BESLENME VE UYKU DÜZENİNİN SINAV İÇİN ÖNEMİ
Beslenme ve uyku düzeni ders çalışma süreci ve sınavlar için çok önemlidir.
Zihinsel ve bedensel enerjiyi en fazla etkileyen faktörlerden biri yemek yeme biçimidir.
Sağlıksız yemek stratejisi kişinin bedeninin hızlı çökmesine, hafıza, düşünme ve kavrama yeteneğinin bulanıklaşmasına yol açar.
Bu tür problemlerle karşılaşmamak için;
Pek çok kişinin gereken önemi göstermediği kahvaltı, günün en önemli öğünüdür.
Beslenme uzmanlarınca yapılan çalışmalarda okula kahvaltı yaparak giden öğrencilerin, kahvaltı yapmadan giden öğrencilere göre derslerinde daha başarılı oldukları kanıtlandı.
. Akşam yemeğinde ağır yemeklerden kaçınmak öğrencinin ders çalışma performansını arttıracaktır.
Sağlıklı Beslenme Stratejileri: Her öğünde midenin bir kısmını boş bırakmak Uyumadan önce 3-4 saat bir şey yememek Çok yavaş yemek (Yemeği 20-30 dakikaya yaymak) Bol sıvı gıdalar almak, bol su içmek Sık atıştırmalardan kaçınmak
Hafızanın güçlü kalabilmesi için özellikle ton balığı, et, yumurta, soya çeşitleri, buğday, pirinç, fıstık gibi besinlerin alınması önemlidir.
Sağlıklı beslenmek için her gün değişik türde yiyeceklerin yenilmesi gerekir. Diyetisyenler günlük 4 tür besin öneriyorlar. Bu besinler şunlardır : 1. Grup : Meyve ve Sebzeler 2. Grup : Tahıllar 3. Grup : Sütlü besinler (yoğurt, peynir) 4. Grup : Et balık, tavuk, yumurta ve kuru baklagiller
DENGELİ BESLENME İLE İLGİLİ ÖNERİLER Güne mutlaka kahvaltı yaparak başlayın. Düşük kalorili ve yüksek besin değeri içeren yiyecekler yiyin. Şeker ve tatlılardan minimum düzeyde yararlanın. Tuz tüketimini az yapın. Lif içeren kepekli ekmek, meyve, sebze ve kuru baklagilleri tercih edin. Kafein içeren kahve ve kola tüketimini en aza indirgeyin. Hamburger, tost gibi hazır yiyecekleri en az şekilde tüketmeye çalışın. Dengeli beslenmenin başarının en önemli etkenlerinden biri olduğunu unutmayınız.
Beden ve Ruh Sağlığını etkileyen diğer önemli unsur
Uyku, hayatımızda her şeyin düzene konulduğu, tamir ve tedavi edildiği son derece önemli bir süreçtir.
Uyku, beynin dinlenme vakti sanılmamalıdır. Yapılan araştırmalar zihnin uyku esnasında en az uyanık dönemde olduğu kadar yoğun çalıştığını göstermiştir.
Geç uyanmanın zihin ve bedenimizde tahribata neden olduğu bilimsel araştırmalarla kesin olarak tespit edilmiştir.
Sağlıklı uyuyabilmek ve yeterince dinlenebilmek için mutlaka sabah erkenden kalkılmalıdır. En büyük hatamız uyku dalgası geldiğinde uyanık olmamız, uyanıklık dalgası geldiğinde uyuyor olmamızdır.
İnsan her uyku seansında da iki ayrı uyku türünü paylaşımlı olarak ve ihtiyaca göre uyur. Uykumuz ya derindir ya da hafif olarak yüzeyde seyreder. Derin uyku NREM olarak adlandırılmıştır. Bu dönemde beyin, beden üzerindeki hücre tamirlerinin düzenlenmesiyle ilgilenir.
İşte beynimiz NREM adı verilen derin uyku esnasında vücudun tamirinin gerçekleşmesi görevinde yoğunlaşır. Eğer NREM uykusunu yeterince uyuyamazsak vücudumuz erken çöker, çöküşü cildimizdeki pörsümede görebiliriz. Ayrıca ardı arkası kesilmeyen hastalıklar da savunma sisteminin tahrip olmasından kaynaklanır. Bu sistem ise uykusuzluktan oldukça fazla etkilenir.
Yaşadığımız ikinci ve hafif uyku ise REM olarak adlandırılır. Rüya gördüğümüz uyku bu uykudur. Gün boyu yaşadığımız çatışma ve tepkimelerin diğer boyutu duygu, düşünce ve hayallerimizle ilişkilidir.
Herhangi bir duyguda aşırıya kaçtığımızda yorgun olduğumuzu hissederiz. Eğer REM uykusunu uyuyamazsak, duygularımızın biriken yükü kısa sürede bizi depresyona sokar, zihinsel ve duygusal kimliğimizi tamamen kaybederiz.
Uyku üzerinde yapılan bir diğer tespit insanların biyolojik ritmiyle ilişkilidir. İnsanların iki ayrı uyku dalgasına göre programlandığı tespit edilmiştir
Bu iki dalgadan biri öğle arasında 10 30 dakikalık bir süre içerir. Öğle vakti ve öğle yemeği öncesi uyunacak bu uyku, uykusuzluğun en önemli çözümlerinden biri olarak görülüyor. Diğeri gece 12.00 04.00 arası uyanacak uykudur. Bu iki vakti düzenli olarak uykuda geçiren kişiler uykusuzluk sorununu aşacaktır. Yalnız genç yetişkin dönemdeki bireylerin en az 6 saatlik uykuyu bölmeden yapması gereklidir.
Uzmanlar yeterince uykusunu alamayan öğrencilerin hırçın ve halsiz olacağını, dersleri dinlemekte ve dikkatlerini toplamakta zorlanacaklarını belirtmişlerdir.
Pek çoğumuz hatalı zamanlarda, hatalı yerlerde, hatalı şekilde ve hatalı sürelerde uyuyarak tüm varlığımızı tahrip ediyoruz. Bu tehlikeye karşı tedbir almazsak; unutkan, stresli, telaşlı veya yorgun yaşamaya mahkum oluruz.
Çözülmesi gereken testlerim var, yine de uykuyu mu tercih edeceğim? Bu sorunun net bir cevabı vardır:evet
Eğer belirli saatte uyumaya alışmış iseniz zaten o saatten sonra anlama güçlüğü çekeceksiniz. Uykuyla boğuşmak yerine uyumayı tercih ediniz; eksikliklerinizi sabah biraz daha erken kalkarak tamamlamaya çalışınız.
Sınavın yaklaşmasıyla beraber yoğun stres içerinde kendini bulan öğrenci dinlendirici bir uykunun özlemini çekmektedir. Bunun nedeni gereğinden fazla strese sahip olmakla beraber çok ders çalışmam gerekiyor düşüncesiyle uyku süresini azaltma çabalarıdır. Üniversite öğrencileri üzerinde yapılan bir araştırmaya göre, uyku süresini çok kısa bir sürede azaltmaya çalışan öğrencilerde ertesi gün yorgunluk, halsizlik, konsantrasyon güçlüğü ve hafıza bozukluğu gibi öğrenme faaliyetlerini engelleyen şikayetler görülmüştür. Ancak başka bir araştırma, uyku süresinin uzun bir zaman dilimi içinde, 1-2 saati aşmamak şartıyla azaltılmasının mümkün olduğunu ve bu azaltmanın kişilerin performansında bozukluğa yol açmadığını gösterdi.
UYKUSUZLUK Uykusuzluk uyku süresiyle ilgili bir problem değildir. Daha ziyade uykunun kalitesiyle ilgilidir
YETERLİ UYUMAMANIN ETKİLERİ: kendini gündüz saatlerinde uykusuz ve yorgun hissetme unutkanlık, dikkatini toplayamama ve birçok şeyi birbirine karıştırma kararsızlık ve çabuk kızma depresyon ve bunaltı kaza ve yaralanma tehlikesi geçirecek şekilde fonksiyon ve algılamada yavaşlama
Verimli bir uyku süreci için; Sessiz ve ışığın rahatsız etmediği bir ortam gereklidir. Yatış ve kalkış saatleri düzenli olmalıdır. Ortalama olarak 6-7 saat uyku yeterlidir. Uyku düzenimizin periyodik olmasına dikkat etmeliyiz. Asla tok uyumamalıyız. Yemeğimizi uykudan en az 2,5 saat önce yemeliyiz. Uyku öncesinde vücut adelelerimizi gevşetmeliyiz.