flöyle Hülya Avflar, Sibel Can belki daha zevkli olurdu ama gerçek mutlulu a eriflebilmemiz için gelece imizin



Benzer belgeler
3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum.

Olas l k hesaplar na günlük yaflam m zda s k s k gereksiniriz.

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

Kap y açt m. Karfl daireye tafl nan güleç yüzlü Selma Teyze yi gördüm.

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ

Hiçbir zaman Ara s ra Her zaman

256 = 2 8 = = = 2. Bu kez de iflik bir yan t bulduk. Bir yerde bir yanl fl yapt k, ama nerde? kinci hesab m z yanl fl.

Başkan Kocadon Muğla basınını Bodrum da ağırladı

Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif

Matematikte sonsuz bir s fatt r, bir ad de ildir. Nas l sonlu bir s fatsa, matematikte kullan lan sonsuz da bir s fatt r. Sonsuz, sonlunun karfl t d

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

JOHN DEWEY DEN ATATÜRK E Ö RENC ANDI VE YURTTAfiLIK

BYazan: SEMA ERDO AN. ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi. Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

Bu yaz girifle gereksinmiyor. Do rudan, kan tlayaca m z

Ak ld fl AMA Öngörülebilir

umhurbaflkan iken, Kendi ste iyle Kimya Ö rencisi Oldu

Mustafa Kemal in Bursa da Ö retmenlere Konuflmas

Devleti Yönetecek Güç Sandıktan Çıkan İradedir

TOPLUMSAL ETK NL KLER

Fevzi Pafla Cad. Dr. Bar fl Ayd n. Virgül (,) 2. Baz k saltmalar n sonuna konur.

Mesle imizin ve hukuk devletinin teminat olan genç avukatlara arma and r. stanbul Barosu SEM Yürütme Kurulu

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1

Endüstri Mühendisliğine Giriş. Jane M. Fraser. Bölüm 2. Sık sık duyacağınız büyük fikirler

İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı

En az enerji harcama yasas do an n en bilinen yasalar ndan

Genel Yay n S ra No: /20. Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun

Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85

MESLEK ÖRGÜTLÜLÜ ÜMÜZDE 20 YILI GER DE BIRAKIRKEN

RAPORU HAZIRLAYANLAR: Azime Acar & Ender Bölükbaşı. Filistin ile yatıp, Gazze ile kalkıyoruz.

Toktamış Ateş'i kaybettik

Yeniflemeyen Zarlar B:

EVOK Güvenlik in hedefi daima bu kalite ve standartlarda hizmet sunmakt r. Hasan ERDEM R. Mustafa AL KOÇ. Yönetim Kurulu Baflkan.

C. MADDEN N ÖLÇÜLEB L R ÖZELL KLER

Genel S ra No: /19 Cep Kitapl : XXV ISBN:

Bir tan mla bafllayal m. E er n bir do al say ysa, n! diye yaz -

Beynimizi Nas l De ifltiriyor? Çeviri: DEN Z BENER

Kan tl yoruz: Dersim de Zehirli Gaz Kullan lmad

İşletme Gelişimi Atölye Soruları

Yanlış Anlaşılan Faizci

önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir

Ekonomi Alan ndaki Uygulamalar ve Geliflmeler 2

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir.

DE fi M. Do ada her fley de iflime u rar. A açlar de iflir. Hayvanlar de iflir. Eflyalar de iflir.

Ekip Yönetimi çin Araçlar 85. Ekip olarak karfl laflt m z en büyük meydan okuma: Ekip olarak en büyük gücümüz:

Saymak San ld Kadar Kolay De ildir

TMMOB NfiAAT MÜHEND SLER ODASI ANKARA fiubes. KURULTAY SEKRETERYAS N N AÇ L fl KONUflMAS LKER GÜNDEZ

Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri

Türk İşaret Dili sistemi oluşturuluyor

Mercedes-Benz Orijinal Ya lar

KAHRAMAN KART BASINA TANITILDI

ZAĞNOS VADİSİ KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİ

Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor!

ç kar lmas için çal flt klar n ifade eden Türk, Her geliflinizde Baflkent OSB nin sürekli de iflti ini göreceksiniz dedi.

Bir odada sonsuz say da insan n bulundu unu varsayal m. Bu

TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE

OYUNCU SAYISI Oyun bir çocuk taraf ndan oynanabilece i gibi, farkl yafl gruplar nda 2-6 çocuk ile de oynanabilir.

Başkan Acar Bursa da Sosyal Güvenlik Reformunu Anlattı

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları

Bu yaz da 6 mant k sorusu sorup yan tlayaca z.

İstek Özel Kemal Atatürk Anaokulu. Kanaryalar Sınıfı

Cümlede Anlam İlişkileri

Okulumuz Bilgisayar Programcılığı Bölümü öğrencilerinden Gizem COŞKUN Çanakkale Şehitlerine adlı şiiri okudu.

Dördüncü K s m: Gerçel Say lar Yap s

Amerika Birleflik Devletleri nde dikkatimi ilk çeken her fleyin

içinde seçilen noktan n birinci koordinat birincinin geldi i saati, ikinci koordinat ysa

YÜKSEK HIZLI DEMİRYOLU YOLCULUKLARININ ÖZELLİKLERİ

6 MADDE VE ÖZELL KLER

alternatif cevabı olabilir fakat anlatmak veya vurgulamak istediğim konu insanların alışveriş merkezlerine ihtiyacı olsun olmasın gitme durumları.

Topoloji değişik ağ teknolojilerinin yapısını ve çalışma şekillerini anlamada başlangıç noktasıdır.

Ard fl k Say lar n Toplam

Tablo 2.1. Denetim Türleri. 2.1.Denetçilerin Statülerine Göre Denetim Türleri

AKLINIZI BAŞINIZA ALIN, KAMU ÇALIŞANLARINI SINAMAYIN! Yazar Editör Perşembe, 26 Haziran :58

Endüstri 4.0. nsanl n Gelece i. Tümüyle bilgisayar

AİLE DİNİ REHBERLİK BÜROSU

Oyunlar mdan s k lan okurlardan -e er varsa- özür dilerim.

Yalanc n n Hakk ndan Gelmek!

Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar,

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac

BODRUM'A LELEG YOLU YAPILIYOR

13. HAFTA PFS105 TÜRK EĞİTİM TARİHİ. Prof. Dr. Zeki TEKİN.

Bir tavla maç 5 te biter. Yani 5 oyun kazanan ilk oyuncu

MESLEK MENSUBU KURUMLAfiMA PROJES YOL HAR TASI

GENEL HUKUK B LG S (Hukuka Gir ifl)

Kadınları Anlamak Erkeklere Düşüyor

NİSAN 2013 SAYI:16 ŞEHİRLER ÇOCUKLARIMIZA GÖRE OLSUN

Esra. Öztay Güraras. Hisseden Bir Heykel Sanatç s. nce, bahçeden kopard çiçeklerden, otlardan, duvar diplerinden

ANALOG LABORATUARI İÇİN BAZI GEREKLİ BİLGİLER

BİR ÖMRÜN HİKÂYESİ. Erkek Öğrenci. Yıl 1881 Ilık rüzgarlar esiyordu Selanik ovalarında ; Dağ başka, sokaklar başka başka ;

SOSYAL S GORTALAR VE GENEL SA LIK S GORTASI KANUNLARI VE GERÇEKLER SEMPOZYUMU

A N A L Z. Seçim Öncesinde Verilerle Türkiye Ekonomisi 2:

Kıbrıs ın Su Sorunu ve Doğu Akdeniz in Hidrojeopolitiği

Çocuk dergilerinin flaflmaz sorusudur: Afla daki karenin

KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK VE ÖNEMİ ÇEVRE VE İŞ SAĞLIĞI GÜVENLİĞİ İLE İLİŞKİSİ. Gürbüz YILMAZ Makina Mühendisi A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı

BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu

Transkript:

da belirleyeyim izninizle. 27 May s kufla gençli inin bu olumlu vasf - n n yan s ra önemli bir zaaflar n n da oldu unu belirtmek isterim. Bu da dünyay çok toz pembe görüyorduk, hala öyle görüyoruz. Bizim kuflak öyle yetiflti. Yar n hemen her fley kurtulacak. O zamanki a rl kl ak mlara göre yar n sosyalizm kurulacak diye düflünüyorduk. Ondan sonra 12 Eylül oldu, Sovyetler Birli i çöktü o pembe tablolar h zla karard baflkalar için. Ac d r ama bizim içimizden de çok dönek ç kt. Bunda baflka faktörlerinde önemi oldu. Bu döneklik olgusu inançlar y kt. Hayata ve dünyaya karfl güvensizlik yaratt. Bu da döneklik olgusunu tahrik eden unsur oldu. Atatürk e çeflitli flekillerde sald r l yor biliyorsunuz. Din istismar ile, bölücülük yaftas alt nda sald r l yor. Ama en büyük kötülü ü Atatürkçülük kisvesi alt nda Atatürkçülük yapanlar yapm fllard r. Yak n tarihte tren penceresinden bak p kendini Atatürk gibi oldu unu zannediyor. Atatürk gibi tren penceresinden bak p Atatürkçü olunmaz. Trene bak p Atatürkçü hiç olunmaz. stiklal Marfl iflkence arac olarak kullan l rsa ne olur dünyan n en güzel sözlerini, en güzel melodisini olan stiklal Marfl m z 12 Eylül de iflkence arac olarak kullan ld. Sonuç gençleri ulusal de erlerden, Atatürk ten so utmak biçiminde tecelli etti. Ulusal de erler derken ne kasteti imi aç klamaya gerek yok zaten. Atatürk milliyetçili inin de zaten rkç l k ve flovenlikle ilgisi olmad - n gerekirse aç klayabilirim. Nadir Nadi gibi emektar bir Atatürkçü bile flaka yollu olsa Ben Atatürkçü De ilim diye kitap yaz nca gençler bambaflka yerlere uçma tehlikesi ile karfl karfl ya geldiler. Burada gençlerle karfl karfl ya olmaz bana ayr bir haz veriyor. Türkiye nin de il, dünyan n en güzel köflelerinden birinde bu güzel havada baflka fleylerden bahsetsek iyi olurdu. Bu toplant n n önemi biraz da bundan kaynaklan yor. Medya denen olgu ça m z n en önemli unsurlar ndan bir tanesidir. Geçmiflin egemenlerinin hiçbir flekilde sahip olmad bir araçt r. Ne Cengiz Han, ne Firavunlar, ne Napolyon böyle bir vas tas yoktu. Ama günümüzün egemenleri insanlar kafalar ndan esir etmek konusunda son derece etkili olan böyle bir vas taya sahiptirler. Bugün kitle haberleflme vas talar ço unlu u itibariyle iletiflim de il iletiflimsizlik arac haline dönüflmüfllerdir. Onun için bu organizasyon do rudan iletiflimi sa lamas bak m ndan fevkalade önem tafl maktad r. Bu güzel beldede flöyle Hülya Avflar, Sibel Can belki daha zevkli olurdu ama gerçek mutlulu a eriflebilmemiz için gelece imizin ayd nl k olmas için gerçekleri çirkin de olsa oldu u gibi görmek zorunday z. Naz m n bir dizesi var diyor ki; Gökten ayet inmedi geçmiflimizin nas l olaca na/ Gelece imizi kendimiz kendi ellerimizle yapaca z Madem ki gelece i yapacak olan bizleriz, bu sorunlara çözüm bulacak olan bizleriz. Doktorumuz burada oturuyor. T pk bir doktor gibi gerçeklere bakmaktan korkmamam z gerekir. Kandan korkan, yaraya bakmaktan tiksinen doktor bu tür hastal klara çare bulamaz. Dünyan n gerçeklerini ac mas z, çirkin de olsa burada sizlerle birlikte görece iz. Burada bir nokta üzerine durmak, vurgulamak istiyorum. Baflkan da o istikamette yönlendirmek istedi beni. Buradaki iki arkadafl m z iki temel konuda e itim ve sa l k konusunda çöküfl ki di er alanlarda kendisini gösterir ama en baflta bu iki alanda gösterir. Belki buna bir de sosyal güvenli i eklemek icap eder. Bu temel üç alan n üzerindeki çöküflün üzerinde bir büyük tarihsel dönüflüm üzerinde yo unlaflmak istiyorum. Bunu alg lamak laz m. Ben bunu söyledi im zaman emperyalizm filan diyorsun, hiç mi bizimkilerin kabahati yok. Burada flunu görmek laz m.bizim en büyük kabahatimiz emperyalizm gerçe ini yeterince alg lamam fl olmam z. Fark nda olup veya olmadan onun de irmenine su götürecek davran fllar içinde olmam zd r. Sorunlar n temel kayna burada kendisini göstermektedir. Emperyalizm farkl flekillerde alg lan yor veya alg lanm yor. Ben iki önemli olay, haf zamda önemli yer etmifltir, birisine bizzat tan k oldum. Burada nakletmek isterim. Bir tanesi Koreli köylünün maceras ; Dünya Ticaret Örgütünün daha önceki ad GATT idi. Bu köylü GATT n son zamanlar nda ç k p genel merkezi Cenevre deki binas n n önünde b ça n ç kar p karn na sap- 46

lay veriyor. Bu onaylanacak bir eylem biçimi de il. Çok önemli olan nokta flu. Koreli köylü tar m n içine düfltü ü felaketi ülkesindeki tar m n yoksullaflmas n kendi hayat ndaki çöküflün gerçek nedenini görüp bunun da küresel iktidar odaklar oldu- u bilincine var yor, sesini de duyurabilmek için de bu eylemini gerçeklefltiriyor. kinci alg lama bizden; Diyarbak r a bir konferans dolay s yla gitmifltim. Diyarbak r Belediyesinin oynad bir oyuna götürdüler beni. Oyunun ad, Alada l M ho. Bu bildi iniz bir vatandafl tipi. Doktor taraf ndan kand r l yor, general taraf ndan horlan yor, a a taraf ndan sömürülüyor, bakkal taraf ndan kaz klan yor. Çevresindeki herkesten belli muameleler görüyor. Oyunun sonuna do ru Alada l M ho kurtuluflunu ilan ediyor. Tiyatro elefltirmeni de ilim ama, Diyarbak rl gençler ak l almaz baflar yla oyunu sergilediler. Ama oyundaki mesaj ilginç, bafl na bu iflleri getirenlerden birini yere sermek suretiyle kurtuluflunu ilan ediyor. Kimi yere serdi biliyor musunuz? Bakkal. Yan mda bir avukat arkadafl vard. Ona sordum a aya ne oldu? Arkadafl m, bu oyunun orijinalinde yere serilenin a a oldu unu kiflilik haklar na tecavüz olmas n diye onu de ifltirdiklerini söyledi. Dikkat buyurun. O sahnede MF, Dünya Bankas vs yok, kim var bakkal var. Din, slamc sermaye ç ks n bakkal ortadan kald rs n alk fl tutmak icap edecektir. Bu iki olay emperyalizm gerçe ini görmenin farkl alg lamalar na örnek olarak flu anda akl ma gelmifl bulunuyor. Ça m z n de iflik tan mlamalar, feza ça, bilgisayar ça-, vs. bir özelli i daha var pazarlama ça. Her fley pazarlan yor. Politikalar, modeller de pazarlan yor. Dolmabahçe vapurundaki jilet satan pazarlamac gibi. Jilet satan vatandafl ne diyor, kadife gibi temas Kadife nerede, jilet nerede. Do ruyu söylese jilet elinizi keser, yüzünüzü keser, çocu unuzdan uzak tutun dese herkes sakal b rakmaya bafllar. Günümüzün küresel pazarlamac lar bu tekni e vak flar. Mesela küreselleflme diye bir ad buldular. Asl nda emperyalizm, insana hofl ça r fl m yapmayan olgular de iflik isimlerle adland r r z. Karfl da wc görüyorum. Oraya Türkçe ad n yazsak çirkin kaçar. Sadece ngilizce merak ndan dolay de il, çirkin olmad için o harfleri kullan yoruz. Emperyalizm dese hemen herkes durumu kavrayacakt r, çirkin ça r fl m olacakt r. Emperyalizm yerine küreselleflme dedi iniz vakit ifli tatl ya ba lamak daha kolay olabiliyor. Küreselleflme hofl ça r fl mlar yapt rd için herkes kendisinde küreselleflmeye yak n bir fley bulabilir. Marksist adam, proletarya enternasyonalizmi, sosyalizme giden yol küreselleflmeden geçer. Y llar n Marksistlerinin a z ndan bile böyle fleyler duyuyorsunuz. Müslüman adam, zaten bizim Hazreti Muhammedimiz de ümmet birli i düflünüyordu, bu da ayn yere gidiyor, bizim istedi imize gidiyoruz, diyor. Faflist de küreselleflmeci, Hitler küre fleklinde bir balonla oynarken temsil edilir Charlie Chaplin taraf ndan. Balon daha sonra patlar ama olsun küreselleflmecidir. Dünya bir bütün olacak, onun tepesinde üstün rk olacak, onun tepesinde Hitler in kendisi olacak. Atatürk küreselleflmeci mi? Bence bal gibi küreselleflmeci. Bugün 30 a ustos, iki ay kadar önce 1922 de diyor ki, Türk milleti önemli bir savafl veriyor. Onun için bizim üzerimize bu kadar ac mas z geliyorlar. Bu kadar uzun sürüyor. Bizim mücadelemiz sadece kendimiz için verilen mücadele de il, tüm mazlum milletlerin kurtulufluna yönelik mücadele. Onun için smet Pafla ona nsanl k idealinin eflsiz simas, eflsiz kahraman Atatürk diyor. Onun mücadelesi Türkiye ile s n rl olmayan tüm mazlum milletlerin kurtulufluna yönelik bir mücadeleydi. Dolay s yla o da küreselleflmeci. O zaman bunlardan herhangi birine mensup olan n bu ideolojilerinden herhangi birisinin penceresinden bakan insan n küreselleflmecidir diye bir sonuca varmak mümkün. Amma velakin buna karfl bizim bir f kram z var. Karadeniz Temel f kras. Karadeniz de yerleflim yerleri birbirine uzak, Fadime ye mesaj ba- ararak bile ulaflt ram yor. Silah ç - kar p bir el ateflliyor, Fadime durumu kavr yor, f nd kl kta bulufluyorlar. Böyle günler tatl tatl giderken dris adrese gidip geliyor bir de bak - 47

yor Temel y k lm fl depresif bir durumda. Temel bu kadar güzel anlafl - yordunuz, sonunu hay rl ba layamad n z m? Sorma her fley güzel gidiyordu ama av mevsimi geldi Fadime kötü yola düfltü. Bizim küreselleflme ile ba lant s ne. Ayn Fadime gibi baz lar kimin silah niye ça r - yor diye sormadan pefline tak l yor. Ne oluyor günümüzde baz lar gibi Fadimeden beter oluyorlar. Küreselleflme ama neyin küreselleflmesi diye sormuyor. Bunun için canal c sorular var sorulmas gereken. Sormam z gereken bizi kim yönetecek? Ald - m z cevap falan filan Ama gerçek m zrak çuvala s m yor. Bak yorsunuz bizi bizimle hiç alakas olmayan bizimle ilgisi olmayan yerlerde al nan kararlar yönetiyor. Tar mdan devlet deste i çekilsin mi çekilmesin mi? Lübnan a asker gönderelim mi göndermeyelim mi? E itim özelleflsin mi özelleflmesin mi? Bunun kararlar nerede veriliyor? Art k çok aç k biçimde belli ki, demokratik biçimde oluflmayan kararlar demokratik yolla al nmayan bir tak m küresel iktidar odaklar nda veriliyor. Yani Dünya Ticaret Örgütü, IMF de al nan kararlar bize münasip yolla dayat l yor. Burada da en büyük silahlar borçland rmak. stersen sor bakal m, sende tar - ma destek var niye bendekini k s tl - yorsun. Sende yüksek ö renim hala kamusal hizmet olarak sürdürülüyor. Almanya da vak f üniversitelerinin pay yüzde 1 civar nda bizde gelip vak f üniversitelerini dayatan formüller ç kar yorsun. Bunlar s k ysa sor. Onlar n elinde bir silah var, borçland rma silah. O yetmezse öbür silah da kullan yor Irak ta, Lübnan da oldu u gibi. Atatürk dinazorlaflt r yor filan diyorsun tamam da bizi nereye götürüyorsun. Sen egemenlik kay ts z flarts z milletindir özlemi yerine egemenlik kay ts z flarts z uluslar aras sermayenindir bunun ad da küresel kapitalizm ve giderek küresel faflizmdir. Sen küreselleflme diyorsun ama bir fleyi daha bilmek istiyorum bunun ideolojisi nedir? Hala eski kafal l k yap yorsunuz, ideolojilerin sonu geldi diye yan t al yoruz. deolojilerin sonu geldi diye diye çok ba naz bir ideolojiyi dayat yorlar. Hala okutuluyor mu bilmiyorum, Moliere in Kibarl k Budalas diye oyunundan parçalar okurduk. Kibarl k budalas, Mösyö Jourden in paras var biraz da müzik, gramer, resimden pay m alay m diye hocalar bulup dersler al yor. Hocas kafiyeli konuflursan bu manzum olur, ama düz konuflursan nesir olur, diyor. O güne kadar hiçbir fley yapmad na inanan Mösyö Jourden Ben bugüne kadar nesir yap yormuflum diye seviniyor. Nesir yapt n bilmeden nesir yapan Mösyö Jourden gibi biz de ne oldu unu bilmeden bir ideolojinin tutsa yap lmaktay z. Baflkan söyledi bu ideolojinin babas belli Hayek ve Friedman dedesi belli Adam Smith filan bu ideolojisin ad neoliberalizm. Bu da güzel bir pazarlama sözcü ü. Yeni Liberalizm demek ne yeni ne de özgürlükçü. nsanl k bununla 19. yüzy lda tan flt. Dünyada nerede hayata geçirilme söz konusu olduysa orada demokrasinin rafa kald r lmas gündeme geldi. 1973 de fiili de tarihin gördü ü en kanl diktatörlüklerden biri olan Pinochet diktatörlü ünün gelmesi gibi. 24 Ocak ta Kenan Evren ile 12 Eylül ün gelmesi gibi. Ama ne adla geldi, Atatürkçülük ad yla. De erli dostlar ne yeni ne de özgürlükçü olan bu düzenin ad vahfli kapitalizmdir. Kibar ad liberalizmdir. 19. yüzy l vahfli kapitalizmi bizi nereye götürmüflse bizi oraya götürecek, çünkü baflka yere götürmesi mümkün de il. Farkl bir sebep yok ortada. Avrupa da en ac mas z vahfli sefalet tablosu ortaya ç kt. Victor Hugo nun, Emile Zola n n romanlar na konu olan. O yetmedi 1970 lerden sonra dünya çap nda bir sömürü ve kölelefltirme bafllad. Amerika da bir rk ortadan kald r ld. Çiçek mikrobu olan battaniyeler da t ld. Afrika boydan boya kölelefltirildi. Çin ve köpekler giremez tabelalar yla donat ld. Hindistan da çocuklar n parmaklar kesildi, ngiliz dokuma sanayine rakip olacaklar diye. Osmanl mparatorlu u paramparça edildi. Bu ne zamana kadar devam etti, kinci Dünya Savafl sonras na kadar. kinci Dünya savafl ndan sonra iflçi s n f n n mücadelesi sosyalist ideolojilerin etkisi Sovyetlerdeki devrimin etkisi bir araya geldi bat l kapitalistler iflçilerine, emekçilerine karfl tavizkar olmak zorunda kald - lar. Tavizkarl n sonucu sömürü düzeni üzerinde sosyal devlet olgusu hayata geçirildi. Daha önce ad mlar at lm flt ama esas olarak kinci Dünya Savafl sonras s ras nda oldu. Bir musibet, bin nasihatten iyidir, denir ya. Önce Birinci Dünya Savafl sonras nda, sonra da kinci Dünya Savafl sonras nda. Birinci Dünya savafl sonras nda Uluslararas Çal flma Örgütü kuruldu, kinci Dünya Savafl sonras nda Philedelfiya bildirgesi bir yerdeki yoksulluk bütün insanl - a yönelmifl bir tehdittir ilkesini Uluslararas Çal flma Örgütünün anayasas na koydu. Yani bar fl için sosyal adalet esast r ilkesi de benimsenmifl gibiydi. Bu devam ederken bir baflka tohum da ekilmeye bafllanm flt. Neoliberalizm geliflmeye bafllam flt. 19. yüzy lda liberalizmi kuran Adam Smith ciddi bir adamd ve Marks da ondan yararlanm flt r. Friedman n özelli i bizdeki televoleciler var ya televoleci iktisatç lar n Amerika daki ilk örneklerinden biridir. Kar s ile birlikte televizyon söyleflileri var. Bunlar yay nland söyledikleri de Adam Smith in söylediklerini tekrardan ibarettir. Bu bireysel ç kar üzeri kurulan bir düzende herkes kendi menfaati için baflkas yla mücadele ederse toplumda ideal denge do ar, iflsizlik kendili inden önlenir, fiyatlar en iyi flekilde teflekkül eder. Neden 19. yüzy lda bu kadar derin kabul gördü. Bunun gerisinde iki önemli neden yatar. Bir tanesi dinsel, di eri sözüm ona bilimsel. Özal n tanr zenginleri sever demiflti ya, yoksul ile zenginin oldu u düzene kar flmay n çünkü yoksulluk tanr n n baz kullar na verdi i cezad r. Zenginlik de baz kullar na sevaplar ndan dolay mükafatt r. Bu düzen 48

ilahi bir düzendir, siz kar fl p da tanr n n takdirine müdahale etmeyin. Bilimsel olan Darvin in bulgular var. Sa l kl sa l ks z tasviye eder, çal flkan tembeli tasviye eder ilahi düzen gibi do a düzenine uygundur. Darvin in bulgusu vahfli hayvanlarla ilgilidir. Engels Darvin in kendi liberal anlay fllar na temel yapanlar, kendi vatandafllar n ne duruma sokuyorlar. Do ada dayan flma ve çeliflki yan yana vard r. K sacas bu iki dayanak, 19. yüzy l liberalizmi insanl n büyük aray fl na yan t buldu. O ideolojinin hayata geçmesiyle birlikte insanl n büyük aray fl yan t buldu. Bu da bilimsel teknolojik devrim. Sanayi devrimi ve bilimde bafldöndürücü geliflmeler. Yine Naz m a dönelim. Aya gidilmeden önce söylüyor. Aya gidilecek ama dünyada ezen ile ezilen ne zaman olmayacak, kim ne zaman hor görülmeyecek. Hitler Almanyas nda da teknoloji çok geliflti, ama t p ne amaçla kullan ld. En az gazla en çok adam nas l öldürülür? Bilim ve teknik tek bafl na ifli yaram - yor. Naz m bu ne zaman olacak diye birçok soru soruyor. Sonra Ben bu sorunun cevab n bilirim, çünkü ben komünistim diyor. 19. yüzy lda ortaya ç kan bu görüfl do urdu u felaketlerin sonucunda insanl n belli bir idrake ermesiyle birlikte sosyal devlete yerini b - rakt. Bat daki bu sosyal devlete koflut olarak bir önemli geliflme baflka ülkede oldu. 1920 lerden itibaren liberalizmin insanl a mutluluk getirmedi ini gördü ve kendi ülkesi için farkl bir model hayata geçirdi. Mustafa Kelam bu kifli. O sayede doktor han m n söyledi i sa l n sosyalleflmesi konusunda at lan ad mlar sonucu o dönemde bütün salg n hastal klar n kökü kaz nd. Tinerci olmaya namzet çocuklar general, profesör oldu. Çobandan cumhurbaflkan oldu bu ülkede. Oldu da neye yarad demeyin onun sorumlulu u Atatürk e ait de il. Bundan sonra olmayacak art k öyle fleyler. E itimin özellefltirilmesi sonucu tinerci çocuklar n say s artacak onlara karfl da ölüm mangalar seferber olacak. Sabahlar çocuk ölüleri toplanacak Brezilya da oldu u gibi. Neoliberalizm ne zaman do du. Her ne kadar 1946 larda Hayek ve Friedman ideolojilerini oluflturmaya bafllad ysa da, 1970 lerden sonra yeni bir ekonomik bunal m dönemi neoliberalizmin t rman fl na zemin haz rlad. Çünkü bu bunal ma sosyal devlet çare bulam yordu. Bat ve Kuzey Amerika ba lam nda sosyal devlet hayata geçmiflti ama, dünyada yoksul ile zengin aras nda uçurum büyümüfltü. Bunu sa lamak durumunda olan kimdi. 1920 lerde Mustafa Kemal in do u cephesinde bir komutana yazd mektup var. Oradan Moskova ya ulafls n diye bir fikir at yor. Bat iflçi s n f ile mazlum milletler elele verdikleri ve kurtulufllar - n n ortak oldu unu gördükleri zaman bu sorun çözülecektir. Bu iki güç yani tarihin çark n ileriye döndürmesi beklenen güçler s n fta kalm fllard r. Bat iflçi s n f kendi dar ç karlar n u runa emperyalizmin dünya sömürüsüne s rt çevirmifl ona çanak tutmufltur. Vietnam, Cezayir ve nihayet Irak daki olaylara seyirci kalan hatta suç orta olan ngiliz flçi Partisinin durumu. O iflçi partisi ki üyeleri iflçilerden, sendikac lardan olufluyor. Mazlum milletlere karfl bulunan bir çare var. Nedir o, böl yönet. Bin senedir bir arada yaflam fl Ermeni yi Türk e, Türk ü Ermeni yi k rd racaks n. Bu sayede sermayenin kay ts z flarts z egemenli ini tesis edeceksin. Sermaye zincirlerini koparm fl bir yarat k gibi borsadan borsaya atlarken, zenginli ine zenginlik katma imkan elde etti i anda yeni zenginlerin art k yoksula ihtiyac yok. Çünkü art k fabrika yapm yor, bilgisayar n bafl na geçiyor belki kendi de geçmiyor bir çocu u oturtuyor, yeni bir dönem bafll yor. Finans kapital s nai kapitalin önüne geçmifl bulunuyor. Bu ünlü iktisatç Keynes in 1930 larda söyledi i kumarhane kapitalizminin bafllamas - d r. Kumarhanede iflçiye ihtiyaç var m yok. Yeni zenginlerin de art k yoksula ihtiyac yok. 500 büyük firma ile ilgili araflt rma yay nl yor stanbul Sanayi Odas. Bu 500 firman n gelirinin önemli bir k sm s nai faaliyet d fl gelir. Kibar isim bulmufllar, kumarhane geliri demiyorlar. Çok az bir k sm s nai faaliyetten geliyor. Halit Narin 12 Eylül oldu, bundan sonra biz gülece iz, onlar a layacaklar dedi. Aradan çok k sa bir süre geçti feryat etmeye bafllad. Çok say da bankan n geliri yüz kadar iflletmenin gelirinden daha fazla. Kumarhane kapitalizmi sadece emekçiyi de il Halit Narin i de ezip geçen bir büyüklü e kavufltu. Bu hitlerin gaz odalar na benziyor. Alttan yukar gaz gelirken en zay f n s rt na bas p kurtuldu unu zannediyor bir saniye önce veya sonra herkes ölüyor. Bugün dünyaya da dayat lan bu. Liberalizm nereye götürdüyse neoliberalizmin de oraya götürme tehlikesi vard r. Uluslararas boyutta sömürü, sefalete götürdü. Günümüzde emperyalizmin küreselleflme aflamas nda kapitalist ülkeler içine düfltükleri bulan m ve kendilerine rakip olma potansiyeli tafl yan güçlerin kabarmas karfl s nda dünyan n zenginliklerine eskisinden daha fazla sahip olma ihtiyac duyuyorlar. Araflt rmalar ortaya koyuyor Çin 2012 de Amerika y geçecek. Ne yapmak laz m, bunu Race, Washington Post ta aç klad. Kuzey Afrika dan Pakistan a kadar 22 ülkenin co rafyas n de ifltirece iz, dedi. flte Yugoslavya y de ifltirdi i gibi. Irak de ifltirdi i gibi. Demokrasiyi getiriyorum, kitle imha silahlar n imha ediyorum diyerek asl nda kitleleri imha etme, geçmiflte bir slogan olan yoksullu a karfl mücadele yerine yoksullara karfl savafl gelifltiriyor. Ekonomik bunal m var, rkç l k var, bugünkü rkç l k slami totalitarizmdir. Veya slami terördür. Kimdir bu Usame bin Ladin bilen yok. Bu hayalet arkas nda bizi de koflturmaya çal fl yorlar. Saddam Usame ile ba lant s var diye devirdiler. Saddam sütten ç km fl ak kafl k de il, ama onu da yaratan o. Usame ile ba lant s var m? Yok. Kitle imha silahlar 49

var m? Yok. Üstelik Bush ailesinin Usame ile ticari ortakl k içinde oldu- u, 11 Eylül sald r lar bafllad zaman Usame bin Ladin ailesinin elini kolunu sallayarak Amerika dan ç kt -, ortaya ç kt. Böyle iliflkiler a içindeyiz. Bunlar niye söylüyorum. kinci Dünya Savafl na benzeyen alametler var. Bir alamet de irrasyonalitenin kabarmas yd. Yani ak ld fl l k, ak l ve mant k reddedildi. fiimdi de y ld z fal, büyücülük, yaln z Türkiye de de il bütün dünyada alm fl bafl n gidiyor. Ak ld fl l n yükselmesi Hitler gibi bir deliye iktidar yolu açt. Bush ne diyor, ben y ld zlar n ötesinden talimat al yorum hergün Tanr yla konufluyorum. Terörist örgütlerle ba lar yok, kitle imha silahlar yok Irak a niye gittik ki biz. Olsun ben H ristiyanl k inanc n n gere i olarak bunu yapt m diyor. Bize diyorlar ya siz bu ulus devleti, bu dinazorlu u b rak n diyorlar ya onun yerine l ml islami getirin diye ak l veriyorlar ya. Bizi götürdükleri yer Kemalizm bir dinazorluksa onun da gerisine götürüyor. Egemenlik kay ts z flarts z milletindir ilkesi yerine, egemenlik kay ts z flarts z uluslar aras sermayenindir diyorlar. Graham Fuller diyor ki l ml islami getirin. Il ml slam neler diyor? Fetullah Gülen beyefendi neler demiyor ki. Kitaplar n flöyle diyor; Kabe deymifl yüksek bir yerde fleytan geliyor tanr yla konufluyormufl, bu da fleytanla konufluyormufl. fieytan buna at kendini afla ya demifl, ben de atmad m. Böylece fleytan n kand - ramad bir adam oluyor. Evlenmemifl, herkesin cinsel tercihi kendine. Onu flöyle aç kl yor, bir arkadafl, rüyas nda Hazreti Muhammedi görmüfl, demifl ki evlenmesin, evlenirse ölür, ben de cenazesine gitmem demifl. Bunun Müslümanl kla alakas yok. Müslümanl kta Hazreti Muhammed fahri kainatt r. Fahri kainat alemlerin, yaln z dünya de il, evrenlerin gururudur. Böyle bir yüce varl k öbür dünyaya intikal edecek ifli gücü b kar p Fetullah Gülen in o iflleri ile meflgul olacak. Evlensin mi, evlenmesin mi? fiimdi bize Kemalizmin yerine önerdikleri l ml slam. Geleneksel irtican n bütün ö elerini içinde bar nd r r. Bunlar, kad n ikinci s n f varl k, Fetullah Gülen cami için ba fla gitti inde bir kad n n elini s kmak zorunda kald n söylüyor. fiimdi Nazl Il cak n elini s k - yor ne kadar zahmetli ifl demek ki. Müsbet ilim konusunda s f r. Bunun islamdan fark ne? rtica ile örtüflüyor, islamla alakas yok, l ml l ise emperyalizme teslim olmas nda yat - yor. Bize karfl l ml de il, Atatürkçülük konusunda l ml de il, kad n haklar, müsbet ilim konusunda l ml de il. Hangi konuda l ml, efendileri yani emperyalizm konusunda l ml. Bir di er yöntem de bizi bölüp yönetmeye çal yorlar. Bin y ld r birlikte yaflam fl insanlar Yugoslavya gibi yapmak için yan p tutufluyorlar. Yugoslavya hayranl k verici bir ülkeydi. Maalesef orada bölgeler aras gelir adaletsizli i hakimdi. Slovenleri at n flu yoksullar s rt - n zdan biz sizi ba r m za basmaya haz r z. lk ayr lanlar Slovenler oldu. Bu ayr lma orada kan gövdeyi götüren sonuçlara neden oldu. Bizde de güya ülkemizin belli bölgesindeki yurttafllar m z n haklar n korumak için ortaya ç k yor gibi görünüyorlar ama ne yapmak istediklerini de daha flimdiden söylemekten kaç nm yorlar. Avrupa Birli- inin ek raporlar ndan birinde diyor ki, Dicle ve F rat n sular n uluslararas komisyona verece iz. Orada ne Kürt, ne Türk, ne Çerkez var, o suyu srail için kullanaca z diyor. Sadece suyu de il, o bölgeyi. Le Monde da ç kan bir yaz da as l jenositli i yapan Kürtler diye yazm flt. Önce kuzuyu sürüden ay racaks n arkas ndan ne gelece ini ben belirleyece im, manas nda bir tav r. Bunu da o kardefllerimizin haklar n koruma bahanesiyle yap yorlar. Tabiatiyle onlara haks zl k yap lmad m? 12 Eylül de en büyük haks zl k oralarda oldu. Bunu bizzat biliyorum. Tutuklu oldu umuz zamanda, stanbul, Ankara da olanlar k yasl yordu ikisini de görmüfl arkadafllar stanbul un yan nda Ankara cennet. Ben cenneti seyretmeye tahammül edemiyordum. Öbürü Diyarbak r görmüfl, Diyabak r stanbul un yan nda Paris diyordu.. Bu 30 A ustosta hepinizi sayg yla selaml yorum. Hüseyin Ülkü Prof. Dr. Alpaslan Ifl kl ya bu güzel sunuflundan ötürü çok teflekkür ederiz. Bundan sonra Toprak ve Tar m konulu köyde konferans m z olacak. Baro sabah gelemeyece ini bildirdi. Bu önemliydi çünkü 15 günde 5 yasan n ç kar ld bir dönemden geçiyoruz. TMMOB ve HKMO olarak biz onlar n adlar n zaten bafltan beri koyduk. MF yasalar, Bu arada bir an m size aktarmak istiyorum. stanbul da Galip Esmer günlerinde bir genç arkadafl m z ç kt sunum yapt. AB ile ilgili Türk yetkililer aras nda çal flan bir bayand Avrupa müstesebat ndan söz etti. Bir bilim adam m z da itiraz etti. Müktesebat aynen almakt r bunu söyleyemezsin dedi. Herkes bakt m bu bayan arkadafl m za sald r yor, halbuki bize ne deniyor Avrupa Uyum Yasalar, müstesebat da bize uydurarak sunuyorlar. Biz flunlar bugüne kadar çok rahat söyledik. Art k yasa TBM- M de yap lm yor, baz milletvekili arkadafllar m z tercümeler konusunda uzlaflmazl k oldu u için baz sözcükler unutuluyor metinlerde karfl - m za yabanc sözcük olarak ç k yor. Türkiye nin bu duruma düflürülmesi son derece olumsuz ama, Mustafa Kemal Anadolu isyan n bir kurtulufl savafl na dönüfltürdü. nan yoruz ki bu etkinlikler Anadolu nun küçük küçük yerlerinde meflaleler olarak yanacak gelece imiz, bütün gençli- imizin elinde ayd nl k, mutlu, sömürüsüz özgür bir Türkiye olacak. Murat Naro lu DEÜ Bilgisayar Müh. Bölümü Ben birkaç fley söylemek istiyorum. Sosyal devletten ve Ekim devrimiyle iflçi s n f n n, Avrupa daki halklar n bask s ndan bahsedildi. 50

Avrupa d fl nda yaflayan insanlarda flöyle bir özenti var. Avrupa da da kapitalizm oldu undan söz ediyorsunuz ama oradaki iflçi s n f n n da durumu iyi. Biz de onlar gibi olabiliriz gibi bir inanç var. Ben böyle bir inanc n çok saçma oldu unu düflünüyorum. Avrupa n n refah düzeyinin yüksek olmas dünyan n di er k sm ndaki insanlar n yoksullaflmas yla oldu. ngiltere zaman nda Latin Amerika dan getirdikleri alt nlarla d fl borçlar n ödeyip bugünkü zenginliklere ulaflm fllar. Kapitalizm geliflti inde iflçilere bu haklar verdiler. Çökmeye bafllad nda da onlar birer birer geri al - yorlar. Avrupa daki fabrikalar ucuz iflgücünün oldu u yerlerde aç yorlar. deolojilerin sonu geldi deyip kapitalizme hizmet ediliyor. Fukuyama n n tarihin sonu geldi tezi, gibi bilinçleri bulan klaflt ran konuflmalar var. Gerçek üzerine çok güzel fleyler söylediniz. Gerçe i ismiyle ça rmam z gerekiyor. Küreselleflmeyle bilinçleri bulan klaflt r yorlar. Türkiye de birçok mesleki örgüt demokratik kitle örgütü var. Sorunlar üzerine, sebepleri üzerine konufluyoruz. Ben Tuncelili yim. Eskiden Dersim di ad. Keflke Dersimli yim, Tunceliliyim diyebilseydik. Bugün hala ormanlar m z yak l yor. Munzur çok güzel bir nehir. Türkiye taraf ndan milli park olarak ilan edilmifl bir yer. Bugün sekiz tane baraj yap l p bo- ulmak isteniyor. ABD ile ortak flirketler gelip Bergama, Uflak ta oldu u gibi alt n ç karmak istiyorlar. Keflke mezhep, rk ayr m olmadan hep beraber karfl ç k yor olabilseydik. Bütün bunlara ra men biz hala halklar n kardeflli i diyebiliyoruz. Ortado- u da savafl var ama Latin Amerika da halklar n AB ve ABD ye neler yapabildi ini de görüyoruz. Naz m dedi i gibi umut insanda diyorum. Teflekkürler. Cem Kösem YTÜ Jeodezi ve Fotogrametri Müh. Bölümü, Ö renci Güney Han m a soru sormak istiyorum. Devletin yanl fl ilaç ve sa l k politikalar ndan bahsettiniz. Benim anlamad m, yeni doktor arkadafllar m z n, yeni mezunlar n Do u ve Güneydo uya neden gitmek istemedikleri ö renmek istiyorum. Bat ile Do u insanlar aras nda ne fark var da doktorlar oraya gitmek istemiyorlar? Bir kamu kurulufluna gitti imizde ö len olmadan doktorlar yeme e gitti ini, saat bir de bir buçukta gitti- imizde ise doktorun muayenehanesi gitti ini ö reniyoruz. Burada bir tezatl k yok mu? Biz ticari bir obje miyiz, sa l k hizmeti niye alam yoruz. Teflekkür ederim. Güney Toprak Doktorlar Do u ya gitmek istemiyorlar diye bir fley yok asl nda. Sa l k bakan n n söyledi i gibi 7-8 milyar veriyoruz da doktor gitmiyor, böyle bir fley yok. Mecburi hizmete karfl olmam z n nedeni ise diplomalar m za el konuluyor. Mecburi hizmette belli koflullar olabilir. Mecburi hizmete giden doktor ömür boyu gitti i yerde kalmak zorunda kalabiliyor. Bir daha tayini yap lam yor. Mecburi hizmetin belirli kurallar oldu unda doktorlar gider, asker, polis gibi bir iki y l kal r, çünkü daha zor koflullard r ama ne zaman dönece ini bilir. Bu çok önemlidir. Giden kifliye yeterli ücret verilmelidir. Gitti i yerde güvenli inin, kalaca yerin sa lanmas bunlar çok önemli. Bu soruyu sordu unuz iyi oldu. Medyadan bütün sistemin sorumlusu doktorlarm fl gibi yans t l yor. Bugün doktorlar n ortalama maafl 1.200 YTL dir. Ek ücret verdiklerini söylüyorlar, ancak, sözleflmeli, ifl güvencesi olmayanlara veriyorlar. Biz diplomalar n el konulmas na karfl ç kt k. Bir hekime diploma verilmesi için gideceksin deniyor. Ve gitmenin koflullar düzgün ayarlanmad. Örne in daha önce sosyalizasyon yasas vard. Nusret Fiflek zaman nda ç km flt. Doktor gidecek ama önce oran n tesisleri ayarlanacak. Sa l k tesislerinin olmad yere köylere doktor gidiyor, ebe, hemflire yok, sadece doktoru vererek popülist politikalarla oradaki insana al sana doktor gönderdim deniyor. Doktor eme i nitelikli bir emektir ve bu bofla harcan yor. Bunun gitmesinin koflullar yarat ld nda doktorlar giderler, zaten gidiyorlar. Sistemi bozmak istiyorlar bu arada halkla karfl karfl ya getirdikleri doktorlar. kinci sorunuza gelince, demin söyledi im fleylerle ba lant l. Ben genel anlamda doktorlar n ve sa l k personelinin özverili çal flt n düflünüyorum. Ama yanl fllar mutlaka var. Bu sistemden de kaynaklanan yanl fllar. Siz sa l k ortam na yeterli kaynak ay rmad n zda hem hekimi çok yo unlukla karfl karfl ya getiriyorsun, hem de ona bunun karfl l olan ücreti ödemiyorsun. Ona ikinci 51

ifl yapmaya muayenehane çal flmaya yönlendiriyorsun. Bu hekime de hastaya da haks zl k. Bizim Tabiple Birli inin önerisi, kamu sa l k kurulufllar n n desteklenmesi, sa l k çal flanlar n n da yeterli ücret almas. Burada en önemli konu sa l k kurulufllar na yeterli yat r m n yap lmas. Yeterli yat r mda, sa l k personeli artacakt r, çal flma koflullar n n düzeltilmesi demek, ücretlendirmenin daha makul düzeyde olmas demektir. Ben y llard r SSK - da çal flm fl bir hekim olarak flunu söyleyebilirim. Sa l k bakanl nda bir hekime 750 hasta düflerken SSK - da 3,500 hasta düflüyor. Bu kadar yo un bir çal flman n kaliteyi düflürece ini tahmin edersiniz. En önemlisinin kamusal kurulufllar n gerçek anlamda desteklenmesi sa l a ayr - lan paran n do ru kullan lmas. Çözüm kolayd r asl nda ona do ru bir irade gerekiyor. U ur Giriflken TÜ JFM Bölümü, Ö renci Bugün neoliberal ekonomiden bahsettik bizi birbirimize k rd r yor, yabanc laflt r yor. Bizi sürekli tüketim nesnesi olarak görüyor. Ben de biraz önce arkadafl m z n söyledi i Dersim, Tunceli nin güzelli ini fotograflardan gördüm. Ötekini insanlar n tan mas için çaba sarfetmesi gerekirken birbirine k rd r l yor. Toplumsal linç giriflimi ile toplumlar hiçe say l yor. Bu dünyan n d fl nda baflka bir dünya oldu una inanan bizler gelecekte bir fleyler yapabiliriz. Buradan bizler nas l bize bu olanaklar sa l yorsan z, bizler de üniversitelerimizde ayn tart flmalar götürebiliriz. Teflekkürler. Hasan Aç k YTÜ JFM Bölümü, Ö renci Tüm konuflmac lara teflekkür ederim. Sorum Güney han ma olacak, modern devlet anlay fl nda devletin baz sorumluluklar var vatandafla karfl. Bunlardan biri de sa l ücretsiz olarak sunmak. Ülkemizde neredeyse ücretsiz muayene olmak imkans za yak n. Sa l ktaki dönüflüm acaba devletin vatandafl na karfl ücretsiz e itim, ücretsiz tedavi sa lamaktan art k onu müflteri olarak görme yoluna m gidiyor. Bu konuda genel bak fl aç s nedir? Güney Toprak Sa l a ayr lan para ile bunun do ru kullan m ile herkese ücretsiz veya durumuna göre belirli bir miktarda ücretli olur sa l k hizmeti sa lanabilir. Burada zamandan dolay giremedim, koruyucu hizmetlere a rl k verilmesi, insanlar n hasta olmalar n n beklenmemesi çok önemlidir. Sa l kta bu bir politikad r. Son zamanlarda hem devlet sa l k hizmetinden geri çekildi. Hem de koruyucu hizmetlerden geri çekildi. Hasta olan toplumda t bbi teknoloji ilaç kullan m artar. Ayr lan paralar n ço u da bu alana ve bu da yurtd fl na gider. Ama siz sa l k için ayr lan paray kamu sa l k kurulufllar n destekleyerek, yat r m yaparak disiplinli bir uygulamayla harcarsan z o zaman insanlar sa l ks z hizmete ulaflabilirler. Ben sosyal güvenlik de çok önemli, ona da de inemedim. Sosyal güvenlik ve sa l k hizmetleri bilinçli olarak çökertildi. Bu sa l k çal flanlar n n ve halk n ifline yaramad. Bu sigortac lar n, özel hastane sahiplerinin, t bbi teknoloji flirketlerinin, ilaç flirketlerinin ifline yarad. Onlar hiç kaybetmiyorlar. Ama kaybedenler hastane kap lar ndan geri dönüyorlar. Karfl lar nda kim var, doktor var, doktor beni geri çevirdi, diyor. Burada ma dur olan hasta ile birlikte doktor. Bir insan niye doktor, hekim olur. nsanlar n sa l n önemsedi i için olur. Hasta ile hekim ayn taraftad r. Karfl l kl iki taraf olarak düflünmemek gerekir. Her zaman da ç - karlar ortakt r. E er birine zarar geliyorsa di eri de bundan zarar görür. Bu nedenle Türk Tabipler Birli i nin en büyük görevi sa l k politikalar oluflturmakt r. Halk n en sa l kl olaca durum da kamu sa l k kurulufllar n n gelifltirilmesidir. O zaman herkes ücretsiz sa l a sahip olabilir. Metehan Uzun CBÜ nflaat Müh. Ö rencisi Biz bir taraftan paras z sa l k hizmetleri verilebilir diyoruz, di er taraftan yeterli ücret ödenmedi i için doktorlar oralara gidemiyorlar, diyoruz. Bu di er ülkelerde de böyle mi 52

oluyor. Venezuella da di er ülkelerde nas l oluyor, doktorlar bölgelere nas l gidiyor? Hiç doktor ulaflmam fl bölgelere doktor gönderiyorlar. Bu popülist yaklafl mdan öte hizmet götürme de il midir? Diplomalara el konulmay yeni ö rendim, bu yanl fl ama bize yeterli para vermedikleri için gitmiyoruz demeniz, vatandafl olarak hofl karfl lamad m. Keflke flöyle bir aç klamas olmal yda TTB nin 2500 YTL sabit ücret istiyoruz, diplomalar m za 2-5 y l süre verin zorunlu Do u görevi yapmaya karfl de iliz, gibi bir aç klama yapmas daha uygun gibi geliyor bana. Güney Toprak Önemli bir konu ben tekrar deyineyim. Mecburi hizmet önce kald - r ld. Arkas ndan tekrar mecburi hizmet konuldu. Mecburi hizmetin hangi koflullarda oluflturuldu u önemli. Diplomaya el konulmas fludur. Sen bir t p fakültesinden ihtisas n ald n mezun oldun, bunu hiçbir flekilde yapamazs n deniyor, önce flurada çal flacaks n. Devlet yükümlülü üdür 1981 den beri yak n zamana kadar hep mecburi hizmet yapt k. Arada birkaç y ll na kalm flt. Her yerde çal flt k ve mecburi hizmet yapt k. Burada karfl oldu umuz fley, devlet yükümlülü ü de de- il temel anlamda. Biz bunun popülist politikalarla yap lmas na karfl - y z. Biz hekimler olarak en ücra köflelerde de çal flt k. Bunun verimli kullan lmamas, bunu yaparken altyap n n haz rlanmas, do ru da t m yap lmas çok önemli. Hekim bir sefer gidiyor, ömür boyu orada kal - yor. Biz asker veya polis gibi ne zaman dönülece ini bilelim. Bir de ihtiyaç dengesi düzenli ayarlanm yor. Alt yap s olmadan yani bir ekip olmadan atanma yap lmamal. Hekim bir ekibin tepesindedir. Ekibi haz rlamadan hekimi göndermek zaten ifle yaram yor. Daha donan ml bir yerde yapaca ifller varken hizmet edemiyor. Uzaktan bunlar görülmedi i için hekimler gitmek istemiyor fleklinde alg lan yor. Prof. Dr. Tevfik Ayan TÜ Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisli i Bölümü Sevgili ö renci arkadafllar m, ben Alpaslan hocaya hepinizin huzurunda bir kez daha teflekkür etmek istiyorum. Kendisi pek çok yerde unutulan dile getirilmeyen saptama yapt.12 Eylülde en çok ezilenler, en çok zarar görenler gençlerdi, dedi. Bu her yerde rastlayamayaca z bir saptama, bunu bizlerle paylaflt için kendisine teflekkür ediyorum. Bu arada bir an m sizlerle paylaflmak istiyorum. çinizde TÜ Jeodezi ve Fotogrametri Bölümü Kulübünün üyeleri var. Bu kulübü kurarken 12 eylülden 10 y l sonra ancak befl ö renciyi yan yana getirebildik. Her ö renci evinden ç k p üniversiteye gelirken depolitize olmufl geliyor. Birlik kurmaya karfl, onlardan ayr olmak üzere görevlendirilmifl, anneleri, babalar, mahallelerinden her yerden bu nasihatlerle gönderiliyorlard. Asla yan yana gelip örgütlenmeyi düflünmüyorlard. Onlardan zarar gelir zannediyorlard, 12 Eylül öylesine bir yap oluflturmufltu. Biz ancak 10 y l sonra bir dernek, bir kulüp kural m dedik. Önce tüzü ünü haz rlayal m dedik. Tüzükte yönetim kurulu 7 kifliden oluflur deniyordu. Kulübü kurduk, ilk genel kurulda 5 ö rencimiz ve ben vard m. Tüzü ün üzerindeki 7 yi 5 yapt m. Genel kurula kat lan bu 5 arkadafl - m z JFK n n ilk yönetim kurulunu oluflturdu. Ö rencilerimiz dernek kurabilmek için izin almak zorundad rlar ve içinde bir dan flman hoca bulunur. Daha sonra pek çok yerde kurulan bu kulüp hem mesle imizi hem de ülkemizi baflar yla temsil ettiler. Bugün hala ö rencilerin depolitizasyonu hastal tedavi edilmifl durumda de il. Bugün hala bu hastal - n sanc lar n çekmekte oldu umuzu söylüyorum. Bu anlamda organizasyonu kutluyorum. Baflar lar diliyorum. Ali Fahri Özten HKMO Genel Baflkan Ben kat l mc lar m za teflekkür etmek istiyorum. ki sormak istiyorum. Ö renci arkadafl m z ücret konusunda bir soru sormufltu. Kamuda çal flan 2 milyon emekçinin ücret sorunlar vard r. Bu do rudur. Bugün kamuda çal flan doktorlar n döner sermayeden çok yüksek ücret ald klar da biliniyor. Ama sonuçta flu var, kamusal sa l n, nitelikli sa l n özellefltilmesidir, vatandafl n müflteri, devletin ticari flirkete dönüfltürmesidir. Öncelikle bu vurgulanmas gerekiyor. Gülay han m tamamlayabilir. Alpaslan Hocam, 1970 li y llarda liberalizm küreselleflme, globalleflme, yeni dünya düzeni olarak gündeme geldi ini, ülkelerde uyguland - n. 24 Ocak kararlar n 12 Eylül ün yarat lmas nda gençlerin tasviye edilmesi ve süreçten kopart lmas var. 12 Eylül e biraz de inmenizi isterim. fiöyle anlat l yor ve haf zalarda bu kald. 12 Eylül de terör vard ve asker geldi bu terörü bitirdi. Gerekçe bu mudur, yoksa küreselleflme ad na uygulama noktas nda böyle bir sürecin, demokrasinin sürecinde bu iflletilemedi ve bu süreç getirildi. Ard ndan büyük Ortado u Projesi dediniz Afrika dan bafllay p, Kuzey Kafkasya ya kadar yeni flekillenme dediniz. Burada Latin Amerika, bir arkadafl m z sordu. Venezuella da bir 53

ç k fl var, maden iflçileri, köylüleri var. Gerçekten Latin Amerika da halk n direnifli var. Türkiye bu k skaçta neler yapabilir? Alpaslan Ifl kl Yüksek Ö retim Kurulu Çok önemli tesbitler oldu, do rusu duyguland r c tesbitler oldu itiraf etmek isterim. Benim konum de il ama, sa l k konusundaki sorulara k saca de inmek istiyorum. Fedekarl k, özveri esast r. Fedakarl k ve özverinin olabilmesi için sadece baz lar ndan bunu istemek olmaz mümkün de ildir. ki örnek vereyim size; Türkan Saylan han mla bir vakit Kars a gittik. fiöyle dedi, biz daha genç k zken, befl paras z doktor olarak bu da larda lepra taramas yapt k. Böyle bir dönemdi, özelli i ise, baflta Atatürk devrimleri vard. Öyle bir düzende flu anda adam çocu unu bir eli ya da, bir eli balda Amerika da yaflat rken, doktorlara diyor ki, hadi fedakarl kta bulun. Olmuyor, bu noktay gözden kaç rmamak laz m. kinci örne i, arkadafllar m dile getirdiler, Venezuella, Küba dan vermek isterim. Venezuella Küba ya petrol veriyor, o petrol Küba halk na gidiyor çok az para ile Kübal doktorlar Venezuellaya gidiyorlar. ki ülke aras nda böyle bir anlaflma var. O doktorlar yak nm yorlar, severek gidiyorlar, çünkü baflta Castro var. Bunu unutmamak laz m. Düzelmenin bir bütün halinde olabilece ini düflünmemiz laz m. Biliyorsunuz Türkiye ye birisi geldi ve köylü bir arkadafl n tabiridir unutmam, Türkiye nin ayar n bozdu. Bir koyup üç alma merak n getirince ayar bozuldu. Ayar bozulunca da siz bütün içinde en önemli alan olan sa l kta çal flanlardan fedakarl k beklemek biraz gerçek d fl olmaya bafll yor. Biri deveyi hamuduyla yutuyor, bankalar sö üfllüyor, böyle bir ortamda bunu sa layam yorsunuz. Sa lamak için ruhun verilmesi laz m, bu da lafla olmaz. Örnekle olur. O zaman lepra taramas için giden genç k zlar biliyorlard ki Mustafa Kemal aç sefil cepheden cepheye kofltu, kofluyor, koflabiliyor. Bunu bildi i için o da oraya gitmekten gocunmuyordu. Dersimli kardeflimin sorular birbirinden önemli. Soru sormad n ama anlatt klar n n içinde dehflet sorular vard. Sosyal de il sömürü üzerine kurulmufltur dedin, do ru. Bize kapitalizm ne kadar iyi bak hastalara bak yoruz, okullar var dedikleri fley asl nda kapitalizmin do al ve kendili inden ortaya ç kard bir fley de- ildir. Oradaki sosyalistlerin, iflçi s - n f örgütlerinin mücadelesinin ürünüdür. Kapitalizme karfl olan düflünceler, oluflumlar sayesinde sa lanm fl olan kazan mlar, bize kapitalizmin kazan mlar gibi yutturulmak isteniyor, bunu ilave etmek istedim. Bir de flunu söylemek isterim. Dersim ad n n çevrilmesi, çok kötü oldu. Irkç l n bir türü baflka bir rkç l tahrik etmesi gibi çok zararl bir sonuç ç kt Türkiye de. Bu da 12 Eylül ün marifeti. Buna ra men flunu da görmek zorunday z. Türk halk rkç de ildir. Bu rkç l n ne oldu unu anlamak için, bizim muhayyilemiz yetmez. Bugün Avrupa daki rkç l k ak l almaz boyutlardad r. Size soruyorlar, neredensiniz, Türkiye den deyince Olabilir Allah herkesi yaratm fl. gibi cevap veriyorlar. Bak fl budur. yi bir fley yap yorsunuz, Allah Allah böyle Türkler de var demek, siz Türklere hiç benzemiyorsunuz diyorlar. Bu rkç d r iflte. Bu bize yabanc bir bak flt r. Bunlar s k s k adam yakm fllard r. Hüseyin Ülkü Siz bu projenin uygulay c lar ndan halk n yarar na bir fley bekliyorsan z yan l rs n z. Ben flunlar hat rl yorum geçmiflte. TTB nin çok önemli tasar lar vard, tam gün yasas hakk nda. Bütün hekimlerin tam gün çal flmas ve d flar daki muayenehanelerinin kapat lmas için. Ama insanca yaflayaca ücret onlara ödensin. Bugün Türkiye de her bir ihtisas sahibi doktor açt muayenehanede, emperyalizmin bize ihraç etti i araç gereç ve cihazlar almak ve ald n taksit taksit bizden al p oraya aktartmak politikas n hükümetlere organize ettirmektedir. Bir tarafta halk di er tarafta doktor arkadafllar m z biz biribirimize düflman olup sonra piflman olaca m za say n Güney han m n da belirtti i gibi ayn tarafta olup kendi sorunlar - m z, onlar n projeleri içinde onlar n iktidarlar içinde çözemeyece imizin bilinciyle hareket etmek zorunday z. Say n hocam, kimin iktidar, kimin demokrasisi diye sordu demokrasinin içini doldurmak, iktidar n içini doldurmak istiyorsak halk n 54

demokrasisi mi sermayenin demokrasisi mi? Halk n m yoksa sermayenin iktidar? E er halk yoksa topraks z köylü yerine toprak a as varsa iktidarda o ülkede toprak reformu nas l yap lamam flsa bugün halk iktidarda de il hem sa l k aç s ndan da biz kendi projelerimizi ancak kendi iktidar - m zda hep birlikte gerçeklefltirip bu tart flt m z sorunlar orada çok rahat çözece imiz inanc yla hepiniz ad na de erli kat l mc lara teflekkür etmek istiyorum. Muhittin Selvitopu Arkadafllar, de erli kat l mc lar. Bugünkü konumuz gelece imiz ile ilgili konularda bize yapt klar katk - lardan dolay konuflmac lar m za çok teflekkür ederiz. Cumhuriyetin ilk kurulufl y llar yla ile ilgili Diyab a a ile ilgili bir fleyler söylemek istiyorum. Dersim de halk temsilci olarak onu seçmifl. Diyab a a y Ankara ya u urlayacaklar. Halk diyor ki, Biz seni bizi iyi temsil edesin diye seçtik, aman bizim yüzümüzü kara ç karma. Ankara da bizi iyi temsil et. Bunun üzerine Diyab a a da, Ben sizin kayma- n z m, süt bozuksa ben ne yapay m. Onlar flunu da gösterdiler, sütün de bozuk olmad n ve gelece imizin de çok karanl k olmad n özellikle belirtmek istedim. Vecihi Timuro lu Ben e itmeni, eski deyiflle hocay m. Ben öyle mikrofonu al nca b - rakmam. Kars yöresinde derleme yaparken Kerem ile Asl öyküsünü dinlemifltim. Afl k Müdami bunu söylüyordu. Alpaslan Ifl kl ya bu eski dostuma, kadim dostuma Harita ve Kadastro Mühendislerinin bu an belgesini sunarken akl ma bu Müdami geldi. Bu adama 84 y ll k bir taç giydirmek gerekir. Türkiye de bir milyon Alpaslan Ifl kl olabilir bu birikimde ve bu yürekte 10 tane yoktur. Ardahan n bir köyünde bir Abbas a a varm fl. Bu Kerem ile Asl n n hikayesinin sonunda iki afl n buluflmamas ve de Kerem in üstüne üstlük saz n çala çala, dü melerin bir aç l p kapanarak yanmas, Abbas a ay k zd r yor. Bundan sonra bu Kerem ile Asl y buluflturmayan afl k a rastlarsam anam avrad m olsun vururum diyormufl ve tabancay ortaya koyuyormufl. Afl k Müdami ye bunu söylemifller. Afl k tam türkünün sonuna gelmifl Kerem i yakacak, yana yana tutuflacak, birisi e ilip masaya bak, masaya demifl. Aman gözünü seveyim Kerem ile Asl y bulufltur öyküyü bir dengine getirmifl, Kerem in dü melerini çözmüfl Asl n n koynuna koymufl. 30 A ustosta bizi ba ms zl - m zla Mustafa Kemalle buluflturacak bir ruha ihtiyac m z var. Kerem i yakacak bir ruha de il. Böyle bir yüre- e ihtiyac m z var. Onun için bu plaketi hem sunaca m, hem öpece im. 55

Muhittin Selvitopu Bu panelimizi Halil Kaynarca yönetecek, buyurun. lk konuflmac m z bir önce genel baflkan m z Hüseyin Ülkü, di er konuflmac m z konunun uzman Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Ö retim Üyelerinden ve Ziraat Mühendisleri Odas zmir fiube Baflkan Kamil Oktay S nd r. Bu arada köy muhtar m z Necati Ayd n a da hepiniz ad na teflekkür ediyorum. KONFERANS Prof. Dr. Kamil Okyay S nd r - Hüseyin Ülkü Tar m ve Toprak Politikalar Deliktafl Köyü - Dikili Halil Kaynarca Deliktafl Köyü sakinleri ya da Mustafa Kemal in deyimiyle bu milletin efendileri, de erli arkadafllar m, meslektafllar m, mühendisli in ve ülkemizin gelece i genç arkadafllar m. Harita Kadastro Mühendisleri Odalar nda görevli tüm arkadafllar m ad na ben sayg ve sevgiyle selaml - yorum. fiube baflkan m z söyledi, her y l harita bölümü a rl kl olmak üzere Türkiye nin dört bir yan ndaki teknik üniversitelerdeki çeflitli disiplinlerdeki ö rencileri Dikili de kampa alarak belli bir süre Yaz E itim Kamp ad alt nda çal flma yap yor. Bu kamp n Dikili de yap lmas gelenekselleflti. Bugünkü program tar m politikalar ve tar m arazilerinin sat fl konusunda bilgilendirmeye dayal olunca bu çal flmay, kamp yerinde yapmak amaca uygun de ildi. Tar mla, al n teriyle yaflam n sa lay p sürdüren bir köyde yapmak daha uygun olurdu. Ö retmen, ö renci çeflitli uzman arkadafllar n görüflleriyle birbirimizden ö renece imiz fleyler oldu u gibi, köye gelmekle sizden ö renece imiz fleyler olabilece ini düflündük. Onun için tar m n yo unlukla yafland Deliktafl Köyünü seçip size baflvurduk. Yaz aylar nda tar - m n yo un oldu u flu günlerde bizi dinlemek ve etkinli e ortak olman - z n zor oldu unu biliyordum. Buna ra men ilgi gösterdiniz, buyur ettiniz, hepinize teflekkür ediyorum. De erli dostlar bundan iki y l evvel bir yazar m z gazetesinin köflesinde flunlar yaz yordu. Malazgirt zaferi, stanbul un fethi, Çanakkale destan, Sakarya n n diriliflinden çok daha önemli bir gün oldu u ilan edilen 17 Aral k a do ru Avrupa Birli i düflmanlar n n aras nda bir yenisi daha kat ld. Amik ovas çiftçileri, Hatay çiftçileri bo azlar ndan artt - rarak gazetelere bir ilan vermifllerdi. lan n bafll flu; AB süreci içinde tar m büsbütün çökertildi. Çiftçi ne anlar çiftçilikten, köyü ve tar m bilimsel olarak bilen bembeyaz flehirler varken, bu kapkara köylülerin yaygaras da ne ola. Ne zamans z fley böyle diyordu. Yazar m z bir de f kra eklemifl yaz s na, Köyün en büyük yalanc s. En büyük yalan seçime göre verilecekmifl. Köylü bir hakem heyeti kurmufl. Köyün ba naz imam ile ilerici demokrat ö retmeni de hakem olarak seçmifller. Herkes yar flma günü yalan n alarak jüriye baflvurmufl. Kimi Acem f kralar ndan, kimi kahkaha ile gülünecek f kralardan, hatta biri demifl ki Çarfl - dan ald m fili cebimen düflürdüm. Bir di eri Bizim köyün derelerinde öyle havuzlar var ki, Amerikan filosu bak m yapabilir. Ama öyle bir f kra da gelmifl ki, Köylü milletin efendisidir. Tabi köyün duygusal Atatürkçüleri bu gaziye harakettir dedilerse de sonuçta ittifakla en büyük yalan budur, Köylü milletin efendisidir. Gerçe e dönecek olursak Atatürk ün söylemek istedi i o günün de bugünün de gerçe idir. Toplumun efendisi ona hizmet eden. Elbette askerinden garsonuna kadar 56

insana ve topluma hizmet ediyor ama en büyük hizmet insanlara besin yetifltirenlerin hizmetidir. Güvenlik çok adam korumak için çok adam taraf ndan sa land na göre öncelikli olan köylünün yapt n tart flamay z. Bat bu gerçe i çok iyi bilmekte, tar m n stratejik hizmetleri neyi gerektiriyorsa ona göre davranmak durumundad r. Son olarak insano lu uygarl n bütün kazan mlar n vazgeçebilir ama g das z yapamaz. Bat l adam dünyan n bu halini bildi i için kötü günde Mercedes ini yiyip karn n doyuramayaca n göz önünde tutmakta onun için de kendi çiftçisini korumay milletinin süreklili inin teminat saymakta sanayi ve hizmet sektöründen kazand klar yla bu kesimi el bebek gül bebek beslemektedir. Bat l adam topra için ölümü göze almay yitirmifl toplumda vatan tapusunu ancak canl köylerin iflleyen çiftçilerin koyurayaca n en iyi askeri kentten çok k rdan tedarik edece ini çok iyi bilmektedir. Üstelik bu koruma sadece düflmana karfl de il do aya karfl da en temel görevdir. Bütün bunlar hesaba kat nca Atatürk ün Ordu Milletin Efendisidir yerine Köylü Milletin Efendisidir dedi ini daha iyi anlamland rabiliriz. Tar m güvenlikten daha önceliklidir. Güvenli in güvenli i de besindir. Bugün Avrupa Birli i bize savunma harcamalar n k s n yar yar ya indirin dese k yameti kopar yoruz. Ama tar ma deste i kesin deyince hemen liberal milliyetçilikle, do rudur, hakl d r efendim diyoruz. E er hakl ysa neden kendi çiftçisini ola anüstü kaynaklarla destekliyor. Amik ovas çiftçilerinin sorunlar n n ne oldu u konusu topra a ne yat r p ne elde ettikleri, masraflar n ne ölçüde ço al p, üretimlerinin ne ölçüde de er buldu unu sevgili uzman m z Ziraat Yüksek Mühendisi Kamil Oktay S nd r varken benim bir fley söylememe gerek yok. Daha sonra tar m n yap ld topraklar n sat fl konusunda say n Hüseyin Ülkü arkadafl m zdan dinleyece iz. Kamil Okyay S nd r Ziraat Mühendisleri Odas zmir fiube Baflkan Sevgili dostlar, sevgili Deliktafl köyü köylüsü, sevgili Harita Kadastro Odas n n kamp sakinleri hepinizi Ziraat Mühendisleri Odam z ad na sevgi ve sayg yla selamlamak istiyorum. Bizim burada kimseden oy talebimiz, siyasi rant iste imiz kayg m z yok. Biz burada bildi imiz do rular sizlerle paylaflmak istiyoruz. Sizin de bildi iniz do rular n z varsa bize söyleyin bizimle paylafl n. Benim bir kalemim olabilir, sizin de bir kaleminiz olabilir, ben size bir kalem veririm, siz de bana bir kalem verebilirsiniz sonuçta her ikimizin de birer kalemi olur ama bildiklerimizi paylafl rsak ikimizin de birden fazla bilgisi olur. Ben Harita ve Kadastro Mühendisleri Odam za zmir fiubesine, genel merkezine, bu organizasyona eme i geçmifl bütün büyüklerimize böyle bir olanak sunduklar için sonsuz teflekkürlerimi sunmak istiyorum. Ayn zamanda Deliktafl Köyü muhtarl na ve siz de erli köylü dostlar m za. Bugün 30 A ustos bugünün ayr - ca da büyük de eri var. Bugün biz ulusal ba ms zl m z ba ms zl k mücadelemizin son taaruzu, son ata- n bafllatt m z gün. Bugün bizim Zafer Bayram m z. K sa bir al nt yla konuflmam bafllatmak istiyorum. fiair Naz m Kuvay Milliye fliirinin bir parças. Da larda tek tek atefller yan yordu. Ve y ld zlar öyle fl lt l, öyle berrakt lar ki flayak kalpakl adam nas l ve ne zaman gelece ini bilmeden güzel rahat günlere inan yordu ve gülen b y klar yla duruyordu ki mavzerinin yan nda birdenbire befl ad m sa nda onu gördü. Paflalar onun arkas ndayd lar. O, saat sordu. Paflalar: üç dediler. Sar fl n bir kurda benziyordu. Ve mavi gözleri çakmak çakmakt. Yürüdü uçurumun bafl na kadar, E ildi, durdu. B raksalar nce, uzun bacaklar üstünde yaylanarak Ve karanl kta akan bir y ld z gibi kayarak Kocatepe den Afyon Ovas na atlayacakt. 30 A ustos saat 3 ve saat 5.5 da büyük taarruza geçildi ve bugün bizim sahip oldu umuz ulusal de erlerimiz, bugün özgürlü ü yafl yorsak o mücadelenin bafllad an n sayesindedir. 57

Ben fliiri seviyorum Türk Köylüsünden bahsetti köylü milletin efendisidir dedi. Naz m da Türk köylüsünü flöyle ifade ediyor. Topraktan ö renip kitaps z bilendir Hoca Nasreddin gibi a layan Bayburtlu Zihni gibi gülendir. Ferhad d r Kerem dir, ve Kelo lan d r Yol görünür onun garip serine, Analar, babalar umudu keser. Kahbe felek ona eder oyunu. Çarflambay sel al r, Bir yar sever El al r, Kanad k r l r Çöllerde kal r, Ölmeden mezara koyarlar onu. O, Yunusu biçaredir, Bafltan aya a yaredir. A u içer su yerine. Fakat bir kere bir derd anlayan düflmesin önlerine Ve bir kere vakteriflip: Gayr k, yeter!.. Demesinler. Ve bir kere dediler mi: srafil surunu urur Mahlukat yerinden durur Topra n nabz bafllar Onun nab zlar nda atma a. Ne kendi nefsini korur Ne düflman kay r r, Da lar y rt p ay r r, Kayalar kesip yol eyler ab hayat ak tma a Burada Türk köylüsü tarif ediliyor. Türk köylüsü böyle yüceyken Türk tar m böyle yüce insan n elinde e rilirken, ifllenirken iktidarda bizi yönetenler bizi nereye götürüyorlar, bunlara de inmek istiyorum. Ülkemiz bir tar m ülkesi, bunu derken gururla övünerek söylüyorum. Sahip olduklar alanlara bak n, mesela Avrupa Birli i dedi imiz birli in toplam tar m alan n n üçte biri veya üçbuçukta biri Türkiye nin kendi topraklar nda var. Türkiye Avrupa Birli ine girdi i takdirde AB üçte, dörtte biri Türkiye topraklar üzerinde olacak. Böyle ifltah kabartan bir ülkemiz var. S k nt lar m z yok mu bu sektörde, var. Bir kez yap sal problemlerimiz var, bunu sizler de yafl yorsunuz, biliyorsunuz. Arazilerimiz küçük ve parçal. Üç dönüm burada, dört dönüm orada. Türkiye ortalamas çiftçi bafl na 59 dönüm ve dört parça. Kimisinin 10 parça, kimisi iki parça ama ortalama parça dört. Böyle bir yap da verimlilik ile ilgili sorunlar m z var. Birim alandan elde etti imiz ürün. Parasal olarak de erlendirirseniz girdileriniz ve ç kt lar - n z aras ndaki orand r bu bir sorun. Sulama ile ilgili sorunlar m z var. Bilmiyorum, ben sizin köyünüze ilk kez geliyorum, köyünüzde sulama ilgili sorununuz var m yok mu? Gelirken su tankerleri gördüm, san r m tafl ma suyla bir fleyler yapmaya çal fl yorsunuz. Güzel fleyler yap lm fl köyünüzde onu gördüm. fiu geldi imiz yol zmir in birçok yerinde yoktur. Ama k rsal m zda ciddi sorunlar var. Yollar yla, kanalizasyonuyla, kaliteli içme suyuyla,elektri i ile ulafl m ile, e itimi, sa l yla k rsalda çok ciddi sorunlar var. Doktor u ramayan köyler var. Ziraat mühendisi u ramayan köyler var. Ziraat mühendisi konusunu daha sonra açaca m bu önemli. Kurumsal yap lanmayla ilgili sorun var. Bu sizin köyünüzün içinde olmayan bir fley ama kurumsal, tar - m destekleyen tar mla do rudan ilgili olan bir tak m kamu istisadi teflekkülü dedi imiz teflekkülleri, fabrikalar, iflletmeleri tek tek sat yoruz, özellefltiriyoruz, elden ç kar yoruz. Neymifl devlet küçülmeli, veya Avrupa bunu istiyormufl. Bunlar satal m ki, devletin s rt nda yük devlet bunlarla da u raflmas n, devlet sosyal devlet niteli ini yitirsin devlet yöneten de il, denetleyen bir kurum 58

haline gelsin. Baflkalar yönetsin, devlet de onlar denetlesin. Tar m bundan en fazla nasibini alan sektör. Sahip oldu umuz Et Bal k Kurumu sat ld. Sizlerin sahip oldu u Zirai Donat m Kurumu sat ld. Yem sanayi sat ld. Tekel sat l yor. Sizlere girdi sa layan iflletmeler sat l yor. Geriye aç kças pek bir fley de kalmad. Toprak Mahsulleri Ofisi iyice daralt ld, ajanslar kapat ld. Tar m bakanl y llard r eleman alm yor. Böyle bir daralma içinde devlet. Bundan da siz s k nt çekiyorsunuz. Sulamayla ilgili, Türkiye de sulanabilir tar m iflletmeleri toplam n yüzde 43 ü. Sulanabilir tar m alan ise toplam alan n yüzde 19 u. Türkiye de DS ve su uzmanlar n n jeofizik mühendislerinin ortaya koydu u rakam, istense bu alan yüzde 19 dan yüzde 38-40 a ç kart labilir. Yani iki kat na ç kart labilir. Sulama yat r m yaparsa bu devlet size de sizin komflu köyünüze de su getirilebilir. Sulama yat r m maalesef yap lm yor. fiu GAP dedi imiz, Güneydo u Anadolu Projesi bizi sürekli meflgul eden bir proje. Önce tar msal sulama ve elektrik üretimi amaçl planlanm fl bir projeydi. Daha sonras nda bölgesel kalk nma projesine dönüfltürüldü. fiu anda elektrik enerji üretimi aç s ndan projenin yüzde 90-95 i tamamland ama tar msal sulama anlam nda ancak yüzde 14 ü tamamlanm fl durumda. Yani daha yüzde 85 li bir k sm duruyor. Bu devlet sulamaya yat r m yapm yor. Sorunlar m z çok, zaman n elverdi i sürece de inece im. Tar m ülkesiyiz dedik, mesela f nd kta dünya birincisiyiz, f nd k üreticisinin s k nt lar n görüyoruz, sokaklara döküldüler, trafi i kapatt lar mücadele ediyorlar. F nd k üretiminde dünya birincisiyiz, dünya üretiminin yüzde 70 ini yap yoruz, dünya bizim elimizde istedi imiz gibi çekip çevirecekken f nd k üreticisi periflan. Kuru incirde dünya birincisiyiz. Dünyan n yüzde 80 inini Türkiye üretiyor. Kuru kay s da dünya birincisiyiz. Kuru üzümde dünyada söz sahibi ülkeler içindeyiz. Bizim üretimimiz 250 bin ton civar nda, komflumuz Yunanistan n 40 bin ton. Ya l tohumlar üretimimiz çok düflük yetersiz s k nt lar m z var. Hatta Türkiye ya tüketiminin yar s n d - flar dan ithalatla al yor. Tah l en ciddi sorunlu ürünlerimizden bir tanesi. Zararl mücadelesinde devlet elini aya n çekti. Özellikle k raç alanlar, ç Anadolu nun baflka hiçbirfley yetiflmedi i sulaman n olmad Allah ne verdiyse öyle yetiflen bir tah l üretimimiz var. Tar m ürünleri içinde fleker pancar verimlilik, kalite, fleker oran, kalitesi anlam nda dünyan n bir numaral ülkesi durumundayken fleker pancar üreticisi kan a l yor. fieker pancar n n rakibi olabilecek m s rdan yani niflastas ndan elde edilen fleker kotas bu ülkede artt r l yor, fleker fabrikalar sat l - yor. Bir ürünü daha ülkemizin talan ediliyor. Biliyorsunuz baflbakan m z iktidara geldikten k sa bir süre sonra Amerikan Baflkan Bush ile görüflmeye gidiyor. Bu görüflme gündeminde de iflik konular vard. Görüflme maddelerden biri de Cargill idi. Biliyorsunuz siz, ne ifle yarar, nedir? lac, gübresi, tohumuyla çok uluslu bir flirkettir. Baflbakan m z n Bush ile bu konuda ne görüflebilir ki. Bir tek nedeni var Türkiye de m s rdan niflasta fabrikas kuruyordu. Türkiye de kota vard, yüzde 3 gibi. Calgill nin iste i kotan n kald r lmas. Baflbakan m z yurda döndü, aradan bir süre geçti, meclisin ilk toplant - s nda niflasta bazl fleker kotas yüzde 10 a ç kart ld, yüzde 5 de bakanlar kuruluna yetki verildi. Yüzde 3 olan kota yüzde 15 e ç kt. Neden çünkü, Calgill nin fabrikas vard. Neden çünkü Calgill m s r ithal edecekti. Hangi m s r, Amerikan çiftçisinin m s r n. Bundan fleker pancar üreticisi s k nt çekti. Yafl sebze ve meyve bizim iddial ürünlerimiz. Ciddi bir kalite sorunumuz var. Bilinçsiz ilaç tüketimine ba l sorunlar var. Tütün üreticisi; büyük bölümü k raçta, elinde avucunda bir tek tütünü vard o da gitti. Tekel sat ld, virjinya tütünü sulak alanlarda, sertifikal ancak boyunduruk alt na girmifl rgat gibi çal flan insanlar n üretebildikleri belli yerlerde üretilebiliyor. Zeytinde sömürülüyoruz. Gerçi bütün ürünlerde sömürülüyoruz ama zeytinde bir baflka sömürülüyoruz. Bugün ham zeytinya n dökme olarak yurtd fl na sat yoruz. talya, spanya al p onu bir güzel iflliyor, ambalajl yor siz bir kazan yorsan z, asl nda bir de kazanam yorsunuz ya, sizin on misliniz sizin üzerinizden kazan yor. fiu anda birileri geldiler zeytin dostuyuz dediler Ege hracatç Birli inde Zeytin hracatç lar n n önündeki dökme zeytin kotas n n kald r lmas n ve rahatça dökme zeytinimizi talya ya satmak için bask kuruyorlar. O birilerini kimler oldu- unu sizler daha iyi bilirsiniz. Çay; Avrupa Birli inde çay üreti- 59

mi yoktur. Bir tek Türkiye de vard r. Ama AB üyesi ülkeler Seylan dan, Uzak Do udan al p kendi içlerinde eksport yap yorlar. Kalitesi bence düflük ama önemli bir ürün. Geldik pamu a. Tar m bir kere bir kenara koyal m, sanayi sektörünün en önemli alt sektörü tekstildir. Tekstilin de en önemli hammaddesi vard r pamuk. Sanayi sektörümüzün ayakta durabilmesi için ülke ekonomisi için stratejik bir üründür. Son iki üç y lda pamuk alanlar neredeyse yar yar ya azald. Amerikan üreticisi pamu u kendine fazla geliyor, ihraç etmek istiyor. Pamukta çok ciddi kösteklerle, borsa oyunlar yla Türkiye ye pamu unu sokuyor. Yunan AB den ald destekle pamu unu Türkiye ye sokuyor. thalat kendi üretimimize tercih ediyoruz. Bu bölgenin pamu u dünyan n en iyi pamu udur. Kalite anlam nda, lif uzunlu u anlam nda, dünyan n en iyi pamu u bu bölgede Bak rçay havzas nda yetifliyor. Bir tar m ülkesiyiz hangi üründe s k nt yaflam yoruz ki. Tar m ülkesinde tar m sektörü çöküyor. Hayvanc l k için de bir iki fley söyleyeyim. Et Bal k Kurumunu satt k. Hayvanc l k sektörünü biz zaten çoktan gözden ç karm flt k. Avrupan n zaten et ve süt üretimi fazla, Türkiye de çok ciddi bir Pazar. Özellikle süt üretimi anlam nda sorunlar m z var. S r karkas a rl nda s k nt lar - m z var. 2004 den 2005 y l na geçiflte bitkisel ürün fiyatlar nda yüzde 40-80 e varan azalma var. Diyelim ki ayn fiyat girdilere bak yoruz gübre, ilaç, mazot, makineniz var. Bu girdilerde yüzde 60-70 lere varan fiyat art fllar var. Siz 2004 y l nda her yönüyle refah içinde yaflayan bir insan olsayd - n z 2005 y l nda refah n zdan biraz fedakarl k ettiniz. 2004 de ne haldeydiniz, onun üzerine fiyatlar düfltü girdi maliyetleri yükseldi flimdi kim bilir ne haldesiniz. Tar m kanunu diye bir kanun ç kt. Bu kanun amac, tar m sektörünün ve k rsal alan n kalk nma plan ve stratejileri do rultusunda gelifltirilmesi ve desteklenmesi için gerekli politikalar n tespit edilip düzenlemelerin yap lmas. Bu kanunun içine bakt n zda bu kanun olmasa da her fley ayn devam ediyor. Bu kanun ç kt da sizin hayat n zda ne de iflti, hiçbir fley. Bu kanun diyor ki; tar ma verilen destekleme gayri safi milli has la yani bu ülkenin yaratt de erin en az biri kadar tar ma destek verece- im diyordu. Türkiye flu anda ona yak n destek veriyor. Kanunla verilecek destek kat ve kat artacak de il. 2000 y l nda verilen destek 6.5 milyar dolar iken bugün 2,5 milyar dolara düfltü. OECD yani Ekonomik flbirli i ve Kalk nma Teflkilat var. Geliflmifl bat ülkelerinin üyesi oldu u bir örgüt. Türkiye de bunun bir üyesi. Bu teflkilat n ortalamas olarak, bu ülkelerde tar ma verilen destek tar mdan sa lanan de erin % 35 i. Bizde kaç biliyor musunuz? Tar m n yaratt de erin ancak yüzde 4-5 i tar ma destek olarak veriliyor. Bu ülkelerde tar ma aktar lan destek Türkiye nin yedi kat. Biz 2.5 milyar dolar diyoruz, onlar bunun yedi kat 14-15 milyar dolar Türkiye de destek aktar lmas laz m ki, bizim üreticimizin üretti i ürünler, d fl pazarda Avrupal, Amerikal çiftçilerle rekabet edebilsin. Maalesef durum bu. Size verilen destek Avrupal çiftçinin yedide biri kadar. Geçen gün dedi iniz gibi destek mi köstek mi diye bir gazete yazd. Türkiye Cumhuriyeti Anayasas ne diyor dostlar; Tar m, hayvanc l k ve üretim dallar nda çal flanlar n korunmas bafll kl 45. maddesi. Yani sizin korunmas n hükmeden bir madde: Devlet tar m arazileri ile çay r ve meralar n amaç d fl kullan lmas n ve tahribini önlemek tar msal üretim planlamas ilkelerine uygun olarak bitkisel ve hayvansal üretimi artt rmak maksad yla tar m ve hayvanc l kla u raflanlar n iflletme araç ve gereçlerini di er girdilerinin sa lanmas n kolaylaflt r r. Devlet bitkisel ve hayvansal ürünlerin de erlendirilmesi ve gerçek de erlerin üreticinin eline geçmesi için gereken tedbirleri al r. Bu devlete yüklenmifl anayasal bir sorumluluktur. E er bu yasa maddesi yerine getirilmiyorsa ve siz ürününüzün de erini alam yorsan z anayasaya ayk r l k, ihlal vard r. Avrupa Birli i ile ilgili bir iki cümleden sonra sözlerimi bitirmek istiyorum. Avrupa Birli ine üye olduk mu belki tar m m z düzelir, cebimize biraz daha fazla para girer. Böyle bir fley yok. Çünkü AB flu anda müzakereler yap l yor. AB nin kurallar var, yasas var, mevzuat var ve AB nin dedi i bu mevzuat uygulayacaks n. Bundan bir gram taviz vermek. Bunun finansman n nas l sa lars n gel bunu konuflal m. Bunu ne kadar sürede yapars n gel bunu konuflal m. fiu anda yap lan bu. Yoksa Türkiye nin flartlar n dikkate alan durumunu iyilefltirecek müzakere süreci de il flu an. Bu anlamda ciddi bir s k nt ya do ru gidiyoruz. AB in ortak tar m politikas diye bir politikas var. Bu çok iyi iflleyen bir politika, tar m bir yere getirdilerse AB ülkeleri yürüttükleri bu istikrarl ve do ru bir politika sayesinde getirdiler. O politika sayesinde üretim fazlas var. Bu politika sayesinde üreticisine destek veriyor. Bu politikada befl amac var; yüksek tar msal verim sa lamak, tar m üreticisine uygun bir yaflam düzeyi sa lamak, tar m piyasalar na istikrar sa lamak, tar m ürünleri arz nda süreklilik sa lamak, uygun tüketici fiyatlar n da garantilemek. Bir yandan da tüketiciyi koruyor. Avrupa Birli i bu politikay uygularken, Türkiye ye di er yandan diyor ki, MF den ald - n borçlar var, bu ödeme plan na devam et. B rak benim ortak tar m politikam, flu an o seni ba lam yor. Dünya Bankas ndaki ald n kredilerle kamudaki de iflikliklerini yap. Yani devletini küçült sosyal devleti unut, denetleyen bir devlet haline gel. Vatandafl kavram yerine müflteri kavram getir. fiunu da ekliyor, sen Türkiye benim Avrupal çiftçi gibi ayn düzeye gelebilmen için 11.3 milyar dolar tar ma kaynak aktarman gerekir, diyor. Burada bizi çok 60

büyük s k nt bekliyor. AB bizim tar m m z kalk nd rmak bir yana çiftçimizi rgat pozisyonuna düflürecek bir gelecek gösteriyor. fiimdi sizin köyünüze en son ne zaman ziraat mühendisi geldi. Ben Ziraat Mühendisleri Odas n n zmir baflkan y m. Ziraat mühendislerinin sorunlar n n s k nt lar n n en yak n takip eden kiflilerden biriyim. Konuflmam n bafl ndan beri sayd m bütün sorunlar n bafl nda ne geliyor? Bilgi eksikli i. Tar mla ilgili verimlilik art fl istiyorsak, kalite art fl istiyorsak, desteklemelerle ilgili iktidara karfl direncimiz, mücadelemiz olacaksa bilgi sahibi olmam z laz m. Bize bu bilgiyi sa layacak olan tek kurum var Tar m Bakanl d r. Tar m Bakanl il ve ilçe müdürlüklerinde bu bilgileri götürmekle yükümlüdür. Ben zmir in rakamlar n söyleyece im size; zmir nüfusunun yüzde 20 si tar mla u rafl yor. 85 tür bitki üretiyoruz. 13 tür hayvan yetifltiricili i yap yoruz. limizde 665 köy var. Tar msal de er üretim de erinin yüzde 6 s zmir den sa lan yor. Böylesine tar m zenginli i olan bir ilde ziraat mühendisi bafl na nüfus 25 bin. 170 bin dönüme bir ziraat mühendisi düflüyor. 22 köye bir ziraat mühendisi düflüyor. lçe müdürlüklerindeki ziraat mühendisi arkadafllar b rak n size yard m etmeyi do rudan gelir sistemi, çiftçi kay t sistemi, primler vs. bunlarla u raflmaktan bafllar n kafl yacaklar vakitleri yok. Moral diye bir fley yok. Bilgilerini tazeleme, güncelleme, araziyle, tar mla iç içe olmak gibi durumlar da yok. Sizin ihtiyaç duydu unuz bilgi kanallar n n tamam kapal. Bilginiz eksik, bilgi kanallar kapal, tar mda destek sorununuz var bunlardan nas l ç kaca z, daha sonraki konuflmalarda aç klar m. Teflekkürler. Halil Kaynarca Arkadafl m z n konuflmas ndan anl yoruz ki, toprak yoksa ziraat mühendisi yok. Toprak yoksa harita mühendislerinin u raflaca arazi yok, dolay s yla harita mühendisi yok. Tabii toprak yoksa köylü de yok. Oysa ünlü afl m z n söyledi i gibi; topraktan ayr lsam nerede kal - r m, benim sad k yarim kara toprakt r. fiimdi hal böyle olunca eski ve yeni genel baflkanlar m z kanal kanal dolafl p televizyonlarda Türk köylüsünün topra n n yabanc lara pazarlanmas n n do uraca sorunlar halk m za anlatmaya çal fl yor. Bizler yasa ile kurulmufl toplum yarar gözeten yar resmi bir kurulufluz. Do rular halk m za anlatmak bizim görevimiz. fiimdi Türk köylüsünü uygulad klar ekonomi politikayla demin anlatt m f kraya uygun hale getirenler bu kez de köylümüzün yata, yorgan, afl, ifli olan topra yabanc lara pazarlamak istiyorlar. Bu topraklar onbinlerce atam z n kan yla al nm flken. zin vermeyece iz. Yabanc lara sat fla arzedilen topraklar n sonuçlar n n ne olaca konusunda eski genel baflkan - m z Hüseyin Ülkü arkadafl m za söz veriyorum. Hüseyin Ülkü De erli Deliktafl köylüleri, de erli kat l mc lar hepinizi sevgiyle selaml yorum. Azrail köye gelmifl, köy muhtar - n bulmufl, çabuk köylüleri topla köy meydan na demifl. Çocuk da tmaya geldim demifl. Muhtar bekçiyi ça rm fl, al davulu vur, gez kahve kahve çabuk köylü köy meydan na toplans n Azrail bu sefer çocuk da - tacak demifl. Haberi davulu duyan köy meydan na toplanm fl. Bekçi soka n bir köflesinde oturan gariban köylü bir türlü aya a kalkm yor. Bekçi; Duymad n m Azrail çocuk da tacakm fl herkes kofltu sen niye oturuyorsun? Köylü: Benim evdekileri almas n da onun verece i onda kals n. De erli dostlar Türkiye de 24 Ocak kararlar al nd nda TMMOB hepimiz birden Türkiye nin gelece- inin tehlikeye girdi ini anlatmaya çal flm flt k. Ben bir tütün köylüsünün çocu uyum. Mu la Paflap nar köyünden tütün küfesinin içinde yat p büyüdüm ben. Anam n elleri akmayd, ac s n s y rabilmek için zorluk çekerdi. O günleri çok iyi an ms yorum. Bizler yabanc lar ve sabanc lar bir araya gelip sizin gelece inize el koyacaklar dedi imizde siz hafif kuflkuyla bakard n z o günlerde. Çünkü gelenler her fleyleri vereceklerini t pk azrailin çocuk da tmas gibi çok fleyler vaat etmifllerdi, hat rlay n. lk zamanlarda belirli bir gelir düzeyinin artmas n sa lam fllard. Bunun arkas nda gerçekleflecek programdan de erli baflkan n da belirtti i gibi bilgi eksikli i vard sizde. Çünkü medya onlardan yanayd. Size yanl fl bilgileri do ruymufl gibi aktard lar. Bu ülkenin topraklar n n ele geçirme projesinin daha o günlerden bafllad yani 1984 lerde ilk karfl l ks z yabanc lara toprak sat fl yasas Özal döneminde ç km flt. Anayasa iptal etmesine ra men 84 de ç kan bu yasay, yabanc devletlere de toprak sat fl yap lmak üzere tekrar bir yasa ç kar lm flt. fiimdi ben sizlere sormak istiyorum. Üretiminiz para ediyorsa, siz paraya muhtaç de ilseniz bütçeniz aç k vermiyorsa, devlet do ru dürüst bir vergi politikas uyguluyorsa bu ülkenin topraklar n siz köylüler olarak satar m s n z? Bu anayasaya yazm fl 44. maddede, topraks z ve az toprakl köylüye toprak vermektir, diyor. O günlerden bugünlere ad m ad m gelip bakt m zda Türkiye nin topraklar 81 ilde hazine arazileri il il sat l k diye ilanlar ç kt. Bu ilanlar yay nlayan Hazine Genel Müdürlü ü sonuçta bakanl k. Devlet bu topraklar satmal m, yoksa anayasal görevini yap p az toprakl veya topraks z köylülere mi vermeli. Kredileri ödeyemediniz diye ald - n z, kuyruklara girip hapishanelere girdi iniz mal bildirimi yap lmad için 2001 y llar ndan bu yana. Bütün bunlar n bir program oldu unu ve bu program n IMF ve Dünya Bankas giderek yabanc para babalar n n program oldu unu bizler bilmek zorunday z. Bu yasa bu flekilde düzenlenip geliyor. Peki ilk mi bu? 1535 y l nda ilk kapitülasyon bar fl, dost- 61

luk, ticaret anlaflmas Kanuni Sultan Süleyman zaman nda Frans zlara verilmifl. Bunun daha sonra vergisiz ticaret yapma oldu u ortaya ç k yor. 1740 lara kadar 10 ar y ll k vergi ba- fl kl tan nd n 1740 dan sonra tamamen vergi ba fl kl sa land - n, 1838 lere geldi inde ticaret anlaflmas sonucunda art k farkl ülkelere de ayn haklar n iç ve d fl ticaret için vergi indirimlerinin yap ld n 1850 lere gelindi inde Osmanl n n ngilizlere ilk kez borç verin diye K - r m savafl ndan sonra kap lar n çald n ve o günlerden sonra bak yoruz Osmanl mparatorlu u çöküyor. Galata bankerleriyle yap lan bu anlaflmalar n bugünle bir paralellik oldu unu, bugün de Dünya Bankas, MF nin programlar n n bu oldu unu bir anlamda örnek olsun diye söyledim. Gerçekten 1850 lerde Lübnan n 7 kazaya ayr lmas ve bu kazalar n her birinde ifllenen toprak miktar esas al narak üstün olan mezhepten seçilecek mutasarr f taraf ndan tayin olunmufl bir idare memuru atan yor. 1850-60 l y llardan bu yana Orta do uda bu savafllar n bitmemesinin alt nda topra çok olan n üstün olma yönetme mayas n n o tarihlerde at ld n hepimiz biliyoruz. Hat rlay n, Irak savafl nda Kerkük e geldiklerinde önce tapu daireleri ve nüfus daireleri yok edildi. Bugün srail in deste i ile Kerkük te yerler sat n al n p d flar dan farkl nüfuslar getirilerek önümüzdeki günlerde yap lacak olan yoklamalardan sonra kim üstünse o oray idare etsin deniyor. Peki bu bütün civarlardaki tehlike bize yans yacak m? Elbette yans yacak. Ben bu arada flunu söylemek istiyorum. Yine 12 Eylül den sonra arkadafl m z da biraz önce belirtti. Biz özellefltirme politikas gelifltirildi. Özellefltikçe Türkiye güzelleflecekti. Kamu ktisadi Teflebbüslerinin zarar edenleri sat lacakt ve de onlar n paras yla di erlerinin teknolojileri yenilenecekti. Ve Türkiye geliflecekti. Belirli bir zaman geçti, en verimliler sat lmaya baflland nda siz böyle dememifltiniz dendi inde adam enayi mi, zarar eden K T i sat n al r m? Elbette kar edeni sat yoruz, demediler mi? Bütün siyasal iktidarlar n gelifli aç s dan söylemek istiyorum. Sonuçta K T ler böyle sat l rken flimdi de günümüzde flu tart fl l yor de erli arkadafllar. Yabanc gelmifl, sahilde bir tane villa alm fl, kente gelmifl, bir tane daire alm fl ne olacak deniliyor. 1934 den 1984 e kadar o yabanc karfl l kl l k ilkesiyle köy s n rlar d fl nda bir mülk edinebiliyordu. Neden bu yasalar de iflti? Neden do rudan yat - r mc lar yasas geldi. Bunlar iyi anlamaz, birbirleriyle birlefltirmezsek yar n sizin topraklar n z n elinizden nas l al naca konusunda eksik bilgileriniz olabilir. De erli dostlar ayn kararlar n içinde, Türkiye ye giren ç kan sermayenin serbest b rak lmas söz konusu oldu. Adam n cebinde bir dolar var, bu yüzden tutuklan p karakola gidiyor. Art k bundan sonra karakollara gitmeyecek denmedi mi? 1980 den bu yana dünyan n her yerinde ayn politika uygulan yor. Para serbest b rak l yor. Nedeni, kara paran n ülkeler aras nda çok serbest dolaflabilmesi için. O dönemlerde hat rlarsan z s rdafl hesap diye bir kavram ortaya ç km flt. Bu hesap, o ülkede IMF den, Dünya Bankas ndan al nan paralar n ödenebilmesi için hazine arazileri sat l r iken sat n alacak kiflinin s rdafl hesab na bakmayacaks n. Para eroinden, kad n ticaretinden, rüflvetten gelmifl olabilir. O para devletin kasas nda aklanacak, akland gün IMF ve Dünya Bankas ndan al nan krediler ödenek. Türkiye nin topraklar n n sat fl n n nedeni o gün bu gündür borçlar m - z n faizlerinin ve ana paralar n n ödenmesi içindir. Biz bunlar yorum olarak vermiyoruz, bir örnek vermek istiyorum. Maliye Bakanl Hesap Uzmanlar Kurulu 1991 de sadece iki daire ve bir dükkan bulunan Topal hat rlay n kumarhaneler kral - 1996 y l nda bin gayrimenkule sahip oldu u ortaya ç k yor. Topal kumarhanelerinde borçland rd kiflilerin kendisi özel bir emlak bürosu aç yor yak nlar n n arsas n, tarlas - n, apartman n satacaks n kumarhane çal flanlar arac l ile sonra kendisi devral yor. Bu sadece Topal taraf ndan m yap l yor, Engin Civan Emlak Bankas Genel Müdürü iken bankay milyarlarca lira borca sokacak biçimde emlak al fl veriflinde rüflvet al yor. Daha sonra ispat edilemeyen rüflvet al m yüzünden aya- ndan vuruldu unu hepimiz hat rl yoruz. Bu vurgunu yapan kifli önce hapse girip, sonra Türkiye den kaçabiliyorsa, bu kaç fla san yorum birileri müsaade ediyor. flte Emlak Bankas böyle zarara sokuluyor. Türkiye 100 milyar dolar n üzerinde zarara sokuluyor, bütün fatura siz köylülere ç kar l yor. Neden aç k, sizin tarlalar n z n de eri düflecek, siz üretimden at lacaks n z, birileri gelip tarlalar n z çok ucuz fiyata sat n alacak. Bir k sm n z da bu tarlalarda iflçi olarak çal flt racak. Bu program 62

göremedi imiz sürece ve TBMM de söz sahibi olmad n z sürece, bu sorunlar n çözümünün mümkün olmad n söylemek istiyorum. Ziraat Odalar baflkanlar Manisa da üç bin dönüm, on bin dönüm verimsiz arazilerin el de ifltirdi ini söylüyor. fiimdi yeni yasam za bakt - m z zaman köylerde tar m arazilerinin yabanc lar taraf ndan al namad söyleniyor. Halbuki HKMO olarak biz söylüyoruz, do rudan yabanc lar yasas na göre kurulacak herhangi bir flirket Türkiye nin her yerinde bir Türk vatandafl kadar tafl nmaz edinme hakk na sahiptir. Bu gerçek ortada iken, bize flu söyleniyor. Tapu kay tlar nda 15 bin kadar yabanc ya flu kadar yer sat lm fl. Bunlar resmi olarak yabanc gerçek kiflilere sat lan arazilerin istatistik de eri. Do rudan yabanc lar yat - r mlar yasas na göre sat lanlar ise istatistikleri yok. Son günlerde biliyorsunuz bütün k y lar m z sat l a ç kar ld. 21 Temmuz da da bir yönetmelik yay nland. Bu yönetmeli i sizlere okuyorum. Kültür ve Turizm bakanl ndan Kamu Tafl nmazlar n Turizm Yat r mlar na Tahsisi Hakk nda Yönetmelik. Bu yönetmeli e dikkatle bakt n zda bir yer turizm gelifltirme ve koruma bölgesi olarak ilan edildi mi oradaki topraklar n tümünü devlet kamulaflt rma yetkisine sahip sizin elinizden al p 49-99 y ll - na yabanc lara turizm tesisi ad alt nda golf sahalar olarak tahsis etme yetkisine sahip. Bugün sizin suyunuz yok ama buraya golf sahas yap - l rsa su kesinlikle gelecek. Geçmiflte toprak reformu için kamulaflt rma yap lmas, toprak a as n n elindeki üretim yapaca n n fazlas n n al nmas söz konusu oldu unda biz o kamulaflt rmay topraks z veya az toprakl köylüye toprak verilsin diye savundu umuzda bize ne deniyordu mülkiyet düflman deniyordu. Bak - n z odam z 1978 de Toprak Reformu Kongresi yapm fl. Demekki bütün bunlar bir program n parças. Turizm alan ilan edildi i zaman köylümüz san yor ki, orada bir turizm iflletmesi açar m oradan gelir elde ederim. Tam tersine o topraklar de eri düflmüfl halde kamulaflt r l p, yabanc lara do rudan tahsis edilebilecek. Onbinlerce dönüm bir yabanc kifli veya flirkete verilebilecek. Hiçbir kayd olmadan verilecek. Bunun için yönetmelikler ç k yor. Maliye Bakan m z diyor ki, spanya gibi makette yer sataca z. TOK baflkan da diyor ki, Türkiye de al m gücü yetmedi biz yapt m z binalar yabanc lara da sataca z. Ama ayn TOK baflkan flunu da ifade ediyor. Bu kentlerde bu yat r mlar artt kça trafik sorunlar da oluyor, bu sorunlar için Karayollar ile birlikte çözece iz, deniyor. fiimdi Körfez sermayesi Türkiye ye ak p arazi gelifltirme flirketleriyle arazileri sat n al rken sonuçta onlar ticari alanlar kullan rken rezidanslar, villalar yaparken onlar n al m sat m nda karlar ceplerine akarken s ra karayollar n n yap m na gelince yol yap m bedellerini Türkiye Cumhuriyeti vatandafllar, yani sizler ödemek zorundas n z. Biz o yükü de yüklenecek hale sokuluyoruz. Bu soygun ortada biz bunlar dile getirelim istedik. Karfl l kl konuflmak üzere sözü b rak yorum. Sabri Gören Deliktafl Köylüsü Türkiye nin çiftçileri ziraat odalar na güvenerek bir fleyler yap yor. Ne yaz k ki ziraat odalar çiftçileri sömürüyor. Adam n paras yok, diyor ki senin 40 dönüm tarlan var 50 milyon vereceksin yoksa senin ifllerini yapmay z. Ziraat odas ndaki kifliler, çiftçiler. Taban n sesine kulak verilmedikten sonra sizin söylediklerinizi aflamay z. lçe tar m diyor ki bu paralar size yani köylüler birli ine geçiyor. Bu paralar n köylüler birli ine gitti ine inanm yorum. Bu konuda bizleri bilgilendirirseniz çok sevinirim. Deliktafl köylüsü Köyümüze hofl geldiniz. Bizi çiftçi olarak bitirdiler, flimdi de kan m - z emmeye çal fl yorlar. Ne zamana kadar, çok az bir zaman kald diyebilece im. yi günler gelecekte diyorum. Pamu umuza para vermezler, tütünümüzü ektirmezler biz ne yiyece iz, ne içece iz. Milletvekilleri seçimlerde bir kere geliyorlar bir daha u ram yorlar. Biz çiftçi olarak bitmifl durumday z. Ne yapaca m z bilemiyoruz. Ama sand kta biz onlara soraca z. Çiftçinin gözünü toprak doyursun, çiftçiyi biz mi doyuraca- z diyen hükümete bizim sitemimiz çok büyük. Biz sand bekliyoruz. Teflekkür ediyorum geldi iniz için, iyi günler diliyorum. 63

Deliktafl Köylüsü Say n hemflirelerimiz hofl geldiniz. Bizi Avrupal lar n alaca filan yok. Bize destek olacakm fl köstekten baflkas yok. Bizi kurtaracak olan, bize yak n olan bir iktidar getirebilirsek ne mutlu bize. Baflka bir fley söyleyece im yok. Nurettin Biçer TÜ JFM Ö rencisi Ülkemizde tar m n önemini çok iyi biliyoruz. Hocam istatistiksel olarak bizi bilgilendirdi. Ülkemizdeki parsellerin çok fazla bölünmüfl olmas gibi. Tar m bu kadar önemliyken, tar m n de erini bizim bu kadar bilmemize ra men Avrupa da üçüncü kuflak arazi toplulaflt r lmas yap lm fl ülkemizde dev projeler hariç böyle bir toplulaflt rma yap lmam fl. Bu projenin, sorumlulu un alacak yetkili bir merci nedir, neler yapabiliriz? Mehmet Ero lu Emekli Ö retim Üyesi, Deliktafl Köyü Herkesi sevgiyle selaml yorum.bir tak m elefltiriler yapt n z, bunun çözüm yollar n da bir alternatif olarak koyarsan z memnun olaca m. Avrupa daki tar m yak ndan inceleyen biri olarak ben gözlemlerimi anlataca m. 36 y ld r Almanya day m, deste in yüzde 14 den afla oldu unu hiçbir zaman görmedim. Bir çiftçi traktör alaca zaman fabrika fiyat ile al yor. KDV dahi ödemiyor. Devlet kendi arazisini, çiftçilere çok cüzi bir oranla kiral - yor. Bilgilendirme ve bilgi eksikli i bizim Türk köylüsünde. Y llard r köylünün s rt nda boza pifliren tüm partilerin suçudur. Bu partilerin Türk halk na, köylüsüne yapt en büyük ihanettir. Sayg de er konuflmac, sand kta soraca dedi. Dikkat edin, onlara soraca z diyoruz ama onlar bize soruyor. Çok rica ediyorum, küçük hesaplar peflinde koflarak iki kilo flekere, bir çuval kömüre veya yalan dolana inanmadan sosyal demokrasinin oldu u bir yerde, sorunun yumruk olaca bir yerde, bir partide birleflelim diye bir öneride bulunuyorum. Sayg lar sunuyorum. Niyazi Çetin Deliktafl Köylüsü Alternatifler konusunda birfley köylemek istiyorum. Örgütsüz toplumun hiçbir fley yapamayaca na inan yorum. En az ndan tar m sendikas konusunda odalar m z n da yard mc olmas n istiyorum. Halil Kaynarca Konuflmam n bafl nda bir yazar - m zdan al nt yapm flt m. Bu yazar - m z baflbakana oy vermifl olmal ki, Ne olur baflkabakan m, size oylar - m zla destek olduk, flu Amik ovas köylülerine yard m edin halleri periflan. Sonra tepetaklak gidersiniz diye bir söylemle yaz s n bitiyordu. Bu yazar n say n baflbakan destekleyip desteklemedi i bizim sorunumuz de il. Bir de erli dostumuz da örgütlü olmaktan geçti ini söyledi, do rudur. Hep sand ktan oylar m z al p bir fley yapm yorlar. Ama en sonunda demokratik sistem içersinde bizim yan m zda kararlar alacak insanlar seçmek de bizim elimizde. Elbetteki kendi oylar m z nas l verece imizi yine kendimiz bilece iz. Ama bizim buraya bir gelifl nedenimiz var. Kendimizi sizlerle sohbet etmeye, tart flmaya mecbur hissettik, onun için buraday z. Bu ç kmaz soka nas l ç kar hale getirece iz. Geliflimiz, sizleri de rahats z ediflimiz de bundand r. Hocalar m z sizlerin sorular n yan tlamadan önce Vecihi hocama söz vermek istiyorum. Vecihi Timuro lu Sevgili köylü kardefllerim, aziz dostlar m. Elbette benimle birlikte bu köyde konuk olan yoldafllar m. Ben bugüne 30 A ustos ufkundan bakmak istiyorum. Özellikle Deliktafl köylü kardefllerime 30 A ustos ufkundan bakmak istiyorum. De erli köylü kardefllerim, ben de bir köylüyüm. Ama köyden ç k p sözüm ona size ak l veren bir ayd n oldum. Hiçbir zaman bu akl ben size veremedim verdi im akl da siz iyi kullanamad n z. Bu da bir gerçek. Tarihçiler derler ki, bir olay tarihte iki defa olur. Ama ikincisi trajiktir. Yani çok ac d r. 19 May s 1919 da Mustafa Kemal Samsun a ç kt zaman, Antep, Urfa, çel, Çukurova da ngilizler vard. zmir e de Yunanl - lar ç km flt. Bütün Ege illerini ve ilçelerini iflgal ediyorlard. O tarih yeniden olufluyor. kinci kez oluyor, bu kez silahla de il daha ac oluyor. Neden? Silah n fark nda oluruz, namlu beynimize dayand zaman onu anlar z. Kurflun gö sümüze 64

de di i zaman serilir yere yatar z, kan m z akar, can m z bize sahip ç - kar. Bugün öyle de il. Bugün adam kurflunla, topla tüfekle, süngüsüyle gelmiyor. Tarih ikinci defa bu kez çok ac bir flekilde geliyor. fieriat diye geliyor, sanki insanlar dinsizmifl de yeniden din geliyor. Ben size bir hikaye anlataca m. Benim aziz dostum, y llar n dostu Hüseyin bey, size tarihten bahsetti. Ben Osmanl nin mühime defterlerini inceledim bir zamanlar. Sadece bir olay anlataca m. 1858 y l nda Arazi Kanunnameyi Hümayunu ç - k yor. Bu topra n özel mülkleflmesi anlam na geliyor. O güne kadar ülke padiflah n idi. Baflka kimsenin bir kar fl topra yoktu. Padiflah kime ifllettirirse ona verir, sipahiler, a alar. Köylüler de bu iflleyenlerin kölesi, kulu olurdu. Mustafa Kemal köylü efendimizdir derken köylüyü toprak sahibi etmek mülkü vatan etmek istedi. Ben o mühime defterlerine inceledi im zaman bu 1858 yasas nda ilk defa zmir de Hollandal lar n toprak ald n, burada çiftlik kurduklar n gördüm. Demekki Ege vatan n kalbidir. Kalbi burada omurgas nerede? Kars, Erzurum da, kalbinden girip oradan ç kt lar. Kars, Erzurum, Ardahan da Ruslara teslim ettiler. Bütün bu belalardan Mustafa Kemal ç kard. Bugün fleriatç lar diyor ki, Mustafa Kemal dinsiz, komünist. Mustafa Kemal dinsizse ben de dinsiz, ben de komünistim. Vatan kurtaran adam, vatan mezata ç karan adamla k yaslan rsa o ülkede vatan, millet duygusu ölmüfltür. O mühime defterlerinden birinde bak n ben ne okudum. zmir deki Hollanda flirketi Adana da da toprak al yor. O s rada bir Adanal Portekiz e gitmifl, herhalde gemici filan olsa gerek, patl can getirmifl, burada ekelim demifl. O Hollanda flirketi bir müftüyü sat n alm fl. Müftü il genel meclisinde ne demifl biliyor musunuz? Bir halk n bilinçsiz olmas n n ac s n o mühime defterinde kendim yaflar gibi yaflad m. Beyler burada patl can ekilemez, bu ne menem fleyse bölmüfl patl can, içindeki küçük tohumlar var ya, bunlar y lan ve akrep yapar Hiçbir Adanal da ç k p dememifl ki, bu bitki yeni geldi bize, bugüne kadar y lan da akrep de var ve bizi sokuyor. O zaman bu yoktu nereden oldu, dememifl. Bu bir halk n toplumsal bilincinin olmamas d fl nda bilimsel bilgiye sahip olmamas n n da nedenidir. Din bir vicdan iflidir o sizi yönetmeye bafll yorsa yand k demektir. Mustafa Kemal 30 A ustos un ufkundan bu cehaleti kald rmak istedi. Köylüyü toprak sahibi yapmak istedi. Toprak a alar geldi smet Paflan n ç kard toprak yasas n yok ettiler. Ege nin toprak a alar yapt bunlar. Ege nin köylüleri bazen uyand lar, bazen uyudular. Lütfen bir daha uyumay n. Mustafa Kemal e sahip olun. 30 A ustos un bayra n sürekli yükseltin. Hepinize teflekkür ediyorum. Emekli Ö retmen Say n hocam Naz m dan bafllad ben de Naz m dan bir fliirle bafllamak istiyorum. Yaflamak bir a aç gibi tek ve hür, Ve bir orman gibi kardeflçesine, Bu hasret bizim Kapans n el kap lar, Bir daha aç lmas n Yok edin insan n insana kullu unu Bu davet bizim Diyen Naz m Hikmet dostlar hofl geldiniz. Böyle gelmifl, böyle gitmez diyen Aziz Nesin dostlar hofl geldiniz. Hasretinden prangalar eskittim, aç kald m susuz kald m, terk etmedi sevdam beni diyen Ahmet Arif dostlar hofl geldiniz. Ademden mi kald, Nuhtan m geldi, kolun nereden ald n bu zinciri diyen Afl k Mahsuni dostlar hofl geldiniz. Hepsi bir fleyler söylemifller bize. En güzelini de 30 A ustos günü Mustafa Kemal söylemifl. Alevinin ölümü cevaz, kar s helaldir diyen Osmanl padiflah ve fleyhülislam n tarihin çöp sepetine atan Mustafa Kemal söylemifl. Zalimin zulmün yan nda yer alan, Kahramanmarafl, Çorum da ve en son da Sivas ta ayd nlar m z katleden eli kanl kiflilere bu köyden 400 oy ç km fl. Beni gerçekten çok üzdü. Biraz önce arkadafl m söyledi, bir daha onlar ç kmaz. Hepinizi sayg ve sevgiyle selaml yorum. Murat Naro lu DEÜ Bilgisayar Müh.,ö renci Biliyorsunuz iflçi sendikalar kapitalizmi y kmak için vard r. Bu sendikalar n üst düzey temsilcileri de vard r. Bunlar da iflçinin ç kar na çal fl rlar. Böyle bir kifli var ve bir gün bu kiflinin annesi ona ziyarete gelecek. Annesi geldi inde havaalan na araba gönderiyor. Annesi, flçi yeme- e yemek bulam yor, sen havaalan - na araba gönderiyorsun, Anne bizim iflçiye yard m etmemiz için rahat etmemiz gerekiyor Tamam o lum sevindim, rahat n yerinde. Eve geliyorlar, iflte bu da kald m ev. Ev gayet lüks. Senin evin iflçinin evinin yan nda çok lüks diyor, annesi bu kez. Anne biz daha yararl ifl yapabilmemiz için bu tip sa l kl ortamlarda kalmam z gerekiyor. Bu kez yemek yerlerken ayn fley, sofrada her fley var. Anne yine ayn fleyi söylemifl ald cevap da ayn. Annesi bu kez Aman o lum dikkat et de bu sömürü düzeni y k lmas n demifl. Bu gün var olan iflçi sendikalar içinde baz lar da böyle yozlaflm fl durumdalar. Ben Türkiye de parlamento ile bir fley yap lamayaca na inananlardan m. Parlamento faflizmin maskesidir diye bir söz vard r bu bizim için de geçerlidir. Ben inan yorum ki, ifl- 65