Petrodolar n Sonunun Bafllang c : Irak ran a Ba layan Nedir?

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Petrodolar n Sonunun Bafllang c : Irak ran a Ba layan Nedir?"

Transkript

1 Petrodolar n Sonunun Bafllang c : Irak ran a Ba layan Nedir? Özet Prof. Dr. Bülent GÖKAY* Çev. Caner SANCAKTAR Irak Savafl sonras bugün ran üzerine üretilmifl bir kriz durumu mevcuttur. ran a karfl bir askeri operasyonu meflrulaflt rmak amac yla, ABD nin yeni-muhafazakâr yöneticileri bu ülkeye karfl bir fleytanlaflt rma kampanyas bafllatm fl bulunuyorlar. Pek çok gözlemcinin bak fl aç s nda yaflananlar, ABD taraf ndan kurulan bir komplodan ibarettir. Bu makalenin temel tezi ise yeni muhafazakâr yönetimin ve yeni doktrinin, küresel ekonomik ve politik koflullar n oluflturdu u büyük denklemin bir parças oldu udur. Yaflananlar, ABD yönetimi ile iç içe geçmifl enerji, silah, medya ve iletiflim endüstrilerinin maddi ç karlar ile ilgilidir ve paranoyak bir teorinin ürünü de il; politik ve ekonomik ç karlar n Teröre Karfl Savafl bafll alt nda birleflmesidir. Bu birleflmenin temelinde ise küresel rezerv para olarak ifllem gören Amerikan dolar arac l yla küresel pazarlar üzerindeki kontrolün sürdürülmesi vard r. Abstract The Beginning of the End of the Petrodollar: What Connects Iraq to Iran Today, after Iraq War, there is a crisis situation created on Iran. The neo-conservative administrators of the US have already initiated a smear campaign against Iran in order to legitimize a possible military operation. According to the views of many observers, it is simply a plot framed by the US. Main argument of this article is that the neoconservative administration and the new doctrine is part of a greater equation which is constructed by the global economy and political conditions. What has happened is in relation with the material interests of the energy, arms, media and communication sectors in the US which overlap with those of the US administration; and it is not an outcome of a paranoid theory, but rather unification of political and economic interests of these actors under the name of War against Terrorism. And under this unification lies the intention of maintaining the control over the global markets via US dollar which functions as the global hard currency. Tarih boyunca pek çok imparatorluklar ve medeniyetler gelip geçti. ABD geçen yüzy l n ilk yar s boyunca önce Kuzey ve Orta Amerika da, ard ndan Güney Amerika da kendi imparatorlu unu infla etti. kinci Dünya Savafl ndan hemen sonra ABD, y llar nda Almanya ve Japonya ya karfl kazand zafer, Sovyetler Birli i nin büyük bir y k ma u ramas ve savafl nedeniyle ngiltere nin büyük bir borç ve mali s k nt alt na girmesi karfl s nda elde etti i avantaj ve gücü maksimize etmeye çal flt. ABD bir yandan Sovyetler Birli i ni çevreleyerek ve Komünist devrimin Sovyet Blok unun s n rlar n aflmas n engelleyerek Bat dünyas içinde liderlik rolünü üstlendi, bir yandan da Bat dünyas ndaki tart fl lmaz üstünlü ünü garanti alt na ald. So uk Savafl y llar nda ABD nin Bat dünyas ndaki egemenli ine karfl herhangi bir ciddi meydan okuma gelmedi y l nda Sovyetler Birli i nin y k lmas yla birlikte ABD nin küresel stratejisinin temel hedefleri aç - a ç kt. Komünist tehdit ortadan kalk nca Amerikan egemenli i Bat sistemi için bir ihtiyaç olmaktan ç kt. Amerikan hükümeti 20 Eylül 2002 tarihinden itibaren daha önceleri uygulad küresel sorunlara çok yönlü yaklafl m terk etti ve Bush doktrini olarak bilinen bir emperyal yaklafl m uygulamaya soktu. Bu yeni yaklafl m baz teokratik özellikler içeren militarist ve emperyal de erlere dayand r ld. Bugünkü yöntem, 19. yüzy l n sonlar ile 20. yüzy l n bafllar nda Karaipler Havzas, Orta Amerika ve Bat Pasifik te egemenlik kurmaya çal flan Amerikan d fl politikas na benziyor. Yeni Amerikan doktrini, Bush doktrininin ilan ndan alt ay sonra yeni muhafazakâr Amerikan hükümeti taraf ndan Irak a karfl bafllat lan savafl n bir meflrulaflt rma arac olarak uygulamaya sokuldu. Amerika n n geleneksel müttefiklerinden gelen sert muhalefetin gözleri önünde BM nin herhangi bir deste i olmadan Saddam Hüseyin rejiminin devrilmesi, tek tarafl yeni Amerikan d fl politikas n n aç k bir göstergesi oldu. Ba dat ta yap - lan rejim de iflikli i bafll bafl na bir olay de ildi, daha kapsaml bir yeni muhafazakâr projenin ilk k v lc m idi. Yeni muhafazakarlar, Amerikan de erlerinin ve ç - karlar n n gerekirse zor kullan larak savunulaca bir * Keele Üniversitesi, Güneydo u Avrupa Birimi Baflkan ve Avrupa Çal flmalar A Koordinatörü, Keele, ngiltere. 10

2 paradigma de iflimini savunuyorlar. Bu yeni paradigma, Amerikan hegemonya prati ini, yeni post-kolonial (sömürgecilik sonras ) siyasi ve askeri araçlar kullanaraktan eski emperyal doktrinlere göre yeniden flekillendirmeye çal fl yor ten itibaren ran üzerine üretilmifl bir kriz durumu mevcuttur. ran tehlikesi hayaleti medya arac l yla dünya çap na yay ld. ran a karfl bir askeri operasyonu meflrulaflt rmak amac yla, ABD nin yeni muhafazakâr yöneticileri - Irak iflgali öncesinde Saddam Hüseyin e karfl uygulanm fl olan yöntemdeki gibi - bu ülkeye karfl bir fleytanlaflt rma kampanyas bafllatt lar. Bu kifliler, ran n, nükleer bomba yapmaya çal flan ve bir veya birkaç Amerikan kentini bombalama konusunda tereddüt etmeyecek olan tehlikeli ç lg nlar taraf ndan yönetildi ine, insanlar inand rmak için büyük gayret sarf ettiler. Bu tehlikeye karfl verilecek tek cevap ise önleyici savaflt r. ran a karfl muhtemel bir ABD- srail sald r s hakk nda üretilen spekülasyonlar Bat medyas taraf ndan yap lan bir savafl propagandas na dönüfltü. Oxford Araflt rma Grubu nun yay nlad son rapor, herhangi bir Amerikan veya srail bombard man n n çok say da masum insan n ölece ini göstermifltir. Çok say da gözlemci Amerikan yeni muhafazakâr kimli ini ve yeni doktrini bir komplo olarak görüyor. Fakat bu makale, yeni muhafazakâr yönetimin ve yeni doktrinin, küresel ekonomik ve politik koflullar n oluflturdu- u büyük denklemin bir parças oldu u tezine dayan yor. Bu durum, yönetim ile iç içe girmifl olan enerji, elektronik, silah, medya ve komünikasyon endüstrilerinin ç karlar ile ilgilidir. Bu ç karlar, sahip olduklar üstün ve ayr cal kl konumlar n devam ettirmeye çal fl yorlar. Amerikan iktisadi ve siyasi elitleri, So uk Savafl n sona ermesiyle de iflen küresel koflullara do rudan karfl l k veriyor. Bu bir komplo de ildir. Bu, ola an bir ifltir. ABD So uk Savafl sonras nda dört Irak ta iki, Yugoslavya da bir ve Afganistan da bir savafl yapm flt r ve daha yenilerine haz rlanmaktad r. Tüm bu sald r lar paranoyak bir teorinin ürünü de ildir; siyasi ve iktisadi ç karlar n teröre karfl savafl bafll alt nda birleflmesidir. Bu durum, birkaç kötü insan n kendi kötü niyetlerini gerçeklefltirmek amac yla insanl a karfl gerçeklefltirdikleri bir komplo de ildir. Komplo teorilerinden ayr lan bu makale, gerçekte var olan komplolar, suçlar ve di er bir tak m yasad fl faaliyetleri görmezden gelmiyor. Özellikle Amerikan siyaset sahnesi, Watergate ve Iran-Contra skandallar gibi yasad fl siyasi ve hükümetsel faaliyetlerle doludur. Komplo teorilerine inanmay, konunun odak noktas ndan uzaklaflma ve enerjinin bofla harcanmas olarak de- erlendiriyorum. Her ne kadar tarih boyunca komplolar var olmuflsa da, tarih kendi bafl na bir komplo de ildir. So uk Savafl n bitiflinden itibaren Amerika n n gücü azalmaktad r. Özellikle Amerika n n dünya ticareti ve üretimindeki pay, So uk Savafl dönemindeki pay ndan daha azd r ve ABD nin, AB, Japonya, Çin ve Güneydo u Asya ya karfl sahip oldu u görece iktisadi güç So uk Savafl sonras dönemde gerileme içindedir. ABD nin sürekli silah gücüne baflvurmas, sadece So uk Savafl sonras jeopolitik duruma bir tepki olarak de il, bu iktisadi gerilemeye karfl bir reaksiyon olarak görülebilir. Amerikal yeni muhafazakâr liderler, ABD nin askeri gücünü rakiplere karfl kullan labilecek bir koz ve iktisadi gerilemeyi durdurabilecek bir araç olarak görüyorlar. Bu ba lamda Bush yönetimi, kurallar Amerikan askeri gücü taraf ndan belirlenen militarize edilmifl bir dünya kurmay amaçl yor. Bu durum, bir komplo de ildir; aç k bir hedef ve spesifik bir yöntemdir. Bu, içinde sistemin sürekli iflledi i bir yöntemdir ve ABD mevcut yap sal olanaklardan/imkânlardan faydalanmaktad r. Bu makale, yeni muhafazakâr Bush yönetiminin flekillendirdi i bugünkü Amerikan politikalar n n kökenine iliflkin bir makroekonomik aç klama sunmaya yöneliktir. AMER KA NIN DOLAR EMPERYAL ZM kinci Dünya Savafl sonras nda ortaya ç kan Amerika üstünlü ünün üç temel aya vard : (1) rakipler karfl - s ndaki askeri üstünlük; (2) Amerikan tarz üretim yöntemlerinin üstünlü ü ve Amerikan ekonomisinin göreli gücü; (3) küresel rezerv para olarak ifllem gören Amerikan dolar vas tas yla küresel iktisadi pazarlar üzerinde kontrol. Bu üç unsur aras ndan en büyük rolü oynayan dolar olmufltur. Günümüzde Amerika elinde herhangi bir yabanc rezerv tutmadan tüm dünyadan borç para almaktad r. Dolar de facto küresel rezerv paras oldu u için, ABD nin resmi de iflim rezervinin yaklafl k üçte ikisini Amerikan paras oluflturuyor. Amerika faiz oranlar alanlar nda di er paralarla rekabet etmek zorunda kalm yor ve düflük faiz oranlar nda bile sermaye dolara yöneliyor. Daha fazla miktarda dolar ABD d fl nda dolafl - yor ve dünyan n geri kalan k sm daha fazla miktarda bu dolarlar karfl l nda Amerika ya mal ve hizmet sunmak zorunda kal yor. Ayr ca ABD, kendi para birimi üzerinden borç alma lüksüne sahip oluyor. Bu durum nas l iflliyor? ABD ödemeler dengesi aç n, kendi ülkesinde harcad ndan daha fazla paray di er ülkelerde harcayarak (di er ülkelerin ürünlerini sat n alarak, di er ülkelere yat r m yaparak, di er ülkelere dolar vererek) kapat yor. Di er ülkelerin merkez bankalar ellerinde ekstra dolarlar tutuyor. ABD, bu dolarlar geri almak için baflka bir para birimi veya alt n vermek zorunda kalm yor. Yabanc merkez bankalar dolar kabul edip elde tuttuklar sürece dolar, rezerv para olarak ifllem görmeye devam ediyor. Amerikan ekonomisi 20. yüzy l n bafllar nda dünya ekonomisini kontrol etmeye bafllad. Amerikan dolar alt na ba lan nca, dolar n de eri alt n n de eriyle ayn kald. Böylece dolar n de eri ne yükseldi ne de düfltü. Para- 11

3 Prof. Dr. Bülent GÖKAY n n büyük k sm, alt n karfl l olan kâ t paralar olarak bas ld. Kâ t paran n sahip oldu u bu konvertibilite, enflasyonu önlemek amac yla hükümetin basabilece i para miktar n n üst limitini belirledi. Kâ t para ile alt n aras ndaki bu ba, gelene in oldu u kadar yasan n da bir ürünü idi. Federal Rezerv, her bir dolar kâ t paran n en az k rk alt n sent ile desteklendi i konusunda garanti vermek zorunda idi. Günümüzde oldu u gibi sürekli enflasyon gelene i yoktu. Büyük Buhran ( ) y llar nda oluflan büyük enflasyon oranlar ve astronomik düzeylere ç kan kamu aç klar, Amerikan dolar n alt n ile destekleme politikas n imkâns z k ld. Bu durum, Amerikan Baflkan Roosevelt i 1932 de dolar ile alt n birbirinden ay rmaya yöneltti. Bu zamana kadar ABD, dünya ekonomisinin hâkim gücü idi, fakat iktisat bilimi bak fl aç s na göre, bir imparatorluk de ildi. Dolar de erinin alt na sabitlenmifl olmas, Amerikan yönetiminin, dolar arz etme yoluyla di er ülkelerden karlar elde etmesine izin vermiyordu. ktisat biliminin tan mlad anlam nda bir Amerikan mparatorlu u, 1945 y l nda Bretton Woods sistemi ile birlikte do du sonras nda Amerikan dolar bir bütün olarak de il, sadece yabanc devletler için alt na konvertibilite haline getirildi. Bunun sonucunda dolar, kendisini küresel rezerv para olarak infla etti. Hiç kimse bu geliflmeyi planlamam flt. Bu geliflme, Amerika n n hâkim dünya gücü olmas gerçe inden kaynakland : uluslararas parasal ifllemlerin yar s ndan fazlas dolar ile finanse edildi; dünya üretiminin yar s ndan fazlas n ABD üretti; ABD ayr ca dünyadaki alt n rezervinin büyük bir k sm na sahip oldu. ABD nin elinde büyük bir alt n rezervinin oluflmas II. Dünya Savafl n n sonucudur. Savafl y llar nda ABD, müttefiklerine alt n karfl l nda ihtiyaçlar olan ürünleri ve teçhizat veriyordu. Böylece dünya alt n rezervinin önemli bir bölümü ABD nin elinde birikti e gelindi inde, ABD dünya alt n rezervinin yüzde 80 ine, dünya üretiminin yüzde 40 na sahipti lar n sald rgan politikalar dolar üzerinde artan bir bask oluflturdu. Amerikan ekonomisi gittikçe artan bir rezerv aç ile karfl laflt. Özellikle dolar arz Vietnam Savafl n finans etmek için sürekli artt r ld. ABD, sahip oldu u alt n rezervinden çok daha fazla para basmaya ve harcamaya bafllad e gelindi inde, Manhattan daki Amerikan alt n rezervi, yabanc ülkelerin merkez bankalar na karfl olan sorumlulu unu ancak karfl layabiliyordu e gelindi inde mevcut dolarlar n alt n karfl l %55 e ve 1971 de %22 ye düfltü. Vietnam Savafl ndan önce ABD, alt n rezervlerinde 30 milyar dolara sahipti, fakat sadece savafl sürecinde 500 milyar dolardan daha fazla para harcad. Bu dönemde, II. Dünya Savafl sonras yeniden yap lanma süreci tamamlanmak üzereydi ve Avrupa ile Japonya ekonomileri Amerika karfl s ndaki ekonomik pozisyonlar n güçlendirmifllerdi. Bu geliflme Amerikan dolar üzerindeki bask y artt rd. Bu durum, yabanc merkez bankalar n n sahip olduklar dolar rezervlerini alt na dönüfltürmeye çal flt klar y llar nda bir kriz noktas na ulaflt. Kitlesel dolardan kaç fl hareketine cevap olarak Amerikan hükümeti, 15 A ustos 1971 tarihinde dolar ile alt n aras ndaki ba keserek ödemeler konusundaki sorumlulu unu yerine getirmedi. Çünkü Amerikan hükümeti, yabanc merkez bankalar n elinde bulunan dolarlar alt n karfl l - nda geri alabilecek durumda de ildi. Yabanc hükümetler ve merkez bankalar her hangi bir zamanda ellerinde bulunan dolar rezervlerinin çeyre ini alt na çevirmek isteselerdi, Amerika Birleflik Devletleri kendi üzerine düflen sorumlulu u yerine getiremezdi. Bu durum Amerikan dolar na olan güveni yok eden çok ciddi bir kriz idi. Bunun sonucunda Amerikan dolar uluslararas para piyasas nda dalgalanmaya b rak ld. Böylece, dolar n egemen para olma pozisyonu zay flad. Bu andan itibaren ABD, ihtiyac n duydu u iktisadi ürünlerin, de eri düflürülmüfl olan dolarlar karfl l nda de ifltirilmesi konusunda geri kalan dünyay ikna etmek için bir yol bulmak zorunda kald. ABD, di er ülkeleri ellerinde Amerikan dolarlar tutmalar konusunda ikna edebilmek amac yla bir iktisadi neden bulmak zorundayd : petrol bu iktisadi nedeni sa lad ve böylece petrodolar son derece önemli bir ba lant haline geldi. Petrodolar, bir ülkenin petrol sat fl neticesinde kazand dolar anlam na gelir. Amerikan hükümeti y llar nda Suudi Arabistan yönetimi ile bir dizi anlaflmalar imzalad. Bu anlaflmalar ile Suudi Arabistan sahip oldu u petrolü dolar karfl l nda satmay kabul etti ve böylece Suudi Saray (the House of Saud) n gücü artt. Suudi Arabistan dünyan n en büyük petrol üreticisi ve OPEC in lideri idi. Ayn zamanda Suudi Arabistan, üretim kotas na sahip olmayan tek kartel ülkesidir. Bu ülke sal ncak üreticisi (swing producer) konumundad r, yani dünya pazar ndaki petrol k tl n veya bollu unu düzenlemek amac yla petrol üretimini art rabilen veya azaltabilen ülke konumundad r. Bu özel konu- 12

4 Petrodolar n Sonunun Bafllang c : Irak ran a Ba layan Nedir? mundan dolay Suudi Arabistan, petrol fiyatlar n belirleyen ülkedir. Amerika n n Suudi Arabistan ile yapt anlaflma OPEC taraf ndan da kabul edildi. Bu anlaflmadan hemen sonra, petrol ticareti dünya pazar nda Amerikan dolar üzerinden yap lmaya baflland. Bu durum neden önemlidir? Petrol, uluslar aras alanda ticareti yap lan en önemli ürün de ildir sadece. Petrol, ayn zamanda modern ekonomide kan ifllevini görüyor. E er petrolün yoksa onu sat n alman gerekir, ve sat n almak istiyorsan dolar ile sat n almal s n. Di er ülkeler alt n sat n al p elde tutar gibi, dolar sat n al p elde tutarlar. Çünkü dolar olmadan petrol sat n alamazlar. Amerikan dolar - n n uluslararas petrol ticaretinde küresel rezerv para haline gelmesi dolara olan talebi son derece artt rd. Bu sistem sayesinde ABD artan askeri harcamalar n ve ithalat ihtiyaçlar n dolar basarak karfl lama imkân n elde etti. ABD, di er ülkelerin ciddi meydan okumas ile karfl laflmad sürece ve di er ülkeler Amerikan dolar - na güven duydu u sürece bu sistem çal flmaktad r. Bu sistem ve durum, 1970 li y llardan itibaren devam eden Amerikan iktisadi hegemonyas n n en önemli temelidir. Hiç kuflkusuz bu sistem, Amerikan yönetimine dünya petrol piyasas n kontrol etme olana n sa lam flt r. OPEC petrolleri Amerikan dolar üzerinden fiyatland r ld sürece ve OPEC ülkeleri elde ettikleri dolarlar Amerikan enstrümanlar na yat rd sürece, Amerikan yönetimi iki yönden kazançl ç k yordu. Birincisi, bizzat petrol ticareti ile ilgilidir. Amerikan yönetimi, petrol sat n almak için para (dolar) basabilme imkân n yakalam flt r. Yani bu sistem içinde OPEC ülkeleri ihtiyaç duyduklar mal ve hizmetleri ithal etmek için dolar kulland klar sürece, Amerika d flar dan petrol sat n almak için bir tak m mal ve hizmetler üretmek zorunda kalm yordu. Tabi ki bu sistem, e er dolar petrol ticaretinin arac olmasayd düzenli biçimde iflleyemezdi. Amerikan n bu sistemden elde etti i ikinci kazanç ise di er tüm ekonomilerden geliyordu. Dolar basma yetkisine sahip olmayan di er tüm ülkeler, petrol sat n almak için petrol karfl l nda dolar ödemek zorunda idiler. Dolay s yla di er ekonomiler, petrol karfl l nda OPEC ülkelerine dolar ödeyebilmek için, dolar üzerinde mal ve hizmet ticareti yapmak zorunda kal yorlard. Bu sistem, hem Amerikal iktisadi ve siyasi elitler için reddedilemez kazançlar sa l yordu, hem de Amerikan ekonomisini dolar n küresel rezerv para olma rolüne ba l k l yordu y l n n sonunda Euro nun ortaya ç kmas yla birlikte küresel finans sistemine yeni bir aktör eklendi. Tedavüle girmesinden birkaç y l sonra Euro, dünya finans piyasas n n ikinci önemli paras haline geldi ve dolara karfl gerçek anlamda alternatif bir para olarak belirdi. E er dünya petrol ticaretinin önemli bir k sm dolar yerine Euro kullansayd, çok say da ülke kendi rezervlerinin daha büyük bir bölümünü Euro olarak tutmak zorunda kal rd. HSBC nin Haziran 2003 raporuna göre, küçük düzeyde dolardan kaçma bile, son derece önemli de iflimler yaratabilecektir. Böyle bir durumda dolar, küresel sermaye olma konusunda Euro ile önemli bir rekabete girmek zorunda olacakt r. Sadece Avrupa de il, ayr ca petrolünün %80 inden fazlas n Ortado u dan ithal eden Japonya da, sahip oldu u dolar rezervlerinin büyük bir bölümünü Euro ya çevirmekle zorunda kalacakt r. Hatta dünyan n en büyük petrol ithalatç s olan ABD bile önemli bir miktarda Euro rezervini elinde bulundurmak zorunda kalacakt r. Böyle bir durum, Amerikan para politikas ve yönetimi için büyük bir y k m olabilecektir. Günümüzde Amerikal lar, y lda ürettiklerinden 700 milyar daha fazlas n harc yorlar, yani y lda 700 milyar dolar borç almak zorundalar. Bu durum, her Amerikal vatandafl n y lda kazand ndan 3000 dolar daha fazla de erdeki ithal ürünü tüketti i anlam na gelir. Amerikal lar bu paran n büyük k sm n ellerinde dolar rezervleri bulunduran Çin, Japon ve Avrupal ülkelerin merkez bankalar ndan al yorlar. Dünyan n geri kalan Amerika ya yat r m yap yor, ihracat yap yor, Amerika ya yönelik üretim yap yor ve Amerika ya gittikçe daha fazla borç para veriyor. Amerikan ekonomisinin k r lgan yap - s IMF nin 2005 Raporu taraf ndan vurgulan yor. Bu rapor, Amerikan ekonomisinin gittikçe artan biçimde yabanc lardan gelen IMF raporunun ifadesiyle karfl - l ks z borçlar (unprecedented borrowing) taraf ndan desteklendi ini gösteriyor. Rapor, Amerikan aç n n uzun vadede sürdürülemez oldu unu söylüyor. Peki, tüm bunlar n Irak ve ran ile olan ba lant s nedir? 2003 IRAK figal Dolar n rezerv paras olma ifllevi ile petrol üreticisi ülkeler aras ndaki iliflki ve ba a son Irak çat flmas nda gözlemlenebilir. 6 Kas m 2000 tarihinde, Amerikal lar n baflkanl k seçimleri s ras nda yaflan lan tart flmal Florida oylar n n say m ile ilgilendikleri bir s rada, Irak yönetimi, sahip oldu u petrol rezervlerini bundan böyle dolar üzerinden de il Irak n gizli silah olarak nitelendirilen - Euro üzerinden fiyatland raca n ilan etti. Bu karar, OPEC ülkelerinin, petrolün dolar üzerinden fiyatland r lmas kural n çi neme cesareti gösterdikleri ilk vaka olmufltur. Bu olaydan itibaren Euro nun de eri sürekli bir art fl ve dolar n de eri sürekli bir düflüfl kaydetmifltir. Libya petrolün dolar yerine Euro ile fiyatland r lmas n talep etmifl, ran, Venezuela ve di er ülkeler de kendi petrollerini Euro üzerinden fiyatland rmak istediklerini bildirmifllerdir. Petrol ticareti dolar n hegemonyas n sa layan temel faktör oldu u için, tüm bu geliflmeler, Amerikan ekonomisinin gücüne ve ABD nin küresel hegemonyas na karfl son derece önemli tehditler idi. Amerika müttefiki ngiltere ile birlikte Mart 2003 te Irak a girdi ve ülkeyi yönetmek için kendi otoritesini kurdu. Irak n iflgali birinci petrol para savafl olarak hat rlanabilir. Irak iflgalinin, Saddam n WMD program na ve uluslararas terörizme karfl olmaktan çok, Irak petrolleri üzerinde kontrol sa lamak ve Amerikan dolar n uluslar aras petrol piyasas n n hâkim paras olarak ko- 13

5 Prof. Dr. Bülent GÖKAY rumak amac yla gerçeklefltirildi ini iddia etmek için çok say da kan t mevcuttur. Amerikan dolar n petrol ticaretine yön veren para birimi olarak muhafaza etme amac, Irak iflgalinin temel nedenidir. Bu neden, sadece Irak petrolünü kontrol etme amac ndan daha önemlidir. flgalden iki ay sonra Irak n Euro hesaplar tekrar dolara çevrildi ve Irak petrolleri için ödemelerin Amerikan dolar üzerinden yap lmas gerekti i duyuruldu. Fakat hikâye burada bitmedi. Paradoksal olarak, Amerika n n Irak üzerinde gerçekleflen askeri ve siyasi baflar - s na ve Amerikan askeri gücünün Avrasya daki yükselifline ra men, Ortado u ve Latin Amerika daki petrol üreticisi ülkeler ile Rusya, petrol ticaretinin dolar yerine Euro üzerinden veya bir para sepeti arac l yla yap lmas konusunda konuflmaya bafllad lar. Bunun gerçekleflmesi durumunda, Amerikan dolar n n düflüflü h zlanacak ve Euro nun dünyan n ikinci rezerv paras olma iddias güçlenecektir. E er bir ülkenin ekonomisi sadece paras kadar iyi ise ve e er dolar de erini kaybetmeye devam ederse, Amerikan ekonomisi bu flartlar alt nda sert bir düflüfle girecektir. Amerika n n ve di er Bat l devletlerin askeri üstünlü ü Irak n (ve ran n) petrollerini alabilir, ama kontrol alt na alamaz. Amerika n n sald rganl ve küstahl dolar n düflüflünü geçici olarak engellemek yerine, OPEC ülkelerini kitlesel olarak Euro ya yönlendirebilir. Ayn zamanda, çok say da insan öldürülecek ve yaralanacak. Örne in, Irak ta... iflgali takiben gelen Amerika liderli indeki iflgalci silahl kuvvetlerin varl süresince sivil ölüm bedeli sürekli biçimde artm flt r ve artmaya devam etmektedir. Irak taki Amerikan askeri zaferinin daha bar flç l bir dünya yarataca n ümit edenler, sert ve ac mas z biçimde uyanm fl olmal lar. Irak Say m Heyeti (Iraq Body Count - IBC) projesi taraf ndan 9 Mart 2006 tarihinde aç klanan rakamlar, 1 May s 2003 (Baflkan Bush un savafl n bitti ini aç klad tarih) tarihinden itibaren ölen sivillerin toplam say s n n y ldan y - la sürekli artmakta oldu unu gösteriyor. DEJA VU - K TLE MHA S LAHLARININ ARAfiTIRILMASI ( RAN DAK DURUM) Bu cümleleri yazd m s rada artan bir deja vu anlay fl mevcuttu: Son befl ay içinde medya yay nlar, Washington un ran n yeralt nda gizledi i nükleer tesislerini yok etmek amac yla bu ülkeye yönelik sald rgan, önceden önleyici bir nükleer bombard man düzenlemeyi düflündü ü konusunda spekülasyonlar yapt. ran belki nükleer bomba elde etmeye çal fl yor olabilir. Ayr ca, radikal milliyetçi demagoji kullanan ran n yeni seçilmifl baflkan Ahmedinecad n kendisinden önceki baflkanlara oranla daha çat flmac bir politika izledi i de do rudur. Fakat ran rejimi zannedildi i gibi son derece tehlikeli ve ölümcül bir rejim de ildir. fiimdiye kadar, ran n nükleer bomba üretmeye yaklaflm fl oldu unu gösteren her hangi bir kan t bulunamam flt r. Tahran sadece nükleer enerji sanayisi ile ilgilendi ini deklare etti ve Nükleer Silahlar n Yay lmas n Önleme Anlaflmas na imza atm fl bir ülke olarak nükleer enerji üretme hakk na sahip oldu- unu vurguluyor. Uluslararas Atom Enerjisi Ajans (UAEA) baflkan Muhammed el-baradei 3 Ekim 2004 tarihinde flu aç klamay yapt : ran n herhangi bir nükleer silah program yoktur... fiimdiye kadar yak n tehlike olarak nitelendirilecek bir durum görmedim. ran da her hangi bir nükleer silah program görmedim. Gördü üm fley, ran nükleer yönden zenginlefltirilmifl teknolojiyi elde etmeye çal fl yor. Dolay s yla bu zamana kadar ran - da her hangi bir tehlike mevcut de ildir. Bu aç klamadan sonra Amerikal yetkililer ve yöneticiler, UAEA n sorumsuzluk, ran a karfl yumuflak bir tav r sergileme ve yalanc l k ile suçlad lar. ABD nin Birleflmifl Milletler büyükelçisi John Bolton 5 Mart 2006 tarihinde, son derece etkili bir srail lobi grubu Amerikan srail Kamu Sorunlar Komitesi önünde yapt provakatif konuflmas nda, Washington un isteklerini tamam yla kabul etmedi i takdirde ran n son derece kötü sonuçlar ile karfl laflaca n belirtti ve ran aç kça tehdit etti. Irak savafl nda oldu u gibi, ran a karfl düzenlenecek muhtemel bir askeri operasyonda, Tahran rejiminin sahip oldu u hayali Kitle mha Silahlar ile ilgili her hangi bir fley yap lmayacakt r. Bu askeri operasyon, petrodolar makro ekonomi i ve Amerikan dolar n n egemenli- ine karfl petrol ticaretinde kullan lan alternatif para olarak Euro dan gelen meydan okuma ile ilgili olacakt r. ran, 2000 y l nda Irak petrollerinin ihracat konusunda Euro ya dönen Saddam Hüseyin den daha büyük bir suç ifllemifltir. ran n plan, sadece elindeki petrolleri Euro üzerinden satmay de il, ayn zamanda tüm ilgili taraflar - petrol üreticisi ülkeleri oldu u kadar petrol tüketici ülkeleri de - içine alacak olan Euro ya dayal bir petrol de iflim piyasas oluflturmay amaçl yor. ranl yetkililer Haziran 2004 te, Euro ya dayal uluslar aras petrol ticareti mekanizmas n n kullan laca yeni bir de iflim sistemi vas tas yla flu anda mevcut olan iki de iflim sistemi New York merkezli NYMEX ve Londra merkezli IPM ile Mart 2006 dan itibaren rekabet etmeyi planlad klar - n aç klam fllard. Amerikal flirketler taraf ndan kontrol edilen NYMEX ve IPE dünya petrol fiyatlar n dolar üzerinden belirleyen yerlerdir. Makroekonomik düzeyde ran petrol borsas n n önemi büyüktür. ran n planlad - giriflim baflar l olursa, 1945 y l ndan itibaren ilk defa, sat n al c lar n ve sat c lar n dolar d fl nda baflka bir para üzerinden petrol ticareti yapt klar ilk uluslar aras de iflim sistemi kurulmufl olacakt r ki, bu durum, New York (NYMEX) ve Londra (IPE) taraf ndan kontrol edilen flu anki uluslar aras petrol ticareti tekeline karfl ciddi bir meydan okuma olacakt r. Bu alternatif petrol borsas, Euro nun alternatif petrol ticareti paras (petroeuro) olarak sahip oldu u pozisyonunu güçlendirecektir. Bu durum ise, küresel petrol para olarak petrodolar n hegemonik statüsünü sona erdirecektir. ran, Suudi Arabistan dan sonra OPEC in ikinci büyük petrol üreticisidir. Dünyada ise Rusya, Suudi Arabistan ve ABD den sonra dördüncü s radad r. ran, uluslar aras petrol ticareti konusunda son derece avantaj bir co rafi konuma sahiptir: Ortado u ve Hazar Denizi petrol kaynaklar na oldukça yak nd r ve Çin, Hindistan ve 14

6 Petrodolar n Sonunun Bafllang c : Irak ran a Ba layan Nedir? Avrupa Birli i gibi bafll ca petrol ithalatç lar na çok uzak de ildir. ran n Euro bazl petrol ticaretine kaymas iktisadi yönden oldukça anlaml bir durum yaratmaktad r: ran yapt petrol üretiminin yüzde 30 unu Avrupa ya ve geri kalan n n büyük k sm n Hindistan ile Çin e satmaktad r. Ayr ca Euro bazl petrol borsas n n geliflmesi, ran petrol sektörüne yönelik do rudan yabanc sermaye yat r mlar n artt rabilecektir. E er Euro nun dolar karfl s ndaki düflü devam ederse, daha fazla say da devlet elde tuttuklar rezervlerin içindeki Euro nun pay n art - racaklard r. Kald ki, ülkelerin Forex Rezerv Fonu ndaki varl klar n n yar s ndan fazlas Euro olarak tutulmaktad r. Böyle bir durumun geliflmesi, ran Parlamentosu Kalk nma Komisyonu üyesi Mohammad Abasspour a göre ran a büyük fayda sa layacakt r. Bu yeni giriflimi önemli k lan bir baflka husus, günümüzde petrol talebinin büyük bir k sm n n do udan ve özellikle Çin den geliyor olmas d r. Küresel para rezervleri için gerçek bir etki, Çin Merkez Bankas n n elinde tuttu u büyük yabanc para rezervleri dolardan kaçt zaman hissedilecektir. Çin Merkez Bankas kararl ve kesin bir biçimde dolardan uzaklaflt zaman di er merkez bankalar da bu yeni duruma ayak uyduracakt rlar ve böylece dolardan kaç fl hareketi para piyasalar üzerindeki etkileri büyük ölçüde artt racakt r. Ülkelerin Euro alan na girmeleri ve Rusya n n petrol ticaretinde dolar yerine Euro yu tercih etmesi için pek çok neden vard r. Amerikan dolar n n de erindeki de iflkenli in yüksek olmas ve paralar di- er paralara dönüfltürmenin maliyeti petroeuro yu cazibeli k labilir. Tabiî ki, bu durumun gerçekleflmesi için afl lmas gereken çok say da siyasi engel mevcuttur. Fakat günümüzde petrolün hem dolar hem de Euro üzerinden fiyatland r lmas kolayl kla görülen bir gerçekliktir. Yüz y l önce ngiliz poundu dünyan n birinci paras yd. Büyük Britanya ilk modern sanayi ülkesi oldu u için pound bu üstünlü e ulaflt. ngiliz sanayisinin sahip oldu- u yüksek verimlilik düzeyi sayesinde ve sanayi ürünleri henüz yeni yeni piyasaya ç kmaya bafllad için, ngiliz mallar hem fiyat hem de miktar olarak dünyan n geri kalan ülkelerinin mallar n n yerini ald. Tüm dünya Britanya ya hammadde sat yordu ve kullan lan meflhur tabirle Britanya dünyan n atölyesi idi. Britanya n n askeri (özellikle donanama) gücü ve sömürgelerde sa lad servet birikimi poundun üstünlü ünü ve dünya finans merkezi olarak Londra n n pozisyonunu güçlendirdi. Fakat bu durum sonsuza kadar sürmedi: di er ülkelerdeki sanayisel geliflim Britanya ekonomisinin üstünlü- ünü azaltmaya bafllad ve rakip ülkeler üretim verimlili i konusunda Britanya y geçmeye bafllad lar. Ve nihayet, Birinci Dünya Savafl n n yaratt yeni dünya ekonomisi koflullar Britanya poundu için ölüm çanlar n çalmaya bafllad. Savafl y llar süresince ve savafl sonras nda Britanya n n artan borçlar nedeniyle Amerikan dolar önce alternatif para ve ard ndan hâkim para olarak ortaya ç kt. Bir kere dolar poundun pozisyonunu ele geçirince durum h zla de iflmeye bafllad. Dolar egemenli inin düflüflüne neden olacak olan temel etkenler ve bask - lar on y llard r oluflmaktad r. Fakat bu etkenler ve bask - lar, ancak flu anda etkisini gösterebilecek duruma gelmifltir. GÜÇ DO UYA KAYIYOR Son derece farkl bir dünya olufluyor. ABD ile AB nin jeopolitik düzeyde rekabet içine gireceklerini söylemek için henüz erken. Fakat buna iliflkin belirtiler flu anda mevcuttur. Euro nun yükselifli ve dolar ile rekabete girmesi jeopolitik sonuçlar üretecektir. Yak n bir zamanda ABD ile AB, ticaret ve finans alanlar nda çok daha sert bir rekabet içine gireceklerdir. Daha iddial ve h rsl bir Avrupa ile rekabet gücü daha az olan bir Amerikan ekonomisi, bu iki taraf aras ndaki ticaret rekabetini daha fazla düzeyde politize edecektir. Tabiî ki, yeni ortaya ç kan ekonomi-politik geliflmelerin hiçbiri ABD ve AB aras nda silahl çat flmaya neden olmayacakt r. Fakat bu ekonomi-politik geliflmeler, radikal biçimde flu anda yaflad m z dünyadan farkl bir dünya meydana getirecektir. Fakat önümüzdeki 20 y l içinde, 2025 e kadar, hem Amerika hem de Avrupa birbirlerinden çok Asya n n yükseliflinden endifle duyacaklard r. Dolar hegemonyas n n düflüflü haricinde, zenginli in ve gücün h zla Çin e ve Hindistan a kayd n gösteren çok say da kan t ve gösterge mevcuttur. Gücün Bat dan Do u ya transferi 1990 lar n sonlar ndan itibaren bafllad. Washington merkezli think-tank kurulufllar, 1990 l y llardan bu yana Asya n n ve özellikle Çin in mikro elektronik, nano teknolojisi, hava ve uzay sanayi alanlar nda gerçeklefltirdi i h zl ilerleme hakk nda raporlar haz rlamakta ve bu durumun Amerika n n küresel liderli i aç s ndan ne gibi bir anlam tafl d na iliflkin senaryolar üretmektedirler. Amerikal yöneticiler 1990 lar n bafllar ndan beri Çini potansiyel bir stratejik rakip olarak de erlendiriyorlar ve Çin e büyük ölçüde bask uyguluyorlar. Amerika y çok yak ndan ve derinden ilgilendiren bir konu, Çin in petrole olan talebinin h zla art yor olmas d r. Petrol tüketimi konusunda ilk defa 2003 y l nda Japonya y sollayan Çin, günlük olarak toplam 6,5 milyon varil(bbl/d)lik petrol talebi ile 2004 y l nda dünyan n ikinci büyük petrol tüketicisi oldu. EIA tahminlerine göre Çin in petrol talebi 2025 y l nda 14,2 milyon bbl/d olacakt r ve bunun 10,9 milyon bbl/d lik k sm n ithal edecektir. 15

7 Prof. Dr. Bülent GÖKAY Çin ekonomisinin küresel güçlere aç lmas, Amerika n n, Sovyet Blo una karfl Mao Zedong ile uzlaflmak amac yla 1970 y l nda bafllatt bir So uk Savafl politikas yd. Fakat ironik bir biçimde, otuz y l sonra Amerika, Çin de pazar ekonomisi alan n n h zla genifllemesini, Amerika n n küresel hegemonyas na karfl ciddi bir tehdit olarak de erlendirmeye bafllad. Amerikan ekonomisindeki belirsizlik ve teknoloji alan ndaki liderli inin gerilemesi, Amerika n n kendi stratejik-ekonomik opsiyonlar n yeniden düflünme zaman n n geldi ini gösteriyor. Tüm bunlar, küresel iktisadi meydan okumalarla mücadele etme biçiminin içeri ini radikal biçimde de ifltirebilir. Günümüzde Çin yüksel en önemli güçtür. Fakat Çin yaln z de ildir. Hindistan ve di er Asyal ülkeler on y llard r bafll ca Bat l ülkeleri sollayan büyüme h zlar n yakalad lar. Y ll k yüzde dokuzdan fazla gerçekleflen iktisadi büyüme h z yla Çin, flu anda dünyan n alt nc büyük ekonomisidir. Hindistan n y ll k büyüme h z yüzde sekizdir. Çin in bu y l içinde Frans z ve ngiliz ekonomilerini geçmesi, 2010 y l na kadar Japon ekonomisini geçip Alman ekonomisini ikiye katlamas ve 2020 y l na kadar dünyan n ikinci büyük ekonomisi haline gelmesi bekleniyor. Tek çocuk politikas na ra men Çin in çal flma yafl ndaki nüfusu 2015 y l nda 1 milyara ulaflacak ve bu tarihten sonra da düzenli olarak artacak. Hindistan nüfusunun yaklafl k 500 milyonu 19 yafl n n alt ndad r ve yüksek do urganl k oran na sahiptir. Yüzy l n ortalar na kadar Hindistan n 1,6 milyarl k nüfusa ve Çin in sahip olaca iflçi say s ndan 220 milyon daha fazla iflçiye sahip olaca tahmin ediliyor. Tabiî ki bu büyük nüfus, istikrars zl n kayna ve nedeni olabilir. Fakta e er devlet, Hindistan kitlelerine gerekli e itimi ve di er olanaklar sa layabilirse, bu büyük nüfus iktisadi büyüme için büyük bir avantaj sa lar. Son 10 y l n deneyimleri, Hindistan n yak n gelece i hakk nda problemlerden çok iyimserlik sunmaktad r. Çin, Asya ekonomisinde 1990 larda yaflan lan gerilemenin giderilmesi ve iyilefltirilmesi sürecinin lokomotifi olmufltur. Örne in, Çin in iktisadi büyümesinden en fazla faydalanm fl olan ülke Japonya olmufltur ve bu ülkenin temel iktisadi göstergeleri bu sayede geliflmifltir. Çin e yap lan ihracatlar sayesinde Japonya nihayet on y ld r içinde bulundu u iktisadi krizden kurtulmufltur. Çin den sonra Hindistan, bir iktisadi süper güç olarak do maktad r. D flar dan veya sadece bir turistik gözlem ile Hindistan n iktisadi bir dev olarak geliflmekte oldu unu söylemek zordur. Afl r yoksullu un flok edici belirtileri sermayede bile fazlas yla görülmektedir: metro sisteminin yoklu u, kötü düzenlenmifl yol sistemi ve korkunç trafik. Fakat ifl gökdelenleri, araflt rma ve gelifltirme merkezleri Hindistan n her yerinde ortaya ç kmaktad r. Dolay s yla Hindistan da bir mucize görebilirsin. Hindistan günümüzde gerçekleflen küresel yenilikler zinciri içinde büyük bir role oynuyor. Motorola, Hewlett- Packard, Cisco Systems ve daha di er pek çok yüksek teknoloji alan nda faaliyet gösteren dev firmalar, yeni bilgisayar yaz l m platformlar kurmak ve gelecek kuflaklar için göz kamaflt r c multimedya özellikler keflfetmek için Hindistan da kendi ifl ekiplerini oluflturuyorlar ve bu ülkeye yat r m yap yorlar. Intel, son model gemiler dizayn eden Bangalore de 2000 mühendis çal flt r yor. Hindistan tasar m merkezleri, araba motorlar ndan tutun, General Motors ve Boeing Crop gibi dev müflteriler için gelifltirilen uçak kanatlar na kadar, her fleyin geliflmifl tasar mlar n üretmek amac yla 3-D bilgisayar simülasyonlar kullan yor. Savafl sonras dönem, Japonya ve Güney Kore de iktisadi mucizelere tan k oldu. Fakat bu iki ülke, ne dünya çap nda güç elde etmek, ne de çeflitli sanayi dallar nda küresel oyunu de ifltirmek için gerekli olan nüfus yo unlu una sahip de illerdi. Bu iki ülkenin tersine, Çin ve Hindistan 21. yüzy l kürsel ekonomisini de ifltirebilecek a rl a ve dinamizme sahiptirler. Bu iki ülkenin ortaya ç k fl, 19. yüzy l Amerikan destan na son derece yak n bir paralellik gösteriyor: tar m ve tekstil sektörleri ile buhar gücüyle çal flan makineler, elektrik, telgraf gibi yüksek teknoloji alanlar nda liderli i ele geçiren genç emek gücü ile devasa bir k tasal ekonomi. Fakat bugün yaflan lan geliflme ile karfl laflt r ld nda Amerika n n yükselifli k sa sürdü. Dünya hiçbir zaman, dünya nüfusunun üçte birini kapsayan iki ülkenin ayn anda gerçeklefltirdi i sürdürülebilir kalk nmay görmemifltir. ki Asyal devi güçlü yapan fley, birbirlerinin güçlerini tamaml yor olmalar d r. Çin kitlesel üretimde hâkim durumda kalacakt r ve milyarlarca dolar de erinde elektronik ve a r sanayi fabrikalar kuran bir kaç ülkeden birisi olmaya devam edecektir. Çin sadece tekstil ürünleri ve ucuz oyuncaklar üretmiyor. Çin ayn zamanda yar iletken maddeler ve son derece geliflmifl teknoloji üretimi yap yor. Hindistan ise bilgisayar yaz l m, tasar m, hizmet sektörleri ve sanayi alanlar nda yükselen bir güçtür. E er Çin ve Hindistan endüstrileri gerçek anlamda iflbirli i yaparlarsa, yüksek teknoloji aln nda dünyan n liderleri haline gelebileceklerdir. Bu devasa ifl gücü flimdiden bir noktada birleflmeye bafllam flt r bile. nternet ve telekomünikasyon maliyetlerinin düflmesi sayesinde, çok uluslu flirketler, kendi ürünlerini, Hindistan da yap lan yaz l m ve tasar m kullanaraktan Çin de üretiyorlar. Pek çok teknolojik alanda güç dengesinin Çin e ve Hindistan a kaymas n n önemli bir neden, bu iki ülkenin her y l yar m milyondan fazla mühendis ve bilim adam - n kendi okullar ndan mezun ediyor olmalar d r. Amerika da bir y lda mezun olan mühendis ve bilim adam say s sadece toplam dir. Önümüzdeki üç y l içerisinde, Hindistan ve Çin deki genç araflt rmac lar n toplam say s 1,6 milyona yükselecektir. Beyin gücünün büyük bir bölümünü teknolojik problemler konular na yönlendirebildikleri için, bu iki ülkenin yeni bulufllara ve icatlara katk s h zla art yor. Bat l flirketler, araflt rma-gelifltirme çal flmalar n sadece Hindistanl ve Çinli beyinler genç, ucuz ve bol oldu- u için bu iki ülkeye kayd rm yorlar. Asyal mühendisler pek çok alanda daha iyi e itimli ve daha yeteneklidirler: 16

8 Petrodolar n Sonunun Bafllang c : Irak ran a Ba layan Nedir? en son model bilgisayar yaz l m araçlar nda ustal k, karmafl k matematiksel algoritmalar konusunda beceri ve yeni multimedya teknolojilerinde ak c l k. Çok say da Bat l flirketlerin ucuz maliyetler nedeniyle Hindistan ve Çin e geldikleri do rudur. Fakat bu flirketler kaliteden dolay Hindistan ve Çin de kal yorlar ve yeni icatlar / bulufllar için bu iki ülkede yat r m yap yorlar. Asya da yeni bulufllar ve icatlar güdeleyen fley Bat - n n talepleri de il, iç piyasada h zla büyüyen tüketici s - n ft r y l nda 120 milyon hava yolcusu ile Çin, dünyan n üçüncü büyük seyahat pazar d r. Arabalar ile yap lan seyahat alan nda da Çin, dünyan n üçüncü büyük pazar d r. Örne in, Volkswagen firmas Almanya da üretti inden daha fazla say da arabay Çin de üretiyor. Çin, dünyan n en çok cep telefonu abonesine 350 milyon sahip olan ülkedir ve bu rakam n 2009 y l na kadar 600 milyona yükselece i tahmin edilmektedir y l itibariyle 100 milyonun üzerinde nternet kullan c s ile Çin nternet dünyas nda egemen ülke konumundad r. Önümüzdeki iki y l içinde, Çin de broadband sistemine ** ba l olan ev say s, ABD deki broadband sistemine ba l olan ev say s n geçecektir. Çin nternet pazar n n h zl büyümesi, ülkeyi Yahoo, Google, MSN ve ebay gibi nternet devleri için vaat edilmifl topraklar haline getirdi. Son yap lan çal flmalar, bugünkü Çinlilerin ve Hindistanl lar n davran fl tarzlar ve tutkular n n bir kaç on y l önceki Amerikal lar n davran fl tarzlar na ve tutkular na benzedi ini gösteriyor. ki ülkede yap lm fl olan ve binlerce genç yetiflkini kapsayan bir anket çal flmas, bu insanlar n büyük bir bölümünün gelecekleri hakk nda son derece iyimser olduklar n ve baflar n n kendi ellerinde oldu una inand klar n tespit etmifltir. Son y l, küresel ekonomi olarak adland rd - m z yap ya 3 milyar insan n kat ld na tan k oldu. Yap - ya yeni kat lanlar, geçmifl deneyimlerden hareketle, niteliksiz ve emek yo un iflleri yapmaya yo unlaflm fl ülkeler olarak düflünmeye al flk n z. Yap ya yeni kat lan bu 3 milyar insan ilginç k lan, oran olarak bu nüfusun büyük bir k sm fakir ve niteliksiz emek gücü olmas na karfl n, geriye kalan oran olarak küçük nitelikli k sm n hala büyük bir nüfusu oluflturuyor olmas d r. 3 milyarl k nüfusun oran olarak küçük bir k sm n oluflturan 300 milyon, son derece nitelikli ve e itimli bir nüfus olup, en son bilimsel metotlar kullanarak her türlü ürünü üretmeye haz rd r. Amerikan nüfusu kadar büyük, Japonya ve Avrupal ülkelerin nüfuslar ndan ise daha fazla olan bu 300 milyonluk nitelikli ve e itimli nüfus, küresel ekonomi üzerinde büyük bir etki meydana getirmektedir. Bu nüfus flimdiden dünya ekonomisinin yap s n radikal biçimde de ifltirmifl durumdad r. Asya n n yükselifli henüz yeni bafll yor. Asya n n bölgesel büyük güçleri e er politikalar n gelifltirirken ayn zamanda istikrar içinde kalabilirlerse, h zl büyüme on y llarca sürebilir. Önümüzdeki on y llarda, Asyal devlerin dünyan n geri kalan k sm yla nas l bütünleflecekleri, 21. yüzy l küresel düzenini büyük ölçüde flekillendirecektir. Asya daki tüm bu güçlü ve etkili geliflmeleri, ayn düzeyde jeopolitik gücün art fl takip edebilir. Tüm bu geliflmeler sürpriz olarak görülmemelidir. Asya ve özellikle Do u Asya, insanl k tarihinin büyük bir bölümünde belirleyici durumdayd ve iki yüzy l öncesine göre daha az olmakla birlikte, günümüze kadar etkili olmaya devam etmifltir. Asya ekonomileri sahip olduklar hâkim ve belirleyici konumlar n baz nedenlerden dolay son iki yüzy l içinde Bat ya kapt rd lar. Fakat bu durumun geçici bir olay oldu u görülüyor. Yak n bir zamandan beri dünya sisteminin liderli i Bat n n, yani Avrupa ve Amerika n n elinde bulunuyor. Liderli in Do u dan Bat ya geçmesi 19. yüzy lda gerçekleflti. Dünya ekonomisinin merkezinin Do u ya tekrar geri dönmesi fleklinde gerçekleflecek olan di er bir geçiflin, 21. yüzy l n bafl nda gerçekleflece i görülüyor. SONUÇ Dünya günümüzde, tek bir gücün hakim olabilmesi için çok komplike (karmafl k) bir durumdad r. ABD ise hala, azalmakta olan zenginli ine dayanarak hegemonyas n korumaya çal fl yor. Bafllang çta belirtti im gibi, hegemon güçler gelirler ve zamanla geçip giderler, fakat bu güçlerin bir bütün olarak yükselifl ve düflüfl süreçleri çok uzundur. Tarih, tüm büyük güçlerin uzun bir büyüme dönemi yaflad klar n ve bu büyüme dönemini ayn uzunluktaki bir küçülme döneminin takip etti ini gösteriyor. kinci dönemde büyük güçler daha sald rgan ve daha istikrars z olma e ilimi gösterirler. ngiliz emperyal hegemonyas 19. yüzy l n sonunda çöktü, fakat hala dikkate al nmas gereken önemli bir askeri ve iktisadi güç olarak devam etti. Amerika 1970 lerden beri düflüfl içindedir. Çünkü ABD, özellikle son 15 y lda önemli bir güç elde etmifl olan di er baz ülkelerle kurdu u iliflkilerdeki iktisadi üstünlü ünün baz yönlerini kaybetti. Fakat flu bir gerçek ki, ABD hala askeri-politik alanda büyük farkla dünyan n en güçlü ülkesi durumundad r ve bu üstünlü ü uzun y llar devam edecektir. Son derece geliflmifl eksiksiz askeri mühimmat, üstün performansa sahip savafl uçaklar ve k talararas menzilli füzeler ile donat lm fl olan Amerikan silahl kuvvetleri, yeryüzündeki herhangi bir hedefe tart fl lmaz biçimde ölüm ve y k m getirebilecek kabiliyete sahiptir ve gelebilecek olan misillemelere karfl son derece korunakl d r. Fakat ABD nin tek güvencesi ve elde kalan de eri (gücü) budur. Amerika n n askeri-politik flantaj stratejisi ayn zamanda ABD yi iflasa sürükleyebilir. Dolar sütununun zay flamas, Amerikan askeri-politik gücünün desteklenmesini baflar s z k l yor. Amerikan Yüzy l (e er böyle bir yüzy l var olmufl ise) sona eriyor. ABD, Amerikan Yüzy l ikonuna kaç n lmaz olarak ve tehlikeli bir biçimde s ms k yap fl yor: mparatorluk ad na hareket etme sadece çat flmay cesaretlendiriyor. ** Fiber optik kablo üzerinden veri/bilgi iletme ve gönderme sistemi (çevirmenin notu). 17

Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor!

Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor! Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor! Dursun YILDIZ topraksuenerji 21 Ocak 2013 ABD Petrol İhracatçısı Olacak. Taşlar Yerinden Oynar mı? 1973 deki petrol krizi alternatif enerji arayışlarını arttırdı.

Detaylı

Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i. 3. Ödemeler Dengesi

Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i. 3. Ödemeler Dengesi Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i 3. Ödemeler Dengesi 2003 y l nda 8.037 milyon dolar olan cari ifllemler aç, 2004 y l nda % 91,7 artarak 15.410 milyon dolara yükselmifltir. Cari ifllemler aç ndaki bu

Detaylı

Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007

Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007 Enerji ve Kalkınma Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007 Kırılma Noktası Dünyanın gerçeklerini kırılma noktalarında daha iyi kavrıyoruz. Peşpeşe gelen, birbirine benzer damlaların bir tanesi bardağın

Detaylı

A N A L Z. Seçim Öncesinde Verilerle Türkiye Ekonomisi 2:

A N A L Z. Seçim Öncesinde Verilerle Türkiye Ekonomisi 2: A N A L Z Seçim Öncesinde Verilerle Türkiye Ekonomisi 2: Sektör Mücahit ÖZDEM R May s 2015 Giri Geçen haftaki çal mam zda son aç klanan reel ekonomiye ili kin göstergeleri incelemi tik. Bu hafta ülkemiz

Detaylı

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası 2007 NİSAN EKONOMİ Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası Türkiye ekonomisi dünyadaki konjonktürel büyüme eğilimine paralel gelişme evresini 20 çeyrektir aralıksız devam ettiriyor. Ekonominin 2006 da yüzde

Detaylı

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ 12 NİSAN 2013-KKTC DR. VAHDETTIN ERTAŞ SERMAYE PIYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ Sayın

Detaylı

İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ

İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ 120 kinci Bölüm - Ekonomiye Güven ve Beklentiler Anketi 1. ARAfiTIRMANIN AMACI ve YÖNTEM Ekonomiye Güven ve Beklentiler Anketi, tüketici enflasyonu, iflsizlik

Detaylı

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz? CO RAFYA GRAF KLER ÖRNEK 1 : Afla daki grafikte, y llara göre, Türkiye'nin yafl üzerindeki toplam nufusu ile bu nüfus içindeki okuryazar kad n ve erkek say lar gösterilmifltir. Bin kifli 5. 5.. 35. 3.

Detaylı

Ekonomi Alan ndaki Uygulamalar ve Geliflmeler 2

Ekonomi Alan ndaki Uygulamalar ve Geliflmeler 2 Atütürk ün Dünyas Cengiz Önal Ekonomik kalk nma, Türkiye'nin özgür, ba ms z ve daima daha kuvvetli olmas n n ve müreffeh bir Türkiye idealinin bel kemi idir. Tam ba ms zl k ancak ekonomik ba ms zl kla

Detaylı

İRAN ENERJI GÖRÜNÜMÜ

İRAN ENERJI GÖRÜNÜMÜ İRAN ENERJI GÖRÜNÜMÜ HAZAR STRATEJI ENSTITÜSÜ ENERJI VE EKONOMI ARAŞTIRMALARI MERKEZI EMİN AKHUNDZADA SERAY ÖZKAN ARALIK 2014 Azerbaycan Enerji Görünümü 1İran Enerji Görünümü www.hazar.org HASEN Enerji

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85 i Bu sayıda; 2013 Cari Açık Verileri; 2013 Aralık Sanayi Üretimi; 2014 Ocak İşsizlik Ödemesi; S&P Görünüm Değişikliği kararı değerlendirilmiştir.

Detaylı

TÜRK YE EKONOM S 2008 YILI ODA FAAL YET RAPORU TÜRK YE EKONOM S

TÜRK YE EKONOM S 2008 YILI ODA FAAL YET RAPORU TÜRK YE EKONOM S 2008 YILI ODA FAAL YET RAPORU 36 Türkiye Ekonomisi Genel Makroekonomik Denge Ülkemizde tasarruf e ilimi düflüktür, kamu kesimi uzun y llar boyunca önemli boyutlarda tasarruf aç vermifl ve bu durum finansman

Detaylı

YÖNET M KURULU RAPORU

YÖNET M KURULU RAPORU YÖNET M KURULU RAPORU De erli Ortaklar m z, fiirketimizin 37. Ortaklar Genel Kurulu na hofl geldiniz. Hepinizi sayg ve sevgi ile selaml yorum. Yaflad m z geliflmeler ile, ülkemiz 2004 y l nda s k s k dünyan

Detaylı

DÜNYA EKONOM S 2008 YILI ODA FAAL YET RAPORU DÜNYA EKONOM S

DÜNYA EKONOM S 2008 YILI ODA FAAL YET RAPORU DÜNYA EKONOM S 2008 YILI ODA FAAL YET RAPORU 30 Dünya Ekonomisi Finansal piyasalarda bir y ldan daha uzun süren bir karmaflan n ard ndan 2008 y l n n Eylül ay nda patlak veren bankac l k krizi esasen belirtileri bir

Detaylı

ENST TÜ SAVAfi VE GREV KLOZLARI (Yard mc tercüme metin) YAT 1/11/85. Bu sigorta ngiliz Yasa ve Uygulamas na ba l d r.

ENST TÜ SAVAfi VE GREV KLOZLARI (Yard mc tercüme metin) YAT 1/11/85. Bu sigorta ngiliz Yasa ve Uygulamas na ba l d r. ENST TÜ SAVAfi VE GREV KLOZLARI (Yard mc tercüme metin) 1/11/85 YAT Bu sigorta ngiliz Yasa ve Uygulamas na ba l d r. 1. TEHL KELER Bu sigorta, her zaman burada gönderme yap lan istisnalara ba l olarak,

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 6 Haziran 2016, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 6 Haziran 2016, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 23 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya 1 DenizBank Ekonomi Bülteni

Detaylı

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog KONYA KARAMAN BÖLGESİ BOŞANMA ANALİZİ 22.07.2014 Tarihsel sürece bakıldığında kalkınma,

Detaylı

stanbul Kültür Üniversitesi, Türkiye

stanbul Kültür Üniversitesi, Türkiye 215 ROMANYA LE BULGAR STAN IN AB YE EKONOM K ENTEGRASYONU Yrd. Doç. Dr. Mesut EREN stanbul Kültür Üniversitesi, Türkiye 1. Girifl Avrupa Birli i nin 5. ve son genifllemesi 2004 y l nda 10 Orta ve Do u

Detaylı

Y eni 5520 say l Kurumlar Vergisi Kanunumuz ile yeni bir kavram Kontrol

Y eni 5520 say l Kurumlar Vergisi Kanunumuz ile yeni bir kavram Kontrol mali ÇÖZÜM 115 5520 SAYILI YEN KURUMLAR VERG S KANUNU LE GET R LEN KONTROL ED LEN YABANCI KURUM KAZANCI NE DEMEKT R? Mesut KOYUNCU Maliye Bakanl Eski Hesap Uzman A-Genel Bilgi: Y eni 5520 say l Kurumlar

Detaylı

TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE

TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE Prof. Haberal dan Yeni Bir Uluslararas At l m: TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE Dünyan n dört bir yan ndan yüzlerce biliminsan Prof. Dr. Mehmet Haberal taraf ndan kurulan Türk Dünyas Transplantasyon

Detaylı

Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili. Beşinci İzmir İktisat Kongresi

Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili. Beşinci İzmir İktisat Kongresi Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili Beşinci İzmir İktisat Kongresi Finansal Sektörün Sürdürülebilir Büyümedeki Rolü ve Türkiye nin Bölgesel Merkez Olma Potansiyeli 1 Kasım

Detaylı

KÖMÜRÜN GÖRÜNÜMÜ, Mehmet GÜLER Maden Mühendisleri Odas Yönetim Kurulu Üyesi

KÖMÜRÜN GÖRÜNÜMÜ, Mehmet GÜLER Maden Mühendisleri Odas Yönetim Kurulu Üyesi DÜNYADA VE TÜRK YEDE ENERJ VE KÖMÜRÜN GÖRÜNÜMÜ, PROJEKS YONLAR VE EM SYONLAR Mehmet GÜLER Maden Mühendisleri Odas Yönetim Kurulu Üyesi Dünya Dünya Kömür Rezervi Bölge Görünür Ç kar labilir Rezervler (Milyon

Detaylı

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM ÜN TE V SOSYAL TUR ZM Bu ünitede turizmin çeflitlerinden biri olan sosyal turizmi daha ayr nt l bir flekilde ö renip, ülkemizdeki sosyal turizmin geliflimi hakk nda bilgiler edinece iz. Ç NDEK LER A. S

Detaylı

Emtia Fiyat Hareketlerine Politika Tepkileri Konferansı. Panel Konuşması

Emtia Fiyat Hareketlerine Politika Tepkileri Konferansı. Panel Konuşması Emtia Fiyat Hareketlerine Politika Tepkileri Konferansı Panel Konuşması Erdem BAŞÇI 7 Nisan 2012, İstanbul Değerli Konuklar, Dünya ekonomisinin son on yılda sergilediği gelişmeler emtia fiyatları üzerinde

Detaylı

BYazan: SEMA ERDO AN. ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi. Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha

BYazan: SEMA ERDO AN. ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi. Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi Baflkent Üniversitesi T p Fakültesi Adana Eriflkin Kemik li i Nakil ve Hücresel Tedavi Merkezi, Türkiye

Detaylı

Para Arzı. Dr. Süleyman BOLAT

Para Arzı. Dr. Süleyman BOLAT Para Arzı 1 Para Arzı Bir ekonomide dolaşımda mevcut olan para miktarına para arzı (money supply) denir. Kağıt para sisteminin günümüzde tüm ülkelerde geçerli olan itibari para uygulamasında, paranın hangi

Detaylı

önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir

önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir 2002 May s ay nda yap lan Birleflmifl Milletler Çocuk Özel Oturumu öncesinde tüm dünyada gerçeklefltirilen Çocuklar çin Evet Deyin kampanyas na Türkiye

Detaylı

H. Atilla ÖZGENER* Afla daki ikinci tabloda ise Türkiye elektrik üretiminde yerli kaynakl ve ithal kaynakl üretim yüzdeleri sunulmufltur.

H. Atilla ÖZGENER* Afla daki ikinci tabloda ise Türkiye elektrik üretiminde yerli kaynakl ve ithal kaynakl üretim yüzdeleri sunulmufltur. Mevcut Kaynaklar Kullan lmas na Ra men 2020 li Y llarda Türkiye de Elektrik Enerjisi Aç Olabilir mi? H. Atilla ÖZGENER* I. Türkiye nin Elektrik Enerjisi Durumunun Saptanmas Türkiye nin elektrik enerjisi

Detaylı

.. 95. Çeviren: Dr. Almagül sina

.. 95. Çeviren: Dr. Almagül sina .. 95 Türkiye ile Kazakistan: Karfl l kl Kazan mlara Dayal Bir flbirli i Bektas Mukhamejanov * Çeviren: Dr. Almagül sina Kazakistan ba ms zl n kazand ndan itibaren, d fl politika stratejisinde çok yönlü

Detaylı

ÜRETİCİ ÜLKELERİN PETRO-POLİTİĞİ 2010-2025 OCAK 2010

ÜRETİCİ ÜLKELERİN PETRO-POLİTİĞİ 2010-2025 OCAK 2010 EKONOMİ ÜRETİCİ ÜLKELERİN PETRO-POLİTİĞİ 2010-2025 OCAK 2010 SARIKONAKLAR İŞ MERKEZİ C. BLOK D.16 AKATLAR İSTANBUL-TÜRKİYE 02123528795-02123528796 www.turksae.com PETROLÜN POL T K GÜCÜ SÜRECEK Dünya genelinde

Detaylı

Kıbrıs ın Su Sorunu ve Doğu Akdeniz in Hidrojeopolitiği

Kıbrıs ın Su Sorunu ve Doğu Akdeniz in Hidrojeopolitiği Kıbrıs ın Su Sorunu ve Doğu Akdeniz in Hidrojeopolitiği Dursun Yıldız SPD Başkanı 2 Nisan 2016 Giriş Gelişmenin ve karşı duruşun, doğuya karşı batının, kuzey kıyısına karşı güney kıyısının, Afrika ya karşı

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 16 Mart 2015, Sayı: 11. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 16 Mart 2015, Sayı: 11. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 11 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Çağlar Kuzlukluoğlu 1 DenizBank Ekonomi

Detaylı

HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI MALİ SEKTÖRLE İLİŞKİLER VE KAMBİYO GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YURTDIŞI DOĞRUDAN YATIRIM RAPORU 2013

HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI MALİ SEKTÖRLE İLİŞKİLER VE KAMBİYO GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YURTDIŞI DOĞRUDAN YATIRIM RAPORU 2013 HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI MALİ SEKTÖRLE İLİŞKİLER VE KAMBİYO GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YURTDIŞI DOĞRUDAN YATIRIM RAPORU 2013 Ekim 2014 İÇİNDEKİLER Giriş... 2 Dünya da Uluslararası Doğrudan Yatırım Trendi... 3 Yıllar

Detaylı

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi Otomasyon Sistemleri E itiminde Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi Murat Ayaz Kocaeli Üniversitesi Teknik E itim Fakültesi, Elektrik E itimi Koray Erhan Kocaeli Üniversitesi, Teknoloji Fakültesi,

Detaylı

STRATEJ K V ZYON BELGES

STRATEJ K V ZYON BELGES STRATEJ K V ZYON BELGES BEYAZ K TAP S UNUfi Sivil toplum; demokrasi, insan haklar ve hukuk devleti kavramlar n n yerleflmesiyle ilgili taleplerden ekonomiyle ilgili endiflelere kadar sosyal yaflama dair

Detaylı

Brexit ten Kim Korkar?

Brexit ten Kim Korkar? EDAM Türkiye ve Avrupa Birliği Bilgi Notu Brexit ten Kim Korkar? Haziran 2016 Sinan Ülgen EDAM Başkanı 2 23 Haziranda İngiliz halkı, İngiltere nin AB de kalıp kalmayacağına dair bir halkoyuna katılacak.

Detaylı

BBH - Groupama Emeklilik Gruplara Yönelik Büyüme Amaçlı Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu

BBH - Groupama Emeklilik Gruplara Yönelik Büyüme Amaçlı Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu BBH - Groupama Emeklilik Gruplara Yönelik Büyüme Amaçlı Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu BIST-100, Haziran da %11,28 lik düşerek 76.295 den kapandı. Aynı dönemde Bankacılık endeksi %15,41, Sanayi endeksi

Detaylı

2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL

2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL 2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL NOT: Düzeltmeler bold (koyu renk) olarak yaz lm flt r. YANLIfi DO RU 1. Ünite 1, Sayfa 3 3. DÜNYA HAYVAN POPULASYONU

Detaylı

ISI At f Dizinlerine Derginizi Kazand rman z çin Öneriler

ISI At f Dizinlerine Derginizi Kazand rman z çin Öneriler ISI At f Dizinlerine Derginizi Kazand rman z çin Öneriler Metin TUNÇ Seçici Olun ISI' n editoryal çal flanlar her y l yaklafl k olarak 2,000 dergiyi de erlendirmeye tabi tutmaktad r. Fakat de erlendirilen

Detaylı

NTERNET ÇA I D NAM KLER

NTERNET ÇA I D NAM KLER Mustafa Emre C VELEK NTERNET ÇA I D NAM KLER www.internetdinamikleri.com STANBUL-2009 Yay n No : 2148 letiflim Dizisi : 55 1. Bas m - stanbul - Haziran 2009 ISBN 978-605 - 377-066 - 4 Copyright Bu kitab

Detaylı

Dünyada ve Türkiye de Güncel Verilerle HIV/AIDS. Hacettepe Üniversitesi AIDS Tedavi ve Araflt rma Merkezi (HATAM)

Dünyada ve Türkiye de Güncel Verilerle HIV/AIDS. Hacettepe Üniversitesi AIDS Tedavi ve Araflt rma Merkezi (HATAM) Dünyada ve Türkiye de Güncel Verilerle /AIDS Dr. Aygen Tümer Hacettepe Üniversitesi AIDS Tedavi ve Araflt rma Merkezi (HATAM) Dünyada /AIDS Dünya Sa l k Örgütü (DSÖ)/UNAIDS taraf ndan Aral k 2010 tarihinde

Detaylı

Mehmet TOMBAKO LU* * Hacettepe Üniversitesi, Nükleer Enerji Mühendisli i Bölümü

Mehmet TOMBAKO LU* * Hacettepe Üniversitesi, Nükleer Enerji Mühendisli i Bölümü Nükleer Santrallerde Enerji Üretimi ve Personel E itimi Mehmet TOMBAKO LU* Girifl Sürdürülebilir kalk nman n temel bileflenlerinden en önemlisinin enerji oldu unu söylemek abart l olmaz kan s nday m. Küreselleflen

Detaylı

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1. GİRİŞ Odamızca, 2009 yılında 63 fuara katılan 435 üyemize 423 bin TL yurtiçi fuar teşviki ödenmiştir. Ödenen teşvik rakamı, 2008 yılına

Detaylı

Ekim. Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU

Ekim. Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU 30 Ekim Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU Japonya Merkez Bankası (BoJ) faizlerde değişikliğe gitmedi Japonya Merkez Bankası (BoJ), 8 e 1 oy çokluğuyla para politikasında değişikliğe gitmeme kararı

Detaylı

Pazar Çevresi ve Pazar Fırsatlarının İzlenmesi

Pazar Çevresi ve Pazar Fırsatlarının İzlenmesi 1 Pazar Çevresi ve Pazar Fırsatlarının İzlenmesi PAZAR Alıcılarla satıcıların serbest bir biçimde karşılaştıkları, kâr amaçlı ya da kâr amaçsız her türlü mal ve hizmetin alıcı ve satıcılar arasında değiştirildiği

Detaylı

Fukuflima Sonras Orta Asya Uranyumu

Fukuflima Sonras Orta Asya Uranyumu Fukuflima Sonras Orta Asya Uranyumu Dr. Anar SOMUNCUOĞLU* Japonya y Mart 2011 de vuran deprem ve tsunami felaketinin, Çernobil den sonraki en büyük nükleer kazaya sebep olmas, nükleer enerji etraf ndaki

Detaylı

AR& GE BÜLTEN. Enflasyonla Mücadelede En Zorlu Süreç Başlıyor

AR& GE BÜLTEN. Enflasyonla Mücadelede En Zorlu Süreç Başlıyor Enflasyonla Mücadelede En Zorlu Süreç Başlıyor Ahmet KARAYİĞİT Makroekonomik göstergeler açısından başarılı bir yılı geride bıraktık. Büyüme, ihracat, faizler, kurlar, faiz dışı fazla gibi pek çok ekonomik

Detaylı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN-SYMES IN "INSTITUT DU BOSPHORE YILLIK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN-SYMES IN INSTITUT DU BOSPHORE YILLIK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN-SYMES IN "INSTITUT DU BOSPHORE YILLIK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI 18 Mart 2016 İstanbul, Hilton Hotel Harbiye Sayın Büyükelçiler, Değerli Konuklar, 2009 yılında

Detaylı

Turistler art k stanbul u "T kl yorlar"

Turistler art k stanbul u T kl yorlar Turistler art k stanbul u "T kl yorlar" Tanıtım görevlisi bürokratların, turizm acentalarının ve halkla ilişkiler uzmanlarının yıllardır Kafdağı nın ardında sandıkları ve o nedenle yalnızca düşlemekle

Detaylı

2008 1. Çeyrek Finansal Sonuçlar. Konsolide Olmayan Veriler

2008 1. Çeyrek Finansal Sonuçlar. Konsolide Olmayan Veriler 2008 1. Çeyrek Finansal Sonuçlar Konsolide Olmayan Veriler Rakamlarla Halkbank 70 y l Kooperatif ve KOB kredilerinde 70 y ll k tecrübe ve genifl müflteri taban Halkbank n rekabette kuvvetli yönleridir.

Detaylı

GÜNLÜK BÜLTEN 11 Ağustos 2014

GÜNLÜK BÜLTEN 11 Ağustos 2014 ÖNEMLİ GELİŞMELER Obama: Bir takvim veremem ABD Başkanı Barack Obama, Irak ta hava saldırılarının ne kadar süreceğiyle ilgili olarak Bir takvim veremem çünkü ABD personeli risk altında olursa benim başkomutan

Detaylı

SERA GAZI EMİSYONLARI Ahmet Cangüzel Taner Fizik Yüksek Mühendisi Türkiye Atom Enerjisi Kurumu ( acant@taek.gov.tr )

SERA GAZI EMİSYONLARI Ahmet Cangüzel Taner Fizik Yüksek Mühendisi Türkiye Atom Enerjisi Kurumu ( acant@taek.gov.tr ) SERA GAZI EMİSYONLARI Ahmet Cangüzel Taner Fizik Yüksek Mühendisi Türkiye Atom Enerjisi Kurumu ( acant@taek.gov.tr ) Şimdiye kadar, bir rapordaki tablonun, grafik ve matematiksel denklem niteliğinde olan

Detaylı

Umman Tarihinin Dönüm Noktalar

Umman Tarihinin Dönüm Noktalar Umman Ülke ad : Umman Sultanl Eski ad : Maskat ve Umman Yüzölçümü: 212.460 km. Sahil fleridi: 2.092 km. Resmî Dili: Arapça ( ngilizce, Baluchi, Urdu) Din: Müslümanl k, Hinduizm Nüfus: 2.622.198 (Temmuz

Detaylı

Bir Müflterinin Yaflam Boyu De erini Hesaplamak çin Form

Bir Müflterinin Yaflam Boyu De erini Hesaplamak çin Form Bir Müflterinin Yaflam Boyu De erini Hesaplamak çin Form Bu formu, müflterilerinizden birinin yaflam boyu de erini hesaplamak için kullan n. Müflterinin ad : Temel formül: Yaflam boyunca müflterinin öngörülen

Detaylı

ç kar lmas için çal flt klar n ifade eden Türk, Her geliflinizde Baflkent OSB nin sürekli de iflti ini göreceksiniz dedi.

ç kar lmas için çal flt klar n ifade eden Türk, Her geliflinizde Baflkent OSB nin sürekli de iflti ini göreceksiniz dedi. 4 Ankara- Baflkent OSB, bir ilk i daha gerçeklefltirdi. Kooperatif olarak örgütlenip, daha sonra organize sanayi bölgesine dönüflen OSB ler aras nda genel kurulunu yapan ilk kurulufl oldu. Sanayi ve Ticaret

Detaylı

2) Global piyasada Alman otomobillerine olan talep artarsa, di er bütün faktörler sabit tutuldu unda euro dolara kar.

2) Global piyasada Alman otomobillerine olan talep artarsa, di er bütün faktörler sabit tutuldu unda euro dolara kar. EKON 436 2. Vize A Ad-Soyad renci No 1) Akbank' n u anki toplam mevduat n 100 milyar TL, toplam rezervinin 30 milyar TL ve toplam kredilerinin 70 milyar TL oldu unu kabul edelim. Zorunlu kar k oran ise

Detaylı

Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler

Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler Uygulama Önerileri 59 Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler Uluslararas ç Denetim Meslekî Uygulama Standartlar ndan Standart 1110 un Yorumu lgili Standart 1110 Kurum çi Ba

Detaylı

TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*)

TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*) TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*) Amaç ve Kapsam Madde 1- Bu Yönetmelik, Türkiye Bilimsel

Detaylı

YEN DÖNEM DE DENET M MESLE NE HAZIRMIYIZ?

YEN DÖNEM DE DENET M MESLE NE HAZIRMIYIZ? YEN DÖNEM DE DENET M MESLE NE HAZIRMIYIZ? Yahya ARIKAN* Günümüzde; finansal anlamda ülkeleraras s n r n ortadan kalkmas, teknolojinin geliflimi ve bilgi toplumunun s n rs z imkânlar ile zaman ve mekân

Detaylı

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac Ders 3: SORUN ANAL Z Sorun analizi nedir? Sorun analizi, toplumda varolan bir sorunu temel sorun olarak ele al r ve bu sorun çevresinde yer alan tüm olumsuzluklar ortaya ç karmaya çal fl r. Temel sorunun

Detaylı

MESLEK ÖRGÜTLÜLÜ ÜMÜZDE 20 YILI GER DE BIRAKIRKEN

MESLEK ÖRGÜTLÜLÜ ÜMÜZDE 20 YILI GER DE BIRAKIRKEN MESLEK ÖRGÜTLÜLÜ ÜMÜZDE 20 YILI GER DE BIRAKIRKEN Yahya ARIKAN* Meslek yasam z n 20. y l n geride b rak rken,yeniliklerle dolu bir süreci yaflamaktay z. Toplumsal yaflamda ve meslek yaflam m zda sosyal

Detaylı

EVOK Güvenlik in hedefi daima bu kalite ve standartlarda hizmet sunmakt r. Hasan ERDEM R. Mustafa AL KOÇ. Yönetim Kurulu Baflkan.

EVOK Güvenlik in hedefi daima bu kalite ve standartlarda hizmet sunmakt r. Hasan ERDEM R. Mustafa AL KOÇ. Yönetim Kurulu Baflkan. EVOK Güvenlik, ülkemizde büyük ihtiyaç duyulan güvenlik hizmetlerine kalite getirmek amac yla Mustafa Alikoç yönetiminde profesyonel bir ekip taraf ndan kurulmufltur. Güvenlik sektöründeki 10 y ll k bilgi,

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 23 Mayıs 2016, Sayı: 21. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 23 Mayıs 2016, Sayı: 21. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 21 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya İnci Şengül 1 DenizBank

Detaylı

BBH - Groupama Emeklilik Gruplara Yönelik Büyüme Amaçlı Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu

BBH - Groupama Emeklilik Gruplara Yönelik Büyüme Amaçlı Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu BBH - Groupama Emeklilik Gruplara Yönelik Büyüme Amaçlı Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu BIST 100 endeksi, Nisan ayı içerisinde %0,2 lik artış göstererek 86.046 seviyesinden kapandı. Aynı dönem içerisinde

Detaylı

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman GÖRÜfiLER Uzm. Dr. Özlem Erman Son y llarda dünyadaki h zl teknolojik geliflmeye paralel olarak t p alan nda da h zl bir de iflim yaflanmakta, neredeyse her gün yeni tan, tedavi yöntemleri, yeni ilaçlar

Detaylı

DÖVİZ. Döviz Kurları / Pariteler DÖVİZ PİYASASI GÖRÜNÜMÜ VERİ GÜNDEMİ. Ekonomik Notlar Makro Görünüm Teknik Görünüm

DÖVİZ. Döviz Kurları / Pariteler DÖVİZ PİYASASI GÖRÜNÜMÜ VERİ GÜNDEMİ. Ekonomik Notlar Makro Görünüm Teknik Görünüm DÖVİZ PİYASASI GÖRÜNÜMÜ Geçtiğimiz hafta ABD de tüketici güven endeksi beklentilerin üzerinde geriledi. ISM imalat endeksinde ise yükseliş trendinin korunduğu görülüyor. Hafta boyunca, doların güçlü seyrinin

Detaylı

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. KATKI EMEKLİLİK YATIRIM FONU'NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. KATKI EMEKLİLİK YATIRIM FONU'NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU A. TANITICI BİLGİLER CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. KATKI EMEKLİLİK YATIRIM FONU'NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU PORTFÖYE BAKIŞ Halka Arz Tarihi : 02/05/2013 YATIRIM VE YÖNETİME İLİŞKİN BİLGİLER 31/12/2015

Detaylı

1 Ekim 2008 sabah tüm sabah kamuoyunda ad na Sosyal Güvenlik Reformu

1 Ekim 2008 sabah tüm sabah kamuoyunda ad na Sosyal Güvenlik Reformu mali ÇÖZÜM 177 GENEL SA LIK S GORTASI LE HAYATIMIZDA NELER DE fiecek? Ali TEZEL* 1-G R fi 1 Ekim 2008 sabah tüm sabah kamuoyunda ad na Sosyal Güvenlik Reformu ad verilen 5510 say l Sosyal Sigortalar ve

Detaylı

İktisat Anabilim Dalı-(Tezli) Yük.Lis. Ders İçerikleri

İktisat Anabilim Dalı-(Tezli) Yük.Lis. Ders İçerikleri 1. Yıl - Güz 1. Yarıyıl Ders Planı İktisat Anabilim Dalı-(Tezli) Yük.Lis. Ders İçerikleri Mikroekonomik Analiz I IKT701 1 3 + 0 6 Piyasa, Bütçe, Tercihler, Fayda, Tercih, Talep, Maliyet, Üretim, Kar, Arz.

Detaylı

Dünyaya barış ve refah taşıyor, zorlukları azimle aşıyoruz

Dünyaya barış ve refah taşıyor, zorlukları azimle aşıyoruz Dünyaya barış ve refah taşıyor, zorlukları azimle aşıyoruz Rakamlarla Sektörümüz: 3 kıtadan 77 ülkeye doğrudan hizmet götüren, Toplam Yatırımı 5 Milyar Doları aşan, Yan sektörleri ile birlikte yaklaşık

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Emre HORASAN

Yrd. Doç. Dr. Emre HORASAN Yrd. Doç. Dr. Emre HORASAN Finansal Sistem; fonun arz ve talebini dengeleyen ve fonları zaman, miktar, vade ve kişiler bazında kullanılabilir hale getiren bir sistemdir. Finansal Sistemin görevleri: Malların,

Detaylı

21.12.2015. Euro Bölgesi 0,05% Japonya < 0.10% Parite EURUSD GBPUSD USDJPY USDTRY Altın Brent. Yüksek 1,0875 1,4951 123,551 2,9160 1071,19 37,70

21.12.2015. Euro Bölgesi 0,05% Japonya < 0.10% Parite EURUSD GBPUSD USDJPY USDTRY Altın Brent. Yüksek 1,0875 1,4951 123,551 2,9160 1071,19 37,70 Parite EURUSD GBPUSD USDJPY USDTRY Altın Brent Ülke Faiz Ülke Faiz Açılış 1,0827 1,4898 122,555 2,9105 1051,20 36,79 Türkiye 7,50% İngiltere 0,50% Yüksek 1,0875 1,4951 123,551 2,9160 1071,19 37,70 Düşük

Detaylı

Banka Kredileri E ilim Anketi nin 2015 y ilk çeyrek verileri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankas (TCMB) taraf ndan 10 Nisan 2015 tarihinde yay mland.

Banka Kredileri E ilim Anketi nin 2015 y ilk çeyrek verileri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankas (TCMB) taraf ndan 10 Nisan 2015 tarihinde yay mland. 21 OCAK-MART DÖNEM BANKA KRED LER E M ANKET Doç.Dr.Mehmet Emin Altundemir 1 Sakarya Akademik Dan man nin 21 y ilk çeyrek verileri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankas (TCMB) taraf ndan 1 Nisan 21 tarihinde

Detaylı

Gündem 05.10.2015. Türkiye 7,50% İngiltere 0,50% Amerika 0,25% İsviçre -0,75% Euro Bölgesi 0,05% Japonya < 0.10%

Gündem 05.10.2015. Türkiye 7,50% İngiltere 0,50% Amerika 0,25% İsviçre -0,75% Euro Bölgesi 0,05% Japonya < 0.10% Parite EURUSD GBPUSD USDJPY USDTRY Altın Brent Açılış 1,1191 1,5129 119,923 3,0266 1113,65 47,94 Yüksek 1,1318 1,5237 120,406 3,0371 1141,40 48,47 Düşük 1,1151 1,5128 118,690 2,9874 1104,80 46,91 Kapanış

Detaylı

BASIN DUYURUSU 2001 YILI PARA VE KUR POLİTİKASI

BASIN DUYURUSU 2001 YILI PARA VE KUR POLİTİKASI Sayı: 42 BASIN DUYURUSU 2001 YILI PARA VE KUR POLİTİKASI Gazi Erçel Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 22 Aralık 2000 Ankara 2001 yılında uygulanacak para ve kur politikasının çerçevesi, uygulama prensipleri

Detaylı

Sermaye Piyasas nda Uluslararas De erleme Standartlar Hakk nda Tebli (Seri :VIII, No:45)

Sermaye Piyasas nda Uluslararas De erleme Standartlar Hakk nda Tebli (Seri :VIII, No:45) SMMMO MEVZUAT SER S 5 Sermaye Piyasas nda Uluslararas De erleme Standartlar Hakk nda Tebli (Seri :VIII, No:45) Dr. A. Bumin DO RUSÖZ Marmara Üniversitesi Mali Hukuk Ö retim Üyesi stanbul, Nisan 2006 1

Detaylı

PROJEKS YON YILLIK TÜFE. > ENFLASYON Enflasyondaki iki ayl k gerçekleflme, y l n tümüne iliflkin umutlar bir anda söndürdü.

PROJEKS YON YILLIK TÜFE. > ENFLASYON Enflasyondaki iki ayl k gerçekleflme, y l n tümüne iliflkin umutlar bir anda söndürdü. TÜRK YE N N GÖSTERGELER PROJEKS YON > Haz rlayan: Alaattin AKTAfi ala.aktas@gmail.com > ENFLASYON Enflasyondaki iki ayl k gerçekleflme, y l n tümüne iliflkin umutlar bir anda söndürdü. Ocakta yüzde 0,80

Detaylı

Kan tl yoruz: Dersim de Zehirli Gaz Kullan lmad

Kan tl yoruz: Dersim de Zehirli Gaz Kullan lmad OTOPS Cengiz Özak nc 1965 ten Günümüze DÜNYA DA VE TÜRK YE DE LK KEZ! İngiliz Devlet Arşivlerinden Gizli Belgelerle Kan tl yoruz: Dersim de Zehirli Gaz Kullan lmad Türkiye ye yöneltilen suçlama; özetle

Detaylı

MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z

MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z Nisan 2010 ISBN 978-9944-60-631-8 1. Bask, 1000 Adet Nisan 2010 stanbul stanbul Sanayi Odas Yay nlar No: 2010/5 Araflt rma fiubesi Meflrutiyet

Detaylı

16.03.2016. Euro Bölgesi 0,00% Japonya -0,10% Parite EURUSD GBPUSD USDJPY USDTRY Altın Brent. Yüksek 1,1125 1,4304 114,145 2,9110 1238,15 39,72

16.03.2016. Euro Bölgesi 0,00% Japonya -0,10% Parite EURUSD GBPUSD USDJPY USDTRY Altın Brent. Yüksek 1,1125 1,4304 114,145 2,9110 1238,15 39,72 Parite EURUSD GBPUSD USDJPY USDTRY Altın Brent Ülke Faiz Ülke Faiz Açılış 1,1101 1,4299 113,794 2,8687 1234,07 39,72 Türkiye 7,50% İngiltere 0,50% Yüksek 1,1125 1,4304 114,145 2,9110 1238,15 39,72 Düşük

Detaylı

POMPA ve KOMPRESÖRLER

POMPA ve KOMPRESÖRLER POMPA ve KOMPRESÖRLER Hazırlayan Tolga TAYLAN 2006 T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi POMPA ve KOMPRESÖRLER SITCNo :742,743 ArmonizeNo :8413,8414 TÜRKİYE DE ÜRETİM

Detaylı

KÜRESEL EKONOMİK ÇEVRE

KÜRESEL EKONOMİK ÇEVRE II. Bölüm KÜRESEL EKONOMİK ÇEVRE Doç. Dr. Olgun Kitapcı Akdeniz Üniversitesi, Pazarlama Bölümü 1 Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH) BAZI KAVRAMLAR Bir ülke vatandaşlarının bir yıl için ürettikleri toplam mal

Detaylı

TOFAfi 2007 FAAL YET RAPORU. Otomobil Sektörü ve Tofafl n Sektör çindeki Yeri

TOFAfi 2007 FAAL YET RAPORU. Otomobil Sektörü ve Tofafl n Sektör çindeki Yeri 14 Sektörü ve Tofafl n Sektör çindeki Yeri 15 pazar payımız bir önceki yılın pazar payı olan %9 a göre önemli ölçüde artarak %1,4 olarak gerçekleşmiştir. Bu artış sonucu, pazardaki düşüşe rağmen otomobil

Detaylı

Saymak San ld Kadar Kolay De ildir

Saymak San ld Kadar Kolay De ildir Saymak San ld Kadar Kolay De ildir B ir matematikçinin bir zamanlar dedi i gibi, saymas n bilenler ve bilmeyenler olmak üzere üç tür insan vard r Bakal m siz hangi türdensiniz? Örne in bir odada bulunan

Detaylı

DR. NA L YILMAZ. Kastamonulular Örne i

DR. NA L YILMAZ. Kastamonulular Örne i I DR. NA L YILMAZ HEMfiEHR K ML Kastamonulular Örne i II Yay n No : 2039 Sosyoloji : 1 1. Bas - Ekim 2008 - STANBUL ISBN 978-975 - 295-936 - 1 Copyright Bu kitab n Türkiye deki yay n haklar BETA Bas m

Detaylı

ORHAN YILMAZ (*) B- 3095 SAYILI YASADA YAPILAN DE fi KL KLER:

ORHAN YILMAZ (*) B- 3095 SAYILI YASADA YAPILAN DE fi KL KLER: YASAL TEMERRÜT FA Z ORHAN YILMAZ (*) A- G R fi: Bilindi i üzere, gerek yasal kapital faizi ve gerekse yasal temerrüt faizi yönünden uygulanmas gereken hükümler, 19.12.1984 gün ve 18610 say l Resmi Gazete

Detaylı

T ürk Gelir Vergisi Sisteminde, menkul sermaye iratlar n n ve özellikle de

T ürk Gelir Vergisi Sisteminde, menkul sermaye iratlar n n ve özellikle de KURUMLARDAN ELDE ED LEN KAR PAYLARININ VERG LEND R LMES VE BEYANI Necati PERÇ N Gelirler Baflkontrolörü I.- G R fi T ürk Gelir Vergisi Sisteminde, menkul sermaye iratlar n n ve özellikle de flirketlerce

Detaylı

DÜNYA KROM VE FERROKROM PİYASALARINDAKİ GELİŞMELER

DÜNYA KROM VE FERROKROM PİYASALARINDAKİ GELİŞMELER DÜNYA KROM VE FERROKROM PİYASALARINDAKİ GELİŞMELER Dünyada üretilen krom cevherinin % 90 ının metalurji sanayinde ferrokrom üretiminde, üretilen ferrokromun da yaklaşık % 90 ının paslanmaz çelik sektöründe

Detaylı

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ www.tisk.org.tr

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ www.tisk.org.tr TİSK AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ- MAYIS 2016 (SAYI: 87) GENEL DEĞERLENDİRME 03.06.2016 Kıdem tazminatında işletmelerin maliyetini artıracak ve işçi-işveren ilişkilerini bozacak düzenlemelerden kaçınılmalı Gelecek

Detaylı

20 EKİM 2009 SALI IMF DÜNYA BANKASI TOPLANTILARI SAYI 2

20 EKİM 2009 SALI IMF DÜNYA BANKASI TOPLANTILARI SAYI 2 20 EKİM 2009 SALI IMF DÜNYA BANKASI TOPLANTILARI SAYI 2 Devlet Bakan ve Baflbakan Yard mc s Sn. Ali Babacan, IMF ye güvenmedik demedim IMF ye güvenmedi imiz için anlaflma imzalamad k fleklinde baz bas

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ Kuruluş : 27 Ekim 1989 Adres : Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Cebeci Kampüsü Dikimevi - Ankara Tel : 363 03 26-363 03 27 ANKARA ÜNİVERSİTESİ

Detaylı

Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif

Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif Dr. Yeflim Toduk Akifl Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif flirket birleflmeleri ve sat nalmalar, türkiye deki küçük iflletmelerden, dev flirketlere kadar her birinin gündeminde olmaya devam

Detaylı

Genel ekonomik görünüm ve sermaye piyasalar

Genel ekonomik görünüm ve sermaye piyasalar Genel ekonomik görünüm ve sermaye piyasalar fl Yat r m 2005 y l nda, MKB Hisse Senetleri Piyasas nda, Tahvil Bono Piyasas nda ve faaliyete yeni geçen Vadeli fllem ve Opsiyon Borsas nda rakip kurulufllar

Detaylı

MESLEK MENSUBU KURUMLAfiMA PROJES YOL HAR TASI

MESLEK MENSUBU KURUMLAfiMA PROJES YOL HAR TASI MESLEK MENSUBU KURUMLAfiMA PROJES YOL HAR TASI 33 34 1 Projenin Tan t m ve Proje Kat l mc Baflvurusu SMMMO Yönetim Kurulu nca onaylanan SMMMO Meslek Mensubu Kurumsallaflma Projesi Fizibilitesi Ve Yol Haritas

Detaylı

Araştırma Notu 15/177

Araştırma Notu 15/177 Araştırma Notu 15/177 02 Mart 2015 YOKSUL İLE ZENGİN ARASINDAKİ ENFLASYON FARKI REKOR SEVİYEDE Seyfettin Gürsel *, Ayşenur Acar ** Yönetici özeti Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan enflasyon

Detaylı

ÇEVRE KORUMA KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK

ÇEVRE KORUMA KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK ÇEVRE KORUMA VE KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK Çevre neden bu kadar önemli? Sera etkisi artıyor Doğal kaynaklar bitiyor Maliyetler yükseliyor Gelir eşitsizliği uçurumu büyüyor 2002 yılında Johannesburg da

Detaylı

Ekonomik Rapor 2011 2. ULUSLARARASI MAL PİYASALARI 67. genel kurul Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği / www.tobb.org.tr

Ekonomik Rapor 2011 2. ULUSLARARASI MAL PİYASALARI 67. genel kurul Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği / www.tobb.org.tr Ekonomik Rapor 2011 2. ULUSLARARASI MAL PİYASALARI 67. genel kurul 49 50 2. ULUSLARARASI MAL PİYASALARI 2008 yılında ABD de ipotekli konut kredisi piyasasında ortaya çıkan ve hızla tüm dünya ekonomilerinde

Detaylı

Çev: Ayfle Merve KAMACI

Çev: Ayfle Merve KAMACI 243 ECO T CARET VE KALKINMA BANKASI VE ECO BÖLGES NDE SÜRDÜRÜLEB L R KALKINMA Ömer Faruk BAYKAL ECO Ticaret ve Kalk nma Bankas, Genel Müdür Yard mc s Çev: Ayfle Merve KAMACI ECO Ticaret ve Kalk nma Bankas

Detaylı

B ilindi i üzere; Gelir Vergisi Kanunu na 4444 say l Kanun la1 eklenen Geçici

B ilindi i üzere; Gelir Vergisi Kanunu na 4444 say l Kanun la1 eklenen Geçici GEL R VERG S KANUNU NUN GEÇ C 55 NC MADDES UYARINCA 2003 VE 2004 YILINDA STOPAJA TAB OLMASI NEDEN YLE BEYANA TAB OLMAYAN GEL RLER N 2005 DURUMU Necati PERÇ N Gelirler Baflkontrolörü 1- G R fi B ilindi

Detaylı

Altın Piyasası Haftalık Temel ve Teknik Görünüm (2-6 Mart 2015)

Altın Piyasası Haftalık Temel ve Teknik Görünüm (2-6 Mart 2015) 2 Mart 2015 Altın Piyasası Haftalık Temel ve Teknik Görünüm (2-6 Mart 2015) Hafta başında Yunanistan meselesinde çözüme yaklaşıldığı yönünde haberlerin ardından altın fiyatlarında aşağı yönlü baskı hakim

Detaylı