TMMOB AFET SEMPOZYUMU 323 AFET DURUM İYİLEŞTİRME PLÂNLAMASINDA GÖNÜLLÜ KAYNAKLARIN YÖNETİMİ Hikmet İskender 1, Nihan Erdoğan 2 SUMMARY The services provided by the voluntary resources have great importance at disaster recovery phase. Because of this reason, it is necessary to plan how to benefit from the voluntary resources at recovery works before the incident, which has the potential to turn into a disaster. This planning work at the crossing point of disaster management and human resources management disciplines is at the same time a resource management issue. This study at which the role of voluntary resources have researched by literature review explains how to include the voluntary resources into the planning work, the place of voluntary resources at disaster management, especially at recovery phase in Turkey and at Incident Command System. The importance of including voluntary resources into the national level human resources planning is discussed. ÖZET Afetlerde iyileştirme aşamasında gönüllü kaynakların verdiği hizmetler büyük önem taşır. Bu nedenle afet durum iyileştirme çalışmalarında gönüllü kaynaklardan nasıl yararlanılacağı afete dönüşme potansiyeli taşıyan olay öncesinde planlanmalıdır. Afet yönetimi ve insan kaynakları yönetimi disiplinlerinin kesişme noktasındaki bu planlama çalışmaları aynı zamanda bir kaynak yönetimidir. Yazın taraması ile gönüllü kaynakların rolü araştırılan bu çalışmada afet iyileştirme safhasında gönüllü kaynakların planlama çalışmalarının içine nasıl dahil edilmeleri gerektiği, gönüllü kaynakların Türkiye deki afet yönetimi ve özelde iyileştirme safhasındaki durumu ile olay komuta sistemi içindeki yeri açıklanmaktadır. Gönüllü kaynakların ulusal düzeyde yapılacak insan kaynakları planlamasına dahil edilmelerinin önemi tartışılmaktadır. GİRİŞ Afetlerde müdahaleden hemen sonra iyileştirme safhası yer alır [1]. İyileştirme safhası afet döngüsünün dört ana safhasından biri olup, afetin ilk olumsuz etkilerinin ortadan kalması ile hayatın normale dönmeye başladığı safhadır. Bu safha çoğu zaman müdahale süreci ile iç içe devam eder, arada kesin çizgiler bulunmayabilir. İyileştirme aşamasında amaç afetten zarar gören toplumun en kısa zamanda tekrar normale dönmesini sağlamaktır [2]. Bu amaç çerçevesinde yapılan çalışmalar ise durum 1 Dr. İTÜ, Afet Yönetim Merkezi Müdür Yardımcısı, Maslak-İstanbul 2 İTÜ, Afet Yönetimi Yüksek Lisans Programı, Maslak-İstanbul
324 TMMOB AFET SEMPOZYUMU iyileştirme çalışmaları kapsamına girer. Durum iyileştirme, afetin kısa ve uzun süreli etkilerinin en aza indirilerek toplumun en az zararla en kısa sürede eski haline dönmesi için desteklenmesidir. Bu desteğin toplumun tüm ilgili kesimlerini kapsayacak şekilde plânlanması gerekmektedir. Afetlerde durum iyileştirme insanî ve fiziksel unsurların tekrar yapılandırılmasını ve tümüyle düzenlenmesini içeren uzun süreli bir süreçtir[3]. Durum iyileştirme plânlamaları aynı zamanda afet yönetiminin genelini içeren plânların da bir parçasıdır. Aradaki fark ise durum iyileştirme plânlarının sadece bir safhaya yönelik olarak daha kapsamlı bir şekilde detaylandırılmasıdır. Durum iyileştirmenin doğru şekilde plânlanıp, başarılı bir şekilde uygulanmasındaki kritik faktörlerden biri ise fiziksel kaynakların ve insan kaynağının doğru şekilde kullanılmasıdır. Çünkü afetler geniş çaplı olumsuz etkileri olan olaylar olup, normal zamanlarda kullanılan fiziksel ve insan kaynağı kapasiteleri bu zamanlarda yetersiz kalabilir. Bu nedenle özellikle insan kaynağının çok iyi şekilde değerlendirilmesi gerekir. Plânlamanın insan kaynağı ayağı içinde resmî ve özel kurum kuruluşlardan olduğu kadar gönüllü örgütlerden de yararlanmak önemlidir[4]. Çünkü yukarıda da açıklandığı üzere hem müdahale hem de iyileştirme safhalarında resmî ve özel kurum ve kuruluşların kaynakları afet durumunda yetersiz kalabilir. Bu unsurdan yola çıkarak bu çalışmada afet durum iyileştirme plânlamasında gönüllü kaynakların yeri olay komuta sistemi başlığı altında anlatılmaktadır. Çalışmanın amacı afet yöneticileri için gönüllü insan kaynağının yönetimi ve geliştirmesi açısından bir araç sağlamaktır. YÖNTEM Bu çalışmada afet durum iyileştirme plânlarında gönüllü kaynakların rolü yazın taraması yapılarak araştırılmıştır. Araştırma sonucunda ortaya çıkan sonuçlar Türkiye deki mevcut durum üzerinden örneklenerek, olay komuta sistemi başlığı altında anlatılmaktadır. PLÂNLAMA, KAYNAK YÖNETİMİ VE İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİ Önceki bölümlerde de bahsedildiği üzere afet durum iyileştirme plânlamasında gönüllü kaynakların yeri kaynak yönetimi ve insan kaynakları yönetimi konularının kesişim noktasındadır. Önemli bir kaynak olan gönüllü kaynaklardan plânlarda en iyi şekilde faydalanabilmek için bu plânlama çalışmalarının insan kaynakları uzmanları ile birlikte yapılması gerekmektedir. Çünkü pek çok disiplinin çalışma alanına giren afet yönetimi aynı zamanda insan kaynakları yönetiminin de çalışma alanlarından biridir. Türkiye de henüz afet yönetimi alanında uzmanlaşan insan kaynakları uzmanlarının olmaması nedeniyle gönüllü insan kaynağının durum iyileştirme çalışmalarında nasıl konumlandırılacağı ile ilgili geliştirilmesi gereken adımlar vardır. Gönüllü kaynakların konumunu daha iyi anlamak için kaynak yönetimini daha ayrıntılı olarak incelemek faydalı olacaktır. Duruma göre değişmekle birlikte afetlerde insan, ekipman, araç ve kullanılan yöntemler (teknikler) kaynaklar olarak sıralanabilir [5]. Kaynakların belirlenmesinden sonra kaynakların nasıl organize edileceğinin de belirlenmesi lazımdır. Kimin hangi işi yapacağı, kimin kime rapor edeceği, iletişim
TMMOB AFET SEMPOZYUMU 325 kanalları ve hangi kaynağın nerede nasıl kullanılacağı gibi konular organizasyon başlığı altında ele alınmalıdır. Gönüllü kaynaklara insan kaynakları yönetimi bakış açısıyla bakıldığında ise insan kaynakları yönetiminin ne olduğunu, fonksiyonlarını ve yerel ile ulusal seviyede gönüllü insan kaynağının yönetimi plânlamasını bilmek gerekmektedir. İnsan kaynakları plânlaması oldukça zorlu bir süreci ifade eder. Çünkü plânlanan konu insan dır. Plânlama işlemi sadece bugünkü ve gelecekteki gereksinimleri belirleyip, bu gereksinimlere uygun insan kaynağının eşleştirilmesini ifade etmez. Yerel ve ulusal düzeyde afetlere karşı yapılacak olan gönüllü insan kaynakları plânlaması çok daha geniş bir anlam içermektedir. Çünkü plânlama süreci pek çok içsel ve dışsal girdi ve verilere sahiptir. Dışsal olarak genel afet yönetimi politikalarındaki değişiklikler, gönüllü kaynakların niteliklerindeki gelişmeler ile içsel olarak verimlilik ve performans değişiklikleri, işyükündeki artış ve azalışlar gösterilebilir [6]. Afetlere yönelik olarak yapılacak ulusal seviyedeki Afet Ulusal İnsan Kaynakları Yönetimi ve Gelişimi Plânlaması yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı kritiktir. Sadece iyileştirme safhası için değil, afetin tüm safhalarında ülkenin sahip olduğu hem resmî hem özel hem de gönüllü insan kaynağının nasıl kullanılacağı ancak ulusal seviyede insan kaynakları uzmanları tarafından hazırlanan bir ana plân ile ortaya konulmalıdır. SONUÇLAR Olay Komuta Sistemi (OKS) bir komuta, kontrol ve koordinasyon aracıdır. Bu sistem olağandışı olaylarda yönetimsel bir yapı sağlar. Çevresel değişikliklere göre organizasyon yapısının değişebileceğini savunan dinamik bir bakış açısına sahip durumsal yaklaşımından [7] farklı olarak OKS, önceden tanımlanmış görevler ve hiyerarşik yapı kapsamında olayın boyutlarına, ihtiyaçlara, insan kaynağının sayısı ve niteliğine göre kendi içinde esnek bir yapıdadır. Bu yapı olayın yöneticisi konumundaki bir olay komutanına bağlı olarak finans/idare, plânlama, lojistik ve operasyonlardan oluşan aynı hiyerarşik seviyedeki 4 farklı işleve sahiptir [8]. Finans/idare fonksiyonu altında yapılan çalışmalar maliyetleri, kaynakları ve iş gücü durumunu kapsar. OKS nin bu fonksiyonu afet durum iyileştirme çalışmaları ile yakın ilişki içindedir. Durum iyileştirme plânları içinde yapılan pek çok çalışma finans/idare fonksiyonunun görevleri ile çakışmaktadır. Gönüllü kaynakların yönetimi de bunlar arasındadır. Gönüllü kaynaklar aslen sivil toplum kuruluşlarının (STK) oluşturduğu güçlerdir. Yazında bir anlaşma olmamakla birlikte pek çok kaynakta sivil nitelikli, gönüllülük esasına dayalı olarak çalışan, kâr amacı gütmeyen kuruluşlar STK kavramı altında incelenmektedir [9]. Genel kabul gören bu kuruluşlar dışında zorunlu üyelik sisteminin bulunduğu meslek odalarının durumu ise biraz daha farklı bir statüde ele alınmakla birlikte algılama ülkelere göre değişebilmektedir. Tüm bu kaynaklar bir ülkenin görünmeyen fakat afet yönetimi içinde faydalanılabilecek çok değerli kaynaklarıdır. Çünkü bir devletin olası en kötü afet durumunu hesap ederek resmî insan gücünü bu en kötü senaryoya göre istihdam etmesi pratikte olanaksız olmakla birlikte finansal açıdan da rasyonel değildir. Bu nedenle gönüllü kuruluşlar ülkenin Afet Ulusal İnsan Kaynakları Yönetimi ve Gelişimi Plânlaması içinde çok hayatî bir yer teşkil etmektedir. Bu kritik rol sadece afete müdahale aşamasında değil aynı zamanda iyileştirme, zarar azaltma ve hazırlık safhalarında da aynı önemdedir.
326 TMMOB AFET SEMPOZYUMU Gönüllü kaynakların ulusal afet yönetimi plânları içindeki yeri bu kadar önemli olmakla birlikte bu önem özellikle büyük afetlerde durum iyileştirmesinde çekirdek kaynaklardan biri haline gelmektedir. Kısa dönemde önceliklerin belirlenmesi, halk sağlığına yönelik ihtiyaçların giderilmesi ve hasar tespitinin yapılması ana fonksiyonları dahil olmak üzere pek çok görevde yer alabilirler. Uzun dönemde ise insan kaynağının geliştirilmesi, altyapının yeniden kurulması, teknik ve ekonomik iyileştirme projeleri gönüllülerin yoğun katkısı ile sürdürülebilir hale gelebilecek işlerdendir. Ancak gönüllülerin durum iyileştirme çalışmalarında özellikle de kısa dönemdeki çalışmalarda yer alabilmeleri için ulusal plân kapsamında eğitilmeleri gerekmektedir. Çünkü meslek odaları dahil olmak üzere gönüllülerin kendi alanlarındaki bilgi birikimleri ancak afet yönetimi içinde alacakları yere göre uygun şekilde yetiştirilmeleri ve hazır hale getirilmeleri ile anlamlı olacaktır. Aksi taktirde çalışmak için gönüllü olarak bekleyen ancak doğru vasıflara sahip olmayan veya doğru vasıflara sahip olsa da ne yapacağını ve bu nitelikleri nasıl iyileştirme döngüsüne entegre edeceğini bilemeyen bir atıl kapasite haline geleceklerdir. Bunun çözümü ise resmî otoritenin gönüllü kuruluşların da fikirsel bazda katkıları ile yapacağı ulusal insan kaynakları plânlaması ile olur. Dünyada 1970 lerden sonra hız kazanan STK çalışmaları ülkemizde halen yeterince gelişmiş değildir. STK ların afet yönetimi döngüsü içine katılması ise 1999 depremlerinden sonra olmuştur. Bu katılım depremden sonraki ilk yıllarda müdahaleyi amaçlayan arama ve kurtarma odaklı kuruluşlar temelinde gelişmiştir. Son yıllarda ise hazırlık çalışmalarını hedefleyen kuruluşların bilinirliği de artmaktadır. Ancak tüm bu çalışmalar ilgili gönüllü kuruluşların münferit temelli çabaları ile ortaya çıkmıştır. Bu çabaların resmî protokoller ile ulusal strateji içine yerleştirilmesi henüz yeterince yapılmamıştır. Bu nedenle gelecekteki olası bir afette afet yönetiminin bir parçası olarak durum iyileştirme işlerinde de gönüllülerin katılımı için ön şart bu konudaki insan kaynakları plânlamasının yapılmasıdır. Bu amaca yönelik olarak ülkemizde henüz hak ettiği yeri alamamış olan modern ve bütünleşik afet yönetimi içinde insan kaynakları yönetiminin kavramsal ve uygulama bazında geliştirilmesi gerekmektedir. İnsan kaynakları uzmanlarının yapacağı bu çalışmalar ile afetlerde durum iyileştirme plânlarında gönüllü kaynakların nasıl yer alacağı önceden belirlenmelidir. Afet yönetiminin bütünleşikliği ancak bu yolla sağlanabilir. TARTIŞMA Gönüllü kaynaklar afet durum iyileştirme çalışmalarında kritik öneme sahip kaynaklardan biridir. Bu kaynağın en iyi şekilde kullanılması için afetten önce iyileştirme safhasına yönelik plânlama çalışmalarının yapılması gerekmektedir. Bu çalışmalar afet yönetimi uzmanları ile insan kaynakları yönetimi uzmanlarının ortak olarak yapması gereken çalışmalardır. Ancak Türkiye de bu çalışmalar uygun plânlama ekipleri ile yapılmamaktadır. Büyük olasılıkla insan kaynakları uzmanlarının afet yönetimi alanında uzmanlaşmamaları ile afet yönetimi uzmanlarının insan kaynakları uzmanlarının bu plânlama çalışmalarına dahil olmaları gerekliliğinin önemine yeterince haiz olmamaları neden olarak gösterilebilir. Türkiye de afet durum iyileştirme plânlamasında gönüllü kaynakların yönetimi konusu hâlâ gelişmekte olan ve gelişmesi için çok önemli adımların atılması gereken bir
TMMOB AFET SEMPOZYUMU 327 alandır. Bu adımların en önemlileri ise plânlamaların konunun uzmanları tarafından yapılması ve iyileştirme aşamasında yönelik plânların diğer safhalardaki plânlarla bütünleşebilecek yapıda olması gelmektedir. Ancak bu koşullarda hedefe yönelik plânlamalar yapılabilecektir. KAYNAKLAR 1. Haddow, G. D. ve Jane A. Bullock, Introduction to Emergency Management, USA: Butterworth Heinemann, 2003. 2. Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi Depremler 1999: 17 Ağustos ve 12 Kasım Depremlerinden Sonra Bakanlıklar ve Kamu Çalışanlarınca Yapılan Çalışmalar Ağustos 2000. 3. İlki, A. (Haz.) Acil Durum Yönetim Operasyonları İstanbul: İstanbul Teknik Üniversitesi Afet Yönetim Merkezi İTÜ Press, 2001. 4. Tezer, A. (Haz.) Acil Durum Yönetimi İlkeleri İstanbul: İstanbul Teknik Üniversitesi Afet Yönetim Merkezi İTÜ Press, 2001. 5. İskender, H. İstanbul Teknik Üniversitesi Afet Yönetimi Yüksek Lisans Programı Afete Müdahale ve Yönetimi Dersi, 01 Mart 2007 (Yayınlanmamış Olay Komuta Sistemi Temelli Kaynak Yönetimi Ders Notları). 6. Kaynak, T. İnsan Kaynakları Plânlaması (Kaynak, T. ve diğerleri-i.ü. İşletme Fakültesi İnsan Kaynakları Yönetimi Anabilim Dalı) İnsan Kaynakları Yönetimi, 2. Baskı, İstanbul: Dönence Basım ve Yayın Hizmetleri, 2000. 7. Erdoğan, N. Birleşmiş Milletler Deprem Saha Koordinasyon Sistemi: Duruma Özgü Yaklaşım Tarzı. Ulusal Afet Dergisi 2006; 1(1): 56-62. 8. Ural, D. N. Afet Mevzuatı: Türkiye Deneyimleri. Ulusal Afet Dergisi 2006; 1 (1) : 7-19. 9. Tezgider, G. Afet Yönetiminde Sivil Toplum Kuruluşlarının Rolü ve Görevi (Kadıoğlu, M. ve Özdamar, E. Editör) Afet Yönetiminin Temel İlkeleri, Ankara: JICA Türkiye Ofisi Yayınları, Mart 2006. 10. Gönüllülerin Sivil Savunma Hizmetlerine Katılma Esasları Yönergesi, Tarih: 05.05.2000, Sayı: 130.