Afyon Kocatepe Üniversitesi. Sosyal Bilimler Enstitüsü. Eskiça tarihinde sami göçleri

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Afyon Kocatepe Üniversitesi. Sosyal Bilimler Enstitüsü. Eskiça tarihinde sami göçleri"

Transkript

1 Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Eskiça tarihinde sami göçleri Cemil Bülbül Afyon 2005

2 Ç NDEK LER TEZ JÜR S VE ENST TÜ MÜDÜRLÜ Ü ONAYI..iii ÖZET...iv ABSTRACT...v ÖNSÖZ...vi ÖZGEÇM...vii KISALTMALAR... viii G R...1 I.BÖLÜM...2 YAKIN DO U VE MEZOPOTAMYA NIN CO RAF KONUMU...2 II. BÖLÜM...10 SAMÎLER SAMÎLER E A T KAYNAKLAR SAMÎLER N ANA YURDU SAMÎ GÖÇLER NE GENEL BAKI SAMÎ KAV MLER VE SAMÎLE M KAV MLER SAMÎLER N S NEAR I ST LASI...15 III. BÖLÜM...18 AKKAD GÖÇLER...18 I. AKKAD MPARATORLU U AKKAD DÖNEM KAYNAKLARI SÜMERLER VE AKKADLAR AKKAD DEVLET N N KURULU U VE SARGON DÖNEM MAN T SU VE R MU DÖNEMLER NARAM-S N DÖNEM ARKAL - ARR (B NKAL - ARR ) AKKAD MEDEN YET...31 IV. BÖLÜM...35 AMURRU (MARTU) GÖÇLER YEN SÜMER DEVLET ( MÖ ) AMURRULAR VE AMURRULAR DÖNEM NE A T KAYNAKLAR F L ST N VE SUR YE DE AMURRULAR MISIR DA AMURRULAR BAB LL LER...44

3 6. S N LARSA DEVR...52 V. BÖLÜM...67 ARAM GÖÇLER ARAM LER N ORTAYA ÇIKI I ARAM GÖÇLER NE GENEL BAKI ARAM LER DÖNEM NE A T KAYNAKLAR ARAM LER N IRKI MESELES F L ST N DE ARAM LER HAMA VE K MA K PRENSL KLER ARAM LER N ASUR MPARATORLU UNA AKINLARI ANADOLU DA ARAM ETK LER ARAM LER DE SOSYAL VE KÜLTÜREL HAYAT...95 SONUÇ...99 KAYNAKÇA EKLER...102

4 ÖZET Bilindi i üzere, Samî Göçlerin Eskiça tarihinde oynad rol inkâr edilemez. Çünkü bu göçler sonucundad r ki, Önasya toplumlar gerçek hüviyetlerine kavu mu lard r. Samî göçlerin ilki, Akkad Göçleri dir. MÖ lerde Mezopotamya ya giren Akkadlar n Arabistan yar madas ndan geldikleri san lmaktad r. Akkadlar, Mezopotamya daki Sümer hakimiyetine son vererek, kendi devletlerini kurmu lar ve MÖ y llar aras nda tüm Önasya dünyas n kontrolleri alt nda tutmu lard r. Samî göçlerin ikincisi ise Amurrular (Martular) taraf ndan gerçekle tirilmi tir. MÖ. 3. Biny l n sonlar ile MÖ. 2. Biny l n ba lar nda cereyan eden Amurru göçleri sonucunda III. Ur Sülalesi y k lm ve Mezopotamya da tüm siyasal güç Samî Amurrular n eline geçmi tir. Amurrular n kurdu u en önemli devletlerden biri Eski Babil Devleti dir. Samî göçlerin üçüncüsü ise Arami göçleridir. MÖ yüzy llar aras nda vuku buldu u anla lan Arami göçleri sonunda Önasya n n etnik ve siyasal yap s nda önemli de i meler olmu tur.

5 ABSTRACT THE SEMITIC IMMIGRATIONS IN ANCIENT HISTORY As it is known, it can not be denied the role of the Semitic Immigrations in Ancient History. Because, at the end of these immigrations, the peoples in Ancient Fore Asia got the real identies. The first of the Semitic Immigrations is Akkadian Immigrations. Akkadians penetrated into Mesopotamia in 2500 B.C. It is supposed that they have come from Arabia. The Akkadians ended the sovereignity of Sumerians in Mesopotamia and founded the Akkadian State. This state controlled the whole of Mesopotamia in B.C. The second of the Semitic Immigrations is realized by Amorites (Martu). Amorites Immigrations occured in the end of the 3 th Millenium B.C. and in beginning of the 2 nd Milenium B.C. In the end of this immigration The Third Ur Dynasty was ruined and the Amorites got all of the political power in Mesopotamia. One of the most important states founded by Amorites is the Old Babylonian State. The third of the Semitic Immigrations is Aramian Immigration. These immigrations occured between centuries B.C. At the end of the Aramian Immigration took placed important changes in the etnic and political structure of Ancient Fore Asia.

6 ÖNSÖZ Tez konumuzu te kil eden Eskiça Tarihinde Samî Göçleri konusu, bugüne kadar üzerinde yeterince çal lmayan konulardan biriydi. Halbuki, Eski Önasya tarihi ve medeniyetinin olu mas nda önemli katk lar olan Samî orijinli kavimlerin kimlikleri, anayurtlar ve faaliyetleri hakk nda ayr nt l bir çal ma yap lmas gerekmekteydi. te bu durumu dikkate alarak, yukar daki konu üzerinde kapsaml bir çal ma yapmay hedefledik. Dan man hocam z Prof. Dr. Ekrem MEM in gözetiminde ba latt m z bu çal ma sonunda Samîler hakk nda yaz lm birçok makale ve kitab inceleme f rsat bulduk. Ayr ca, Eski Mezopotamya tarihi hakk nda bilgi veren yaz l ve arkeolojik kaynaklar da tarama f rsat n yakalad k. Yapm oldu umuz tarama ve çal malar neticesinde Samî Göçler konusunda kafam zda olu an birçok sorunun da cevab n bulmu olduk. MÖ lerde Akkad Göçleri ile ba layan, MÖ lerde Martu Göçleri ile devam eden ve MÖ yüzy llar aras nda Önasya dünyas n allak bullak eden Arami Göçleri ile son bulan üç büyük Samî Göç Hareketi hakk nda son derece ilginç bir bilgiler y n olu turmay ba ard k. Bu çal man n gerçekle tirilmesinde bizden hiçbir yard m n esirgemeyen dan man hocam Say n Prof. Dr. Ekrem MEM e te ekkür etmeyi bir borç bilirim. Cemil BÜLBÜL Afyonkarahisar-2005

7 ÖZGEÇM Cemil BÜLBÜL Tarih Anabilim Dal Yüksek Lisans E itim Lisans: 2003 Selçuk Üniversitesi, E itim Fakültesi, Sosyal Bilgiler Ö retmenli i Bölümü. Lise: skenderun emsettin Mursalo lu Lisesi, Sosyal Bilimler Bölümü / stihdam 2004-Afyon Kocatepe Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü. Ki isel Bilgiler Do um Yeri ve Y l : skenderun Cinsiyet: Erkek Yabanc dili: ngilizce

8 KISALTMALAR a.g.e.: Ad geçen eser A.Ü.D.T.C.F.: Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Co rafya Fakültesi C: Cilt CAH: Cambridge Ancient History. Cambridge Çev: Çeviren EAT: Eski Anadolu Tarihi EMT: Eski Mezopotamya Tarihi KBo: Keilschrifttexte aus Bogazköi. Berlin. MÖ: Milattan Önce s: Sayfa S: Say TTK: Türk Tarih Kurumu Yay: Yay n

9 G R Eskiça Tarihinde Samî Göçleri konulu çal mam z 5 ana bölümden olu turduk. Bilindi i üzere, bir ülkenin tarihini anlaman n ve anlatman n en iyi yolu, ilk a amada o ülkenin co rafi özelliklerini iyi kavramaktan geçer. te bu yüzdendir ki, biz de çal mam z n, I. Bölümünü YAKINDO U VE MEZOPOTAMYA NIN CO RAF KONUMU bahsine ay rd k. SAMÎLER konusunun ele al nd II. Bölüm de ise önce Samîler e ait kaynaklar ana hatlar ile tan tt ktan sonra, Samîler in anayurdu meselesini ve bu mesele hakk nda ortaya at lan farkl görü leri masaya yat rd k. Bu bölümün ilerleyen sayfalar nda da Samî kavimler ve Samîle mi kavimler kavramlar n aç klamaya çal t k, ard ndan da Samîler in Sümerler in oturdu u Sinear memleketini (Basra Körfezi civar ) nas l i gal ettiklerini gözler önüne sermeye gayret ettik. III. Bölümde Samî göçlerin ilkini olu turan Akkad Göçleri nden söz ettik. Bu bölümde önce Akkad dönemini ayd nlatan yaz l ve arkeolojik kaynaklar tan tt k, ard ndan da Sümerlerle Akkadlar n kar la malar ndan ve bunun akabinde kurulan Akkad devletinden ve bu devletin yay lmac politikas ndan bahsettik. Akkad mparatorlu u nun son dönemlerini ve y k lmas n da gözler önüne serdikten sonra Akkad medeniyetinden söz ettik. Çal mam z n IV. Bölümünde Samî göçlerin ikinci a amas n olu turan ve MÖ. 3. Biny l n sonlar ile 2. Biny l n ba lar nda cereyan eden AMURRU (MARTU) Göçleri ni kaynaklar n nda, tüm ayr nt lar yla ele almaya gayret ettik. Amurrular n Mezopotamya n n siyasi ve kültürel tarihine ne gibi katk larda bulundu undan söz ettik. Her eyin önemlisi Amurrular n kimli ine ili kin sorulara cevaplar bulmaya çal t k. Tezimizin V. ve son bölümünde ise MÖ yüzy llar aras na tarihlenen Arami Göçleri nden söz ettik. Aramiler in Önasya dünyas na nas l ve hangi yollardan yay ld klar ndan ve Asur krallar n n bu kavimleri durdurmak için ne büyük çabalar sarfettiklerinden söz ettik. SONUÇ k sm nda ise, üç büyük Samî göç neticesinde Önasya dünyas nda meydana gelen sosyal, siyasal, ekonomik, dini ve kültürel de i imlerden söz ettik. Çal mam z n, bundan sonra, bu konu üzerinde çal acak olan arkada lar m za rehberlik edece ini umuyoruz.

10 I.BÖLÜM YAKIN DO U VE MEZOPOTAMYA NIN CO RAF KONUMU Eskiça n en eski ve en önemli yerle im merkezlerinden biri Mezopotamya idi. Yunanca Mesos: Orta ve Potamos: Irmak sözcüklerinden türetilmi olup, yine bu dilde ki nehir aras anlam na gelmektedir. Ba ka bir ifadeyle iki nehir aras ndaki bölgeyi anlatan bir co rafya terimidir. 1 Mezopotamya, A a Mezopotamya ve Yukar Mezopotamya olmak üzere iki bölgeye ayr l r. A a Mezopotamya ran n Basra Körfezi nden bugünkü Irak ortalar na kadar olan bölgedir. Yukar Mezopotamya ise, bugünkü Irak ortalar ndan Anadolu da Güneydo u Toroslar n güneyine kadar uzanan bölgedir. 2 Eskiça tarihinde çok önemli bir role sahip olan bu bölge, fiziki artlar yönüyle, Toros da lar ndan ran Körfezi ne kadar uzan r ve do al s n rlarla çevrilidir. Kuzeyden güneye do ru hafif bir meyille uzan r. Üç taraf da larla çevrili olup; do usunda ran da lar, bat s nda Akdeniz e paralel olarak uzanan Lübnan Da lar ve Anti Lübnan da lar ile kuzeyinde Güney Anadolu da lar yer al r. Bu da lar, çöl ile denizi birbirinden ay ran do al bir set olu turur. Bu yükseklikler 3000 m ile 2000 m aras nda de i mektedir. Akkad Sülalesi zaman nda Sedir da lar denilen Amanoslar da 2000 m ye ula r. Özetle tekrar söyleyecek olursak Mezopotamya, üç taraf da larla çevrilmi, sadece güneyden sonsuz gibi görünen Suriye ve Arabistan çöllerine aç k mükemmel bir düzlüktür. 3 Dicle ve F rat gibi iki büyük nehir aras nda yer alan bu verimli bölgeye, M s rl lar da ayn manâya gelen Naharina ad n vermi lerdir. slami devirlerde ise F rat ve Dicle nehirleri aras nda kalan bu bölge ada anlam na gelen Cezire olarak adland r lm t r. Fakat, Mezopotamya uygarl n n temellerini atan ve buraya d ardan gelip yerle en en eski kavim olan Sümerler ise bölgeye Kengi ad n vermi lerdir. Mezopotamya n n de i ik yöreleri, zaman içerisinde de i ik isimlerle an lm t r. Gerçekten, bugün Hor Dalmaç diye an lan Basra Körfezi nin kuzeybat s ndaki batakl k bölgeye Yeni Sümer Devleti zaman nda (MÖ ) Sümer, I. Babil Sülalesi zaman nda (MÖ ) Denizeli (Deniz li), MÖ. 1. Biny lda ise Kalde denilmekte idi. Körfezin kuzey taraflar ndan 34. enlem dairesine kadar olan bölgeye Sümerler zaman nda Agade ehrine 1 Recep Y ld r m, Önasya Tarih ve Uygarl klar, zmir-1996, s Muhammed ahin, Uygarl k Tarihi, Gündüz E itim ve Yay nc l k, Ankara -2002, s Füruzan, K nal, Eski Mezopotamya Tarihi, A.Ü.D.T.C.F. Yay nlar, Ankara-1983, s.10.

11 dayanarak Akkad denildi i halde 4 Avrupal ara t rmac lar, bu bölgenin kuzey kesimine Asur Ülkesi, güneydeki alüvyonlu bölgeye s ras yla Babilonya ve Sümer (Sinear), Basra Körfezi nin do usundaki topraklara da Elam ad n vermi lerdi. 5 Yeni Sümer Devleti olarak da adland r lan III. Ur Sülalesi döneminde (MÖ ) Akkad n bat s ndaki memleketlere Bat memleketleri manâs na gelen Martu Memleketleri, do usuna ise, Subartu denildi i vesikalardan ö renilmektedir. Dicle nin do usunda küçük Zap suyu ile Diyala nehri aras ndaki bölgenin güney k sm na Gutium deniliyordu. 6 Mezopotamya, verimli topraklar ndan dolay sürekli istilâlara u ram t r. Tarih boyunca de i ik kavimler buraya gelip yerle mi lerdir. Bu durum, bölgede çe itli uygarl klar n kurulmas na sebep olmu tur. 7 Bundan dolay, çevrede meydana gelen de i iklik, yer isimlerine de yans yordu. Meselâ, Sümerler zaman nda Sabartu denilen Dicle nin do u kesimine I. Babil Sülalesi zaman ndan itibaren Asur denilmeye ba lanm t. I. Babil Sülalesi nin yerini alan Kaslar ise Babil e Kardunia diyorlard. 8 Görüldü ü gibi zaman içinde Mezopotamya n n hem sakinleri, hem de topraklar n n isimleri de i mi tir. Mezopotamya, yeryüzü ekilleri bak m ndan kar k bir yap arz etmektedir. Mezopotamya n n kuzeyinin da l k olmas na kar l k, güneyi düz bir ova görüntüsü sergiler. Fakat, Dicle ve F rat nehirleri bu bölgeden geçmemi olsayd, Güney Mezopotamya Suriye Çölü nün bir devam niteli inde olurdu. 9 Dicle ve F rat nehirlerinin kaynaklar birbirlerine çok yak n oldu u halde, daha ba lang çta yönleri hemen de i ir. F rat bat ya do ru, Dicle ise do uya do ru akar. Her iki nehir de kendi yönlerinde bir süre mesafe katettikten sonra güneye do ru k vr l r ve elli kilometre birbirlerine paralel akarlar. Günümüzde her iki nehir de denize yüz kilometre kala birle erek ( at-ül Arab ad yla) tek nehir halinde Basra Körfezi ne dökülür. 10 ki nehir birle tikten sonra Elam Da lar ndan inen Kerha ve daha güneyde Karun nehirlerini al r. Karun nehrinin Pers Da lar ndan getirdi i miller, Dicle ve F rat n getirdikleri ile birle erek körfezin a z nda bir set meydana getirmi lerdir. Bu set, körfezin med ve cezir hareketi ile temizlenmesine engel te kil etti inden, Dicle ve F rat n milli 4 Ekrem Memi, Genel Tarih, Tablet Yay nlar, Konya- 2002,s. 127, R. Y ld r m, a.g.e., s E. Memi, a.g.e., s M. ahin, a.g.e., s E. Memi, a.g.e., s E. Memi, a.g.e., s.128, Emine Yamanlar, Uygarl k Tarihi, Gündüz E itim ve Yay nc l k, Ankara 1999, s.31.

12 çamurlar burada birikme e ba lam t r. Güneyden onlara kat lan nehirlerin getirdi i miller de devreye girince, F rat ve Dicle nin sular art k denize ula amad klar ndan dolay etrafa yay lm lar, bunun sonucunda Deniz li denilen, adalarla dolu batakl k ve s bir arazi meydana gelmi tir. Eskiden Dicle ve F rat nehirleri birbirlerinden sadece seksen kilometre uzakta iken, günümüzde birbirlerinden yüz elli kilometre uzakla m lard r. 11 Asl na bak l rsa Mezopotamya'n n do al ko ullar, uygarl n geli mesine elveri li de ildi. Bölgenin do al ko ullar nda görülen ani de i iklikler, insanlar n denetimini a an durumlar yaratabilirdi. Basra Körfezi'nin ilkbahar gelgitleri, denizin 2,5-3 metreye kadar kabarmas na yol açabiliyor; güneyden esen rüzgârlar n sürüp gitmesi, rmaklar n yataklar nda altm yetmi santimetreye kadar yükselmelerine yol açabiliyordu. Do u Anadolu'ya dü en mevsim normallerini a an kar ya lar, ya da daha güney bölgelerde görülen anormal ya murlar, rmaklar n düzeyinin birden bire yükselmesine neden olabiliyor; Zap suyunun veya Habur rma n n geçti i dar bo azlarda görülecek bir toprak kaymas, bol miktarda suyun önce birikmesine sonra birden bire bo almas na neden olabiliyordu. Bu olaylardan herhangi birinin ya da birden ço unun birlikte görülmesi, güney ovalar n n toprak setlerinin dolduramayaca bir sel yaratabilirdi. Bu durumda kaypak bir ovada sürekli yerle im yerleri kurmaya kalkan bu eski topluluklar n, bir yandan böylesine bir yüreklilik gösterirken, öte yandan korku içinde ya am olmalar n da dü ünebiliriz. Bu durum, teolojide i lenip geli tirilen, ama ayn zamanda toplumsal ya am n örgütleni ini, kentin bir tanr taraf ndan yönetildi i dü üncesini aç klayan bir anlay t. Tüm bu olumsuzluklar n yan nda, Mezopotamya da k lar k sa, yazlar ise uzun sürmektedir. Bununla beraber ya am kayna diyebilece imiz nehirlerin bol olmas da, sözünü etti imiz bu topraklar n, Asya'dan gelen ve sulak topraklar arayan kavimlerin buralara yerle mek istemelerinin en ba ta gelen nedenlerini olu turmu tur. 12 Öte yandan kurakl k felâketine u rayan Arabistan kabileleri için de bu verimli topraklar, göçü özendiren özellikler ta maktayd. Bu nedenle Mezopotamya'ya kimi Asyal, kimi Sami kökenli, bazen de Hint- Avrupal kavimler yerle iyorlard. Bu durum, Mezopotamya'da kurulan herhangi bir devletin uzun süreli ve kararl hâkimiyetine engel olan önemli bir etken durumundayd. Böylece Mezopotamya ehirlerinde rk bak m ndan sürekli bir kar ma ve bir melezle me oluyordu. Mezopotamya tarihinin ba l ca karakteristi i, do al s n rlar n n olmamas nedeniyle bölgenin sürekli olarak de i ik kavimlerin egemenli i alt na girmesi ve bu aç dan da M s r'a göre daha az homojen bir kültür geli imine sahne olmas d r. 11 E. Memi, a.g.e., s.129, E. Memi, a.g.e., s.130.

13 Mezopotamya, tarihe belirli zaman kesiti içinde sahne olmu tur. Bu süreç içinde olu an siyasal olaylar n a rl k noktalar yine zaman zaman ve baz duraklamalarla Güney Mezopotamya'dan kuzeye do ru geçmi tir. 13 F rat ve Dicle nehirlerinin yataklar zamanla de i ime u ram t r. Orta Dicle bölgesine ve ran' n kuzeybat s n r ndaki Zagroslar n ön k sm na bol miktarda ya mur ya d için, bu bölgenin insanlar MÖ. 7. Biny l dan itibaren buralarda bir çiftçi kültürü geli tirmi lerdir. Su, bölgenin insanlar na mutluluk ve felâketi birlikte getirmi tir. Mezopotamya'n n do al s n rlar yoktu. Bölge, güneybat ya do ru Suriye Çölü'ne, kuzeydo uya do ru ran Yaylas na, buralardan gelebilecek sald r ve göç giri imlerine kar gayet aç kt. Öte yandan F rat ve Dicle vadileri Anadolu'dan gelebilecek istila hareketleri için de oldukça müsait durumdayd. Bununla birlikte Mezopotamya'da olu an uygarl n d ar ya yay lmas da oldukça kolay olmu tur. Bölgenin bu jeolojik yap s Önasya'y etkilemede etkin rol oynam t r. Mezopotamya; M s r, Suriye-Filistin k y alan, Anadolu'da Çukurova, Güneydo u Anadolu, ran'da Zagros Da lar yla çevrili Münbit Hilal in (Bereketli Hilal'in) tarihinin olu umunda büyük rol oynam t r. Yeni ara t rmalar göstermi tir ki, Mezopotamya oldukça geç bir dönemde iskân edilmi tir. Kerkük civar ndaki da l k bölgelerde Paleolitik ve Mezolitik dönem insanlar ya am t r. Buna kar l k, Güney Mezopotamya çok sonralar MÖ. 6. Biny l daki iklim de i iklikleriyle ve insanlar n toplu ya ama ve çal ma yolunda gösterdikleri gayretlerle iskânlara sahne olmu tur. Küçük Zap ile Dicle ye kat lan Adhaim Suyu nun kayna nda, yani Kerkük yak nlar nda yer alan Arappa ve Nuzi de (Yorgan Tepe) yap lan Amerikan kaz lar sonunda, Yak n Do u nun karanl k ça olarak adland r lan MÖ Yüzy llar aras n ayd nlatan vesikalar bulunmu tur. 14 Buz tabakalar geri çekilip, denizler yükselirken, hava s cakl klar nda ani art lar meydana geldi. MÖ ile 8000 aras nda yakla k 10 santigrat olan bu art sonucu s cakl klar imdiki düzeylerin 1 ya da 2 santigrat en yüksek noktaya ula t lar. Buzul ça nda so uk ve kuru bir iklimi olan kuzeydeki da l k ku ak genelde bozk r türü bir bitki örtüsüyle kapl yd. Sonralar, iklim daha s cak ve nemli hale geldikçe, s k ormanlar yeti ti. Böylece yakla k y l önce Zagros ve Toros da lar n n yamaçlar, bugün oldu u gibi, me e ve di er a açlarla kaplanm t. Daha güneyde de, Buzul Ça n n kuru ve so uk ko ullar n n 13 R. Y ld r m, Uygarl k Tarihine Giri, Asil Yay nlar, 2. Bask, Ankara 2004, s.50, E. Memi,a.g.e., s.132.

14 yerini s cak ve nemli bir iklimin almas, daha çok bitki türünün yeti mesine zemin haz rlad. Ama, MÖ y l na gelindi inde ya lar azal nca büyük alanlar yeniden bozk r ya da çöl durumuna dönü tü. MÖ y llar aras ndaki Son Buzul Ça n n sonunda, Yak n Do u'ya egemen olan ko ullara ili kin çok az bilgi varsa da (Paleolitik ve Mezolitik dönemlerde) bu l man bölgedeki iklim de i ikliklerinin Avrupa'ya göre daha yumu ak oldu u kesindir. Kuzey Irak, Anadolu ve Lübnan' n da l k bölgelerinde yap lan son ara t rmalar, bu yörelerdeki ma ara yerle meleri aras nda zaman ay r mlar bulundu unu ve MÖ y llar aras nda nüfus yo unlu unun çok az oldu unu ortaya koymu tur. nsano lu, çe itli yollarla bu yeni ko ullara uyum sa layarak "Mezolitik" olarak bilinen kültürleri geli tirdi. Hâlâ toplay c olan bu insanlar ya amlar n avc l k ve bal kç l n yan s ra çe itli yemi, çilek, f nd k ve yenilebicek di er bitkileri toplamakla sürdürüyorlard. Yak n Do u'daki (daha çok Mezopotamya ve M s r) Mezolitik kültür oldukça uzun sürmü tür. Kerkük bölgesinde Barda-Balka Ma aralar, Hazert Mert Ma aralar, Zap Suyu kenar nda anidar Ma aras önemli merkezler olarak gösterilebilir. Tam olarak ayd nlanmam olan Mezolitik kültürlere göre, onu izleyen Proto-Neolitik (Erken Neolitik) dönemin kültürleri çok daha iyi bilinmektedir. Bilindi i üzere, bu dönemde insanlar yerle ik hayata geçmi ler ve ilk köy yerle melerini kurmu lard r. Bu sürecin insanlar, tah l üretimi yapmak ve hayvanlar evcille tirmek yoluyla tüketici ekonomiden üretici ekonomiye geçmi lerdir. 15 Mezopotamya daki di er bir yerle im bölgesi de, Münbit Hilâl olarak adland r lan Dicle ve F rat aras nda ve F rat a dahil olan Habur ve Bal k Nehirleri nin Anti Toroslar n ete inde te kil ettikleri ye il sahad r. Bunlardan Habur Nehri, do udan bat ya do ru, 1. Ya l Yaka, 2. Caca, 3. Vadi H nz r, 4. Vadi Avaç ve 5. Habur olmak üzerinde be kol eklinde Cebel Sencar ile Cebel el Beda n n y l n her mevsiminde ye il bir görüntü meydana getirir. Bu nedenle, Tarih öncesi dönemlerden ba layarak insanlar, hilâl eklindeki bu münbit sahay iskân etmi lerdir. 16 Ya l Yaka kolunun kenar ndaki Tel B rak da ve daha do udaki Ça ar Bazar da yap lan ngiliz kaz lar ve Geç Hitit devrinde ad Guzana olan Tel Halaf daki Alman kaz lar sonunda, bu bölgenin eski tarihini ayd nlatan birçok malzeme ortaya ç km t r R. Y ld r m, Önasya Tarih ve Uygarl klar, zmir-1996, E. Memi, a.g.e., s F.K nal, a.g.e., s.13

15 Dicle nehrini Ba dat tan kuzeye do ru inceledi imizde Küçük Zap Suyu nun Dicle ye dahil oldu u yerde kurulmu olan Eski Asur Devleti nin ilk idare merkezi olan Asur (Kale-el- ergat) ehri ile kar la l r. Nehir yolundan kuzeye do ru gidildi inde ise, Mezopotamya n n Prekalkolitik kültürünü temsil eden Hassuna ya ula r z. 18 Hassuna'daki kültürün ba lang c MÖ y llar d r. Art k bu dönemde insanlar çanak çömle i ke fetmi lerdir ve bu malzeme bize Eskiça lar n tan t lmas nda en büyük rolü oynam t r. Sonralar yeni çanak çömlek tarzlar geli mi ve basit desenlerin yerini daha ince boyanm ve kaz bezemeli seramikler alm t r. Bu dönemden sonra gelen Kalkolitik kültürün (MÖ ) en önemli özelli i madenin ke fedilmi olmas d r. Ta aletlerle birlikte az say da madeni e yalar kullan lmaya ba lanm t r. nsanlar, da larda ta ve toprakla kar k bulunan maden filizlerini yüksek bir ate le eritmi ler, elde edilen k zg n madeni, istedi i aleti elde etmek amac yla ta tan yapt kal ba dökmü lerdir. Kalkolitik dönem için bu büyük bir ba ar say lmaktad r. Bu dönemin insanlar, önceleri bak r ve kur un gibi madenleri kullanm lard r. Bak r cevheri ve bak r madeni önceleri alet ve tak larda kullan l rd. Hassuna kültürü insanlar muhtemelen hem do al hem de ergitilmi bak r kullan yorlard. Madenlerin kar t r lmas ise (örne in bak r + kalay = tunç) daha sonraki dönemde gerçekle tirilmi tir. Tunç Ça ad verilen bu dönemde çanak ve çömlek yap m nda da geli meler olmu tur. Örne in, madeni kaplar n biçimlerine bakarak çanak çömlek yap ld gözlenmi tir. Baz kaplar k rm z -siyah boyalarla bezenmi ve çok iyi ekiller verilmi tir. Çanak çömlek üzerindeki bezemelerde e ri çizgiler, bal k pulu, nokta, güne, y ld z, rozet, malta haç, hayvan ve insan motifleri görülür. Topraktan yap lm, oturan ya da çömelmi kad n heykelleri bir ana tanr ça kültünün varl n aç kça belirtmektedir. Bu küçük heykeller ematik ve oldukça da ilkeldir. Bu evrenin köylerinde ta dö eli yollar ve yollar n iki yan na dizili iki odal konutlar görülmektedir. Bu yap lar, ta bir temel üzerine çamurdan in a edilmi lerdir. Ziraat ve hayvanc l k, insanlar n ba l ca u ra lar olmu ; dokumac l k ve madencilik büyük ölçüde geli mi tir. Bu dönemin en önemli merkezleri Hassuna'n n üst tabakalar ile Samarra, Ninive ve Tel Halaf d r. Halaf, Kalkolitik kültürü temsil eder ve Hassuna ile Samarra'dan etkilenmemi çok canl bir kültürdür. MÖ dolaylar nda Kuzey Mezopotamya'da Hassuna'n n yerini Halaf kültürü alm t r. Bu kültürün kökeni kesin olarak bilinmemekle birlikte büyük bir olas l kla kuzeyden Güneydo u Anadolu'dan gelen bir halk olu turmu tur. Halaf ta yap lan kaz larda ele geçen buluntular, bu dönemde hem Anadolu, hem de Basra 18 E. Memi, a.g.e., s.132.

16 Körfezi yoluyla Hint Okyanusu k y kültürleriyle ticaret yap ld na kan t olarak kabul edilmektedir. Halaf kültürünün yay ld tüm alanda bu kültüre ait tholos ad verilen yuvarlak evlere rastlan r. Halaf kültürünün en göze çarpan di er bir özelli i de zarif desenli seramiklerdir. Halaf kültürü MÖ. 4300'lerde sona erer. Güney Mezopotamya'da yer alan Obeyd yerle mesi (Obeyd Kültürü MÖ ) Tel Halaf kültüründen daha geli mi bir Kalkolitik kültür niteli i yans t r. Halaf Kültürü'nün MÖ. 4300'lerde Mezopotamya'n n güneyinden gelen bir yay lma ile sona erdi i dü ünülür. Anavatan Güney Irak olan Obeyd kültürünün MÖ. ( ) sular nda tüm Mezopotamya'ya yay lmas yla Sümer Uygarl 'n n temelleri at lm ve o tarihten ba layarak Mezopotamya'y Yak n Do u uygarl n n merkezi yapan yeni bir dönem ba lam t r. Obeyd kültürü, Dicle ve F rat nehirleri boyunca ilerleyerek Anadolu yaylalar na ula m t r. Anadolu'daki Keban-Karakaya ve Atatürk Baraj sahalar ndaki (Elaz, Malatya ve Urfa bölgesi) höyüklerde yap lan kaz larda Obeyd seramiklerine rastlanm t r. Ayr ca Obeyd kültürünün etkisi, kuzeybat ya do ru yani Kilikya bölgesindeki Mersin-Tarsus yörelerine kadar uzanm t r. Mezopotamya'da ören yerlerinin yüzeyindeki seramik parçalar n inceleyerek belirli bir döneme ait yerle me merkezlerinin tespit edilmesi mümkündür. Ama yüzey ara t rmas sonuçlar n n de erlendirilmesinde baz sorunlar ortaya ç km t r. Örne in Hac Muhammed gibi alüvyal milin alt nda kalm merkezler de vard r. Yukar da de inilen bu dönemdeki yap ve kal nt lardan Mezopotamya'da kalabal k kentler kuruldu unu anl yoruz. Dönemin en önemli yenili i çömlekçi çark n n icad edilmesi olmu tur. Ekonomi tarihinde, tekerle in icad kadar çömlekçi çark n n da de eri büyüktür. Dikkat çeken di er bir yenilik ise yüksek mabedlerdir. Kentlerdeki bu an tsal tap naklar, kültür de i iminin önemli belgeleri say lmaktad r. Zikkuratlar n kökenini olu turan bu yap lar kerpiç-tu la platformlar üzerine yap lm lard. Sümerler büyük bir ihtimalle, bu Kalkolitik dönemin sonunda Mezopotamya'ya gelmi lerdi. 19 Anadolu da Amanos geçitlerine hâkim olan bir devlet için Halep bölgesini ele geçirmek oldukça kolayd r. Bu bölgeye sahip olduktan sonra da Suriye-Filistin arazi yap s n n izin verdi i tek kara yolu M s r a aç lmaktad r. Bu yolun tehlikesini M s r da 18. Sülale Firavunlar anlam t r. Çünkü Ras- amra Ugarit e kadar M s r a hâkim olmaya çal m t r. 20 Mezopotamya n n co rafi artlar na bakarak unu da söyleyebiliriz ki, Mezopotamya da özellikle denizden uzak olan Yukar Dicle bölgesinde kurulan hemen her 19 R. Y ld r m, a.g.e., s.18, F.K nal, a.g.e., s.13,14.

17 devlet, siyasi birli ini sa lad ktan sonra Kuzey Suriye üzerinden Akdeniz e ula may gaye edinmi tir. K saca söyleyecek olursak, eskiça boyunca, Mezopotamya, M s r ve Anadolu memleketleri aras ndaki bütün ticari ve kültürel al veri ler burada, yani Kuzey Suriye de meydana gelmi tir. Gerçekten, Sümer Kahramanl k ça nda Uruk Kral G lgam, arkada Enkidu ile birlikte Humbaba devini öldürmek için Sedir ormanlar ndan olu an Amanos da lar na gitti i gibi, Akkad devletinin kurucusu Sargon da Gümü da lar denilen Toroslar a arak Anadolu da Acem Höyük (Puru handa) ehrini zapt etmi ti. 21 Mezopotamya n n, Anadolu ile ticari ili kileri, MÖ. 2. Biny l ba lar nda Eski Asur Ça nda çok hareketli bir dönemde oldu unu Kültepe kaz lar ile biliyoruz. ki memleket aras ndaki bu canl münasebetler, daha sonraki Hitit devletleri zaman nda devam etmi tir E. Memi, a.g.e., s F.K nal, a.g.e., s.14.

18 II. BÖLÜM SAMÎLER 1. SAMÎLER E A T KAYNAKLAR Eski Önasya tarihinde büyük role sahip olan Samîler; gerek dilleri, gerekse fiziki özellikleri bak m ndan bugünkü bedevilerden oldukça farkl d r. Samîler in men ei meselesi oldukça kar kt r. 23 Samîler dolikosefal (uzun kafal ) Akdeniz tipi insan gruplar na dahil olan kavimlerdendir. Bu kavimlere Samî ad n n verilmesi, Tevrat n tufandan sonra insanlar Nuh un o ullar ndan üreten gelenekle ilgilidir. 24 Buna göre Samîler, Toroslar dan veya Ararat (A r ) Da lar ndan gelmi lerdir. 25 Bunlar, zaman nda Kuzey Afrika y i gal eden Hamî rk yla yak n akrabad r. Her iki dilin kökleri aras ndaki yak n benzerlikler de buradan gelmektedir. Ancak göçler s ras nda Samîler kuzeye do ru, Hamîler ise do uya do ru göç etmi lerdir. 26 Baz bilginler de Samîlerin ana yurdu olarak Arabistan göstermi lerdir. 27 Samîler da n k bir halde ve çe itli etnik gruplarla kar m olduklar için bu gruplar aras nda saf Samî tipine rastlamak oldukça güçtür. Samî rk n saf antropolojik tipini Arap as ll tarihçilerden bn-i Haldun un Arab aribe ve Arab arba dedi i eski Araplarda aramak gerekir. Samî tipi; iri yap l, uzun yüzlü, siyah gözlü ve siyah saçl, gaga burunlu dolikosefal (uzun kafal ) bedevidir. Bunlar tarihte ilk kez Sümerler in Mezopotamya tarihi içinde medeniyetlerini olu turduklar dönemde, F rat n bat s nda, Suriye-Irak çölünde göçebe bir halde görünmü lerdir. 28 Mezopotamya da oldu u gibi, eski M s r da da Samî kavimlerini görüyoruz. 29 Samîler hakk ndaki en eski arkeolojik belge MÖ tarihlerine do ru Menes taraf ndan M s r da Thenis de kurulmu olan ilk sülalelerin ünlü firavunlar ndan Den e (MÖ.3175) ait bir palet (levha) üzerindeki tasvirdir. Uzun saçl, düz veya hafifçe gaga burunlu, dolikosefal diz çökmü bir insan gösteren bu tasvir, bir do rulu u anlatmaktad r. Yine ayn insan tipi, Thinit firavunlar ndan Smerhat n (MÖ. 3135) Sina Yar madas ndaki zaferini betimleyen bir 23 F. K nal, a.g.e., s M.. Günaltay, Türk Tarihinin lk Devirlerinden Yak n ark Elâm ve Mezopotamya, T.T.K Bas mevi, 2. Bask, Ankara-1987, s F. K nal, a.g.e., s Arif Müfit Mansel, Eski Do u ve Ege Tarihinin Ana Hatlar, stanbul-1945, s F. K nal, a.g.e., s M..Günaltay, a.g.e., s F. K nal, a.g.e., s.16.

19 kabartmada görülmektedir. Her iki tasvirin de Arap Yar madas ndan ilk defa Sina bölgesine do ru ç km olan Samî kabilelere ait olduklar kabul edilmektedir. M s r vesikalar, MÖ. 4. Bin de Samî dedi imiz bu tip kabilelerin Sina Yar madas bölgesinde göründüklerini bildikleri gibi, Sümerler e ait belgelerde de bu tip insanlar n yine ayn tarihlerde F rat nehrinin bat k y lar nda, Irak ve Suriye aras ndaki çölde görünmeye ba lad klar n göstermektedir SAMÎLER N ANA YURDU Daha önce de belirtti imiz gibi Samîler in men ei meselesi oldukça kar kt r. Bugüne kadar pek çok görü ileri sürülmü tür. Günümüzde arkeolojinin vermi oldu u veriler ve tarih ara t rmalar sonunda, farkl isimlerle an lan Samî kavimler, de i ik zamanlarda ve genellikle göçebe bir halde Arabistan Yar madas ndan gelerek Mezopotamya ve Suriye de ya ayan kavimlerle kar la t ktan sonra yüksek bir uygarl k meydana getirmi lerdir. Kuzey Suriye ve Filistin de son zamanlarda yap lan kaz lar neticesine göre Samîler, Mezopotamya ya do rudan do ruya çöl üzerinden gelmemi tir. Önce Filistin ve Suriye deki da l k bölgeleri takip ederek kuzeye, Münbit Hilal denilen Habur Nehri yataklar na gelmi lerdir. Buradan F rat su yolu ile Mari (Tel-Hariri) üzerinden Babilonya ya vard klar tahmin edilmektedir. 31 Ba ta Akkadça ve Arapça olmak üzere eski ve yeni Samî dillerdeki Orta Asya lehçelerine ait, ancak Samîle tirilmi, say s z kelimenin bu dillere giri i k smen bu kar ma döneminde olmu, k smen de Sümer bölgesinden Arabistan içlerine göç etmeye mecbur kalan ve buralara yerle erek Samîle en Orta Asyal boylar n ana dillerinden kalm t r. 32 Samî kavimlerin konu tuklar diller, büyük lehçe farklar na ra men, dilbilgisi kurallar aç s ndan ayn d r. Bu dillerde sadas z harfler büyük rol oynarlar. Kelimelerin kökü daima üç ünsüzden ibarettir. Bunlar hiçbir zaman de i mez. Ön ve son ekler ile belirli kal plara girerler. Samî lehçeler kendi aralar nda çok büyük farklar gösterir. Bunlar Do u Samîleri ve Bat Samîleri olarak iki büyük gruba ayr l rlar. Do u Samîleri nin en eski temsilcisi Akkadlar d r. 33 Bu bilgiler nda Samî kavimlerin dilleri aras ndaki kar la t rma sonucu, ba lang çta yüksek bir kültüre sahip olmad klar n görmekteyiz. Aksine daha önceleri oldukça 30 M..Günaltay, a.g.e., s.282, F. K nal, a.g.e., s M..Günaltay, a.g.e., s F. K nal, a.g.e., s.16.

20 ilkel bir göçebe hayat ya amakta idiler. Yüksek kültüre i aret eden kavramlar, Samîler in Mezopotamya ve Suriye nin medeni unsurlar ile kar p kayna t klar devirlere aittir. Tüm bunlar Samî kavimlerin dili, dini, siyasi ya amlar ve medeniyetleri göz önüne al nd nda bunlar n asl nda bir çöl halk olduklar n göstermektedir. Ba ka bir görü e göre Samîler in kökeni Suriye-Filistin bölgesinde aranmaktad r. 34 Fakat bu görü bilim adamlar taraf ndan pek kabul görmemi tir. Son y llarda Mezopotamya ve Suriye de yap lan ara t rmalar, Samîler in buralarda görünü lerinin tarihi devirlerde oldu unu ortaya koymu tur. Zaman nda bilim adamlar farkl farkl yerleri Samîler in ana yurdu olarak kabul etmi lerdir. Bunlardan Hall, Samîler in ana yurdunu Suriye de, T. Lagrange Mezopotamya da aram t r. Hatta Samîler in kökenini Orta Asya ya kadar götürenler de olmu tur. Bulunan arkeolojik belgeler ve yap lan tarih ara t rmalar sonucunda saf Samî tipinin Arabistan da bulundu unu kesin olarak belirten Winckler in yay n ndan sonra Arabistan n Samîler in ana yurdu oldu u hemen hemen tüm bilim adamlar taraf ndan kabul görmü tür. Arabistan dan önce Mezopotamya ya ta an Samî dalgas Suriye ve Filistin de ancak MÖ y llar na do ru görülmü tür. Bölgede ilk görünen Samîler sonralar Mezopotamya da I.Babil mparatorlu u nu kurmu olan Amurrular d r. Bat Sâmileri olarak da adland r lan Amurrular, Sümer (Sinear) kültürünün etkisinde bulunan bölgede, güneyden gelen yeni göçlerle ço alm lard r. Bununla birlikte, medeniyet bak m ndan da ilerlemeye ba lam, yerli halk ile kar p kayna m lard r. 35 Biz de, Samîler in ana vatanlar n n Suriye, Filistin ve Mezopotamya de il, Arabistan oldu u kanaatindeyiz. 3.SAMÎ GÖÇLER NE GENEL BAKI Arap Yar madas ndaki kurakl k dönemi ba lad ktan bir müddet sonra rmaklar kurumu, iklim de i mi, toprak çorakla m, hayat artlar her geçen gün güçle mi tir. Gittikçe çölle en Arabistan art k, eski devirlerde her geçen gün artan nüfusu besleyemez hale gelmi tir. Kurakl k ve bunun neticesi olan k tl k yüzünden, MÖ. 4. Biny l n sonlar ndan ba layarak Arabistan Yar madas n n merkezinden çevresine do ru çe itli göç hareketleri görülmeye ba lam t r. Bu göçlerden güneybat ya do ru olanlar Babülmendep üzerinden Afrika ya geçerek, K z ldeniz in bat sahilindeki Habe liler i do urmu tur M..Günaltay, a.g.e., s M..Günaltay, Yak n ark III Suriye-Filistin, T.T.K Bas mevi, 2. Bask, Ankara-1987, s.34, M..Günaltay, Yak n ark Elam ve Mezopotamya, s.285

21 Eski Mezopotamya tarihinde üç büyük Samî Göçü olmu tur. En güçlü ve devaml göç dalgas kuzeye do ru olmu tur. Kuzeye do ru gerçekle en ilk göç hareketleri tarihte derin izler b rakm t r. Birinci büyük Samî Göçü, M.Ö lerde meydana geldi i tahmin edilen Akkadlar n göçüdür. 37 Akkadlar, bölgeye daha önceden yerle mi ve Ön Sümerler anlam na gelen Presümerienler ile Sümerler in kar p kayna mas ndan olu mu bir kavimdir. Askeri ve siyasi birlikten mahrum olan bu bedevi kabileler Sümerler in düzenli ordular kar s nda fazla direnemeyerek, F rat boylar na yerle mi lerdir. 38 Akkadlar, Sümer sitelerine ancak i çi ve ücretli asker olarak girebildiler. Bunun neticesinde Samîler, her geçen gün ço ald lar. Sümerler in medeniyetlerini ve sava usullerini ö rendiler. En sonunda iyice kan kaybeden Sümerler e kar isyan ederek Mezopotamya n n yukar bölümünü yani sonradan Akkad ad n alan bölgeyi Sümerler den ald lar. Samîler in bu ilk göç hareketi, Dicle ve F rat nehirlerinin birbirine en çok yakla t yerde Ba dat civar nda Ki ehrine yerle meleriyle sonuçland. 39 Bundan sonra Akkad bölgesi çölden akan Sami dalgalar ile dolmaya ba lad. Fakat, MÖ y llar na do ru Elamlar n Kalde yi istilâ etmeleri, bu bölgede olan Samî kabilelerden bir bölümünün kuzeye do ru çekilmelerine neden oldu. Bunlar, o zamanlar Subartu olarak adland r lan Yukar Mezopotamya ya yay ld lar. Bu bölgelerde Orta Asya l Subaru boylar ile kar la t lar. Subarular a ait Asur, Ninova gibi sitelere yerle meye ba lad lar. Samî kabileler ve Orta Asyal Subaru boylar n n kar mas yla tarihte Asurlular denilen kavim do du. Ön Asurlular denilen bu kavim MÖ y llar na do ru Yukar Dicle ve Zap Nehri bölgesine kadar uzanm bulunuyorlard. 40 MÖ. 3. Biny l n sonlar ile 2. Biny l n ba lar nda meydana gelen ikinci Samî göçü ise Sümerler in bat l anlam na gelen MAR.TU LAR dedi i Amurru göçlerdir. 41 Amurrular, braniler ve Fenikeliler gibi, Samî dillerin do u lehçesini konu uyorlard. Bu nedenle baz bilginler Amurrular u Do u Kenanl lar olarak da adland rm lard r. 42 Amurrular Tevrat ta ise Amoritler olarak geçer F. K nal, a.g.e., s M..Günaltay, a.g.e., s F. K nal, a.g.e., s M..Günaltay, a.g.e., s.287, Ekrem Memi, Genel Tarih, Tablet Yay nlar, s F. K nal, a.g.e., s Arif Müfit Mansel, a.g.e., s.7.

22 Üçüncü büyük Samî göçü, Ege göçlerinin meydana getirmi oldu u kar kl klardan yararlanarak, aral ks z bir s z nt halinde as rlarca devam eden Arami kabilelerinin göçleridir. 44 Asur krallar n n, Aramiler e kar yapm olduklar amans z sava alar sebebi ile Aramiler, Yukar Dicle bölgesine, yani Asur a sokulamam lard r. 45 Öte yandan Asur Devleti, geli imini yava ve devaml ad mlarla yapamam, de i ik zamanlarda ilerlemelere ve tekrar gerilemelere maruz kalm t r. Aramiler Asurlular a sokulamam larsa da Aramiler den Bit-Zamani kabilesi do uda Diyarbak r civar na, Bit-Adini kabilesi F rat Nehri nin büyük k vr m içerisine, Bit-Agusi kabilesi F rat ile Karasu aras na, Bit-Gabbar kabilesi Gaziantep civar na, Bit-Bruta kabilesi ise Kayseri civar na kadar ilerlemi lerdi. 46 Aramiler özellikle Kuzey Mezopotamya da Guzana (Tel Halaf) Til-Barsib (Tel- Ahmar), Orontos (Asi Nehri) civar ndaki Hamat ve özellikle D m k ( am) gibi pek çok önemli ehir devletleri meydana getirmi lerdir. Daha sonra da, aralar nda birle erek Asur istilas na kar sürekli mücadele etmi lerdir SAMÎ KAV MLER VE SAMÎLE M KAV MLER Son zamanlarda gerçekle tirilen arkeolojik ara t rmalar ve buluntulardan önce, tarihi otoritelere hâkim olan Tevrat an anesine göre, ran eteklerinden Filistin ve Sina bölgesi ve Suriye nin kuzeyine kadar uzanan saha ile Arap Yar madas nda ve Habe istan daki kavimler genellikle Samî say l yorlard. Genel olarak kabul edilen bu esasa göre, eski kavimlerden ba ta Akkadlar ve Asurlular (k smen) olmak üzere Amurrular, Kalde'liler (Geldaniler), Aramiler, Fenikeliler, Kenaniler, braniler ile Arabistan kabileleri Samî say lmaktad r. Ancak bu kavimler Samî tipten farkl fiziksel özelikler ta maktad r. Oysa, saf Samî tipin fiziksel özellikleri dikkate al nd zaman, eski kavimlerden sadece Sinear'da I. Babil Devleti ni kurmu olan Amurrular n tipinin saf Samî tipe uygun oldu u görünmektedir. Çünkü bunlar n da geni omuzlu, gaga burunlu, siyah gözlü ve siyah saçl, iri yar dolikosefal insanlar olduklar anla lmaktad r. Meselâ Samî say lan Fenikelilere ait mezarlarda bulunan kafataslar n n brakisefal (yuvarlak kafal ) olduklar görülmü tür. Suriye de ya ayan ve yine eskiden beri Samî say lan Aramîler in de Samî tipin temsilcisi olan Arap bedevisi tipinde olmad klar ortaya ç km t r. 44 Ekrem Memi, Eskiça Türkiye Tarihi, Çizgi Kitabevi, 5. Bask, Eylül-2003, Konya, s F. K nal, a.g.e., s Ekrem Memi, a.g.e., s F. K nal, a.g.e., s.19.

23 Aramîler, geni brakisefal kafalar, burnun kemerli ini iyice gösterecek ekilde bas k ve arkaya yat k al nlar ile Samî tiplerden ayr l yorlard. Daha sonraki dönemlere ait M s r abideleri ile Asurlular dan kalan ve Aramiler i tasvir eden kabartmalarda (II.Salmanasar dikili ta gibi) bu yüz tipi oldukça belli olmaktad r. braniler e ait buluntularda brakisefal kafalara daha çok rastlanmaktad r. Yine son ara t rmalara göre, Samî gruplara verilen Asurlular n da köken olarak Samîlerden önce Asur iline hâkim olan ve Asur ehrini kuran Orta Asyal Subariler ile Samîler in kar mas ndan olu an melez bir kavim olduklar tespit edilmi tir. Tüm bu ara t rmalar göstermi tir ki, Samîler den önce Arabistan d ndaki Ön Asya ya Orta Asya dan gelen birtak m boylar yerle mi tir. Bu dönemlerde Irak ta, Suriye ve Filistin de, Anadolu da görülen boylardan hiçbiri Sami rka mensup de ildi. MÖ. 3. Biny l n ba lar nda ise Samîler buralarda, daha önce veya daha sonra gelmi olan di er etnik gruplarla beraber bulunmu lard r. Kökenleri Ana Türk yurduna, yani Orta Asya ya dayanan bu etnik gruplar, ba lang çta yüksek kültürleri, rki özellikleri ve kabiliyetlerinin sonucu, bu insan toplulu unun giri imci unsurunu te kil ediyorlard. Fakat bu giri ken ve çal kan unsurlar, Arap Yar madas ndan sürekli akan göç dalgalar içinde yava yava bir taraftan kalabal te kil eden Samîler in dilini alm, di er taraftan da kendi dillerine ait kelimeleri Samî lehçeye göre telâffuza ba lam, sonunda ana dilleri de kaybolmu tur. Bundan dolay d r ki, eski kavimlerden fiziksel özellikleri bak m ndan saf Samî tipine uymayanlar, Samîle mi kavimler olarak adland r lm lard r SAMÎLER N S NEAR I ST LASI 3. Biny l n ba lar nda Arabistan çöllerinden ta an Samî dalgalar F rat boylar na dayand nda, Sinear'da yüksek bir kültüre sahip olan Sümerler ya yordu. nsan n i tah n kabartan verimli topraklar, güzel meyve ve hurma bahçeleri, geni meralar, zengin sanat eserleri ve tap naklar nda toplanan hazineleriyle Sümerler Arap Yar madas n n çölleri ile ran' n yüksek kayal klar aras nda, etraf ndaki barbar kabilelerin srarla ele geçirmek istedikleri zengin bir bölgeyi olu turuyordu. Dönemin di er toplumlar na göre oldukça ileri düzeyde bir kültüre sahip olan Sümerler, çivi yaz s ekline soktuklar piktograf k bir yaz y kullan yorlard. Ancak Sümer siteleri aras ndaki anla mazl klar Sinear'a girmek için f rsat 48 M..Günaltay, a.g.e., s.289,290.

24 bekleyen dü manlar na ümit veriyordu. Rakip Patesiler den her biri rakibine kar galip gelmek için F rat boylar na dolmu olan bedevi Samîler den ayl kl asker al yordu. Samîler böylelikle Sinear'a sokulmaya yol bulunca orada yerle mek ve ço almak için her f rsattan yararlanmaya ba lad lar. Tarlalarda, ba ve bahçelerde çal mak üzere Sinear ehirlerine girdiler. Her geçen gün ço ald lar. Sonunda MÖ. 4. Biny l n sonu, 3. Biny l n ba lar na do ru Sinear'in kuzey taraf ndaki Samîler bu bölgede kuvvetli bir varl k gösterecek kadar ço alm lard. Merkezleri, F rat' n alçak bölgeye girdi i ve Dicle'ye do ru ilk büyük kollar n gönderdi i sahayd. Bugün Ebu-Habba denilen Sippar bu bölgede bulunuyordu. Güney Sümer sitelerinden Laga Patesisi Eannatum'un MÖ tarihlerine do ru Kuzey Ki Kral Al-Zu ile Ka (Opis) Kral Zuga'y yenmesi, Samîler in yo un olarak bulunduklar bölgedeki Sümer kuvvetlerinin sonu demekti. Eannatum'un halefleri de Laga ' n sindirici gücünü devam ettirecek bir lider ç karamad lar. Bundan yararlanan Samîler, Ki ve Ke sitelerinde hâkimiyeti ellerine ald lar. 3. Biny l n ba lar na do ru Sinear' n kuzey bölgesinde milli bir varl k te kil eden Samîler, bu sayede siyasi bir güç de kazanm oluyorlard. Art k Sinear'da dilleri ve tipleri birbirlerinden tamamen farkl ve mücadele halinde iki grup bulunuyordu. Bunlardan ikinci grubu olu turan Samîler, içine girdikleri Sümer medeniyetini, Sümer yaz s n, Sümer sanat n ö renmi ve Sümerler kadar uygarla m lard. Eannatum'un haleflerinden Urukagina, Laga ' n sars lan gücünü yükseltmek için çok çaba sarf etti. Din temsilcilerinin ve memurlar n halka kar yapt klar haks zl klar n önüne geçmek, bozuk idareyi düzeltmek için birtak m sosyal reformlar gerçekle tirdi. Onun sosyal reformlar kanun tabletlerinde görülür ve iki bölümde anlat l r. 49 Ancak, Urukagina'n n milli Tanr Enlil'e kar Ningirsu'yu ba Tanr olarak tan tmaya kalk mas, hem kendisinin, hem de Laga ' n huzurunu sona erdirdi. Bu arada Umma da Babu isminde bir rahibin o lu olan Lugalzaggisi, Urukagina reformundan ilham alarak, Umma kral sülalesinin dönemini ba latm ve iktidara geçmi ti. 50 (MÖ. 2375) Laga ' n iç kar kl klar ndan faydalanarak Uruk ehrini de ele geçirmeyi ba arm t. Böylece yeterli miktarda askeri kuvvete sahip olan Lugalzaggisi Laga ', Urukagina'n n 25. idare y l nda ele geçirmi ve kral n da esir etmi tir. Lugalzaggisi'nin 25 y l süren saltanat devri, Sümer hâkimiyetinin en parlak dönemi olmu tur. Bu kral Eannatum'dan sonra Sinear' n kuzey bölgesinde büyük nüfuza sahip olan Mezopotamya'da, Sümerler devrinde, site denilen ehir-devletleri yöneten rahip-krallara verilen ad. 49 M..Günaltay, a.g.e., s F. K nal, a.g.e., s.61.

25 Samîler i buradan uzakla t rm t r. Ard ndan Ki 'de kurduklar prensli i ortadan kald rm ve ba kenti Umma'dan Uruk'a ta m t r. Lugalzaggisi taraf ndan Tanr Enlil'e sunulmu olup son dönemde Nippur'da bulunan büyük vazolar üzerindeki kitabelerden ö renildi ine göre bu dönemde Sinear'da Samîler in elinde hiçbir ehir kalmam, hepsi yine Sümerler in eline geçmi tir. Lugalzaggisi, bu üstünlü ü Sinear s n rlar n n ilerisine kadar götürmü tür. Do uda Elamlar, bat da Samîler i ve Yukar F rat bölgesindeki di er boylar hâkimiyeti alt nda toplad. S n rlar n Akdeniz k y lar na kadar geni letti. Uruk krall n, hemen hemen bütün Ön Asya'ya hâkim bir imparatorluk haline getirdi. Fakat imparatorlu un s n rlar n n çok geni alanlara yay lmas kontrolü zorla t r yordu. Bu durumdan yararlanmak isteyen ve Sinear' n yukar k sm na yerle ip medenile en Samîler, Sümerler i sürekli rahats z ediyordu. Nitekim Arabistan çöllerine kadar yay lm olan Samîler in bask lar, Lugalzaggisi ile beraber Sümer hâkimiyetinin de y k lmas ve Sümer topraklar n n Samîler taraf ndan istila edilmesi ile sonuçland M..Günaltay, a.g.e., s.292.

26 III. BÖLÜM AKKAD GÖÇLER I. AKKAD MPARATORLU U 1. AKKAD DÖNEM KAYNAKLARI Bu döneme ait belgelerin çok az bir bölümü orjinaldir. Örne in, Sargon ve Naram-Sin in zafer kitabeleri, Saripul Kaya Kitabesi, Mani tusu Obeliski gibi veya birkaç in aat kitabesi d nda, bu döneme ait tabletlerin büyük bir k sm daha sonraki dönemlerde, özellikle III. Ur, sin-larsa ve Eski Babil devirlerinde yaz lm kopyalard r. Bu kopyalar Nippur ve Ur ar ivlerinde bulunmu tur. 52 Akkadlar taraf ndan milli kahraman olarak tan nan Sargon, hakk nda birçok efsaneler anlat lan, parlak zafer halkalar meydana getirmi tir. Nippur da kopya edilmi bir metinde Sargon un 34 muharebe kazand anlat lmaktad r. 53 Bunlar aras nda önemli olaylar kaydeden kronikler, ominalar (fal metinleri) ve omina erhleri gibi belgeler vard r. 54 Örne in bir omina ya göre I. Sargon Uruk u ald ktan sonra güneydeki di er Sümer siteleri üzerine yürümü, Ur un surlar n y km, ard ndan ehri ya ma ettirmi, ayn sona u rayan Laga da zaman nda Urnina taraf ndan mabut Ninmarki ad na yapt r lm olan mabet y kt r lm t r. Laga n rakibi ve ayn zamanda dü man olan Umma da bu sondan kurtulamam t r. Daha sonra Sargon, Basra Körfezi k y lar na kadar inmi, zafer silah n deniz suyu ile y kam t r. Ba ka bir omina ya göre ise, Sargon Elam havalisini de istilâ etmi, Elam ve Barahsi nin ba n k rd ktan sonra Mari ve Elam adam ad verilen Ba bu Uga y esir ederek Nippur a götürmü tür. Ard ndan daha güneye inmi tir. Tilmun, yani Bahreyn Adalar n da zapt etmi tir. Bu son sefer, Sargon un oldukça mükemmel bir donanma haz rlam oldu unu göstermektedir. 55 Akkad dönemini ayd nlatan di er önemli bir belge de mitolojilerdir. Bunlardan ba ka sene isimleri, sözcükler ve co rafya metinleri (KAV 92) de tamamlay c bilgiler verir. 52 F. K nal, Eski Mezopotamya Tarihi, Ankara 1983, s M. Günaltay, Yak n ark Elam ve Mezopotamya, s. 296, F. K nal, a.g.e., s M. Günaltay, a.g.e., s. 296

27 Akkad dönemi hakk nda bizleri ayd nlatan belgelerin en önemlisi Mücadelenin Kral anlam na gelen artamhari Metinleri dir. 56 Bu belgelerde Naram-Sin in Anadolu ya yapt seferler anlat r. artamhari metinleri, biri Anadolu da Hattu a (Bo azköy) ar ivinde, ikincisi M s r da Tel el Amarna da, üçüncüsü Mezopotamya da Babil de olmak üzere üç nüsha halinde bulunmu tur. Bu nüshalardan Hattu a ar ivinde bulunan KBo III, 13 numaral metin, Hititler zaman nda (MÖ ), Akkadça orjinalinden Hititçe ye tercüme edilmi tir. artamhari metinleri, Anadolu kökenli olmamakla beraber Anadolu hakk nda bizleri ayd nlatan en eski yaz l vesikad r. 57 Ba ka bir metinde (KAV 92) ise Sargon un hâkim oldu u memleketleri gösteren o zamanki bilgilere göre bir dünya haritas çizilmi tir. Tabletin arka yüzünde de bu memleketler hakk nda bilgi verilmi tir. Son zamanlarda Elam belgelerinin yay mlanmas ile Naram-Sin in Awan sülalesinden Hita ile yapm oldu u anla ma aç klanm t r. Bunun d nda Naram-Sin e ait bir Naru (stel) metninin de Bo azköy ve Sultantepe de birer kopyalar ele geçmi tir. Bu metinler d nda, Tel Brak kaz lar, Nuzi (Kerkük civar ndaki Yorgantepe) ve bilhassa Mari (Tel Hariri) kaz lar, Akkad krallar n n Habur, Orta F rat ve Yukar Dicle bölgesindeki faaliyetlerinin arkeolojik delillerini ortaya koymu tur. Bunun yan nda K br s adas nda, üzerinde Tanr Naram-sin in kölesi Mar- tar yaz l bir silindir mühür ile Uruk ta üzerinde Sargon un k z Enheduanna n n ad n n yaz l oldu u bir vak f hediyesi vard r SÜMERLER VE AKKADLAR Eskiden beri Sami kavimlerden biri olarak gösterilen Akkadlar, gerçekte tam anlam yla Samî bir kavim de ildir. Bu mparatorluk, Sinear n ilk sekenesi olan Ön Sümer ve Sümerler le sonralar buralara gelen Samîler in kar p kayna mas ndan meydana gelmi melez bir rkt r. MÖ lerde Akkadlar n mensup oldu u ilk Samî kavimleri Arap Yar madas ndan ç karak Mezopotamya ya gelmi lerdir. 59 Fakat MÖ lerde Sargon un liderli inde kendi kültürleriyle ortaya ç karak, Mezopotamya ya hâkim olmu lard r. Sümer Kral Listesi nden anla ld na göre, Kral Sargon Agade (Akkad) 56 F. K nal, a.g.e., s E. Memi, Tarih boyunca Ortado u-anadolu li kileri 58 F. K nal, a.g.e., s R. Y ld r m, Öaasya Tarih ve Uygarl klar, zmir-1996, s. 29.

28 kentini kurduktan sonra, Basra Körfezi ile Nippur aras ndaki Sümer kentlerinden Ur, Uruk, Laga, Umma ve Larsa y ele geçirdi. Ki Krall n da ortadan kald rd ktan sonra 60 Mezopotamya da Sümer idaresi son buldu. Bundan sonra Sümerler, Akkadlar n kurduklar devletin idaresinde ya am lard r. Akkad bölgesi halk n n dili ba lang çta Sümerce idi. Buralara Samîler girmeye ba lad ktan sonra dil de Sümer ve Samî lehçelerinin bir kar m halini alm t r. Daha sonraki as rlarda çölden sürekli olarak buralara akan Samîler in yerle meleri neticesinde Sümer kelimeleri de; Samî dillerin etkisi alt nda kalm ve Samî dillere uygun kal plara sokularak Akkad dili, tamam yla Samî bir ekil alm t r. 61 Akkad kültürü Sami kültürüyle, Sümer kültürünün kayna mas ndan olu mu tur. Agade ehrinde kurulan devlet, ba lang çta bir kent devleti görünümündeyken, zaman içinde güçlenip geni leyerek güçlü bir imparatorlu a dönü türülmü tür AKKAD DEVLET N N KURULU U VE SARGON DÖNEM Daha önce de belirtti imiz üzere, Eski Mezopotamya tarihinde üç büyük Samî göç hareketi cereyan etmi tir. Bu göçlerin ilki, MÖ lerde vuku buldu u tahmin edilen Akkad Göçleridir. Bu kabilelerin gerçekle tirmi oldu u göç hareketi, Dicle ve F rat nehirlerinin birbirine en çok yakla t Do u Sinear ele geçirmeleri ve Ba dat civar ndaki Ki ehrine yerle meleriyle sonuçland. kinci büyük Samî göç hareketi ise Mezopotamya ya Sümerler in bat l anlam na MAR.TU LAR dedi i Amurrular getirmi tir. Üçüncü büyük Samî göçü de MÖ. 14. yy da ba lay p 9. yy a kadar sürekli bir s z nt halinde devam eden Arami kabilelerinin göçleridir. 63 Samî göçlerinin birinci a amas yukar da da ifade etti imiz gibi MÖ lerde gerçekle mi tir. Bugünkü Araplar n en eski atalar olarak kabul edilen Akkadlar n gelmesiyle birlikte, Mezopotamya n n gerek etnik, gerekse siyasi çehresi de i mi tir. 64 Samîler, uygar Mezopotamya toplumunun çevresinde yar göçebe bir hayat sürerek yava yava Mezopotamya ya s zm lard r E. Memi, Genel Tarih., s M. Günaltay, a.g.e., s R. Y ld r m., a.g.e., s F. K nal, a.g.e., s E. Memi, Tarih boyunca Ortado u-anadolu li kileri 65 R. Y ld r m., a.g.e., s.30

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1. GİRİŞ Odamızca, 2009 yılında 63 fuara katılan 435 üyemize 423 bin TL yurtiçi fuar teşviki ödenmiştir. Ödenen teşvik rakamı, 2008 yılına

Detaylı

Kıbrıs ın Su Sorunu ve Doğu Akdeniz in Hidrojeopolitiği

Kıbrıs ın Su Sorunu ve Doğu Akdeniz in Hidrojeopolitiği Kıbrıs ın Su Sorunu ve Doğu Akdeniz in Hidrojeopolitiği Dursun Yıldız SPD Başkanı 2 Nisan 2016 Giriş Gelişmenin ve karşı duruşun, doğuya karşı batının, kuzey kıyısına karşı güney kıyısının, Afrika ya karşı

Detaylı

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN. GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN. GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL Sözlerime gayrimenkul ve finans sektörlerinin temsilcilerini bir araya

Detaylı

Topoloji değişik ağ teknolojilerinin yapısını ve çalışma şekillerini anlamada başlangıç noktasıdır.

Topoloji değişik ağ teknolojilerinin yapısını ve çalışma şekillerini anlamada başlangıç noktasıdır. Yazıyı PDF Yapan : Seyhan Tekelioğlu seyhan@hotmail.com http://www.seyhan.biz Topolojiler Her bilgisayar ağı verinin sistemler arasında gelip gitmesini sağlayacak bir yola ihtiyaç duyar. Aradaki bu yol

Detaylı

OSMAN HAMDİ BEY ÜLKEMİZE MÜZECİLİK

OSMAN HAMDİ BEY ÜLKEMİZE MÜZECİLİK OSMAN HAMDİ BEY ÜLKEMİZE MÜZECİLİK 2009 8.SINIF SBS SINAV SORUSU 6. Yukarıdaki tablo 1906 yılında Osman Hamdi Bey tarafından yapılmıştır. Tablonun adı Kaplumbağa Terbiyecisi dir. Bu tabloyla ilgili aşağıdaki

Detaylı

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası 2007 NİSAN EKONOMİ Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası Türkiye ekonomisi dünyadaki konjonktürel büyüme eğilimine paralel gelişme evresini 20 çeyrektir aralıksız devam ettiriyor. Ekonominin 2006 da yüzde

Detaylı

ZAĞNOS VADİSİ KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİ

ZAĞNOS VADİSİ KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİ ADANA KENT SORUNLARI SEMPOZYUMU / 15 2008 BU BİR TMMOB YAYINIDIR TMMOB, bu makaledeki ifadelerden, fikirlerden, toplantıda çıkan sonuçlardan ve basım hatalarından sorumlu değildir. ZAĞNOS VADİSİ KENTSEL

Detaylı

ÖZET ...DEĞERLENDİRMELER...

ÖZET ...DEĞERLENDİRMELER... ÖZET Ekim ayında tüketici fiyatları yüzde 3,7 oranında artmış ve yıllık enflasyon yüzde 7, ya yükselmiştir. Bu artışın 1,3 puanı yönetilen/yönlendirilen fiyat ayarlamalarından kaynaklanmıştır. Döviz kuru

Detaylı

İNOVASYON GÖSTERGELERİ VE KAYSERİ:KARŞILAŞTIRMALI BİR ANALİZ. Prof. Dr. Hayriye ATİK 16 Haziran 2015

İNOVASYON GÖSTERGELERİ VE KAYSERİ:KARŞILAŞTIRMALI BİR ANALİZ. Prof. Dr. Hayriye ATİK 16 Haziran 2015 İNOVASYON GÖSTERGELERİ VE KAYSERİ:KARŞILAŞTIRMALI BİR ANALİZ Prof. Dr. Hayriye ATİK 16 Haziran 2015 Sunum Planı Giriş I)Literatür Uluslararası Literatür Ulusal Literatür II)Karşılaştırmalı Analiz III)

Detaylı

Fizik I (Fizik ve Ölçme) - Ders sorumlusu: Yrd.Doç.Dr.Hilmi Ku çu

Fizik I (Fizik ve Ölçme) - Ders sorumlusu: Yrd.Doç.Dr.Hilmi Ku çu Fizik I (Fizik ve Ölçme) - Ders sorumlusu: Yrd.Doç.Dr.Hilmi Ku çu Bu bölümde; Fizik ve Fizi in Yöntemleri, Fiziksel Nicelikler, Standartlar ve Birimler, Uluslararas Birim Sistemi (SI), Uzunluk, Kütle ve

Detaylı

STANDARD ŞUBAT 2010 DOĞA. Fotoğraflar: Eray ÇAĞLAYAN

STANDARD ŞUBAT 2010 DOĞA. Fotoğraflar: Eray ÇAĞLAYAN DOĞA Fotoğraflar: Eray ÇAĞLAYAN 100 Çoruh Vadisi: Suya Gömülecek Miras Eray ÇAĞLAYAN Doğa Derneği Bozayı Araştırma ve Koruma Projesi Sorumlusu Çoruh Vadisi, Türkiye deki 305 Önemli Doğa Alanı ndan bir

Detaylı

HAYALi ihracatln BOYUTLARI

HAYALi ihracatln BOYUTLARI HAYALi ihracatln BOYUTLARI 103 Müslüme Bal U lkelerin ekonomi politikaları ile dış politikaları,. son yıllarda birbirinden ayrılmaz bir bütün haline gelmiştir. Tüm dünya ülkelerinin ekonomi politikalarında

Detaylı

Araştırma Notu 15/177

Araştırma Notu 15/177 Araştırma Notu 15/177 02 Mart 2015 YOKSUL İLE ZENGİN ARASINDAKİ ENFLASYON FARKI REKOR SEVİYEDE Seyfettin Gürsel *, Ayşenur Acar ** Yönetici özeti Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan enflasyon

Detaylı

SİRKÜLER. 1.5-Adi ortaklığın malları, ortaklığın iştirak halinde mülkiyet konusu varlıklarıdır.

SİRKÜLER. 1.5-Adi ortaklığın malları, ortaklığın iştirak halinde mülkiyet konusu varlıklarıdır. SAYI: 2013/03 KONU: ADİ ORTAKLIK, İŞ ORTAKLIĞI, KONSORSİYUM ANKARA,01.02.2013 SİRKÜLER Gelişen ve büyüyen ekonomilerde şirketler arasındaki ilişkiler de çok boyutlu hale gelmektedir. Bir işin yapılması

Detaylı

İZMİR TİCARET ODASI MİDİLLİ İŞ VE İNCELEME GEZİSİ 14-15 HAZİRAN 2013 DIŞ EKONOMİK İLİŞKİLER VE ULUSLARARASI ORGANİZASYONLAR MÜDÜRLÜĞÜ

İZMİR TİCARET ODASI MİDİLLİ İŞ VE İNCELEME GEZİSİ 14-15 HAZİRAN 2013 DIŞ EKONOMİK İLİŞKİLER VE ULUSLARARASI ORGANİZASYONLAR MÜDÜRLÜĞÜ İZMİR TİCARET ODASI MİDİLLİ İŞ VE İNCELEME GEZİSİ 14-15 HAZİRAN 2013 DIŞ EKONOMİK İLİŞKİLER VE ULUSLARARASI ORGANİZASYONLAR MÜDÜRLÜĞÜ Hazırlayanlar: Gündem Kont, Mine Güneş, Ahmet Toprak Dış İlişkiler

Detaylı

YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ

YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ Savaş AYBERK, Bilge ALYÜZ*, Şenay ÇETİN Kocaeli Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü, Kocaeli *İletişim kurulacak yazar bilge.alyuz@kou.edu.tr, Tel: 262

Detaylı

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog KONYA KARAMAN BÖLGESİ BOŞANMA ANALİZİ 22.07.2014 Tarihsel sürece bakıldığında kalkınma,

Detaylı

T.C. ÇANAKKALE ONSEK Z MART ÜN VERS TES

T.C. ÇANAKKALE ONSEK Z MART ÜN VERS TES T.C. ÇANAKKALE ONSEK Z MART ÜN VERS TES 1 2 Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Strateji Geli tirme Daire Ba kanl Tel: (286) 218452 Faks: (286) 218451 E-posta: strateji@comu.edu.tr http://strateji.comu.edu.tr/

Detaylı

TEŞEKKÜR Bizler anne ve babalarımıza, bize her zaman yardım eden matematik öğretmenimiz Zeliha Çetinel e, sınıf öğretmenimiz Zuhal Tek e, arkadaşımız

TEŞEKKÜR Bizler anne ve babalarımıza, bize her zaman yardım eden matematik öğretmenimiz Zeliha Çetinel e, sınıf öğretmenimiz Zuhal Tek e, arkadaşımız 1 2 TEŞEKKÜR Bizler anne ve babalarımıza, bize her zaman yardım eden matematik öğretmenimiz Zeliha Çetinel e, sınıf öğretmenimiz Zuhal Tek e, arkadaşımız Tunç Tort a ve kütüphane sorumlusu Tansu Hanım

Detaylı

YÖNETMELİK KAFKAS ÜNİVERSİTESİ ARICILIĞI GELİŞTİRME UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ

YÖNETMELİK KAFKAS ÜNİVERSİTESİ ARICILIĞI GELİŞTİRME UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ 22 Mayıs 2012 SALI Resmî Gazete Sayı : 28300 Kafkas Üniversitesinden: YÖNETMELİK KAFKAS ÜNİVERSİTESİ ARICILIĞI GELİŞTİRME UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve

Detaylı

J. MELLAART ÇATALHÖYÜK Ü BULUNCA, TARİH DEĞİŞTİ

J. MELLAART ÇATALHÖYÜK Ü BULUNCA, TARİH DEĞİŞTİ J. MELLAART ÇATALHÖYÜK Ü BULUNCA, TARİH DEĞİŞTİ J. Mellaart, M.Ö. 7000 e uzanan Çatalhöyük ü 1958 de keşfetti. Çatalhöyük, tarım yapılan ilk köylerden biri olduğu için dünya tarihi yeniden yazıldı. James

Detaylı

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ 12 NİSAN 2013-KKTC DR. VAHDETTIN ERTAŞ SERMAYE PIYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ Sayın

Detaylı

ELAZIĞ - TUNCELİ ZİYARETİ

ELAZIĞ - TUNCELİ ZİYARETİ SAYI : BİR 7-11 MAYIS 2009 ELAZIĞ - TUNCELİ ZİYARETİ Ben siyasi hayatım ve ülke sevdamla ilgili olarak tüm Türkiye yi memleketim bilirim ancak Çemişgezek benim doğup, büyüdüğüm yer. Elazığ Valisi Muammer

Detaylı

SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç

SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı; Siirt Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama

Detaylı

Bodrum da hafriyat atıkları geri kazanım tesisi hizmete başladı

Bodrum da hafriyat atıkları geri kazanım tesisi hizmete başladı Bodrum da hafriyat atıkları geri kazanım tesisi hizmete başladı Bodrum da hafriyat atıkları geri kazanım tesisi hizmete başladı Büyükşehir Belediyesi tarafından yatırımı gerçekleştirilen çevreci yatırım;

Detaylı

MAĞARA RESİMLERİ 40 BİN YIL ÖNCESİNDEN BİZE ULAŞTI

MAĞARA RESİMLERİ 40 BİN YIL ÖNCESİNDEN BİZE ULAŞTI MAĞARA RESİMLERİ 40 BİN YIL ÖNCESİNDEN BİZE ULAŞTI İlk insanlar Taş Devri boyunca, çoğu Avrupa da olan mağara resimleri yaptı. Dinsel amaçlı olduğu sanılan resimlerde, hayvan ve insan figürleri vardır.

Detaylı

Yaşam Dönemleri ve Gelişim Görevleri Havighurst'un çeşitli yaşam dönemleri için belirlediği gelişim görevleri

Yaşam Dönemleri ve Gelişim Görevleri Havighurst'un çeşitli yaşam dönemleri için belirlediği gelişim görevleri Yaşam Dönemleri ve Gelişim Görevleri Havighurst'un çeşitli yaşam dönemleri için belirlediği gelişim görevleri Gelişim psikolojisi, bireylerin yaşam boyunca geçirdiği bedensel, zihinsel, duygusal, sosyal

Detaylı

Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri

Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri Prof.Dr. Cevat NAL Selçuk Üniversitesi Mühendislik-Mimarl k Fakültesi Dekan Y.Doç.Dr. Esra YEL Fakülte Akreditasyon Koordinatörü

Detaylı

AYDIN TİCARET BORSASI

AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN COMMODITY EXCHANGE MAYIS 2015 TÜRKİYE NİN TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELERİ Ata Mahallesi Denizli Bulv. No:18 09010 AYDIN Tel: +90 256 211 50 00 +90 256 211 61 45 Faks:+90 256 211

Detaylı

DÜNYA KROM VE FERROKROM PİYASALARINDAKİ GELİŞMELER

DÜNYA KROM VE FERROKROM PİYASALARINDAKİ GELİŞMELER DÜNYA KROM VE FERROKROM PİYASALARINDAKİ GELİŞMELER Dünyada üretilen krom cevherinin % 90 ının metalurji sanayinde ferrokrom üretiminde, üretilen ferrokromun da yaklaşık % 90 ının paslanmaz çelik sektöründe

Detaylı

DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, 2012. Hazırlayanlar. Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi

DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, 2012. Hazırlayanlar. Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, 2012 Hazırlayanlar Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi Laura D. Tyson, Kaliforniya Berkeley Üniversitesi Saadia Zahidi, Dünya Ekonomik Forumu Raporun

Detaylı

alanda yaşam kalitesi yüksek bir dünya kenti yapmaktır.

alanda yaşam kalitesi yüksek bir dünya kenti yapmaktır. İzmir Valisi Mustafa TOPRAK Amacımız; İzmir i her alanda yaşam kalitesi yüksek bir dünya kenti yapmaktır. Röportaj: İdarecinin Sesi İDARECİNİN SESİ: Sayın Valim, yaklaşık iki yıldır İzmir de görev yapıyorsunuz.

Detaylı

2015 Ekim ENFLASYON RAKAMLARI 3 Kasım 2015

2015 Ekim ENFLASYON RAKAMLARI 3 Kasım 2015 2015 Ekim ENFLASYON RAKAMLARI 3 Kasım 2015 2015 Ekim Ayı Tüketici Fiyat Endeksi ne (TÜFE) ilişkin veriler İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 3 Kasım 2015 tarihinde yayımlandı. TÜİK tarafından aylık yayımlanan

Detaylı

Umman Tarihinin Dönüm Noktalar

Umman Tarihinin Dönüm Noktalar Umman Ülke ad : Umman Sultanl Eski ad : Maskat ve Umman Yüzölçümü: 212.460 km. Sahil fleridi: 2.092 km. Resmî Dili: Arapça ( ngilizce, Baluchi, Urdu) Din: Müslümanl k, Hinduizm Nüfus: 2.622.198 (Temmuz

Detaylı

Ara Dönem Faaliyet Raporu MART 2014

Ara Dönem Faaliyet Raporu MART 2014 MART 2014 Raporun Ait Olduğu Dönem : 01.01.2014 31.03.2014 Bankanın Ticaret Ünvanı : TAIB YatırımBank A.Ş. Genel Müdürlük Adresi : Yüzbaşı Kaya Aldoğan Sokak Aksoy İş Merkezi No. 7 Kat 3 Zincirlikuyu,

Detaylı

Devleti Yönetecek Güç Sandıktan Çıkan İradedir

Devleti Yönetecek Güç Sandıktan Çıkan İradedir Devleti Yönetecek Güç Sandıktan Çıkan İradedir Devleti Yönetecek Güç Sandıktan Çıkan İradedir Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası (KMTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Karaküçük: Devleti Yönetecek Güç

Detaylı

TÜBİTAK BİDEB YİBO ÖĞRETMENLERİ

TÜBİTAK BİDEB YİBO ÖĞRETMENLERİ TÜBİTAK BİDEB YİBO ÖĞRETMENLERİ ( FEN ve TEKNOLOJİ FİZİK, KİMYA, BİYOLOJİ ve MATEMATİK ) PROJE DANIŞMANLIĞI EĞİTİMİ ÇALIŞTAYLARI YİBO 5 ( Çalıştay 2011 ) TÜSSİDE / GEBZE 30 Ocak 06 Şubat 2011 GRUP BEN

Detaylı

URLA-KARABURUN-ÇEŞME YARIMADALARI

URLA-KARABURUN-ÇEŞME YARIMADALARI URLA-KARABURUN-ÇEŞME YARIMADALARI URLA-KARABURUN-ÇEŞME YARIMADALARI Urla-Karaburun-Çeşme yarımadası, Bozdağların sona erdiği Kemalpaşa (Nif) Dağı batısındaki kuzey-güney doğrultulu Menderes Ovası (Cuma

Detaylı

DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1

DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 TÜRK MİTOLOJİSİNDE ÖNEMLİ RENKLER DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 RENKLER Türk mitolojisinde renklerin sembolik anlamları ilk olarak batılı Türkologların dikkatini çekmiş ve çalışmalarında bu hususa işaret etmişlerdir.

Detaylı

BÖLÜM ON TÜRKİYE DE DEPREMSELLİK

BÖLÜM ON TÜRKİYE DE DEPREMSELLİK BÖLÜM ON TÜRKİYE DE DEPREMSELLİK 10.1 TÜRKİYE DE DEPREMSELLİK Alp-Himalaya deprem kuşağında yer alan ülkemizde olan depremler, Atlantik Okyanus ortası sırtının iki tarafa doğru yayılmasına bağlı olarak

Detaylı

2016 Ocak ENFLASYON RAKAMLARI 3 Şubat 2016

2016 Ocak ENFLASYON RAKAMLARI 3 Şubat 2016 2016 Ocak ENFLASYON RAKAMLARI 3 Şubat 2016 Ocak 2016 Tüketici Fiyat Endeksi ne(tüfe) ilişkin veriler Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 3 Şubat 2016 tarihinde yayımlandı. TÜİK tarafından aylık

Detaylı

Cümlede Anlam İlişkileri

Cümlede Anlam İlişkileri Cümlede Anlam İlişkileri Cümlede anlam ilişkileri kpss Türkçe konuları arasında önemli bir yer kaplamaktadır. Cümlede anlam ilişkilerine geçmeden önce cümlenin tanımını yapalım. Cümle, yargı bildiren,

Detaylı

Dünyaya barış ve refah taşıyor, zorlukları azimle aşıyoruz

Dünyaya barış ve refah taşıyor, zorlukları azimle aşıyoruz Dünyaya barış ve refah taşıyor, zorlukları azimle aşıyoruz Rakamlarla Sektörümüz: 3 kıtadan 77 ülkeye doğrudan hizmet götüren, Toplam Yatırımı 5 Milyar Doları aşan, Yan sektörleri ile birlikte yaklaşık

Detaylı

Rekabet Kurumu Başkanlığından, REKABET KURULU KARARI

Rekabet Kurumu Başkanlığından, REKABET KURULU KARARI Rekabet Kurumu Başkanlığından, REKABET KURULU KARARI Dosya Sayısı : 2015-1-69 (Önaraştırma) Karar Sayısı : 16-02/30-9 Karar Tarihi : 14.01.2016 A. TOPLANTIYA KATILAN ÜYELER Başkan Üyeler : Prof. Dr. Ömer

Detaylı

HAM PUAN: Üniversite Sınavlarına giren adayların sadece netler üzerinden hesaplanan puanlarına hem puan denir.

HAM PUAN: Üniversite Sınavlarına giren adayların sadece netler üzerinden hesaplanan puanlarına hem puan denir. YGS / LYS SÖZLÜĞÜ OBP (ORTA ÖĞRETİM BAŞARI PUANI): Öğrencinin diploma notunun diğer öğrencilerin diploma notlarına oranıdır. En az 100 en çok 500 puan arasında değişen bu değer, öğrencinin başarısı okulun

Detaylı

Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor!

Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor! Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor! Dursun YILDIZ topraksuenerji 21 Ocak 2013 ABD Petrol İhracatçısı Olacak. Taşlar Yerinden Oynar mı? 1973 deki petrol krizi alternatif enerji arayışlarını arttırdı.

Detaylı

Endüstri Mühendisliğine Giriş. Jane M. Fraser. Bölüm 2. Sık sık duyacağınız büyük fikirler

Endüstri Mühendisliğine Giriş. Jane M. Fraser. Bölüm 2. Sık sık duyacağınız büyük fikirler Endüstri Mühendisliğine Giriş Jane M. Fraser Bölüm 2 Sık sık duyacağınız büyük fikirler Bu kitabı okurken, büyük olasılıkla öğreneceğiniz şeylere hayret edecek ve varolan bilgileriniz ve belirli yeni becerilerle

Detaylı

ORTAÖĞRETİM. Öğretmenin. Ders Notları

ORTAÖĞRETİM. Öğretmenin. Ders Notları ORTAÖĞRETİM TARİH Öğretmenin Ders Notları II ORTAÖĞRETİM 9. SINIF TARİH (Öğretmenin Ders Notları) EDİTÖR Turgut MEŞE YAZAR Faruk KARA Bütün hakları Editör Yayınevine aittir. Yayıncının izni olmaksızın

Detaylı

Danışma Kurulu Tüzüğü

Danışma Kurulu Tüzüğü Uygulamalı Bilimler Yüksek Okulu Otel Yöneticiliği Bölümü Danışma Kurulu Tüzüğü MADDE I Bölüm 1.1. GİRİŞ 1.1.1. AD Danışma Kurulu nun adı, Özyeğin Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Yüksek Okulu ve Otel

Detaylı

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9 BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9 Attila Hancıoğlu ve İlknur Yüksel Alyanak Sağlık programlarının izlenmesi, değerlendirilmesi ve ileriye yönelik politikaların belirlenmesi açısından neonatal, post-neonatal

Detaylı

BODRUM'A LELEG YOLU YAPILIYOR

BODRUM'A LELEG YOLU YAPILIYOR BODRUM'A LELEG YOLU YAPILIYOR BODTO Turizm Altyapı Projelerine Devam Ediyor Bodrum Ticaret Odası nın, 2014-2017 Stratejik Planı amaç ve hedefleri kapsamında, Bodrum da turizm sezonunun uzatılması, sektörün

Detaylı

ENFLASYON ORANLARI 03.07.2014

ENFLASYON ORANLARI 03.07.2014 ENFLASYON ORANLARI 03.07.2014 TÜFE Mayıs ayında aylık %0,31 yükselişle ile ortalama piyasa beklentisinin (-%0,10) bir miktar üzerinde geldi. Yıllık olarak ise 12 aylık TÜFE %9,16 olarak gerçekleşti (Beklenti:

Detaylı

Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı. ALES / Đlkbahar / Sayısal II / 22 Nisan 2007. Matematik Soruları ve Çözümleri

Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı. ALES / Đlkbahar / Sayısal II / 22 Nisan 2007. Matematik Soruları ve Çözümleri Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı ALES / Đlkbahar / Sayısal II / Nisan 007 Matematik Soruları ve Çözümleri 1. 3,15 sayısının aşağıdaki sayılardan hangisiyle çarpımının sonucu bir tam

Detaylı

-Bursa nın ciroları itibariyle büyük firmalarını belirlemek amacıyla düzenlenen bu çalışma onikinci kez gerçekleştirilmiştir.

-Bursa nın ciroları itibariyle büyük firmalarını belirlemek amacıyla düzenlenen bu çalışma onikinci kez gerçekleştirilmiştir. Bursa nın 25 Büyük Firması Araştırması; -Bursa nın ciroları itibariyle büyük firmalarını belirlemek amacıyla düzenlenen bu çalışma onikinci kez gerçekleştirilmiştir. -Bu çalışma Bursa il genelinde yapılmış,

Detaylı

KAMU PERSONELİ SEÇME SINAVI KPSS. GENEL KÜLTÜR ve GENEL YETENEK

KAMU PERSONELİ SEÇME SINAVI KPSS. GENEL KÜLTÜR ve GENEL YETENEK KAMU PERSONELİ SEÇME SINAVI KPSS GENEL KÜLTÜR ve GENEL YETENEK KPSS Sınavına hazırlık dosyalarımız son 3 yılda yapılan sınavlarda çıkmış sorular baz alınarak hazırlanmıştır. İtinalı çalışmalarımıza rağmen

Detaylı

S V L TOPLUM, YEREL YÖNET MLER VE GENÇL K AB ÜYEL YOLUNDA" S V L TOPLUMLA D YALOG TOPLANTISI 4 SONUÇ B LD RGES 11 ARALIK 2010, STANBUL

S V L TOPLUM, YEREL YÖNET MLER VE GENÇL K AB ÜYEL YOLUNDA S V L TOPLUMLA D YALOG TOPLANTISI 4 SONUÇ B LD RGES 11 ARALIK 2010, STANBUL S V L TOPLUM, YEREL YÖNET MLER VE GENÇL K AB ÜYEL YOLUNDA" S V L TOPLUMLA D YALOG TOPLANTISI 4 SONUÇ B LD RGES 11 ARALIK 2010, STANBUL "Sivil Toplum, Yerel Yönetimler ve Gençlik AB Üyeli i Yolunda Sivil

Detaylı

Dünya Hububat Pazarında Neredeyiz?

Dünya Hububat Pazarında Neredeyiz? Dünya Hububat Pazarında Neredeyiz? Şebnem BORAN 1.Dünya Hububat Pazarı Günümüzde dünyanın stratejik ürün grubunu oluşturan hububat pazarında önemli gelişmeler yaşanıyor. Dünya toplam hububat üretimine

Detaylı

ELEKTRİK PİYASALARI 2015 YILI VERİLERİ PİYASA OPERASYONLARI DİREKTÖRLÜĞÜ

ELEKTRİK PİYASALARI 2015 YILI VERİLERİ PİYASA OPERASYONLARI DİREKTÖRLÜĞÜ ELEKTRİK PİYASALARI 2015 YILI VERİLERİ PİYASA OPERASYONLARI DİREKTÖRLÜĞÜ 1 GENEL MÜDÜR SUNUŞU; Gündelik hayatın vazgeçilmez unsuru haline gelen enerji, bireylerin yaşamında ve ülkelerin sosyo-ekonomik

Detaylı

2.000 SOSYOLOG İLE YAPILAN ANKET SONUÇLARINA DAİR DEĞERLENDİRMEMİZ. Anayasa nın 49. Maddesi :

2.000 SOSYOLOG İLE YAPILAN ANKET SONUÇLARINA DAİR DEĞERLENDİRMEMİZ. Anayasa nın 49. Maddesi : 2.000 SOSYOLOG İLE YAPILAN ANKET SONUÇLARINA DAİR DEĞERLENDİRMEMİZ Anayasa nın 49. Maddesi : A. Çalışma Hakkı ve Ödevi Çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir. Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek,

Detaylı

Tam yağlı süt ürünleri tüketen erkeklere kötü haber

Tam yağlı süt ürünleri tüketen erkeklere kötü haber Tam yağlı süt ürünleri tüketen erkeklere kötü haber Sağlıklı, güçlü kuvvetli bir erkeksiniz ama çocuğunuz olmuyorsa bu önemli sorunun sebebi yediklerinizle ilgili olabilir. Erkekler üzerinde yapılan bilimsel

Detaylı

SIRA SAYISI: 279 TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ

SIRA SAYISI: 279 TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ YASAMA DÖNEMİ YASAMA YILI 26 1 SIRA SAYISI: 279 Kişisel Verilerin Otomatik İşleme Tabi Tutulması Karşısında Bireylerin Korunması Sözleşmesine Ek Denetleyici Makamlar ve Sınıraşan

Detaylı

A N A L Z. Seçim Öncesinde Verilerle Türkiye Ekonomisi 2:

A N A L Z. Seçim Öncesinde Verilerle Türkiye Ekonomisi 2: A N A L Z Seçim Öncesinde Verilerle Türkiye Ekonomisi 2: Sektör Mücahit ÖZDEM R May s 2015 Giri Geçen haftaki çal mam zda son aç klanan reel ekonomiye ili kin göstergeleri incelemi tik. Bu hafta ülkemiz

Detaylı

KLASİK MANTIK (ARİSTO MANTIĞI)

KLASİK MANTIK (ARİSTO MANTIĞI) KLASİK MANTIK (ARİSTO MANTIĞI) A. KAVRAM Varlıkların zihindeki tasarımı kavram olarak ifade edilir. Ağaç, kuş, çiçek, insan tek tek varlıkların tasarımıyla ortaya çıkmış kavramlardır. Kavramlar genel olduklarından

Detaylı

ken Türkçe de ulaç kuran bir ektir. Bu çal ma konumuzu seçerken iki amac m z vard. Bunlardan birincisi bu konuyu seçmemize sebep olan yabanc ö

ken Türkçe de ulaç kuran bir ektir. Bu çal ma konumuzu seçerken iki amac m z vard. Bunlardan birincisi bu konuyu seçmemize sebep olan yabanc ö G R ken Türkçe de ulaç kuran bir ektir. Bu çal ma konumuzu seçerken iki amac m z vard. Bunlardan birincisi bu konuyu seçmemize sebep olan yabanc ö rencilerin Türkçe ö renirken yapt anla malardan dolay,

Detaylı

Ertesi gün hastaneden taburcu olma vakti gelmi ti. Annesi odaya gelerek Can haz rlarken, babas hastane lemlerini yap yordu. Vitaboy hastaneden ç kman

Ertesi gün hastaneden taburcu olma vakti gelmi ti. Annesi odaya gelerek Can haz rlarken, babas hastane lemlerini yap yordu. Vitaboy hastaneden ç kman TABOY HASTA Vitaboy çok kötü bir rüya görüyordu. Rüyas nda karanl k bir yerdeydi. Kimse onun sesini duymuyordu. Yata nda k vran yordu. Birden uyand. Bütün bunlar bir rüyayd. Fakat kendini çok yorgun hissediyordu.

Detaylı

FOTOĞRAF SANATI KURUMU 4. ÇAMLIDERE KÖY GEZİSİ 5 Nisan 2009

FOTOĞRAF SANATI KURUMU 4. ÇAMLIDERE KÖY GEZİSİ 5 Nisan 2009 FOTOĞRAF SANATI KURUMU 4. ÇAMLIDERE KÖY GEZİSİ 5 Nisan 2009 Hazırlayan: Sümer ÖZVATAN sumerozvatan@yahoo.com Ahmet BOZKURT önderliğinde iki araç ile yola çıktık. Bu defa rotamız Çamlıdere ilçesinin güneyi.

Detaylı

Bu konuda cevap verilecek sorular?

Bu konuda cevap verilecek sorular? MANYETİK ALAN Bu konuda cevap verilecek sorular? 1. Manyetik alan nedir? 2. Maddeler manyetik özelliklerine göre nasıl sınıflandırılır? 3. Manyetik alanın varlığı nasıl anlaşılır? 4. Mıknatısın manyetik

Detaylı

Okulumuz Bilgisayar Programcılığı Bölümü öğrencilerinden Gizem COŞKUN Çanakkale Şehitlerine adlı şiiri okudu.

Okulumuz Bilgisayar Programcılığı Bölümü öğrencilerinden Gizem COŞKUN Çanakkale Şehitlerine adlı şiiri okudu. BASIN BÜLTENİ Selçuk Üniversitesi Akören Ali Rıza Ercan Meslek Yüksekokulunda 01.04.2015 tarihinde 100. Yılında Çanakkale yi Anlamak adlı konferans düzenlendi. Şehitlerimiz anısına yapılan saygı duruşu

Detaylı

MAT223 AYRIK MATEMATİK

MAT223 AYRIK MATEMATİK MAT223 AYRIK MATEMATİK Çizgeler 7. Bölüm Emrah Akyar Anadolu Üniversitesi Fen Fakültesi Matematik Bölümü, ESKİŞEHİR 2014 2015 Öğretim Yılı Çift ve Tek Dereceler Çizgeler Çift ve Tek Dereceler Soru 51 kişinin

Detaylı

BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu

BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu 3.Klinik Farmakoloji Sempozyumu-TRABZON 24.10.2007 Klinik ilaç araştırmalarına

Detaylı

VATAN İŞLERİNDE CÜR ETKARLIKLARIM

VATAN İŞLERİNDE CÜR ETKARLIKLARIM 1 2 VATAN İŞLERİNDE CÜR ETKARLIKLARIM 3 VATAN İŞLERİNDE CÜR ETKARLIKLARIM Zağnos Kültür ve Eğitim Vakfı Genel Yayın No.10 ISBN 975 94473 6 3 Kapak tasarım: Şule İLGÜĞ - ilgug75@hotmail.com Baskı Yeri:

Detaylı

Banvit Bandırma Vitaminli Yem San. A.Ş. 01 Ocak - 30 Eylül 2009 Dönemi. Faaliyet Raporu

Banvit Bandırma Vitaminli Yem San. A.Ş. 01 Ocak - 30 Eylül 2009 Dönemi. Faaliyet Raporu 09 Banvit Bandırma Vitaminli Yem San. A.Ş. 01 Ocak - 30 Eylül 2009 Dönemi Faaliyet Raporu İçindekiler Yönetim ve Denetim Kurulu Temettü Politikası Risk Yönetim Politikaları Genel Kurul Tarihine Kadar Meydana

Detaylı

G D S 4 2013 MART. Sınıf Ders Ünite Kazanım. 9. sınıf Dil ve Anlatım Türkçenin Ses Özellikleri 1. Türkçedeki seslerin özelliklerini açıklar.

G D S 4 2013 MART. Sınıf Ders Ünite Kazanım. 9. sınıf Dil ve Anlatım Türkçenin Ses Özellikleri 1. Türkçedeki seslerin özelliklerini açıklar. G D S 4 2013 MART Sınıf Ders Ünite Kazanım 9. sınıf Dil ve Anlatım Türkçenin Ses Özellikleri 1. Türkçedeki seslerin ni açıklar. 9. sınıf Dil ve Anlatım Türkçenin Ses Özellikleri 2. Türkçedeki ses uyumlarının

Detaylı

Jeotermal Enerjiden Elektrik Enerjisi Üretimi

Jeotermal Enerjiden Elektrik Enerjisi Üretimi Jeotermal Enerjiden Elektrik Enerjisi Üretimi Ali R za VEREL EMO Denizli ube Enerji Komisyonu Üyesi ELTA Elektrik Üretim Ltd. ti. / Denizli Ege Bölgesi Enerji Forumu 1. Giri ekil 1. Jeotermal saha Bilindi

Detaylı

Ek 1. Fen Maddelerini Anlama Testi (FEMAT) Sevgili öğrenciler,

Ek 1. Fen Maddelerini Anlama Testi (FEMAT) Sevgili öğrenciler, Ek 1. Fen Maddelerini Anlama Testi (FEMAT) Sevgili öğrenciler, Bu araştırmada Fen Bilgisi sorularını anlama düzeyinizi belirlemek amaçlanmıştır. Bunun için hazırlanmış bu testte SBS de sorulmuş bazı sorular

Detaylı

KAHRAMANMARAŞ SÜTÇÜ İMAM ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL DERGİLER YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

KAHRAMANMARAŞ SÜTÇÜ İMAM ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL DERGİLER YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Senato: 2 Mart 2016 2016/06-6 KAHRAMANMARAŞ SÜTÇÜ İMAM ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL DERGİLER YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç ve Kapsam MADDE 1- Bu Yönergenin amacı, Kahramanmaraş

Detaylı

SERMAYE ġġrketlerġnde KAR DAĞITIMI VE ÖNEMĠ

SERMAYE ġġrketlerġnde KAR DAĞITIMI VE ÖNEMĠ SERMAYE ġġrketlerġnde KAR DAĞITIMI VE ÖNEMĠ Belirli amaçları gerçekleştirmek üzere gerçek veya tüzel kişiler tarafından kurulan ve belirlenen hedefe ulaşmak için, ortak ya da yöneticilerin dikkat ve özen

Detaylı

MADENCĠLĠK SEKTÖRÜNDE SU KĠRLĠLĠĞĠ KONTROLÜ YÖNETMELĠĞĠ UYGULAMALARI

MADENCĠLĠK SEKTÖRÜNDE SU KĠRLĠLĠĞĠ KONTROLÜ YÖNETMELĠĞĠ UYGULAMALARI TC. TEKĠRDAĞ VALĠLĠĞĠ Ġl Çevre ve Orman Müdürlüğü MADENCĠLĠK SEKTÖRÜNDE SU KĠRLĠLĠĞĠ KONTROLÜ YÖNETMELĠĞĠ UYGULAMALARI 12 OCAK 2011 MALKARA/TEKĠRDAĞ SU KĠRLĠLĠĞĠ: Yeryüzündeki sular, güneşin sağladığı

Detaylı

İRAN ENERJI GÖRÜNÜMÜ

İRAN ENERJI GÖRÜNÜMÜ İRAN ENERJI GÖRÜNÜMÜ HAZAR STRATEJI ENSTITÜSÜ ENERJI VE EKONOMI ARAŞTIRMALARI MERKEZI EMİN AKHUNDZADA SERAY ÖZKAN ARALIK 2014 Azerbaycan Enerji Görünümü 1İran Enerji Görünümü www.hazar.org HASEN Enerji

Detaylı

2008 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇESİ ÖN DEĞERLENDİRME NOTU

2008 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇESİ ÖN DEĞERLENDİRME NOTU 2008 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇESİ ÖN DEĞERLENDİRME NOTU I- 2008 Mali Yılı Bütçe Sonuçları: Mali Disiplin Sağlandı mı? Maliye Bakanlığı tarafından açıklanan 2008 mali yılı geçici bütçe uygulama sonuçlarına

Detaylı

Sayın Valim, Sayın Rektörlerimiz, Değerli Hocalarımız ve Öğrencilerimiz Ardahan Üniversitesi Değerli öğrenciler, YÖK Kültür Sanat Söyleşileri

Sayın Valim, Sayın Rektörlerimiz, Değerli Hocalarımız ve Öğrencilerimiz Ardahan Üniversitesi Değerli öğrenciler, YÖK Kültür Sanat Söyleşileri Sayın Valim, Sayın Rektörlerimiz, Değerli Hocalarımız ve Öğrencilerimiz Ardahan da, Ardahan Üniversitesi nde sizlerle birlikte olmaktan memnuniyetimi bildirerek sözlerime başlamak isterim. Hepinizi sevgi

Detaylı

Minti Monti. Kızak Keyfi. Kızak Bir Kış Eğlencesi KIŞIN SOKAK Yeni Yıl Kartı Hazırlayalım Kar Hakkında Neler Biliyorsun?

Minti Monti. Kızak Keyfi. Kızak Bir Kış Eğlencesi KIŞIN SOKAK Yeni Yıl Kartı Hazırlayalım Kar Hakkında Neler Biliyorsun? Minti Monti Çocuklar için eğlenceli poster dergi Ücretsizdir Kış 2014 Sayı:12 ISSN: 2146-281X Kızak Keyfi Kızak Bir Kış Eğlencesi KIŞIN SOKAK Yeni Yıl Kartı Hazırlayalım Kar Hakkında Neler Biliyorsun?

Detaylı

BAŞINI BİRAZ DAHA YUKARI KALDIR

BAŞINI BİRAZ DAHA YUKARI KALDIR BAŞINI BİRAZ DAHA YUKARI KALDIR 1 Aralık 2008 de hilal şeklini almış ay ile Venüs yıldızı birbirlerine o kadar yaklaştılar ki, tam bir Türk Bayrağı görüntüsü oluştu. Ay ve Venüs ün bu hali bana hemen Üsküp

Detaylı

T.C. BİLECİK İL GENEL MECLİSİ Araştırma ve Geliştirme Komisyonu

T.C. BİLECİK İL GENEL MECLİSİ Araştırma ve Geliştirme Komisyonu Rapor No:01 Rapor Tarihi: 10.03.2011 muz İl Genel Meclisimizin 01.03.2011 tarih ve 2011/33 sayılı kararı doğrultusunda 08-09-10 Mart 2011 tarihlerinde toplanmıştır. İdaremiz araç parkında bulunan makine

Detaylı

AB ve Uluslararas birli i ubesi

AB ve Uluslararas birli i ubesi STANBUL T CARET ODASI AB ve Uluslararas birli i ubesi ND STAN ÜLKE ETÜDÜ Mart- A.K. 1 I- ÜLKEN N KÜNYES Resmi Ad : Hindistan Cumhuriyeti Yönetim ekli : Federal Cumhuriyet Co rafi Konumu : Kuzeybat da Pakistan,

Detaylı

SAN 2009 DÖNEM 2009 YILI N SAN AYI BÜTÇE AÇI I GEÇEN YILIN AYNI AYINA GÖRE YÜZDE 12 ORANINDA B R AZALMA GÖSTEREREK 947 M LYON TL YE NM R.

SAN 2009 DÖNEM 2009 YILI N SAN AYI BÜTÇE AÇI I GEÇEN YILIN AYNI AYINA GÖRE YÜZDE 12 ORANINDA B R AZALMA GÖSTEREREK 947 M LYON TL YE NM R. SAN 2009 DÖNEM 2009 YILI N SAN AYI BÜTÇE AÇI I GEÇEN YILIN AYNI AYINA GÖRE YÜZDE 12 ORANINDA B R AZALMA GÖSTEREREK 947 M LYON TL YE NM R. 2009 YILI N SAN AYINDA BÜTÇE G DERLER GEÇEN YILIN AYNI AYINA GÖRE

Detaylı

AÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE!

AÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE! KİTPÇIK TÜRÜ T.C. MİLLÎ EĞİTİM BKNLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 8. SINIF MTEMTİK 016 8. SINIF. DÖNEM MTEMTİK DERSİ MERKEZÎ ORTK SINVI 7 NİSN 016 Saat: 10.10 dı ve Soyadı

Detaylı

MUŞ ALPARSLAN ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ

MUŞ ALPARSLAN ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ MUŞ ALPARSLAN ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı; Muş Alparslan Üniversitesi Uzaktan

Detaylı

İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ BİLGİSAYAR MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ BİLGİSAYAR SİSTEMLERİ LABORATUARI YÜZEY DOLDURMA TEKNİKLERİ

İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ BİLGİSAYAR MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ BİLGİSAYAR SİSTEMLERİ LABORATUARI YÜZEY DOLDURMA TEKNİKLERİ İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ BİLGİSAYAR MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ BİLGİSAYAR SİSTEMLERİ LABORATUARI YÜZEY DOLDURMA TEKNİKLERİ Deneyde dolu alan tarama dönüşümünün nasıl yapıldığı anlatılacaktır. Dolu alan tarama

Detaylı

İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı

İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı Ocak 15, 2013-3:55:02 Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın himayesinde kurulan ''İşte Eşitlik Platformu'' tanıtıldı. Toplumsal cinsiyete dayalı eşitsizlikle mücadele

Detaylı

MEGEP (MESLEKİ EĞİTİM VE ÖĞRETİM SİSTEMİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ PROJESİ)

MEGEP (MESLEKİ EĞİTİM VE ÖĞRETİM SİSTEMİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ PROJESİ) T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI MEGEP (MESLEKİ EĞİTİM VE ÖĞRETİM SİSTEMİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ PROJESİ) KUYUMCULUK TEKNOLOJİSİ ALANI ANKARA 2007 ÖĞRENME FAALİYETİ -24 KUYUMCULUK TEKNOLOJİSİ AMAÇ Bu faaliyette

Detaylı

KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ İŞLETMELERİ GELİŞTİRME VE DESTEKLEME İDARESİ BAŞKANLIĞI (KOSGEB) KOBİ VE GİRİŞİMCİLİK ÖDÜLLERİ UYGULAMA ESASLARI

KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ İŞLETMELERİ GELİŞTİRME VE DESTEKLEME İDARESİ BAŞKANLIĞI (KOSGEB) KOBİ VE GİRİŞİMCİLİK ÖDÜLLERİ UYGULAMA ESASLARI KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ İŞLETMELERİ GELİŞTİRME VE DESTEKLEME İDARESİ BAŞKANLIĞI (KOSGEB) KOBİ VE GİRİŞİMCİLİK ÖDÜLLERİ UYGULAMA ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1- Bu uygulama

Detaylı

Yazı ve fotoğraflar: Hüseyin Sarı. Murat dağı (2312m)

Yazı ve fotoğraflar: Hüseyin Sarı. Murat dağı (2312m) Murat Dağı-Uşak (2312m) (03-04 Ekim 2015) Yazı ve fotoğraflar: Hüseyin Sarı Uşak Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü nün (UDOSK) düzenlediği Murat Dağı etkinliğine katılmak üzere Pınar Doğan ile birlikte

Detaylı

Yapı ve Deprem Yönetmelikleri, alan kullanım yönetmeliklerinin gözden geçirilmesi ve gerekiyorsa yeniden düzenlenmesi

Yapı ve Deprem Yönetmelikleri, alan kullanım yönetmeliklerinin gözden geçirilmesi ve gerekiyorsa yeniden düzenlenmesi Afet Yö netimi İnsan toplulukları için risk oluşturan afetlerin önlenmesi ve zararlarının azaltılması, afetlere karşı hazırlıklı olunması, afet anında hızlı ve etkili bir kurtarma, ilk yardım, geçici barındırma

Detaylı

CO RAFYA. DÜNYA NIN fiekl N N VE HAREKETLER N N SONUÇLARI ÖRNEK 1 :

CO RAFYA. DÜNYA NIN fiekl N N VE HAREKETLER N N SONUÇLARI ÖRNEK 1 : CO RAFYA DÜNYA NIN fiekl N N VE HAREKETLER N N SONUÇLARI ÖRNEK 1 : K rk nc paralel üzerindeki bir noktan n hangi yar mkürede yer ald afla dakilerin hangisine bak larak saptanamaz? A) Gece-gündüz süresinin

Detaylı

SA LIK SORUNLARI ve BARINMA KO ULLARI

SA LIK SORUNLARI ve BARINMA KO ULLARI MEVS ML K TARIM LER N SA LIK SORUNLARI ve BARINMA KO ULLARI YEN EH R/ÇARDAK ÖRNE BURSA TAB P ODASI USTOS 2010 BURSA TAB P ODASI 2 GÖZLEMLER: Bar ve Demokrasi Partisi l Ba kanl n ba vurusu üzerine, geçici

Detaylı

Başkan Acar Bursa da Sosyal Güvenlik Reformunu Anlattı

Başkan Acar Bursa da Sosyal Güvenlik Reformunu Anlattı Başkan Acar Bursa da Sosyal Güvenlik Reformunu Anlattı SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANI FATİH ACAR: - 2008 YILINDA SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİNİN TEMELLERİ ATILDI - İLAÇ VE TIBBİ MALZEME KONUSUNDA

Detaylı

Fizik ve Ölçme. Fizik deneysel gözlemler ve nicel ölçümlere dayanır

Fizik ve Ölçme. Fizik deneysel gözlemler ve nicel ölçümlere dayanır Fizik ve Ölçme Fizik deneysel gözlemler ve nicel ölçümlere dayanır Fizik kanunları temel büyüklükler(nicelikler) cinsinden ifade edilir. Mekanikte üç temel büyüklük vardır; bunlar uzunluk(l), zaman(t)

Detaylı

OKUL ÖNCESİ KİTAPLARI - 7. PARMAKKIZ Andersen ISBN 978-975-07-0762-9

OKUL ÖNCESİ KİTAPLARI - 7. PARMAKKIZ Andersen ISBN 978-975-07-0762-9 OKUL ÖNCESİ KİTAPLARI - 7 PARMAKKIZ Andersen ISBN 978-975-07-0762-9 Tasarım: Erkal Yavi Tasarım Uygulama: Gelengül Çakır Baskı ve Cilt: Türkmenler Matbaası 1. Basım: 2007 3. Basım: Eylül 2011 Can Sanat

Detaylı