Urtikaryalı Olgularda Etyolojik Etkenlerin Saptanması THE EVALUATION OF ETIOLOGICAL FACTORS IN URTICARIA



Benzer belgeler
mm3, periferik yaymasında lenfosit hakimiyeti vardı. GİRİŞ hastalığın farklı şekillerde isimlendirilmesine neden Olgu 2 Olgu 3

Tiroidin en sık görülen benign tümörleri foliküler adenomlardır.

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı

%20 En sık neden cilt kuruluğu Gebeliğe özgü cilt hastalıkları İntrahepatik kolestaz İlaç ve diğer allerjik reaksiyonlar Sistemik hastalıklara bağlı

Ateş Nedeniyle Enfeksiyon Hastalıkları Kliniğine Yatırılarak Takip ve Tedavi Edilen Hastaların Değerlendirilmesi

%5 Her iki ebeveyn atopik

TİP I HİPERSENSİTİVİTE REAKSİYONU. Prof. Dr. Bilun Gemicioğlu

Yoğun Bakım Ünitesinde Gelişen Kandida Enfeksiyonları ve Mortaliteyi Etkileyen Risk Faktörleri

Ürtikerli Hastalarda Tiroid Otoimmunitesinin Araştırılması. Investigation of Thyroid Otoimmunity in Patients with Urticaria

Ürtiker ilk defa 18. yüzyýlda isimlendirilmiþtir. Her beþ kiþiden


Prediktör Testler ve Sıradışı Serolojik Profiller. Dr. Dilara İnan Isparta

Tıp Araştırmaları Dergisi: 2008 : 6 (3) : Kronik ürtiker ve anjioödemde biyojenik aminlerin rolü

Otakoidler ve ergot alkaloidleri

BÖBREK NAKİLLİ ÇOCUKLARDA GEÇ DÖNEM AKUT REJEKSİYONUN GREFT SAĞKALIMI ÜZERİNE ETKİLERİ. Başkent Üniversitesi Çocuk Nefroloji Dr.

D Vitaminin Relaps Brucelloz üzerine Etkisi. Yrd.Doç.Dr. Turhan Togan Başkent Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

VULVADA SIK GÖRÜLEN İNFLAMATUAR LEZYONLARIN AYIRICI TANI ÖZELLİKLERİ 21.ULUSAL PATOLOJİ KONGRESİ İZMİR

Kronik Öksürük. Dr. Kürşat Uzun N.E. Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları AD ve Yoğun Bakım Bilim Dalı

Viral Hepatitler. Hepatit A Virus. Viral Hepatitler- Tarihsel Bakış. Hepatit Tipleri. Hepatit A Klinik Özellikler

ği Derne Üroonkoloji

Anafilaksi İle Başvuran Olgu

ERİŞKİN HASTADA İNFLUENZAYI NASIL TANIRIM?

5 Pratik Dermatoloji Notları

Kronik ürtikerde güncel tedaviler

ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK

BİRLİKTE ÇÖZELİM Mİ? NSAii. Dr Gözde KÖYCÜ BUHARİ Dr Ferda ÖNER ERKEKOL

Doripenem: Klinik Uygulamadaki Yeri

ÖĞRENİM HEDEFLERİ Öğrenciler 3. sınıfın sonunda;

İlaç Allerjisi İle Oluşan Klinik Sendromlar

MENENJİTLİ OLGULARIN KLİNİK VE LABORATUAR ÖZELLİKLERİNİN RETROSPEKTİF OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ

Isırıkla İlgili Literatür İncelemesi

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

Doç. Dr. Ahmet ALACACIOĞLU

Postoperatif Noninfeksiyoz Ateş. Dr.Dilek ARMAN GÜTF Enfeksiyon Hastalıkları AD

TULAREMİ OLGU SORGULAMA FORMU. Dr. Güven ÇELEBİ Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

LENFOSİTİK VASKÜLİT PATERNİ LUPUS ERİTEMATOSUS İÇİN UYARICI MI?

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Hematoloji ve Onkoloji Kliniği

ACİL CERRAHİ GİRİŞİM GEREKTİREN ENDOKRİN PATOLOJİLER: ERKEN TANI & HIZLI TEDAVİ

Gaziantep te Çocuklarda Solunum Allerjenleri Duyarlılığı

IX. BÖLÜM KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011

Dr. Özlem Erdem Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji AD 22. ULUSAL PATOLOJİ KONGRESİ

Tıp Fakültesi. Tıp Fakültesi. Olgu Sunumu Çocuk Allerji İmmünoloji Bilim Dalı. İnt. Dr. Yağmur ÇAKIR 25 Aralık 2018 Salı Dr.

ALLERJİK HASTALIKLAR STAJI

Anti-HIV Pozitif Bulunan Hastada Kesin Tanı Algoritması. Doç. Dr. Kenan Midilli İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım

İMMÜNOTERAPİYE BAĞLI ANAFLAKTİK REAKSİYONLARDA RENİN - ANGİOTENSİN SİSTEMİ

SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ZORUNLU DERSLERİ. Yüksek Lisans. Kodu Dersin Adı: Kredisi / AKTS Öğretim Üyesi

BİRİNCİ BASAMAKTA PRİMER İMMÜN YETMEZLİK

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ

ALLERJİ AŞILARI. Prof. Dr. Ömer KALAYCI Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatrik Allerji ve astım Ünitesi

ALLERJİK RİNİT ve EŞLİK EDEN HASTALIKLAR

TONSİLLOFARENJİT TANI VE TEDAVİ ALGORİTMASI

İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI

Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu

IL28B genotip tayini kronik hepatit B hastalarında oral antiviral tedavi cevabını öngörmede kullanılabilir mi?

KRİYOGLOBÜLİN. Cryoglobulins; Soğuk aglutinin;

ALLERJİNİN NEDENİ NEDİR?

DERİ VE ZÜHREVİ HASTALIKLAR STAJI

Sebahat Usta Akgül 1, Yaşar Çalışkan 2, Fatma Savran Oğuz 1, Aydın Türkmen 2, Mehmet Şükrü Sever 2

T.C SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ. ENFEKSİYON HASTALIKLARI ve KLİNİK MİKROBİYOLOJİ ANABİLİM DALI YILI DÖNEM V DERS PROGRAMI

Çocukluk Çağındaki Ürtikerli Olguların Etiyolojik Açıdan Retrospektif Olarak Değerlendirilmesi

SERVİKAL YETMEZİĞİNDE MCDONALDS VE MODDIFIYE ŞIRODKAR SERKLAJ YÖNTEMLERININ KARŞILAŞTIRILMASI

Epilepsi nedenlerine gelince üç ana başlıkta incelemek mümkün;

T.C SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ. ENFEKSİYON HASTALIKLARI ve KLİNİK MİKROBİYOLOJİ ANABİLİM DALI YILI DÖNEM V DERS PROGRAMI

WAO/EAACI Allerji Tanımlamaları

VIII. FAKTÖR XII EKSİKLİĞİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU BÖLÜM ULUSAL TANI VE TEDAVİ KILAVUZU 2013

ORGANİZMALARDA BAĞIŞIKLIK MEKANİZMALARI

HIV Enfeksiyonu ve Tüberküloz Birlikteliğinin Değerlendirilmesi

13/11/2018 Salı UZMANLA KLİNİK- POLKLİNİK VİZİTİ. 14/11/2018 Çarşamba POLKLİNİK VİZİTİ. Hekimin Hukuki Sorumlulukları Av. Sevim Ülkümen Çanak

Tiroid nodüllerinde TİRADS skorlamasının güvenirliliği

1. HAFTA PAZARTESİ SALI ÇARŞAMBA PERŞEMBE CUMA. Kuramsal Ders Diabetes mellitus: Tanı, sınıflama ve klinik bulgular Nilgün Başkal.

ANAFLAKSİ. Uzm. Dr. Alpay TUNCAR KIZILTEPE DEVLET HASTANESİ

Kronik İdiopatik Ürtiker de Katkı Maddeli Gıdalar ile Doğal Gıdalarda Bulunan Vazoaktif Maddelerin Rolü

Toplum başlangıçlı Escherichia coli

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi

1. HAFTA PAZARTESİ SALI ÇARŞAMBA PERŞEMBE CUMA. Kuramsal Ders Diabetes mellitus: Tanı, sınıflama ve klinik bulgular Nilgün Başkal

ALLERJİK HASTALIKLAR STAJI

Gaziosmanpaşa Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi 2015;7 (3):

Kronik ürtikerde tiroid fonksiyon testleri ve tiroid otoantikorları istenmeli mi?

Servikal smearlerde RİA etkisinin incelenmesi

Akut Hepatit B ve Kronik Hepatit B Reaktivasyonu Ayrımı. Dr. Şafak Kaya SBÜ Gazi Yaşargil SUAM Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

REVİZYON DURUMU. Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No

Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Katlandur

UÜ-SK AİLE HEKİMLİĞİ ANABİLİM DALI HİZMET KAPSAMI

Yrd. Doç. Dr. İlyas Yolbaş Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ABD

Fatma Burcu BELEN BEYANI

NEFRİTİK SENDROMLAR. Dr.LATİFE ERDOĞAN Ekim 2013

İNFEKSİYÖZ ENSEFALİTLER: HSV-1 E BAĞLI OLAN VE OLMAYAN OLGULARIN KARŞILAŞTIRILMASI

Gebelik ve Trombositopeni

ALERJİ. Alerji neden olur:

PATOLOJİ ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI

DR. SAMİ ULUS ÇOCUK HASTANESİ ONKOLOJİ POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HEMANJİOMLU OLGULARIN EPİDEMİYOLOJİK DEĞERLENDİRMESİ

SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP B TEORİK DERS PROGRAMI.

UYKU. Üzerinde beni uyutan minder Yavaş yavaş girer ılık bir suya. Hind'e doğru yelken açar gemiler, Bir uyku âleminden doğar dünya...

Cinsel Yolla Bulaşan Enfeksiyonlarda Tanı

Suç işlemiş bipolar bozukluklu olgularda klinik ve suç özellikleri: BRSHH den bir örnek. Dr. Tuba Hale CAMCIOĞLU

Romatizma BR.HLİ.066

AÜTF İBN-İ SİNA HASTANESİ GÖĞÜS HASTALIKLARI POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HASTALARIN DEMOGRAFİK ÖZELLİKLERİ VE HASTALIKLARININ SİGARAYLA OLAN İLİŞKİSİ

VİRUS HASTALIKLARINDA TANI YÖNTEMLERİ

BİRİNCİ BASAMAKTA AKILCI LABORATUVAR KULLANIMI

Transkript:

Urtikaryalı Olgularda Etyolojik Etkenlerin Saptanması THE EVALUATION OF ETIOLOGICAL FACTORS IN URTICARIA Ergün KUŞKU 1, Özge AKBAŞ 2, Pınar SELÇUK 2, Fulya GÖNEN 2, Didem ERDEM 2, Şebnem ÖZKAN 1 1 Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi, Dermatoloji Anabilim Dalı 2 Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi, Dönem III Öğrencisi Şebnem ÖZKAN Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı Tel: (232) 4123851 e-posta: sebnem.ozkan@deu.edu.tr ÖZET Amaç: Urtikarya sık görülen, tanısı kolay konulabilen ancak oldukça değişken etyolojik faktörlerin saptanmasının zor olduğu bir dermatozdur. Bu çalışmada kliniğimizde urtikarya tanısıyla izlenmiş olan hastalarda saptanan etyolojik faktörlerin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Gereç ve yöntem: Bu retrospektif çalışmada 2000-2007 yılları arasında Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Kliniği nde yatarak tedavi gören urtikarya tanısı almış 127 olguda saptanan etyolojik etmenler araştırılmıştır. Bulgular: Ayrıntılı anamnez ve etyolojiye yönelik yapılan tetkikler sonucunda özellikle gıdalar, ilaçlar ve infeksiyonlar olmak üzere 92 (%72,4) hastada en az 1 veya daha fazla olası tetikleyici etken saptanırken, 35 (%27,6) hastada tetikleyici etken saptanamamıştır. Sonuç: Çalışmada elde edilen bulgular ışığında; urtikaryalı olguların değerlendirilmesinde infeksiyonlar, ilaçlar ve gıdalar başta olmak üzere olası tetikleyici faktörlerin alınacak ayrıntılı anamnezde yer almasının önemi vurgulanmıştır. Anahtar sözcükler: Urtikarya, etyoloji, infeksiyon, ilaç, gıda SUMMARY Objective: Urticaria is a common skin disease which is easily diagnosed. In contrast to the ease of its diagnosis, the underlying etiologic factors are often difficult to determine. In the present study, we aimed to evaluate the etiologic factors in patients with urticaria who were followed-up by our clinic. Material and method: In this retrospective study; 127 in-patients with urticaria who were followed up in Dokuz Eylül University Medical School Department of Dermatology between the years 2000-2007 were re-evaluated to outline the established etiologic factors. Results: Detailed anamnesis and laboratory investigations revealed at least one etiological factor in 92 (72.4%) patients, especially foods, drugs and infections. On the other hand 35 (27.6%) patients had no associating triggering factors. Conclusion: In this study, the importance of a detailed history regarding triggering factors such as infections, drugs and foods in the evaluation of patients with urticaria was emphasized. Key words: Urticaria, etiology, infection, drug, food

160 Urtikarya kaşıntılı, eritemli ve ödemli papulalar (urtika) ve bunların birleşmesiyle oluşmuş plaklarla kendini gösteren bir dermatozdur. Lezyonlar kan damarlarının dilatasyonu ve ödeme bağlı olarak meydana gelmektedir. Lezyonların histopatolojik incelemesinde yüzeyel dermisteki kapiller ve venullerde dilatasyon, dermal papillalarda genişleme, retelerde yassılaşma ve kollagen liflerde şişme görülmektedir. Angioödemde ise aynı olay derin dermis ve hipodermiste meydana gelmektedir. Urtikarya her deri alanında meydana gelebilirken angioödem sıklıkla yüz, dil, ekstremiteler ve genital alanda sık görülmektedir (1,2). Lezyonların oluşmasına neden olan etkenler ve dökülerin süresine göre klinik olarak akut, kronik, fiziksel ve kontakt urtikarya şeklinde sınıflandırılabilir. Genel olarak urtikarya oluşumuna neden olan mayor faktörler arasında allergi (gıda, inhalan maddeler, kontakt allerjenler, ilaçlar, kan ürünleri), toksik (böcek sokmaları, analgezik ilaçlar), pseudoallergik (NSAİİ ve diğer inflamatuar ilaçlar, kontrast maddeler), fokal infeksiyonlar (bakteriyel, viral, fungal veya paraziter), paraneoplastik, fiziksel (soğuk, sıcak, bası, vib-rasyon, solar, akuajenik, egzersiz gibi), enzim eksiklikleri (angioneurotik ödem, herediter ödem), autoimmun hasta-lıklar (sistemik lupus eritematosus, kriyoglobulinemi, para-proteinemi) ve hormonal bozukluklar bulunmaktadır. Ancak önemli bir kısmı da idyopatik olup herhangi bir neden saptanamamaktadır. (1-7) Bu çalışmada kliniğimize başvuran urtikaryalı olgularda etyolojik etkenlerin değer-lendirilmesi amaçlanmıştır. GEREÇ VE YÖNTEM Yapılan retrospektif çalışmada, Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Kliniği nde 2000-2007 yılları arasında yatarak tedavi gören urtikarya tanısı almış olguların dosyaları incelenmiştir. Olguların demografik verileri, uyarıcı ilaç kullanımı ve gıda alımı öyküsü, saptanan inflamasyon odakları, eşlik eden malignite, hormonal bozukluklar, autoimmun hastalıklar gibi etyolojide rol oynayabilecek tüm faktörler kaydedilmiştir. Hastalığın başlangıç zamanı 6 haftadan kısa olanlar akut, 6 haftadan uzun olanlar kronik urtikarya olarak değerlendirilmiştir. Bunun dışında hastalığın tekrarlama özelliği, tutulan deri alanları, eşlik eden angioödem varlığı ve olguların atopi öyküsü araştırılmıştır. Saptanan veya öyküde tanımlanan tetikleyici etmenler olarak gıdalar veya gıda katkıları, sistemik uyaran ilaç kullanımı, solunum yoluyla alınan allerjenler, transfüzyon reaksiyonları, infeksiyonlar (bakteriyel, fungal, viral veya paraziter), malignite, endokrin faktörlerle birliktelik, fiziksel etkenler, böcek ısırığı öyküsü, lokal histamin salıcılar, pseudoallerjik etki eden etkenler, kolloidal volüm genişleticiler ve radyolojik kontrast madde kullanımı araştırılmıştır. BULGULAR Çalışma kapsamında urtikarya tanısı konmuş toplam 127 olgu dosyası taranmıştır. Olguların 94 ü kadın (% 74,02) ve 33 ü erkek (%25,98) olup yaşlarının 19-72 (42,1 ± 5,3) arasında değişkenlik gösterdiği görülmüştür. Hastalığın başlangıç zamanına göre değerlendirildiğinde 44 olgu (%34,64) akut urtikarya, 83 olgu (%65,36) ise kronik urtikarya olarak tespit edilmiştir. Kronik urtikarya tanısı alan olgularda lezyonların tekrarlama sıklığı değerlendirildiğinde ise; 71 kronik olgununun (%85,54) lezyonlarında tekrarlama saptanmıştır. Altmışdokuz olguda (%54,33) ise eşlik eden angioödem varlığı ve/veya öyküsü bulunmuştur. Atopi öyküsü saptanan 18 olgunun (%14,17) 7 sinde (%38,88) atopik ekzema; 6 sında (%33,33) allerjik rinit; 9 unda (%50) allerjik bronşit/astım öyküsü tespit edilmiştir. Değerlendirilen 127 olgunun ayrıntılı anamnez ve etyolo-jiye yönelik tetkikleri sonucunda 92 hastada (% 72,4) en az 1 veya daha fazla olası tetikleyici etken saptanırken 35 hastada (%27,6) tetikleyici etken saptanamamıştır. Olgular akut ve kronik olarak ayrılarak değerlendirme yapıldığında ise akut olguların tamamında en az 1 veya daha fazla etyolojik faktör belirlenirken, kronik olguların 38 inde (%58) en az 1 veya daha fazla olası tetikleyici etken saptandığı, 35 olguda (%42) ise tetikleyici etken saptanamadığı görül-müştür. Urtikaryayı tetikleyici etmenler açısından olguların anamnezlerine dayanılarak yapılan değerlendirme sonucunda; tamamı akut urtikaryalı olmak üzere 11 olguda gıda veya gıda katkıları alımından sonra urtikarya geliştiği saptanmıştır. Uyaran sistemik ilaç kullanımı sonrasında urtikaryal reaksiyon gelişimi ise yine tamamı akut urtikaryalı olgularda olmak üzere 31 olguda gözlenmiştir. Akut urtikaryalı 3 olguda ise kan transfüzyonu takiben reaksiyon gelişimi saptanmıştır. İnfeksiyon odağı taraması,

olguların yapılan tetkikleri ve ilgili anabilim dallarının görüş ve önerileri doğrultusunda değerlendirilmiştir. Tamamı kro-nik urtikaryalı olgularda olmak üzere, saptanan infeksiyon odakları değerlendirildiğinde; 9 olguda dental infeksiyon, 30 olguda üst solunum yolu infeksiyonu (10 u sinüzit, 2 si akut rinit, 18 i akut farenjit), 2 olguda alt solunum yolu infeksiyonu, 10 olguda gastrointestinal sistem infeksiyonu (Helicobacter pylori, hepatit, intestinal kandidiyazis), 13 olguda üriner sistem infeksiyonu, kadın hastalardan 28 olguda jinekolojik infeksiyon saptanmıştır. Tiroid hastalığı ile beraberlik tümü kronik urtikaryalı olmak üzere 9 olguda saptanmıştır. Fiziksel uyarı sonrasında urtikaryal semptom gelişimi açısından olgular değerlendirildiğinde yine tamamı kronik urtikaryalı olmak üzere 6 olguda bası, 3 olguda soğuk, 3 olguda sıcakla ilişki saptanmıştır. Tetikleyici etmen saptanan akut ve kronik urtikaryalı olguların dağılımı Tablo I ve II de gösterilmektedir. Tablo I. Akut urtikaryalı olgularda saptanan tetikleyici etmenler (n:44) Tetikleyici etmenler Olgu sayısı n ( %) Yiyecekler 11 (25,0) Sistemik İlaç Kullanımı 31 (70,4) Kan Tranfüzyonu 3 (6,8) Radyokontrast madde kullanımı 1 (2,2) Tablo II. Kronik urtikaryalı olgularda saptanan tetikleyici etmenler (n: 83) Tetikleyici etmenler Olgu sayısı n ( %) Tiroid sayrılığı 9 (10,8) İnfeksiyon Odakları Diş Çürüğü Üst Solunum Yolu İnfeksiyonu Alt Solunum Yolu İnfeksiyonu Gastrointestinal Sistem İnfeksiyonu Genital Sistem Enfeksiyonları Üriner Sistem İnfeksiyonu 9 (10,8) 30 (36,1) 2 (2,4) 10 (12,0) 28 (33,7) 13 (15,6) Fiziksel etkenler Bası 6 (7,2) Sıcak 3 (3,6) Soğuk 3 (3,6) TARTIŞMA Urtikarya deride kaşıntılı eritemli, ödemli papulalar ve plaklarla kendini gösteren bir dermatozdur. En sık görülen deri hastalıklarından biri olan urtikarya tüm dünyada populasyonun %10-25 ini hayatının herhangi bir döneminde etkilemektedir (8). Urtikarya dökülerinin seyri 6 haftayı geçerse kronik urtikarya söz konusudur. Urtikarya ve angioödem, olguların yaklaşık yarısında bu araştırmada da görüldüğü gibi birlikte bulunmaktadır (2). Akut urtikarya sıklıkla ilaç ve gıdaya karşı allerjik reaksiyonla meydana gelmektedir. Genel olarak urtikarya ve angioödem oluşumunda göz önünde bulundurulması gereken mayor nedenler arasında; gıdalar veya gıda katkıları, ilaçlar, anti-genle temas veya antigenin inhalasyonu ya da gastroin-testinal yolla alınması, bakteriyal, viral, fungal veya para-ziter infeksiyonlar, böcek sokmaları, transfüzyon reaksi-yonları, maligniteler, bası, soğuk, sıcak gibi fiziksel etmen-ler, kollagen doku hastalıkları, başta tiroid hastalıkları ol-mak üzere diğer hormonal hastalıklar bulunmaktadır (1-7). Birçok ilaç urtikarya ve angioödeme neden olabilmektedir. Penisilinler, penisilamin, sülfonamidler, analjezikler, radyokontrast maddeler, sedatifler, trankilizanlar ve diüretikler en sık urtikaryal reaksiyona neden olan ilaçlardır. Bu araştırmada da tamamı akut urtikaryalı 31 hastada (% 70,4) olası ilaç provakasyonu saptanmıştır. Etyolojide ilaçtan şüphelenildiğinde söz konusu ilaç kesilerek lezyonların tedrici kaybının olup olmadığı gözlenmelidir. Tüm ilaçlar urtikarya nedeni olabileceği için tanı almış hastalarda ilaç provakasyonu düşünüldüğünde kesilebilecek ilaçlar hemen kesilmeli, gerekli olanlar için de alternatiflerin kullanımı yoluna gidilmelidir (9). Gıdalar akut urtikaryaya sıklıkla neden olmakla birlikte intermittent dışında kronik urtikaryaya nadiren yol açmaktadır (1,9). Araştırmamızda tamamı akut urtikarya grubunda bulunmak üzere %25 olguda gıdalar olası tetikleyici etkenler arasında bulunmuştur.

162 Viral infeksiyonların seyrinde urtikarya gelişebildiği gösterilmiş olup hepatitler ve infeksiyoz mononükleoz buna örnek olarak verilebilir (9,10). Değerlendirilen olgularımızın %2,2 sinde hepatit B infeksiyonuna urtikaryanın eşlik ettiği görülmüştür. Literatürde dental infeksiyonlarla urtikarya gelişimi arasında ilişkinin gösterildiği çok sayıda olgu sunumları bulunmaktadır. Yapılan derlemelerde olguların %2-22 sinde dental infeksiyonların etyolojide rol oynadığı belirtilmektedir (10,11). Bizim çalışmamızda ise saptanan oran yaklaşık %10,8 dir. Urtikaryalı olgularda kulak - burun boğaz infeksiyonlarının %17-28 oranında tetikleyici rol oynadığı görülmüştür (10,11). Kliniğimize başvuran kronik urtikaryalı olgularda %36 oranında üst ve alt solunum yolu infeksiyonları belirlenmiştir. Jinekolojik infeksiyonlar kronik urtikaryanın tetikleyicisi olarak tanımlanmaktadır. Yapılan bir araştırmada 220 hastanın %12 inde vaginit saptanmıştır (10). Araştırmamızda bu oran kadın hastalar arasında yaklaşık %33 bulunmuştur. Yine aynı seride olguların %8 inde idrar yolu infeksiyonunun bulunduğu saptanmıştır (10). Olgularımızda ise yaklaşık %15 idrar yolu infeksiyonu saptanmıştır. Urtikarya ile tiroid hastalığı beraberliğinin artmış sıklıkta olduğu da gözlenmiştir. Hipertiroidide de urtikaryal lezyonlar ilk semptom olabilmekte ve tedavi ile urtikarya gerileyebilmektedir. Hipotiroidi ve ötiroid de olabilen olgularda antimikrozomal antikorların varlığının urtikarya ya eşlik edebildiği gösterilmiştir (9,12). Olgularımızda da %10 oranında tiroid hastalıklarıyla birliktelik saptanmıştır. Urtikarya lı olguların %10-20 sinde semptomlar fiziksel uyarı sonucunda meydana gelmektedir. Ancak lezyonlar fiziksel stimulusun oluştuğu alana sınırlı kalabildiği gibi bazen yaygınlaşabilmektedir (1,9,13). Olgularımızın yaklaşık %13 ünde bu tür bir uyaran saptanmıştır. Urtikarya ile kolon, rektum, akciğer karsinomu, Hodgkin hastalığı ve B hücre limfomaları beraberlikleri bildirilmiştir. Malignite ve urtikarya sık görülen hastalıklar olduğundan bu beraberliklerin tesadüfi olma olasılığı bulunmaktadır. Yapılan geniş serili epidemiyolojik bir çalışmada ise malignite ve kronik ürtikarya arasında bağlantı bulunamamıştır (1,9,10). Bizim araştırdığımız olguların bazılarında da öyküde malignite bulunmasına rağmen bunların tetikleyici olmadığı düşünülmüştür. Urtikarya ile ilişkisi olduğu bildirilen solunum yoluyla alınan allerjenler, yabancı proteinler (antiserum, taze hücre preperasyonları, aşılar vb), romatolojik hastalıklar, temas eden maddeler, böcek ısırıkları ve sokmaları, lokal histamin salıcılar, kolloidal volüm genişleticiler ile ilgili olgularımızda yapılan taramada bir ilişki bulunamamıştır. Literatür incelendiğinde urtikaryalı olgularda viral, bakteriyel, fungal veya parazitik infeksiyonların görülme sıklığının normal populasyondan farklı olmadığı görülmüştür. Bununla birlikte infeksiyöz sürecin sağaltımını takiben urtikaryal lezyonlarda gerilemenin izlendiği birçok çalışmada bildirilmiştir. Ancak bu konuda yapılan çalışmaların henüz meta-analiz veya kanıta dayalı tıp kuralları düzeyinde kanıt değeri bulunamamıştır (10,14-16). İnfeksiyonlar ile ilişkili urtikaryanın, infeksiyonlara ikincil immun yanıt veya infeksiyonların tetiklediği autoimmu-nite/autoreaktivite olmak üzere iki farklı mekanizma ile geliştiği düşünülmektedir. Bu durum urtikarya patogene-zinde epitop benzerliği ile açıklanmaktadır. Keza aspirin ve gıda katkı maddeleri gibi nonimmunolojik hipersensitivi-teye yol açan etkenlerin de benzer mekanizmayla etki gösterdiği bilinmektedir (10). Sonuç olarak urtikarya birçok intrensek ya da ekstrensek faktörle tetiklenebilmektedir. Bu etkenler kliniğimizdeki olgularda olduğu gibi çok sayıda bulunabilir ve değişkenlik gösterebilir. KAYNAKLAR 1. Braun-Falco O, Plewig G, Wolff HH et al. Dermatology. Second edition. Berlin: Springer-Verlag, 2000; 431-456. 2. Cooper KD, Arbor A. Urticaria and angioedema: diagnosis and evaluation. J Am Acad Dermatol 1991;25:166-174. 3. Lipozencic J, Wolf R. Life-threatening severe allergic reactions: urticaria, angioedema, and anaphylaxis. Clin Dermatol 2005; 23: 193-205. 4. Greaves MW, Salvoe RA. ABC of allergies: allergy and the skin. I-Urticaria. BMJ 1998; 316: 1147-1150. 5. Schocket AL. Chronic urticaria: pathophysiology and etio-logy, or the what and why. Allergy Asthma Proc

2006; 27: 90 95. 6. Muller BA. Urticaria and angioedema: a practical approach. Am Fam Physician 2004; 69: 1123-1128. 7. Klemens JC, Tripathi A. Urticaria and angioedema. Allergy Asthma Proc 2004; 25: 43-46. 8. Guldbakke KK, Khachemoune A. Etiology, classification and treatment of urticaria.cutis 2007;79: 41-49. 9. Kaplan AP. Urticaria and angioedema. In: Middleton E, Reed CE, Ellis EF et al, editors. Allergy. 5 th ed. St Louis: Mosby, 1998;1104-1122. 10. Wedi B, Raap U, Kapp A. Chronic urticaria and infections.curr Opin Allergy Clin Immunol 2004;387-396. 11. Kozel MMA, Sabroe RA. Chronic urticaria. aetiology, management and current and future treatment options. Drugs 2004; 64: 2515-2536. 12. Dreskin SC, Andrews KY. The thyroid and urticaria.curr Opin Allergy Clin Immunol 2005;5:408-412. 13. Grattan CEH, Sabroe RA, Greaves MW. Chronic urticaria. J Am Acad Dermatol 2002;46:645-657. 14. Kaplan AP. Chronic urticaria: pathogenesis and treatment. J Allergy Clin Immnol 2004; 114; 465-74. 15. Sakurai M, Oba M, Matsumoto K, et al. Acute infectious urticaria: clinical and laboratory analysis in nineteen patients. J Dermatol 2000;27:87-93. 16. Sackesen C, Sekerel BE, Orhan F,et al. The etiology of different forms of urticaria in chidhood. Pediatr Dermatol 2004;21:102-108.