Sizin Fikriniz Sizin Projeniz 2 Öğretmenlere yönelik öneriler Yol güvenliği ve ulaşım konusunda harekete geçme yetkinliği
Yol güvenliği ve ulaşım konusunda harekete geçme yetkinliği Sizin Fikriniz Sizin Projeniz yarışması, yaşam koşullarının, ulaşım konusundaki tercihlerin, içinde bulunulan çevre ve toplumun, güvenliği, ulaşımı ve yaşam tarzı seçimlerini nasıl etkilediği üzerine düşünmenin çocuklar ve gençler için önemini vurgulamaktadır. Bu proje, ayrıca, gençleri bu durumlara duyarlı kılmayı ve bunları değiştirme becerilerini güçlendirmeyi hedefliyor. Bu projedeki İlk öğrenme hedefi harekete geçme yetkinliğidir. Harekete geçme yetkinliği olumlu değişiklikleri başlatacak ve onları uygulayacak şekilde harekete geçme becerisidir1. Sizin Fikriniz Sizin Projeniz yarışması, genellikle çocukların yaşadıkları, oynadıkları ve eğitim aldıkları ortamlarda yaşam kalitesi üzerinde etkisi olan olumlu değişimleri gerçekleştirmeye yönelik eylemlerin geliştirilmesi üzerinde duruyor. Eyleme yönelik eğitim, bilinci ve becerileri artırmak için zorunludur ve çocuklarda ele alınan konuları ve bir bütün olarak değişim sürecini sahiplenme duygusunu güçlendirmeye yarar. Her eylemin bir sorunun çözümünde işe yaraması ve kararının onu yapacak kişiler tarafından alınması gerekmektedir. Dolayısıyla yetişkinler gençleri ve çocukları büyükler tarafından belirlenen sorunlarda harekete geçmeye zorlamamalı, kullanmamalı veya itelememelidir: Aksi takdirde eyleme geçen sadece yetişkinler olurken gençler harekete geçirilen veya edilgen bir biçimde eğitilen durumuna düşer. Şayet çocuklar ve gençlerden gerçek bir katılım bekleniyorsa, onların projenin içeriği üzerinde ve projenin uygulanmasının tamamı üzerinde gerçek bir etki (yapay bir etki değil) sahibi olmaları için yetişkinler tarafından teşvik edilmesi cesaretlendirilmesi, korunması ve desteklenmesi gerekir. Gerçek katılım, harekete geçme yetkinliğinin gelişiminde bir ön koşuldur. Katılım ayrıca bu sürecin bir sonucudur da. Harekete geçme yetkinliği güvenlik eğitiminin anahtar kavramıdır. Güvenlik eğitiminin genel hedefi, öğrencilere, demokratik ve daha emniyetli bir yaşam için ortaklaşa ve bireysel eylemler gerçekleştirebilen aktif yurttaşlar haline gelmelerini öğretmektir. Kaynak: 1 Jenson, B.B. ve Schnack, K. (1997), Çevresel Eğitim Araştırmasındaki Çevresel Eğitim Eylem Yetkinliği, 1997, cilt. 3, nº 2, sayfa. 163-178.
Güvenlik ve ulaşım konusunda harekete geçme yetkinliğini geliştirmeyi hedefleyen eğitim farklı düzeylerde ele alınabilir. Aşağıda dört büyük hedef alanı belirtiyoruz: Bireysel tutum. Okulun bir parçası olarak. Evin bir parçası olarak. Yerel toplumun veya genel anlamda toplumun bir parçası olarak. İlk kategoride, bisiklette temkin, sokaklardan tam güvenlik içinde geçiş ve diğerlerine karşı tolerans sıralanabilir. İkincisinde, büyüklerin küçüklere angaryalar yüklemelerine karşı mücadele ile okulun sosyal ortamının iyileştirilmesi yer alabilir. Bisiklet ve yaya yolları ağının uzatılması veya iyileştirilmesini sağlayacak parayı elde etmek için, seçimle göreve gelmiş sorumlulara hitap etmek, dördüncü kategoriye yerleştirilecek bir örnektir. Alışkanlıklar, rutinler Ve eylemler Gündelik yaşamımız, muayyen sayıda gerçek eylemler içeren birçok alışkanlık ve rutinden oluşur; az ya da çok önemli bir şey yapmaya bu eylemlerle karar veririz. Projemiz öğrencileri kendi yaşamlarında, okul yaşamında ya da toplumsal yaşamda bir şeyleri değiştirmeyi amaçlayan gerçek eylemler yapmaya teşvik ediyor. Sokaklarda uyulması kanunen zorunlu olan ve yol güvenliği için gerekli resmi yönetmelikler vardır. Ülkedeki tüm çocukların bu kuralları öğrenmeleri ve uygulamaları elzemdir. Bunlar çocukların öğrenme sürecinin bir bölümünü oluşturmalıdır. Aynı zamanda, dünya çok hızlı değişiyor. Yollardaki trafiğin artması, sağlık ve çevre açısından risklerin artmasına neden oluyor ve bunun genel olarak iklim üzerinde de etkisi var. Yani çocuklar ve gençler, sadece trafik ve ulaşım konusunda iyi alışkanlıklar ve rutinler edinmekle kalmayıp, ayrıca gelecek için istediklerine uygun şekilde düşünüp harekete geçme yeteneği kazanmalı. Sürdürülebilir kalkınma alanında öğrencilerin harekete geçme yetkinliğini güçlendirmek, geniş anlamıyla sürdürülebilirliğe katkıda bulunma isteklerini de güçlendirmektir; onları bu
sorunlar hakkında daha fazla bilgili kılmak, gelecekte neyin gerçekleşmesini istediklerini belirlemelerini ve bu isteğin şekillenmesi için aktif bir rol oynamalarını sağlamaktır. Herkesin harekete geçme konusunda az veya çok bir becerisi var ve herkes bu beceriyi daha fazla geliştirebilir. Dolayısıyla okullar ve diğer eğitim yerlerinin, öğrencilerin harekete geçme becerilerinin gelişimine yardımcı olan mekanizmaları öğretmesi çok yararlıdır. Harekete geçme yetkinliği ve sürdürülebilir kalkınma eğitimi Sürdürülebilir kalkınma kendi içinde bir son değil mümkün olduğunca çok insanın gelecekteki nesilleri tehlikeye atmadan mevcut nesillere faydalı olacak çözüm arayışına katıldığı bir süreçtir. Bu hiç bitmeyen süreçte yer almak için, hepimizin geleceği inşa etme sürecinde görüş beyan edebilecek şekilde bilgilendirilmiş ve kararlı olması; bu inşa tanımlandığında da, onu demokratik ve saygılı biçimde desteklemesi gerekiyor. Eleştirel düşünce önemli bir niteliktir ve bu nitelik, tıpkı özellikle karmaşık ve tartışmalı sorular, sorunlar ve konularda girişimde bulunma yeteneği ve niyeti gibi, harekete geçme yetkinliğinde de kendini gösterir. Zihin açıklığı ve diğerlerinin bakış açılarını dinleme de yine karar almaya yardımcı olan iki niteliktir. Buradaki fikir, ele alınacak sorunun mümkün olan en geniş algısına sahip olmak, aynı zamanda da bilgi eksikliği çekilen bir durumda nasıl davranacağını bilmektir.
Harekete geçme yetkinliğini cesaretlendirmek için ne yapmalı? Harekete geçme yetkinliğini cesaretlendiren birçok öğretme şekli vardır. Bunlar çoğunlukla bizim gerçek katılım diye adlandırdığımızla benzerlikler arz eder: Öğrencilerin fikirleri, gerekçeleri ve bakış açıları, bunlar her zaman uygulanmayacak da olsa ciddiye alınır. Öğrencilere alışılmış uğraşları dışında kalan sorunlar üzerinde düşünme ve araştırma fırsatları sunulur. Eğitmen öğrencilerin gerçek endişelerinden yola çıkar. Neden korkuyorlar? İşlerin ne şekilde olmasını isterlerdi? Öğrenciler aynı sorun üzerine birçok farklı bakış açısını keşfederler. Bu bakış açıları okula ait olan veya olmayan farklı kişiler tarafından ifade edilir. Öğrenciler mevcut duruma alternatif çözüm fikirleri getirirler. Sorunların çözülmemiş şekliyle geleceğe yansıtılmasından hareket ederek çözüm ararlar. Hiç kimse bir şey yapmazsa sorunların nereye varacağı üzerine tartışırlar. Ve sorunun aslında hangi olumlu yönde dönüşmesini dilediklerini ifade ederler. Öğrenciler, somut sorular ve sorunlar üzerinden giden toplu (ya da bireysel) eylem tecrübesi kazanırlar, istedikleri bir şeyi elde etmek için ne yapmaları gerektiğini öğrenirler. (Eğitmen, öngörülen eylemin sonuçları, engelleri ve etkileri üzerine önceden düşünmeleri, sonra da somut eylemlerinden ders almaları konusunda onları cesaretlendirir.) Büyüyen bir sahiplenme duygusunun cesaretlendirilmesi Öğrencilerde araştırmayı, sorun ortaklığını ve gerçekleştirilen müdahaleyi sahiplenme duygusunu teşvik eden faaliyetlerin çoğu, onlardaki girişimde bulunma yetisinin ve gelecekte harekete geçme becerisinin gelişimi açısından çok faydalıdır. Öğrencilerin okul projesi boyunca trafik ve ulaşım sorunlarını sahiplenmesi arttıkça, katılımcı yaklaşım daha da başarılı olacaktır. Harekete geçme yetisini cesaretlendiren her şey, öğrencilerde işlenen sorunu sahiplenme duygusunun artmasına katkıda bulunur. İşte aynı zamanda önemli diğer noktalar: Öğrencilerin ele alınan sorunu mükemmel bir biçimde anlaması gerekir. Öğrencilere tüm süreç boyunca eşit ortaklar şeklinde davranılması gerekir (planlama, hazırlık, eylem ve tekrar düşünme çabası). Öğrencilerin nihai sonuç üzerinde kendi izlerini görebilmeleri gerekir. Onların çabalarının tanınması ve ön plana çıkarılması gerekir. Harekete geçme yetkinliğini geliştirme yaklaşımı, sürdürülebilir kalkınma sorunları hakkında önceden belirlenmiş bir çözüm dayatmaksızın, sınıfta açık bir ortam ve bir güven atmosferi yaratıldığı sürece etkin olacaktır.
En çok rastlanan güvenlik sorunlarının, gündelik yaşamlarımız ve sosyal yapı içinde bağları var. Eğer bunların uzun vadede çözülmesi isteniyorsa, kendi hayatlarında ve içinde büyüdükleri toplumda bir etkisi olacak yetkinlikleri öğrencilerde geliştirmeye katkıda bulunan bir eğitim gerekiyor. Harekete geçme yetkinliği yaklaşımı, Avrupa sağlık okulları şebekesi çerçevesinde (REES, veya ENHPS [European Network of Health Promoting Schools-Sağlık Destekleme okullarının Avrupa şebekesi] ve daha özel olarak, sağlık okullarının Danimarka şebekesinin çalışması sayesinde ve Makedonya şebekesi gibi diğer REES şebekeleri ile işbirliği içinde geliştirildi. Bu aynı zamanda örneğin tüm Avrupa da yürütülen Shape up projesi gibi daha geniş uluslararası içerikte de kullanıldı.