BEDENSEL VE DEVİNİMSEL GELİŞİM
Bireyin gelişimi, doğumundan itibaren biyolojik, zihinsel ve psiko-sosyal birçok durumu içerdiği için çok yönlü ve karmaşık bir süreçtir ve kişi gelişim süreçlerinin etkisini ömrü boyunca taşır.
Fiziksel Gelişim Bedensel Gelişim -Beden oranında meydana gelen değişimler -fiziksel görünümde meydana gelen değişimler -bedeni oluşturan alt sistemlerin büyümesi ve gelişimini içermektedir Psiko-Motor Gelişim beden ve sinir sistemi arasındaki organizasyona bağlı olarak ortaya çıkan organizmanın istemli hareketlerini kapsamaktadır. İnce Motor Beceriler Küçük kasların kullanımını gerektiren hareketler Kaba Motor Beceriler Büyük kasların kullanımını gerektiren hareketler
Her çocuk farklı bir biçim ve hızda gelişmekte ve gelişim biyolojik, kültürel ve diğer faktörlerden etkilenmektedir. Öğretmenler, çocukların nasıl öğrendiği ve onlara en iyi biçimde nasıl öğretebileceklerini anlayabilmeleri için çocukların nasıl büyüdüğü ve geliştiğini anlamaya ihtiyaç duymaktadırlar (Corner, 2005).
Gelişim ömür boyu süren üzerinde çeşitli faktörlerin etkili olduğu bir süreçtir. Gelişim dönemleri bireysel farklılıklar gösterir. Bedensel gelişim döllenme oluştuktan sonra organizmanın fiziksel olgunluğa erişmesine kadar olan süreçtir.
Fiziksel gelişim, bedeni oluşturan tüm organların gelişmesi, boyun uzaması, kilonun artışı, kemiklerin gelişimi, dişlerin çıkması ve değişmesi, kas, beyin ve tüm sistemler(sinir, sindirim, dolaşım, solunum, boşaltım gibi) ve duyu organlarının gelişimidir.
Devinim (psiko-motor, hareket), bedenin denetim altına alınarak amaca uygun fonksiyonel hale getirilmesidir. Bedenin fonksiyonel olma durumu büyüme, olgunlaşma, öğrenme ve hazırbulunuşluk düzeyine ulaşmaya bağlıdır. Devinimsel gelişim için duyu organları, kas ve sinir sistemleri koordineli olarak çalışmak durumundadır (Senemoğlu, 2005:18). Devinimsel gelişimin temelinde doğumla birlikte getirilen refleksler vardır. Refleks, insanın belli bir uyarıcıya istemsiz, belli, yalın ve kurulu tepkide bulunmasıdır. Refleksler ilkel beyin ve omurilik tarafından yönetilir; beyin kabuğunca denetlenirler (Başaran, 2005:110).
En hızlı gelişim doğum öncesinin ilk altı ayı ile doğum sonrasının ilk altı ayıdır ve iki yaşına kadar devam eder. Ergenlik dönemine kadar yavaş ve düzenli sıra izler. Ergenlik döneminde bedensel gelişimin hızlı olduğu ikinci dönem başlar.
DOĞUM ÖNCESİ DÖNEMDE BEDENSEL GELİŞİM İlk ay anne rahmine yerleşme dönemidir. Anneden gelen 23 kromozom ile babadan gelen 23 kromozom birleşerek 46 kromozomluk bir zigot oluşur. Mitoz ve mayoz bölünmeler gerçekleşir.
Doğum öncesi dönem üç evrede incelenmektedir: 1. Zigot Evresi 2. Embriyo Evresi 3. Fetüs Evresi
1. Zigot Evresi (0-2 Hafta) Döllenmiş yumurtanın 0 2 hafta arasındaki adına zigot denir. Zigot, döllenmeden hemen sonra bölünerek çoğalmaya ve döl yatağına doğru ilerlemeye başlar. 12 16 hücreyle döl yatağına doğru yuvarlanarak, 6 7 günde buraya yerleşir.
2. Embriyo Evresi(2 8 Hafta) Çocuğun temel yapısının oluştuğu, hızlı bir büyüme ve gelişme gösterdiği evredir. Bu evrenin başında üç doku tabakası gelişir ve organlar yavaş yavaş belirginleşmeye başlar. Dış Tabaka (Ektoderm): Sinir sistemi, saç, tırnak, ağız, dişler, deri bezleri, işitme sistemleri, burun duyu organları ve hücrelerin oluştuğu tabakadır. Orta Tabaka (Mezoderm): Kemikler, büyük kaslar, bağ doku, kalp, böbrekler, dolaşım- boşaltım ve üreme sistemlerinin oluştuğu tabakadır. İç Tabaka (Endoderm): Solunum ve sindirim sistemi, iç organlar, iç salgı bezleri ile ağız ve boğazın oluştuğu tabakadır
3. Fetüs Evresi ( 9 38 hafta ) Dokuzuncu haftadan doğum anına kadar sürer. Bu evrede fetüs 28. haftaya kadar diğer dönemlere oranla daha hızlı gelişerek dışarıda yaşama yeteneğine ulaşır.
Genellikle 28. haftadan itibaren doğan bebeklerin yaşama şansları yüksektir ama daha öncesinde doğan bebeklerin yaşama şansı azdır. Ayrıca 1250 gramdan daha az doğan bebekler risk grubundadır. Öte yandan sayıları az da olsa geç doğanlara da rastlanmaktadır.
DOĞUM SONRASI GELİŞİM 1. Bebeklik Döneminde Bedensel ve Devinimsel Gelişim (0-2 yaş) Bebeklik döneminde fiziksel gelişim kalıtım ve çevrenin etkileşimiyle oluşmaktadır. Doğum öncesinin ilk altı ayı ile doğum sonrasının ilk altı ayı büyümenin en hızlı olduğu dönemdir. Bu hız 2 yaşına kadar devam eder. Ergenlik döneminde bedensel gelişimin en hızlı olduğu dönemdir.
Doğumla beraber yeni bir çevreye uyum sağlamak durumunda kalmaları hayatlarının en zor zamanlarıdır. Dünyada bebek ölüm oranlarının yüksek olduğu bir dönemdir. Doğumdan sonraki ilk ayı ağlayarak geçiren bebeğin çevreye uyum sağlamasıyla beraber hızlı bir bedensel gelişime sahip oldukları görülmektedir. Doğumla beraber ağırlığı 3-3.5 kg, boyu 50 cm kadardır. İlk yılın sonuna doğru ağırlık yaklaşık 3 kat artarken, boy 75 cm civarındadır. Baş, doğumla beraber bedenin 1/4 ü iken yetişkinlikte bu oran 1/8 dir. Beynin ağırlığı 350 gr. Yetişkinlikte 1400-1500 gr civarındadır. Süt dişleri altıncı aydan itibaren çıkmaya başlar, dördüncü yaşa doğru tamamlanır
Yeni doğanın vücut ağırlığı ortalama 3.5 kg, boyu da 50-52 cm dir. Yeni doğanın baş kısmında bulunan bıngıldak anne rahminden çıkışını kolaylaştırır. Bıngıldak çocuğunun sağlığı açısından önemlidir. Kapanana kadar bu kısmın sert darbelerden etkilenmemesine dikkat edilmelidir.
Gelişim baştan aşağı, içten dışa doğrudur ilkesine uygun olarak ilk önce baş ve boyun kasları gelişirken daha sonra karın ve omuz kasları, el, kol ve ayak kasları gelişmektedir. Sinir sisteminin gelişimi de aynı ilkeden hareket ederek önce baştaki sinirler daha sonra ayak sinirleri gelişir. Solunum yeni doğanın yaptığı ilk davranıştır.
Sindirim sistemi yalnız anne sütü ve onun bileşimine yakın gıdaları sindirebilecek durumdadır. Boşaltım sistemi ise vücuttan zararlı maddeleri atabilecek güçtedir. İdrar torbasının kontrolü ise 12-30 aylar arasında gerçekleşmektedir. İskelet sistemi ise henüz tam sertleşmediği için düşme ve çarpmalar karşısında kırılma meydana gelmez.
Beyin yeterince büyümediği için refleks hareketlerde bulunurlar. Bebekler doğduklarında iki tür hareket yapmaktadırlar. Bunlar; A. Refleksif hareketler B. Denetimsiz genel vücut hareketleri
REFLEKS UYARICI TEPKİ OLMAZSA DÖNEM Moro (İrkilme) Bebeği ani olarak Kollarını elleriyle birlikte Genel nörolojik Yaklaşık 3-6. sarsmak veya kollarından tutup kaldırıp tekrar yatağa bırakmak. açar ve sonra kucaklama hareketi yapar gibi kapar. yetersizliklerin işaretidir. aylarda kaybolur. Babinski Ayak tabanına, ayak parmaklarından topuğa doğru tırak ya da benzeri bir nesneyle hafifçe dokunmak/çizmek Patella (Diz Kapağı) Diz kapağına hafifçe vurmak. Ayak parmaklarını yelpaze gibi açar. Baş parmak bükülüdür. Omurilikte oluşabilecek kusurların olmasına işaret eder. Bacak havaya kalkar Kas rahatsızlığının belirtisidir. 8-12. aylarda kaybolur. Yaklaşık 3-7. aylarda kaybolur. Emme Parmağı yeni doğanın ağzına sokmak ve dudaklara dokunmak. Adımlama Yeni doğanı koltukaltlarından kavrayıp ayakta tutmak. Plantar Ayak parmakların dibine bastırmak. Ritmik bir şekilde emer. Yürüyormuş gibi adımlar atar. Parmaklarla tutma ve yakalama eylemi gösterir. Beyin hasarına işaret edebilir. Genel nörolojik ve fizyolojik yetersizliklerin işaretidir. Omurilikte oluşabilecek kusurların belirtisidir. Uyanık durumda 4, uykuda 7. aya kadar sürer. 3-4. hafta kaybolur. 9-12. aylarda kaybolur. Arama Bebeğin yanağına veya dudağına dokunmak. Paumer (Yakalama/ kavrama) Bebeğin avuç içine parmak veya herhangi bir nesneyle dokunmak. Göz kırpma Yeni doğanın gözlerine parlak ışık tutmak. Başını uyarıldığı yöne çevirir ve ağzını açarak meme arar. Parmakları kapar. Parmağı ya da çubuğu yakalayarak kavrar. Hemen gözlerini kapatır. Genel nörolojik ve fizyolojik yetersizliklerin işaretidir. Nöro-fizyolojik yetersizliklerin işaretidir. Beyin hasarına işaret edebilir. 3. ayda kaybolur. 3-4. aylarda kaybolur. Kalıcıdır.
DEVİNİMSEL GELİŞİM İlk aylarda motor hareketleri gözlenir. İkinci ayda kucağa alındığında birkaç sn dik oturabilir. Başını dik tutabilir. Üçüncü ayda gözlerinin önündeki hareket ettirilen bir nesneyi takip edebilir, başını çevirebilir. Nesnelere uzanma ve yakalama çabaları vardır.
Dördüncü ayda eline verilen nesneyi tutabilir.kahkaha ile gülebilir. Bu ayın sonunda ellerini ve parmaklarını keşfetmiştir. Beşinci ayda ulaşabileceği oyuncakları alır. Aynadaki görüntüsüne tepki verebilir. Desteksiz birkaç dakika oturabilir. İnce motor becerileri gelişmeye başlamıştır. Altıncı ayda az bir destekle uzun süre oturabilir. Emekle pozisyonuna geçebilir.
Yedinci ayda desteksiz oturabilir. İki nesneyi aynı anda elinde tutabilir. Emeklemeye başlar. Ayağını ağzına götürebilir. Sekizinci ayda kendinden uzağa konan oyuncaklarını alabilir. Dokuzuncu ayda sırt üstü pozisyondan oturur vaziyetine geçebilir. Destekle ayakta durabilir ve yürüme hareketi yapar. Anne baba gibi kelimeleri söyleyebilir.
Onuncu ayda yardımsız ayağa kalkar. Bardaktan su içebilir. Duyduğu sesleri çıkarmaya çalışır. On birinci ayda hiçbir yere tutunmadan ayağa kalkabilir, bir iki adım atabilir. On ikinci ayda ellerinden bırakıldığında ayakta durabilir. Çevreyi güldüren hareketler yapar.
12-24 aylar arası devinimsel gelişimde hemen hemen bütün çocuklar yürüyebilir. İki şeyi aynı anda yapabilirler. Tüm bu becerileri yerine getirmede bireysel farklılıklar olabileceği gibi, bireyin temel ihtiyaçlarının(fizyolojik, psikolojik) karşılanması da çok önemlidir.
İLK ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE (2-6 YAŞ) BEDENSEL VE DEVİNİMSEL GELİŞİM Bu dönemde bedensel gelişim hızında azalma görülür. Diğer psiko-motor hareketlerde(koşma, atlama gibi) hızlanma vardır. Ağırlık artışında ve boy uzunluğunda değişmeler gözlenebilir. Dönem sonuna doğru süt dişleri dökülmeye kalıcı dişler çıkmaya başlar.
Bu dönem okul öncesi dönem olarak da adlandırılabilir. Büyük kas hareketleri gelişmesine rağmen küçük kas hareketleri tam olarak gelişmediği için ince işleri yapamazlar.
SON ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE (6-12 YAŞ) FİZİKSEL GELİŞİM Sindirim, solunum, duyu, iskelet, boşaltım gibi sistemler gelişmeye devam ederler. Baş büyümesi ergenlik döneminde gelişimini tamamlar. Beyin ise 14 yaşından sonra hemen hemen hiç büyümez. Bu döneme geldiklerinde görme duyuları normale dönmektedir.
Süt dişlerinin dökülüp kalıcı dişlerin çıkmadı 13-14 yaşlarında tamamlanır. Boy ve kiloda önceki döneme göre düşüş görülür. 10 yaşından sonra kızlar erkeklerden daha hızlı kilo alıp, boyları daha hızlı uzar. Ergenlik döneminden sonra erkekler kızları geçerler. İskelet ve kemik sisteminde meydana gelen değişimler sebebiyle ergen ağrılardan şikayetçidir.
Bu dönemde küçük kas hareketleri oldukça gelişmiştir. 6-12 yaş döneminde iç salgı bezlerinin büyük bir rolü vardır. Örneğin troid bezleri yeterince salgı salgılamazsa bedensel ve zihinsel gelişim yavaşlar, çocuk edilgen ve tembel olur. Motor kasların gelişimi de bu dönemdedir.
ERGENLİK DÖNEMİNDE (12-18 YAŞ) FİZİKSEL VE DEVİNİMSEL GELİŞİM Bedensel gelişim bu dönemde hızlanarak yetişkinlik düzeyine ulaşmıştır. Cinsel bezlerin salgı salgılamaya başlaması, diğer bezlerin hormonlarıyla birleşmesi kemik ve kaslardaki büyümeyi hızlandırır. Yüz kemiklerinin büyümesi ile burun ve alt çene belirginleşir, yüz şekli bozulur.
Birincil ve ikincil cinsiyet özelliklerinin kazanıldığı dönemdir. Birincil cinsiyet özellikleri : Vajina uterus gibi üreme organları ve beden gelişimi. İkincil cinsiyet özellikleri : Kalçaların genişlemesi, bacak ve kolların daha şekille olması vücudun kıllanması gibi cinsel olgunlaşmanın gerçekleşmesidir.
Kızlarda ergenlik dönemi : ~ Kızlar ergenliğe erkeklerden önce girerler(8-10 yaş). ~ Kızlarda ergenliğin ilk belirtisi göğüs gelişimidir. ~ Vücutta kıllanma ve ani boy uzaması görülür. ~ Kalçalarda genişleme olur. ~ Kas ve kemik gelişimi, iç salgı bezlerinin tam çalışmaması nedeniyle şişmanlık görülür.
Erkeklerde ergenlik dönemi : ~ 10-12 yaşlarında ergenliğe girerler. ~ Bu evrenin sonunda erkekler kızlardan daha hızlı gelişir. ~ Testis büyümesi, vücut kıllanması, boyun ani uzaması ve ses kalınlaşması gerçekleşir. ~ Göğüs kemikleriyle omuzlarda genişleme olur. ~ Şişmanlık gözlenir.
Bu dönemde bedenin farklı kısımlarındaki büyüme farklı olduğu için koordinasyon bozulur. Bu dönemin sonunda ikincil cinsiyet özellikleri nedeniyle bedensel gelişim tamamlanır, koordinasyon bozukluğu ortadan kalkar. Gelişimdeki bireysel farklılıklar : Genetik faktörler, beslenme, hormonal faktörler, hastalıklar, kazalar, psikolojik rahatsızlıklar, sosyo-ekonomik düzey ve fiziksel aktivitelerdir.
Öğretmenlere Öneriler Psiko-motor becerilerin (yazı yazma, müzik atleti çalma, vb.) öğretilmesinde çocuğun hazırbulunuşluk ve olgunlaşma düzeyi mutlaka dikkate alınmalıdır. Yapılması planlanan aktivite için çocuk gerekli olgunluğa ulaşmamışsa çocuk sadece belirlenen işi yapmakta başarısız olmayacak bundan fiziksel ya da psikolojik açıdan da olumsuz yönde etkilenecektir.
Öğretmenlere Öneriler Öğrencilerin psiko-motor becerileri gözlemlendiğinde bireylerarası farklılıkların olması kaçınılmazdır. Bu nedenle de çocukları birbirlerine örnek göstermek yerine çocukların bireysel gelişim eğrilerinin izlenmesi, çocuğun özellikle öz-yeterlilik duygusunun gelişiminde etkili olmaktadır.
Öğretmenlere Öneriler Okulöncesi dönemde çocukların denge ve koordinasyon yetileri tam olarak gelişmediği için okul öncesi eğitim kurumlarındaki fiziksel mekanlar çocukların yaralanmasını engelleyecek şekilde yapılandırılmalıdır
Öğretmenlere Öneriler Okul öncesi dönemden başlayarak eğitimin herhangi bir kademesindeki çocuğun psikomotor becerileri yaşıtlarına göre oldukça gerideyse çocuğun gelişiminin değerlendirilmesi için aile okul psikolojik danışmanına, rehberlik araştırma merkezlerine ve çocuk ergen psikiyatri kliniklerine yönlendirilmelidir
Öğretmenlere Öneriler Bir öğrencinin fiziksel özellikleri aşırı şişman olmak ya da uzun boylu olmak gibi grubun genelinden belirgin bir farklılık gösteriyorsa diğer öğrencilerin kendisiyle dalga geçmesine neden olabilir. Bu nedenle de sınıf içerisinde öğrencilerin birbirlerini kabul edebilmelerini sağlamak amacıyla sosyal beceri etkinliklerine yer verilmelidir
Öğretmenlere Öneriler Öğrencilerin görme ya da işitme ile ilgili bir takım problemleri sınıf içerisindeki akademik başarılarının düşmesine ya da sosyal ilişkilerinin bozulmasına neden olabilir. Bu nedenle de öğretmenler tarafından dönem başlarında görme ve işitme ile ilgili olarak tarama testleri mutlaka yapılmadır
Öğretmenlere Öneriler Ergenlik dönemine girmeden önce ergenin bedeninde meydana gelecek değişimlerin anlatılması ergenin bedeninde meydana gelen değişimlere uyum sağlamasını kolaylaştırmaktadır.
Öğretmenlere Öneriler Çocukların oldukça hareketli oldukları ve enerjilerinin fazla olduğu 6-12 yaş dönemi içerisinde fiziksel aktivitelere de mutlaka yer verilmelidir