Mutlu Olmak. Paladaryumu. Amerikan Ciklitleri. Deniz Akvaryumu İle. Doğal Olmayan Balıklar. Güneydoğu Asya Biotop



Benzer belgeler
Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

GEZİ ÖNCESİ ALIŞTIRMALAR 6-13 YAŞ GRUBU

HAYVANLAR ÂLEMİ. Nicholas Blechman. Hazırlayan Simon Rogers. Çeviren Egemen Özkan

Barbus conchonius (Rosy barb)

EKOLOJİ EKOLOJİK BİRİMLER

GEZ ARASTIR ÖGREN EGLEN. llkokul 4., 5. ve 6. sınıflar için.

B unl a r ı B i l i yor mus unuz? MİTOZ. Canlının en küçük yapı biriminin hücre olduğunu 6. sınıfta öğrenmiştik. Hücreler; hücre zarı,

Yetersiz Şifre Politikasının Sonuçları

"Yaşayan Bahar", ilkbahar mevsiminin gelişini kutlamak üzere tüm Avrupa ülkelerinde gerçekleştirilen bir etkinlik.

BİYOMLAR KARASAL BİYOMLAR SELİN HOCA

Atoller (mercan adaları) ve Resifler

Yönetici tarafından yazıldı Perşembe, 08 Ekim :05 - Son Güncelleme Perşembe, 08 Ekim :08

Herkese Bangkok tan merhabalar,

CANLILARIN SINIFLANDIRILMASI

Seks. Psikolojiye Giriş. 2 zekice soru. Arasınav. Bizi Güdüleyen Nedir? Seks Ders 14

Göçmen bir yaşam. Göçleri sırasında fite kadar yükselen telli turnaların en büyük düşmanı kartallardır.

8. Sınıf Fen ve Teknoloji

MEVZUAT BİLGİLENDİRME SERVİSİ

Resesif (Çekinik) Kalıtım

Canlı vericiden yapılan böbrek nakli mi kadavra vericiden yapılan böbrek nakli mi daha başarılıdır?

Minti Monti. İlkbahar 2015 Sayı:17 Ücretsizdir. Kızıl Panda

Bırakın doğa evinize gelsin!

Örnek Tarot Okuması

Algılama üzerinde etkilidir. Hareketi ve yönü belirleyici etki yaratırlar. Ayırma amaçlı. Kalın çizgiler daha etkilidir.

Astrofotoğrafçılarımız: Metin ALTUNDEMİR

KÜRESEL OTOMOTİV OEM BOYALARI PAZARI. Bosad Genel Sekreterliği

11. SINIF KONU ANLATIMI 61 DAVRANIŞ

Not: Bu yazımızın video versiyonunu aşağıdan izleyebilirsiniz. Ya da okumaya devam edebilirsiniz

12. SINIF KONU ANLATIMI 33 HAYATIN BAŞLANGICI

3. Sınıf Varlıkların Özelliklerini Belirten Sözcükler ( Ön Ad Sıfat )

Anneye En Güzel Hediye Olarak Ne Alınması Gerekir?

Yapay Zeka İle Aramızdaki Fark

4. SINIF FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ II. DÖNEM GEZEGENİMİZ DÜNYA ÜNİTESİ SORU CEVAP ÇALIŞMASI

MIT OpenCourseWare Ekonomide İstatistiksel Yöntemlere Giriş Bahar 2009

TASARIM ODAKLI DÜŞÜN KAHVALTILIKLAR

Perseid Göktaşı Yağmuru: Ağustos

ÇEV 219 Biyoçeşitlilik. Ötrofikasyon. Ötrofikasyon

Uludağ Projesi, İlk Adımlar (Kalite Takımı)

Orangutan insansı bir türdür

ÇEVREMİZDEKİ VARLIKLARI TANIYALIM

Keçi sütünün Beslenmede Yeri

YAŞAM. yeniden. `de TANIMLANIYOR

CANLILAR DÜNYASINI GEZELİM TANIYALIM

Populasyon Genetiği. Populasyonlardaki alel ve gen frekanslarının değişmesine neden olan süreçleri araştıran evrimsel bilim dalı.

ÜNİTE 4 DÜNYAMIZI SARAN ÖRTÜ TOPRAK

SU BİTKİLERİ 3. Prof. Dr. Nilsun DEMİR

TEMA: OKULUMUZU TANIYALIM KONU: OKULUMUZ TARİH: 01 EYLÜL / 30 EYLÜL YAŞAYAN DEĞERLER: SEVGİ

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

Adım Adım Nasıl Sağlıklı Zayıflanır?

10. SINIF KONU ANLATIMI. 46 EKOLOJİ 8 BİYOMLAR Karasal Biyomlar

EKOSİSTEMLERİN İŞLEYİŞİ. Veli&Sümeyra YILMAZ


Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz

İKLİM VİDEO 3 Sera etkisi ne demek? Sera gazları hangileri? Sera gazı nedir? karbondioksit metan diazot monoksit

Zayıflarken Yapılan 5 Hata ve Çözümleri

KAKAONUN YETİŞTİRİLMESİ

ÜNİTE 3 YAŞAM KAYNAĞI TOPRAK

TÜRKÇE DERSİ GÖRSEL OKUMA TESTİ Kubilay ORAL

Eğer metabolizmanızda bir sorun varsa, başta kilo kontrolünüz olmak üzere vücudunuzdaki pek çok şey problemli hale gelir.

Harita Nedir? Haritaların Sınıflandırılması. Haritayı Oluşturan Unsurlar

Reklam Ürünleri Satış Müdürümüz Aydın ALTUN ile Söyleşi Gerçekleştirdik.

Tarihçi Kitabevi Yayınları 101 Kişisel Gelişim Serisi 1 Genel Yayın Yönetmeni: Necip Azakoğlu

GİRİŞ. Sağlıklı Beslenme ve Vücudumuzun Sağlıklı Beslenme Piramidi. Ana Gıda Grupları

ALTIN BALIK. 1. Genç balıkçı neden altın balığı tekrar suya bırakmayı düşünmüş olabilir?

E-KİTAP SATIŞLARINIZLA, SÜREKLİ BİR GELİRE NE DERSİNİZ? By Alia RİOR. Alia RİOR

Bu yüzden kendinizi ve de özellikle çocuğunuzu suçlamak için en ufak bir nedeniniz yoktur!

TÜRKİYE EKONOMİSİ. Prof.Dr. İlkay Dellal Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü. Ankara

KARASİNEKLER SUNUM: İLKER KIRHAN ZİRAAT MÜHENDİSİ/ZOOTEKNİST

Asuman Beksarı. Türkiye nin İlk ve Tek Kadın Karides Yetiştiricisi. Yaşamdan Kesitler Sema Erdoğan. J. Keth Moorhead

Bilim adamları canlıları hayvanlar, bitkiler, mantarlar ve mikroskobik canlılar olarak dört bölümde sınıflandırmışlar.

MEVSİM GRİBİ Neden aşı olmanız gerekir

Varant nedir? Varantların dayanak varlığı ne olacak? İlk uygulamada borsa endeksleri ve dolar/tl olacak.

Minti Monti. Kutup ayısını tanımak ister misin?

A) Her ikisi de doğru bilgidir. B) 1. doğru, 2. yanlış bilgidir. C) 1. yanlış, 2. doğru bilgidir. D) Her ikisi de yanlış bilgidir. 5.

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI

2-Hafta Temel İşlemler

ARAMIZDA ÇOK FARKLAR VAR

ARALIK AYI +3 YAŞ ÖZEL YAKACIK BALKANLAR KOLEJİ Eğitim Öğretim Yılı AYIN TEMASI

SORU : CEVAP: SORU: CEVAP:

Verimli Çalışma Teknikleri

Prof. Dr. Sedat BOYACIOĞLU

2. BASKI. 2.a. Ofset Baskı 2.b. Tipo Baskı 2.c. Flekso Baskı 2.d. Tifdruk Baskı 2.e. Serigrafi Baskı

İtalya nın Üç Büyüğü: Roma, Floransa, Venedik.

Tatil ve Yöre Rehberi

BU AY ÖĞRENDİKLERİMİZ ATATÜRK Atatürk kim olduğunu hatırladık. Atatürk ün hayatını inceledik. Atatürk ün kişisel özelliklerini ifade ettik. Atatürk ün

Merhaba! Daha önce söyleyen muhakkak olmuştur, biz yine de hatırlatalım; Mutluluk herkese çok yakışıyor

ENDONEZYA MALEZYA TİCARET HEYETİ (27 Mayıs 1 Haziran 2012)

HAMAMBÖCEKLERİ ve MÜCADELE YÖNTEMLERİ

10. Sınıf II. Dönem Biyoloji Dersi 1. Yazılı Sınavı

Nüfus Dağılışını Etkileyen Faktörler İkiye Ayrılır: 1-Doğal Faktörler 2-Beşeri Faktörler

YEŞİL DENİZ KAPLUMBAĞASININ KORUNMASI İÇİN İŞBİRLİĞİ YAPIYORUZ BROŞÜR TR 2017 AKYATAN2016 NIN YOLCULUĞU

Tarım, yeryüzündeki belli başlı üretim şekillerinden en gerekli ve yaygın olanıdır. Tarımın yapılış şekli ve yoğunluğu, ülkelerin gelişmişlik

Turkuazoo Kapıları Açıyor!..

2KiloMavi de. Misafir Yazarlık. Eylül kilomavi.wordpress.com

Bu yüzden kendinizi ve de özellikle çocuğunuzu suçlamak için en ufak bir nedeniniz yoktur!

Simental sığır ırkının anavatanı İsviçre dir. Simental hem süt ve hemde etçi olmalarından dolayı kombine bir sığır ırkıdır. Dünyada bir çok ülkede

TURK101 ÇALIŞMA 6 ZEYNEP OLGUN MAKİNENİN ARKASI

ELEGAN KIŞ STİLİ. Me ta l i k ışıltılar, m i l i t e r d e ta yl a r, re n k l e r ve t ü m b u n l a rl a b ü t ü n l eşen

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

Transkript:

Yıl:1 Sayı:2 EYLÜL / EKİM 2010 Fiyatı: 4 TL İKİ AYDA BİR YAYINLANAN AKVARYUM KÜLTÜRÜ DERGİSİ Deniz Akvaryumu İle Mutlu Olmak Doğal Olmayan Balıklar Güneydoğu Asya Biotop Paladaryumu Amerikan Ciklitleri Kapak foto: Davut Şems

İçindekiler 26 Deniz Akvaryumu İle Mutlu Olmak 10 Doğal Olmayan Balıklar Amerikan Çiklitleri Güneydoğu Asya Biotop Paludariumu 36 44 Eren Yelkenci ile söyleşi Işık neden bu kadar önemli? Havuzumuzu Paylaşanlar Tuzlu su akvaryumunda ph Bulmaca 48 18 30 6 40 Sahibi: Güney Film Yapım Basım Ltd. adına Direnç Kıymaç Sorumlu Yazı işleri Müdürü: Alper Tülek Görsel Tasarım: Şeref Kartal Editör: Özge Özdemir Yayın Türü: Yaygın Süreli Yayın Reklam için başvuru: Alper Tülek 0532 620 49 47 Yazarlar: İsa Aydın, Gökçe Göktan, İl Bilge Aslıhan Okumuş, Selim Özadar, Talip Devrim Özgen, Gültekin Sabana, Davut Şems, Ali Ulvi Tekgüç, Hakan Toğuç, Ümit Uğur Tunç, Ergün Tunçkıran, Refet Ali Yalçın Yönetim Yeri ve Yazışma Adresi: Duatepe mh. Avukat cd. Şahmerdan sk. No: 2/36 Şişli - İstanbul Tel: 0212. 279 23 48 Baskı: Matsa Basımevi Web: www.akvaryumplus.com e-mail: bilgi@ akvaryumplus.com

Merhaba sevgili Akvaryum Plus dergisi okuyucuları, İlk sayımıza göstermiş olduğunuz yoğun ilgiden dolayı çok teşekkür ederiz. Bize gelen gerek e-posta, gerek web sayfamızdaki yorumlar, gerekse forumlarda hep yapıcı yorumların olması gerçekten güzeldi. Birçok eksikliklerimizi sizin yorumlarınız doğrultusunda gidermek için yoğun çaba sarf ediyoruz. Umarım bunda başarılı oluruz. Bu sayımızda aramıza hepimizin çok iyi tanıdığı yeni yazarların katılmış olması dergimizin gücüne güç kattı. Eylül ayının gelmesi; okulların açılması ve tatil dönüşleri sonucunda akvaryumlarda yeni yeni hareketlilikler başladı. Ev ve iş yerlerimize yeni kurulumlar, yeni tank yapımları, yeni dekorasyonlar, kendin yap projeleri ve yeni canlıların tanklarımıza katılımları arttı. Tabii bunların yanında bizi, yaz aylarında tuzlu su akvaryumlarında olduğu kadar tatlı su akvaryumlarında da suyumuzun soğutma derdinin de bir sene ertelenmesi başrolü oynuyor. Bu sayıdan itibaren bu köşeyi sevgili editörümüz Özge Özdemir e bırakıyorum. Şimdiden başarılar Özge... A. Alper TÜLEK 4

Deniz Şişman foto: Davut Şems Deniz Akvaryumu Hobi mi, Yoksa Stres Kaynağı mı? Hobinin stresten uzaklaşmak, yeni kişiler ile tanışmak ve sosyalleşmek için bir araç olması gerekirken aynı zamanda hobiyi gerçekleştirirken ona ayırdığımız gelir payımız mevcut hayatımızı devam ettirmemizi zorlamayacak oranda olmalıdır. Bir çoğumuzun günlük hayatın stres ve ağırlığını kaldırabilmek için kendimize ayırabildiğimiz çok kısıtlı zaman aralıklarında ilgilendiği ortak noktamız olan deniz akvaryumculuğu sizin için acaba gerçekten bir hobimi yoksa ilave stres kaynağı mı? Oysa internetteki buluşma platformları olan forumlarda, akvarist ziyaret ve sohbetlerinde gördüğüm kadarıyla deniz akvaryumu önemli bir çoğunluk tarafından malesef yarış olarak görülmekte. Bu durumda bir çok hobicinin satın alma kriteri beğeni veya ihtiyaçtan çok farklı noktalara kaymaktadır. Bu tarz akvaristler yarışta öne çıkabilmek için diğer hobicilerden önce bir türü beslemeli veya bir ekipmana,ihtiyacı olmasa bile sahip olmalıdır. Bu hedefine ulaşılamayan uzun soluklu bir maraton halini aldığında da hobi zihnimize dinginlik sağlamak yerine daha çok strese sebep olmaktadır. Maraton çizgisine ulaşamadan devamlı yeni oyuncular yarışa katılmakta ve eski hobici yarışçıların gereksiz yere kendilerini tüketmelerine sebep olmaktadır. 6

Elbette bu hobinin gelişmesi için çok özel türlerin ve en son geliştirilmiş donanımların ülkemize gelmesi gerek. Ama onlar geldi diye her hobicinin ilk hedefi bunlara sahip olmak olmamalıdır. Sonuçta bazı şeyleri gerçekleştirmek eninde sonunda ekonomik imkanlara ve hobi tecrübesine dayanmaktadır. Ekonomik imkanları yetse bile çok özel bir türü hobi tecrübesi yetmediği halde beslemeye kalkan hobicinin, kısa süre sonra canlıyı kaybettiğinde yaşayacağı üzüntü acaba onu aldığında etrafına yaptığı gösteriş ile duyduğu mutluluğu gölgelemeyecek mi? Kaybettiği ekonomik değerin yanında nadir bir canlıyı yaşatamamış olmanın vereceği keder buzdağının suyun altındaki görünmeyen bölümü olmasın sakın! Eğer deniz akvaryumunun stres kaynağı yerine mutluluk kaynağı olmasını istiyorsak yapmamız gerekenler yarışmaktan çok daha kolay ve ucuz olacaktır. Okyanuslardan sadece ufak ama başarılı bir kesiti evimizde görmek tahmin ettiğinizden çok kolay olacaktır. Bunun için bazı basit şartları yerine getirmek yeterlidir. Kurulum öncesi için bazı öneriler: Akvaryumu yarışmak için değil, kendimiz için kurmalıyız. Bu şekilde kurulan akvaryumlar zamanı geldiğinde emin olun bir çok yarışçının özlem ile seyredeceği bir akvaryum olacaktır. Ez az bulunan, en zor beslenen, en nadide türler ile değil, basit ama doğru türler ile başlamalıyız. Kurulum öncesi beslenecek türlerin yelpazesine ana hatları ile de olsa karar verip, ihtiyaçlarını öğrenmek sistem tercihinde faydalı olacaktır. Başlarken okuyarak kaybedeceğinizi düşündüğünüz zaman, kurulum ve sonraki dönemde size zaman ve nakit kazandırabilir. Tecrübesi ve bilgisi şüpheli olan kişilerin internette yazmak için bir ehliyete ihtiyaçları yok. O yüzden internette yazan her şey doğru değildir. Kesinlikle sağlaması yapılmalıdır. Hayatı boyunca 6 ay sağlıklı bir akvaryumu olamamış internet yazarları mevcut. 7

Akvaryuma eklenecek canlının besin ve ortam ihtiyaçlarını karşılayabileceğinizden emin olun. Yılın 365 günü canlı yem tedarik edemeyecekseniz denizatı beslemeye karar vermek başarısızlığın altına attığınız imza olacaktır. Canlıların mucize yaratmasını beklemeyin. Örneğin siz arzu etseniz bile hiç bir Chelmon Rostratus akvaryumunuzda sürü oluşturmaz. Çünkü doğada da oluşturmuyor. foto: Deniz Şişman Akvaryumunuza ekleyeceğiniz canlının başta balıklar olmak üzere yem aldığından emin olun. Bazı balıkların sunni yem alması da yeterli değildir. Doğru yemi onlara sunmanız gerekecektir. Örneğin antias türlerini uzun süre sağlıklı olarak sadece kuru yem ile beslemek zor olacaktır. Bu tür akvaryumda da doğası gereği gün içerisinde birden fazla öğün hayvansal besin almalıdır. Çünkü doğada sabahtan gün batımına kadar devamlı hayvansal plankton kovalamaktadır. Yeni ithal edilmiş balıkları akvaryuma eklerken 2 kere düşünün. Unutmayın ki yeni ekleyeceğiniz balık 1 hafta önce okyanusta yüzüyordu. Adaptasyonu zor olabilir. Bırakın sizin için onu,bedeli karşılığı bile olsa, tecrübeli akvaryumcunuz adapte etsin. Yeni birey hastalık getirirse mevcut balıklarınızı riske atmış olursunuz. foto: Deniz Şişman Akvaryum kurulumlarında izlenecek yöntemler içinde bir tane doğru yoktur. Bir çok farklı sistem ile akvaryum kurulabilir. Önemli olan akvaristin ayırabileceği zaman, nakit, emek, sahip olduğu bilgi ve tecrübe paralelinde beslemek istediği canlıların ihtiyaçlarını karşılayabilecek yeterli sistemi tespit etmektir. Bu şartları karşılayan sistem sizin için dünyada ki en doğru olandır. Akvaryumunuzun içine suyu koyduktan sonrası için bazı öneriler: Su,ışık, sıcaklık gibi fiziksel şartlarda olabildiğince doğaya yaklaşmaya çalışın. Akvaryuma ekleyeceğiniz canlılar sizin istediğiniz zaman değil, akvaryumun hazır olduğu zaman aileye katılmalıdır. Akvaryum üretimi canlıları,daha pahalı olmalarına rağmen tercih etmeniz canlı kaybı, riskinizi en aza indirirken doğadan bir bireyin daha az toplanmasına yardımcı olursunuz. Balık aldığınız veya akvaryum kurduracağınız profesyonelin sağlıklı bir akvaryumu olup olmamasını dikkate almalısınız. Kendisinin sağlıklı akvaryumu yoksa eğer sizinkini ne kadar sağlıklı kurabilir. Bir akvaryumun size zevk veren görsel bir şölen olması için ona en az 10 ay izin ve emek verin. Moda rüzgarları doğrultusunda sisteminizi veya donanımlarınızı 2 ayda bir değiştirmeyin. Unutmayın ki deniz akvaryumunda kötü olaylar dakikalar, iyiler aylar içinde gerçekleşir. Sisteme zaman tanıyın. Bol tuzlu günler. 8

Refet Ali Yalçın Doğal Olmayan Balıklar Her şeyin doğalının güzel olarak bilindiği dünyamızda doğal olmayan balıkların popülerliği ve pazar payının artmasının nedeni basittir. Akvaryumların doğayı barındıran bir ortam olmalarının yanı sıra, evlere veya bulunduğu ortamlara görsel olarak katkıda bulunmaları beklenmektedir. Doğada olan; doğada bulunan, doğal demektir. Doğal ortamlarında bulunmayan balıklara Yazının devamında doğal olmayan balıklar diyebiliriz. Akvaryum, bir hobicinin doğayı anlamasına yardımcı olur. Ortamına uyum sağlayan, ortamın gerektirdiği özelliklere sahip canlıların hayatta kalma ve doğada bulunma şansı, yani doğal olma şansı çok yüksektir. Örneğin açık sudaki balıklar için hızlı yüzmek, kayalık bölgedeki balıklar için ise kayalıklara iyi saklanabilmek, iyi gizlenmiş olmak onların doğada kalma şansını yükseltir. Bu sadece su canlıları için değil, doğadaki tüm canlılar için geçerlidir. Açık suyun benzerini Afrika savanalarında aslan ile ceylan arasında görebiliriz. Her şeyin doğalının güzel olarak bilindiği dünyamızda doğal olmayan balıkların popülerliği ve pazar payının artmasının nedeni basittir. Akvaryumların doğayı barındıran bir ortam olmalarının yanı sıra, evlere veya bulunduğu ortamlara görsel olarak katkıda bulunmaları beklenmektedir. Bu nedenle renksiz bir balığa kıyasla kırmı- zı bir balık çok daha göz alıcı ve bakanı tatmin edici olacaktır. Doğal bir akvaryuma sahip olmak isteyenler için bu durum rahatsızlık verici olabilir ancak görselliği ön planda tutanlar bu durumdan rahatsız olmanın aksine görsellik nedeniyle tatmin olmaktadırlar. Özellikle uzak doğulu üreticiler de çeşitlerini ve pazar paylarını arttırmak için doğal olmayan balık üretimlerini teşvik etmektedirler. Yapay seleksiyon sonucu oluşmuş bir varyete Ç o k renkli, güzel bir Kılıç bizim ve türün karşı cinsinin dikkatini çektiği gibi doğadaki avcıların da dikkatini çekmektedir. Bu nedenle doğalında kırmızısı fazla bulunmayan Kılıç, Kakadu, Cüce Gurami gibi kırmızı renk geni fazlalaşan balıklar avcılar tarafından seçilerek doğada bu balığın tam kırmızıya doğ- 10

ru gitmesi baskılanmaktadır ve kırmızılık belirli bir düzeyde kalmaktadır. Ancak akvaryumlarda avcı olmadığı için bu baskı kalkmakta ve doğadakinden daha kırmızı balıklar üretilmektedir. Bunun tek dezavantajı doğal görünmemek olsa önemsenecek bir durum oluşmaz ancak ne yazık ki doğal olmayan balıklar meydana gelirken çok fazla dezavantaj ile birlikte geliyor. Meydana geliş şekline göre bu dezavantajlarda çok sayıda değişiklik oluyor, bu nedenle detaylı incelemek daha doğru olacaktır. deseni az olan dişilerin zor ayırt edilmeleri nedeni ile oldukça üst seviyelere ulaşmış ve saf tür bulmak neredeyse şans haline gelmiştir. Doğada da hibritleşme görülebiliyor, deniz balıklarında özellikle Tang türlerinde hibrit türler yakalanıp satılıyor. Bu durum genellikle fazla balık Kırma bir tür olan papağan balığı Hem yapay seleksiyon, hem de kırma bir tür olan Flower Horn Kırma (Hibrit) Balıklar Bu balıklar iki veya daha fazla farklı türün çiftleşmesiyle oluşmuştur. Kimi durumda oluşan bu türler üreyemez durumda olmaktadırlar (ör: Papağan Cichlid erkeği) kimi zaman ise (eşleşen türler yakın olduğunda) üreyebilmektedirler. Papağan Cichlid bu başlık için en bilindik örnektir. Erkekleri verimli döl veremez, çoğunun ağzı tam kapanamaz, iskelet yapıları deformedir, ebeveynleri kadar hızlı yüzemezler vb. Malawi cichlidlerinin kırılmasıyla oluşmuş Şeker Pembe de sık bulunan kırma bir türdür ancak ebeveynleri yakın türler olduğu için verimli döl verebilirler yani yavrulayabilirler. Üreyebilen kırma türler ne yazık ki saf türleri bozmakta ve hızlı bir şekilde yayılmaktadır. Özellikle Malawi İmparatorlar ın da son derece kolay olan hibritleşme, renksiz ve 11

Yapay seleksiyon ile üretilmiş bir diskus balığı yakalamaktan ve balıkların doğal ortamlarının tahrip edilmesinden kaynaklanıyor. Balık doğada kısmen başarılı olmuştur, tamamen başarılı sayılabilmesi için hayatta kalıp büyümesi yetmemekte, istikrarlı bir şekilde kendi de yavruları da üremeyi ve kendine benzer yavrular dünyaya getirmeyi başarmalıdır. Bunu bin yıllarca gerçekleştirebilen canlılar yeni tür olarak kabul edilir ancak yeni oluşup yaygınlaşmamış bu tarzdaki balıklar için sadece tesadüf eseri oluşmuş diyebiliriz. Bu tür balıkların sağlık ve dayanıklılık açısından doğal olan balıklardan bir farkı yoktur. Yapay Seleksiyonla Üretilen Türler Piyasadaki pek çok doğal olmayan balık bu yol ile üretilmiştir. Yapay seleksiyon arzulanan bir özelliğe sahip bireylerin seçilip kendi aralarında üretilmesidir. Örneğin bir popülasyondaki uzun kuyruklu bireyler seçilerek uzun kuyruklu olarak bahsedilen balıklar üretiliyor. Bunların da en uzun kuyrukluları seçilerek long fin bireyler üretiliyor. Bu üretimler yapılırken üreticiler 20 30 balıkla başlıyorlar. Bu balıkların yavruları onların yavruları derken uzun kuyruk genini kaybetmemek için dışarıdan bir balık üretime katılmıyor. Bu durum ne yazık ki gen havuzunun zayıflamasına yol açıyor. Yavrulardaki tüm genler o ilk 20 30 balıktan geliyor. Gen havuzunun dar olması çok ciddi sorunlara yol açar bunun nedeni ise hasarlı genlerin akraba eşleşmeleri nedeniyle balıkta ortaya çıkma ihtimalini arttırır (bu durum bölüm sonunda detaylı olarak anlatılmıştır). Bunun sonucu olarak bağışıklığın düşüklüğü, duyu eksiklikleri veya kayıpları, yavru bakımının olmaması, ölü doğum gibi genetik faktörlü pek çok sorun ortaya çıkar. Bu durumun onlarca örneğini saymak mümkündür. Eski Lepisteslerin çok dayanıklı olup yapay seleksiyonla üretilen yeni farklı kuyruklu özel türlerin çok kırılgan olmasının temel nedeni budur. Akvaryumcularda gördüğümüz kıpkırmızı Discuslar doğada bulunmaz, bu Discuslar ürediklerinde veya hastalandıklarında doğal Discusların gösterdiği renk karartma ve bant belirginleştirme davranışını gösteremezler. Doğala yakın kahverengi Discuslar daha sağlam, daha hızlı büyüyen, yavrularına daha sorunsuz bakan balıklar olurken yapay seleksiyon sonucu gen havuzu daraltılmış Discuslarda pek çok açıdan (yavrunun anne babayı bulması, sağlık, dayanıklılık, geç olgunlaşma) sorun görülür ve Discus 12

zor olarak lanse edilir. Japon balıkları da yapay seleksiyondan bolca nasiplenen balıklardandır. Yapay seleksiyon arttıkça karakteristik pek çok özelliklerini kaybedebilirler. Örneğin İnci Gövde ve Balon Göz Japon, normal Japon balıklarına oranla daha zor, daha yavaş yüzer bu yüzden o Japonlarla beslenirse aç kalırlar. Kimi Japon balıklarında kumu ağza alıp atma davranışı kaybolur. Yine sağlık sorunları bu gibi balıklarda daha sık gözlenir. Çekinik genin ortaya çıkması için akraba eşleşmesi ile ortaya çıkarılan Elektrik Mavisi Jack Dempsey (EBJD) ise yine çok hassas olur ve gözü çok çabuk kör olabilir. Kimi zaman sorunlar bu şekilde bariz fark edilir olsa da kimi zaman durum fark edilmez de olabilir veya başka bir nedene bağlanabilir. Örneğin balıkta duyma koku alma gibi eksiklikleri fark etmek kolay değildir bunun yanında eksik olan gen hayati fonksiyon için şart bir gense (örneğin şekeri oksitleyip enerji üreten enzimin bilgilerini taşıyan gen) bu durumda yumurtaların yaklaşık %25 i döllenmemiş görüntüsü verip beyazlaşır. Aslında döllenmiştir ancak ne yazık ki anneden de babadan da hasarlı gen gelmiş veya ilgili gen hiç gelmemiş bu nedenle de bu yumurtalar canlanamamıştır. Yapay seleksiyon sonucu renk ve yüzgeçlerin değiştirilmesi eskiden beri rastlanan bir durumdur ancak son dönemlerde Balon Ramirezi, Balon Moli gibi balıklarda da görülebileceği üzere yapay seleksiyonla kısa ve eğri omurga geni öne çıkarılıyor. Bu görsel amaçlarla, kötü, hastalıklı olarak tabir edebileceğimiz bir genin (kısa iskelet yapısı) ön plana çıkarılmasıdır ki hoş karşılanamayacak bir durumdur. Yapay seleksiyonla üretilmiş ancak sadece renkleriyle oynanmış Kırmızı Kılıç, Double - Triple Red Kakadu gibi balıkları beslemek farklı, eğik omurgaya sahip balon Ramirezi gibi bir balığı beslemek farklıdır. Yapay seleksiyon sonucu oluşmuş bir varyete (Japon Balığı) 13

Genetik sorunların ortaya çıkma nedeni teknik terimlere fazla girilmeden basitçe özetlersek, canlıdaki bir özelliği genellikle 1 çift alel belirler ve bu çiftlerin biri anneden biri babadan gelir. Örneğin bu özellik göz rengi olsun, anneden yeşil babadan siyah gelince çocuğun gözü siyah olur çünkü siyah yeşile baskındır. Bu yüzden gözü siyah bir bireyin genlerinde yeşil de mavi de ela da olabilir. Bunu sadece bireye bakıp anlayamayız. Siyahın yeşile baskın olduğu gibi sağlıklı gen de hastalıklı gene baskındır. Örneğin anneden sağlıksız babadan sağlıklı bir duyma geni gelsin, birey duyma açısından sağlıklı olur. Sağlıklı da görülsek genlerimizde pek çok sağlıksız veya eksik gen bulunabilir ancak bu durumun açığa çıkması ebeveynlerin bir diğerinin sağlıklı geni ile engellenir. Sağlıksız bir genin açığa çıkması için 2 alelin de sağlıksız olması gerekiyor. Binlerce gen arasında aynı genin hem anneden hem babadan sağlıksız gelme olasılığı çok düşük. Ama bir dakika, ya bunlar akrabaysa? Bu durumda bu genlerin karşılaşma olasılığı yükseliyor çünkü aynı eksik gen havuzunu kullanıyorlar. Eğer bir ailenin tüm genleri problemsizse ve üreme esnasında (sperm, yumurta oluşumu ve sperm ile yumurtanın birleşmesi) hiç bir problem yaşanmazsa akraba eşleşmesinin sakıncası yoktur ancak yukarıdaki koşullar ne yazık ki gerçekleşmeyen koşullar. Bu tür problemlerin önüne geçmek için, profesyonel üreticiler kolonilerine ara ara doğadan yakalama balık katarak gen havuzlarını güçlendirirler. 14

Boya enjekte edilip içten boyanmış cam balığı Bu alt başlığa son bir örnek olarak yapay seleksiyonla üretimi anlatan bu makale okunabilir: http://www.aquarticles.com/articles/breeding/ Drew_Black_swords.html. Makalede iyi kalite Siyah Kılıç üretiminden bahsediliyor. Normalde 3 ayda olgunlaşan Kılıçların yapay seleksiyon siyah varyetelerinin 1 yaşında olgunlaştığını, kuyruğu siyah olanların kanserli olduğunu ve bu kanserli olanların bir süre sonra öldüğünden bahsediliyor. Yapay seleksiyon işlemini yapan kimseler bu işte bilimi değil, kâr amacını ve yeni bir varyete ortaya çıkarıp ünlü olma aşkını önde tutan kişiler. Bu nedenle yapay seleksiyon türler alınırken temkinli olunmalı ve doğadaki varyetelerinden; su değerleri, davranışları gibi temel konularda bile ciddi şekilde farklı olabilecekleri unutulmamalıdır. Albinoluk Albino balıklara doğal değil demek hatalı olacaktır. Bu balıklar renk pigmentlerinden mahrumdur, doğan albino balıklar ortamlarına göre hayatta kalabilmekte ve doğada gözlemlenebilmektedir. Ancak albino balıklar ayrı bir türmüş gibi kendi aralarında eşleştirildikleri için onlarda da gen havuzu daralmakta ve sağlık problemleri çıkmaktadır. Genleriyle Oynanmış Balıklar 2003 de Zebra Danio ya denizanasından bir gen aktarılarak parlaması sağlanmış ve genetiği ile oynanan ilk evcil hayvan olmuştur. Denizanasının ışıltısını yapan genin Zebraya aktarılması ile üretilen balıklar parlamaya başlamıştır. Pek çok yapay seleksiyon balık için laboratuar ortamında üretilmiştir deniliyor ancak yapay seleksiyon için bir laboratuar ortamı gerekmez, asıl laboratuar ortamında üretilen balık bahsi geçen balıktır. Balık dıştan boyanmadığı, genetiği değiştirildiği için yavrularına da bu gen aktarılır. Durumun ilk aşamada balığın doğallıktan uzak olması dışında bir problemi olmaz ancak doğup satılacak yavruların fazla sayıda anne babadan çıkması ve gen havuzunun geniş olmaması durumunda bu tür canlılarda da yapay seleksiyonda oluşan sorunları görmek mümkündür. OB Türler OB Orange Blotched ın açılımıdır ve turuncu lekeli anlamını taşır. OB lik sanıldığı gibi yapay bir durum değildir. Doğada pek çok OB türe rastlanır. OB bir balık ile başka bir balık kırılarak OB lik taşınabilir ancak bu doğal olmayan durum balığın OB olmasından değil kırma olmasından kaynaklanır ve Kırma balıklar başlığının konusudur. Dıştan pulları boyanmış papağan balığı 15

Dışarıdan Boyanmış Balıklar Papağan gibi bazı balıklar hibrit olmalarının yanında dışları boyanarak satılmaktalar. Uzak doğuda üzerine takım isimleri ve kalp gibi şekiller konarak piyasaya sürülmekteler. Doğallıktan yana olan hiçbir hobicinin böyle bir şeyi uygun bulacağını ve bu balıkları evine alıp besleyeceğini mantığı ileri sürülmektedir. Bu boyama balıkların genleriyle oynanmadığı için sonraki nesillere aktarılmaz, dıştan bir müdahale olduğu da balığın davranışına veya fiziksel kabiliyetlerine bir etkide bulunmaz. Tabi boyanan balık Papağan ise onun için kendi bölümündeki (Hibrit Balıklar) dezavantajlar hâlâ geçerliliğini sürdürmektedir. Genetik modifikasyonlu gerçek laboratuvar balığı zebra İçeriden Boyanmış Balıklar Küçükken bu balıkları akvaryumcularda gördüğümde çok ilgimi çekerdi. Bu güzel ve parlak balıkları akvaryumumuzda Japon balıkları olduğu için besleyemiyordum. Japon balıklarım öldükten sonra kurulan tropikal akvaryuma ilk aldığım balıklardan biri olmuşlardı ancak kısa sürede öldüler. Bu balıklara boyalar enjeksiyon ile veriliyor (evet kulağa korkunç geliyor) ve balıkların sadece %20 si akvaryumlarımızda hayatta kalabiliyor. Balıklar genellikle yüzgeç erimesi ve beyaz benek gibi hastalıklardan ölüyorlar. Her türlü doğal olmayan balıktan hoşlanmasam da, hoşgörülü düşünüp yapay seleksiyon ve hatta belki de dışarıdan balığa zarar vermeden pulları boyanmış balıkları dahi hoş görebilirim ancak balıklara boyanın enjeksiyonu kabul edilemez bir durum. Bu tür balıkları almamak ve görüldüğü yerde akvaryumcuları uygun bir şekilde uyarmak her akvaristin görevidir. Neyse ki balıkların çok fazla ölmesinden ötürü akvaryumcular bu balıkları alıp satmaktan vazgeçtiler böylece cam balıkları boyanmadan yaşamlarına devam edebiliyorlar. Hormonlar Balıklara hormon verilerek erken renklenmesi, erken üremesi, erken büyümesi veya kısırlaşması sağlanabilir. Ana konuyla ilgili kalmak açısından renk kısmına değinmek istiyorum. Malawi cichlidleri nin bazı türleri (ör: İmparatorlar) renksiz dişilere sahiptir. Yine bu balıklar ve Discuslar gibi diğer pek çok cichlid küçükken cezp edici renklerini gizlerler. Bu balıkların küçükken de satılabilmesi için balıklar hormonlarla veya astaxanthin gibi karides özlü renklendiricilerle renklendirilirler. Hormon bazlı renklendiriciler balıkları oldukça güzel renklere sokar ancak bu renkler birkaç ay sonra kaybolur. Bu hormonlardan dolayı renksiz olan dişiler bile erkek gibi renkli görünebilirler. Balıklar çok fazla hormona maruz kalmamışsa yumurta yapıp üreyebilirler ancak ürememeleri de sıkça görülen bir durumdur. Astaxanthin, hormon gibi zararlı değildir etkisi geçicidir ancak pahallı odluğu için genellikle üreticiler hormonu tercih ederler. Akvaryumlarımızda mümkün olduğu kadar doğal balıklar beslemeliyiz. Doğal balıklar yapay varyeteleri kadar cezp edici olmasa da çok büyük ihtimalle daha sağlıklı genlere sahiptir. Çok uzun süreler içinde evrimleşip doğada en başarılı olduğu, doğaya en uygun vücut şeklini ve desenini almıştır ve bu hali ile hem besinini en iyi şekilde bulup hem de avcılardan başarılı bir şekilde kaçmıştır. Sadece bu özellikleri bile doğal balıklara hayranlık duymaya yetip de artmakta. Hobicilerin bu gibi balıkları almamanın yanı sıra alacak başka hobicileri de bilinçlendirerek almamalarını sağlamaları gerekmektedir. Bir daha ki sayıda görüşmek dileğiyle. Doğal balıklar... 16

Umut Gülengümüş Hypsophrys nicaraguensis Amerika yı yeniden keşfedin: Amerikan Çiklitleri Amerikan çiklitleri çok geniş ve değişken bir coğrafyaya yayılmış durumda ve coğrafyadaki bu değişkenlik yüzbinlerce yıl içinde türlerdeki muazzam çeşitliliğe ve farklara neden olmuş. Bu nedenle onları bir kalıba sokmak mümkün değil. Bu yazıda Türkiye de pek bilinmeyen ve yeterli ilgiyi görmeyen Amerikan çiklitlerini sizlere ana hatlarıyla tanıtacağım. Ülkemiz akvaristleri Amerikan çiklitlerine elbette aşina. Fakat bu aşinalık genel olarak Papağan, Zebra, Midas gibi bilinen türleri pek aşmıyor. Ve Amerikan çikliti olarak isim yapmış türlerin özellikleri biraz haksız bir şekilde bu coğrafyanın tüm türlerine addediliyor. En başta şunu söylemeliyim ki, Amerikan çiklitlerini genel olarak betimlemek imkânsızdır. Ne genel olarak Midas ve Zebra gibi çok saldırgandırlar ve dayanıklıdırlar denebilir, ne de Discus ve Melek gibi uysal ve narindirler denebilir. Amerikan çiklitleri çok geniş ve değişken bir coğrafyaya yayılmış durumda ve coğrafyadaki bu değişkenlik yüzbinlerce yıl içinde türlerdeki muazzam çeşitliliğe ve farklara neden olmuş. Bu nedenle onları bir kalıba sokmak mümkün değil. Kuşkusuz bu özellikleri hobici için büyük bir avantaj. Kim daha fazla renk, biçim, boyut, mizaç görmek istemez ki? Biraz klişe olacak ama gerçekten herkese göre bir Amerikan çikliti mevcut. Bunu ilerleyen satırlarda göstermeye çalışacağım. Ayrıca çeşitliliğin sadece morfolojik değil, davranışlar, mizaç ve hatta üreme şekillerinde bile şaşırtıcı boyutta olduğunu göreceksiniz. Şimdi alt başlıklar altında biraz daha ayrıntıya girelim. Amerikan çiklitlerinin kökeni Bildiğimiz gibi, milyonlarca yıl önce Dünya üzerinde tek bir kıta vardı. Ve şu an pek çok kıtada aynı, yahut birbirinin muadili olan türlerin bulunması, tek-kıta döneminin bir sonucudur. Çiklitler, yani Cichlidae familyasının kökeni Afrika, Tanganyika dır. Atlantik in öbür kıyısında, Amerika kıtasında da çiklitlerin bulunması, tek-kıta dönemiyle kolayca açıklanabilirdi. Fakat buna kronolojik bir engel var. Bildiğimiz modern kıtaların ayrışması bundan yaklaşık 200 milyon yıl önce gerçekleşirken, çiklitlerin beşiği Tanganyika gölü ise 20 milyon yaşındadır. Bu durumda, Amerikan çiklitlerinin ataları son 20 milyon yıl içinde Atlantik i aşarak yeni Dünya ya varmış olmalı. Bilim adamlarına göre, Dünya nın geçirdiği son bu- 18

zul çağları deniz düzeyinin düşmesi ve suların istikrarsızlığı nedeniyle bu göçe yardım etmiş olabilir. Eğer bu göç gerçekleşmişse, görece daha batıda bulunan Hemichromis (örneğin mücevher) ve Thylochromis türleri, Amerikan çiklitlerinin atası olabilir. Amerikan çiklitlerinin kıtalardaki yayılımı Afrika çiklitlerindeki iki ana grup gibi, Amerikan çiklitlerini de coğrafyaya göre iki ana gruba ayırmak mümkün. Şimdi bu iki grubu tanıyalım: Amerikan çiklitlerinin kıtalardaki yayılımı Orta Amerika çiklitleri Amerikan çiklitleri Amerika kıtalarında kuzeyde Meksika dan güneyde Arjantin in kuzey sınırlarına kadar yayılmıştır. Orta Amerika denen coğrafya Nikaragua, Honduras, Guatemala, Panama gibi anakaraya bağlı ülkeler ve Küba, Haiti gibi ada-ülkeleri içerir. Orta Amerika çiklitleri bu coğrafyanın tüm tatlı ve acı sularına yayılmıştır; bunlara göller, volkanik göller, kanallar, deltalar, akarsular dahildir. Peki Orta Amerika çiklitleri hangi türlerdir? Ülkemiz akvaryum piyasasından birkaç örnek verdiğimde kafanızda bir tip oluşacak: Zebra, Midas, Rainbow, Jaguar, Jack Dempsey, Texas, Ateşağız gibi türler hem dünyada hem ülkemizde en bilinen ve popüler Orta Amerika çiklitleridir. Ayrıca insan yapımı Papağan ve Flower Horn balıkları da (bunlar gerçek bir tür değildir) Orta Amerika kökenlidir. Bu türleri saydığımda kafanızda bir model oluşmuş olmalı. Evet, Orta Amerika çiklitleri çoğunlukla agresif, orta boydan büyük boya doğru seyreden, dayanıklı balıklar. Hemen hepsi omnivordur ve bu sayede pek yiyecek sıkıntısı çekmezler. Tatlı su omurgasızları, kabuklular, yosun ve küçük balıklar çoğu omnivor tür gibi onların da hayat boyu menüsünü oluşturur. Üreme tipi tektir; hepsi tek eşlidir ve düz yumurta dökerler. Her çiklit türü gibi yavrularını korurlar, ki bu çabaları çoğumuzun akvaryumlarında ciddi sorunlara yol açmıştır. Düz zemine yumurtlayan, ve ağızda kuluçka yapmayan bir türün serbest gezen yavruları avcılardan korunması için geniş bir bölgeyi tutması (bu bölgenin alanı kimi büyük türlerde birkaç metrekarreyi bulabilir) ve son derece tetikte ve saldırgan olması lazımdır. Bu nedenledir ki tüm düz yumurta dökenler gibi Orta Amerika çiklitlerinin saldırganlığı üreme esnasında katlanarak artar. Ancak bazı Orta Amerikalılar vardır ki, bunların terör estirmesi için üremesine gerek yoktur. Tüm üyelerinde bölge tutma ve tür içi saldırganlık bulunan Orta Amerika çiklitlerinde bu davranışların etkisi boyutla birlikte artar. Trimac, Jaguar, Midas, Motaguensis gibi türlerin boyu 30cm yi bulur. Mizaç olarak agresif olarak bilinseler, ve hatta psikopat, katil gibi insana özgü sıfatlarla özdeşleştirilseler de, akvaryumlardaki saldırganlıklarının nedeni, içgüdüsel olarak beslenmek ve üremek için bölge tutmaya ve bunu savunmaya programlanmış olmalarıdır. Yani aslında onlar kötü değil, çevreleri kötüdür (yetersizdir). Şu ana kadar daha çok mizaçlarından bahsettik. Biraz da iyi özelliklerine bakalım. Önceki paragraflarda Amerikan çiklitlerinin muazzam çeşitliliğinden söz etmiştim. Orta Amerikalılar da, Güney Amerikalılar kadar olmasa da görsel olarak müthiş bir çeşitlilik sunarlar. Özellikle vücut tipi çeşitliliği, örneğin Malawi çiklitlerindeki çeşitliliğin çok daha ilerisindedir. Büyük ve yüksek vü- Aequidens goldsaum 19

taları da kapsar. Öyle ki, okyanus sularında yavru gezdiren Mayan çifti gördüğünü söyleyen tanıklar vardır! Bir diğer örnek, tuzlu su akvaryumunda aylarca beslenen ve gelişme gösteren FH lardır. Fakat elbette biz bunu denemenizi önermiyoruz. Amatitlania nigrofasciata Archocentrus multispinosus cutlu tipin simgesi Midasın yanında, balık avcılığı için özelleşmiş, silindirik vücutlu ve büyük ağızlı piskivor (balık yiyici) Jaguar, Dovii, Güney Amerika toprak yiyenlerini hatırlatan şekilleriyle Torichthys cinsi (örn. Ateşağız), eşi benzeri olmayan Jack Dempsey, iri ve yüksek gövdeleri, küçük ağızları ve bebeksi yüzleriyle büyük çiklit sevenlere iyi bir alternatif sunan Vieja ve Paratheraps cinsleri bu farklı tiplerden sadece birkaçıdır. Orta Amerika çiklitlerindeki farklılıklar o denli fazladır ki, bilim adamları Salvini, Mayan ve Beani gibi birtakım kararsız türleri hâlâ uygun bir sınıflandırmaya sokamamıştır. Sınıflandırmadaki bu zorluk sürpriz değildir. Çünkü ne kadar farklı görünseler de, Orta Amerikalılar kolay şekilde hibritleşir. Hatta kişisel olarak o kadar çok farklı türün hibritine rastladım ki, artık bu türlerin hepsinin birbiriyle hibritleşebileceğine inanmaya başladım. Orta Amerika çiklitlerinin bir diğer eğlenceli özelliği tuza olan dayanımlarıdır. Çiklitler ikincil (tuzlusudan tatlı suya geçmiş) tatlı su balıklarıdır. Dolayısıyla tuz dayanımları şaşırtıcı değildir. Ancak Orta Amerika da ömrünün çoğunu acı/tuzlu suda geçiren çiklit türleri vardır. Buna en iyi örnek Mayandır; bu türün habitatları lagünleri, del- Güney Amerika Çiklitleri Güney Amerika deyince akla Amazon gelir. Amazon nehrinin içerdiği binlerce tür içerisinde çiklitler de yerini almıştır. Güney Amerika çiklitlerine ülkemizden Discus, Melek, Severum, Güney Amerika cüce çiklitleri, Astronot, Green Terror ve toprak yiyenleri örnek olarak sayabilirim. Bu liste bile bu gurubun ne denli çeşitli olduğuna dair fikir veriyor. Ki aslında çeşitlilik Orta Amerika nın da üzerinde. Güney Amerika çiklitlerini bir yaşama sığdırabilmek çok güç. Sadece yüzlerce türden biri olan Discusun hobide ne kadar yer kapladığını ve ne denli sevildiğini düşünürsek, ilgiyi bekleyen diğer tüm türler insanı hem heyecanlandırıyor, hem de ürkütüyor. Discus hakkında bir parantez açayım. Yıllarca ayrı bir yerde tutulan Discus artık çoğumuzun bildiği gibi bir Güney Amerika çiklitidir. Onu özel yapan mukozayla yavru besleme, popülasyon içi hiyerarşi, ilginç davranışlar ve interaktiflik aslında Amerikan çiklitlerinin çoğunda bulunan özelliklerdir. Güney Amerika çiklitleri Amazon nehir sistemiyle birlikte her türlü suda bulunur. Bu denli farklılaşmalarının bir nedeni belki de, birbirinden bağımsız habitatlara yayılmış olmalarıdır. Bir popülasyon iki gruba ayrılır ve bağlantı kesilirse, biliriz ki birbirlerinden farklılaşmaları kaçınılmazdır.. Güney Amerika çiklitleri Orta Amerikalılar gibi omnivor karakterdedir. Bunun yanı sıra, balık avlamak için özelleşmiş türler (Peacock Bass, Mızrak çiklitleri) ve çoğunlukla bitkisel beslenen türler de (Uaru) mevcuttur. Üreme yöntemleri yalnızca Orta Amerika da ki kuzenlerindeki gibi yumurta dökmekten ibaret değildir; yumurta dökmenin yanı sıra, ağızda kuluçka, gecikmeli ağızda kuluçka gibi yöntemleri de kullanırlar. Yavrulara bakım her türde dişi ve erkeğin ortak görevidir, hatta kimi türlerde erkek bile ağızda kuluçka yapabilir! Bu grup içinde, Astronot, Cüceler, Acaralar (Green Terror, Keyhole) ve Heroineler (Severum, Çikolata) zaten biliniyorlar. Fakat ben iki alt gruba daha fazla değinmek istiyorum: Toprakyiyenler ve Mızrak çiklitleri. Bu iki grup kendi içinde müthiş bir 20

çeşitlilik barındırmakta ve buna rağmen ülkemizde yurtdışına nazaran çok az ilgi görmekte. Toprakyiyenler (ing. Eartheater) zemindeki tortu ve malzemeyi sürekli ağızda eleyerek beslendikleri için bu adı almıştır. Dolayısıyla ağız aşağı doğru evrilmiş, burun uzamıştır. Bu grubu çoğunlukla Geophagus cinsine üye türler oluşturur. Bu zarif balıklar çoğunlukla ağızda kuluçka yöntemini benimsemiştir. Bir çiklite göre son derece sakin mizaçlıdırlar, boyları da 15-20cm civarında olduğu için, akvaryumlarda uyumlu bir alternatiftirler. Ancak türe özgü akvaryumda beslenmeleri, onların doğal davranışlarını görebilmek ve görsel uyum açısından tercih edilmelidir. Astronotus ocellatus Değinmek istediğim diğer grup Mızrak çiklitleri, yani Crenicichla cinsine mensup türler. Adından da anlaşılacağı üzere, silindirik bir gövdeye sahiptirler, hatta görebileceğiniz en silindirik çiklitlerdir! Bu garip ve ilk bakışta göze çiklit gibi görünmeyen türler, kendi aralarında çok fazla farklılaşmıştır. 8cm den 45 cm ye kadar farklı boyda ve bambaşka desen ve renktedirler. Mızrak çiklitleri ülkemize henüz giriş yapmamıştır, ancak çeşitlilikleri ve sıradışı yapıları nedeniyle üzerine eğilmeye değer bir grup olduklarını söyleyebilirim. Sürü balıklarının uyumlu yüzüşlerini sevenler için çiklitler şu ana dek pek iyi bir seçenek olmamıştır. Fakat bu coğrafyada onları da memnun edecek türler var. Bildiğimiz Discus ve Meleğin yanı sıra, P. Altum ve Festivum (Türkçe adıyla Bayrak çiklit), Amazon da sürü halinde gezer. Yeterince büyük bir hacim sağladığınız takdirde siz de bu davranışı gözlemleyebilirsiniz. Birbirinden bu kadar farklı türler içeren bir coğrafyadan rekorlar çıkması elbette kaçınılmaz. Peacock Bass grubuna ait olan, Amazonun top predator lerinden Cichla Temensis 12 kg ye ulaşan ağırlığıyla en ağır çiklit türüdür. Diğer yandan çiklit dünyasının en küçük türleri de bu canavarla aynı suları paylaşmaktadır. Lakin onlar Temensis gibi açık sularda balık avlanmak yerine, dipte yoğun bitki ve tortunun arasında dikkat çekmeden gezinirler. Ramirezi, Kakadu, Bolivian Ram gibi popüler örneklerden tanıdığımız Güney Amerika cüce çiklitleri Cichlidae familyasındaki en küçük türlerden bazılarını oluşturur. Akvaryumda Amerikan Çiklitleri Şu ana kadar Amerikan çiklitlerinin coğrafik yayılımından ve çeşitlerinden bahsettim. Ancak tabi ki, her balığı potansiyel akvaryum balığı olarak gören biz akvaristler için akvaryumdaki durumları daha önemli. Çiklitlerin akvaryum hobisinde patlama yapmalarına yol açmış avantajları Amerikan çiklitlerinde de değişen ölçeklerde mevcut. Hemen hepsi PH ı sabit, nitrat oranı düşük, çevresel stres etkenleri azaltılmış (hacim, kalabalık, saklanma yeri, agresiflik) bir akvaryumda rahatça yaşayıp serpileceklerdir. Özellikle Orta Amerika çiklitleri, hobide görebileceğiniz en dayanıklı balıklar arasındadır. Dayanıklılık konusunda malesef Güney Amerika da birkaç istisna var. Discus, melek, Güney Amerika cüceleri ve Altum bu konuda başı çekiyor. Bu türleri beslerken, su kalitesine ve stres etmenlerine ekstra dikkat göstermek gerek. Bundan dolayı Amerikanlara veya hobiye yeni başlayacaklar için uygun bir seçim değiller. Ayrıca doğada çok uç su koşullarında yaşayan, G.Balzanii ve kimi toprakyiyenlerin istediği şartları sağlamak her akvaristin yapabileceği bir şey değildir. İstedikleri şartları sağlamadığınız takdirde, en iyi ihtimalle üreme gerçekleşmeyecektir. Amerikan çiklitlerinin üremeleri de son derece kolaydır. Özellikle Orta Amerika çiklitlerinde, bir dişi, bir erkek ve bir çömlek üreme için çoğu za- Cleithracara maronii 21

lara girişmek, felaketlere yol açabilir. Son ve bence en önemli nokta, karmada üremeye izin vermemektir. Çok geniş hacim ve küçük balıklardan oluşan seyrek bir kadro söz konusu değilse, sonuç en azından strestir. Cleithracara maronii Sosyallikleri: Tabi ki bu özellike bazı türler için antisosyal olarak da tanımlanabilir. Gene de uyumman yeterlidir. Zebraların üreme konusunda ne kadar hevesli olduklarını biliriz; aslında tüm Orta Amerika türleri ve çoğu Güney Amerika türü bu konuda onlardan geride değildir. Üreme konusunda diğer çiklitlerden farklı olarak dikkat edilmesi gereken şey, üreme sırasındaki saldırganlıklarıdır. Orta derecede veya daha yüksek saldırganlığa sahip türlerin karma bir akvaryumda eş tutmaları ve üremeleri diğer balıklar için ciddi sıkıntı yaratır, ölümlere yol açabilir. Bilinmesi gereken diğer bir husus karmada doğan yavruların çok geçmeden diğer balıklara yem olacakları gerçeğidir. Büyük ve agresif türlerde (Midas, Jaguar, Green Terror vs.) eşlere kendilerine özel geniş hacimli bir akvaryum sağlamak da güvenlik için yeterli olmayabilir. Üreme esnasında çok agresifleşen eşler sıklıkla kavga edebilir. Benim ve birçok hobicinin en sevdiği akvaryum tipi olan karma akvaryum, Amerikan beslemek isteyenlerin ilk aklında gelen akvaryum tipidir. Bu inanılmaz çeşitli ve farklı karaktere sahip türleri birarada, etkileşirken gözlemek kuşkusuz çok keyifli. Ve aslında çoğu Amerikan çiklidi de farklı ölçeklerde karmalar için uygundur. Fakat karma konusunda da dikkat edilmesi gereken birkaç önemli nokta var. İlk olarak, Afrika çiklitleriyle Amerika çiklitlerini karıştırmayın. Bu ancak türleri çok iyi tanımayan birinin yapabileceği bir şeydir. Çoğunlukla sert su ve yüksek PH isteyen ve farklı vücut diline sahip Afrikalılarla Amerikanları aynı anda mutlu etmek mümkün değildir. İkinci olarak, karacağınız balıkların yakın mizaçta ve boyda olmasına dikkat edin. Yakın mizaçta oldukları sürece, Green Terror, Severum ve Astronot gibi Güney Amerikalılarla Orta Amerikalıları karmak herhangi bir sorun yaratmayacaktır. Diğer bir önemli nokta, Dovii, Midas, FH, Trimac gibi hiper-agresif türlerden uzak durmaktır. Daha az saldırgan türlerin karmasını denemeden bun- Hiper-agresif türlerin karmaya uygun olmadığını yazdım. Peki bu saldırgan oldukları kadar güzel olan türleri nasıl besleyeceğiz? Elbette tek başına. Sadece hiper- agresif olanları değil, çoğu büyük Amerikanı (Astronot, Severum, Green Terror, Texas) tek başına baktığınızda bu hobide olabilecek en sıradışı deneyimleri yaşayacaksınız. Çünkü tek başına bakıldıklarında, kendi aralarında hiyerarşik yaşayan ve sosyal olan bu hayvanlar, sizle de kendi tarzlarında sosyalleşmeye başlar. Bir balıkla etkileşime girmek, onun tarafından muhatap alınmak, bana göre bir akvaristin bu hobiden alabileceği en büyük keyiflerden biri. Bu keyfi de büyük Amerikan çiklitleri dışındaki balıklarla almanız pek olası değil. ABD de büyük Amerikanları tek başına besleme çok yaygın bir durum. Onlar tek başına besledikleri çiklitlere wet-pet (ıslak ev hayvanı) diyorlar. Amerikan çiklitlerini tanıtan bu yazıda başlangıç için elbette öneriler vereceğim. Hobiye veya Amerikan çiklitlerine yeni başlayan akvaristlere uygun türler, dayanıklı, fazla saldırgan olmayan türler olmalı. Dolayısıyla Orta Amerika dan Rainbow, Sajica, Nicaraguense, Güney Amerika dan Severum, Çikolata, Blue Acara gibi türler önerilebilir. Neden Amerikan çiklitleri? Şu ana kadarki kısımda bu soruya kısmen cevap verdiğimi düşünüyorum. Fakat gene de Amerikan çiklitlerinin kendine özgü ve akvariste keyif verecek özelliklerini toparlamak gerekirse; Görsellikleri: Gerçekten de Amerikanların bu konuda Afrikalı kuzenlerinden aşağı kalır yanı yok, dahası, boyut, şekil, desen ve renkte çok daha fazla çeşit sunuyorlar. Tabi ki bu bambaşka türleri (örneğin Astronot ve Remirezi) çoğu zaman aynı akvaryumda besleyemiyoruz, fakat aynı coğrafyanın balıkları olmaları, Amerikanlara eğilecek bir akvarist için önemli bir nokta. Hatta bambaşka görünen türlerde Amerikanlara özgü ortak karakteristiklere rastlamak oldukça heyecan verici olmalı! 22

suz, düzen bozucu bir mizaç bile bana göre ruhsuzca akvaryumda dolanmalarından iyidir. Amerikan çikliti akvaryumlarında bölge tutma ve hiyerarşi oluşumu kaçınılmazdır. Oluşan hiyerarşi kolay kolay bozulmaz, balıklar statülerini bilirler. Bu türleri besleyen birinin hemen farkettiği bir başka sıradışı özellik, bu balıkların kendilerine özgü karakterleri olmasıdır. Karakter türden türe, hatta tür içinde bireyden bireye göre bile değişiklik gösterebilir. Yani sakin ve uyumlu diye aldığınız Rainbow akvaryumda bir Salvini gibi terör estirebilir. Bu gibi durumlar kimine göre bir sıkıntı, kimine göre ise hoş bir sürprizdir. Size de hoş bir sürpriz olarak gelirse, Amerikanlarla olan ilişkiniz uzun olacak demektir. Balıkta karakter ve sıradışı davranış deyince akla ilk gelen balık kuşkusuz Astronot tur. Astronot u anlatmayı da başka bir sayıya bırakalım. Üreme: Amerikan çiklitleri kolay ürer. Tek eşlidirler ve çoğu türde düz zemine yumurtlama ve eşle birlikte yavru gezdirme görülür. Yavru gezdirme, eğer daha önce rastlamadıysanız, sizi çok şaşırtacaktır. Eş tutma, kur merasimi dâhil tüm üreme süreci, Amerikanların en güzel yönlerinden biridir. Üreme sürecinde hemen her türde renkler coşar. Ayrıca Sajica, Carpinte, Cutteri, ve Severum gibi bazı türlerde ise toptan bir renk değişimi görülür. Bu, seyredene müthiş keyif veren bir olaydır. Temel nedeni ise tehlike sinyali vererek çevredeki avcı ve rakipleri yavrulardan uzak tutmaktır. Balıklardaki renk kontrastının artması tehlike sinyali işlevi görür. Dekorasyon: Eğer doğal görünen ve beslenen canlının habitatına yakın dekorasyonlardan hoşlanıyorsanız, Amerikan çiklitleri tankınızı da güzelleştirecek demektir. Çoğu Amerikan çiklitinin habitatında bol miktarda kütük, kaya, tortu ve bitki artıkları bulunur. Kahverengi ve sarının tonları hakimdir. Böyle bir ortamı akvaryumlarımızda doğadan faydalanarak kolayca yaratabiliriz. Tanka konan bitki artıkları zamanla tannin maddesi salacak ve su doğadaki gibi sararacaktır. Ayrıca bir kısım Orta Amerika ve Güney Amerika çiklitleri bitkilerle dosttur. Cüce Acaralar ve Güney Amerika cüceleri gibi türler zaten doğada da bitkilerle iç içe yaşar, dolayısıyla böyle türlerin yanına bitki eklemeniz, hem akvaryumu doğal gösterecek, hem de balıkları mutlu edecektir. Doğada bitkili bir ortamda yaşamamasına rağmen Sajica, Salvini, Jaguar gibi türler de belli bitkilerle birlikte beslenebilir. Fakat üreme durumunda çevrelerindeki her şey gibi bitkileri de elden geçirebilecekleri unutulmamalıdır. Eşeysel farklar: Çoğu Amerikan türü, çiklitlerdeki genel dişinin erkekten daha küçük ve daha gösterişsiz olması kuralına uyar. Ancak bazı Orta Amerika türlerinin dişileri için bunu söylemek haksızlık olur. Motaguense, Salvini, Sajica, Red Terror, Nicaraguense gibi türlerin dişileri, adeta erkekten farklı bir türe ait gibi görünür ve gösterişte de geri kalmazlar. Bu yüzden bu türleri üretmek, cinsiyetlerin kendine özgü güzelliklerini seyretmek açısından oldukça keyiflidir. İlk paragrafta da belirttiğim gibi, Amerikan çiklitleri akvaristlere yeni bir dünya sunuyor. Bu dünya öyle geniş ki, girdikten sonra geri dönmeniz oldukça zor olabilir. Ben, insanlar arasındaki mentalite uyumu gibi, bir akvarist ve beslediği türler arasında da benzer bir uyum olduğuna, akvaristin bir şekilde kendine uygun türü bulacağına inanırım. Amerikanlarda hemen her tür akvarist için bir seçenek mevcut. Kimsenin size önyargılarını aşılamasına izin vermeyin. Kendiniz deneyerek öğrenin, ve keşfedin. Şayet çiklitlerin sosyal yaşamıyla ve ilginç davranışlarıyla büyülenmiş bir akvaristseniz Amerikanlar tam size göre demektir. Tabi bu noktada bulunabilirlikleriyle ilgili bir itiraz gelecektir. Ve oldukça haklı bir itiraz. Ülkemizde bu devasa balık grubuna karşı ilgi çok az, dolayısıyla piyasadaki bulunabilirlikleri de buna paralel seyrediyor. Bu yüzdendir ki, Amerikan çiklitleriyle ilgilenen akvaristler hobi ortamında biraz misyoner gibi çalışır. Çünkü bu türlerin yayılmasını sağlamanın yolu talep ve ilgi yaratmaktan geçiyor. Bu tanıtıcı yazı da bu gayretin bir parçası oldu. Umarım, Amerikan çiklitlerini bilsin veya bilmesin, okuyanlara onlar hakkında bir fikir verebilmiş ve ilgi uyandırabilmişimdir. Parachromis managuensis 23

26 Gültekin Sabana