini önemli kılmaktadır İzmir e Bakış Ġzmir de sağlık alanında yürütülen çalıģmaların etkisi ve oluģturulan farkındalık sayesinde hizmet sunumu, hizmete eriģim ve temel sağlık göstergeleri konularında olumlu geliģmeler görülmektedir. Ancak, fiziki altyapı ve sağlık personelinin kent-kır ve bölgeler arası dağılımındaki farklılıklar halen önemini korumaktadır. Sosyo-ekonomik geliģmiģlik düzeyi açısından Ġstanbul ve Ankara dan sonra üçüncü sırada yer alan Ġzmir, sağlık sektörünün geliģmiģliği açısından ikinci sırada bulunmaktadır. Bu da Ġzmir de sağlık alanında ülke ortalamasından daha iyi bir oran 108

109 yakalandığının ve sağlık alanında mevcut potansiyelin iyi değerlendirildiğinin bir göstergesidir. Bebek ölüm hızı ve anne ölüm hızı, toplumların sağlık düzeyini ve sosyal refahını karģılaģtırmada anahtar bir ölçüttür. Anne ölüm oranı Türkiye de son 20 yılda % 70 azalma gösterip yüz binde 15,5 seviyesine gerilemiģtir. Bu oran Ġzmir ve Ege Bölgesi nde yüz binde 15,3'tür. Bebek ölüm hızı Türkiye de son 20 yılda % 87 azalıģ ile binde 7,7 ye gerilemiģtir. Bu oran Ġzmir de binde 7,4 olarak daha Türkiye ortalamasından daha düģüktür. Ancak Ġzmir, Ege Bölgesi oranı olan binde 4,9 un gerisindedir. Hem Ġzmir de hem Türkiye de geliģmiģ ülkeler seviyesi olan bebek ölüm oranında binde 5, anne ölüm oranında yüz binde 14 oranına ulaģılamamıģtır yılı aģılama verileri incelendiğinde hedeflenen % 100 aģılama oranına ulaģılmıģ, bulaģıcı hastalıklara yakalanma oranı en az düzeye düģürülmüģtür. Ġzmir de uzun yıllardır bulaģıcı hastalığa yakalanma veya yayılma riskine rastlanmamaktadır. Ġzmir, sağlık hizmetlerinde tüm Ege Bölgesi ne hizmet vermektedir. Sağlık hizmetlerine eriģim konusundaki göstergelerde Ġzmir, Türkiye ortalamasından daha iyi durumdadır. Ġzmir,5 iüniversite hastanesi, 1 i askeri hastane ve 1 i belediye hastanesi olmak üzere toplam 53 hastane ve yatak kapasitesiyle aynı zamanda tüm Ege Bölgesi ne de hizmet vermektedir. Ġzmir'de kiģi baģına düģen doktor ve hemģire sayısı Türkiye ortalamasının üzerindedir. Ancak ilin bütün Ege Bölgesi ne hizmet verdiği dikkate alındığında, bu değerlerin uygulamada daha düģük gerçekleģtiği göz ardı edilmemelidir. Bakım ve tedavi hizmetleri açısından sağlık turizmi için önemli olan Ģifalı sular Balçova, Bayındır, Bergama, Menemen, Urla, ÇeĢme, Seferihisar, Bayındır ilçelerinde bulunmaktadır. 109

110 Harita 12: Sağlık Altyapısı 110

111 Ġzmir de sağlık altyapı yatırımları artarak devam etmektedir. Bir yandan mevcut yapıları iyileģtirme çalıģmaları yapılırken, diğer taraftan yeni yatırımlar planlanmaktadır. Ġzmir de yapılmakta olan sağlık yatırımlarına 2012 yılında toplam 36 proje karģılığı 60 milyon TL harcanmıģtır. Bu yatırım miktarı ile Ġzmir de yapılan tüm kamu yatırımları içerisinde sağlık yatırımları altıncı sıradadır. Planlanan iki yeni Ģehir hastanesi ile ilave yeni yatak kapasitesi hizmete sunulacaktır. Toplum sağlığının korunması ve baģta koruyucu sağlık ve ana-çocuk sağlığı hizmetleri olmak üzere birinci basamak sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesi önemlidir. Sağlık hizmetlerine eriģim konusunda e-randevu ve evde bakım hizmetleri Ġzmir genelinde yaygınlaģtırılmalıdır. Ġzmir'in kuzey, güney ve batı kesimlerinde sağlık hizmetlerine eriģim desteklenmeli ve merkezin yükü bu konuda azaltılmalıdır. Ġzmir de sağlık hizmetleri merkezde yoğunlaģtığı için merkeze uzak ilçeler eriģim sorunları yaģamaktadır. Ġzmir in kuzey, güney ve batı kesimlerinde yeni merkezlerin oluģturulması veya mevcut merkezlerin geliģtirilmesi ile sağlık hizmetlerine eriģimde bölge içi farklılıklar giderilmeli ve merkezin yoğunluğu azaltılmalıdır. Öte yandan, turizmin yoğun olduğu ilçelerde nüfus yaz aylarında önemli düzeyde artmaktadır. Bu durumda, mevcut nüfusa göre belirlenen sağlık çalıģanı sayısı yetersiz kalmaktadır. Özellikle yabancı turistlere yönelik sağlık hizmetlerinde yabancı dil sorunu da yaģanabilmektedir. Dünyada 100 milyar dolarlık bir pazara ulaģan sağlık turizmi dar anlamda sadece hastanelerde tedavi olmak biçiminde değerlendirilmemelidir. Sağlıklı yaģam sunan her türlü turizm çeģidi sağlık turizmi olarak kabul edilmektedir. Sağlık turizmi tıp, termal ve yaģlı-engelli turizmi olarak 3 aģamada değerlendirilmektedir. Türkiye de sağlık turizmi halen geliģmekte olup özellikle Almanya, Rusya, Hollanda, Fransa, Türk Cumhuriyetleri ve Ortadoğu ülkelerinden bu amaçla turist gelmektedir. Türkiye de yıllarında sağlık turizmi kapsamında ziyaret edilen iller arasında Ġzmir yedinci sıradayken, Türkiye genelinden aldığı % 3 payını korumuģtur yılında yabancı hasta sayısı Türkiye'de % 25, Ġzmir de ise % 27 artmıģtır. Ġzmir in sağlık turisti çekme becerisini yükseltebileceği öngörülmektedir. Sağlık turizmi konusunda Ġzmir hedeflenen düzeyde olmamasına rağmen, Türkiye nin bu konudaki öncü Ģehirlerinden birisi olabilmek için termal su potansiyelini, deniz ile iliģkisini ve bu konudaki altyapı olanaklarını kullanmalıdır. Özellikle yarımada bölgesi ve çevresi (ÇeĢme, Karaburun, Urla, Seferihisar, Güzelbahçe, Narlıdere, Balçova) iklim verileri ve altyapı olanakları açısından sağlık sektörünün geliģmesine yönelik potansiyel taģımaktadır. Hasta, yaģlı ve engelli bakımı, obezite, fizik tedavi ve rehabilitasyon gibi alanlarda hizmet sunacak merkezler, bu bölgenin ekonomik çeģitliliğine katkı sunacaktır. 111

112 Ġzmir de fiziksel aktivite yetersizliği, obezite ve tütün kullanımı ile mücadele gibi toplum sağlığına yönelik program ve eylem planları uygulanmaya baģlanmıģtır. Bu programların geliģtirilmesi ve uygulamada etkinliğin artırılması gerekmektedir. Sağlık sektörünün geliģimi açısından Ġzmir de sağlık teknoparkı kurulmasına yönelik çalıģmaların geldiği düzey, sağlık konusundaki kümelenme çalıģmaları, sektörü destekleyen alt sektörlerdeki kurulu laboratuvar ve Ar-Ge merkezlerinin varlığı, konusunda uzmanlaģmıģ ihtisas hastanelerinin kurulmaya baģlanması ve bölgenin sağlık merkezi olma potansiyeli Ġzmir sağlık konusunda uluslararası bir çekim merkezi olmalıdır. nedeniyle Ġzmir in sağlık konusunda uluslararası bir çekim merkezi olması mümkündür. Bu konuda yaģlanan AB nüfusu da önemli bir fırsat olarak karģımıza çıkmaktadır. Sağlıkta bilgi teknolojileri için toplam kurulum maliyetleri içinde en fazla payın donanıma ayrıldığı günümüzde yazılıma gereken önemin verilmediği görülmektedir. Ayrıca, her hastane kendi imkânları doğrultusunda yazılım programlarını temin etmekte olduğundan, bu programlar arasında uyum da söz konusu değildir. HEDEF 1: Sağlık hizmetlerine eriģimde bölge içi dengesizlikler azaltılacaktır. Ġzmir de sağlık hizmetlerinin merkezde yoğunlaģması sebebiyle, tüm Ġzmirlilerin eģit düzeyde sağlık hizmetlerinden faydalanabilmesi ve en kolay Ģekilde sağlık tesisine ulaģabilmesi sağlanmalıdır. Bu amaçla, çevre ilçelerde bölgesel sağlık yatırımları artırılacaktır. Kuzey bölgesinde Aliağa merkez kabul edilerek hizmet altyapısı geliģtirilecektir. Mevcut hastanenin fiziki altyapısı iyileģtirilerek Dikili, Bergama, Kınık, Foça ve Menemen ilçelerine hizmet edecek Ģekilde düzenlemeler yapılacaktır. Batı bölgesinde Urla merkez haline getirilerek ÇeĢme, Seferihisar ve Karaburun ilçelerine de hizmet edecek Ģekilde altyapı geliģtirilecektir. Güney aksında ÖdemiĢ'te gerekli altyapı yatırımları tamamlanacak ve Kiraz, Beydağ, Torbalı, Tire ve Selçuk ilçelerine hizmet edecek Ģekilde düzenlenecektir. Aynı zamanda Ġzmir in sınır kesimlerinde yer alan Kınık, Kiraz, Beydağ, Selçuk gibi ilçelerinden Aydın ve Manisa bölgesindeki kamu hastanelerine eriģim konusunda yaģanan mevzuat sıkıntılarının giderilmesi için koordinasyon gerçekleģtirilecektir. Turizmin yoğunlaģtığı ilçelerde yaz aylarında sağlık hizmet sunumu kapasitesi artırılacaktır. 112

113 Harita 13: Bölgesel Sağlık Hizmetleri Hastanelere olan yoğunluğun azaltılması amacıyla koruyucu sağlık hizmetleri ve birinci basamak tedavi hizmetlerinin (verem savaģ dispanserleri, aile hekimlikleri, ana çocuk sağlığı merkezleri vb.) kullanımı özendirilecektir. Sağlık hizmetlerine eriģim konusunda e-sağlık uygulamaları yaygınlaģtırılacaktır. Evde bakım hizmetleri güçlendirilecektir. HEDEF 2: Sağlık hizmeti sunumunda fiziki ve teknolojik altyapı güçlendirilecektir. Sağlık hizmeti sunulan binaların hizmet kalitesi artırılacaktır. Yapılacak olan yeni yatırımlarla birlikte kuzey, güney ve batı kesimlerde sırasıyla Aliağa, ÖdemiĢ ve Urla merkez olmak üzere mevcut sağlık kuruluģlarının altyapısı güçlendirilecek ve yeni sağlık merkezleri oluģturulacaktır. Ġhtisas hastanelerinin kurulması desteklenecektir. Sağlık hizmetinin sunumunda kamunun yapacağı yatırımların yanında özel sektörün yapacağı yatırımlar teģvik edilecektir. Sağlık alanında bilgi ve iletiģim teknolojileri kullanımı gün geçtikçe yaygınlaģmaktadır. Bilgi teknolojilerinin sağlık sektöründe kullanılması teģvik edilerek sağlık hizmetlerinin etkinliği artıracaktır. Ġnsan kaynakları, muhasebe yönetimi sistemleri ile iģgücü planlaması, personel seçme, eğitim ve geliģtirme, ücret yönetimi konularında kurumların kapasitesi geliģtirilecek, biliģim teknolojileri kullanımı artırılacaktır. Sağlık sisteminin tüm aģamalarında kullanılan sağlık biliģim sistemleri birbirleri ile uyumlu hale getirilecektir. 113

114 Hastanelerin Ar-Ge çalıģmaları, Ar-Ge merkezleri oluģturmaları teģvik edilecektir. Teletıp ve sanal gerçeklik uygulamaları gibi sağlık biliģim sistemlerinin kullanılması desteklenecektir. HEDEF 3: Sağlık çalıģanlarının nitelik ve niceliği geliģtirilecektir. Ġhtiyaca yönelik donanımlı sağlık personeli yetiģtirilmelidir. İzmir Vatandaş Toplantısı, Mayıs 2013 Ġhtiyaca yönelik yeterli nitelik ve nicelikte, donanımlı sağlık çalıģanı yetiģtirilecek, mezuniyet öncesi ve sonrası eğitim programları planlanacaktır. Ayrıca sağlık çalıģanlarının iģ sağlığı konusunda bilinçlendirilmesi ve bu konuda ilde çalıģan tüm sağlık çalıģanlarının eğitim alması sağlanacaktır. Bu sayede meslek hastalığı ve iģ sağlığı konularında tüm tarafların bilgi düzeyinin artırılması sağlanacaktır. Bölge içinde gözlenen dengesizlikleri en aza indirmek üzere Ġzmir genelinde konuyla ilgili dönemsel, bölgesel ihtiyaçlar gözetilerek yeterli sayıda sağlık personeli ile etkili ve verimli bir sağlık hizmeti sunumu gerçekleģtirilecektir. HEDEF 4: Sağlık turizminin geliģtirilmesine yönelik insan kaynakları, altyapı geliģtirilecek, bu alanda tanıtım etkinleģtirilecektir. Türkiye genelinde hazırlanacak sağlık turizmi stratejisine paralel olarak Ġzmir için de bölgesel sağlık turizm strateji çalıģması yapılacaktır. Bu çalıģmayla sağlık turizmine dair mevcut potansiyel değerlendirilecek, altyapı olanakları geliģtirilecek ve gerekli tanıtım yapılacaktır. Sağlık turizmini güçlendirebilmek için mevcut yatırımlar tamamlanacak, eksikler giderilecek ve baģta ÇeĢme, Urla, Karaburun, Seferihisar, Selçuk, Menderes, Dikili, Bergama, Foça ve Balçova gibi turizmin geliģmiģ olduğu ilçeler olmak üzere tüm Ġzmir'de sağlık çalıģanlarının yabancı dil eğitimi almaları sağlanacaktır. Sağlık çalıģanları ve yöneticilerinin sağlık turizmi konusundaki farkındalığı artırılacak, bu konuda ihtisaslaģma özendirilecektir. HEDEF 5: Ġzmir sağlık alanında uluslararası bir çekim merkezi haline getirilecektir. Ġzmir in sağlık konusunda uluslararası bir çekim merkezi olabilmesi için sağlık sektöründe kümelenme desteklenecektir. Sağlık hizmeti sunan kamu, özel sektör, yerel yönetimler ve üniversiteler arasında iģbirliği ve koordinasyon güçlendirilecektir. Sağlık teknolojilerinin geliģtirilmesi için üniversite-sanayi iģbirliği kapsamında yenilikçilik desteklenecektir. Ġzmir'de sağlık teknoparkı kurulmasına yönelik süreç desteklenecek, teknopark etkin biçimde tanıtılacaktır. Ġldeki mevcut ihtisas hastanelerinin tanıtımı ve kendi 114

115 alanlarındaki ulusal, uluslararası diğer sağlık kuruluģlarıyla iletiģim ve iģbirlikleri geliģtirilecektir. Yarımada bölgesi baģta olmak üzere il genelinde hasta, yaģlı ve engelli bakımı, obezite, fizik tedavi ve rehabilitasyon gibi alanlarda hizmet sunacak merkezlerin kurulması desteklenecektir. NO HEDEF Uygulama Dönemi Kısa (3yıl) Orta (5 yıl) Uzun (10 yıl) 1 Sağlık hizmetlerine eriģimde bölge içi dengesizlikler azaltılacaktır 2 Sağlık hizmeti sunumunda fiziki ve teknolojik altyapı güçlendirilecektir 3 Sağlık personelinin nitelik ve niceliği geliģtirilecektir 4 5 Sağlık turizminin geliģtirilmesine yönelik insan kaynakları, altyapı geliģtirilecek, bu alanda tanıtım etkinleģtirilecektir Ġzmir sağlık alanında uluslararası bir çekim merkezi haline getirilecektir SÜRDÜRÜLEBİLİR ÇEVRE YaĢam kalitesini iyileģtirilmenin önemli araçlarından biri etkin bir çevre yönetiminin sağlanmasıdır. 9. Kalkınma Planı nın doğal ve kültürel varlıklar ile çevrenin gelecek nesilleri de dikkate alan bir anlayıģ içinde korunması esastır. ilkesi ulusal anlamda çevrenin önemini vurgulamakta, 9. Kalkınma Planı dönemi ile sürdürülebilir kalkınma ilkeleri esasında bir büyüme öne GELİŞME EKSENİ II: YÜKSEK YAŞAM KALİTESİ Öncelik 1 Herkes İçin Sağlık Öncelik 2 Sürdürülebilir Çevre Öncelik 3 Kaliteli Kentsel Yaşam Öncelik 4 Erişilebilir İzmir çıkmaktadır. Kyoto Protokolü gereğince CO 2 ve diğer sera gazı emisyonlarının azaltılması zorunlu kılınmıģ ve 9. Kalkınma Planı nda sera gazı azaltımı konusunda önlemler alınacağına iliģkin hedefler konulmuģtur. Hava Kalitesi Değerlendirme ve Yönetimi Yönetmeliği çerçevesinde belirlenen 2014 yılı sınır değerlerinin sağlanması için ve ayrıca AB Entegre Çevre Uyum Stratejisi ile Kyoto Protokolü nün gerektirdiği ölçüde bölgede önlemlerin alınması gerekmektedir. AB Entegre Çevre Uyum Stratejisi çerçevesinde ve AB nin kalkınma stratejileri arasında yer alan içme suyu ve atık yönetimin sağlanması, katı atık üretiminin azaltılması, doğal kaynakların daha iyi yönetilmesi ve tehlikeli atıkların yönetilmesi konuları ulusal politikalara yansımakta ve 9. Kalkınma Planı nda rekabet gücünün artırılması geliģme ekseninde çevrenin korunması ve kentsel altyapının geliģtirilmesi bir öncelik olarak yer almaktadır. 115

116 10. Kalkınma Planı çerçevesinde kentsel altyapı önceliğinin çok sayıda amacı vardır. Ġçme ve kullanma suyu kayıp kaçaklarının azaltılması, Ģehirlerde kanalizasyon ve atıksu arıtma altyapısının geliģtirilmesi, katı atık yönetiminin etkinleģtirilmesi, sürdürülebilir Ģehirler yaklaģımına uygun olarak Ģehirlerde atık ve emisyon azaltma, enerji, su ve kaynak verimliliğinin sağlanması odaklanılan konulardır. Bunun yanında toprak ve su kaynakları yönetimi önceliği altında belirlenen amaçlardan biri; iklim değiģikliğinin ve su havzalarındaki tüm faaliyetlerin su miktarı ve kalitesine etkileri değerlendirilerek havzalarda su tasarrufu sağlama ve kirlilik önleme olarak belirlenmiģtir. Ayrıca Uluslararası Biyolojik ÇeĢitlilik SözleĢmesi ve sonrasında Ulusal Biyolojik ÇeĢitlilik Stratejisi ve Eylem Planı çerçevesinde biyoçeģitliliğin korunması, biyolojik kaynakların sürdürülebilir kullanımı konuları önem kazanmıģtır. Öte yandan Ulusal Su Yönetimi Stratejisi, su kaynaklarının su kaynaklarının koruma-koruma kullanma dengesi içerisinde sürdürülebilir kullanımını, kurumsal ve yasal çerçevenin çizilerek ilgili kurumlarla eģgüdüm, iģbirliği ve koordinasyonu sağlamayı amaçlayan ve bölgesel önceliklere ıģık tutan bir diğer ulusal strateji belgesidir. Ulusal yaklaģıma paralel olarak Sürdürülebilir Çevre önceliğinin temel amacı; İzmir de kentsel alan ve havza alanlarında çevrenin sürdürülebilir yönetiminin sağlanmasıdır İzmir e Bakış Su fakirliği sınırında olan Ġzmir de sürdürülebilir içme ve kullanma suyu yönetimi sağlanmalıdır. ise su fakiri olarak değerlendirilmektedir. Ġzmir'de kiģi baģına düģen yıllık kullanılabilir su potansiyeli ortalama 483 m 3 olarak belirlenmiģtir. Türkiye genelinde bu değer, ortalama m 3 /yıl-kiģi olarak hesaplanmıģtır 3. Dünya genelinde bilinen su yeterlilik ölçeğine göre kiģi baģına düģen yıllık su miktarı m 3 olmalıdır. Bu sayıdan az olan yerler su azlığı yaģamakta, kiģi baģına m 3 ten az su düģen alanlar Ġzmir deki yıllık toplam su kullanımının (589 hm 3 ) faaliyetlere göre dağılımına bakıldığında tarımsal faaliyetler % 57 ile ilk sırada yer almakta, bunu % 26 ile endüstriyel faaliyetler ve % 16 ile içme suyu takip etmektedir. Öte yandan içme suyu arıtma tesisiyle hizmet verilen nüfusun belediye nüfusu içindeki payı ise 2006 yılında % 29 iken 2010 yılında % 77 ye çıkmıģtır. Bu oran Türkiye ortalamasının (% 54) üzerindeyken Ġstanbul (% 87) ve Ankara nın (% 94) gerisindedir. Ġzmir de atık su arıtma tesisi (AAT) ile hizmet verilen nüfusun belediye nüfusu içindeki payı istikrarlı bir Ġzmir geneli atıksu yönetiminde ileri durumdadır. Ancak atıksu arıtma ve kanalizasyon yatırımı 3 Türkiye yıllık kullanılabilir su potansiyeli miktarının hesaplanma ihtiyacı yöntemi olan bazı ile Ġzmir ilçeler yıllık ve kullanılabilir su potansiyeli miktarının hesaplanma yöntemi farklılık göstermektedir. sanayi bölgeleri Bu sebeple mevcuttur. iki veri kıyaslanabilir değildir. 116

117 geliģim eğilimi göstermektedir yılı itibariyle Ġzmir de bu değer % 85 olup, % 62 olan Türkiye oranının oldukça üzerindedir. GeliĢmiĢ ülkelerde, özellikle turizm sektörünün öne çıktığı bölgelerde bu oran % 85 ile % 100 arasında değiģmektedir yılı sonu itibariyle Ġzmir de toplam kurulu kapasitesi m3/gün olan 27 adet (10 biyolojik, 13 geliģmiģ, 4 doğal) atıksu arıtma tesisi iģletilmektedir. Ġzmir deki toplam atıksu arıtma tesisi sayısı 2008 yılından bu yana % 60 lık artıģ göstermiģtir. Bununla birlikte Türkiye genelindeki geliģmiģ atıksu arıtma tesislerinin % 25 i (13 adet) Ġzmir de bulunmaktadır. Bu çerçevede Foça, Menemen, KemalpaĢa, Aliağa, Seferihisar, Torbalı, Urla, Bayındır, Selçuk, Menderes, ÖdemiĢ ilçelerinde belli bir seviyeye eriģilmiģtir. Fakat Beydağ, Tire, Kınık ilçeleri atıksu arıtımı açısından yetersiz durumdadır ve bu konuda öncelikli ilçeler olarak görülmektedir yılı TÜĠK verileri incelendiğinde Bayındır, ÇeĢme, Karaburun ve Dikili ilçelerinde kanalizasyon Ģebekesi ile hizmet alan nüfusun belediye nüfusu oranı görece düģüktür. Yine arıtma tesisiyle hizmet verilen nüfus oranı açısından Karaburun un % 22 ile oldukça geri sıralarda yer aldığı tespit edilmiģtir. KiĢi baģı üretilen günlük atık su miktarı açısından ÇeĢme (504 litre/kiģi-gün),ġzmir (227 litre/kiģi-gün) ve diğer ilçelere kıyasla öne çıkmaktadır. OSB lerde atıksu yönetimi konusunda ciddi eksikler olduğu görülmektedir. ĠĢletmelerin ancak % 30 unun kanalizasyon bağlantısı olduğu, sadece % 2 sinin ön arıtma tesisi bulunduğu ve % 35 inin genel AAT ye bağlı olduğu görülmektedir. Serbest bölgelerde ise iģletmelerin tümünün kanalizasyon bağlantısı bulunmasına rağmen ancak % 4 ünün ön arıtma tesisi bulunduğu ve % 12 sinin genel AAT ye bağlı olduğu görülmektedir. Kentsel katı atık yönetiminde bertaraf kapasitesi ve geri kazanım oranları artırılmalıdır. 117 Ġzmir de katı atık hizmeti verilen nüfus oranı, Türkiye ve Ege Bölgesi ortalamasının üzerindedir. Katı atık toplama konusunda iyi durumda olan Ġzmir de bertaraf konusunda kapasite yetersizlikleri söz konusudur. Atıklar, 2007 yılından itibaren yalnızca Harmandalı Düzenli Atık Depolama Tesisi nde bertaraf edilmektedir. Menemen ve Uzundere tesisleri devre dıģı bırakılmıģtır yılında Harmandalı Tesisi nde bertaraf edilen toplam evsel katı atık miktarı ton/gün düzeyindedir. Harmandalı nda bertaraf edilen atık miktarı yılda ortalama % 10 oranında artıģ göstermektedir. Bu çerçevede, bölgede atıkların bertaraf edileceği ikinci bir düzenli depolama tesisi yapılması konusunda önemli bir ihtiyaç ortaya çıkmaktadır yılı için illerde toplanan atık pil miktarları açısından Ġzmir kg/yıl değer ile Ġstanbul, Ankara ve Kocaeli nden sonra dördüncü sırada gelmektedir. Türkiye de toplanan tüm atık pil miktarının % 10 u Ġzmir den elde edilmektedir. Ayrıca lisanslı atık akü taģıma aracı sayısı açısından Ġzmir (25) Ankara dan (26) sonra ikinci sıradadır. Tüm bunlar Ġzmir in geri kazanım ve atık yönetimi faaliyetleri açısından bilinç düzeyi ve altyapı konularında iyiye gittiğini göstermektedir. Bununla birlikte 2011 yılı verilerine göre evsel katı atığın yaklaģık % 2,5 i (79 ton/gün) geri kazanım çalıģmaları kapsamında toplanmaktadır yılında % 1 olan bu oran artıģ göstermiģtir. Öte yandan 2011 yılında toplanan atık bileģimine bakıldığında, % 35,65 inin geri

118 kazanılabilir atıklardan oluģtuğu görülmektedir. Bu da atık yönetiminde geri kazanım oranının artırılması gerekliliğine iģaret etmektedir. Atık hizmeti verilen belediye nüfusunun toplam belediye nüfusuna oranı açısından Menemen ve Selçuk ilçeleri % 95 ile diğer ilçelerden geride kalmaktadır. Ayrıca kiģi baģı ortalama belediye atık miktarlarına bakıldığında Karaburun ve ÇeĢme de (4,77-3,52 kg/kiģi-gün) bu rakamların çok yüksek olduğu, dolayısıyla turistik faaliyetlerden kaynaklı atıkların geri dönüģüm süreçleri ile azaltılması gerekliliği ortaya çıkmaktadır. Çevre ve ġehircilik Bakanlığı verilerine göre, 2010 yılında toplam iģletmeden ton tehlikeli atık kaynaklanmıģtır. Öte yandan yalnızca Ġzmir de üretilen tehlikeli atık miktarı tüm Türkiye deki tehlikeli atık miktarının % 25 ini oluģturmakta ve Ġzmir diğer illere kıyasla birinci sırada yer almaktadır. Ayrıca Ege Bölgesi illerinde üretilen tehlikeli atık miktarının % 89 u Ġzmir de üretilmektedir. Ġzmir deki imalat sanayi sektörlerinin tehlikeli atık miktarlarının dağılımına göre, kimyasal madde ve ürünleri imalatı % 46 lık oranla en yüksek paya sahiptir. Ana metal sanayi (% 27) ve baģka yerde sınıflandırılmamıģ makine ve teçhizat imalatı (% 7), kimyasal madde ve ürünleri imalatının ardından Ġzmir de en yüksek tehlikeli atık miktarına sahip sektörler olarak sıralanmaktadır. Ġzmir de 19 adet tehlikeli atık geri kazanım tesisi bulunmaktadır. Bu tehlikeli atık üretim miktarı ile var olan tehlikeli atık düzenli depolama alanı ve atık yakma tesis sayısı ve kapasiteleri karģılaģtırıldığında mevcut bertaraf kapasitesinin bu atıkları bertaraf etmek için yeterli olmadığı görülmektedir. Ayrıca Ġzmir de 6 adet demir-çelik iģletmesine ait cüruf atıkları toplamı ton/yıl ile tüm Türkiye deki iģletmelerin cüruf atıklarının % 10,5 ini oluģturmaktadır. Ġzmir deki cüruf atıklarının % 47 si düzensiz depolanmaktadır. Ġzmir de tehlikeli atıkların büyük bölümünü oluģturan ve demir-çelik tesislerinden kaynaklanan baca tozu atıklarının, Ġzmir de baca tozunu geri kazanıp iģleyecek bir tesisin bulunmaması nedeniyle, fabrika YaĢam kalitesine etki eden hava kirliliğinin kontrolü ve önlenmesi önemli bir ihtiyaçtır. 118 Türkiye'de üretilen tehlikeli atık miktarının % 25'i Ġzmir de ortaya çıkmaktadır. sahalarında birikmesi söz konusu olmaktadır. Ġzmir de tehlikeli atıklar için düzenli depolama tesisinin olmaması geri kazanımı olmayan ve yakma tesisleri tarafından kabul edilmeyen tehlikeli atıklar ile yakma tesislerinin atıkları açısından sorun yaratmaktadır. Ġzmir'de hava kirliliğinin kaynağı ulaģımda, sanayi tesislerinde ve kıģ aylarında evsel ısınmada kullanılan yakıtlardır. Yer seçimindeki hatalar nedeniyle kentin içinde ya da yakın çevresinde kalan çimento fabrikaları, taģ ocakları, mıcır tesisleri, asfalt tesisleri ve demir çelik fabrikası kent içi hava kalitesini olumsuz etkileyen sanayi tesisleridir. Özellikle Aliağa da etkinlik gösteren ve yönetmeliklerde kirletici vasfı yüksek tesisler olarak sınıflandırılan elektrik ark ocaklı demir çelik tesisleri (hurdadan çelik üreten tesisler), gemi söküm

119 tesisleri, rafineri, petrokimya, gaz dolum tesisleri, haddehaneler vb. diğer tesisler, Ġzmir ilinde en önemli hava kirletici kaynaklar konumundadır. Bunun nedeni, bacalardan atmosfere verilen kirleticilerin hakim rüzgarların etkisiyle uzun mesafelerde taģınabilmeleri sonucu Aliağa da oluģan kirlenmenin güneye, Ġzmir il merkezine taģınmasıdır. Ġlçede kurulması planlanan termik santral projelerinin hava kirliliği konusunda risk oluģturacağı öngörülmektedir. Ġzmir de Alsancak, Buca, Bornova, KarĢıyaka, Güzelyalı, Çiğli ve Bayraklı da olmak üzere toplam 7 hava ölçüm istasyonu bulunmaktadır. Ayrıca Çevre ve ġehircilik Bakanlığı Gaziemir Ölçüm Ġstasyonu ndan ölçüm değerleri toplamaktadır. Ancak Aliağa, Torbalı, KemalpaĢa gibi sanayinin yoğun olduğu ilçelerde hava ölçüm istasyonu bulunmamaktadır. Bölgede kıģ aylarında yoğun bir hava kirliliği yaģanmaktadır yılında Ġzmir için ölçüm istasyonlarındaki veriler kullanılarak hesaplanan PM 10 4 ve SO 2 değerleri ve Hava Kalitesi Değerlendirme ve Yönetimi Yönetmeliği ile Sanayi Kaynaklı Hava Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği nde belirlenen sınır değerler incelendiğinde, Ġzmir için 2011 yılı ortalama PM10 değerinin (57) 2011 yılı sınır değerine (96) yakın olmadığı görülmektedir. Fakat ilgili yönetmelik kapsamında kademeli azaltım öngörülmektedir yılında bu sınır değer PM 10 için 60 olacaktır. Bu değer Avrupa Birliği nde 50 olarak belirlenmiģtir. Dolayısıyla belirtilen sınır değerlerin altında kalınsa da kademeli olarak ulaģılmak istenen AB değerlerinin oldukça üzerindedir ve Üç havzaya ev sahipliği yapan Ġzmir de entegre havza yönetimi sürdürülebilir bir yaklaģımla ele alınmalıdır. yaģam kalitesi açısından hava kalitesi açısından iyileģtirilmelerin yapılması gerekmektedir. Ayrıca Ġzmir de özellikle jeotermal ile konut ısıtma gerçekleģtirilebiliyor olmasına karģın, mevcut konut ısıtma potansiyeli etkin olarak kullanılamamaktadır. Ġzmir de Gediz, Küçük Menderes ve Bakırçay nehirleri önemli havzaları oluģturmaktadır. Uluslararası öneme sahip Ramsar Alanı 5 ilan edilen KuĢ Cenneti ni de içinde barındıran Gediz havzasındaki akarsular üzerinde yapılan tüm çalıģmalar, Yüzeysel Su Kalitesi Yönetimi Yönetmeliği ne (YSKYY) göre özellikle organik kirlilik ve ağır metallerden dolayı Gediz nehrinin, tüm havza boyunca IV. Sınıf su kalitesine sahip olduğunu belirtmektedir yılı verileri ile kıyaslandığında (III. Sınıf) Gediz Nehrinde artan bir kirlilik olduğu gözlemlenmektedir. Gediz havzası evsel atıksu açısından değerlendirildiğinde KemalpaĢa da tüm beldelerde kanalizasyon mevcuttur. Menemen ve Foça atıksu arıtma tesisleri de iģletmeye açılmıģtır. Gediz havzası içinde var olan OSB lerden KemalpaĢa OSB, Manisa OSB ve ĠZBAġ ta arıtma tesisi bulunmaktadır. 4 PM 10 : Büyüklüğü 10 µm'nin altında olan partiküler madde. 5 Ramsar alanı, Ramsar sözleģmesiyle koruma altına alınmıģ alanları ifade eder. Ramsar, Ġran'da bir Ģehirdir. SözleĢme Ramsar'da imzalandığından bu adla anılır. 119

120 Havzada yaģanan kirlenme, Kütahya, UĢak, Manisa ve Ġzmir illerinden kaynaklanmakta, Gediz e katılan kollar üzerinde de önemli kirlenmeler göze çarpmaktadır. Havzada var olan su kirliliğinin en önemli kaynakları bölgedeki yoğun sanayileģme ve tekil olarak yapılmıģ sanayi tesisleri, Menemen ovasındaki sulama drenaj kanalları, diğer illerde arıtma tesisi bulunmayan yerleģim merkezleri ve yoğun bilinçsiz tarımsal faaliyetlerdir. Gediz havzasının kirlilik kontrolü Kütahya, UĢak, Manisa ve Ġzmir olmak üzere dört il için de sorumluluk teģkil etmektedir. Gediz havzası Ġzmir in çevre illerle iliģkisinin önemli noktalarından birini oluģturmaktadır. Gediz havzasında Manisa, Akhisar, KemalpaĢa, Kula, Menemen, AlaĢehir ve Salihli gibi ilçelerde sanayileģme hızlı bir Ģekilde artmaktadır. Bölgede bulunan birkaç OSB dıģında sanayi tesisleri düzensiz Ģekilde yerleģmiģlerdir. Küçük Menderes havzası, Gediz ve Büyük Menderes nehri arasındaki alanı kapsamakta, nehir Bozdağ dan doğup Kiraz, Beydağ, ÖdemiĢ, Tire, Bayındır, Torbalı, Selçuk ilçelerinden geçtikten sonra Selçuk ilçesinde Ege Denizi ne dökülmektedir. YSKYY ye göre IV. sınıf su kalitesiyle kirlilik tehdidiyle karģı karģıya olan havza 70 bin hektarlık sulanabilir arazi potansiyeli ile Batı Anadolu nun geliģmeyi bekleyen önemli havzalarındandır. Havzada yeraltı suyu seviyesi düģmekte ve azalan yeraltı suyu miktarının yüzey suyu kaynakları geliģtirilerek ile karģılanması amaçlanmaktadır. Bu anlamda Beydağ Barajı önemli barajlardan biridir. Küçük Menderes havzasının ekonomik önemi, bu alanın sürdürülebilirliğini önemli kılmakta ve koruma konusunu beraberinde getirmektedir. Havzada Kiraz ve Selçuk ilçelerinde AAT bulunmaktadır. Selçuk ta doğal arıtma tesisi bulunmaktadır. Kiraz daki AAT ise çalıģtırılmamaktadır. Beydağ, Tire ilçelerinin kanalizasyonları mevcut olduğu halde evsel AAT ler bulunmamaktadır yılından bu yana havzadaki ilçelerden Bayındır, Torbalı ve ÖdemiĢ in atıksu arıtma tesisleri iģletmeye açılmıģtır. Küçük Menderes havzasında katı atıklar düzensiz olarak depolanmaktadır. Sadece ÖdemiĢ Belediyesi ne ait katı atık bertaraf tesisi proje aģamasındadır. Havzada sanayi geliģimi Torbalı, Tire, ÖdemiĢ aksında Ģekillenmektedir. Havzada yer alan iģletmelerin çoğu tarımsal ürünlerin iģlenmesine dayalı tesislerdir. Küçük Menderes havzasında yaklaģık 550 iģletme mevcuttur ve bunlardan yaklaģık % 54 ünde AAT bulunmamaktadır. AAT olmayan iģletmelerin bir kısmında proses atıksuyu oluģmayıp sadece evsel atıksu çıkmaktadır. Küçük Menderes havzasında tarımsal üretimde kullanılan aģırı kimyasal ilaç ve gübre atıkları havza için tehdit oluģturmaktadır. Ayrıca sulama amaçlı çok sayıda açılan yeraltı suyu sondaj kuyusu nedeniyle su seviyesi gittikçe düģmektedir. Bundan dolayı alanda bilinçlendirme çalıģmaları yapılması önem taģımaktadır. Bakırçay nehri, Manisa ili Soma ilçesindeki Kocadağ eteklerinden doğup Bergama ve Kınık yakınlarından geçerek Çandarlı dan Ege Denizi ne dökülmektedir. Havzadaki en önemli kirlilik kaynağı Soma da yer alan kömür yıkama tesisleri ile Soma Termik Santrali dir. III. ve IV. Sınıf kalite ile kirli olarak değerlendirilen havzada yer alan tüm belediyelerce katı atıklar düzensiz olarak depolanmaktadır. Havzada Bergama Belediyesi ne ait katı atık bertaraf tesisi faaliyet göstermektedir. Kınık ta kanalizasyon sistemi bulunmakta fakat AAT bulunmamaktadır. Bakırçay havzasında yer alan ilçelerin tamamında yoğun olarak tarım yapılmaktadır. Havzada yanlıģ sulama teknikleri uygulanmakta ve aģırı tarım ilacı kullanılmaktadır. Bakırçay havzasında kirlilik yoğun olarak Ġzmir il sınır dıģında kalan Soma Termik Santrali proses ve 120

121 soğutma sularından, evsel atıksulardan, zeytinyağı ve süt ürünleri gibi sanayi iģletmelerinden, madencilik faaliyetleri ile tarımsal faaliyetlerden kaynaklanmaktadır. Ġzmir de birçok yaban hayatı koruma sahası, koruma altında olan sulak alan ve su havzası bulunmaktadır. Fakat flora ve vejetasyon incelendiğinde Selçuk, ÖdemiĢ- Bozdağ, KemalpaĢa-Nif Dağı, ÇeĢme-Alaçatı Zeytineli ve Karaburun kıyılarında korunması gerekli bitki türlerinin yer aldığı görülmektedir. Ayrıca Gediz Deltası, Küçük Menderes Deltası ve Gebekirse Gölü de bitki türleri açısından zenginlik göstermektedir. Akdeniz fokuna yaģama, beslenme ve üreme alanı oluģturan kıyılar, 210 un üzerinde kuģ türünü barındıran deltalar ve çok sayıda endemik bitkiye sahip yamaçlarda biyoçeģitliliğin korunması önceliklidir. Ġzmir in faunasında en önemli konu, Ġzmir kıyılarının, dünyanın en nadir 12 memelisinden biri ve Avrupa nın en nadir canlı türü olan Akdeniz fokuna yaģama, beslenme ve üreme alanı oluģturmasıdır. Koruma statüsü olan Foça ve herhangi bir koruma statüsü bulunmayan Karaburun Yarımadası da Akdeniz fokuna yaģama, beslenme ve üreme alanı oluģturmaktadır. Ġzmir in faunası açısından Foça ve Karaburun kadar önemli olan bir diğer bölge ise Türkiye de bulunan 426 kuģ türünden 210 una ev sahipliği yapan ve Ramsar sözleģmesi ile uluslararası koruma alanı statüsünde olan Gediz Deltası dır. Küçük Menderes Deltası ve Gebekirse Gölü nde de tatlı su, tuzlu su, kara ve bataklık canlılarından memeliler, kuģlar ve sürüngenler oldukça yüksek sayıdadır. Üç önemli havzayı sınırları içinde barındıran Ġzmir de, doğal ve arkeolojik sit alanları ile özel çevre koruma alanları Karaburun, ÇeĢme, Urla, Seferihisar, Güzelbahçe yi içine alan Yarımada Bölgesi nde yoğunlaģmaktadır. Öte yandan Gediz ve Küçük Menderes deltalarının bulunduğu bölgeler de yine koruma alanı vasfındadır. Dikili, Foça ilçeleri ve kent merkezi, doğal ve arkeolojik sit alanlarının yoğunlaģtığı yerlerdir. Yer altı içme suyu koruma alanları ise Tahtalı Havzası, Bakırçay ve Halkapınar kaynaklarının olduğu kısımlar olarak tanımlanmaktadır. Orman alanları açısından Yarımada Bölgesi nde ve kent merkezi çeperinde yoğunlaģma görülmektedir. Öte yandan, sınırları Manisa iline de taģan Ģekilde Küçük Menderes ve Gediz Havza sınırı ile Gediz ve Bakırçay Havza sınırlarında orman alanı yoğunlaģmasına rastlanmaktadır. 121

122 Harita 14 Sürdürülebilir Çevre Altyapısı 122

123 HEDEF 1: Sürdürülebilir atıksu, içme ve kullanma suyu yönetimi sağlanacaktır. Ġzmir de hâlihazırda devam eden baraj ve isale hattı projeleri tamamlanacaktır. Öncelikli ilçeler baģta olmak üzere içme ve kullanma suyu Ģebekesi, içme suyu arıtma tesisine yönelik yatırımlar gerçekleģtirilecektir. Bölgenin tümünde su kaynakları kalitesinin sürdürülebilirliğini sağlamak üzere idari ve teknik düzenlemeler yapılarak etkin bir denetim ve kontrol sisteminin devamlılığı sağlanacaktır. Ġçme suyu dıģındaki diğer su kullanımlarına yönelik tarım baģta olmak üzere endüstriyel ve evsel su kullanımlarında su tasarrufu sağlamaya ve suyun geri devrine yönelik teknik ve teknolojilerin kullanılması ve geliģtirilmesi sağlanacaktır. Yeraltı sularının %50 sinden fazlasının kullanıldığı tarımsal ve endüstriyel faaliyetler için aģırı su çekimleri engellenecektir. Ġçme ve kullanma suyu Ģebekesi ile hizmet yatırımında öncelikli ilçeler Dikili, Kınık olarak tespit edilirken, içme suyu arıtma tesisi yatırımında öncelikli ilçeler ÇeĢme ve ÖdemiĢ olarak görülmektedir. Öte yandan su kaynaklarının geliģtirilmesine ve içme suyu sağlamaya yönelik yatırımlarda öncelikli ilçeler Karaburun, KemalpaĢa, Bayındır ve ÇeĢme olarak ortaya çıkmaktadır. Sulama suyu sağlamaya yönelik yatırımlarda öncelikli ilçeler, ÖdemiĢ, Beydağ, Kınık, Dikili, Menemen, Kiraz, Tire olarak belirlenmiģtir. KiĢi baģına düģen su kullanımı miktarının azaltılması konusunda ÇeĢme, Bayındır ilçeleri önlem alınması gereken ilçeler olarak ortaya çıkmaktadır. Bununla birlikte tüm ilçelerde su tasarrufu sağlamaya ve suyun geri kazanımını sağlamaya yönelik bilinç oluģturmaya yönelik farkındalık kampanyaları uygulanacaktır. 123

124 Harita 15: Öncelikli Su Kullanımı ve Altyapı Yatırımları Atıksu açısından bir değerlendirme yapıldığında Bayındır, ÇeĢme, Karaburun ve Dikili ilçelerinde kanalizasyon hizmeti açısından yatırıma ihtiyaç duyulmaktadır. Özellikle turistik bölgelerde yaģanması olası koku problemleri için konu önem taģımaktadır. Öte yandan atıksu arıtma tesisi ile hizmet açısından Beydağ, Tire, Kınık, Karaburun yatırım öncelikli alan olarak ortaya çıkmaktadır. ÇeĢme, kiģi baģına Kanalizasyon Ģebekesi yatırım ihtiyacı olan ilçeler: Bayındır, ÇeĢme, Karaburun, Dikili, Kiraz Atıksu arıtma tesisi ihtiyacı olan ilçeler: Karaburun, Kınık, Beydağ, Tire atıksu üretimi açısından diğer ilçelere göre fark yaratan fazlalıkta bir orana sahiptir. Dolayısıyla ilçede turistik faaliyetlerde su kullanımının azaltılmasına yönelik önlemlerin alınması önemlidir. Sanayi bölgelerinde atıksuya yönelik olarak altyapı çalıģmaları desteklenecektir. Atıksuyun en uygun teknolojilerle arıtımı sağlanacak, geri kazanımına yönelik uygulamalar desteklenecek bu konuda sanayi bölgelerinde çevre yönetim sistemlerinin oluģturulması ve uygulanması sağlanacaktır. HEDEF 2: Katı atık ve tehlikeli atık geri kazanım, depolama ve bertaraf kapasiteleri artırılacaktır. Menemen ve Selçuk evsel katı atık hizmeti açısından öncelikli ilçelerdir. Karaburun ve ÇeĢme kiģi baģı belediye atık miktarlarının azaltılmasına yönelik geri kazanım önlemleri alınacaktır. Katı atıklarla ilgili olarak halen Aliağa ve KemalpaĢa da olmak üzere toplam iki adet düzensiz atık depolama alanı kapatılacaktır. Öte yandan düzenli katı atık depolama tesisi alan seçimi yapıldıktan sonra kurulumu 124

125 tamamlanacaktır. Menemen ve Selçuk ilçeleri atık hizmeti açısından güçlendirilecektir. Karaburun ve ÇeĢme de evsel atık azaltımı konusunda faaliyetler yürütülecektir. Ayrıca endüstrilerden gelen tehlikeli atıkta depolama ve bertaraf konusunda yatırım ihtiyacı bulunmaktadır. Öte yandan tüm Ġzmir genelinde katı atık geri dönüģüm uygulamalarının yaygınlaģtırılmasına yönelik hizmet ve altyapı geliģtirilecektir. Son kullanıcıdan baģlayarak, tüketimin her aģamasında Kimyasal madde ve ürünleri imalatı, Ana metal sanayi, Makine ve teçhizat imalatı sektörlerinde tehlikeli atık oluģumu önleme ve kontrolü sağlanacaktır. katı atık azaltım ve ayrıģtırma mekanizmaları kurulacaktır. Altyapı eksikliklerinin giderilmesi yanısıra atık azaltımına yönelik kamuoyunda farkındalık artırıcı faaliyetler gerçekleģtirilecektir. HEDEF 3: BaĢta Aliağa, KemalpaĢa ve Torbalı olmak üzere sanayi yoğun alanlarda hava kirliliği kontrolü sağlanacaktır. Aliağa ve Nemrut bölgeleri sanayi kirliliğinden ötürü en ağır hava kirliliğinin yaģandığı yerlerdir. Aliağa ile birlikte KemalpaĢa ve Torbalı da endüstriyel faaliyet gerçekleģtiren tesisler ve çimento fabrikalarında mevcut emisyonlar yeni teknolojiler kullanılarak azaltılacaktır. Özellikle elektrik ark ocaklı demir çelik tesisleri gemi söküm tesisleri, rafineri, petrokimya, gaz dolum tesisleri, haddehaneler gibi tesislerin emisyonlarının azaltılmasına yönelik tedbirler alınacaktır. KemalpaĢa, Torbalı ve Aliağa ilçelerinde düzenli ölçüm istasyonlarının kurulması sağlanacaktır. HEDEF 4: Evsel ısıtmada enerji verimliliği sağlanacak, yenilenebilir ve temiz enerji kullanımı yaygınlaģtırılacaktır. Dikili, Bergama, Aliağa, Seferihisar, ÇeĢme, Bayındır, Balçova ve Narlıdere ilçelerinde jeotermal konut ısıtma yatırımları hızlandırılacaktır. Öte yandan jeotermal enerji ile konut ısıtmanın uygulanabilir olmadığı bölgelerde doğalgaz kullanımı artırılacaktır. Kentte evsel ısınma ve sanayide kullanılan yakıtların kalitelerine sınırlama getirilmesi ve kullanılan yakıtların denetlenmesi sağlanacaktır. Ayrıca konutlarda, ticarethanelerde ve kurumlarda enerji verimliliği sağlanmasına yönelik kalıcı mekanizmalar oluģturulacaktır. HEDEF 5: Gediz ve Küçük Menderes baģta olmak üzere 3 havzada entegre havza yönetimi kurumsal bazda sağlanarak endüstriyel, tarımsal ve kentsel kirlilik önleme ve kontrolü gerçekleģtirilecektir. Orman ve Su ĠĢleri Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürlüğü ile TÜBĠTAK MAM arasında 2011 yılında imzalanan protokol çerçevesinde Havza Koruma Eylem Planlarının Hazırlanması projesi kapsamında Gediz ve Küçük Menderes havzaları için güncel eylem planları hazırlanacaktır. Havza yönetiminin sürdürülebilir bir Ģekilde sağlanması açısından kurumsal bir yapı 125 Küçük Menderes Havzası nda; Kiraz, Beydağ, ÖdemiĢ, Tire, Bayındır, Torbalı, Selçuk ilçelerinde katı atıkların havza yataklarından uzaklaģtırılması önemlidir.

126 oluģturulacaktır. Bu nedenle Gediz ve Küçük Menderes havzaları baģta olmak üzere, ilgili kurum ve kuruluģların yer aldığı bir heyet aracılığı ile havza eylem planının gerçekleģtirilmesi ve sonuçların izlenmesini sağlanacaktır. Bakırçay Havzası nda Kınık ilçesinde; Küçük Menderes Havzası nda Beydağ ve Tire ilçelerinde atıksu arıtma tesisi yatırımı önceliklidir. Gediz, Küçük Menderes ve Bakırçay havzalarında basınçlı sulama sistemleri, iyi tarım ve organik tarım gibi sürdürülebilir tarım uygulamaları geliģtirilecek ve çiftçinin bilinçlendirilmesi sağlanacaktır. Küçük Menderes Havzası nda yer alan Kiraz, Beydağ, ÖdemiĢ, Tire, Bayındır, Torbalı, Selçuk ilçelerinde katı atıkların havza yataklarına ulaģmasını önleyici tedbirler alınacaktır. Öte yandan Beydağ ve Tire de atıksu arıtma tesisleri yapılacaktır. Bakırçay Havzası nda yer alan Kınık ilçesinde atıksu arıtma tesisi yapılacaktır. Her üç havzada da iģletmelerde temiz üretim ve arıtma teknolojilerinin kullanılması sağlanacaktır. Kiraz, Beydağ, ÖdemiĢ, Tire, Bayındır, Torbalı, Selçuk, Kınık ve Menemen ilçeleri havza özelinde öncelikli olmak üzere, iyi tarım ve organik tarım gibi sürdürülebilir tarım uygulamaları yaygınlaģtırılacaktır. HEDEF 6: BaĢta Foça, Küçük Menderes Deltası, Gediz Deltası, Gebekirse Gölü, Bozdağ, Nif Dağı, Alaçatı Zeytineli ve Karaburun Yarımadası olmak üzere hassas ekosistemlerdeki biyoçeģitlilik korunacaktır. Bölgede ulusal ve uluslararası öneme sahip ekosistemlerin korunması, tanıtılması sağlanacak ve bu anlamda bilinçlendirme çalıģmaları gerçekleģtirilecektir. Tehdit altındaki endemik türler korunacaktır. Özellikle ÖÇKB olan Foça, Küçük Menderes Deltası, Ramsar Alanı olan Gediz Deltası, Selçuk Gebekirse Gölü, ÖdemiĢ Bozdağ, KemalpaĢa Nif Dağı, ÇeĢme Alaçatı Zeytineli ve Karaburun kıyılarında flora ve fauna korunacak, bu alanlar ekoturizm, doğa turizmi gibi turizm çeģitlerine olanak verecek hale getirilecektir. Foça Özel Çevre Koruma Bölgesi Yönetim Planı uygulanacaktır. Karaburun özel çevre koruma alanı ilan edilecektir. Yine Karaburun Yarımadası nın Biyosfer Rezerv Alanı olarak ilan edilmesine yönelik hazırlık çalıģmaları tamamlanacak, UNESCO ya baģvuru gerçekleģtirilecek, bölgenin tanıtımına yönelik çalıģmalar yapılacaktır. Kıyı ve deniz alanlarına dair yapılan bu çalıģmalarla 2010 yılında imzalanan uluslararası biyolojik çeģitlilik sözleģmesi kapsamında ortaya konan deniz koruma alanlarının artırılması hedefine ulaģmada katkı sağlanacaktır. Ayrıca sulak alanların korunmasına yönelik koruma bölgelerinin ilgili tüm fiziki planlarda iģlenmesi ve sulak alanların korunması ve yönetimine iliģkin yol haritalarının oluģturulması sağlanacaktır. Gediz Deltası, Alaçatı ekosistemleri, Gölcük Gölü, Küçük Menderes Deltası gibi sulak alanlarda projeler geliģtirilecek, hazırlanmıģ olan yönetim planlarına uyum sağlanacaktır. Tüm hedeflere yönelik olarak çevresel konularda öncelikli alanlar Harita 16 daözetlenmiģtir. 126

127 Harita 16: Çevresel Öncelik Alanları 127

128 NO HEDEF Sürdürülebilir atıksu, içme ve kullanma suyu yönetimi sağlanacaktır. Katı atık ve tehlikeli atık geri kazanım, depolama ve bertaraf kapasiteleri artırılacaktır. BaĢta Aliağa, KemalpaĢa ve Torbalı olmak üzere sanayi yoğun alanlarda hava kirliliği kontrolü sağlanacaktır. Evsel ısıtmada enerji verimliliği sağlanacak yenilenebilir ve temiz enerji kullanımı yaygınlaģtırılacaktır. Gediz ve Küçük Menderes baģta olmak üzere 3 havzada entegre havza yönetimi kurumsal bazda sağlanarak endüstriyel, tarımsal ve kentsel kirlilik önleme ve kontrolü gerçekleģtirilecektir. Kısa (3yıl) Uygulama Dönemi Orta (5 yıl) Uzun (10 yıl) 6 Ġzmir de hassas ekosistemlerdeki biyoçeģitlilik korunacaktır KALİTELİ KENTSEL YAŞAM Sürdürülebilir kentleģme ve yerleģme yaklaģımı; kentsel geliģmenin etkilediği ve kentsel geliģmeyi etkileyen tüm çevresel (yapılı ve doğal çevre), sosyal ve ekonomik unsurları birbiriyle iliģkili biçimde içermekte, ekonomik ve sosyal geliģimin çevre koruma ve iyileģtirilmesiyle birleģtirilmesini öngörmektedir. YaĢam mekânlarının afetlere dayanıklı, çevreye duyarlı, kültürel değerleri esas alan, sosyal dayanıģmayı ve kaynaģmayı teģvik edecek Ģekilde tasarlanması ve inģa edilmesi gerekmektedir. YaĢam alanları, mekân kalitesi ve çevresel standartlar açısından bakıldığında ülkemizde yerleģmelerin dağılımı ve düzeni; çalıģma ve yaģam alanlarının kalitesi, iģlevselliği, arazi kullanımlarının uyumu ve çevresel etkileri bakımından güçlendirmeler gerektiği görülmektedir. Bölgesel geliģme politikaları kapsamında kentsel ve kırsal alanda bütün yerleģimlerde temel yaģam kalitesi standartlarının sağlanması gerekmektedir. KentleĢme ve mekânsal planlamaya iliģkin olarak ulusal düzeyde referans çerçeve belgesi niteliği taģıyan Ulusal BütünleĢik Kentsel GeliĢme Stratejisi (KENTGES), ülkemizde kentleģme ve yerleģmelere iliģkin geçmiģte ortaya çıkan sorunları aģağıdaki gibi tanımlamaktadır: Kontrolsüz büyüme: Kentlerin ihtiyacın ötesinde geniģlemesi, planlanmıģ alanlar içinde birbirinden kopuk alanların talebe göre geliģmesi, geliģmenin etaplar halinde 128 GELİŞME EKSENİ II: KALİTELİ KENTSEL YAŞAM Öncelik 1 Hereks için Sağlık Öncelik 2 Sürdürülebilir Çevre Öncelik 3 Kaliteli Kentsel Yaşam Öncelik 4 Erişilebilir İzmir

129 yönlendirilememesi, altyapı maliyetlerinin artması, çevre ve ekolojik kaynakların olumsuz etkilenmesini içermektedir. Kırsal geliģme ve göçler: Nüfusun kırsal alanları terk etmesi, kırsal alanların ülke ekonomisine katkısının azalması, diğer yandan taģıyabileceğinden fazla nüfusu barındırmaya çalıģan kentsel alanlar ortaya çıkmasını içermektedir. Kaçak yapılaģma ve gecekondu: Ġzinsiz ve düzensiz yapılaģma ile kurulan gecekondu alanlarının sosyal, ekonomik, fen ve çevre Ģartları gibi birçok açıdan barındırdığı sorunları içermektedir. Afetlere dayanıksız kentleģme: BaĢta deprem ve sel olmak üzere doğal afet tehlikelerine maruz alanlarda yer yer plana ve imar mevzuatına aykırı geliģmelerin ortaya çıkmasını ve kentlerde risklerin artmasını içermektedir. Kentsel altyapı ve çevre sorunları: YerleĢmelerin sağlıklı, güvenli ve yaģanabilir yerler olmalarını sağlamak için teknik ve sosyal altyapı ihtiyacının yeterli ölçüde giderilememesini, buna bağlı olarak içme suyu, kanalizasyon ve katı atık hizmeti sağlayabilen belediye sayısının beklenilen düzeyin altında olmasını içermektedir. Kentsel ulaģım sorunları: Refah seviyesinin yükselmesi ve otomobil sahipliliğinin giderek yaygınlaģmasıyla, büyük kentlerde araç sayısındaki artıģa paralel olarak kentsel yayılma süreçlerinin yaģanmasını, toplu taģıma hizmetlerinin sunumunun özel araç kullanımıyla rekabette yetersiz kalması, dolayısıyla ulaģımdan kaynaklanan çevre kirliliğinin sürdürülebilir kentleģmeyi tehdit eden önemli bir sorun olarak ortaya çıkmasını içermektedir. Planlama sisteminden kaynaklanan sorunlar: Mekânsal planlama alanında yetkili kurumlar arasındaki eģgüdüm yetersizliği ve çok baģlılıktan doğan sorunlar, var olan planlarda çok sayıda değiģikliğe yol açmakta, farklı kurumların yetki alanında bulunan üst ölçekli planların, gerek kullanım amacı gerekse fiziksel kararları bakımından birbirleriyle bağlantısının kurulamamasını içermektedir. Yerel yönetimlerin kapasiteleri: KentleĢmeyi yönlendiren en önemli aktörler olarak belediyeler ve il özel idarelerinde yetkin ve yeterli teknik eleman eksikliği, mali kaynaklarının yetersizliği ve öz gelirlerinin arttırılamaması gibi sorunları içermektedir. Diğer yandan söz konusu strateji belgesinde kentleģmede yeni olgular Ģöyle tanımlanmaktadır: Ġklim değiģikliği: Kentler iklim değiģikliğinin hem en önemli kaynağı hem de olumsuz etkilerinin en büyük mağduru olarak kabul edilmektedir. OECD ye göre dünya nüfusunun yaklaģık % 50 si kentlerde yaģamaktadır ve bu oran 2030 da % 60 a ulaģacaktır. Sera gazı emisyonları giderek daha az oranda sanayi faaliyetlerinden, daha yüksek oranda aydınlanma, ısıtma, soğutma ve ulaģımdan kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla, kentsel yoğunluk ve mekânsal organizasyon enerji tüketiminin belirlenmesinde kritik öneme sahiptir. Kentsel yoğunluğun artması, kompakt kent 129

130 formu 6 ve kent içi ulaģımın toplu taģımaya dayanması enerji kullanımı ve sera gazı salınımını azaltırken, kentin düģük yoğunlukla yayılması, özel araç kullanımına dayalı banliyöleģme ve kentsel hizmet ve çalıģma alanlarına bağlantıların zayıf olması tam tersi etkiye sahiptir. Ayrıca kullanılan enerjinin türü ve teknoloji düzeyi de karbon emisyonları üzerinde etkilidir. Bu çerçevede, mekansal planlama ile iklim değiģikliğinin olumsuz etkilerine karģı tedbirler alınması gerekmektedir. Doğru stratejilerle geliģtirilmiģ kentsel arazi kullanım kararlarıyla iklim değiģikliğinin olumsuz etkilerinin en aza indirilmesi, kentsel alanlarda enerji tüketiminin azaltılması ve enerji verimliliğinin artırılması, biyolojik çeģitlilik, tarım toprakları, orman alanları, koruma alanları ve ekosistemler üzerindeki baskıların ortadan kaldırılması önem taģımaktadır. Kentsel dönüģüm: Kentsel dönüģüm, fiziksel mekânın dönüģümünün yanı sıra, sosyal adalet ve geliģim, sosyal bütünleģme, yerel ekonomik kalkınma, tarihi ve kültürel mirasın ve doğal çevrenin korunması, zarar azaltma ve risk yönetimi, sürdürebilirliğinin sağlanması vb. ilkeler çerçevesinde kapsamlı ve bütünleģik bir yaklaģımla ele alınması gereken bir konudur. Sürdürülebilir kent formu ve enerji verimliliği: AĢırı yayılmıģ kent formlarının kentsel geliģme ve ulaģım açısından sürdürülemez olduğu, küresel ısınmaya yol açtığı, buna karģın yayılmayan ve çok merkezli kent formlarının daha sürdürülebilir olduğu kabul görmektedir. Sanayide enerji verimliliği, binalarda enerji performansı ve ulaģımda enerji verimliliği konularındaki uygulamaların kentsel alanlarda daha geniģ ele alınması zorunludur. Birçok ulusal ve uluslararası çalıģmada kentlerin aģırı yayılmasının önlenmesi gerektiği ifade edilmektedir. Azalan enerji harcamalarının sonucu olarak daha düģük yaģam maliyetleri ve yerel yönetimler için azalan altyapı maliyetleri gibi farklı sürdürülebilirlik hedeflerini yerine getirmektedir. KentleĢme ve kentsel yaģam kalitesi konusuna bölgesel plan ve strateji belgelerinde yer verilmiģtir. ĠBB'nin yıllarını kapsayan stratejik planında kentsel yaģam kalitesini artırmaya yönelik altyapı uygulamalarıyla kent genelinde ulaģımın kolaylaģtırılması, ulaģımda güvenli konforlu ve çevre dostu teknolojiye sahip bir yapıyla bireysel seyahat kalitesinin arttırılması hedeflenmektedir. Ayrıca, ulaģım entegrasyonunun geliģtirilmesi ve kentin dokusuna uygun alternatif toplu ulaģımın çeģitlendirilmesi, kent dinamiklerine uyumlu özgün mimari ve kentsel dokusunu koruyan bir planlama anlayıģıyla güvenli, sağlıklı ve doğal afetlere hazırlıklı bir kent yaratılması hedeflenmiģtir. ĠBB tarafından geliģtirilen Ġzmirlilerin Denizle ĠliĢkisini Güçlendirme Projesi Tasarım Stratejisinde yaģam kalitesinin iyileģtirilmesi ve kentsel geliģmenin ekolojik sürdürülebilirliğinin sağlanması baģlığı altında aģağıdaki öncelik ve hedefler tanımlanmıģtır: Gerilimi düģük yaģam biçiminin tahrip edilmesini önleyerek yaģam kalitesinin geliģtirilmesi 6 OECD tarafından kompakt bir kentin ana karakteristikleri yoğun ve birbirine yakın geliģme biçimi, yapılaģmıģ alanların toplu taģıma sistemleri ile birbirine bağlanması ve yerel hizmet/iģlere eriģilebilirlik olarak tanımlanmaktadır. 130

131 Ġzmirlilerin gündelik yaģamı içinde denizle iliģkisinin çok yönlü olarak geliģtirmek Ġzmir deki yaģam kalitesinin oluģmasında özel bir yere sahip olan huzurlu konut dıģı yaģamı korumak, çeģitlendirmek ve zenginleģtirmek YaĢam kalitesinin toplum içindeki daha adil dağılımını sosyal politikalar geliģtirerek sağlamak Kentin geliģmesinde ekolojik sürdürülebilirlik koģulunun yerine getirilmesi Ġzmir in kompakt ve yoğun yerleģme dokusunu sürdürürken bu yerleģme dokusu içinde sosyal donatı eksikliklerini gidermek Kentte fosil yakıt kullanımıyla üretilen enerjinin tüketimini azaltmak için bina yapımı ve üretim faaliyetlerini en az enerji kullanacak biçimde yeniden Ģekillendirmek Kent içi ulaģımda toplu ulaģımın payını sürekli artırmak İzmir e Bakış Ġzmir de topoğrafya, verimli tarım alanları, orman alanları, askeri alanlar, deniz gibi doğal ve fiziki eģikler, yapılaģmıģ çevreyi ve kentsel geliģmeyi Ģekillendiren baģlıca unsurlar olmuģtur. Kentin eģiklerle çevrili bu yapısı, mekânsal geliģmenin yağ lekesi biçiminde geliģme yerine akslar doğrultusunda ve alt bölgesel odaklanmalar biçiminde gerçekleģmesini gerektirmektedir. 1/ Ölçekli Çevre Düzeni Planı nda Ġzmir, körfez çevresinde bulunan kentin kalbi konumundaki alan merkez olarak, bunun yanında coğrafi konumuna göre kuzey-güney ve doğu-batı yönlerinde olmak üzere geliģme aksları biçiminde ele alınmıģtır. Çevre Düzeni Planı kentsel geliģime iliģkin aģağıdaki temel saptamalara dikkat çekmektedir. Tarihsel referansları son derece güçlü olan merkez (Konak, Karabağlar, KarĢıyaka, Çiğli, Bayraklı, Bornova, Buca, Gaziemir, Balçova, Narlıdere, Güzelbahçe) doğal olarak yoğun bir yapılaģmaya maruz kalmıģtır. Bu alandaki esas sorun, merkezin günümüze kadar önemli miktarda nüfusu çekebilecek kadar büyük ölçekte kamu ve özel sektör yatırımlarına konu olmuģ olması değil, kendisinden beklenen sürdürülebilirlik, yaģanabilirlik ve hakçalık ilkelerini yeterince karģılayamamasıdır. Çoğu geliģmiģ ülke metropolünün de önemli bir sorunu olan çeper saçaklanması, kentin dıģında ama kente bitiģik olan, aynı zamanda bütünüyle kırsal özelliklere sahip bulunmayan bölgelerin kontrol dıģı kalan, arazi devir ve yapılaģma süreçlerine iģaret etmektedir. Ġzmir merkezinin çeperi de ne yazık ki, konut, sanayi, depolama ve turizm amaçlı yapılaģmaların konu olduğu saçaklanma sürecini yaģamaktadır. Örneğin, Güzelbahçe ile Seferihisar arasında kalan çeper bölgesinin konut amaçlı kısmi yapılaģmalarla saçaklanıyor olması, Seyrek yerleģmesi etrafında sanayi ve konut amaçlı saçaklanmalar, Gaziemir ile Torbalı arasında kalan çeper alanının yine konut, sanayi ve depolama amaçlı olarak saçaklanması, sorunun büyüklüğünü ortaya koymaktadır. Bir diğer sorun ise mevcut kentsel geliģme dinamiklerinin, özellikle 5216 sayılı BüyükĢehir Belediyesi Yasası'yla, büyükģehir sınırlarının geniģlemesinden önce, birbirinden bağımsız iģleyen ve sadece imar düzenleme yetkisiyle sınırlı tutulan bir uygulama sergilemiģ olmasıdır. Bunun sonucu olarak merkez ve ilçe belediyeleri kendi bünyelerinde imar düzenleme yetkilerini kullanmıģ ve kentsel bölgede parçalı bir imar 131

132 deseni oluģmuģtur. Öte yandan planlama yetkileri bulunan farklı otoriteler tarafından verilen pek çok karar da süreç kapsamında parçalı imar desenine eklenmeyi sürdürmüģtür. BütünleĢik bir yaklaģımdan uzak olan kentsel geliģim bugün parçalanmıģ, rasyonel ve sürdürülebilir iģ görme kapasitesini kaybetmiģ, kentsel bölgenin bütünüyle tutarlı iliģkiler oluģturmakta giderek zorlanan bir miras bırakmıģtır. Kentsel geliģmeye iliģkin makro sorunlar dıģında, Ġzmir in yapılı çevresi ve yapılı çevredeki konut varlığı açısından önemli baģka sorunlar da göze çarpmaktadır. Bunlar, konut stokunun yaģlı ve afet güvenliği açısından zayıf olması ve konut alanlarının sosyal ve teknik altyapı anlamında yetersiz olması olarak özetlenebilir. Ayrıca konuta eriģim imkanlarının zayıflığı ve önemli miktarda ikinci konut varlığı da önemli sorunlar arasındadır. Ġzmir, afet risklerine karģı önlem alınması gereken öncelikli bölgelerdendir. Türkiye deki büyük kentlerin 1950 li yıllardan itibaren yaģadığı göç ve plansız kentleģme sorununu Ġzmir de yoğun bir biçimde yaģamıģtır yılları arasında göçe dayalı hızlı nüfus artıģı, denetimsizlik ve plansızlıklar sonucunda kentin yerleģime uygun alanlarının yaklaģık yarısı izinsiz yapılaģmıģtır. Diğer yandan, TÜĠK 2000 yılı Bina Sayım Ġstatistiklerinde Ġzmir ili kentsel konut stoku olarak belirlenmiģtir. Binaların yaklaģık % 46 sının inģa tarihi 1990 ve öncesi döneme rastlamaktadır. Bu oran Ġstanbul (% 43) ve Ankara ya (% 34) göre daha yüksektir. Bununla paralel olarak Ġzmir de 2001 yılı ve sonrası yapılan binaların oranı % 15,4 ile üç büyük kent arasında en düģük seviyededir. Yapım yılı eski olan binaların ağırlıklı olması, düzensiz yapılaģmıģ alanlar, mevcut yapılaģmada fiziksel ve teknik eksikliklerden doğan yetersizlikler yapılı çevreye dair önemli sorunlar olarak öne çıkmaktadır. Kentsel boģlukların, ortak kamusal alanların ve yeģil alanların yetersizliği söz konusudur. Ġzmir Kent Sağlık Profili çalıģmasında yer alan 2007 yılı verilerine göre kiģi baģına düģen aktif yeģil alan miktarı 3,46 m 2 olarak bulgulanmıģtır. Bu miktar mevzuatla belirlenmiģ olan 10 m 2 standardının oldukça altındadır. Yeni üretilen konutların güvenli, farklı ihtiyaçlara uygun nitelikte ve ekonomik açıdan eriģilebilir olması, ayrıca konut çevrelerinin mevcut kentte eksikliği çekilen yeģil alan, sosyal donatılar gibi Ġzmir de Kentsel DönüĢüm Bölgesi Ġlan Edilen Alanlar (931,4 ha) 6306 Sayılı Kanun Kapsamında (Toplam: 627 ha): Karabağlar: 540 ha Menemen: 44 ha Narlıdere: 43 ha 5393 Sayılı Kanun Kapsamında (Toplam: 304,4 ha): Gaziemir (Aktepe-Emrez): 121,7 ha Bayındır ( Necati Uza-Yenice-Hatay): 13 ha Torbalı (ÇaybaĢı): 6,3 ha Karabağlar (Uzundere): 31,5 ha Konak (Ballıkuyu-Ege): 54 ha Bayraklı (Cengizhan-Alparslan-F. Edip Baksı): 60 ha KarĢıyaka (Örnekköy): 17,9 ha 132

133 kentsel standartlar açısından yeterli olması önem taģımaktadır. Ġzmir, 1996 yılında yayınlanan Türkiye Deprem Haritası na göre birinci derece deprem bölgesinde yer almaktadır. Bu nedenle bölgede yapı güvenliği konusu kritik önem taģımaktadır. Güvenilirliği olmayan deprem ve heyelan riski yüksek olan bölgelerde yoğunlaģmıģ önemli miktarda yapı stoku bulunmaktadır. Bunun yanında küresel iklim değiģikliği ve yağıģ disiplininin düzensizleģmesi bölgede ani sel ve su baskınları, kuraklık ve orman yangınları gibi riskleri de beraberinde getirmektedir. Dolayısıyla deprem dıģında gerek kentsel gerek kırsal bölgelerde sel, kuraklık, orman yangınları, heyelan, kaya düģmesi gibi çok çeģitli afet riskleri söz konusudur.1/ Ölçekli Çevre Düzeni Planı nda ha lık yenileme ve sağlıklaģtırma alanı bulunmaktadır. Bu alan ĠBB sınırları içerisinde bulunan toplam konut alanının % 46,5 ini oluģturmaktadır. Ġzmir, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların DönüĢtürülmesi Hakkında Kanun ile 5393 sayılı Belediye Kanunu 73. maddesi kapsamında uygulanacak kentsel dönüģüm çalıģmalarında öncelikli illerden birisidir. Bu çerçevede halihazırda kentsel dönüģüme iliģkin çok sayıda çalıģma yürütülmektedir. Her iki kanun kapsamında kentsel dönüģüm bölgesi ilan edilen alanlar 2013 yılı ortası itibarıyla 931,4 ha büyüklüğündedir. Aynı zamanda bir turizm merkezi olan Ġzmir de kıyı bölgelerinde yerleģim alanlarının %41 i ikinci konut kullanımındadır. Ġzmir ili kıyılarında ikinci konut yer almaktadır. Ġkinci konut alanları Dikili, Foça, Urla, ÇeĢme, Seferihisar ve Menderes kıyılarında yoğunlaģmıģtır. Çevre ve ġehircilik Bakanlığı eģgüdümünde hazırlanan Ġzmir Ġli Kıyı Alanları Mekansal Kıyıların sürdürülebilir kullanımı ve yazlık konut stokunun değerlendirilmesi Ġzmir için önemlidir. kullanımı hem de bölge ekonomisi açısından önem taģımaktadır. Strateji Planı Taslağı, toplumun sınırlı bir kesimine belli sürelerde hizmet veren bu konutların daha verimli kullanılması için, turizm amaçlı ve toplum yararına kullanımların teģvik edilmesini önermektedir. Bu amaçla ikinci konutların turizm amaçlı kullanımı için özendirici projeler geliģtirilmelidir. Yazlık konutların değerlendirilmesi, hem stokun verimli HEDEF 1:Kentsel sosyal donatı alanları standartlara uygun olarak geliģtirilecektir. Ġzmir de yerleģme dokusu içinde ihtiyaç duyulan yeģil alan baģta olmak üzere sosyal donatı ve teknik altyapı alanlarının niteliği, niceliği ve sürdürülebilirliği artırılacaktır. Buna yönelik olarak yerel yönetimlerin uygulama araçlarının güçlendirilmesi, mali ve teknik altyapılarının geliģtirilmesi konusu yapılacak mevzuat çalıģmalarında dikkate alınacaktır. Avrupa YeĢil BaĢkenti Ödülü gibi çevresel iyileģtirme ve sürdürülebilirliği destekleyici unvanlara sahip olmak yönünde çalıģmalar yapılacaktır. BaĢta yaģlılar, çocuklar, gençler, kadınlar ve engelliler olmak üzere toplumun geneline yönelik parklar, 133 Ġzmir yeģil baģkent olacak potansiyele sahiptir. Kalkınma Çalıştayı, Temmuz 2013

134 kültürel tesisler, spor alanları gibi sosyal donatı ve rekreasyon alanları yaygınlaģtırılacak ve mevcut alanlar iyileģtirilecektir. Güvenli, farklı ihtiyaçlara uygun ve ekonomik açıdan eriģilebilir konut sunumu sağlanarak, oluģturulan konut çevrelerinde (ve iģ/üretim alanlarında) yeģil alan, sosyal donatılar gibi ortak kullanım alanları ilgili standartlar doğrultusunda yerine getirilecektir. HEDEF 2: Kentsel dönüģüm uygulamalarında Ġzmir'e özgü sosyal ve kültürel zenginliklerin korunması sağlanacaktır. Ġzinsiz yapılaģma alanları, mevcut yapı stoku ve kent içindeki tarihi ve kültürel mekanlara yönelik kentsel dönüģüm, sağlıklaģtırma ve yenileme uygulamaları hayata geçirilecektir. Kentsel dönüģüm projeleri, bu konuda karar verici ve uygulayıcı kurumlar tarafından sosyal, ekonomik ve çevresel koģullar dikkate alınarak, üst ölçekli plan kararlarına uyumlu ve plan bütünlüğüne zarar vermeyecek biçimde yürütülecektir. Kentsel dönüģüm uygulamaları ile afet risklerinin azaltılması, sosyal ve teknik altyapı açısından Ġzmirli denizle içiçe yaģamayı, yeģil alanları ve yeģil ulaģımı sever. DönüĢüm bunları da dikkate almalıdır. İzmir Vatandaş Toplantısı, Mayıs 2013 kentin daha yaģanabilir hale getirilmesi, kentsel alanları ayrıģtırmayacak biçimde iģlev ve tasarımın öne çıkartılması, yerel özelliklere, kent estetiğine ve karakterine uygun yaklaģımlar geliģtirilmesi, çevreye duyarlı yapı ve yerleģmelerin oluģturulması önceliklendirilecektir. Zemin yapısı açısından riskli olmayan alanlarda ikamet edenlerin, kentsel dönüģüm sonrasında aynı alanda kalmalarını sağlayacak biçimde, yerinde dönüģüm gerçekleģtirilecektir. Kentsel dönüģüm alanlarında, dönüģüm sürecinden etkilenen kesimlerin sürece dahil edilmeleri sağlanacak ve projeler konuyla ilgili kurumlarla eģgüdüm içerisinde ve Ģeffaf bir biçimde yürütülecektir. Ġzmir kent merkezinin kimliğini koruması ve sağlıklı iģlev görmesi için önem taģıyan, tarihsel ticaret merkezi olan Kemeraltı ile Alsancak, Liman Arkası, Salhane ve Bayraklı bölgelerinin dönüģüm ve yenilemeleri gerçekleģtirilecektir. HEDEF 3: Afet yönetimi kapasitesi güçlendirilecektir. Afetlerde yaģamsal öneme sahip olan hastaneler, itfaiye ve güvenlik teģkilatı gibi sağlık ve acil durum hizmetleri sunan birimlerin altyapısı geliģtirilecektir. Bu bağlamda, il merkezinde yoğunlaģan altyapının birbirine ve diğer bölgelere kritik ulaģım ağlarından bağlanması sağlanacaktır. Afet yönetiminin üstyapısını oluģturan kurumsal kapasite geliģtirilecek ve kamuoyunda bilinç düzeyinin artırılması sağlanacaktır. Bütüncül bir afet yönetim sistemi geliģtirilecek ve afet risklerinin azaltılması amacıyla yapılacak çalıģmalara temel teģkil etmek üzere yapı stoku envanteri çıkarılacaktır. Sağlıklı, güvenli ve eriģilebilir konut üretimi önceliklendirilecektir. Alt ölçekli planlarda ve kentsel geliģim kararlarında afet riskleri dikkate alınacaktır. Afet yönetimi yanısıra büyük endüstriyel kazalar ve deniz kazalarında ilk müdahaleyi gerçekleģtirecek 134 Sanayi ve konut alanlarının iç içe geçmiģ olması, deprem riski olan konutlara yönelik denetimlerin yetersizliği ve sıklıkla su baskınlarının yaģanması Ġzmir deki önemli sorunlardır. İzmir Vatandaş Toplantısı, Mayıs 2013

135 birimlerin oluģturulması ve acil müdahale birimlerinin kapasitelerinin geliģtirilmesi sağlanacaktır.. HEDEF 4: Kentsel geliģimde çevre yönetimi, yeģil ulaģım, verimli ve temiz enerji kullanımı önceliklendirilecektir. Kentsel geliģimin planlanmasında verimlilik ve enerji kullanımının azaltılması ilkesi gözetilecektir. Toplu taģımanın güçlendirilmesi, motorsuz taģımacılığın (bisiklet, yürüyüģ) özendirilmesi, bu alanda ilgili altyapının geliģtirilmesi ve otomobil bağımlılığının azaltılması önceliklendirilecektir. Toplu taģıma sistemlerinin kalitesini yükseltecek ve yolcu memnuniyetini artıracak uygulamalar geliģtirilecektir. Bisiklet kullanımını artırmak amacıyla özendirici çağrılar yapılması, özel günlerde farkındalık Ġzmir de bisiklet ve buna benzer araçların kullanımı yaygınlaģtırılmalıdır.' İzmir Vatandaş Toplantısı, Mayıs 2013 etkinlikleri düzenlenmesi, belediyeler tarafından bisiklet kiralama alanları kurulması ve güzergahlar belirlenmesi gibi uygulamalar hayata geçirilecektir. Kentin geliģme deseninin de belirleyici olduğu bu unsurların sağlanması için kentsel saçaklanmalardan ve aģırı yayılmadan mümkün olan ölçüde kaçınılacak, mevcut kentsel arazinin verimli kullanımı gözetilecektir. Bu amaçla uygulanacak politikaların uygulanmasında yerel yönetimler arasında iģbirlikleri geliģtirilecektir. HEDEF 5: Sürdürülebilir bütüncül kıyı yönetimi sağlanacak, Ġzmir'in deniz ile iliģkisi güçlendirilecektir. Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi tarafından oluģturulan Ġzmirlilerin Denizle ĠliĢkisini Güçlendirme Projesi Tasarım Stratejisi çalıģmasında tanımlanan hedef ve eylemlere yönelik uygulamalar yapılacaktır. Ġç körfezim kullanımını dönüģtürecek ve bir gösteri merkezi olarak kullanılmasını sağlayacak düzenlemeler yapılacaktır. Tanımlanan kıyı bölgelerinin çevre kalitesinin niteliğini artıracak projeler uygulanacaktır. Kentlilerin kıyıya inmeden denizle görsel olarak iliģki kurmasını geliģtirecek kent terasları ya da balkonları oluģturulacaktır. Kıyı alanlarının sürdürülebilirliğini geliģtirecek, özellikle Dikili, Foça, Urla, ÇeĢme, Seferihisar ve Menderes kıyılarında yoğunlaģmıģ olan ikinci konutların turizm amaçlı kullanımını özendirecek projeler geliģtirilecektir. Özellikle Foça ve Karaburun Ġkinci konutların yoğunlaģtığı yerleģimler: Dikili Çandarlı, Bademli, Denizköy Aliağa YeniĢakran Eski ve Yeni Foça Narlıdere, Güzelbahçe, Urla Ġskele, ÇeĢmealtı, Gülbahçe Karaburun, Mordoğan ÇeĢme, Ilıca, ġifne, Reisdere, Ildırı, Altınkum ve Güvercinlik Seferihisar, Sığacık, Doğanbey, Ürkmez, Payamlı Gümüldür, Özdere İzmir İli Kıyı Alanları Mekansal Strateji Planı Taslağı ilçelerindeki hassas ekosistemler nedeniyle doğa koruma esaslı bütüncül kıyı yöntemim planlarının uygulanması sağlanacaktır. 135

136 NO HEDEF Uygulama Dönemi Kısa (3yıl) Orta (5 yıl) Uzun (10 yıl) 1 Kentsel sosyal donatı alanları standartlara uygun olarak geliģtirilecektir. 2 Kentsel dönüģüm uygulamalarında Ġzmir'e özgü sosyal ve kültürel zenginliklerin korunması sağlanacaktır. 3 Afet yönetimi kapasitesi güçlendirilecektir. 4 5 Kentsel geliģimde çevre yönetimi, yeģil ulaģım, verimli ve temiz enerji kullanımı önceliklendirilecektir. Sürdürülebilir bütüncül kıyı yönetimi sağlanacak, Ġzmir'in deniz ile iliģkisi güçlendirilecektir ERİŞİLEBİLİR İZMİR Bölgesel kalkınmanın temel bileģenlerinden birisi de eriģilebilirlik düzeyidir. EriĢilebilirlik kavramı basitçe, "bir yere ulaģabilme kolaylığı" olarak tanımlanabilir. Ulusal pazara yakınlık, farklı ulaģım türlerinin kullanımına uygunluk gibi faktörler eriģilebilirliğin temel göstergeleri arasındadır. GELİŞME EKSENİ II: YÜKSEK YAŞAM KALİTESİ Öncelik 1 Herkes İçin Sağlık Öncelik 2 Sürdürülebilir Çevre Öncelik 3 Kaliteli Kentsel Yaşam Öncelik 4 Erişilebilir İzmir Bir bölgenin eriģilebilirliğinin artması, o bölgenin ekonomisini olumlu yönde etkileyerek bölgenin istihdam ve gelir düzeyinde artıģ sağlayacaktır. Türkiye'de yer alan bölgeler coğrafi konumları ve ulaģtırma bağlantıları açısından aynı düzeyde eriģilebilirliğe sahip değildir. EriĢilebilirlik açısından Ġzmir, Ege Bölgesi içerisinde merkezi bir yere sahip olup Türkiye genelinde Ġstanbul ve Ankara'nın ardından üçüncü sırada yer almaktadır. Bir bölgenin eriģilebilirlik düzeyini artırmak için, o bölgenin ulaģım altyapısını geliģtirmek ve iyileģtirmek gerekmektedir dönemi için AB tarafından ulaģtırma altyapısının güçlendirilmesine IPA fonu kapsamında yaklaģık 600 milyon Avro tahsis edilmiģtir. Türkiye'de de son yıllarda ulaģtırma altyapısına yönelik olarak karayolu, demiryolu ve havayolu yatırımlarına ağırlık verilmektedir yılı Yatırım Programı'nda, ulaģtırma-haberleģme sektörüne ayrılan pay % 28 ile tüm sektörler arasında ilk sıradadır. Türkiye'de ulaģım türleri arasında karayolunun payı, yolcu ve yük taģımada yaklaģık % 90'dır. 10. Kalkınma Planı'nda "yük ve yolcu ulaģtırma hizmetlerinin etkin, verimli, ekonomik, çevreye duyarlı, emniyetli bir Ģekilde sağlanması, yük taģımacılığında kombine taģımacılık uygulamalarının geliģtirilerek demiryolu ve denizyolunun paylarının artırılması" amaçlanmıģtır. Türkiye UlaĢım ve ĠletiĢim Stratejisi'ne göre, 136

137 2023 yılı sonuna kadar karayolunun payının yükte % 60, yolcu taģımada ise % 72 seviyesine çekilmesi hedeflenmiģtir. Bu hedefe ulaģabilmek için, taģımaların ulaģtırma türleri arasında dengeli bir Ģekilde dağılımına ve karayolu dıģındaki ulaģım türlerinin payının artırılmasına ihtiyaç vardır. Dünya genelinde hızlı bir geliģme gösteren lojistik sektörü, hem kendi içinde taģıdığı büyüme potansiyeli hem de Türkiye nin birçok ekonomik hedefe ulaģmasında oynayacağı temel rol itibarıyla büyük öneme sahiptir yılı Lojistik Performans Endeksi ne göre Türkiye, 2007 yılına göre yedi basamak ilerleyerek 155 ülke içerisinde 27. sırayı almıģtır. Lojistik sektörünün 2023 yılına kadar yıllık büyüme hızının ortalama % e ve sektör harcamalarının ise GSMH nin % sine ulaģabileceği öngörülmektedir. Enerji bakımından dıģa bağımlı bir ülke olan Türkiye de sürdürülebilir bir ulaģım politikası için öncelik, kent içi toplu taģıma sistemlerinin farklı türlerde yaygınlaģtırılmasına ve kullanımının teģvikine verilmelidir. KiĢilerin kent içi hareketliliğinin toplu taģıma araçları ve bunun yanı sıra motorsuz ulaģım (bisiklet ve yaya) kullanarak sağlanması, hem kullanıcılar hem de ülke için daha ekonomik ve çevre dostu bir yaklaģımdır İzmir e Bakış Ġzmir Türkiye nin üçüncü, Ege Bölgesi nin de en büyük ili olarak yoğun bir yolcu ve yük trafiğine sahiptir. Ege Bölgesi'nin merkezi Ġzmir, bu konumu itibariyle ulusal bağlantıların da geçiģinde yer almaktadır. Bunun yanı sıra Ġzmir Limanı'nın gerek kruvaziyer limanı gerekse ihracat limanı olarak kullanımı ve Adnan Menderes Havalimanı'nın varlığı sayesinde uluslararası bağlantılara da sahiptir. baģlanmıģtır. Devam eden bölünmüģ yol çalıģmaları kırsal kesimdeki ilçelere olan eriģimi güçlendirecektir. Ġzmir ili sınırları içinde toplam km karayolu ağının km devlet ve il yolu, 213 km otoyol, km kısmı ise köy yoludur Kuzey aksında Bergama ve Dikili, güney aksında Torbalı ve Selçuk'a kadar bölünmüģ yol çalıģmaları tamamlanmıģ olup iç kesimlerde yer alan Bayındır, ÖdemiĢ ve Kiraz ilçelerine bölünmüģ yol yapımına Yap-ĠĢlet-Devret (YĠD) modeliyle gerçekleģtirilecek ve tamamlandığında Ġzmir-Ġstanbul arasını 3,5 saate indirecek otoyol yapım çalıģmasına baģlanmıģ, 2017 yılı sonunda bitirilmesi hedeflenmektedir. Ġzmir-Ankara Otoyolu'nda ise proje yapım çalıģmaları devam etmektedir. Anadolu topraklarındaki ilk demiryolu hattının 1866 yılında Ġzmir-Aydın arasında iģletmeye alınmıģ olması sebebiyle Ġzmir in demiryolu ulaģımında öncü ve farklı bir yeri vardır. Ancak demiryolu kültürünü çok uzun yıllar önce edinmiģ olan Ġzmir de demiryolu taģımacılığı sonraki dönemlerde yeterince geliģme göstermemiģtir. 137

138 Aliağa-Bergama arasında 50 km çift hatlı bir demiryolunun uygulama projeleri tamamlanmıģtır. ÖdemiĢ-Kiraz arasında 30 km uzunluğunda yeni bir demiryolu hattının yapımı ihale aģamasındadır. Ġzmir-Ankara arasındaki 824 kilometrelik mesafeyi 16 saatten 3,5 saate indirecek Yüksek Hızlı Tren (YHT) projesinin birinci etabı olan Polatlı-Afyonkarahisar bölümünün yapımına baģlanmıģ ve 2018 yılı sonuna kadar iģletmeye alınması hedeflenmiģtir. Afyonkarahisar-Ġzmir arası proje çalıģmaları devam etmektedir. Ġzmir i diğer metropollere bağlayacak olan otoyol ve YHT projeleri en kısa zamanda hayata geçirilmelidir. Ġzmir havayolu ile eriģilebilirlik düzeyi açısından Ġstanbul, Ankara ve Antalya nın ardından dördüncü sırada yer almaktadır. Ġlde uluslararası nitelikteki Adnan Menderes Havalimanı'nın yanı sıra Selçuk ve Çiğli-Kaklıç askeri havaalanları bulunmaktadır. Ġzmir hava trafiğinin rahatlatılması ve bölge Ġzmir'den direkt uçuģ sayısı artırılmaktadır. turizmine katkı sağlanması amacıyla, Ġzmir'in kuzeyinde ve ÇeĢme'de yeni havaalanları yapımı da planlanmaktadır. Bölgeye hizmet veren Adnan Menderes Havalimanı'nın yıllık yolcu kapasitesi, yapımı devam eden yeni iç hatlar terminali ile 2,5 kat artarak 25 milyon kiģiye ulaģacaktır. Havalimanından 3 kıtada 103 destinasyona uçuģ yapılmaktadır. Ġzmir'den Amerika ve Avustralya kıtaları ile bazı Avrupa Ģehirlerine direkt uçuģ gerçekleģtirilmemektedir. Ġzmir, Batı Anadolu'nun deniz yoluyla dıģa açılan kapısı konumundadır. Denizyolu eriģilebilirliği açısından yüksek bir potansiyele sahip olmasına rağmen, bu özelliğini ancak son yıllarda etkin olarak kullanmaya baģlamıģtır yılında 5 gemi ve turist ile baģlayan kruvaziyer turizmde, 2012 yılında 286 sefer ile 510 binin üzerinde turist misafir Kent içi ulaģımda denizyolunun payı sadece % 3'tür. Ġzmir'in denizyolu potansiyelini daha etkin kullanması gereklidir. etmiģtir. Ġzmir Limanı'nın yolcu bölümünü konteyner bölümünden ayırarak 5 geminin yanaģabileceği bağımsız bir kruvaziyer liman haline getirecek projenin tamamlanmasıyla, limanın Akdeniz'in en büyük kruvaziyer limanı olması hedeflenmektedir. Kruvaziyer turizmdeki bu yükseliģe rağmen, ilçelerin birbirleriyle ve komģu Yunan adalarıyla olan denizyolu bağlantısı zayıftır. Ġzmir'de kent içi ulaģım, karayolu, raylı sistemler ve denizyolu ile yapılmaktadır. Günlük ortalama 1 milyon 250 bin yolcunun % 74 ü karayoluyla, % 23 ü raylı sistemlerle, % 3 ü ise denizyoluyla taģınmaktadır. Özellikle metro ve banliyö (ĠZBAN) 138

139 sisteminin kullanılmaya baģlanması ile birlikte karayolunun ulaģımdaki payı azalmaktadır. TCDD ve ĠBB iģbirliğinde, 2011 yılında iģletmeye açılan Aliağa-Cumaovası arasındaki 80 km lik ĠZBAN hattında 2012 yılında 50 milyonun üzerinde yolcu taģınmıģtır yılı sonu itibariyle hattın kuzeyde Bergama'ya, güneyde Selçuk'a kadar uzatılması sonrasında, toplam hat uzunluğu 186 km.ye ulaģarak "dünyanın en uzun banliyo hattı" olacaktır. Yapımı devam eden Üçyol-Üçkuyular metro hattında Ġzmirspor ve Hatay istasyonları iģletmeye alınmıģ, Göztepe, Poligon ve Fahrettin Altay istasyonlarının 2014 yılı baģında tamamlanması hedeflenmektedir. Mevcut metro hatlarının yanı sıra, Halkapınar-Otogar, Fahrettin Altay-Narlıdere ve Üçyol-DEÜ Tınaztepe Kampüsü metro projelerinin UlaĢtırma, Denizcilik ve HaberleĢme Bakanlığı tarafından yapılması için ĠBB tarafından baģvuruda bulunulmuģtur. Ġzmir UlaĢım Ana Planı'nın ortaya koyduğu öngörüler çerçevesinde, Ġzmir de ana arterlerde trafik sorunlarını en aza indirmek, bu arterleri otobüslerden arındırmak, diğer taraftan da kent içinde modern, yüksek kapasiteli, enerji dostu araçlarla ulaģımı sağlamak amacıyla ĠBB tarafından Fahrettin Altay-Halkapınar ve Alaybey-MaviĢehir tramvay projelerinin hayata geçirilmesi planlanmıģtır. Ġzmir Körfezi'nde yolcu ve araç taģımacılığı 4 adet arabalı vapur, 5 yolcu gemisi ve 16 adet yolcu motoru ile ĠZDENĠZ A.ġ. tarafından yapılmaktadır. ĠBB tarafından mevcut gemilerin yeni ve modern gemiler ile değiģtirilmesi amacıyla, 400 yolcu kapasiteli 15 adet katamaran tipi yeni yolcu gemisi alımı yapılmaktadır. Çevre ve engelli dostu yeni gemilerin teslimatı yılları arasında gerçekleģecektir. Güçlü bir deniz taģımacılığı olanağı sunan Ġzmir de, denizyolu ulaģımının cazibesinin artırılmasına yönelik çalıģmalar gerekmektedir. 139

140 Harita 17: Mevcut ve Planlanan Kent Ġçi UlaĢım Bağlantıları 140

141 2012 yılı verilerine göre Ġzmir de yüz bin kiģiye otomobil düģmektedir döneminde Ġzmir de yüz bin kiģiye düģen otomobil sayısındaki artıģ % 11 den fazladır. Motorlu kara taģıtlarının sayısındaki bu düzenli artıģ trafik yoğunluğunun, hava kirliğinin ve otopark talebinin artmasına neden olmaktadır. Toplu ulaģım sisteminin kullanımını artıracak uygulamalar hızla hayata geçirilmelidir. KüreselleĢme ve beraberinde yaģanan rekabetle birlikte önemi daha çok artan lojistik sektörü Ġzmir için de önem arz eden bir sektördür yılı itibariyle, lojistik sektöründe Ġzmir Ticaret Odası na (ĠZTO) kayıtlı olarak 283 uluslararası taģımacılık firması, 55 uluslararası antrepo ve acente, 858 yük taģımacılığı yapan firma, 653 yolcu taģımacılığı yapan firma, 272 posta ve kurye firması ile 306 adet taģımacılığı destekleyici faaliyet gerçekleģtiren toplam firma bulunmaktadır. Firma sayısı 2009 yılına göre yaklaģık % 8 artıģ göstermiģtir. Lojistik alanında Ġzmir de gerçekleģtirilen faaliyetler ağırlıklı olarak taģımacılık, taģımacılığı destekleyici faaliyetler ve depoculuk faaliyetleridir. Lojistik faaliyetler mevcut limanlar ve çevresinde yoğunlaģmıģtır. Ġzmir Limanı, Batı Avrupa ve Kuzey Afrika arasındaki merkezi konumu ve güçlü tarım ve ticaret hinterlandıyla Türkiye nin ihraç ürünleri için çok önemli bir rol üstlenmektedir. Ġzmir Limanı na rekabet gücünü yeniden kazandırmak amacıyla yapılan yenileme yatırımları ve limana daha büyük konteyner gemilerinin yanaģmasını sağlayacak kanal taraması tamamlandığında, limanın yıllık konteyner kapasitesinin 2,5 milyon TEU ya ulaģması beklenmektedir. Son yıllarda Aliağa ilçesindeki Nemrut Körfezi nde bulunan özel sektöre ait 12 iskele ve rıhtımın kullanım oranları, özellikle sanayi ürünleri ihracat ve ithalatına bağlı olarak sürekli artmaktadır. GeliĢme halindeki Nemrut Bölgesi limanları, öngörülen yeni kapasiteleri ile sadece Ġzmir in değil Türkiye nin önemli lojistik bölgelerinden biri olmaya adaydır. Ancak bölgede yol altyapısının yetersizliği nedeniyle trafik sorunları yaģanmaktadır. ÇeĢme Limanı'ndan Ġtalya nın Trieste Ģehrine yapılan Ro-Ro seferleri ile tırların Avrupa ya ulaģması sağlanmaktadır. Dikili Limanı da Ro-Ro hizmeti verebilir imkanlara sahip olmakla birlikte, yakıt kullanımı ile ilgili vergi istisnasından yararlanamadığı için bu hizmeti gerçekleģtirememektedir. 141

142 Harita 18: Bölgesel UlaĢım 142

143 Avrupa ile Orta Doğu ve Doğu arasındaki potansiyel kombine taģımacılık zincirinde büyük transit gemilerin yükleme/boģaltma yapabileceği bir aktarma merkezi oluģturmak amacıyla yapımına baģlanan Kuzey Ege (Çandarlı) Limanı inģaatının 2015 yılında tamamlanması hedeflenmektedir. Liman tamamlandığında dünyanın ilk on limanı arasına girmesi öngörülmektedir. Yapımı devam eden KemalpaĢa Lojistik Köyü'nün, karayolu ve demiryolu yüklerinin birlikte taģınmasına imkan sağlayarak kombine taģımacılığı teģvik etmesi beklenmektedir. Bilgi iletiģim teknolojilerindeki yenilikler, ekonomik ve sosyal yaģamın her alanını etkilemekte, toplumsal bir dönüģüm ve bilgi toplumuna geçiģ için zemin oluģturmaktadır. Ġzmir'de bilgi ve iletiģimin kullanımının yaygınlaģtırılması ve katma değerli üretimin artması kentin ulusal, bölgesel ve küresel entegrasyonunu sağlayacak ve küresel rekabet edebilirliğini artıracaktır. Bilgi ve iletiģim altyapısı ulusal ölçekli olmakla birlikte Ġzmir bu alanda öncü bir rol üstlenmektedir. Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi tarafından kurulan ve çalıģmaları devam eden ĠzmirNET fiber altyapı projesi, kentteki yerel yönetimleri ve önemli kurumları birbirine bağlamakta kullanılacak dev bir kamu ağının oluģumuna imkan vermektedir. Kablo uzunluğu yönüyle Türkiye nin en büyük kamu yerel ağ projesi olan ĠzmirNET geliģmiģ teknolojinin kullanılmasıyla kent yönetiminde etkinliği arttırıp vatandaģlara çağdaģ hizmet sunulmasını amaçlamaktadır. Ġzmir, internet hizmetlerinin yayılımı ve bu hizmetlerin kullanımı açısından ülkedeki nüfus büyüklüğü ve ekonomik geliģmiģliğine paralel bir görüntü sergilemektedir. Hane halkı internet bağlantısı (%41, 2010 yılı) ve e-devlet hizmetleri kullanımında ( kiģi, 2012 yılı) Ġstanbul ve Ankara'nın ardından üçüncü sıradadır. Ancak, Intel'in 2012 yılında Türkiye'nin 26 ilinde yaģ grubu genç ile gerçekleģtirilen araģtırmasına göre, düzenli internet eriģiminin en yüksek olduğu il %79,6'lık oranla Ġzmir olmuģtur. HEDEF 1: Ġzmir'in ulusal ve uluslararası ulaģım ağı ve eriģilebilirliği güçlendirilecektir. Ġzmir ekonomisinin canlandırılması ve Ġzmir'in bölgesel, ulusal ve uluslararası düzeyde rekabet edebilirliğinin artırılması için Ġzmir e olan eriģilebilirlik kolaylaģtırılacaktır. Bunun için Ġzmir'in çevre illerle, özellikle diğer metropoller olan Ġstanbul ve Ankara'yla olan bağlantıları iyileģtirilecek, Ġzmir-Ġstanbul Otoyol ve YHT Projesi ile Ġzmir-Ankara Otoyol ve YHT projesi hayata geçirilecektir. Ġzmir'den yurtdıģına direkt uçuģ gerçekleģtirilen ülke ve Ģehir sayısı ile sefer sıklığı artırılacak, özellikle Amerika kıtasına ve Avrupa kıtası ülkelerinin baģkentlerine direkt uçuģların konması sağlanacaktır. Mevcut denizyolu potansiyelinin bölge içinde etkin kullanılması sağlanacak, yakın çevrede bulunan Yunan adaları baģta olmak üzere Akdeniz'in diğer kentleriyle olan denizyolu bağlantıları güçlendirilecektir. HEDEF 2: Merkez ve ilçeler arasındaki ulaģım bağlantıları ve kırsal ulaģım altyapısı güçlendirilecektir. 143

144 ÖdemiĢ-Kiraz-Beydağ karayolu Tire-Selçuk karayolu ÖdemiĢ-Kiraz demiryolu Turizm faaliyetlerinin yoğunlaģtığı ilçelerin birbirleriyle ve Ġzmir ile bağlantıları Ġzmir in iç kesiminde yer alan ilçelerin, özellikle ÖdemiĢ-Kiraz-Beydağ aksı ve Tire-Selçuk aksının karayolu ulaģım bağlantıları iyileģtirilecektir. Kiraz ilçesinin ticari ve sosyal hayatını değiģtirebilecek nitelikteki ÖdemiĢ-Kiraz demiryolu bağlantısı hayata geçirilecektir. Aralarında sürekli bir ulaģım olanağı bulunmayan Karaburun, Foça, ÇeĢme ve Seferihisar gibi turizm faaliyetlerinin yoğunlaģtığı ilçelerin Ġzmir'le ve birbirleriyle olan bağlantıları güçlendirilecektir. Kırsal alanda ulaģım bağlantıları, tarımsal üretim bölgeleri arasındaki yollar baģta olmak üzere geliģtirilecektir. HEDEF 3: Kent içi raylı ulaģım sistemleri geliģtirilecektir. Ġzmir UlaĢım Ana Planı'nın ortaya koyduğu öngörüler çerçevesinde, kent içi ulaģımda karayolu ulaģımının payını azaltmak, trafik sorunlarını en aza indirmek, enerji kullanımını düģürmek amacıyla yapımı devam eden Üçyol-Üçkuyular ve projelendirilen Halkapınar-Otogar, Fahrettin Altay-Narlıdere ve Üçyol-DEÜ Tınaztepe Kampüsü metro hatları tamamlanacak, Fahrettin Altay-Halkapınar ve Alaybey- MaviĢehir tramvay projeleri hayata geçirilecektir. Mevcut ĠZBAN hattı kuzeyde Bergama, güneyde ise Selçuk'a kadar uzatılarak, Ġzmir'in iki ucunun birbiriyle olan bağlantısı güçlendirilecektir. HEDEF 4: Kent içi ulaģımda denizyolu ulaģımının payı artırılacaktır. Kent içi ulaģımda % 3 düzeyinde olan denizyolu ulaģımının payının artırılması ve karayolu trafiğinin rahatlatılması için, mevcut gemiler çevre ve engelli dostu yeni nesil gemiler ile değiģtirilecek, mevcut iskelelerde yenileme çalıģmaları ve yeni iskelelerin oluģturulmasıyla birlikte denizyolu kullanımını teģvik edecek düzenlemeler gerçekleģtirilecektir. HEDEF 5: Kent içi ulaģımda farklı toplu taģıma türleri ve özel araç ulaģımı arasında bütünleģme sağlayacak uygulamalar geliģtirilecektir. Kent içi ulaģımda, özel araç kullanımını azaltıcı ve farklı ulaģım türleri arasında bütünleģme sağlayacak uygulamalar yoluyla toplu taģıma yaygınlaģtırılacak ve özendirilecektir. Bu amaçla, kent merkezinde iskele, raylı sistem ve otobüs duraklarına yakın uygun alanlar belirlenerek ihtiyaca cevap verebilecek otopark alanları inģa edilecektir. Toplu taģıma hizmetlerinin kalitesini artıracak çalıģmalar yapılacaktır. HEDEF 6: Kentsel ulaģım altyapısı yaya, bisiklet ve engelli ulaģımına uygun hale getirilecektir. Kent içi ulaģım sisteminin tamamlayıcısı olarak, yaya ve bisiklet ulaģımının özendirilmesi amacıyla, Ġnciraltı'ndan Sasalı'ya kadar olan sahil Ģeridi öncelikli olmak üzere yaya ve bisiklet yolları artırılacaktır. YayalaĢtırılacak alanlar, çevresiyle birlikte 144

145 bir çekim merkezi oluģturulacak Ģekilde tasarlanacaktır. Kent içi ulaģım altyapısı engellilerin rahatça seyahat etmelerini sağlayacak Ģekilde düzenlenecektir. HEDEF 7: Ġzmir Limanı'nın ulaģım bağlantıları, altyapısı ve hizmet olanakları güçlendirilecektir. Ġzmir Limanı na rekabet gücünü yeniden kazandırmak amacıyla yapılan yenileme yatırımları ve limana daha büyük gemilerin yanaģmasını sağlayacak yaklaģım kanalı taraması tamamlanarak limanın yıllık konteyner kapasitesi artırılacaktır. Limanın karayolu ve demiryolu bağlantıları iyileģtirilerek kombine taģımacılık imkanı geliģtirilecektir. HEDEF 8: UlaĢım yatırımlarında lojistik sektörünün gereksinimleri göz önünde bulundurularak demiryolu ve deniz taģımacılığına öncelik verilecektir. Son yıllarda önemi hızla artan lojistik sektöründe Ġzmir'in var olan potansiyelini Ġzmir Limanı güçlendirmek amacıyla, yapımı devam eden Kuzey Ege (Çandarlı) Limanı Kuzey Ege (Çandarlı) Limanı ve KemalpaĢa Nemrut Limanı Lojistik Köyü yatırımları, olası bölgesel ÇeĢme Limanı etkileri de göz önünde bulundurularak Dikili Limanı tamamlanacaktır. Mevcut ve yapımı devam KemalpaĢa Lojistik Köyü eden limanların ve lojistik merkezlerin karayolu ve demiryolu bağlantıları, kombine taģımacılığı destekleyecek Ģekilde güçlendirilecek, özellikle Kuzey Ege (Çandarlı) Limanı'na ve Nemrut Körfezi'nde bulunan iskelelere eriģim kolaylaģtırılacaktır. Ġzmir Limanı, Kuzey Ege (Çandarlı) Limanı ve KemalpaĢa Lojistik Köyü'nün birbiriyle karayolu ve demiryolu bağlantısı sağlanacaktır. ÇeĢme ve Dikili limanlarının yük ve yolcu taģımacılığında daha etkin kullanılması için önlemler alınacaktır. Bölgenin lojistik sektöründeki geliģme potansiyeli dikkate alınarak, orta ve uzun vadede uygun alanlarda yeni altyapı yatırımları planlanacaktır. HEDEF 9: Bilgi ve iletiģim altyapısı güçlendirilecektir. Bilgi üreten, bilgi ve iletiģim altyapısı hızla geliģen bir kent olarak Ġzmir in bu alandaki hedefi, elde edilen bilginin kurumlar arası iģbirliğini geliģtirecek Ģekilde kullanılması olacaktır. Özellikle afet, kent yönetimi, sağlık ve ulaģtırma konularında sağlanacak bilginin tek merkezde toplanarak iģlenmesi ve paylaģılması, Ġzmir'de yaģayanların hayatını kolaylaģtıracaktır. Kentsel hizmetlerin kesintisiz ve birbiriyle bütünleģik olarak sunumunda ve risk önleme çalıģmalarında etkinlik sağlamaya yönelik olarak Coğrafi Bilgi Sistemi altyapısı geliģtirilecek ve Kent Bilgi Sistemleri uygulamaları yaygınlaģtırılacaktır. Bölge düzeyinde coğrafi bilgi ve verilerin ulusal standartlara uyumluluğunun artırılması ve entegrasyonuna yönelik çalıģmalar yapılacaktır. 145

146 NO 1 2 HEDEF Ġzmir'in ulusal ve uluslararası ulaģım ağı ve eriģilebilirliği güçlendirilecektir. Merkez ve ilçeler arasındaki ulaģım bağlantıları ve kırsal ulaģım altyapısı güçlendirilecektir. Uygulama Dönemi Kısa (3 yıl) Orta (5 yıl) Uzun (10 yıl) 3 Kent içi raylı ulaģım sistemleri geliģtirilecektir. 4 Kent içi ulaģımda denizyolu ulaģımının payı artırılacaktır Kent içi ulaģımda farklı toplu taģıma türleri ve özel araç ulaģımı arasında bütünleģme sağlayacak uygulamalar geliģtirilecektir. Kentsel ulaģım altyapısı yaya, bisiklet ve engelli ulaģımına uygun hale getirilecektir. Ġzmir Limanı'nın ulaģım bağlantıları, altyapısı ve hizmet olanakları güçlendirilecektir. UlaĢım yatırımlarında lojistik sektörünün gereksinimleri göz önünde bulundurularak demiryolu ve deniz taģımacılığına öncelik verilecektir 9 Bilgi ve iletiģim altyapısı güçlendirilecektir. 146

147 GELĠġME EKSENĠ III: GÜÇLÜ TOPLUM 147

148 5.3 GELİŞME EKSENİ III: GÜÇLÜ TOPLUM Kalkınmayı ekonomik büyümeye indirgeyen ve ekonomi büyüdükçe toplumsal refah ve yaģam kalitesinin kendiliğinden artacağını savunan yaklaģımlar günümüzde geçerliliğini yitirmiģtir. Bunun yerine odağına insan ve toplum yaģantısını koyan, bu odağı çevreleyen demografik yapı, eğitim, sağlık, kültür, istihdam, yoksulluk, sosyal hizmetler, sivil toplum gibi sosyal yapı ve koģulları geliģtirmeye ve böylelikle kalkınmaya katkı sunmaya odaklı yaklaģımlar ön plana çıkmıģtır. Güçlü bir kalkınmanın temel dayanaklarından olan güçlü bir toplumun sağlanması ancak bireylerin ve tüm toplumsal kesimlerin mevcut ekonomik, sosyal, kültürel ve kurumsal koģullardan tam anlamıyla yararlanabilmesiyle mümkündür. Eğitim hizmetlerini en geliģmiģ biçimde yürüterek bireylerin kendi potansiyelini en üretken biçimde var edebilmesi ve istihdam açısından bireysel niteliklerine en uygun, düzgün iģ ve çalıģma koģullarına eriģebilmesiyle olasıdır. Tüm bu politika baģlıklarında ve kalkınmanın diğer eksenlerinde politikalar tasarlanıp yürütülürken en yüksek düzeyde, çok düzlemli bir yönetiģim modeli, toplumsal diyalog, katılım, hesap verebilirlik ve saydamlık koģulları elzemdir. Bu noktada, Güçlü Toplum geliģme ekseninin amacı Eğitim ve istihdam koşullarını ve sosyal hizmetler, sağlık, kentleşme, ulaşım, kurumsal karar mekanizmaları gibi diğer toplumsal süreçleri geliştirerek bireylerin ve tüm toplumsal kesimlerin bütünleşmesini sağlamak ve böylece güçlü bir toplum çerçevesi oluşturmaktır. GELİŞME EKSENİ III: GÜÇLÜ TOPLUM Öncelik 1 Öncelik 2 Öncelik 3 Öncelik 4 Herkes için Kaliteli Eğitim Yüksek İstihdam Kapasitesi Toplumsal Uyum için Sosyal İçerme İyi Yönetişim ve Güçlü Sivil Toplum HERKES İÇİN KALİTELİ EĞİTİM GELİŞME EKSENİ III: GÜÇLÜ TOPLUM Öncelik 1 Öncelik 2 Öncelik 3 Öncelik 4 Herkes için Kaliteli Eğitim Yüksek İstihdam Kapasitesi Toplumsal Uyum için Sosyal İçerme İyi Yönetişim ve Güçlü Sivil Toplum Ülkelerin geliģmiģlik düzeyini belirleyen en önemli unsurlardan biri eğitimdir. Eğitim yoluyla beģeri sermayenin niteliklerini, iģgücünün becerilerini, verimlilik düzeyini, üretkenlik kapasitesini artırarak ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınma sağlanabilmektedir. Eğitim ile bireyler bir yandan çağdaģ teknolojilere uygun bilgi ve becerilerle donatılırken diğer yandan bireylerin nitelikleri ve sosyal, kültürel bilinç 148

149 düzeyleri geliģtirilerek yaģam kalitesi iyileģtirilmekte, toplumsal refahın sağlanmasına katkıda bulunulmaktadır. Lizbon Stratejisi nin devamı niteliğinde olan ve Avrupa Birliği ekonomisinin yeniden canlandırılması için hazırlanan Avrupa 2020 Stratejisi'nde eğitim önemli yer tutmaktadır. Strateji ile Birlik içindeki eğitim kalitesinin iyileģtirmesi ve eğitime, bilgiye ve yeniliğe dayalı bir ekonomi oluģturulması planlanmıģtır. Bu kapsamda yenilikçilik becerilerine iliģkin eksikleri gidermeye yönelik yeni bir müfredatın geliģtirilmesi için eğitim ve iģ dünyası arasında iģbirliğinin oluģturulması, eğitim ve öğrenim sistemlerinin performansının tüm aģamalarda iyileģtirilmesi ve yükseköğrenime katılımın artırılması, 2020 yılında okulu erken bırakanların oranının %15 ten %10 seviyesine düģürülmesi, yaģ arası yükseköğrenim mezunu nüfus oranının %31 seviyesinden en az %40 seviyesine yükseltilmesi hedeflenmiģtir. Strateji kapsamında mesleki eğitim ve hayat boyu öğrenme alanında hareket halindeki gençlik giriģimi ile öğrenci ve stajyer değiģimi yoluyla yükseköğrenim kurumlarının performansının ve uluslararası alandaki çekiciliğinin yanı sıra, Avrupa daki her düzeydeki eğitim ve mesleki eğitimin eģitlik ve mükemmellik bağlamında kalitesinin artırılması, gençlerin istihdam olanaklarının artırılması amaçlanmaktadır. Türkiye nin sahip olduğu genç nüfus yapısı ve içinde bulunduğu demografik değiģim nedeniyle, eğitim temel amaçları doğrultusunda yararlanıp, insani geliģme ve rekabet gücü alanlarında geliģme sağlamasına katkı yapabilecek tek ortak faktördür ve ülkemiz için stratejik önemdedir. 10. Kalkınma Planı'nda eğitime yönelik politika çerçevesi ve hedefler Nitelikli Ġnsan, Güçlü Toplum önceliği kapsamında Eğitim baģlığı altında ele alınmaktadır. DüĢünme, algılama ve problem çözme yeteneği geliģmiģ, bilgi toplumunun gerektirdiği temel bilgi ve becerilerle donanmıģ, üretken ve mutlu bireylerin yetiģmesini sağlayan bir eğitim sistemi hedeflenmiģ olup, bunun için geliģtirilmiģ politika alanlarından bazıları Ģunlardır: imkanları kısıtlı hane ve bölgeler öncelikli olarak okulöncesi eğitimin yaygınlaģtırılması, ilk ve ortaöğretimde baģta engelliler ve kız çocukları olmak üzere tüm çocukların okula eriģiminin sağlanması, kalabalık ve birleģtirilmiģ sınıf ile ikili eğitim uygulamalarının azaltılması, mesleki ve teknik eğitimde okul-iģletme iliģkisinin güçlendirilmesi, özel kesim ve meslek örgütlerinin mesleki eğitim sürecine idari ve mali yönden aktif katılımının özendirilmesi, örgün ve yaygın eğitim kurumlarında bilgi ve iletiģim teknolojisi altyapısı geliģtirilmesi, ortaöğretim ve yükseköğretim düzeyindeki mesleki ve teknik eğitimde uygulamalı eğitime ağırlık verilmesi, yükseköğretim kurumlarının sanayi ile iģbirliği içerisinde teknoloji üretimine önem veren, çıktı odaklı bir yapıya dönüģtürülmesi politikaları benimsenmiģtir. Bu kapsamda, 2018 yılı için derslik baģına öğrenci sayısı 30 ve altı olan il sayısının ilköğretimde 76 ya, ortaöğretimde 66 ya çıkarılması, okulöncesi (4-5 yaģ) eğitimde brüt okullaģma oranının %70 e çıkarılması, yükseköğretimde brüt okullaģma oranının örgün eğitimde %55 e, toplamda %94 e çıkarılması, öğretim üyesi baģına öğrenci sayısının 36 ya düģürülmesi, yükseköğretimde dünyadaki uluslararası öğrenci havuzundan alınan payın %1,5 a çıkarılması hedeflenmiģtir. Eğitime katılım, eğitim harcamaları, hayat boyu öğrenme, yetiģkin nüfusun okuryazarlık ve eğitim durumu açısından Türkiye de olumlu yönde geliģmeler yaģanmakla birlikte, 149

150 geliģmiģ ülkelerle karģılaģtırıldığında atılması gereken önemli adımlar bulunmaktadır. Ġnsani GeliĢmiĢlik Endeksi nde 83. sırada yer alan Türkiye, eğitim baģlığında 109. sıradadır. Bilim ve teknolojideki baģ döndürücü geliģmeler ve ilerlemelerin etkisiyle sosyal ve kültürel yapımızdaki değiģim ve farklılaģmalar karģısında, toplumumuzun eğitim ihtiyacı büyük bir hızla artmakta, değiģmekte ve çeģitlenmektedir.2011'de Türkiye de ortalama eğitim süresi 6,5 yıl olup dünya ve Avrupa-Orta Asya ortalamasının ve geliģmiģ ülkelerin altındadır. OECD 2010 yılı verilerine göre OECD ülkeleri içinde 4 yaģta okulöncesi kayıt oranı en düģük ülke Türkiye dir. Aynı rapora göre ülkemizde 15 yaģında olup herhangi bir yaģta okulöncesi eğitim alanların oranı %30 un altındadır döneminde ilköğretimde derslik baģına düģen öğrenci sayısı Türkiye de ve Ġzmir de 30 dur. Türkiye ve Ġzmir ortalama değerlerinin yılına göre olumlu yönde değiģtiği görülmektedir. Ancak OECD ortalamasının 21, AB-21 ortalamasının 19,8 olduğu göz önüne alındığında, derslik baģına düģen öğrenci sayısının hala yurtdıģı örneklerinden yüksek olduğu görülmektedir yılında OECD ülkelerinde yaģ arası nüfusta eğitim alanların oranı ortalama %86 dır. Bu oran Almanya, Finlandiya, Çek Cumhuriyeti gibi ülkelerde % 90 ın üzerine çıkmakta, ülkemizde ise % 61 in altında kalmaktadır. Ġlköğretimde okullaģma oranına kıyasla ortaöğretimde önemli düģüģler meydana gelmektedir eğitim döneminde geçilen 12 yıllık zorunlu eğitim sisteminin Türkiye de bu oranı önemli ölçüde artırması beklenmektedir. Türkiye eğitimde cinsiyet eģitliği açısından hem dünya ortalamasının hem de Ġran, Bulgaristan gibi komģu ülkelerin gerisindedir. Türkiye de 2010 yılında 25 ve üzeri yaģ grubu ortaöğretim ve üzeri eğitim alanların oranı kadınlarda % 27,1, erkeklerde % 46,7 iken, Avrupa ve Orta Asya ortalaması kadınlarda% 78,erkeklerde % 83,3 düzeyindedir., Dünya ortalaması ise kadınlarda % 50,8, erkeklerde % 61,7 dir. Temel eğitimin sonunda öğrencilerin yetiģkinliklerinde gereksinim duyacakları temel becerileri ne kadar edinebildiğini ölçmek amacıyla OECD tarafından 2000 yılından bu yana üç yılda bir Uluslararası Öğrenci BaĢarılarını Değerlendirme Programı (PISA) uygulanmaktadır. PISA, aynı zamanda eğitim sisteminin niteliksel çıktıları hakkında değerlendirme yapılabilmesine olanak vermektir. PISA 2009 uygulaması sonuçları 2006 uygulaması ile karģılaģtırıldığında, Türkiye nin aldığı puanların tüm testlerde artıģ gösterdiği görülmektedir. Ayrıca fen okuryazarlığı testinde en yüksek puan artıģı yakalayan OECD ülkesi Türkiye olmuģtur. Öte yandan, Türkiye nin ortalama puanları tüm testlerde OECD ortalamasından düģük kalmaktadır. PISA 2009 sonuçlarına göre Türkiye 34 OECD ülkesi arasında yalnızca ġili ve Meksika nın üzerinde, 32. sırada yer almaktadır. Tüm ülkeler arasında (65 ülke) fen bilimleri ve matematik alanlarında 43.sırada, okuma yeterliliğinde 41.sıradadır. Diğer bir deyiģle, Türkiye nin hem OECD ülkeleri hem de PISA kapsamında incelenen diğer ülkeler arasında sıralamadaki yeri, gözlenen puan artıģlarına rağmen yeterince iyileģmemiģtir. PISA sonuçları ve okullaģma oranları birlikte değerlendirildiğinde, Türkiye de 15 yaģındaki çocukların yarısının temel becerileri edinememiģ olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır. 150

151 Ülkemizde mesleki ve teknik eğitimin, bireylerin potansiyellerine ulaģmalarına, tüm sektörlerin nitelikli eleman gereksiniminin karģılanmasına ve ülkenin rekabet gücünü artırmasına katkıda bulunacak nitelikte olması hedeflenmektedir. Ortaöğretim içerisindeki mesleki ve teknik eğitimin payının artırılması amacıyla uygulanan ulusal politikalar ve üniversiteye giriģte meslek lisesi öğrencilerini dezavantajlı kılan katsayı uygulamasındaki değiģiklik sonucu mesleki ve teknik eğitime olan ilgi artmaktadır. Bunun sonucu olarak mesleki ve teknik liselerde gerek öğrenci sayısı, gerekse derslik baģına düģen öğrenci sayısı artmaktadır. Dünyada yaklaģık 20 bin üniversite bulunmaktadır. Türkiye'de ise 2013 yılı itibariyle 107'si devlet üniversitesi, 66'sı vakıf üniversitesi, 7 si vakıf meslek yüksekokulu olmak üzere toplam 174 üniversite vardır.2008 yılında alınan yeni üniversitelerin kurulması kanunuyla Türkiye'nin her ilinde en az bir devlet üniversitesi bulunmaktadır. ODTÜ Enformatik Enstitüsü URAP (University Ranking by Academic Performance) Laboratuvarı tarafından hazırlanan rapora göre dünya üniversitelerini sıralayan sekiz sistemden en az birinde ilk 500 üniversite arasına giren Türkiye deki on üniversite arasında Ġzmir den Ege Üniversitesi, ilk 1000 üniversite arasına giren Türkiye deki 16 üniversite arasında ise Ġzmir den Dokuz Eylül Üniversitesi yer almaktadır. Türkiye de nüfus artıģ hızı düģmekte ve böylece eğitimde kaliteyi ön plana çıkarmak mümkün hale gelmektedir. Bu demografik fırsattan yararlanılabilir ve yüksek kalitede bir eğitim hamlesi gerçekleģtirilebilirse Türkiye Avrupa nın ihtiyaç duyacağı genç ve eğitimli iģgücü ihtiyacını karģılayabilir. AB de yaģ arası çalıģma çağı nüfusu 25 yılda 165,2 milyondan 136,3 milyona gerilerken, Türkiye de 26,5 milyondan 33,7 milyona çıkacaktır. Bilgi teknolojilerinin geliģimi, bilginin paylaģım alanını geniģletmiģ, dolaģım hızını arttırmıģtır. Bu geliģme, öğrenme ihtiyacında küresel patlamayı tetiklemiģ, bu sayede eğitim ve öğretim uluslararası ekonomik bir değer kimliği kazanarak yaklaģık 100 milyar ABD doları tutarında bir kaynağın dolaģtığı verimli bir pazar haline gelmiģtir. Bilgi ekonomisi biliģimin katkısıyla küresel ölçekte bilgi endüstrisi kimliği kazanmıģtır. Bu ekonomik, sosyal ve kültürel hareketlilik Türk yükseköğretiminin de duyarsız kalamayacağı bir geliģmedir İzmir e Bakış Ġzmir 8,6 yıl ortalama eğitim süresiyle 81 il arasında üçüncü sırada ve dünya ortalamasının üzerinde yer alsa da geliģmiģ ülkelerin oldukça altındadır. Yine Ġzmir önemli eğitim göstergelerinden okuryazarlık ve okullaģma oranları Erken çocukluk eğitiminin önemi konusundaki farkındalık düzeyi özellikle dezavantajlı bölgelerde oldukça düģüktür. açısından Türkiye ortalamasının üzerindedir. Gerek okullaģma oranları, ortalama eğitim süresi, gerekse öğretmen ve derslik baģına düģen öğrenci sayısı açısından önceki yıllara göre geliģme sağlanmıģtır. Ancak uluslararası verilerle kıyaslandığında 151

152 kat edilmesi gereken önemli mesafeler olduğu görülmektedir. Ġzmir okulöncesi eğitimde geliģme sergilemiģtir ve Türkiye ortalaması üzerinde okullaģma oranına sahiptir. Ancak geliģmiģ ülkelerle kıyaslandığında yeterli seviyede olmadığı görülmektedir. OECD 2010 yılı verilerine göre OECD ülkeleri içerisinde 4 yaģta okulöncesi kayıt oranı en düģük ülke Türkiye dir. Bu konuda OECD ortalaması % 83 iken Belçika, Fransa, Almanya gibi ülkelerde bu oran % 95 in üzerine çıkmaktadır. Türkiye nin oranı ise % 20 nin altındadır. Türkiye de 2005 yılı oranının % 10 dan daha düģük olduğu dikkate alındığında iki kattan fazla artıģ olduğu görülmektedir. Aynı rapora göre ülkemizde 15 yaģında olup herhangi bir yaģta okul öncesi eğitim alanların oranı % 30 un altındadır öğretim yılında 4-5 yaģ grubu okul öncesi eğitimde yakalanan net okullaģma oranı Ġzmir de % 59,61 olup Türkiye (% 44,04) düzeyinin üzerindedir. 5 yaģ okullaģma oranıysa Ġzmir de % 85,30 ve Türkiye de % 65,69 düzeyindedir. Okulöncesi eğitimde okullaģma oranı açısından ilçeler arasında önemli farklılıklar bulunmaktadır. Okulöncesi 4-5 yaģta okullaģma oranı en düģük olan ilçeler Torbalı, Bayraklı, Karabağlar, KemalpaĢa, Kiraz, Tire, Bornova, Menemen, Konak ve Çiğli dir. Ġzmir de ortaöğretimde toplam okullaģma oranı (genel lise ile mesleki ve teknik lise toplamında) açısından da ilçeler arasında önemli düzeyde farklılıklar bulunmaktadır. OkullaĢma oranı en düģük olan ilçeler sırasıyla Beydağ, Bayraklı, Menderes, Kiraz, Dikili, Karabağlar, Bayındır, Foça, Kınık ve Buca ilçeleridir. Harita 19 Okul Türlerine Göre OkullaĢma Oranının Artırılacağı Ġlçeler 152

153 Ġzmir de genel liselerde döneminde öğrenci sayısı dönemine göre % 9 oranında artarken, aynı dönemde mesleki ve teknik liselerdeki öğrenci sayısı artıģı bu düzeyin çok üzerinde (% 60) olmuģtur. Bütün diğer alanlarda azalma eğiliminde olan derslik baģına öğrenci sayısının mesleki eğitimde artması eğitimin kalitesini olumsuz yönde etkilemekte ve önemli bir sorun teģkil etmektedir. ġube baģına düģen öğrenci sayılarının özellikle göç alan merkez ilçelerde yüksek olduğu görülmektedir. Bu ilçelerde Ģube baģına düģen öğrenci sayısını azaltmaya yönelik çalıģmalar önceliklendirilmelidir. Harita 20: Okul Türlerine Göre ġube BaĢına DüĢen Öğrenci Sayısının Azaltılmasında Öncelikli Ġlçeler Örgün eğitim düzeyinde mesleki ve teknik eğitimin iģgücü piyasalarının ihtiyacını karģılayacak kalitede mezun vermemesi nitelikli eleman ihtiyacı olan iģletmeler için önemli bir sorun olarak ortaya çıkmaktadır. Bazı iģ gruplarında açık ve doldurulamayan iģler yönünde önemli eģleģme sorunları olduğu tespit edilmiģtir. Firmalar mesleki beceriye sahip personel bulma konusunda sıkıntı yaģamakta ve doldurulamayan iģler mesleki bilgi ve beceri eksikliği nedeniyle boģ kalmaktadır. Mesleki ve teknik eğitimdeki okul terk oranlarının genel liselerin yaklaģık iki katı olması bu okullardaki baģarı durumunun daha düģük olduğunu ortaya koymaktadır. Her iki düzeyde de okul terk nedenleri arasında temel olarak baģarısızlık ve devamsızlık yer almaktadır. Mesleki eğitimde sektörel ihtiyaçları karģılayabilecek nitelikte öğrenci yetiģtirmek bölgesel önem taģıyan bir konudur. 153

154 Ġzmir de döneminde özel eğitim kapsamında anaokulu, anasınıfı, ilköğretim düzeyinde 22 resmi okulda öğrenci, 23 özel okulda 430 öğrenci olmak üzere toplamda zihinsel ve bedensel engelli öğrenciye hizmet verilmiģtir. Ġlköğretim bünyesindeki özel alt sınıflarda toplam öğrenciye, 119 özel eğitim ve rehabilitasyon merkezinde ise öğrenciye hizmet verilmiģtir. Ayrıca Ġzmir de üstün veya özel yeteneklilere hizmet veren iki Bilim ve Sanat Merkezi bulunmakta ve bu merkezlerde toplam 721 öğrenciye eğitim verilmektedir. Ġzmir de özel eğitim ihtiyacı olan zihinsel ve bedensel engelli ile üstün yetenekli birey sayısı net olarak bilinmediği için ilgili kurumların mevcut kapasiteyle bu kesimi ne düzeyde karģılayabildiği somut olarak bilinmemektedir. Ġzmir, 2013 yılı itibarıyla dördü devlet, beģi vakıf üniversitesi olmak üzere toplam dokuz üniversitesiyle bir üniversiteler Ģehri haline gelmiģtir. Bu arada, Ġstanbul merkezli BahçeĢehir Üniversitesi'nin Ġzmir'de bir yüksek lisans programı, Ankara merkezli Türk Hava Kurumu Üniversitesi'nin bir fakülte ve meslek yüksekokulu açmıģ olması dikkat çekicidir. Ġzmir üniversitelerinde 66 fakülte ve18 i meslek yüksekokulu olmak üzere toplam 35 yüksekokul bulunmaktadır. Türkiye deki öğretim elemanlarının % 7 si, üniversitelerin % 5 i ve öğrencilerin de % 3 ü Ġzmir de bulunmaktadır. Fakülte türleri bakımından Ġzmir üniversiteleri genelde benzerlik göstermektedir. Ġzmir'deki üniversitelerde mühendislik, iktisadi ve idari bilimler, eğitim ve fen bilimleri gibi bilim dallarındaki bölümler yaygın olsa da, Türkiye deki iki deri mühendisliği bölümünden birinin Ġzmir de olması, biyomühendislik bölümünün ilk kez Ġzmir de kurulmuģ olması gibi öncü yaklaģımlar karģımıza çıkmaktadır. 154

155 Harita 21: Eğitim Kurumları 155

156 URAP tarafından toplam ve öğretim üyesi baģına makale sayısı, toplam ve öğretim üyesi baģına atıf sayısı, toplam ve öğretim üyesi baģına doktora öğrenci sayısı ve oranı gibi kriterlere göre yapılan sıralamada 2012 yılında devlet üniversiteleri arasında Ege Üniversitesi4., Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü9., Dokuz Eylül Üniversitesi 19.sırada yer almaktadır. Vakıf üniversiteleri arasında ise Ġzmir Ekonomi Üniversitesi 11., YaĢar Üniversitesi 21., Ġzmir Üniversitesi 26. sırada yer almaktadır. Ġlin eğitime önem veren yapısı iyi yönlendirilir ve üniversite-sanayi iģbirliğiyle Türkiye, Avrupa ve dünya iģgücü piyasası trendleri iyi takip edilirse Ġzmir bu anlamda pek çok fırsatı kullanabilir durumda olacaktır. AB üyesi ülkelerdeki öğrencilerin yurt dıģında eğitim görme yönündeki eğilimi de Türkiye ve Ġzmir için bir fırsat olarak kullanılabilir. Ġzmir konum olarak Ortadoğu, Türk Cumhuriyetleri ve Balkanlardan gelecek öğrenciler için bir yükseköğrenim merkezi haline gelebilir. Ġzmir uluslararası yatırımcıya açık bir bilim ekonomisi merkezi niteliğindedir ve üniversiteler kenti olma potansiyeli taģımaktadır. Uluslararası öğrenci ve bilim insanlarına açılmanın Ġzmir e çok kültürlü genç nüfus enerjisi aģılamak yanında bilim ekonomisinin sağlayacağı akademik rekabete dayalı bir dinamizm ve uluslararası finans kaynağı gibi dikkate değer olumlu ekonomik hareketlenmeler getireceği açıktır. Uluslararası bilim endüstrisinin bu kente kaynak aktararak yatırım yapması yanında kentin, bu konuda uluslararası marka olmuģ Cambridge, Oxford, Sorbonne vb. üniversite kentlerini aratmayacak düzeyde bir bilim rekabetine ev sahipliği yapma olanağını yakalayacağı bilinmelidir. HEDEF 1: Okulöncesi eğitim hizmetleri yaygınlaģtırılacak ve niteliği iyileģtirilecektir. Okulöncesi eğitim hizmetlerine eriģimin sağlanması için okullaģma oranı düģük olan ilçeler öncelikli olarak yeni okul ve derslikler açılacaktır. Özellikle dezavantajlı bölgelerde ve kırsal kesimde toplum temelli okulöncesi eğitim uygulamaları geliģtirilecek ve desteklenecektir. Okulöncesi eğitimde öğretmen ve diğer personelin niteliğinin ve hizmet kapasitesinin artırılması için baģta yenilikçi eğitim uygulamaları ve etkili öğrenme stratejileri olmak üzere eğitimler düzenlenecektir. Okulöncesi eğitimin yaygınlaģması konusunda fiziksel konum, insan kaynağı, eğitimin içerik ve yöntemi konusunda yerelden ve sivil toplumdan kaynaklanan görüģ ve istekler dikkate alınıp değerlendirilecektir. Erken çocukluk eğitimine iliģkin farkındalığın artırılması için kampanyalar düzenlenecektir. Torbalı, Bayraklı, Karabağlar, KemalpaĢa, Kiraz, Tire, Bornova, Menemen, Konak, Çiğli ve Selçuk ilçeleri öncelikli olmak üzere okulöncesi eğitimde okullaģma oranı artırılacaktır. HEDEF 2: Özel eğitim hizmetleri yaygınlaģtırılacak ve niteliği iyileģtirilecektir. Özel eğitim okul ve kurumları bütün eğitim düzeylerinde yaygınlaģtırılacaktır. Özel eğitim hizmetlerinin niteliğini iyileģtirmek için Ġl Milli Eğitim Müdürlüğü ile üniversite 156

157 iģbirlikleri geliģtirilecektir. Engellilerin eğitim kurumlarına fiziksel eriģimine yönelik tedbirler alınacaktır. Özel eğitim kapsamında eğitime kazandırılabilecek engellilerin sayısı, engellilik türü ve mekansal dağılımının tespit edilmesi ve güncellenebilir olarak kayıt altına alınması için bölgesel analizler gerçekleģtirilecektir. Özel eğitime ihtiyacı olan öğrencilerin akran grubuyla birlikte eğitilmesine olanak veren kaynaģtırma eğitim uygulamaları artırılacaktır. Engellilere yönelik rehberlik ve psikolojik danıģmanlık hizmetleri iyileģtirilecektir. Engellilerin eğitime eriģimi amacıyla ailelerine ve toplumun geneline yönelik farkındalık çalıģmaları yapılacaktır. HEDEF 3: Mesleki eğitimin kalitesi artırılacaktır. Mesleki ve teknik ortaöğretimde öğrencilerin iģletmelerde uygulama deneyimi kazanmaları kolaylaģtırılacaktır. Beceri eğitimi ve staj süreçlerinin etkililiğinin ve verimliliğinin artırılması, mezunların iģe yerleģtirilmeleri için okul-iģletme iģbirlikleri sağlanacaktır. Mesleki eğitim hizmeti sunan kurumlardaki atölyeler altyapı-donanım açısından güncel teknolojiye uygun hale getirilecektir. Mesleki eğitimde öğretmenlerin sektörel deneyiminin geliģtirilmesi için iģbirlikleri oluģturulacaktır. Mesleki eğitimde derslik baģına öğrenci sayısındaki artıģın eğitim süreçlerini olumsuz yönde etkilememesi için fiziki kapasite artırılacaktır. Okul terk nedenleri daha ayrıntılı incelenecek, okulu terk eden öğrencilerin takibinin yapılacağı bir izleme sistemi kurulacak ve okul terklerinin önüne geçilmesi konusunda çalıģmalar yapılacaktır. ĠĢgücü piyasasının nitelikli iģgücü ihtiyacını karģılamaya yönelik giriģimler özendirilecektir. Bu kapsamda belli sektör ya da alanlara odaklanmıģ meslek lisesi ve teknik lise açılması desteklenecektir. Mesleki ve teknik ortaöğretim alan ve dalları öğrenci ve velilere ilkokul düzeyinde tanıtılacak, öğrenci ve ailelere yönelik rehberlik hizmetlerinin etkinliği artırılacaktır. HEDEF 4: Hayat boyu öğrenme hizmetleri yaygınlaģtırılacaktır. Tüm genç ve yetiģkinlerin uygun öğrenme ve yaģam becerileri programlarına eģitlik içinde eriģimleri sağlanarak, öğrenme gereksinimleri karģılanacaktır. BaĢta okuryazarlık, sayısal beceri ve gerekli yaģam becerileri olmak üzere yaygın eğitim çalıģmalarında gerek düzenlenen kurs sayısı, gerek çeģitliliği ve katılım düzeyi artırılacaktır. Yaygın eğitim kapsamındaki istihdama yönelik mesleki ve teknik kursların oranı artırılacaktır. YetiĢkinlerin mesleki ve teknik beceri kazanımı desteklenecektir. Kadınların ve engellilerin yaygın eğitime eriģim ve istihdam edilebilirliği artırılacaktır. EtkileĢimli tematik öğrenme ortamları gibi hayat boyu öğrenmeyi destekleyecek araçlar geliģtirilecektir. Hayat boyu öğrenmenin yaygınlaģtırılması amacıyla Kamu Ġnternet EriĢim Merkezleri'nde (KĠEM) eğitimler düzenlenecektir. 157

158 HEDEF 5: Meslek liseleri ile üniversitelerdeki bölümler ve eğitim programları Ġzmir'deki ihtiyaca yönelik olarak tasarlanacaktır. Ġzmir de iģgücü piyasasının ihtiyaç duyduğu alanlar tespit edilerek mesleki ve teknik liseler ile üniversitelerde ilgili alanlarda yeni programlar açılacaktır. Mesleki ve teknik liseler, meslek yüksekokulları ve üniversitelerdeki meslek derslerinin içeriği iģgücü piyasasının ihtiyaçlarına göre düzenlenecektir. Bu kapsamda üniversite-sektör ve istihdam kurumları arasında iģbirliği geliģtirilecektir. HEDEF 6: Yenilikçi model ve yöntemler kullanımıyla, eğitim kalitesinin uluslararası standartlara eriģmesi sağlanacaktır. Öğrencilerin yetenek ve becerilerini daha etkin geliģtirmeye yönelik yenilikçi eğitim yöntemleri kullanımı yaygınlaģtırılacaktır. Eğitimde bilgi-iletiģim teknolojilerinden faydalanma düzeyi artırılacaktır. E-eğitim hizmetleri yaygınlaģtırılacaktır. Kullanıcıların bilgisayar tabanlı görsel ve iģitsel eğitimi çevrimiçi olarak alabildiği uzaktan eğitim modelleri geliģtirilecektir. Öğretmen ve öğrenciler baģta olmak üzere tüm eğitim paydaģlarının birbirinden öğrenmesini destekleyecek Ģekilde tasarlanmıģ, farklı sınıflar için elektronik içerik sunan eğitim bilgi ağı oluģturulacaktır. Eğitim alanında paydaģların yaratıcı-yenilikçi modelleri birbirlerinden öğrenmelerine yönelik eğitim, toplantı, konferans, panel gibi etkinlikler düzenlenecektir. HEDEF 7: Ġzmir'in uluslararası üniversiteler kenti olma yönündeki potansiyeli geliģtirilecektir. Uluslararası öğrenci ve öğretim üyesi hareketliliği desteklenecektir. Ġzmir üniversitelerinin ulusal ve uluslararası düzeyde tanıtımı sağlanacaktır. Alanında baģarılı uluslararası akademisyenlerin Ġzmir üniversitelerine çekilmesi sağlanacaktır. Üniversitelerin kentin kültürel, sosyal ve ekonomik yaģamı ile iliģkisi güçlendirilecektir. Ġzmir Üniversiteler Platformunun kentin uluslararası üniversiteler kentine dönüģmesindeki koordinasyon rolü etkinleģtirilecektir. Ġzmir Üniversiteleri teknokentlerinin ar-ge, üretim ve uygulama çalıģmaları entegre edilecektir. NO 1 2 HEDEF Okulöncesi eğitim hizmetleri yaygınlaģtırılacak ve niteliği iyileģtirilecektir. Özel eğitim hizmetleri yaygınlaģtırılacak ve niteliği iyileģtirilecektir. Kısa (3yıl) Uygulama Dönemi Orta (5 yıl) Uzun (10 yıl) 3 Mesleki eğitimin kalitesi artırılacaktır. 4 Hayat boyu öğrenme hizmetleri yaygınlaģtırılacaktır. 158

159 5 6 7 Meslek liseleri ile üniversitelerdeki bölümler ve eğitim programları Ġzmir'deki ihtiyaca yönelik olarak tasarlanacaktır. Yenilikçi model ve yöntemler kullanımıyla, eğitim kalitesinin uluslararası standartlara eriģmesi sağlanacaktır. Ġzmir'in uluslararası üniversiteler kenti olma yönündeki potansiyeli geliģtirilecektir YÜKSEK İSTİHDAM KAPASİTESİ GELİŞME EKSENİ III: GÜÇLÜ TOPLUM Öncelik 1 Herkes için Kaliteli Eğitim Öncelik 2 Yüksek İstihdam Kapasitesi Öncelik 3 Toplumsal Uyum için Sosyal İçerme Öncelik 4 İyi Yönetişim ve Güçlü Sivil Toplum Ekonomik ve sosyal yaģamın en önemli belirleyicilerinden biri olması dolayısıyla istihdam, farklı disiplinlerin çalıģma alanlarında karģımıza çıkmaktadır. Üretim faktörlerinden biri olarak verimliliği artırmanın anahtarları arasında yer alan istihdam, bunun yanı sıra nitelikli iģgücünün katma değer üretimine katkısı ve ücretli iģgücünün önemli bir ekonomik aktör olarak piyasada var olması dolayısıyla ekonomi biliminin ilgi alanında yer almaktadır. Diğer taraftan, son yıllarda AB ülkeleri baģta olmak üzere istihdamla içerme yaklaģımı benimsenmiģtir. Bu yaklaģımda gelir kaybının/eksikliğinin bireyin yaģamındaki etkisini azaltmaya odaklı pasif koruma politikalarının yerini, bireyi doğrudan istihdama kazandırmaya odaklı aktif içerme politikaları almaya baģlamıģtır. Böylelikle, istihdamın toplumbilimi alanındaki rolü de güçlenmiģtir. Bu yaklaģımla istihdam, sosyal dıģlanma riskiyle karģı karģıya olan yahut dıģlanan grupların topluma sağlıklı kanallarla entegrasyonunu sağlamaya yönelik temel politika alanı olarak öne çıkmaktadır. Uluslararası platformda istihdam konularıyla ilgili olarak çalıģan çok sayıda kuruluģ bulunmasına karģın AB ve Uluslararası ÇalıĢma Örgütü (ILO), konuyu bütünlüklü biçimde ele alarak uluslararası düzeyde politika geliģtiren ve bu politikaların hayata geçmesini takip ve koordine eden iki önemli kurum olarak karģımıza çıkmaktadır. ILO, küreselleģmenin adil bir biçimde gerçekleģtirilebilmesi ve yoksulluğun azaltılabilmesi için üretken istihdamın ve insana yakıģır iģlerin anahtar rol oynadığını benimsemektedir. Bu yaklaģımla geliģtirilen insana yakıģır iģ gündemi; yeni iģler, iģyerinde güvenlik, sosyal koruma ve sosyal diyalog (ve yatay kesen bir konu olarak toplumsal cinsiyet eģitliği) olmak üzere dört stratejik ayak üzerine inģa edilmiģtir. AB nin 1990 lı yıllara kadar sınırlı olan istihdama yönelik ilgisi, Avrupa Ġstihdam Stratejisi'nin temellerinin oluģturulduğu 1994 tarihli Essen Zirvesi ve Amsterdam AntlaĢması'yla önemini artırarak sürdürmüģtür. Avrupa Birliği'nin 10 yıllık büyüme stratejisini ortaya koyan 159

160 Avrupa 2020 Stratejisi'nde güçlü, sürdürülebilir ve yeni iģler yaratılmasına, yoksulluğun azaltılmasına iliģkin güçlü bir vurguyla kapsayıcı bir büyüme öngörülmüģtür. Söz konusu stratejide belirtilen beģ iddialı hedeften biri20-64 yaģ grubu için istihdam oranının % 75 seviyesine yükseltilmesidir. Dünyada iģsizlik oranının artmasına paralel olarak aktif içerme yaklaģımının da kabul görmesiyle son yıllarda iģsizliğin toplumsal maliyeti daha da güçlü bir içerik kazanmıģtır. GeliĢmiĢ ülkelerde yüksek iģsizlik oranlarını beraberinde getiren küresel ekonomik kriz, iģsizlikle mücadele ve alternatif yollarla istihdamı geliģtirme politikalarına yönelik ilgiyi artırmıģtır. ILO verilerine göre 2012 yılı itibariyle dünya genelinde 197,3 milyon iģsiz bulunmaktadır. Bu sayı2007 yılı verisinin yaklaģık 20 milyon üzerindedir yılında sıçrama kaydeden iģsizlik oranı 2010 yılına gelindiğinde ABD de son 20 yılın en yüksek düzeyi olan %9,6 ya ulaģırken AB genelinde %9,7 olarak gerçekleģmiģtir. Küresel ekonomik krizle birlikte artan iģsizlikte, iģgücü piyasasında genel olarak dezavantajlı konumda bulunan kadın ve gençlerin payının daha da arttığı görülmektedir. AB de genç iģsizlik oranı, ekonomik krizin baģlangıcından itibaren sürekli olarak artıģ göstermiģ ve 2012 yılı itibariyle %22,8 düzeyine ulaģmıģtır. AB ve üye ülkeler baģta olmak üzere bazı ülkeler, genç istihdamını artırmaya yönelik özel programlar uygulamaya koymuģtur. GeliĢmiĢ ve geliģmekte olan ülkelerde kriz öncesi süreçte iģgücü piyasalarında esnekliğin artırılması ve aktif iģgücü piyasası politikaları ile iģgücünün mesleki niteliğinin geliģtirilmesi üzerine yoğunlaģan istihdam politikaları, krizle birlikte istihdamı korumaya yönelik tedbirlerle desteklenmiģtir. Krizden etkilenen ülkelerin çoğunda hükümetler, yürürlüğe koydukları ekonomik canlanma paketleri ile piyasaya müdahale etmiģ, ayrıca, üretim ve hizmet sunma kapasitesindeki daralmanın iģsizliğe yansımasını baskılamaya yönelik kısa çalıģma uygulamaları, vergi ve ücret dıģı maliyetlerde geçici veya sürekli indirimler, kamu yararına çalıģma programları gibi iģgücü piyasasına yönelik ilave tedbirleri hayata geçirmiģtir. Krizin etkilerinin hissedilmeye baģlandığı 2008 yılıyla birlikte, çoğu ülkeden daha erken aģamada, benzer tedbirler Türkiye de de uygulanmaya baģlamıģtır. Küresel ekonomik krizin Türkiye iģgücü piyasasına etkilerini baskılamaya ve istihdamı korumaya yönelik tedbirler, istihdam paketi olarak isimlendirilen çok boyutlu düzenlemelerle hayata geçirilmiģtir. Ġlki 2008 yılında yürürlüğe giren istihdam paketleri temel olarak çalıģanların istihdam dıģında kalmasını engellemeye yönelik destekler sunma ve yeni istihdamı teģvik etme, bu desteklerin yeterli olmadığı noktada aktif iģgücü piyasası programlarını (AĠPP) devreye sokarak bir taraftan iģsizlerin iģgücü piyasasından uzaklaģmalarını engellerken, diğer taraftan geçici gelir desteği sağlayarak iģsizliğin toplumsal maliyetini azaltma perspektifiyle geliģtirilmiģtir. Kısa çalıģma mekanizmasına iģlerlik kazandırılması ile sosyal güvenlik primi iģveren hissesinin 5 puan azaltılması, istihdamı korumaya yönelik olarak öne çıkan tedbirlerdir. Ġstihdam paketleri ile ĠĢsizlik Sigortası Fonu'ndan AĠPP için kullanılmak üzere Türkiye ĠĢ Kurumu na (ĠġKUR) kaynak aktarımı düzenlenmiģ, düzenleme ile bu programların kapsamı geniģlemiģ ve yararlanan sayısı önemli oranda artıģ göstermiģtir. GeniĢ anlamda AĠPP kapsamında değerlendirilen ilave istihdamda ücret dıģı iģgücü 160

161 maliyetlerinin azaltılması (istihdam teģviki) ise son yılların en temel iģsizlikle mücadele aracı olarak karģımıza çıkmaktadır. Ġstihdam teģvikleri, öncelikli olarak iģsizlik problemi yüksek boyutlarda olan kadınlar ve gençlere yönelik olarak düzenlenmiģ, sonrasında teģvikin kapsamı iģsizlik sigortasından yararlananları, mesleki eğitim almıģ olanları ve mesleki yeterlilik belgesine sahip olanları da kapsayacak biçimde geniģletilmiģtir. TeĢviklerin, ilave istihdamın yanı sıra kayıt dıģı çalıģanların (avantajlı prim ödeme koģulları dolayısıyla) kayıt altına alınmalarında da etkili olacağı öngörülmüģtür. Ġstihdam teģviklerinin etkileri henüz değerlendirilememiģ olmasına karģın bu husus 10. Kalkınma Planı'nda öngörülen öncelikli dönüģüm programları arasında yer alan iģgücü piyasasının etkinleģtirilmesi programı kapsamında öngörülen çalıģmalar arasında sıralanmıģtır dönemine iliģkin ulusal politika çerçevesini belirleyen Kalkınma Planı'nın amacı, Türkiye nin uluslararası değer zinciri hiyerarģisinde üst basamaklara çıkmıģ, yüksek gelir grubu ülkeler arasına girmiģ ve mutlak yoksulluk sorununu çözmüģ bir ülke haline gelmesi olarak belirlenmiģtir. Planda, bu amaca yönelik olarak belirlenen hedefler ise GSYH nin 1,3 trilyon dolara, kiģi baģına gelirin 16 bin dolara yükseltilmesi; ihracatın 277 milyar dolara çıkarılması ve işsizlik oranının yüzde 7,2 ye düşürülmesi olarak ifade edilmiģtir. ĠĢsizlik oranının 2018 de %7,2 düzeyine çekilmesinin yanı sıra uzun vadeli kalkınma hedefi olarak 2023 yılında bu oranın (literatürde doğal iģsizlik düzeyi olarak kabul edilen) %5 düzeyine düģürülmesinin hedeflendiği de belirtilmektedir. Ġstihdam ve iģgücü piyasalarının geliģtirilmesine yönelik politika çerçevesi ve hedefler, Kalkınma Planı'nın Nitelikli Ġnsan, Güçlü Toplum önceliği altında yer alan Ġstihdam ve ÇalıĢma Hayatı baģlığı altında ele alınmaktadır. Belirtilen politika alanına iliģkin temel amaç, Toplumun tüm kesimlerine insana yaraģır iģ fırsatlarının sunulduğu, iģgücünün niteliğinin yükseltilip etkin kullanıldığı, toplumsal cinsiyet eģitliği ile iģ sağlığı ve güvenliği Ģartlarının iyileģtirildiği ve güvenceli esneklik yaklaģımının benimsendiği bir iģgücü piyasasının oluģturulması olarak ifade edilmiģtir. Bu amaca iliģkin 2018 hedefleri ise; iģsizlik oranının %7,2, gençlerde iģsizlik oranının %13, kayıt dıģı istihdam oranının %30, uzun süreli iģsizlerin toplam iģsizler içindeki payının %18 düzeyine geriletilmesi ile iģgücüne katılım oranının %53,8, istihdam oranının %49, kadın iģgücüne katılım oranının %34,9, ücretli istihdam oranının %70, lise ve üstü eğitimlilerin iģgücü içindeki payının %42 düzeyine ulaģtırılması olarak sıralanmıģtır. Yukarıda sıralanan Plan hedefleri Türkiye iģgücü piyasasının temel sorun ve politika alanlarına temas etmektedir. Küresel krizle birlikte tırmanan iģsizlik, 2012 yılında %9,2 düzeyinde gerçekleģirken iģsizlik oranını belirleyen iģgücüne katılım oranı % 50 ve istihdam oranı %45,4 düzeylerinde kaydedilmiģtir. Ulusal iģgücü piyasası verileri arasında dikkati çeken diğer veriler ise son yıllarda artmasına karģın hala oldukça düģük olan kadınların iģgücüne katılım oranı (%29,5), yüksek genç iģsizlik oranı (%17,5) ve azalma eğilimine karģın oldukça yüksek olan kayıt dıģı istihdam oranıdır (%39). 10. Kalkınma Planı'nda, önceki planlarda bulunmayan bir bölüm olan kurumlar arası etkin koordinasyon ve sorumluluk gerektiren kritik reform alanları için "Öncelikli DönüĢüm Programları" oluģturulmuģtur. "ĠĢgücü Piyasasının EtkinleĢtirilmesi Programı" ile "Temel ve Mesleki Becerileri GeliĢtirme Programı" belirtilen çerçevede 161

162 sıralanan 25 program arasında, istihdam ile doğrudan ilgili programlar olarak yer almaktadır. Ulusal düzeyde istihdamın geliģtirilmesine yönelik bütünlüklü bir strateji çalıģması ÇalıĢma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı koordinasyonunda gerçekleģtirilmiģ, ancak Strateji'nin onaylanma süreci henüz tamamlanmamıģtır. Bununla birlikte istihdam, sosyal ve ekonomik önemi dolayısıyla farklı boyutlarıyla ulusal, bölgesel ve sektörel strateji çalıģmalarına konu olmuģtur İzmir e Bakış 2012 yılı itibariyle Ġzmir de çalıģma çağındaki nüfus , iģgücü ise düzeyindedir. Cinsiyet dağılımına göre Ġzmir iģgücü piyasasında erkek ve erkeklerin yarısından daha az sayıda, kadın yer almaktadır. Türkiye de etkileri 2008 yılında hissedilmeye baģlayan küresel krizden Ġstanbul ve Ġzmir iģgücü piyasaları yoğun olarak etkilenmiģtir döneminde iģgücüne katılım oranı Türkiye genelinde 3, Ġstanbul da 2,3, Ankara da 2,5 puan artarken Son yıllarda kaydedilen art eğilimine karģın kadınların iģgücüne katılım oranı hala yetersizdir. Ġzmir de ise 8,2 puan artıģ göstermiģtir yılına gelindiğinde % 53,4 düzeyine ulaģan bu oran, krizi izleyen süreçte ilk kez sınırlı düzeyde (0,2 puan) geri çekilerek 2012 yılında% 53,2 olarak gerçekleģmiģtir. Ülke genelinde olduğu gibi Ġzmir de de iģgücüne katılım oranının düģük olmasının belirleyicisi kadınların iģgücüne yetersiz katılımıdır. Ġzmir de % 34,3 olan kadın iģgücüne katılım oranı, %29,5 düzeyindeki Türkiye ortalamasından daha yüksek olmasına karģın, %65,6 düzeyindeki AB ortalamasının çok gerisindedir. Bununla birlikte, son yıllarda kadınların iģgücüne katılım oranı eğitim düzeyindeki artıģın ve ekonomik krizin etkisiyle Ġzmir de ülke ortalamasından daha güçlü bir artıģ eğilimindedir. Kadınların toplumsal konumunun güçlenmesi noktasında bu eğilimin korunması önem arz etmektedir döneminde kadın iģgücü artıģının erkeklerden daha düģük kaldığı tek kategori yükseköğretim mezunlarıdır yılı itibariyle bu grupta iģgücüne katılım oranı gerek ülke genelinde (% 70,9) gerekse Ġzmir de (% 69,1) göreli olarak oldukça yüksek olmasına karģın erkekler düzeyinin (% 82,8) 13,7 puan gerisindedir. Bu durum önemli düzeyde nitelikli iģgücünün istihdama katılamadığını göstermektedir. Daha genel bir bakıģ açısıyla, Ġzmir de kadınların 549 bini iģgücüne katılırken, bunun yaklaģık iki katı olan 1 milyon 53 bin kadın katılmamaktadır. ĠĢgücüne dahil olmayan 593 bin kadının (% 56,3), ev iģleriyle meģgul olmaları nedeniyle iģgücüne katılmadığı görülmektedir. Bu veri, kadınları iģgücü piyasasından uzak tutan sosyoekonomik ve kültürel belirleyenlerin titizlikle değerlendirilmesinin önemini ortaya koymaktadır yılında Ġzmir de istihdam 432 bini kadın ve 992 bini erkek olmak üzere toplam bin düzeyinde gerçekleģmiģtir (TÜĠK, 2012) döneminde yıllar itibariyle gerek kadınlarda gerekse erkeklerde artıģ kaydedilen istihdam oranları, küresel 162

163 ekonomik krizin etkisiyle döneminde geri çekilmiģ, krizin ardından toparlanmanın baģladığı dönemindeyse, Türkiye ortalamasının üzerinde artıģ göstermiģtir yılında, Ġzmir istihdam oranı (% 45,5) 2004 sonrası dönemde ilk kez Türkiye ortalamasının (% 45) üzerinde gerçekleģmiģtir. Ancak, 2012 yılı itibariyle istihdam verilerine yansıyan avantajlı durum korunamamıģ ve istihdam oranı % 45,3 düzeyine gerilemiģtir. Ġstanbul istihdam oranına eģit bu oran, Ankara nın 1,4 puan üstünde, Türkiye genelinin 0,1 puan gerisindedir. Ġstihdam oranında kaydedilen gerileyiģte kriz sürecinde artan tarım istihdamında kaydedilen 34 bin kiģilik azalmanın etkili olduğu belirtilebilir yıllarında yakalanan güçlü istihdam artıģı ve bölgenin nitelikli iģgücü potansiyeli, bölge ekonomisinde baģarılı planlama ve kararlı uygulama süreçleriyle birlikte yüksek katma değerli ürün ve hizmet sunumuna geçilmesi durumda önemli kazanımlar elde edilebileceğine iģaret etmektedir. Ġstihdamdaki artıģ ve azalıģla birlikte değerlendirilmesi gereken bir konu, istihdamın niteliği veya kalitesidir. Ġstihdamın kalitesine iliģkin genel kabul gören göstergelerin baģında, kayıt dıģı istihdam oranı gelmektedir. Uzun vadede kayıt dıģı istihdam, ülke genelinde olduğu gibi Ġzmir de de azalma eğilimi göstermektedir. Ekonomik krizi izleyen yıllarda ülke genelinde bu eğilimin (azalan hızla) korunmasına karģın Ġzmir de tersine döndüğü ve 2009 dan itibaren yıllar itibariyle artmaya baģladığı görülmektedir. Ġzmir de 2008 yılında % 27,8 olan kayıt dıģı istihdam oranı, 2011 yılında % 32,9 düzeyine ulaģmıģtır. Bu dönemde kaydedilen istihdam artıģının % 58,2 si kayıt dıģı olarak gerçekleģmiģtir yılı itibariyle kayıt dıģı istihdam oranı yeniden uzun vadeli gerileme eğilimine yönelerek Türkiye düzeyinin yaklaģık 9 puan gerisine % 30,1 düzeyine kadar çekilmiģtir. Bu durum, krizin etkilerinin azalmasına bağlı olarak Ġzmir iģgücü piyasasında normalleģme sürecinin baģladığına iliģkin bir gösterge niteliğindedir. Kayıt dıģı istihdam oranı ülke genelinin önemli oranda gerisinde olmasına karģın tarım dıģı sektörlerde kayıt dıģı istihdam oranı Türkiye ortalaması olan % 24,5 e eģittir. Kayıt dıģı istihdamla mücadele konusunda Ġzmir Sosyal Güvenlik Ġl Müdürlüğü'nün, 20 ilçede bulunan 21 Sosyal Güvenlik Merkezi, ilçelerde çalıģanlarla Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) arasında bir temas yüzeyi yaratması anlamında önem arz etmektedir. Ġl geneline yayılmıģ olan sosyal güvenlik merkezleri, SGK nın kurumsal iģbirlikleri geliģtirerek kayıt dıģı istihdamla mücadele kanallarını güçlendirmesi durumunda önemli lojistik destek sağlayabilecektir. Ġstihdamın kalitesine, insana yakıģır niteliğine iliģkin önemli bir baģka gösterge bölgedeki iģ kazası ve meslek hastalığı düzeyidir. Ġzmir, iģ kazası ve meslek hastalığı düzeyi açısından olumlu göstergelere sahip değildir yılı SGK verilerine göre, ülke genelinde meydana gelen iģ kazasının sı Ġzmir de gerçekleģmiģtir. Belirtilen dönemde Ġzmir, Ġstanbul ve Bursa nın ardından en fazla iģ kazası tespit edilen il olurken 106 sürekli iģ göremezlik vakasıyla altıncı sırada ve 42 ölümlü iģ kazası ile 3. sırada yer almaktadır. Bölge özelinde gerçekleģtirilecek çalıģmalar ve 6331 sayılı ĠĢ Sağlığı ve Güvenliği Kanunu nda düzenlenen tedbirlerin uygulamaya geçirilmesiyle, belirtilen iģ kazası düzeylerinin ve meslek hastalıklarının azaltılması Ġzmir de çalıģma koģullarının iyileģtirilmesi noktasında önem arz etmektedir. Küresel ekonomik krizle birlikte Türkiye ortalamasının üstüne çıkan iģsizlik, Ġzmir iģgücü piyasasının en temel sorunu olarak karģımıza çıkmaktadır yılı itibariyle, 163

164 Krizi izleyen dönemde istihdamda önemli düzeyde artıģ kaydedilmesine karģın bu artıģ iģgücüne katılımdaki artıģı yeterince güçlü Ģekilde karģılayamamıģtır. Ġzmir de 117 bin kadın ve 130 bin erkek olmak üzere toplam 247 bin kiģi iģsizdir. Kriz öncesi süreçte yıllar itibariyle hem oransal hem de sayısal olarak azalan iģsizlik, 2008 yılıyla birlikte artmaya baģlamıģtır döneminde iģsiz sayısının % 70 in üzerinde (105 bin) arttığı görülmektedir. Ġzmir de iģsizlik oranı 2009 yılında bir sıçrama yaģamıģ ve %16,2 düzeyine ulaģmıģ, krizin etkilerindeki hafiflemeyle birlikte izleyen yıllarda gerilemeye baģlamıģtır. ĠĢsizlikteki sıçramayı izleyen dönemde istihdamda da önemli düzeyde artıģ kaydedilmesine karģın bu artıģın iģgücüne katılımdaki (çalıģmak isteyen ve iģ arayan sayısındaki) artıģı yeterince güçlü Ģekilde karģılayamaması, iģsizlik düzeyinin beklendiği oranda gerilememesine neden olmuģtur yılı itibariye % 14,8 düzeyindeki iģsizlik oranı, Ġstanbul (% 11,3), Ankara (% 9,5) ve Türkiye (% 9,2) düzeylerinin oldukça üzerindedir. Bu oranla Ġzmir, Düzey2 bölgeleri içinde ikinci en yüksek iģsizliğe sahip bölge iken AB ölçeğinde bakıldığında, 397 bölge içinde 97. sırada yer almaktadır. Ġlçeler özelinde iģgücü verileri 2000 yılından buyana üretilmemektedir. Bununla birlikte Plan hazırlıkları kapsamında gerçekleģtirilen ilçe ziyaretleri ilçelerin iģgücü görünümüne, öne çıkan ihtiyaç ve beklentilerine bir oranda ıģık tutmuģtur. Ġlçe ziyaretleri, iģsizliğin merkez ilçelerden ziyade kent merkezine uzak olan ilçelerde daha ciddi bir sorun olarak değerlendirildiğine iģaret etmektedir. Bu durum, tarımın ağırlıklı olduğu ilçeler özelinde de değerlendirilebilir. Ülke geneline paralel olarak Ġzmir de de kadınlarda ve gençlerde iģsizlik oranları daha yüksek seyretmektedir yılı verilerine göre kadınlarda % 21,2 olan iģsizlik oranı gençlerde %25,8 düzeyindedir. Ġzmir de iģsizlik riski en yüksek olan grup ise iģsizlik oranı % 34 düzeyine ulaģmıģ olan genç kadınlardır. Ġzmir de iģsizlik düzeyi oldukça yüksek olmasına ve iģsizlerin dörtte birinden fazlasının uzun süreli iģsiz kategorisinde yer almasına karģın iģgücü talebinin karģılanmasında da güçlüklerle karģılaģılmaktadır. ĠġKUR Ġzmir Ġl Müdürlüğü tarafından 2012 yılında gerçekleģtirilen iģgücü piyasası araģtırması sonuçlarına göre Ġzmir de açık iģ oranı %3,6'dır. Aynı araģtırmada dikkat çeken bir baģka bulgu, iģverenlerin % 53,2 sinin ilgili meslekte yeterli beceriye/niteliğe sahip eleman olmamasından dolayı çalıģan temininde güçlükle karģılaģtıklarını belirtmiģ olmasıdır yılı itibariyle alınan açık iģ baģvurularından i karģılanamamıģtır. Bu veriler, Ġzmir iģgücü piyasasında iģsizlik sorununun sadece iģgücü talebi boyutuyla değil aynı zamanda iģgücü arzı boyutuyla da değerlendirilmesi gerektiğine iģaret etmektedir. Talep cephesinden bakıldığında, geleneksel imalat sanayine yönelik iģlerin cazibesini kaybetmekte olduğu değerlendirilmektedir. TÜĠK tarafından gerçekleģtirilen 2011 yılı Nüfus ve Konut AraĢtırması bulgularına göre Ġzmir de engelli 7 bulunmaktadır. Ancak bu engellilerin ne kadarının iģgücüne Nüfus ve Konut AraĢtırması kapsamında engelli, en az bir engeli olan kiģi olarak tanımlanmıģ ve görmede, duymada, konuģmada, yürümede ve merdiven inmede/çıkmada, taģımada ve tutmada, 164

165 katıldığı, ne kadarının iģsiz olduğuna iliģkin herhangi bir veri bulunmamaktadır. Engellilere yönelik doğru politikalar üretebilmek için öncelikle sağlıklı iģgücü verilerinin bulunması, ardından iģ ve meslek bazında beceri gereksinimleri ortaya konularak engel gruplarına yönelik mesleki yönlendirme çerçevesinin belirlenmesi gerekmektedir. Bu çerçevede, bölge düzeyinde engellilerin iģgücü verilerinin düzenli olarak üretilmesi ve takip edilmesi önem arz etmektedir. TÜĠK in 2010 yılında yaptığı bir araģtırmada, engellilerin % 28,7'si iģ bulma olanaklarının artırılması beklentisini dile getirmiģtir. Bu çerçevede ĠġKUR tarafından Ġzmir de 2012 yılı itibariyle 661 i kamuda ve i özel sektörde olmak üzere engelli istihdam edilmiģtir. Bununla birlikte sı özel sektörde, 110 u kamuda olmak üzere toplam engelliye yönelik kontenjan (toplam kontenjanın % 25,5 i) ise doldurulamamıģtır. ASPB, ÇSGB ve ĠġKUR arasında yapılan protokolle ASPB den destek alan ihtiyaç sahiplerinin ĠġKUR a yönlendirilmesi ve en kısa zamanda istihdam edilerek topluma entegrasyonunun sağlanması öngörülmüģtür. Türkiye geneli verileriyle karģılaģtırıldığında, Ġzmir in sosyal yardım alanları istihdama yönlendirme performansının (% 38,8) Türkiye ortalamasının (% 27,3) üzerinde olduğu görülmektedir. Bununla birlikte Ġzmir in bu kapsamda kayıtlı kiģileri mesleki eğitim ve rehabilitasyon kurslarına yönlendirme düzeyi (% 0,2) ile iģe yerleģtirme düzeyinin (% 12,2) göreli olarak yetersiz olduğu dikkat çekmektedir yılı itibariyle Türkiye genelinde AB ülkelerine yapılan ihracatın toplam ihracata oranı % 39 düzeyindeyken Ġzmir de bu oran % 48 olarak gerçekleģmiģtir. Ġzmir ihracatında, ekonomik kriz sonrası resesyon süreci devam eden AB ülkelerinin payının ülke genelinden daha fazla olması dolayısıyla krizin Ġzmir ekonomisine etkisinin de ülke geneline nazaran daha yoğun olacağı öngörülebilir. Bu durum, yoğun olarak AB baģta olmak üzere geliģmiģ Batı ülkelerine ihracat yapılan sektörler ve aynı zamanda iģgücünün sektörel yönlendirmesinden sorumlu kurumlar açısından önemli bir veri olarak ele alınmalıdır. HEDEF 1: ĠĢgücünün sektörel ihtiyaç ve beklentileri karģılama yeterliliği artırılacaktır. Ġzmir de iģgücü piyasasının ihtiyaç duyduğu ve duyacağı alanlar tespit edilerek mesleki ve teknik liseler ile üniversitelerde ilgili alanlarda yeni programlar açılacaktır. Lisans ve lisansüstü programları sektörlerin ihtiyaçları dikkate alınarak yeniden yapılandırılacak, meslek yüksekokullarında, iģletmelerin güncel ara eleman ihtiyaçlarına yönelik, yenilik ve tasarım yönetimi gibi yeni programlar (alan/dallar) açılacaktır. Sektörel ihtiyaçların ve potansiyellerin eğitim planlamalarına zamanında ve doğru Ģekilde yansıması için sektör temsilcileri ile okul, Ġl MEM ve üniversite iģbirliği güçlendirilecektir. Aktif iģgücü politikalarının önemli bileģeni olan iģgücü eğitimleri ve staj programları ile ihtiyaç duyulan alanlarda iģsizlere mesleki beceri ve nitelik kazandırılacaktır. AĠPP lerin yaygınlaģtırılmasına ve istihdama 20 ilçede bulunan Sosyal Güvenlik Merkezleri, çalıģanlarla teması artırma ve kayıt dıģı istihdamı azaltma noktasında önemli imkanlar sunuyor. Kalkınma Çalıştayı, Temmuz 2013 yaģıtlarına göre öğrenmede/basit dört iģlem yapmada/hatırlamada/dikkatini toplamada zorluk yaģayanlar olmak üzere altı grupta sınıflandırılmıģtır. 165

166 katkısının artırılmasına yönelik olarak iģverenlerin bu programlara iliģkin farkındalığı artırılacaktır. Mesleki eğitimde rehberlik hizmetlerinin etkinliği artırılacak, iģ ve meslek danıģmanlarının etkin ve düzenli rol alması sağlanacaktır. Öğrencileri okula güdülemeye yönelik tedbirler alınacaktır. Mesleki eğitim hizmeti sunan kurumlardaki atölyeler, altyapı-donanım açısından güncel teknolojiye uygun hale getirilecektir. Meslek dersi öğretmenlerinin sektör deneyimi kazanması, mesleki ve teknik ortaöğretimde öğrencilerin iģletmelerde uygulama deneyimi kazanmaları kolaylaģtırılacaktır. BaĢarılı uygulama örnekleri farklı platformlarda tanıtılarak uygulamalar yaygınlaģtırılacaktır. ÇalıĢanların sektörlerin değiģen ihtiyaçlarına uyum kabiliyetini geliģtirmeye yönelik yeniden eğitim programları düzenlenecektir. HEDEF 2: Açık iģler ve iģ arayanların eģleģtirilmesi süreçlerinin etkinliği artırılacaktır. EĢleĢtirme sonrası istihdam durumunun takibine yönelik mekanizmalar oluģturulacak, ulaģılan veriler periyodik olarak Ġl Ġstihdam ve Mesleki Eğitim Kurulu na sunulacaktır. Sektör-STKüniversite iģbirliği platformları kurulacak, var olanlar güçlendirilecektir. ĠĢveren ve iģ arayanların iletiģimine imkan sağlayan alternatif platformların oluģturulması desteklenecektir. ĠĢyerleri üniversitelerle doğrudan temasını güçlendirmelidir. İstihdam ve Mesleki Eğitim Çalıştayı, Haziran 2013 Açık iģ alanları farklı kanallarla etkin olarak duyurulacaktır. Sektörel iģgücü arzı ile talebinin uyumlaģtırılmasına yönelik olarak kümeler ve sektör komiteleri ile eğitim ve istihdamdan sorumlu kurumların iģbirliği güçlendirilecektir. Üniversitelerde kariyer merkezlerinin kurulması ve erken sınıflardaki öğrencilerden baģlayarak kariyer yönlendirmesi/danıģmanlığı yapılması sağlanacaktır. ĠĢ ve meslek danıģmanlarının eģleģtirme süreçlerindeki etkinliği artırılacak, etkin iģ arama destek programları uygulanacaktır. Mesleki eğitim öğrencilerine ve iģsizlere yönelik bir algı çalıģması yapılarak sanayiye yönelik iģlerin cazibesi artırılacaktır. ĠĢgücü ihtiyacının yoğun olduğu 1-9 iģçi çalıģtıran iģyerlerinin, özellikle mesleki beceri gerektiren zanaatlarla ilgili mesleklere yönelik iģgücü yetiģtirme hizmetlerinin etkinliği artırılacaktır. Sosyal yardım alanların, istihdama eriģimine yönelik çalıģmaların etkisini artırmak üzere tedbirler geliģtirilecektir. HEDEF 3: Yeni iģ yaratma kapasitesi artırılacak ve bu alanlara yönelik iģgücü yetiģtirilecektir. Ar-Ge ve yenilikçiliğin geliģtirilmesi yoluyla ekonominin yeni ve insana yakıģır iģler yaratma kapasitesi artırılacaktır. ĠĢverenler, esnek çalıģma düzenlemeleri ve düzenlemelerin sosyal Ġzmir de yaģam bizim için iyi ancak çocuklarımız için zor çünkü iģ yok. Vatandaş Toplantısı, Mayıs

167 güvenlik boyutu hakkında bilgilendirilecektir. Ġstihdamı teģvike yönelik düzenlemeler konusunda farkındalık artırılacaktır. Bölgede geliģen ve geliģme potansiyeli güçlü olan sektörlere yönelik iģgücü ihtiyacının yerelden karģılanmasını sağlamak üzere aktif iģgücü programları ve örgün eğitim programları etkin biçimde kullanılacaktır. Bölgede planlanan ve gerçekleģen büyük yatırımların ihtiyaç duyacağı iģgücünü sağlamaya yönelik olarak AĠPP ler etkin biçimde kullanılacaktır. Dünyada hızla geliģen yeģil ekonomilerin, temiz üretim ve sürdürülebilir ürün ve hizmet sunumunun beraberinde getirdiği yeģil iģlerin Ġzmir potansiyeli analiz edilecektir. GeliĢmesi öngörülen yeģil iģlere yönelik iģgücü yetiģtirilecektir. Özellikle kadınlar ve gençler arasında giriģimcilik kültürü geliģtirilecek, giriģimciler teģvik edilecektir. KOSGEB ve SYDV lerin verdikleri iģ kurma desteklerinden en azami biçimde yararlanılması sağlanacaktır. HEDEF 4: Kayıt dıģı istihdamla mücadele kapasitesi artırılacaktır. Bölgede kayıtlı istihdam farkındalığının geliģtirilmesine yönelik araçlar güçlendirilecektir. Kayıtlı istihdamı geliģtirmeye yönelik istihdam teģvikleri, etkin biçimde tanıtılacaktır. ÇalıĢma ve Sosyal Güvenlik ĠletiĢim Merkezi Alo 170 hattının tanıtımı yapılarak kayıt dıģı istihdam Ģikayetleri için kullanımı yaygınlaģtırılacaktır. Kayıtlı istihdamı geliģtirmek üzere, Sosyal Güvenlik Ġl Müdürlüğü ile çatı kuruluģlar ve STK lar arasında iģbirliği mekanizmaları geliģtirilecektir. Sosyal güvenlik denetimlerinin rehberlik rolü güçlendirilecektir. Ġlçelere dağılmıģ 21 Sosyal Güvenlik Merkezi'nin kayıt dıģılığın maliyetini öne çıkaran farkındalık artırma çalıģmaları için etkin kullanımı sağlanacaktır. HEDEF 5: ĠĢ sağlığı ve güvenliği koģulları iyileģtirilecektir ĠĢ sağlığı ve güvenliği farkındalığının geliģtirilmesine yönelik çalıģmalar çeģitlendirilecek, farklı kurumların konuyu düzenli olarak gündemde tutmasına yönelik iģbirlikleri geliģtirilecektir. Ġzmir de gerçekleģen iģ kazaları sektörel düzeyde takip edilecek ve düzenli olarak raporlanacaktır. ĠĢ sağlığı ve güvenliği koģullarını geliģtirmeye yönelik çalıģmalarda bu sektörler önceliklendirilecektir. ĠĢ kazaları ve meslek hastalıkları ile kayıt dıģı istihdam arasındaki iliģki bölgesel ölçekte analiz edilecektir. ÇalıĢanlara ve iģyeri yöneticilerine yönelik olarak, iģ sağlığı ve güvenliği mevzuatına iliģkin düzenli bilgilendirme çalıģmaları gerçekleģtirilecektir. HEDEF 6: Özel politika gerektiren grupların istihdamı artırılacaktır ĠĢ ve meslek danıģmanlığı hizmetleri özel politika gerektiren gruplar özelinde geliģtirilecek, danıģmanların bu gruplar özelinde uzmanlaģmasının sağlanacaktır. Gençlerde giriģimci becerilerinin geliģtirilmesine yönelik eğitim, yarıģma, farkındalık çalıģmaları geliģtirilecektir. 167

168 Ġzmir de engellilerin mesleki eğitimine yönelik iģ okulları yetersiz. Bu okulların sayısı artırılmalıdır. İstihdam ve Mesleki Eğitim Çalıştayı, Haziran 2013 Engellilere mesleki beceri kazandırmaya ve giriģimciliğe yönlendirmeye yönelik entegre programlar geliģtirilecektir. Kadınların mesleki becerilerini geliģtirmeye yönelik eğitim programlarının etkileri değerlendirilecek, programlarda gerekli değiģiklikler ya da desteklemeler gerçekleģtirilecektir. Kadın giriģimciliğinin güçlendirilmesine yönelik destek mekanizmaları oluģturulacaktır. Toplumsal cinsiyet eģitliği konusunda farkındalık artırılacaktır. Engel grupları ve yerleģim yeri bilgilerini içeren engelli envanteri oluģturulacaktır. Engel grupları bazında uygun olmayan iģler belirlenecek, iģe yönlendirmede belirlenen çerçeve dikkate alınacaktır. Engellilere yönelik mesleki eğitimlerin iģgücü piyasası ihtiyaçlarını karģılama düzeyinin artırılmasına yönelik olarak ilgili kurumlar ile sektör temsilcilerinin iģbirliği geliģtirilecektir. Engelli istihdamını geliģtirmeye yönelik teģvik düzenlemeleri etkin olarak tanıtılacaktır. Engellilerin korumalı iģyerlerinde istihdamı ile iģyerlerinde destekli istihdamına yönelik uygulamalar desteklenecektir. Bu uygulamalar düzenli olarak izlenecektir. BaĢarılı korumalı ve destekli engelli istihdamı uygulamalarını yaygınlaģtırmaya yönelik çalıģmalar gerçekleģtirilecektir. Kadınların iģgücü piyasasına entegrasyonunun önündeki engeller kaldırılarak ve kadın istihdamı, kadın giriģimciliği önceliklendirilerek iģgücüne katılım oranında son yıllarda kaydedilen artıģ eğiliminin sürmesi sağlanacaktır. Bu çerçevede, farkındalık artırma çalıģmalarının ilgili kurumlar tarafından koordineli olarak gerçekleģtirilmesi, özellikle yaģlı, çocuk ve engelli bakım hizmetlerinin yaygınlaģtırılarak eriģilebilirliğinin artırılması, mesleki beceri kazandırmaya ve geliģtirmeye yönelik hayat boyu öğrenme ve aktif iģgücü programlarının kadın katılımı önceliklendirilerek uygulanması sağlanacaktır. Ġzmir iģgücü piyasasının nitelikli iģgücü ihtiyacı göz önünde bulundurularak yüksek eğitimli kadınların iģgücüne giriģimci yahut ücretli olarak katılımını artırmaya yönelik çalıģmalar yapılacaktır. Ġstihdam ve sosyal yardım iliģkisinin güçlendirilmesine yönelik olarak merkezi düzeyde gerçekleģtirilen politikaların Ġzmir uygulamasının izleme mekanizması oluģturulacaktır. Sosyal yardım alanların istihdama kazandırılması durumu, ĠĠMEK tarafından düzenli olarak değerlendirilecektir. Sosyal yardım alanların istihdama kazandırılması sürecinin etkinliğini artıracak araçlar geliģtirilecektir. NO 1 HEDEF ĠĢgücünün sektörel ihtiyaç ve beklentileri karģılama yeterliliği artırılacaktır. Kısa (3yıl) Uygulama Dönemi Orta (5 yıl) Uzun (10 yıl) 2 Açık iģler ve iģ arayanların eģleģtirilmesi süreçlerinin etkinliği 168

169 artırılacaktır. 3 Yeni iģ yaratma kapasitesinin artırılacak ve bu alanlara yönelik iģgücü yetiģtirilecektir. 4 Kayıt dıģı istihdamla mücadele kapasitesi artırılacaktır. 5 ĠĢ sağlığı ve güvenliği koģulları iyileģtirilecektir. 6 Özel politika gerektiren grupların istihdamı artırılacaktır TOPLUMSAL UYUM İÇİN SOSYAL İÇERME Güçlü toplum ancak tüm birey ve toplumsal kesimlerin ayrımsız olarak mevcut ekonomik, sosyal, kültürel ve kurumsal fırsatlara eriģebildiği ve hiçbir kesimin herhangi bir nedenden ötürü bu süreçten dıģlanmadığı, dolaylı yoldan da olsa dıģarıda kalmadığı bir toplumsal çerçeveyle elde edilebilir. Bu noktada özellikle kadınlar, genç iģsizler, engelliler, yaģlılar, yoksullar, göçle gelenler gibi toplumsal kesimlerin Öncelik 1 Herkes için Kaliteli Eğitim GELİŞME EKSENİ III: GÜÇLÜ TOPLUM Öncelik 2 Yüksek İstihdam Kapasitesi Öncelik 3 Toplumsal Uyum için Sosyal İçerme Öncelik 4 İyi Yönetişim ve Güçlü Sivil Toplum birbirinden farklı ya da benzer dezavantajlarının ortadan kaldırılması ve bu kesimlerin sosyal içerme politikaları üzerinden toplumun eģit ve üretken bireyleri olması amaçlanmaktadır. Sosyal içermeye yönelik politikalarda yenilikçi ve katılımcı yöntemler üzerinden söz konusu kesimlerin -taģıdıkları üretken potansiyeli de harekete geçirerek- toplumla bütünleģmeleri, bu kesimlerin salt edilgen bir hizmet alıcı olmak yerine toplumun üretken, onurlu ve eģit unsurları olmaları, böylece güçlü bir topluma giden yolda katkı sunmaları amaçlanmaktadır yılından beri UNDP'nin her yıl yayımladığı Ġnsani GeliĢim Raporları'nda küresel en üst ifadesini bulan bu yaklaģım bireylerin önündeki fırsatların zenginleştirilmesi ve kapasitelerinin artırılması yoluyla hayatlarını değer verdikleri şekilde yaşayabilmeleri, temel insan haklarını kullanabilmeleri olarak tanımlanabilir. 10. Kalkınma Planı'nın 'Nitelikli Ġnsan ve Güçlü Toplum' geliģme ekseni altında "kalkınmanın amacı toplumun refahını artırmak, hayat standardını yükseltmek, temel hak ve özgürlükler zemininde adil, güvenli ve huzurlu bir yaşam ortamı tesis etmek" olarak tanımlanmıģ, "insanı odak alan bu anlayışın kalkınma sürecine herkesin ve her yörenin katılımını azami düzeye çıkarmayı, kalkınmanın sonuçlarından herkesin daha adil bir şekilde pay almasını hedeflediği" belirtilmiģtir. 169

170 10. Kalkınma Planı'nın amaçlarına ulaģılabilmesi açısından önem taģıyan, temel yapısal sorunlara çözüm olabilecek kritik reform alanları için 'Öncelikli DönüĢüm Programları' tasarlanmıģtır. Bunlar arasında 'ĠĢgücü Piyasasının EtkinleĢtirilmesi', 'Kayıt DıĢı Ekonominin Azaltılması', 'Temel ve Mesleki Becerileri GeliĢtirme', 'Ailenin ve Dinamik Nüfus Yapısının Korunması', 'Yerelde Kurumsal Kapasitenin Güçlendirilmesi' gibi baģlıklarla ifade edilen birçoğunda baģta kadınlar, genç iģsizler, engelliler, yaģlılar, yoksullar, göçle gelenler gibi toplumsal kesimler olmak üzere toplumun genelini oluģturan tüm birey ve kesimlerin eğitimden istihdama, sosyal hizmetlerden sağlığa, kurumsal hizmetlere birçok alanda sosyal içermelerine yönelik öncelik ve eylem önerileri geliģtirilmiģtir İzmir e Bakış Her ne kadar illeri ve/veya bölgeleri çeģitli sosyoekonomik geliģmiģlik kriterleri bakımından sıralayan çalıģmalarda ülkemizin en geliģmiģ illerinden biri olsa da Ġzmir, diğer metropoller gibi yoğun kentleģme, kırsal alanlarda sosyoekonomik olanakların daralması, yoğun göç, çarpık kentleģme, engellilik, toplumsal cinsiyet eģitsizliği, yaģlanan nüfus, genç iģsizlik gibi birçok konuda önemli yapısal sorunlara sahne olmaktadır. Özellikle kadınlar, genç iģsizler, engelliler, göç edenler, yaģlılar ve yoksullar gibi dezavantajlı kesimlerin ekonomik, sosyal, kültürel, kurumsal olanaklara eriģmede yaģadığı dezavantajlar bu tablo karģısında derinleģmekte, bu kesimlere yönelik sunulan hizmetlerin etkinliği daha da önemli hale gelmektedir. Bu dezavantajlı kesimlerin Ġzmir'de mevcut tüm ekonomik, sosyal, kültürel ve kurumsal olanaklara eriģimini geliģtirmek bakımından daha detaylı bir bakıģ gerektiğinde ilk olarak Ġzmir'in nüfus yoğunluğunun Türkiye ortalamasından belirgin oranda yüksek olması bir tür sorun ve risk alanı olarak tanımlanabilir. Bu durum özellikle kentsel alanlarda ve kentsel dönüģüm sürecinde nüfus yoğunluğunu derinleģtirmekte, yoğun ve çarpık kentleģme riskiyle beraber özellikle çocuklar, yaģlılar ve gençlerin belirgin biçimde ihtiyaç duyduğu yeģil alanları, rekreasyon alanlarını, spor alanlarını daha da öncelikli kılmaktadır. Yine Ġzmir'de toplam nüfus içinde Ģehir nüfusu oranı oldukça yüksektir. 1950'li yıllardan beri bir realite olarak devam eden yoğun kentleģme süreci Türkiye gibi Ġzmir'de de kırsal alanlarda yaģayan nüfusu azaltırken, Ģehir nüfusunu artırmaktadır yılı GNS ye göre Türkiye nüfusunun % 34,4 ü Ģehirlerde, % 65,6 sı köy ve beldelerde yaģarken, 2012 yılında Türkiye'de bu oran Ģehirler lehine % 77,28 düzeyine ulaģmıģtır. Aynı yıl Ġzmir'de nüfusun % 91,42'si Ģehirde yaģamaktadır. Bu durum, Türkiye ortalamasının çok üzerinde bir nüfus yoğunluğu ve Ģehir nüfusu bulunan Ġzmir de sağlıklı kentleģme açısından kapsamlı politikaların ivedilikle devreye sokulması gerektiğini göstermektedir. Hızla kentleģen nüfus elbette ülkemiz ölçeğinde bir göç olgusunun da temel iģaretlerindendir. Yine 1950'lerden beri devam eden köyden kente göç olgusuyla sanayinin, iģgücü açığının, gelir olanaklarının daha geliģkin olduğu Ġzmir gibi batı illerine yoğun bir iç göç yaģanmıģtır. Net göç ve net göç hızı verilerine bakıldığında, yıllar boyunca yüksek oranda göç alan illerin baģında Ġzmir olduğu görülmektedir. 170

171 Bu durum son yıllarda Ġzmir özelinde net göç hızında bir yavaģlamaya girse de devam etmektedir yılı GNS ye göre binde 40 civarında olan Ġzmir'in net göç hızı, 2011 itibariyle binde 2,26 oranına gerilemiģtir. Aynı dönemde Ege Bölgesi nde de göç oranı büyük ivme kaybederek binde 22,66 dan binde 0,13'e gerilemiģtir. Bu tablo, hem Ege Bölgesi'nin, hem Ġzmir'in göç çekme kapasitesinde bir daralma yaģandığını gösterebilir. Ġzmir açısından göç olgusu yalnızca ulusal ölçekte değil, Ġzmir'in kırsal ilçelerinden kent merkezlerine de gözlenmektedir. Özellikle tarımda makineleģme, veraset nedeniyle arazi mülkiyetlerinin parçalanması, kırsalda iģ olanaklarının daralması gibi nedenlerle Ġzmir'in kırsal ilçelerinden de kent merkezi ve diğer metropollere göç yaģanmaktadır. Öte yandan, Ġzmir'in doğurganlık hızı, medyan yaģ ve yaģ grupları dağılımı da çarpıcı tespitler sunmaktadır. Ülkemizde son 50 yılda doğurganlık hızı 6,9 çocuktan 2,03 çocuğa düģerken, doğuģta beklenen yaģam süresi 43,6 yıldan 74,5 yıla yükselmiģtir. Bu tablo doğal olarak yaģlanan bir nüfus gerçeğini giderek daha belirgin biçimde gözler önüne sermektedir. Bu durum genel olarak ülkenin batısı ve Ġzmir özelinde daha da belirginleģmektedir yılında medyan yaģ değeri Türkiye de 24,83 iken Ege Bölgesi nde 28,34 ve Ġzmir'de 28,77 olarak belirlenmiģtir yılında ise Ġzmir 34,1 medyan yaģ ile Ege Bölgesi (33,8) ve Türkiye (30,07) değerlerinin üzerindedir. YaĢ grupları dağılımı bakımından Ġzmir nüfusu incelendiğinde de 2012 yılında Ġzmir'de genç nüfusun (0-14 yaģ grubu) toplam nüfus içindeki oranı % 19,5 ile Türkiye oranının (% 24,9) altındadır. Öte yandan, 65 üstü yaģ grubunun toplam nüfus içerisindeki oranı % 9,1 ile ülke ortalamasının (% 7,5) üzerindedir. Bu da Ġzmir'de genç nüfusun ülke geneline göre daha az, yaģlı nüfusun ise daha fazla olduğunu gözler önüne sermektedir yılı ADNKS verilerine göre Ġzmir 34,1 medyan yaģ ile Ege Bölgesi (33,8) ve Türkiye (30,07) değerlerinin üzerindedir. YaĢlı nüfusa yönelik hizmetler geliģtirilmelidir. Kente göç, tarımdaki daralma, hizmet sektörünün geniģlemesi gibi süreçlere paralel biçimde aslında küresel bir eğilim olarak kendini gösteren yaģlanma eğilimi özellikle kentleģme, ulaģım, sağlık, eğitim, yaygın eğitim, yaģam boyu öğrenme, yaģlı bakımı ve sosyal hizmet gibi politika baģlıklarında yaģlanan nüfusun spesifik ihtiyaçlarının daha net tanımlanması, bu kesimin yaģlılığı üretken bireyler olarak geçirebilmesi için gerekli koģulların sağlanması gibi kimi öncelikleri karģımıza çıkarmaktadır. YaĢlanan nüfus olgusu hanehalkı büyüklüğündeki daralma eğilimiyle birleģtiğinde durum daha kritik bir hal almaktadır. Tıpkı kentleģme, yaģlanma eğilimlerinde olduğu gibi hanehalkı büyüklüğü verilerinde de küresel bir daralmadan bahsedilebilir. Bir baģka deyiģle bu süreçler nüfusu artık daha az sayıda bireyi içeren hanehalkı içinde yaģamaya sürüklemektedir. 171

172 Ġzmir de, yaģlı nüfusa hizmet veren huzurevleri mekânsal olarak kent merkezi ve batı aksında yoğunlaģmıģtır. Bunun yanında özel hizmet gruplarına yönelik tesisler, çoğunlukla kent merkezinde bulunmaktadır. 172

173 Harita 22: Sosyal Hizmet Tesisleri 173

174 2000 GNS verilerine göre Türkiye de ortalama hanehalkı büyüklüğü 4,5'tur. Bu oran Ege Bölgesi nde 3,81 ve Ġzmir'de 3,58 dir ADNKS verilerine göre ortalama hanehalkı büyüklüğü bu üç düzeyde de gerilemiģ ve Türkiye'de 3,76'ya, Ege Bölgesi'nde 3,24'e ve Ġzmir'de ise 3,2 düzeyine düģmüģtür. YaĢlanan nüfusun giderek daha fazla yalnız yaģaması, hem kentsel, hem kırsal alanlarda ilgili kurumların bu kesime yönelik sağlık, sosyal hizmet gibi politika baģlıklarında hizmetlerini tasarlayıp uygularken dikkate alınmalıdır. Gerek aktif yaģlanmanın sağlanması gerekse çocukların ve gençlerin sağlıklı geliģimi açısından spor yapma imkanlarının geliģtirilmesi ve tüm yaģ gruplarında spor alıģkanlığının kazandırılması önemli bir ihtiyaç olarak karģımıza çıkmaktadır. Ġzmir, coğrafi koģulları ve iklimi dolayısıyla doğa ve özellikle su sporları için büyük potansiyele sahip olmasına karģın bu potansiyelden yeterince yararlanılamadığı bilinmektedir. Sporun; sağlık sorunlarının azaltılmasından gençler arasındaki suç oranlarının düģürülmesine, toplumsal bütünleģmenin sağlanmasına ve kent kültürünün geliģtirilmesine kadar geniģ bir çerçevede değerlendirilebilecek olumlu etkilerini geliģtirmek üzere doğa ve salon sporlarına yönelik farkındalık, motivasyon ve eriģim olanaklarının artırılması önem taģımaktadır. 15 yaģ ve üzeri okuma yazma bilmeyen nüfusun oranı Ġzmir'de 2011 verilerine göre % 2,67 olup Türkiye oranının (% 5,89) altındadır. Ancak meseleye toplumsal cinsiyet eģitliği açısından bakıldığında, söz konusu kesim içinde okuma yazma bilmeyen kadınların sayısının gerek Ġzmir, gerekse Türkiye'de okuma yazma bilmeyen erkeklerin sayısına kıyasla yaklaģık 4 kat fazla olduğu gözlerden kaçmamalıdır. Eğitime eriģim olanakları konusuna toplumsal cinsiyet eģitliği açısından bakıldığında da Türkiye genelinde kadınların okullaģma oranı erkeklerin gerisindedir. Türkiye de 2010 yılı 25 yaģ ve üstü nüfus içinde ortaöğretim ve üzeri eğitim alanların oranı erkeklerde % 46,7 iken bu oran kadınlarda yalnızca % 27,1 düzeyindedir. Bu oran UNDP verilerine göre kadınlarda Avrupa (% 78) ve Orta Asya (% 83,3) ortalamasından oldukça düģük olup yakın komģumuz Ġran ve Bulgaristan gibi ülkelerin performansının da çok gerisindedir. Ancak bu tablonun Ġzmir özelinde ilk ve ortaöğretim düzeylerinde okullaģma oranı bakımından toplumsal cinsiyet eģitliği lehine olduğu görülebilir MEB verilerine göre Ġzmir de ortaöğretimde kadınların okullaģma oranı (% 77,51) erkeklerden (% 73,64) daha iyi konumdadır. Ġlköğretim düzeyinde de her iki cinsiyet açısından okullaģma oranları % 99'un üzerindedir. Özel eğitim kapsamında öğretim yılı kapsamında Ġzmir'de anaokulu, anasınıfı, ilköğretim düzeyinde 22 resmi okulda öğrenci, 23 özel okulda 430 öğrenci olmak üzere toplamda zihinsel ve bedensel engelli öğrenciye hizmet Ġzmir de zihinsel, bedensel engelliler vb. tüm özel öğretim grupları için birimlerin okullaģma oranı, temel eriģim vb. verilere dayalı bir planlamayla kapasitelerinin artırılması ve niteliğinin iyileģtirilmesi gerekmektedir. 174

175 verilmiģtir. Ġlköğretim okulları bünyesindeki özel alt sınıflarda toplam öğrenciye, 119 özel eğitim ve rehabilitasyon merkezinde ise öğrenciye hizmet verilmiģtir. Ġzmir Ġl MEM verilerine göre 2012 yılında Ġzmir de üstün veya özel yeteneklilere hizmet veren iki Bilim ve Sanat Merkezi bulunmakta ve toplam 721 öğrenciye eğitim verilmektedir. Ancak baģta zihinsel, bedensel engelliler olmak üzere üstün zekalı ve yetenekli öğrenciler de dahil tüm özel öğretim gruplarına yönelik özel eğitim hizmeti üreten birimlerin okullaģma oranı, temel eriģim verileri vb. verilere dayalı doğru bir planlamayla kapasitelerinin artırılması ve niteliğinin iyileģtirilmesine ihtiyaç devam etmektedir. Bu kapsamda üniversitelerle özel ihtisas birimlerinin iģbirliği artırılmalı ve toplumsal farkındalık çalıģmalarıyla engelli kesimin okulöncesinden yükseköğretime eğitimin tüm basamaklarında eriģimlerinin desteklenmesi gereklidir. Kadınların iģgücüne katılımı açısından da toplumsal cinsiyet eģitsizliği belirgindir TÜĠK verilerine göre Ġzmir iģgücü piyasasında 1 milyon 122 bin erkek ve 549 bin kadın yer almaktadır. Bu durumda, Ġzmir'de çalıģma çağındaki kadınlar arasından iģgücüne dahil olanların yaklaģık iki katı, yani 1 milyon 53 bin kadının iģgücüne dahil olmadığı görülmektedir. Kadınların iģgücüne dahil olmasının önündeki en büyük engellerden biri, hanehalkı iģgücü anketi verilerine göre aile ve annelik kaynaklı meģguliyetlerdir. Ġzmir'de iģgücüne dahil olamayan 1 milyon 53 bin kadın arasından 593 bini, bir baģka deyiģle % 56,3'ü bu gerekçeyi beyan etmektedir. Bu durum, kadınların iģgücüne katılımını desteklemeye yönelik politikaların kadınların annelik ve aile içindeki meģguliyetleri göz önüne alınarak geliģtirilmesi gerektiğini göstermektedir yılında Ġzmir de iģgücüne katılım oranı erkeklerde % 72,9 ve kadınlarda % 34,3 düzeyine ulaģabilmiģtir. Kadınların iģgücüne katılma oranı Ġzmir'de Türkiye ortalamasından yüksek olsa da dünya ortalamasının çok gerisindedir. Buna karģın, son yıllarda erkeklerin iģgücüne katılma oranına kıyasla kadınlarda bu oranın artıģ eğilimi gösterdiği bilinmektedir. Ancak bu artıģın, ekonomik krizin etkisine paralel biçimde eğitim seviyesi bakımından en çok lise altı eğitimlilerde yaģandığı dikkate alınmalıdır döneminde Ġzmir'de lise altı eğitim düzeyinde 115 bin kadın ve 94 bin erkek iģgücüne katılmıģtır. Bir baģka deyiģle, son yıllarda Ġzmir'de kadınlar iģgücüne erkeklere kıyasla daha hızlı katılım sağlıyor olsalar da bu katılım büyük oranda daha ucuz iģgücü ve niteliksiz istihdam koģullarında gerçekleģmektedir. Ġzmir'de kadınlarda ve yaģ grubu gençlerde iģsizliğin Türkiye'ye paralel biçimde çok yüksek olduğu gözlenmektedir. Kadınlarda iģsizlik oranı Ġzmir'de % 21,2 ile erkeklerin (% 11,6) çok üzerindedir. Bu oran, % 10,8 olan ülke ortalamasından da çok fazladır. Bir baģka deyiģle, 175 Ġzmir'de genç iģsizlik oranı % 25,8 ile genel iģsizlik oranının 11 puan üzerindedir. Bu oran Türkiye'deki genç iģsizlik oranının da (% 17,5) çok üzerindedir. Genç iģsizlik oranı genç kadınlar arasında ise % 34 düzeyindedir.

176 Ġzmir'de kadınların beģte birinden fazlası iģsizdir. Ġzmir'de genç iģsizlik oranı % 25,8 ile genel iģsizlik oranının 11 puan üzerindedir. Bu oran Türkiye'deki genç iģsizlik oranının da (% 17,5) çok üzerindedir. Ġzmir'de 2012 yılı verilerine göre genç iģsizlik oranı genç kadınlar arasında ise % 34 düzeyine yükselmiģtir döneminde iģsizlik oranında en yüksek artıģ da bu grupta gerçekleģmiģtir Ġzmir'de engellilerin toplumla sağlıklı biçimde bütünleģebilmesi için ulusal, bölgesel ve yerel düzeyde çok daha derinlemesine analizlere ihtiyaç büyüktür. TÜĠK tarafından gerçekleģtirilen 2011 Nüfus ve Konut AraĢtırması'na göre Türkiye de , Ġzmir de engelli bulunmaktadır. Buna göre Ġzmir genel nüfusuna paralel biçimde Türkiye de en fazla engelliye sahip üçüncü il konumundadır. Engel gruplarındaki yoğunlaģma da Türkiye geneliyle paraleldir. Bu çalıģmaya göre Ġzmir de engelliler arasında en büyük paya sahip olan grup % 3 ile taģımada veya tutmada zorluk yaģayanlardır. Bunu % 2,6 ile merdiven çıkmada-inmede zorluk yaģayanlar, % 1,3 ile yaģıtlarına göre öğrenmede ve basit dört iģlem yapmada, hatırlamada, dikkatini toplamada zorluk yaģayanlar takip etmektedir. Ulusal Özürlüler Veri Tabanı na kayıtlı bulunan engelli bireylerin günlük yaģamdaki sorun ve beklentilerini tespit etmeye yönelik TÜĠK tarafından 2010 yılında gerçekleģtirilen Özürlülerin Sorun ve Beklentileri AraĢtırması'nda sisteme kayıtlı engellilerin kamu kurum ve kuruluģlarından beklentileri sıralamasında % 85,7 ile sosyal yardım ve desteklerin artırılması, % 77 ile sağlık hizmetlerinin iyileģtirilmesi, % 40,4 ile bakım hizmetlerinin iyileģtirilmesi ve yaygınlaģtırılması, % 28,7 ile iģ bulma olanaklarının artırılması beklentisi dile getirilmiģtir. Engellilerin istihdam olanaklarına dair beklentisinin söz konusu araģtırmada en düģük beklenti olarak çıkması ilginçtir. Bu noktada engellilere yönelik iģ bulma olanaklarının iģlerliği sorgulanabilir sayılı ĠĢ Kanunu nda düzenlenmiģ olan engelli istihdam etme yükümlülüğü kapsamında ĠġKUR'un yürüttüğü hizmet istatistiklerine bakıldığında Ġzmir de 2012 yılında 661 i kamuda, i özel sektörde olmak üzere engelliye istihdam sağlandığı bilinmektedir. Ancak sı özel sektörde ve 110 u kamuda olmak üzere toplam engelliye yönelik kontenjanın (toplam kontenjanın % 25,5 inin) doldurulamadığı görülmektedir. % 25'in üzerindeki bu yüksek boģ kontenjanın engellilerin yetersiz istihdam düzeyine iliģkin nedenlerle birlikte incelenmesi ve söz konusu politikaların buna göre yürütülmesi gerekmektedir. Özellikle ĠBB'nin 21 ilçeyi kapsayan Coğrafi Bilgi Sistemi gibi Ġzmir'de engellilik, yoksulluk, gelir düzeyi vb. alanlarda sosyal içermeyle birebir bağlantılı konuları yerel düzeyde analiz etmeye yarayacak güncel veritabanlarının etkinleģtirilmesi, ilgili kurumlar arasında paylaģılması ve güncellenmesi gerekmektedir. 176

177 HEDEF 1: Göç olgusu, gelir dağılımı ve yoksulluk bölgesel düzeyde araģtırılacak, izlenecek ve uygun müdahale araçları geliģtirilecektir. Ġzmir'de göç olgusuna yönelik sosyoekonomik ve sosyokültürel araģtırmalar yapılacaktır. Ġzmir'de göç edenlerin il içindeki mekansal dağılımı, sosyoekonomik ve sosyokültürel nitelikleri, spesifik ihtiyaç analizleri vb. yerel ve bölgesel istatistikler güncellenecek, geliģtirilecektir. Bu noktada özellikle yerel yönetimler ve il müdürlükleri gibi kamu kurumları ve üniversiteler baģta olmak üzere ilgili tüm kurumların göçle ilgili yürüttükleri kendi faaliyetleri için kullandıkları veritabanları güncellenecek, söz konusu veritabanları arasında eģgüdüm ve bilgi paylaģımı sağlanacaktır. Ġzmir'de gelir dağılımı ve yoksullukla ilgili yerel ve bölgesel düzeyde etkin, güncel ve karģılaģtırılabilir verilere dayalı araģtırmalar yapılacaktır. Bölgesel yoksulluk haritası hazırlanarak ilde gelir dağılımı ve yoksulluğun mekansal dağılımı tespit edilecektir. Ġzmir'de gelir dağılımı ve yoksullukla ilgili tüm kurumların veritabanları güncellenecek, bunlar eģgüdüm ve bilgi paylaģımı sağlanacaktır. HEDEF 2: Sosyal yardımların etkinliği yardım bağımlılığını da engelleyecek biçimde artırılacaktır. Ġzmir'de il genelinde yoksullukla mücadele politikaları kapsamında sosyal yardım dağıtan ve istatistik üreten kurumların veritabanları güncellenecek, eģgüdüm ve bilgi paylaģımı sağlanacaktır. Yoksulluğun niteliğine uygun sosyal yardım uygulamaları tasarlanacaktır. Sosyal yardımların baģvuru süreçlerini hedef kitlenin kullanımına daha uygun hale getirmek için kolaylaģtırılacak, değerlendirme süreçleri kurumsallaģtırılacaktır. Sosyal yardım dağıtan kurumların kurumsal ve hizmet kapasitesi geliģtirilecektir. Sosyal yardımlara bağımlılık oluģmaması için sosyal yardım dağıtan kurumlar ile istihdam sağlayıcı kurumlar arasında eģgüdüm ve iģbirliği geliģtirilecektir. ĠĢ ve meslek danıģmanlarının konuya iliģkin duyarlılığı artırılacaktır. Ġstihdam ve sosyal yardım iliģkisinin güçlendirilmesine yönelik olarak merkezi düzeyde gerçekleģtirilen politikaların Ġzmir uygulamasını izleme mekanizmaları oluģturulacaktır. HEDEF 3: Engelli ve yaģlılara yönelik bakım hizmetlerinin etkinliği ve eriģilebilirliği artırılacaktır YaĢlı nüfus oranının daha yüksek olduğu ilçeler baģta olmak üzere yaģlılara yönelik bakım hizmetleri yaygınlaģtırılacak ve hizmet kapasitesi (insan kaynakları, mesleki yeterlilik, teknik kapasite, toplam birim kapasitesi, vb.) artırılacaktır. Özellikle engelli ve bakıma muhtaç yaģlıların söz konusu hizmetlere eriģimi kolaylaģtırılacaktır. Engelli ve yaģlılara yönelik bakım hizmetleri konusunda nitelikli iģgücü yetiģtirilmesine yönelik olarak mesleki eğitim kurumları ile istihdam sağlayıcı kurumlar arasında iģbirliği ve eģgüdüm sağlanacaktır. 177

178 HEDEF 4: Göçle gelenler, engelliler ve yaģlılar gibi özel politika gerektiren grupların sosyal, kültürel ve ekonomik yaģama aktif katılımları desteklenecektir Kadınlar, genç iģsizler, engelliler, göç edenler, yaģlılar ve yoksullar gibi kesimlerin ekonomik, sosyal, kültürel, kurumsal olanaklara eriģmede yaģadığı dezavantajları ortadan kaldırarak toplumsal yaģama etkin katılımlarını desteklemek için bölgesel analizler gerçekleģtirilecektir. Kadınlar, genç iģsizler, engelliler, göç edenler, yaģlılar ve yoksullar gibi mevcut ekonomik, sosyal, kültürel, kurumsal olanaklara eriģmede ortak ve çeģitli dezavantajlar yaģayan kesimlerin toplumla bütünleģmesine yönelik toplum içinde dayanıģma, iģbirliği ve anlayıģ kanallarını artıracak, farkındalık oluģturacak iletiģim kampanyaları sürdürülecektir. Bölgesel istihdam stratejisi ve alt çalıģmalarında kadınlar, genç iģsizler, engelliler, göç edenler, yaģlılar ve yoksullar gibi kesimlere uygun iģ ve meslek türleri belirlenecektir. Söz konusu spesifik iģ ve mesleklere yönelik meslek danıģmanlığı hizmetleri geliģtirilecektir. Toplumsal cinsiyet eģitliği konusunda toplumun genelinde farkındalık artırmaya yönelik iletiģim kampanyaları düzenlenecektir. Ġzmir Yerel EĢitlik Eylem Planı'nın izleme mekanizması oluģturulacak, periyodik olarak raporlanacaktır. Kadın istihdamının önündeki en temel engellerden biri olan çocuk kreģ bakım hizmetlerinde ildeki hizmet kapasitesi artırılacaktır. ġiddet mağduru kadınlara yönelik kadın sığınma evlerinin hizmet kapasitesi (insan kaynakları, personelin mesleki yeterliliği, güvenliği, teknik özellikleri, vb.) geliģtirilecektir. Kadın, genç ve engelli giriģimciliğinin güçlendirilmesine yönelik destek mekanizmalarının oluģturulacak, bu kapsamda hizmet üreten kurumların eģgüdüm ve iģbirliği kanalları güçlendirilecektir. Kadınların mesleki niteliklerini geliģtirmeye yönelik eğitim programları geliģtirilecektir. Engellilere mesleki beceri kazandırmaya yönelik entegre programlar geliģtirilecektir. Bu programlar engellilik türü, derecesi vb. kriterlere göre uygulanacaktır. Ġl kapsamında yerel düzeyde güncel, güncellenebilir, karģılaģtırılabilir bir yerel engelli birey veritabanı oluģturulacaktır. Kentsel dönüģüm ve yenileme süreçleri Engelsiz Ġzmir ideali üzerinden engelsiz yaģam alanları olarak geliģtirilecektir. Engellilerin kamusal alanlara ulaģım ve eriģimine yönelik fiziki yetersizlikler en aza indirilecek ve nihai olarak ortadan kaldırılacaktır. Dikili, Bergama, Seferihisar gibi potansiyeli yüksek ve fiziki koģulları uygun ilçelerde engelsiz turizm uygulamaları yaygınlaģtırılacaktır. Kentte yaģayanlar ile göçle gelenler arasındaki önyargıların karģılıklı olarak azaltılması, Ġzmir'in hoģgörülü farklılıklara saygılı ve paylaģımcı bir kent olmasının vurgulanması, göçle gelenlerin sosyal ve kültürel entegrasyonlarının sağlanarak kentlilik ve Ġzmirlilik bilincinin artırılması yönünde toplumun geneline yönelik bilinçlendirme ve farkındalık kampanyaları düzenlenecektir. 178 Bütünleşebilmek kimsenin dışarıda kalmaması demektir. İnsanlar İzmirli olmanın ne demek olduğunu,ancak bütünleşebilirse idrak edebilir. Ortak değer yargıları ancak bu şekilde üretilebilir. (Vatandaş Toplantısı, Mayıs 2013)

179 Çocuk iģçiliğinin Ġzmir ölçeğinde düzenli olarak izlenmesine yönelik kurumsal mekanizmalar geliģtirilecektir. Ġzmir de çocuk iģçiliğinin en kötü biçimleri ortadan kaldırılacaktır. Sosyal yaģama katılımı artırarak toplumsal bütünleģmeyi sağlamak üzere doğa ve salon sporlarına yönelik farkındalık, motivasyon ve eriģim olanakları geliģtirilecektir. YaĢam boyu spor uygulamaları yaygınlaģtırılacaktır. Okul öncesi eğitim ve özel eğitim kurumlarını da içerecek biçimde tüm eğitim düzeylerinde spora yönelik kurumsal olanaklar geliģtirilecektir. Farklılıkların tanınarak kabul edilmesine ve kent kültürünün geliģtirilmesine hizmet eden spor etkinlikleri artırılacaktır. HEDEF 5: Kırsal alanlarda yaģam koģulları ve iģ imkanları geliģtirilecektir. Kırsalda yaģlanan nüfusun sağlık, yaygın eğitim, barınma, ulaģtırma, yaģlı ve hasta bakımı, sosyal hizmet gibi ihtiyaçlarına yönelik hizmet üreten kurumların kapasitesi (insan kaynakları, personelin mesleki yeterliliği, teknik Ģartlar, vb.) geliģtirilecektir. Kırsalda katma değeri yüksek tarımsal faaliyetlere geçilmesi yönünde üretici birlikleri, kooperatifler ve yaygın olarak çiftçilere yönelik eğitimler düzenlenecek, finansal destekler sağlanacaktır. Kırsalda baģta üretici kooperatifler olmak üzere kırsal kesimdeki örgütlenme kapasitesi geliģtirilecek ve üretici örgütleri güçlendirilecektir. Kırsalda tarım dıģı gelir kaynakları sağlanması bakımından ekoturizm, doğa turizmi, köy pansiyonculuğu, otantik ve katma değeri yüksek el sanatları, yerel ürünler gibi tarım dıģı ekonomik faaliyetler desteklenecektir. Tarım ürünlerinin iģlenmesi ve paketlenmesine yönelik tarıma dayalı sanayi geliģtirilecektir. Kırsal alanda e-ticaret olanakları geliģtirilecektir. Kırsalda Ġzmir ve Ege köy hayatı, mimarisi, sokak mimarisi konularında çevre iyileģtirme, restorasyon, restitüsyon çalıģmaları sürdürülecektir. Kırsalda mevcut doğal ve tarihi öneme sahip ören yerleri, doğal gezi alanları vb. yerlerde iģaret tabelaları, ıģıklandırma, park ve tuvalet alanları gibi altyapı iyileģtirmeleri gerçekleģtirilecektir. Kırsalda ulaģım bağlantıları ve tarımsal üretim bölgeleri arasındaki bağlantı yolları iyileģtirilecektir. Kırsal nüfusu kentsel nüfusla bütünleģtiren, aralarındaki diyalogu güçlendiren, her yaģ grubundan kitlelerin dahil olabileceği etkinlik ve projeler uygulanacaktır. NO HEDEF Göç olgusu, gelir dağılımı ve yoksulluk bölgesel düzeyde araģtırılacak, izlenecek ve uygun müdahale araçları geliģtirilecektir. Sosyal yardımların etkinliği yardım bağımlılığını da engelleyecek biçimde artırılacaktır. Engelli ve yaģlılara yönelik bakım hizmetlerinin etkinliği ve eriģilebilirliği artırılacaktır. Kısa (3yıl) Uygulama Dönemi Orta (5 yıl) Uzun (10 yıl) 179

180 4 Göçle gelenler, engelliler ve yaģlılar gibi özel politika gerektiren grupların sosyal, kültürel ve ekonomik yaģama aktif katılımları desteklenecektir 5 Kırsal alanlarda yaģam koģulları ve iģ imkanları geliģtirilecektir İYİ YÖNETİŞİM VE GÜÇLÜ SİVİL TOPLUM 9. Kalkınma Planı çalıģmaları kapsamında oluģturulan Kamuda Ġyi YönetiĢim Özel Ġhtisas Komisyonu raporu yönetiģim konusunda farklı kuruluģlar tarafından yapılan tanımlardan yola çıkarak kapsayıcı bir genel tanım geliģtirmiģtir. YönetiĢim kavramı demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hak ve özgürlüklerine önem veren, katılımcılığın, etkinlik ve etkililiğin, denetimin, yerinden yönetimin, açıklık, saydamlık ve hesap verebilirliğin, kalitenin, liyakatin ve etiğin hakim olduğu, sivil toplumu ön plana çıkaran ve sivil toplum kuruluģlarının geliģmesinin önünü açan, bağımsız iģleyen bir yargı düzenine sahip olan, teknolojideki geliģmelerle uyumlu bir ekonomik ve siyasi düzendir. YönetiĢim anlayıģının en belirgin özelliği kamusal kararların alınmasında ve uygulanmasında merkezi yönetimin egemen ve belirleyici güç olmaktan çıkarak yerel, bölgesel, ulusal ve uluslararası pek çok aktörün sürece dahil edilmesi ve diyalog ortamının oluģturulması, devletin iktidarını baģka güçlerle paylaģması, ayrıca sivil toplum örgütlerinin karar alma süreçlerinde rollerinin artmasıdır. YönetiĢimin temel ilkeleri; katılımcılık, saydamlık, hesap verebilirlik, etkinlik, tutarlılık, adillik ve hukuka bağlılık olarak sıralanabilir. YönetiĢim ve kalkınma yazınında sıklıkla kullanılan bir diğer kavramsa çok düzlemli yönetiģim kavramıdır. Çok düzlemli yönetiģim, merkez, bölgesel ve yerel yönetim kademelerindeki yatay iliģkilere ve bu düzeylerin birbirleriyle iliģkilerinde iyi yönetiģim ilkelerinin hayata geçirilmesine iģaret etmektedir. Bölge düzeyinde iyi yönetiģimi hayata geçirmek için temel unsurların baģında yönetiģim mekanizmaları, planlama ve uygulama süreçleri ve sivil toplum kuruluģlarının etkinlik düzeyi önem taģımaktadır. Onuncu Kalkınma Planı ( ) yönetiģim konusuna doğrudan vurgu yapan bir öncelik getirmemiģtir. Ancak, Nitelikli Ġnsan, Güçlü Toplum ekseni altında Kamuda Stratejik Yönetim önceliğiyle yönetiģim ilkelerinin hayata geçirilmesi hedeflenmiģtir. Bu bölümün temel amacı, kamuda stratejik yönetimin uygulama etkinliğinin artırılması ve hesap verebilirlik anlayıģının, planlamadan izleme ve değerlendirmeye kadar yönetim döngüsünün tüm aģamalarında hayata geçirilmesi olarak belirlenmiģ ve bu amaç doğrultusunda kamu hizmetlerinin hız ve kalitesinin artırılması ile katılımcılık, Ģeffaflık ve vatandaģ memnuniyetinin sağlanması da temel ilkeler olarak ortaya koyulmuģtur. Sivil Toplum KuruluĢları önceliği altındaysa STK lara yönelik politika ve hedefler detaylı bir biçimde ele alınmıģtır. Ayrıca planın, Öncelikli DönüĢüm Programları 180 Öncelik 1 Herkes için Kaliteli Eğitim GELİŞME EKSENİ I: GÜÇLÜ TOPLUM Öncelik 2 Yüksek İstihdam Kapasitesi Öncelik 3 Toplumsal Uyum için Sosyal İçerme Öncelik 4 İyi Yönetişim ve Güçlü Sivil Toplum

181 bölümü altında çerçevesi tanımlanan Yerelde Kurumsal Kapasitenin Güçlendirilmesi Programı yönetiģim ve sivil toplum alanına iliģkin yerel ve bölgesel düzeyde program hedefleri ve performans göstergeleri ortaya koymaktadır. YönetiĢim ve Sivil Toplum konusu Ulusal Kalkınma Planı'nın yanı sıra ulusal ve bölgesel birçok plan, strateji ve politika belgelerinde de ele alınmıģtır İzmir'e Bakış Ġzmir Bölgesi düzeyinde iyi yönetiģim ilkelerinin hayata geçirilmesi amacıyla çok sayıda ve farklı düzeylerde faaliyet gösteren koordinasyon yapıları bulunmaktadır. Ġzmir Kalkınma Ajansı Yönetim Kurulu, Ġzmir in kalkınmasına iliģkin konuların en üst düzeyde ele alındığı ve kararlaģtırıldığı, en önemli yönetiģim yapısıdır. Toplam 8 üyeli kurul, Ġzmir Valisi, Ġzmir BüyükĢehir Belediye BaĢkanı, Ġzmir Ġl Genel Meclisi BaĢkanı, Ġzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu BaĢkanı, Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu BaĢkanı ve Kalkınma Kurulu tarafından, kurul üyeleri arasındaki özel kesim ve/veya sivil toplum kuruluģlarından seçilen 3 temsilciden oluģur. Kalkınma Kurulu ise Ġzmir'in sorunlarını ve fırsatlarını değerlendirme konusunda tavsiye kararlarını oluģturan yapıdır. Kalkınma Kurulu kamu kurumları, özel sektör kuruluģları ve sivil toplum kuruluģları arasından belirlenen toplam 100 kiģiden oluģmaktadır. Kent konseylerinin kuruluģ amaçları, kent yaģamında, kent vizyonunun ve hemģerilik bilincinin geliģtirilmesi, kentin hak ve hukukunun korunması, sürdürülebilir kalkınma, çevreye duyarlılık, sosyal yardımlaģma ve dayanıģma, saydamlık, hesap sorma ve hesap verme, katılım, yönetiģim ve yerinden yönetim ilkelerini hayata geçirmek olarak belirlenmiģtir. Ġzmir Kent Konseyi, bünyesindeki kadın, genç, engelli ve çocuk meclisleri ile çevre, koruyucu toplum sağlığı, enerji, doğal afet, turizm, sağlıkta iyileģtirme çalıģma grupları aracılığıyla faaliyetlerini yürütmektedir. Ġzmir Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu, ekonomik kalkınma konusunda tüm paydaģlar arasında ortak aklın geliģtirilmesi amacıyla ĠBB öncülüğünde 2009 yılında oluģturulmuģtur. Kurul, ĠBB ile kentin kalkınmasında önemli rol oynayan kamu kurumları, meslek odaları, özel sektör ve sivil toplum kuruluģlarını temsilen belirlenmiģ kanaat önderlerinin gönüllü katılımı ile oluģmaktadır. Genel hedefi Ġzmir in ekonomik kalkınmasına katkıda bulunacak ulusal ve uluslararası düzeyde etkinliğinin arttırılmasına yönelik ortak fikir, plan ve projelerin geliģtirilmesi ve bu çerçevede yerel aktörler arasında iletiģim, bilgi alıģveriģi, ortak çalıģma ve koordinasyonun sağlanması olarak belirlenmiģtir. ĠBB'nin giriģimiyle kurulan Ġzmir Akdeniz Akademisi, ilk kez bir belediye bünyesinde kurulan bir düģünce kuruluģu ve bir demokratik platform olarak, kentteki yenilik ve tasarım konularındaki potansiyelin desteklenmesine ve Ġzmir in tarihsel geliģimi içinde iliģki içinde olduğu Akdeniz bölgesiyle iliģkilerini güçlendirmesi vizyonunu hayata geçirme görevini üstlenmiģtir. Akdeniz Akademisi; tarih, tasarım, kültür-sanat ve ekoloji alanlarında dört koordinasyon birimi olarak çalıģmaktadır. 181

182 Ġzmir deki dokuz üniversitenin rektörlerinden oluģan Ġzmir Üniversiteler Platformu, üniversitelerin birbirleriyle ve kamu-özel-stk larla ortak faaliyetler yürütmesini sağlamak anlamında önemli bir iģlevi yerine getirmektedir yılı sonunda oluģturulan platform, Ġzmir üniversitelerinin akademik, sosyal, kültürel, sportif alanlarda dayanıģmasını sağlamak, kaynakları etkin kullanmak ve birlikteliğin yaratacağı sinerjiden yararlanmak amaçlarıyla kurulmuģtur. Ġzmir Enstitüsü olarak da adlandırılan Ġzmir için Yeni Sinerjiler Enstitüsü, 2004 yılında kurulmuģ ve Ġzmir baģta olmak üzere, Türkiye nin tümüne iliģkin ekonomik, sosyal ve kültürel sorunlar için çözüm önerileri ve düģünce üreten bir fikir platformudur. Platformun bir tüzel kiģiliği ve finansal kaynağı bulunmamakta, çalıģmaları platform üyeleri tarafından finanse edilmektedir. Enstitü üyeleri Ġzmir için gönüllü olarak bir araya gelen kanaat önderlerinden oluģmaktadır. Enstitü, proje fikirlerinin üretilmesi ve ilgili kurumlara önerilmesi amacıyla faaliyet göstermekte ve her ay düzenli olarak toplanmaktadır. Üyeler rotasyon sistemiyle her ay değiģerek baģkanlık yapmaktadırlar. Enstitü bugüne kadar çok sayıda merkezi ve yerel kamu kurumu ve yerel yönetimlere fikir desteği sağlamıģtır. Yukarıda özetlenen ve bölgenin genel kalkınma sorunlarıyla ilgili oluģturulmuģ koordinasyon yapılarının yanı sıra Ġzmir de çok sayıda sektörel ve tematik platform yapısı da bulunmaktadır. Ġzmir Kümelenme Komitesi, Ġzmir Yenilik Komitesi, Ġzmir Tarım Grubu gibi belli bir tüzel kiģiliği olmayan ve gönüllülük ilkesiyle Ġzmir deki STK ların öne çıkan sorunlarına bakıldığında, en önemli 3 sorunun sırasıyla mali kaynaklardaki yetersizlik (% 85), STK lara gönüllü desteğindeki yetersizlikler (% 79,1) ve kentte gönüllü hareketlerin zayıflığı (% 76,5) Ģeklinde öne çıkmaktadır. bir araya gelen yapıların çokluğu Ġzmir deki yönetiģimin güçlendirilmesi için gereken yapının varlığına iģaret etmektedir. Burada bahsedilen gönüllü platformların dıģında, Ġnsan Hakları Kurulu, Ġstihdam ve Mesleki Eğitim Kurulu, Hıfzıssıhha Kurulu gibi yasayla oluģturulmuģ kurullar da bulunmaktadır. YönetiĢimin en temel ilkesi olan katılımcılığı hayata geçirmek ancak güçlü sivil toplum kuruluģlarının varlığıyla mümkün olabilmektedir. Bu bağlamda Ġzmir deki STK'ların özelliklerini, ihtiyaçlarını ve önceliklerini oraya çıkarmak amacıyla Ġzmir Sivil Toplum AraĢtırması gerçekleģtirilmiģ, 2012 Eylül ayında yayınlanmıģtır. AraĢtırma sonuçlarına göre: Ġzmir de açık olan STK ların % 96,3 ünü derneklerin, % 3,7 sini ise vakıfların oluģturmaktadır. Buna göre, 2011 yılı sonu verilerine göre dernek ve 190 vakıf faal olarak görünmektedir. 150 yıllık bir dönem içinde Ġzmir de kurulmuģ tüm STK lar kuruluģ amaçlarına göre incelendiğinde, ilk üç sırada eğitim (%16), ekonomik dayanıģma (% 13,2), spor-gençlik (% 11,2), ve dini (% 11,1) amaçlı STK ların bulunduğu görülmektedir. 182

183 Ġzmir deki STK ların öne çıkan sorunlarına bakıldığında, en önemli 3 sorunun sırasıyla mali kaynaklardaki yetersizlik (% 85), STK lara gönüllü desteğindeki yetersizlikler (% 79,1) ve kentte gönüllü hareketlerin zayıflığı (% 76,5) Ģeklinde öne çıkmaktadır. Bu üç temel sorun bir arada değerlendirildiğinde örgütlenme kültüründe önemli düzeyde eksiklik olduğu görülmektedir. HEDEF 1: Yerel, bölgesel ve merkezi düzeyler arasında çok düzlemli yönetiģim geliģtirilecektir Ġzmir Bölge Planının hazırlanması aģamasında olduğu gibi, uygulama süreçlerinde de iyi yönetiģim ilkelerine uygun bir biçimde bölge düzeyinde katılımcı ve Ģeffaf bir süreç hayata geçirilecektir. Bu bağlamda, bölge planı hedeflerinin yerel yönetimler ile merkez ve taģra düzeyinde örgütlenmiģ ilgili tüm kamu kurumlarının stratejik planlarını ve bölgesel politikalarını karģılıklı etkileģim içinde belirlemesi ve faaliyetlerin eģgüdüm içinde bölgesel öncelikler ve hedefler çerçevesinde hayata geçirilmesi sağlanacaktır. HEDEF 2: Bölgesel yönetiģim yapılarının etkinliği artırılacak ve yeni iģbirliği mekanizmaları oluģturulacaktır Kalkınma Kurulu'nun çalıģmalarının aktifleģtirilmesi ve kurulun bölge kalkınma gündeminin önemli bir parçası olması için yeni mekanizmalar geliģtirilecektir. Bölgesel stratejiler ve planın uygulanmasına yönelik programlar kapsamında belirlenen hedeflerin hayata geçirilebilmesi için oluģturulmuģ platformlar etkinleģtirilecektir. Planın uygulama aģamasında kurumların birlikte çalıģma ortamı oluģturulacak ve bölgenin önde gelen kurumlarının Ġzmir Bölge Planı nı sahiplenmesini sağlamak üzere kurumsal analiz ve strateji çalıģmaları hayata geçirilecektir. HEDEF 3: STK ların kurumsal kapasitesi geliģtirilecek ve sivil toplum diyalogu artırılacaktır STK'ların çalıģmalarını uygun koģullarda sürdürmelerine yönelik, ortak kullanıma açık STK Hizmet Merkezleri kurulacaktır. STK gönüllüsü sayısı artırılacaktır. Aynı zamanda, STK lar tarafından düzenlenen kampanya sayısı artırılacaktır. STK'lardaki bilgi ve iletiģim teknolojilerinin etkin olarak kullanılması yaygınlaģtırılacak ve desteklenecektir. Etkin iletiģim faaliyetlerini gerçekleģtirebilmek ve çalıģmalarını duyurmak amacıyla kurumsal internet sitesine sahip STK'ların sayısı artırılacaktır. Amaç ve misyon bakımından birbirine yakın kamu-yerel-özel-akademik ve STK lar arasında oluģturulan iģbirliği platformu sayısı artırılacaktır. Bu tip platformlar arasından kurumsal iģleyiģi etkin iyi uygulama örnekleri yaygınlaģtırılacaktır. STK'larda stratejik yönetim, mali yönetim, insan kaynağı yönetim kapasiteleri geliģtirilecektir. Kurumsal iģbirliği mekanizmaları geliģtirilecektir. HEDEF 4: Ġzmir de STK ve gönüllülük bilinci geliģtirilecektir 183

184 Sivil toplumla ilgili medya programları artırılacaktır. STK gönüllüsü sayısı artırılacaktır. Aynı zamanda, STK lar tarafından düzenlenen kampanya sayısı artırılacaktır. Özel sektörde sosyal sorumluluk bilinci geliģtirilecek, STK'lar ile iģbirlikleri geliģtirilecektir. Düzenlenen kurumsal sosyal sorumluluk projesi sayısı artırılacaktır. Kurumsal sosyal sorumluluk projelerine katılan gönüllü sayısı artırılacaktır. HEDEF 5: Bölgenin proje geliģtirme ve yürütme kapasitesi artırılacaktır Proje geliģtirme ve yürütme eğitimlerine katılan STK çalıģanı/gönüllüsü sayısı artırılacaktır. Ġzmir'de STK'lara yönelik proje geliģtirme, yürütme danıģmanlığı hizmeti hizmet sunan kamu, özel, sivil, akademik tüm kurumların ilgili birimlerinin kurumsal kapasitesi (insan kaynakları, personelin mesleki yeterliliği, teknik donanım, fiziki Ģartlar, vb.) geliģtirilecektir. HEDEF 6: Bölgesel Ġzleme Sistemi oluģturulacaktır Kümelenme Stratejisi, Yenilik Stratejisi, GiriĢimcilik Stratejisi, Kentsel Pazarlama Stratejisi, Bilgi Toplumu Stratejisi gibi sektörel ve tematik çok paydaģlı bölgesel stratejilerin uygulanması ve performanslarının takibi amacıyla çok düzlemli izleme mekanizmaları oluģturulacaktır Ġzmir Bölge Planı uygulaması ve performanslarının takibi amacıyla çok düzlemli izleme mekanizmaları oluģturulacaktır. Bölgesel veri setlerinin oluģturulması için ilgili kurumların iģbirliği içinde çalıģması sağlanacaktır. Ayrıca bölgesel verilerin izlenmesi için söz konusu verileri üreten kurumlarda gerekli kurumsal altyapı sağlanacak, söz konusu verilerin güncelliği, güncellenebilirliği, karģılaģtırılabilirliği ve paylaģılırlığı esasında çalıģmalar gerçekleģtirilecektir. NO HEDEF Yerel, bölgesel ve merkezi düzeyler arasında çok düzlemli yönetiģim geliģtirilecektir Bölgesel yönetiģim yapılarının etkinliği artırılacak ve yeni iģbirliği mekanizmaları oluģturulacaktır STK ların kurumsal kapasitesi geliģtirilecek ve sivil toplum diyalogu artırılacaktır Uygulama Dönemi Kısa (3yıl) Orta (5 yıl) Uzun (10 yıl) 4 Ġzmir de STK ve gönüllülük bilinci geliģtirilecektir 5 Bölgenin proje geliģtirme ve yürütme kapasitesi artırılacaktır 6 Bölgesel Ġzleme Sistemi oluģturulacaktır 184

185 6 MEKÂNSAL GELİŞME Bu bölüm, ĠZBP geliģme eksenleri çerçevesinde tasarlanan stratejik öncelikler ve hedeflerin mekânsal nitelikli önerilerini ve farklı hedeflerin mekân üzerindeki etkileģimlerini göstermektedir. Mekânsal Ģemalar bölgede ekonomik faaliyetler ve ana altyapının dağılımını, yerleģmelerin fonksiyonlarını ortaya koymak, kentleģme eğilimlerini yönlendirmek amacıyla hazırlanmıģtır. ġemalar hazırlanırken plan hazırlık sürecinde gerçekleģtirilen sektörel, tematik ve mekânsal analizler, çalıģtaylar ve ilçe toplantıları gibi katılımcı toplantılarda paydaģlardan alınan geri bildirimler, bölgeye dair mevcut alt ölçekli planlar ve Kalkınma Bakanlığı Bölgesel GeliĢme Ulusal Stratejisi (BGUS) taslağı incelenmiģtir. Mekânsal haritalar, Ģematik ve kavramsal bir planlama dili kullanılarak hazırlanmıģtır. Bu nedenle mevcut arazi kullanımı planlarından farklı bir nitelik taģımaktadır. Ġzmir idari sınırları dıģında yer alsa da, Ġzmir ile çok yönlü iliģkiye sahip olan Manisa ve Aydın illeri ve bazı ilçelerini içeren bir coğrafi kapsam mekânsal yaklaģıma dâhil edilmiģtir. Plan önerileri, stratejik karar ve gösterimi Ģematiktir. Bu plan üzerinden plan ölçeği ile ölçü alınamaz. Mekânsal haritalara esas olan baģlıca alt ölçekli planlar Çevre ve Orman Bakanlığı nca onaylanan Ġzmir-Manisa-Kütahya Planlama Bölgesi 1/ ölçekli Çevre Düzeni Planı ve Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi tarafından hazırlanan 1/ Ölçekli Ġzmir BüyükĢehir Bütünü Çevre Düzeni Planı olmuģtur. Söz konusu plan merkezde Konak, Karabağlar, KarĢıyaka, Bayraklı, Bornova, Buca, Çiğli, Gaziemir, Balçova, Narlıdere, Güzelbahçe, Buca ilçelerinin tamamı, batıda Seferihisar ilçesinin tamamı, Urla belediye sınırlarını, kuzeyde Menemen, Foça ilçelerinin tamamı ile Aliağa ilçesi, doğuda KemalpaĢa ilçesinin tüm alanı, güneyde Torbalı ve Bayındır, Menderes ilçelerinin tümü, Selçuk ilçesinin bir kısmını kapsamaktadır. BüyükĢehir Belediye sınırları 1/ Ölçekli ÇDP nin hazırlandığı dönemde toplam 21 ilçe ve 167 adet köyü kapsamıģtır 8. Bu plan 30 ilçeye sahip Ġzmir Bölgesi nde ÇeĢme, Karaburun, Bergama, Dikili, ÖdemiĢ, Tire, Kınık, Beydağ, Kiraz ilçe merkezlerini kapsamamıģtır. Söz konusu ilçelere ait bilgiler 4856 Sayılı Çevre ve Orman Bakanlığı TeĢkilat ve Görevleri Hakkında Kanun uyarınca hazırlanan Ġzmir-Manisa-Kütahya Çevre Düzeni Planı ve Raporu ndan elde edilmiģtir tarihinde Resmi Gazete de yayınlanarak yürürlüğe giren 6360 sayılı On Üç Ġlde BüyükĢehir Belediyesi ve Yirmi Altı Ġlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde DeğiĢiklik Yapılmasına Dair Kanun ile Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi sınırları Ġl sınırlarına geniģletilmiģtir. 185

186 Harita 1: Ġzmir BüyükĢehir Belediye sınırları ve Ġlçe sınırları Diğer yandan Çevre ve Orman Bakanlığı nca tarihinde onaylanan Manisa Kütahya Ġzmir 1/ ölçekli Çevre Düzeni Planı nın yürütmesi, DanıĢtay 6 ncı Dairesinin tarih ve 2010/786 esas nolu kararıyla durdurulmuģtur. 6.1 SEKTÖREL YOĞUNLAŞMA EĞİLİMLERİ Ġzmir de iģgücüne dayalı sektörel yoğunlaģma eğilimleri, Ġzmir Ġli Fonksiyonel Bölge ve Alt Bölgelerin ve Bölgelerarası ĠliĢkilerin Tespiti çalıģması kapsamında incelenmiģtir. ÇalıĢmada Ġzmir il bütününde ve ilçeler düzeyinde 2000 yılı ve 2023 yılı için tahmin edilmiģ olan, 10 ana sektörü kapsayan düzeyde temel ve yerel iģgücü sayıları ayrıģtırılmıģtır. Bu bölümde sektörel temel iģgücünün mekânsal dağılımı mekânsal istatistik yöntemleriyle incelenmiģtir. Öncelikle, sektörel temel iģgünün merkezi eğilimi, temel iģgücü sayısına göre ağırlıklandırılmıģ merkez ile tespit edilmiģtir. Daha sonra ise sektörel temel iģgücünün yayılımı, temel iģgücü sayısına göre ağırlıklandırılmıģ standart sapma elipsleri elde edilmiģtir. Bu kapsamda doğal nüfus ve iģgücü geliģimine göre, 2023 yılında aģağıdaki eğilimlerin ortaya çıkması beklenmektedir. Ġzmir de tarımsal iģgücünün yayılımı kuzeybatı-güneydoğu yönündedir ve ağırlıklı ortalama merkez noktası KemalpaĢa ilçe sınırları içerisindedir. Ancak, sektörün temel iģgücüne bağlı ortalama merkezinin güneydoğu yönünde Tire, ÖdemiĢ ve Bayındır üçgenine doğru kaydığı görülmektedir. Hizmet sektörü merkez kentte en güçlü olmakla birlikte batı aksına doğru eğitim, sağlık ve turizm faaliyetlerini içine alarak geniģleme eğilimindedir. 186

187 Ġki büyük sanayi kutbu olan Aliağa ve Torbalı ilçeleri ile birlikte Manisa il merkezi Ġzmir çevresinde bir sanayi kuģağı oluģturmaktadır. Ayrıca, Menemen, KemalpaĢa ve Menderes bu kuģak içinde yer alan önemli sanayi merkezleridir. Kuzeyde, Dikili, Bergama ve Kınık ilçelerinde madencilik ve taģocakçılığına dayalı bir sanayi kuģağı da oluģmaktadır. Yapımı baģlayan Kuzey Ege Limanı ile Bergama da yapılması düģünülen Ġzmir in ikinci hava limanı gibi ulaģım ve lojistik altyapı yatırımlarının Dikili-Bergama-Aliağa üçgeni içerisinde yeni bir sanayi yığılmasını tetiklemesi beklenebilir. Sanayi için çekim merkezi olan Torbalı, Aliağa, KemalpaĢa ve Bergama ilçelerine uzanan akslar ve Dikili-Bergama-Aliağa üçgeniyle tanımlı bölge, önemli tarımsal ve doğal kaynakları içerdiğinden, bu alanlardaki sanayi geliģimi, alt ölçekli planlar yapılırken ekosistemin devamı ve tarımsal bütünlüğün korunması anlamında özellikle dikkate alınmalıdır. Sanayi geliģimine hassas olan bölgelerde mevcut kentsel geliģme eğilimleri aģağıda özetlenmiģtir: Torbalı ve KemalpaĢa da tarım alanları üzerinde geliģim devam eden büyük ölçekli depolama ve lojistik alanları bulunmaktadır. Kuzeydeki sanayi geliģimi, Çiğli-Menemen arasındaki tarım alanlarında ve Gediz Deltasında tehdit yaratacak Ģekilde kentsel geliģim baskısı yaratmaktadır. Doğuda KemalpaĢa sanayi aksı mevzi yapılaģma ile birinci sınıf tarım arazileri üzerinde kontrolsüz geliģmektedir. Güneyde Ġzmir-Torbalı yolu üzerinde ve çevresinde verimli tarım alanları üzerinde kontrolsüz yapılaģan sanayi tesisleri bulunmaktadır. Bu tesisler Tahtalı Barajı koruma havzası için tehdit oluģturmaktadır. Harita 23: Sektörel YoğunlaĢma Eğilimleri 187

188 6.2 ALT ÖLÇEKLİ PLANLAR 1/ Ġzmir Kentsel Bölge Nazım Ġmar Planı (ĠKNĠP) merkez kenti sınırlayarak çanak içi olarak adlandırılan körfeze bakan alanlarda kentsel dönüģüm gerçekleģeceğini ve yenilenerek yoğunlaģacağını, belirtmektedir. Merkez kenti çevreleyen ve kontrolsüz yayılımını sınırlandıran bir yeģil kuģak ve kentin geliģme yönlerinde Aliağa, Torbalı, KemalpaĢa ve Urla ilçelerini kapsayan bir yerleģmeler kuģağı oluģturulacağı vurgulanmaktadır. Ayrıca çeperdeki bu yerleģimlerin geliģimini de yönlendirecek ikinci bir yeģil kuģak önerilmektedir. Kentin Kuzey-güney koridorunda (Bergama-Selçuk) raylı sistemi kullanan bir tarih turizm aksı ile ÇeĢme-Karaburun-Foça yönünde deniz ulaģımını kullanan bir kıyı turizm aksı tarif edilmektedir. 1/ Ġzmir Kentsel Bölge Nazım Ġmar Planı nın (ĠKNĠP) genel mekânsal kurgusu aģağıda özetlenmektedir: Merkez kentin, çanak-içi olarak adlandırılan alan içerisinde onaylı planların izin verdiği yönlerde sınırlanması Merkez kentin hemen ötesinde, içerisinde Gediz, Emiralem, Nif, ve Tahtalı havzalarını da içeren ve batıdan doğuya uzanan Küçük Menderes havzası ile birleģen bir yeģil kuģak oluģturulması Kuzeyde Aliağa ile baģlayan, KemalpaĢa ve Torbalı ile devam eden ve Urla ile son bulan bir periferik yerleģmeler kuģağı oluģturulması Aliağa nın kuzeyinde yer alan Bakırçay havzası ile Selçuk un güneyinde yer alan Küçük Menderes havzasını birbirine bağlayan ikinci bir yeģil kuģağın oluģturulması yoluyla merkez kentin ve periferik yerleģmelerin büyümelerinin denetlenmesi ÇeĢme, Karaburun, Foça kıyı turizm koridoru için deniz ulaģımının kullanılması Bergama ve Efes ten oluģan tarihsel referansları yüksek noktaları birbirine bağlayan bir tarih koridoru için demiryolu ulaģımından yararlanılması Tarihi ve doğal değerlerin korunması suretiyle, Aliağa nın mevcut sanayi kimliğini sürdürmesi ve barındırdığı liman, iskeleler ve hinterlandının sağladığı ulaģım olanakları nedeniyle aktarım noktası rolünü üstlenmesi 1/ Manisa Kütahya Ġzmir Çevre Düzeni Planı nda kent formunu etkileyebilecek ve çevre düzeni planı ile tutarlılık gösteren aģağıdaki kararlardan bahsedilmektedir: Aliağa-Menderes ĠZBAN Banliyö hattı etrafında yerleģimlerin artması ve Selçuk- Bergama hattında turizmin bütünleģmesi ve ivmelenmesi Ġzmir deki büyük yerleģimlere yakın konumdaki bozulmaya uğrayan kaçak yapılaģma riski altındaki alanların ağaçlandırılarak, yeģil kuģaklar oluģturulması 188

189 Harita 24: Alt Ölçekli Planların Değerlendirilmesi 6.3 BÖLGESEL GELİŞME ODAKLARI Sosyal, ekonomik ve mekansal analizler, stratejiler ve mekansal planlarla ortaya koyulan geliģim çerçevesi kapsamında, bölge planı hedeflerine paralel ve ilçe kimliklerine dayalı bir sınıflama ve kademelenme Ģeması üretilmiģtir. ġemada bulunan odaklar aģağıdaki gruplar biçiminde sınıflandırılmıģtır: Metropol (Ġzmir): Merkez nüfusu 3 milyonun üzerinde, ulusal merkez niteliğinde ve küresel düzeyde rekabet edilebilirliği yüksek olan büyük kentler. Metropol Alt Merkez (Manisa, Aydın): Metropollerin art alanında ve metropollere 150 km yakınlıkta bulunan, onlarla güçlü fonksiyonel iliģkileri olan endüstriyel büyüme odağı kentler. Bu kapsamda Ġzmir le yoğun sosyal ve ekonomik iliģkisi olan Manisa ve Aydın merkezleri de metropol alt merkez olarak tanımlanmıģtır. Endüstriyel Büyüme Odağı (Aliağa): Sanayi yığılma noktası olan ve tarım ve hizmetler alanında da ekonomisini çeģitlendirmiģ ilçeler. Bölgesel Büyüme Odağı (Torbalı, Urla, KemalpaĢa): Bölgesi için giriģ kapısı niteliğinde olan, çevrelerine hizmet vermek üzere belirli hizmet fonksiyonlarının yoğunlaģıp geliģtiği ve katma değeri yüksek yenilikçi sektörel oluģumların desteklendiği ilçeler. Turizm Odağı (ÇeĢme, Selçuk, Bergama): Birden fazla turizm çeģidinde güçlü veya potansiyeli yüksek olan ilçeler. Ġkincil Turizm Odağı (Foça, Seferihisar, Karaburun, Dikili): Çevrelerindeki turizm merkezleriyle bağlantılı, doğal, kültürel ve tarihi açıdan çekim noktalarına sahip olan ilçeler. 189

190 Tarım Odağı (Tire, Bayındır, ÖdemiĢ, Menemen, Menderes):Doğal kaynaklar ve tarıma dayalı ekonominin çeģitlendiği ve tarımsal iģgücünün yoğun olduğu ilçeler. Ġkincil Tarım Odağı (Kınık, Kiraz, Beydağ):Üretimleri tarım veya hayvancılık sektörlerine dayalı metropol merkezinden uzak, düģük bir nüfus yoğunluğu olan ve kırsal karakteri baskın ilçeler. 190

191 Harita 25: Bölgesel GeliĢme Odakları 191

192 6.4 Bölgesel Mekânsal Gelişme Şeması Mekânsal sentez, bölge planına yönelik temel önerilere zemin oluģturacak bilgi katmanlarının sentezlenerek sunulduğu, üzerinde koruma alanları, kentsel geliģme senaryosu, ulaģım koridorları ile yerleģmelerin temel karakterlerini iģaret eden odak tanımlamaları ile aralarındaki etkileģimi iģaret eden koridor ve kuģakların bulunduğu anlatımlardan oluģmaktadır. Bölgesel Mekânsal GeliĢme ġemasıyla öncelikle, doğal ve arkeolojik sit alanları, içme suyu koruma alanları, çevre koruma alanları, orman, mutlak tarım-özel ürün ve dikili tarım arazileri koruma alanları olarak gruplanmıģtır. Bu kapsamda Ġzmir de çok geniģ ve bütünsel korunması gereken alanlar bulunduğu görülmektedir. Ayrıca, marjinal tarım arazileri ve özel peyzaj karakter bölgelerine de (dağ, yayla, kıyı, delta, göl, tarihi kentsel/kırsal yerleģim, koy, körfez, ada) ikincil öncelikli koruma alanları olarak yer verilmiģtir. Ġzmir merkez kentin yerleģim alanları genelde topoğrafik ve çevresel eģiklerle çevrilidir. Bu nedenle Ģemayla öngörülen geliģme senaryosu içsel geliģme ve sıçrama biçiminde tanımlanmıģtır. Öncelikli olarak Ġzmir de önümüzdeki yıl boyunca özellikle merkez kentte büyük oranda bir kentsel dönüģüm müdahalesi gerçekleģecektir. Ayrıca Ġzmir in yakın çevresindeki yeģil kuģak içinde bütünsel olarak koruması gereken geniģ alanların bulunması nedeniyle, merkez kentin çevresindeki mekansal büyümesi de yağ lekesi biçimindeki geliģme yerine aksiyel geliģme ya da alt bölgesel odaklanmalara olanak tanımaktadır. Aksiyel geliģimin koruma alanları üzerinde olması nedeniyle sıçramalı kentsel geliģim seçeneği üzerinde durulmalı ve sürdürülebilir büyüme için kompakt bölgesel merkezler oluģturma yönünde hareket edilmelidir. ġemada tanımlanan ulaģım koridorları ana ulaģım bağlantılarına iģaret etmektedir. Topoğrafik eģikler nedeniyle karayolu ile demiryolu sistemi, paralel bir geliģim sergilemektedir. Turizm, sanayi ve tarım odakları ve koridorları, yerleģim karakterine göre odakların durumunu ve aralarındaki etkileģimden doğabilecek koridorları göstermektedir. 192

193 Harita 26: Bölge Mekânsal GeliĢme ġeması 193

194 7 FİNANSMAN Bölgesel, Ulusal ve Uluslararası Finansman Kaynakları Ġzmir Bölge Planı'nda yer alan hedeflerin hayata geçirilmesi amacıyla Plan'ın uygulama sürecinde, yıllık kamu yatırım programlarında yer alan ve bölgeyi ilgilendiren kamu yatırım projeleri, bölgesel, ulusal ve uluslararası fon kaynakları, yerel yönetimlerin kaynakları, özel sektör yatırımları, yatırım teģvikleri ve krediler etkin rol oynayacaktır. Bölgede bulunan kamu kurum ve kuruluģları, Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi, ilçe belediyeleri, EBSO ve ĠZTO baģta olmak üzere sanayi ve ticaret odalarının kaynakları, Ġzmir Kalkınma Ajansı'nın mali destekleri, bölgedeki özel sektör kuruluģlarının yatırımları ve banka kredileri bölgesel ölçekteki finansman kaynaklarını oluģturmaktadır. Plan hedeflerinin gerçekleģtirilmesinde kullanılabilecek bazı ulusal ve uluslararası fon kaynakları ise ilgili olduğu geliģme ekseni ve öncelik bazında aģağıdaki tabloda gösterilmiģtir: GeliĢme Eksenleri Öncelik Kurum Program KOSGEB Ar-Ge, Ġnovasyon, Endüstriyel Uygulama Destek Programı Türkiye Teknoloji GeliĢtirme Vakfı (TTGV) Teknoloji GeliĢtirme, TicarileĢtirme, Ġleri Teknoloji Projeleri Destekleri GÜÇLÜ EKONOMĠ Yüksek Teknoloji, Yenilik ve Tasarım Kapasitesi TÜBĠTAK Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Akademik, Sanayi, Kamu Ulusal ve Uluslararası Destek Programları Teknoloji GeliĢtirme Bölgeleri Desteği, Sanayi Tezleri Programı (SAN-TEZ), Ar-Ge Merkezleri Programı, Rekabet Öncesi ĠĢbirliği Projeleri UlaĢtırma, Denizcilik ve HaberleĢme Bakanlığı Elektronik, HaberleĢme, Uzay ve Havacılık Sektöründe AraĢtırma GeliĢtirme Projelerinin Desteklenmesi 194

195 Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Tarımsal Ar-Ge Proje Destekleri GeliĢmiĢ GiriĢimcilik Ekosistemi GeliĢmiĢ Kümeler Sürdürülebilir Üretim ve Hizmet Sunumu KOSGEB TÜBĠTAK Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı KGF (Kredi Garanti Fonu A.ġ.) Ekonomi Bakanlığı KOSGEB Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Avrupa Yatırım Bankası (EIB) Avrupa Ġmar ve Kalkınma Bankası Fransız Kalkınma Ajansı Dünya Bankası Türkiye Teknoloji GeliĢtirme Vakfı (TTGV) Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı GiriĢimcilik Destek Programı Bireysel GiriĢimcilik AĢamalı Destek Programı, GiriĢimcilik ve Yenilikçilik YarıĢmaları Programı TeknogiriĢim Sermayesi Desteği Programı Kredi Kefalet Desteği Uluslararası Rekabetçiliğin GeliĢtirilmesinin Desteklenmesi ĠĢbirliği Güçbirliği Destek Programı Kümelenme Destek Programı Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı, Makine ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programı, DüĢük Faizli Yatırım ve ĠĢletme Kredisi Uygulamaları Sürdürülebilir Çevre Programı Türkiye Sürdürülebilir Enerji Finansman Programı TurSEFF KOBĠ, Yenilenebilir Enerji, Enerji Verimliliği Kredileri Enerji Kredileri Enerji Verimliliği Destekleri, Çevre Teknolojileri Destekleri Enerji Sektörü Ar-Ge Projelerinin Desteklemesi, Enerji Verimliliğini Arttırıcı Projelerin Desteklenmesi 195

196 Akdeniz in Çekim Merkezi Ġzmir Kültür ve Turizm Bakanlığı Anadolu Efes, BirleĢmiĢ Milletler Kalkınma Programı (UNDP), Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Yatırımları ve GiriĢimlerini TeĢvik, Kamu Eliyle Yapılan Kültür Yatırımlarının Desteklenmesi, Turizmi TeĢvik Kanunu Ġle Sağlanan TeĢvikler Sürdürülebilir Turizm Destek Fonu Herkes Ġçin Sağlık Ekonomi Bakanlığı Dünya Bankası Ekonomi Bakanlığı Yatırım TeĢvik Uygulamaları Sağlık Yatırımları Kredisi Sağlık Turizmi Sektörüne Yönelik Destekler Çevre ve ġehircilik Bakanlığı Özel Ağaçlandırma Desteklemeleri Kültür ve Turizm Bakanlığı Çevreye Duyarlı Konaklama Tesislerine Elektrik Enerjisi Desteği YÜKSEK YAġAM KALĠTESĠ Sürdürülebilir Çevre Türkiye Teknoloji GeliĢtirme Vakfı (TTGV) BirleĢmiĢ Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Çevre Proje Destekleri, Küresel Çevre Fonu GEF Küçük Destek Programı Ekonomi Bakanlığı Çevre Maliyetlerinin Desteklenmesi Kaliteli Kentsel YaĢam EriĢilebilir Ġzmir Herkes Ġçin Kaliteli Eğitim Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Çevre ve ġehircilik Bakanlığı UlaĢtırma, Denizcilik ve HaberleĢme Bakanlığı Dünya Bankası Ekonomi Bakanlığı Enerji Sektörü Ar-Ge Projelerinin Desteklemesi, Enerji Verimliliğini Arttırıcı Projelerin Desteklenmesi Bisiklet Yolu Projeleri Elektronik, HaberleĢme, Uzay ve Havacılık Sektöründe AraĢtırma GeliĢtirme Projelerinin Desteklenmesi Eğitim Yatırımları Kredisi Eğitim Sektörüne Yönelik Destekler GÜÇLÜ TOPLUM Yüksek Ġstihdam Kapasitesi Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) SGK ĠĢveren Sigorta Primi TeĢvikleri, Dezavantajlı Grupların Ġstihdamına ĠliĢkin TeĢvikler 196

197 ÇalıĢma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Ġnsan Kaynaklarının GeliĢtirilmesi Operasyonel Programı Yatırım TeĢvik Sistemi Toplumsal Uyum Ġçin Sosyal Ġçerme Ġyi YönetiĢim ve Güçlü Sivil Toplum Türkiye ĠĢ Kurumu (ĠġKUR) Ekonomi Bakanlığı Gençlik ve Spor Bakanlığı AB Bakanlığı AB Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi BaĢkanlığı Avrupa Komisyonu Japonya Büyükelçiliği Sabancı Vakfı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü Sivil Toplumu GeliĢtirme Merkezi (STGM) ĠçiĢleri Bakanlığı Dernekler Dairesi BaĢkanlığı Hollanda Büyükelçiliği Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ĠĢkur Destekleri Ġstihdam Yardımı Gençlik Projeleri Destek Programı AB Programları Avrupa Birliği Ġstihdam ve Sosyal DayanıĢma Programı (PROGRESS) Yerel Projelere Hibe Programı Toplumsal GeliĢme Hibe Programı Proje Destek Programları, Sosyal Yardım Programları Kapasite Güçlendirme Programı Proje Destekleri Matra Programı Hibe Desteği Kooperatifçilik Proje Desteği 19 Haziran 2012 tarihli Resmi Gazete'de yer alan 2012/3305 sayılı Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar, 20 Haziran 2012 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Kararın Uygulanmasına ĠliĢkin Tebliğ ve 13 Ekim 2012 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan değiģiklik kararına göre; Genel TeĢvik Sistemi'nde, Ġzmir'de (1. Bölge) yapılacak yatırımlar için asgari sabit yatırım tutarı 1 milyon TL ve destek unsurları KDV Ġstisnası ve Gümrük Vergisi Muafiyetidir. Bölgesel desteklerden faydalanabilecek sektörler ve asgari yatırım tutarları/kapasiteleri aģağıdaki tabloda gösterilmiģtir*: No. Bölgesel TeĢviklerden Yararlanacak Sektörler 1. Bölge (Ġzmir) 197

198 1 2 Entegre damızlık hayvancılık yatırımları dahil olmak üzere entegre hayvancılık yatırımları Su ürünleri yetiģtiriciliği (balık yavrusu ve yumurtası üretimi dahil) 1 Milyon TL 1 Milyon TL 3 Gıda ürünleri ve içecek imalatı 2 Milyon TL 4 Bavul, el çantası, saraciye, ayakkabı vb. imalatı 1 Milyon TL 5 Ağaç ve mantar ürünleri imalatı (mobilya hariç), hasır ve buna benzer örülerek yapılan 4 Milyon TL maddelerin imalatı 6 Kağıt ve kağıt ürünleri imalatı 10 Milyon TL 7 Kimyasal madde ve ürünlerin imalatı 4 Milyon TL 8 Seramikten yapılan sıhhi ürünler, seramik yalıtım malzemeleri, seramik karo ve 4 Milyon TL kaldırım taģı imalatı 9 Demir-çelik dıģındaki ana metal sanayi, metal döküm sanayi 4 Milyon TL 10 Makine ve teçhizat imalatı 4 Milyon TL 11 Büro, muhasebe ve bilgi iģlem makineleri imalatı 4 Milyon TL 12 Elektrikli makine ve cihazları imalatı 4 Milyon TL 13 Radyo, televizyon, haberleģme teçhizatı ve cihazları imalatı 4 Milyon TL 14 Tıbbi aletler hassas ve optik aletler imalatı 1 Milyon TL 15 Motorlu kara taģıtı ve yan sanayi Motorlu kara taģıtlarında yatırım tutarı 50 Milyon TL; motorlu kara taģıtları yan sanayinde yatırım tutarı 4 Milyon TL Hava taģıtları ve motorlarının bakım ve 16 4 Milyon TL onarımı 17 Motosiklet ve bisiklet üretimi 4 Milyon TL Mobilya imalatı (sadece metal ve plastikten 18 4 Milyon TL imal edilenler hariç) 19 Oteller 3 yıldız ve üzeri 20 Öğrenci yurtları 100 öğrenci 21 Soğuk hava deposu hizmetleri metrekare 22 Lisanslı depoculuk 2 Milyon TL 23 Eğitim hizmetleri (okul öncesi eğitim hizmetleri dahil, yetiģkinlerin eğitilmesi ve diğer eğitim faaliyetleri hariç) 1 Milyon TL 24 Hastane yatırımı, huzurevi 198 Hastane: 1 Milyon TL Huzurevi: 100 kiģi 25 Atık geri kazanım veya bertaraf tesisleri 1 Milyon TL

199 26 Seracılık 40 dekar * Tablonun tümü, 2012/3305 sayılı Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar ve eklerinde yer almaktadır. Ġzmir'de Bölgesel TeĢvik Uygulamaları kapsamında 5. Bölge destekleri ile desteklenecek yatırım konuları (Öncelikli Sektörler) ise aģağıda sayılmıģtır: Bakanlar Kurulu Kararı ile belirlenen: Ġzmir-Bergama-Allanoi-Manisa Soma MenteĢe Termal Kültür ve Turizm Koruma ve GeliĢim Bölgesinde yapılacak turizm yatırımları, Ġzmir Dikili Termal Kültür ve Turizm Koruma ve GeliĢim Bölgesinde yapılacak turizm yatırımları, Madencilik yatırımları, Demiryolu ve denizyolu ile yük veya yolcu taģımacılığına yönelik yatırımlar, 20 milyon TL üzeri belirli ilaç ve savunma sanayi yatırımları, Test merkezleri, rüzgar tüneli ve bu mahiyetteki yatırımlar (otomotiv, uzay veya savunma sanayine yönelik olanlar) Asgari m² kapalı alana sahip uluslararası fuar yatırımları, Özel sektör tarafından gerçekleģtirilecek olan okul öncesi, ilk, orta ve lise eğitim yatırımları, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, TÜBĠTAK ve KOSGEB tarafından desteklenen Ar-Ge projeleri neticesinde elde edilen ürünlerin üretilmesine yönelik yatırımlar 199

200 8 KOORDİNASYON, İZLEME VE DEĞERLENDİRME Planlar ve programlar gibi stratejik dokümanlarda belirlenen hedef ve önceliklerin uygulamaya etkili biçimde yansıması için bu dokümanların hazırlık sürecinde olduğu gibi uygulama sürecinde de katılımcılığın sağlanması ve farklı alanlarda gerçekleģtirilen çalıģmaların koordine edilmesi önem taģımaktadır. Söz konusu koordinasyonun ne Ģekilde sağlanacağı ile izleme ve değerlendirme süreçleri Ġzmir Kalkınma ÇalıĢtayı nda alınan görüģ ve öneriler dikkate alınarak tasarlanmıģtır. Katılımcılığı sağlamak üzere, gerek iģlevleri gerekse bölgedeki en geniģ tabanlı yönetiģim mekanizmalarından biri olması dolayısıyla ĠZKA Kalkınma Kurulu nun, ĠZBP nin uygulama sürecinin izlenmesi ve değerlendirilmesinde etkin rol alması öngörülmüģtür Ġzmir Bölge Planı, ĠZKA Kalkınma Kurulu içinden belirlenen ĠZBP Ġzleme ve Değerlendirme Komitesi tarafından izlenir ve değerlendirilir. Planın onayını takip eden ilk Kalkınma Kurulu toplantısında seçilecek en az 9 Kurul üyesinden oluģan Komitede kamu kurumu, iģ dünyası ve sivil toplum kuruluģu temsilcilerinin eģit temsiliyeti esastır. 2. Ġlk Komite toplantısında, üyeler tarafından bir baģkan ve bir raportör belirlenir. BaĢkan ve raportörün görev süresi ile Komitenin çalıģma usul ve esasları Komite tarafından belirlenir. Komite, belirlenen düzenli aralıklarla baģkanın daveti üzerine Komite üyelerinin salt çoğunluğu ile toplanır, Planın hayata geçirilme sürecini takip eder. Gerekli görüldüğü hallerde ilgili diğer kurum ve kuruluģ temsilcileri yahut Ģahıslar da toplantıya davet edilebilir. Toplantıda uzlaģılan tespitler ve alınan kararlar raportör tarafından Sekreteryaca belirlenen formata uygun olarak kayda alınır. 3. Komite çalıģmaları temel olarak ĠZBP performans gösterge seti üzerinden gerçekleģtirilir. Komite, çalıģmalarını yılsonunda ĠZKA Kalkınma Kuruluna raporlar. Kalkınma Kurulu Komitenin Raporunu ĠZKA Yönetim Kurulu bilgi ve görüģüne tavsiye kararı olarak iletir. ĠZBP Ġzleme ve Değerlendirme Raporlarında ilerleme kaydedilen ve kaydedilemeyen hedefler belirtilir, ilerleme kaydedilemeyen hedeflerin hayata geçirilmesine yönelik öneriler sunulur. Yönetim Kurulu ve Kalkınma Kurulu, raporlardaki önerileri de dikkate alarak uygulama sürecini etkinleģtirmeye yönelik koordinasyonu sağlar. 4. Komitenin sekreterya hizmetleri ĠZKA tarafından yürütülür. Sekreterya, Kurul toplantıları öncesinde gösterge seti güncel durum dokümanını hazırlayarak Kurul üyelerine gönderir. Güncel durum dokümanının hazırlanmasında resmi istatistikler ile ilgili kurumlardan alınan bilgiler esas alınır. 200

201 9 PERFORMANS GÖSTERGELERİ Ġzmir Bölge Planı nın Bilgi, Tasarım ve Yenilik Üreten, Akdeniz'in Çekim Merkezi İzmir olarak belirlenen vizyonuna ulaģmak üzere katılımcı süreçlerle belirlenen hedeflere yönelik çalıģmaların yaratacağı değiģimi somut göstergeler üzerinden izleyebilmek, uygulamanın etkinliğinin artırılabilmesi açısından büyük önem taģımaktadır. Bu yaklaģımla, gerek ĠZBP Ġzleme ve Değerlendirme Komitesi gerekse diğer paydaģlar ve ilgilenenler için ĠZBP ye yönelik performans değerlendirmelerinde dikkate alınmak üzere plan öncelikleri ekseninde anahtar performans göstergeleri belirlenmiģtir. Göstergeler belirlenirken aģağıdaki parametreler dikkate alınmıģtır: Basitlik Güvenilirlik Objektiflik Anlamlılık EriĢilebilirlik KullanıĢlılık 10. Kalkınma Planında ve diğer üst ölçekli stratejilerde, temel uluslararası antlaģmalarda ve sözleģmelerde belirlenen hedefler; AB, OECD ve geliģmiģ batı ülkelerindeki gerçekleģme düzeyleri; temalar bazında Ġzmir in yıllar içinde sergilediği geliģme eğilimleri; ĠZBP hazırlık sürecinde gerçekleģtirilen katılımcı toplantılarda alınan değerlendirme ve öneriler doğrultusunda anahtar performans göstergeleri bazında 2023 hedefleri belirlenmiģtir. GÜÇLÜ EKONOMİ Öncelik Gösterge Kaynak Mevcut Durum Hedef (2023) Yüksek Teknoloji, Yenilik ve Tasarım Kapasitesi Gelişmiş Girişimcilik Ekosistemi Sürdürülebilir Üretim ve Hizmet Sunumu Üniversitelerarası Girişimcilik ve Yenilikçilik Endeksi Sıralaması nda ilk 10 içinde İzmir Üniversitesi Sayısı (2013) Ar-Ge Merkezi Sayısı (2012) 201 Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Türk Patent Enstitüsü Patent Başvurusu Sayısı (2012) Fortune 500 Şirket Sayısı (2010) Fortune Kurulu Yenilenebilir Enerji Kaynağı Rüzgâr EPDK 382, (MW, 2012) Kurulu Yenilenebilir İzmir Jeotermal Enerji Kaynağı A.Ş. Jeotermal (KE) Kurulu Yenilenebilir Enerji Kaynağı EPDK 4,1 100 Biyokütle (MW) Organik Tarım Tarım İl 4,1 10

202 Akdeniz in Çekim Merkezi İzmir Alanlarının Toplam Tarım Alanına Oranı (%) İzmir i ziyaret eden yabancıların Türkiye yi ziyaret edenler içindeki oranı (%) (2012) İzmir Müze ve ören yerlerini ziyaret eden kişi sayısı (2012) İzmir Turizm geliri (kişi başı ortalama harcama/dolar) (2011) İzmir'e yatırım yapan yabancı sermayeli şirket sayısı (2012) Müdürlüğü Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2009 verilerine dayanarak hesaplanmıştır İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, 2010 İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, 2011 Ekonomi Bakanlığı YÜKSEK YAŞAM KALİTESİ 4, Öncelik Gösterge Kaynak Mevcut Durum Hedef Herkes İçin Sağlık Sürdürülebilir Çevre ve Kaliteli Kentsel Yaşam Erişilebilir İzmir Bebek ölüm hızındaki düşüş (Bin canlı doğumda) (%) Anne ölüm hızındaki düşüş (Yüz bin canlı doğumda) Yüz bin kişiye düşen yatak sayısındaki artış (adet) Yüz bin kişiye düşen hemşire sayısındaki artış (kişi) Kişi başı su kullanım miktarı (lt/kişi-gün) Arıtma tesisi ile hizmet verilen nüfusun belediye nüfusu içindeki payı (%) Atıksu arıtma tesisi (AAT) ile hizmet verilen nüfusun belediye nüfusu içindeki payı (%) Kentsel katı atık geri kazanım oranı (%) PM10 Konsantrasyonu (µg/m3) Doğrudan uçuş gerçekleştirilen dış hat şehir sayısı Kent içi toplu ulaşımda denizyolunun payı (%) Kent içi toplu ulaşımda raylı sistemlerin payı 202 Sağlık Bakanlığı 7,4 5 Sağlık Bakanlığı 15,3 8 Sağlık Bakanlığı Sağlık Bakanlığı İZSU 175 (2012) 150 TÜİK 77 (2010) 100 TÜİK 85 (2010) 100 İzmir Büyükşehir Belediyesi İzmir Büyükşehir Belediyesi 2,5 (2012) (2012) 50 DHMİ İBB 3 5 İBB 23 30

203 (%) İzmir Limanı'nda elleçlenen konteyner miktarı TCDD GÜÇLÜ TOPLUM TEU TEU Öncelik Gösterge Kaynak Mevcut Durum Hedef Herkes İçin Kaliteli Eğitim Yüksek İstihdam Kapasitesi Okulöncesi brüt okullaşma oranı (4-5 İl MEM 62,69 95 yaş,%) Ortaöğretimde brüt okullaşma oranı (%) İl MEM OSB'lerde kurulan özel mesleki ve teknik okul sayısı İl MEM 0 3 Kadınlarda istihdam oranı (%) TÜİK 24,5 35 Gençlerde işsizlik oranı TÜİK 25,8 <20 Tarım dışı sektörlerde kayıtdışı istihdam oranı TÜİK 24,5 15 (%) İşsizlik oranı TÜİK 14,8 7,2 203

204 10 EKLER 10.1 EK-A: İZMİR BÖLGE PLANI İZKA ÇALIŞMA GRUBU Doç. Dr. Ergüder CAN Sibel ERSĠN Saygın Can OĞUZ Filiz MOROVA ĠNELER Emin Çetin HAġAR Güvenç KÜÇÜKTOK Sena GÜRSOY Esra Sermin ATA Betül YAPRAK YORGUN Fakı ERGÜL Korhan MANGIR 10.2 EK-B: İZMİR BÖLGE PLANI ANALİZ VE ALT STRATEJİ ÇALIŞMA GRUPLARI Ġzmir Bölge Planı hazırlık çalıģmaları kapsamında yapılan analizlerde, çalıģtaylarda ve karģılıklı görüģmelerde değerli görüģlerini bizimle paylaģan ve plana katkı sağlayan değerli uzmanlarımıza teģekkürlerimizi sunarız. ANALĠZ Ġzmir Bölgesel Girdi- Çıktı Tablosu ve Modeli OluĢturulması ve Analizi Ġzmir Ġli Fonksiyonel Bölge ve Alt Bölgelerin ve Bölgelerarası ĠliĢkilerin Tespiti Ġzmir Sivil Toplum AraĢtırması Ġzmir Ġli Uygun Yatırım Alanları Ön Fizibilite Raporu Hazırlanması Ġzmir GiriĢimcilik Ekosisteminin ĠLGĠLĠ KURUM Ege Üniversitesi Dokuz Eylül Üniversitesi Ege Üniversitesi Türkiye Kalkınma Bankası A.ġ. Türkiye Ekonomi 204 PROJE EKĠBĠ Prof. Dr. Osman AYDOĞUġ Yrd. Doç. Dr. Çağaçan DEĞER Elif TUNALI ÇALIġKAN Gülçin GÜREL Prof. Dr. Sezai GÖKSU Prof. Dr. A. Emel GÖKSU Doç. Dr. Ebru ÇUBUKÇU Doç. Dr. K. Mert ÇUBUKÇU Öğr. Gör. Dr. Levent ÜNVERDĠ Prof. Dr. Gülgün TOSUN Yrd. Doç. Dr. Hanifi KURT Dr. Gökçen BAġARAN ĠNCE Dr. Faruk Cengiz TEKĠNDAĞ Dr. Oktay KÜÇÜKKĠREMĠTÇĠ Ömür GENÇ Fulya BAYRAKTAR Faruk SEKMEN Ussal ġahbaz Damla ÖZDEMĠR

205 GeliĢtirilmesi Stratejisi Ġzmir Kültür Ekonomisi Envanteri ve GeliĢme Stratejisi Ġzmir Turizm Stratejisi Ġzmir Kümelenme Ġstatistik ve Saha Analizi ÇalıĢmaları Ġzmir Bilgi Toplumu Temelli Kalkınma Stratejisi Ġzmir Su Ürünleri Sektörü Stratejisi Ġzmir Bölgesel Yenilik Stratejisi Ġzmir de Temiz Üretim (Ekoverimlilik) Uygulamalarının Politikaları AraĢtırma Vakfı (TEPAV) Dokuz Eylül Üniversitesi Ege Üniversitesi YaĢar Üniversitesi Tangram DanıĢmanlık Zobu DanıĢmanlık Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Ġzmir Katip Çelebi Üniversitesi EBĠLTEM TÜĠK TTGV ODTÜ Beril BENLĠ Nihan SIRIKLIOĞLU Selin KIRAL Doç. Dr. ġebnem G. DÜNDAR Yrd. Doç. Dr. Zehra ERSOY Ar. Gör. H. Ġbrahim ALPASLAN T. Deniz COġKUN SATIRCI Gökçe SANUL Prof. Dr. NeĢe KUMRAL Yrd. Doç. Dr. Mehmet GÜÇLÜ Ar. Gör. Dr. Burcu TÜRKCAN Ar. Gör. Gülçin GÜREL Prof. Dr. Ġge PIRNAR Doç. Dr. Çağrı BULUT Yrd. Doç. Dr. Ferika ÖZER SARI Ar. Gör. Duygu SEÇKĠN HALAÇ Zeynep TURA Mustafa Hakan ZOBU Fevzi DOĞU Emre ERDĠL Yrd. Doç. Dr. Tuğkan TUĞLULAR Yrd. Doç. Dr. Koray VELĠBEYOĞLU Dr. Selma TEKĠR Prof. Dr. Ahmet Adem TEKĠNAY Yrd. Doç. Dr. Hakkı DERELĠ Oya KUDRET Dr. Serdal TEMEL Prof. Dr. Fazilet VARDAR SUKAN Tutku ASARKAYA Aykut GÜLALANLAR Prof. Dr. R. Cengiz AKDENĠZ Doç. Dr. Ünal RIZA YAMAN Rıdvan YAKA Basri YALVAÇ Murat TOPAL Kısmet AKÇASOY BarıĢ PEKEL Fatih YALABUK Ferda ULUTAġ Emrah ALKAYA Merve BÖĞÜRCÜ 205

206 YaygınlaĢtırılması Strateji ÇalıĢması Ġzmir Kentsel Pazarlama Stratejisi Urla-ÇeĢme Karaburun Yarımadası Sürdürülebilir Kalkınma Stratejisi Bölge Planı Hazırlıkları Kapsamında Katılımcı Mekanizmaların GeliĢtirilmesi Ġzmir Bölge Planı Mekânsal Analiz Haritaları ve Mekânsal GeliĢme ġemaları Art Grup WolffOlins American World Service TNS Global Kita Tasarım Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Dokuz Eylül Üniversitesi Ege Üniversitesi Türkiye Ekonomi Politikaları AraĢtırma Vakfı (TEPAV) Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü AyĢe KAYA DÜNDAR Kemal IġITAN Prof. Dr. Göksel DEMĠRER Fehmi ÖZKAN Charles WRIGHT Abed BĠBĠ Steve LANIER Bengi ÖZBOYACI Selin HARTEVĠOĞLU Yrd. Doç. Dr. Koray VELĠBEYOĞLU Doç. Dr. Semahat ÖZDEMĠR Doç. Dr. Alper BABA Öğr. Gör. Dr. Zeynep DURMUġ ARSAN Prof. Dr. Hüsnü ERKAN Prof. Dr. Adnan KAPLAN Prof. Dr. Yusuf KURUCU Prof. Dr. Murat BOYACI Dr. Nurdan ERDOĞAN Ar. Gör. Hamidreza YAZDANĠ Ar. Gör. Dr. Kerim Eser AFġAR Ar. Gör. Özlem YILDIZ Ar. Gör. Dalya HAZAR Emin DEDEOĞLU Emre KOYUNCU Selçuk SERTESEN Ercan ERKUL Uğur ERSOY Yrd. Doç. Dr. Koray VELĠBEYOĞLU Ar. Gör. Hamidreza YAZDANĠ 206

207 10.3 EK-C: KATILIM VE KATKI SAĞLAYAN PAYDAŞLAR Plan hazırlık sürecine katılımları, görüģ öneri ve değerlendirmeleri ile katkı veren paydaģlarımıza teģekkür ederiz. Aliağa Ġlçe ÇalıĢtayı 9 Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Dilek Yücel Ġlçe Sağlık Müdürlüğü E.Özay Demren Ġlçe Belediyesi Emin Uray Aliağa Engelliler Derneği Emrah BaĢaran Aliağa Halk Kütüphanesi Engin Kayadeğirmeni Aliağa Denizciler Derneği Erdinç ġen Ġlçe ġoförler Odası Hakan Demirkutlu Ġlçe Kaymakamlığı Hamit Çelik Aliağa Gemi Söküm Yan Sanayicileri Derneği Ġbrahim Özen Ġlçe Tarım Müdürlüğü Kader Gür Ġlçe Esnaf ve Sanatkârlar Odası Kenan Sözbilici Ġlçe Milli Eğitim Müdürlüğü M. Kemal Atik Ġlçe Gençlik Hizmetleri ve Spor Müd. Murat Aydın Ġlçe Emniyet Müdürlüğü Mustafa Kılıçaslan Ġlçe Jandarma Komutanlığı Münir V. Bayrav Ġlçe Belediyesi Nüket Yıldırım Türk Anneler Derneği Önder ġahin Ġlçe Belediyesi Tuğba Arı Ġlçe Sosyal YardımlaĢma ve DayanıĢma Vakfı Balçova Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Abdülaziz Murgan SESAM Ali Ġhsan Boyacı Ġlçe Esnaf ve Sanatkârlar Odası Arbay Demir SESAM Arslan BaĢoğlu Ġlçe Halk Eğitim Merkezi Arslandal Kılan Ġlçe Nüfus Müdürlüğü Ayhan Usta Ġlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Birsen IĢıklı Ġlçe Toplum Sağlığı Merkezi Birsen Küçüköztürk Ġlçe Toplum Sağlığı Merkezi Ekrem ġen Ġnciraltı Derneği Fadime Keskin Ġlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Hasan Ali Çolak Ġlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Murat Tokgöz Ġlçe Sosyal YardımlaĢma ve DayanıĢma 9 Ġlçeler ve katılımcı isimleri alfabetik olarak sıralanmıģtır. 207

208 Vakfı Mustafa Ġnceoğlu Ġlçe Sosyal YardımlaĢma ve DayanıĢma Vakfı Nurhan Bal Ġlçe Kaymakamlığı ReĢit Arabacı Ġlçe Kaymakamlığı ġerif Sürücü Ġlçe Esnaf ve Sanatkârlar Odası Tolga Günvar Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Vildan Mevsim Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Zehra Vatansever Ġlçe Halk Eğitim Merkezi Bayındır Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Alaettin Helvacıoğlu Ġlçe Ziraat Odası Anıl Ayvaz Tarım Ġlçe Müdürlüğü Bahadır Küçükbayrak Ġlçe Tarım Kredi Kooperatifi BarıĢ Kırba Ġlçe Belediyesi Burhan TaĢlıpınar Ġlçe Devlet Hastanesi Ercan Uysal Ġlçe Kaymakamlığı Ersoy Sümerhan Bayındır Çiçek Kooperatifi Halim Güngör Halk Eğitim Merkezi Hatice Ermin Bayındır Damızlık Birliği Murat ġahin Tarım Ġlçe Müdürlüğü Naciye EriĢ Ġlçe Belediyesi Raif YeĢbek Bayındır Sanayi Kooperatifi Veli Yüceer Ġlçe Belediyesi Yusuf Özmanav Ġlçe Sosyal YardımlaĢma ve DayanıĢma Vakfı Zeki Demir Ġlçe Orman ĠĢletme Müdürlüğü Bayraklı Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Aylin Gel Ege Soğutma Sanayicileri ve ĠĢ Adamları Derneği Aysel Arslan Ġzmir Engelliler Birliği Bilge Karabulut Ġlçe Sağlık Müdürlüğü Cafer Açıkgöz Bayraklı Kültür ve DayanıĢma Derneği Erdoğan Özçiftçi Genç ĠĢ Adamları Derneği Haluk Tongansoy YETĠMDER Ġ.Hakan Peker Ġlçe Kaymakamlığı Ġbrahim Aslan Smyrna Eğitim Derneği Serhat Öz Bayraklı Kültür ve DayanıĢma Derneği ġerafettin Gül Ġlçe Milli Eğitim Müdürlüğü 208

209 Bergama Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Asiye Güler Engin Ġlçe Lokantacılar Odası Aslı Ögden Ġlçe Terziler Odası Alpay Aydın Öz Altaylar Ltd. ġti. Ersin Güleç Ġlçe Belediyesi Güven Ertümen Ġlçe Belediyesi Kader Güler ĠġKUR M. Salim Söyler Bergama Bakkallar Odası Mehmet Aslan Ġlçe Kaymakamlığı Mehtap Çelik ĠġKUR Melek Tarım Bergama Bakkallar Odası Meltem Gönenç Ġlçe Kaymakamlığı Nurdan ÖztaĢ Bergama Bakkallar Odası Yusuf Kurtuldu Terziler Odası Gülay Koç Ġlçe Ticaret Odası Kasım Parlak Ġlçe Belediyesi Saffet Dündar Ġlçe Ticaret Odası Süleyman Türkoğlu Sergiciler Odası Gülnaz Gürsoy Bakkallar Odası Esra Tokbay Berberler Odası Haydar Türkdoğan Ġlçe Kaymakamlığı Tülay Çanakcı Ġlçe ġoförler ve Otomobilciler Odası Beydağ Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Ali Cergibozan Ġlçe Kaymakamlığı Bülent Yezek Ġlçe Emniyet Müdürlüğü Emir Ali Gültekin Ġlçe Tapu ve Kadastro Müdürlüğü Ergün Ahmet Köroğlu Ġlçe Tarım Müdürlüğü Esmumi Kılıç Ġlçe Kaymakamlığı Hüseyin Öztürk Ġlçe Tarım Kredi Kooperatifi Ġsa TaĢlıca Ġlçe Mal Müdürlüğü Mehmet ġık Ġlçe Nüfus Müdürlüğü Mehmet Mete Akar Ġlçe Tarım Müdürlüğü Osman Kıran Ġlçe Esnaf Sanatkârlar Odası Perihan Bakkal Ġzmir Damızlık Sığır YetiĢtiricileri Birliği Saim Duru Ġlçe Özel Ġdare Müdürlüğü Serkan Sipahi Ġlçe Halk Eğitim Merkezi Üncel Ġçmesu Ġlçe Ziraat Odası 209

210 Bornova Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Ali Erbenlioğlu 210 Gençlik Hizmetleri ve Spor Ġlçe Müdürlüğü Asuman Nesibe Ġlçe Halk Kütüphanesi Birgül Durna Ġlçe Toplum Sağlığı Merkezi Birol Durukan Ġlçe Devlet Hastanesi Burcu Gökatavay Ġlçe Kaymakamlığı Cemal YeĢilbaĢ Ege Yerel Yönetimler Elif SümerbaĢ Özel Ege Tatlıdil Anaokulu Evren Koyuncu Sanayici ve ĠĢ Adamları Derneği Hakkı Uzun Ġlçe Kaymakamlığı Hasan Özince Ġlçe Sosyal YardımlaĢma ve DayanıĢma Vakfı Hasan Çiçek Ġlçe Sağlık Merkezi Hüseyin Dönmez Ġzmir Eğitim Gönüllüleri Derneği Nuri Çakır Ġlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Vahap Telin Afet Derneği Buca Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Canan Özkara Ġlçe Sosyal YardımlaĢma ve DayanıĢma Vakfı EĢref Kadağ Ġlçe Halk Eğitim Merkezi GülĢen Örenel Türk Anneler Derneği Halil Ġbrahim Sevinç Buca Muhtarlar Derneği Hasan Okur Ġlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Nuran Yırtar Ġlçe Kaymakamlığı Recai Dere Ġlçe Halk Eğitim Merkezi Seyfullah Demir Buca Müteahhit Derneği Zafer Demirci Ġlçe Halk Eğitim Merkezi ÇeĢme Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Agüh Öktem Ġlçe Belediyesi Ġmar Müdürlüğü Dündar Narin Ġlçe Gümrük Müdürlüğü Elif Gonca ġen Ġlçe Müze Müdürlüğü Erdem Yılmaz ĠġKUR Erdem CoĢkun Ġlçe Kaymakamlığı Günnur DikbaĢoğlu Ġlçe Tapu ve Kadastro Müdürlüğü Gürcan Batmaz Alaçatı Belediyesi Hakkı Kocakara Ġlçe ġoförler Odası KürĢat Yıldırım Ġlçe Belediyesi Fen ĠĢleri Müdürlüğü M. Kemal Saatçıoğlu ÇeĢme Marina Murat ġen Ġlçe Nüfus Müdürlüğü Mustafa Barutçu ÇeĢme Turizm ve Otelcilik Yüksekokulu

211 Onur Sabancı Ġlçe Sağlık Müdürlüğü Talat Cengiz Kültür ve Turizm Bakanlığı Turizm DanıĢma Bürosu Uygar Öztürk Ġlçe Tapu ve Kadastro Müdürlüğü Çiğli Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Atila Koç Ġlçe Esnaf ve Sanatkârlar Odası AyĢe AktaĢ Ġlçe Kaymakamlığı Ayten Akdenizli Çiğli Evka Kadın Kültür Evi Derneği Doğan Hüner Ġzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Hacı Bayda Ġlçe Belediyesi Hamdullah IĢık Ġlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Mehmet Aslan Tüm Engelliler Ġçin Engelsiz Bir Dünya Meral Değirmenciler Ġlçe Sosyal YardımlaĢma ve DayanıĢma Vakfı Mikail Polat Ġlçe Gıda Bankası Muharrem Aslan Ġlçe Belediyesi Yekta Ünsal TEMA Vakfı Yüksel Demirdağ Ġlçe Sağlık Müdürlüğü Dikili Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Ahmet Aydınoğlu Ġlçe Esnaf ve Sanatkârlar Odası Ali AteĢ Gıda Tarım Hayvancılık Ġlçe Müdürlüğü Aydın Ufuk Ceran ĠġKUR Basri ġentürk Ġlçe Toplum Sağlığı Merkezi Burcu Ersü Dikili Engelliler DayanıĢma Derneği Eren KoĢar Merkez Su Ürünleri Kooperatifi F.Yasemin Delen Ġlçe Kaymakamlığı M. Mümtaz Çınar Liman BaĢkanlığı Necat Üntepe Ġlçe Kaymakamlığı Pınar Bozkurt ĠġKUR YaĢar Otar Merkez Su Ürünleri Kooperatifi Yusuf Altıparmak Ġlçe Belediyesi Zafer Kara Mehmetoğlu Ġlçe Kaymakamlığı Foça Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Ali Rıza Kahraman Dokuz Eylül Üniversitesi Bahadır Doğutürk Foça Çevre ve Kültür Platformu Celal Yıldız Ġlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Cenk Bakırlı Ġlçe Belediyesi E. Emel Ak Gıda Tarım Hayvancılık Ġlçe Müdürlüğü Ercan Yüksektepe Ġlçe Ziraat Odası 211

212 Harun Koçoğlu Turizm DayanıĢma ġube Müdürlüğü Hülya Bolçay Ġlçe Nüfus Müdürlüğü Ġclal Koçdar Ġlçe Kaymakamlığı Kamer Yanardağ Ġlçe Kaymakamlığı Solmaz Doğutürk Foça Çevre ve Kültür Platformu Süheyla Doğutürk Foça Çevre ve Kültür Platformu Gaziemir Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Ali Kaya Ġlçe Halk Kütüphanesi Ali ġanlı Ġlçe Sosyal YardımlaĢma ve DayanıĢma Vakfı AyĢe Ertaç Hayvanları Koruma Derneği Çağrı Koçoğlu Ege Serbest Bölgesi Erkan Çoban Ġlçe Esnaf ve Sanatkârlar Odası Fahri Yılmaz Ġlçe Belediyesi Filiz Baynazı Orman ĠĢletme Müdürlüğü Ġrfan Yapar Ġlçe Belediyesi Mustafa Yıldırım Ġlçe Belediyesi Sabahat Oraltay Ġlçe Kaymakamlığı Selman Er Ġlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Senem TaĢdemir Ġlçe Kaymakamlığı Sinem Doğanay Ġlçe Toplum Sağlığı Merkezi Yasemin Zeytunlu Ġlçe Toplum Sağlığı Merkezi Yunus Özdemir Ege Serbest Bölgesi Güzelbahçe Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Azim TıraĢ Ġlçe Esnaf ve Sanatkârlar Odası Bil ġenoğlu Ġlçe Sağlık Müdürlüğü Emel Ardahanlı Yaygın Eğitim Destekleme Derneği H. Güldeniz Tokat Türk Kadınlar Birliği Mahmut Aksoy Ege Balıkçıları Derneği Mehmet Can Çakar Ġlçe Belediyesi Mustafa Polat TEMA Vakfı Müjgan Baran Ege Otizm Spor Kulübü Ömer Kaya Ege Otizm Spor Kulübü Özlem TaĢkın Ġlçe Sosyal YardımlaĢma ve DayanıĢma Vakfı ġinai Akgün Ġlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Yıldız Koç Dostluk Derneği 212

213 Karabağlar Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Ali Özdağcı Esnaflar Arası DayanıĢma Derneği Bilgehan Bilgili Ġlçe Sosyal YardımlaĢma ve DayanıĢma Vakfı Ekrem Bucuka Ġlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Eyüp Bekmezci Ġlçe Halk Eğitim Merkezi Hakan Alp Ġlçe Halk Kütüphanesi Ġsmail Atan Ġzmir Engellileri Koruma ve Kalkındırma Derneği Leyla Haliloğlu Ġlçe Toplum Sağlığı Merkezi Mehmet Argun YeĢilyurt Esnaf ve Sanatkârlar Odası Mehtap Yıldırım Ġlçe Belediyesi Öznur Koçyiğit Ġlçe Esnaf ve Sanatkârlar Odası Refik Bahadır Ġlçe Kaymakamlığı Karaburun Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Ahmet Çakır Mordoğan Belediyesi Bedri Yeltekin Ġlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Erdal Çakıcı Gıda Tarım ve Hayvancılık Ġlçe Müdürlüğü Fahir UlaĢ Ġlçe Sağlık Müdürlüğü H. Serdar YaĢa Ġlçe Belediyesi Ġpar Buğra Dilli Ġlçe Kent Konseyi Koray Velibeyoğlu Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Mehmet Çoker Ġlçe Belediyesi Semahat Özdemir Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Semin Alanç ĠġKUR Serkan Özdemir ĠġKUR ġaban Ok Ġlçe Ziraat Odası KarĢıyaka Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Atila Koç Ġlçe Esnaf ve Sanatkarlar Odası Beyhan Gökdemir Ġlçe Milli Eğitim Müdürlüğü D. Yıldıray Çığırgan Ġlçe Sağlık Müdürlüğü Didem Yardımcı Ġlçe Sosyal YardımlaĢma ve DayanıĢma Vakfı Faruk Güzeloğlu Gençlik Hizmetleri ve Spor BaĢkanlığı Gülay Aksoy KarĢıyaka Sanayicileri ĠĢ Adamları Derneği Halim BarıĢık Kardak Dağcılık Kulübü Ġnci Doğaner Psikodrama Derneği Katir Akyün Bostanlı ĠĢadamları Derneği M. Yavuz PaĢa Ġlçe Belediyesi Rukiye Urgancı Koruyucu Aileler Derneği 213

214 KemalpaĢa Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Bekir Sivrikaya Ġlçe Kaymakamlığı Cengiz BeĢok KemalpaĢa Sanayici ve ĠĢ Adamları Derneği Evrim Samanlı Ġlçe Toplum Sağlığı Merkezi Fethiye Yurtsever Ġlçe Nüfus Müdürlüğü Gülgün Çelik Ġlçe Kaymakamlığı Mustafa Güler ĠġKUR Okan Balcıoğlu KemalpaĢa Organize Sanayi Bölgesi Özge Arvuz Ġlçe Gıda Tarım Hayvancılık Müdürlüğü Recep Askingil Bağyurdu ġoförler Odası Rıdvan Karakayalı KemalpaĢa Belediye BaĢkanı Samet BarıĢsever ĠġKUR Temel Küçük Esnaf ve Sanatkârlar Odası Zafer Bozkurt Ġlçe Gıda Tarım Hayvancılık Müdürlüğü Kınık Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Ahmet KuĢçu - Ali Arıkan Ġlçe Nüfus Müdürlüğü Atilla TaĢpınar Ġlçe Tarım Müdürlüğü Dr. Filiz Aktoprak Ġlçe Toplum Sağlığı Merkezi DurmuĢ Yıldırım Köy Muhtarlığı Fatih Durmaz Sosyal YardımlaĢma ve DayanıĢma Vakfı Fatih Kartal Sosyal YardımlaĢma ve DayanıĢma Vakfı Ġbrahim Adatepe Poyracık Esnaf ve Sanatkârlar Odası Ġsmet Duman Köy Muhtarlığı Kader Güler ĠġKUR M. Ali Güven Yaylaköy Muhtarlığı Mahmut MintaĢ Ġlçe Müftülüğü Mehmet Güler Kalemköy Muhtarlığı Mehmet Pamukçu Yayakent Belediyesi Mehmet Karakuyu Poyracık Tarım Kredi Mehtap Çelik ĠġKUR Mithat Kahya Ġlçe Emniyet Müdürlüğü Mustafa Mandır Örtülü Köyü Muhtarı Nuriye Olgun Ġlçe Kaymakamlığı Özlem Yılmaz Muhtarlar Derneği Selim Gönden Ġlçe Esnaf ve Sanatkârlar Odası ġaban Sayır Ġlçe Tarım Kredi Kooperatifi Turan Gürkan Poyracık Esnaf ve Sanatkârlar Odası 214

215 Kiraz Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Ahmet Duran S.S. Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Ahmet Akbaba Ġlçe Tarım Kredi Kooperatifi Alparslan Yılmaz Ġlçe Kaymakamlığı Ali Eroğlu 215 Ġğdeli ve Çevre Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Ahmet Akbaba Ġlçe Esnaf ve Sanatkarlar Odası Belkıs Kafadar Ġlçe Tapu Müdürlüğü Derya CoĢkun Kiraz Belediyesi Erkan Tek Kent Konseyi Erol Yalçın Ziraat Odası Harun Niğde Kiraz Köyleri Eğitim ve Koruma Derneği Hüseyin Efeoğlu Halk Eğitim Merkezi Merve Bıyıklı ĠġKUR Muammer Karatepe Ġlçe Belediyesi KürĢad Akyüz Ġlçe Tarım Kredi Kooperatifi Sabri Yılmaz Ġlçe Özel Ġdaresi Selim Özdeveci ġoförler ve Otomobilciler Odası Süleyman Top Ġğdeli ve Çevre Kooperatifi Tamer Ekici Ġlçe Sosyal YardımlaĢma ve DayanıĢma Vakfı Yasin ġekertekin Gençlik Hizmetleri ve Spor Ġlçe Müd. Yelda Öztürk Sağlık Grup BaĢkanlığı Yusuf Olgun ĠġKUR Yusuf Kılınç Ġlçe Esnaf Kefalet Kooperatifi Zafer Ölmez Gıda Tarım Hayvancılık Ġlçe Müd. Zeynel Abidin DadaĢ Ġlçe Nüfus Müdürlüğü Konak Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Ahmet Önal Ġlçe Kaymakamlığı Ayca Örenel Halk Eğitimciler Derneği Bahar Tekeler Zirve Dağcılık Doğa Sporları Besalet Alkaya Çevre Doğal Hayatı ve Hayvanları Koruma Derneği Cihabir Çulhaoğlu Ġlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Elvani Yıldırım Ġlçe Sosyal YardımlaĢma ve DayanıĢma Vakfı Ġbrahim Padır Ġlçe Sağlık Müdürlüğü Mehmet Manav ĠZAMED Mehmet Yunak Ġlçe Belediyesi Muhiddin Yılmaz Zihinsel Engelliler Müdürlüğü Murat Karaca Ġzmir Bisiklet Derneği Nafiz Uybat Ġzmir Bisiklet Derneği Pırıl Erçoban Mültecilerle DayanıĢma Derneği

216 Seçkin AktaĢ Ġlçe Halk Eğitim Merkezi Tuna TaĢ Çevre Doğal Hayatı ve Hayvanları Koruma Derneği Menderes Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Asiye AteĢ Uslu Ġlçe Nüfus Müdürlüğü Emin Bakan Ġlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Esin Senyaoğlu Ġlçe Kaymakamlığı Medeni Ġnanç Ġlçe Gıda Tarım Hayvancılık Müdürlüğü Murat DaĢ Menderes Genç ĠĢadamları Derneği Mustafa Seçkin ĠġKUR Ġl Müdürlüğü Necla Kaya ĠġKUR Ġl Müdürlüğü Özkan Eken Ġlçe Sağlık Müdürlüğü Seyhan Erol Ġlçe Sosyal YardımlaĢma ve DayanıĢma Vakfı BaĢkanlığı Tahsin Kurtbeyoğlu Ġlçe Kaymakamlığı Tülay Kızıltuğ Menderes Gülistan Bayanlar Eğitim ve YardımlaĢma Derneği Menemen Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Abdullah Ġnal ETAE Burcu Aksoy ĠġKUR Can Kahvecioğlu Menemen Sanatkârlar Odası Celal Sayılır Ġlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü Nejat Özen Uluslararası Tarımsal AraĢtırma ve Eğitim Merkezi Oğuz Sezgin Ġlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Serap Üner Akalın ĠġKUR Yılmaz Güral Menemen Ticaret Odası Zeynep Fero Ġzmir Serbest Bölgesi Narlıdere Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ A. Ulvi Dülger Ġlçe Belediyesi Ali Yıldız Ġlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Hasan Kırmacı Ġlçe Esnaf Sanatkârlar Odası Hasan Altan Uluğ Ġlçe Kaymakamlığı Hüseyin Demirkan Ġlçe Kaymakamlığı Melek Tezgörenler Aktif Bayanlar Derneği O. Aslan Canbaba Ġlçe Kaymakamlığı (Kaymakam) Sema Yıldırım Narlıdere Halk Eğitim Merkezi Sevinç Çapun Ġlçe Özel Ġdare Müdürlüğü Sevinç Özel Narçiçekleri Derneği Süleyman Gelül Ġlçe Esnaf Sanatkârlar Odası 216

217 Yalçın Uzun Ġlçe Mal Müdürlüğü Zekeriya Bencik Ġlçe Tapu Kadastro Müdürlüğü ÖdemiĢ Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Necati Gölgen Ġlçe Belediyesi Hayriye Dören Meriç Ġlçe Özel Ġdare Müdürlüğü Cevdet Ünlü Ġlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Mehmet Saka Gençlik Hizmetleri ve Spor Ġlçe Müdürlüğü Ġbrahim Altıntan Gıda Tarım ve Hayvancılık Ġlçe Müdürlüğü Ġbrahim Telliel Ġlçe Sağlık Müdürlüğü Serdar Ergin Halk Eğitim Merkezi Mesut Keskin ÖdemiĢ Kent Konseyi Halil Deveci Ġlçe Süt Üreticileri Birliği Ali Öz Ġlçe Ticaret Odası Derya TaĢçı Damızlık Sığır YetiĢtiriciliği Birliği Serkan ġimģek Ġlçe Ziraat Odası Selçuk Bilgi Bademli Tarımsal Kalkınma Kooperatifi ġerif Ali Güven Ġlçe Genç ĠĢ Adamları Derneği Bünyamin Altan Kardelen YardımlaĢma DayanıĢma Derneği Seferihisar Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ A. RüĢtü Çelik Ġlçe Esnaf ve Sanatkarlar Odası Aslı MenekĢe OdabaĢ Kırar Ġlçe Belediyesi Begüm Altıner Ġlçe Kaymakamlığı Besim Sakızcıoğlu Ġlçe Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Deniz Tolga Ġnci Kent Konseyi Emre Naciye Karagöl Gençlik Hizmetleri ve Spor Ġlçe Müdürlüğü Erol Faik Birlik Ġlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Fuat Göksel S.S. Ürkmez Su Ürünleri Kooperatifi Koray Velibeyoğlu Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü M. Kamil Kırant Ġlçe Sağlık Müdürlüğü M.Zeki YaĢar ĠġKUR Merden Özgül ĠġKUR Sefer YeĢil Ġlçe Nüfus Müdürlüğü Serap Zararcı Üretici Kadınlar Derneği Sinem Kural Halk Eğitim Merkezi ġakir Eden Ġlçe Kaymakamlığı Teyfik AkĢit Kültürler Arası Eğitim Ve AraĢtırma Tunç Soyer Ġlçe Belediyesi Zeynep DurmuĢ Arsan Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü 217

218 Selçuk Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Ali Karakule Ġlçe Özel Ġdaresi AyĢe Sakar Ġlçe Halk Eğitim Merkezi Bedia Eslik Efes Sürmeli Oteli Cengiz Topal Efes Müze Müdürlüğü Cumhur Yelken Ġlçe Ticaret Odası Dilara Aksin Ġlçe Sosyal YardımlaĢma ve DayanıĢma Vakfı Faik Kaytancı Selçuk Gönüllüleri Derneği Filiz Acargil Selçuk Ticaret Odası Filiz KitiĢ Demirayaka ĠġKUR Hayni Güller Ġlçe Esnaf ve Sanatkarlar Odası Mehmet Falakalı Turizm ġube Müdürlüğü Mehmet Turan TariĢ Zeytinyağ SatıĢ Kooperatifi Nevin Sayın Selçuk ĠMKB Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi Sadık Bol ĠġKUR Süleyman Sertoğlu 108 Nolu Pamuk Tarım SatıĢ Kooperatifi Süleyman Tabakoğlu Ġlçe Nüfus Müdürlüğü Talip Altun Gıda Tarım ve Hayvancılık Ġlçe Müdürlüğü Tire Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Cemil Tüysüz ĠġKUR Cevdet Boyacıoğlu Boyacıoğulları Ömür Süt Cihan ġağban Tire Sanayici ve ĠĢ Adamları Derneği Dr. M. Ulvi Toprak Ġlçe Sağlık Müdürü Ender UĢgun Tire Sanayici ve ĠĢ Adamları Derneği Enis Üçboylar Ġlçe Müze Müdürlüğü Fatma ġule Çolak ĠġKUR Fikret Arslan Ġlçe Halk Kütüphanesi Funda Özden Gönüllüler Derneği YardımlaĢma Eğit. Galip Kılınç Tire Organize Sanayi Bölgesi Gülnur Alkan Gökçen Muhtarlığı Hasan Kalaycı Ġlçe Nüfus Müdürlüğü Hüseyin Ergi Ġlçe Kaymakamlığı Hüseyin Çapkınoğlu Ġlçe Ticaret Odası Ġbrahim Soylu Ġlçe Tarım Müdürlüğü Lamia Bezci Gönüllüler Derneği YardımlaĢma Eğit. Mahmut Eskiyörük Tire Süt Kooperatifi Mehmet Ali Ölçer Ġlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Muhittin Gök Reko Süt ġirketi Mustafa AkkaĢ Tire Özel Ġdare Müdürlüğü Nurdan Kurtça Kardelen YardımlaĢma DayanıĢma Derneği 218

219 Nurgül Çetindağ Kardelen YardımlaĢma DayanıĢma Derneği Oğuzhan Günebakan Ġlçe Halk Kütüphanesi Ümit ÜnalmıĢ Ġlçe Esnaf ve Sanatkarlar Odası Torbalı ilçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Ahmet Girgin Ġlçe Kaymakamlığı Alpaslan Kasımoğlu Ġlçe Jandarma Komutanlığı Cemil Altun ĠġKUR Cemil Tüysüz ĠġKUR Erol Koyuncu Ġlçe Gençlik Hizmetleri ve Spor Müdürü Fatma ġule Çolak ĠġKUR Hamide Atik Ġlçe Kaymakamlığı Ġsmail Civa Ġlçe ġoförler Odası Kenan Uyar Gıda, Tarım ve Hayvancılık Ġlçe Müdürlüğü Mehmet ġirin Kaplan ĠġKUR Metin Yüğrük Ġlçe Nüfus Müdürlüğü Nurgül Asal Ġlçe Tapu Müdürlüğü Ruhi Gündoğdu Ġlçe Milli Eğitim Müdürü Uğur Ġhsan Azap Ġlçe Emniyet Müdürlüğü Zahide Kaya Ġlçe Kaymakamlığı Urla Ġlçe ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Bekir Yıldız Ġlçe Nüfus Müdürlüğü Dalya Hazar Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Erol Uysal Milli Eğitim Müdürlüğü Esra ġimģir Urla Belediyesi Fatma Arıbal S.S Urla Su Ürünleri Kooperatifi Halit Sarıkaya Ġlçe Sağlık Müdürlüğü Ġpek Acehan Urla Belediyesi Koray Velibeyoğlu Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Mehmet Maraba Urla Belediyesi Mehmet KarakıĢ S.S. Bademler Kalkınma Kooperatifi N. Çare Cağaloğlu Urla Belediyesi Semahat Özdemir Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Semin Alanç ĠġKUR Serkan Özdemir ĠġKUR ġahin Emre Ġlçe Özel Ġdare Tevhide Alyanak Urla Belediyesi Tuna Dalçam Urla Belediyesi YeĢim Gül Urla Belediyesi 219

220 Kalkınma ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ A. Ertan Yücel Bergama Kaymakamlığı Abdullah Kavuk Kavuklar ġirketi Abdurrahman Bayram Dokuz Eylül Ü. Sanayi Uygulama AraĢtırma Merkez Müdürlüğü Abdurrahman Çabuk Müstakil Sanayici Ve ĠĢadamları Derneği Abdülaziz Ediz Ġl Kültür Turizm Müdürlüğü Adnan Ġnanır Bayındır Ticaret Odası Adnan Saka Aliağa Ticaret Odası Ahmet Tomar DSĠ 2. Bölge Müdürlüğü Ahmet Güldal Gıda Tarım Ve Hayvancılık Ġl Müdürlüğü Ahmet Akdeniz Ġl Planlama Ve Koordinasyon Müdürlüğü Akın Kayacan Ege Soğutma Sanayicileri ve ĠĢ Adamları Derneği Alaattin ġahin ġifa Üniversitesi Alev Sönmez Ġzmir Metro ġirketi Ali Cergibozan Beydağ Kaymakamlığı Ali Dalgalı TÜĠK Ġzmir Bölge Müdürlüğü Ali Rıza Doğanata Fatih Koleji Atilla Silkü Ege Üniversitesi Aydın Öztürk Ġzmir Üniversitesi Ayhan Boyacı Selçuk Kaymakamlığı Aylin Gel Ege Soğutma Sanayicileri ve ĠĢ Adamları Derneği AyĢegül Sabuktay Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi Akdeniz Akademisi Aytekin Aydın Ege Tıbbi Malzemeleri Derneği Aytül Adalı KOSGEB Kuzey Hizmet Merkezi Müdürlüğü Aziz Kocaoğlu Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi BarıĢ Kocagöz Ġzmir Ticaret Borsası Bediha Türkyılmaz Ġl Sağlık Müdürlüğü Candeğer Yılmaz Ege Üniversitesi Çağrı Bulut YaĢar Üniversitesi Derya ÇoĢkun Kiraz Belediyesi Dr. Koray Velibeyoğlu Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Dursun Bülent Tercan Ege Turistik ĠĢletmeler ve Konaklamaları Birliği Ebru Tuğba Ġnci Ġl Özel Ġdare Genel Sekreterliği Engin Bilgili SGK Ġl Müdürlüğü Erdal ÇavuĢoğlu DHMĠ A. Menderes Havalimanı BaĢmüdürlüğü Erhan Bey Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi Erinç Yeldan YaĢar Üniversitesi Eyüp Sevimli Ġzmir Serbest Bölgesi Faruk Güler Ege Serbest Bölgesi Ferhan ġirvan Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi Sosyal Projeler Daire BaĢkanlığı Fettah Güventürk Küçük ve Orta Ölçekli ĠĢletmeler Derneği Fikret Ürper Bergama Ticaret Odası 220

221 Filiz Sarper Ġzmir Kültür Sanat ve Eğitim Vakfı Gülgün Erdoğan Tosun Ege Üniversitesi Güner Gönel Balçova Termal Otel Günnur Koçar Ege Ü. GüneĢ Enerjisi Enstitüsü Günseli Esma Türkoğlu Yeni OluĢum Derneği Gürman Kızıltan Ġzmir Kent Konseyi Hakkı Uzun Bornova Kaymakamlığı Halil Gider Bakırçay Sanayici ve ĠĢadamları Derneği Halil ġahin Ġzmir Demir Çelik ġirketi Hamza Serdar Yasa Karaburun Belediyesi Handan Armağan Ege ÇağdaĢ Eğitim Vakfı Harun Kara Buca Engelliler Derneği Hasan Küçükkurt Ġzmir Sanayici ve ĠĢadamları Derneği Hüseyin Ergi Tire Kaymakamlığı Ġbrahim Erdallı Selçuk Ziraat Odası Ġbrahim KocabaĢ Ġzmir Katip Çelebi Üniversitesi Ġbrahim Çetin Gökdoğan Ġzmir ĠĢadamları ve Sanayicileri Derneği Ġge Pırnar YaĢar Üniversitesi Ġrfan Ġçöz Ġl Özel Ġdare Genel Sekreterliği Kadri Kabak ÇalıĢma ve ĠġKUR Ġl Müdürlüğü Kamil Porsuk KemalpaĢa Organize Sanayi Bölgesi Kamuran Parıltı Buca Engelliler Derneği Kasım Sevin ÖdemiĢ Ticaret Odası Kazım Sertdemir Ege Plaster ġirketi Kemal Çolakoğlu Plasmet Plastik ġirketi Kosat Gürler Tire Organize Sanayi Bölgesi KürĢat Yıldırım ÇeĢme Belediyesi Lütfi Ünal Ġzmir Kent Konseyi M. Soner BaĢ TCDD 3. Bölge Müdürlüğü M. Emin Avcı KarĢıyaka Kaymakamlığı Mahmut Akkın Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi Mehmet Timuroğlu Ġzmir Genç ĠĢadamları Derneği Mehmet Ünlü Güzelbahçe Kaymakamlığı Mehmet Makas Bayındır Kaymakamlığı Mehmet Karaca Gıda Tarım ve Hayvancılık Ġl Müdürlüğü Mehmet Maraba Urla Belediyesi Mehmet Yunak Konak Belediyesi Mehmet Bülent Egeli BATIÇĠM ġirketi Mehmet Vehbi Kaynak Ġzmir ĠĢ Kadınları Derneği Metin Kaplan Gençlik Hizmetleri ve Spor Ġl Müdürlüğü Muharrem Acar TRT Ġzmir Bölge Müdürlüğü Mustafa Adnan Saraçoğlu Kordelyalılar Derneği Mustafa Güçlü ÇimentaĢ ġirketi Mustafa Arı Çiğli Kaymakamlığı 221

222 Mustafa Güden Ġzmir Teknoloji GeliĢtirme Bölgesi Mustafa Ġnce Güzelbahçe Belediyesi Mustafa GüneĢ Gediz Üniversitesi N. Recai Arslan Ege Tıbbi Malzemeleri Derneği Necdet Büyükbay TAV Havalimanları ġirketi Necip Kalkan Kalkan Çorap ġirketi Nezaket Emine Atasoy Hizmet Gönüllüleri Konfederasyonu Nurhan Yalçınkaya Ege Bölgesi Sanayi Odası Oğuz ÖzkardeĢ Ege Sanayici ve ĠĢadamları Derneği Osman Aslan Canbaba Narlıdere Kaymakamlığı (Kaymakam) Özden Akın ĠZSU Genel Müdürlüğü Özen Ötgür Balçova Kaymakamlığı Özer Mumcu Ege Turizm Derneği Pervin ġenel Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi Pınar Meriç Ġzmir BüyükĢehir Bel. AB ve DıĢ ĠliĢkiler ġubesi Rakip Becer Ġzmir Konak Ziraat Odası BĢk. Ramazan Davulcuoğlu Aliağa Belediyesi Rasim Akpınar ALFEMO ġirketi Reha ġentürk Ege Ü. Bilim Teknoloji Uygulama ve AraĢtırma Merkezi Resul SeçilmiĢ Ege Bölgesi Sanayi Odası Rıdvan Karakayalı KemalpaĢa Belediyesi Sadettin Korkut PETKĠM Petrokimya ġirketi Salih Esen Ege Bölgesi Sanayi Odası Seda Kaya Ġzmir ĠĢadamları Derneği Serdar Çelenk Ġzmir Tanıtım Derneği Seyhan Totuk Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi Sönmez Alev Ġzmir Metro ġirketi Süleyman Vasfi ġentürk Beydağ Belediyesi ġahin Emre Ġlçe Özel Ġdare ġahin Çalbıyık TÜPRAġ ġirketi ġakir Erden Seferihisar Kaymakamlığı ġebnem Gökçen Dündar Dokuz Eylül Ü. Mimarlık Fakültesi ġehnaz Yılmaz Ġzmir ĠĢ Kadınları Derneği ġemsettin Ayyıldız Ġzmir Kültürler Arası Diyalog Merkezi ġevket Akgün ÖdemiĢ Belediyesi ġükrü BarıĢ Kocagöz Ġzmir Ticaret Borsası Tahsin Kurtbeyoğlu Menderes Kaymakamlığı TaĢkın IĢık Tire Sanayici ve ĠĢadamları Derneği Tayfun Varlı KarĢıyaka Beledi. Etüt Proje Müd. Temel Aycan ġen Karabağlar Genç ĠĢadamları Derneği Turgut Oğuz Ege Genç ĠĢadamları Derneği Uğur Yüce ENDA Enerji ġirketi Ünal Özturkut Mimar ve Mühendisler Grubu Derneği Vefa Bardakçı Ġl Milli Eğitim Müdürlüğü 222

223 Veysel Özgür Karabağlar Kaymakamlığı Veysi Öncel ÇeĢme Otel Birliği Yakup Karaman Ege Tarımsal AraĢtırma Enstitüsü Yasin Demirlenk Ġzmir Esnaf ve Sanatkâr Odaları Birliği BĢk. Yılmaz Güral Menemen Ticaret Odası Yılmaz Temizocak Ege Ekonomiyi GeliĢtirme Vakfı Yusuf Öztürk Deniz Ticaret Odası Ġzmir ġubesi Zafer Doğan Kınık Organize Sanayi Bölgesi Zekeriya Mutlu Ġzmir Esnaf ve San. Oda. Bir. BĢk. Zeliha Demirel KarĢıyaka Belediyesi Etüt Proje Müd. Zeynep Ergün Havacılık ve Uzay Kümelenmesi Derneği Ġstihdam ve Mesleki Eğitime ĠliĢkin Kalkınma ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Ayla OğuĢ Binatı Ġzmir Ekonomi Üniversitesi Aylin Gel Ege Soğutma Sanayicileri ve ĠĢ Adamları Derneği Basak Karaöz Ege Bölgesi Sanayi Odası Burcu Efe Duman Gıda Tarım ve Hayvancılık Ġl Müdürlüğü Bülent Utku Aile ve Sosyal Politikalar Ġl Müdürlüğü Canan Yağcı Ġzmir ÇalıĢma ĠĢ Kurumu Canan Keser PETKĠM Petrokimya ġirketi Doğan Ġnceman Türkiye ĠĢveren Sendikaları Konfederasyonu Ekrem Gülcemal Ġzmir Sosyal Güvenlik Ġl Müdürlüğü Emine Özgönül ESBAġ Erhun Giray Tuncay Bilim Sanayi ve Teknoloji Ġl Müdürlüğü Göksel Uçar Ege Sanayici ve ĠĢadamları Derneği Gül Bahar Güler Gıda Tarım ve Hayvancılık Ġl Müdürlüğü Haldun Kırkık Görmeyenleri Koruma Derneği Hüseyin Karakoç Türkiye ĠĢçi Sendikaları Konfederasyonu 3.Bölge Temsilciliği Julide Kesken Ege Ü. Ġktisadi ve Ġdari Bilimler Fakültesi Kadri Kabak Ġzmir ÇalıĢma ĠĢ Kurumu Melih Ağzıbüyük Ġl Milli Eğitim Müdürlüğü Meltem Ġnce Yenilmez YaĢar Üniversitesi Ġktisadi ve Ġdari Bilimler Fakültesi Niyazi Gökçen Ege Ü. Ege Meslek Yüksekokulu Nurhayat Gönlügür Ġzmir ÇalıĢma ĠĢ Kurumu Oktay Sezgin KOSGEB Ġzmir Güney Hizmet Merkezi Müdürlüğü Sami Sayer Ege Ü. Ege Meslek Yüksekokulu Satı ÇalıĢkan Ġzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Sena Zorlu Ege Genç ĠĢadamları Derneği Senem Türkaydın Elmalı Ġzmir Kent Konseyi Servet Girgin Ege Soğutma Sanayicileri ve ĠĢ Adamları Derneği 223

224 Tamer Keçecioğlu Ege Ü. Ġktisadi ve Ġdari Bilimler Fakültesi Tunç Demirbilek Dokuz Eylül Ü. Ġktisadi ve Ġdari Bilimler Fakültesi Türker Adakale Esnaf ve Sanatkârlar Odası Vefa Bardakçı Ġl Milli Eğitim Müdürlüğü Yasin Demirlenk Esnaf ve Sanatkârlar Odası Yenilik ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Dr.Serdal Temel Ege Ü. Bilim Teknoloji Uygulama ve AraĢtırma Merkezi Eda Ciner Ege Ġhracatçı Birlikleri Emre Çoğulu Ege Bölgesi Sanayi Odası Erdem Kazaz Kalkınma Bakanlığı Hande Akçe TÜBĠTAK IĢıl Düzkan Ġzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Ġbrahim Gökçüoğlu Üniversite Sanayi ĠĢbirliği Merkezleri Platformu Mahmut Kiper Türkiye Teknoloji GeliĢtirme Vakfı Mehmet Ensarioğlu Ġl Özel Ġdaresi Muammer Bilgir Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Mustafa Çakır Ege Ü. Bilim Teknoloji Uygulama ve AraĢtırma Merkezi Nilhan Tunç Batı Anadolu Sanayici ve ĠĢadamları Dernekleri Federasyonu Nurhan Gevrek Ege Bölgesi Sanayi Odası Okan Balcıoğlu KemalpaĢa Organize Sanayi Bölgesi Onur Önder Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi Özgür Kirik Ġzmir Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Özlem Değirmencioğlu Ġzmir Serbest Bölgesi Pınar Çakmakoğlu Ġzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Prof. Dr. A.Adem Tekinay Kâtip Çelebi Üniversitesi Prof.Dr.Cengiz Akdeniz Ege Ü. Bilim Teknoloji Uygulama ve AraĢtırma Merkezi Prof.Dr.Engin Kılıç Ortadoğu Teknik Üniversitesi Prof.Dr.Fazilet Vardar Sukan Ege Ü. Bilim Teknoloji Uygulama ve AraĢtırma Merkezi Prof.Dr.Metin Tanoğlu Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Mühendislik Fakültesi Prof.Dr.NeĢe Kumral Ege Üniversitesi Prof.Dr.Nuri BaĢoğlu Ġzmir YüksekTeknoloji Enstitüsü Serap Sönmez Gündem ESBAġ Seyyah Erdem Ġzmir Ziraat Odası Tutku Asarkaya Ege Ü. Bilim Teknoloji Uygulama ve AraĢtırma Merkezi Ufuk Berkmen KOSGEB Ġzmir Kuzey Hizmet Merkezi 224

225 Müdürlüğü Yrd.Doç.Dr. Arzu Uzun Çukurova Ü.-Adana ÜSAM Kümelenme ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Aylin Gel Ege Soğutma Sanayicileri ve ĠĢ Adamları Derneği AyĢe Yeniocak Ġzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Basri Yalvaç TÜĠK Ġzmir Bölge Müdürlüğü BaĢak Somuncu BektaĢ Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi Beyhan Yılmaz PETKĠM Petrokimya ġirketi Ebru Mobedi ABĠGEM Ekrem Uygun PETKĠM Petrokimya ġirketi Erdem Alptekin Ġzmir Ticaret Odası Fevzi Doğu Zobu DanıĢmanlık Gözde Eroğlu Ekonomi Bakanlığı Hakan Zobu Zobu DanıĢmanlık KürĢad Yuvgun Ege Bölgesi Sanayi Odası Nebahat Kılıç Türkiye Tekstil, Hazır Giyim, Deri Sanayii, Teknoloji ve Tasarım AraĢtırma Gel. Vakfı Nurhan Gevrek Ege Bölgesi Sanayi Odası Özlem Değirmencioğlu Ġzmir Serbest Bölgesi Prof. Dr. Haluk Soyuer Ege Üniversitesi Prof. Dr. Mustafa Tanyeri Ege Genç ĠĢadamları Derneği Prof. Dr. Sedef Akgüngör Dokuz Eylül Üniversitesi Prof. Dr. Cengiz Akdeniz Ege Ü. Bilim Teknoloji Uygulama ve AraĢtırma Merkezi Seda Hayta PETKĠM Petrokimya ġirketi Serap Sönmez Gündem ESBAġ Servet Girgin Ege Soğutma Sanayicileri ve ĠĢ Adamları Derneği Uğur Yüce ENDA Enerji ġirketi Yrd. Doç. Dr. Burak Dindaroğlu Ġzmir Ekonomi Üniversitesi Zeynep Sönmez Tuna Havacılık ve Uzay Kümelenmesi Derneği Su Ürünleri ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Ali Süreyya Ergönül Durmaz Karlı Madra Ltd. ġti. Alp KocabaĢ KocabaĢ Orman Su ĠĢleri Bak. 4. Bölge Ġzmir ġubesi Arzu Turan Turan Ġzmir Ġl Çevre ve ġehircilik Müdürlüğü Bülent Demirel Ġzmir Ġl Çevre ve ġehircilik Müdürlüğü Cafer Gündüz Çakır Balıkçılık ġirketi Cemalettin ġirinoğlu Ġzmir Ġl Çevre Ve ġehircilik Müdürlüğü Demir Alpay Ġzmir Su Ürünleri YetiĢtiricileri ve Üreticileri Birliği Engin Öztürk Çamlı Yem Besicilik ġirketi 225

226 Erdal Songür Fahri Karakaya Ġzmir Ġl Özel Ġdaresi 226 Ġzmir Ġl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Manisa Ġl Koordinatörlüğü Fırat Yılmazoğlu Gülhan Fenerci Ege Bölgesi Gırgır Balıkçıları Derneği Güngör Muhtaroğlu Akva-Tek Su Ürünleri ġirketi Hakan ġaģmazel Alltech Türkiye ġirketi KDM Tarım ve Hayvan Ürünleri/Güven Balık Üretim ġirketleri Hakan Babür Hüseyin ġengenç Cesurlar Balık Market ġirketi Ġzmir Ġl Gıda Tarım ve Hayvancılık Hüseyin AkbaĢ Müdürlüğü Ġhsan Yağınlı Fatih Polyester ġirketi Ġrfan Anbar Akua-Dem Deniz Mahsulleri ġirketi Ġsmail Durmaz Durmaz Karlı Madra ġirketi Ġsmail Uğural Hürriyet Ege Yazarı/Ege TV Program Yapımcısı Kemal Yılmaz S.S. Ġzmir Bölgesi Su Ürünleri Kooperatifler Birliği Mehmet Öksüz Doğanata Su Ürünleri Gıda Ve Tarım San. Tic. Ltd. ġti. Mehmet Aksoy Ege Bölgesi Gırgır Balıkçıları Derneği Mehmet Ġrfan Ataoğuz Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi Balık Hali Mehmet ġahin Çakan Mehmet Çakan ġahin Balıkçılık ġirketi Melih ĠĢliel Su Ürünleri Tanıtım Grubu Mustafa Akarca Ġzmir Ġl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü Mustafa Erkan Ġzmir Ġl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü Mustafa TaĢkın DSĠ 2.Bölge Müdürlüğü Necla Türk Agromey Gıda ve Yem Neylan Gezek Agromey Gıda ve Yem Nihat KurtuluĢ Akuakültür AraĢtırma GeliĢtirme ġirketi Oğuz Taboğlu Poyraz Gemi Yapım Balık Üretim ġirketi Özer Akçam Çamlı Yem Besicilik ġirketi Prof. Dr.Hüseyin Avni Benli Dokuz Eylül Ü. Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Prof.Dr. Zafer Tosunoğlu Ege Ü. Su Ürünleri Fakültesi Rahmi Bayrak Manisa Orman ve Su ĠĢleri Bakanlığı IV. Bölge Müdürlüğü Sinan Kızıltan Ege Ġhracatçı Birlikleri Su Ürünleri ve Hayvansal Mamüller Ġhracatçıları Birliği Süreyya Özkızılcık Fimo Balık Unu Yağı Ġmalat ġirketi Turgay Türkyılmaz Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Utku Leylek Özsu Balık Üretimi ve Malzemeleri ġirketi Uzay ġentürk Çamlı Yem Besicilik ġirketi

227 Yasemin ĠĢsever Abalıoğlu Su Ürünleri ġirketi Yrd.Doç.Dr.Hakkı Dereli Ġzmir Katip Çelebi Ü. Su Ürünleri Fakültesi Dokuz Eylül Ü. Deniz Bilimleri ve Yrd.Doç.Dr.Kemalcan Bizsel Teknolojisi Enstitüsü Zühre KoĢar Çamlı Yem Besicilik ġirketi Turizm ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Ali Ġhsan Süter Bergama Kültür ve Sanat Vakfı Aslı OdabaĢ Seferihisar Belediyesi Aybala Yentürk Bülent Tercan ÇeĢme Sisus Otel, Terbay Cihat Kemal Pehlivanoğlu Ege Turizm Derneği Derya ġerbetçi Acar Kültür Ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürlüğü Dilek Temur TAV Havalimanları ġirketi Ekrem Gülcemal SGK Ġl Müdürlüğü Emre Çoğulu Ege Bölgesi Sanayi Odası Faruk Kaya T.C Kültür Ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürlüğü Fatma Sezgin ÖdemiĢ Belediyesi Figen Asarkaya Ġl Özel Ġdare Genel Sekreterliği Gökçe Özdemir Bayrak YaĢar Üniversitesi Göksel Uçak Ege Sanayicileri ve ĠĢadamları Derneği Hande Gül Sevinç Seferihisar Belediyesi Mehmet Sağlam Bergama Kültür ve Sanat Vakfı Mehmet Yunak Konak Belediyesi Muhammed IĢıklar ÇeĢme Belediyesi Mustafa Özhan Ġzmir Ġl Kültür Ve Turizm Müdürlüğü Murat Usta Dokuz Eylül Ü. Turizm ĠĢletmeciliği Bölümü Natavan Ünal Ġzmir Ġl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Oya Aksay ĠZFAġ Fuarcılık Hizmetleri ġirketi Özgür BaĢarır Ġzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Kıvanç Meriç Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Kıvanç Papur Konvoy Denizcilik ġirketi Leyla Cingöz Ġzmir CVB/Logo Travel ġirketi Macit Gönlügür Bergama Kültür ve Sanat Vakfı Manolya Aksatan Dokuz Eylül Ü. Turizm ĠĢletmeciliği Bölümü Mehmet Gönen Ġzmir Otel,Pansiyonve ĠĢçiler Odası BaĢkanı Mehmet ĠĢler Ege Turistik ĠĢletmeler ve Konaklamaları Birliği Rıza Elibol Swıssotel Büyük Efes Ġzmir Sema Özgen ÖdemiĢ Belediyesi Semra YeĢilyurt Konak Belediyesi Seyhan Totuk Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi Soner Kromer Destination Ġzmir 227

228 ġebnem Gökçen Dündar Dokuz Eylül Ü. Turizm ĠĢletmeciliği Bölümü T.Koray Akman Ġzmir Üniversitesi Türker Özçekerli Ġzmir Kültür Sanat ve Eğitim Vakfı V.Gökçe Ġnce Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürlüğü Yrd.Doç.Dr.Volkan AltıntaĢ Ġzmir Katip Çelebi Ü. Turizm Fakültesi Senem Yılmaz YaĢar Üniversitesi Ali Aksakal Ġl Kültür Turizm Ġl Müdürlüğü Uğur Ilgar Ġl Kültür Turizm Ġl Müdürlüğü DilĢad Akar Güney Ege Kalkınma Ajansı Zafer Öter Ġzmir Katip Çelebi Ü. Turizm Fakültesi Aylin ÇobangüneĢ ĠġKUR Canan BaĢlangıç ĠġKUR Buğra Tokmakoğlu Gözlem Gazetesi YaĢar Karabacak Ġzmir Liman BaĢkanlığı Kültür Ekonomisi ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Alex Baltezzi Karavan Turizm ġirketi Aybala Yentürk - Aycan Hasırcılar Ġl Kültür Turizm Müdürlüğü Aykan Candemir Ege Ü. Ġktisadi ve Ġdari Bilimler Fakültesi Cemile Yıldızer Ġzmir Valiliği Ġl Planlama ve Koordinasyon Müdürlüğü Didem Atmaca Endüstriyel Tasarımcılar Meslek KuruluĢu Ebru Türkol Ġl Özel Ġdare Genel Sekreterliği Ege Acar ĠZFAġ Fuarcılık Hizmetleri ġirketi Emre Çoğulu Ege Bölgesi Sanayi Odası Ercüment Gürsoy Türkiye Radyo Televizyon Kurumu Faik Kartelli Dokuz Eylül Ü. Güzel Sanatlar Fakültesi Fatih Yalabuk Türkiye Ġstatistik Kurumu Ġzmir Bölge Müdürlüğü Fehmi Toğrul FTV Prodüksiyon ġirketi Ferruh Semerci Ġl Milli Eğitim Müdürlüğü Filiz EczacıbaĢı Sarper Ġzmir Kültür Sanat ve Eğitim Vakfı Gülgün Zeytinoğlu Bizim Kulüp Anaokulları Hilmi Gökhan Kutlu Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi Tarihsel Çevre ve Kültür Varlıkları Müdürü Ġlhan Kuloğlu Ege Bölgesi Sanayi Odası Vakfı Ġsmail Uğural Hürriyet Ege- Ege TV Koray Velibeyoğlu Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Mehmet Ceran Ġl Milli Eğitim Müdürlüğü Kültür Bölümü Mehmet Güngör Ġl Kültür Turizm Müdürlüğü Kültür Varlıkları ve Müzeler ġubesi Mehmet Yıldız Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi Kültür Sanat ġube Müdürlüğü 228

229 Mihriban Yanık Konak Belediyesi Kentsel Tasarım ġubesi Nihal Kadıoğlu Çevik Ġl Kültür Turizm Müdürlüğü Halk Kültürleri ġubesi Nilgün Gürkaynak Ġzmir Ekonomi Üniversitesi Nilüfer Çınarlı Mutlu Mimarlar Odası Osman Arslan 2. No'lu Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müd. Osman Ekrem Korkmaz Video Prodüksiyon Görsel Tanıtım ġirketi Özer Mumcu Ege Turizm Derneği/Ġzmir Sağlık Turizmi Derneği Saliha Karaaslan Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi Seba Uğurtan Seba Sanat Galerisi Serpil Yasa 1 No'lu Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müd. Sibel Timisi KOSGEB Ġzmir Güney Hizmet Merkezi Müdürlüğü ġervan AlpĢen Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi Akdeniz Akademisi ġube Müdürlüğü Tino Reggio KarĢıyaka Özel Piri Reis Okulu Türker Adakale Ġzmir Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Ümit Çiçek Ġzmir Ticaret Odası Zehra Talas Bornova Belediyesi Plan Proje Müdürlüğü Zeynep Enlil Yıldız Teknik Üniversitesi Zeynep Göçmen Ġl Kültür Turizm Müdürlüğü Özgür Akkavak Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi Ġbrahim Alpaslan Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bircan Bornova Belediyesi Yunus Emre Dinçaslan Ġzmir Çevre ve ġehircilik Ġl Müdürlüğü Zehra Ersoy Dokuz Eylül Üniversitesi Kerim Dündar Dokuz Eylül Üniversitesi Gürol Tonbul Devlet Tiyatrosu Aylan Doğanç ġehir Plancıları Odası Ġzmir ġubesi M. ġevket Akgün ÖdemiĢ Belediyesi Ġge Pırnar YaĢar Üniversitesi Esra Yalı Ġl Özel Ġdare Genel Sekreterliği Ekoverimlilik ÇalıĢtayı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ Ahmet YeĢilli Gıda Tarım ve Hayvancılık Ġl Müdürlüğü Ali Yusufoğlu Ġzmir Jeotermal ġirketi Arzu Betül Yalabık Ege Bölgesi Sanayi Odası Bahar Sel Fehim Orman ve Su ĠĢleri Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürlüğü Cüneyt Çağlayan TEMA Vakfı Ġzmir Temsilciliği Demet Tuğlacı Ġl Sağlık Müdürlüğü Doç.Dr.M.Kudret Yurtseven Ġzmir Üniversitesi 229

230 Doç.Dr.Özlem YeĢilçeliktaĢ Ege Ü. Biyomühendislik Bölümü Dr.Canan Arıkbay Bilim Sanayi ve Teknoloji Ġl Müdürlüğü Dr.Cavit Kahya Tire Organize Sanayi Bölgesi Dr.Kadri TaĢtan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Genel Sekreterliği Dr.Naci Sağlam TUBĠTAK TEYDEB Ebru Türkol Ġl Özel Ġdare Genel Sekreterliği Ebru Dinçer Ġzmir ABĠGEM Ebru Kuzgunkaya Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Jeotermal Enerji AraĢtırma ve Uygulama Merkezi Emrah Alkaya Türkiye Teknoloji GeliĢtirme Vakfı Genel Sekreterliği Ezel Hepdüzyol Ege Bölgesi Sanayi Odası Fatma Mesutgil ĠZSU Genel Müdürlüğü Ferda UlutaĢ Türkiye Teknoloji GeliĢtirme Vakfı Genel Sekreterliği Göktürk Bursalı Çevre ve ġehircilik Ġl Müdürlüğü Gülek Öner Ege Serbest Bölgesi Hüseyin Evcil KemalpaĢa Organize Sanayi Bölgesi Hüseyin Delikaya Türkiye Ġstatistik Kurumu Ġzmir Bölge Müdürlüğü Hüseyin Zakir Barut Ġl Sağlık Müdürlüğü IĢıl Cebiroğlu Ġzmir Serbest Bölgesi Ġbrahim Gökçüoğlu Ege Bölgesi Sanayi Odası Jülide Kıvançlı Ġl Sağlık Müdürlüğü Konca Uygur KOSGEB Ġzmir Kuzey Hizmet Merkezi Müdürlüğü Levent Arslan KOSGEB Ġzmir Güney Hizmet Merkezi Müdürlüğü M.Soner ÇeliktaĢ Ege Ü. Bilim Teknoloji Uygulama ve AraĢtırma Merkezi Mehmet Efe Biresselioğlu Ġzmir Ekonomi Üniversitesi Merve Kayserili Güney Marmara Kalkınma Ajansı Genel Sekreterliği Merve Böğürcü Türkiye Teknoloji GeliĢtirme Vakfı Genel Sekreterliği Nilhan Tunç Batı Anadolu Sanayici ve ĠĢadamları Dernekleri Federasyonu Onur Erköse EVD Enerji ġirketi Osman Vehbi Uçal TEMA Vakfı Ġzmir Temsilciliği Özlem DurmuĢ Bilim Sanayi Ve Teknoloji Bakanlığı Verimlilik Genel Müdürlüğü Pelin Durak ELT Çevre Mühendislik ġirketi Prof.Dr.Aydın Öztürk YaĢar Üniversitesi Rektörlüğü Prof.Dr.AyĢegül Pala Dokuz Eylül Ü. Çevre AraĢtırma ve Uygulama Merkezi Prof.Dr.Emrah Orhun Ġzmir Üniversitesi 230

231 Prof.Dr.Göksel Demirer Türkiye Teknoloji GeliĢtirme Vakfı Genel Sekreterliği Prof.Dr.Gülden Gökçen Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Enerji Mühendisliği Programı Prof.Dr.Günnur Koçar Ege Üniversitesi GüneĢ Enerjisi Enstitüsü Prof.Dr.Mustafa Tanyeri Ege Genç ĠĢadamları Derneği Yönetim Kurulu BaĢkanlığı Prof.Dr.Nurdan Büyükkamacı Dokuz Eylül Ü. Çevre Mühendisliği Bölümü Rahile Yeni Çevre Mühendisleri Odası ġube BaĢkanlığı Seda Kırksekiz AKG Yalıtım ve ĠnĢaat Malzemeleri ġirketi Seray Kaçmaz Zafer Kalkınma Ajansı Genel Sekreterliği Serkan Çolakkaya Ġzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Serkan Ahmet Göl Vakıfbank Ege Bölgesi Müdürlüğü Serpil Bolat KOSGEB Ġzmir Kuzey Hizmet Merkezi Müdürlüğü Sevay Ġpek Tütüncü Ġzmir Sanayici ve ĠĢadamları Derneği Sibel Mine Güçver Orman ve Su ĠĢleri Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürlüğü ġafak Özket Çevre ve ġehircilik Ġl Müdürlüğü Tayfun Çaylan Makine Mühendisleri Odası ġube BaĢkanlığı Tolga Erbil Eskon Enerji Verimliliği DanıĢmanlık ġirketi Tuncay ġakacı Garanti Bankası Ġzmir Bölge Müdürlüğü Turan AteĢ Ġl Özel Ġdare Genel Sekreterliği Türker Adakale Ġzmir Esnaf ve Sanatkar Odaları Birliği Yrd.Doç.Dr.Ahmet EryaĢar Ege Ü. GüneĢ Enerjisi Enstitüsü Yrd.Doç.Dr.Burcu Aracıoğlu Ege Ü. Ġktisadi ve Ġdari Bilimler Fakültesi Yrd.Doç.Dr.Görkem Akıncı Dokuz Eylül Ü. Çevre Mühendisliği Bölümü Yrd.Doç.Dr.Hülya Boyacıoğlu Dokuz Eylül Ü. Çevre AraĢtırma ve Uygulama Merkezi Yrd.Doç.Dr.Selim Solmaz Gediz Üniversitesi Rektörlüğü Yüksel Balcı Gıda Tarım ve Hayvancılık Ġl Müdürlüğü Sivil Toplum Analizi Kent Konseyi Odak Grup Toplantısı Ġsim Soyisim Kurum-KuruluĢ AyĢe Baysal Kent Konseyi Baran Güntan Türkiye BiliĢim Derneği Çağrı GruĢçu Turizm ve EXPO ÇalıĢma Grubu Emel Denizazkını GiriĢimci Kadın Derneği Emre Koç Ġzmir Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Erdal Gündük Kent Konseyi Ersun Gülcan UlaĢım ve Çevre ÇalıĢma Grubu Gökçen BaĢaran Ġnce EÜ ĠletiĢim Fakültesi Gülgün E.Tosun EÜ ĠletiĢim Fakültesi Hanmit Vedat BaĢer ÇağdaĢ Özürlüler YaĢam Derneği Ġçim Uzun Kadın DayanıĢma Derneği 231

232 Kızbes Aydın Çiğli Evka Kadın Kültür Evi Derneği Merve AkkuĢ EÜ Gençlik Meclisi Muhiddin Yılmaz Zihinsel Engelliler Derneği Nihal BulmamıĢ Türk Kadınlar Birliği Saliha Arıkan Beyaz Ay Derneği Sercan Demirören Atatürk Gençlik Merkezi Süleyman Er Engelli Meclisi Bilgi Toplumu ve BiliĢim ÇalıĢtayları Ahmet Adem Tekinay Ġzmir Katip Çelebi Üniversitesi Ali Seydi Koca Konak Belediyesi Aylin Karaca Ġzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi AyĢe Yeniocak Ġzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi AyĢegül Alaybeyoğlu Celal Bayar Üniversitesi Berke Ġskit IBM ġirketi Bich Ha IBM ġirketi Bilgehan Özbaylanlı Kalkınma Bakanlığı Canan Arıkbay Bilim, Sanayi ve Teknoloji Ġzmir Ġl Müdürlüğü Cevdet Dengi ĠSOMER BiliĢim Hizmetleri Çağlar Tükel Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi Çağrı Bey Çevirmen Doğukan Nacak Batı Anadolu BiliĢim ve Elektronik Bölgesel Ġnovasyon Merkezi Ekin TaĢkın Ege Ġhracatçı Birlikleri Elif Baktır Teknolojik ve Kurumsal ĠĢbirliği Merkezi Emrah Tomur Ġzmir Teknoloji GeliĢtirme Bölgesi Erçin Güdücü Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon Borsası Ersin Kahraman Ege Bölgesi Sanayi Odası Ezgi Eroğlu Ege Genç ĠĢ Adamları Derneği Fatih Akgül Ġzmir Ġl Sağlık Müdürlüğü FeriĢtah Dalkılıç Dokuz Eylül Üniversitesi Fikret Kavzak Türkiye BiliĢim Derneği Fırat Ezin TÜĠK Ġzmir Bölge Müdürlüğü Frank J.Robyck IBM ġirketi Funda Külerü Kalkınma Bakanlığı Gazi Akkel Mobil Life Güler Sezer ÜNĠBEL ġirketi Gültekin Gürdal Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü H. Haluk Gökmen Ege Sistem Ar-Ge ve Ġnovasyon Proje Destek Merkezi ġirketi Hadi Bilen Ġzbim Bilgisayar ve Baskı Teknolojileri ġirketi Ġge Pırnar YaĢar Üniversitesi Ġsmail Akdemir Ġzmir Ticaret Odası Kazafumi Mizunuma IBM ġirketi 232

233 Koray Velibeyoglu Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Kübra Özemre Laura Illiana Gutierrez Galan IBM ġirketi Levent Atay Egebimtes ġirketi Mehmet Eyüp Ergün Atlantic Outsourcing BiliĢim ve Sistemleri ġirketi Muhammed RaĢit ÖzdaĢ Kalkınma Bakanlığı Murat Komesli YaĢar Üniversitesi Murat Özemre Bimar Bilgi ĠĢlem Hizmetleri ġirketi Mustafa YaĢar Tınar Ege Sanayici ve ĠĢ Adamları Derneği Okan Bozdemir Ġzmir Serbest Bölgesi Okan Öztürkmenoğlu Bilgisayar Mühendisleri Odası Özgür Kirik Ġzmir Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği RosanaRueda Elias IBM ġirketi Seçil AltınbaĢ Kirezci Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi Selma Tekir Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Serap ġahin Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Serap Zeybek Ihlamur Dünya Gazetesi Temel Aycan ġen Ege Genç ĠĢ Adamları Derneği Tsubasa Saitoh IBM ġirketi Tuğkan Tuğlular Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Ünal R. Yaman Ege Ü. Bilim Teknoloji Uygulama ve AraĢtırma Merkezi Yavuz Göktaylar Bilgi Teknolojileri ve ĠletiĢim Kurumu GiriĢimcilik ÇalıĢtayı A. Nuri BaĢoğlu Ġzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Av.Nilhan Tunç Batı Anadolu Sanayici ve ĠĢadamları Dernekleri Federasyonu Berkay Eskinazi LĠYAKAT Derneği Cenk Öztap Ege Genç ĠĢadamları Derneği Ceyda Sarıca KarĢıyaka Belediyesi Çağız Bulut YaĢar Üniversitesi Dr.Canan Arıkbay Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Ġzmir Ġl Müdürlüğü Duygu Sever Ġzmir Katip Çelebi Üniversitesi Emre Çoğulu Ege Bölgesi Sanayi Odası Emre Koç Ġzmir Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Enver Çakın KOSGEB Ġzmir Kuzey Hizmet Merkezi Müd. Esra Tekmen Kavcıoğlu Balçova Kaymakamlığı Fulya YemiĢçi Ġzmir Ticaret Borsası Ġsmail Çiftçioğlu Ġzmir Genç MÜSĠAD Jülide Kesken Ege Üniversitesi Melih Akdoğan Ġzmir Üniversitesi ĠĢletme Bölümü Mustafa Çanakçı KOSGEB 233

234 Onur Önder Ġzmir BüyükĢehir Belediyesi Oya Kudret Ġzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Özgür Kirik Ġzmir Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Ayrıca, isimlerini sayamadığımız, Ġzmir Bölge Planı VatandaĢ Toplantısı'na katılım sağlayan, bölge planı portalı ( ve sosyal medya üzerinden Ġzmir'in geleceğine dair görüģ, öneri bildiren ve "hayalindeki Ġzmir'i" bizimle paylaģan yüzlerce vatandaģımıza teģekkür ederiz. 234

2014-2023 İZMİR BÖLGE PLANI

2014-2023 İZMİR BÖLGE PLANI 2014-2023 İZMİR BÖLGE PLANI BİRİNCİ TASLAK Temmuz 2013 Ġzmir SUNUŞ 2023 yılında hayal ettiğimiz İzmir için 2023 yılına geldiğimizde nüfusu 4,5 milyona ulaģmıģ Ġzmir'in çevresel, ekonomik ve sosyal refaha

Detaylı

Yaşanabilir Bir Şehir için İzmir Bölge Planı Hedefleri. H.İ.Murat ÇELİK, PMP Birim Başkanı

Yaşanabilir Bir Şehir için İzmir Bölge Planı Hedefleri. H.İ.Murat ÇELİK, PMP Birim Başkanı Yaşanabilir Bir Şehir için İzmir Bölge Planı Hedefleri H.İ.Murat ÇELİK, PMP Birim Başkanı Yaşanabilir Şehirler Sempozyumu 1. İZKA 2. İzmir Bölge Planı 3. Yaşanabilir Şehir Hedefleri İçerik 1.

Detaylı

2014-2023 İ ZMİ R BÖ LGE PLANİ

2014-2023 İ ZMİ R BÖ LGE PLANİ 2014-2023 İ ZMİ R BÖ LGE PLANİ Bilgi, Tasarım ve Yenilik Ü reten, Akdeniz'in Çekim Merkezi İ zmir Kasım 2013 İzmir 2013, İZKA Tüm hakları saklıdır. Kaynak gösterilmek kaydıyla alıntı yapılabilir. İzmir

Detaylı

GÜNEY EGE BÖLGE PLANI 2010-2013

GÜNEY EGE BÖLGE PLANI 2010-2013 GÜNEY EGE BÖLGE PLANI 2010-2013 SUNUM AKIŞI Bölge Planı Hazırlık Süreci Paydaş Analizi Atölye Çalışmalarının Gerçekleştirilmesi Mevcut Durum Analizi Yerleşim Yapısı ve Yerleşmeler Arası İlişki Analizi

Detaylı

Kalkınma Ajansları. Belli bir coğrafi alanın, sektörel ve genel kalkınma problemlerini belirleyip, bunların çözümüne yönelik olanakları saptar.

Kalkınma Ajansları. Belli bir coğrafi alanın, sektörel ve genel kalkınma problemlerini belirleyip, bunların çözümüne yönelik olanakları saptar. Kalkınma Ajansları Belli bir coğrafi alanın, sektörel ve genel kalkınma problemlerini belirleyip, bunların çözümüne yönelik olanakları saptar. Türkiye de Kalkınma Ajansları İlk Kalkınma Ajansı İzmir de

Detaylı

İSTANBUL BÖLGE PLANI. 27 Haziran 2013

İSTANBUL BÖLGE PLANI. 27 Haziran 2013 2014-2023 İSTANBUL BÖLGE PLANI 27 Haziran 2013 1 2014-2023 İstanbul Bölge Planı Hazırlık Çalışmaları 2014-2023 İstanbul Bölge Planı; 3194 sayılı İmar Kanunu çerçevesinde, Kalkınma Bakanlığı nın 15/11/2012

Detaylı

İzmir Bölge Planı Buca İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz

İzmir Bölge Planı Buca İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 2010-2013 İzmir Bölge Planı Buca İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 13 Aralık 2010 İZKA PPKB Kalkınma Ajansları Belli bir coğrafi alanın, sektörel ve genel kalkınma problemlerini belirleyip, bunların

Detaylı

2010-2013 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları. Karabağlar Özet Raporu

2010-2013 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları. Karabağlar Özet Raporu 2010-2013 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Karabağlar Özet Raporu Aralık 2010 1 2010-2013 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Karabağlar Özet Raporu Nüfus Yapısı - Sosyoekonomik Gelişmişlik 1 Karabağlar

Detaylı

ULUSAL ĠSTĠHDAM STRATEJĠSĠ EYLEM PLANI (2012-2014) EĞĠTĠM ĠSTĠHDAM ĠLĠġKĠSĠNĠN GÜÇLENDĠRĠLMESĠ

ULUSAL ĠSTĠHDAM STRATEJĠSĠ EYLEM PLANI (2012-2014) EĞĠTĠM ĠSTĠHDAM ĠLĠġKĠSĠNĠN GÜÇLENDĠRĠLMESĠ 1.EriĢilebilir Bir Eğitim Sistemi Ġçerisinde Herkese Okul Öncesinden BaĢlayarak Temel Beceri ve Yetkinliklerin Kazandırılması TEDBĠR SORUMLU ĠġBĠRLĠĞĠ YAPILACAK SÜRE AÇIKLAMA 1.1. Eğitime eriģimde özel

Detaylı

İZMİR DE (TEMİZ ÜRETİM)

İZMİR DE (TEMİZ ÜRETİM) İZMİR DE EKO-VERİMLİLİK (TEMİZ ÜRETİM) UYGULAMALARININ YAYGINLAŞTIRILMASI PROJESİ İzmir Kalkınma Ajansı İZMİR BÖLGE KÜMELENME EKO- KALKINMA VERĐMLĐLĐK DESTEK PROGRAMLARI YENĐLĐK YATIRIM PLANI AJANSI 2010-20132013

Detaylı

İzmir Bölge Planı Kınık İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz

İzmir Bölge Planı Kınık İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 2010-2013 İzmir Bölge Planı Kınık İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 10 Aralık 2010 PPKB Kalkınma Ajansları Belli bir coğrafi alanın, sektörel ve genel kalkınma problemlerini belirleyip, bunların

Detaylı

ULUSAL İSTİHDAM STRATEJİSİ EYLEM PLANI (2012-2014) İSTİHDAM-SOSYAL KORUMA İLİŞKİSİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ

ULUSAL İSTİHDAM STRATEJİSİ EYLEM PLANI (2012-2014) İSTİHDAM-SOSYAL KORUMA İLİŞKİSİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ 1. Sosyal yardımlar hak temelli ve önceden belirlenen objektif kriterlere dayalı olarak sunulacaktır. 1.1 Sosyal Yardımların hak temelli yapılmasına yönelik, Avrupa Birliği ve geliģmiģ OECD ülkelerindeki

Detaylı

ĠZMĠR KENT KONSEYĠ GENÇLĠK MECLĠSĠ BĠLĠġĠM ÇALIġMA GRUBU ETKĠNLĠK VE EĞĠTĠMLERĠ. Simge SavaĢan & Baran Güntan

ĠZMĠR KENT KONSEYĠ GENÇLĠK MECLĠSĠ BĠLĠġĠM ÇALIġMA GRUBU ETKĠNLĠK VE EĞĠTĠMLERĠ. Simge SavaĢan & Baran Güntan ĠZMĠR KENT KONSEYĠ GENÇLĠK MECLĠSĠ BĠLĠġĠM ÇALIġMA GRUBU ETKĠNLĠK VE EĞĠTĠMLERĠ Simge SavaĢan & Baran Güntan AJANDA Kent Konseyi Nedir? Gençlik Meclisi Nedir? Ġzmir Gençlik Meclisi BiliĢim ÇalıĢma Grubu

Detaylı

T.C. B A Ş B A K A N L I K Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğü. Sayı : B.02.0.PPG.0.12-010-06/5464 30 NĠSAN 2010 GENELGE 2010/11

T.C. B A Ş B A K A N L I K Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğü. Sayı : B.02.0.PPG.0.12-010-06/5464 30 NĠSAN 2010 GENELGE 2010/11 GENELGE 2010/11 Dokuzuncu Kalkınma Planında yer alan Ġstanbul un uluslararası finans merkezi olması hedefini gerçekleģtirmek üzere yapılan çalıģmalar kapsamında, Ġstanbul Uluslararası Finans Merkezi Stratejisi

Detaylı

2010-2013 İzmir Bölge Planı Seferihisar İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz

2010-2013 İzmir Bölge Planı Seferihisar İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 2010-2013 İzmir Bölge Planı Seferihisar İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 2 Aralık 2010 PPKB Kalkınma Ajansları Belli bir coğrafi alanın, sektörel ve genel kalkınma problemlerini belirleyip,

Detaylı

ANKARA KALKINMA AJANSI. www.ankaraka.org.tr

ANKARA KALKINMA AJANSI. www.ankaraka.org.tr ANKARA KALKINMA AJANSI www.ankaraka.org.tr TÜRKİYE'NİN En Genç Kalkınma Ajansı Ankara Kalkınma Ajansı bölge içi gelişmişlik farklarını azaltmak, bölgenin rekabet gücünü artırmak ve gelişimini hızlandırmak

Detaylı

İzmir Bölge Planı Foça İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz. 12 Ocak 2011

İzmir Bölge Planı Foça İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz. 12 Ocak 2011 2010-2013 İzmir Bölge Planı Foça İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 12 Ocak 2011 Kalkınma Ajansları Belli bir coğrafi alanın, sektörel ve genel kalkınma problemlerini belirleyip, bunların çözümüne

Detaylı

İzmir Bölge Planı Narlıdere İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz

İzmir Bölge Planı Narlıdere İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 2010-2013 İzmir Bölge Planı Narlıdere İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 11 Kasım 2010 PPKB Bölge Planı Nedir? Ulusal Kalkınma Planı na (2007-2013 Dokuzuncu Kalkınma Planı) dayanır. Bölge planları;

Detaylı

HAVZA PROJELERĠNDE SOSYO-EKONOMĠK GĠRDĠLERĠN BELĠRLENMESĠ. Prof.Dr.Özden GÖRÜCÜ KahramanmaraĢ Sütçü Ġmam Üniversitesi Orman Fakültesi

HAVZA PROJELERĠNDE SOSYO-EKONOMĠK GĠRDĠLERĠN BELĠRLENMESĠ. Prof.Dr.Özden GÖRÜCÜ KahramanmaraĢ Sütçü Ġmam Üniversitesi Orman Fakültesi HAVZA PROJELERĠNDE SOSYO-EKONOMĠK GĠRDĠLERĠN BELĠRLENMESĠ Prof.Dr.Özden GÖRÜCÜ KahramanmaraĢ Sütçü Ġmam Üniversitesi Orman Fakültesi Orman ve Su ĠĢleri Bakanlığı ÇölleĢme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü

Detaylı

İZMİR DE EKO-VERİMLİLİK (TEMİZ ÜRETİM) UYGULAMALARININ YAYGINLAŞTIRILMASI PROJESİ KAPSAMINDA YAPILAN ÇALIŞMALAR. Sibel ERSİN, İZKA PPKB Birim Başkanı

İZMİR DE EKO-VERİMLİLİK (TEMİZ ÜRETİM) UYGULAMALARININ YAYGINLAŞTIRILMASI PROJESİ KAPSAMINDA YAPILAN ÇALIŞMALAR. Sibel ERSİN, İZKA PPKB Birim Başkanı İZMİR DE EKO-VERİMLİLİK (TEMİZ ÜRETİM) UYGULAMALARININ YAYGINLAŞTIRILMASI PROJESİ KAPSAMINDA YAPILAN ÇALIŞMALAR Sibel ERSİN, İZKA PPKB Birim Başkanı 2010-2013 İzmir Bölge Planı 2010-2013 İzmir Bölge Planı

Detaylı

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ MENDERES SONUÇ RAPORU

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ MENDERES SONUÇ RAPORU 1 2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ MENDERES SONUÇ RAPORU Tarih: 27 Aralık 2010 Yaklaşık Katılımcı Sayısı: 35 Katılımcı listesindeki Sayı: 30 Katılımcı Düzeyi ve Profili: 2 3 Dağıtılan Belgeler:

Detaylı

T.C. B A ġ B A K A N L I K Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğü. Sayı : B.02.0.PPG.0.12-010-06/14200 3 ARALIK 2009 GENELGE 2009/18

T.C. B A ġ B A K A N L I K Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğü. Sayı : B.02.0.PPG.0.12-010-06/14200 3 ARALIK 2009 GENELGE 2009/18 I. GİRİŞ GENELGE 2009/18 2007-2013 döneminde Avrupa Birliğinden Ülkemize sağlanacak hibe niteliğindeki fonlar Avrupa Konseyinin 1085/2006 sayılı Katılım Öncesi Yardım Aracı Tüzüğü ve söz konusu Tüzüğün

Detaylı

www.geka.org.tr BÖLGESEL YENİLİK ve KALKINMA AJANSI DESTEKLERİ

www.geka.org.tr BÖLGESEL YENİLİK ve KALKINMA AJANSI DESTEKLERİ www.geka.org.tr BÖLGESEL YENİLİK ve KALKINMA AJANSI DESTEKLERİ Öncelikler ve İhtisaslaşma Organizasyon ve Eşgüdüm Yaşam Kalitesinin Artırılması Sürdürülebilir Kalkınma Bilgi Toplumuna Dönüşüm Rekabet Gücünün

Detaylı

İzmir Bölge Planı Selçuk İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz

İzmir Bölge Planı Selçuk İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 2010-2013 İzmir Bölge Planı Selçuk İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 15 Aralık 2010 PPKB Kalkınma Ajansları Belli bir coğrafi alanın, sektörel ve genel kalkınma problemlerini belirleyip, bunların

Detaylı

Sanayide Eko-Verimlilik ve Program Kapsamında Yapılan ÇalıĢmalar Ferda UlutaĢ Türkiye Teknoloji GeliĢtirme Vakfı

Sanayide Eko-Verimlilik ve Program Kapsamında Yapılan ÇalıĢmalar Ferda UlutaĢ Türkiye Teknoloji GeliĢtirme Vakfı UNIDO EKO-VERĠMLĠLĠK (TEMĠZ ÜRETĠM) PROGRAMI PROGRAM FAALĠYETLERĠ VE KAZANIMLARIN PAYLAġIMI ÇALIġTAYI Sanayide Eko-Verimlilik ve Program Kapsamında Yapılan ÇalıĢmalar Ferda UlutaĢ Türkiye Teknoloji GeliĢtirme

Detaylı

2010-2013 İzmir Bölge Planı Karabağlar İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz

2010-2013 İzmir Bölge Planı Karabağlar İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 2010-2013 İzmir Bölge Planı Karabağlar İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 24 Aralık 2010 PPKB Kalkınma Ajansları Belli bir coğrafi alanın, sektörel ve genel kalkınma problemlerini belirleyip,

Detaylı

Finansman BaĢlama bitiģ Yüklenici Ülke Toplam proje bütçesi. n adı 01 Ocak 2008- Türkiye 243.025 $ 100% 15 ĠSKUR-KOSGEB-BTC BTC

Finansman BaĢlama bitiģ Yüklenici Ülke Toplam proje bütçesi. n adı 01 Ocak 2008- Türkiye 243.025 $ 100% 15 ĠSKUR-KOSGEB-BTC BTC Bölgesel Kalkınma Girişimi Bakü- Tiflis- Ceyhan (BTC) Boru Hattı Projesi: Sektörler Arası ĠĢbirliğine Dayalı Ġstihdamı GeliĢtirme ve GiriĢimciliği Ref 3 Proje baģlığı Destekleme Projesi- Çukurova Bölgesi

Detaylı

TEB KOBİ AKADEMİ İLLER GELECEKLERİNİŞEKİLLENDİRİYOR: ADANA GELECEK STRATEJİSİ KONFERANSI 5 ARALIK 2007

TEB KOBİ AKADEMİ İLLER GELECEKLERİNİŞEKİLLENDİRİYOR: ADANA GELECEK STRATEJİSİ KONFERANSI 5 ARALIK 2007 TEB KOBİ AKADEMİ İLLER GELECEKLERİNİŞEKİLLENDİRİYOR: ADANA GELECEK STRATEJİSİ KONFERANSI 5 ARALIK 2007 1 Adana Gelecek Stratejisi Konferansı Çalışmanın amacı: Adana ilinin ekonomik, ticari ve sosyal gelişmelerinde

Detaylı

İzmir Bölge Planı Menemen İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz

İzmir Bölge Planı Menemen İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 2010-2013 İzmir Bölge Planı Menemen İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 26 Kasım 2010 PPKB Kalkınma Ajansları Belli bir coğrafi alanın, sektörel ve genel kalkınma problemlerini belirleyip, bunların

Detaylı

İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları GÜZELBAHÇE

İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları GÜZELBAHÇE 2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları GÜZELBAHÇE 2014 2023 İzmir Bölge Planı Yönetişim Çerçevesi ve Süreç Tasarımı 2014-2023 İzmir Bölge Planlama Süreci Basın ve Bilgilendirme Toplantısı İlçe Toplantıları

Detaylı

KİŞİSEL GELİŞİM ASİSTANI

KİŞİSEL GELİŞİM ASİSTANI AR-GE MERKEZLERİ İYİ UYGULAMA ÖRNEKLERİ PAYLAŞIM TOPLANTISI GİRİŞİMCİLİK KİŞİSEL GELİŞİM ASİSTANI Türk DemirDöküm Fabrikaları A.ġ SUNUM PLANI 1. UYGULAMANIN KISA AÇIKLAMASI 2. UYGULAMANIN YENĠLĠKÇĠ VE

Detaylı

İZMİR BÖLGE PLANI. özet GÜÇLÜ TOPLUM YÜKSEK YAŞAM KALİTESİ GÜÇLÜ EKONOMİ 2014-2023

İZMİR BÖLGE PLANI. özet GÜÇLÜ TOPLUM YÜKSEK YAŞAM KALİTESİ GÜÇLÜ EKONOMİ 2014-2023 TOPLUM İZMİR BÖLGE PLANI 2014-202 özet YÜKSEK YAŞAM KALİTESİ EKONOMİ Sunuş 1 202 yılında hayal ettiğimiz İzmir için 202 yılına geldiğimizde nüfusu 4,5 milyona ulaşmış İzmir'in ekonomik, çevresel ve sosyal

Detaylı

İzmir Bölge Planı. İlçe Toplantıları Bayraklı Özet Raporu

İzmir Bölge Planı. İlçe Toplantıları Bayraklı Özet Raporu 2010-2013 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Bayraklı Özet Raporu Aralık 2010 1 2010-2013 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Bayraklı Özet Raporu İdari Yapı - Nüfus Yapısı -Eğitim 1 Bayraklı İlçesi 5747

Detaylı

Orta Karadeniz Bölgesel İnovasyon Stratejisi 2013-2023

Orta Karadeniz Bölgesel İnovasyon Stratejisi 2013-2023 Orta Karadeniz Bölgesel İnovasyon Stratejisi 2013-2023 İÇERİK Amaç, Vizyon Hazırlık Süreci İnovasyona Dayalı Mevcut Durum Stratejiler Kümelenme ile ilgili faaliyetler Sorular (Varsa) İNOVASYON & KÜMELENME

Detaylı

KALKINMA KURULU DİYARBAKIR KASIM 2015 BEŞERİ SERMAYE EĞİTİM VE İSTİHDAM KOMİSYONU TRC2 2014-2023 BÖLGE PLANI KOORDİNASYON VE İZLEME KOMİSYONLARI

KALKINMA KURULU DİYARBAKIR KASIM 2015 BEŞERİ SERMAYE EĞİTİM VE İSTİHDAM KOMİSYONU TRC2 2014-2023 BÖLGE PLANI KOORDİNASYON VE İZLEME KOMİSYONLARI KASIM 2015 T. C. KALKINMA KURULU TRC2 2014-2023 BÖLGE PLANI KOORDİNASYON VE İZLEME KOMİSYONLARI DİYARBAKIR BEŞERİ SERMAYE EĞİTİM VE İSTİHDAM KOMİSYONU İLERLEME RAPORU 2015/1 stajyer [Şirket adını yazın]

Detaylı

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ ALİAĞA SONUÇ RAPORU

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ ALİAĞA SONUÇ RAPORU 1 2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ ALİAĞA SONUÇ RAPORU Tarih: 29 Aralık 2010 Yaklaşık Katılımcı Sayısı: 55 Katılımcı listesindeki Sayı: 44 Katılımcı Düzeyi ve Profili: 2 3 4 5 Dağıtılan

Detaylı

2010-2013 İzmir Bölge Planı Tire İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz

2010-2013 İzmir Bölge Planı Tire İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 2010-2013 İzmir Bölge Planı Tire İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 22 Aralık 2010 PPKB Kalkınma Ajansları Belli bir coğrafi alanın, sektörel ve genel kalkınma problemlerini belirleyip, bunların

Detaylı

T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Bölgeleri Genel Müdürlüğü. Kümelenme Destek Programı

T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Bölgeleri Genel Müdürlüğü. Kümelenme Destek Programı T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kümelenme Destek Programı Fadime YILMAZ San. ve Tek. Uzmanı 1 Küme Kümeler, özellikle de aynı faaliyet alanında hem rekabet içinde olan hem de birbirleriyle işbirliği

Detaylı

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ VİZYON BELGESİ (TASLAK) Türkiye 2053 Stratejik Lokomotif Sektörler MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ Millet Hafızası ve Devlet Aklının bize bıraktığı miras ve tarihî misyon, İstanbul un Fethinin

Detaylı

Küresel Çevre Yönetimi için Ulusal Kapasite Öz Değerlendirme Analizi

Küresel Çevre Yönetimi için Ulusal Kapasite Öz Değerlendirme Analizi Küresel Çevre Yönetimi için Ulusal Kapasite Öz Değerlendirme Analizi REPUBLIC OF SLOVENIJA MINISTRSTRY OF ENVIRONMENT AND SPATIAL PLANNING Milena Marega Bölgesel Çevre Merkezi, Slovenya Ülke Ofisi Sunum

Detaylı

Türkiye Cumhuriyeti Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı. Yalın Altı Sigma Konferansı-5 / 7-8 Kasım 2014

Türkiye Cumhuriyeti Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı. Yalın Altı Sigma Konferansı-5 / 7-8 Kasım 2014 Türkiye Cumhuriyeti Yalın Altı Sigma Konferansı-5 / 7-8 Kasım 2014 Sürdürülebilir Bir Üretim Altyapısı Çevreye Duyarlı VGM Güvenli Verimli BSTB İleri Teknoloji Yüksek Katma Değer 2 20 nün Kuruluşu 17 Ağustos

Detaylı

KALKINMA AJANSLARI ve

KALKINMA AJANSLARI ve KALKINMA AJANSLARI ve 13 MART 2012 ANKARA Mustafa Zati Uzman Sunum Planı Neden Kalkınma Ajansları Dünya da Kalkınma Ajansları Türkiye de Kalkınma Ajansları Ankara Kalkınma Ajansı Kalkınma Ajansları Destekleri

Detaylı

İŞLETME 2020 MANİFESTOSU AVRUPA DA İHTİYACIMIZ OLAN GELECEK

İŞLETME 2020 MANİFESTOSU AVRUPA DA İHTİYACIMIZ OLAN GELECEK İŞLETME 2020 MANİFESTOSU AVRUPA DA İHTİYACIMIZ OLAN GELECEK Daha kapsayıcı bir toplum için sözlerini eyleme dökerek çalışan iş dünyası ve hükümetler AVRUPA DA İHTİYACIMIZ OLAN GELECEK Avrupa da önümüzdeki

Detaylı

T.C. Kalkınma Bakanlığı

T.C. Kalkınma Bakanlığı T.C. Kalkınma Bakanlığı 2023 Vizyonu Çerçevesinde Türkiye Tarım Politikalarının Geleceği- Turkey s Agricultural Policies at a Crossroads with respect to 2023 Vision 2023 Vision, Economic Growth and Agricultural

Detaylı

TÜRKĠYE TEKNOLOJĠ GELĠġTĠRME VAKFI (TTGV) DESTEKLERĠ

TÜRKĠYE TEKNOLOJĠ GELĠġTĠRME VAKFI (TTGV) DESTEKLERĠ TÜRKĠYE TEKNOLOJĠ GELĠġTĠRME VAKFI (TTGV) DESTEKLERĠ 3 TEMEL DESTEĞĠ MEVCUTTUR 1- Ar-Ge Proje Destekleri 2- Çevre Projeleri Destekleri 3- Teknolojik Girişimcilik Destekleri Ar-Ge Proje Destekleri a) Teknoloji

Detaylı

T.C. ORTA KARADENİZ KALKINMA AJANSI GENEL SEKRETERLİĞİ. YURT ĠÇĠ VE DIġI EĞĠTĠM VE TOPLANTI KATILIMLARI ĠÇĠN GÖREV DÖNÜġ RAPORU

T.C. ORTA KARADENİZ KALKINMA AJANSI GENEL SEKRETERLİĞİ. YURT ĠÇĠ VE DIġI EĞĠTĠM VE TOPLANTI KATILIMLARI ĠÇĠN GÖREV DÖNÜġ RAPORU YURT ĠÇĠ VE DIġI EĞĠTĠM VE TOPLANTI KATILIMLARI ĠÇĠN GÖREV DÖNÜġ RAPORU Adı Soyadı : Doç. Dr. Mustafa GÜLER, Dilem KOÇAK DURAK, Fatih ÇATAL, Zeynep GÜRLER YILDIZLI, Özgür Özden YALÇIN ÇalıĢtığı Birim :

Detaylı

Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığığ Ülke ve Kamu Kurumları Düzeyinde Strateji Yönetimi Anıl YILMAZ Stratejik t Planlama l Dairesi i Bşk. ODTÜVT Yönetim ve Mühendislik Günleri 2 Mart 2008 Gündem Ülkesel

Detaylı

YEREL ÇEVRESEL PLANLAMA

YEREL ÇEVRESEL PLANLAMA YEREL ÇEVRESEL PLANLAMA M. SİNAN ÖZDEN 2 AĞUSTOS 2017 İSTANBUL PLAN Plan, yapılacak bir işin tasarıları toplamıdır. Plan, bir amaca ulaşmada izlenecek yol ve davranış biçimini gösterir. Plan, bir düşünceyi,

Detaylı

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ ÇİĞLİ SONUÇ RAPORU

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ ÇİĞLİ SONUÇ RAPORU 1 2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ ÇİĞLİ SONUÇ RAPORU Tarih: 4 Ocak 2011 Yaklaşık Katılımcı Sayısı: 42 Katılımcı listesindeki Sayı: 31 Katılımcı Düzeyi ve Profili: 2 3 4 Dağıtılan Belgeler:

Detaylı

TEMİZ ÜRETİM (EKO-VERİMLİLİK) ALANINDA YÜRÜTÜLEN ÇALIŞMALAR & ENDÜSTRİYEL SİMBİYOZ KONUSUNDA ÜSTLENİLEBİLECEK ROLLER

TEMİZ ÜRETİM (EKO-VERİMLİLİK) ALANINDA YÜRÜTÜLEN ÇALIŞMALAR & ENDÜSTRİYEL SİMBİYOZ KONUSUNDA ÜSTLENİLEBİLECEK ROLLER T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TEMİZ ÜRETİM (EKO-VERİMLİLİK) ALANINDA YÜRÜTÜLEN ÇALIŞMALAR & ENDÜSTRİYEL SİMBİYOZ KONUSUNDA ÜSTLENİLEBİLECEK ROLLER KALKINMA AJANSLARI

Detaylı

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ GAZİEMİR SONUÇ RAPORU

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ GAZİEMİR SONUÇ RAPORU 1 2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ GAZİEMİR SONUÇ RAPORU Tarih: 15 Aralık 2010 Yaklaşık Katılımcı Sayısı: 60 Katılımcı listesindeki Sayı: 57 Katılımcı Düzeyi ve Profili: 2 3 4 Dağıtılan

Detaylı

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ TORBALI SONUÇ RAPORU

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ TORBALI SONUÇ RAPORU 1 2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ TORBALI SONUÇ RAPORU Tarih: 16 Aralık 2010 Yaklaşık Katılımcı Sayısı: 25 Katılımcı listesindeki Sayı: 20 Katılımcı Düzeyi ve Profili: 2 3 4 Dağıtılan Belgeler:

Detaylı

İZKA ÇALIŞMA PROGRAMI

İZKA ÇALIŞMA PROGRAMI 2014 İZKA ÇALIŞMA PROGRAMI 16.12.2013 1. SUNUġ... 4 2. GĠRĠġ... 4 2.1. KURULUġ SÜRECĠ VE ORGANĠZASYON YAPISI... 4 2.2. KURUMSAL TEMEL POLĠTĠKA VE ÖNCELĠKLER... 5 3. 2014-2023 ĠZMĠR BÖLGE PLANI... 5 4.

Detaylı

KAMU-ÜNİVERSİTE-SANAYİ İŞBİRLİĞİ (KÜSİ) FAALİYETLERİ

KAMU-ÜNİVERSİTE-SANAYİ İŞBİRLİĞİ (KÜSİ) FAALİYETLERİ BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI KAMU-ÜNİVERSİTE-SANAYİ İŞBİRLİĞİ (KÜSİ) FAALİYETLERİ Doç. Dr. Mustafa Türkmen ERÜ Mühendislik Fak. 20 Mayıs 2016 KAYSO Sunum Planı KÜSİ Çalışma Grubu KÜSİ İl Planlama

Detaylı

GAP BÖLGESİ NDE TARIM VE TARIMA DAYALI SANAYİDE ENTEGRE KAYNAK VERİMLİLİĞİ PROJESİ

GAP BÖLGESİ NDE TARIM VE TARIMA DAYALI SANAYİDE ENTEGRE KAYNAK VERİMLİLİĞİ PROJESİ GAP BÖLGESİ NDE TARIM VE TARIMA DAYALI SANAYİDE ENTEGRE KAYNAK VERİMLİLİĞİ PROJESİ PROJENİN GEREKÇESİ VE AMACI Tarım sektörü Türkiye nin Gayri Safi Katma Değerinin yaklaşık %9 unu oluştururken, bu oran

Detaylı

Türkiye de Ulusal Politikalar ve Endüstriyel Simbiyoz

Türkiye de Ulusal Politikalar ve Endüstriyel Simbiyoz Türkiye de Ulusal Politikalar ve Endüstriyel Simbiyoz Ferda Ulutaş Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı KALKINMA AJANSLARI VE BÖLGE PLANLARI İÇİN ENDÜSTRİYEL SİMBİYOZ ÇALIŞTAYI 31 Ocak 1 Şubat 2013 CK Farabi

Detaylı

İzmir Bölge Planı Beydağ İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz

İzmir Bölge Planı Beydağ İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 2010-2013 İzmir Bölge Planı Beydağ İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 14 Aralık 2010 PPKB Kalkınma Ajansları Belli bir coğrafi alanın, sektörel ve genel kalkınma problemlerini belirleyip, bunların

Detaylı

2010-2013 İzmir Bölge Planı Urla İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz

2010-2013 İzmir Bölge Planı Urla İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 2010-2013 İzmir Bölge Planı Urla İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 17 Aralık 2010 PPKB Kalkınma Ajansları Belli bir coğrafi alanın, sektörel ve genel kalkınma problemlerini belirleyip, bunların

Detaylı

Sunulan Bildiriler Presented Proceedings

Sunulan Bildiriler Presented Proceedings Sunulan Bildiriler Presented Proceedings BÖLGESEL KALKINMA BAĞLAMINDA ĠPEKYOLU KALKINMA AJANSI DENEYĠMĠ TRC1 Bölgesi : Gaziantep, Adıyaman, Kilis Bülent ÖZKAN 1 İpekyolu Kalkınma Ajansı Haziran 2010 da

Detaylı

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014 ORTA VADELİ PROGRAM (2015-201) 8 Ekim 2014 DÜNYA EKONOMİSİ 2 2005 2006 200 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 T 2015 T Küresel Büyüme (%) Küresel büyüme oranı kriz öncesi seviyelerin altında seyretmektedir.

Detaylı

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ BAYINDIR SONUÇ RAPORU

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ BAYINDIR SONUÇ RAPORU 1 2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ BAYINDIR SONUÇ RAPORU Tarih: 4 Ocak 2011 Yaklaşık Katılımcı Sayısı: 65 Katılımcı listesindeki Sayı: 62 Katılımcı Düzeyi ve Profili: 2 3 4 Dağıtılan Belgeler:

Detaylı

İzmir Bölge Planı Çiğli İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz

İzmir Bölge Planı Çiğli İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 2010-2013 İzmir Bölge Planı Çiğli İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 04 Ocak 2011 PPKB Kalkınma Ajansları Belli bir coğrafi alanın, sektörel ve genel kalkınma problemlerini belirleyip, bunların

Detaylı

Temiz Üretim Süreçlerine Geçişte Hibe Programlarının KOBİ lere Katkısı. Ertuğrul Ayrancı Doğu Marmara Kalkınma Ajansı 07.10.2015

Temiz Üretim Süreçlerine Geçişte Hibe Programlarının KOBİ lere Katkısı. Ertuğrul Ayrancı Doğu Marmara Kalkınma Ajansı 07.10.2015 Temiz Üretim Süreçlerine Geçişte Hibe Programlarının KOBİ lere Katkısı Ertuğrul Ayrancı Doğu Marmara Kalkınma Ajansı 07.10.2015 KOBİ lere Yönelik Destekler -Kalkınma Ajansları -KOSGEB -TÜBİTAK -Bilim Sanayi

Detaylı

KALĠTE BĠLGĠLENDĠRME TOPLANTISI SONUÇ BĠLDĠRGESĠ. 18 Temmuz Harran Üniversitesi. Ġktisadi ve Ġdari Bilimler Fakültesi

KALĠTE BĠLGĠLENDĠRME TOPLANTISI SONUÇ BĠLDĠRGESĠ. 18 Temmuz Harran Üniversitesi. Ġktisadi ve Ġdari Bilimler Fakültesi KALĠTE BĠLGĠLENDĠRME TOPLANTISI SONUÇ BĠLDĠRGESĠ 18 Temmuz 2018 Harran Üniversitesi Ġktisadi ve Ġdari Bilimler Fakültesi Konferans Salonu Osmanbey YerleĢkesi, ġanlıurfa Harran Üniversitesi Kalite Koordinatörlüğü

Detaylı

2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları NARLIDERE

2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları NARLIDERE 2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları NARLIDERE 2014 2023 İzmir Bölge Planı Yönetişim Çerçevesi ve Süreç Tasarımı 2014-2023 İzmir Bölge Planlama Süreci Basın ve Bilgilendirme Toplantısı İlçe Toplantıları

Detaylı

Sosyal Kalkınmada Kalkınma Ajanslarının Rolü: İZKA Deneyimi

Sosyal Kalkınmada Kalkınma Ajanslarının Rolü: İZKA Deneyimi Sosyal Kalkınmada Kalkınma Ajanslarının Rolü: İZKA Deneyimi Dr. Ergüder CAN İzmir Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri -19 Kasım 2009- Kalkınma Politikalarındaki Değişim Yönetimden Yönetişime Merkeziyetçi yaklaşımdan

Detaylı

İzmir Bölge Planı Kiraz İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz

İzmir Bölge Planı Kiraz İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 2010-2013 İzmir Bölge Planı Kiraz İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 20 Aralık 2010 PPKB Kalkınma Ajansları Belli bir coğrafi alanın, sektörel ve genel kalkınma problemlerini belirleyip, bunların

Detaylı

KENTLERE SU SAĞLANMASINDA ĠLBANK IN VĠZYON VE MĠSYONUNDAKĠ YENĠ YAKLAġIMLAR MEHMET TURGUT DEDEOĞLU GENEL MÜDÜR

KENTLERE SU SAĞLANMASINDA ĠLBANK IN VĠZYON VE MĠSYONUNDAKĠ YENĠ YAKLAġIMLAR MEHMET TURGUT DEDEOĞLU GENEL MÜDÜR KENTLERE SU SAĞLANMASINDA ĠLBANK IN VĠZYON VE MĠSYONUNDAKĠ YENĠ YAKLAġIMLAR MEHMET TURGUT DEDEOĞLU GENEL MÜDÜR Suyun insan hayatındaki önemi herkesçe bilinen bir konudur. Ġnsan yaģamı açısından oksijenden

Detaylı

İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları KARABAĞLAR

İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları KARABAĞLAR 2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları KARABAĞLAR 2014 2023 İzmir Bölge Planı Yönetişim Çerçevesi ve Süreç Tasarımı 2014-2023 İzmir Bölge Planlama Süreci Basın ve Bilgilendirme Toplantısı İlçe Toplantıları

Detaylı

TÜRKİYE ÇEVRE POLİTİKASINA ÖNEMLİ BİR DESTEK: AVRUPA BİRLİĞİ DESTEKLİ PROJELER

TÜRKİYE ÇEVRE POLİTİKASINA ÖNEMLİ BİR DESTEK: AVRUPA BİRLİĞİ DESTEKLİ PROJELER Technical Assistance for Implementation Capacity for the Environmental Noise Directive () Çevresel Gürültü Direktifi nin Uygulama Kapasitesi için Teknik Yardım Projesi Technical Assistance for Implementation

Detaylı

2011 Yılı Teklif Çağrısı Proje Eğitim Toplantısı Program Amaç ve Öncelikleri, Uygunluk Kriterleri, Başvuru ve Değerlendirme Süreci

2011 Yılı Teklif Çağrısı Proje Eğitim Toplantısı Program Amaç ve Öncelikleri, Uygunluk Kriterleri, Başvuru ve Değerlendirme Süreci 2011 Yılı Teklif Çağrısı Proje Eğitim Toplantısı Program Amaç ve Öncelikleri, Uygunluk Kriterleri, Başvuru ve Değerlendirme Süreci 3 Ağustos 2011 ANKARA Gündem 2011 Teklif Çağrısı Kapsamı Mali Destek Programları

Detaylı

Ankara Stockholm İstanbul Konya Cinnah Caddesi 39/14 06680 Çankaya Tel: +90.312. 442 92 22 Fax: +90.312. 442 92 48

Ankara Stockholm İstanbul Konya Cinnah Caddesi 39/14 06680 Çankaya Tel: +90.312. 442 92 22 Fax: +90.312. 442 92 48 Küresel Düşün, Profesyonel Hareket Et fcc@fcc.com.tr www.fcc.com.tr Ankara Stockholm İstanbul Konya Cinnah Caddesi 39/14 06680 Çankaya Tel: +90.312. 442 92 22 Fax: +90.312. 442 92 48 Fagelviksvagen 9c

Detaylı

Küme Bazlı Yerel Ekonomik Kalkınma Girişimleri ve Yenilikçilik

Küme Bazlı Yerel Ekonomik Kalkınma Girişimleri ve Yenilikçilik AGORADA 2012 BÖLGESEL İNOVASYON STRATEJİSİNİN UYGULANMASI: BİR ADIM SONRASI 19.10.2012 / Samsun Küme Bazlı Yerel Ekonomik Kalkınma Girişimleri ve Yenilikçilik Bülent Açıkgöz BM Ortak Program Yöneticisi

Detaylı

AB MALİ YARDIMLARI VE TÜRKİYE

AB MALİ YARDIMLARI VE TÜRKİYE AB MALİ YARDIMLARI VE TÜRKİYE Eskişehir Sanayi Odası 25 Kasım 2015 Mali Yardımlar IPA Fonları 2014-2020 Döneminde 4.453,9 milyon avro Ana yararlanıcı kamu, bakanlıklar Türkiye AB Programları Toplam bütçe

Detaylı

2010-2013 İzmir Bölge Planı Aliağa İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz

2010-2013 İzmir Bölge Planı Aliağa İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 2010-2013 İzmir Bölge Planı Aliağa İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 29 Aralık 2010 PPKB Kalkınma Ajansları Belli bir coğrafi alanın, sektörel ve genel kalkınma problemlerini belirleyip, bunların

Detaylı

Serkan VALANDOVA Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı Bölgesel Gelişme ve Yapısal Uyum Genel Müdürlüğü Bölgesel Rekabet Edebilirlik Dairesi Başkanı

Serkan VALANDOVA Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı Bölgesel Gelişme ve Yapısal Uyum Genel Müdürlüğü Bölgesel Rekabet Edebilirlik Dairesi Başkanı Serkan VALANDOVA Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı Bölgesel Gelişme ve Yapısal Uyum Genel Müdürlüğü Bölgesel Rekabet Edebilirlik Dairesi Başkanı Gündem Yaklaşım/İlkeler Planlama Uygulama Güncel Çalışmalar

Detaylı

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ BUCA SONUÇ RAPORU

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ BUCA SONUÇ RAPORU 1 2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ BUCA SONUÇ RAPORU Tarih: 13 Aralık 2010 Yaklaşık Katılımcı Sayısı: 80 Katılımcı listesindeki Sayı: 76 Katılımcı Düzeyi ve Profili: 2 3 4 Dağıtılan Belgeler:

Detaylı

YÖNETİM KURULU FAALİYET RAPORU

YÖNETİM KURULU FAALİYET RAPORU YÖNETİM KURULU FAALİYET RAPORU OCAK 2012 İçindekiler Bölüm 1 : Sağlık Turizminde Türkiye deki Gelişmeler... 2 Bölüm 2 : Kurumsal Kimlik Çalışmaları ve Yazışmalar... 3 Bölüm 3: Basılı Materyaller... 4 Bölüm4

Detaylı

Türkiye ile İlgili Sorular

Türkiye ile İlgili Sorular Bilgi Toplumu İzmir Delfi Anketi 2. Tur Bilgi Toplumu İzmir çalışması ikinci tur Delfi anketine hoş geldiniz. İkinci tur 31 Ağustos 5 Eylül 2012 tarihlerini kapsayacaktır. Bu turda 1. Tur sonuçlarının

Detaylı

2010-2013 İzmir Bölge Planı Karaburun İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz

2010-2013 İzmir Bölge Planı Karaburun İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 2010-2013 İzmir Bölge Planı Karaburun İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 26 Kasım 2010 PPKB Kalkınma Ajansları Belli bir coğrafi alanın, sektörel ve genel kalkınma problemlerini belirleyip, bunların

Detaylı

Bir Bakışta Proje Döngüsü

Bir Bakışta Proje Döngüsü 1 Bir Bakışta Proje Döngüsü Carla Pittalis, Operasyonlar Sorumlusu Dünya Bankası UYGULAMA DESTEK ÇALIġTAYI Ankara, 6-10 Şubat 2012 2 Amaçlar Proje hazırlık ve yönetim çalışmalarının önemini vurgulamak

Detaylı

ANKARA KALKINMA AJANSI

ANKARA KALKINMA AJANSI ANKARA KALKINMA AJANSI MALİ DESTEK PROGRAMLARI 2012 TEKLİF Ç A Ğ R I S I Yaşam kalitesi yüksek, dünya ile rekabet eden, düşünce ve yeniliğin başkenti Ankara Ankara Kalkınma Ajansı Ülkelerin hatta şehirlerin

Detaylı

ULUSAL Ġġ SAĞLIĞI VE GÜVENLĠĞĠ KONSEYĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç ve kapsam

ULUSAL Ġġ SAĞLIĞI VE GÜVENLĠĞĠ KONSEYĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç ve kapsam ULUSAL Ġġ SAĞLIĞI VE GÜVENLĠĞĠ KONSEYĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç ve kapsam MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı, Ulusal ĠĢ Sağlığı ve Güvenliği Konseyinin kuruluģ amacını,

Detaylı

UNDP nin Yerel Sosyo-ekonomik Kalkınma Deneyimleri

UNDP nin Yerel Sosyo-ekonomik Kalkınma Deneyimleri UNDP nin Yerel Sosyo-ekonomik Kalkınma Deneyimleri Edinilen Dersler Bülent Açıkgöz, Yerel ve Bölgesel Sosyo-ekonomik Kalkınma Sektörü Yöneticisi 21 Şubat 2017, Konya İÇERİK A. KISACA UNDP B. YEREL SOSYO-EKONOMİK

Detaylı

ANKARA ÇOCUK DOSTU ġehġr PROJESĠ UYGULAMA, GÖREV VE ÇALIġMA YÖNERGESĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM AMAÇ, KAPSAM, DAYANAK VE TANIMLAR

ANKARA ÇOCUK DOSTU ġehġr PROJESĠ UYGULAMA, GÖREV VE ÇALIġMA YÖNERGESĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM AMAÇ, KAPSAM, DAYANAK VE TANIMLAR Amaç ANKARA ÇOCUK DOSTU ġehġr PROJESĠ UYGULAMA, GÖREV VE ÇALIġMA YÖNERGESĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM AMAÇ, KAPSAM, DAYANAK VE TANIMLAR Madde 1- Ankara Çocuk Dostu ġehir Projesinin amacı Ankara yı; Çocuk Hakları SözleĢmesini

Detaylı

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ SEFERİHİSAR SONUÇ RAPORU

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ SEFERİHİSAR SONUÇ RAPORU 1 2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ SEFERİHİSAR SONUÇ RAPORU Tarih: 2 Aralık 2010 Yaklaşık Katılımcı Sayısı: 50 Katılımcı listesindeki Sayı: 40 Katılımcı Düzeyi ve Profili: 2 3 4 Dağıtılan

Detaylı

T.C. EKONOMİ BAKANLIĞI. İhracat Genel Müdürlüğü KOBİ ve Kümelenme Destekleri Daire Başkanlığı. Hatice Şafak BOZKIR İG Uzmanı

T.C. EKONOMİ BAKANLIĞI. İhracat Genel Müdürlüğü KOBİ ve Kümelenme Destekleri Daire Başkanlığı. Hatice Şafak BOZKIR İG Uzmanı T.C. EKONOMİ BAKANLIĞI İhracat Genel Müdürlüğü KOBİ ve Kümelenme Destekleri Daire Başkanlığı Hatice Şafak BOZKIR İG Uzmanı ? UR-GE Tebliği nin Çıkış Noktası UR-GE Tebliği nin Vizyonu ve Yapıtaşları UR-GE

Detaylı

İzmir Bölge Planı Gaziemir İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz

İzmir Bölge Planı Gaziemir İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 2010-2013 İzmir Bölge Planı Gaziemir İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 15 Aralık 2010 PPKB Kalkınma Ajansları Belli bir coğrafi alanın, sektörel ve genel kalkınma problemlerini belirleyip, bunların

Detaylı

Türkiye nin Tarım Vizyonu ve Geleceği

Türkiye nin Tarım Vizyonu ve Geleceği Türkiye nin Tarım Vizyonu ve Geleceği Gökhan Özertan Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü 6 Mart 2017 Gökhan Özertan Tarımın Geleceği 6 Mart 2017 1 / 13 Dünya Tarımında Gelişmeler Tarımın fiziksel, sosyal

Detaylı

Küme Yönetimi URGE Proje Yönetimi. Kümelenme Bilgi Merkezi Deneyimleri

Küme Yönetimi URGE Proje Yönetimi. Kümelenme Bilgi Merkezi Deneyimleri Küme Yönetimi URGE Proje Yönetimi Kümelenme Bilgi Merkezi Deneyimleri Temel Ġlkeler Mevcut durumun değiģmesi kolay değildir, ZAMAN ve ÇABA gerektirir. DeğiĢimden ziyade DÖNÜġÜM, EVRĠM sürecidir. BaĢarı

Detaylı

Dr. Derya Çağlar Yatırım Destek Ofisi Koordinatörü. 20 Şubat 2014, Ankara

Dr. Derya Çağlar Yatırım Destek Ofisi Koordinatörü. 20 Şubat 2014, Ankara Dr. Derya Çağlar Yatırım Destek Ofisi Koordinatörü 20 Şubat 2014, Ankara İçerik Ajans Kurumsal Yapısı ve Görevleri Ankara Bölge Planı 2014-2023 Mali ve Teknik Destekler Doğrudan Faaliyet Desteği Teknik

Detaylı

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ ÖDEMİŞ SONUÇ RAPORU

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ ÖDEMİŞ SONUÇ RAPORU 1 2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ ÖDEMİŞ SONUÇ RAPORU Tarih: 3 Ocak 2011 Yaklaşık Katılımcı Sayısı: 75 Katılımcı listesindeki Sayı: 66 Katılımcı Düzeyi ve Profili: 2 3 4 Dağıtılan Belgeler:

Detaylı

Dünya Bankası Finansal Yönetim Uygulamalarında Stratejik Yönelimler ve Son Gelişmeler

Dünya Bankası Finansal Yönetim Uygulamalarında Stratejik Yönelimler ve Son Gelişmeler Dünya Bankası Finansal Yönetim Uygulamalarında Stratejik Yönelimler ve Son Gelişmeler ECA Bölge Perspektifi Marius Koen TÜRKİYE: Uygulama Destek Çalıştayı 6-10 Şubat 2012 Ankara, Türkiye 2 Kapsam ve Amaçlar

Detaylı

SAĞLIK TURİZMİNİN GELİŞTİRİLMESİ PROGRAMI VE POLİTİKALAR. Dr. H. Ömer Tontuş Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürlüğü

SAĞLIK TURİZMİNİN GELİŞTİRİLMESİ PROGRAMI VE POLİTİKALAR. Dr. H. Ömer Tontuş Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürlüğü SAĞLIK TURİZMİNİN GELİŞTİRİLMESİ PROGRAMI VE POLİTİKALAR Dr. H. Ömer Tontuş Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürlüğü Programın Amacı ve Kapsamı-1 2 Tıbbi tedavinin alınması, termal kaynakların kullanılması,

Detaylı

YATIRIM TEŞVİK SİSTEMİ VE ATIK YÖNETİMİ DESTEKLERİ

YATIRIM TEŞVİK SİSTEMİ VE ATIK YÖNETİMİ DESTEKLERİ T.C. EKONOMİ BAKANLIĞI Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü YATIRIM TEŞVİK SİSTEMİ VE ATIK YÖNETİMİ DESTEKLERİ Ahmet GÜNEŞ Dış Ticaret Uzmanı ANKARA 21/10/2015 1 SUNUM PLANI 1. Teşvik Sisteminin

Detaylı

İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ KONAK SONUÇ RAPORU

İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ KONAK SONUÇ RAPORU 1 2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ KONAK SONUÇ RAPORU Tarih: 16.12.2010 Yaklaşık Katılımcı Sayısı: 40 Katılımcı listesindeki Sayı: 31 Katılımcı Düzeyi ve Profili: 2 3 4 Dağıtılan Belgeler:

Detaylı

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ DİKİLİ SONUÇ RAPORU

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ DİKİLİ SONUÇ RAPORU 1 2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ DİKİLİ SONUÇ RAPORU Tarih: 11 Ocak 2011 Yaklaşık Katılımcı Sayısı: 70 Katılımcı listesindeki Sayı: 62 Katılımcı Düzeyi ve Profili: 2 3 4 Dağıtılan Belgeler:

Detaylı

BELGESİ. YÜKSEK PLANLAMA KURULU KARARI Tarih: 05.06.2009 Sayı: 2009/21

BELGESİ. YÜKSEK PLANLAMA KURULU KARARI Tarih: 05.06.2009 Sayı: 2009/21 TÜRKİYE HAYAT BOYU ÖĞRENME STRATEJİ BELGESİ YÜKSEK PLANLAMA KURULU KARARI Tarih: 05.06.2009 Sayı: 2009/21 Dr. Mustafa AKSOY Hayat Boyu Öğrenmenin Geliştirilmesi Operasyon Koordinatörü mustafaaksoy@meb.gov.tr

Detaylı

AB 2020 Stratejisi ve Türk Eğitim Politikasına Yansımaları

AB 2020 Stratejisi ve Türk Eğitim Politikasına Yansımaları AB 2020 Stratejisi ve Türk Eğitim Politikasına Yansımaları Y. Doç. Dr. Tamer Atabarut Boğaziçi Üniversitesi Yaşamboyu Eğitim Merkezi Müdürü atabarut@boun.edu.tr Avrupa 2020 Stratejisi: Akıllı, Sürdürülebilir

Detaylı

İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ BAYRAKLI SONUÇ RAPORU

İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ BAYRAKLI SONUÇ RAPORU 1 2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ BAYRAKLI SONUÇ RAPORU Tarih: 23 Aralık 2010 Yaklaşık Katılımcı Sayısı: 25 Katılımcı listesindeki Sayı: 19 Katılımcı Düzeyi ve Profili: 2 3 4 Dağıtılan

Detaylı