Metka non (Efedron) Kötüye Kullanımına Bağlı Kronik Manganez Entoksikasyonu: Bir Olgu Sunumu

Benzer belgeler
Şizofreni tanılı hastada antipsikotiklerletetiklenen nonkonvulsif statusepileptikus olgusu

Omurga-Omurilik Cerrahisi

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı

3. OLGU. Tüberküloz Kursu 2008 Antalya

GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI KLİNİĞİ YATAN HASTA DEĞERLENDİRME FORMU

GÖĞÜS AĞRISI ŞİKAYETİ İLE BAŞVURAN ÇOCUKLARIN KLİNİK İZLEMİ

ŞİZOFRENİ HASTALARINDA TIBBİ(FİZİKSEL) HASTALIK EŞ TANILARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Aripiprazole Bağlı NREM Parasomni Olgusu

PARKİNSON HASTALIĞI. Yayın Yönetmeni. TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü. Prof. Dr. Rana Karabudak

Gündüz Aşırı Uykululuğun Psikiyatrik Nedenleri ve Tedavileri

İnsomni. Dr. Selda KORKMAZ

HASHİMOTO TİROİDİTİNE BAĞLI GELİŞEN BİR PSİKOZ VAKASI

Enjeksiyona Bağlı Siyatik Sinir Hasarında Mentamove Uygulaması Sonuçları. Olgu Sunumu Op. Dr. Mustafa AKGÜN Nöroşirürji Uzmanı ve Mentamove Eğitmeni

Ders Yılı Dönem-V Nöroloji Staj Programı

LOKOMOTOR SİSTEM SEMİYOLOJİSİ

T.C. DÜ Tıp Fakültesi / Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Nörolojisi

ACİL OLARAK PSİKİYATRİ KLİNİĞİNE YATIRILAN HASTALARDA MADDE KULLANIMI TARAMASI

Histeri. Histeri, Konversiyonun kelime anlamı döndürmedir.

BİRİNCİ BASAMAKDA PSİKİYATRİ NURAY ATASOY ZKÜ TIP FAKÜLTESİ AD

Yaşlılarda Dirençli Anksiyete Bozukluklarının Tanı ve Tedavisi

Obsesif KompulsifBozukluk Hastalığının Yetişkin Ayrılma Anksiyetesiile Olan İlişkisi

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

PSİKİYATRİK BELİRTİLERLE BAŞLAYAN BİR NÖROAKANTOSİTOZ OLGUSU

Bu bozukluk madde kullanımına veya genel tıbbi durumdaki bir bozukluğa bağlı değildir.

DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU. Dahili Servisler

ÇOCUK İHMAL VE İSTİSMARI RUHSAL DEĞERLENDİRME FORMU. Temel Yakınmalar. . Üniversitesi Çocuk Koruma Uygulama ve Araştırma Merkezi Çocuk Koruma Birimi

Psikiyatride Akılcı İlaç Kullanımı. Doç.Dr.Vesile Altınyazar

SoCAT. Dr Mustafa Melih Bilgi İzmir Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi

Epilepsi nedenlerine gelince üç ana başlıkta incelemek mümkün;

Palyatif Bakım Hastalarında Sık Gözlenen Ruhsal Hastalıklar ve Tedavi Yaklaşımları

BOYUN VE BEL FITIKLARI

Geriatrik depresyon tedavisinde idame EKT

15 Nisan 2016 Cuma. 18:00-19:00 Türkiye Parkinson Hastalığı Derneği Genel Kurulu

Son 2 yıl içinde ilaç endüstrisiyle kongre sponsorluğu dışında bağlantım olmamıştır.

1. OLGU. Tüberküloz Kursu 2008 Antalya

Suç işlemiş bipolar bozukluklu olgularda klinik ve suç özellikleri: BRSHH den bir örnek. Dr. Tuba Hale CAMCIOĞLU

BOS GLUKOZ DÜġÜKLÜĞÜ ĠLE SEYREDEN TÜBERKÜLOZ MENENJĠT ÖN TANILI VARİCELLA ZOSTER MENENJİTİ OLGUSU

TABURCUYUZ, YA SONRASI?

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi nde KLP Çalışmaları Amaçlar Yurtdışında Yan Dal süreci

Kognitif bozukluk ve davranışsal sorunlar İki Olgu

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Psikiyatride Akılcı İlaç Kullanımı. Doç.Dr.Vesile Altınyazar

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ Eğitim Yılı Dönem V Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Staj Eğitim Programı

Majör Depresyon Hastalarında Klinik Değişkenlerin Oküler Koherans Tomografi ile İlişkisi

Bipolar bozuklukta bilişsel işlevler. Deniz Ceylan 22. KES Psikiyatride Güncel Oturumu Nisan 2017

PSİKİYATRİDE KÜLTÜREL FORMÜLASYON. Prof. Dr. Can Cimilli DEÜTF Psikiyatri AD

ÖĞRENİM HEDEFLERİ Öğrenciler 3. sınıfın sonunda;

TC. SAĞLIK BAKANLIĞI SAKARYA ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ. ERİŞKİN İSTMİK SPONDİLOLİSTEZİS (Bel Kayması) HASTA BİLGİLENDİRME BROŞÜRÜ

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Nöroloji alanında güncel gelişmelerin olduğu konularda seminer Nöroloji Uzmanlık Öğrencileri tarafından sunulur.

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM III

Clayton P, Desmarais L, Winokur G. A study of normal bereavement. Am J Psychiatry 1968;125: Clayton PJ, Halikes JA, Maurice WL.

Nöroloji servisine yatan hastalarda yüksek oranda psikiyatrik hastalıklar görülür. Prevalans %39-64 arasındadır.

Rejyonel Anestezi Sonrası Düşük Ayak

İZMİR- BORNOVA TÜRKAN ÖZİLHAN DEVLET HASTANESİ

Dr. Mehmet TÜRKELİ A.Ü.T.F İç Hastalıkları A.D Medikal Onkoloji B.D 5. Türk Tıbbi Onkoloji Kongresi Mart 2014-Antalya

ÇOCUK VE GENÇLERDE DUYGUDURUM BOZUKLUKLARI

BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ

TRAFİK KAZALARI, DÜŞMELER, DARP OLGULARI ve İŞ KAZALARINDA ADLİ SÜREÇ ÖRNEK OLGU DEĞERLENDİRMESİ

Gebelikte Ayrılma Anksiyetesi ve Belirsizliğe Tahammülsüzlükle İlişkisi

Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi. Figen Karadağ Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri AD

İNFEKSİYÖZ ENSEFALİTLER: HSV-1 E BAĞLI OLAN VE OLMAYAN OLGULARIN KARŞILAŞTIRILMASI

YENİDOĞANLARDA EVDE SAĞLIK UYGULAMALARI

İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji uzmanının hukukla imtihanı Malpraktis. Dr Eyüp Arslan

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Romatoid Artrit (RA)ve Ankilozan Spondilit (AS) Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Araştırması FTR

Yüksekte Çalışması İçin Onay Verilecek Çalışanın İç Hastalıkları Açısından Değerlendirilmesi. Dr.Emel Bayrak İç Hastalıkları Uzmanı

HEMŞİRELİK BÖLÜMÜ HASTA BAKIM PLANI FORM VE SKALA REHBERİ

EK-2 CUMHURĠYET ÜNĠVERSĠTESĠ TIP FAK/YO/MYO. BÖLÜMÜ DERS BĠLGĠLERĠ FORMU

YATAN HASTA DEĞERLENDİRME PROSEDÜRÜ

ÇANKAYA BELEDİYESİNİN ÖZEL HASTANELERLE YAPMIŞ OLDUĞU PROTOKOLLERLE ALINAN İNDİRİM ORANLARI

Beyin tümörü, beyni oluşturan üç bölgeden birinden -beyin, beyincik ve beyin sapıkaynaklanabilir.

Mizofoni: Psikiyatride yeni bir bozukluk? Yaygınlığı, sosyodemografik özellikler ve ruhsal belirtilerle ilişkisi

Tamamlayıcı ve Alternatif Tıp günümüzde alışılagelmiş tıbbın içinde sayılmayan farklı sağlık sistemleri ve uygulamalardan oluşan bir grup

ACİL TIP ACİL TIP STAJININ AMACI

ÇOCUKLARDA HAREKET SİSTEMİ MUAYENESİ (ROMATOLOJİK MUAYENE) Özgür KASAPÇOPUR

1. Amaç: Bu talimat, UÜ-SK ya başvuran çocuk hastalara detaylı tıbbi değerlendirme yapılmasına yönelik bir sistem oluşturmayı amaçlamaktadır.

Dr. Figen HANAĞASI Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi Nöroloji Bölümü

Bir Üniversite Kliniğinde Yatan Hastalarda MetabolikSendrom Sıklığı GŞ CAN, B BAĞCI, A TOPUZOĞLU, S ÖZTEKİN, BB AKDEDE

HİZMETE ÖZEL. T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu DOSYA

SÜRÜCÜ BELGESİ İLE İLGİLİ İŞLEMLERDE PSİKİYATRİK MUAYENE REHBERİ

Psikiyatri Araştırma Hastanesi Poliklinik Uygulamalarında Tıp Fakültesi Öğrencisinin Bulunması Hakkında Hastaların Tutumları

Parkinson hastalığı beyindeki hücre dejenerasyonu (işlev kaybı ile hücre ölümü) ile giden bir nörolojik

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi

HAFİF TRAVMATİK BEYİN HASARI (mtbi) ve GENEL TEDAVİ İLKELERİ

OLGU SUNUMU. Dr. Ömer Fatih ÖLMEZ Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilimdalı

Açıklama Araştırmacı: YOK. Danışman: YOK. Konuşmacı: YOK

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim Öğretim Yılı. Dönem 5 PSİKİYATRİ STAJ TANITIM REHBERİ

Cukurova Medical Journal

Düşmeler, tıbbi hata kapsamında değerlendirilebilir mi?

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN

MS, gen yetişkinlerin en yaygın nörolojik hastalıklarından birisidir de Sir August D Este tarafından ilk kez tanımlanmıştır.

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Nefroloji BD Olgu Sunumu 24 Ekim 2017 Salı

Ruhsal Travma Değerlendirme Formu. APHB protokolü çerçevesinde Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD) tarafından hazırlanmıştır

Bariatrik cerrahi amacıyla başvuran hastaların depresyon, benlik saygısı ve yeme bozuklukları açısından değerlendirilmesi

Çekirdek belirtileri açýsýndan duygulaným alanýnda. Birinci Basamakta Depresyon: Tanýma, Ele Alma, Yönlendirme. Özet

İki Nörodejeneratif Hastalıkta Zihin Kuramı Becerileri ve İşlevsellik Düzeyinin karşılaştırılması: Alzheimer ve Parkinson Hastalığı

Zeka Gerilikleri Zeka Geriliği nedir? Sıklık Nedenleri

DEHB Erişkinliğe Yansımalar ve Eş Tanı

İlaç ve Vaskülit. Propiltiourasil. PTU sonrası vaskülit. birkaç hafta yıllar sonrasında gelişebilir doza bağımlı değil ilaç kesildikten sonra düzelir.

Transkript:

Türk Psikiyatri Dergisi 2009; 20(3): 294-298 Metka non (Efedron) Kötüye Kullanımına Bağlı Kronik Manganez Entoksikasyonu: Bir Olgu Sunumu Dr. Ejder Akgün YILDIRIM 1, Dr. Altan EŞSİZOĞLU 2, Dr. Ayhan KÖKSAL 3, Dr. Basri DOĞU 4, Dr. Sevim BAYBAŞ 5, Dr. Peykan GÖKALP 6 Özet / Abstract Meslek hastalığı olarak bilinen kronik manganez entoksikasyonu, son zamanlarda psikoaktif madde kullanıcılarında gözlenmektedir. Kullanıcıların Efedron adını verdikleri metkatinon hidroklorür, efedrin/psödoefedrin ve potasyum permanganant karışımından oluşmaktadır. Efedron un çeşitli nöropsikiyatrik bulgulara neden olduğu bildirilmiştir. Olgumuz, hastanemize bir kamu hastanesince konversiyon bozukluğu tanısıyla sevk edilen, yapılan ilk değerlendirmede yapay bozukluk, konversiyon bozukluğu, organisite ve antisosyal kişilik bozukluğu ön tanılarıyla yatırılan, 29 yaşında erkek hastadır. Başvurduğunda beş yıldır madde kullanımı olmayan olgumuzun öyküsünde, 4.5 yıl Efedron kullanımı mevcuttur. 6 yıl önce bel ağrılarının başladığı, buna yürüme güçlüğünün eklendiği, son 2-3 yıldır konuşma bozukluğu ve parmak ucunda yürümenin eklendiği öğrenilmiştir. Laboratuar ve görüntüleme tetkikleri normal sınırlarda bulunmuştur. Muayenesinde belirgin ekstrapiramidal sistem bulgularının olması, yürüme bozukluğu, öyküde manganezli bileşik kullanımının bildirilmesi nedeniyle psikiyatrik tanılardan uzaklaşılarak nöroloji kliniğinde değerlendirilmiştir. Manganez kullanımına bağlı parkinsonizm düşünülerek Manganez Entoksikasyonu tanısı konulmuştur. Bu olgu, psikiyatrik öyküde madde kullanımının bulunması durumunda, manganez içeren maddelerin bulunup bulunmadığının sorgulanmasına dikkat çekmek amacıyla sunulmuştur. Manganezin damar yolundan kullanımıyla ilgili az verinin bulunması, literatürdeki olguların çoğunun eski Sovyetler Birliği sınırlarının içinden olması olguyu ilginç kılan diğer noktalardır. Anahtar Sözcükler: Manganez, Metkatinon, Efedron, Madde Kullanımı SUMMARY: Chronic Manganese Intoxica on Due to Methcathinone (Ephedron) Abuse: A Case Report Known as an occupational disease, chronic manganese intoxication is recently being observed among abusers of psychoactive substances. Methcathinone hydrochloride is obtained by combining ephedrine/pseudoephedrine and potassium permanganate. Various neuropsychiatric symptoms have been reported among Efedron users. Our patient is a 29 year old male, who was referred to our hospital from a state general hospital with a diagnosis of Conversion Disorder. He was hospitalized and preliminary diagnoses of Facititous Disorder, Conversion Disorder, Psychiatric Disorder due to a General Medical Condition and Antisocial Personality Disorder. He was abstinent from any substance for five years upon referral to our hospital and had a history of methcathinone abuse for 4.5 years. The backache dated back to 6 years ago and a disturbance of gait was added to the clinical picture. A speech disturbance, falling while walking downhill and walking on tiptoe were added in the last 2-3 years. In the neurological examination, extrapyramidal system findings, gait disturbance and the report on use of manganese compunds were found. The setting was changed from psychiatric ward to neuorology ward and evaluated by consultant neurologist. The case was diagnosed as Manganese Intoxication. The aim of this report is to demonstrate and emphasize the importance of questioning the presence of manganese compounds in case of history of substance abuse. Other areas of interest are the shortage of data on the intravenous use of manganese and the cases reported in the literature coming from the former Soviet Union. Key Words: Manganese, Methcathinone, Ephedron, Substance Abuse Geliş Tarihi: 09.06.2008 Kabul Tarihi: 04.09.2008 1 Uzm, Bakırköy Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi II. Basamak Ayaktan Tedavi Birimi, İstanbul. 2 Uzm., Dicle Ü Tıp Fak., Psikiyatri AD., Diyarbakır. 3 Uzm., 5 Doç., Bakırköy Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Bölüm: II. Nöroloji Kl., 4 Uzm., Gaziosmanpaşa Kızılay Tıp Merkezi, 6 Doç., Bakırköy Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi, İstanbul. Dr. Ejder Akgün Yıldırım, e-posta: ejderyildirim@yahoo.com 294

GİRİŞ Uzun süreli ve günlük ihtiyacın üzerinde manganez alınması ya da temas edilmesi ile ortaya çıkan kronik manganez entoksikasyonu, daha çok endüstride çalışan işçilerde gözlenen bir meslek hastalığı olarak bilinmektedir (Perl ve Olanow 2007). Diğer taraftan psikoaktif madde kullanımı olanlarda manganezin bir karışım içerisinde kronik parenteral kullanımına bağlı entoksikasyonu, giderek artan ve ciddi nörolojik bozukluklara yol açan bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Psikoaktif madde kullananlardaki manganez entoksikasyonu, daha çok eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) ülkelerinde kullanıcılar tarafından hazırlanan ve Avrupa da Efedron olarak bilinen metkatinon hidroklorürün damar yoluyla kullanımı sonucunda oluşmaktadır (de Brie ve ark. 2007). Efedron, efedrinin/psödoefedrinin potasyum permanganat ile oksidasyonundan elde edilir. Psödoefedrin, potasyum permanganat ve asetil salisilik asitin karışımı ile hazırlanan ve damar yolundan kullanılan bu psikostimülan karışım, ülkemizde Rus Kokteyli olarak bilinmektedir (Çitçi ve ark. 2003). Efedron un psikoaktif madde kullanıcıları tarafından uzun süreli parenteral kullanımı parkinsonizme yol açmaktadır (Sikk ve ark. 2007). Türkiye ve Kanada dan nöroloji kliniklerince benzer olgular bildirilmiştir (de Brie ve ark. 2007, Çitçi ve ark. 2003, Meral ve ark. 2007). Manganezin neden olduğu bu tablonun levadopaya dirençli olduğu ve kalıcı hasara neden olduğu belirtilmektedir (de Brie ve ark. 2007, Cersosimo ve Koller 2006). Keyif verici bu solüsyonun göçler ve internet yoluyla tanınması sonucunda eski SSCB sınırları dışına çıkmış, giderek uluslararası bir halk sağlığı sorunu haline gelmiştir (de Brie ve ark. 2007). Bu olgu sunumunda psikoaktif madde kullanımı dışında psikiyatrik bulguları olan, psikiyatrik tedavi öyküsü bulunan ve psikiyatri kliniğine nörolojik değerlendirme sonrası gönderilen bir hasta sunulmuştur. Madde kötüye kullanımına bağlı kronik manganez entoksikasyonu olan bu olgunun yapılan nörolojik incelemelerde nörolojik muayenesindeki bulgular dışında patolojik bulgu olmaması nedeniyle psikiyatri kliniklerinde karşılaşılabilecek ve eksik tanı alabilecek bir klinik durum olabileceği düşünülerek dikkat çekilmek istenmiştir. OLGU Olgu 29 yaşında, bekar, erkek, ilkokul mezunu, çalışmıyor. Yürüyememe, her iki diz bölgesinde ağrı, moral bozukluğu gibi yakınmalar ile yatırıldığı, İstanbul daki bir eğitim hastanesinin iç hastalıkları kliniği tarafından hastanemize bir bilgi notu ile sevk edildi. Bilgi notunda nöroloji konsültasyonunda, elektromiyografisinin (EMG) normal sınırlarda olduğu, kraniyal magnetik rezonanslı görüntüleme (MRG) çekilmesinin planlandığı ancak çekilemediği, psikiyatrik değerlendirmede konversiyon bozukluğu tanısının düşünüldüğü belirtilmekteydi. Hastanemize başvurusunda yakınmaları yürüyememe, her iki diz bölgesinde ağrı, ağlama isteği, moral bozukluğu şeklindeydi. Hasta beyninin yürümeyi istediğini ama yürüyemediğini ifade ediyordu. Ancak yürüyememesine rağmen bisiklet kullanabiliyordu. Hasta, yapay bozukluk, konversiyon bozukluğu, organisite ve II. eksende antisosyal kişilik bozukluğu ön tanıları ile kliniğimize yatırıldı. Hastanın kendisinden, ailesinden ve tıbbi kayıtlarından elde edilen öyküsünde; çocukluk ve ergenlik dönemlerinde davranım sorunlarının başladığı, bu dönemlerde hırsızlık suçları işlediği öğrenildi. Hastanemize başvurusundan 10 yıl önce 4.5 yıl süre ile bir arkadaşından öğrendiği Rus Kokteyli adlı psödoefedrin + potasyum permanganat + asetil salisilik asit karışımını 2 cc. su içinde eriterek damar yoluyla, 2-3 hafta aralıklarla 2-3 doz şeklinde kullandığı, son 5 yıldır bu karışımı kullanmadığı öğrenildi. 7 yıl önce silahla yaralama suçundan dolayı 9 ay cezaevinde kaldığı, cezaevinde iken bel ağrısı yakınmasının başladığını söyledi. 6 yıl önce askere gittiği, askerliğini yaparken rapor alabilmek amacıyla kendisine zarar verici davranışlarda bulunduğu, bu sırada bel ağrısı yakınmasına yürüme güçlüğünün eklendiği, bel ağrısı ve yürüme güçlüğü yakınmaları ile başvurduğu askeri hastanede takip edildiği öğrenildi. Askeri hastanede yapılan beyin omurilik sıvı incelemesinin, EMG ve bilgisayarlı beyin tomografisi incelemelerinin normal sınırlarda olduğu, askerliğinin 7. ayında antisosyal kişilik ve madde bağımlılığı tanıları ile askerliğe elverişsiz bulunduğu saptandı. 7 yıl önce başlayan bel ağrısı şikayeti nedeni ile belini eliyle tutarak yürüyebildiği, son 2-3 yıldır yakınmalarına konuşma bozukluğunun eklendiği, kelimeleri yuvarlayarak konuştuğu ve konuşmasının anlaşılamadığı, son iki yıldır yürümesinin giderek bozulduğu, yokuş aşağı yürürken düşmesi nedeniyle bisiklet kullanmaya başladığı, bisiklet kullanırken herhangi bir sorun yaşamadığı belirlendi. Hastanın soy geçmişinde özellik yoktu. Hastanın muayenesinde; her iki kol cildinde yüzeysel kesi izleri, sağ omzunda dövme, her iki kolda enjeksiyonlara bağlı olduğu düşünülen skarları mevcuttu. Bilinci 295

açık, işbirliğine giriyordu, yönelimi tamdı. Yaşında gösteren, orta boylu, yapılı, özbakımı sosyoekonomik düzeyine uygun, görüşmeciye saygılı ve görüşmeye istekli, duygulanımı kısıtlı, zaman zaman uygunsuz, çağrışımları düzgün, normal hızda, ancak konuşması dizartrikti. Düşünce içeriğinde hezeyan tespit edilmedi ancak yoğun depresif temalar hakimdi. Konuşma sırasında uygunsuz gülmeleri oluyordu. Algı ve muhakeme bozukluğu tespit edilmedi, içgörüsü vardı. Nörolojik muayenede, kafa çiftleri muayenesi olağan sınırlardaydı. Ekstremitelerde kas gücü tamdı. Derin tendon refleksleri (DTR) canlıydı. Patolojik refleks saptanmadı. Serebellar sistem ve duyu muayenesi normaldi. Ekstrapiramidal sistem (EPS) muayenesinde, bradimimi, bradikinezi ve alt ekstremitelerde belirgin tonus artışı mevcuttu. Postural instabilite saptandı. Hasta koltuk değneği ile yürüyordu ve yürürken sağda belirgin olmak üzere her iki diz eklemi hiperekstansiyondaydı. Rutin biyokimya, hemogram ve sedimantasyon, tiroid fonksiyon testleri ve serum manganez düzeyi normal sınırlarda bulundu. Anti-HBC total (+), Anti-HBS (+), VDRL (-), Anti-HIV (-) bulundu. Elektroensefalografi, kranial MRG normal sınırlardaydı. Nöropsikolojik incelemesinde hafif derecede verbal ve non-verbal bellek bozukluğuna eşlik eden frontal aksa ilişkin bulgular tespit edildi. Saptanan bellek bozukluğu frontal tipte [kendiliğinden geri getirme (recall) fazının bozuk olmasına karşın tanıyarak geri getirme (recognition) fazının normal olması] bir bellek bozukluğu biçimindeydi. Minnesota çok yönlü kişilik envanteri ve Rorschach testlerinin birilikte değerlendirildiği incelemede immatür, bağımlı, yetersiz, entelektüel olarak sınırlı, impuls kontrolünde zorluk ve durumsal depresyon lehine bulgular mevcuttu. Uygulanan ölçeklerde Hamilton Depresyon Değerlendirme Ölçeği: 18, Hamilton Anksiyete Değerlendirme Ölçeği: 10, Mini Mental Test: 28 olarak saptandı. Hastanın yapılan değerlendirmesi sonucu özellikle yürüme güçlüğü ve parmak ucunda yürüme ve bel ağrısı yakınmaları, öyküsündeki permanganat kullanımı ve muayenesindeki maske yüz, dizartrik konuşma, DTR canlılığı nedeni ile organik bir patoloji olabileceği düşünülerek nöroloji konsültasyonu istendi. Nöroloji konsültasyonu sonucunda; konuşmanın dizartrik, kas gücünün tam, DTR lerinin alt ekstremitelerde canlı olduğu, bradimimi ve bradikinezinin mevcut olduğu, serebellar testlerinin normal olduğu, duyu kusuru bulunmadığı, alt ekstremitelerinde tonus artışının bulunduğu, yürüyüşünün spastik ve cock walk tarzında olduğu saptandı. Muayene bulgularının hastanın madde kullanım öyküsüyle birleştirildiğinde yoğun manganez kullanımına bağlı entoksikasyon lehine değerlendirilebileceği yönünde görüş birliğine varıldı ve konversiyon bozukluğu, yapay bozukluk ön tanıları dışlandı. Hastanın yakınmaları, klinik bulguları, psikometrik incelemesi ve uygulanan ölçeklerden aldığı puanlar doğrultusunda major depresyon ve psikoaktif madde kullanımına bağlı kronik manganez entoksikasyonu tanısı konularak fluoksetin 20 mg/gün başlandı. Uyum sorunları ve uyuyamama yakınmaları nedeniyle tedaviye amitriptilin 25 mg/gün + diazepam 5 mg/gün eklendi. Yatışının 20. gününde nöroloji kliniğine nakledildi. İmpulsif davranışları nedeniyle karbamazepin 200 mg/gün başlandı. Hasta nöroloji kliniğinden Manganez Entoksikasyonu tanısı ve A,C,E, Selenyum tb. 1x1, pirasetam 2400 mg/gün, karbamazepin 400mg/ gün, fluoksetin 20 mg/gün, L-dopa + karbidopa 187.5 mg/gün tedavisi ile çıkarıldı. TARTIŞMA Olgumuzun tanı sürecinde laboratuar ve incelemelerden daha çok öykü ve muayene bulguları belirleyici olmuştur. Manganez entoksikasyonunda öfori, emosyonel inkontinans, maske yüz, monoton konuşma, hiperestezi, cock walk tarzında yürüme, artmış kas tonusu, alt ve üst ekstremitelerde güçsüzlük, göz kapaklarında tremor, diz ekleminde abartılı hareketler, yürümede güçlük, libido kaybı, progresif parkinsonizm gibi nöropsikiyatrik bulguların ortaya çıktığı bildirilmiştir (Yamada 1986). Manganeze bağlı parkinsonizmin (MP), parkinson hastalığından (PH) yürüyüş ve duruştaki bozukluklar, tremor ve distonide bazı farklılıklar, iki taraflı bulgular ve levadopa tedavisine fazla yanıt vermemesi ile ayırt edilebileceği söylenmektedir (Calne ve ark. 1994, Cersosimo ve Koller 2006). Olgumuzda bulunan önemli özellik, kronik manganez entoksikasyonuna bağlı klinik tablonun zaman içinde değişmesidir. Manganez entoksikasyonunda psikiyatrik semptomlar daha erken ortaya çıkabilir ve kullanım dozuna bağlı olmakla birlikte üç aydan sonra azalabilir. EPS bulguları ise daha geç çıkar ve manganez ile temas kesilse bile çoğunlukla kalıcıdır (Huang ve ark. 1998, Sikk ve ark. 2007). Wilson Hastalığı ndaki gibi ayak distonisi ve distonik yürüyüş ortaya çıkar. Hastalar cock walk denen bir yürüme şekli ile ayaklarını tam olarak yüzeye temas ettiremezler, parmak uçlarında yürürler ve geriye doğru yürümede düşme eğilimi vardır. Topukların yukarıda olması, gövdenin ve kolların özel postürü nedeniyle horoz yürüyüşüne benzetilen bu 296

bulgu MP ye özgüdür (Cersosimo ve Koller 2006, Kim ve ark. 1998). Olgumuzda da kognitif ve emosyonel değişiklikler, parkinsonizm, postural instabilite, cock walk tarzı yürüme mevcuttu. Kullanımın ilk dönemlerine ilişkin psikiyatrik belirtilerle ilgili bilgiler sınırlıydı ancak bir psikiyatri kliniğine başvurusu olmuştu. Diğer taraftan olgumuz en son 5 yıl önce manganez kullanmasına manganez alımının durmasına rağmen hastalık belirtileri giderek şiddetlenmesi ve belirtilerin geri dönüşümsüz sürüyor olması dikkat çekicidir. Efedron kullanımına bağlı manganez entoksikasyonu olguları sayısı giderek artmaktadır. Olguların daha çok nöroloji kliniklerince bildirilmiş olması uzun süreli kullanım sonucunda gelişen geri dönüşümsüz MP nedeniyledir. Diğer taraftan hastalığın prodrom döneminde psikiyatrik belirtilerin olduğu bir dönem mevcuttur (Yamada 1986). Psikoaktif madde kullanımı olan bu olguların erken dönemde belki de ilk başvurdukları yer nöroloji kliniklerinden çok psikiyatri klinikleri olabilir. Bu olgularda madde kullanımı ile ilgili ya da komorbid psikiyatrik bozukluklar tabloya hakim olabilmektedir. Ayrıca tedavi motivasyonları düşük olan bu grupta ileri tetkik yaptırmak, uzun süreli izlem sorun olmaktadır. Özellikle SSCB dışı ülkelerde karışımın yasal elde edilişinin kolay olması ve maliyetinin düşük olması özel bir kullanıcı kitlesi oluşturuyor olabilir. Olgumuzdaki gibi antisosyal kişilik bozukluğu, depresyon ve diğer psikiyatrik öntanı ya da eştanılar ile sosyal stresörlerinin fazla oluşu tanı sürecini zorlaştırabilir. Olgunun psikiyatrik öyküsünde konversiyon bozukluğu ya da yapay bozukluk gibi fiziksel belirtilerle giden psikiyatrik hastalık tanısını düşündürecek özellikler mevcuttu. Sosyal stresörlere karşı uyum sorunu yaşama, kişilik özellikleri, sosyal sorumluluklardan kaçma gibi etkenler hastanın fiziksel belirtilerini açıklayacak bir psikiyatrik tanı koymayı kolaylaştırmaktadır. Diğer taraftan hastanın uzun süre bel ağrısından yakınması ancak tetkiklerinin normal sınırlarda olması, yürüyememesine rağmen bisiklet kullanabiliyor olması, yapılan nörolojik görüntüleme ve tetkiklerin normal sınırlarda olması psikiyatrik tanı koyma eğilimini güçlendirmektedir. Örneğin, bu hastalarda görülen affektif kısıtlılık ya da değişkenlik güzel aldırmazlık bulgusu ile karışabilir. Olgumuzda da duygudurumu ile uygun olmayan duygulanım ilk değerlendirmeyi yapan poliklinik hekimince bu şekilde yorumlanmış olabilir. Manganez entoksikasyonu olgularının tanı sürecini zorlaştıran önemli nedenlerden biri de görüntüleme tetkiklerinde ve diğer incelemelerde patolojik bulgunun her zaman saptanmamasıdır. Aktif kullanıcılarda serum ve idrarda yüksek manganez düzeyi ve kranial MRG de T1 kesitlerinde klinikle uyumlu olarak striatal bölgelerde özellikle globus pallidusun medial segmenti ve substantia nigranın retiküler parçasında iki taraflı hiperintensite gözlenmektedir. Bırakılma sonrası manganez ile temasın ortadan kalkması ile MRG normale dönebilmekte ya da hiperintensite azalmakta ancak bu durum klinik tabloya yansımamaktadır (Cersosimo ve Koller 2006, Huang ve ark. 1998, Stepens ve ark 2008). Benzer şekilde bırakılma sonrası klinik belirti ve bulgular devam etmesine karşın serum manganez düzeyi normal sınırlarda bulunan olgular bildirilmiştir (Stepens ve ark. 2008). Pozitron emisyonlu tomografi (PET) çalışmalarının da tanıda faydalı olabileceği söylenmektedir (Olanow 2004, Calne ve ark. 1994). Ancak PET incelemelerinin de MRG de olduğu gibi zamanla normale dönüşebileceğini belirtilmektedir (Cersosimo ve Koller 2006, Kim ve ark. 1998). Çitçi ve arkadaşlarının bildirdiği (2003) efedron kullanımına bağlı manganez entoksikasyonu olgusunda da MRG normal sınırlarda bulunmuştur. Literatürde kronik mangan entoksikasyonu tanısı için pubik ya da saç telinde mangan düzeyinin tespiti (Huang ve ark. 1998) de önerilmektedir ancak bırakılma sonrası uzun zaman geçmişse tanıda yanlış negatif durum oluşturmaktadır. Olgumuz 5 yıldır madde kullanmadığından kraniyal MRG incelemesinde herhangi bir bulguya rastlanmamış, serum manganez düzeyi normal sınırlarda bulunmuştur. Klinik tanı konmuş olması, bırakılma sonrası uzun süre geçmesi ve hastanın tetkiki yaptırmak istememesi nedeniyle saç telinde manganez incelemesi yapılamamıştır. Bu tür olgularda psikiyatrik muayenede ayrıntılı öykü alımı, manganezli bileşiklerin kullanılıp kullanılmadığının doğrudan sorulması tanı sürecinde belirleyicidir. Bu da klinisyenin manganez entoksikasyonu ve efedron kullanımı hakkında bilgi sahibi olmasını gerektirmektedir. Erken dönemlerde nörolojik bulgular gözden kaçabilir, klinik tabloya yerleşmemiş olabilir, geç dönemde görüntüleme ve tetkiklerde bir özellik saptanmayabilir. Bulgular ilaç yan etkisi ya da PH olarak değerlendirilebilir. Diğer taraftan geri dönüşümsüz hasar bırakan bu durumun erken tanı ve tedavisi tıbbi açıdan en kritik noktadır. Bu olgu, madde kullananlar arasında manganez entoksikasyonunun giderek yaygınlaşma olasılığının bulunuyor olması, tanı konulmasının yılları bulabilmesi, yanlış tanı olasılığı ve psikiyatri yazınında bu konuda sınırlı bilgi olması, ayrıca manganezin damar yolundan kullanımı ile ilgili sınırlı verinin bulunması nedeni ile sunulmuştur. 297

KAYNAKLAR Calne DB, Chu NS, Huang CC ve ark. (1994) Manganism and idiopathic parkinsonism: similarities and differences. Neurology, 44(9):1583-1586. Cersosimo MG, Koller WC (2006) The diagnosis of manganeseinduced parkinsonism. Neurotoxicology, 27(3):340-346. Çitçi B, Varlıbaş F, Tutkavul V ve ark. (2003) Mangan kötüye kullanımına bağlı parkinsonizm ve distoni. Nöropsikiyatri Arşivi, 40(3-4):72-74. de Bie RM, Glanstone RM, Strafella AP ve ark. (2007) Manganeseinduced Parkinsonism associated with methcathinone (Ephedrone) abuse. Mov Disord, 22(9):1337-1343. Huang CC, Chu NS, Lu CS ve ark. (1998) Long-term progression in chronic manganism: ten years of follow-up. Neurology, 50:698-700. Kim JW, Kim Y, Cheong HK ve ark. (1998) Manganese induced parkinsonism: a case report. J Korean Med Sci, 13(4):437-439. Meral H, Kutukcu Y, Atmaca B ve ark. (2007) Parkinsonism caused by chronic usage of intravenous potassium permanganate. Neurologist, 13(2):92-94. Olanow CW (2004) Manganese-induced parkinsonism and Parkinson s disease. Ann N Y Acad Sci, 1012:209-223. Perl DP, Olanow CW (2007) The neuropathology of manganeseinduced parkinsonism. J Neuropathol Exp Neurol, 66(8):675-682. Sikk K, Taba P, Haldre S ve ark. (2007) Irreversible motor impairment in young addicts-ephedrone, manganism or both? Acta Neurol Scand, 115(6):385-389. Stepens A, Logina I, Liguts V ve ark. (2008) A Parkinsonian syndrome in methcathinone users and the role of manganese. N Engl J Med, 6;358(10):1009-1017. Yamada M, Ohno S, Okayasu I ve ark. (1986) Chronic manganese poisoning: a neuropathological study with determination of manganese distribution in the brain. Acta Neuropathol, 70(3-4):273-278. 298