SALH AKADEMK YAAMI SÖYLE VE SLAMÎ LMLER ÜZERNE. Haz. Necmettin KIZILKAYA



Benzer belgeler
SLAM HUKUKU ARATIRMALARI DERGS

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

T.C. BABAKANLIK Hazine Müstearl. T.C. Babakanlk Hazine Müstearl

Proje Döngüsünde Bilgi ve. Turkey - EuropeAid/126747/D/SV/TR_ Alina Maric, Hifab 1

Yavuz HEKM. Egekons Prefabrike Metal Yap San. Tic. Ltd.!ti. ve. Hekim Gemi n$a A.!. Firmalarnn Kurucusu ve Yönetim Kurulu Ba$kan.

K TAP TANITIMI. Döndü DÜ ÜNMEZ *

Tefsir, Kıraat (İlahiyat ve İslâmî ilimler fakülteleri)

AYP 2017 ÜÇÜNCÜ DÖNEM ALIMLARI

E T M ve Ö RET M YILI ÖRGÜN ve YAYGIN E T M KURUMLARI ÇALI MA TAKV M

HACETTEPE ÜNVERSTES. l e t i i m. : H. Ü. Fen Fakültesi Aktüerya Bilimleri Bölümü Beytepe/Ankara. Telefon :

SOSYAL GÜVENLK KURMUNUN YAPISI VE LEY. Sosyal Güvenlik Kurumu Bakanl Strateji Gelitirme Bakan Ahmet AÇIKGÖZ

TDV SAM Kütüphanesi lâhiyat Makaleler Veri Taban Projesi

8.MÜKEMMELL ARAYI SEMPOZYUMU 17 Nisan 2007 / zmir

Ek 2. KÜLTÜR VE TURZM BAKANLII STRATEJK PLANI Ç PAYDA (PERSONEL) ANKET SORULARI. I. Bölüm: Ki)isel Bilgiler. 1) Kadro durumunuz nedir?

70'LERIN SAVASI. Adres. : 1/3

Salih TuG, Pertevniyal Lisesi ni bitirdigi yl notlar iyi-iyi tutmu, tbbiye kontenjann o yl pekiyi derece ile mezun olanlar doldurdugundan çok


TEŞEKKÜR Bizler anne ve babalarımıza, bize her zaman yardım eden matematik öğretmenimiz Zeliha Çetinel e, sınıf öğretmenimiz Zuhal Tek e, arkadaşımız

M. EMİN SARAÇ ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ

M.Ü. lâhiyat Fakültesi Dergisi 41 (2011/2),

Sosyal Değişime Destek: Yeni Kitle Kaynak Araçları Anketi

DOKTORA E TMNDE DANIMAN

MÜZ K Ö RETMENL PROGRAMLARININ KPSS SONUÇLARI

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

AMASYA ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ

T.C. İZMİR VALİLİĞİ ALİAĞA İLÇE MİLLÎ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ HİZMET STANDARTLARI. Sıra Hizmet Standardı Olan Birimler Sayı

KURUMSAL T BAR YÖNET M PROF. DR. HALUK GÜRGEN

'DARE PERFORMANS HEDEF' TABLOSU

DR.KADİR DEMİRCİ NİN ÖZGEÇMİŞİ VE BİLİMSEL ETKİNLİKLERİ (CV)

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS İslam Tarihi II ILH

DOKUZ EYLÜL ÜNVERSTES MÜHENDSLK FAKÜLTES METALURJ VE MALZEME MÜHENDSL BÖLÜMÜ BTRME PROJES YÜRÜTME YÖNERGES

KELÂMÎ MEZHEPLER VE FIRKALAR. Adem Sezgin UZUN 1

Ebû Dâvûd un Sünen i (Kaynakları ve Tasnif Metodu) Mehmet Dinçoğlu

T.C KÜLTÜR VE TURZM BAKANLII Strateji Gelitirme Bakanl!"! (1. sayfa) ZEYLNAME

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS FIKIH I İLH

Snf Öretmenlerinin Kendi Mesleki Yeterliklerine likin Görüleri: Genel Bir Deerlendirme. Dr. Halil Yurdugül Ali Çakrolu Mesude Ayan

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS ÇAĞDAŞ DİNİ AKIMLAR İLH

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

ARSAN TEKST L T CARET VE SANAY ANON M RKET SER :XI NO:29 SAYILI TEBL E ST NADEN HAZIRLANMI YÖNET M KURULU FAAL YET RAPORU

Giresun/Bulancak Sarayburnu Camii

Biz yeni anayasa diyoruz

İKTİSADİ ve İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ

TEMEL AFET BİLİNCİ, AFET TOPLANMA MERKEZLERİ AFET HAZIRLIK MÜDAHALE KURULU NUN AMAÇLARI VE ÇALIŞMALARI

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS KELAM VE İSLAM MEZHEPLERİ ILH

THOMAS ALVA EDISON UN BETONARME EV PATENT VE TOPLU KONUT YAPIMINI BALATMA GRM. Özet

Fotoğraf makinesi alma kılavuzu

ENSTTÜ PROGRAMLARINA BAVURABLMEK ÇN GEREKL GENEL KOULLAR

MER A YLETRME ve EROZYON ÖNLEME ENTEGRE PROJES (YENMEHMETL- POLATLI)

FEN VE SOSYAL BİLİMLER PROGRAMLI ANADOLU İMAM HATİP LİSELERİ

Askere gidecek memurun ücretsiz izne ayr l i lemi. Bakmakla yükümlü oldu u sa l k karnesi verilmesi

FAKÜLTEMİZ. Fakültemizin vizyonu ise uluslararası

1-Anlatım 2-Soru ve Cevap 3-Sunum 4-Tartışma

PROF. DR. SALiH TUG. Prof. Dr. Mustafa UZUN*

TÜRKİYE SERMAYE PİYASALARINDA MERKEZİ KARŞI TARAF UYGULAMASI 13 MAYIS 2013 İSTANBUL DR. VAHDETTİN ERTAŞ SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

T.C. RECEP TAYYİP ERDOĞAN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ENSTİTÜ KURULU TOPLANTI TUTANAĞI

Müslüman Ahmediye Cemaatinin bugünkü durumunu şöyle özetleyebiliriz: o Şimdiye kadar bu Cemaatin yerleştiği ve merkez kurduğu ülkeler sayısı: 193

T.C. YALOVA ÜNİVERSİTESİ Strateji Geliştirme Daire Başkanlığı. İÇ KONTROL ve RİSK YÖNETİMİ 1 İÇ İÇ KONTROL

UZUNPOSTALCI PROF. Haz. Necmeddin GÜNEY

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ

KAMU KURUM VE KURULULARI DANIMA, DENETM VE YARDIMCI HZMET BRMLER TESPT VE DEERLENDME FORMU. Saklama Süresi Birim Ar+ivinde.

1) Ekonominin Genel Durumu ve Piyasalar:

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

AİLE DİNİ REHBERLİK BÜROSU

marife bilimsel birikim

BASIN YAYIN VE HALKLA L K LER UBE MÜDÜRLÜ Ü

Yard.Doç. Aralık 2000 İstanbul Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi. Doktora Ekim 1998 M.Ü.S.B. E. Temel İslam Bilimleri Hadis Anabilim Dalı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Fikret BABAYEV * * Azerbaycan Anayasa Mahkemesi Başkanı


UYARIYORUZ! 66 Ay Çok Erken!

MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ

ASMOLEN UYGULAMALARI

YÖNETMELİK. Kastamonu Üniversitesinden: KASTAMONU ÜNİVERSİTESİ MUHAMMED İHSAN OĞUZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM

ELAZIĞ - TUNCELİ ZİYARETİ

İLAM AKADEMİ NİÇİN İLAM AKADEMİ?

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS HUKUK DOKTORİNLERİ VE İSLAM HUKUKU

ilam AKADEMi Aziz Mahmûd Hüdâyi Vakfı İlmi Araştırmalar Merkezi

İçindekiler. Hakkımızda Misyon Vizyon TKYD Üyelik Ayrıcalıkları Faaliyetler

YÜKSEK ÖĞRETIM ALANINI GELIŞTIRMEK IÇIN IRAK VE TÜRKIYE ARASINDA DAHA ÇOK IŞBIRLIĞI YAPILMASINI UMUYORUZ.

Merkez / Bitlis Temel İslam Bilimleri /Tasavvuf Ana Bilim Dalı.

Murat Çokgezen. Prof. Dr. Marmara Üniversitesi

Kpss 2014 E?itim Bilimleri Dvd Seti

SUAT YILMAZ OKUL MÜDÜRÜ

Yanlış Anlaşılan Faizci

TUTANAK 13/05/2015. : Türkiye Kooperatif İstatistiklerinin Geliştirilmesi Projesi. : ILO Türkiye Ofisi, Ankara

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...9 GİRİŞ...11

HİTİT ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ 2007 VE SONRASI MÜFREDAT PROGRAMI AKTS KODU

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAK"LiLTESİ YAYINLARI PUBLICATIONS OF THE FACULTY OF LETTERS, ISTANBUL UNIVERSITY. İSLAM fetkikleri ENSTİTÜSÜ.

KURUCULARIMIZDAN SAYIN CEMİL PARMAN ANISINA

OKUL ÖNCES E M KURUMLARINDA ÇALI AN ANASINIFI ÖZET

ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı : Hasan KURT İletişim Bilgileri Adres. Doçentlik Kelam Bilim Dalı YÖK, Üniversiteler Arası Kurul 2009

2 400 TL tutarndaki 1 yllk kredi, aylk taksitler halinde aadaki iki opsiyondan biri ile geri ödenebilmektedir:

SIRA SAYISI: 279 TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ

İmam - hatip liseleri, imamlık, hatiplik ve Kur'an kursu öğreticiliği gibi dini hizmetlerin yerine getirilmesi ile görevli elemanları yetiştirmek

İçindekiler. Giriş Konu ve Kaynaklar 13 I. Konu 15 II. Kaynaklar 19

JEAN MONNET BURS PROGRAMI AKADEMİK YILI FARKINDALIK ARTIRMA TOPLANTILARI

Transkript:

/., SALH TU LE AKADEMK YAAMI VE SLAMÎ LMLER ÜZERNE SÖYLE 1 Haz. Necmettin KIZILKAYA (SaygdeGer hocam öncelikle röportaj önerimizi kabul ettiginiz için slam Hukuku Aratrmalar Dergisi olarak size teekkür ederiz. Biz söyleimizde iki tema üzerinde durmak istiyoruz: lk olarak zât- âlilerinizin akademik serüveni, özellikle de slam Hukuku alanndaki çalmalarnzn seyri üzerinde durmak istiyoruz. Daha sonra, özellikle Türkiye de slamî ilimler alannda yaplan aratrmalar ve elde edilen kazanmlar hakkndaki düünceleriniz üzerinde durmak istiyoruz.).h.a.d: Dînî eitiminiz ile balayalm isterseniz. lk dînî eitiminizi nasl ve kimden aldnz? Din egitimi ile ilgili ilk tecrübelerim, 1930 ve 40 l yllarda Türkiyemizde pek yaygn olarak uygulanan, hiç üphesiz aile ve çevre muhitinden (stanbul un Aksaray ve Sofular çevresi) elde edilmi görenek ve geleneklere dayal olmutur, diyebilirim. Bata babam, ninem ve annem ile çok sonralar üniversite yllarnda Arapça hocam, Horhor Caddesi, Kzlminare mam Hatibi merhum Mahmut Bayram ve Fatih Camii Dersiâm larndan Hüsrev Aydnlar (1884-1953) Hoca nn etrafnda kümelenmi Salih 4eref, Abdülhalim Akkul, Yaar Tunagür, Bilecikli Abdullah Hoca nn damad ve Ziya OGuz gibi diger baba dostlar, dini ögrenim ve egitimimde önemli bir rol oynamlardr. Ayrca çeitli vesilelerle cemaatlerine katldgm, Pertevniyal Valide Camii, smail AGa (imdi yok), Camclar (imdi yok), Kzlminare, Murat Paa, Sofular ve Fatih Camii çevrem olarak zikredilebilir. Bu arada ilk ve ortaögretim gördügüm yllarda (1937-45) varlgna muttali oldugum ders halklar içinde, Fatih Camii Dersiâm larndan Hüsrev Aydnlar Hoca, hem Camide hem de Hrka-i 4erif Camii semtindeki evinde bir grup genç baba dostu ile birlikte yaptklar din egitim-ögretimi zikre deger. Ayrca Abdülaziz Bekkine ve Süleyman Tunahan hocaefendilerin ayn çeit faaliyetleri de her- 1 Katk\lar\ndan dolay\ say\n Bilal Aybakan, Murteza Bedir, Muharrem K\l\ç ve Saliha K\z\lkaya ya slam Hukuku Ara t\rmalar\ Dergisi olarak te ekkür ederiz.

* 3"'889'C kesçe bilinmektedir. Benim için en önemlisi, Cerrahpaa Camii yaknndaki kendi evinde, benim de o evde hatim duasna kadar yükselebildigim kzerkek karma bir grup ilkokul ögrencisine yaz tatilleri boyunca ve pek tabiidir ki o günün artlarnda gizlice Kur ân- Kerîm ögretimi ile megul olan ve adn maalesef imdi unuttugum, ancak oglunun Valide Camii muvakkithanesinde görevli Adnan Bey oldugunu hatrladgm, ( Arap Hoca lâkabyla öhret bulmu) hanmefendi hocamdr ki kendisini rahmet duâlarmla anmak isterim; bu ailenin atalarnn Msr veya Sudan mene li oldugunu sonradan ögrenmitim..h.a.d: Üniversite eitiminizi sürdürürken herhangi bir hocadan özel ders aldnz m? Sizin döneminizde ders halkalar var myd ve nerelerde bulunuyordu? Eer ders aldysanz sizinle beraber kimler halkaya katlyordu? Özellikle örenciliiniz döneminde slam hukuku okutan kimse var myd? Varsa nasl okutuluyordu (hangi kitaplar ve ne ekilde)? Üniversite ögrenimim esnasnda (1949-54) slamî ilimlerle ilgili herhangi bir örgün ciddi ders halkasna katlm degilimdir; bu olsa olsa baba dostlaryla evimizde veya onlarn evlerinde tertiplenen ve çogunlukla slamî yaay, Hz. Peygamber in hayat ve örnek davranlar ile slam n dünyada ve yurdumuzda karlatg güçlükler, yokluklar ve meseleler ile ilgili sohbetlere, pek tabiidir ki, dinleyici sfatyla katlmamdan ibarettir. Kendi arkada topluluklarmla yaptgmz sohbet toplantlar da buna dahildir. Ancak, Hukuk Fakültesinde okurken son yllarmda (1952-53), Süleymaniye de Kirazl Mescid SokaGndaki ev-arkada toplantlar ile yine o yllarda (1953-54).Ü. Edebiyat Fakültesi slam Aratrmalar Enstitüsü sözlemeli misafir hocalarndan, ileriki yllarda doktora danmanm ve hocam olacak merhum Muhammed Hamidullah n slam hukuk tarihi ve Siyer çerçevesinde sürdürdügü serbest derslere, Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü dershanelerinde dinleyici sfatyla katldgm da bir gerçektir. Dr. Hamidullah n bu serbest derslerini Arapçadan ögrencilere tercüme eden, o sralarda doçent olan Dr. Fuat Sezgin bata olmak üzere diger baz dostlarla birlikte bu çevrede Ali hsan Yurt gibi kimselerle de tantgm bir vâkadr. Yüksek ögrenimimi tamamladgm yllarda (1949-54),.Ü. Hukuk Fakültesinde genel hukuk tarihi ile ilgili baz ders konularnn dnda, slam Hukuk Tarihi çerçevesinde örgün bir ögretim imkân, stanbul da bulunmuyordu. Az önce ad geçen serbest dersler bu gözlemimde bir istisna tekil etmektedir..h.a.d: Genel olarak slâmî ilimlere ve özelde slam Hukukuna ilginiz nereden geliyor?

4;B # C(NO*"4P Yukarda açklamaya çaltgm aile ve çevre artlarm ile Orta- Lise yllarmdaki genelde tarih hocalarm ve.ü. Hukuk Fakültesindeki Hukuk Tarihi ve Sosyolojisi derslerini takip ettigim (Sadri Maksudi Arsal, Ebû l-ulâ Mardin, Z. F. FndkoGlu, J. Schacht, O. M. ÇaGl, R. G. Okandan gibi) hocalarm, slam hukuk tarihi konularna yönelik ilgimi arttrmtr diyebilirim. Her ne kadar lise yllarmda Tp Fakültesine girmek üzere psikolojik olarak kendimi hazrlayp artlandrdysam da, tarih ve felsefi konulara kar duydu- Gum alâka ve sevgi eksilmeden artmtr. Bu merak ve sevgi, gönülden ve tutku ile bagllk biçiminde iki önemli faktör, bu yönde ilerlemem ve akademik yapmn olumasnda balca rol oynamtr, diyebilirim. Matematik ilmi alannda baz matematik teoremleri ile uluslararas öhret sahibi Ord. Prof. Dr. Cahit Arf n da bir televizyon sohbetinde, baarl olabilmek için üzerinde srarla durdugu bu iki faktör ün, bende de yapc bir unsur oldugu muhakkaktr. Hatta diyebilirim ki bu iki faktör e sahip olamayan bir ilim yolcusu, akademisyen, iyi bir ögretici, ögretim hayatnda iyi bir müderris olsa bile, orjinal görü ve ilmi sonuçlar elde etmede, kendini ilim âleminde kabul ettirmede baarl olamayacaktr. lim yoluna tercihen giren bir kimsenin unu gözden uzak tutmamas gerekir ki ilim yolu, o ahsn giritigi ilmi aratrma ve tetkikat yönelii, yanna, öhret ve maddi menfaat gibi bir ortak kabul etmemekte ve hatta aksine, o akademisyenin feyiz, bereket ve hasbilik elde etmesine set çekmektedir. Günümüz Türkiyesinde bu çeit izmihlâle ugram kimselerin, emsâli kesîresiyle mevcudiyeti herkes tarafndan görülmektedir..h.a.d: Hocam deiik yerlerde çaltnz. Üniversiteye intisabnz nasl oldu, biraz bundan bahseder misiniz? Aslnda hayat hikâyemde bu serencam gözükmektedir. 4u kadarn söyleyebilirim: nsan bir ie, bir eyleme niyet eder, ancak bu niyetinin gerçeklemesi Allah n takdirine bagldr; O na galebe edemez, edemiyor; O nun tayin edip lâyk gördügü yazg insan hayatna hâkim oluyor. Âcizane ben de pratik hayata ve el hünerine dayal yeteneklerime uygun gördügüm meslek ve megalelere yönelmek istedimse de takdir-i ilâhî beni daha çok sosyal ilimler alan na sürüklemi bulunuyor eklinde bir yorum- açklama yapabilirim..h.a.d: Genel anlamda hukuk ihtisasnzn yan sra yapm oldu- unuz tercümelerden (Muhammed Hamidullah n slam Peygamberi, Philip Hitti nin Siyâsî ve Kültürel slam Tarihi v.b.) tarihe çokça ilgi duyduunuz anlalyor. Bu tarih merak nereden geliyor? Bu sualin cevab daha önceki cevaplarmda mündemiç bulunmaktadr. Ayrca diyebilirim ki tarih ilmi, belli bir ilmin tarihi gibi snrl alanda da

* 3"'889'C olsa bir ilmi laykyla anlayp anlatabilme ve gelitirebilmede en güzel bir metodolojik yoldur. Eskilerin o ilim dalnda ne gibi birikimler, gelitirmeler yaptklarn bilebilmek, onu zenginletirip yeni birçok ilmi unsurlarla donatabilmenin de yegâne yoludur. Dinler tarihi, ilimler tarihi, toplumlarn siyasi ve kültürel tarihleri, bu alanlarn gelitirilebilmeleri için eskilerin pek zengin ilmi birikimleriyle doludur. nsanlarn kalem i kullanmaya balamalaryla da bu zenginliklerin yeni nesillere aktarlmas pek âlâ mümkün olabilmitir ve halen de bu süreç, farkl metotlar ve teknik imkânlarla sürüp gitmektedir. Özelde Siyer ve genelde slam Tarihi üzerinde elde edilen süzgeçten geçmi öz bilgiler, tercihi hangi alanda olursa olsun bir slam tetkikçisinin kurmak istedigi ilim binâs nn saglam bir zemine oturmasn saglayacaktr..h.a.d: Sanat ve sporla olan ilginizden biraz bahseder misiniz? Baz sanat dallar ile bir nebze megul olmakla birlikte fazla bir derinlige ve gelimeye sahip oldugum söylenemez. Bununla birlikte hareketli ve mahalle hayatndaki oyunlarla geçen bir çocuklugun ardndan orta tahsil ve üniversite yllarnda hiç brakmadgm ve üzerinde derinletigimi söyleyebilecegim aktivitem spor alannda olmutur diyebilirim. Ana spor dalm olarak aletli jimnastik üzerimde hayli disipliner bir tesir hâsl etmitir. Bu ana spor dal dnda, atletizm (dekatlon), kayak, güre, denizcilik ( daha çok yüzme) gibi, sportif top oyunlar dnda kalan alanlarda, stanbul ve Bursa da bölgesel dereceler dahi elde edebilmitim; bir müddet de jimnastik dalnda yöneticilik ve antrenörlügümün de oldugunu burada itiraf etmeliyim. Böylece eskilerin dedigi gibi, terbiye-i bedeniye mi de belli bir disiplin altna alp ögrenim hayatmn yan banda kesintisiz sürdürdügüm ve bundan hayatm süresince faydalandgm ve halen de faydalanmakta oldugum bir gerçektir..h.a.d: Sizin yurtd tecrübeniz de var? Nerelere gittiniz ve bunlarn sizin akademik hayatnza katksndan bahseder misiniz? AnlalacaG üzere hareketli ve aktif bir ögrencilik hayatm oldu. Bunun bir aksülameli, ileride ve özellikle meslek hayatmda ilmi-akademik maksatlarla dünyann birçok kurum ve üniversitesinde tertiplenen kongre ve konferanslar ile yurt d tetkik seyahatlerimde görülür..ü. Hukuk Fakültesinde ögrenci iken fikren uyutugum bir yolda (Av. Ylmaz Halkac) ile birlikte, ailelerimizin de iznini ve maddi destegini alarak 1952 ylnda çktgmz Avrupa devriâlemi, yurtd seyahatlerimde bir balangç olmutur. Oto- stop metoduyla ve arkamzdaki srt çantalar ile Bulgaristan, Yugoslavya, Avusturya, Almanya gibi ülkelerde, özellikle ögrencilere bu ülkelerde tannan iâe ve ibâte kolaylklarndan yararlanarak geçirdigimiz ve ho hatralarla bezeli, üç ay kadar süren bu yolculugumuz, bana dünyaya açlma ve farkl insan

4;B # C(NO*"4P, ve topluluklarn yakndan tanma frsat vermitir ki ileriki yllarda, bu defa uçak, tren veya kendi arabam ile d ülkelerde gerçekletirdigim mesleki seyahatlerimdeki baarmda, bu tecrübemin kazandrdg alkanlk, cesaret ve giriimciligin pay oldugunu söyleyebilirim. Mesleki ve akademik toplantlarn ilki, doçent unvanyla, 1971 de bir teblig ile katldgm Paris Müsterikler Kongresi olmutur. Daha sonraki yllarda ise tevali edip ortaya çkan tanklklar ve benzer akademik kurulu müntesipleriyle kurdugum ilikiler sayesindedir ki dünyann çeitli ilmi- kültürel merkezlerinde tertiplenen krka yakn kongre ve konferansa tebligler sunarak veya gözlemci sfatyla katlm bulunuyorum. Bunlar arasnda Paris, Londra, Katar, Bahreyn, Riyad, Cidde, Amman, Ebu Dabi, Kuveyt, 4am, Halep, Kahire, Bingazi, Rabat, Fas, Roma, Vatikan, Atina, California (Berkeley), Chicago, Montreal, Karachi, Tahran, Seoul, Brunei (Daru s-selam), Lefkoe (K.K.T.C.) gibi merkezlerde bulunan kurum ve kurulularn ilmi-akademik toplantlar bata gelmektedir. Ayrca, 1976 ylnda karavanl arabamla ailece karayolu üzerinden Suriye, Ürdün, Suudi Arabistan gibi ülkelerin üniversite ehirlerinde gerçekletirdigim üç aylk bir tetkik seyahatimi ve süre içine sgdrdgm Hac yolculugumu ve bununla ilgili gözlemlerimi de zikretmeliyim. Bu arada 1963 ylnda stanbul Üniversitesi nde doktora unvan aldktan sonra Ford Foundation tarafndan tannan bir imkândan yararlanarak, McGill Üniversitesi, slam Aratrmalar Enstitüsü misafir aratrmaclar arasnda bir akademik yl boyu habilitation devresi çalmalarm sürdürdü- Gümü ve bu muhitte, W.C. Smith, Ch. Adams, Tashihico Izitsu, Niyazi Berkes ve Hindistan dan yahut Endenozya dan gelen diger seçkin davetli ögretim üyeleri ile birlikte ilmi aratrma, seminer ve derslere de katldgm söylemem gerekir. Bütün bunlarla birlikte Türkiye içinde de, stanbul ve Ankara da ve diger Anadolu ehirlerinde tertiplenen ulusal ilmi-akademik toplantlar sayesinde zannmca pek hareketli geçen bir akademik hayatm olmu ve akademik yaplanmamda bu hareketlilik önemli bir rol oynamtr. Tasavvufi bir ifadeyle söyleyecek olursak, bütün bu giriimlerim bir HÇ saylsa bile, bunlardan hâsl olan ve kalc saylabilen, az sayda da olsa yaynlarm, Türkiye içinde idareciligi bana yüklenen ilmi veya kültürel müesseselerin tealisi, ve hepsinden de öte, seçilip yetitirilmelerinde pek titiz ve itinal davrandgma inandgm ögrencilerim dir..h.a.d: Muhammed Hamidullah ile Edebiyat Fakültesinde tant- nz biliyoruz. Hamidullah hocann sizin akademik hayatnza etkisinden biraz söz eder misiniz? Ayrca hocann Türkçeye tercüme edilen eserlerinin büyük bir ksm size ait; sizi buna sevk eden amiller nelerdir? ster lisans, ister yüksek lisans veya doktora gibi uzmanlk çalmalarna katlan bir ilim ve aratrma yolcusunun (tâlibu l-ilm), muhitine girdigi uzmanlar toplulugundan alacag/ edinecegi çok eyler vardr. Adeta çrak-

- * 3"'889'C usta (ögrenci- üstad) ilikisi içinde o kii, hocasnn tecrübe, birikim ve bilgilerini devralp ileride bunu daha gelitirmi olarak kamuoyu önüne çkma, ilim âlemine sunma, kendini snama durumundadr ve öyle de olmaldr. ÖGrenim hayatm boyunca, kendimi bildim bileli, her alanda sahip olduklar örneklik leriyle önüme düen ögretmenlerimin açtg yolda, onlar en iyi rehberler olarak kabullendim ve onlar kadar olmasa da ayn yolda ilerlemeye çaltm. Özellikle.Ü. Hukuk Fakültesinde hukuk ilmi nin ana yaps ile beni tantran çok sayda kymetli hocalarm ve sonrasnda ise.ü. Edebiyat Fakültesinde hukuk tarihi alannda giritigim çalmalarda her birinden ayr ayr açlardan istifade ettigim hocalarm arasnda hiç üphesiz Dr. M. Hamidullah mümtaz bir yer igal eder. Onun ilminin yannda biraz geç de olsa fark etmeye baladgm fâzl ve zâhit vasflarnn yannda, ister ders anlatrken sahip oldugu düzen ve derinlik ile özellikle o senelerde henüz Türkçeye tercüme edilmemi eserlerinde gözlemledigim mükemmel sistematik, modern aratrma metodlar ve bilhassa bilgi hamûlesini DoGu veya Bat mene li olmasna önem vermeksizin klasik ve ana kaynaklardan toplayp bunlar belli bir mantk ve muhakeme ile tenkit süzgecinden geçirdikten sonra ilmî bir tasnife de tabi tutarak sunmas üzerimde derin bir etki husule getirmiti. Ayrca vaktini çok iyi tasarruf edip, ilim toplama ve aratrmalar d genel (belki de dünyevi ve mâlâyâni) ilere dalp gitmemesi de son derece dikkatimi çekmitir. leride tercümelerini yaymlam oldugum diger baz seçkin eserlerin müelliflerinin de subjektiflik ve hissilikten uzak objektif aratrma mahsulleri vermi olmalar da bu çevirileri tercihan yapmamda bir rol oynamtr. O nun yannda edindigim bu ilmi metot, objektif tespit ve ilmi aratrma merak ve sevgisi, bu diger tercüme yaynlarn seçimini isabetli klmtr diyebilirim. Hocann bir diger ilmi özelligi de mahallinde tetkik ve aratrma metoduna sahip olmas ve daha çok gençlik yllarnda (30 lu yllarda) Yemen, Hicaz, Suriye, Türkiye, Kuzey Afrika ve çeitli Bat ülkelerinde gerçekletirdigi seyahatlerdir (Talebu l-ilm). Ya itibari ile bu çeit ilmi seyahatlere pek fazla çkamadg devrelerde ise hoca, hayli yogun bir mektuplama, yazma metoduyla ilmi hamûlesini artrp zenginletirmi nadir bir slam tetkikçisi olarak karmzda durmaktadr. Onun bu son temayülü, Hz. Peygamber in mektuplarnn orijinallerini resimleriyle birlikte yaynlayabilmesi ve stanbul, Takent, San a gibi çeitli merkezlerde saklanan ilk Kur an- Kerîm nüshalarnn metinlerini ksmen mukayeseli olarak tespit edip kitap halinde neretmesinde de görülmektedir. Onun bitmez bir enerji ile hazrlad- G eserlerinde görülen bu ilmi gayret, aktivite ve orijinallik, ayn eserin sonraki yaynlarnda, yeni ilave ve zenginletirmelerle o eserin mükemmel hale dönütürülmü olmasnda da açkça görülmektedir..h.a.d: Dier hocalarnzdan da biraz bahseder misiniz? Özellikle 1950 ve 60 larn stanbul u slami ilimler açsndan nasl bir merkezdi?

4;B # C(NO*"4P 0 1950 lerin balarnda yüksek ögrenim yllarna ulatgmda, 1924 te Medreseler ve 1933 te ise Darülfünûn daki lahiyat Fakültesi ile Maarif BakanlG (M.E.B) e bagl mam Hatip Okullarnn örgün egitim-ögretim hayatmzdaki mevcudiyetlerine bir son verildiginden, eski nesillerden gelen âlim hocalar ile pek sk bir irtibatm oldugu söylenemez. Gerçekten de Ankara Üniversitesinde, 1924 tarihli Tevhîdi Tedrisât Kanunu nun hükmü geregi ilk lahiyat Fakültesi 1949 ylnda yeniden açldgnda burann ögretim üyeleri, balangçta, Ankara Üniversitesi Dil-Tarih CoGrafya Fakültesi nin daha çok kdemli hocalarndan devirilmi bulunuyordu. 1933 te kapatlm bulunan stanbul daki lahiyat Fakültesi nin eski ögretim üyeleri ise, ya stanbul Üniversitesi nin ilgili diger fakültelerine aktarlm veya stanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi nde yeni kurulan slam Tetkikleri Enstitüsü ne aratrmac üye ilim adamlar olarak kaydrlmt ki bunlar arasnda 4erafettin Yaltkaya ve smayl Hakk Baltac gibi âlim kiiler de bulunuyordu; bu ikincisi ile stanbul Sahaflar Çarsnda 1956 veya 1957 ylnda karlatgm ve ksa bir görüme yaptgm hatrlyorum. Bu enstitüye kaydrlan diger ilim adamlarnn ise ya emeklilik ya vefat veyahut da üniversite d makamlarda vazifelendirilmesi (mesela 4erafettin Yaltkaya) sonucundadr ki Enstitünün içi zamanla boalm ve kapatlan lahiyat Fakültesi nden müdevver kütüphanesi de Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü KitaplG na eklenmitir (halen bu kütüphane, eski lahiyat Fakültesi mezuniyet tezleri ve bir ksm yazma eserlerle birlikte Ord. Prof. Dr. Zeki Velidi Togan nn teebbüsleriyle 1954-55 te stanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi nde kurulan) slam Aratrmalar Enstitüsü Kütüphanesine nakledilmitir. Bu Enstitü, 1981 den itibaren 2547 sayl kanun ahkâmna göre, ayn Fakülte de bir Aratrma Merkezi statüsünde faaliyetini sürdürmektedir. Sualinizde ima edilen ve stanbul da 1950 li yllarda var olup olmadg sorulan slamiyet yahut lahiyat ile ilgili ilim adamlar ve ilim muhitlerinin durumu, ilmin kaybolmas gerçek ilim adamlarnn ortadan kaybolmas ile gerçekleir mealindeki hadis ile örtümektedir. Hiç üphesiz o yllar (ve bugün) stanbul, dünyann en zengin yazma veya matbu kütüphanelerine sahiptir. 1944 ylnda San Fransisco (USA) Birlemi Milletler Anayasas n imzalamasndan sonra demokratik, çok partili, hürriyetçi, katlmc, liberal yeni bir siyasi sosyal hayata admlar atan Türkiye mizde, 1940 l yllarn sonlarndan itibaren slamî ilimlerin ögrenim ve ögretimi alannda açlan lk, Orta ve Yüksek ÖGrenim Okullar ndan yetien ve yetiecek ilim adamlar, ilmin ihyas yolunda ulusal ve uluslararas alanda, geçmi büyük üstatlar aratmayacaklar ve onlara lâyk olmaya çalacaklardr..h.a.d: slami ilimlerinin geni yelpazesi içerisinde lahiyat camiasndan birçok kiiye hocalk yaptnz. Yaplan tezlere bakldnda adeta dönemin slami ilimlerinin stanbul ayan siz oluturmusunuz.

1 * 3"'889'C Biraz o dönemde slami ilimler ve özellikle slam hukuku alanndaki çalmalarn genel yapsndan bahseder misiniz? Akademik hayatm boyunca gerçekletirdigim aratrma ve çalmalar ile ögrenci yetitirmek, mümkün oldugu nispetle elde ettigim bilgileri ve sonuçlar, radyo, TV veya umuma açk konferanslarla halka ulatrmak, yaynlar yapmak ve böylece üniversite duvarlar dna tamak biçimindeki faaliyetlerimin, elde ettigim ögretim üyeligi meslegimin geregi ve sonucu oldu- Gunu düünüyorum. Titizlikle kendilerini seçerek hocalk veya danmanlgn yüklendigim ögrencilerim, ileriki akademik hayatlarndaki ilmi seviye ve gerçekletirdikleri yaynlarla beni mahcup etmediler. Bu durum, muasr medeniyet yolunda yarp ilerleyen Türkiye toplumunun ortaya çkardg bir eserdir. Bu ögrenciler ilim alannda sahip olduklar, gönüllerinden dogup gelen merak ve sevgileri, ilme tutku ile gönülden bagllklar sayesinde bu ii baarmlardr diyebilirim. Daru l-fünûn lahiyat Fakültesinde yaplm ögrencilik tez metinleri, bugün.ü. Edebiyat Fakültesi, slam Aratrmalar Merkezi Kütüphanesinde muhafaza edilmektedir. te bu tezlerin ilmi ve metodolojik seviyesi ile bu gün çeitli üniversitelerimizde kurulu ve faal yirmiden fazla lahiyat Fakültesinde 1949 ylndan itibaren gerçekletirilen yüzlerce mastr ve doktora tez metinleri mukayese edildiginde, yukarda iaret etti- Gim yeni nesillerin ilme verdigi önem ve gösterdikleri gayret, enerji ve orijinallik apaçk görülür..h.a.d: Türkiye de slam Hukuku alannda yaplan ilk doktora çalmas kime ait ve konusu nedir? BildiGim kadar ile slam Hukuku alannda gerçekletirilen ilk doktora tezi, Ankara Üniversitesi lahiyat Fakültesinde kürsü bakan rahmetli Prof. Dr. Tayyip Okiç in rehberliginde Dr. Esat Klçer tarafndan hazrlanan ve 1957 ylnda baaryla savunulan slam Fkhnda Rey Taraftarlar konusundaki tezdir. Selçuk Kitabevi tarafndan 1961 ylnda Kayseri de yaynlanmtr..h.a.d: Her tezin bir serüveni vardr. Sizin doktora teziniz olan slâm Vergi Hukukunun Ortaya Çk nn da (danman hocalar: Zeki Velidi Togan, Muhammed Hamidullah, Fuat Sezgin. Tez savunma jürisi: Zeki Velidi Togan, Muhammed Hamidullah, Tayyib Gökbilgin ve brahim Kafesolu) bahsetmek istediiniz bir serüveni var m? Ayrca tezi hazrlarken karlatnz zorluklar ve dönemin akademik çalmalar içerisindeki yerinden bize bahseder misiniz?.ü.h.f. de lisans ögrencisi iken katldgm doktora hazrlk seminerlerinden elde ettigim ve özellikle yazl ödev (paper) hazrlamada elde ettigim tecrübeme güvenmekle birlikte bu defa Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümünün

4;B # C(NO*"4P : tarihçilik ilmi ve usulleriyle ilgili özellikler, diger yandan slam Aratrmalar Enstitüsü muhitinin özellikleri, bir uyarlama yapma ve saglam delil ve kaynaklar kullanma ve bilhassa bu klasik devir slam kaynaklarnn dili olan Arapçada hâkimiyet kurmada beni hayli zorlam oldugunu söylemeliyim. Özellikle hadis nakli metoduyla bize kadar gelen kaynaklardaki bilgilerin tarih ilimi ile ilgili bir konuda (slam Vergi Hukukunun Ortaya Çk) kullanlacak olmas beni endielendiriyordu. Özellikle Bat da 19. Asr boyu C. Sprenger, Goldziher, J. Schacht ve diger oryantalistler tarafndan hadis edebiyatnda yer alan bilgilerin bilgi kaynag olarak güvenilirligi üzerinde savunduklar tezler, almas gereken mânialar gibi durmaktayd. Ancak Dr. M. Hamidullah, Dr. T. Okiç, Dr. F. Sezgin in o günlerdeki yaynlar ve slam dünyasndaki Dr. Subhi Salih, Dr. Zubeyr Sddiki, Dr. Mustafa A zami gibi ünlü ilim adamlarnn eserlerinde savunulan hadis edebiyatnn teekkülü ile ilgili kar tezleri, güvencem olmutu. Bilhassa Dr. Sezgin in hazrladg Ankara Üniversitesi lahiyat Fakültesi tarafndan 1956 da yaynlanan Buhari nin Kaynaklar adl eserinin bu dayanaklarmn banda geldigini söylemeliyim. Ayrca Edebiyat Fakültesi ögretim üyelerinden bata doktora hocam Zeki Velidi Togan, Cavit Baysun, Tayyib Gökbilgin, 4ehabettin TekindaG, brahim KafesoGlu, Ahmet Ate, Cevat Eren, Mükrimin Halil Yunanç, Fahir z v.d.nin tevik ve rehberliklerinden yararlandm ve imdi hepsi rahmeti rahmâna kavumu bu hocalarm sayesindedir ki o günlerde karlatgm çeitli zorluklar aabildim..h.a.d: Enver kbal Kureî ye ait olan Faiz Nazariyesi ve slam kitabnn tercümesinin giriinde son yllarda ülkemizde liberalist ve sosyalist doktrinler arasndaki tez ve antitez bombardman arasnda kalm olan toplumumuza hakl olan taraf ayrmak, salim ve doru olan hükme varmak hatta bu ikisi dnda bir üçüncü tezin aratrlmas imkânlarn temin etmek düüncesiyle eseri Türkçeye tercüme ettiinizi söylüyorsunuz. O dönemde (1960 lar) toplumda iktisadi tartmalar m hâkim bulunuyordu? O günden günümüze gelindiinde slam dünyasnda kurulan finans kurumlarnn dünyaya slam n ruhuna uygun bir iktisadi model (banka, kredi, faiz vb.) sunma yolunda somut bir olanak sundu- unu düünüyor musunuz? ngiltere nin ileri gelen üniversitelerinde iktisat ilmi üzerinde doktora çalmalarn baar ile tamamladktan sonra ülkesine dönen ve Pakistan n 1947 de kurulmasndan sonra bir ara Devlet Planlama Tekilat bakanl- Gn da üstlenen Dr. Enver kbal Kureî hiç üphesiz bu ülkenin seçkin ve uygulamac ilim adamlarndandr. Rönesans sonras Bat da yetien ve iktisat alanndaki görüleriyle köe talarn oluturan Adam Smith, Lord Keynes, Thomas Manley, John Locke, Thomas Malthus, David Ricardo, John Stuart Mill, Edgeworth, Marshall ve Pigou gibi iktisat ilmi teorisyenlerinin

* 3"'889'C para, banka, kapital- faiz ve kredi üzerinde gelitirdikleri görüler, Bat nn iktisat, para, banka ve kredi uygulamalarnda yer tutan esaslar ve prensipler ile slam dünyasnn faiz, banka ve kredi konularnda sahip oldugu umdeler ve Müslüman ilim adamlarnn görü ve hatta içtihatlarn mukayeseli bir biçimde bir tahlil ve tenkide tabi tuttugu ve vardg ilmi sonuçlar savundugu ngilizce eserini Türkçeye çevirmek, yaynlamak suretiyle Türk aydnlarnn dikkatlerine sunmak istemitim. 50 li ve 60 l yllarda Türk adliyesini hayli megul eden TCK 141-43 ve 163. maddelerinin sosyal, kültürel ve hukuki hayatmzda ortaya çkardg gaileler, dogrusu beni de tereddütlere sevk ediyordu. Ancak 27 Mays darbesi sonras yeni açlan hürriyetçi, liberal ve katlmc anayasal düzenin getirdigi hürriyet atmosferine güvenerek slam n iktisat düzeninde sahip oldugu görülerin de akademik hayatmzda bilinmesi ve tannmas gayesiyle bu çalmann stanbul da 1966 ylnda yaynlanmasnn faydalarn göz önünde tuttum. Nitekim ayn konularda sonraki senelerde yaynlanan diger tercüme ve telif eserler, herhalde akademik hayatmzda ve kamuoyunda bir ilmi olgunluga sebep olmutur ki Faizsiz Bankaclk Düzeni ile ilgili Türkiyemizde Albaraka Finans ile 80 li yllarda balayan yeni yeni baz uygulamalar (Finans Kurumlar) ortaya çkmaya balamtr ve günümüzde bu uygulamalar gelie gelie finans kurumlarmz arasnda Katlm BankaclG halinde özel bir kanuna dayal olarak hukuken de kabullenilip biçimlendirilmi bulunmaktadr. Bu yönde yeni kurumlarn says artm ve finans sektöründeki yogunluk ve oran hayli yüksek seviyeye çkm, atl sermayenin (yastk alt) iktisadi ve ticari hayatmzda rekabet ve hareketliligin saglanmasnda önemli bir rol oynadg görülmeye balanmtr. Bu gün içinden geçmekte oldugumuz, Dünya Finansal ve ktisadi Krizi göz önünde bulundurulacak olursa, Dr. Enver kbal Kureî ve benzeri diger Müslüman iktisatçlarn savunduklar modern tez ve görülerin yeri ve önemi ile bu dünya krizinden baar ile çkmada bunlarn bir ilmi degere sahip oldugu kendiliginden anlalr..h.a.d: Zuheyr ubn Harb ve Kitâbu l- lm Adl Eseri çalmanzda slam kültür ve medeniyetinde kalemin/yaznn rolünden bahsediyorsunuz ve hadis malzemesinin ifahi olduuna dair kanaatlere atfta bulunarak Sprenger ve Goldziher in eserlerinde rastlanan müphem bilgi ve iaretlerden söz ediyorsunuz. Öyle anlalyor ki bu çalmay da sözkonusu meseledeki yanl anlaylar tashih etmek gayesiyle ortaya koyuyorsunuz. Burada da dönemin entellektüel tartmalar veya zikri geçen iddialarn toplum üzerindeki etkilerine bal olarak eserin tahkîk ve tercümesini yaptnz söyleyebilir miyiz? Baka bir ifadeyle o dönemlerde üretilen bilginin gerek içte vuku bulan tartmalar ve gerekse dardan yöneltilen eletirilere cevap verme amac tamaya yönelik olduunu söyleyebilir miyiz?

4;B # C(NO*"4P / (4x40)+(2x4)= 168 saysnda hadis barndran ve ilim, bilgi ve hikmet ile ilgili, Hz. Peygamber den nakledilen ve klasik hadis edebiyatnda yer tutan ayn konulardaki hadislerin ilk yazl kaynaklarndan biri olan bu çalmann, hiç üphesiz, daha önce de ifade ettigim gibi kendilerinden faydalandgm günümüz hadis uzmanlarnn eserlerinde görülen ilmi tezlerin paralelinde ve onlarn savunduklar görüleri teyit eden müdellel bir halka olmas önemle karlanmaldr. Gerçekten de slam Hukukunda yer alan ispat nazariyesi esaslar dâhilinde bir gerçekligin ya tanklk veya yazl ehadet veyahut da yemin v.d. hukuki yollar ile ispat edilmesi, ilk Müslümanlarn (sahabe ve tabiûn) önemle üzerinde olduklar bir konudur. Bu hukuki umde ve prensipten hareketledir ki hadis ilminde ve metodolojisinde rivayet ve isnad sistemi ile sened gösterme usulü dogmutur diyebilirim. Bu metodik prensip ve umde sadece hadis nakli konusu ile snrl kalmam ve bata tarih ilmi ve diger sosyal ilimlere de sçram ve nihayet fen ilimlerinde dahi ayn rivayet ve isnad usulü ile eserler telif edilmeye balanmtr; bu metod, bir eserde yer verilen bilgi veya görülerin kaynak gösterme biçiminde nereden ve hangi gerçeklik artlar çerçevesinde alnp nakledildigi ile ilgili ispata dayal ilmi bir metottur ve insanlk tarihinde ilk olarak slam muhitlerinde yaygnlamtr. Antikitede yer alan Mezopotamya, Msr, Yunan ve Hind medeniyet muhitlerindeki yazl eserlerde bu metod görülmez. Mesela Heredot un tarih ile ilgili klasikler arasnda yer alan eseri, kavimler ve olaylar hakknda görünüte pek kymetli bilgiler verse bile, bu nakledilen olaylarn gerçekligini tahkik etme ve dogrulugunu ispat etme imkânn bu gün bize vermemektedir. Yegâne kaynak olarak karmzda sadece Heredot adl tarih yazarnn kendisi durmaktadr. Ayn durum, diger antik Yunan müelliflerinde dahi görülmektedir..h.a.d: Birçok yaznzda ilmin nerede olursa alnmas ve ondan yararlanlmas gerektiini vurguluyorsunuz. Bununla tam olarak neyi kastediyorsunuz? Yoksa o dönemlerde bakalarnn ürettii bilgiye kar (özellikle oryantalistlere kar) bir önyarg m vard? Gerçek ve dogru ilme ulaabilmek için ele alnan konularda, nerede ve kim tarafndan ortaya atlrsa atlsn, bütün görü ve mütalaalara müracaat etme vazgeçilmez bir metod saylmaldr. Ancak u kadar vardr ki tespit edilen bilgi veya görü, ne mutlak dogru ne de mutlak yanl olarak kabul edilmelidir. Allah her kiiye akl, mantk ve muhakeme gücü verdigine göre, yaplacak tahlil, tenkit ve aratrmalara dayal mukabil deliller süzgecinden geçirilerek gerçek bilgi yi savunmak mümkün olabilecektir. Mutlak manada ne kabul ne de ret, ilim adamnn bavuracag bir yol degildir, mühim olan dogru olduguna zâhib olunan fikri ispat ederek ilmi gelitirmektir. Bu ilimde objektiflik yoludur; bir evvelki ise sübjektivite yi dogurur ve ilmen geçerli degildir ve önyarg (pein hüküm) ile mâlul saylr. 4uras da göz önünde bulundurulmaldr ki, DoGu da veya Bat da (hatta Kuzey de)

, * 3"'889'C slam tetkikleri alannda eserler vermi, yaynlar yapm baz oryantalistler vardr ki bunlarn bize braktg ilmî malzeme, halâ müracaat edilen ve vazgeçilemeyecek ilmi kaynaklar, mahsuller olarak dikkatimizi çekmektedir..h.a.d: Habilitasyon çalmas olarak hazrladnz slam Ülkelerinde Anayasa Çalmalar eserinizi yazmaya sevkeden etkenler nelerdir? Bunda yazlacak yeni anayasalara akademik zemin hazrlama gibi pratik bir fayda güdüyor muydunuz? Yukardaki cevaplarmda da iaret ettigim gibi, vaktiyle mensubu oldu- Gum stanbul Üniversitesi slam Aratrmalar Enstitüsü (imdi Merkez) klasik devir veya modern çag slam aratrmalarna yönelinebilen bir yapdadr. Her biri ayr bir alann otoritesi olan hoca-rehberlerimle giritigimiz istiareler sonucundadr ki doktora çalmam Klasik Devir, habilitasyon çalmam ise modern çagda yer alan slam toplumlarnn sosyal-hukuki meseleleri çerçevesinde olumutur. kinci ilmi yöneliim, slam dünyasnda yürürlüge konabilecek anayasalarla ilgili olmaktan çok, bu ülkelerin modern çagda anayasallamalar yani evvelden belli yazl hukuk kaideleri ile ülkelerin yönetilmeleri ile ilgili tarihi, siyasî ve sosyolojik geliimi tespit ve açklamaya yöneliktir..h.a.d: Çok partili sistemin getirdii farkl kültür politikalar olduunu söylüyorsunuz. Türkiye de slami ilimlerin geliim seyrine ne gibi katklar salamtr? Çok partili sistem bir ülkede tek bana pek bir ey ifade etmez; Türkiyemizin 1944 de B.M. Anayasasn, daha sonralar çok sayda imzalayp kabullendigi uluslar aras konvansion, pakt ve antlamalar geregi yürürlüge koymaya gayret sarfettigi temel hak ve hürriyetler ile uluslar aras hukuk un (international law) umdeleri, her biri iç hukukumuza akseden ve iç hukuk malzemesi haline gelen bu yeni hukuk prensipleri sayesinde ve aralarna girdigimiz veya girmeye çaltgmz A.B ülkeleriyle birlikte: Demokratik, çogulcu, hukukun üstünlügüne bagl, hürriyetçi, liberal, katlmc özelliklere sahip bir anayasa ve siyasi yapya kavuturulan ülkemiz, slam n din olarak yaanmas ile birlikte, bunun egitimini almak ve ögretimini yapma gibi hukuki umdelerle de donatlm bulunmaktadr. Buna ek olarak fikir ve ifade hürriyeti nin varlg da düünülecek olursa, toplumumuzda ortaya çkan farkl kültür politikalar süreci belirgin hale gelir. Nitekim Türkiyemizde yer alan örgün din egitimi imkanlar, Kur an Kurslar,.H. Liseleri, üniversitelerimizde faaliyete geçirilen ve saylar yirmiden ziyade ilahiyat fakültesi, II. Dünya Savandan sonra yaklak yetmi yllk devrede bu yolda ne kadar önemli yol aldgmz bize göstermektedir; örgün kurum-

4;B # C(NO*"4P, lar yannda yaygn egitim imkan ve kurumlar da bu yeni kültür politikalar çerçevesinde gözden uzak tutulmamaldr..h.a.d: Sizin ayn zamanda aktivist yönünüz de bulunmaktadr. Bir dönem Aydnlar Oca genel bakanln yürüttünüz. Dönemin fikir cereyanlarna konumalarnzda/ yazlarnzda sk sk yer vermisiniz. Hareket adaml yönünüzden biraz bahseder misiniz? Herkes için söz konusu olabilen aktivite, benim açmdan, asl mesleki çalmalar ihmal etmeksizin, toplumun kültürel alanda daha zenginlemesi ve olmas lâzm gelen yönlere sevkedilebilmesi için belli bir oranda vakf, dernek ve diger sosyal aktivite alanlarnda faaliyet göstermekle ilikilidir diyebilirim. Bu yöneli, iki taraf keskin bir klç gibi, dikkatsiz ve dengesiz davranlrsa asl konu olan ögretim üyeligi ve akademisyenlik meslegi dna düebilirsiniz; ya siyaset in çrpnlar içinde kaybolur veyahut da ele geçirilen öhret, bilinirlik ve enâniyet girdab içinde kvranr kaybolabilirsiniz. Ancak uras da vardr ki bir akademisyen, partiler üstü kalmak artyla, uzmanlk alanyla ilgili konularda, hangi hükümet olursa olsun bakmakszn Devlet in çeitli kademlerindeki hizmetlerde kendini aday görmeli ve buralardan gelebilecek dâvet ile bu hizmetleri geçici sürelerle yüklenebilmelidir; ayn ölçülere bagl kalnarak sivil toplum kurulular olan vakf ve dernekler de bu hizmet alan içinde saylmaldr. te sizin sordugunuz konuda, ifrat veya tefrite kaplmadan, edindigim uzmanlk alannda topluma faydal olmaya çaltm; bu yöneliim, Devlet in hizmet kademelerinden ayr, dernek, vakf, televizyon ve radyo gibi araçlarda da görülmektedir sanrm..h.a.d: 12 Eylül 1980 darbesinden sonra sizin Süleyman Yalçn ile birlikte hazrladnz bir anayasa teklifi var. Sizi böyle bir teklifi hazrlamaya sevk eden faktörler nelerdir? Neden buna ihtiyaç hissettiniz? Uzun bir gerekçeler bölümünden sonra 111 maddelik bir düzenleme metni hazrlamsnz. Bu maddeleri hazrlarken bir slam hukukçusu olarak, fkh kaynaklarndan istifade ettiiniz oldu mu? 1980 sonras kurulu Hükümetlerin yöneldigi en önemli konulardan biri de T.C Devleti nin anayasal bir yapya kavuturulmas olmutu. Ankara da tekil edilen Kurucu Meclis çalmalar devam ederken, bir kültür dernegi olan Aydnlar OcaG da kendi bünyesinde, Prof. Dr. Sulhi Dönmezer, Dr. Selçuk Özçelik, Dr. Servet ArmaGan, Dr. Metin Eri yannda, Prof. Dr. Süleyman Yalçn, Dr. Muharrem Ergin, Dr. brahim KafesoGlu ve Salih TuG un da Dernek adna katldg bir ihtisas komisyonu kurarak anayasallama konusunda bir taslak ortaya çkarma çalmalar balatlmt. Ancak merkezi hükümetin o srada bir karar alarak bu gibi taslak çalmalarnn kurumsal degil de ferdi öneriler çerçevesinde kalmasn tercih etmesi üzerine iaret

, * 3"'889'C ettigim Komisyon bunu, o srada dernek bakan olan Prof. Dr. Süleyman Yalçn ve yardmcs Salih TuG ad ile yaynlamann uygun olduguna ve ortaya çkarlan taslak anayasa metninin Kurucu Meclis üyelerine dagtlmasna karar vermitir; bu taslak n Ankara da hazrlanan ve Kurucu Meclis ce kabul edilen metne ne kadar müessir oldugunu ben bilemem; biz sadece ümit etmitik. Bir sivil toplum kuruluu olarak Aydnlar OcaG nn bu teebbüsünün Türkiye Cumhuriyeti nin yeniden anayasallamas için bir mütevaz gayret oldugunu söyleyebilirim..h.a.d: Çok teekkür ederiz Hocam! Lütfettiniz. Sizlere ükran borçlu oldugumu söylemem gerekmektedir; var olun.