Aralık 2016 Rehberlik Bülteni ANNE BABA EL Kİ TABİ Veli Eğitim Rehberi
ANNE BABA EL KİTABI Birey, hayatı boyunca belli kararlar alır, tercihler yapar. Anne baba olmaya karar vermek de hayatın içinde verilen önemli kararlardan bir tanesidir. Birinin sorumluluğunu almak, onu hayata hazırlamak, hatta mükemmeli sağlamaya çalışmak için büyük bir sorumluluk altına girmektir. Çocuk sahibi olmak; olduğundan daha fedakar olmak, kendi istek ve arzularından vazgeçmek ya da sınırlamak, önceliklerin farklılaşması gibi hayatınızda birçok değişikliği de beraberinde getirir. Çocuk sahibi olmaya karar vermekle başlayan bu süreç uzun sürecek bir yolculuğa çıkmaya benzer. Bu süreçte inişli, çıkışlı, engebeli, eğlenceli vb. birçok farklı deneyimi yaşama fırsatı bulursunuz. Çocuğunuzu büyütürken okulöncesi dönemde yaşayabileceğiniz zorlukları çözmenize destek olabilecek bazı püf noktaları vardır. Tutum, davranış, model olma, iletişim kurma vb. alanlarda ve kriz durumları gibi temel ve ortak kullanabileceğiniz bazı öneriler aşağıdaki gibidir: Yemek konusu pek çok annenin zorluk yaşadığı bir konudur. Özellikle sağlık ve büyüme ile ilgili olan beslenme konusunda haklı olarak daha hassas yaklaşmaktadır. Kimi durumlarda bu hassaslık çocuklar tarafından da kullanılabilmektedir. Bu noktada önemli olan, öncelikle çocuğun beslenmeye karşı olan ön yargısını yıkmaktır. 1
Yemek için bir zaman dilimi oluşturun ve o zaman diliminde sadece yemek ile meşgul olun. TV izlemek, bilgisayar oynamak vb. Farklı meşguliyetlere yer vermeyin. Çocuğunuz yemek konusunda aşırı bir hassasiyet gösteriyorsa; Yemek istemiyor olabilirsin, ancak birlikte bu sürede masada oturmanı bekliyorum. gibi bir cümle ile hem ön yargıyı kırmış hem de çocuk üzerindeki baskıyı kaldırmış olursunuz. Böylece rahatlayan çocuk bir süre sonra kendiliğinden yemek sürecine katılacaktır. Yemek için belirlediğiniz zamanın çocuğunuzun sevdiği bir çizgi filme ya da oynamaktan zevk aldığı bir oyun dilimine denk gelmemesine dikkat etmelisiniz. Sevdiği bir etkinlikten mahrum kaldığında beslenmeye karşı olan ön yargısı daha da artacaktır. Yemek konusunda seçici olan çocuk için bir başka öneri de beslenme sürecine onun da fikirlerini alarak dahil etmek olabilir. Hangi yemekten ne kadar yiyeceğine karar vermesini sağlamak, Bu sebzeyi yemen için daha lezzetli bir hale nasıl getirebiliriz? gibi 2
fikrini almak, yemek hazırlama ve sofra kurma esnasında yaşına uygun sorumluluklar vermek faydalı olabilir. Sabahları evden çıkamama ya da giyeceği elbiseyi seçme nedeniyle çıkan tartışmalar için ise; çocuğunuza seçenek sunarak çözüm getirebilirsiniz. Kıyafetlerini akşamdan hazırlayabilirsiniz. 3-4 seçenek sunarak sınırlandırıp, seçme hakkını çocuğunuza bırakmanız, çocuğunuzda öz güveni de arttıracaktır. Tabi ki gardırobun da mevsim koşullarına göre düzenlenmiş olması gerekmektedir. Aksi takdirde çocuğunuz, kış mevsimi olmasına rağmen dolapta gördüğü ve çok sevdiği şortunu giymeyi tercih edecektir. Konuşmalarınızda basit bir dil kullanın. Dil gelişimi veya algılaması ne kadar iyi olsa da onun bir çocuk olduğunu unutmamak gerekir. Neden oldu?, Ne yaptın? gibi sorular çocukta sorgulandığı hissi uyandırır. Bu nedenle Nasıl oldu? Az önce arkadaşınla tartıştın bu konu hakkında konuşalım, gibi başlangıçlar yapmak çocuğun kendini ifade etmesini kolaylaştıracaktır. 3
Çocuğunuzla iletişim kurarken yapmaması gerekeni söylemek yerine yapmasını istediğiniz davranışı vurgulayın. Çünkü çocuklar ne yapacaklarını bilemezler ve etkileşimde bulundukları insanları model alırlar. Bu yüzden çocuğunuzu yapma diyerek durdurmak yerine, ne yapmasını istiyorsak onu ifade ederek yönlendirmeliyiz. Yani olumsuz davranış üzerine değil olumlu davranış üzerine dikkat çekmeliyiz. Örneğin; Koşma demek yerine Yürüyerek gidiyoruz., Bağırma demek yerine Alçak sesle konuşur musun? gibi. Yapmasını istediğiniz bir davranış için Eğer ile başlayan cümleler kurmayın. Eğer ile başlayan cümleler çocuğa seçim fırsatı sunmuş olur. Örn: Eğer yemeğini yersen oyuncaklarınla oynayabilirsin. dediğinizde çocuğa giden mesaj tercih yapmaya yöneliktir ve çocuk istemediğiniz bir seçeneği tercih edebilir. Ayrıca böyle bir ifade sonucu çocuk pazarlık yapma yoluna gidecek ve her yaptığı davranışta karşılık bekleyecek, hatta bunu size karşı kullanacaktır. ( Odamı toplarım ama sen de bana şeker vereceksin. gibi.) 4
Bunun yerine Oyuncaklarınla yemek yedikten sonra oynayacağız., ya da Dişlerini fırçaladıktan sonra sana kitap okuyacağız. gibi ifadeleri tercih edin. Oyun saati, çizgi film izleme veya tabletle oyun oynama gibi durumlarda zaman dolduğunda diğer bir odadan çocuğa seslenmek yerine yanına giderek konuşun. Mümkünse çocuğun etkinliğini sonlandırmasına zaman tanıyın. Son 5 dakikan kaldı sonrasında tableti kapatmanı istiyorum. gibi. Kesinlikle yapılmasını istediğiniz bir davranış için Oyuncaklarını toplar mısın?, Bilgisayarı kapatır mısın? gibi ifadeler yerine net cümleler kullanın. Bilgisayarı kapatmanı istiyorum. gibi. İstenmedik bir davranışla karşılaşıldığında, kullanılacak yöntem ceza olmamalıdır. Çünkü ceza olumsuz davranış üzerinde odaklanıldığını gösterir, geçici çözümler sunar ve o an için davranışı durdurur. Onun yerine, neden yaptığı, başka neler yapabileceği gibi davranış üzerinde 5
konuşulmalı, çocuğun farkındalığı arttırılmalı ve farklı çözümler üretmesi için yönlendirilmelidir. Farkındalık yaratılmaya çalışıldığında çözüm odaklı bir yol izlenmiş olur. Ağlayarak bir şeyler yaptırmaya çalıştığında ya da ağlayarak kendini ifade ettiğinde; Şu anda ağladığın için seni anlayamıyorum, sakinleşmen için ben senin yanındayım. diyerek sakinleşmesini sağlamak ve ağlaması bittikten sonra iletişime geçmek daha sağlıklı olacaktır. Ayrıca ağladığı zamanlarda sürekli konuşarak ona bir şeyler anlatmak da etkili olmayacaktır. Öncelikle çocuğun sakinleşmesi gerekmektedir. Çocuk ağladığı sırada ya da bir duruma, konuya sinirlendiğinde ona bir şeyler anlatmaya ya da açıklama yapmaya çalışmak çocuğun ağlama şiddetini arttıracaktır. Onun için öncelikle çocuğunuzu sakinleştirmeniz gerekmektedir. Bunu da sakin bir ses tonuyla Sakinleştiğin zaman konuşacağız diyerek, dokunarak, yanında olduğunuzu ona hissettirerek yapabilirsiniz. 6
Çocukların bir kısmı korkuyorum bahanesi ile anne babasının yanında yatmak ister. Bu tür bir durumla karşılaşıldığında çocuk, herhangi bir uyarı olmadan uzun açıklamalardan kaçınılarak kucağa alınarak ya da elinden tutularak kendi yatağına yatırılmalıdır. Sen uyuyana kadar senin yanında olacağım, ama kendi yatağında uyumalısın. gibi bir açıklama yeterli olacaktır. Bu durum; gece boyunca tekrarlanabilir, her seferinde sessizce çocuk yatağına götürülmelidir. Önemli olan kendi yatağında yatması gerektiğinin farkında olmasıdır. Çocuğunuz uyuyana kadar yanında bekleyebilirsiniz. Uyku çocukta yalnızlık hissi uyandırdığı için uykuya geçiş zor olabilir. Bu geçişi kolaylaştırmak için çocuklar bazı nesnelere ihtiyaç duyabilir. (Oyuncak, battaniye vb) Bazen ise çocuklar gördükleri rüyanın etkisi ile gerçekten korkmuş olabilirler. Bu tür durumlarda ise çocukla fiziksel temas kurulmalı ve güvende olduğu hissettirilmelidir. Çocuklar bazen kötü rüyalar görebilir ve sabah kalktıklarında hala bunun etkisinde olabilirler. Bu tür durumlarda çocuktan 7
rüyalarında gördüğü şeyi resmetmesi istenebilir. Buradaki amaç bir ürün çıkarmaktan ziyade çocuğun yaşadığı duygu yoğunluğunu resmederek hafifletmesidir. İsteğe ve yaş grubuna göre çizilen resim komikleştirilebilir. Böylece korkusu üzerinde de çalışmış olursunuz. Uyku öncesinde çocuğun sakin bir ortam içinde olması, aşırı enerji gerektiren faaliyetlerden, hatta enerjisini arttıracak şeker, çikolata gibi yiyeceklerden, bol sıvı tüketiminden uzak durması gerekmektedir. Davranışsal sorunlarda, davranışın öncesine bakmak gerekir. Öncülünde neler olduğunu görebilmek önemlidir. Gün içinde belli bir zaman dilimi, fiziksel çevre, belirli insanlar, belirli etkinlikler vb. davranışın ortaya çıkmasına neden olan faktörü bulmak önemlidir. Sorun çözmede yetişkine yol gösterici olabilir bu durum. 8
Çocuğunuzun sizi dinlemediği durumlarda öz eleştiri yapın. İletişim kurarken kullandığınız dil, sürekli ve sıklıkla aynı konulara değiniyor olmanız, fazla açıklama yapıyor, eleştiriyor olmanız, sevdiği ve eğlendiği bir etkinliği bölüyor olmanız gibi. Aile toplantıları için özel bir zaman dilimi ayırın. Aile toplantısının amacı, anne baba ve çocukların birbirleriyle olan iletişimini arttırmak, söylenmeye fırsat bulunamayan cümlelerin söylenmesine fırsat tanımak ve her bir aile üyesinin kendilerini ifade etmelerini sağlamaktır. Böylece hem ailenizle bir arada vakit geçirebilecek hem de sonrasında oluşabilecek herhangi bir sorunu öngörüp önleyebileceksiniz. Aile toplantılarını yapmak için mutlaka bir gündeminiz de olmak zorunda değil. Bir arada masada oturup, sohbeti başlatabilir ve bir değerlendirme yapabilirsiniz. Ayrıca çocuğunuzun da aile içinde kendini ifade etmesine fırsat verdiğinizden, onun öz güvenini de desteklemiş olursunuz. Ancak bu toplantılar bireylerin birbirlerini eleştirmelerinden 9
ziyade, yapıcı ve çözüm bulucu olmalıdır. Ailenizi ilgilendiren veya sizi o gün/hafta mutlu eden olayları ve durumları da paylaşmanız bu toplantıları daha keyifli hale getirecektir. Tüm bu önerileri uygularken en önemli nokta ise kararlı ve tutarlı olmaktır. Anne baba olarak olaylara bakışınız farklı olabilir. Ancak bu görüş ayrılıklarını çocuğun yanında yaşarsanız bir süre sonra çocuk bu durumu kullanmaya çalışacaktır. Görüş ayrılıklarınızı çocuğunuzun olmadığı bir zaman diliminde paylaşabilirsiniz. Böylece hem eş olarak hem de anne baba olarak daha sağlıklı ilişkiler kurmuş olursunuz. 10
Çocuğunuzu mükemmel yapmaya çalışmaktan vazgeçin ama ilişkinizi mükemmel yapmaya çalışmaya devam edin. Dr. Henke Yasemin DİLEKAY Psikolojik Danışman FMV Özel Ispartakule Işık Anaokulu İletişim: yasemin.dilekay@fmvisik.k12.tr (0212) 648 09 75 Dahili: 4404 11