UFT KAPSÜL UYARI İlacın kullanımı ile birlikte, fulminan hepatit gibi karaciğer bozuklukları oluşabilir. Sık aralarla (tedaviye başladıktan sonraki ilk iki ay en az ayda bir kez olmak üzere) yapılacak düzenli karaciğer fonksiyon testleriyle hastanın durumunun dikkatli izlenmesi, karaciğer bozukluklarının erken belirlenmesini sağlar. Anoreksi ile birlikte halsizlik gibi karaciğer bozukluk belirti veya subjektif semptomlarını tesbit etmek için hasta yakından izlenmelidir. Sarılık (gözde sarı renk) belirtisi oluşursa UFT tedavisi derhal kesilmeli ve uygun önlemler alınmalıdır. UFT nin tegafur, gimerasil ve oterasil potasyum kombinasyonu ile birlikte kullanılması ciddi kan diskrazisi gibi yan etkilere neden olabileceğinden UFT bu kombinasyon ile beraber uygulanmamalıdır. FORMÜLÜ Her bir kapsül 100 mg tegafur ve 224 mg urasil ve diğer yardımcı maddelerin yanı sıra kapsül boyar maddesi olarak titanyum dioksit içerir. FARMAKOLOJĠK ÖZELLlKl.ERĠ Farmakodinamik:, antimetabolit tipte antineoplastik bir ajandır ve 1:4 molar oranında tegafur ve urasil içerir. Tegafur (ftorafur) bir prodrog'dur ve vücutta kademeli olarak aktif antineoplastik metabolit olan 5-fluorourasile (5-FU) dönüşür. 5-FU'nun etki mekanizmasının, 5-FU'nun aktif metaboliti olan 5-fluoro-dezoksiuridin-monofosfatın (FdUMP) dezoksiuridin-monofosfat (dump) ile yarışarak timidilat sentezini ve buna bağlı olarak DNA sentezini inhibe etmesi sonucu oluştuğu düşünülmektedir. Ayrıca in vitro çalışmalardan elde edilen bilgilere göre 5-fluorouridin-trifosfat (FUTP), RNA ile birleşerek RNA'nın fonksiyonlarını inhibe eder. Urasil, bir nükleik asid bileşenidir ve tek başına farmakolojik aktivitesi yoktur. Urasil tegafur ile kombine edildiğinde 5-FU' nun antitümör etkisini artırır. Preklinik çalışmalar, 1:4 molar oranında tegafur ve urasil kombinasyonunun 5-FU'nun katabolizmasını inhibe ettiğini ve selektif olarak tümörde bu aktif anti-tümör bileşiğin düzeyini ve buna bağlı etkinliğini artırdığını göstermiştir. Farmakokinetik: Kanserli hastalarda oral yoldan tek doz 3 UFT kapsül (300 mg tegafura eşdeğer) uygulanmasını takiben tegafur, 5-FU ve urasilin plazma konsantrasyonları ölçülmüştür. Uygulamadan sonra tegafur konsantrasyonu 2 saatte 13.7+/-1.1 g/ml'lik doruk konsantrasyona ulaşır ve 24 saatte kademeli olarak 3.6+/-0.8 g/ml'ye kadar azalır. 5-FU ve urasil ise 30 dakikada, sırasıyla 0.21+/-0.094 g/ml ve 3.0+/-1.8 g/ml'lik doruk konsantrasyonlarına ulaşır. 5-FU konsantrasyonu 3 saatte 0.05+/-0.019 g/ml'ye ve urasil konsantrasyonu ise 6 saatte 0.30+/-0.23 g/ml'ye düşer. 1
Kan, tümör dokusu ve tümör çevresindeki dokularda, 5-FU'nun konsantrasyonları karşılaştırıldığında, tümör dokusundaki konsantrasyonlarının yüksek olduğu gösterilmiştir. ENDĠKASYONLARI UFT kapsül, folinik asit ile birlikte metastatik kolorektal kanser ve metastatik meme kanserinde endikedir. KONTRENDĠKASYONLARI 'ün herhangi bir bileşenine karşı aşırıduyarlığı olanlarda kontrendikedir. Tegafur, gimerasil ve oterasil potasyum kombinasyonu alan veya bu kombinasyonu bıraktıktan sonra 7 gün içinde hiç bir hastaya UFT uygulanmamalıdır. UYARILAR/ÖNLEMLER UFT'nin çok dikkatli bir şekilde uygulanması gereken hastalar: -miyelosupresyonu (miyelosupresyon şiddetlenebilir), -karaciğer bozukluğu (yan etkiler şiddetlenebilir), -böbrek bozukluğu (yan etkiler şiddetlenebilir), -infeksiyon hastalığı (potansiyel miyelosupresyon etkisinin sonucu olarak infeksiyon şiddetlenebilir), -güncel veya geçmişte kalp hastalığı hikayesi (semptomlar şiddetlenebilir), -varicella (fatal sistemik hastalık gelişebilir), -gastrointestinal ülser veya kanama (semptomlar şiddetlenebilir), -anormal glukoz toleransı (bu tegafur ile şiddetlenebilir) olan hastalarda çok dikkatli uygulanmalıdır. -Fulminan hepatit gibi karaciğer bozuklukları oluşabilir. Sık aralarla (tedaviye başladıktan sonraki ilk iki ay en az ayda bir kez olmak üzere) yapılacak düzenli karaciğer fonksiyon testleriyle hastanın durumunun dikkatli izlenmesi, karaciğer bozukluklarının erken belirlenmesini sağlar. Anoreksi ile birlikte halsizlik gibi karaciğer bozukluğunun subjektif semptomlarını veya belirtilerini tesbit etmek için hasta yakından izlenmelidir. Sarılık (gözde sarı renk) belirtisi oluşursa UFT tedavisi derhal kesilmeli ve uygun önlemler alınmalıdır. -Miyelosupresyon gibi şiddetli yan etkiler görülebilir. Hastalar yakından izlenmeli ve tedavinin ilk iki ayında en az ayda bir defa olmak üzere periyodik olarak laboratuvar (kan sayımı, karaciğer ve böbrek fonksiyon) testleri yapılmalıdır. Eğer bozukluk görülürse, dozu azaltmak ya da tedaviyi kesmek gibi uygun önlemler alınmalıdır. Uzun süreli ilaç kullanımında yan etkiler daha şiddetli ve kalıcı olabileceğinden, hastalar dikkatli ve yakından izlenmelidir. Eğer hastalarda şiddetli enterite bağlı olarak dehidratasyon görülürse, intravenöz olarak ilave sıvı verilmeli ve gereken uygun tedavi yapılmalıdır. İnfeksiyon veya kanama eğilimi oluşmasını veya şiddetlenmesini önlemek için gereken dikkat gösterilmelidir. Çocuk doğurma yaşında olan hastalara potansiyel gonadal/üreme toksisitesi nedeniyle dikkatli uygulanmalıdır. -Tegafur, gimerasil ve oterasil potasyum kombinasyon tedavisi, UFT ile tedaviye başlamadan en az 7 gün önce kesilmelidir. 2
Hamilelik ve Emzirme: Hamilelik kategorisi: X UFT hamilelere veya hamileliği düşünenlere uygulanmamalıdır. Yeterli doğum kontrol önlemleri alınmalıdır. UFT hayvan modellerinde sütle atıldığından, emziren kadınlarda kullanımından sakınılmalıdır. Eğer UFT kullanılması gerekiyorsa, emzirme kesilmelidir. YaĢlılarda Kullanımı: UFT, yaşa bağlı fızyolojik fonksiyonları azalan yaşlı hastalarda dikkatli kullanılmalıdır. Çocuklarda kullanımı: Çocuklarda güvenilirliği henüz belirlenmemiştir. Kullanılmamalıdır. Diğer: Diğer antineoplastik ajanlar ile birlikte fluorourasil alan hastalarda akut lösemi (prelösemik faz dahil) ve miyelodisplastik sendrom rapor edilmiştir. Çok nadiren görülen dihidroprimidin dehidrojenaz (DPD) enzim yetersizliği olan hastalara florourasil ajanlarının uygulanması ile ciddi yan etkiler (stomatit, diyare, kan diskrazisi, nöropati gibi) gelişebilir. YAN ETKĠLER/ADVERS ETKĠLER İlacı kullanıma sunulmadan önce ve sunulduktan sonraki izleme sırasında değerlendirilen 29586 hastada görülen yan etki insidansı laboratuvar değerlerindeki değişiklikler de dahil % 14.8 olmuştur. En sık görülen yan etkiler anoreksi (%3.8), bulantı (%2.4), kusma (%1.1) ve diyare (%1.5) gibi gastrointestinal semptomlar, lökopeni (%3.1), trombositopeni (%1.1) ve anemi (%0.8) gibi kan diskrazisi, karaciğer bozukluğu (%1.8) ve pigmentasyon /%0.7). Önemli Yan Etkiler: Kan diskrazisi(kemik iliği supresyonu, hemolitik anemi gibi): Pansitopeni ( %0.1), agranülositoz ( %0.1), lökopeni (% 3.1), trombositopeni (%1.1) anemi (%0.8), kanama eğilimi ( %0.1) ve hemolitik anemi ( %0.1) rapor edilmiştir. Şiddetli karaciğer bozukluğu: Fulminan hepatit gibi şiddetli karaciğer bozukluğu nadiren oluşur. Karaciğer sirozu: Uzun süreli ilaç kullanımı ile ALT (SGPT) ve AST (SGOT) değerlerinde kayda değer bir artış olmaksızın, karaciğer sirozu kaydedilmiştir. Protrombin zamanında artış, düşük albumin, düşük kolinesteraz veya trombositopeni gibi herhangi bir abnormalite kaydedilmesi halinde tedavi kesilmelidir. Dehidratasyon: Şiddetli diyare gelişmesi sonucu dehidratasyon oluşabilir. Şiddetli enterit: Hemorajik, iskemik veya nekrotizan enterit gelişebilir. Şiddetli abdominal ağrı ve diyare gibi semptomların gelişmesi halinde tedavi kesilmeli ve uygun önlemler alınmalıdır. Ciddi Nöropsikiyatrik Hastalıklar (örn. Lökoensefalopati): Lökoensefalopati (erken belirtileri: başdönmesi, uyuşukluk, bozuk konuşma, dengesiz yürüyüş, unutkanlık gibi), her iki kol ve bacakta felç, ekstrapramidal semptomlar ( %0.1), duyu bozukluğu ( %0.1), bilinç bozukluğu, dezoryantasyon ( %0.1), uyuklama ( %0.1), hafıza zayıflığı ( %0.1), konuşma bozukluğu ( %0.1), yürüme bozukluğu ( %0.1) ve üriner yetmezlik rapor edilmiştir. 3
Anjina pektoris, miyokardiyal infarktüs, aritmiler: Nadiren ( %0.1) rapor edilmiştir. Göğüs ağrısı, senkop, nefes darlığı, palpitasyon veya abnormal EKG bulguları gelişirse tedavi kesilmeli ve uygun önlemler alınmalıdır. Akut renal yetmezlik ve nefrotik sendrom: Nadiren ( %0.1) rapor edilmiştir. Anosmi: Uzun süreli kullanımlarda nadiren disosmi ( %0.1) oluşur ve anosmi gelişebilir. İntertisyel pnömoni: Nadiren ( %0.1) oluşur (erken belirtileri: öksürük, nefes darlığı, dispne ve ateş). Herhangi bir abnormal bulgu gözlendiğinde ilaç kesilmeli, göğüs röntgeni ve adenokortikoid hormon uygulaması gibi uygun önlemler alınmalıdır. Akut Pankreatit: Akut pankreatit rapor edilmiştir. Abdominal ağrı veya serum amilaz düzeylerinde artış olursa, tedavi kesilmeli ve uygun önlemler alınmalıdır. Şiddetli Stomatit, Gastrointestinal Ülser ve Kanama: Nadiren ( %0.1) kaydedilmiştir. Okülomukokütanöz sendrom (Stevens- Johnson sendromu) ve toksik epidermal nekroliz (Lyell s sendromu) rapor edilmiştir. Diğer Yan Etkiler: Karaciğer: Karaciğer fonksiyon bozukluğu (ALT (SGPT) ve AST (SGOT) düzeylerinde artış), sarılık, nadiren karaciğerde yağlanma ve ALP de artış görülür. Böbrek: Böbrek fonksiyon bozukluğu (kan üre azotu ve kreatinin düzeylerinde artış) oluşur. Nadiren proteinüri ve hematüri gelişir. Gastrointestinal: Ara sıra anoreksi, bulantı/kusma, diyare,stomatit, epigastrik ağrı, abdominal ağrı, midede yanma hissi, anosmi ve tat alma bozukluğu ve gastrit oluşur. Angular stomatit, glosit, borborigmus, susuzluk, konstipasyon, yutkunma zorluğu, abdominal şişkinlik ve gastrit nadiren görülür. Santral Sinir Sistemi: Ara sıra kırıklık ve baş dönmesi oluşur. Baş ağrısı, heyecanlanma ve kulak çınlaması nadiren görülür. Deri:Ara sıra deri diskrazileri (pigmentasyon, hiperkeratoz, tırnak anomalileri, kabarcık, erozyon ve dermatit (palmar ve plantar bölgeleri duyarlıdır)), ödem ve alopesi görülür. Kızarma, diskoid lupus eritematozus benzeri döküntü ve fotosensitivite nadiren gelişir. Aşırıduyarlık: Ara sıra döküntü ve kaşıntı oluşur. Nadiren ürtiker görülür. Kardiyovasküler: Palpitasyon, göğüs ağrısı, göğüs de sıkıntı hissi ve anormal EKG (ST'de yükselme gibi) nadiren oluşur. Diğer: LDH de artış ve ateş. Öksürme/balgam, artralji, glikozüri, yanma hissi, kanlı sputum ve kojonktival konjesyon, kan şekerinde artış, serum ürik asit seviyesinde artış, jinekomasti, miyalji nadiren gelişir. Yukarıda belirtilen yan etkilerin görülmesi halinde ilaç kesilmeli ve uygun önlemler alınmalıdır. "BEKLENMEYEN BĠR ETKĠ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAġVURUNUZ" ĠLAÇ ETKĠLEġMELERĠ Gimerasil, florourasilin katabolizmasını inhibe eder ve kan konsantrasyonu belirgin şekilde artar. Bu nedenle, tegafur, gimerasil ve oterasil potasyum kombinasyon ajanının UFT ile beraber uygulanması ile ciddi kan diskrazisi ve gastrointestinal rahatsızlıklar (diyare ve stomatit gibi) oluşabilir. UFT, bu kombinasyonu alan veya bıraktıktan sonraki 7 gün içinde hiç bir hastaya uygulanmamalıdır. 4
'ün dikkatle kullanılması gereken ilaçlar: Fenitoin:Tegafur fenitoinin metabolizmasını inhibe ettiğinden dolayı fenitoinin kan konsantrasyonları yükselebilir ve bulantı, kusma, nistagmus ve ataksi gibi fenitoin intoksikasyonu meydana gelebilir. Varfarin sodyum:varfarin sodyumun etkisini artırabilir. Diğer antineoplastik ajanlar ve radyasyon tedavisinin kombine kullanımı kan diskrazisi ve gastrointestinal rahatsızlıklar gibi yan etkileri artırabilir. KULLANIM ġeklġ VE DOZU, standart olarak günde 300-600 mg tegafura (3-6 kapsül) eşdeğer dozda olacak şekilde, oral yoldan 2-3'e bölünmüş dozlar şeklinde uygulanır. UFT, diğer antineoplastik ajanlarla kombine kullanılırken de aynı dozlarda uygulanır. Diğer kanser kemoterapilerinde olduğu gibi, UFT dozu hastanın toleransına göre artırılabilir (günde 600 mg'ı aşmayacak şekilde) veya azaltılabilir. SAKLAMA KOġULLARI Çocukların ulaşamayacakları yerlerde ve ambalajında saklayınız. Oda sıcaklığında (25 C nin altında) saklayınız. TĠCARĠ TAKDĠM ġeklġ VE AMBALAJ MUHTEVASI :35 kapsüllük blister ambalajlarda. Ruhsat Tarihi ve No : 22.03.2006-119/68 Ruhsat Sahibi : Merck İlaç Ecza ve Kimya Ticaret Limited Şirketi Kayışdağı Cad. Kar Plaza Kat: 7 34752 İçerenköy /İstanbul Üretim Yeri: Merck KGaA-Almanya Reçete ile satılır. 5