DIŞ TİCARETTE KULLANILAN FİNANSMAN TEKNİKLERİ VE ISPARTA TERCİHİ

Benzer belgeler
FACTORING. M. Vefa TOROSLU

FAKTORİNG İŞLEMLERİ VE MUHASEBELEŞTİRİLMESİ

Faktoring Sektörü. Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Birliği. fkb.org.tr

Sabit Kıymet Yatırımlarının Finansmanı

Faktoring Nedir? Faktoring Hizmetleri

KÜÇÜK İŞLETMELERDE FİNANSMAN İŞLEVİ VE YENİ FİNANSAMAN YÖNTEMLERİ. Öğr. Gör. Aynur Arslan BURŞUK

ING FAKTORİNG A.Ş. ING Bank A.Ş. - İzmir Ticaret Odası. 22 Mayıs 2014 ING Faktoring A.Ş. Mete Ünsal Genel Müdür Yardımcısı

TÜRKİYE SINAİ KALKINMA BANKASI A.Ş. TÜRKİYE KALKINMA BANKASI A.Ş.

KOBİ LEASING PAKETLERİ

Faktoring

İşletmenin Fonksiyonları. İşletmenin Fonksiyonları Finansman Fonksiyonu. Finansman Kavramı. Finansman Kavramı. Finansman İnsan Kaynakları.

GİRİŞİMCİLİKTE FİNANSMAN (Bütçe - Anapara - Kredi) FINANCING IN ENTREPRENEURSHIP (Budget - Capital - Credit)

İHRACATTA ALTERNATİF FİNANSMAN TEKNİKLERİ

GENEL MUHASEBE. KVYK-Mali Borçlar. Yrd. Doç. Dr. Serap DURUKAN KÖSE Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi

İZMİR TİCARET ODASI LEASING SUNUM 22/MAYIS/2014

FİNANSAL KURUMLAR PARA PİYASASI KURUMLARI

Finansal Yönetim Yabancı Kaynak Maliyeti. Arş. Gör. Yasin Erdem ÇEVİK Gazi Üniversitesi İİBF İşletme Bölümü. Finanslama Politikası

Genel Olarak Türk Eximbank

GES Yatırımlarında Finansman

Faktoring

TÜRKİYE KALKINMA BANKASI A.Ş. ENERJİ VE ENERJİ ETKİNLİĞİ YATIRIMLARINA SAĞLANAN KREDİLER

Çözüm; Ön Ödeme oranı:%80 Factoring Komisyonu:%2 Factoring Faizi:%90 /YIL Vade: 30 gün BSMV :%5

BANK MELLAT Merkezi Tahran İstanbul Türkiye Merkez Şubesi 1 OCAK 31 MART 2010 ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

SAT VE GERİ KİRALA SİSTEMİ İLE E-BÜLTEN (SELL AND LEASEBACK) İŞLETMELERE BÜYÜK AVANTAJLAR.

2016 YILINDA TÜRK EXİMBANK

TÜRKİYE KALKINMA BANKASI A.Ş. KOBİ LERE VE GİRİŞİMCİLERE SAĞLANAN DESTEK VE KREDİLER

Sat Geri Kirala İşlemi ile Sağlanan Vergisel Avantajlar. Sat Geri Kirala İşlemi ile Sağlanan Vergisel Avantajlar

TÜRK PARASININ KIYMETİNİ KORUMA HAKKINDA 32 SAYILI KARARDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER HAKKINDA BİLGİLENDİRME

TÜRK EXİMBANK KREDİ VE SİGORTA FAALİYETLERİ

İhracatın Finansmanında Türk Eximbank

Bölüm 1 Firma, Finans Yöneticisi, Finansal Piyasalar ve Kurumlar

GENEL MUHASEBE - I / FİNAL DENEME

DÖNEM SONU VERGİ VE MUHASEBE İŞLEMLERİNDE ÖZELLİK ARZ EDEN KONULAR

6728 SAYILI KANUNLA KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU İLE DİĞER BAZI VERGİ KANUNLARINDA YAPILAN DÜZENLEMELER 09/08/2016 tarih ve sayılı Resmi Gazete

A MUHASEBE KPSS/1-AB-PS/ Kayıtlarında nâzım hesapları kullanan bir işletmenin, 1. I. Amortisman ayrılması

Züccaciyeciler Derneği

MNG BANK A.Ş. BİLANÇOSU

ÇALIK YATIRIM BANKASI A.Ş. ENFLASYONA GÖRE DÜZELTİLMİŞ KONSOLİDE OLMAYAN BİLANÇOSU

DENİZBANK A.Ş. MİLYAR TÜRK LİRASI

1. KONU: 2. KONUYLA İLGİLİ YASAL DÜZENLEMELER: 2.1. Vergi Mevzuatında Yer Alan Düzenlemeler:

TÜRKİYE KALKINMA BANKASI A.Ş. YENİLENEBİLİR ENERJİ VE ENERJİ VERİMLİLİĞİ YATIRIMLARINA SAĞLANAN DESTEK VE KREDİLER

TÜRKİYE DE GİRİŞİM SERMAYESİ YATIRIM FONLARI

TÜRK EXIMBANK. İhracatın Finansmanı. BURSA ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ Gökhan SÜZGÜN-Uzman İbrahim ADIGÜZEL- Uzman

KASA HESABI. Alacak + - B A

(Dönemsonu Sınavı Uygulaması - 11)

Geri Ödemeli ve Geri Ödemesiz seçeneklerle Destek Üst Limiti Proje Teklif Çağrısında Belirlenir

Finansal Piyasalar ve Bankalar

TÜRK EXIMBANK İHRACATIN FİNANSMANI

2019/1 DÖNEM SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLİK SINAVI FİNANSAL MUHASEBE SINAV SORU VE CEVAPLARI

TÜRK EXIMBANK. Pazarlama Müdürlüğü. İhracatın Finansmanı. Türkiye İhracat Kredi Bankası A.Ş. Genel Müdürlük

KONSOLİDE OLMAYAN BİLANÇO

ŞEKERBANK T.A.Ş. KONSOLİDE BİLANÇO BİN YENİ TÜRK LİRASI

Öğr.Gör.Cemal ÇEVİKLİ-2015 Dış Ticaret İşlemleri Muhasebesi 4.BÖLÜM

KONSOLİDE BİLANÇO AKTİF TOPLAMI

KİRACI AÇISINDAN FİNANSAL KİRALAMA İŞLEMLERİ

TURKISH BANK A.Ş. KONSOLİDE BİLANÇOSU

TURKISH BANK A.Ş. KONSOLİDE OLMAYAN BİLANÇOSU

Özel Sektörün Yurtdışından Sağladığı Kredi Borcu İstatistikleri

DÖVİZLİ İŞLEMLER NEDENİYLE OLUŞAN KUR FARKLARININ MUHASEBE KAYITLARINI HATIRLATMAK İSTİYORUZ.

Faktoring : Gelişen Finans Sektörü. Genel Sekreter Yardımcısı, Faktoring Sektörü

Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

DEĞER YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş.

İÇİNDEKİLER FACTORING

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ... XVII BİRİNCİ BÖLÜM MUHASEBE

ŞEKER FİNANSAL KİRALAMA ANONİM ŞİRKETİ

VAKA (Dönemsonu Sınavı Uygulaması - 2)

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNDA 2016 YILINDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER

RASYO YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK LTD.ŞTİ.

HUKUKSAL VE FİNANSAL AÇIDAN FORFAITING

KASA SATICILAR ALINAN ÇEKLER ÖDENECEK VERGİ VE FONLAR BANKALAR DÖNEM KARI VERGİ VE DİĞER YASAL

Finansal Kesim Dışındaki Firmaların Yurtdışından Sağladıkları Döviz Krediler (Milyon ABD Doları)

İHRACATIN FİNANSMANI METİN TABALU / TİM GENEL SEKRETER YARDIMCISI

T.C. Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı Mehmet TEZYETİŞ OSTİM Hizmet Merkezi Müdürü

Transfer Fiyatlandırması, Kontrol Edilen Yabancı Kurum ve Örtülü Sermayeye İlişkin Formun Doldurulması Hakkında Sirküler Çerçevesinde Açıklamalar

2014/1.DÖNEM SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLİK SINAVLARI FİNANSAL MUHASEBE 16 Mart 2014-Pazar 09:00-12:00

AKTİF TOPLAMI 153, , , , , ,818. İlişikteki açıklama ve dipnotlar bu mali tabloların tamamlayıcı bir unsurudur.

Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

TÜRK PARASI KIYMETİNİ KORUMA HAKKINDA 32 SAYILI KARARA İLİŞKİN /34 SAYILI TEBLİĞDE DEĞİŞİKLİK YAPILDI

MENKUL KIYMETLEŞTİRME

KONSOLİDE OLMAYAN BİLANÇO

ŞEKERBANK T.A.Ş. KONSOLİDE BİLANÇOSU

ÇALIK YATIRIM BANKASI A.Ş. KONSOLİDE OLMAYAN BİLANÇO

TRANSFER FİYATLANDIRMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMI HAKKINDA SİRKÜLER - 1

Arkan & Ergin Uluslararası Denetim ve Y.M.M. A.Ş.

KONSOLİDE OLMAYAN BİLANÇO

Kamu Finansmanı ve Borç Göstergeleri

TMS 7 NAKİT AKIŞ TABLOLARI

2009/ Konu: 15 ve 30 ncu Maddedeki Tevkifat Oranlarıyla İlgili Düzenlemeleri Açıklayan Kurumlar Vergisi Sirküleri

ŞEKERBANK T.A.Ş. KONSOLİDE BİLANÇO BİN YENİ TÜRK LİRASI

ÇALIK YATIRIM BANKASI A.Ş. KONSOLİDE OLMAYAN BİLANÇO

İHRACAT BEDELLERİNİN YURDA GETİRİLME MECBURİYETİ KALDIRILMIŞTIR

Finans Yönetimi İçin Bilgi Sistemi Tasarımı

TÜRKİYE HALK BANKASI A.Ş. KONSOLİDE BİLANÇOSU

AKTİF TOPLAMI İlişikteki açıklama ve dipnotlar bu finansal tabloların tamamlayıcı bir unsurudur.

KURUMLARIN OPSİYON SÖZLEŞMELERİNDEN ELDE ETTİĞİ GELİRLERİN VERGİLENDİRİLMESİ

-İÇİNDEKİLER- BÖLÜM I: İŞTİRAK KAZANÇLARI İSTİSNASI... 1 A. Kısa Soru ve Cevaplar: B. Uygulamalı Sorular:... 49

A MUHASEBE KPSS-AB-PS/ İşletmede satılan ticari mallar maliyeti tutarı kaç YTL dir? SORULARI AŞAĞIDAKİ BİLGİLERE GÖRE CEVAPLAYINIZ.

1- Ticari Alacak Sigortasına İlişkin Devlet Destekli Sistem Hakkında Genel Bilgi

ŞEKERBANK T.A.Ş. KONSOLİDE OLMAYAN BİLANÇOSU

1. Tüketici kredileri ve tüketicilerin korunması Tüketici kredisi sözleşmesinin tarafları ve konusu Kredi sözleşmelerinin yazılı biçimde

Transkript:

i T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ İKTİSAT ANABİLİM DALI DIŞ TİCARETTE KULLANILAN FİNANSMAN TEKNİKLERİ VE ISPARTA TERCİHİ Ali BALCI YÜKSEK LİSANS TEZİ Tez Danışmanı: Yrd. Doç. Dr. Ertan BECEREN ISPARTA, 2011

iii

i ÖNSÖZ Günümüzde dünya ticaretindeki giderek artan rekabet nedeniyle firmalar alternatif finansman teknikleri aramaya başlamıştır. Bankalardan alınan krediler zamanla firmaların ihtiyaçlarına cevap veremez duruma gelince bankacılık sektöründe yaşanan gelişmeler neticesinde gereken finansman kaynağını uygun şartlarla ve istenilen sürede sağlayabilmek için yeni teknikler geliştirilmiştir. Finansal Kiralama (Leasing), Faktoring, Forfaiting, Eximbank Kredileri ve Devlet Teşvikleri gibi alternatif finansman teknikleri işletmelerde yaşanan finansman sorunlarının çözümleri için kullanılmaya başlanmıştır. Buradan hareketle çalışmamda, dış ticarette kullanılan alternatif finansman teknikleri ve finansal araçlar konusunda güncel ve pratik bilgiler derleyerek, Isparta ili içerisindeki dış ticaret ile iştigal eden firmaların dış ticarette ne tür finansman tekniklerine başvurdukları ortaya konulmaktadır. Yapılan bu çalışma neticesinde, dış ticarette karşılaşılan finansman sorunlarına çözüm arayan Isparta ilindeki dış ticaret firmalarının özellikle Leasing, Faktoring, Forfaiting, Eximbank Kredileri ve Devlet Teşvikleri hakkındaki görüşleri anket sonucu elde edilen veriler yardımıyla tespit edilmeye çalışılmıştır. Çalışmamda gerek yönlendirme aşamasında, gerekse karşılaştığımız zorlukları aşmamda benden desteğini ve yardımlarını hiç esirgemeyen değerli hocam Sn. Yrd. Doç. Dr. Ertan BECEREN in yanı sıra T.C. Ziraat Bankası A.Ş. Isparta Şubesi Müdürü Sn. Mustafa Zeki YILMAZ ve Ticari Krediler Yönetmeni Sn. Nuri KAYGISIZ a, sonsuz teşekkürlerimi sunarım. Ayrıca, çalışmamı sürdürürken benden manevi desteğini hiç esirgemeyen sevgili eşim Mine ye ve oğlum Rauf Yalım a desteklerinden dolayı teşekkür ederim.

ii ÖZET DIŞ TİCARETTE KULLANILAN FİNANSMAN TEKNİKLERİ VE ISPARTA TERCİHİ Ali BALCI Süleyman Demirel Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İktisat Bölümü, Yüksek Lisans Tezi, 70 sayfa, Haziran, 2011 Danışman: Yrd. Doç. Dr. Ertan BECEREN 1980 yılından itibaren başlayan serbest piyasa ekonomisine geçiş ile birlikte alternatif finansman teknikleri ülkemizde de kullanılmaya başlamıştır. Bankalar bünyesinde verilmeye başlayan hizmetler daha sonra gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasıyla, bankalardan ayrılarak iştirakler ya da bağımsız şirketler tarafından verilmeye başlanmıştır. Serbest piyasa koşullarında rekabet gücünü artırarak varlıklarını sürdürme çabasında olan KOBİ ler açısından bu tür finansman tekniklerini kullanmak daha da önemli olmaya başlamıştır. Son yıllarda alternatif finansman tekniklerinin ülkemizde kullanılmasında büyük artışlar meydana gelmiştir. Bu çalışmanın amacı, Isparta da faaliyet gösteren dış ticaret firmalarının alternatif finansman tekniklerine ne derece yakın olduklarını ortaya koyarak, bu tekniklerin şirketin finansman sorununa çözüm getirip getirmediğini incelemektir. Çalışmada, Isparta da ağırlıklı olarak dış ticaret ile ilgilenen orta ve büyük ölçekli firmalar üzerine anket uygulanarak alternatif finansman tekniklerini kullanma oranlarının önemi belirlenmeye çalışılmıştır. Anket verileri SPSS 12.0 (Statistical Packet for Social Science) bilgisayar paket programı yardımıyla analiz edilmiştir. Çapraz Tablo Analizi (Crosstab) ile işletmelerin anket sorularına verdikleri cevaplar incelenmiştir. Anahtar Kelimeler: Dış Ticarette Finansman Teknikleri, Devlet Teşvikleri, Basel-2 Kriterleri

iii ABSTRACT FINANCIAL TECHNIQUES USED IN INTERNATIONAL TRADE AND CHOICE OF ISPARTA Ali BALCI Suleyman Demirel University, Institute of Social Sciences, Department of Economics, Master s Thesis, 70 pages, June, 2011 Advisor: Assistant Professor Ertan BECEREN With the transition to free market economy that began in 1980, alternative financing techniques have been introduced in our country, as well. Services that were initially offered by banks have become available as part of the associations and independent companies following required legal regulations. Taking advantage these financing techniques has become especially important for SMEs striving to increase competitiveness in order to survive in free market conditions. In the past few years, major increases were observed in the utilization of alternative financing techniques in our country. By analyzing the perception of alternative financing techniques by international trade companies operating in Isparta, this study aims to investigate whether or not these techniques succed in solving the financing problem of these companies. In this study, small and medium sized enterprises in Isparta, mainly those involved in international trade, were surveyed in order to determine the significance of the utilization rate of alternative financing techniques. Survey data was analyzed using SPSS 12.0 (Statistical Packet for Social Science) software. Answers given by the enterprizes were evaluated by crosstabs analysis. Keywords: Financing Techniques of the İnternational Trade, Goverment İncentives, Basel 2 criteria

iv İÇİNDEKİLER Sayfa ÖNSÖZ... i ÖZET...ii ABSTRACT...iii İÇİNDEKİLER... iv KISALTMALAR... vi ŞEKİLLER DİZİNİ...vii ÇİZELGELER DİZİNİ...viii GİRİŞ. 1 BİRİNCİ BÖLÜM DIŞ TİCARETTE KULLANILAN FİNANSMAN TEKNİKLERİ. 3 1.1. Finansal Kiralama (Leasing) Kavramı ve Kapsamı... 3 1.1.1. Finansal Kiralama Türleri... 6 1.1.2. Finansal Kiralamanın Avantajları ve Dezavantajları... 7 1.1.3. Dünyada ve Türkiye de Finansal Kiralama... 10 1.2. Faktoring Kavramı ve Kapsamı... 13 1.2.1. Faktoring Türleri... 14 1.2.1.1. Yurtiçi Faktoring ve İşleyişi... 14 1.2.1.2. Uluslararası Faktoring ve İşleyişi... 15 1.2.2. Faktoringin Avantajları ve Dezavantajları... 17 1.2.3. Dünyada ve Türkiye de Faktoring... 19 1.3. Forfaiting Kavramı ve Kapsamı... 22 1.3.1. Forfaitingin Faktoringden Farkları... 25 1.3.2. Forfaitingin Avantajları ve Dezavantajları... 27 1.3.3. Dünyada ve Türkiye de Forfaiting... 30 1.4. Türk Eximbank Kredileri Kavramı ve Kapsamı... 33 1.4.1. Türk Eximbank Kredi Türleri... 34 1.4.1.1. Kısa Vadeli İhracat Kredileri... 34 1.4.1.2. Özellikli Krediler... 34 1.4.1.3. Döviz Kazandırıcı Hizmetler Kapsamındaki Krediler... 34 1.4.1.4. İslam Kalkınma Bankası (İKB) Kaynaklı Krediler... 34

v Sayfa 1.4.1.5. Ülke Kredi/Garanti Programı... 35 1.5. Devlet Teşvikleri Kavramı ve Kapsamı... 36 1.5.1. Devlet Teşviklerinin Veriliş Yöntemleri... 37 1.5.2. Teşvik Tedbirlerinin Etkinliği... 37 1.5.3. Türkiye de Devlet Teşvikleri Uygulamaları ve Yatırım Teşvikleri... 38 1.5.3.1. Türk Teşvik Sistemi... 38 1.5.3.1.1. Kredi Faiz Destek Programı... 39 1.5.3.1.2. KOBİ Proje Destek Programı:... 39 1.5.3.1.3. Tematik Proje Destek Programı:... 40 1.5.3.1.4. İşbirliği Güçbirliği Destek Programı:... 40 1.5.3.1.5. AR-GE, İnovasyon ve Endüstriyel Uygulama Destek Programı. 40 1.5.3.1.6. Genel Destek Programı:... 41 1.5.3.1.7. Girişimcilik Destek Programı:... 41 1.5.3.1.8. Gelişen İşletmeler Piyasası Kobi Destek Programı:... 43 1.5.3.2. Türkiye de Yatırım Teşvikleri... 44 İKİNCİ BÖLÜM ISPARTA İLİNDE FAALİYET GÖSTEREN DIŞ TİCARET ŞİRKETLERİNİN TERCİH ETTİKLERİ FİNANSMAN TEKNİKLERİ VE TERCİH NEDENLERİ. 49 2.1. Isparta İlinde Faaliyet Gösteren Dış Ticaret Şirketleri ile İlgili Anket Sonuçlarının Değerlendirilmesi... 49 ÜÇÜNCÜ BÖLÜM SONUÇ VE DEĞERLENDİRME. 57 KAYNAKÇA... 59 EKLER... 61 ÖZGEÇMİŞ... 70

vi KISALTMALAR ABD AR-GE BKK FCI İ.İ.B.F İKB İMKB İŞGEM İŞKUR KOBİ KOSGEB M.Ö. MKK S.B.E SPK SPSS : Amerika Birleşik Devletleri : Araştırma-Geliştirme : Bakanlar Kurulu Kararı : Factors Chain International : İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi : İslam Kalkınma Bankası : İstanbul Menkul Kıymetler Borsası : İş Geliştirme Merkezi : İş ve İşçi Bulma Kurumu : Küçük ve Orta Büyüklükte İşletme : Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme Destekleme İdaresi Başk. : Milattan Önce : Merkezi Kayıt Kuruluşu : Sosyal Bilimler Enstitüsü : Sermaye Piyasası Kurulu : Statistical Packet for Social Science

vii ŞEKİLLER DİZİNİ Sayfa Şekil 2.1. Firmaların Leasing Kullanma Durumu... 51 Şekil 2.2. Firmaların Faktöring kullanma durumu... 52 Şekil 2.3. Firmaların Türk Eximbank Kredilesi Kullanma Durumu... 54 Şekil 2.4. Firmaların Devlet Teşviki Kullanma Durumu... 55

viii ÇİZELGELER DİZİNİ Sayfa Çizelge 1.1. Dünyada ve Türkiye de leasing işlem hacmi... 12 Çizelge 1.2. Dünya'da ve Türkiye'de Faktoring... 22 Çizelge 2.1. Firmaların Faaliyet Konusu... 50 Çizelge 2.2. Firmaların Kaç Yıldır Dış Ticaret Yaptığı... 50 Çizelge 2.3. Firmalara Göre Leasing Kullanma Durumu... 51 Çizelge 2.4. Firmalara Göre Faktoring Kullanma Durumu... 52 Çizelge 2.5. Firmalara Göre Forfaiting Kullanma Durumu... 53 Çizelge 2.6. Firmalara Göre Eximbank Kredisi Kullanma Durumu... 54 Çizelge 2.7. Firmalara Göre Devlet Teşviki Kullanma Durumu... 55

1 GİRİŞ Ülkelerin ekonomik bağlamda gerçek kazançları, diğer ülkelerle olan ticari faaliyetleri sonucu elde ettikleri döviz gelirleridir. Ekonomik açıdan güçlenme yolundaki ülkelerin refah seviyesinin yükselmesi için, sanayi üretiminin artması, tarım ve hayvancılık üretimindeki büyüme, ekonomik ve ticari alanlarda başarılı olma gerekliliği tartışılmaz bir gerçektir. Ürünlerin iç piyasalarda olduğu kadar yurt dışı piyasalarda da pazarlanması gerekmektedir. Bu faaliyetler çerçevesinde dış ticaret işlemleri ve alternatif finansman tekniklerinde yeterli bilgi birikimine sahip dış ticaretçilere ihtiyaç duyulacağı aşikardır. Dış ticarette rekabetin iyice yoğunlaştığı günümüzde, iletişim olanaklarında meydana gelen değişim ve gelişen ekonomik koşullar dünyada ülkeler arasında mevcut olan sınırların yaşamsal boyutlarda ortadan kalkmasına sebep olmuş ve yeni çağ da ülkeler birbirlerine hiç olmadıkları kadar yakın hale gelmişlerdir. Günümüzde dış ticaret, politik ve teknolojik gelişmelerin sunduğu olanakların artması sonucu ekonomik ilişkilerin temelini teşkil eder hale gelmiştir. Küreselleşme adı verilen bu yeni dünya düzenine uyum sağlamak kaçınılmaz hale gelmiş ve bu konuda zaman kaybetmemek yönetim stratejilerine önemli ölçüde yansımıştır. Siyasi ve fiziksel olarak var olan sınırlar, uluslararası mal ve hizmetlerin satısı, para kaynaklarının sağlanıp, çoğaltılması öncesine oranla kolaylaşmış fakat işlevsel zorlukları da beraberinde getirmiştir. Yeterli düzeyde kredi bulmakta zorlanan küçük ve orta ölçekli kuruluşlar için uygulanmakta olan finansman teknikleri ile kolaylıklar sağlanmaktadır. Bankacılık sektöründe yeni düzenlemeler getiren Basel 2 kriterleri neticesinde alternatif finansman tekniklerinin daha da önem kazanacağı düşünülmektedir. Basel 2 ülkemizde hem finans sektörünü, hem kamu sektörünü hem de üretici sektörünü birinci derecede etkileyecek hükümler getirmektedir. Sadece dünya bankacılığı radikal bir değişim geçirmeyecek, bizim bankacılık sistemimiz de kaynakları kullandırırken daha seçici olmak zorunda kalacaktır. Bunun sonucunda bazı firmaların kullandığı kredilerin limiti daralabilecek, teminat yapısı değişmek zorunda kalabilecek ve fiyatlandırması da büyük ölçüde değişebilecektir. Getirilen yeni

2 standartlar neticesinde bankalar, bu standartlara erişebilmek için, kredi verirken şirketlerin tüm verilerini inceleyip göz önüne alacaktır. Sonuç olarak bankalar rating notu yüksek firmalar ile çalışmayı tercih etmek zorunda kalacaktır. Kredi fiyatlaması da şirketin özelliklerine göre olmak zorundadır. Bu çalışmada dış ticarette kullanılan alternatif finansman tekniklerinin işleyişi yürürlükteki son mevzuatlara göre incelenerek, Isparta ili içerisindeki dış ticaretle iştigal eden firmaların dış ticarette ne tür finansman tekniklerine başvurduklarını ortaya koymaya çalışmaktır. Yapılan bu çalışma neticesinde, dış ticarette karşılaşılan finansman sorunlarına çözüm arayan Isparta ilindeki dış ticaret firmalarının özellikle Leasing, Faktoring, Forfaiting, Türk Eximbank Kredileri ve Devlet Teşvikleri hakkındaki görüşleri anketler yardımıyla değerlendirilecektir.

3 BİRİNCİ BÖLÜM DIŞ TİCARETTE KULLANILAN FİNANSMAN TEKNİKLERİ Ülkemizdeki firmalar; yurt içi ve yurt dışı ticari faaliyetlerinin devamı için her nevi banka kredilerinin yanı sıra, Finansal kiralama (leasing), Faktoring, Forfaiting, Eximbank Kredileri ve Devlet Teşvikleri gibi finansman tekniklerinden de yararlanabilmektedirler. Bu bölümde kullanılan Finansman Teknikleri hakkında genel bilgi verilecektir. 1.1. Finansal Kiralama (Leasing) Kavramı ve Kapsamı Leasing kelime anlamıyla kiralama demektir. Finansal kiralama ise belli bir süre için finansal kiralama şirketi (kiralayan) ile yatırımcı (kiracı) arasında imzalanan bir sözleşme ile yatırımcının seçmiş olduğu yatırım malının finansal kiralama şirketi tarafından satın alınarak belirli kira ödemeleri karşılığında yatırımcının kullanımına sunulmasını sağlayan finansman yöntemidir (Uzunoğlu, 1998). Sözleşme süresi boyunca kiralanan malın mülkiyeti finansal kiralama şirketine, her türlü kullanım hakkı ise yatırımcıya ait olmaktadır. Sözleşme süresi bitiminde yatırımcı istemesi halinde düşük bir bedel ödeyerek malın mülkiyetine sahip olabilmektedir 10 Haziran 1985 tarihli ve 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu, Avrupa Leasing Birliği (Leaseurope) tarafından yapılan tanımı esas almıştır. Buna göre leasing, belirli bir süre için kiralayan (lessor) ve kiracı (lessee) arasında düzenlenen, kiracı tarafından seçilip kiralayan tarafından üreticiden satın alınan taşınır veya taşınmazın mülkiyetini kiralayanda, kullanımını ise belirli bir kira ödemesi karşılığında kiracıya bırakan bir sözleşmedir (www.fider.org.tr). Finansal Kiralama Kanunu üçlü sistemi benimsemiştir. Finansal kiralama işleminde malın üreticisi veya satıcısı, kiralayan yani finansal kiralama şirketi ve kiracı olmak üzere üç taraf bulunmaktadır. Finansal kiralama ilişkisi aşağıda belirtilen başlıca üç şekilde kurulmaktadır: Kiracı ihtiyacını duyduğu malı seçerek kiralayandan bu malı alıp kendisine kiralanmasını isteyebilir.

4 Kiracı, üretici veya satıcı ile bir ön sözleşme imzalayabilir. Bu ön sözleşmenin konusu, üretici veya satıcının finansal kiralama konusu malları, belirlenen şartlara uygun olarak finansal kiralama şirketine satışıdır. Bu ön sözleşmede malın cinsi, kalitesi, fiyatı, teslim şartları belirtildiği için malın teslimine ilişkin herhangi bir anlaşmazlık doğmamaktadır. Kiracı, satıcı veya üretici ile sözleşmeyi finansal kiralama şirketinin temsilcisi olarak yapar (Yavuz, 2008). Finansal kiralama işlemlerindeki aşamalar sırasıyla aşağıdaki gibi gerçekleşir: Yatırımcı şirket (kiracı) yatırım malını veya tüketim malını seçer ve finansal kiralama şirketi ile temasa geçerek, malla ilgili fiyat ve teslim şartlarını içeren bir ön anlaşma yapar. Yatırımcı şirket proje finansman aşamasına geldiğinde finansal kiralama şirketine başvurur. Finansal kiralama şirketi, yatırımcı şirketin mali yapısını, nakit akışını ve yatırım malının özellikleri göz önünde bulundurularak kabul edilebilir bir teklif verir. Finansal kiralama şirketi ile yatırımcı şirket arasında noter tasdikli ve asgari 4 yıllık bir finansal kiralama sözleşmesi imzalanır. Finansal kiralama şirketi gerekli gördüğü durumlarda yatırımcı şirketten teminat talep edebilir. Teşvikli yatırımlar için de finansal kiralama yapılabilir, bu yolla teşvik kullanılabilir. Finansal kiralama şirketi, satıcı/üretici şirkete ödeme yaparak aralarında yaptıkları sözleşme doğrultusunda malı yatırımcı şirkete (kiracı) teslim eder. Finansal kiralama sözleşmesine konu olan mallar yatırımcı şirketin adına en uygun şartlar ile sigorta edilir. Yatırımcı şirket finansal kiralama sözleşmesinde belirlenen kira bedeli ile sözleşme süresince mala ait sigorta, bakım ve onarım giderlerini ödemekle yükümlüdür.

5 Sözleşme süresi sonunda yatırımcı şirket o tarihteki piyasa fiyatının altında bir fiyatla sözleşmeye konu olan malı satın alabilir (Yavuz, 2008). Fakat bu işlemin gerçekleşebilmesi için bu konu ile ilgili maddenin sözleşmede yer alması gerekir. Yatırımcı şirket sözleşme sonunda malı satın almak istemeyip, malı düşük bir kira bedeli ile kiralamak isteyebilir. Bu durumda, finansal kiralama şirketi kabul ederse, daha düşük bir kira karşılığında sözleşmenin süresi uzatılabilir veya yatırımcı şirket sözleşme süresi sonunda malları finansal kiralama şirketine iade eder. Finansal Kiralama Kanunu na göre her türlü taşınır ya da taşınmaz mal finansal kiralama konusu olabilir. Ancak, patent hakkı, fikri ve sınai haklar ile bilgisayar yazılımı gibi maddi olmayan konular için finansal kiralama yapılamamaktadır. Öte yandan finansal kiralama konusu malın bağımsız ve üzerinden amortisman ayrılabilen bir özellik taşıması gerekmektedir. Buna göre hammadde ya da ara malı niteliğinde bulunan ve kullanıldığında tüm özelliklerini yitiren mallar finansal kiralama konusu yapılamamaktadır (www.fider.org.tr). Dolayısıyla Finansal kiralama konusu malları aşağıdaki şekilde sıralamak mümkündür; Tıbbi Cihazlar Bilgisayarlar ve Diğer Bilgi İşlem Üniteleri Santrallar ve Haberleşme Cihazları Enerji Tesisleri Kara Nakil Vasıtaları Hava Taşıma Araçları Kuru Yük Gemileri, Tanker ve Diğer Deniz Taşıtları İnşaat Makinaları, Vinçler, İş Makinaları Matbaa Makinaları Her Türlü Tezgah ve Üretim Makinaları Tekstil Makinaları Komple Fabrikalar Komple Hastane, Otel ve Büro Donanımları

6 Finansal kiralamada genel olarak hukuki işlem yapmaya yetkili her türlü kişi ve kuruluş kiracı olabilir, buna göre, her türlü şahıs firmaları, her türlü ortaklıklar, serbest meslek mensupları kiracı olabilirler (www.fider.org.tr). 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu na göre finansal kiralama sözleşmesi en az dört yıl feshedilemez. Bunun yanında Kanun a göre asgari dört yıl olan finansal kiralama sözleşmesi süresinin, 10.10.2006 tarih ve 26315 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketlerinin Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hakkında Yönetmelik in 21 inci maddesinin 1 inci fıkrasının (a) bendinde teknolojik niteliği veya ekonomik yararlanma ve işletme süresi itibariyle kullanımının dört yıldan kısa olduğu Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunca onaylanan mallarda iki yıldan az olmamak üzere dört yıldan kısa olabileceği hüküm altına alınmıştır (www.bddk.org.tr). 1.1.1. Finansal Kiralama Türleri Finansal kiralama türleri, Faaliyet kiralaması, Finansal kiralama, İthalatsız finansal kiralama, İthalatlı finansal kiralama, Satış ve geri kiralama olmak üzere 5 kısımda incelenmekte olup, bu türler için ayrıntılı bilgiler aşağıda sunulmuştur. Faaliyet Kiralaması: Bu tür kiralamada, kira konusu olan mal; bir finansal kiralama anlaşmasıyla, ekonomik ömrünü kapsamayan, daha kısa bir süre için kiralanmaktadır (Yavuz, 2008). Burada sözleşme belirli bir süreyi kapsadığı halde, önceden belirtilen süreler içinde ihbar yapılarak feshedilebilmektedir Finansal Kiralama: Yasal olarak makine-tesis mülkiyeti kiraya verende kalmasına rağmen, ekonomik açıdan kiralanan varlık üzerindeki kontrolü kiracıya devreden ve kiracıyı varlığın fiili sahibi haline getiren uzun süreli finansal kiralama türüdür (Uzunoğlu, 1998).

7 İthalatsız Finansal Kiralama: Finansal kiralama konusu malın yurtiçinde temin edilmesi durumunda söz konusu olmaktadır. Kiracı, yatırım malını seçerek satıcı ile fiyat ve teslim şartlarını belirleyerek anlaşma imzalar. Finansal kiralama şirketine başvurur. Şirket gerekli araştırmaları yaparak teklif verir ve finansal kiralama sözleşmesi imzalanır. Şirket mal bedelini satıcıya öder; mal kiracıya teslim edilir. Kiracı sözleşmede belirlenen süre boyunca kira öder. Kira süresinin sonunda mala sahip olabilir, malı iade ederek sözleşmeyi sona erdirebilir ya da sözleşmenin daha uygun koşullarla sürmesini sağlayabilir (Onursal, 1996). İthalatlı Finansal Kiralama: Yöntem olarak ithalatsız finansal kiralamayla aynı olmakla birlikte, tek farkı malı sağlayan satıcı firmanın yurtdışında olmasıdır. Yani Kiralama işinin uluslararası bir leasing firması tarafından yapılması durumudur.(uzunoğlu 1998) Bu işlemde malın ithalatı geçici kabul olarak yapılır. Kira dönemi sonunda mal yurdışına iade edilir ya da kesin ithalat işlemleri tamamlanarak kiracının mülkiyetine geçer. Satış ve Geri Kiralama: Finansman ihtiyacının yoğun olduğu dönemlerde, firmanın sahip bulunduğu ekonomik değeri finansal kiralama yapan bir kuruluşa satması ve aynı ekonomik değeri belirli şartlarla kiralaması demektir. Doğrudan, dolaylı, brüt, net, yerel ve uluslararası kiralama gibi de finansal kiralama sınıflandırması vardır (Uzunoğlu, 1998). 1.1.2. Finansal Kiralamanın Avantajları ve Dezavantajları Finansal kiralama, şirketlere ve ihracatçılara yeni yatırımları için finansal kolaylıklar sağlamakta ve finansman maliyetlerini azaltmaktadır. Büyük şirketlere ve ihracatçılara sağladığı finansman kolaylıklarını küçük ve orta boyuttaki şirketlere de sağlayarak finansman maliyetlerini azaltmaktadır (Kondak, 2002). Ayrıca, ödemeler kiralayanın ödeme gücüne göre düzenlendiği için yatırımcı şirketin nakit akışının bu ödemelerden dolayı olumsuz etkilenmesini engellemektedir.

8 Finansal kiralamanın avantajları aşağıda sıralanmaktadır: Yatırım projelerinin tamamı finansal kiralama ile finanse edilebilir. Finansal kiralama ihtiyaç duyulan malın finansmanını başka kaynak arayışına gerek kalmaksızın sağlar. Satın almada olduğu gibi banka hesabında belirli bir miktar paranın bulunması zorunluluğu olmadan yatırım yapmaya ve işletme sermayesinin işletmede kalmasına olanak tanır (Kondak, 2002). Finansal kiralama ile finanse edilen yatırımların şirketlerin öz kaynaklarından fon ayrılmasına gerek kalmaksızın gerçekleşmesine olanak tanır. Şirketlerin tercih etmesi halinde yatırımlarının bir bölümü öz kaynaklardan kalan kısmı ise finansal kiralama ile finanse edilebilir. Finansal kiralama ile şirketlerin öz kaynaklarının tükenmesi veya azalması engellenmiş olur. Finansal kiralama kredi olmadığı için bilançonun pasifinde yer almaz ve borç/öz sermaye oranını etkilemez. Finansal kiralama, şirketin kredi imkanlarının artmasına neden olur (Ziraat Bankası eğitim yayınları, 2008). Uygun ve istikrarlı bir finansman yöntemidir. Finansal kiralama ile kiralama süresi ve kira ödemelerinin değişmezliğinin yarattığı güven ortamı yakalanır ve enflasyona karşı bir önlem alınmış olur. Finansal kiralama ile finanse edilen yatırımların ödeme planının sabit ve daha önce saptanmış olması, yatırımcı şirketin bütçe ve nakit akışı tahminlerinin yapılmasını kolaylaştırır (Onursal, 1996). Finansal kiralama şirketine yapılan kira ödemelerinin tamamı kar/zarar hesabında masraf gösterilir. Finansal kiralama sözleşmesi asgari 4 yılı kapsayan bir sözleşme olması nedeniyle diğer finansman yöntemlerine göre daha uzun vadelidir ve taraflara vadeden avantaj sağlar. Ancak, tarafların isteği üzerine kira ödemeleri daha kısa sürede bitirilebilir. Şirketlerin yatırım kararını vermesinden itibaren yatırımlar çok kısa sürede gerçekleşir. Finansal kiralama işlemleri banka kredisi işlemlerine göre daha basit ve daha kısa sürede tamamlanır. Böylece, finansal kiralama ile şirketlerin zamandan tasarruf etmeleri sağlanır.

9 Finansal kiralama, kredi ve öz sermaye ile karşılanamayacak kadar büyük ve uzun vadeli yatırımların gerçekleşmesine olanak sağlar. Finansal kiralama sözleşmesinde yatırımlarda kullanılacak malların değişik satıcı/üreticilerden temin edilmesi, çeşitli ve çok sayıda malların alımına ilişkin madde koyulması halinde tek sözleşme ile gerçekleşir (Onursal 1996). Finansal kiralamada malın mülkiyeti finansal kiralama şirketine aittir. Yatırımcı şirket Yatırım Teşvik Belgesi ni finansal kiralama şirketine devrederek, bu belgenin sağladığı faydaların tamamından düşük kira ödemeleri karşılığında yararlanır. Yatırımcı şirketlere malların ekonomik ömürleri kadar kullanma olanağı tanır. Teknolojik gelişmeleri takip etmek isteyen şirketler finansal kiralama ile yeni gelişmeleri en uygun şartlarda takip edebilir. Kredi veren kurumlar yüksek risk nedeniyle daha çok teminat ister. Finansal kiralama kullanılması halinde mülkiyet kiralayanda kaldığından risk ve teminat oranı düşüktür. Yatırımcı şirketin iflas etmesi veya icraya düşmesi durumunda finansal kiralama sözleşmesine konu olan mallara el koyulamaz. Bu durum, yatırımcı şirketin üretimini ve borç ödemelerini aksatmamasına yardımcı olur. Finansal kiralama ile alınan malların yönetimi daha kolay ve basittir. Yatırımcı şirket, mülkiyetin getireceği amortisman tablosu hazırlama, defter kayıtlarını tutma ve saklama gibi yükümlülükleri finansal kiralama şirketine devreder. Yatırımcı şirket finansal kiralama sözleşmesinin sonunda sözleşmeye konu olan mala o tarihteki pazar fiyatının altında bir bedel ile sahip olabilir (Sözleşmede böyle bir maddenin bulunması şarttır) (İst. Tic. Odası, 1998). Finansal kiralamanın olumlu yönlerinin yanında bazı olumsuz yönleri de vardır. Bunlar aşağıda sıralanmıştır: Kiralanan varlığın dönem sonu değerinin belirlenmesinde zorluklarla karşılaşılabilir. Bu durum özellikle teknolojik açıdan sürekli değişen ve gelişen mallar için söz konusudur.

10 Kur riski söz konusu olabilmektedir. Buna karşın çeşitli korunma teknikleri ile bu risk aşılabilmektedir. Gelişmekte olan ülkelerde genellikle satın alınan yatırım malları ithalatı çeşitli gümrük vergi muafiyeti ve indirimlerine tabidir. Oysa kiralama söz konusu olduğunda işlem, normal mal ithalatı gibi kabul edilip gümrük vergisi alınabileceği için yatırım maliyeti yükselecektir. Buna karşın, bu problem çoğu zaman kiralamanın geçici ithalat olarak algılanması ile ortadan kaldırılabilir (İstanbul Ticaret Odası, 1998). 1.1.3. Dünyada ve Türkiye de Finansal Kiralama Leasing'in dünyada bilinen ilk uygulamaları Sümerler tarafından M.Ö. 2000'li yıllarda tarım araçları kiralamasında görülmüştür. Daha sonraki Roma dönemlerinde leasing uygulamaları belirginleşirken Ortaçağ'da arazi ve binalar da leasing'e konu olmuştur. Modern anlamı ile leasing, 1930 yılında Amerika'da yaşanan krizden sonra finansman güçlüklerini aşmak amacıyla ortaya çıkmıştır. Bugünkü anlamı ile ilk leasing şirketi 1952 yılında Amerika'da kurulmuş, 1960'lı yıllarda leasing Avrupa ve Japonya'ya yayılmaya başlamıştır (www.pamukleasing.com.tr). Büyük sermaye birikimleri olmadan yeni teknoloji kullanımını destekleyen ve ekonomik büyümeyi sağlayan leasing, gelişmiş ülkelerde sabit sermaye yatırımlarının yaklaşık %30'luk bir bölümünü finanse eder hale gelmiştir (Johnson, 1993). Günümüzde kullanılan yapılandırılmış, karmaşık leasing metotları, her ne kadar eskiden kullanılan basit formlarından çok farklı olsa da, leasing in uzun ve zengin bir tarihi bulunmaktadır. Fakat temel olarak leasing e konu mal veya ekipman ın sahipliğinin kiralayanda (Leasing firması), kullanım hakkının ise kiracıda (Kira dönemince mal veya ekipmandan faydalanan firma veya kişi) olması en belirgin benzerliktir. Orta Çağda atların, silahların, zırhların, arazi ve binaların özellikle şövalyeler tarafından kiralanması leasing uygulamalarına konu olmuştur.2. Dünya Savaşında savaş malzemelerinin kiralanmasıyla yeniden gündeme gelen Leasing, bu yıllarda

11 Amerika'da yaşanan krizden sonra finansman güçlüklerini aşmak isteyen firmalarca benimsenerek modern bir uygulama biçimi kazanmıştır.(www.fider.org.tr). İlk modern Leasing şirketi 1952'de Amerika Birleşik Devletlerinde kurulmuştur. Onu Kanada, İngiltere, Fransa, İtalya ve Almanya da kurulan leasing şirketleri izlemiştir. 1963 te bugün Leasing alanında en iddialı ülkelerden biri olan Japonya devreye girmiştir. Rakamlar incelendiğinde 1970 ten itibaren dünyada Leasing sektörünün büyük bir artış gösterdiği, %800'lere varan büyüme oranlarına ulaştığı görülmektedir. Dünya Leasing pazarında birinci sırada olan ABD'yi (320 milyar $), Kıta Avrupası ve Uzakdoğu ülkeleri izlemektedir.(www.fider.org.tr). Türkiye'de finansal kiralamaya ilişkin ilk düzenlemeler, 70 sayılı bankalar hakkında kanun hükmünde kararnamenin 90. Maddesine istinaden çıkarılan 16/12/1983 tarih ve 83/7506 sayılı bakanlar kurulu kararında yapılmış ve Yatırımlara ilişkin ekipmanların temin edilip, firmalara taksitle satılması veya kiraya verilmesinden bahsedilmiştir (www.fider.org.tr). Böylece mevzuatımızda açık olmasa bile ilk kez Leasing e değinilmiştir. Gerçek anlamda ise leasing'in hukuki altyapısı 28/06/1985 yılında çıkan bir 3226 sayılı kanun ile oluşturulmuş ve ilk leasing şirketi 1986 yılında kurulmuştur. Türkiye'de 1986'dan bu yana Leasing'in yatırımlardan aldığı pay giderek artmaktadır. Ancak diğer ülkelerle karşılaştırıldığında Leasing'in ülkemiz ekonomisindeki payının yeterli olduğu söylenemez. Toplam sabit sermaye yatırımları içinde Leasing'in payı gelişmiş sanayi ülkelerinde %30 civarındayken, bu oran Türkiye'de %10`un altında kalmaktadır. Türkiye'de Leasing'in henüz değerlendirilmemiş büyük bir gelişme potansiyeli bulunmaktadır.ilk Türk finansal kiralama şirketi, 1986 yılında faaliyete geçen iktisat leasing tir (www.fider.org.tr). Orta vadeli bir finansman yöntemi olan finansal kiralama, ülkemizde 1985 yılından itibaren tanınmaya başlamış ve gerek büyük ölçekli gerekse orta ölçekli işletmelerin yatırımlarının finansmanında, şirketlerin özvarlıklarını sabit sermaye yatırımlarına bağlamadan önemli projelerin gerçekleştirilmesine imkan tanımıştır (Akça, 1991). İşlemin gelişmekte olan ülkelerde ticari kesimden çıkıp hane halkının ihtiyaçlarına da hizmet gösterir nitelikte olması finansal kiralamanın dünya çapındaki yaygınlığı ve kalkınma sürecindeki rolü açısından dikkat çekicidir.

12 Ülkemizde de hızla gelişme gösteren finansal kiralama işlemleri özellikle Avrupa Birliği sürecinde rekabet gücünü artırarak varlıklarını sürdürme çabasında olan Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler (KOBİ) açısından daha da önem kazanacak; bu işletmeler finansal kiralama ile teknolojik açısından yeni makine ve teçhizatı kiralayarak üretim hacimlerini ve ürün kalitesini artırma imkanına sahip olabilecektir (www.fider.org.tr). Dünyada Leasing işlem hacmi ve Türkiye nin bu hacimden aldığı payı gösteren tablo aşağıda sunulmuştur. Çizelge 1.1. Dünyada ve Türkiye de leasing işlem hacmi YIL Dünya Leasing İşlem Hacmi (Milyon USD) Türkiye Leasing İşlem Hacmi (Milyon USD) 1998 432,5 1,9 1999 473,5 0,9 2000 499,0 1,6 2001 476,6 0,7 2002 461,6 1,3 2003 511,7 2,2 2004 579,1 2,9 2005 582,0 4,2 2006 633,7 5,3 2007 760,2 7,65 2008 643,7 4,72 2009 557,3 1,93 Kaynak: www.pamukleasing.com.tr Tablo 1 de görüldüğü üzere Dünyada ve Türkiye de leasing işlem hacmi 1998 yılından 2007 yılına kadar artış göstermiş, 2008 yılında finansal krizin başlamasıyla birlikte azalış trendine geçmiştir. 2001 yılında meydana gelen mali kriz bankacılık sektörünü büyük bir ölçüde etkilediği için, o yıllarda faiz oranlarının çok yüksek seyretmesi nedeniyle banka kredisi kullanamayan firmalar alternatif finansman tekniği olan Leasing e başvurmuşlar ve leasing işlem hacmi 2008 yılına kadar artış göstermiştir

13 1.2. Faktoring Kavramı ve Kapsamı Faktoring, Latince kökenli bir kelimedir ve factor kelimesinden türetilmiştir. Faktor başkası hesabına hareket eden kişiye denir. Faktoring, satıcı firmaların kısa vadeli alacaklarının, belirli bir komisyon bedeli veya faktor ücreti karşılığında faktor adı verilen faktoring şirketlerince temlik edilerek ve tahsilinin üstlenilerek, satıcı firmaların çeşitli finansman hizmetlerinden yararlanabildikleri bir finansman tekniği olarak tanımlanabilir (www.faktoringdernegi.org.tr). Faktoring işlemi, her türlü mal ve hizmet satışlarından kaynaklanan vadeli ticari alacakların faktor adı verilen finans kurumuna temlik yoluyla devredilmesi karşılığı, bu kurumdan alacak takip, tahsilat, muhasebe ve ön ödeme şeklindeki finansman hizmetlerinden yararlanılması olarak tanımlanabilir (Martinek, 1991). Bir diğer tanımda ise Modern faktoring, faktoring şirketi ile alıcı ve satıcı arasında üç taraflı bir sözleşme olup, gerek iç gerekse de dış ticarette, kısa vadeli alacakların vadesinde tahsilini, istenildiği takdirde vadesinden önce alacağın belirli bir oranında peşin ödemesini sağlayan ve tahsilat riskini faktor denilen aracı kuruluşa devreden alternatif bir finansman yöntemidir denilmektedir (Kocaman, 1992). Faktoring, satıcı firmaya ait bir mal/hizmet satışından doğmuş kısa vadeli alacakların faktoring şirketi tarafından satın alınması ve buna karşılık satıcı firmaya peşin ödeme yapılması, aynı zamanda faktoring şirketi tarafından alacaklara ilişkin çeşitli hizmetlerin verildiği finansman tekniğidir (İstanbul Ticaret Odası, 1998). Yurtiçi faktoring sözleşmesinde üç taraf vardır: Alacaklı (satıcı) firma, Alacakları devralan faktoring şirketi (faktor), Borçlu firma. Uluslararası faktoring sözleşmesinde dört taraf vardır: Alacaklı (satıcı) firma, Alacakları devralan faktoring şirketi (faktor), Borçlu firma, İthalatçı ya da borçlunun kendi ülkesindeki muhabir faktoring şirketi (İstanbul Ticaret Odası, 1998).

14 1.2.1. Faktoring Türleri Faktoring çeşitlendirmesinde asıl amaç, faktoring i kullananların farklı ihtiyaçlarını gidermektir. Faktoring çeşitlerini satıcının hangi hizmete ihtiyaç duyduğu, satıcının finansman yapısı, sektör çeşidi, satıcının işlem hacmi, faktoring maliyeti ve faktoring güvenliği belirler. Bu şartlara göre birtakım sınıflandırmalar yapılabilir (Kocaman, 1994). Aşağıda sadece yapıldığı yere göre çeşitlendirilecek ve yurtiçi ile uluslararası faktoring açıklanacaktır. 1.2.1.1. Yurtiçi Faktoring ve İşleyişi Alıcı işletme, satıcı işletme ve faktoring şirketi arasındaki faktoring işleminin aynı ülkede yapılmasına denir. Yurtiçi faktoring de, faktoring şirketi, satıcı işletme ve alıcı işletme olmak üzere üç taraf vardır. Faktoring Şirketine Başvuru: Yurtiçi faktoringden faydalanmak isteyen satıcı işletmeler, işletmelerine ait hesap özetleri, borçluların isim ve adres listesi, alacakların dökümü, kredi talebi gibi bilgiler ve belgelerle birlikte faktoring şirketine başvurur. Teklif: Faktoring şirketi bu başvuru talebini değerlendirmeye alır, kredi komitesinin onayına sunar ve sonra satıcı işletmeye bir teklif sunar. Aday satıcı işletmenin ve borçluların kredi değerliliklerine göre belirlenmiş çalışma koşullarını, işletmeye yapabileceği hizmetlerin çeşidini ve fiyatlamanın yer aldığı teklifi satıcı işletmeye sunar. Faktoring Sözleşmesi: Komisyon oranı, ödeme oranı ve faiz gibi konularda sözleşme şartları belirlenir ve daha sonra satıcı işletme ile işlem yapılacak aşamaya gelinir. Onay: Faktoring sözleşmesi imzalanır ve satıcı işletmenin siparişleri alınır. Bu siparişlerin tamamı faktoring şirketine bildirilir ve onay beklenir. Malların Borçluya Gönderilmesi: Alınan siparişler onaylandıktan sonra satıcı işletme malları borçluya (alıcıya) gönderir.

15 Faturaların Temliki: Satıcı işletmeye ait alacakların tamamının faktoring şirketine devri gerçekleştiğinden her fatura düzenlenmesinde ayrı ayrı devir işlemi yapılmaz fakat alacakların faktoring şirketine devredildiğinin ilgili borçlulara bildirilme ve faturaların üzerine yapıştırılacak etiket ile borçluya ihbar edilmesi gereklidir. Etiket faturanın aslına ve bir suretine yapıştırılır ve Alacak Temliki İhbar Formu ekinde faktoring şirketine verilir. Faktoring şirketi, faturanın ikinci suretini kendisinde tutar ve aslını borçluya iletir. Ön Ödeme: Faktoring şirketi satıcı işletmenin nakit ihtiyacına ve sözleşme şartlarına uygun olarak genelde %80 i aşmayan oranda ön ödeme yapar. Satıcı işletmenin almış olduğu ön ödemenin faktoring şirketine devir etmiş olduğu alacaklarının %80 ini geçmemesi en önemli noktayı oluşturur. Fatura Bedelinin Tahsili: Faktoring şirketi faturayı vadesi geldiğinde borçludan tahsil eder. Satıcı işletme fatura vadesi ile ilgili ihtilaf çıkmaması için faturaların üzerine ödeme tarihini yazmak zorundadır. Ön ödemenin yapılması halinde borçludan tahsil edilen fatura bedelinden masraflar düşülür, kalan tutar müşterinin faktoring şirketindeki hesabına alacak kaydedilir. Faktoring şirketi tahsil ettiği fatura tutarından, ön ödeme yapılmamışsa faktoring komisyonunu, ön ödeme yapılmışsa yapılan ön ödeme tutarı, finansman faizi ve faktoring komisyonunu düşer ve kalan tutarı satıcı işletmeye öder (Kocaman,1992). 1.2.1.2. Uluslararası Faktoring ve İşleyişi Alıcı işletme, satıcı işletme ve faktoring şirketi arasındaki faktoring işleminin ayrı ülkelerde gerçekleşmesi durumunda uluslararası faktoring ortaya çıkar. Uluslararası faktoring ile yurtiçi faktoring arasında satıcı işletmeler açısından fark yoktur ve alacakların tahsilatı, finansmanın sağlanması ve riskin yüklenilmesi için satıcı işletmenin muhatabı kendi ülkesindeki faktoring şirketidir. Buna karşın, faktoring şirketi için yurtiçi faktoring ile uluslararası faktoring arasında fark vardır. Uluslararası faktoringde faktoring şirketi farklı ülkelerde bulunan alacakların tahsilatında ilgili yabancı ülkedeki muhabir faktoring şirketi ile bağlantıya girmek durumunda kalacaktır (Kocaman, 1994).

16 Uluslararası faktoring işlemleri, yurtiçi faktoring işlemleriyle aynıdır. Sadece, uluslararası faktoring işlemlerinde ihracatçı, ithalatçı, yurtiçi faktoring şirketi ve muhabir faktoring şirketi olmak üzere dört taraf vardır. Uluslararası faktoring genelde 1 milyon doların üstünde dış satım tutarı olan işletmelere sunulan bir hizmet paketidir. Uluslararası faktoringin işleyişi aşağıda sırasıyla açıklanmıştır: İhracatçı kendi ülkesindeki faktoring şirketi ile bir sözleşme yapar. İthalatçı tarafından ihracatçıya sipariş verilir. İhracatçı yurt dışından gelen mal taleplerini yurt içindeki faktoring şirketine bildirir ve ithalatçı hakkında bilgi verir. Yurt içindeki faktoring şirketi, ithalatçı ile ilgili bilgileri muhabir faktoring şirketine aktarır ve limit onayı ister. Muhabir faktoring şirketi ithalatçı hakkında gerekli araştırmaları yapar ve ithalatçının kredibilitesi yüksek ise ihracatçının ülkesindeki faktoring şirketine limiti onaylar. Faktoring şirketi ihracatçıya vereceği hizmetleri ve maliyetlerini bildirerek limit onayı verir. İhracatçı malları ithalatçıya gönderir. Alacaklar faktoring şirketine devredilir. Düzenlenen faturaların aslı ihracatçıya, bir sureti de faktoring şirketine gönderilir. İthalatçıya gönderilen faturanın üzerine alacakların faktoring şirketine temlik edildiğini ve ödemelerin muhabir faktoring şirketine yapılması gerektiğini belirten bir etiket yapıştırılır. İhracatçı nakit ihtiyacına göre isterse kendi ülkesindeki faktoring şirketinden ön ödeme alabilir. Faturaların vadesi geldikçe ödemeler ithalatçı tarafından muhabir faktoring şirketine yapılır. Muhabir faktoring şirketi yaptığı tahsilattan kendi komisyonunu düşerek kalan tutarı ihracatçının ülkesindeki faktoring şirketine gönderir.

17 İhracatçının ülkesindeki faktoring şirketi muhabir faktorden tahsil ettiği tutardan ön ödeme yapılmamışsa faktoring komisyonunu, ön ödeme yapılmışsa yapılan ön ödeme tutarı, finansman faizi ve faktoring komisyonu düşüldükten sonra kalan tutarı satıcı işletmeye öder (Kocaman, 1994). 1.2.2. Faktoringin Avantajları ve Dezavantajları Faktoringin avantajları satıcı firma, müşteriler, faktoring şirketi ve ihracatçılar açısından incelenebilir. Satıcı firma açısından avantajları aşağıda sıralanmıştır: Satıcı, alacaklarını tahsil edememe riskini faktoring şirketine devrederek yurtiçi ve yurt dışı pazarlarını genişletebilir. İşletmeler faktoring şirketinin verdiği ön ödeme ile üretimlerinde kullandıkları maddeleri peşin satın alarak, indirimlerden faydalanma imkanı elde eder ve üretim maliyetlerini azaltırlar. Bu uygulama ile satıcı işletme daha fazla kar elde eder. Satıcı, alıcılarına vade imkanı tanıyabileceğinden, rekabet gücünü artırma imkanı bulur. Satıcı işletmenin, alacakları, stokları ve ticari borçları azaldığından işletme sermayesi artar ve bilançosu likit olur. Faktoring finansman maliyetinin ticari kredilerin maliyetinden daha düşük olması nedeniyle vadeli satışlardan ilave kazanç elde edilir. Açık hesap sayesinde satışlar daha kolay ve güvenli olur. Satıcının yurt dışındaki alıcıları akreditif açmaktan kurtulur ve ödemeleri kendi ülkesindeki muhabir faktoring şirketine yaparak zamandan ve akreditif işlemlerinin masraflarından kurtulur. Bu uygulama ile yurt dışındaki ithalatçının alım gücü artar ve ihracatçıların pazar payının genişlemesine yardımcı olur. Satıcı işletmeler tahsilat takibinde harcanan zamandan ve ödenmeyen alacaklar için yapılacak kanuni ve idari takip masraflarından kurtulur.

18 Faktoring şirketi, satıcının talebi üzerine ön ödemede bulunur ve bu yolla satıcılar zamansız banka kredisi kullanmayarak faiz giderlerini düşürerek finansman maliyetlerini azaltırlar (Yavuz, 2008). Müşteriler açısından avantajları aşağıda sıralanmıştır: Müşteriler, faktoring şirketinin bilgi potansiyelinden yararlanır. Satıcının alacaklarını ciro ya da temlik etmesi halinde alacaklıları ile iletişim kopuklukları meydana gelecektir. Faktoring ile bu olumsuzluk giderilerek, satıcının vadeli alacaklarını faktoring şirketine devretmesi ile borcun nereye ve kime ödeneceği netlik kazanmaktadır (Yavuz, 2008). Faktoring şirketi açısından avantajları aşağıda sıralanmıştır: Faktoring şirketleri, faktoring alanında uzman olmakta ve rekabet üstünlüğü kazanmaktadır. Faktoring şirketi, müşterileri (satıcı) ile uzun vadeli ilişki içindedir. Faktoring şirketlerinin müşterilerinden daha az formalite istemesi ve daha esnek koşullar sunması faktoring şirketlerinin tercih edilmesine neden olmaktadır. Faktoring şirketleri, ülke ekonomileri ve büyük şirketler hakkında bilgilerin yer aldığı Bilgi Bankası oluştururlar ve bu bilgileri ortaklarına ve yan kuruluşlarına verirler. Ayrıca, diğer faaliyetlerinde kullanırlar. Satıcılar da faktoring şirketleri ile olan uzun vadeli ilişkileri nedeniyle bilgi bankasından faydalanma imkanı elde ederler. Faktoring şirketlerinin sunduğu hizmetler birçok işletmenin kendileri ile iş yapmasına neden olur ve faktoring şirketinin faaliyet karı artar (Yavuz, 2008). İhracatçılar açısından avantajları aşağıda sıralanmıştır: Bir faktoring şirketi ile bağlantılı olmak koşulu ile yurtiçi faktoring de satıcı işletmelere sağlanan faydaların tamamına ihracatçılar da kavuşur. Müşterilerin dil sorunu, müşterinin bulunduğu muhabir faktoring şirketi ile bağlantıya girilmesi ile çözülür. Muhabir faktoring şirketi ithalatçının kredi değerliliğini sürekli denetim altında tutar.

19 Faturaların döviz cinsinden yapılması ihracatçıyı kur riskinden kurtarır. Faktoring şirketinin ihracatçıya ön ödemeyi döviz cinsinden yapmasıyla, kambiyo dosyası hemen kapatılabilir ve KDV iadesi başvurusu hemen yapılabilir (Yavuz, 2008). Faktoring in avantajlarının yanı sıra dezavantajları da mevcuttur. Bunlar da aşağıda sıralanmıştır: Müşteri, faktoring şirketinin kendisine sağladığı faydalar karşılığında bir bedel ödemektedir. Faktoring şirketi tarafından yapılan ön ödeme nedeniyle faiz, hizmet edimlerinin üstlenilmesi sebebiyle faktoring harcı ve alacağın tahsil edilememe riskinin üstlenilmesi nedeniyle delkrede harcı denilen bir komisyon ödenmektedir. Bu nedenle de müşteri açısından pahalı bir finans hizmeti olarak nitelendirilebilir. Ayrıca, her bir müşteriye yapılan satışların değeri küçük ve fatura sayısı kabarık ise maliyet daha da yükselmektedir. Faktoring tutucu firmalar tarafından tehlikeli bir finansman yöntemi olarak kabul edilmekte ve bu firmalara göre faktoringe başvuranlar gerçekten likit olan alacaklarını satmaktadırlar. Bu durum ise finansman likiditesinin azalmasına yol açmaktadır. Bu yüzden faktor ile işbirliğine giden firmalar, piyasadan vade ile mal temininde güçlükle karşılaşmaktadırlar. Uygun muhabir faktoring şirketi bulunamayabilir. Muhabir faktoring şirketi, kredi limitlerinin belirlenmesinde, alacaklarının tahsilat ve takibinde ve alacak hakkının korunması için yapılan girişimlerde gecikiyorsa, bu tür gecikmeler önemli sorunları ortaya çıkartır ve riski artırmaktadır (www.kobifinans.com.tr). 1.2.3. Dünyada ve Türkiye de Faktoring Faktoring'in dünyada bilinen ilk uygulamaları Mezopotamya'da M.Ö.4000'li yıllarda "alacağın temliki" şeklinde görülmüştür. Daha sonra, Roma dönemlerinde factor kelimesinin "mümessil, başka birinin ticari işlerini takip eden" anlamında kullanıldığı bilinmektedir. 18.yüzyılda konşimento üzerinde malların alıcısı olarak factor'un belirtilmesi, uluslararası ticarette factor sözcüğünün Flamanca'daki orjinal kullanımıyla yasal belgelerde yer alışının başlangıcıdır. 19.yüzyıl sonlarında

20 Avrupalı tekstil üreticilerinin mallarını komisyoncular aracılığı ile değil doğrudan satmaya başlamalarıyla, günümüzdeki tanımı çerçevesinde faktoring ilk olarak tekstil sektöründe kullanılmıştır.(www.pamukfaktoring.com.tr.) Modern Faktoring 2. Dünya Savaşı sonrasında Avrupa'da kabul görmeye, 1960'larda ise yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır. Başlangıçta "en son kredi kaynağı" (lender of last resort) olarak kabul edilen faktoring, verdiği hizmetler sayesinde zaman içerisinde vazgeçilmez bir finansman tekniği olarak benimsenmiştir. Faktoring hizmeti, ilk kez 14'üncü yüzyılda, İngiltere'de, yün ürünlerinin farklı ülkelere satılması sırasında kullanılmıştır. O yıllarda İngiliz ihracatçılar, alıcıların ödeme yapacakları konusunda garanti vererek, alacaklarını, "faktor" olarak adlandırılan finans kuruluşlarına satıyorlardı. O dönemde, uluslararası düzeyde ekonomik ilişkilerin ve özellikle haberleşme imkanlarının oldukça sınırlı olduğu ve ayrıca dış ülkelerde yeterli ölçüde güvenilir temsilcinin bulunmadığı göz önüne alındığında, faktor kuruluşların üstlendiği görev, dış ticaret açısından çok önemli olmuştur. Bu durum, hızlı bir şekilde, giderek artmış, faktoring faaliyetleri, endüstri devrimi ile birlikte sınai üretimin ve ticaretin hızla büyümesiyle özellikle 18'inci yüzyıldan sonra yaygınlaşmaya başlamıştır.(www.arenafaktoring.com.tr). 2'inci Dünya Savaşı'nın ardından Avrupa'da yeniden inşa döneminin önemli ölçüde tamamlandığı 60'lı yıllarda, sistem daha fazla önem kazanmıştır. Özellikle 70'li yıllardan itibaren, petrol krizlerine bağlı olarak, birçok şirketin satış imkanlarını artırmaya yönelmesi üzerine hızla yayılmıştır. Faktoring, başlangıçta İngiltere, Amerika gibi belirli birkaç ülkede, ciddi satış sorunları olan üretici şirketlerin başvurduğu bir finansman tekniğiyken, günümüzde tüm dünyada, gerek yerel gerek uluslararası satış yapan birçok küçük, orta ve hatta büyük ölçekli şirketler açısından da talep edilen bir finansman tekniği haline gelmiştir ( www.arenafaktoring.com.tr.). Bugün, başta Avrupa ülkeleri olmak üzere, dünya genelinde çok yüksek kullanım oranlarına sahip olan faktoring, her yıl ortama yüzde 20 oranında büyüme göstermektedir. Merkezi Hollanda'da bulunan ve 62 ülkedeki 229 üyesi ile yılda 758,3 milyar euro'luk ciro yaratan Factors Chain International (FCI)'ın son verilerine göre, 2007 yılında dünyadaki faktoring işlem hacmi 1,299,127 milyar euro olarak

21 gerçekleşmiştir. Bu oran içerisinde, 62 ülkedeki 229 FCI üyesinin hacmi ise, yüzde 59'luk oran ile 758,3 milyar euro (Avrupa yüzde 71,5, Amerika yüzde 11,5, Asya yüzde 13, diğer ülkeler yüzde 4). FCI'ın yıllık olarak hazırladığı raporlara göre, Türk faktoring sektörü, sektör büyüklüğünde bugün Avrupa'da 9'uncu sırada yer almaktadır.( www.arenafaktoring.com.tr.) Ülkemizde 1980 li yıllarda tanınmaya başlayan faktoring işlemleri ilk olarak bankalar bünyesinde başlamıştır. Türkiye de faktoring bankaların finansman sektöründeki bilgi ve tecrübeleri, müşteri portföyleri, müşteriler hakkında bilgileri, müşterileri ile kurdukları organik ilişki ve veri tabanlarının genişliği nedeniyle bankalar tarafından uygulanmaya başlamıştır. 3182 sayılı Bankalar Kanunu nun 38. ve 50. maddeleri ile bankaların faktoring faaliyetinde bulunmalarına ilişkin sınırlamaların getirilmiş olması ve bankanın müşteri ve borçlu hesaplarının kendi hesapları ile karışmasını engellemek amacıyla bankalar bünyesinde yer alan faktoring birimleri anonim şirketlere dönüştürülmüştür (İktisadi Araştırmalar Vakfı, 1994). Sektörün Türkiye'deki gelişimine baktığımızda, ilk faktoring girişiminin 1988'de gerçekleştiği görümektedir. 1990 yılında kurulan ilk faktoring şirketinin ardından geçen 19 yılda sektör, hızlı büyüdü ve 27 milyar dolar (2008) ciroya ulaştı. 2006 yılına kadar Hazine Müsteşarlığı'na bağlı olarak faaliyet gösteren sektörün denetim ve işleyişi 1 Ocak 2006'dan itibaren Bankacılık ve Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK)'na devredilmiş olup, bugün, Türkiye'de gerçekleştirilen faktoring işlemlerinin yüzde 80'ini yurtiçi işlemler oluştururken, ihracat faktörü yüzde 20'lik paya sahiptir. Türkiye, ihracat faktoringinde uluslararası bir öneme sahip olup, FCI'nın raporlarına göre, Türkiye, Çin'den sonra en yüksek ihracat faktoringi hacmine sahip olan ülke konumundadır. Son yıllarda Türkiye de faktoring firmalarının sayısında büyük artış olmuştur. Diğer ülkelerde faktoring uygulamaları yurtiçi faktoring ile başlamışken, ülkemizde yurtdışı faktoring ile başlamıştır ve daha sonra yurtiçi faktoring uygulamaları ile devam etmiştir (İktisadi Araştırmalar Vakfı, 1994). Dünyada Faktoring işlem hacmi ve Türkiye nin bu hacimden aldığı payı gösteren tablo aşağıda sunulmuştur.

22 Çizelge 1.2. Dünya'da ve Türkiye'de Faktoring (Milyon USD) Dünya Türkiye Yıl Yurtdışı Yurtiçi Toplam 1990 244,327 90 10 100 1991 266,370 128 55 83 1992 264,309 168 286 454 1993 260,844 270 700 970 1994 294,926 220 650 870 1995 296,139 300 658 958 1996 359,081 450 1,319 1,769 1997 451,869 550 3,032 3,582 1998 536,395 750 4,000 4,750 1999 558,574 748 4,518 5,266 2000 580,172 921 5,022 5,943 2001 617,108 990 2,562 3,552 2002 760,423 1260 3,216 4,476 2003 950,490 1,413 5,250 6,663 2004 1,161,290 2,093 8,640 10,733 2005 1,199,525 2,352 11,607 13,959 2006 1,497,260 3,485 16,216 19,701 2007 1,896,726 3,935 24,718 28,653 2008 1,869,676 4,230 21,221 25,451 2009 1,835,489 3,260 25,740 29,000 Kaynak: www.pamukfaktoring.com.tr Sektör faaliyet gösterdiği yıldan beri 2001 yılı hariç sürekli bir artış trendi göstermiştir (www.pamukfaktoring.com.tr). 1.3. Forfaiting Kavramı ve Kapsamı Forfating, Fransızca forfait kelimesinden türemiş olup, hakların teslim edilmesi anlamına gelir. İhracatçının vadeli satışlarından doğan, bir bono, poliçe gibi kambiyo senedi, garanti mektubu veya alacakların devir edilmesine izin veren bir kıymetli evrak ile kanıtlanmış alacakların veya belgelerin ihracatçıya rücu etmeden bir forfaiting şirketi tarafından satın alınması veya iskonto edilmesine denir.