Kronik Hastalýklar ve Yeti Yitiminde Sistemik Aile Yaklaþýmý



Benzer belgeler
Aile Hekimliðinde Genogram

Konular 5. Eðitimde Kullanýlacak Araçlar 23. Örnek Çalýþtay Gündemi 29. Genel Bakýþ 7 Proje Yöneticilerinin Eðitimi 10

17a EK 17-A ÖYKÜ KONTROL LÝSTESÝ. ² Rahim Ýçi Araçlar - Ek 17-A²

TÜSAD İnfeksiyon Çalışma Grubu


düþürücü kullanmamak c-duruma uygun ilaç kullanmamak Ateþ Durumunda Mutlaka Hekime Götürülmesi Gereken Haller:

1. Merkezi ve çevresel sinir sistemini oluþturan sinir hücrelerine ne ad verilir?

6. Büyük kan dolaþýmýnýn amacý nedir? Büyük kan dolaþýmýnda kanýn izlediði yolu kýsaca açýklayýnýz.

Yaþlanma ile birlikte deri ve saçlarda görülen

Bakým sigortasý - Sizin için bilgiler. Türkischsprachige Informationen zur Pflegeversicherung. Freie Hansestadt Bremen.

m3/saat AISI

BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ

Fiskomar. Baþarý Hikayesi

konularýnda servis hizmeti sunan Sosyal Hizmetler Dairesi bir devlet kuruluºu olup, bu kuruluº ülkede yaºayan herkese ücretsiz hizmet vermektedir.

Yaþlý hastanýn deðerlendirilmesi aþamasýnda bazý

ünite1 Sosyal Bilgiler

Laboratuvar Akreditasyon Baþkanlýðý Týbbi Laboratuvarlar

KÝPAÞ 2016 KATALOG HAVALANDIRMA.

Týp Fakültesi öðrencilerinin Anatomi dersi sýnavlarýndaki sistemlere göre baþarý düzeylerinin deðerlendirilmesi

ÇEVRE VE TOPLUM. Sel Erozyon Kuraklýk Kütle Hareketleri Çýð Olaðanüstü Hava Olaylarý: Fýrtýna, Kasýrga, Hortum

Uygulamalı Teori Eğitimi için;

Larson'un 1960'larda veciz olarak belirttiði gibi,

Beþ ergin insandan dördü bel aðrýsý yaþamaktadýr.

Firmamýz mühendisliðinde imalatýný yaptýðýmýz endüstriyel tip mikro dozaj sistemleri ile Kimya,Maden,Gýda... gibi sektörlerde kullanýlan hafif, orta




İletişim ve İnsan İlişkileri Kitle İletişim Araçları Atatürk ve İletişim

1. Böleni 13 olan bir bölme iþleminde kalanlarýn

Nokia HS-2R Radyolu kulaklýk seti Kullaným Kýlavuzu baský

3. Tabloya göre aþaðýdaki grafiklerden hangi- si çizilemez?


Aðrý tanýsý klinik olarak, DITI ile konulabilir

Spor Bilimleri Derneði Ýletiþim Aðý

Kanguru Matematik Türkiye 2017

Genel Bakýþ 7 Proje nin ABC si 9 Proje Önerisi Nasýl Hazýrlanýr?

EÞÝTSÝZLÝKLER. I. ve II. Dereceden Bir Bilinmeyenli Eþitsizlik. Polinomlarýn Çarpýmý ve Bölümü Bulunan Eþitsizlik

Dövize Endeksli Kredilerde KKDF

DOÐRUNUN ANALÝTÝÐÝ - I


TEST. 8 Ünite Sonu Testi m/s kaç km/h'tir? A) 72 B) 144 C) 216 D) 288 K 25 6 L 30 5 M 20 7

Platformdan Yeni ve Ýleri Bir Adým: Saðlýk ve Sosyal Güvence için Bir Bildirge

COPYRIGHT EBD YAYINCILIK LTD. ŞTİ.

ünite1 Destek ve Hareket Fen Bilimleri 3. vücudumuzun dik olarak durmasýný saðlayan sistemi elemanýdýr. Verilen cümledeki sembollere aþaðýdakilerden

KANSER HASTALIĞINDA PSİKOLOJİK DESTEĞİN ÖNEMİ & DEPRESYON. Uzm. İletişim Deniz DOĞAN Liyezon Psikiyatri Yük.Hem.


TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi Açýldý TOHAV'ýn mülteci ve sýðýnmacýlara yönelik devam ettirdiði çalýþmalar kapsamýnda açtýðý SURUÇ MÜLTECÝ DANIÞM

olarak çalýºmasýdýr. AC sinyal altýnda transistörler özellikle çalýºacaklarý frekansa göre de farklýlýklar göstermektedir.

25 Mart 2007 Kol Toplantýsý

Ballorex Venturi. Çift Regülatörlü Vana

TOPLUMSAL SAÐLIK DÜZEYÝNÝN DURUMU: Türkiye Bunu Hak Etmiyor

Bölüm 6: Lojik Denklemlerin Sadeleþtirilmesi

Demans ve Alzheimer Nedir?

Yaþlýlýðýn nasýl tanýmlanacaðý ya da kimlere

Denetleyici ve Düzenleyici Sistemler

Yapýlan araþtýrmalar ve incelemeler hem özellikler yaklaþýmýnýn ve hem de durumsal faktörlerin liderlerin

Termik Röleler ÝÇÝNDEKÝLER Özellikler Karakteristik Eðriler Teknik Tablo Sipariþ Kodlarý Teknik Resimler EN TS EN IEC Ra

Kanguru Matematik Türkiye 2015

3. Çarpýmlarý 24 olan iki sayýnýn toplamý 10 ise, oranlarý kaçtýr? AA BÖLÜM


ünite VÜCUDUMUZUN BÝLMECESÝNÝ ÇÖZELÝM Fen Bilimleri TEST 1

ünite1 Sosyal Bilgiler Verilenlerden kaçý sosyal bilimler arasýnda yer alýr? A. 6 B. 5 C. 4 D. 3

Kanguru Matematik Türkiye 2017

Anksiyete Bozukluðu ve Depresyonun Tanýsal Ýliþkileri

SSK Affý. Ýstanbul, 21 Temmuz 2008 Sirküler Numarasý : Elit /75. Sirküler

Kanguru Matematik Türkiye 2017

HEPATİTLER (SARILIK HASTALIĞI) VE KRONİK BÖBREK HASTALIKLARI VE

ÝLKÖÐRETÝM OKULU ÖÐRETMENLERÝNÝN ÖRGÜTSEL DEÐERLERE ÝLÝÞKÝN GÖRÜÞLERÝ

Örgütsel Davranýþýn Tanýmý, Tarihsel Geliþimi ve Kapsamý

Kanguru Matematik Türkiye 2018

Simge Özer Pýnarbaþý

OTOMATÝK KAPI SÝSTEMLERÝ

Dolaþým Sistemi. Örnek 90. Çözüm. Ýnsanda dolaþým sistemi kalp, damarlar ve kandan oluþur.

INTERIOR PARTITIONS BÖLME SÝSTEMLERÝ BÖLME SÝSTEMLERÝ INTERIOR PARTITIONS. aluwall.com. Arpa GLASS FITTINGS & ACCESSORIES COMPACT LAMINATE PANELS

ünite1 Kendimi Tanıyorum Sosyal Bilgiler 1. Resmî kimlik belgesi Verilen kavram ile aþaðýdakilerden hangisi iliþkilendirilemez?

Üçgenler Geometrik Cisimler Dönüþüm Geometrisi Örüntü ve Süslemeler Ýz Düþümü

Adým Adým Çelik Kapý Montaj Þemasý

Kanguru Matematik Türkiye 2017


Sağlıkta Yaşam Kalitesinin Klinikte Kullanımı

Kanguru Matematik Türkiye 2018

EDMS, þirketlerin dinamik dokümanlar oluþturmasýný saðlayan, bu doküman ve belgeleri dijital olarak saklayýp, dünyanýn deðiþik noktalarýndaki


Saðlýklý Bir Diþeti Nasýl Olmalýdýr? Saðlýklý diþeti, çoðunlukla açýk pembe renkli, sert kývamlý, mat, yüzeyi portakal kabuðu görünümünde ve diþlerin

Brain Q RSC/2 Termostat

Mantýk Kümeler I. MANTIK. rnek rnek rnek rnek rnek... 5 A. TANIM B. ÖNERME. 9. Sýnýf / Sayý.. 01

DENEME Bu testte 40 soru bulunmaktadýr. 2. Bu testteki sorular matematiksel iliþkilerden yararlanma gücünü ölçmeye yöneliktir.

KULLANIM KLAVUZU EFE KULUÇKA MAKINELERI KULLANMA TALIMATI

ÝÇÝNDEKÝLER 1. TEMA OKUL HEYECANIM Kazaným Testi Fiziksel Özelliklerim Duygularým Haftanýn Testi...


PARK YAZ OKULUNDA YAÞATIN

Modüler Proses Sistemleri

OTOMATÝK BETON BLOK ÜRETÝM TESÝSÝ NHP

Demans bir çok biliþsel defektin bir arada bulunmasýna. Demans ve Komorbid Durumlar. Özet

Kanguru Matematik Türkiye 2015

KOBÝ lerin iþ süreçlerini daha iyi yönetebilmeleri için

PID Kontrol Formu. Oransal Bant. Proses Deðeri Zaman

5. 2x 2 4x + 16 ifadesinde kaç terim vardýr? 6. 4y 3 16y + 18 ifadesinin terimlerin katsayýlarý


Transkript:

Kronik Hastalýklar ve Yeti Yitiminde Sistemik Aile Yaklaþýmý Verda TÜZER* ÖZET Bu yazýda kronik ve yaþamý tehdit eden durumlarla karþýlaþan aileler için psikoeðitim, deðerlendirme ve müdahaleye yönelik bir aile yaklaþýmý modeli aktarýlmaya çalýþýlacaktýr. Bu model ciddi bir hastalýða ailenin uyumunu, ailenin yaþam döngüsü ve içinde bulunduðu geliþimsel süreçlerden yola çýkarak ele alan sistemik görüþ ile modern týbbýn ve saðlýk sisteminin olanaklarýný bir arada ele almaktadýr. Anahtar Sözcükler: Sistemik aile terapisi, yaþam döngüsü, psikoeðitim, kronik hastalýk, yeti yitimi. SUMMARY Systemic Family Approach to Chronic Illness and Disability In this article, a family approach model oriented towards families facing chronic and life-threatening conditions which includes psychoeducation, assessment and interventions, will be described. This model integrates the systemic view and capabilities of modern medicine and allied health, to assess the adaptation of a family to serious illness, with a view to life cycles and current developmental phases of the family. Key Words: Systemic family therapy, life cycles, psychoeducation, chronic illness, disability. * Uz. Dr., Numune Hastanesi 1. Psikiyatri Kliniði, ANKARA GÝRÝÞ Hastalýk, yeti yitimi ve ölüm her birey ve ailenin karþýlaþabileceði evrensel yaþantýlardýr. Bu tür durumlarla karþý karþýya kalan bireylere yaklaþýmda, tüm aileye yönelik destek ve müdahaleler planlanmasýnýn daha iyi sonuç vereceðinin düþünülmesi üzerine aileye yönelik yaklaþýmlar ortaya çýkmýþtýr. Aile üyeleri arasýndaki karþýlýklý iliþkiye odaklý aile sistemleri yönelimi, 1950'lerden beri psikiyatri ve psikoterapinin pek çok alanýnda etkisini göstermiþtir. Buna göre aile, birim ve sistem olarak kendisini oluþturan parçalarýn özelliklerinin toplamýndan daha fazlasýna sahiptir (Barker 1998). Sistemi bütün olarak etkileyen herhangi bir þey, üyelerini de tek tek etkileyecektir. Tüm sistemler gibi aile sistemi de homeostatik dengesini sürdürmeye çalýþýr. Bunun için de aileler, iletiþim örüntüleri, sýnýrlar, rol esnekliði, alt sistem ittifaklarý ve aile kurallarý çerçevesi içinde kendilerine özgü ve birbirinden farklý tarzlar geliþtirirler. Ailenin bir üyesinde ciddi bir hastalýk olduðunda, ailenin homeostatik dengesinde bir deðiþim olur. Böyle bir dengesizlik durumunda sistem yeni duruma uyum saðlama eðilimine girer. Ailenin duygusal enerjisi sistemin dengesini yeniden kurmaya yönlendirilir (Rando 1984). Fiziksel hastalýklarýn aile iþlevselliðini etkilemesi kadar, aile de üyelerinin fiziksel saðlýðýný etkiler (Campbell 1986). Stres ve baðýþýklýk baðlantýsýndan yola çýkýldýðýnda ailenin stresli durumlara karþý güçlenmesi, aile üyelerinin de hastalýklara karþý dayanýk- 193

TÜZER V. lýlýðýnýn artmasýný saðlayabilir (Herbert ve Cohen 1993). Ciddi bir hastalýkla ailenin baþa çýkma ve uyum gösterme çabalarýný tanýmlarken ilk adým, sadece hasta üzerine odaklanmak yerine hastalýktan psikososyal olarak etkilenen herkesi içeren bir model oluþturmaktýr. Ýkinci adým ise hastalýk, hasta üye ve aile arasýndaki karþýlýklý etkileþimleri normatif bir çerçevede tanýmlamaktýr. Son olarak, normal ailelerin sorunsuz olacaðý düþüncesi yerini tüm ailelerin zorluklarla karþýlaþabileceði düþüncesine býrakmalýdýr (Walsh 1983). Carter ve McGoldrick (1980) aile yaþam döngüsü içinde farklý noktalarda farklý yaþam stresleri ya da yükümlülükleri olacaðýný belirtmektedirler. Yaþamýn hangi noktasýnda olursa olsun, kronik bir hastalýkla karþýlaþmak zorlayýcýdýr. Kronik hastalýklarda ailenin temel görevi, yetkinlik ve güven duygularýnýn korunmasýný saðlayacak þekilde hastalýða anlam kazandýrmaktýr. Uç durumlarda aile biyolojik açýklama ile kiþisel sorumluluk (yani kötü insanlarýn baþýna kötü þeyler gelir ) arasýnda seçim yapmak zorunda kalýr. Aile herþeyi doðru yaptýðýna ikna edilmek ister ( iyi insanlarýn baþýna kötü þeyler gelir ). Aile Sistemleri Hastalýk Modeli Rolland (1994) tarafýndan geliþtirilen aile sistemleri hastalýk modeli, kronik hastalýk ve yeti yitimiyle karþý karþýya kalan aileleri deðerlendirmek ve bunlara müdahale etmek için bir çerçeve sunmaktadýr. Bu model aile sistemleri teorisinin yaný sýra, aile uyum yanýtý modeline dayanmaktadýr (Patterson 1988). Buna göre aileler hastalýðýn getirdiði deðiþiklikler ve normal yaþam döngüsü geçiþlerine yanýt olarak, tekrarlayan uyumkriz-yeniden uyum döngülerine girer. Bu model zaman içinde geliþimlerine uygun olarak hastalýk ve aile arasýndaki sistemik etkileþimleri temel almaktadýr. Buna göre üç boyut ortaya konmaktadýr: 1. hastalýðýn psikososyal türü, 2. ailenin içinde bulunduðu dönem ve 3. aile ve sistem deðiþkenleri (Þekil 1). Hastalýðýn Psikososyal Türü Sadece biyolojik ölçütlere dayanan hastalýk sýnýflandýrmalarýnýn aksine, biyolojik ve psikososyal yönleri birleþtiren bir sýnýflandýrmayla kronik hastalýklarla aile arasýndaki iliþkinin aydýnlatýlmasý hedeflenmiþtir (Rolland 1984). Baþlangýç: Akut baþlangýçlý hastalýklarda duygusal ve pratik deðiþikliklerin kýsa süre içinde gerçekleþmesi ÝÇÝNDE BULUNULAN DÖNEM HASTALIK TÜRÜ AÝLE ÝÞLEVSELLÝÐÝNÝN PARÇALARI Þekil 1. Hastalýk türü, içinde bulunan dönem ve aile iþlevselliði iliþkisi (Rolland 1987). gerekir; bu da ailenin kriz yönetimi becerilerinin hýzla harekete geçirilmesini gerektirir (Örneðin: inme). Hýzlý duygusal deðiþimlere katlanabilen, esnek rol deðiþimlerini, etkin sorun çözümünü ve baþka kaynaklardan yeterince yararlanmayý baþaran aileler, akut hastalýklarla daha kolay baþa çýkabilir. Gidiþ: Hasta kiþiyi aile yaþamýndan ayýrmak hastalýðýn gidiþini olumsuz yönde etkileyebilir. Ani ölümle sonuçlanabilecek hastalýklarda aþýrý korumacýlýk ve ikincil kazançlar söz konusudur. Bu durum özellikle hemofili, juvenil diyabet, astým gibi çocukluk hastalýklarýnda bildirilmiþtir (Minuchin ve ark. 1975). Kronik hastalýklarýn gidiþi ilerleyici, sabit ya da tekrarlayýcý/ataklý olabilir. Alzheimer hastalýðý gibi ilerleyici bir hastalýkta aile, üyelerinden birinin günden güne yetilerini yitirmesi ile yüz yüzedir. Hastalýk ilerlerken ailede rollerin deðiþimi ve sürece uyum söz konusu olur. Sabit gidiþli bir hastalýkta, baþlangýçtaki olayýn ardýndan gelen süreçte deðiþkenlik olmaz. Kalp krizi ya da omurilik yaralanmasý gibi durumlarda baþlangýç dönemindeki düzelmeden sonra, yeti yitimi ya da kýsýtlamalarýn olduðu kronik bir dönem yerleþir. Zaman içinde, yeni rol deðiþimlerine uyumun zor olduðu durumlarda aile için tükenme riski ortaya çýkar. Astým ya da disk hernisi gibi tekrarlayýcý hastalýklarýn seyrinde ise belirtilerin az olduðu stabil dönemlerle, alevlenmelerin olduðu dönemler olur. Aileler hem kriz dönemleri ile sakin dönemler arasýndaki geçiþlerin sýklýðýný, hem de yeni bir ataðýn ne zaman olacaðýný bilememenin güçlüðünü yaþarlar. Bu da iki farklý aile yapýlanmasý arasýnda deðiþimlerin esnek olmasýný gerektirir. Sonuç: Kronik hastalýklarýn ölüme yol açýp açmamasý ya da yaþam süresini kýsaltmasý önemli psikososyal etkiye sahiptir. Burada en önemli faktör hastalýðýn ölüme yol açýp açmayacaðýna iliþkin baþlangýçtaki beklentidir. Bir uçta yaþam süresini belirgin olarak etkile- 194

KRONÝK HASTALIKLAR VE YETÝ YÝTÝMÝNDE SÝSTEMÝK AÝLE YAKLAÞIMI meyen artrit ya da disk hastalýðý gibi hastalýklar vardýr. Diðer uçta ise metastatik kanser gibi hastalýklar bulunur. Hem yaþam süresini etkileyen hem de ani ölüm olasýlýðý taþýyan hastalýklar ise arada yer alýrlar. Beklentisel yas, uyum sürecini etkileyebilir. Aile üyeleri hem hastaya yakýn olmak, hem de duygusal olarak geri durmak arasýnda bocalayabilirler. Öte yandan hasta rolüne verilen ayrýcalýklar nedeniyle, yaþamý tehdit eden ama kronik bir hastalýkta ikincil kazançlar karþýlýklý rolleri etkileyebilir. Yüksek riskli hastalýklarda ailenin kötü gidiþe ne kadar hazýrlýklý olduðunu deðerlendirmek gereklidir. Böylece aileye duygularýný açýklama fýrsatý verilebilir; þimdiki durum gelecekteki durumdan ayrýþmýþ olur. Bu týpký sigorta poliçesini imzalamak, rafa kaldýrmak ve hiç gerekmeyeceðini ummak gibidir. Genellikle bu sürecin ailelerin kontrol duygusunu arttýrdýðý belirtilmektedir (Rolland 1994). Yeti yitimi: Yeti yitimi biliþsel (Alzheimer), duyusal (körlük), hareket (paralizi), güç kaybý (kalp hastalýðý), þekil bozukluðu (mastektomi) ve sosyal yaftalanmaya yol açan durumlarda (AÝDS) olabilir. Biliþsel bozukluðun olmadýðý bir omurilik yaralanmasýna göre, biliþsel ve motor kaybýn birlikte olduðu inme durumunda, aile içi rollerin yeniden düzenlenmesi gereksinimi daha fazla olacaktýr. Ýnme gibi bazý hastalýklarýn baþlangýcýnda durum daha zordur. Alzheimer hastalýðý gibi ilerleyici hastalýklarda ise yeti yitimi hastalýðýn ileri safhalarýnda giderek artacak bir sorun olarak ortaya çýkmakta, aileye beklenen deðiþikliklere hazýrlanabilmek için daha fazla zaman saðlamakta ve ailenin hasta üyesine hastalýkla ilgili aile içi planlamalar için fýrsat vermektedir. Hastalýklar baþlangýç, gidiþ, sonuç ve yeti yitimi özelliklerine göre sýralandýðýnda neden olduklarý psikososyal güçlüklere göre benzerlik ve farklýlýklarý Tablo 1 de görülmektedir. Hastalýðýn önceden kestirilebilirliði ve belirsizliðin derecesi diðer bir deðiþkendir. Belirsizlikle seyreden hastalýklarda (örneðin: multipl skleroz) aile bireyleri bu belirsizliðin, hastalýðýn en zor kabullenilen ve baþa çýkýlan yönü olduðunu belirtirler. Alzheimer hastalýðýnda ise, son belirli ancak süre belirsizdir. Migren ya da romatoid artrit, oldukça kestirilebilir, uzun bir seyre sahiptir. Ama günden güne deðiþiklikler sergilemesi uzun dönemli deðil, günlük planlar yapmayý gerektirebilir. Aileler belirsizliklere karþý zamanla kontrol duygusu kazanabilmektedir. Örneðin; inme nedeniyle biliþsel yönden yetersizliði olan yaþlý bir kiþinin sabah bulanýklýðý, aileye kiþinin günlük aktivitelerini yaparken sýkýntý çekebileceðini gösterir. Ýpuçlarýnýn ya da tedavinin daha karmaþýk olduðu hastalýklar, ailelerde kaygýyý arttýrabilir. Bu durumda klinisyen, gelecekteki krizlere yönelik verdiði bilgiyle aileyi aþýrý yüklemekle, belirsizliklere açýklýk kazandýracak bilgiyi saðlayarak kaygýyý yatýþtýrma arasýndaki dengeyi saðlamalýdýr. Uzun dönemdeki belirsizliði belli bir açýya yerleþtirmeyi baþaran aileler, tükenme ve iþlev bozukluðu risklerine karþý hazýrlanmýþ olurlar. Hastalýðýn Evreleri (Ýçinde Bulunulan Dönem) Kanserle savaþmak, yeti yitimi ile mücadele etmek ya da hayati tehlikesi olan bir hastalýkla baþa çýkmak gibi tartýþmalar, hastalýðý sanki sabit bir süreç olarak ele almakta ve zaman içindeki iniþ çýkýþlarý hesaba katmamaktadýr. Oysa kronik hastalýklarýn üç temel evresi vardýr: kriz, kronik ve terminal evre (Þekil 2). Kriz evresi, tanýdan önce belirtilerin bulunduðu dönemle, taný ve ilk tedavi planý sonrasýndaki uyum dönemini içerir. Bu dönemde aile ve hasta üyesinin yapmasý gereken bazý anahtar ödevler vardýr: 1. Belirtiler ya da yeti yitimiyle baþa çýkmayý öðrenme, 2. Hastane ortamý ve tedavi prosedürlerine alýþma, 3. Tedavi ekibiyle uyumlu iliþkiler kurma ve sürdürebilme. Ailenin de yapmasý gerekenler vardýr: 1. Yeterlilik ve ustalýk duygusunu arttýracak þekilde, hastalýða bir anlam yüklemek, 2. "Hastalýk öncesindeki yaþamýn" kaybý için yas tutmak, 3. Bir yandan geçmiþ ve gelecek arasýndaki sürekliliði koruyarak, kademeli olarak hastalýðýn kalýcýlýðýný kabullenmek, 4. Karþýlarýndaki krizle baþa EVRELER Kriz Kronik Terminal ZAMAN belirtilerle ön taný taný ilk uyum dönemi kronik bakým terminal öncesi ölüm yas ve kaybýn çözümlenmesi Þekil 2. Kronik hastalýðýn evreleri ve zamanlamasý (Rolland 1984). 195

TÜZER V. Tablo 1. Kronik hastalýklarýn psikososyal türe göre sýnýflanmasý (Rolland 1984) Yeti yitimine neden olan Yeti yitimine neden olmayan Akut Kademeli Akut Kademeli ÝLERLEYEN MSS metastazý olan Akut lösemi Kistik fibrozis* akciðer kanseri Pankreas kanseri AIDS Metastatik göðüs Kemik iliði yetmezliði kanseri Amyotrofik lateral Malign melanom skleroz Akciðer kanseri Karaciðer kanseri TEKRARLAYAN Remisyondaki tedavi edilemeyen kanserler ÖLÜMCÜL ÝLERLEYEN Amfizem Juvenil diyabet* Alzheimer hastalýðý Malign hipertansiyon Multienfarkt demans Ýnsüline baðýmlý Multipl skleroz (geç) eriþkin diyabeti Kronik alkolizm Huntington koresi Skleroderma ÖLÜMCÜL OLABÝLÝR KISALMIÞ YAÞAM SÜRESÝ TEKRARLAYAN Anjina Erken multipl skleroz Orak hücreli anemi* Sistemik lupus Epizodik alkolizm Hemofili* eritematozus* SABÝT Ýnme Fenilketonüri ve diðer Hafif miyokard Hemodiyalizle tedavi Orta/aðýr miyokard konjenital metabolik enfarktüsü edilen böbrek enfaktüsü bozukluklar Kardiyak aritmi yetmezliði Hodgkin hastalýðý ÝLERLEYEN Parkinson hastalýðý Ýnsüline baðýmlý Romatoid artrit Osteoartrit olmayan eriþkin diyabeti TEKRARLAYAN Lumbosakral disk Böbrek taþlarý Peptik ülser hastalýðý Gut Ülseratif kolit ÖLÜMCÜL DEÐÝL Migren Kronik bronþit Mevsimsel allerji Ýrritabl barsak sendromu Astým Psöriazis Epilepsi SABÝT Konjenital Ýlerleyici olmayan Benign aritmi Malabsorbsiyon malformasyonlar mental retardasyon sendromu Omurilik yaralanmasý Serebral palsi Konjenital kalp hastalýðý Hiper/hipotiroidi Akut körlük Pernisyöz anemi Akut saðýrlýk Kontrollü hipertansiyon Þiddetli travma ve Kontrollü glokom yanýk sonrasý Posthipoksik sendrom *erken dönem 196

KRONÝK HASTALIKLAR VE YETÝ YÝTÝMÝNDE SÝSTEMÝK AÝLE YAKLAÞIMI çýkabilmek için birbirlerine yaklaþmak, 5. Belirsizlikler karþýsýnda, gelecekteki hedefler bakýmýndan esneklik geliþtirmek (Rolland 1993). Kriz evresinin baþýnda aileler her þeyin yoluna gireceði teminatýnýn peþindedir. Hastalýða baðlý geliþimsel görevleri baþarmak için bir zaman çizelgesi oluþturmak, aileye çok yardýmcý olacaktýr. Hasta ve ailesi ne kadar zamaný olduðunu bilmelidir. Örneðin; meme kanseri tanýsýndan sonra evini satýp deðerli eþyalarýný yakýnlarýna daðýtan, dostlarýna gidip gelmeyi kesen bir kiþide aslýnda küçük, iyi prognozlu bir tümör olabilir. Kriz dönemi sýrasýnda saðlýk personelinin, ailenin yeterlilik duygusu üzerinde çok büyük etkisi vardýr (Rolland 1984). Ýlk görüþmeler ve taný sýrasýnda verilen tavsiyeler "çerçeve oluþturma" olarak düþünülebilir. Aileler bu anda son derece hassas bir durumda olduðu için, klinisyenler aile üyeleriyle iletiþimlerinde çok dikkatli olmalý, davranýþlarýnýn aile üyelerine vereceði mesajlarýn farkýnda olmalýdýr. Örneðin; klinisyen aile üyeleriyle, hasta yokken bir araya gelip, hastalýðýn tanýsý ve prognozu konusunda bilgi vermek isteyebilir. Bu hassas anda aile üyeleri, alttan alta hastalýk hakkýndaki konuþmalarda hastayý dýþarda býrakmalarý mesajý verildiðini düþünebilir. Klinisyen, konuþmasý sýrasýnda hastalýk nedeniyle hasta ya da ailesinin kabahatlý olduðunu ima ederek (geç baþvurma, ailenin ihmali, saðlýk alýþkanlýklarýnýn kötü olmasý gibi) ya da aileden uzak durarak ailenin yeterlilik duygusunu baltalamamalýdýr. Kronik evre, taný konma/uyum dönemiyle ölüm ve ölümcül hastalýk temalarýnýn baskýn olduðu üçüncü dönem arasýndaki, uzun ya da kýsa süreli olabilen dönemdir. Genellikle hasta ve ailesi kalýcý deðiþikliklere psikolojik ve organizasyonel açýdan uyum göstermiþ ve bir hareket tarzý geliþtirmiþtir. Aile için bu dönemin anahtar ödevi, kronik hastalýk ve artan belirsizlik duygusuna karþýn normale yakýn bir yaþam sürdürebilmektir. Hastalýk ölümcülse bu dönem "boþluktaymýþ" gibi geçer. Aðýr bir inme ya da demans gibi þiddetli yeti yitimine neden olan, ancak ölümcül olmadýðý bilinen bazý hastalýklarda ise aile, "sonu gelmeyecek" bir ýzdýraba mahkum olduðunu hissedebilir. Aile "normal" yaþamýný sürdürebilme umutlarýnýn ancak hasta üyenin ölümünden sonra gerçekleþebileceðini düþünebilir. Böyle uzun sürecek sorunlar karþýsýnda tüm aile üyeleri için otonominin olabildiðince korunmasý, umutsuzca kapana kýsýlma duygularýnýn azalmasýna yardýmcý olur. Hastalýðýn kronikliðinin yadsýnmasý da dikkatle ele alýnmalýdýr. Hipertansiyon gibi sessiz, ama yaþamý tehdit eden bir durumda hasta týbbi önerilere uymayýp, inatla eski yeme alýþkanlýklarýný sürdürebilir. Üyeler kroniklik konusunda birbirinden farklý düþündüðünde, aileyi bir sonraki aþama olan uyum sürecine taþýmak son derece zordur. Uzun süreli hastalýklarda çiftler arasýndaki alýþýlagelmiþ yakýnlýk, hasta aile üyesiyle saðlýklý eþi arasýndaki farklýlýk nedeniyle zarar görür. Normal ambivalans ve kaçýþ fantezileri genellikle saklý kalýr ve "saðlýklý olmanýn verdiði suçluluk duygusuna" katkýda bulunur. Kayýp tehdidiyle iliþkili bu tür duygularý normalleþtiren psikoeðitsel aile giriþimleri, yýkýcý suçlama, utanç ve suçlanma döngülerinin önlenmesine yardýmcý olur. Hastalýðýn terminal döneminde ölümün kaçýnýlmazlýðý ortaya çýkar ve ailenin yaþamýný tümüyle etkisi altýna alýr. Artýk aile ayrýlýk, ölüm, yas ve kaybýn sonrasýnda "normal" aile yaþamýna dönme konularýyla baþa çýkmak durumundadýr (Walsh ve McGoldrick 1991). Bu evreye iyi uyum saðlayan aileler, hastalýðýn kontrolü konusundaki becerilerini, baþarýlý bir "gideni býrakma" sürecine kaydýrabilirler. Baþa çýkma sürecinin ideal þekli, duygusal bakýmdan açýk olmanýn yaný sýra, çözümlenmesi gereken pek çok pratik sorunu ele almaktýr. Bu dönemin kaçýnýlmaz kaybý kabullenme, çözümlenmemiþ konularý ele alma ve veda etme için paylaþýlan deðerli bir zaman olarak görülmesi, bu yönde önemli bir adýmdýr. Eðer daha önceden kararlaþtýrmamýþlarsa hasta ve anahtar aile üyelerinin karar almasý gereken þeyler vardýr: Vasiyetname, týbbi açýdan ne kadar ileri gidilmesinin istendiði, evde ya da hastanede ölme tercihi ve cenaze töreninin ayrýntýlarý. Bu üç evreyi birbirine geçiþ dönemleri baðlar. Hastalýk süreci içindeki geçiþ dönemleri, ailenin hastalýða iliþkin deðiþim gereksinimleri karþýsýnda önceki yaþam yapýlarýnýn uygunluðunu gözden geçirdiði zamanlardýr. Carter ve McGoldrick (1988) aile ve eriþkin yaþam döngülerinde geçiþ dönemlerinin ne denli önemli olduðunu vurgulamýþtýr. Bir önceki döneme ait tamamlanamamýþ iþler, geçiþ dönemlerinde ilerlemeyi güçleþtirebilir ya da durdurabilir. Aileler artýk yararlýlýðý sona ermiþ bir geçiþ dönemi yapýsý içinde saplanýp kalabilirler (Penn 1983). Örneðin; kriz dönemi sýrasýnda yararlý olan bir araya gelme, kronik dönem sýrasýnda uygunsuz ve aile üyelerini boðan bir þekle dönüþebilir. Hastalýk dönemleri ile hastalýðýn türü arasýndaki iliþ- 197

TÜZER V. kiler, psikososyal geliþim modeli için çerçeveyi oluþturur. Kriz dönemi çocukluk dönemi gibidir. Ebeveynin diðer planlarýný býrakýp çocuk yetiþtirmeye odaklanmasý gibi, kriz döneminde de aile hastalýk sürecine odaklanýr. Ergenlikten yetiþkinliðe geçiþte ayrýlma ve bireyselleþme temeldir (Carter ve McGoldrick 1988). Benzer þekilde hastalýðýn kronik evresine geçiþte de hastalýðýn tüm gerçekliðine karþýn süregiden yaþam ve otonomi vurgulanýr (Rolland 1994). Bu model kronik ya da yaþamý tehdit eden bir hastalýkla karþý karþýya olan ailelerin deðerlendirilmesi ve klinik giriþimler için bir çerçeve oluþturur. Kronik hastalýk ve yeti yitimine psikososyal bakýmdan yaklaþýma olanak verir. Hastalýðýn baþlangýcý, gidiþi, sonucu ve yeti yitiminin dikkate alýnmasý, ailenin klinik deðerlendirmesi ve yapýlacak giriþimler bakýmýndan kullanýþlý odak noktalarýný oluþturur. Örneðin; akut baþlangýçlý hastalýklarda ileri derecede uyum gösterme, sorun çözme, rolünü yeniden düzenleme ve dengeli bir baðlýlýk gereklidir. Böyle durumlarda ailelere esnekliklerini arttýrma konusunda yardýmcý olmak, daha baþarýlý uyum göstermelerine katkýda bulunur (Walsh 1993). Model tedavinin planlanmasýný kolaylaþtýrýr. Ýlk olarak aile iþlevselliðinin, hastalýðýn türü ya da evresi bakýmýndan en önemli olan yönlerinin bilinmesi, hedef koymayý kolaylaþtýrýr. Bu bilginin aileyle paylaþýlmasý ve belirli hedefler üzerinde karara varýlmasý, aileye daha iyi bir kontrol ve gerçekçi bir umut duygusu verir. Ayrýca bu þekilde aile gerekli olduðunda kýsa, hedefe yönelik tedavi amacýyla baþvurabilmesi için uyarý iþaretleri konusunda da eðitilir. Hasta ve ailesi için farklý durumlara yönelik olarak (ilerleyen, yaþamý tehdit eden, tekrarlayan gibi) önleyici yönelimli psikoeðitsel ya da destek gruplarý düzenlenebilir (Gonzales ve ark. 1989). Nesillerarasý Hastalýk, Kayýp ve Kriz Öyküsü Sistemik yönelimli klinisyenler ailenin geçmiþteki stres etkenleri ve daha önemlisi, geçmiþteki hastalýklara yanýt olarak organizasyonel deðiþimleri ve bir sistem halinde baþa çýkma stratejileri konusunda bilgi edinmek için, soygeçmiþi sorgulayarak bir genogram ve zaman çizelgesi oluþturabilir (McGoldrick ve Gerson 1985). Genogram (aile aðacý) aile bilgilerinin týbbi sorun çözme süreciyle bütünleþmesini saðlayan klinik bir araçtýr (Marlin 1989, Waters ve ark. 1994). Bu tür bir inceleme ailenin güncel baþa çýkma ve uyum gösterme tarzlarýnýn anlaþýlmasýný ve önceden kestirilebilmesini saðlayabilir (Asen ve ark. 1992). Kronik bir hastalýkla karþý karþýya olan ailelerde birkaç neslin incelenmesi güçlü ve zayýf noktalarýn belirlenmesine yardýmcý olur. Ayrýca geçmiþten gelen çözümlenememiþ sorunlar ve iþlevsel olmayan örüntülerin aðýrlýðýný taþýyan, ciddi bir sorunun getirdiði güçlükleri aþma gücü olmayan yüksek riskli ailelerin de belirlenmesine olanak verir. Kronik hastalýk yönelimli genogramda temel amaç geçmiþte ailenin birleþtiði noktalar ve "öðrenilmiþ farklýlýklarý" açýða çýkarmaktýr (Penn 1983). Geçmiþe dönük sistemik bakýþ açýsý ailenin geçmiþte stres etkenleri karþýsýnda nasýl organize olduðuna odaklanýr ve ailenin zaman içinde uyumundaki geliþimi izler. Baþa çýkma örüntüleri, tekrarlar, kesiklikler, iliþkilerde deðiþimler (ittifaklar, üçgenler) ve yeterlilik duygusu not edilir. Bu örüntüler bir nesilden sonrakine aile gururu, efsaneler, tabular, kötü beklentiler ve inanç sistemleri þeklinde geçer (McGoldrick ve Walsh 1983). Bir ailenin herhangi bir hastalýkla baþa çýkma konusunda standart yollarý olsa bile, farklý "türlerde" hastalýklarda tarzlarý ve baþarýlarý farklýlýk gösterebilir. Ailenin geçmiþte yaþadýðý hastalýklarý, algýlanan yeterlilikler, yetersizlikler ya da deneyimsizlikler bakýmýndan incelemek önem taþýr. Farklý hastalýk türlerini sorgulamakla (yaþamý tehdit eden ve etmeyen gibi), örneðin; bir ailenin yaþamý tehdit etmeyen hastalýklarý iyi idare ettiði ancak metastatik kanserin aðýrlýðý karþýsýnda ezildiði ortaya çýkabilir. Böyle bir aile daha az ciddi olan durumlarla baþa çýkmak için yeterince donanýmlý olabilir, ancak bir baþka yaþamý tehdit edecek hastalýða karþý duyarlý durumda olabilir. Baþka bir ailenin ise yalnýzca yaþamý tehdit etmeyen hastalýklarla deneyimi olabilir ve yaþamý tehdit eden bir hastalýða özgü belirsizliklerle baþa çýkabilmek için psikoeðitim gerekli olabilir. Ailenin genel olarak krizlerle, özellikle de beklenmeyen krizlerle baþa çýkma öyküsü araþtýrýlmalýdýr. Akut baþlangýçlý (kalp krizi gibi), ani yeti yitimi olan (inme gibi) ya da sýk tekrarlayan (insüline baðlý diyabet, disk hastalýðý) hastalýklar çabuk organize olma ve krizde harekete geçebilme becerileri gerektirir. Baþka hastalýklar ise ailenin dayanma gücüne sürekli bir yük oluþturur (omurilik yaralanmasý, romatoid artrit gibi). Ailenin orta þiddetli ve aðýr stres etkenleriyle baþa çýkma öyküsü uyumu gösterebilecek iyi bir belirleyicidir (Walsh 1998). Eriþkinlerin ailelerindeki hastalýklarýn araþtýrýlmasý sýrasýnda klinisyen bu ailelerin hastalýkla baðlantýlý duygusal ve pratik görevleri nasýl ele aldýðýný anlamaya 198

KRONÝK HASTALIKLAR VE YETÝ YÝTÝMÝNDE SÝSTEMÝK AÝLE YAKLAÞIMI çalýþmalýdýr. O dönemde her birinin üstlendiði rolü belirlemek ve güçlü bir yeterlilik duygusuyla mý yoksa baþarýsýzlýkla mý çýktýðýný öðrenmek de önemlidir. Yalnýzca hastalýk ve kayýpla ilgili çözümlenmemiþ konular deðil, güçlü yanlar da evlilikte saklý kalýp, daha sonra kronik bir hastalýk tarafýndan tetiklendiðinde aniden tekrar açýða çýkabilir (Rolland 1997). Geçmiþte hastalýk karþýsýnda sistemde oluþan deðiþimlerin yeniden canlanmasý büyük oranda bilinç dýþý, otomatik bir süreçtir (Byng-Hall 1988). Tipik olarak seçilen rol, kendileri ya da ayný cinsten olan ebeveynlerinin daha önce oynamýþ olduðu rolün tekrarý ya da karþýtý olabilir. Hastalýk, Birey ve Aile Yaþam Döngüleri Arasýndaki Ýliþkiler Ciddi hastalýklar için normal bir çerçeve oluþturulmasýnda yaþam döngüsünün büyüteç altýna alýnmasý, iyi bir yoldur. Kronik hastalýðýn geliþimsel bir baðlamda incelenmesi için birbirleriyle içiçe olan üç sürecin anlaþýlmasý gerekir: Hastalýk, birey ve ailenin yaþam döngüsü (Rolland 1994). Yaþam döngüsü hem aile hem de bireyin geliþimi bakýmýndan temel bir kavramdýr. Hastalýk, birey ve aile geliþiminin ortak özellikleri hepsinin evreleri olmasý ve yaþam yapýsý oluþturma/sürdürme dönemleriyle yaþam yapýsýný deðiþtirme (geçiþ) dönemlerinin birbirini takip etmesidir (Levinson 1978). Yapý oluþturma/sürdürme döneminin temel hedefi, bir yaþam yapýsý oluþturma ve önceki geçiþ döneminde birey/ailenin yaptýðý anahtar tercihlere göre yaþamý zenginleþtirmektir. Geçiþ dönemlerinde geçmiþteki birey, aile ve hastalýk yaþam yapýlarý, yeni geliþimsel görevlerin ýþýðýnda yeniden gözden geçirildiði ve ufak tefek deðiþikliklerden ziyade büyük deðiþiklikler ve sonlandýrmalar gerekebildiði için, bunlar en hassas dönemlerdir (Hoffman 1988). Hastalýk, birey ve aile geliþiminin baðdaþtýrýlmasýnda merkezcil ve merkezkaç aile tarzlarý kavramý kolaylýk saðlar. Combrinck-Graham (1985) aile yaþamýný spiral bir model olarak tanýmlayarak, üç nesilden oluþan bir aile sistemini, zaman içinde aile baðlýlýðýnýn yüksek (merkezcil) ve düþük (merkezkaç) olduðu dönemler arasýnda gidip gelen bir biçimde kavramsallaþtýrmýþtýr. Bu dönemler, ailenin geliþimsel görevlerinin güçlü bir baðlýlýk gerektirdiði çocuk büyütme dönemi ve bireysel kimlik ve otonominin öne çýktýðý ergenlik gibi görevler arasýndaki deðiþimle örtüþmektedir. Merkezcil dönem sýrasýnda hem bireyin hem de aile biriminin yapýsý aile içi yaþama aðýrlýk verir. Ailenin dýþ sýnýrlarý sýkýlaþýrken, aile içi takým çalýþmasýný arttýrmak için üyeler arasýndaki kiþisel sýnýrlar bir miktar biribirine girer. Merkezkaç dönemine geçiþ sýrasýnda aile yaþamýnýn yapýsý, ailenin üyesi olan bireylerin aile dýþýndaki yaþamlarýna aðýrlýk veren hedeflere yönelir. Merkezcil ve merkezkaç tarzlar kavramý, hastalýk yaþam döngüsüyle birey ve ailenin yaþam döngüsünü iliþkilendirme bakýmýndan yararlýdýr. Genelde ciddi hastalýklar aile sistemine merkezcil bir çekim uygular. Aileye yeni bir üyenin eklenmesine benzer þekilde, kronik hastalýðýn ortaya çýkmasý ailede merkezcil bir sosyalleþme süreci yaratýr. Belirtiler, iþlevselliðin kaybý, hastalýkla baðlantýlý olarak yeni rollere geçme ya da yeni roller edinme ve ölüm yoluyla kayýp olmasý korkusu ailenin içine doðru yeniden odaklanmasýný gerektirir. Zaman içinde ilerleme gösteren hastalýklar sabit seyirli hastalýklara göre daha merkezcildir. Tekrarlayan hastalýklarda ailenin içe döndüðü dönemlerle, hastalýðýn sürekli gereksinimlerinden kurtulmanýn söz konusu olduðu dönemler arasýnda deðiþkenlik vardýr. Terminal dönem ise ailelerin büyük kýsmýný tekrar içe döndürür. Hastalýðýn ortaya çýkýþý ailenin geliþiminde merkezkaç bir döneme denk gelirse, aileyi doðal momentumundan saptýrabilir. Genç bir eriþkinde hastalýk ya da yeti yitimi baðýmlýlýðýn artmasý ve hastalýkla ilgili bakým için köken aldýðý ailesine dönmeyi gerektirebilir. Ebeveyn ve çocuklarýn otonomisi ve bireyselliði azalýr, baðýmsýz ilgiler ve önceliklerden vazgeçilir ya da bunlar askýya alýnýr (Rolland 1997). Hastalýðýn aileyi içe çeken gücü aile yaþam döngüsünde merkezcil bir döneme denk geldiðinde (örneðin: çocuk büyütme sýrasýnda) bu dönemin uzamasýna neden olabilir. Minuchin ve arkadaþlarý (1978) çocukluk çaðý hastalýklarýyla uðraþan hassas ailelerin içiçe geçerek geliþimsel açýdan saplanýp kalabileceklerini göstermiþtir. Geliþimin merkezcil, çocuk büyütme evresinde ebeveynden birinde ciddi bir hastalýk geliþecek olursa, ailenin geliþimini sürdürme yeteneði büyük oranda zarar görür. Bir yandan bir ebeveyn "kaybedilirken", öte yandan aileye "yeni" bir yük gelmektedir, bu durum fazladan bir çocuðu olan tek ebeveynli bir aile olmakla eþdeðerdir (Rolland 1994). Hastalýðýn ortaya çýkýþý birey ya da aile yaþam döngüsünde bir geçiþ dönemine rastladýðýnda, geçmiþ, þimdiki ve beklenen kayýpla ilgili konular büyütülme 199

TÜZER V. eðilimine girer. Geçiþ dönemlerinde genellikle isyan, önceki sorumluluklarýn yeniden düþünülmesi ve deðiþime açýk olmak söz konusudur. Dolayýsýyla, bu dönemlerde hastalýðýn, bir sonraki dönemin planlanmasý sýrasýnda gömülü kalmasý ya da göz ardý edilmesi riski de daha fazladýr (Levinson 1978). Birey ya da ailenin yaþam döngüsünde yaþam yapýsý oluþturma/sürdürme dönemine rastlayan hastalýklar da farklý bir zorluða neden olur. Bu dönemlerde önceki geçiþ döneminde yapýlan tercihlere göre yaþama eðilimi vardýr. Aile üyeleri kendilerinin ve aile biriminin var olan yaþam yapýlarýný korumaya çalýþýr. Küçük deðiþiklikler yapýlabilmekle beraber, aðýr bir kronik hastalýðýn neden olabileceði radikal yeniden yapýlanma, tüm yaþam yapýsýnýn uzun bir geçiþ dönemine geçmesini gerektirir. Sistemik bakýþ açýsýna göre, taný sýrasýnda ailenin yaþam döngüsünün evresini ve tüm aile üyelerinin bireysel geliþim evrelerini bilmek önem taþýr. Yaþam döngüsü içinde kronik hastalýðýn zamanlamasý normal (yani kronolojik ve sosyal zamana göre beklenebilir) ya da normal dýþý (zamansýz) olabilir. Kronik hastalýklar ve ölümle baþa çýkmak eriþkinliðin ileri dönemlerinde normal olarak beklenen görevler kabul edilir; daha erken ortaya çýkmalarý ise "zamansýz" ve geliþimsel açýdan daha yýkýcýdýr (Walsh ve McGoldrick 1991). Kronik hastalýklarla karþýlaþan bir ailenin en büyük hedefi hastalýðýn gerektirdiði geliþimsel yüklenmenin, aile üyelerinin zamana içinde kendi ya da bir sistem olarak ailenin geliþiminden fedakarlýk etmeden karþýlanabilmesidir. Kimin yaþam planlarýnýn iptal edildiðinin, ertelendiðinin ya da deðiþtiðinin ve beklemeye alýnan planlarla gelecekteki geliþimsel konularýn ne zaman ele alýnacaðýnýn bilinmesi önem taþýr (Rolland 1994). Kronik Hastalýklarda Aile Dinamikleri (Aile Ýþlevselliðinin Parçalarý) Aile sistemleri hastalýk modelinde aile iþlevselliði dört açýdan deðerlendirilir: 1. Ailenin yapýsal örüntüleri, 2. Ýletiþim süreçleri, 3. Kuþaklararasý örüntüler ve aile yaþam döngüsü, 4. Aile inanç sistemleri (Rolland 1994). Ailenin yapýsal örüntüleri: Aile aðý, ailenin uyum yeteneði, baðlýlýk ve sýnýrlardan oluþur. Aile aðý çekirdek aile, geniþ aile, yakýn arkadaþlar ve kronik hastalýklarda saðlýk personelini içerebilir. Ailenin uyum yeteneði bir uçta katý, diðer uçta ise kaotik nitelikler arasýnda bir noktadadýr. Katý ailelerde deðiþim güçtür, böyle aileler sabit gidiþli hastalýklarda daha iyi iþlev görürler. Kaotik aileler tedaviye tam uyumun gerektiði durumlarda sorun yaþayabilirler. Aileler yakýnlýk ve birliktelik gereksinimleriyle, ayrý olma ve bireysel farklýlýklara saygý gösterme arasýnda denge oluþturmalýdýr (Rolland 1994). Bazý durumlarda (mental retardasyon veya serebral palsi gibi) ileri derecede baðlýlýk gereksinimi sürekli olabilir (Olson ve ark. 1989). Kiþilerarasý sýnýrlar bireyleri birbirinden ayýrýr ve otonomi saðlar. Ýçiçe geçmiþ sýnýrlarda bireylerin farklýlýðý kalmaz, herbirinin ayný düþünmesi beklenir. Farklýlýklar, ayrýlýk ve mahremiyet aile bütünlüðüne bir tehdit olarak algýlanýr. Baðlýlýk çok fazladýr. Kopuk sýnýrlar ise baðlýlýðýn çok az olmasý ile bireysel farklýlýklarý ve uzaklýðý güçlendirir. Bu da ailenin yakýnlýðýný ortadan kaldýrýr. Örneðin; diyalizi gerektiren son dönem böbrek hastalýðý, yakýnlýk ve iþbirliðinden kaçan bir aile için oldukça zorluklar yaratacaktýr. Böyle bir ailede mide ülseri nedeniyle ilaç alýmý ve düzenli kontrollere gitmek bireyi ilgilendirdiði için sorun yaratmayacaktýr. Ýçiçelik ise özellikle kronik hastalýðý olan çocuk ve ergenlerde sorun yaratýr. Sistemler teorisinin temel kavramlarýndan olan üçgenleþme süreci de kronik hastalýklarda sýk görülen bir durumdur (Bowen 1978). Ýletiþim süreçleri: Aile üyelerinin hastalýkla iliþkili hem pragmatik, hem de duygusal konular hakkýnda iletiþime girebilme yeteneði deðerlendirilir. Her iki alanda da açýklýk ve direkt iletiþim önemlidir (Epstein ve ark. 1993). Aile inanç sistemleri: Ailenin saðlýða iliþkin inançlarýný belirleyebilmek için deðerlendirilmesi gerekenler, normallik, zihin-beden iliþkisi, kontrol, iyimserlik-kötümserlik, iletiþim kurallarý, baðlý bulunduklarý etnik ve dini gruplarýn belirtilere (kronik aðrý) ve bazý hastalýklara (AIDS) bakýþ açýsý, hastalýðýn nedeni hakkýndaki sayýltýlar, kuþaklararasý öyküler, beklenen rol ve davranýþlar hakkýndaki kültürel ve cinsel inançlar, aile töreleri gibi konulardýr (Rolland 1994). SONUÇ Ciddi bir hastalýk veya ölümle yüz yüze gelme, yaþamýn ne kadar narin ve deðerli olduðunu vurgulayarak, ailelere çözümlenmemiþ sorunlarýný halletmeleri ve daha þefkatli iliþkiler kurmalarý için fýrsat verirken, kayba iliþkin korkularla yüzleþme fýrsatý da yaratýr. Bu da aile üyelerinin yaþamlarýndaki öncelikleri açýða çýkarmalarýna ve daha yakýn iliþkiler kurmalarýna olanak saðlayabilir. Yukarýda aktarýlmaya çalýþýlan sis- 200

KRONÝK HASTALIKLAR VE YETÝ YÝTÝMÝNDE SÝSTEMÝK AÝLE YAKLAÞIMI temik model ise, hastalýklarýn zaman içinde neden olduklarý psikososyal yüklerle, birey ve ailenin yaþam döngülerini ve inanç sistemlerini bütünleþtiren bir bakýþ açýsý sunmaktadýr. Bu model bireysel, çift, aile ve birden çok ailenin katýlacaðý müdahaleler için iyi bir temel oluþturabilir. Asen E, Tomson P, Canavan B (1992) Family Solutions in Family Practice. Quay Publishing, s.21-35. Barker P (1998) Basic Family Therapy. 4. Baský, London, Blackwell Science, s.28. Byng-Hall J (1988) Scripts and legends in families and family therapy. Fam Process, 22:167-181. Campbell TL (1986) Family's impact on health: A critical review. Fam Sys Med, 4:135-328. Carter EA, McGoldrick M (1980) The Family Life Cycle: A Framework for Family Therapy. New York, NY, Gardner Press. Carter EA, McGoldrick M (1988) The Changing Family Life Cycle: A Framework for Family Therapy. 2. Baský, New York, NY, Gardner Press. Combrinck-Graham L (1985) A developmental model for family systems. Fam Process, 24(2):139-150. Epstein N, Bishop D, Ryan C ve ark. (1993) The McMaster Model: View of Healthy Family Functioning, Normal Family Processes. F Walsh (Ed), New York, NY, Horton, s.138-161. Gonzales S, Steinglass P, Reiss D (1989) Putting the illness in its place: Discussion groups for families with chronic medical illness. Fam Process, 28:69-87. Herbert TB, Cohen S (1993) Stress and immunity in humans: A meta-analytic review. Psychosom Med, 55:364-379. Hoffmann L (1988) The life cycle and discontinuous change, The Changing Family Life Cycle: A Framework for Family Therapy. EA Carter, M McGoldrick (Ed), 2. Baský, New York, NY, Gardner Press. Levinson DJ (1978) The Seasons of a Man's Life. New York, NY, Alfred Knopf. Marlin E (1989) Genograms. Chicago, IL, Contemporary Books. McGoldrick M, Walsh F (1983) A Systemic View of Family History and Loss, Group and Family Therapy. M Aronson, L Wolberg (Ed), New York, NY, Brunner/Mazel. McGoldrick M, Gerson R (1985) Genograms in Family Assessment. New York, NY, Norton. KAYNAKLAR Minuchin S, Baker L, Rosman B ve ark. (1975) A conceptual model of psychosomatic illness in children: Family organization and family therapy. Arch Gen Psychiatry, 32:1031-1038. Minuchin S, Rosman BL, Baker L (1978) Psychosomatic Families. Cambridge, MA, Harvard University Press. Olson DH, Russell CS, Sprenkle DM (1989) Circumplex Model: Systemic Assessment and Treatment of Families. New York, NY, Haworth. Patterson JM (1988) Chronic Illness & Disability, Families in Trouble Series. 2. Cilt, Newbury Park, CA, Sage Publications. Penn P (1983) Coalitions and binding interactions in families with chronic illness. Fam Sys Med, 1(2):16-25. Rando T (1984) The Family of the Dying Patient. Grief, Dying and Death: Clinical Intervention. Champaign, IL, Research Press, s.327-365. Rolland JS (1984) Toward a psychosocial topology of chronic and life-threatening illness. Fam Sys Med, 2(3):245-263. Rolland JS (1987) Chronic illness and the life cycle: A conceptual framework. Fam Process, 26(2):203-221. Rolland JS (1993) Mastering Family Challenges in Serious Illness and Disability, Normal Family Processes. F Walsh (Ed), New York, NY, Guilford Press. s.445-473. Rolland JS (1994) Families, Illness and Disability: An Integrative Treatment Model. Ney York, NY, Basic Books. Rolland JS (1997) A journey with hope, fear and loss: Young couples and cancer, The Shared Experience of Illness. S McDaniel ve ark. (Ed), New York, NY, Basic Books. s.139-150. Walsh F (1983) Normal family ideologies: myths and realities, Cultural Dimensions in Family Therapy. C Falicov (Ed), Rockville, MD, Aspen. Walsh F (1998) Strenghtening Family Resilience. New York, NY, Guilford Press, s.207-236. Walsh F, McGoldrick M (1991) Living Beyond Loss: Death in the Family. New York, NY, W.W. Norton. Waters I, Watson W, Wetzel W (1994) Genograms. Can Fam Phys, 40:282-287. 201

14th ECNP CONGRESS 13-17 Ekim 2001 STANBUL Organising Secretariat: CONGREX HOLLAND B.V. P.O. Box 302 1000 AH Amsterdam, The Netherland Phone: +31 20 50 40 207 Fax: +31 20 50 40 225 E-mail: ecnp@congrex.nl Scientific secretariat: ECNP-Office P.O.Box 85410 3508 AK Utrecht The Netherlands Phone: +31 30 353 8567, Fax: +31 30 353 8568 E-mail: secretariat@ecnp.nl URL: http://www.ecnp.nl 202 KLÝNÝK PSÝKÝYATRÝ 2001;4:202