İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KAVRAM VE KURALLARININ GELİŞİMİ DERS NOTU-1
İSG KAVRAMıNıN TARIHI GELIŞIMI İSG ile İlk çalışmalar eski Roma da gözlenmiştir. Tarihçi Heredot çalışanların verimli olabilmesi için yüksek enerjili besinlerle beslenmeleri gerektiğine değinmiştir. Çalışanların sağlığı ve yapılan iş arasındaki ilişki tarihte ilk kez Heredot tarafından sürülmüştür. İş güvenliği ile ilgili ilk yazılı metin Hamburabi kanunudur. Dioscorides zehirleri bitkisel, hayvansal ve mineral kaynaklı olmak üzere kökenine göre üçe ayırmış Nicander, kurşun koliği ve kurşun anemisini incelemiş
Plini, Çalışma ortamındaki tehlikeli tozlara karşı çalışanların korunması amacıyla başlarına torba geçirmelerini önermiştir Plato bazı esnaf ve zanaatkarların çalışma pozisyonlarından ileri gelen şekil bozuklukları ile ilgili bilgi vermiştir. Hipokrates ilk kez kurşunun zararlı etkileri üzerinde durmuş, kurşun koliğinden söz ederek onu tanımlamış, aynı zamanda halsizlik, kabızlık, görme bozuklukları ve felçler ile kurşuna maruziyet arasında ilişki bulunduğuna dikkat çekmiştir. Urlich Ellenbrong: 1473 yılında kuyumcularla ilgili bazı hastalıkları incelemiştir
Juvenal :Demircilerin göz lezyonları ile ayakta durarak çalışanların varislerinden söz etmiştir. Sir Percivale Pott: 1776 da baca temizleyicilerinin Skroktum (testis) kanserine maruz kaldıklarını tarif etmiştir Alman hekim Paracelcus: ilk iş hekimliği kitabı olan De Morbis Metallicis adlı eserini yazmıştır. Kitabında pnömokonyoz, zehirler, doz ve organizma ilişkilerini incelemiştir. Her şey zehir olabilir. Bu sadece doz meselesidir. sözü Paracelcus, a aittir Acricola: zehirler, etkileri, korunma önlemleri De Re Metallica adlı eserinde toplamıştır.
Bernardino Ramazzini: 16.ve 17. yüzyıllarda yaşamış İtalyan bilim adamı, dünyada modern anlamda İSG biliminin başlangıcı olarak kabul edilir. Hastamıza ne iş yaptığını sormak zorundayız" diyen ve işçi sağlığının babası olarak kabul edilen hekimdir.1713 yılında De Morbis Artificum Diatriba isimli meslek hastalıkları kitabını yayınlamıştır. Bernardino Ramazzini Çalışma ortamından kaynaklanan olumsuz koşulların düzeltilmesi ile iş veriminin artacağını ileri sürmüştür. Bugün Ergonomi olarak tanımlanan iş-işçi uyumunun sağlık ve iş verimi üzerinde etkili olduğu düşüncesini açıklayan ilk kişidir.
İSG ile ilgili ilk yasal düzenlemeler İngiltere de çıkarılmıştır. İlk çalışma yasaları, çocuklar, gençler ve kadınlar gibi korunma gereksinimi içinde bulunan çevrelere yönelmiştir. İngiliz parlamenter Antony Ashly Cooper çalışma koşullarını düzeltmek amacıyla, çalışma saatlerinin azaltılması, kadın ve çocukların korunmasını öngören yasalar çıkarılması için çaba harcamıştır. Hekim Thomas Percival, genç işçilerin çalışma koşulları ile ilgili olarak 1802 yılında "Çırakların Sağlığı ve Morali" adli yasanın çıkarılmasını sağlamıştır. İSG ile ilgili olarak çıkartılan bu ilk yasa çalışma saatini günde 12 saat olarak sınırlamış, işyerlerinin havalandırılmasını öngörmüştür.
İngiltere de 1833 yılında Fabrikalar Yasası çıkarılmıştır. Bu yasa ile işyerlerinin denetimi için müfettiş atanması, 9 yaşın altındaki çocukların işe alınmaması 18 yaşından küçüklerin ise 12 saatten fazla çalıştırılmamaları zorunluluğunu getirmiştir.
1865 tarihli Dilaverpaşa Nizamnamesi, Ereğli Kömür Havzasında çalışan kömür işçilerinin sosyal ve ekonomik durumunu düzeltmek ve kömür üretimini arttırmak amacı ile çıkarılmıştır. Nizamnameye göre kömür işverenleri, işçilere Yatacak yer temin etmek zorunda idi. Çalışma süresi 10 saat olarak belirlenmiştir. Nöbetleşe çalışma esası kabul edilmiş, Toplu işten çıkarmalarda, işletmenin faaliyetine son verilmesini önceden haber verme zorunluluğu konmuştur. Nizamname, iş kazalarını önlemek için gerekli iş güvenliği tedbirlerini belirtmişti.
Bu nizamname 1869 tarihinde Maadin Nizamnamesi ile tamamlanmak istenmiştir. İş kazasına uğrayan işçilere ve bunların ölümü halinde ailelerine tazminat isteme hakkı öngörülmüş, Objektif sorumluluk esası kabul edilmiştir. Maden işletmecilerini gerekli ilaç ve doktor bulundurmakla zorunlu tutmuştur.
Loncalarda, yaşlılık nedeniyle dükkanlarına gelemeyen, dükkanları kapanan, hastalığa yakalanmış olanlara Tevaün Sandığı denilen sandıktan yardım yapılırdı. Bundan başka Avarız ve Müessesatı Hayriye gibi vakıflar ve Darülaceze, Darüleytam ve Kızılay gibi kurumlar, yoksullara yardım için kurulmuşlardır. Ülkede iş yaşamı ilk olarak 1877 yılında yürürlüğe giren Mecelle tarafından düzenlenmeye çalışılmıştır. Osmanlı devletinde İş Sağlığı ve Güvenliği alanında çıkarılan ilk yasal belge olan Dilaver Paşa Nizamnamesi Kömür madeni işçileri hedef alınarak çıkarılmıştır
1919- ILO kuruldu 1921- Ereğli Havza-i Fahmiye Maden Amelesinin Huk. Müteallik K. 1923-1. İktisat Kongresi (İzmir) 1925- Takrir-i Sükun Kanunu 1925- Borçlar Kanunu 1930- Umumi Hıfzıssıhha Kanunu 1932- Türkiye nin ILO ya katıldığı tarih
1930 Belediyeler Kanunu 1936 İlk İş Yasası (3008 sayılı kanun) 1946 Çalışma Bakanlığı kuruluyor 1946 WHO (dünya sağlık örgütü) kuruldu 1946 İşçi İşveren sendikaları kuruldu 1948 Türkiye nin WHO ya katıldığı tarih 1950 Emekli sandığı kuruldu
1950 Yıllık ücretli izin kanunu 1950 Sanayi ve ticarette iş teftişi hakkında uluslararası sözleşme 1965 Sosyal sigortalar kurumu kuruldu 1969 İSGÜM, 1971 Bağ Kur kuruldu 1971 3. İş Kanunu ( 1475 ) 1979 İş Teftiş Kurulu kuruldu 2003 4. İş Kanunu ( 4857 )
İş Sağlığı ve Güvenliği Avrupa Birliği içerisinde, 1980 tarihinden sonra ağırlıkla ele alınmaya başlanmıştır İlk sendikaların kurulması 1846 yılında gerçekleşmiştir İşçi sağlığı ve iş güvenliği ilk 17. yüzyılda bilimsel esaslara dayanılarak ele alınmıştır Cumhuriyetin ilanından sonra is sağlığı ile ilgili çıkartılan ilk kanun Hafta tatili kanunudur.