Dünyada her y l yaklaş k 650.000 kişi kanserden ölmektedir. Mide



Benzer belgeler
Mide tümörlerinin (MT) radyolojik olarak doğru değerlendirilmesi;

Mide Kanserlerinin Bilgisayarlı Tomografi ile Değerlendirilmesi

DİFFÜZ GASTRİK KANSER TEDAVİSİNDE CERRAHİ TEDAVİ YETERLİ MİDİR? Dr. İlter Özer. Türkiye Yüksek İhtisas Hastanesi Gastroenteroloji Cerrahisi Kliniği

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir.

Mide Rezeksiyon Materyallerine Yaklaşım, Evreleme ve Raporlama

Mesane kanserleri üriner sistemin en s k malign tümörüdür ve

igog toplantıları 23.şubat 2011

Dev Karaciğer Metastazlı Gastrointestinal Stromal Tümör Olgusu ve Cerrahi Tedavi Serüveni

Akciğer Kanserinde Tanı Yöntemleri

Gastraintestinal Sistem İnteraktif Vaka Sunumları: Mide Olguları Doç. Dr Hasan Şenol COŞKUN

PANKREAS KARSİNOMU. Dr.Nevra ELMAS Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı İzmir

BATIN BT (10/11/2009 ): Transvers kolon orta kesiminde kolonda düzensiz duvar kalınlaşması ile komşuluğunda yaklaşık 5 cm çapta nekrotik düzensiz

Akciğer kanserinde radyolojik bulgular, değerlendirme. Dr. Canan Akman İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı

ADRENAL KORTİKAL KANSER TEDAVİSİNDE LAPAROSKOPİK CERRAHİ

Papiller Tiroid Karsinomunda Santral Lenf Nodu Diseksiyonu

Santral Disseksiyon. Dr. İbrahim Ali ÖZEMİR. İstanbul Medeniyet Üniversitesi Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Kliniği

Erken Evre Akciğer Kanserinde

Gastrointestinal stromal tümörler (GIST) gastrointestinal

Erken Evre Mide Kanserine Yaklaşım

fiekil 2 Menapoz sonras dönemde kistik, unilateral adneksiyel kitleye yaklafl m algoritmas (6)

İNTERAKTİF VAKA TARTIŞMASI

Performance of Cytoreductive Surgery and early postoperative intraperitoneal chemotherapy in a Gastric Carcinoma Patient with Huge Krukenberg tumor

Mide Kanseri Tanısı Olan Hastalarda Lenf Nodu Tutulum Oranı ve Sağkalım İlişkisi

SB Sakarya E itim ve Araflt rma Hastanesi Asinetobakterli Hastalarda DAS Uygulamalar ve yilefltirme Çabalar

GÖREV ANALİZİ 2. YAZILMA ÖĞRENİM HEDEFİ. Mesane ve üreterin normal ve patolojik özelliklerini belirler

UROK 2012 Sözlü Sunum 32, 33 ve 34 e Bir Bakış. Doç. Dr. Mustafa Vecdi ERTEKİN Özel Universal İtalyan Hastanesi Radyasyon Onkolojisi

Kolorektal Adenokarsinomlarda Tümör Tomurcuklanmasının Kolonoskopik Biyopsi ve Rezeksiyon Materyalleri Arasındaki Uyumu

MİDE KANSERİNDE APOPİTOZİSİN BİYOLOJİK BELİRTEÇLERİNİN PROGNOSTİK ÖNEMİ

TIBBİ ULTRASONOGRAFİ DERNEĞİ ÜST ABDOMEN ULTRASONOGRAFİ İNCELEMESİ UYGULAMA KILAVUZU

ÜST ÜRİNER SİSTEM KANSERLERİNDE GÖRÜNTÜLEMENİN ÖNEMİ

Dr. Fatma PAKSOY TÜRKÖZ Atatürk Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji

MIDE KANSERİ. Prof.Dr.Yusuf ÇİÇEK GENEL CERRAHİ ANABİLİM DALI

SİNDİRİM SİSTEMİ KANSERLERİNDE ONKOLOJİK TEDAVİ. Prof. Dr. Evin Büyükünal Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları. ABD Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı

YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

SAĞ VE SOL KOLON YERLEŞİMLİ TÜMÖRLER: AYNI ORGANDA FARKLI PATOLOJİK BULGULAR VE MİKROSATELLİT İNSTABİLİTE DURUMU

İçindekiler. 2. Zaman Verilerinin Belirlenmesi 47

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları ABD, Medikal Onkoloji BD Güldal Esendağlı

Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi. 01 Kasım 2010 Pazartesi

ERKEN LOKAL NÜKS GELİŞEN VULVA KANSERİ: OLGU SUNUMU

Primeri Bilinmeyen Aksiller Metastazda Cerrahi Yaklaşım. Dr. Ali İlker Filiz GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Genel Cerrahi Servisi

Multipl Myeloma da PET/BT. Dr. N. Özlem Küçük Ankara Üniv. Tıp Fak. Nükleer Tıp ABD

Radyolojik görüntüleme teknikleri eşliğinde yap lan girişimsel işlemler

Rektum kanserinde endorektal ultrasonografi ile yapılan evrelemenin, patolojik evreleme ile karşılaştırılması

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün

LABORATUVARIN DÖNER SERMAYE EK ÖDEME SİSTEMİNE ETKİSİ. Prof. Dr. Mehmet Tarakçıoğlu Gaziantep Üniversitesi

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9

Gastrointestinal Maligniteler Tedavi Yaklaşımları. Dr. Deniz Tural Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji

Göğüs Cerrahisi Hakan Şimşek. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine

BÖLÜM 7 BİLGİSAYAR UYGULAMALARI - 1

MEDİPOL ÜNİVERSİTESİ RADYASYON ONKOLOJİSİ ABD. Dr.Rashad Rzazade

Aksillanın Görüntülenmesi ve Biyopsi Teknikleri. Prof. Dr. Meltem Gülsün Akpınar Hacettepe Üniversitesi Radyoloji Anabilim Dalı

Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi. 18 Ocak 12 Çarşamba

Üriner sistemde yer alan organların görüntülenmesi

KAVRAMLAR. Büyüme ve Gelişme. Büyüme. Büyüme ile Gelişme birbirlerinden farklı kavramlardır.

Pankreas adenokarsinomlarının saptanması ve rezektabilitenin değerlendirilmesinde bilgisayarlı tomografinin yeri

ENERJĠ DAĞITIMI-I. Dersin Kredisi

Giriş Güncel cerrahide tanı ve tedavi planlamalarında ultrasonografinin önemli bir yeri bulunmaktadır. Ultrasonografinin cerrah tarafından gerçekleşti

YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ

SENTİNEL LENF NODU BİOPSİSİ VE ADJUVAN KEMOTERAPİ. Dr. Orhan TÜRKEN

SENTİNEL LENF DÜĞÜMÜ İŞARETLEMESİ: KOLOREKTAL KANSER CERRAHİSİNDE YERİ VAR MI?

Safra Yolları Kanserlerinde SistemikTedaviler. Dr.M.Oktay TARHAN İzmir K.Ç.Ü. Atatürk E.A.H. Tıbbi Onkoloji Kliniği

İÇİNDEKİLER. 1 Projenin Amacı Giriş Yöntem Sonuçlar ve Tartışma Kaynakça... 7

AKCİĞER KANSERLİ HASTALARDA AKCİĞER DIŞI METASTAZ İLE KLİNİK DEĞERLENDİRMENİN İLİŞKİSİ

LAPAROSKOPİK KOLOREKTAL KANSER CERRAHİSİNİN ERKEN DÖNEM SONUÇLARI:251 OLGU

Yüksek riskli hastalarda güncel tarama nasıl olmalıdır? Kim, ne zaman, nasıl?

B02.8 Bölüm Değerlendirmeleri ve Özet

UMU ETKİLEYEN ETKİLEYEN ETMENLER ETMENL

KOLOREKTAL KARSİNOMLARDA VENÖZ İNVAZYON SAPTANMASINDA MORFOLOJİK BULGULARIN ve EVG nin ROLÜ

Olgularla Lenfoma ve Myelomada PET/BT Agresif NHL. Doç. Dr. Metin Halaç İstanbul Üniversitesi, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nükleer Tıp Anabilim Dalı

SÜREÇ YÖNETİMİ VE SÜREÇ İYİLEŞTİRME H.Ömer Gülseren > ogulseren@gmail.com

Ultrasonografi ile Çocuklarda Mezenterik Lenf Nodlar n n De erlendirilmesi

Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA NÖROTİSİZM VE OLUMSUZ OTOMATİK DÜŞÜNCELER UZM. DR. GÜLNİHAL GÖKÇE ŞİMŞEK

Mide Kanseri Hastalarında Preoperatif CEA, AFP ve CA-19.9 Düzeylerinin Değerlendirilmesi

NIJERYA DAN GELEN YOLCUDA EBOLAYA RASTLANMADI

Akciğer Dışı Tümör Olgularında İzole Mediasten FDG-PET Pozitif Lenf Nodlarının Histopatolojik Değerlendirilmesi

Olgu Sunumu. Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi. Özkan Saydam

Araştırma Notu 15/177

Hibrid tedavi ve görüntüleme sistemleri (PET/MR)

Dr.Bahar Müezzinoğlu Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi

Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu

GERM HÜCRELİ TÜMÖRLER İnteraktif Olgu Sunumu Dr BENGÜ DEMİRAĞ

2008 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇESİ ÖN DEĞERLENDİRME NOTU

Polipte Kanser. Dr.Cem Terzi. Dokuz Eylül Üniversitesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Kolorektal Cerrahi Birimi

HİPOFARİNKS KANSERİ DR. FATİH ÖKTEM

RAHİM TAHLİYESİ UYGULAMALARININ ZEYNEP KAMİL AİLE PLANLAMASI KLİNİGİNDE GÖZLENEN ETKİLERİ GİRİŞ. Dr. Asuman KARAMANı.. ı Dr.

İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ BİLGİSAYAR MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ BİLGİSAYAR SİSTEMLERİ LABORATUARI YÜZEY DOLDURMA TEKNİKLERİ

29 yaşında erkek aktif şikayeti yok. sağ sürrenal lojda yaklaşık 3 cm lik solid kitlesel lezyon saptanması. üzerine hasta polikliniğimize başvurdu

MİKRO İKTİSAT ÇALIŞMA SORULARI-10 TAM REKABET PİYASASI

VİTAMİN D VE İMMÜN SİSTEM VİTAMİN D

Vaka Eşliğinde Güncel Pratik Yaklaşım: Oligometastatik Meme Kanserine Yaklaşım. Prof. Dr. Feyyaz ÖZDEMİR K.T.Ü Tıbbi Onkoloji B.D.

OP. DR. YELİZ E. ERSOY BEZMİALEM VAKIF ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ GENEL CERRAHİ AD İSTANBUL

Evre III KHDAK nde Radyoterapi

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

Nod-pozitif Meme Kanserinde Lenf Nodu Oranı Nüks ve Mortaliteyi Belirleyen Bağımsız Bir Prognostik Faktördür

ARAŞTIRMA RAPORU. Rapor No: XX.XX.XX. : Prof. Dr. Rıza Gürbüz Tel: e-posta: gurbuz@metu.edu.tr

Tiroidin en sık görülen benign tümörleri foliküler adenomlardır.

Mide kanserleri: On beş yıllık deneyimlerimiz

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1

BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu

Transkript:

Tan sal ve Giriflimsel Radyoloji (2003) 9:345-353 ABDOMEN RADYOLOJ S ARAfiTIRMA YAZISI Malign mide tümörlerinin preoperatif de erlendirilmesinde spiral nin rolü Hatice Lakadamyal, Aytekin Oto, lkay Akmangit, Osman Abbaso lu, Bülent Sivri, Okan Akhan, Aytekin Besim AMAÇ Bu çal flman n amac mide tümörü olan hastalarda ameliyat öncesinde spiral ile evrelemenin de- erlendirilmesidir. GEREÇ VE YÖNTEM 24 ü adenokarsinom, 2 si mide lenfomas, 1 i karsinoid tumor ve 1 i leyomyosarkom teflhisi konulmufl toplam 28 hasta spiral ile serozal invazyon, pankreas invazyonu, metastaz ve peritoneal tutulum aç s ndan de erlendirilmifltir. Sonuçlar cerrahi ve patolojik sonuçlarla karfl laflt r lm flt r. BULGULAR Spiral nin tümör invazyonu derinli ini, pankreas invazyonunu, lenf nodu metastazlar n, peritoneal metastazlar, karaci er ve dalak metastazlar - n saptamadaki do ruluk oranlar s ras yla %82 (23/28), %96 (27/28), %82 (23/28), %96 (27/28), %100 (28/28) ve %100 (28/28) dür. Spiral ile evre T2-T3, T3-T4, N0-N1, N1-N2, N2-N3 tümörlerinin birbirinden ayr m nda s ras yla %83 (15/18), %92 (23/25), %79 (15/19), %73 (8/11) ve %89 (8/9) do ruluk oranlar bulundu. Mide adenokarsinomlar nda tüm TNM evrelemesinde spiral nin do ruluk oran %67 (16/24) dir. SONUÇ Spiral mide tümörlerinin preoperatif de erlendirmesinde etkili bir yöntemdir. H. Lakadamyal, A. Oto,. Akmangit (E), O. Akhan, A. Besim Hacettepe Üniversitesi T p Fakültesi, Radyoloji Anabilim Dal, Ankara O. Abbaso lu Hacettepe Üniversitesi T p Fakültesi, Genel Cerrahi Anabilim Dal, Ankara B. Sivri Hacettepe Üniversitesi T p Fakültesi, Patoloji Anabilim Dal, Ankara Gelifli: 15.05.2002 / Kabulü: 26.06.2003 Dünyada her y l yaklaş k 650.000 kişi kanserden ölmektedir. Mide kanseri en s k görülen dördüncü kanserdir. Mide tümörü cerrahi olarak tam kür elde edilebilecek safhada olduğu zaman genellikle semptom vermez. Klinik olarak tespit edildiğinde ise s kl kla ilerlemiş evrede ve metastaz yapm ş durumdad r (1). Mide tümörü olan hastalarda tedavinin doğru planlanmas için tümör yay l m n n preoperatif değerlendirilmesi önemlidir (2). Baryumlu grafiler ve endoskopi mide tümörünün teşhisinde önemli olmakla birlikte bu modaliteler preoperatif evrelemede s n rl bir yere sahiptir (3). Bilgisayarl tomografinin () mide tümörü evrelenmesindeki yeri ile ilgili çeşitli araşt rmalar yap lm ş ve bu konudaki başar s yla ilgili farkl sonuçlar elde edilmiştir (2,4-8). Bu çal şman n amac mide tümörü olan hastalarda preoperatif spiral bilgisayarl tomografi sonuçlar n cerrahi-histopatolojik sonuçlarla karş laşt rmakt r. Gereç ve yöntem Çal şmam za hastanemizde endoskopik biyopsiyle malign mide tümörü tan s alan ve opere edilen 24 ü adenokarsinom, 2 si primer mide lenfomas, 1 i leyomyosarkom ve 1 i karsinoid tümör olmak üzere toplam 28 hasta dahil edildi. Araşt rmaya dahil edilen opere mide tümörlü 28 hastadan 21 i erkek, 7 si kad n olup, ortalama yaş 61 (yaş aral ğ 40-87) olarak hesapland. Hastalar n tümüne preoperatif olarak üst ve alt abdomen yap ld. Hastalar n tümünün tetkiki Hacettepe Üniversitesi Radyoloji bölümünde bulunan spiral cihaz ile (Tomoscan AVE1, Philips, Hollanda) yap ld. Her hasta 12 saatlik açl k sonras tetkike al nd. 20 ml Iopramide 300 mgi/ml (Ultravist 300) 1 litre suda suland r larak hastaya tetkikten 1 saat önce başlanarak her 15 dakikada bir 200 ml verildi. Tetkike başlamadan hemen önce geri kalan 200 ml verilerek inceleme s ras nda midenin dolu olmas sağland. Sağ antekübital vene 18 G iğne ile girilerek 3 ml/sn h zda 150 ml Iopramide 300 mgi/ml (Ultravist 300) otomatik enjektör (CT-TRIPAK 200 ml, Medrad, USA) ile verildi. Kontrast madde verilmeye başlad ktan 70 saniye sonra hastan n nefesi tutturularak diyafragma süperiorundan başlayarak simfizis pubis düzeyine kadar 7 mm kal nl kta kesitler elde olundu. Masa hareketi 7 mm, rekonstrüksiyon indeksi 7 mm ydi. Üst abdomen de kv 120, mas 175, alt ab- Tan sal ve Giriflimsel Radyoloji 345

Resim 1. Mide adenokarsinomu olan 40 yafl nda kad n hasta. Spiral de mide duvar nda lezyon saptanamam flt r. Histopatolojik incelemede antrum ve küçük kurvatürde evre T1 tümör saptanm flt r. Resim 2. Mide adenokarsinomu olan 49 yafl nda kad n hasta. Spiral de antrumda yerleflim gösteren kitle lokalizasyonunda kitle komflulu undaki ya dokusunda serozal invazyon düflündüren dansite art fl mevcuttur (Evre T3). Ancak cerrahi-histopatolojik incelemede serozal invazyon (Evre T3) olmad saptand. Karaci er metastaz Karaciğerde periferik, devaml l k gösteren kontrast madde tutulumu gösteren hipodens lezyonlar metastaz olarak değerlendirildi. nin duvar invazyonunu, lenf nodu tutulumunu, pankreas ve dalak invazyonunu, karaciğer metastazlar n, peritoneal tutulumu ve asit varl ğ n saptamadaki duyarl l ğ, özgüllüğü, pozitif tahmin değeri, negatif tahmin değeri ve doğruluk oran cerrahi bulgular ve histopatolojik sonuçlar "alt n standart" olarak kabul edilerek hesapdomen de kv 140, mas 150 ydi. incelemeleri operasyondan önce iki radyolog taraf ndan görüş birliğine var larak değerlendirildi. Mide kitlesinin lokalizasyonu, duvar invazyonu, pankreas invazyonu, peritoneal metastaz, karaciğer metastaz ve asit varl ğ aşağ da belirtilen kriterlere göre kaydedildi. Duvar invazyonu Mide duvar n n üç tabakas normal olarak izlendiğinde ve gözle görülür bir lezyon olmad ğ nda evre TO olarak değerlendirildi. Mide içerisine uzanan ancak submukozaya ait hipodens katmanda dansite değişikliği oluşturmayan lezyonlar evre T1 olarak değerlendirildi. D ş yüzey düzgün olup mide duvar nda kal nlaşma ve kontrast madde tutulumu evre T2 olarak değerlendirildi. Mide d ş yüzeyinde irregüler, nodüler görünüm ve komşu yağ planlar nda dansite art ş yla birlikte duvar kal nlaşmas görüldüğünde evre T3 olarak değerlendirildi. Komşu organlara invazyon gösteren lezyonlar evre T4 olarak kabul edildi. Pankreas ve dalak invazyonu Pankreas ve mide aras ndaki yağ planlar n n silinmesi not edildi. Ancak pankreas n diğer kesimlerine göre dansite farkl l ğ saptand ğ nda invazyon var denildi ve evre T4 olarak değerlendirildi. Peritoneal tutulum Peritoneal multipl nodüler yumuşak doku dansitesi görüldüğü zaman veya peritonda dansite art ş izlendiği zaman peritoneal tutulum var kabul edildi. Asit varl ğ not edildi. Lenf nodu tutulumu Retrokrural lenf nodlar nda 6 mm, gastrohepatik ligament lenf nodlar nda 8 mm, portokaval alanda 10 mm, portal hepatik lenf nodlar nda 7 mm, üst paraaortik lenf nodlar nda 9 mm, alt paraaortik lenf nodlar nda 11 mm ve perigastrik lenf nodlar nda 10 mm nin üzerinde k sa çapa sahip lenf nodlar metastatik olarak kabul edildi. Şüpheli büyüklükteki lenf nodlar nda Tablo 1. Mide karsinomlar n n TNM s n flamas (6) k sa çap/uzun çap oran 0,7 den büyük olanlar metastatik olarak değerlendirildi (9). Primer tümör T1 Tümör mukoza ve submukoza ile s n rl d r. T2 Tümör mukoza ve submukozay geçerek muskularis propriay invaze etmifltir. Seroza tutulumu yoktur. T3 Tümör serozaya penetrasyon yapm fl ancak komflu organlar invaze etmemifltir. T4 Tümör pankreas, dalak ve karaci eri invaze etmifltir. Diyafragma ve abdomen duvar na uzan m vard r. Nodal tutulum N0 Bölgesel lenf nodlar nda tutulum yoktur. N1 Primer kitleye 3 cm den yak n perigastrik lenf nodlar nda tutulum mevcuttur. N2 Primer kitleye 3 cm den uzak perigastrik lenf nodlar nda ve çölyak arter ve dallar n n etraf ndaki lenf nodlar nda tutulum mevcuttur. N3 Paraaortik, hepatoduodenal, retropankreatik, mezenterik, portal hepatik, retrokaval ve retrokrural lenf nodlar nda tutulum mevcuttur. Uzak metastazlar M0 Uzak metastaz yoktur. M1 Karaci er, böbrek üstü bezleri, kemik metastazlar ve peritoneal tutulum mevcuttur. 346 Eylül 2003

Resim 3. Mide adenokarsinomu olan 40 yafl nda erkek hasta. Spiral de mide d fl yüzeyinde nodüler, irregüler görünüme ve komflu ya planlar nda dansite art fl na yol açan pilor yerleflimli evre T3 tümör görülüyor. Resim 4. Mide adenokarsinomu olan 46 yafl nda erkek hasta. Spiral de pankreasta tutulum ile uyumlu dansite farkl l gösteren lezyonlar görülüyor (ok). Ayn zamanda karaci erde multipl metastazlar dikkati çekiyor (ok ucu). land. ve cerrahi-histopatolojik değerlendirme aras ndaki uyum kappa istatistiği ile değerlendirildi. Leyomyosarkom, lenfoma ve mide karsinoidinin evrelemesi farkl olduğundan bu hastalar ç kar larak yaln zca adenokarsinomu olan hastalar bulgular na göre TNM s n flamas (Tablo 1) ve evrelemesine (Tablo 2) tabi tutuldu. ile yap lan TNM evrelemesi cerrahi-histopatolojik TNM evrelemesiyle karş laşt r ld (Tablo 3). Bulgular 28 hastadan 14 üne distal subtotal gastrektomi (n=14), 7 sine total gastrektomi (n=7), 3 üne total gastrektomi, splenektomi ve distal pankreatektomi (n=3) yap ld. 4 hasta laparotomik olarak unrezektabl olarak değerlendirildi (n=4) ve bunlardan üçüne tüp jejunostomi tak ld. Tablo 2. Mide karsinomlar n n TNM evrelendirmesi (6) EVRE 1 EVRE 2 EVRE 3 EVRE 4 T1, N0, M0 T2-3, N0, M0 T1-3, N1-2, M0 T1-3, N3, M0 T4, herhangi bir N, M0 Herhangi bir T, herhangi bir N, M1 Duvar invazyonu nin duvar invazyonu değerlendirilmesinde doğruluk oran %82 (23/28) olarak saptand. de mide duvar nda lezyon saptanmayan bir hastan n T evresi histopatolojik olarak evre T1 kabul edildi (Resim 1). de iki hastada mide d ş konturlar - n n serozal tutuluma bağl olarak nodüler ve irregüler görünümde olduğu ve mide çevresindeki yağ dokusunda dansite art ş varl ğ düşünülerek tümör evre T3 olarak değerlendirildi (Resim 2). Ancak bu olgular histopatolojik olarak evre T2 olarak belirlendi. de bir hastada mide d ş konturlar n n düzgün ve çevre yağ dokusunda dansite art ş olmamas nedeniyle tümör evre T2 olarak değerlendirildi. Ancak histopatolojik olarak evre T3 olarak belirlendi. de bir hastada tümör ile pankreas aras nda yağ planlar n n silinmesine rağmen komşu organ n herhangi bir bölgesinde diğer bölgelerine göre farkl dansitede görünüm olmamas nedeniyle invazyon olarak değerlendirilmedi. Ancak histopatolojik olarak evre T4 olarak belirlendi. ile evre T3 tümörlerin %94 ü (15/16), evre T4 tümörlerin %89 u (8/9) doğru olarak evrelendirilirken, evre T1 ve T2 üç tümör de doğru olarak evrelendirilemedi (Resim 3). ile evre T2-T3 tümörlerin birbirinden ayr m nda %83 (15/18), evre T3-T4 tümörlerin birbirinden ayr m nda %92 (23/25) doğruluk oran bulundu. Duvar invazyonunun değerlendirilmesinde istatistiksel olarak ile cerrahihistopatolojik sonuçlar n %67 oran nda uyumlu olduğu saptand (kappa 0,668; p < 0,005). Pankreas invazyonu Çal şmam zda nin pankreas invazyonunun değerlendirilmesinde doğruluk oran %96 (27/28) (Tablo 4A), duyarl l ğ %88 (8/9), seçiciliği %100 (19/19) olarak saptand. de 8 olguda izlenen kitle lezyonunuyla Tablo 3. Adenokarsinomlu olgular n TNM evrelemesinde ile cerrahi-histopatolojik sonuçlar n karfl laflt r lmas C-H Evre 1 Evre 2 Evre 3 Evre 4 Evre 0 1 - - - Evre 1 - - - - Evre 2-6 3 - Evre 3-1 1 2 Evre 4 - - 1 9 (C-H= Cerrahi-histopatolojik de erlendirme) Tan sal ve Giriflimsel Radyoloji 347

A B Resim 5. Antrum yerleflimli mide adenokarsinomu olan 68 yafl nda erkek hasta. A. Lezyonun gros görünümü. B. Spiral de antrum yerleflimli tümör ile pankreas aras ndaki ya planlar silinmifltir (ok). Ancak pankreasta farkl dansitede alan görülmemektedir. Bu olguda cerrahi olarak da pankreas invazyonu saptanmam flt r. Asit Çal şmam zda nin asit varl ğ n göstermedeki doğruluk oran %100 (28/28), duyarl l ğ %100 (4/4), seçiciliği %100 (24/24) olarak saptand. de peritoneal tutulumu olan 4 hastan n 3 ünde belirgin, 1 inde minimal asit saptand. ile cerrahi sonuçlar aras nda istatistiksel olarak %100 uyum mevcuttu ( kappa 1, p < 0,001). Resim 6. Mide adenokarsinomu olan 63 yafl nda erkek hasta. Spiral de peritoneal kal nlaflma ve asit görülüyor (oklar). pankreas aras ndaki yağ planlar nda silinme ve pankreas n diğer bölgelerine göre farkl dansitede izlenen alanlar saptand (Resim 4). Bu olgularda pankreas invazyonu cerrahi-histopatolojik olarak doğruland. Üç olguda de kitle ile pankreas aras ndaki yağ planlar silinmesine rağmen pankreasta farkl dansitede bir alan izlenmediğinden invazyon olarak kabul edilmedi (Resim 5). Ancak bu hastalardan birinde %33 (1/3) histopatolojik olarak invazyon saptand. Pankreas invazyonunun değerlendirilmesinde istatistiksel olarak ile cerrahi-histopatolojik sonuçlar n %92 oran nda uyumlu olduğu saptand (kappa 0,916; p < 0,001). Peritoneal tutulum Çal şmam zda nin peritoneal tutulumun değerlendirilmesinde doğruluk oran %96 (27/28) (Tablo 4B), duyarl l ğ %100 (6/6), seçiciliği %95 (21/22) olarak saptand. de bir hastada 6,5 cm lik peritoneal kal nlaşma, 4 hastada en büyüğü 1,5 cm çapl peritoneal implantlar ve dansite art ş, bir hastada peritoneal dansite art ş saptand (Resim 6). Bu hastalarda histopatolojik olarak da peritoneal tutulum gösterildi. de bir hastada peritonda dansite art ş izlenmesine rağmen, histopatolojik sonuç tutulum olmad ğ yönündeydi. Peritoneal tutulumun değerlendirilmesinde istatistiksel olarak ile histopatolojik sonuçlar aras nda %90 uyum saptand (kappa 0,9; p < 0,001). Tablo 4A. Pankreas invazyonunun de erlendirilmesinde bulgular ile cerrahi-histopatolojik bulgular n karfl laflt r lmas. C-H P + P - P + 8 0 P - 1 19 Tablo 4B. Peritoneal tutulumun de erlendirilmesinde bulgular ile cerrahi-histopatolojik bulgular n karfl laflt r lmas. C-H PT + PT- PT+ 6 1 PT - 0 21 Tablo 4C. Dalak invazyonunun de erlendirilmesinde bulgular ile cerrahi-histopatolojik bulgular n karfl laflt r lmas. C-H D + D - D + 3 - D - - 25 P : pankreas invazyonu, PT: peritoneal tutulum, D : dalak invazyonu, C-H = cerrahi-histopatolojik de erlendirme 348 Eylül 2003

Resim 7. Mide adenokarsinomu olan 71 yafl nda erkek hasta. Spiral de antrum yerleflimli kitle ve karaci erde multipl metastazlar görülüyor. Resim 8. Primer mide lenfomas olan 69 yafl nda kad n hasta. Spiral de dalak hilusunda invazyon görülüyor (oklar). Karaci er metastaz nin karaciğer metastaz n göstermedeki doğruluk oran %100 (28/28), duyarl l ğ %100 (4/4), seçiciliği %100 (24/24) olarak saptand. de 4 hastada karaciğerde metastaz saptand (Resim 7). ile cerrahi-histopatolojik sonuçlar aras nda hastalarda karaciğer metastazlar n n varl ğ veya yokluğunu belirlemede %100 uyum mevcuttu (kappa 1; p < 0,001). Dalak invazyonu nin dalak invazyonunu göstermedeki doğruluk oran %100 (28/28) (Tablo 4C), duyarl l ğ %100 (3/3), seçiciliği %100 (25/25) olarak saptand (Resim 8). de üç hastada dalak invazyonu saptand. Bu olgularda invazyon cerrahi-histopatolojik olarak da doğruland. ile cerrahi-histopatolojik sonuçlar aras nda dalak invazyonunu göstermede %100 uyum mevcuttu (kappa 1; p < 0,001). Tablo 5. Lenf nodu tutulumunun evrelenmesinde ile cerrahihistopatolojik sonuçlar n karfl laflt r lmas C-H N0 N1 N2 N3 N0 8 3 - - N1 1 7 - - N2 - - 1 1 N3 - - - 7 (C-H = cerrahi-histopatolojik de erlendirme) Lenf nodu tutulumu Tüm N evreleri birlikte değerlendirildiğinde nin lenf nodu tutulumundaki doğruluk oran %82 ydi (23/28) (Tablo 5). de lenf nodu tutulumu olduğu söylenen hastalarda lenf nodlar n k sa çaplar evre N1 de 10 mm-19 mm (Resim 9), evre N2 de 9 mm-25 mm (Resim 10), evre N3 de 12 mm-30 mm (Resim 11) aras nda değişmekteydi. de evre N0 olarak değerlendirilen 3 hastan n cerrahi-histopatolojik sonuçlar evre N1 olarak saptand. de evre N1 olarak değerlendirilen 1 hasta, cerrahi-histopatolojik sonuçlarda evre N0 olarak saptand. de evre N2 olarak değerlendirdilen 1 hasta cerrahi-histopatolojik olarak evre N3 olarak saptand. Cerrahi-histopatolojik olarak tutulum saptanan evre N3 lokalizasyondaki lenf nodlar n n k sa çap 5 mm idi. ile evre N0 tümörlerin %89 u (8/9), evre N1 tümörlerin %70 i (7/10), evre N2 tümörlerin %100 ü (1/1), evre N3 tümörlerin %88 i (7/8) doğru olarak evrelendirilmiş oldu. ile evre N0-N1 tümörlerin birbirinden ayr m nda %79 (15/19), evre N1-N2 tümörlerin birbirinden ayr m nda %73 (8/11), evre N2-N3 tümörlerin birbirinden ayr - m nda %89 (8/9) doğruluk oran saptand. Lenf nodu evrelemesinin değerlendirilmesinde istatistiksel olarak ile cerrahi-histopatolojik sonuçlar n %50 (kappa 0,499; p < 0,005) oran nda uyumlu olduğu saptand. TNM evrelemesi Lenfoma, karsinoid tümörlerin ve leyomyosarkomlar n s n fland r lmas adenokarsinomlardan farkl yap ld - ğ ndan TNM evrelemesine dahil edilmedi. nin adenokarsinomlar n TNM s n flamas ndaki doğruluk oran 16/24 (%67) olarak bulundu. ile Tan sal ve Giriflimsel Radyoloji 349

Resim 9. Mide adenokarsinomu olan 50 yafl nda erkek hasta. Spiral de antrum yerleflimli tümör ve kitle komflulu unda evre N1 lokalizasyonunda lenfadenopati görülüyor (ok). Resim 10. Mide adenokarsinomu olan 40 yafl nda erkek hasta. Spiral de çölyak trunkus komflulu unda evre N2 lokalizasyonunda lenfadenopati görülüyor (ok). evre 1 tümörlerin %0 (0/1), evre 2 tümörlerin %86 s (6/7), evre 3 tümörlerin %20 si (1/5), evre 4 tümörlerin %82 si (9/11) doğru olarak evrelendirildi. ile evre 2 - evre 3 tümörlerin birbirinden ayr m nda %58 (7/12), evre 3 - evre 4 tümörlerin birbirinden ayr - m nda %63 (10/16) doğruluk oran bulundu. Tart flma Kesitsel görüntü alabilmesi, duvar invazyonunun derecesini, komşu organlarda invazyonu, lenf nodu tutulumunu ve uzak metastazlar gösterebilmesi aç s ndan preoperatif görüntüleme yöntemi olarak s k kullan lan bir yöntemdir (10). Spiral 'de tetkik süresi k sald ğ ndan, hareket artefaktlar azalmakta, venöz yoldan otomatik enjektörle verilen kontrast madde ile arteryel ve venöz fazda görüntü al narak vasküler yap lar diğer yap - lardan kolayl kla ay rt edilmekte ve patolojik kontrast madde tutulumu optimum olarak görüntülenebilmektedir (11, 12). Mide duvar n değerlendirirken mide lümeninin su, kontrast madde ya da gazla optimum distansiyonu sağlanmal d r. Yeterli distansiyon sağlanmad ğ nda normal mide duvar patolojik olarak kal n gözükebilir ve kitle yanl ş lokalize edilebilir (10). Mide distansiyonu için farkl oral kontrast maddeler kullan labilmektedir. Su, gaz ve yağ negatif kontrast maddeler olup baryum ve suland r lm ş iyotlu kar ş mlar gibi pozitif kontrast maddelerden farkl olarak lümen ve duvar aras nda belirgin kontrast fark oluşturmaktad rlar. Su lümen ve duvar aras nda belirgin kontrast fark - na yol açmas, maliyetinin çok ucuz olmas ve kolay tolere edilebilmesi sebebiyle s k kullan lan bir ajand r. Oral kontrast madde olarak gaz kullan ld - ğ nda artefakta yol açmas yan s ra değerlendirme için pencere aral ğ n n geniş tutulmas gerekmektedir. Yağ ise aspirasyon riski içermektedir. Baryum ve suland r lm ş iyotlu kar ş mlar mukozal lezyonlar n değerlendirilmesinde overshooting artefakt na bağl olarak güçlük yaratabilmekle birlikte mide ve intestinal segmentlerin komşu dokulardan ay rt edilmesini kolaylaşt rmaktad r (13,14). Bizim çal şmam zda, mide ve intestinal segmentler komşuluğundaki lenf nodu ve intraabdominal organ tutulumlar n n daha iyi değerlendirilebilmesi amac yla oral kontrast madde olarak su ve iyotlu kontrast madde kar ş m kullan ld. ile özellikle evre T1 tümörlerin teşhisinde zorluklarla karş laş lmaktad r (11,15,16). Oral kontrast madde olarak su kullan lmas durumunda yüzeyden kabar k ve polipoid lezyonlar kolayl kla saptanmakla birlikte lümenle ayn düzeyde veya çöküntülü lezyonlar n teşhisinde ilerleme sağlanamam şt r. Fukuya ve arkadaşlar n n oral kontrast madde olarak su kulland klar çal şmada 33 evre T1 tümörün 13 ü yüzeyden kabar k ve polipoid, 20 si lümenle ayn yükseklikte veya çöküntülü olup yüzeyden kabar k olan lezyonlar n 6 s saptanabilmiş, lümenle ayn düzeyde ya da çöküntülü 20 hastan n hiçbiri ile saptanamam şt r (11). D Elia ve arkadaşlar n n yapt klar benzer bir çal şmada da evre T1 tümör olan yüzeyden kabar k veya polipoid 3 lezyon hidro- ile saptanabilmiş, çöküntülü veya lümenle ayn yükseklikte 12 lezyondan hiçbiri hidro- ile tespit edilememiştir (15). Bu çal şmalarda kesit kal nl ğ ve masa hareketi 5 mm olup oral kontrast madde olarak 400-600 ml su kullan lm ş- 350 Eylül 2003

Resim 11. Mide adenokarsinomu olan 50 yafl nda erkek hasta. Spiral de sol paraaortik alanda evre N3 lokalizasyonunda lenfadenopati görülüyor (ok). t r. Kesitler ise intravenöz kontrast madde verilmesi sonras s ras yla 40. ve 45. sn lerde elde edilmeye başlam şt r. Oral yoldan kontrast madde ve su kar ş m kullan lan araşt rmam zda kesit kal nl ğ ve masa hareketi 7 mm olup kesitler intravenöz kontrast verilmeye başlanmas sonras 70. sn de elde edilmeye başlanm şt r (11,15). Araşt rmam zda evre T1 olan çöküntülü bir tümör ile saptanamam şt r. Oral kontrast madde olarak sadece su veya su-kontrast madde kar ş m verilerek yap lan çal şmalarda elde olunan sonuçlar karş laşt r ld ğ nda aralar nda ileri evre T tümörlerin teşhisinde belirgin farkl l k mevcut değildir (6,7,15-23). Sohn ve arkadaşlar, Kleinhaus ve Militianu yapt klar araşt rmalarda ile evre T3 tümörlerin belirlenmesinde s ras ile %86 ve %81 doğruluk oran saptam şlard r. Evre T2-T3 tümörlerin ayr m nda ise ile %76 ve %81 doğruluk oran saptam şlard r (7,19). Bizim çal şmam zda ise ile evre T3 tümörlerin ayr m nda %94 (15/16), evre T2-T3 ayr m nda %83 (15/18) doğruluk oran saptanm şt r. Çal şmam zda elde edilen doğruluk oranlar, diğer araşt rmac lar n elde ettikleri doğruluk oranlar ndan daha yüksektir. Bu farkl l k kulland ğ m z tekniğinden kaynaklanabilir. Yukar daki çal şmalarda oral yoldan 500 ml su, bizim çal şmam zda ise oral yoldan 1000 ml kar ş m verilmiştir (7,19). Oral yoldan verilen kar ş m miktar n n artmas ile midenin optimum distansiyonu sağlanarak daha iyi görüntüleme sağlanm şt r. Ayn zamanda diğer çal şmalarda 8-10 mm kesit kal nl ğ ve 10 mm masa hareketiyle tetkikler elde edilmiş olup, çal şmam zda 7 mm kesit kal nl ğ ve 7 mm masa hareketi ile tetkikler elde edilmiştir. Çal şmam zda kesit kal nl ğ inceltilerek daha iyi görüntüleme sağlanm şt r. Yap lan çal şmalarda ile pankreas invazyonunun değerlendirilmesinde doğruluk oran n n oldukça değişken olmas yla ilgili çeşitli nedenler öne sürülmüştür. Pankreatit geçiren hastalarda peripankreatik yağ dokusunda inflamasyona bağl dansite art - ş, mide tümörlü hastalarda s kl kla beslenme yetersizliği ve kaşeksi olduğundan retroperitoneal ve omental yağda belirgin azalma bunlardan birkaç d r (6,11,20,21). Cho ve arkadaşlar n n yapt klar çal şmada oral yoldan kontrast madde olarak 600-800 ml su verilmiş olup intravenöz kontrast madde verilmesi sonras nda 2. dakikada 5 mm kal nl kta kesitler al nm şt r. Bu çal şmada, komşu organda farkl dansitede lezyon olmas yan nda komşu organlarla tümör aras ndaki yağ planlar n n silinmesini de invazyon olarak değerlendirmişler ve ile evre T4 tümör invazyonu saptamada %75, evre T3-T4 tümör ayr m nda s ras yla %78 doğruluk oran saptam şlard r (23). Bizim çal şmam zda evre 4 kriteri ise komşu organda farkl bir dansite izlenmesi olarak kabul edilmiştir. Bu kriterlerle evre T4 invazyonu saptamada doğruluk oran m z %89, evre T3-T4 ayr - m nda doğruluk oran m z %92 olarak saptanm şt r. Cerrahi-histopatolojik incelemelerde de komşu organda farkl dansite olmaks z n yağ plan korunan hiçbir olguda patolojik olarak invazyon saptanmam şt r. Çal şmam zda intravenöz yoldan kontrast verilmesini takiben 70. sn de kesitler al nmaya başlanm şt r. Böylece çal şmam zda lezyonlar ve mide duvar katmanlar n n kontrast tutulumu optimum kalitede görüntülenmiştir. Bununda sonucu etkileyen faktörlerden biri olduğu düşünülmektedir. Tüm T evreleri gözönüne al nd ğ nda Sohn ve arkadaşlar, Fukuya ve arkadaşlar ile yapt klar araşt rmalarda s ras yla %67 ve %66 doğruluk oran saptam şlard r (11,19). Bizim çal şmam zda ile duvar invazyonun derecesinin saptanmas nda doğruluk oran %82 olarak saptanm şt r. Bizim çal şmam zdaki sonuçlar n diğer çal şmalara göre farkl l klar göstermesinde tekniği yan s ra hasta profilimizin de rol oynayabileceği düşünülmektedir. Ülkemizde henüz erken tan yöntemleri rutin olarak uygulanmad - ğ ndan hastalar genellikle ilerlemiş evrede tan almaktad rlar. İleri evre tümörlerin de saptanabilmesi daha kolayd r. Peripankreatik, retropankreatik, portal hepatik, retrokaval, paraaortik lenf nodlar nda tutulumun gösterilmesi tedavi aç s ndan önemlidir. Çünkü bu lenf nodlar cerrahi olarak rutin ç - kar lmazlar (23). Normal lenf nodlar - n n vasküler yap lardan ay rt edilmesi, metastaza bağl olarak büyümüş lenf nodlar n n inflamasyona sekonder veya reaktif olarak büyümüş lenf nodlar ndan ayr lmas zordur. Literatürdeki çal şmalarda lenf nodunun nas l ölçüldüğü (uzun-k sa aks) veya hangi ölçünün patolojik olduğu hakk nda tam bir görüş birliği yoktur (23). Tümör çevresindeki lenf nodlar n n kitleden tam olarak ayr m yap lamayabilir. Spiral ile optimal dozda kontrast madde verilmesi ve nefes tutturulmas n taki- Tan sal ve Giriflimsel Radyoloji 351

ben lenf nodu ve vasküler yap lar n birbirinden ayr m yap labilir (21). Oral yoldan kontrast madde olarak su veya su-kontrast madde kar ş m verilmesi sonras nda elde olunan çal şmalarda, ile lenf nodu tutulumu saptanmas nda s ras yla %43-%70 ve %50-%70 aras nda doğruluk oranlar saptanm ş olup belirgin farkl l k izlenmemektedir (6,7,15-17,19,22-25). Kleinhaus ve Militianu yapt klar çal şmada ile evre N1 tümörleri %66 doğrulukla saptam şlard r. Yanl şl kla evre No olarak değerlendirdikleri hastalarda lenf nodlar n n k sa aks boyutlar n n 1 cm den küçük olduğunu belirtmişlerdir (7). Bizim çal şmam zda da bu çal şmaya benzer bir şekilde ile evre N1 tümörler %70 doğruluk oran yla saptand, yanl şl kla evre NO olarak değerlendirdiğimiz üç hastan n ikisinde de lenf nodlar n n k - sa çaplar 1 cm den küçüktü. Diğer olguda lenf nodlar de izlendi. Sussman ve arkadaşlar, Sohn ve arkadaşlar ile Cho ve arkadaşlar yapt klar çal şmalarda ile tüm N evreleri göz önüne al nd ğ nda s ras yla %64, %59 ve %70 doğruluk oran saptam şlard r (6,19,23). Sussman ve arkadaşlar ile Cho ve arkadaşlar n n yapt klar çal şmalarda lenf nodu k sa çaplar n n s ras yla 15 ve 8 mm üzerinde olmas tutulum lehine değerlendirilmiştir (6,23). Sohn ve arkadaşlar - n n yapt ğ çal şmada ise lenf nodu k - sa çaplar patolojik tutulum kriteri olarak kullan lmam ş olup evre N0-N1- N2-N3 ayr m nda tutulan lenf nodu say s göz önünde bulundurulmuştur(19). Bizim çal şmam zda; lenf nodu k sa çaplar n n retrokrural lenf nodlar nda 6 mm, gastrohepatik ligament lenf nodlar nda 8 mm, portakaval alanda 10 mm, portal hepatik lenf nodlar nda 7 mm, üst paraaortik lenf nodlar nda 9 mm, alt paraaortik lenf nodlar nda 11 mm ve perigastrik lenf nodlar nda 10 mm nin üzerinde olmalar patolojik tutulum kriteri olarak kabul edilmiş olup ile tüm N evreleri göz önüne al nd ğ nda %82 doğruluk oran saptand. Çal şmam zda evre N3 ve tüm N evrelerinin değerlendirilmesinde diğer çal şmalara göre yüksek doğruluk oran saptanm şt r. Çal şmam zdaki lenf nodu tutulumu kriterleri yan s ra hastalar n ileri evre tümöre sahip olmalar n n da bu sonuçlar n elde edilmesinde etkili olduğu düşünülmektedir. ile saptad ğ - m z evre N3 lokalizasyonundaki lenf nodlar n n en küçüğünün k sa çap 12 mm dir. ile lenf nodu saptanamayan bir olguda ise lenf nodu k sa çap 5 mm dir. Spiral karaciğer metastazlar n göstermede başar l d r. Ancak 1 cm den küçük ve tek lezyonlar saptanamayabilir (6,24). Adachi ve arkadaşlar ile Kleinhaus ve Militianu yapt klar çal şmalarda ile karaciğer metastazlar n n saptanmas nda s ras yla %96 - %90 doğruluk oran saptam şlard r (7,25). Bizim çal şmam zda ise ile karaciğer metastazlar n n saptanmas nda %100 doğruluk ve duyarl l k oranlar saptand. Peritoneal tutulumda de bazen küçük nodüler implantlar görülmeyebilir ya da inflamasyona bağl olan peritoneal dansite art ş yanl şl kla tutulum lehine değerlendirilebilir (6, 24). Kleinhaus ve Militianu (1988) yapt klar çal şmada ile peritoneal tutulum saptanmas nda %89 doğruluk oran saptam şlard r. Üç hastalar nda peritoneal tutulum de gösterilememiştir (7). Bizim çal şmam zda ile peritoneal tutulum saptanmas nda %96 doğruluk oran saptanm şt r. Bir hastam zda de izlenen dansite art - ş histopatolojik incelemede inflamasyona sekonder olarak değerlendirilmiştir. Çal şmam zda adenokarsinomlar n ile TNM evrelemesinde doğruluk oran %67 (16/24) olarak saptanm şt r. Bu sonuç Kleinhaus ve Militianunun çal şmalar nda elde ettikleri sonuca (%72) benzerdir (7). Sussman ve arkadaşlar n n yapt klar çal şmada ise ile TNM evrelemesinde %53 doğruluk oran saptanm şt r (6). Bu çal şmada olgular n %41 inde (31/75) intravenöz kontrast madde kullan lmam ş olmas n n doğruluk oranlar n n daha düşük saptanmas nda önemli bir etken olduğu düşünülebilir. Bizim çal şmam zda nin TNM evrelemesini göstermedeki başar s n k s tlayan en önemli etken evre 3 tümörlerin doğru s n fland r lamamas olmuştur. Bunun önemli bir nedeni N1 lenf nodu tutulumunun ile doğru olarak saptanamamas d r. Lenf nodu tutulumu değerlendirmek için yaln zca boyut kriterinin kullan lmas n n yetersiz kald ğ aç kt r. de yanl ş olarak evrelendirilen diğer olgularda komşu organ invazyonu değerlendirmesinde yanl şl k yap lm ş, bir olguda da tümör hiç saptanamam şt r. Yanl ş evrelendirilen olgularda nin genellikle olduğundan daha düşük olarak evrelendirme yapt ğ anlaş lmaktad r. Gözönünde bulundurulmas gereken diğer bir önemli noktada TNM s n fland r lmas n n yaln zca adenokarsinomlar için yap ld ğ d r. Diğer malign mide tümörleri (lenfoma, leyomyosarkom ve karsinoid tümör) de dahil edildiğinde, nin tümör evrelemesindeki başar s n n da artt ğ ortaya ç kacakt r. 352 Eylül 2003

THE ROLE OF SPIRAL CT IN THE PREOPERATIVE EVALUATION OF MALIGNANT GASTRIC NEOPLASMS PURPOSE: The purpose of this study was to evaluate the performance of spiral CT in preoperative staging in patients with gastric cancer. MATERIALS AND METHODS: A total of 28 patients with an established diagnosis of 24 gastric adenocarcinoma, 2 gastric lymphoma, 1 carcinoid tumor, 1 leiomyosarcoma were evaluated with spiral CT for serosal invasion, pancreatic invasion, metastasis and peritoneal involvement. Results were compared with surgical and pathological staging. RESULTS: The accuracy of spiral CT in determining the depth of tumor invasion, pancreatic invasion, lymph node metastasis, peritoneal metastasis, liver metastasis and splenic metastasis were 82% (23/28), 96% (27/28), 82% (23/28), 96% (27/28), 100% (28/28) and 100% (28/28) respectively. The differentiation between T2-T3, T3-T4, N0- N1, N1-N2, N2-N3 were possible in 83% (15/18), 92% (23/25), 79% (15/19), 73% (8/11), and 89% (8/9). The accuracy of spiral CT in overall TNM staging of gastric adenocarcinomas was 67% (16/24). CONCLUSION: Spiral CT is an effective tool in the preoperative staging of gastric malignancies. Key words: stomach neoplasms cancer staging spiral CT TURK J DIAGN INTERVENT RADIOL 2003; 9:345-353 Kaynaklar 1. Gore MR. Gastric cancer: Clinical and pathologic features. Radiol Clin North Am 1997; 35 (2):295-310. 2. Dehn TCB, Reznek RH, Nockler IB, et al. The preoperative assessment of advanced gastric cancer by computed tomography. Br J Surg 1984; 71:413-417. 3. Gore RM, Levine MS, Ghahremani GG, et al. Gastric cancer: Radiologic diagnosis. Radiol Clin North Am 1997; 35:311-329. 4. Balfe DM, Koehler RE, Karstaedt N, et al. Computed tomography of gastric neoplasms. Radiology 1981; 140:431-436. 5. Cook AO, Levine BA, Sirinek KR, et al. Evaluation of gastric adenocarcinoma. Arch Surg 1986; 121:603-606. 6. Sussman SK, Halvorsen RA, İllescas FF, et al. Gastric adenocarcinoma: CT versus surgical staging. Radiology 1988; 167:335-340. 7. Kleinhaus ve Militianu. Computed tomography in the preoperative evaluation of gastric carcinoma. Gastrointest Radiol 1988; 13:97-101. 8. Moss AA, Schnyder P, Marks W, et al. Gastric adenocarcinoma: A comparison of the accuracy and economics of staging by computed tomography and surgery. Gastroenterology 1981; 80:45-50. 9. Dorfmann RE, Alpern MB, Gross BH, Sandler MA. Upper abdominal lymph nodes. Criteria for normal size determined with CT. Radiology 1991; 180:319-322. 10. Halvorsen RA, Thompson WM. Computed tomographic staging of gastrointestinal tract malignancies Part I. Esophagus and stomach. Invest Radiol 1987; 22:2-16. 11. Fukuya T, Honda H, Kaneko K, et al. Efficacy of helical CT in T-staging of gastric cancer. J Comput Assist Tomogr 1997; 21:73-80. 12. Heiken JP, Brink JA, Vannier MW. Spiral (Helical) CT. Radiology 1993; 189:647-656. 13. Akyar (Şahin) G, Yağc C, Atasoy Ç, et al. Mide kanserlerinde preoperative değerlendirmede bilgisayarl tomografinin değeri. Tan sal ve Girişimsel Radyoloji 1996; 2:46-53. 14. Raptopoulos V, Davis MA, Davidoff A, et al. Fat-density oral contrast agent for abdominal CT. Radiology 1987; 164:653-656. 15. D Elia F, Zingarelli A, Palli D, Grani M. Hydro-dynamic CT preoperative staging of gastric cancer: correlation with pathological findings. A prospective study of 107 cases. Eur Radiol 2000; 10:1877-1885. 16. Dong HL, Young TK, Seong JP, Joo WL. Comparison of hydro-us and spiral CT in the staging of gastric cancer. J Clin Imaging 2001; 25:181-186. 17. Rossi M, Broglia L, Maccioni F, et al. Hydro-CT in patients with gastric cancer: preoperative radiologic staging. Eur Radiol 1997; 7:659-664. 18. Mani NBS, Sudha S, Sanjay G, Wig JD. Two-phase dynamic contrast-enhanced computed tomography with water-filling method for staging of gastric carcinoma. J Clin Imaging 2001; 25:38-43 19. Sohn KM, Lee JM, Lee SY, et al. Comparing MR imaging and CT in the staging of gastric carcinoma. AJR 2000; 174:1551-1557. 20. Trenkner SW, Halvorsen RA, Thompson WM. Neoplasms of the upper gastrointestinal tract. Radiol Clin North Am 1994; 32:15-24. 21. Halvorsen RA, Thompsan WM. Primary neoplasms of the hollow organs of the gastrointestinal tract. Staging and follow-up. Cancer 1991; 67:1181-1188. 22. Minami M, Kawauchi N, İlai Y, et al. Gastric tumors: Radiologic-pathologic correlation and accuracy of T staging with dynamic CT. Radiology 1992; 185:173-178. 23. Cho JS, Kim JK, Rho SM, et al. Preoperative assesment of gastric carcinoma. Value of two-phase dynamic CT with mechanical IV injection of contrast material. AJR 1994; 163:69-75. 24. NG VWK, Husband JES, Nicolson VMC, et al. CT evaluation of treatment response in advanced gastric cancer. Clin Radiol 1996; 51:214-220. 25. Adachi Y, Sakino I, Matsumata T, et al. Preoperative assessment of advanced gastric carcinoma using computed tomography. Am J Gastroenterol 1997; 92:872-875. Tan sal ve Giriflimsel Radyoloji 353