ÜNİTE SOSYAL PSİKOLOJİ. Prof. Dr. Salih GÜNEY İÇİNDEKİLER HEDEFLER SOSYAL PSİKOLOJİNİN GELİŞİM SÜRECİ VE DİĞER SOSYAL BİLİMLERLE İLİŞKİSİ

Benzer belgeler
DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN TEMEL KAVRAMLARI

DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN GELİŞİMİ VE TANIMI DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN UYGULAMA ALANI EĞİTİM KURUMLARINDA DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN YERİ VE ÖNEMİ

ÜNİTE:1. Sosyal Psikoloji Nedir? ÜNİTE:2. Sosyal Algı: İzlenim Oluşturma ÜNİTE:3. Sosyal Biliş ÜNİTE:4. Sosyal Etki ve Sosyal Güç ÜNİTE:5

DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN GELİŞİMİ VE TANIMI DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN UYGULAMA ALANI EĞİTİM KURUMLARINDA DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN YERİ VE ÖNEMİ

1. Sosyolojiye Giriş, Gelişim Süreci ve Kuramsal Yaklaşımlar. 2. Kültür, Toplumsal Değişme ve Tabakalaşma. 3. Aile. 4. Ekonomi, Teknoloji ve Çevre

DAVRANIŞ BİLİMLERİNE GİRİŞ

Sosyal Psikoloji GİRİŞ

ÜNİTE:1. Sosyolojiye Giriş ve Yöntemi ÜNİTE:2. Sosyolojinin Tarihsel Gelişimi ve Kuramsal Yaklaşımlar ÜNİTE:3. Kültür ve Kültürel Değişme ÜNİTE:4

DAVRANIŞ BİLİMLERİ ÜZERİNE YRD.DOÇ.DR. ÖZGÜR GÜLDÜ

1.Ünite: SOSYOLOJİYE GİRİŞ A) Sosyolojinin Özellikleri ve Diğer Bilimlerle İlişkisi

ÜNİTE PSİKOLOJİ İÇİNDEKİLER HEDEFLER SOSYAL PSİKOLOJİ

DAVRANIŞ BİLİMLERİ TIPSAL PSİKOLOJİYE GİRİŞ. Doç. Dr. Lü)ullah Beşiroğlu

1.Yönetim ve Yönetim Bilimi. 2.Planlama. 3.Örgütleme. 4.Yöneltme. 5.Denetim. 6.Klasik Yönetim. 7.Neo-Klasik Yönetim. 8.Sistem ve Durumsallık Yaklaşımı

ÜNİTE:1 Psikolojinin Tanımı ve Kapsamı. ÜNİTE:2 Psikolojide Araştırma Yöntemleri. ÜNİTE:3 Sinir Sisteminin Yapısı ve İşlevleri

Çalışma Hayatında Psikolojik Sorunlar. Doç. Dr. Ersin KAVİ

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ

G İ R İ Ş. SBÖ115 SOS. PSİ. - Prof.Dr. H. HARLAK

İnsanların tek başına yeteneği, gücü, zamanı ve çabası kendi istek ve ihtiyaçlarını karşılama konusunda yetersiz kalmaktadır.

SOSYAL PSİKOLOJİ G İ R İ Ş

ÜNİTE PSİKOLOJİ İÇİNDEKİLER HEDEFLER GELİŞİM PSİKOLOJİSİ I

HALKLA İLİŞKİLERE GİRİŞ

SOSYOLOJİSİ (İLH2008)

YÖNETİMDE SİSTEM YAKLAŞIMI

SİSTEM. Sosyal Sistem Olarak Sınıf. Okulun Sosyal Sistem Özellikleri. Yrd. Doç. Dr. Çetin ERDOĞAN

EĞİTİM PSİKOLOJİSİ KISA ÖZET KOLAYAOF

araştırma alanı Öğrenme Bellek Algı Heyecanlar PSİKOLOJİNİN ALANLARI Doç.Dr. Halil EKŞİ

Sosyal psikoloji bakış açısıyla İş Sağlığı ve Güvenliği İle İlgili Kurallara Uyma Durumunun İncelenmesi. Prof. Dr. Selahiddin Öğülmüş

ÖRGÜTSEL DAVRANIŞA GİRİŞ İLK DERS

philia (sevgi) + sophia (bilgelik) Philosophia, bilgelik sevgisi Felsefe, bilgiyi ve hakikati arama işi

HALKLA İLİŞKİLER (HİT102U)

Eğitim Bilimlerine Giriş

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ

SINIF YÖNETİMİNİN TEMELLERİ

EĞİTİMİN SOSYAL TEMELLERİ TEMEL KAVRAMLAR. Doç. Dr. Adnan BOYACI

KIŞILIK KURAMLARı. Kişilik Nedir? Kime göre?... GİRİŞ Doç. Dr. Halil EKŞİ

Temel Kavramlar Bilgi :

YÖNETİM Sistem Yaklaşımı

ORGANİZASYONLARDA ÇEVREYE UYUM ve DEĞİŞİMLE İLGİLİ YAKLAŞIMLAR

MEDYA EKONOMİSİ VE İŞLETMECİLİĞİ

I. ÜNİTE PSİKOLOJİ BİLİMİNİ TANIYALIM

1. Tüketici Davranışı Kavramı ve Özellikleri. 2. Öğrenme ve Güdülenme. 3. Algılama ve İlgilenim. 4. Tutum ve Değerler

Trafik Psikolojisi Trafik psikolojisi,

İÇİNDEKİLER. Test 11 (Bitişiklik Kuramı) Test 12 (Bilişsel - Davranışçı Kuramlar) Test 13 (Bilişsel - Davranışçı Kuramlar)...

Eğitim Tarihi. Eğitimin Doğuşu ve Gelişimi

SOSYAL HİZMET YÖNETİMİ DERSİ İLETİŞİM DOÇ.DR.EDA PURUTÇUOĞLU

UYGULAMALI SOSYAL PSİKOLOJİ (Baron, Byrne ve Suls, 1989; Bilgin, 1999) PSİ354 - Prof.Dr. Hacer HARLAK

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Psikoloji Bölümü Bölüm/Program Dersi DERS TANIM BİLGİLERİ.

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI

Öğretmenlik Meslek Etiği. Sunu-2

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ

DAVRANIŞ BİLİMLERİ-II (SOS114U)

Zeus tarafından yazıldı. Cumartesi, 23 Mayıs :50 - Son Güncelleme Pazartesi, 16 Ağustos :31

Sosyal Bilimler Enstitüsü. Beden Eğitimi ve Spor (Ph.D) 1. Yarı Yıl

MİTOLOJİ İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR

TÜRKİYE NİN TOPLUMSAL YAPISI

Öğrenme, Örgütsel Öğrenme

Siyaset Psikolojisi (KAM 318) Ders Detayları

ÖZEL EGEBERK ANAOKULU Sorgulama Programı. Kendimizi ifade etme yollarımız

İÇİNDEKİLER. 1. BÖLÜM ÖRGÜTSEL DAVRANIŞ AÇISINDAN ÖRGÜTSEL KÜLTÜRÜN YERİ VE ÖNEMİ (ss.1-6) 2. BÖLÜM ÖRGÜTSEL KÜLTÜR KURAMININ GELİŞİMİ (ss.

ÖRGÜT SAĞLIĞI OKULDA SAĞLIK, İKLİM VE. Sağlıklı örgüt için gerekenler: Yrd. Doç. Dr. Çetin Erdoğan. Örgüt Sağlığı. Örgüt Sağlığı.

ENDÜSTRİ VE ÖRGÜT PSİKOLOJİSİ. Prof. Dr. Selahiddin Öğülmüş

I. DÖNEM SEÇMELİ DERSLER Kodu Dersin adı Teorik saat

Ana fikir: Oyun ile duygularımızı ve düşüncelerimizi farklı şekilde ifade edebiliriz.

Antropoloji ANTROPOLOJİ

İnsanlar, tarihin her döneminde olduğu gibi bundan sonra da varlıklarını sürdürmek, haberleşmek, paylaşmak, etkilemek, yönlendirmek, mutlu olmak gibi

ÜNİTE:1. Toplumsal Yapıyı Açıklayan Kavram ve Kuramlar ÜNİTE:2. Türkiye de Kültür ve Kültürel Değişim ÜNİTE:3

YAŞLANMA /YAŞLANMA ÇEŞİTLERİ VE TEORİLERİ BEYZA KESKINKARDEŞLER

İktisat Tarihi I. 6-7 Ekim

Dünyanın İşleyişi. Ana Fikir. Oyun aracılığıyla duygu ve düşüncelerimizi ifade eder, yeni anlayışlar ediniriz.

Davranışsal Yönetim. Prof.Dr.A.BarışBARAZ

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 : DAVRANIŞ BİLİMLERİ VE YÖNETİM SÜRECİ YÖNETİM

İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİ

kişinin örgütte kendini anlamlandırmasına fırsat veren ve onun inanış, düşünüş ve davranış biçimini belirleyen normlar ve değerler

SHB101 Sosyal Hizmete Giriş Dersin Amacı: Sosyal hizmetin temel kavram ve alanları ile sosyal çalışmacının rol ve fonksiyonlarına yönelik bilgileri

ÖRGÜTSEL DAVRANIŞ. Liderlik ve Liderlik Teorileri YRD.DOÇ.DR. ÖZGÜR GÜLDÜ

1 YÖNETİM VE ORGANİZASYONLA İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR

KARġILAġTIRMALI EĞĠTĠM

İŞLETME YÖNETİMİ VE ORGANİZASYONDA TEMEL KAVRAMLAR

DARICA ANADOLU LİSESİ 9. SINIF REHBERLİK PLANI

Benjamin Beit-Hallahmi, Prolegomena to The Psychological Study of Religion, London and Toronto: Associated University Press, 1989.

İÇİNDEKİLER. Önsöz... v

PSİ173 Psikolojiye Giriş, Prof.Dr. Hacer HARLAK [ADÜ- FEF]

ÜNİTE:1. İktisadi Düşünceler Tarihine Giriş ÜNİTE:2. Modern İktisadi Düşüncenin Doğuşu: Mertantilizm ve Fizyokrasi ÜNİTE:3. Klasik Okul ÜNİTE:4

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS

Sosyoloji. Konular ve Sorunlar

Wertheimer, Köhler ve Kofka tarafından geliştirilmiş bir yaklaşımdır. Gestalt psikolojisi, bilişsel süreçler içerisinde özellikle "algı" ve "algısal

ÖRGÜTSEL DAVRANIŞTA GRUP SÜRECİ: LİDERLİK Doç. Dr. Cevat ELMA

EĞİTİM YÖNETİMİ BİLİM DALI TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ

şekillerde tanımlamıştır.

SOSYAL BİLGİLER DERSİ ( SINIFLAR) ÖĞRETİM PROGRAMI ÖMER MURAT PAMUK REHBER ÖĞRETMEN REHBER ÖĞRETMEN

AVRASYA ÜNİVERSİTESİ

4 GİRİŞ BİLİŞ NEDİR?

11/26/2010 BİLİM TARİHİ. Giriş. Giriş. Giriş. Giriş. Bilim Tarihi Dersinin Bileşenleri. Bilim nedir? Ve Bilim tarihini öğrenmek neden önemlidir?

OKUL ÖNCESİ REHBERLİK HİZMETİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF SOSYOLOJİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Prof.Dr.Muhittin TAYFUR Başkent Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Beslenme ve Diyetetik Bölümü

Psikoloji, insan ve hayvan davranışlarının gözlenebilir ve ölçülebilir olanları ile zihinsel süreçleri inceleyen pozitif bir bilim dalıdır.

5. MESLEKİ REHBERLİK. Abdullah ATLİ

Transkript:

HEDEFLER İÇİNDEKİLER SOSYAL PSİKOLOJİNİN GELİŞİM SÜRECİ VE DİĞER SOSYAL BİLİMLERLE İLİŞKİSİ Sosyal Psikolojinin Gelişim Süreci Sosyal Psikoloji Kavramı ve Tanımı Sosyal Psikolojinin Diğer Disiplinlerle İlişkisi Sosyoloji Psikoloji Antropoloji Eğitim Bilimi Davranış Bilimleri Yönetim Bilimi Felsefe Hukuk Ekonomi SOSYAL PSİKOLOJİ Prof. Dr. Salih GÜNEY Bu üniteyi çalıştıktan sonra; Sosyal psikolojinin gelişim sürecini açıklayabilecek, Sosyal psikolojinin tanımını yapabilecek, Sosyal psikolojinin ilişkili olduğu bilim dallarını sıralayabilecek, Sosyolojiyi tanımlayabilecek, Psikolojiyi tanımlayabilecek, Antropolojiyi tanımlayabilecek, Davranış bilimlerini tanımlayabileceksiniz ÜNİTE Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi ne aittir. Yazılı izin alınmadan ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve dağıtımı yapılamaz. 2

Sosyal Psikolojinin gelişim süreci ve diğer sosyal bilimlerle ilişkisi Sosyal Psikolojinin ilişkili olduğu sosyal bilimler Davranış Bilimleri Sosyoloji Psikoloji Antropoloji Sosyal Psikoloji Eğitim Bilimleri Yönetim Bilimi Sosyal Psikolojinin gelişim süreci Felsefe Hukuk Ekonomi Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2

GİRİŞ Sosyal psikolojinin gelişim sürecinin başlangıcı Eflatun dönemine kadar gitmektedir. Bu dönemden 1900 lü yıllara kadar insan ve davranışı daha çok felsefi, sosyolojik ve psikolojik bir bakış açısı ile ele alınmıştır. Bu dönemlerde bilim adamları yaptıkları çalışmalarla davranışların belirleyicilerinin genellikle psikolojik olduğunu açıklamışlardır. İnsanların davranışlarının nedenleri birey ve onların kişilik özelliklerine dayandığı ileri sürülmüştür. Fakat daha sonra yapılan çalışmalar, bunun tam olarak doğru olmadığını ortaya çıkarmıştır. Çünkü insan davranışlarının gerçekleşmesinde onların psikolojik ve kişilik yapılarının yanında grupsal ve toplumsal faktörlerin de etkili olduğunu görülmüştür. İnsanlar yeni bir gruba ya da topluma dâhil olduğunda o grubun ve toplumun kurallarına uygun davranışlar sergilemek zorundadırlar. Eğer yeni dâhil olduklarını grup ya da toplumun kurallarına uygun davranışlar sergilemezlerse grup ya da toplum tarafından dışlanırlar. Dolayısıyla bireyler dışlanmamak için grup ya da toplum kurallarına uygun davranışlar sergilemek zorundadırlar. İlkel bir kabile içine dahi girsek o kabilenin kurallarına göre hareket etmek durumundayız. Aksi durumda bu ilkel kabile bile bizi kabul etmez. Kısaca belirtecek olursak grup ya da toplumların sosyal yaşam kuralları ve düzenleri insan davranışları üzerinde etkilidir. İnsan davranışları üzerinde etkili olan faktörler hangi bilimin konusuna giriyorsa o bilimin verilerinden yararlanarak insanların davranışlarını açıklayabiliriz. Bu nedenle sosyal psikoloji; grup içindeki bireylerin davranışlarını açıklamaya çalışırken sosyoloji, psikoloji, antropoloji, eğitim ve yönetim bilimi, davranış bilimleri, felsefe, ekonomi ve hukuk bilimlerin bilgilerinden yararlanır. Bir grup ya da topluma giren bir birey, hemen o grubun ya da toplumun zihinsel yapısına göre hareket eder. İnsanlar yeni bir gruba girdiklerinde grubun etki alanına girerler ve bu etki onların bütün bedenini sarmalar. Grup içinde kendilerinden bir şeyler söylemeleri istendiğinde hemen grubun etki alanına girerler. Örneğin, sınıfta bizden bir şarkı söylememiz istendiğinde bizim heyecanlanıp şarkıyı söyleyemememiz ya da şarkının sözlerini unutmamız gibi. SOSYAL PSİKOLOJİNİN GELİŞİM SÜRECİ Sosyal psikolojinin modern bir bilim dalı olarak gelişmesi 1900 lü yıllardan sonra olmuştur. Bu dönemde Avrupa da gelişen iki akım modern sosyal psikolojinin temelini oluşturmuştur. Bu akımlardan biri, kolektif psikolojidir (Völkerpsikoloji). Bu akım sıradan insan psikolojisi olarak da adlandırılmaktadır. Bu akımın savunucusu Wilhelm Wundt dur. Völkerpsikolojisine göre, sosyal gruplarda yer alan insanlar bireysellikten ziyade toplu bir biçimde düşünür ve hareket ederler. Başka bir deyişle sosyal gruplara dâhil olan insanlar; ortak düşünce, inanç, değer ve kurallara sahiptirler. Tutum ve davranışlarını da bu ortak noktalara göre sergilerler. Diğer akım ise kitle psikolojisi olarak adlandırılmaktadır. Bu psikoloji akımında büyük kitlelerin nasıl, niçin, neden ve ne zaman toplu hareket ettikleri üzerinde durulmuştur. Kitle psikolojisine göre grup ve toplumlar birer canlı organizma gibidirler ve kendilerine özgü zihinsel yapıları vardır. Bir grup ya da topluma giren bir birey, hemen o grubun ya da toplumun zihinsel yapısına göre Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3

hareket eder. [1] Başka bir deyişle, bireyler grup ya da toplumlara dâhil olunca bireysellikten uzaklaşıp kitle ruhuna göre hareket ederler. Rekabetin verimlilik üzerindeki etkisi yetişkinlerden ziyade çocuklarda daha fazladır. Deneysel çalışmalar sayesinde modern sosyal psikolojiye geçişler gerçekleşmiştir. Sosyal psikolojik ilk deney N. Triplett tarafından yapılmıştır. Triplett; insanın bir başkası ile çalışmasının ya da yarışmasının insan verimliliği, çalışma hızı ve kalitesi üzerinde etkili olduğunu açıklamıştır. Ayrıca rekabetin verimlilik üzerindeki etkisinin yetişkinlerden ziyade çocuklarda daha fazla olduğunu ortaya çıkarmıştır. McDougall, çalışmasında toplumsal davranışların kaynağının içgüdüler olduğunu vurgulamıştır. Ross ise çalışmasında toplumsal davranışları sergilemede taklit in etkili olduğunu ileri sürmüştür. Sosyal psikoloji alanındaki en önemli çalışma, W. I. Thomas ve F. Znaniecki nin Polanyalı Göçmenler üzerinde yaptığı tutum araştırmalarıdır. 1924 yılında Floyd Allport, Sosyal Psikoloji adlı bir kitap yayınlayarak sosyal psikolojinin günümüzdeki anlamı ile anlaşılmasını sağlamıştır. Allport, çalışmasında grubun birey davranışı üzerindeki etkilerinden söz etmiştir. Gruptaki etkileşim nedeniyle insanların daha verimli olduklarını bulmuştur. [2] Grup içinde yaşanılanların birey ve davranışları üzerindeki etkili olduğu iş yaşamında yapılan çalışmalarla tekrar gündeme gelmiştir. İş yaşamında denetçilerin baskıcı bir yönetim tarzı uygulaması psikologları bu konuda araştırma yapmaya sevk etmiştir. Psikologlar ve davranış bilimciler, grup içi faaliyetlerin gerçekleştirilmesinde en iyi yönetim tarzının ne olduğu konusu üzerinde çalışmaya başlamışlardır. Yapılan çalışmalar sonucunda grup içi çalışmalarda olayın insancıl boyutu giderek önem kazanmaya başlamıştır. Bunu doğrulayan en önemli çalışma E. Mayo ve ekibi tarafından yapılan Hawthorne araştırmalarıdır. Bu araştırmalarda işlerin yapılmasında grup üyeleri arasındaki etkileşimin ve insani ilişkilerin önemli olduğu ortaya çıkmıştır. Daha sonra Kurt Lewin, Ronald Lippitt ve White tarafından yapılan grup dinamiği çalışmaları da sosyal psikolojinin gelişmesinde önemli katkıları olmuştur. Bu çalışmalar, grup içi etki ve tepki ilişkisinin insanların farklı davranmalarında etkili rol oynadığını ön plana çıkarmıştır. M. Sherif in sosyal kuralların oluşumu ile ilgili yaptığı çalışmalarda sosyal psikolojinin gelişimine hız kazandırmıştır. İkinci dünya savaşı sırasında propaganda ve haberleşme konusunda birçok araştırma yapılmıştır. Yapılan bu araştırmalar tutumların değiştirilmesi ya da yeniden oluşumu konularına gerekli önemin verilmesini gündeme getirmiştir. İkinci dünya savaşından sonra ise Leon Festinger (Theory of Cognitive Dissonance) ve Fritz Heider (The Psychology of Interpersonal Relations) yayınladıkları kitaplarla sosyal algılamayı bilimsel ve sistematik olarak ilk kez incelemişlerdir. Bu kitaplar sosyal algı konusunun sosyal psikolojinin önemli konuları olduğunu gündeme getirmiştir. Stanley Milgram ın otoriteye itaat deneyi, sosyal psikoloji alanında yapılan en önemli deneylerin başında gelmektedir. Çünkü birçok psikolog bu deneydeki sonuçlara inanamamıştır. Dolayısıyla bu deney sosyal psikolojinin önemli çalışmaları içinde yer alır. 1960-1970 yılları arasında yapılan araştırma verilerine göre, yeni örgütsel yapılar ve yönetim tarzları gündeme gelmiştir. Yeni örgütsel yapılarda insana Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4

Örnek önem veren ve onların ihtiyaçlarını ön planda tutan yönetim biçimi daha çok geçerli olmuştur. Eski yönetim (klasik yönetim) anlayışında insandan ziyade işe önem veriliyordu. Örneğin, önceleri insandan ziyade işe önem veriliyordu. Ama daha sonraları iş kadar insan unsurunun da önemli olduğu anlaşılmıştır. Yeni örgütsel yapılarda insan ve kişiler arası ilişkilere önem vermenin verimliliği artırdığı yapılan araştırmalarla doğrulanmıştır. Ayrıca 1960 lardan sonra insanların ihtiyaçlarında da önemli farklılıklar meydana gelmiştir. Bütün bu değişmeler ve farklılaşmalar grup içindeki insan davranışlarının ve kişiler arası ilişkilerin bilimsel yöntemlerle incelenmesini gündeme getirmiştir. Bütün bu nedenlerden dolayı grup içindeki insan davranışlarını ve ilişkilerini inceleme konusu yapan sosyal psikoloji bağımsız bir bilim dalı olarak ortaya çıkmıştır. Sosyal Psikoloji Kavramı ve Tanımı Bilim adamları sosyal psikoloji kavramı konusunda uzun süre tereddütler yaratmış ya da yaşamışlardır. Bunun nedeni hem sosyologların hem de psikologların kavramı kendi bilimsel alanlarına göre yorumlamalarıdır. Psikologlar ve sosyologlar kendi görüş alanlarına göre sosyal psikoloji kavramını açıklayıp tanımlamışlardır. Dolayısıyla uzun süre sosyal psikoloji nedir? sorusunun cevabı aranmıştır. Kısaca belirtecek olursak sosyal psikolojinin tanımı konusunda bir fikir birliği sağlanamamıştır. İnsanlar birbirlerinden etkilenerek davranışlar sergilerler. Bu düşünceden yola çıkarak sosyal psikolojiyi etkileşimler bilimi diye tanımlamak mümkündür. Tabi bu etkileşim süreci grup ya da toplum içinde gerçekleşmektedir. Etkileşim sürecine göre yapılan tanım hem sosyolojiyi hem de psikolojiyi içine almaktadır. Fakat sosyal psikolojiyi sosyolojinin ya da psikolojinin bir alt dalı olarak ele alıp incelemek doğru değildir. Çünkü sosyal psikolojide insan ve davranışları sosyoloji ve psikolojiden bağımsız olarak biraz daha sınırlandırmış bir alan içinde ele alınmaktadır. Bu alan da genellikle sosyal gruplar olmaktadır. Bu nedenle sosyal psikoloji, insanların yalnız bireysel (psikolojinin alanı) ya da toplumsal (sosyolojinin alanı) davranışlarından ziyade çevresinden ve diğer insanlardan etkilenen davranışlarını ele alıp incelemektedir. Psikoloji ve sosyolojinin tam olarak ele almadığı ya da almada yetersiz kaldığı noktalarda sosyal psikoloji devreye girip o konuları çalışma alanı olarak ele almaktadır. Yapılan bu açıklamaları dikkate aldığımızda sosyal psikoloji konusunda şunu söylemek mümkündür. Sosyal psikoloji, sosyoloji ve psikoloji bilimlerinin kesişim noktalarında yer alan konuları ele alıp açıklamalar yapmaktadır. Çünkü kesişim noktasında yer alan konuları sosyoloji ve psikoloji açıklamakta yetersiz kalmaktadır. Zaten sosyal psikolojide bu ihtiyaçtan doğmuştur. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5

Örnek Bireyin kişilik yapısı çevresinden etkilenmektedir. Sosyal psikoloji, sosyoloji ve psikoloji bilimlerinin kesişim noktalarında yer alan konuları ele alıp açıklamalar yapmaktadır. Sosyal ve kültürel yapı insanların duygu, düşünce, tutum, ön yargı ve davranışlarının üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Sosyal psikoloji, incelediği sosyal konuları sosyoloji ve psikolojiden farklı bir biçimde ele almaktadır. Bu farklı ele alış biçimine göre insan hem sosyal çevresinden etkilenmekte hem de etkilemektedir. Örneğin, bireyin kişilik yapısı çevresinden etkilenmektedir. Bireyin kişilik yapısını ve çevresinden etkilenme konusunu psikoloji kolayca açıklarken etkileme konusuna pek girmemektedir. İşte bu alanda sosyal psikoloji devreye girmektedir. Çünkü etkileme, yalnızca bireyin kişilik özellikleriyle değil bağlı bulunulan grubun yapısal özellikleriyle yakından ilişkilidir. Toplumun yapısı, toplumda meydana gelen değişmeler, bireyler ve gruplar arasındaki ilişkiler sosyolojinin inceleme alanında giren konulardır. Sosyoloji bu konuları açıklamaktadır. Ancak bu açıklamalar grup içi etkileşimleri, farklılıkları, gruba bağlı olarak oluşturulan tutum ve ön yargıları açıklamada yetersiz kalmaktadır. İşte sosyal psikoloji burada devreye girerek bu yetersizliği ortadan kaldırmaktadır. Bu açıklamalara dayanarak şunu söyleyebiliriz: Sosyal psikoloji; sosyoloji ve psikolojinin açıklamada yetersiz kaldığı etkileşim, ilişki, durum ve olayları açıklama ihtiyacından doğmuştur. Toplumsal yaşamda insanlar birden çok grubun içinde yer alır ve grubun diğer üyeleri ile sosyal ilişki içine girerler. Bu süreçte diğer grup üyelerinden ya etkilenirler ya etkilerler. İnsanlar etkilenme biçimlerine ya da oranlarına göre davranışlarda bulunurlar ya da tutumlar geliştirirler. Bu davranışlar daima gerçekçi bir temele dayanmayabilir. Çünkü insanlar bazen duygularının etkisinde de kalıp davranışlar sergileyebilirler. Bu açıklamalar insanlar arsındaki etkileşimin davranış üzerinde ne kadar etkili olduğunu açıkça göstermektedir. Sosyal psikoloji alanında araştırma yapan sosyal bilimcilerin temel amaçlarından biri, grup içindeki ilişki ve etkileşimleri inceleyerek uyumlu ve dengeli grup içi yapıların oluşum şartlarını belirlemektir. Sosyal psikologların çalışma alanları genellikle bilgilerin doğrudan elde edileceği doğal laboratuvar olan ilkel ya da modern gruplardır. Toplumsal hayatta insanlar farklı ve karmaşık bir düzeyde sosyal ve kültürel bir yapı içinde yaşamlarını devam ettirirler. Sosyal ve kültürel yapı insanların duygu, düşünce, tutum, ön yargı ve davranışlarının üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Bu nedenle sosyal psikologlar sosyal ve kültürel yapının, insanların tutum ve davranışlarını nasıl ve neden şekillendirdiği konusu üzerinde önemle durmuşlardır. Bu açıklamalardan hareketle şunları söyleyebiliriz. Sosyal psikolojinin ana konusu sosyal grup ve kültürel yaşamdaki insan ve davranışları, temel hedefi ise grup içinde yaşamını sürdüren insanın duygu, düşünce ve davranışlarının başkalarının varlığından etkilenme biçimlerinin incelenmesidir. Ayrıca inceleme ve araştırmalar sonucunda elde edilen verilerden yararlanarak daha iyi bir grup ortamı ve sağlıklı insan ilişkilerini oluşturmadır. Sosyal psikoloji konusunda yapılan tanımlardan bazılarını şöyle sıralayabiliriz: Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6

Sosyal psikoloji, bireyin sosyal bir grup içindeki davranışlarını inceleyen bilimdir. Sosyal psikoloji; bireyin duygu, düşünce, tutum ve davranışlarının, diğer insanların gerçek ya da düşünülen varlığından nasıl etkilendiğini anlama ve açıklama yönündeki sistemli bilgilerin oluşturduğu yapıya denir [3]. Sosyal psikoloji; insanların, duygu, düşünce ve davranışlarının diğer insanlar tarafından nasıl etkilediği ile ilgili bilimsel bir araştırmalar yapan bir bilim dalıdır [4]. Sosyal psikoloji, bireyin grup içindeki etkileşimlerini ve bu etkileşimlerin psikolojik nedenlerini sistematik olarak inceleyen bilim dalıdır. Sosyal psikoloji, psikoloji biliminin verileri ışığında insanların davranışlarının açıklanmasını, üstlenen rollerin ve toplumsal süreçlerin bireyler üzerindeki etkilerini inceleyen bir bilim dalıdır [5]. Sosyal psikoloji; bireylerin, duygu, düşünce ve davranışlarının başkalarının gerçek, hayalî veya örtük varlığı karşısında nasıl etkilendiğini bilimsel yöntemlerle inceleyen bilim dalıdır [6]. Sosyal psikoloji bireyin sosyal grup içindeki davranışlarını inceleyen bir disiplindir. Sosyal psikoloji, grup ya da toplum içinde yer alan insanları nasıl algıladığımızı, tepkiler verdiğimizi ve içinde bulunduğumuz ortamdan nasıl etkilendiğimizi inceleyen bir bilim dalıdır [7]. SOSYAL PSİKOLOJİNİN DİĞER DİSİPLİNLERLE İLİŞKİSİ Sosyal psikoloji, bireyin grup içindeki etkileşimlerini ve bu etkileşimlerin psikolojik nedenlerini sistematik olarak inceleyen bilim dalıdır. Sosyal psikoloji, sosyoloji ve psikoloji bilimlerinin birleşim noktasında yer alır. Çünkü sosyal psikoloji, incelediği sosyal olaylara sosyolojinin ve psikolojinin kolayca geliştiremediği yeni bir bakış açısı getirmiştir. Birey ile toplumun ilişkisi söz konusu olduğu zaman psikolojinin (bireylerin bulunduğu ortama kendi özel kişilik özelliklerini getirmesi) bireyin belirli bir sosyal ortamda yaşadığını açıklamak için ise sosyolojinin verilerinden yararlanarak değerlendirmeler yapar. Oysa bu iki bilimin formel yapısı içinde bunu sağlayacak esneklik çoğu zaman görülmez. İşte sosyal psikoloji burada devreye girerek soruna bir çözüm getirmektedir. Örneğin; psikoloji, kişilik konusunda bize yeterli bilgiler sağladığı hâlde, liderlik konusunda aynı başarıyı göstermemektedir. Çünkü liderlik, sadece kişilik özellikleriyle değil içinde yaşanılan toplumun veya grubun özellikleriyle ve kişiyle sosyal çevrenin etkileşimi sonucunda oluşmaktadır. Yine kişilik özelliklerini bilmek veya toplumun yapısını sosyolojik açıdan yorumlamak, grup dinamiği, tutumların sürekliliği ya da değişmesi gibi konuları tam olarak açıklamamız için yeterli olmamaktadır. Kısaca belirtecek olursak sosyal psikoloji, sosyoloji ve psikolojinin yetersiz kaldığı durumlarda sosyal olayları açıklayarak sosyal bilimlerdeki önemli bir boşluğu doldurmaktadır [8]. İnsanlar iş ve özel yaşamlarında birden fazla grubun üyesidir. Bu grupların bireyin davranışları üzerindeki etkisi inkâr edilemez. Gruplar, bireylerin davranışlarını etkilediği gibi bazı durumlarda da birey grubu etkiler ve grupta yeni davranış biçimlerinin oluşmasına katkıda bulunur. Bu açıklamalara dayanarak sosyal psikolojiyi şöyle tanımlayabiliriz: Bireyin sosyal bir grup içindeki davranışlarını inceleyen bilimdir. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7

Sosyal psikoloji, birçok sosyal bilim dalı ile yakından ilişkilidir. Genel psikolojinin bir alt disiplinidir. Bu nedenle insanların gerçekleştirdikleri davranışları onların zihninde gerçekleşen süreçleri dikkate alarak açıklamaya çalışır. Sosyal psikoloji, davranışı açıklaması nedeniyle bireysel psikolojiden ayrılmaktadır. Sosyal psikoloji, genellikle grup içindeki bireylerin yüz yüze ilişki ve etkileşimlerini inceler. SOSYOLOJİ Sosyoloji, toplumun oluşum, işleyiş ve gelişim yasalarını inceleyen bir sosyal bilimdir. Sosyal psikoloji; grup, grupsal ve toplumsal kurallar, sosyal temsil, dil ve gruplar arasında gerçekleşen davranışları incelerken sosyolojik verilerden yararlanır. Bu nedenle aralarında yakın bir ilişki vardır. Sosyoloji; insan ve toplumun karşılıklı etkileşim süreçlerini içeren konular üzerinde duran bir disiplindir. Sosyolojik çalışmalar farklı bireyler arasındaki ilişkilerden dünyadaki toplumsal ilişkilerin yapısal analizine kadar bütün grupsal ve toplumsal süreçleri içine almaktadır. Sosyoloji aynı zamanda grup ve toplumsal yapıda meydana gelen değişmeler üzerinde durmaktadır. Kısaca, insanların birlikte yaşamalarını kapsayan tüm faaliyetler sosyolojinin kapsamında ele alınabilmektedir. Sosyoloji; Yunanca bilim (logos) anlamına gelen logy eki ve Latince de, genel anlamda insanı işaret eden, üye, arkadaş veya dost anlamındaki, socius kelimesinden gelen socio kökünden oluşur. Buradan hareketle sosyoloji, toplum bilimidir diyebiliriz. Sosyoloji kelimesi bugünkü anlamında ilk defa Auguste Comte tarafından kullanılmıştır. Sosyoloji; toplumdaki olgu, olay ve sorunlarda, toplumun etkisi ile olgu ve olaylar arasındaki ilişkileri açıklamaktadır. Sosyoloji, toplumsal yaşam süreçlerini bilimsel metotlarla araştıran bir bilim dalıdır. Günümüzdeki toplumsal yapının temelinde yer alan ırk, sosyal sınıf, cinsel rollerle aile gibi kurumlar ve bunların ayrılma ve bozulmasını temsil eden suç ve boşanma gibi toplumsal işleyişler ve kişiler arası benzeri etkileşimlerle bireylerin sosyalleşmeleri sosyolojinin temel konuları arasında yer almaktadır. Sosyolojide toplumsal ilişkilerdeki kalıpları açıklamak ve toplumsal değişimi belirlemeye yardım edecek modelleri geliştirmek için toplumsal araştırmanın kantitatif yöntemlerinden yararlanılır. Sosyoloji; toplumu ve sosyal davranışı, insanların oluşturduğu grup ve toplumsal kurumları çeşitli sosyal, dinsel, politik ve iş faaliyetleri açısından inceler. Aynı zamanda grup davranışlarını ve toplumsal etkileşimlerini köken ve gelişimlerini takip eder ve bireyler üzerinde grup hareketlerinin etkisini çözümlemeye çalışır. Sosyoloji, toplumsal grupların, organizasyonların ve kurumların özellikleri, bireylerin her birinin diğerinden ve ait oldukları gruptan etkilenme yollarını inceler. İnsanların sosyal hayatlarında ve davranışları üzerinde cinsiyetin, yaşın ve ırkın etkili olduğu sosyolojik incelemelerle doğrulanmıştır. Bu açıklamalardan hareketle sosyoloji bilimini şöyle tanımlamak mümkündür. Sosyoloji, toplumun yapısını, toplumu oluşturan insanlar ve gruplar arasındaki ilişkileri inceleyen bir sosyal bilim disiplinidir. Sosyolojiyi daha geniş olarak şöyle tanımlayabiliriz. Sosyoloji; insanların birbirleriyle kurdukları sosyal ilişkileri, sosyal gruplar, kurumlar ve organizasyonlar arasındaki münasebetleri, toplu eylem ve direniş gibi topluluk ve fert davranışlarını, farklı seviyelerdeki bütün sosyal Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8

etkileşim şekillerini, toplumsal yapı özelliklerini ve bu yapıda meydana gelebilecek değişme ya da eğilimleri belirli bir sosyal metotla inceleyen, sosyal gerçekleri ve süreçleri sistematik ve bilimsel olarak ele alan bir bilim dalıdır. Kısaca sosyoloji; toplumun oluşum, işleyiş ve gelişim yasalarını inceleyen bir sosyal bilimdir. Resim 2.1 Toplum (kaynak:ilkkimbuldu.com) Sosyal psikoloji açısından önemli olan bireysel davranışların daha kolay değerlendirilebilmesi için birey-çevre ilişkisinin incelenmesi gerekir. Sosyal yaşamdaki her birey mutlaka bir ya da birden fazla sosyal grup içinde yer alır. Bu nedenle grup birey için bir davranış sergileme alanıdır. Gruplar, bireysel ya da toplumsal amaçların gerçekleştirilmesinde insanların davranışlarını olumlu ya da olumsuz yönde etkileyebilir. Bu açıklamalar göre sosyoloji ve sosyal psikoloji arasında yakın bir ilişki vardır. Sosyoloji, toplumsal yapı ve değişmelerle uğraşırken sosyal psikoloji daha çok grup içindeki bireysel davranışlarla ilgilenir. PSİKOLOJİ Psikoloji ile sosyal psikoloji birbirine çok yakın olan iki ana bilim dalıdır. Çünkü sosyal psikolojinin çalışma alanlarının çoğu psikolojik özellikler taşımaktadır. Açıklamalarda psikoloji verilerinden yararlanılmaktadır. Örneğin, ön yargının açıklanmasında Freud un psikodinamik çalışmaları çok yararlı olmuştur. Toplumsal yaşamda yer alan her insan kendi içinde denge oluşturarak çevresine uyum sağlamak ister. Böyle bir süreç hem bireysel hem de toplumsal yaşam için gereklidir. Bu nedenle bireylerin sergiledikleri davranışlar ve psikolojik yapıları birliktelik için son derece önemli ve üzerinde durulması gereken bir konudur. Psikolojik araştırmalarla elde dilen veriler sayesinde insanların davranışlarını anlamak ve yorumlamak kolaylaşır. Örneğin büyüme, gelişme, yetenekler, ilgi, zekâ, heyecan, bellek, düşünme, öğrenme, algılama konularında elde edilen psikolojik bilgiler sayesinde insanları değerlendirmemiz gibi. Ayrıca bu bilgilerin eğitim, tıp, endüstri, ekonomi alanlarında kullanılması insanların başarılarını artırmıştır. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9

Örnek Büyüme, gelişme, yetenekler, ilgi, zekâ, heyecan, bellek, düşünme, öğrenme, algılama konularında elde edilen psikolojik bilgiler sayesinde insanları değerlendirmemiz kolaylaşır. İnsanların çevresinde olup bitenleri anlayıp algılamaları, canlı ve cansız varlıkları tanıyıp anlamaları, olayları nasıl anlayıp öğrendiğini, nasıl düşündüğünü, varlıklar ve olaylar karşısında nasıl heyecanlandığını, duygulandığını, insanın zekâsının ve kişiliğini araştırılması psikolojinin temel konuları arasında yer alır. Bu açıklamalara göre psikoloji, insanların ve hayvanlarını davranışlarını ve insanların ruh yapısını inceleyen bir bilim dalıdır demek mümkündür. Kısaca psikoloji, insanların ruh yapısını ve davranışlarını inceleyen bir bilim dalıdır. Resim 2.2 Psikoloji (kaynak:bilimtreni.com) Psikoloji, insanların ruh yapısını ve davranışlarını inceleyen bir bilim dalıdır. Sosyal psikoloji grup içindeki insanların davranışlarını inceleyen bilim dalıdır. Bireysel davranışları ve bunların süreçlerini (algılama, yargılama, düşünme, motive etme, tutum oluşumu) ve nedenlerini inceleyen psikoloji ile aralarında yakın bir ilişki vardır. Çünkü algılama, yargılama, düşünme, motive etme, heyecanlanma, öğrenme, etkileme, tutum oluşumu gibi psikolojik süreçler insanların davranışlarını etkileyip yönlendirirler. İnsanların çevrelerinden gelen uyarıcılara cevap vererek davranış sergilemelerinde zekâlarının, duygularının, karakterlerinin, kültürel, bedensel ve biyolojik yapılarının etkisi vardır. Davranışı etkileyen bu faktörler bireyden bireye değişir. Bundan dolayı her insan kişilik olarak diğerlerinden farklıdır. Psikoloji, bireysel farklılıkları belirleyerek bunların insan davranışları üzerindeki etkilerini incelemesi nedeniyle sosyal psikoloji ile yakın ilişki içerisindedir. Bireysel farklılıklara sahip olan insanlar aynı gruplara dâhil olduklarında değişik davranışlar sergileyebilmektedir. Aynı grupsal etkilere maruz kalmalarına rağmen değişik davranışlar sergilemelerinin temelinde bireysel farklılıklar yatmaktadır. Kısaca belirtecek olursak, davranışı etkileyen iç ve dış uyarıcıları psikoloji incelediğine göre sosyal psikoloji ile psikoloji arasında oldukça yakın ilişki vardır. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10

Sosyal antropoloji; genel olarak grupları, örgütleri ve toplumların nasıl örgütlendiğini, nasıl görevlerini yerine getirdiklerini ve nasıl değişip geliştiklerini inceleme alanı olarak seçmiştir. Antropoloji; insanın kökenini, biyolojik yapısını, somatik özelliklerini, kültürel belirtilerini, toplumsal davranışlarını konu edinen ve bunları kendine özgü yöntemleriyle inceleyen bilim dalıdır. ANTROPOLOJİ ve SOSYAL ANTROPOLOJİ Antropoloji, ilkel insan toplulukları ile ilgilenir. Antropoloji toplumdaki her konuyu bütün yönleri ile ele almaz. Sadece ilkel toplumlardaki insan toplulukları ve kültürel ilişkileri açıklamaya çalışır. Örneğin; insanlar veya toplumların niçin birbirine benzediğini veya benzemediğini, neden değiştiğini [9] ve bu değişimde insanların oluşturdukları kültürel etkinliklerin etkilerini belirleme, antropolojinin temel konuları arasında yer almaktadır. Her ne kadar antropoloji ilkel topluluklarla ilgilense de günümüzde artık modern toplumların özellikleri ile de ilgilenmeye başlamıştır. Modern toplumların genel kültürel özelliklerinin incelenmesi sonucu elde edilen bilgiler sayesinde, toplumlardaki sosyal bütünleşmeyi güçlendirici bazı yöntemler belirlenebilmektedir. Örneğin, genel kültür içindeki küçük gruplarda oluşan davranış farklılıkları daha sağlıklı bir biçimde değerlendirilerek genel kültüre uygun hâle getirilebilmektedir. Antropoloji; insanın kökenini, biyolojik yapısını, somatik özelliklerini, kültürel belirtilerini, toplumsal davranışlarını konu edinen ve bunları kendine özgü yöntemleriyle inceleyen bilim dalıdır. Kısaca, insanın tarihi oluşumunu inceleyen bilim dalıdır. [10]. Antropoloji, metot olarak fiziki veya sosyal yapıyı ilgilendiren ilkel toplumların analizinden işe başlar. İlkel toplumların, giyim kuşamından genel yaşantı biçimine kadar elde edebildiği bulgular ve değerlerle sözü edilen toplumsal ortam için bir çeşit davranış biçimine varmaya çalışır. Antropolojik araştırmaların temel amacı; insan davranışlarını etkileyen sosyal kurumların, kültürel yapının, inançların ve değer yargılarının ne olduğunun belirlenmesi ve saptanan olguların insan davranışlarını bir zaman dilimi içinde ne şekilde etkilediğinin bulunmasıdır. Bunun yanında sosyal davranışların, kurumların ve inançların nasıl oluşup birbirlerini etkilediğinin tespit edilmesi de antropolojinin temel inceleme konuları arasında yer almaktadır. [11] Geçmiş kültürlerin, medeniyet kalıntılarının, insanların biyolojik evriminin ve kullanılan teknoloji biçimlerinin bireyler ve sosyal gruplar üzerindeki etkisi kesindir. Bu etkinin bilinmesi insan davranışının anlaşılmasında birtakım kolaylıklar sağlar. Sosyal antropoloji; genel olarak grupları, örgütleri ve toplumların nasıl örgütlendiğini, nasıl görevlerini yerine getirdiklerini ve nasıl değişip geliştiklerini inceleme alanı olarak seçmiştir. Bunun yanında sosyal antropoloji, gelişmiş ya da gelişmekte olan toplumlarda varlığını devam ettiren ilkel grup ve toplumları da inceler. Buradan elde edilen veriler sayesinde gelişmiş toplumların geçmişleri hakkında değerlendirmeler yapar. Sosyal psikoloji de sosyal antropolojinin çalışma alanlarını ele alır. Ayrıca bireyler arası etkileşimin ve ilişkilerin kültürel yapıyı nasıl etkilediğini ve kültürel yapıdan nasıl etkilediğini de ele alır ve inceler. EĞİTİM BİLİMİ Eğitim süreci eskiden belli yaş (6 ile 12) dönemlerini kapsıyordu. Ama günümüzde bu anlayış değişti. Yeni anlayışa göre eğitim süreci doğumdan itibaren başlar, ölüme kadar devam eder. Başka bir deyişle, eğitim kavramının kapsamı Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11

yaşamımızın belli bir evresi ile sınırlı değildir. Eğitim kavramı; insanların duyuşsal, düşünsel, davranışsal ve toplumsal açıdan gelişmesini ifade etmektedir. Günümüzün eğitim süreci eskiden olduğu gibi öğreticiden öğrenciye değildir. Yani tek boyutlu ve tek seçenekli yapısal bir özellik taşımamaktadır. Birden fazla boyut ve seçeneği içermektedir. Örneğin, grupsal ya da bireysel eğitimlerin olması gibi. Eğitim bilimleri bireysel, grupsal ya da toplumsal sorunlara bütüncül bir anlayışla yaklaşıp çözüm yolları belirlemektedir. Sorunlara çözümler üretirken bireysel, grupsal ve toplumsal özellikleri öncelikle dikkate almaktadır. Eğitimin temel fonksiyonu bireyleri gruba, kuruma ve topluma yararlı ve uyumlu hâle getirmektir. Eğitim; bireylerde davranış değişikliği yaratarak onları grup, kurum ve topluma yararlı hâle getirme sürecidir. Kısaca eğitim, bireylerde bir değişim yaratma sürecidir. [12] Eğitim sürecinde her eğitici bir sosyal psikolog gibi davranmalıdır. Yani öğrenme durumunda olan bireyleri farklı yapı ve özelliklere sahip olduklarını iyi bilmeli, onları hiçsizliğe (kişilik ve kimliğini baskı altına alma) mahkûm etmemeli, eğitimin merkezine almalı, doğal yapılarına uygun olmayan şeyler için onları zorlamamalı, her şeyi körü körüne kabullenen kişiler değil; üreten, araştıran, sorgulayanlar olarak yetiştirmelidir. [13] Kısaca, eğitimciler insanları, sağlam karakterli ve öğrenmeye meraklı birer birey olarak yetiştirmelidir. Bu açıklamalar sosyal psikoloji ile eğitim biliminin yakın ilişkisini çok iyi vurgulamaktadır. Sonuç olarak şunları söyleyebiliriz, eğitim sürecinde insanların davranışlarında bir farklılık yaratma söz konusu olduğundan eğitim bilimi ile sosyal psikoloji arasında yakın bir ilişki söz konusudur demek bizce yanlış sayılmaz. Sonuçta her iki bilim de birey ve davranışları üzerinde durmaktadır. DAVRANIŞ BİLİMLERİ Eğitim; bireylerde davranış değişikliği yaratarak onları grup, kurum ve topluma yararlı hâle getirme sürecidir. İnsan, toplum ve toplumdaki bazı sosyal yapı ve süreçler gibi konular hemen hemen birçok sosyal bilimin ortak çalışma alanıdır. Sosyal olay ve olgulara değişik açılardan bakıldığı için farklı değerlendirmeler ve tanımlamalar yapılabilmektedir. Ama buna rağmen yine de ortak bir noktada buluşulması bilimselliğin gereğidir. Yani bütüncül bir bakış açısıyla sosyal konuları ele almak mümkündür. İşte bu bakış açısının gerekliliği nedeniyle davranış bilimleri ortaya çıkmıştır. Farklı kurum, kuruluş ve işletmelerdeki sorunların tek bir sosyal bilimin verilerine dayanarak çözümler aramanın yetersizliği anlaşılınca bütüncül bir yaklaşımın temsilcisi olan davranış bilimleri bir disiplin olarak ortaya çıkmıştır. Bir sosyal olayın ya da sorunun doğru açıklanması farklı biçimlerde olabilir. Çünkü sosyal olayların ya da sorunların tek sebebi yoktur, birden fazla sebebi vardır. Bu nedenle sosyal olay ya da sorunlar çeşitli disiplinlerden yararlanılarak açıklanmaya çalışılması günümüz dünyasında zorunlu hâle gelmiştir. Davranış bilimleri; yalnızca kurumların, kuruluşların, işletmelerin, sosyal grupların ve toplumların yapısal özelliklerini ve sorunlarını değil aynı zamanda insan davranışlarını da bütüncül bir yaklaşımla ele alır. Bütüncül bir sosyal düşünce yaklaşımı için insanların ve toplumların kolektif davranışlarını ve bu davranışları oluşturan faktörleri (değerler, inançlar, istekler, ihtiyaçlar, alışkanlıklar, eğitim, din, Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12

Davranış bilimleri, çeşitli disiplinler (sosyoloji, psikoloji, antropoloji, hukuk, iktisat, tarih, siyasal bilimler, biyoloji) aracılığıyla insan davranışlarını ve sorunlarını açıklamaya çalışan bir bilim dalıdır. Yönetim bilimi, kurum, kuruluş ya da işletmelerin amaçlarına uygun olarak mevcut bütün kaynakların nasıl kullanılacağını ve bunların yapılarını inceleyen bilimdir. aile vs.) değişik açılardan ele alabilecek bir bakış açısına sahip olmak gerekir. Bunun için de birden fazla sosyal bilimin verilerinden yararlanılmalıdır. İnsan; sosyal kurum, kuruluş ve işletmelerin varlık sebeplerinin en önemlisidir. Çünkü insansız sosyal organizasyon yoktur. Kurum ya da kuruluşların varlıklarını uzun süre devam ettirmeleri organizasyon-insan ilişkisinin bilimsel metotlarla ele alınıp incelenmesine bağlıdır. İnsanlarla çalışmak veya onları yönetmek durumunda olan yöneticilerin, insan ve insanın davranışları konusunda yeterli bilgiye sahip olmaları gerekmektedir. Sağlıklı bir organizasyon yapısı, insan motivasyonu ve iş verimi için insan davranışlarını tahmin etmek ya da bilmek çok önemlidir. Ancak her şeye rağmen değişik organizasyonlarda çalışan insanların davranışlarını önceden tahmin etmek kolay bir şey değildir. Bunun nedeni, insanların ihtiyaçlarının ve değer sistemlerinin aynı olmamasıdır. Bu zorluğu aşmamızı sağlayan, davranış bilimlerinin bütüncül yaklaşımıdır. Davranış bilimleri sayesinde insanların davranışlarını anlamak ve tahmin etmek biraz kolaylaşmaktadır. Her davranışın temelinde bir neden ve sonucunda ulaşılacak bir hedef vardır. Davranışlar, içsel ve dışsal güdülerin sonucunda oluşmaktadır. Buradan hareketle şunu söyleyebiliriz, insan davranışlarının kendine özgü bir mantığı vardır. Bu mantığı bize kazandıran davranış bilimleridir. Davranış bilimleri, çeşitli disiplinler (sosyoloji, psikoloji, antropoloji, hukuk, iktisat, tarih, siyasal bilimler, biyoloji) aracılığıyla insan davranışlarını ve sorunlarını açıklamaya çalışan bir bilim dalıdır. Davranış bilimlerinin temel felsefesi, insan ve insan davranışlarını anlamaktır. İnsan ve insan davranışlarının anlaşılması için tek bir disiplinden yararlanma yerine, konu ile ilgili tüm disiplinlerden yararlanmanın daha faydalı olacağı görüşü davranış bilimlerinin özünü oluşturmaktadır. Sosyal psikoloji, grupsal yapıda yer alan bireylerin davranışlarını inceleyen bir bilim dalıdır. Davranış bilimleri de insan davranışlarını bütüncül bir yaklaşımla ele alıp incelediği için iki bilim dalı arasında yakın bir ilişki vardır. YÖNETİM BİLİMİ Yönetim bilimi; kurum, kuruluş ya da işletmelerin amaçlarına uygun olarak mevcut bütün kaynakların nasıl kullanılacağını ve bunların yapılarını inceleyen bilim dalıdır. Bu tanımda organizasyonların yapısal ve işlevsel özellikleri üzerinde durulmaktadır. Yönetimin bir bilim olarak ortaya çıkışı 18. yüzyıla denk gelmektedir. Yönetim bilimi, normatif bir bilim dalı değildir. Daha çok pozitif bir bilim özelliğine sahiptir. Kurum, kuruluş ya da işletmelerin teknik yönüyle ilgilenir ve olması gerekenle değil mevcut olanla ilgilenen bir disiplindir. Yönetim biliminin özellikle işletme alanındaki konu ve sorunları incelemesi nedeniyle bilimsel alanda kabul gören bir sosyal bilim olduğu artık tartışılmaz hâle gelmiştir. Özellikle son yüzyılda bilimsel olarak gelişmesini tamamlamıştır. Yönetim biliminin kısaca tanımını ve kapsamını açıkladık. Yönetim bilimi, organizasyonların içinde gerçekleşen faaliyetleri incelemektedir. Bu faaliyetleri gerçekleştiren insanlardır. Başka bir deyişle yönetim bilimi, organizasyonlar içinde insanların yürüttükleri faaliyetleri ele alıp incelemektedir. Sosyal psikoloji de Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13

Bireysel Etkinlik Ekonomi, insanların yaşayabilmek adına üretme ve ürettiklerini bölüşme biçimlerinin ve bu eylemlerinden doğan ilişkilerin tümünü inceleyen bilim dalıdır. sosyal grup ya da organizasyonlar içindeki insan davranışlarını ele alıp incelediği için iki bilim arasında yakın bir ilişki vardır. İnsanların düşünce sistemini inceleyen bilim dalıdır. FELSEFE, HUKUK VE EKONOMİ İLE İLİŞKİSİ Felsefe (insanların düşünce sistemini inceleyen bilim dalıdır), hukuk (insanların genel yararları için konulan ve kamu gücüyle desteklenen kural, hak ve kanunların bütünüdür) ve ekonominin (insanların yaşayabilmek adına üretme ve ürettiklerini bölüşme biçimlerinin ve bu eylemlerinden doğan ilişkilerin tümünü inceleyen bilim dalıdır) de sosyal psikoloji ile ilişkisi vardır. Çünkü bu bilimler, insanların davranışlarını ve faaliyetlerini yakından ilgilendiren konuları içermektedirler. İnsanların sosyal grup içinde sergiledikleri davranışlar ve gerçekleştirdikleri faaliyetler, oluşturulan kurallar, kullanılan teknolojiler, mevcut düşünce sistemleri, yönetim tarzları ve ekonomik yapılardan etkilendiği bir gerçektir. Dolayısıyla insanların gruplar içinde sergiledikleri davranışları ve gerçekleştirdikleri faaliyetleri anlamak ve açıklamak için mutlaka bu bilimlerin verilerinden yararlanmak gerekmektedir. Felsefe, insanların düşünce sistemini inceleyen bilim dalıdır. Resim 2.3 Hukuk (kaynak:karar.com) Sosyal psikolojinin gelişim sürecinde etkili olan düşünce akımları ve bilim adamlarını detaylı bir biçimde açıklayınız. Hukuk, insanların genel yararları için konulan ve kamu gücüyle desteklenen kural, hak ve kanunların bütünüdür. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14

Özet 1900 lü yıllara kadar insan ve davranışı daha çok felsefi, sosyolojik ve psikolojik bir bakış açısı ile ele alınmıştır. Bu dönemlerde bilim adamları yaptıkları çalışmalarla davranışların belirleyicilerinin genellikle psikolojik olduğunu açıklamışlardır. Fakat daha sonra yapılan çalışmalar, bunun tam olarak doğru olmadığını ortaya çıkarmıştır. Sosyal psikolojinin modern bir bilim dalı olarak gelişmesi 1900 lü yıllardan sonra olmuştur. Bu dönemde Avrupa da gelişen iki akım modern sosyal psikolojinin temelini oluşturmuştur. Bu akımlardan biri, kolektif psikolojidir. Diğeri ise kitle psikolojisi olarak adlandırılmaktadır. Sosyal psikoloji grup içindeki insanların davranışlarını incelerken birçok sosyal bilimin verilerinden yararlanır. Bu bilimlerden bazıları şunlardır: Sosyoloji: Toplumun yapısını, toplumsal yaşamda meydana gelen gelişme ve değişmeleri, insan ve gruplar arasındaki ilişkileri inceleyen bilim dalıdır. Toplumsal gelişme ve değişmeler insan ilişkileri ve davranışları üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Bu nedenle toplumsal olay ve olguların incelenmesi insan davranışlarının anlaşılması için gerekmektedir. Psikoloji: İnsanların ruh yapısını, insan ve hayvanların davranışlarını inceleyen bir bilim dalıdır. İnsanların davranışlarının gerçekleşmesinde ruhsal yapılarının etkisi oldukça fazladır. İnsanların ruhsal açıdan dengede olmaları sağlıklı ilişkilerin kurulması için çok önemlidir. Bazen insanların davranışlarının nedenlerini anlamak için hayvanlar üzerinde deneyler yapılır. Elde edilen veriler sayesinde davranışların görünmeyen boyutları açıklanabilir. Eğitim: Bireylerde davranış değişikliği yaratarak onları grup, kurum ve topluma yararlı hâle getirme sürecidir. Kısaca eğitim, bireylerde bir değişim yaratma sürecidir. İnsanların toplumsal yaşama uygun davranışlar sergilemesinde eğitimin rolü çok fazladır. Çünkü eğitim sayesinde insanlar sosyalleşerek nerede ve nasıl davranacağını öğrenir. Antropoloji: İnsanın kökenini, biyolojik yapısını, somatik özelliklerini, kültürel belirtilerini, toplumsal davranışlarını konu edinen ve bunları kendine özgü yöntemleriyle inceleyen bilim dalıdır. Davranış Bilimleri: İnsan davranışlarını bir bütünlük içinde inceleyen bilim dalıdır. İnsanların davranışlarının bir tek nedeni yoktur. Ayrıca farklı günlerede gerçekleşen davranışların bile nedenleri aynı değildir. İnsan davranışlarının nedenleri sosyolojik, psikolojik, sosyal psikolojik, antropolojik, biyolojik ya da ekonomik olabilir. Bu nedenle davranış bilimleri insan davranışlarını açıklarken bu bilimlerin verilerinden yararlanır. Yönetim bilimi: İnsanların toplumsal yaşama geçme süreci ile beraber yönetim süreci de başlamıştır. Çünkü insanların davranışlarının kontrol edilmesi ve mevcut kaynakların yerinde ve zamanında kullanılması için bazı insanların bu süreci idare etmesi gerekmektedir. Bu nedenle yönetim süreci insanlık tarihi kadar eskidir. Kurum, kuruluş ya da işletmelerin amaçlarına uygun olarak mevcut bütün kaynakların nasıl kullanılacağını ve bunların yapılarını inceleyen bilim dalıdır. Felsefe: İnsanların düşünce sistemini inceleyen bilim dalıdır. İnsanların düşünce yapıları onların davranışlarının yönlendirmede önemli bir etkiye sahiptir. Hukuk: İnsanlar arasındaki sorunları yasalar çerçevesinde çözmeye çalışan bir bilim dalıdır. Hukuk, toplumun genel yararını sağlamak amacıyla konulan ve kamu gücüyle desteklenen kural, hak ve kanunların bütünüdür. Başka bir deyişle hukuk, insanların birbirleriyle, toplumla ve devletle ilişkilerini düzenleyen kurallar sistemidir. Ekonomi: Kıt kaynaklarla insanların sınırsız ihtiyaçlarını karşıılama sürecidir. Başka bir deyişle ekonomi, insanların yaşayabilmek adına üretme ve ürettiklerini bölüşme faaliyetlerini ve bu faaliyetlerden doğan ilişkileri inceleyen bilim dalıdır. Ekonomik faaliyetler de insan davranışları üzerinde etkilidir. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15

DEĞERLENDİRME SORULARI 1. Bireyin grup içindeki etkileşimlerini ve bu etkileşimlerin psikolojik nedenlerini sistematik olarak inceleyen bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir? a) Davranış bilimleri b) Sosyoloji c) Psikoloji d) Antropoloji e) Sosyal psikoloji 2. Toplumun oluşum, işleyiş ve gelişim yasalarını inceleyen sosyal bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir? a) Psikoloji b) Yönetim bilimi c) Sosyoloji d) Felsefe e) Antropoloji 3. Bireysel davranışları ve bunların süreçlerini (algılama, yargılama, düşünme, motive etme, tutum oluşumu) ve nedenlerini inceleyen bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir? a) Sosyoloji b) Psikoloji c) Davranış bilimleri d) Antropoloji e) Yönetim bilimleri 4. Aşağıdakilerden hangisi davranış bilimlerinin temel felsefesini ifade eder? a) İnsan ve insan davranışlarını anlamaktır. b) İnsan ve insan davranışlarının ekonomik nedenlerini anlamaktır. c) İnsan ve insan davranışlarının fiziksel alt yapılarını anlamaktır. d) İnsan ve insan davranışlarının coğrafi nedenlerini anlamaktır. e) İnsan ve insan davranışlarının yönetimsel yapısını anlamaktır. 5. İnsanın kökenini, biyolojik yapısını, somatik özelliklerini, kültürel belirtilerini, toplumsal davranışlarını konu edinen ve bunları kendine özgü yöntemleriyle inceleyen bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir? a) Sosyoloji b) Antropoloji c) Psikoloji d) Sosyal psikoloji e) Yönetim bilimleri Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16

6. Bireylerde davranış değişikliği yaratarak onları grup, kurum ve topluma yararlı hâle getirme süreci aşağıdakilerden hangisidir? a) Sosyoloji b) Ekonomi c) Felsefe d) Eğitim e) Psikoloji 7. Kurum, kuruluş ya da işletmelerin amaçlarına uygun olarak mevcut bütün kaynakların nasıl kullanılacağını ve bunların yapılarını inceleyen bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir? a) Davranış bilimleri b) Eğitim bilimleri c) Antropoloji d) Sosyoloji e) Yönetim bilimi 8. Aşağıdakilerden hangisi sosyal psikoloji ile ilişkili bilim dallarından biri değildir? a) Psikoloji b) Antropoloji c) Sosyoloji d) Fizik e) Davranış bilimleri 9. Genel olarak grupları, örgütleri ve toplumların nasıl örgütlendiğini, görevlerini nasıl yerine getirdiklerini ve nasıl değişip geliştiklerini inceleme alanı olarak seçen bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir? a) Ekonomi b) Sosyal antropoloji c) Eğitim bilimleri d) Yönetim bilimleri e) Felsefe 10. Aşağıdaki akımlardan hangisi sosyal psikolojinin modern bir bilim dalı hâline gelmesinde etkili olmuştur? a) Durumsallık akım b) Kolektif psikoloji akımı c) Ekonomik akım d) Fiziksel akım e) İletişim akımı Cevap Anahtarı: 1.e, 2.c, 3.c, 4.a, 5.b. 6.d, 7.e, 8.d, 9.b, 10.b. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17

YARARLANILAN KAYNAKLAR [1] Farr, R. (1996). The Roots of Modern Social Psychology, Blackwell, UK., USA. [2] McGarty, C. and Haslam, S.A. Haslam. (1997). (Ed.) The Message of Social Psychology. Blackwell, Cambridge. [3] Stainton, W. R. (2003). Social Psychology: Experimental and Critical Approaches. Open University Press, Berkshire. [4] Arkonaç, S. A. (1998). Sosyal Psikoloji, Alfa Yayınları, İstanbul. [5] Tekarslan, E. Kılınç, T. Şencan H. Baysal, A. C. (2000). Davranışın Sosyal Psikolojisi, İ. Ü. İşletme Fakültesi Yayını, İstanbul. [6] Demirtaş, H. A. (2003). Sosyal Kimlik Temel Kavram ve Kuramı, Varsayımlar, İletişim Araştırmaları, 1(1), s.125. [7] Allport, G. W. (1985). The Historical Background of Modern Social Psychology In G. Lindzey & E. Aronson (Eds.) Handbook of Social Psychology Random House/Erlbaum, 3rd ed., Vol.1, New York, pp1-46 [8] Narter, M. (2007). Sosyal Psikolojinin Sosyal Kavramına Dair Öneriler, Sosyoloji Dergisi 3, Dizi, Sayı:15. [9] Hogg. M.A. ve Graham M. V. (2005). Sosyal Psikoloji, Çev. İbrahim Yıldız ve Aydın Gelmez, Ütopya Yayınları, Ankara. [10] Freedman, J. L., D. O. Sears ve Carlsmith, J. M. (2003). Sosyal Psikoloji, Çev. Ali Dönmez, İmge Yayınevi. [11] Kağıtçıbaşı, Ç. (1988). İnsan ve İnsanlar, Evrim Matbaası, İstanbul. [12] Güvenç, B. (1979). İnsan ve Kültür, Ayyıldız Matbaası, Ankara. [13] Güney, S. (1998). Davranış Bilimleri ve Yönetim Psikolojisi Terimler Sözlüğü, Ankara. [14] Erdoğan, İ. (1991). İşletmelerde Davranış, İ.Ü. İşletme Fakültesi İşletme İktisadi Enstitüsü Yayını, İstanbul. [15] Güney, S. (2000). Yönetim ve Organizasyon El Kitabı, Nobel Yayınevi, Ankara. [16] Bender, M. T. (2005). John Dewey nin Eğitime Bakışı Üzerine Yeni Bir Yorum, Gazi Üniversitesi Kırşehir Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 6, Sayı 1. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18