TÜRKİYE EKONOMİSİ. Cumhuriyetten Önce Türkiye Ekonomisi

Benzer belgeler
1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ

Dış Ticaret Politikası. Temel İki Politika. Dış Ticaret Politikası Araçları Korumacılık / İthal İkameciliği

TÜRKİYE EKONOMİSİ. Prof.Dr.İlkay DELLAL Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü

Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı

BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ...

TÜRKİYE EKONOMİSİ. Prof.Dr.İlkay DELLAL Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü

2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ

İZMİR TİCARET ODASI AZERBAYCAN ÜLKE RAPORU

Prof. Dr. Ekrem Pakdemirli

HOLLANDA ÜLKE RAPORU

MACARİSTAN ÜLKE RAPORU

100 BÜYÜK SANAYİ KURULUŞU ÖZET DEĞERLENDİRME

HOLLANDA ÜLKE PROFİLİ

İzmir İktisat Kongresi nin 85. Yılında Türkiye Ekonomisinin Geldiği Nokta

izlenmiştir. Çin Halk Cumhuriyeti 1949 yılında kurulmuştur. IMF'ye bağlıbirimler: Guvernörler Konseyi, İcra Kurulu, Geçici Kurul, Kalkınma Kurulu

Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi

HOLLANDA ÜLKE PROFİLİ

Türkiye Ekonomisi 2000 li yıllar

Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler ve Orta Vadeli Program. 22 Kasım 2013

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014

8. BÖLÜM STAGFLASYONLA MÜCADELEDE MALİYE POLİTİKASI. Dr. Süleyman BOLAT

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 4 Ekim 2016

Erkan ERDİL Bilim ve Teknoloji Politikaları Araştırma Merkezi ODTÜ-TEKPOL

Dış Ticaret Politikasının Amaçları

Türkiye Ekonomisinde Dönüşüm

EKONOMİ DEKİ SON GELİŞMELER Y M M O D A S I P R O F. D R. M U S T A F A A. A Y S A N

ŞUBAT 2019-BÜLTEN 13 MARMARA ÜNİVERSİTESİ İKTİSAT FAKÜLTESİ AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ

RUS TÜRK İŞADAMLARI BİRLİĞİ (RTİB) AYLIK EKONOMİ RAPORU. Rusya ekonomisindeki gelişmeler: Aralık Rusya Ekonomisi Temel Göstergeler Tablosu

-~-~ ~ \1 j \ ~ J j \ \J r~ J ;..\ ;::: rj J' ıj j \ \1 ;::: J..r.l :_)..r.l J :J. :.J --.1 J.l J..r.l J _.

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (NİSAN 2015)

İZMİR TİCARET ODASI EKONOMİK KALKINMA VE İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ (OECD) TÜRKİYE EKONOMİK TAHMİN ÖZETİ 2017 RAPORU DEĞERLENDİRMESİ

TÜRKİYE MEKSİKA DIŞ TİCARET RAPORU

DEVLET BAKANI SAYIN MEHMET ŞİMŞEK İN YAPISAL REFORMALARIN MAKROEKONOMİK ETKİLERİ KONFERANSI AÇILIŞ KONUŞMASI (26 EKİM 2007 ANKARA)

T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük MİLLİ EKONOMİ VE BAŞKENT ANKARA

FİNAL ÖNCESİ ÇÖZÜMLÜ DENEME MALİYE POLİTİKASI 1 SORULAR

T.C. Kalkınma Bakanlığı

Lozan Barış Antlaşması

ÜLKELERİN 2015 YILI BÜYÜME ORANLARI (%)

ULUSLARARASI İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ MART

Ekonomi Bülteni. 17 Ekim 2016, Sayı: 40. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

AVUSTURYA VE MACARİSTAN DA TAHIL VE UN PAZARI

ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME ( )

Berlin Ekonomi Müşavirliği Verilerle Türkiye-Almanya Ekonomik İlişkiler Notu VERİLERLE TÜRKİYE-ALMANYA EKONOMİK İLİŞKİLERİ BİLGİ NOTU

KOBİ ler. Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler. KOBİ ler Önemlidir! Çünkü:

Grafik-4.1: Cari Açığın GSYH ye Oranı (%)

Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması

KARS ŞEKER FABRİKASI RAPORU

Ekonomi Bülteni. 17 Ağustos 2015, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası. Tarihçe

T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ İKTİSAT ABD ULUSLARARASI TİCARET BÖLÜMÜ GÜMRÜK MEVZUATI - I DOÇ. DR.

CARİ İŞLEMLER DENGESİ

TÜRKİYE EKONOMİSİ. Prof.Dr.İlkay DELLAL Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü

Tarımsal Gelir Politikası/Amaç

CUMHURİYET TEN 1960 LARA TÜRKİYE EKONOMİSİ

Rakamlarla 2011'de Türkiye Ekonomisi

7.36% 2.9% 17.9% 9.7% % Temmuz 18 Nisan 18 Temmuz 18 Ağustos 18

1844 te kimlik belgesi vermek amacıyla sayım yapılmıştır. Bu dönemde Anadolu da nüfus yaklaşık 10 milyondur.

İZMİR TİCARET ODASI FAS KRALLIĞI ÜLKE RAPORU

DÜNYA BANKASI TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU TEMMUZ Hazırlayan: Ekin Sıla Özsümer. Uluslararası İlişkiler Müdürlüğü

2009 YILI I. ÇEYREK EKONOMİK DEĞERLENDİRME ANKET RAPORU

%7.26 Aralık

inşaat SEKTÖRÜ 2015 YILI ÖNGÖRÜLERİ

Tarife Dışı Politika Araçları

-2.98% -7.3% 19.7% 13.5% % Şubat 19 Ocak 19 Şubat 19 Mart 19

BOSNA HERSEK ÜLKE RAPORU

TÜRKİYE TARIMI, GELİŞMELER ve GENÇ TARIMCILAR

TÜRKİYE DE FİKRİ MÜLKİYET HAKLARININ KORUNMASI : ULUSLARARASI DOĞRUDAN YATIRIMLARA ETKİLER RAPORU

TÜRKİYE EKONOMİSİ. Prof.Dr.İlkay DELLAL Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü

1929 BUHRANI SONRASINDA ABD BAŞKANLARI Hacı Dede Hakan KARAGÖZ

7,36% 5,1% 15,4% 10,1% 87,1 57,1 2,7 17,75% Mayıs 18 Nisan 18 Mayıs 18 Haziran 18

TÜRKİYE VE DÜNYADA KANATLI SEKTÖRÜNÜN GENEL DURUMU

CARİ AÇIK NEREYE KADAR?

ÜLKE RAPORLARI ÇİN HALK CUMHURİYETİ Marksist-Leninist Tek Parti Devleti Yüzölçümü 9,7 milyon km 2

2012 SINAVLARI İÇİN GÜNCEL EKONOMİ ÇALIŞMA SORULARI. (40 Test Sorusu)

1.56% -4.1% 20.3% 11.4% % Kasım 18 Ekim 18 Kasım 18 Aralık 18

MAKROİKTİSAT BÖLÜM 1: MAKROEKONOMİYE GENEL BİR BAKIŞ. Mikro kelimesi küçük, Makro kelimesi ise büyük anlamına gelmektedir.

FİLİSTİN ÜLKE RAPORU

A Y L I K EKONOMİ BÜLTEN İ

TÜRKİYE EKONOMİSİNİN 2015 YILINA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME

KIRŞEHİR SANAYİ RAPORU

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş. DENGELİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU FON KURULU FAALİYET RAPORU

Kur artışının ekonomiye olumlu ve olumsuz etkileri var

ÇEVRESEL TARIM POLİTİKASI

Ekonomi Bülteni. 14 Kasım 2016, Sayı: 44. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

2010 OCAK MART DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

EKONOMİK GÖSTERGELER

TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ?

Artış. Ocak-Haziran Oranı (Yüzde) Ocak-Haziran 2014

TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU

KREDİ GARANTİ FONU

Dahilde ve Hariçte İşleme Rejimi

Küresel İktisadi Görünüm

Ekonomi Bülteni. 18 Temmuz 2016, Sayı: 28. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

30 Mart 2007 CCI 2006 YILI SONUÇLARINI AÇIKLADI

2013/101 (Y) BTYK nın 25. Toplantısı. Üstün Yetenekli Bireyler Stratejisi nin İzlenmesi [2013/101] KARAR

Uluslararası Tarım ve Gıda Politikası II

30 Temmuz 2018 MECLİS TOPLANTISI. Ender YORGANCILAR Yönetim Kurulu Başkanı

TÜRKİYE EKONOMİSİNDEKİNDEKİ SON GELİŞMELERE ÇANAKCI. Hazine Müsteşarı. 11 Ağustos A

8. Finansal Piyasalar. 8.1 Finansal Koşullar ve Para Politikası

Transkript:

TÜRKİYE EKONOMİSİ Cumhuriyetten Önce Türkiye Ekonomisi Osmanlı nın son dönemlerindeki yapı, cumhuriyet ekonomisinin temellerini oluşturmaktadır ve bu yeni dönem, ekonomik stratejileri devraldığımız yapı ile ilişki içindedir. Osmanlı ekonomisinin bozulmasının nedenleri: Son dönemde yaşanan savaşların ekonomiyi tahrip etmesi Yeni ticaret yollarının bulunması Sanayi devriminin getirdiği yeni üretim teknolojilerinin benimsenememesi Dış ülkelerin seri üretime geçerek maliyetlerini düşürmeleri sonucu Osmanlı nın ithal mallara yönelmesi ve yerli imalatın düşmesi Tarım gelirlerinin savaş harcamalarına ve dış borç ödemelerine gitmesi Devletin, etkin olmayan para ve maliye politikaları uygulaması Halktan ağır vergiler alınması Denetimin yetersiz ve etkisiz olması Alınan borçların etkin kullanılmaması ve dış borçların çoğalması Devlet 1800 lü yıllardan itibaren ekonomik yönden sürekli gerileme yaşamıştır. Yanlış borçlanma politikaları sonucu kendini toparlayamamıştır. Yüksek oranlı ve yüksek faizli borçlarını ödeyemeyeceğini bildiren devlet, 1881 de yabancı temsilcilerden ve ülke temsilcilerinden oluşan Düyun-u Umumiye idaresini kabul etmek zorunda kalmıştır. Cumhuriyetten Önce Ekonomik Sektörler a. Tarım Osmanlı Devleti nde ekonomi tarıma dayalıdır. İlk dönemlerden itibaren yerleşmiş olan toprak sistemi, ülkede tarımsal yapının oluşmasında önem arz etmiştir. Köklü bir yapıya sahip olan toprak sisteminde mirî araziler devletindir ve devletin yönetimi altındadır. Dirlik sistemi ile düzenlenen bu topraklardan elde edilen gelirler kamu görevlilerine verilmektedir.

Ancak zamanla Klasik Yaklaşımın etkileri ile toprak özel mülkiyete geçmiş, devletin toprak üzerindeki etkisi ve denetimi azalmıştır. Toprak sisteminin önemli bir bölümü dirlik, bir kısmı ise öşri ve haraci olarak düzenlenmiştir. Tarım üzerinden Osmanlı da Müslümanlardan öşür, gayrimüslimlerden ise haraç vergisi alınmıştır. Osmanlı da tarım sektöründe en büyük payı tahıl üretimi almaktadır. Ancak ekonominin genelinde olduğu gibi tarım sektörü de ülkenin ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde değildir. b. Sanayi Osmanlı Devleti nin son yıllardaki ekonomik yapısı içinde sanayi nin durumuna bakıldığında, Avrupa da hızla yayılan sanayileşme hareketlerinin ülkeye aktarılamadığı ve makineleşmenin gerçekleştirilememiş olduğu görülmektedir. Osmanlı da sanayinin gelişmesini engelleyen etmenler: Ülkede küçük ölçekli firmaların üretimde yer alması ve lider firmaların eksikliği Sanayi devriminin gerçekleştirilememesi İthal malların ülkeye girmesi Yatırım malları üretiminin yeterli olmayıp tüketim mallarının üretimi Sendikalaşma sürecinin oluşamaması ve lonca örgütlerinin dış ekonomi ile mücadele edecek gücünün olmaması Kapitülasyonların ilerleyen zamanlarda birçok ülkeye tanınması Korumacı ekonomik politikalar yerine serbest ticaretin benimsenmesi c. Hizmet Osmanlı ekonomisinde hizmet sektörü son dönemlerde önemli yer tutmaktadır. Özellikle yabancı yatırımcılara ve azınlıklara verilen haklar, hizmet sektöründe önemli gelişmeler yaşanmasına neden olmuştur. d. Dış Ticaret Osmanlı nın ihraç ettiği ürünler arasında en önemli pay, tarım sektörüne aittir. Osmanlı da maden ürünleri de ihraç edilen mallar arasındadır. Osmanlı nın son dönemlerinde dış ticarette dışa bağımlılık devam etmiştir. İthalat hacminin ihracat hacminden fazla olması, açığın borçla kapatılmasına neden olmuş ve bu durum borç stoğunun daha da artmasına yol açmıştır. e. Bankacılık

Osmanlı Devleti nde bankacılık sektörü yeterli gelişmeyi sağlayamasa da önemli temellerin atılması devletin son dönemlerine rastlamaktadır. Osmanlı Bankası, 1930 yılına kadar ülkemizde Merkez Bankası fonksiyonunu üstlenmiştir. Bu dönemde yaşanan gelişmelerden bir diğeri de 1888 de Tarım Kredi Kooperatiflerinin yerine Ziraat Bankasının kurulmasıdır. Banka, tarım kesiminde çalışanlara düşük faizli krediler sağlamıştır. Osmanlı Devleti nde bankacılık hizmetleri azınlıklar tarafından da yürütülmüştür. Osmanlı Devleti 1843 te kaime adı verilen ilk kâğıt parayı tedavüle sürmüştür. f. Ulaştırma Osmanlı Devleti nde ulaşım, genellikle demir yolu ve deniz yolu ile sağlanmıştır. Demir yolu ulaşımında etkin bir ağa sahip olan devlet bu yapılanmayı da yabancı yatırımcıların desteği ile gerçekleştirmiştir II. CUMHURİYET DÖNEMİ (1923 1929) Ülkemiz hem kuruluş aşamasında hem de cumhuriyetin ilânından sonra millî ekonomi modellerini benimsemiştir. Ayrıca 1923 1929 dönemi iktisat politikalarının 1908 1922 dönemiyle benzerlikler taşıdığı dikkate değer bir noktadır. 1. İzmir İktisat Kongresi (17 Şubat 1923) İzmir İktisat Kongresi, yeni kurulacak devletin ekonomik yapısını belirlemede önemli bir rol oynamıştır. Kongrede millî ekonominin canlandırılması ve ekonomik bağımsızlığın elde edilmesi hakkında kararlar alınmış, devletin bağımsızlığı ile ulusal egemenliğin sağlanmasının şart olduğu vurgulanmıştır. M. Kemal Atatürk, ekonominin ülke için ne kadar önemli olduğunu 17 Şubat 1923 te, Türkiye İktisat Kongresi nin açılış konuşmasında şu cümle ile ifade etmiştir: Siyasi zaferler ve askerî zaferler ne kadar büyük olursa olsun, ekonomik zaferlerle taçlandırılmazsa kazanılacak başarılar uzun süreli olmaz. İzmir İktisat Kongresi nde belirlenen temel esaslar: Kalkınmayı sağlamaya yönelik gerçekçi iktisadî politikalar benimsenmelidir. Yerli ve yabancı sermaye teşvik edilmelidir. Yabancı sermayeye tanınan ayrıcalıklar ve kapitülasyonlar kaldırılmalıdır. Tarım sektörü desteklenmeli, çiftçilerden alınan vergiler kaldırılmalı ve çiftçilerin kredi imkânları artırılmalıdır.

Üretimde sübvansiyonlar artırılmalıdır. Sanayi sektörü geliştirilmeli, yabancı sermaye ile rekabet koşulları yaratılmalıdır. Tekeller kaldırılmalı, ticaret odaları kurulmalıdır. Deniz ticareti koruma altına alınmalı, Osmanlı Döneminde yok olma noktasına gelen ulusal deniz işletmeleri yeniden canlandırılmalıdır. Devletin desteği ile ticarethanelere ve işletmelere kredi sağlayan bir banka kurulmalıdır. Demir yolu ağı devletleştirilmeli ve daha yaygın bir şekilde kullanılmalıdır. Ayrıca demir yolu yapımının finansmanı için yol vergisi konulmalıdır. Alkol, tütün, tuz gibi malların satışı devlet tarafından yapılmalıdır. Nüfus artışı sağlanmalıdır. 2. Lozan da İktisadi Hükümler Devletin siyasi bağımsızlığını kazanmasının yanında, ekonomik bağımsızlığın da elde edilmesi Lozan da taviz verilmeyen konular kapsamındadır. Lozan da üzerinde durulan başlıca ekonomik konular: Kapitülasyonların kaldırılması Yabancılara verilen ayrıcalıklar sorunu Osmanlı borçları Gümrük düzenlemeleri Savaş zararları Nüfus değişimi Musul Sorunu Osmanlı Devleti nin yabancı ülkelere verdiği kapitülasyonlar ve ayrıcalıklar Lozan da kaldırılmış, deniz ticaretinde millî değerleri sarsan kabotaj ayrıcalığı da son bulmuştur. İlk kez dış borçlanmanın yapıldığı 1854 Kırım Savaşı ndan itibaren Osmanlı nın diğer ülkelerden aldığı mali yardımlar zamanla ödenemez boyutlara ulaşmıştır. Lozan Konferansı nda büyük tartışmalara yol açan bu sorun, borcun 1929 yılında taksitlendirilerek ödenmeye başlanması kararıyla çözülmüştür. (86,5 milyon Türk lirası) Cemiyet-i Akvamın 1928 de bu borçları yeniden düzenleme kararını alması dış borç sorununu yeniden gündeme getirmiş, uzun süren görüşmeler sonucu Türkiye Cumhuriyeti nin 8 milyon altın lira ödemesi karara bağlanmıştır. Ödemeler 1933 de başlamış, son ödeme Mayıs 1954 te yapılmıştır.

Nüfus sorunu, Yunanistan ile uzun tartışmalar sonucunda karara bağlanmıştır. 1 milyondan fazla Rum, değişim kararı sonucu ülkesine dönmüştür. Musul Sorunu ise Lozan da çözülememiştir. Lozan Konferansı nda karara bağlanan bir diğer önemli konu da gümrük tarifeleridir. Ticaret sözleşmesi olarak da bilinen kararlar çerçevesinde Türkiye 5 yıl boyunca gümrük tarifelerini değiştirmeyecek, ithalat ve ihracatta belirlenen sınırların dışına çıkmayacaktır. Büyük Buhran a kadar bu politikalar benimsenmiş, ancak 1930 lu yıllardan sonra devletçilik önem kazanmıştır. 3. Teşvik-i Sanayi Kanunu (1927) Teşvik-i Sanayi Kanunu nun önemli maddeleri: Uygun görülen girişimlere 10 hektara kadar karşılıksız arazi verilmesi Kazanç ve gümrük vergilerinden Haberleşme bağlantılarının ve motor gücünün hükûmetçe karşılıksız sağlanması Girişimin kuruluşunda yurt dışından sağlanan araç ve gereçlerin, devletin elindeki demir ve deniz yollarında % 30 indirimli olarak taşınması Yıllık üretimin % 10 una ulaşan hükûmet desteği a. Tarım 4. Cumhuriyet Döneminde (1923 1929) Ekonomik Sektörler Tarım sektörü 1923 1929 yılları arasında hızlı bir gelişim göstermiştir. Bu durumun en önemli nedenleri, ülkede ulusal birliğin sağlanması ve savaşların sona ermesidir. İzmir İktisat Kongresi nde kararlaştırılıp daha sonra uygulanan çiftçi üzerindeki âşar vergisinin kaldırılması kararı olmuştur. Âşar (Öşür) vergisi 17 Şubat 1925 te kaldırılmıştır. Tarım sektöründe yapılan diğer düzenlemeler: Yasal düzenlemelerle toprağın özel mülkiyete geçirilmesi Topraksız köylülere toprak verilmesi Ziraat Bankasının tarım sektörüne sunduğu kredilerin yeniden düzenlenmesi ve uygun hâle getirilmesi Tarım Kredi Kooperatiflerinin kurulması Cumhuriyetin ilanından Büyük Buhran a kadar geçen dönemde tarımsal gelir % 9 civarında artış göstermiş, gümrük tarifelerindeki uygulamalar nedeni ile ihracat oranı % 20 civarında kalmıştır. Dönem içinde 1927 yılında ilk kez genel tarım sayımı yapılmıştır. b. Sanayi

1923 ten itibaren sanayi sektörü de gelişme göstermiştir. İzmir İktisat Kongresi ve Lozan Konferansı çerçevesinde uygulanmaya çalışılan politikaların önündeki en büyük sınırlama, gümrüklerdeki sıkıntılardan kaynaklanmıştır. Sanayi sektöründe yapılan düzenlemeler: Sanayi ve Maadin Bankasının kurulması Teşvik-i Sanayi Kanunu nun kabulü İhracata yönelik üretimde, ara malların yurt dışından alınmasında vergide kolaylık sağlanması Küçük esnafın korunması ve teşkilatlandırılması c. Dış Ticaret 1923 1929 dönemi ithalat ve ihracat rakamlarında, Osmanlı İmparatorluğu nun son dönemlerine oranla azalma yaşanmıştır. Buna göre ortalama olarak ihracat ülke hasılasının % 10,6 sını, ithalat ise % 11,4 ünü oluşturmuştur. Dış ticarete ilişkin düzenlemeler: Devletin gümrük üzerindeki düzenlemeleri İçe dönük politikaların benimsenmesi Gümrük vergilerinin artırılması (% 15 ten % 40 a) Uygulanan tarife ve kotalar d. Bankacılık Sanayi ve Maadin Bankası, 1925 yılında kurulmuştur. Sanayi ve Maadin Bankası Türkiye'de kurulan ilk KİT uygulamasıdır. Kurulmasındaki temel amaç, özel sektöre kredi olanakları sağlamaktır. Daha sonra Türkiye Sanayi Kredi Bankasına dönüştürülen banka, 1933 yılında Sümerbanka devredilmiştir. İş Bankası, İzmir İktisat Kongresi nde alınan kararlar doğrultusunda 26 Ağustos 1924 te kurulmuştur. 1.000.000 TL sermaye ile kurulan bankanın temel hedefleri arasında, kalkınmada devlete yardımcı olmak ve vatandaşların bireysel kredi ihtiyaçlarını karşılamak gibi unsurlar yer almaktadır Cumhuriyetin ilk yıllarında ülke içi piyasalarda kullanılan para türleri, kağıt para ile Osmanlı Devleti parası olan altın ve gümüş paralardır. Osmanlı dan kalan altın ve gümüş para sistemine 1924 ve 1925 yıllarında sırasıyla çıkarılan 411 ve 624 sayılı yasalarla son verilmiştir. 5. 1923 1929 Döneminde Ekonominin Genel Durumu Dış ülkelere karşı ekonomik açıdan yetersiz kalınması Yetersiz sermaye ve işgücü Tarım sektöründe yaşanan dalgalanmalar

Sanayinin az gelişmesi Gelir bölüşümünde etkinliğin sağlanamaması Dünya ekonomisinde yaşanan sıkıntılar Büyük Buhran III. 1930 SONRASI DÖNEM (Planlı Devletçilik) 1930 lardan sonra Türkiye, devletçi ekonomik kalkınma politikasına başvurmuş ve 1933 yılından itibaren de karma ekonomik model i benimsemiştir. Devletçilik politikasının uygulanmasının nedenleri: 1923 1929 yılları arasında uygulanan ekonomi politikalarının yetersiz kalması Özel sermaye birikiminin yetersiz olması Toplumdaki devlet yapısına duyulan güvenin güçlü olması ve kalkınmanın devlet kanalı ile olacağının düşünülmesi Nitelikli girişimci ve teknik personel eksikliği Büyük Buhra nın yarattığı olumsuz etkiler Lozan Konferansı nın kısıtlayıcı ekonomik hükümleri Fiziksel altyapıdaki yetersizlikler Klasik Yaklaşımın (ekonomide serbestlik) ekonomik sorunların çözümünde yetersiz kalması Devletçi politika uygulayan ülkelerin başarısı Ekonomik büyümenin sağlanabilmesi açısından devlet, başta tarım olmak üzere birçok sektöre müdahale etmiştir. Dış ticaret açığının azaltılması ve dış ticaret dengesinin sağlanması, yine bu dönemde devletin önemli amaçlarından biri olmuştur. 1930 dan itibaren uygulanan politikalar: Korumacı uygulamalara yer verilmesi Dış alıma sınırlamaların getirilmesi Denk bütçenin sağlanması Kur rejiminde istikrarın hedeflenmesi 1. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 1930 yılında, 11 Haziran 1930 tarihli 1715 sayılı yasa ile kurulmuştur. 1931 yılında faaliyete geçmiştir. TC Merkez Bankasının amaçları:

İskonto oranını saptamak, para piyasasını ve paranın dolaşım hızını düzenlemek Hazine işlemlerini ifa etmek Hükûmetle birlikte Türk evrak-ı nakdiyesinin istikrarına yönelik tüm önlemleri almak 1930 lu yıllarda sıkı ve sağlam para politikaları izlenmiş, bunun yanında maliye politikası da önem kazanmıştır. 1930 sonrası uygulanan vergi politikaları: Arazi vergisinde yapılan düzenlemeler (1931) Muamele vergisinde yapılan düzenlemeler (1931) Bina vergisinin kabulü (1931) Hava kuvvetlerine yardım vergisi (1936) Gümrük vergilerinde yapılan düzenlemeler ve vergi toplanmasına özen gösterilmesi ile vergi gelirlerde artışın sağlanması Dış borca başvurmaya gerek kalmaksızın ekonomik faaliyetleri gerçekleştirme yolunun seçildiği bu dönemde, zaman zaman iç borçlanmaya da gidilmiştir. Buna göre 1933 1938 yılları arasında toplam 50 milyon TL iç borç alınmıştır. 2. Birinci Beş Yıllık Sanayi Planı Birinci Beş yıllık sanayi planı 1933 yılında hazırlanmıştır. 1934 yılında uygulanmaya başlanmıştır. Birinci Beş Yıllık Sanayi Planı nın hedefleri: Sınai üretimin geliştirilmesi ve üretim birimlerinin hızla kurulması Temel tüketim mallarının ithal edilmeyip yerli üretim tarafından gerçekleştirilmesinin sağlanması (ithal ikamecilik) Kurulacak sınai birimlerin demografik ve coğrafi konumlara göre belirlenmesi Stratejik önemi bulunan ve maliyeti yüksek olan kuruluşların devlet kanalı ile kurulması Sınai birimlerin ülkedeki toplam talebi karşılayacak şekilde ve kapasitede kurulması Şeker, tekstil, kimya, maden işleme, cam, çimento, dokuma, demir-çelik endüstrileri gibi önemli sektörlerin geliştirilmesi ve devlet desteğinin endüstrilere sunulması Emeğin ve hammaddenin diğer sektörlerde (tarım, hayvancılık vb.) olduğu gibi sanayi sektöründe de etkin ve verimli kullanılması Yatırım mallarının üretilmesi (ikincil hedef) İleri teknoloji projelerinin desteklenmesi Ülkede yatırımın dengeli dağılması

İşletmelerin iç talebi karşılayabilmesi Birinci Beş Yıllık Sanayi Planı nda kullanılan kaynaklar: Sovyetler Birliği nden sağlanan mali yardımlar Devlet bütçesinden ayrılan pay Sümerbank, İş Bankası ve Ziraat Bankasından sağlanan krediler Devlet bütçesinden ise her yıl 6 milyon TL kalkınma planında kullanılmak üzere ayrılmıştır. Plan çerçevesinde pamuk, bakır, kimya, selüloz, demir - çelik vb. endüstrilerde 20 adet firma kurulmuş ve fabrikalar üretime geçirilmiştir. 3. İkinci Beş Yıllık Sanayi Planı Birinci Beş Yıllık Sanayi Planı ile yaşanan olumlu gelişmeler ve Büyük Buhran ın etkilerinin bu planlama süreci ile azaltılması, 1936 yılında ikinci planın hazırlanmasına yol açmıştır. İkinci Beş Yıllık Sanayi Planı nda öncelik verilen alanlar: Madencilik Taş kömürü ocakları Bölge elektrik santralleri Toprak endüstrisi Kimya endüstrisi Makine endüstrisi Denizcilik Enerji sektörü Altyapısal gelişimi sağlayacak önlemler İkinci Beş Yıllık Sanayi Planı, ilk plana göre daha kapsamlı ve daha fazla bütçe ayrılarak hazırlanmıştır. II. Dünya Savaşı ve etkileri nedeni ile 1939 yılında bu plan hayata geçirilememiştir. a-tarım 4. 1930 Sonrası Dönemde Ekonomik Sektörler Dönem içinde ülkede ekili tarım toprağı yüzdesinde önemli artışlar meydana gelmiştir. 1930 lu yılların ortalarına doğru % 10.5 gibi bir rakama yükselen ekili tarım toprağı oranı, 1930 ların sonuna gelindiğinde % 13 lere ulaşmıştır. Tarım Sektörüne Sağlanan Destekler

Ziraat Bankasının tarım kredi faizlerini düşürmesi Tarım kredisinde kolaylık sağlanması Toprak Mahsulleri Ofisinin kurulması Hükûmetin çiftçiye sağladığı sübvansiyonlar Yüksek fiyatlı tarım ürünü alımı politikası Çiftçi üzerinden alınan vergilerin azaltılması NOT: Toprak Mahsülleri Ofisi 1932 yılında Ziraat Bankasına bağlı olarak kurulmuştur. b. Sanayi Sanayi sektörü, uygulanan Birinci Beş Yıllık Sanayi Planı ve Teşvik Yasası sonucu önemli gelişmeler göstermiştir. Büyümenin ve ekonomik kalkınmanın yapı taşlarından sayılan demir çelik sanayisi ise ancak 1939 yılında Karabük te kurulma imkânı bulmuştur. 1939 yılı itibarıyla toplam iş yeri sayısında tarım sanayisi % 40.3 ile ilk sırada gelmektedir. İş yeri başına üretimde ise birincilik % 31.3 ile madenciliğe aittir. Not: 1933-1939 yılları arasındaki başarının temel taşı "Madencilik" tir. c. Bankacılık Özellikle 1933 1939 döneminde özel girişimcilerin desteklenmesi için günümüzde de etkinliğini koruyan bazı bankalar kurulmuştur. 1933 1939 Döneminde Kurulan Bankalar Sümerbank (1933) Etibank (1935) Denizbank (1937) Halk Bankası (1938) İller Bankası (1933) Bununla birlikte, Ziraat Bankası ile İş Bankasının stratejik faaliyetleri ve Merkez Bankasının bankalar arası koordinasyonda ve para politikası istikrarında yürüttüğü etkin faaliyetler sonucunda, ilgili dönemde bankacılık sektörü hızlı bir gelişim göstermiştir. Sümerbankın Dönem Boyunca Yürüttüğü Faaliyetler

Yatırımların sağlanması için kaynak yaratmak Devlet adına sanayi kuruluşları açmak Devlete ait sanayi kuruluşlarını işletmek Özel girişime kredi desteği vermek İş gücünün artırılması için önlemler almak, kurslar açmak ve gelişim stratejileri belirlemek Bankacılık sisteminde önem arz eden bir diğer kuruluş ise Etibanktır. Etibank 1935 yılında kurulmuş, aynı yıl faaliyete geçmiştir. Etibankın Dönem Boyunca Yürüttüğü Faaliyetler Yer altı kaynaklarının etkin kullanımını sağlamak Madenlerin işlenmesini sağlamak Maden sektörüne kredi desteği sağlamak MTA ya faaliyetlerinde yardımcı olmak Taş kömürü ve bakır işletmelerinin devletleştirilmesini gerçekleştirmek Devletleşme hareketlerinde 1933 1939 yılları arasında önem verilen bir diğer konu ise küçük esnafın korunmasıdır. Bu amaçla Türkiye Halk Bankası kurulmuştur. Kamu bankası statüsünde olan Türkiye Halk Bankasının kuruluş amacı, küçük esnaf ve ticarethanelere kredi olanağı sağlamaktır. Dönemin altyapı eksikliği sorununu çözüme kavuşturmak için 1933 yılında İller Bankası kurulmuştur. Banka, altyapı sorunlarını çözmek için finansal kaynak sağlamakla görevlendirilmiştir. 1937 de kurulan Denizbank ise deniz işletmelerine kredi sağlamak amacıyla oluşturulmuştur ve bu alanda faaliyet göstermiştir. Bankacılık Sektörü ile İlgili 1933 1939 Yılları Arasında Yapılan Hukuki Düzenlemeler Ödünç para verme kanunu (1933) Mevduat türlerinin karşılık kapsamına alınmasına ilişkin kanun (1936) Halk Bankasının kurulmasına dair kanun (1933) DIŞ TİCARET 1929 Ekonomik Bunalımı ndan itibaren ülkeler dış ticarette korumacı ve dengeli politikalar izlemiştir. 1930 dan sonra dış ticarette yapılan düzenlemeler: İthal ikameci politikaların izlenmesi

Dış ticaretin ülke bazlı gerçekleşmesi Dış ticaret dengesin açık vermeyecek şekilde yapılması İthalat kotalarının ve tarifelerinin uygulanması Dönem içinde dış ticarette benimsenen en etkili yöntem ise ikili dış alım dış satım sözleşmelerin yapıldığı kliring sistemi olmuştur. Ancak 1938 yılında kliring anlaşmaları sonuç vermemiş ve 1933 1939 dönemi içinde ilk kez dış ticaret açığı yaşanmıştır. EKONOMİK BÜYÜME Tarım sektörü 1933 ten 1939 a kadar geçen süre içinde % 57.6 oranında büyümüştür. Sanayi sektöründe ise aynı dönem içinde % 62.9 luk bir büyüme oranı gerçekleşmiştir. 1933 yılında millî gelir, sabit fiyat endeksi ile 1359 milyon TL iken 1939 yılının sonunda bu rakam 2054 milyon TL ye kadar yükselmiştir. Millî gelirdeki bu artış oranı % 51.1 dir. IV. İkinci Dünya Savaşı Dönemi (1940 1945) 1940 1945 Yılları Arasında Ekonomideki Durgunluğun Nedenleri Yetişkin nüfusun büyük bölümünün askere alınması ve işgücünün azalması İşgücünün ve istihdamın azalmasına bağlı olarak üretimde yaşanan düşüşler Bütçenin büyük kısmının savunma harcamalarına aktarılması 1940 1945 Yılları Arasında Alınan Önlemler Katı fiyat denetimlerinin yapılması Tarım ürünlerine düşük fiyatlarla el konulması Millî Koruma Kanunu nun çıkarılması İthalata sınırlama ve ihracata teşvik getirilmesi Ticaret ve iaşe ofislerinin kurulması 1940 yılının Ocak ayında yürürlüğe konulan Millî Koruma Kanunu, millî üretimi korumaya ve üretimde yaşanan tıkanıklıkları ortadan kaldırmaya yöneliktir. Millî Koruma Kanunu na Göre Uygulanması

Hedeflenen Tedbirler Çalışma sürelerinin artırılması Gerekli görüldüğü takdirde özel işletmelere el konulması İthalat fiyatlarının düşürülmesi İhracat fiyatlarında asgari rakamların belirlenmesi Tüketim mallarının vesika (karne) ile verilmesi 1942 1945 yılları arasında ülkede yaşanan hükümet değişikliğinin de etkileri görülmüş, ekonomide farklı politikalar izlenmeye başlamıştır. Hükûmet ilk olarak 1942 yılında Varlık Vergisi Kanunu nu yürürlüğe koymuştur. 1944 yılında kabul edilip yürürlüğe konulan Toprak Mahsulleri Vergisi de aynı varlık vergisi gibi yaklaşık 2 yıl yürürlükte kalmış ve 1946 yılında kaldırılmıştır. Bu vergi çiftçiden alınan dolaysız vergidir. Tarım Sanayi Dış Ticaret 1940 1945 yılları arasında tarım sektöründe yapılan çalışmalar: Tarım ürünlerinin düşük fiyatla alınması Toprak mahsulleri vergisi uygulamaları Tarsus ırmağı regülatörünün kurulması ursa Gölbaşı Barajı nın faaliyete geçirilmesi Tarım kredilerinin artırılması 1930 lu yılların sanayideki başarısı sadece 1940 yılında devam etmiş ve bu yılda İzmit Kağıt Fabrikası faaliyete geçmiştir. 1940 ve 1941 yıllarında 1939 a göre ihracat rakamlarının düşmesine rağmen ithalatın da ciddi oranda azalması, ülkenin 1940 1945 yılları arasında cari olarak en yüksek dış ticaret fazlasını elde etmesini sağlamıştır (cari rakamlarla milyon TL). Ekonomik Büyüme 1939 yılına göre 1940 da % 8.3 büyüme görülürken 1945 yılında % 27 lik bir düşüş yaşanmıştır.

1946 1960 Arası Dönem İkinci Dünya Savaşı sonrası Türkiye ekonomisinde Büyük Buhran dan bu yana uygulanan korumacı yapı değiştirilmiş, dış ticarete dayalı politikalara önem verilmiş ve yurt içi politikalar serbestleştirilmiştir. Özellikle 1950 1960 döneminde Türkiye de uygulanan liberal politikalar enflasyon, dış ticaret açıkları ve bütçe açıkları gibi olumsuz sonuçlar doğurmuştur. 1946 1960 döneminin genel ekonomi politikası: Tarım sektöründe üretimi destekleyici ve fiyatları artırıcı politikalar uygulanmıştır. Sanayi sektöründe özel şirketlerin desteklenmesi amaçlanmıştır. Ulaşım, sağlık, eğitim, altyapı gibi hizmetlerin daha iyi koşullarda sağlanması hedeflenmiştir. Uluslararası ekonomik girişimlere dahil olma amacı güdülmüştür. Kentleşmeye önem verilmiş, ayrıca kırsal kesimin de kalkınması amaçlanmıştır. Türkiye, savaş sonrası dünya ekonomisine dahil olma ve dış ticarette etkin bir yer edinme amaçları ile bazı uluslararası kuruluşlara üye olmuştur. Bu kuruluşlar şunlardır: IMF Dünya Bankası Avrupa İktisadi İş Birliği Örgütü Türkiye bu kuruluşlara 1947 yılında üye olmuştur. 1940 45 döneminde savaş sebebi ile yaşanan yüksek enflasyon, fiyatlar genel düzeyinin yüksek olmasına neden olmuştur. Hükümet ihracat rakamlarını artırmak için TL nin değerinin düşürülmesine karar vermiş, 7 Eylül 1946 da devalüasyon yapmıştır. 7 Eylül 1946 devalüasyonu ile alınan önlemler: TL nin yabancı paralar karşısında değeri düşürülmüştür (1 $ = 130 kuruş iken bu tarihten sonra 1 $ = 282 kuruş olarak belirlenmiştir). İthalatçı birlikler kaldırılmış, ithal edilebilecek mal sayısı artırılmıştır. Yabancı sermaye kısıtlamaları kaldırılmıştır. Gümrük tarifeleri hafifletilmiştir. Marshall Planı Amerika Dış İşleri Bakanı Marshall tarafından hazırlanan ve siyasal alanda Truman Doktrininin ekonomik uzantısı olarak kabul edilen plan, 1948 1951 yılları arasında yürürlüğe konmuştur.

Marshall Planı dahilinde Avrupa ekonomisinin tekrar canlanmasında Türkiye nin rolü, tarım ve madencilik sektörlerinde gelişimin sağlanması olarak belirlenmiştir. Türkiye nin bu dönemde benimsediği politika, Yeni Devletçilik anlayışı olarak nitelendirilir. Yeni Devletçilik anlayışında yapılan uygulamalar: Türkiye İktisadi Kalkınma Planı (1947) Yabancı Sermaye Teşvik Kararnamesi (1948) Türkiye Sınai Kalkınma Bankasının kurulması (1950) IMF ve Marshall Planı gibi gelişmelerin etkisiyle 1947 yılında açık ekonomiye daha uygun düşecek Vaner Planı (Türkiye İktisadi Kalkınma Planı) hazırlanmıştır. Vaner Planının özellikleri: Vaner Planı (Türkiye İktisadi Kalkınma Planı) (1948 1952) Enerji, ulaştırma ve tarım sektörlerinde yatırımların artırılması Özelleştirmeye destek verilmesi Kırsal kesimin ekonomik standartlarının yükselti Vaner planı; yıllar sonra özelleştirmenin başlangıç noktası olmuştur. İkinci Türkiye İktisat Kongresi (22-27 Kasım 1948) İzmir İktisat Kongresi nden sonra ilk kez düzenlenen kongre, sendika ve odaların çabaları ile toplanmıştır. Kongrede ağırlıklı olarak sermaye sahipleri bulunmuş, çiftçi ve emekçi temsilcileri azınlıkta kalmıştır. Devletin kongreye dahil olmaması kongrenin resmî niteliğini kaybetmesine yol açmış ve etkisi beklendiği kadar olmamıştır. Ekonominin gelişememesinin en büyük nedeni ise devletin ekonomiye müdahalesi olarak görülmüştür. 4 Ağustos 1958 Devalüasyonu (Moratoryum) 1958 yılında Türkiye de, dış piyasalarda yaşanan durgunluk sebebiyle iç piyasalarda görülen daralma ve dış borcun 256 milyon dolara ulaşması, dış borç ana para ve faiz ödemelerinde büyük bir kriz meydana getirmiştir. Türkiye de 4 Ağustos kararları ile iç fiyatlarda istikrar sağlamak ve ödemeler bilançosunu dengeye getirmek amaçlanmıştır. Bununla birlikte enflasyonist baskıların azaltılması hedeflenmiş ve sıkı para politikaları uygulanmıştır. Aynı zamanda sıkı maliye politikalar da izleyen hükümet, kamu harcamalarını ve bazı vergilerin oranlarını artırmıştır.

Döviz kurunda da yapılan düzenlemeler çerçevesinde, 1 TL nin değeri 0.11 ABD doları olarak belirlenmiştir. Ayrıca IMF ile anlaşılan paket dahilinde çoklu döviz kuru uygulanmıştır. Tarım Sanayi 1946 1960 Döneminde Ekonomik Sektörler Tarımda, dönem içinde uygulanan önemli gelişmelerden biri 11 Haziran 1945 te çıkarılan Çiftçiyi Topraklandırma Yasası dır. Dönemin diğer önemli gelişmesi ise traktör sayısının artmasıdır. Bu dönemde Vaner ve Marshall planlarının etkisi ile tarım sektörüne verilen kredilerde artış gözlenmiştir. 1946 1953 döneminde tarım sektöründeki gelişmelere bağlı olarak sanayi sektöründe ilerleme kaydedilmiştir. Kentleşme oranının yükselmesi, enerji ve altyapı çalışmaları da sektörde atılımların yaşanmasına neden olmuştur. 1946 1953 döneminde sanayi sektöründe yaşanan gelişmeler: Türkiye Sınaî Kalkınma Bankasının kurulması Kamu iktisadi teşebbüslerinin kurulması Özel kesime dayalı sanayinin teşvik edilmesi Kamu kesimi sanayi kuruluşlarının verimliliklerinin artırılması Altyapı, enerji ve haberleşme gibi alanlarda gelişmelerin yaşanması Ara malların üretiminin artırılması İthal ikameci politikaların uygulanması Dünya Bankasının desteği ile 1950 yılında Türkiye Sınaî Kalkınma Bankası kurulmuş ve faaliyete geçirilmiştir. Türkiye Sınai Kalkınma Bankasının amaçları: Özel kesim sanayi kuruluşlarına destek vermek ve yeni sanayi sektörü alanları yaratmak Yerli ve yabancı ortak sermayeli sanayi kuruluşlarını teşvik etmek Kredi olanakları sağlamak Üretimin yurt içinde yapılmasını avantajlı kılacak önlemler almak Sanayinin yoğunlaşmış alanlarda yapılmasını teşvik etmek

1946 1960 döneminde kurulan kamu iktisadi teşebbüsleri: Madencilik ve Enerji Makine Kimya Endüstrisi Kurumu 1950 Gübre Kurumu 1952 Et ve Balık Kurumu 1952 Türkiye Çimento Kurumu 1953 Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı 1954 Devlet Malzeme Ofisi 1954 Selüloz ve Kağıt Kurumu 1955 Demir - Çelik Kurumu 1955 Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu - 1957 Enerji sektöründe özellikle TPAO nun kurulması ile ham petrol üretiminde önemli artışlar görülmüştür. Bir diğer önemli gelişme ise hidroelektrik elektrik enerjisi üretmede artışın yaşanması Hizmet Sektörü Savaş sonrası yıllarda hizmet sektöründe gelişim içerisinde olduğu görülmektedir. Hizmet sektöründe yaşanan büyümenin nedenleri: Nüfus artışı Şehirleşme oranının yükselmesi Toplumsal ihtiyaçların artması (eğitim, sağlık vb.) Sanayileşme hareketlerinin artması 1954 1959 yılları arasında hizmet sektörü içinde en yüksek pay % 20,4 ile ticarete aittir. Bu oranı, %16,8 ile devlet hizmetleri ve %15,6 ile ulaştırma ve haberleşme hizmetleri izlemektedir. 1960 tan sonra özellikle ilk 20 yıl içerisinde, ekonomi düzenli olarak hazırlanan kalkınma planları ile yönetilmiştir. 1960 1980 yılları arasında belirgin olarak ithal ikameci politika uygulanmıştır. Kalkınma planlarının hazırlanmasına neden olan unsurlar: 1950 lerden sonra kontrol edilemeyecek boyutlara ulaşan enflasyon oranları Dış ticaretin sürekli açık vermesi Sermayenin etkin kullanılamaması

Dış çevrenin baskıları Siyasi kesimin, ekonominin kalkınma planları aracılığıyla düzeleceğine inanması Ekonomik dalgalanmalardan etkilenmeyecek istikrarlı bir yapıya ulaşılması isteği Kalkınma Planları ilk 20 yıl içerisinde (1960 1980) 4 kez hazırlanmış ve uygulamaya konmuştur. Şu anda Kalkınma Planları ilk 20 yıl içerisinde (1960 1980) 4 kez hazırlanmış ve uygulamaya konmuştur. Şu anda dokuzuncusu uygulanan planların özellikle ilk 20 yıl için ortaya çıkan bazı ortak özellikleri şunlardır: Kalkınma planları, ekonominin tarihsel gelişimi göz önünde tutularak değerlendirilmektedir. Kalkınma planları, toplumun yapısına en uygun çözümleri sağlayacak şekilde hazırlanmıştır. Kalkınma planlarının ana hedefi ve temel kriteri, ekonomik büyüme oranındaki değişimlerdir. Kalkınma planlarında sanayi sektörüne öncelik verilmektedir.