ANKEM Derg 2011;25(Ek 1) KAN KÜLTÜRÜNDEN ÜREYEN MİKROORGANİZMALAR VE ANTİBİYOTİK DUYARLILIKLARI: ÜÇ YILLIK SONUÇLAR. Ayşe WILLKE, Emel AZAK

Benzer belgeler
Oya Coşkun, İlke Çelikkale, Yasemin Çakır, Bilgecan Özdemir, Kübra Köken, İdil Bahar Abdüllazizoğlu

Direnç hızla artıyor!!!!

Kan Kültürlerinde Üreyen Koagülaz Negatif Stafilokoklarda Kontaminasyonun Değerlendirilmesi


KOLONİZASYON. DR. EMİNE ALP Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji A.D.

AMAÇ. o Sefoperazon-sulbaktam (SCP), o Ampisilin-sulbaktam (SAM), o Polimiksin-B (PB) o Rifampin (RİF)

Enfeksiyon odaklarından izole edilen Gram negatif ve Gram pozitif bakterilerde antimikrobiyal duyarlılık sonuçları

Çocuk ve Yetişkin Üriner Escherichia coli İzolatlarında Plazmidik Kinolon Direnç Genlerinin Araştırılması

Klinik Örneklerden İzole Edilen E.coli Suşlarının Kümülatif Antibiyotik Duyarlılıklarının Belirlenmesi

Karbapenem dirençli Klebsiella pneumoniae suşlarında OXA-48 direnç geninin araştırılması

Ulusal Antimikrobiyal Direnç Sürveyans Sistemi (UAMDSS)

Sorunlu Mikroorganizmalar, Sorunlu Antibiyotikler ve E Test. Prof.Dr.Güner Söyletir Marmara Üniversitesi, İstanbul

Yılları Arasında Ülkemizde Kan Kültürü ve Antibiyotik Duyarlılık Sonuçlarının Değerlendirmesi

Dirençli Bakteri Yayılımının Önlenmesinde Laboratuvarın Rolü

Komplike deri ve yumuşak doku enfeksiyonu etkeni çoklu dirençli patojenlerin bakteriyofaj duyarlılıklarının araştırılması

Riskli Ünitelerde Yatan Hastalarda Karbapenemaz Üreten Enterobacteriaceae taranması

Sepsisde Klinik, Tanı ve Tedavi

KAN DOLAŞIMI İNFEKSİYONLARI VE DAPTOMİSİN

KISITLI ANTİBİYOTİK BİLDİRİMİ

Ne değişti? Dr. Özlem Kurt-Azap

Olgularla Antimikrobiyal Duyarlılık Testleri (Gram Negatif Bakteriler)

Gereç ve yöntem. Şişli Hamidiye Etfal EAH- 700-yataklı. Yenidoğan yoğun bakım ünitesi -29 yataklı Bir izolasyon odası Üç farklı bölüm

GRAM POZİTİF BAKTERİ ANTİBİYOGRAMLARI

Doç. Dr. Bilgin ARDA Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

YARA YERİ ÖRNEKLERİNDEN İZOLE EDİLEN MİKROORGANİZMALAR VE ANTİBİYOTİK DUYARLILIKLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ*

İdrar Örneklerinden İzole Edilen Bakteriler ve Antibiyotiklere Duyarlılıkları

Dr. Aysun Yalçı Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İbn-i Sina Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

Antimikrobiyal tedavide yeni yaklaşım: Doripenem. İn vitro Veriler. Prof.Dr.Güner Söyletir Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi, İstanbul

HEMATOLOJİK MALİGNİTELİ OLGUDA KLEBSİELLA PNEUMONİAE İLE GELİŞEN BAKTEREMİ OLGUSU VE TEDAVİ SEÇENEKLERİ

Antimikrobiyal Direnç Sorunu

EUCAST tarafından önerilen rutin iç kalite kontrol Sürüm 3.1, geçerlilik tarihi

FEBRİL NÖTROPENİ TANI VE TEDAVİ

ULUSAL HASTANE ENFEKSİYONLARI SÜRVEYANS AĞI (UHESA) RAPORU ÖZET VERİ, 2011 Yoğun Bakım Ünitelerinde İnvaziv Araç İlişkili Hastane Enfeksiyonları

Türkiye'de Antibiyotik Direncinin Durumu

Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Cerrahi Yoğun Bakım Ünitesinde Yıllarında İzole Edilen Mikroorganizmalar ve Antibiyotik Duyarlılıkları

KISITLI ANTİBİYOTİK DUYARLILIK TESTİ PROSEDÜRÜ

Genişlemiş Spektrumlu Beta-Laktamaz Üreten Gram Negatif Kan İzolatları: Karbapenemlere Duyarlılık ve Fenotipik/Genotipik Direnç Mekanizmaları

Febril Nötropenik Hastalara Sistemik Antimikrobiyal Tedavi Uygulaması Multidisipliner Yaklaşım Anketi

Kan Dolaşım Enfeksiyonlarında Karar Verme Süreçleri. Prof. Dr. Aynur EREN TOPKAYA Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji AD

Avrupa Antimikrobik Duyarlılık Testleri Komitesi

Avrupa Antimikrobik Duyarlılık Testleri Komitesi

Dr.Müge Ayhan Doç.Dr.Osman Memikoğlu

Antimikrobiyal Ajanlara Direnç

KISITLI BİLDİRİM. ADTS grubunun hazırladığı Kısıtlı Bİldirim Tabloları ile ilgili olarak dikkat edilmesi gereken konular.

Karbapeneme Dirençli Acinetobacter baumannii Suşlarının PFGE Yöntemiyle Genotiplendirilmesi

Hitit Üniversitesi Çorum Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Kan Kültürlerinden Üreyen Mikroorganizmalar ve Antimikrobiyal Duyarlılıkları

Hazırlayanlar: Doç. Dr. Yasemin ZER Mikrobiyoloji AD Öğrt. Üyesi

ÜÇ YILLIK VANKOMİSİNE DİRENÇLİ ENTEROKOK (VRE) KOLONİZASYON ve ENFEKSİYONLARININ DÖKÜMÜ

Biyofilmler; mikroorganizmaların, biyotik veya abiyotik yüzeylere adhezyonu sonrasında oluşturdukları glikokaliks olarak da adlandırılan

Dr. Birgül Kaçmaz Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

Yoğun Bakım Ünitesinde Dirençli Gram Negatif İnfeksiyonlar

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı

Hastane infeksiyonlarında klinisyenin klinik mikrobiyoloji laboratuvarından beklentileri

Dr. Derya SEYMAN. Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği

Türk Toraks Derneği. Erişkinlerde Hastanede Gelişen Pnömoni (HGP) Tanı ve Tedavi Uzlaşı Raporu Cep Kitabı. Cep Kitapları Serisi.

Stafilokok Enfeksiyonları (1 saat)

Ae- MİKROBİYOLOJİ LABORATUVARI İÇ KALİTE KONTROL VE DÖF TALİMATI

İnfektif Endokarditin Antibiyotik Tedavisinde Antimikrobiyal Direnç Bir Sorun mu? Penisilin

Yoğun Bakım Ünitelerinde Yatan Hastalardan İzole Edilen Mikroorganizmalar ve Antibiyotik Duyarlılıkları

GİRİŞ. Kan dolaşımı enfeksiyonları (KDE) önemli morbidite ve mortalite sebebi. ABD de yılda KDE, mortalite % 35-60

Eklem Protez Enfeksiyonlarında Antimikrobiyal Tedavi

ANTİBAKTERİYEL DİRENÇ SÜRVEYANSI CEASAR VE UAMDS PROJELERİ

Kan Kültürlerini Nasıl Değerlendirelim? Rehber Eşliğinde. Dr. Banu Sancak

KLİMİK İZMİR TOPLANTISI

Febril Nötropenik Hastada Antimikrobiyal Direnç Sorunu : Kliniğe Yansımalar

Emrah Salman, Zeynep Ceren Karahan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi. Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

Türkiye de Durum: Klimik Verileri

Kolistin ilişkili nefrotoksisite oranları ve risk faktörlerinin değerlendirilmesi

OLGU SUNUMLARI. Dr. Aslı Çakar

1. Hekim, hemşire ve diğer sağlık personelinin kontamine. elleri. 2. Hastalara bakım veren kişilerin giysilerinin kontamine

Kandan izole edilen Escherichia coli suşlarında antimikrobiyal duyarlılık : EARSS

YARA KÜLTÜRLERİNDEN İZOLE EDİLEN MİKROORGANİZMALAR VE ANTİBİYOTİK DUYARLILIKLARI*

HASTANE ENFEKSİYONLARININ EPİDEMİYOLOJİSİ. Yrd. Doç. Dr. Müjde ERYILMAZ

MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ YOĞUN BAKIM ÜNİTESİ NDE 2011 YILINDA SAĞLIK HİZMETİ İLE İLİŞKİLİ İNFEKSİYONLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ*

ANKEM Derg 2009;23(Ek 1)

ANTİBİYOTİK DUYARLILIK TEST SİSTEMLERİNİN VERİFİKASYONU

TÜRKİYE DE SAĞLIK HİZMETİ İLİŞKİLİ ENFEKSİYONLAR SÜRVEYANS VERİLERİ 2016

İDRAR YOLU ENFEKSİYONLARI: AMPİRİK TEDAVİDE KULLANILAN İLAÇLARA DUYARLILIK KONUSUNDA NEREDEYİZ? DR.PINAR ÇIRAGİL 2 NİSAN 2016,İSTANBUL

CERRAHİ ALAN İNFEKSİYONLARINDA MİKROORGANİZMA PROFİLİ VE ANTİBİYOTİK DUYARLILIK DURUMU* ÖZET SUMMARY

Avrupa Antimikrobial Duyarlılık Testi Komitesi

HASTANE İNFEKSİYONU ETKENİ ACINETOBACTER SUŞLARININ ÇEŞİTLİ ANTİBİYOTİKLERE DUYARLILIKLARININ ARAŞTIRILMASI*

KISITLI ANTİBİYOTİK DUYARLILIK TESTİ BİLDİRİMİ TALİMATI

Yoğun Bakım Ünitesinde Yatan Hastalardan İzole edilen Etkenler ve Antibiyotik Direnç Paternleri

Dirençli Gram Negatif İnfeksiyonların Değerlendirilmesi

Gram negatif bakteriler. Zeynep Gülay

Toplum başlangıçlı Escherichia coli

YOĞUN BAKIM ÜNİTESİNDE YATAN HASTALARIN ÇEŞİTLİ KLİNİK ÖRNEKLERİNDEN İZOLE EDİLEN MİKROORGANİZMALAR VE ANTİBİYOTİK DUYARLILIKLARI*

REVİZYON DURUMU. Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No

Antimikrobiyal Yönetimi Anket Sonuçları

Gram-Negatif Bakterilerde Direncin Laboratuvar Tanısı ve Yorumlanması

DİRENÇLİ BAKTERİ ENFEKSİYONLARINA KARŞI KULLANILAN ANTİBİYOTİKLER

Yılları Arasında Kan Kültürlerinde Üreyen Mikroorganizmalar ve Antibiyotik Duyarlılıkları

Olgularla Güncel Direnç Mekanizmaları;Saptama ve Raporlama. Dr Dilara Öğünç Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji AD

Karbapenemlere dirençli Bacteroides fragilis grubu bakterilerin varlığını araştırmak için rektal sürüntü örnekleriyle tarama

OLGULARLA ANTİBİYOTİK DUYARLILIK TESTLERİ (GRAM NEGATİF BAKTERİLER) DR. ÇİĞDEM ARABACI OKMEYDANI E.A.H.

DİRENÇLİ GRAM NEGATİF BAKTERİLERLE HASTANE KÖKENLİ KAN DOLAŞIMI ENFEKSİYONU GELİŞMESİNİ BELİRLEYEN FAKTÖRLER

Menenjit Ön Tanılı Hastaların BOS Örneklerinin Bir Yıllık Bakteriyolojik İnceleme Sonuçlarının

Antibiyogram nasıl değerlendirilir?

Yılları Arasında Üretilen Salmonella İzolatlarının Antibiyotik Duyarlılık Sonuçları

Makrolid dirençli Staphylococcus aureus ile kolonize kistik fibrozis hastalarında MLS B direnç genlerinde yıllar içerisinde değişim var mı?

Transkript:

ANKEM Derg ;5(Ek ) (S) KAN KÜLTÜRÜNDEN ÜREYEN MİKROORGANİZMALAR VE ANTİBİYOTİK DUYARLILIKLARI: ÜÇ YILLIK SONUÇLAR Ayşe WILLKE, Emel AZAK Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, Kocaeli Fakültemiz Hastanesinde üç yıl sürede yatan hastaların kan kültüründe üreyen mikroorganizmalar, antibiyotik duyarlılıkları, yıllar içindeki değişimi irdelenerek hastanemize ait bakteriyemi/fungemi etkenleri ve bunların duyarlılık/dirençlilik paternlerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Çalışmada 8, 9 ve yıllarında 487 kan kültürü BACTEC 9 MB (Becton Dickinson, U.S.A) otomasyon sisteminde üreme olmadıkça yedi gün süreyle (bruselloz ön tanısında gün) bekletilmiş, üreme olanlardan gerekli ön işlemler yapılarak VITEC (biomerieux, France) sisteminde mikroorganizmaların identifikasyon ve antibiyotik duyarlılıkları belirlenmiştir. Gerektiğinde miniapi (biomerieux) ve manuel yöntemlerden yararlanılmıştır. Çalışma süresince 94 hastadan alınan 487 kan kültüründen 79 (% ) unda üreme olmuş, mükerrer kökenler dışlandığında toplam 79 mikroorganizma değerlendirilmiştir. Yeni Doğan Yoğun Bakım, Erişkin Hematoloji ve Erişkin Acil servisleri en fazla kültür gönderen birimlerdir. Gönderilen kültür sayısına göre en fazla üreme oranı Erişkin Yoğun Bakım Ünitesi (% 56) kültürlerinden elde edilmiştir. En düşük üreme oranı ise Yanık (% ) ve Göğüs Cerrahisi nden (% ) gelen kültürlerde görülmüştür. Üreyen mikroorganizmaların % 67 sini Gram pozitif kok, % 5 ini Gram negatif basil ve % 4 ünü Candida spp. oluşturmuştur. Üreyen mikroorganizmalar içinde koagülaz negatif stafilokoklar (KNS) (% 48), Tablo. Kan kültürlerinde en sık üreyen mikroorganizmaların yıllar içindeki dağılımı [n (%)]. Escherichia coli (% 7) ve alfahemolitik streptokoklar (% 7) kan kültürlerinde en sık üreyen bakterilerdir. Kan kültürlerinden en sık üreyen mikroorganizmalar ve yıllar içindeki dağılımı Tablo de gösterilmiştir. E.coli ve Klebsiella daki GSBL pozitiflik oranları Tablo de, nonfermentatiflerde antibiyotik direnç durumu Tablo de, stafilokoklardaki metisilin direnci ve enterokoklardaki glikopeptit direnci Tablo 4 de gösterilmiştir. Kandidaların antifungal duyarlılıkları bu çalışmada değerlendirilmemiştir, kandidaların çoğu C.albicans dışı türlerden oluşmaktadır. Hastanemizde kan kültürlerinden en sık KNS nin üretilmesi kontaminasyon ayırımının yapılamaması ve/veya hastane kökenlerine bağlı olabilir, bu durum empirik antibiyotik seçiminde dikkate alınmalıdır. Enterokoklarda vankomisin direncinin yılındaki artışı Hematoloji servisindeki VRE salgını ile ilişkilidir, aslında VRE infeksiyonları hastanemizde en azından şimdilik sorun değildir. Önemli sorun Pseudomonas ve Acinetobacter türlerindeki karbapenem direncinin yüksekliği gibi görünmektedir. Ülkemizdeki diğer üçüncü basamak hastanelerinde önemli sorun olan dirençli bakteri infeksiyonlarının sıklığındaki artışın ulusal ve yerel önlemler gerektirdiği açıktır. Anahtar sözcükler: antibiyotik direnci, etkenler, kan kültürü Tablo. Acinetobacter spp. ve Pseudomonas spp. de antibiyotik direnç durumunun yıllar içindeki değişimi (%). Mikroorganizma 8 9 Acinetobacter spp. Pseudomonas spp. Koagülaz negatif stafilokok Escherichia coli Alfahemolitik streptokok Staphylococcus aureus Enterokok Klebsiella spp. Pseudomonas spp. 49 (49) 57 (6) 84 () 5 (6) 4 (5) 7 (4) (4) 45 (48) 67 (7) 64 (7) 5 (6) 57 (6) 5 (6) 7 (4) 485 (48) 8 (8) 5 (5) 55 (5) 49 (5) 65 (6) 54 (5) 49 (48) 7 (7) (7) 57 (6) 49 (5) 5 (5) (4) Tablo. E.coli ve Klebsiella spp. de GSBL pozitiflik durumunun yıllar içindeki değişimi (%). GSBL (pozitif) 8 n:57 79 9 n:67 88 E.coli n:8 5 n:7 7 8 n:7 9 Klebsiella spp. 9 n:5 96 n:65 78 n:5 87 Doripenem İmipenem Meropenem Sefoperazonsulbaktam Tigesiklin Siprofloksasin Gentamisin Amikasin Sefepim Seftazidim Kolitsin Piperasilin Piperasilintazobaktam 8 n:6 56 5 7 56 7 9 n:6 45 9 n:6 7 7 78 7 5 9 89 7 n:58 65 7 7 64 48 79 8 8 7 8 n: 4 6 4 5 9 n:7 7 8 4 4 4 57 57 79 n:54 9 4 55 46 48 59 5 n: 7 9 4 6 5 8 44 45 6 57 Tablo 4. Stafilokok ve enterokoklarda bazı antibiyotiklere direnç durumunun yıllar içindeki değişimi (%). 8 n:49 Koagülaz negatif stafilokok S.aureus Enterococcus spp. 9 (n:45) n:485 n:49 8 n:5 9 (n:5) n:55 n:57 8 n:4 9 (n:57) n:49 n:49 Oksasilin Vankomisin Teikoplanin 7. 8.. 7 5 8 9 4 6.ANKEM ANTİBİYOTİK VE KEMOTERAPİ KONGRESİ, KIZILAĞAÇ/MANAVGAT, 8 MAYIS

ANKEM Derg ;5(Ek ) (S) KOAGÜLAZ NEGATİF STAFİLOKOKLARDA TEİKOPLANİN KULLANIMI İLE MİNİMAL İNHİBİTÖR KONSANTRASYON DÜZEYİNDEKİ ARTIŞ Özlem GÜZEL TUNÇCAN, Murat DİZBAY, Derya TOZLU KETEN, Zübeyde Nur ÖZKURT, Gülsan SUCAK, Esin ŞENOL Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, Ankara Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, Hematoloji Anabilim Dalı, Ankara Kateter ilişkili kan dolaşım infeksiyonu (KİKDİ), hematolojik maligniteli hastalarda sık görülmektedir. Koagülaz negatif stafilokoklar (KNS) başlıca etkenlerdir. Ülkemizde teikoplanin bu infeksiyonların tedavisinde sık kullanılmaktadır. Son yıllarda Staphylococcus epidermidis ve Staphylococcus haemolyticus suşlarında teikoplanin minimal inhibitör konsantrasyon (MİK) düzeylerinde artış bildirilmektedir. Çalışmamızda hematolojik maligniteli hastaların KİKDİ lerinden izole edilen aynı tür KNS suşlarında, teikoplanin tedavisi öncesi ve sonrasında MİK düzeylerinin saptanması ve teikoplanin tedavisinin MİK düzeylerine etkisi araştırılmıştır. Çalışma Ocak 6Ocak tarihleri arasında hematolojik malignitesi olan ve KİKDİ tanısı konulan hastaların kateter kan örneklerinde üreyen KNS izolatları ile gerçekleştirilmiştir. Tanımlama için BBL Crystal Gram Positive ID Kit kullanılmıştır. Oksasilin duyarlılığı disk difüzyon yöntemiyle, teikoplanin MİK düzeyleri ise Etest yöntemiyle belirlenmiştir. Çalışmada hematolojik malignitesi olan ve KİKDİ tanısı alan 4 hastadan elde edilen KNS suşu incelenmiştir. Bunların arasından teikoplanin tedavisi alan ve tedavi başlandıktan sonraki 79 gün içinde tekrar aynı tür KNS üremesi olan toplam 7 hasta çalışmaya alınmıştır. Hastaların 6 sında (% 6) hematolojik malignite vardı ve 46 sında (% 64) ise ek olarak kök hücre nakli yapılmıştı. Hastaların % 6.5 i erkek, % 7.5 i kadındı. Bu hastaların % inde nötropeni mevcuttu. Hastaların yaş ortalamaları 7.5±.8 (664) idi. İzole edilen başlıca KNS suşları S.epidermidis (% 47) ve S.haemolyticus (% 4) olmuştur. Tedavi öncesinde ve sonrasında üreyen KNS suşlarında teikoplanin ortalama MİK değerleri sırasıyla.±.76 ve 4.4±.89 olarak belirlenmiş ve bu artış istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p<.). Teikoplanin DDD dozu ile MİK artışı arasında pozitif korelasyon saptanmış, ancak istatistiksel anlamlılığa ulaşmadığı görülmüştür. Oksasilin dirençli suşlarda teikoplanin MİK artışı anlamlı derecede yüksek olarak bulunmuştur (p=.). Nötropeni süresi, derinliği, KNS türü, malignite türü ile MİK artışı arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır. Sonuç olarak KİKDİ etkeni olan ve özellikle oksasilin dirençli KNS izolatlarında teikoplanin kullanımına bağlı olarak MİK düzeylerinde artış görülmektedir. Tedavi sonrası 9 gün içinde aynı suşla gelişen yeni KİKDİ ataklarının tedavisinde teikoplanin kullanımı açısından dikkatli olunmalıdır. Anahtar sözcükler: kateter ilişkili kan dolaşım infeksiyonu, koagülaz negatif stafilokok, teikoplanin 6.ANKEM ANTİBİYOTİK VE KEMOTERAPİ KONGRESİ, KIZILAĞAÇ/MANAVGAT, 8 MAYIS

ANKEM Derg ;5(Ek ) (S) PANANTİBİYOTİK DİRENÇLİ PSEUDOMONAS AERUGINOSA VE STENOTROPHOMONAS MALTOPHILIA SUŞLARINA KARŞI SON SEÇENEK AJANLARDAN BİRİ OLAN KOLİSTİNİN İNVİTRO ETKİNLİĞİNİN ARAŞTIRILMASI Mustafa YILMAZ, Şahin YAZTÜRK, Turgut GÜNEY Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi, Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, Elazığ Çoklu dirençli bakteriler, özellikle hastanede yatan genel durumu kötü hastalar için önemli bir sağlık riski oluşturmaktadır. Rasyonel olmayan antibiyotik kullanımı ve standart infeksiyon kontrol önlemlerinin yeterince uygulanmaması sonucu bu tür direnç fenotipleri hızlı bir yayılım göstermiş ve Türkiye ile birlikte birçok ülkede ciddi bir tedavi sorunu olarak ortaya çıkmıştır. Gram negatif bakterilerde gelişen çoklu direnç fenotipleri nedeniyle polipeptit yapılı bir antibiyotik olan kolistinin (polimiksin E) önemi tekrar artmaya başlamıştır. Bu çalışmada, Ocak 4 ve Şubat 7 tarihleri arasında Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı laboratuvarına gönderilen çeşitli örnekler türüne göre kanlı agar, EMB agar ve çukulata agara ekilmiştir. 7ºC de 448 saatlik inkübasyon sonrası üreyen bakterilerin konvansiyonel yöntemler ve API ID GN (biomerieux) yarı otomatik identifikasyon yöntemiyle identifikasyonu yapılmıştır. İdentifikasyon sonucu nonfermentatif Gram olumsuz çomaklardan Pseudomonas aeruginosa ve Stenotrophomonas maltophilia olarak idenitifiye edilen suşlar değerlendirilmiştir. İzole edilen bakterilerin invitro antibiyotik duyarlılıkları CLSI kriterlerine göre disk difüzyon yöntemiyle belirlenmiştir. CLSI önerileri doğrultusunda yapılan disk difüzyon testleri ile tüm penisilinler, sefalosporinler, monobaktam, karbapenemler, aminoglikozidler ve kinolonlara dirençli bulunan suşlar panantibiyotik dirençli kabul edilmiştir. Panantibiyotik dirençli olarak saptanan 57 P.aeruginosa suşunun Etest ile yapılan MİK ölçümleri sonucu si (% 56) kolistine duyarlı, 5 i (% 44) değişik düzeylerde dirençli, kolistinin bu suşlar için MİK 5 ve MİK 9 değerleri μg/ml ve 4 μg/ml olarak bulunmuştur. Panantibiyotik dirençli olarak saptanan S.maltophilia suşunun dördü kolistine duyarlı, kolistinin bu suşlar için MİK 5 ve MİK 9 değerleri 4 μg/ml ve 4 μg/ml olarak bulunmuştur. Anahtar sözcükler: Etest, kolistin, Pseudomonas aeruginosa, Stenotrophomonas maltophilia 6.ANKEM ANTİBİYOTİK VE KEMOTERAPİ KONGRESİ, KIZILAĞAÇ/MANAVGAT, 8 MAYIS

ANKEM Derg ;5(Ek ) (S4) SON BEŞ YILDA ACINETOBACTER SPP. BAKTEREMİLERİNDE ANTİBİYOTİK DUYARLILIKLARININ DEĞİŞİMİ Barış ERTUNÇ, Gürdal YILMAZ, Gülçin BAYRAMOĞLU, İftihar KÖKSAL Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi, Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı, Trabzon Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi, Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, Trabzon Acinetobacter spp. Gram negatif, nonfermentatif bir patojen olup antibiyotiklere hızlı direnç geliştirebilmektedirler. Özellikle immünsüprese hastalarda ve yoğun bakım ünitelerinde yatan hastalarda kolonizasyona neden olabilmenin yanı sıra, yara infeksiyonları, pnömoni, üriner sistem infeksiyonları, bakteremi ve menenjit gibi ciddi infeksiyonlara yol açabilmektedirler. Acinetobacter spp. ile oluşan bu infeksiyonlarda tedavi seçiminde antibiyotik duyarlılık durumu belirleyici olacağından her hastane kendi direnç profilini takip etmelidir. Hastanemizde 6 yıllarında izole edilen Acinetobacter spp. suşlarında çeşitli antibiyotiklere duyarlılık oranları tabloda verilmiştir. Bu sürede anlamlı duyarlılık değişmelerine tabloda p değeri ve koyu yazılımla işaret edilmiştir. Anahtar sözcükler: Acinetobacter spp., antibiyotik, duyarlılık Tablo. Kan kültüründe izole edilen Acinetobacter spp. suşlarında beş yıllık dönemde antibiyotik duyarlılığının değişimi*. Antibiyotik 6 n:5 7 n:55 8 n:7 9 n:67 n:7 p Sefepim Sefotaksim Seftazidim Amikasin Gentamisin Siprofloksasin Levofloksasin İmipenem Meropenem Sefoperazon/sulbaktam Piperasilin/sulbaktam Ampisilin/sulbaktam Kolistin Tigesiklin /5 (4) 6/5 () /5 (4) 8/5 (55) 6/5 () 9/5 (56) 5/5 (67) 48/49 (98) 5/5 () / () 4/5 (6) /55 () 5/5 (9) /55 () 4/54 (44) 4/55 (5) /55 (55) 4/5 (64) 5/55 (96) 5/54 (98) 5/9 (64) /5 () /6 (6) / () 7/7 () /6 (5) 7/7 () 8/7 (9) /7 (4) 5/66 () 7/7 (4) 4/7 (58) 4/67 (6) 5/56 (45) 6/65 (9) /8 (8) 8/8 () 6/8 () /65 (7) / () 5/66 (8) 9/66 (44) 7/66 (6) 9/4 () 7/66 (6) /66 () /66 () / (45) 8/65 () 8/5 () 4/4 () 54/57 (95) /7 (4) /7 () /7 (5) 8/7 (9) 9/7 (7) 5/7 () /7 (8) /7 () /7 () /8 (6) /7 (4) 6/45 (6) 7/7 () 5/6 (94)..44.495.454.6.....4.7.8.4 * Duyarlı suş sayısı/denenen suş sayısı (duyarlı oranı). : Denenmedi. 6.ANKEM ANTİBİYOTİK VE KEMOTERAPİ KONGRESİ, KIZILAĞAÇ/MANAVGAT, 8 MAYIS 4

ANKEM Derg ;5(Ek ) (S5) YOĞUN BAKIM ÜNİTESİNDE YATAN HASTALARDAN İZOLE EDİLEN PSEUDOMONAS AERUGINOSA VE ACINETOBACTER İZOLATLARININ BAZI ANTİBİYOTİKLERE DUYARLILIKLARI Gonca KÜME, Zekeriya TOPU Buca Seyfi Demirsoy Devlet Hastanesi, Klinik Mikrobiyoloji Laboratuvarı, İzmir Yoğun Bakım Ünite lerinden gönderilen örneklerden izole edilen Pseudomonas aeruginosa ve Acinetobacter izolatlarının çeşitli antibiyotiklere duyarlılıklarının belirlenmesi amaçlanmıştır. Klinik Mikrobiyoloji Laboratuvarına OcakAralık tarihleri arasında Dahiliye, Koroner ve Genel Yoğun Bakım Ünite lerinden gönderilen trakeal aspirat, kan, idrar, yara yeri, balgam örneklerinden izole edilen 79 Acinetobacter ve 4 Pseudomonas aeruginosa izolatı konvansiyonel yöntemler ve gerektiğinde API ID 8E (biomerieux, Fransa) kiti ile tanımlanıp, çeşitli antibiyotiklere duyarlılıkları CLSI ye uygun olarak standart disk diffüzyon yöntemiyle belirlenmiştir. Pseudomonas aeruginosa için en etkili antibiyotiklerin sırayla imipenem % 95, amikasin % 9, gentamisin % ; Acinetobacter izolatları için amikasin % 49, imipenem %, gentamisin % 5 olduğu belirlenmiştir. Sonuç olarak; Yoğun Bakım Ünite lerinden gelen örneklerden izole edilen Pseudomonas aeruginosa ve özellikle Acinetobacter izolatlarının birçok antibiyotiğe karşı yüksek oranda ve çoklu direnç geliştirdiklerinin gözlenmesi; antibiyotiklerin daha bilinçli ve kontrollü kullanılıp, bu doğrultuda infeksiyon kontrol önlemlerinin alınması gerektiğini göstermiştir. Anahtar sözcükler: antibiyotik duyarlılığı, yoğun bakım ünitesi 6.ANKEM ANTİBİYOTİK VE KEMOTERAPİ KONGRESİ, KIZILAĞAÇ/MANAVGAT, 8 MAYIS 5

ANKEM Derg ;5(Ek ) (S6) STAFİLOKOK SUŞLARINDA METİSİLİN DİRENCİNİN, KOLAY UYGULANABİLİR VE DÜŞÜK MALİYETLİ YENİ BİR YÖNTEM YARDIMIYLA BELİRLENMESİ* Jülide Sedef GÖÇMEN, Osman ÇAĞLAYAN, Alpay AZAP Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi, Tibbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, Ankara Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi, Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı, Kırıkkale Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Bakteriyoloji Anabilim Dalı, Ankara Amacımız Staphylococcus aureus suşlarının metisilin duyarlılık sonucunu iki saat içerisinde belirlemeyi hedefleyen bir yöntem oluşturmaktır. Çalışmanın esası oksasilin içeren besiyerinde metisiline duyarlı ve dirençli bakterilerin üremeleri arasındaki farkın türbidimetrik olarak belirlenmesine dayanmaktadır. S.aureus olarak tanımlanan 9 suş MSSA (48) ve MRSA (7) olarak gruplandırıldı. Tüm bakteriler % 5 koyun kanlı agar besiyerine ekilip 4 saat inkübe edildikten sonra uygun bir koloniden McFarland bulanıklığında süspansiyonları hazırlandı. Brain Heart Infusyon Broth (Difco) besiyeri (kontrol) ile bu besiyerinin içerisine 8 μg/ml konsantrasyonda oksasilin (OSigmaAldrich) eklenmiş hali (deney) bakterilerin üreme ortamı olarak kullanıldı. Her bir bakteri hem kontrol hem de deney ortamına eklenip başlangıçta ve saat 7ºC inkübasyon sonunda 45 nm de μquant mikroplate okuyucu (BioTek) da bu karışımların absorbansları ölçüldü. İkinci saat değerlerinden başlangıç değerleri çıkarılarak iki saatlik sürede meydana gelen üremenin oluşturduğu bulanıklık bulundu. Son olarak kontrol ortamı değeri deney ortamı değerine bölünerek iki ortamda meydana gelen üremenin birbirine oranı hesaplandı. Beklendiği şekilde oksasilin varlığı MSSA ların üremesini baskılarken MRSA lara daha az etki etti. Bunun sonucu olarak üreme absorbans oranlarının MRSA larda,78 ve altında; MSSA larda ise, ve üzerinde olduğu görüldü. Buna göre.8 ve altındaki bir değer o bakterinin MRSA,. ve üzerindeki bir değer ise MSSA olduğunu göstermektedir. Bu sonuç çalıştığımız metodun klasik metotlarla yapılan MRSA/MSSA ayrımıyla % uyumlu bir test olduğunu ortaya koydu. Günümüzde MRSA ve MSSA ayrımında klasik metotlara alternatif çeşitli yöntemler geliştirilmiştir. Bunlar genellikle kendilerine özgü alt yapı gerektirmekte, birim test maliyetleri de oldukça yüksek olmaktadır. Bizim denediğimiz metot, mikroplakta çalışıldığında yalnızca hemen her laboratuvarda bulunan bir mikroplak okuyucu gerektirmekte olup, birim test maliyeti de diğer testlere göre çok düşüktür. Bu metodu özellikle MRSAMSSA ayrımını klasik disk difüzyon yöntemiyle yapan laboratuvarlar için hem çabuk, hem ucuz, hem de kolay yapılabilir bir alternatif olarak önermekteyiz. Anahtar sözcükler: metisilin direnci, sefoksitin direnci, Staphylococcus spp., yeni yöntem *Kırıkkale Üniversitesi Bilimsel Araştırmalar Birimi tarafından 7/5 nolu proje olarak desteklenmiştir. 6.ANKEM ANTİBİYOTİK VE KEMOTERAPİ KONGRESİ, KIZILAĞAÇ/MANAVGAT, 8 MAYIS 6

ANKEM Derg ;5(Ek ) (S7) PSEUDOMONAS AERUGINOSA NIN PLANKTONİK VE BİYOFİLM KÜLTÜRLERİNE KARŞI ÇEŞİTLİ DEZENFEKTANLARIN MİNİMUM BAKTERİSİDAL KONSANTRASYONLARININ ARAŞTIRILMASI Emel MATARACI, A. Alev GERÇEKER İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, İstanbul Pseudomonas aeruginosa su sistemlerinde, kaynaklarında veya suyla ilgili her ortamda bulunabilen potansiyel patojen bir bakteri olup, genellikle biyofilmler içerisinde gömülü mikrokoloniler halinde üreme eğilimi göstermektedir. Biyofilm, inert veya yaşayan bir yüzeye yapışarak oluşturduğu polimerik matriks içerisinde birbirleriyle haberleşerek varlıklarının devamı için gerekli işlevlerini yerine getiren bakteri topluluğundan oluşan organize bir yapıdır. Bu sebeple biyofilmler planktonik hücrelere göre dezenfektanlara karşı çok daha dirençli olabilmekte, su sistemlerinden etkili bir şekilde temizlenebilmeleri için biyofilmlere karşı dezenfektanların bakterisidal konsantrasyonlarının bilinmesi önem kazanmaktadır. Bu amaçla, P.aeruginosa ATCC 544 standart suşunun planktonik ve mikroplaklarda hazırlanan biyofilm kültürlerinde dezenfeksiyon işlemlerinde yaygın kullanılan maddeler olan sodyum hipoklorit (NaOCl) ve benzalkonyum klorürün (BAK) minimum bakterisidal konsantrasyonları (MBK) temiz ve kirli olmak üzere iki farklı deney koşulu altında mikrodilüsyon yöntemiyle tayin edilmiştir. Temas sürelerinin 5,, 5,, 6 dakika ve 4 saat uygulandığı deneylerde, NaOCl ve BAK ın planktonik hücrelere karşı saptanan MBK değerleri temiz koşullarda uygulanan her temas süresi için aynı konsantrasyonda kalıp sırasıyla 6 µg/ml ve 6 µg/ml olarak belirlenirken, kirli koşullarda NaOCl ve BAK ın MBK değerlerinde sırasıyla dört ve iki kat artış gözlenmiştir. NaOCl ın biyofilmdeki bakteriye karşı MBK değerinin ise, dakikalık temas süresinin sonunda 6 µg/ml olduğu, bu sürenin, 6 dakika ve 4 saate uzatıldığında sırasıyla 4, ve 5 µg/ml ye indiği tespit edilmiştir. BAK ın ise biyofilmdeki bakteriye karşı belirgin bir bakterisidal aktivite gösteremediği saptanmıştır. Sonuç olarak, bulgularımız dezenfeksiyon işlemi yapılırken kullanılacak dezenfektan maddenin ve madde konsantrasyonunun biyofilmler üzerine oluşturdukları bakterisidal etkilerinin dikkate alınarak seçilmesi gerektiğini göstermektedir. Çalışmamızda geliştirmiş olduğumuz biyofilm modeli bu etkilerin araştırılmasında yardımcı olabilir. Anahtar sözcükler: benzalkonyum klorür, biyofilm, Pseudomonas aeruginosa, sodyum hipoklorit 6.ANKEM ANTİBİYOTİK VE KEMOTERAPİ KONGRESİ, KIZILAĞAÇ/MANAVGAT, 8 MAYIS 7