EMIR CELADET BEDIR HAN & ROGER LESCOT



Benzer belgeler
KÜRTÇE GRAMERİ (Kurmanci Lehçesi)

3*ttOTSS0fiî< KÜRTÇE GRAMERİ..T8l JsmrİBftsJİue Y 1 VI5 : IsT

Bu doküman Kâtip Çelebi tarafından 1632 de yazılan ve İbrahim Müteferrika nın eklemeleri ile Matbaa-ı Amire de basılan Kitabı-ı Cihannüma nın

Baleybelen Müfredatı

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 BÖLÜM 2

mer can or ma nı için de do laş mak tay dı. Ka ya la rın ara sın da ki ya rık lar da on la rın yu va la rıy dı. Ha nos de lik ler den bi ri ne bil gi

avesta I DÎL ÇALIŞMALARI! 171 I 3 Grammaire Kürde (Dialecte Kurmandji) Emir Djeladet Bedir Khan et Roger Lescot

7. Sınıf MATEMATİK TAM SAYILARLA ÇARPMA VE BÖLME İŞLEMLERİ 1. I. ( 15) ( 1) 5. ( 125) : ( 25) 5 6. (+ 9) = (+ 14)

İslam da İhya ve Reform, çev: Fehrullah Terkan, Ankara Okulu Yayınları, Ankara 2006.

BU KALEM UN(UFAK)* SEL YAYINCILIK. Enis Batur un yayınevimizdeki kitapları:

Büyük Ünlü Uyumu (Kalınlık-İncelik Uyumu)

Bundan sonra Sabahlatan da hayatın çeşitli alanlarına dair eğitim serileri bulunacak. Bunlara da bu İspanyolca eğitim makalesi ile başlıyoruz.

Gök ler. Uçak lar la gi di lir an cak ora la ra. İn san gök ler de do la şa bil se. Bir ak şa müs tü, ar ka daş la rıyla. Bel ki ora la ra uçak lar

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm ÖABT Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Konu Anlatımlı Soru Bankası ESKİ TÜRK DİLİ VE LEHÇELERİ...


Ders Adı Kodu Dönem T+U Saati AKTS. RUSÇA I RUS101 Bahar 3+0 4

STAJ ARA DÖNEM DEĞERLENDİRMESİ AYRINTILI SINAV KONULARI

10. SINIF KONU ANLATIMLI. 2. ÜNİTE: ELEKTRİK VE MANYETİZMA 4. Konu MANYETİZMA ETKİNLİK ve TEST ÇÖZÜMLERİ

-gi de ra yak- se ve bi lir sin... Öl mek öz gür lü ğü de ya şa mak öz gür lü ğü de önem li dir. Be yoğ lu nda ge zer sin... Şöy le di yor du ken di

Zazaca nın sekizinci ünlüsü é (kapalı e), tarihsel ve sesbilimsel olarak Zaza dilinde önemli bir yere

Dil Gelişimi. temel dil gelişimi imi bilgileri

ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ İNSANİ BİLİMLER VE EDEBİYAT FAKÜLTESİ ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ VE EDEBİYATLARI BÖLÜMÜ DÖRT YILLIK-SEKİZ YARIYILLIK DERS PROGRAMI

17 ÞUBAT kontrol

İspanyol Alfabesi 27 harf ve 2 digraf, yani tek ses veren ikili harf kombinasyonundan oluşur.

ya kın ol ma yı is ter dim. Gü neş le ısı nan top rak üze rinde ki çat lak la rı da ha net gö rür düm o za man. Bel ki de ka rın ca la rı hat ta yağ

Türkçe Dil Bilgisi B R N C BÖ LÜM SES B L G S. a b c ç d e f g h i j k l m n o ö p r s t u ü v y z TÖMER. Gazi Üniversitesi 17

MODEL SORU - 1 DEKİ SORULARIN ÇÖZÜMLERİ

Karamanlıca Resimli Bir Çocuk Dergisi: Angeliaforos Çocuklar İçün (1872)

DERS KATEGORİSİ TEORİ+UYGULAMA (SAAT)

Gü ven ce He sa b Mü dü rü

sınıflar için. Öğrenci El Kitabı

36. AVRUPA BRİÇ ŞAMPİYONASI WIESBADEN / ALMANYA

Zeus tarafından yazıldı. Cumartesi, 09 Şubat :20 - Son Güncelleme Pazartesi, 15 Şubat :23

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

TÜRK DİLİ I DERSİ UZAKTAN EĞİTİM DERS SUNULARI. 6.Hafta

1. DÜNYADAKİ BAŞLICA DİL AİLELERİ

VEKTÖRLER BÖLÜM 1 MODEL SORU - 1 DEKİ SORULARIN ÇÖZÜMLERİ MODEL SORU - 2 DEKİ SORULARIN ÇÖZÜMLERİ

DOĞAL SAYILAR , , bölük bölük bölük bölük bölük bölük bölük bölük bölük

TORK VE DENGE BÖLÜM 8 MODEL SORU - 1 DEKİ SORULARIN ÇÖZÜMLERİ. 4. Kuvvetlerin O noktasına

TÜRKÇE SES BİLGİSİ TDE101U

Türkçe. Cümlede Anlam Cümlenin Yorumu. Metinde Kazandıkları Anlamlara Göre Cümleler

BÖLÜM 1 Nitel Araştırmayı Anlamak Nitel Bir Araştırmacı Gibi Düşünmek Nicel Araştırmaya Dayalı Nitel Bir Araştırma Yürütme...

Cümle içinde isimlerin yerini tutan, onları hatırlatan sözcüklere zamir (adıl) denir.

OSMANLICA öğrenmek isteyenlere kaynaklar

ÜNLÜLER BÜYÜK ÜNLÜ UYUMU. Türkçe bir sözcükte kalın ünlülerden sonra kalın, ince ünlülerden sonra ince ünlülerin gelmesine büyük ünlü uyumu denir.

L BERAL MARX STE FAfi ST NASYONAL SOSYAL ST VE SOSYAL DEVLET

GAZ BASINCI. 1. Cıva seviyesine göre ba- sınç eşitliği yazılırsa, + h.d cıva

O zaman gördü ki, küçük çocuk, memleketlisi, minimini yavru ağlıyor. Sessizce, titreye titreye ağlıyor.

TÜRKÇE BİÇİM KISA ÖZET.

LATİNCE GRAMER I 1. DERS DÜZENİ 2. DERSE DEVAM ZORUNLULUĞU 3. DERS İÇİN GEREKLİ KAYNAKLAR 4. DİJİTAL KAYNAKLAR 5. DERSİN İŞLENİŞ BİÇİMİ

ADRES BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS

Abdullah Öcalan. Weşanên Serxwebûn 85

ÝÇÝNDEKÝLER TEMA 1. Anlam Bilgisi. Yazým Bilgisi. Dil Bilgisi. SÖZCÜK ANLAMI...15 Gerçek, Yan ve Mecaz Anlam...15 Deyim...15

YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLERİN BANKALAR KANUNU NUN 46 NCI MADDESİNE GÖRE YAPACAKLARI TASDİKE İLİŞKİN USUL VE ESASLAR HAKKINDA YÖNETMELİK

DÜZLEM AYNALAR BÖLÜM 25

OKUL ÖNCESİ DİN VE AHLÂK EĞİTİMİ

KÜRTÇE - KURMANCÎ DÎL KURSU

AÖF İLAHİYAT ÖNLİSANS PROGRAMI 1. KİTAP ÜNİTE 1. Okuma Parçası. Tercüme

Karay The Trakai Dialect, Timur Kocaoğlu-Mykolas Firkovičius, Lincom Europa, 2006, 242 P.

"Satmam" demiş ihtiyar köylü, "bu, benim için bir at değil, bir dost."

Pazartesi. Salı. Çarşamba. Perşembe. Cuma. conjugaison du verbe. Grammaire progressive du français avec 680 exercices-page:8

SIVI BASINCI. 3. K cis mi her iki K. sı vı da da yüzdü ğü ne gö re ci sim le re et ki eden kal dır ma kuv vet le ri eşittir. = F ky 2V.d X.

KÜRESEL AYNALAR BÖLÜM 26

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ

BİRİNCİ BÖLÜM ÇÖZÜMLÜ PRATİK ÇALIŞMALARI

Güner, Galip, Kıpçak Türkçesi Grameri, Kesit Yayınları, İstanbul, 2013, 371 S.

T.C. EBELİK, LİSANS PROGRAMI, (ÖRGÜN ÖĞRETİM) EBELİK, LİSANS PROGRAMI, (ÖRGÜN ÖĞRETİM)

ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI:

TÜRKÇE / Yazımı Karıştırılan Sözcükler, Kısaltmaların Yazımı

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI KAHRAMANMARAŞ ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ 10. SINIF OSMANLI TÜRKÇESİ DERSİ ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI

TEST 1. Hareketlilerin yere göre hızları; V L. = 4 m/s olarak veriliyor. K koşucusunun X aracına göre hızı; = 6 m/s V X.

KIRKLARELİ ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ ZORUNLU ARAPÇA HAZIRLIK NORMAL ÖĞRETİM DERS PLANI VE İÇERİKLERİ ( Akademik Yılı)

Türkçe ve Arapçada Sessiz Harfler Karşılaştırma Çalışması

Örnek...2 : Örnek...3 : Örnek...1 : MANTIK 1. p: Bir yıl 265 gün 6 saattir. w w w. m a t b a z. c o m ÖNERMELER- BİLEŞİK ÖNERMELER

KADIN ESERLERİ KÜTÜPHANESİ VE BİLGİ MERKEZİ VAKFI

KAFKAS ÜNIVERSİTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESI SLAV DİLLERİ VE EDEBİYATLARI BÖLÜMÜ RUS DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI DERSLERİN İÇERİĞİ I.

Weşanên Serxwebûn 107. Kutsallık ve lanetin simgesi URFA

CJ MTP11 AYRINTILAR. 5. Sınıf Türkçe. Konu Tarama Adı. 01 Sözcük ve Söz Gruplarında Anlam - I. 02 Sözcük ve Söz Gruplarında Anlam - II

E. AHMET TONAK 1951, İstanbul doğumlu de İTÜ den makine mühendisi olarak mezun oldu döneminde Yeni Ortam gazetesinde ve Asyalı

Öğretim Üyesinin Adı: Yrd. Doç. Dr. Milena Yordanova

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Çetin Öner. Roman GÜLİBİK. Çeviren: Aslı Özer. 26. basım. Resimleyen: Orhan Peker

TÜRKÇE DİL BİLGİSİ KURALLARI-Dil Yapısı

DİĞER NOKTALAMA İŞARETLERİ

(22 Aralık 2012, Cumartesi) GRUP A Türkçe Ortak Sınavı Lise Hazırlık Sınıfı

KLASİK MANTIK (ARİSTO MANTIĞI)

ULUSLARARASI USKUDARSEMPOZYUMU

MODEL SORU - 1 DEKİ SORULARIN ÇÖZÜMLERİ

kpss Önce biz sorduk 50 Soruda SORU Güncellenmiş Yeni Baskı ÖABT SINIF ÖĞRETMENLİĞİ Tamamı Çözümlü SORU BANKASI

PENTRU DISCIPLINA LIMBA ŞI LITERATURA TURCĂ MATERNĂ

DERS KATEGORİSİ TEORİ+UYGULAMA (SAAT) Öğrencileri, öğrendikleri kurallar doğrultusunda konuşmaya yönlendirme.

2. Sınıf Kazanım Değerlendirme Testi -1

De ğer li Müş te ri miz, Al fa Ro meo yu seç ti ği niz için te şek kür ede riz.

ÜNİTE TÜRK DİLİ - I İÇİNDEKİLER HEDEFLER TÜRKÇENİN KİMLİK BİLGİLERİ

ZAMİRLER(ADILLAR) Zamir sözcük türlerinden biridir. Zamiri yapmak için cümleyi çok çok iyi anlamak gerekir

ET-TUHFETÜ Z-ZEKİYYE Fİ L-LUGATİ T TÜRKİYYE ÜZERİNE BİR TÜRKMEN YAYINI

2016 ÖSYS Ek Yerleştirme Sonucunda Yerleşen Aday Öğrencilerin Yatırması Gereken Katkı Payı Ücreti ve Öğrenci Numarası Listesi

MOĞOLCADAKİ ŞAHIS ZAMİRLERİNİN SİSTEMİ * D. TÖMÖRTOGOO

O + T + U + Z = 30 (30) 2K + I + R = 40 (40) E + 2L + = 50 (50) A + L + T + M + I + fi = 60 (60) Y + E + T + M + + fi = 70 (70) 2S + 2E + K + N = 80

KÜMELER KÜMELER Kümeler Konu Özeti Konu Testleri (1 6) Kartezyen Çarpım Konu Özeti Konu Testleri (1 6)...

Transkript:

EMIR CELADET BEDIR HAN & ROGER LESCOT Institut kurde de Paris 106, rue La Fayette, F-75010 Paris www.institutkurde.org e-mail : info@fikp.org

Traduit en turc par les soins de l Institut kurde de Paris. première édition française : Jean Maisonneuve, Paris, 1971 deuxième édition frnaçaise : Jean Maisonneuve, Paris, 1991 première édition turque : Institut kurde de Paris, novembre 1990 deuxième édition turque : Institut kurde de Paris - Éditions Avesta, avril 2001 Titre original: EMIR DJELADET BEDIR KHAN et ROGER LESCOT GRAMMAIRE KURDE (Dialecte kurmandji) Institut kurde de Paris 106, rue La Fayette, F-75010 Paris www.fikp.org e-mail : info@fikp.org Dépôt légal: avril 2001 ISBN 2-908416-03-4 Imprimé en Turquie

ËÇËNDEKËLER ÖNSÖZ GËRË...I...V BËRËNCË BÖLÜM. ALFABE VE FONETËK...1 I. Kürt alfabesi...3 II. Ünlüler...8 III. Ünsüzler...16 IV. Hece ve sözcüfiün fonetik yapèsè...38 ËKËNCË BÖLÜM. MORROLOJË...61 I. Dilbilgisi kategorileri. Cins ve sayè...63 II. TakÈlar. Tamlama takèsè...72 III. TakÈlar. Belgisiz takè...76 IV. TakÈlar hakkènda açèklamalar...80 V. Ad çekimi. Belirli haldeki adèn çekimi...93 VI. Ad çekimi. Belgisiz durumdaki adèn çekimi...104 VII. ahès zamiri...107 VIII. Fiil. Genel özellikler...119 IX. GeçiÒsiz fiilin çekimi (birinci grup zamanlar)...135 X. Bûn fiili...146 XI. GeçiÒsiz fillerin çekimi. SÈfat fiiler ve ikinci grup zamanlar (bileòik zamanlar)...153 XII. Üçüncü grup zamanlarèn çekimi. Emir (geçiòsiz ve geçiòli fiiller)...159 XIII. GeçiÒli fiil (birinci ve ikinci grup zamanlar)...171 XIV. BileÒik fiiler...182 XV. Deyim filler...190 XVI. Hatin yardèmcè fiili ve edilgen çatè...194

XVII. Hebûn ve vîn fiileri...199 XVIII. Niteleme sèfatè...209 XIX. SayÈlarÈn adlarè...215 XX. Gösterme sèfatlarè ve zamirleri...223 XXI. Belgisizlik ve soru sèfatlarè ve zamirleri. Ëlgi zamirleri...231 XXII. Edatlar...242 XXIII. Belirteçler - Bafilaçlar - Ünlemler...259 I. Belirteçler...259 II. Bafilaçlar ve Ünlemler...269 XXIII. Sözcüklerin bileòimi...275 I. Önekler...275 II. Sonekler...285 ÜÇÜNCÜ BÖLÜM. SÖZDËZËMË...299 I. Belirlilik ve belirsizlik halleri ile durumlarèn kullanèmè üstüne açèklamalar...301 II. Eklenme bafilantèsè ve niteleme bafilantèsè. KarmaÒÈk epitetler. KoÒuntu...306 III. ahès zamirlerinin kullanèmè. Fiillerin uyumu...312 IV. ÇatÈlarÈn, zamanlarèn, kiplerin kullanèmè...316 V. Cümlenin yalèn öfieleri, yalèn cümlede sözcüklerin sèrasè - çeòitli yalèn cümle tipleri...324 VI. Yan cümlelerin yapèsè, karmaòèk cümlelerin öfieleri...333 VII. KarmaÒÈk cümle...344 BAÒLICA KÜRTÇE GRAMER VE SÖZLÜK ÇALIÒMALARI...354 ENDEKS...365

ÖNSÖZ Kürtçe Orta Dofiu ve YakÈn Asya nèn Arapça, Türkçe ve Farsça dan sonra en çok konuòulan dilidir. GeniÒ Hint-Avrupa dilleri ailesinin Ëran grubuna girer ve bu grubun tarihi kökenlerinden en az uzaklaòmèò, özgünlüfiünü en iyi koruyabilmiò dillerinden biridir. YapÈ olarak Ural- Altay dil ailesine giren Türkçe ve bir Sami dil olan Arapça dan çok farklèdèr. Ama h em gramer hem de bazè temel sözcükler açèsèndan gerek Avestî ve Sankrit gibi eski diller, gerek FransÈzca, Ëngilizce, Rusça ve Almanca gibi çafidaò Avrupa dilleri ile önemli benzerlikler arz eder. AynÈ kökten gelen Kürtçe ile Farsça arasèndaki benzerlik ve farklèlèklar ise Latinceden türeyen FransÈzca, Ëtalyanca ve Ëspanyolca arasèndaki ayrèlèklarla karòèlaòtèrèlabilir. Bir kèsèm sözcükler aynè eski Ëranca kökenden gelip, zamanla defiiòik bir evrim sonucu bugün iki dilde tamamen farklè telafuz edilmektedir. Her iki dilin ayrèca tamamen kendilerine özgü zengin kelime hazineleri, morfoloji, fonoloji ve gramer kurallarè vardèr. Örnefiin Kürtçede önemli bir rol oynayan adlarèn, FransÈzcada oldufiu gibi eril ve diòil olarak cinslere göre ayrèmè olayè Farsçada yoktur. Kürtçe ne X-XI. yüzyèlda Kürdistan Èn çeòitli bölgelerinde kurulan edadî, Hesenwehîd ve Mervanî Kürt devletleri döneminde, ne de daha sonra Ëslam aleminin büyük bir bölümünü içeren Kürt SultanÈ Selahaddin Eyyubi nin oluòturdufiu imparatorluk döneminde resmi devlet dili statüsüne kavuòmamèò, müslüman halklarèn ortak kültür ve iletiòim dili olan ArapçanÈn yerini geçici de olsa alamamèòtèr. Bilindifii gibi aynè dönemlerde, benzer dinsel nedenlerden dolayè, Avrupa devletlerinin de I

resmi yazèòma ve iletiòim dilleri Kilise dili Latince idi. Buna rafimen, Kürtçede zengin bir sözlü ve yazèlè edebiyat geliòebilmiò, düòün yaòamènèn baòlèca dallarènda (felsefe, ilahiyat, tèp, tarih, edebiyat, müzik vs.) bu dilde ürünler verilmiòtir. Ibn-el Esir, Ibn-el Erzaq, Ëdris Bidlisi, Nefî, Nabî gibi egemen dillerde yazan Kürt düòünürlerin yanè sèra, özerk Kürt devlet ve beyliklerinin himayesiyle Kürtçe yazan, Kürtçeyi yücelten ve Kürtlüfiüyle öfiünen Òair yazar ve düòünürler de olmuòtur. Örnefiin divanè bügün de halk arasènda büyük bir hayranlèkla okunan XVI. yüzyèlèn büyük Kürt Òairi Melayê Cizîrî Gulê baxê îremê Botan im ebçiraxê Òevên Kurdistan im (Botan cennet bahçelerinin gülüyüm Kürdistan gecelerinin meòalesiyim) diye övünürken, Kürt ulusal destanè Mem û Zîn in yazarè, Kürt milliyetçilifiinin ilk düòünürü XVII. yüzyèl Kürt Òair ve filozofu Ehmedê Xanî Kürt diline olan tutkusunu Òu sözcüklerle ifade etmiòtir: Ev meywe eger ne abîdar e Kurmancî ye ew qeder li kar e (Bu meyve sulu olmasa bile Kürtçedir, o kadar yeter.) 1898 de Kahirede Kürdistan dergisinin yayènèyla birlikte artèk bir basèm dili de olan Kürtçe 1920 lere kadar Kürt elitlerinin giderek daha yofiun bir Òekilde kullandèklarè bir yazèm dili yönünde geliòtiyse de, bu geliòme Kürdistan Èn bölgede yeni oluòan devletler arasènda bölüòümü ve bu devletlerden bazèlarènda, özellikle Türkiye de, bafinaz bir milliyetçi ideolojinin yerleòmesi sonucu Òiddetle durdurulmaya çalèòèldè. Siyasal geliòmeler o dönemin Kürt elitlerini ya suskunlufia ya da sürgüne mahkum etti. Bu yeni ve çok güç koòullarda da Kürtçe kèrlèk kesimlerde halkèn anadiline bafilèlèfiè ve sürgündeki aydènlarèn, özellikle son bafièmsèz Kürt hükümdarè Bedir Han Bey in torunlarè Celadet ve Kamuran Bedir Han larèn II

Suriye de sürdürdükleri çabalar sonucu varlèfiènè ve yazèm alanèndaki geliòimini bir ölçüde sürdürebildi. Ëngiliz mandasè altènda oluòan Irak devletinde de Kürtlere kültürel haklar tanènmasè, Kürtçenin okullarda okutulmasè, bu ülkede önemli bir kültür hayatènèn geliòmesini safiladè. Ancak bu geliòme, Ankara nèn diplomatik giriòimleri sonucu, Türkiye Kürtlerince anlaòèlmasè biraz zor olan Soranice lehçesinde ve Arap harfleriyle oldu. Elinizdeki Kürtçe Grameri Ëran Èn Urmiye kentinden Akdeniz kèyèlarèndaki Kürt Dafia, Erzurumdan Irak Èn Amediye ve Suriye nin KamÈÒlÈ kentlerine kadar Kürdistan Èn yaklaòèk üçte ikisine yakèn bir bölümünde ve Orta Asya, Horasan, Kafkasya ve Afganistan Kürtlerinin de konuòtuklarè Kurmancî lehçesini esas almaktadèr. Bu kitap Kürt kültürel rönesansènèn düòünürlerinden, latin alfabesini Kürtçeye adapte edip bu alfabeyle dergi ve kitaplar yayènlamèò olan yazar ve dilbilimci Celadet Ali Bedir Han ile tanènmèò FransÈz ÒarkiyatçÈsÈ ve diplomatè Roger Lescot nun uzun çalèòma ve araòtèrmalarènèn ürünüdür. Bu yapèt, kuòkusuz ilk Kürtçe grameri defiildir. 1787 de Ëtalyan ÒarkiyatçÈ Maurizio Garzoni nin yayènladèfiè Grammatica e Vocabolaria della Lingua Kurda eserinden bu yana gerek FransÈzca, Ëngilizce, Almanca, Rusça gibi baòlèca Avrupa dillerinde, gerekse Kürtçe, Arapça, Farsça, Ermenice ve daha küçük bir ölçüde de Türkçe birçok gramer ve sözlük yayènlanmèòtèr. Ekteki bibliyografyada bunlarèn baòlècalarè zikredilmiò, ayrèca en önemlilerinin kapaklarènèn fac-simileleri okuyucularèn bigileri için kitabèn sonuna eklenmiòtir. Bütün bu çalèòmalarèn içinde orijinali 1970 de Paris te L i b r a i r i e d Amérique et d Orient yayèn evi tarafèndan Fransa Ulusal Bilimler AraÒtÈrma Merkezinin (CNRS) katkèsèyla Grammaire kurde (Dialecte kurmandji) baòlèfièyla yayènlanan bu yapètè bilimsel defierinden ötürü seçip Türkçeye çevirdik. Bu gramer günlük yaòamda konuòtuklarè ana dillerinin kurallarènè daha iyi öfirenmek isteyen Türkiye Kürtlerine ve Kürtçeyi öfirenmek isteyen tüm Türkiyelilere yardèmcè olma amacènè gütmektedir. III

KitabÈn çevirisinde, dizgi ve düzeltmelerinde katkèsè bulunanlara ve özellikle Kürt Enstitüsü nün dil alanèndaki çalèòmalarèna destek olan, Kürtçe Grameri nin yayènènè finanse eden Avrupa Toplulufiuna Òükran borcumuz sonsuzdur. Kendal NEZAN IV

GËRË Ëran dilleri grubuna giren Kürt dili (kurdî) baòlèca iki lehçeye ayrèlèr : Kurmancî ve Soranî. BunlarÈn her biri de birçok yerel afièzlar içerir. Bazen kuzey lehçesi adèyla da anèlan Kurmancî Türkiye, Suriye ve Kafkasya nèn Kürt bölgelerinde konuòuldufiu gibi Ëran ve Irak Kürdistan ÈnÈn kuzey bölümlerinde de konuòulur. Baba Kurdî de denilen Soranî lehçesi Kürdistan Èn güneydofiusunda, yani Süleymaniye bölgesinde konuòulur. Bu özet dil haritasènè tamamlamak için Dersim de ve Siverek bölgesinde konuòulan D u m i l î (Z a z a ) lehçesi ile Ëran da KermanÒah yöresinde Ehli Hak larca konuòulan ve giderek ortadan kalkmakta olan Goranî lehçesinden de söz etmek yerinde olur. imdi kamuya sundufiumuz Kürt grameri, günümüzde normal olarak hem konuòma dilinde, hem yazè dilinde kullanèlan Kurmancî lehçesine dayanmaktadèr. Bu kitap, aslènda, 1951 de ölen merhum Emir Celadet Bedir Han Èn yirmi yèlè aòkèn bir süre giriòtifii çabalarèn bir sonucudur. Eski Botan beylerinin soyundan gelen Emir, Birinci Dünya SavaÒÈndan hemen sonra Kürt miliyetçilifiinin uyanmasènda üstün bir rol oynadè; aynè zamanda, bu hareketle birlikte baòlayan Kürt kültür rönesansènèn düòünürlerinden biri oldu. O zamana kadar ancak eksiki gedik araòtèrèlmèò olan bir dilin kurallarènè ortaya çèkarèp düzene bafilamak Òerefi onundur. Kurmancî lehçesini konuòan Kürtlerin büyük çofiunlufiunun yaòadèfiè Türkiye de Mustafa Kemal Atatürk ün yaptèfiè reformdan esinlenen Celadet Beyin ilk iòi latin harflerine dayanan bir alfabe yaratmak V

oldu. Kürtçenin fonetifii (bk. bu kitabèn Birinci Bölüm ü) hakkènda giriòtifii, yèllar süren çabalar sonucunda, Türklerin uluslararsè uzmanlardan da yararlanarak düzenleyip kabul ettikleri sisteme çok yakèn bir sistem ortaya koydu. YaratÈlan bu okuma yazma aracènèn Kürtçeyi okuyup yazmaya çok uygun oldufiu, hatta hiç okuma yazmasè olmayanlarca bile kolayca kavranabildifii hemen anlaòèldè. Bu alfabe, Emir in am da önce Arap ve latin harfleriyle (1-23. sayèlar, MayÈs 1932- Temmuz 1933), sonra yalnèz latin harfleriyle (24-57. sayèlar, Nisan 1934-Afiustos 1943) yayèmladèfiè Kürtçe Hawar dergisinde denendi. Sonra, baòlangèçta Hawar Èn renkli eki olan Ronahî dergisi (Nisan 1943 -Eylül 1944) gibi, Suriye de basèlmakta olan baòka peryodiklerde ve yapètlarda kullanèldè. Türkiye ve Irak ta resmen izin verilmemekle birlikte bu alfabe çok kullanèlmaktadèr ve defiiòik sistemleri denedikten sonra SSCB Kürtlerince de kesin olarak artèk benimsenmiò görünmektedir. Celadet Beyin Kurmancî morfolojisi hakkèndaki araòtèrmalarènèn sonuçlarè Hawar Èn ilk serilerinde (16-17-18 ve 26. sayèlar) FransÈzca olarak, sonra aynè derginin ikinci serisinde (27. ve sonraki sayèlar) Kürtçe olarak çèkan makalelerde ele alèndè. Ben, Suriye de bulundufium sèrada, am FransÈz Enstitüsü nde görevli iken, 1941 de Hawar yeniden yayèmlanmaya baòlandèfiènda (1935 ten beri çèkèyordu) Celadet Bedir Han a, daha tam bir gramerin FransÈzca yazèmè için iòbirlifii önerdim. Emir kabul etti ve sènèrlè araçlarla basèma geçmek için hemen gerekli önlemleri aldèk. YazÈlar hazèr oldukça acemi bir dizgiciye teslim ediliyordu; adam ne FransÈzca, ne Kürtçe biliyordu, ama pekâlâ iòin üstesinden geliyordu; 168 sayfa böylece matbadan çèktè. O sayfalar bu kitabèn birinci bölümüne ve ikinci bölümün I ila IX. ara bölümlerine tekabül etmektedir, ama yeniden ele alènèp gerekli düzeltmeler ve biçim defiiòiklikleri yapèlmèòtèr. Ëkinci bölüm X ila XX. ara bölümleri, Eylül 1944 te benden am È terketmek istendifii zaman hemen hemen hazèrdè. Ondan sonra, uzun bir süre, baòka ufiraòlar beni Kürt dili araòtèrmalarèndan uzak tuttu; öte yandan Suriye deki afièr koòullar dostumu yayènè kesmeye zorluyordu. Ancak yakèn bir tarihte bu gramer dosyasènè yeniden açabildim ve hem Emir Bedir Han Èn anèsènè yaòatmak, hem de onun çalèòmalarènèn VI

meyvesini yok olmaktan kurtarmak için iòi sonuna vardèrmaya giriòebildim. OrtaklaÒa baòlanèp yalnèz baòèna bitirilen bir eserin bu son aòamasènda bana düòen görev, esas yazarèn onayèyla yazèlmèò olan bölümü (yani aòafiè yukarè XX. ara bölümün sonuna kadar) son defa gözden geçirmekten ve Ëkinci Bölüm ün kalan kèsmè ile Üçüncü bölüm ün (sentaks) tamamènè yeniden hazèrlamaktan ibaretti. Bu eserde ve özellikle merhum dostum Celadet Beyin göremedifii bölümlerde yanlèòlar ya da boòluklar bulunursa bütün sorumluluk bana aittir. * * * Bu gramerin hangi anlayèòla hazèrlandèfiè hakkènda da birkaç söz söylemek isterim. AmacÈmÈz öfirencilerin eline pratik bir öfiretim kitabè verebilmek için Kurmancî nin özelliklerinin elden geldifiince tam bir dökümünü yapmaktèr. Bu ufiraòlarèn ikincisi, bazen benimsenen anlatèm düzenini açèklamaktèr. Örnefiin, fiilin ve çekimin incelenebilmesi için muhakkak bilinmesi gerekli olan ÒahÈs zamirleri (dönüòlü ve karòèlèklè) Morfoloji nin VII. ara bölümünde ele alènmèò, oysa difier zamirler daha sonra yazèlmèòtèr. AynÈ anlayèòla, önemli paragraflar siyah harflerle dizilip numaralanmèòtèr. Sözcük listeleri ve alèòtèrmalar baòlangèçta her ara bölümün sonunda yer alèyordu. KitabÈ hafifletmek için onlarè çèkardèk. KuÒkusuz Òunu da belirtmekte yarar var. GeçmiÒte ve günümüzde Kürtçe hakkènda dofiu dilleri bilginlerince yayèmlanmèò pek çok kitaptan farklè olarak bu kitap bir dilin normal grameri olarak sunulmaktadèr, bir diyalektoloji anketi defiildir. KitabÈn amacè, Emir Bedir Han a da yol gösteren yönetici fikre göre, her türlü bölgeci ayrèlèfiè ve her türlü bilgince yenilik yapma iddialarènè bir kenara iterek Kurmancî nin en iyi, en dofiru kullanèmènè saptamaktèr. Biz burada yerel özelliklerin altènè çizmek yerine, bir çeòit temel birlik yaratmak çabasèna bafilandèk. Bizim anlayèòèmèza göre diyalektolojik araòtèrma, Kürtçe açèsèndan henüz VII

tanèmè yapèlmamèò genel yapèlar tam anlamèyla bilinmedikçe gerçekten verimli sonuçlar dofiuramaz. Bu bakèmdan bizim yöntemimiz dil olgularènè, temas ettifiimiz çeòitli afièzlarda (yani en baòta Türkiye Kürdistan Ènda, daha az oranda Irak ve çok daha az oranda Ëran Kürdistan Ènda konuòulan afièzlar) bulunduklarè gibi saptamaktan, en yaygèn kullanèò biçimlerini kaydetmekten ve nihayet en belirgin lehçe özelliklerini ya da istisnalarènè elden geldifiince tam belirterek bütün bunlardan yararlanèp toplu kurallarè ortaya çèkarmaktan ibarettir. KitabÈmÈzda bazen dofiru ve hatalè terimler kullanèlmèòtèr. Bunlar Kürtçe gibi henüz çok az yazèlè bir dilde bir deyime uygulanmèò keyfi terimler gibi görünebilir. Bununla birlikte hiçbir sübjektif seçim söz konusu defiildir; onlarèn hepsi, bütün ele alènan durumlarda, dilin espirisine ve mantèfièna uygun seçilmiòtir. AraÒtÈrmalarÈmÈz sèrasènda, okumamèò köylülerin ya da göçerlerin kasden söyledifiimiz yanlèò ifadeler karòèsènda nasèl irkildikleri ya da uzun gece toplantèlarènda aydènlara sunulan dil sorunlarènèn nasèl tutkuyla tartèòèldèfiènè defalarca gördük. AyrÈca Hawar dergisinde, yazarlar çok defiiòik bölgelerden olduklarè halde yazèlè Kurmancî nin ortalama kullanèmènèn kendilifiinden nasèl çabuk yerleòtifiini belirtmek yerinde olur. Okuyucu bu kitapta, Kürt dili hakkènda yabancèlarca ya da ülke aydènlarènca yayèmlanmèò denemelere, ne kadar saygèn olurlarsa olsunlar, hiçbir referans yapèlmadèfiènè elbette farkedecektir. Öyle yapsaydèk, hemen hemen adèm baòènda bir, Òüpheli transkripsiyonlarè, yanlèò yazèmlarè, yanlèò yorumlarè düzeltmeye çalèòmak ve dolayèsèyla bu kitabè afièr ve yararsèz bir eleòtiri yüküyle doldurmak gerekecekti. Durumu belirtmek için, sanèrèm bir tek örnek yeter. Bilinçli ve uyanèk bir bilgin ve diyalektolog olan Oskar Mann, Die Mundart der Mukri-Kurden (Berlin, 1906-6) adlè kitabènèn 131. sayfasènda Òöyle yazmaktadèr: Es. Bu durumda eril ve diòil dolaylè çekimler arasènda sadece bir ayrèmlaòma söz konusudur; o da, Emir Bedir Han Èn ilk olarak aydènlèfia kavuòturdufiu ve iki cins arasènda ayrèm yapabilmeyi safilayan karakteristiklerden biridir. Daha yeni yayènlar, takdire defier olmakla birlikte, pek de yanlèòsèz sayèlmazlar; okuyucuyu, örnefiin, L Afrique et l Asie. dergisinin VIII

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 1 BËRËNCË BÖLÜM ALFABE VE FONETËK

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 3 I. KÜRT ALFABESË 1. Latin harfli Kürt alfabesi fonetik bir alfabedir. Onu oluòturan harflerin her biri, ender nüanslar dèòènda, tek bir sese tekabül eder ve hiçbir Òekilde, bir baòka sesi karòèlamaz (ihtiyari olarak kullanèlabilen iki ünsüz müstesna, bk. par. 5). Bütün sözcükler, hiç tereddütsüz, söylendikleri gibi yazèlèr; aynè Òekilde, okunurken de bütün yazèlè harfler telaffuz edilir. 2. Kürt alfabesinde otuz bir harf, efier kullanèmè ihtiyari olan iki harf de eklenirse (bk. par. 5) otuz üç harf vardèr : a, b, c, ç, d, e, ê, f, g, h, i, î, j, k, l, m, n, o, p, q, r, s, Ò, t, u, û, v, w, x, y, z. Bu ilk bölümde, harflerin her birinin defierini kèsaca belirtmekle yetinecefiiz ; Kürtçenin fonetifii sonraki sayfalarda ayrèntèlè olarak ele alènacaktèr. 3. Kürtçede sekiz ünlü vardèr ; bunlarèn üçü kèsa, beòi uzundur. KÈsa ünlüler. Üç tanedir : e, i, u. Hepsi ön çèkèòlè ya da karmadèr. E Türkçedeki «e» gibidir Ör. : dev, dest, der, ser, ev, evor, vejandin. I Türkçedeki «ı» sesine yakèndèr. Almanca «kommen, gehen, machen» gibi mastarlarèn sonlarèndaki «en» ekine yakèn bir ses verir. KÈsa ve sert söylenir. Ör. : kir, bir, mir, di, ji, li, dil, tevir, bivir, kirin. 3

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 4 U Türkçedeki «ü» ve «u» sesleri arasènda bir sestir. Hiçbir Avrupa dilinde tam karòèlèfiè yoktur; Almanca «kurz, kultur, Burg, Kurdisch» sözcüklerindeki «u» sesine yakèndèr. Ör. : kur, gul, hundir, kun, kutilk, kulav, kumbir. 4. Uzun ünlüler. Kürtçede beò uzun ünlü vardèr: a, ê, î, o, û. Bunlardan ê ve î ön çèkèòlè, a, o, û arka çèkèòlèdèr. A Türkçedeki «a» nèn uzatèlmèòèdèr. Ör. : bav, kal, mal, sar, av, ga, sal, savar, sahî. Ê Türkçe karòèlèfiè yoktur; FransÈzcadaki «é» (été sözcüfiündeki gibi) sesini verir. Ör. : kê, kêl, têt, têr, mêr, lêv, hêk, mêkew, nêrîn, kêm. Î Türkçedeki «i» nin uzatèlmèòè gibidir. Ör. : mîr, sîr, pîr, îro, îsal, spî, penîr, zînî, tîr. O Türkçedeki «o» gibidir. Ör. : ol, pol, por, sol, sor, soz, lor, gol, torin, dorhêl. Û Türkçedeki «u» gibidir. Ör. : dûr, mû, tûr, Òûrik, rû, dûv, kûr, Òalûl. 5. Ünsüzler. SÈnÈflandÈrÈlmalarÈ kèsaca Òöyledir : DUDAKSILLAR : b, f, m, p, v, w. BunlarÈn ilk beòi Türkçedeki gibidir ; w ise Türkçedeki «u» ve «a» ünlülerinin birlikte telaffuzu ya da Ëngilizcede «well» sözcüfiündeki «w» nin telaffuzu gibidir. Ör. : war, were, wir, wî, winda, dewar, hewandin. DËÒSELLER : d, l, n, r, s, t, z. Hepsi Türkçedeki sesleri gibidir. ÖNDAMAKSILLAR : c, ç, Ò, j, y. Hepsi Türkçedeki sesleri gibidir. Ör. : car, cil, cêrî, cisin, ciwan, can, cendek. çek, çilo, çûn, çol, çêkirin, çar, çep, çeqçeqok. Òil, Òûv, Òev, Òûr, Òandin, Òal, Òapik, paòîv, ÒevereÒ. yar, diyar, heyirîn, peyivîn, meyizîn, neyar. 4

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 5 DAMAKSILLAR VE GIRTLAKSILLAR : g, h, k, q, x. G Türkçedeki «g» gibi örümlü (yumuòak) bir ünsüzdür, «girmek», «garson» sözcüklerinde oldufiu gibi. H Türkçede oldufiu gibidir. Ör. : heyv, heval, cih, guh, qehirîn, bihêle. K Türkçedeki ince «k» (ke) gibi okunur: «kilogram», «kerem» sözcüklerinde oldufiu gibi. Q Arapçadaki sesini verir. Türkçedeki ötümsüz kalèn «k» (sokak) gibi okunur. Ör. : qul, daliqandin, qedandin, qam, qenc, qehreman. X Arapçadaki harfinin sesine benzer bir ses verir. Almanca «suchen» sözcüfiündeki «ch», Ëspanyolca «jota» sesi gibidir. GÈrtlaktan gelen «h» ye (ahir, çuhur) yakèn bir sestir. Ör. : xew, ax, axaftin, Sernex, xwarin, xwe, xwelî. ËHTËYARË KULLANILAN ÜNSÜZLER : yukarèda sayèlan ünsüzlere, kullanèmè genel olmayèp bazè afièzlara özgü olan iki iòareti daha eklemek uygun olur. Bunlar Arapçadaki harfine tekabül eden, Türkçe normal «h» ile yazèlèp okunan «ḧ» ile Arapça sesinin karòèlèfiè «ẍ» harfidir. 5

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 6 KÜRT ALFABESË harfler defier örnek a â Bav b b Bûn c c Car ç ç Çûn d d Dîn e e Dest ê ê uzun Kêr f f Firîn g g Gol h h Hon ḧ h gèrtlak Hereket i i Dil î i uzun Îro j j Jar k k ince Kal l l Lal m m Mar n n Nan o o Kon p p Par q k kalèn Qam r r Rêl s s Sol 6

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 7 Ò Ò îr t r Tehil u ü Kur û u uzun ûr v v Vîn w ua War x fi Xanî ẍ fi Aẍa y y Yar z z Zanîn 7

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 8 II. ÜNLÜLER 6. Kürtçede ünlülerin sayèsè sekizdir : a, e, ê, i, î, o, u, û. Bunlar çeòitli ilkelere göre birçok gruba ayrèlabilir: SayÈ bakèmèndan göz önüne alènèrlarsa üçü kèsa ünlüdür (e,u,i), beòi uzun ünlüdür (a, ê, î, o, û). Bu ayrèm temel ayrèmdèr. Ünlüler bofiumlandèklarè damak bölgesine göre de sènèflandèrèlabilir. Buna göre ünlülerin üçü, î, ê, e ön çèkèòlè, ikisi karma, i ve u, ve üçü art çèkèòlèdèr, a, o, û. unu da belirtmekte yarar var : kèsalar ve onlara tekabül eden uzunlar defiiòik ötümlüdür ve apayrè çèkèò noktalarèndan gelir. Bundan baòka, dilin dikey düzlemdeki konumu göz önüne alènacak olursa, ünlüler yüksek (î, û, i, u), orta (ê) ve alçak (e, a, o) olarak ayrèlèr. UZUNLAR KISALAR ön art ön art Yüksek î û i, u Orta ê Alçak a, o e Birinci ara bölümde, ünlülerin defierlerini belirtmiòtik. imdi bunlardan hangilerinin ilginç özellikler taòèdèfiènè inceliyecefiiz. A. KISA ÜNLÜLER 7. KÈsa ünlüler üç tanedir, e, i, u. Bunlardan ilk ikisi, e ve i, Kürt ünlü sisteminin temelidir, üçüncüsü ise ileride görülecefii gibi (büzüòme) yeni bir oluòumdur. 8

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 9 8. E alçak ön çèkèòlèdèr. Bu ünlü herhangi bir ünsüzün önünde ya da ardènda olabilir. Uzun ünlülerden a, ê, ve î nin de yapècè öfiesi olarak görev yapar (bk. ilerde). I ile biten bir sözcük, birinci harf olarak bu ünlüyü taòèyan bir ek aldèfiè zaman, iki e, lehçelere göre, ya bir koruma ünsüzü ile biribirinden ayrèlèr, ya da a, veya ê ile birleòir. Mase, masa, Òöyle olur : maseyek, masak, masek, bir masa. AynÈ Òekilde, son e, ê ya da a takèsè alèrsa ya ortadan kalkar ya da bir y ile ayrèlèr. Mase sözcüfiü Òöyle olur : maseyê ya da masê (tekil efiik durum); maseyên min ya da masên min, masalarèm; maseya min ya da masa min, benim masam; maseyan ya da masan (Çofiul efiik durum). 9. I karèòèk yüksek. Kural olarak Kürtçe hiçbir sözcük i ile baòlamaz, i ile sona ermez. Ama bu ünlü di, ji, li, gibi edatlarda, çi zamirinde ve i li ortaçlarda (partisip) bulunabilir (ör.: hati bûn da hati). YukarÈda anèlan çekim ekleri ve zamir, asla baòlèbaòèna rastlanèlmayan proklitiklerdir, hepsi konuòmada öyle çabuk çèkarèlarak söylenir ki, âdeta kendinden sonra gelen sözcükle bir bütün olur. Ë li ortaça gelince, ancak bazè bileòik zamanlarèn çekiminde ortaya çèkar ve dolayèsèyla daima bûn yardèmcè fiili ile birlikte bulunur. AÇIKLAMA I. I ile baòlayan ender sözcükler, çofiunlufiu Arapçadan gelmiò yabancè sözcüklerdir. Bu taktirde i, klasik Arapçadaki kesra herekeli bir ayèna ( ) ya da elife ( ) tekabül eder. Ör. : Izin IÒaret Insan Imza Esasen dafilè afièzlarèn çofiunda (Botan, Garzan, vb.) Arap ayèn ( ) ve elifleri ( ), Kürtlerce zor telaffuz edildifiinden yerlerini hi ya da î sesleri alèr. Bölgelere göre hizin ya da îzin hinsan ya da însan, hiòaret ya da iòaret, himza ya da îmza denir. Izin, îòaret, insan imza, vb. biçimleri ancak Òehirlerde yaòayanlar ile ovada yaòayanlarèn bazèlarènca kullanèlèr, çünkü bunlar yabancèlarla, daha sèk iliòkiler sonucu bu telaffuzlarè öfirenmektedirler. 9

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 10 unu da belirtmek gerekir ki, bu son tip telaffuz, Kürt fonetifiinin kurallarèyla bafidaòmasa da, günümüzde, özellikle GüneybatÈ Kürdistan daki Òehirlilerle köylüler sayesinde yazèlè dile girmiò durumdadèr. AÇIKLAMA II. Kürt alfabesinin tamamen fonetik oldufiunu ve okurken yazèlè her harfi telaffuz etmek gerektifiini daha önce gördük. imdi Òunu da belirtmek gerekir ki, i, ve yalnèz bu ünlü, bazen bu kurala aykèrè olabilir. Gerçekten de, bir sözcüfiün son hecesinde yer alan her i, bu sözcük bir ünlü ile baòlayan bir sözcükten önce gelirse ya da tesadüfen bir ek alèrsa düòer. Örnefiin, kevin (eski) sözcüfiünün ardèndan bir e (dèr) gelirse, her zaman «kevin» biçiminde yazèlmakla birlikte «kev n» biçiminde telaffuz edilir, ve bu düòme çofiu zaman yazèda da görülür, bu da bazè kurallarèn kullanma ile zamanla yerleòecefiini gösterir. AÒafiÈdaki örnekler bu olguyu daha iyi anlamaya yarayabilir : Qetila wî helal e. Okuma : qet la wî helal e. Ev çi bihin e? Okuma : ev çi bih n e? Ma eqilê wî heye? Okuma : ma eq lê wî heye? Ji qehran mir. Okuma : ji qeh ran mir. Rikinên Birca Belek. Okuma : rik nên Birca Belek. Ez di vê fikirê de me. Okuma : ez di vê fik rê de me. AÇIKLAMA III. Fakat sözcüfie eklenen öfie tesadüfi defiil de sürekli olabilir, örnefiin bir sonek ya da bileòik bir ad ya da sèfatèn, vb. ikinci sözcüfiü bir söz konusu oldufiu zaman, telaffuz edilmeyen i, artèk yapèya da girmez : Bihin-ok olur : bihnok, parfüm. Kevin-ar olur : kevnar, kevnare, antika. Tersine aòafièdaki örneklerde i, telaffuz edildifii gibi yazèda da devam eder. Sêhir-baz olur: sêhirbaz, büyücü. Eqil-mend olur: eqilmend, bilge. Bihin-dar olur: bihindar, kokulu. 10. «E» nin «i» ye ve «i» nin «e» ye dönüòü. BaÒka Ëran dillerinde oldufiu gibi Kürtçede de e ve i ünlüleri kararlè defiildir. BazÈ sözcüklerde birbirlerinin yerine geçebilirler. Örnefiin, tejî, dolu, merov, erkek, çel, kèrk, xerab, kötü, vb. sözcüklerine, hatta aynè afièzlarda bile Òu biçimlerde rastlanèr: tijî, mirov, çil, xirab, vb. 10

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 11 1 1. U karma yüksek. YabancÈlar için w ve i ü n l ü l e r i n i n kaynaòmasèndan oluòan bir ünlü sayèlèr. Çok az sözcükte rastlandèfiè için Kürtçeye yakèn zamanda girdifii söylenebilir. AÇIKLAMA. KararlÈ bir ünlü olan «u» defiiòik sözcüklerde geçen ve w ile i nin birlikte telaffuzundan dofian sesle bir tutulmamalèdèr. Örnefiin xwarin, yemek fiili, Òimdiki zamanèn birinci tekil ÒahsÈnda dixwim, ve aynè zamanèn çofiul üçüncü ÒahsÈnda dixwin olur. Bu iki Òekil asla dixum ve dixun biçiminde yazèlamazlar. 12. Nadir istisnalar bir yana, u ünlüsü ancak g, h, k, q ve x ünsüzlerinden sonra gelir. Ör. : Gur (gwir), kurt. Hundir (hwindir), iç. Kur (kwir), ofiul. Gul (gwil), gül. BazÈ sözcüklerde u den önce baòka ünsüzler gelir, örnefiin: Tu, sahis zamiri, tekil ikinçi ÒahÈs. Tu, hiçbir, belirsiz sèfat ve zamir. Du, iki, dido, iki nin sèfat ve zamir Òekli. Sund, ant. Bu biçime ancak s harfinin, Kürt fonetik sistemine yabancè, tumturaklè bir Arap si gibi telaffuz edildifii lehçelerde rastlanèr. Difier bütün afièzlarda sond denir. AÇ I K L A M A I. G u h a r t i n defiiòtirmek; g u h a s t i n taòèmak; g u v a Ò t i n sèkmak, sèkèòtèrmak gibi fiiller (aslènda gwihartin, gwihastin, gwivaòtin yazèlmalarè gerekirdi) bölgelerin birçofiunda gihartin, gihastin, givaòtin biçiminde kullanèlmaktadèr. Belki de bunlarda ileri bir evrim sonucu, w sesinin temelli ortadan kalkmasè söz konusudur. AÇIKLAMA II. Kürdistan Èn batè kèsmènda, medreselerde okumuò mollalarèn etkisiyle, Arapçadan alènma sözcüklerden ötre lerin yerine çofiu zaman u kullanèlmaktadèr. Böylece u esas telaffuzunu kaybetmekte ve çok kèsa bir û biçiminde telaffuz edilmekte ve herhangi bir ünsüzden sonra gelebilmek- 11

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 12 tedir. Fakat Kürt fonetifiinin kurallarèndan bu Òekilde ayrèlma ancak bazè bölgelerde söz konusudur. BaÒka her yerde, özellikle dofiuda (buralarda yabancè sözcüklerle temas daha az oldufiundan dil daha iyi korunmuòtur) Arap dililinden geçmiò nadir sözcüklerde yer alan ötreler yanlèò olarak, i ile karòèlanmèòtèr : mirad, arzu. midir, müdür. mihim, mühim. Arapça ( ) tanèyan, ikrar eden sözcüfiü Kürtçeye girerken garip bir defiiòiklifie ufiramèòtèr: min Èn ötre si yerine u ve kaf Èn kesre si yerine i konmasè gerekirdi. Ama u ancak bir gèrtlak ünsüzünden sonra gelebilecefiinden iki ünlü yer defiiòtirmiòtir ve sözcük miqur olmuòtur. AyrÈca, bu evrimin sonunda, gerek telaffuzu kolay oldufiu için, gerek - qur hecesi ile Kürtçe kur sözcüfiü arasènda benzerlik bulundufiu için q (ka) nèn yerini k (ke) almèòtèr. Bu nedenle sözcük Kürtçede mikur biçiminde kullanèlmaktadèr. 13. «U» ünlüsü, hiçbir durumda, «w»den önce gelemez. Bu nedenle tu, hiçbir ve du, iki zamirleri tuwan ve duwan çofiulunu verecek yerde u nun yerini i alarak tiwan ve diwan biçimine girer. Ama u, hiçbir defiiòiklifie ufiramadan y den önce gelir. B.UZUN ÜNLÜLER 1 4. Kürtçede beò uzun ünlü vardèr: a, ê, î, o, û. A belirtilmesi gerekli herhangi bir durum göstermez. BazÈ yönleri par. 71 de ele alènacaktèr. 1 5. Î bu ünlü alfabetik sèrada ê den sonra gelirse de, açèklamanèn kolaylèfiè bakèmèndan onu önce ele alacafièz. «Î» ünlüsü hiçbir zaman «y» den önce gelmez. Bir sözcük «î» ile sona eriyorsa, önünde kaynaòtèrma «y»si (ya da bazè afièzlarda «h» bulunan bir ek alèr ve son ünlüsü de «i»ye döner. 12

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 13 Ör. : Ronahî, ÈÒÈk; efiik hali : ronahiyê. Piçûkahî, çocukluk; efiik hali: piçûkahiyê. AÇIKLAMA. î ile sona eren sözcükten sonra y ile baòlayan bir sözcük gelirse, sondaki î, gene i telaffuz edilir, ama normal biçimde yazèlèr. Ör. : Ev kî ye, bu nedir? OkunuÒ: ev ki ye? Ev derzî ye, bu ifinedir. OkunuÒ: ev derzi ye. Bununla birlikte, cümlenin anlamè, î ile sona eren sözcüklere bir y ile baòlayèp onu izleyen sözcük arasènda, sesin bir duraklama yapmasènè gerektiriyorsa î aynen telaffuz edilir. Ör. : Ev derzî, ya min e, bu ifine benimdir. Cümle bir çèrpèda telaffuz edilirse muhatap cümleyi Òöyle iòitecek: «Ev derziya min e» ve «bu benim ifinemdir» diye anlayacaktèr. 1 6. Ê tèpkè î gibi ê de asla y den önce gelmez. Bunun nedeni belki de ê nin çèkèò noktasènèn î ninkine çok yakèn olmasèdèr; bu iki ünlünün ikincisinin uydufiu kural böylece birinciye de teòmil edilmiò oluyor. «Ê» ile sona eren bir sözcük, «y» ile baòlayan bir ek alèrsa, sözcüfiün son ünlüsü «e» ye döner. Ör. : Pê, ayak; peyên min, ayaklarèm; wan peyan, bu ayaklar (çofiulun efiik hali). Rê, yol; reya min, yolum; di vê reyê re, bu yolda. Dê, ana; deya wî, anasè; vê deyê, bu ana (efiik hal). AÇIKLAMA I. î hakkènda belirtilen kural (par. 15, AçÈk.) ê ye de uygulanèr: ê ile sona eren bir sözcük, y ile baòlayan bir sözcükten sonra gelirse, sondaki ê, e biçiminde telaffuz edilir, ama normal biçimde yazèlèr. Ör. : Tu kurê kê yî, kimin ofilusun? OkunuÒu: tu kurê ke yî? Kitêb li ser masê ye, kitap masanèn üstündedir. OkunuÒ: kitêb li ser mase ye. AÇIKLAMA II. BazÈ afièzlarda, ve daima ê nin î ye yakènlèfiè nedeniyle, y den önce gelen ê nin yerini e defiil, i alèr. Önceki örnekleri alacak olursak : 13

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 14 Ör. : Pê: piyên min, wan piyan. Rê: riya min, di vê riyê re. Dê: diya wî, vê diyê. E nin yerine i nin gelmesiyle birtakèm karèòèklèklar olacafiè meydandadèr. Gerçekten, örnefiin rê, yol, ve rî, sakal sözcüklerinin ikisi de efiik halde, vê riyê biçimini alacaklardèr, oysa birincisinin normal olarak reyê biçimini almasè gerekirdi. AynÈ Òekilde pê, ayak, ve pî, omuz sözcüklerinin ikisi de piyê min olacaktèr. AÇIKLAMA III. Y nin önündeki ê ve î nin yerini e ve i nin almasè, Kürtçeyi yeni öfirenmeye baòlayan bir yabancènèn kafasènè karèòtèrabilir. -eyê, -eyî, - iyê, -iya, -iyîn vb. eki almèò olan bir sözcüfiün kesin biçimini bulmakta çofiu zaman güçlük çekilecektir. Ama Kürtçede hiçbir adèn i ile sona ermedifiini unutmamak bu bakèmdan iòe yarayabilir. DolayÈsÈyla, tiyê min, braziyê min de «tiyê» ve «braziyê» biçimleri ancak tî, kayènbirader, ve brazî, yefien sözcükleriyle karòèlanacaktèr. AynÈ Òekilde, e ile sona eren adlarèn aldèfiè ekler genellikle son ünlü ile kaynaòtèfièndan, «d e r p e y ê»ya da «b r a z e y ê»gibi biçimler (derpeyê min, brazeya min d e), esasen mevcut olmayan d e r p e ya da b r a z e biçimlerinden çok, d e r p ê,don ve b r a z ê,yefien (kèz, kadèn) sözcüklerine tekabül edecektir. Bununla birlikte, yukarèda iòaret edilen kuralsèzlèfièn (AçÈklama II) geçerli oldufiu bir afièzla karòè karòèya bulundufiu taktirde sorun karmaòèklaòacak ve ancak dildeki pratik uygulama, sorunu çözebilecektir. Gerçekten, anèlan örnekler Òöyle olacaktèr: derpiyê min, braziya min, xwarziya min, diya min, ve derpê ve derpî; brazê, yefien (kèz) ve brazî, yefien (erkek); xwarzê, yefien (kèz) ve xwarzî, yefien (erkek); dî (ad olarak bulunmaz) ve dê arasènda tereddüt edilebilecektir. Brazê durumunda, sözcüfiün cinsi a takèsè ile belirtilecefiinden sorun kendilifiinden çözülecektir. Ama bu sözcükler çofiul olurlarsa cinslik belirgin olmayacaktèr: braziyên min ve xwarziyên min hem «erkek yefiernlerim», hem «kèz yefienlerim» olarak çevrilebilecektir. O zaman sözün gidiòine bakmak gerekecektir. 1 7. AynÈ Òekilde e ve i, ê ve î biribirinin yerine kullanèlmaya elveriòlidir. BazÈ afièzlarda bîn (koku) yerine bên; mêvan (konuk, davetli) yerine mîvan; fehêt (utanç) yerine fehît denir, vb. Bu olguya, bu iki ünlüden birini ya da ötekini içeren emir kiplerinde özellikle sèk rastlanèr. Bölgelere göre telaffuzlar Òöyle olur : 14

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 15 Anî, getirmek fiili için bîne ya da bêne. HiÒtin, bèrakmak fiili için bihîle ya da bihêle. Man, kalmak fiili için bimîne ya da bimêne, vb. 1 8. O art çèkèòlè yüksek. a gibi o da, hiçbir defiiòiklifie ufiramaksèzèn herhangi bir ünsüzden sonra ya da önce gelebilir. «O» dan sonra gelen ekin kaynaòmasè «w» ya da «y» ile yapèlèr. Ör. : Cowa avê ya da coya avê, su boru hattè. Stowê min ya da stoyê min, benim boynum. Çowê wî ya da çoyê wî, onun bastonu. AÇIKLAMA. «O» dan sonra (û dan sonra oldufiu gibi) bafilantè ünsüz olarak y nin kullanèlmasè dofiu bölgelerine özgüdür (bk. par.19 ve 21). 1 9. Û art çèkèòlè yüksek. Û ünlüsü hangi ünsüz olursa olsun onunla birlikte gelebilir, tek istisna w dir, w ondan sonra gelebilir, ama önce gelemez. «Û» ile sona eren bir sözcük kaynaòtèrma harfini gerektiren bir ek alacak olursa kaynaòma «w» ile safilanèr, bunun için de «u» nun yerini «i» a l È r. Ör. : Tû, dut; dara tiwê, dut afiacè. Rû, yüz, çehre; riwê min, benim yüzüm. Ez biwam, olsaysdım (bûn fiilinden). AÇIKLAMA. «Û» nun «ü» olarak kullanèldèfiè bölgelerde (bk. par. 20), kaynaòma bafilantèsè, û da defiiòiklik olmaksèzèn y ile safilanèr. Ör. : Dara tûyê, dut afiacè. Rûyê min, benim yüzüm. 2 0. Botan da, Behdinan da ve Hakkari de normal Kürt û sunun yerini wî ile ü arasè bir ünlü alèr. Bu ünlü de ü biçiminde yazèlèr. Bu sesin bulundufiu afièzlarda, esasen «o»nun kullanèmè yoktur, bu ünlünün yerine û kullanèrlar. Ör. : Kûr, derin, yerine kür. ûr, kèlèç, yerine Òür. Dor, sèra, yerine dûr. Kor, kör yerine kûr. 15

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 16 Bu ü özel bir iòaret gerektiren dokuzuncu bir ünlü sayèlmamalèdèr. Onun bazè bölgelerde û yerine kullanèlmasè, tèpkè o nun û ya dönüòmesi gibi, Kürt ünlü sistemine girmiò yerel defiiòikliklerden baòka bir Òey defiildir. AÇIKLAMA. Hakkari bölgesinde, bûn, olmak, bün biçiminde telaffuz edilir. Ama Botan da bu fiil bîn biçiminde kullanèlèr (bu yüzden di li geçmiò zaman Òöyle olur: ez bîm, tu bî, ew bî, vb.). Bu özellik û dan sonra y yi kaynaòma ünsüzü olarak kullanan afièzlarda ilk söz konusu mastarèn baòlangèçta bûyin (telaffuzu bûyîn) olmasèndan, öteki afièzlarda biwîn olmasèndan dofimaktadèr. Sonradan bûyîn fiili bîn e, biwîn de bûn a dönüòmüòtür. unu da belirtelim ki, bîn biçimi hiçbir zaman yazèlè dilde yer alma hakkè kazanmamèòtèr. Botan kökenli olan Òair Melayê Cizerî (XV. yüzyèl), kuòkusuz sözcüfiü bîn biçiminde telaffuz ettifii halde yazèda ( ) biçimine sadèk kalmèòtèr. 2 1. Ö bu harf Kürt alfabesinin yazarè tarafèndan folklor metinlerini yazabilmek için öngörülmüòtür, çünkü ö sesi Kurmancî lehçesinde hemen hemen yoktur, bazè Soranî afièzlarènda bulunur. AÇ I K L A M A. «Ö» ünlüsü, Òimdiye kadar, Kurmancî lehçesinde üneydeki (Urfa bölgesi) Berazi lerce kullanèlan ve «killi çamur» anlamèna gelen ö k s sözcüfiünde geçmektedir. Bu sözcük Kürtlerde oks biçiminde bile bilinmez; büyük bir olasèlèkla Türkçedeki ö k s e(yunanca i k s a s) sözcüfiünden gelmektedir. «Ö» sesi Kürt ünlü sistemine o kadar yabancèdèr ki, baòka dillerden geçen sözcüklerde bile onun yerine «o» kullanèlèr. Ör.: Soz, Türkçe söz. Donim, Türkçe dönüm. III. ÜNSÜZLER 2 2. Par. 5 te kèsaca açèkladèfièmèz sènèflandèrmaya burada ayrèntèlè olarak ele alacafièz. DUDAKSILAR : p (ötümsüz kapantèlè); b (ötümlü kapantèlè); f (ötümsüz sèzècè); v (ötümlü sèzècè); m (genizsil kapantèlè); w (iki dudakla, sürekli ötümlü). 16

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 17 DË SELLER : t (ötümsüz kapantèlè); d (ötümlü kapantèlè); s (ötümsüz sèzècè); z (ötümlü sèzècè); r (itreòimli akècè); l (akècè yan ünsüz) n (genizsel kapantèlè). ÖNDAMAKSILLAR : ç (hèòèrtèlè yarè kapantèlè); c (ç nin ötümlü, hèòèrtèlè yarè kapantèlèsè); Ò (ötümsüz sèzècè); j (ötümlü sèzècè); y (yarè ünlü). DAMAKSILAR VE GIRTLAKSILAR : k (ötümsüz kapantèlè); g (ötümlü kapantèlè); q (ötümsüz kapantèlè); x (ötümsüz sürekli); ẍ (ötümlü sürekli). imdiden belirtelim ki, Kürt ünsüz sisteminde hiçbir ikileòme olgusu yoktur. Bu konuda bk. par. 64. A. DUDAKSILAR 2 3. P ötümsüz kapantèlè. Bu ünsüz b nin yerine geçmeye elveriòlidir, (bk. sonraki paragraf.) Dofiu Kurmancî afièzlarènda (Botan, Garzan, Behdinan, Hakkari) ilerde sözü edilecek daha birçok ünsüz gibi p de çok belirgin ve tumturaklè telaffuz edilir. 2 4. B ötümlü kapantèlè. Etimolojik bakèmdan, Kurmancî baò harf olarak b, çofiu zaman eski Ëran v si yerini alèr. Ör. : Beziyan, koòmak (Avesta dilinde -vaz, sürmek, arabayla gitmek)* Berf, kar (Avesta vafra-). Bîr, bellek (Av. vifra-). Bîst, yirmi (Av. vîsant-). Ba, rüzgar (Av. vaya-). Beraz, domuz (Av. varâza-). Baran, yafimur (Av. vâr-). Bê, sèz (Av. vî-). Bu ikame Kürt lehçelerinin sènèflandèrèlmasè bakèmèndan ilginç sayèlabilir. Gerçekten, Kurmancî lehçesinin tersine, Dumilî (Zaza) lehçesi eski ilk v leri, hiçbir defiiòiklik yapmaksèzèn konuòturur. * Bu örneklerde geçen Ëranca sözcükler B a r t h o l o m a e sözlüfiünden alènmèòtèr. Transkripsiyona elden geldifiince uyulmuòtur; ama, Ëran harflerini latin harfleriyle yazabilmek bakèmèndan hafif defiiòiklikler olabilir. 17

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 18 Ör. : VazdayîÒ, kaçmak (Kurm. bazdan). Vewr, kar (Kurm. berf). Vîst, yirmi (Kurm. bîst). Va, rüzgâr (Kurm. ba). VarayîÒ, yafimak (Kurm, barîn). Verg, kurt (Av. vehrka-, Kurm. gur/gurg). VatiÒ, demek (Av. vak-, bk. Kurm. bêje, söyle). 2 5. Kürtçe b, bazè durumlarda yerini v ye ya da p ye bèrakèr. a) «v» ile defiiò. Bu olguya, birçok afièzda, özellikle Eruh (Botan) bölgesi afièzlarènda ve Serhedan denen bölgede sèk rastlanèr. Oralarda Òu biçimler kullanèlèr : Ör. : Bi için vi, ile, tarafèndan. Ba için vê, sèz. Cewab için cewav, haber. Kebanî için kevanî, ev kadènè. Erivan yayènlarèndan da aòafièdaki örnekleri alèyoruz: Ez bibim yerine ez bivim, olayèm. Bikari bim yerine bikari vim, yapabileyim. Xirab yerine xirav, kötü, harap. Sibe yerine sive, yarèn. Seba yerine seva, için. Hesab yerine hesav, hesap. Xebat yerine xevat, iò. AÇIKLAMA. Görülüyor ki b nin bu çeòit bozuluòu yabancè kökenli sözcükleri de kapsèyor: yukarèdaki örneklerde görüldüfiü gibi Arapça cevab, ( ), cewav; hirab, ( ) xirav; hesab, ( ) hesav; oluyor. Bu olguya bazè sözcüklerde yalnèz çok yerel olarak defiil bütün afièzlarda rastlanèyor: Tevdîr, oyun, hile (b nin yer defiiòtirmesiyle Ar. tedbir den ). Evdilezîz, özel ad (Ar. Abdülaziz). Evdilkerîm, özel ad (Ar. Abdülkerim). b) «P» ile defiiò. Bu ikame bazè dofiu afièzlarènda (örnefiin Botan bölgesinde hemen hemen hep yapèlèr; özellikle sözcüklerin baòènda yer alan b lerde yapèlèr. 18

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 19 Ör. : Biçûk yerine, piçûk, küçük. Brûsk yerine prûsk, ÒimÒek. Bütün lehçelerde, büzüòme hallerinde ilk b nin yerini normal olarak p a l È r : Ör. : Par, pay (behir den, Avesta baxdhra). Ponijîn, uyuklamak (bihinijîn den). Bu ikamenin, konuòma dilinde, bi edatè bir zamirle kaynaòtèfiè zaman onu daima etkiledifiini, bozdufiunu özellikle belirtmek gerekir: Bi vî, bi vê, bi wî, bi wê, hepsi aynè Òekilde pê verir. Bi hev, pev verir, bi êk, pêk verir. Bu büzüòmelerin çofiunlukla önek olarak kullanèldèfiènè da belirtelim. AÇIKLAMA. «bi» edatènèn vi biçiminde telaffuz edildifii afièzlarda yukarèda sayèlan büzüòmeler Òu Òekileri alèr: vê, vêk (vev biçimi çok nadirdir). 2 6. F ötümsüz sèzècè. Fonetik yakènlèfièndan dolayè bu ünsüzün yerini bazen v alèr. Bu olguya Òu hallerde rastlanèr: a) f iki ünlü arasèna geldifii zaman: örnefiin -ftin ile sona eren fiillerin emir kiplerinde: h i n g a f t i n, vurmak (emir, b i h i n g i v î n e), axaftin, konuòmak (emir, baxêve), ketin, düòmek (eski keftin, kewtin ve kevtin; emir, bikeve). b) bileòik ya da sonek almèò sözcüklerin içinde: örnefiin hevdeh, on yedi (heftdeh yerine), hevsar, yular (hefsar yerine), movik, mafsal/eklem (mofirk yerine). 2 7. V ötümlü sèzècè. Kürtçe v nin Türkçedeki v den hiçbir farkè yoktur. YalnÈz bazè yörelerde (Ör. Botan) iki dudakla çèkarèlèr ve f ye çok yakèn söylenir. «V» Kurmancî ünsüz sisteminde çok önemli rol oynar: çofiu zaman b ya da f yerine kullanèldèfiènè az önce gördük (bk. par. 25 ve 26). AyrÈca pek çok sözcük gövdesinde, eski Farsça köklerde yer alan birçok baòka fonemin yerini almaktadèr. AynÈ fonem bazen Kürtçeye girmiò olan yabancè sözcüklerde de ortaya çèkar. Bu defiiòimlere birkaç örnek göstermekte de yarar vardèr : a) Eski Ërancadaki m nin yerini alan Kürtçe v. Nav, ad (Av. nâman-, Fars. nam, ). 19

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 20 Xav, çifi (Fars. ham, ). Hev, karòèlèklè zamir (Av. hama-, eski Fars. hauw, Fars. hem, ). Nîv, yarè (Av. naêma-, Fars. nîm, ). Zava, damat (Av. zâmâtar, Fars. damad, ). Gav, adèm, an (Av. gâma-, Fars. gâm, ). Havîn, yaz (Av. hâmin). Zivistan, kèò (Av. zyam-, Fars. zimistan, ). Zîv, gümüò (Fars. sîm, ). Ev, iòaret zamiri ve sèfatè (Av. ima-). b) Ëranca b ya da p nin yerini alan Kürtçe v. Sivik, hafif (Fars. sebuk, ). Ava, abat, bayèndèr (Fars. abad, ). Av, su (Av. âp, Fars. ab, ). ev, gece (Av. xòap-, Fars. Òeb, ). Lêv, dudak (Fars. leb, ). Nivîsandin, yazmak (eski Fars. nipiòtanaiy, çok eski Far. nipiòtan, ). Sonek -van (Farsça ban, buradaki b, p den gelir). AÇIKLAMA. Tersine, eski Ërancadaki baò harf b lerin Kurmancî lehçesindeki bazè sözcüklerde alèkonmuò oldufiu da görülmektedir. Ör. : Birin, taòèmak (Av. bar-). Bûn, olmak (Av. bav-). Bext, baht (Av. baxta-). c) Arapça sözcükteki b nin yerini alan v : bk. par. 55. d) Arapça sözcükteki mim in yerini alan v : Civat, meclis ( cemaat, ). Silav, selam (selam, ) Dirav, para (dirhem, ). 2 8. V nin kullanèmè Kürt lehçelerinin sènèflandèrèlmasènda çok önemli bir ölçüttür. Gerçekten, Kurmancî ve Dumilî lehçelerinde çok sèk kulanèlan bu ünsüz Soranî lehçesinde son derece seyrektir. Bu lehçede hemen hemen yalnèz w kullanèlèr; ayrèca, çofiu zaman FarsçanÈn eski m leri ile eski b leri de korunmuòtur (özellikle leb, dudak, ve gösterme sèfatè em sözcüklerinde). 20

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 21 AÇIKLAMA I. Son yèllarda sèklaòan entellektüel alèòveriòler nedeniyle v içeren birtakèm Kurmancî sözcükler Soranî ye girmeye baòlamèòtèr; bu sözcüklerin hepsi ana lehçelerdeki biçimlerini korumuòlardèr. AÇIKLAMA II. Buna karòèlèk Kuzey Kürtlerinin, çofiu zaman Güneye ait w li özel adlarè v ile tellaffuz etmeleri ilginç bir noktadèr: örnefiin Hewlêr yerine Hevlêr ve eqlawe yerine eqlave derler. Dumilî lehçesinde de v, Kurmancî de kullanèldèfiè kadar sèk kullanèlèr ( b k. par. 27). Bununla birlikte Dumilî v sinin çofiunlukla eski Ëranca v d e n geldifii anlaòèlmaktadèr, oysa Kurmancîdekiler her zaman öyle defiildir. AynÈ Òekilde, bu lehçelerin birincisi, ikincisinde defiiòimini belirttifiimiz m leri korumaktadèr (bk. par. 27, a); yukarèda anèlan örneklere Zazacada Òu biçimlerde rastlanèr. n a m (Kurm. n a v ), x a m (Kurm. x a v), n î m (Kurm. n î v), z a m a (Kurm. z a v a), g a m (Kurm. g a v), a m n a n (Kurm. h a v î n), z i m i s t a n( K u r m. z i v i s t a n), s î m (Kurm. z î v). Esasen K u r m a n c îde v ile defiiòmiò olan Ëran b l e- ri Dumilîde w verir: a w (Kurm. a v ), Òew (Kurm. Ò e v), l e w (Kurm. l ê v). 2 9. M genizsel kapantèlè. Belirtilmesi gereken hiçbir ilginç yanè yoktur. 30. W sürekli ötümlü çift dudaksèl. Kurmancî de sözcüklerin baòènda ya da sonunda ender olarak w ye rastlanèr. Buna karòèlèk, ona ünsüz baò harf gruplarènda ikinci konumda sèk rastlanèr. O zaman ondan sonra a, e, ê, î gibi bir ünlü gelir ve ilerde görecefiimiz gibi (par.70 ve devamè) onlarla kaynaòèp büzüòme efiilimi gösterir. Bununla birlikte, x den sonra gelen w nin genelikle özümlenmeye direndifiini belirtmek gerekir. Bu eski Farsça ünsüz grubun (xw) süreklilifiini korumasè (çünkü w Farsçada artèk kullanèlmamaktadèr) Kurmancî fonetifiinin karekteristiklerinden biridir. Ör. : Xwedê, xwe, xwelî, xwarin, xwestin, xwar, vb. AÇIKLAMA I. Kürt «xw» sinin yaòam gücü o kadar kuvvetlidir ki, bazen yabancè sözcüklerdeki x lerden sonra bile w kullanèlèr. Ör. : Xwal, dayè (Ar. xal, ). Xwerdiyan, gardèyan (FransÈzca gardien den). Xwernûf, keçiboynuzu (Ar. harnup, ) 21

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 22 AÇIKLAMA II. Bununla birlikte Òunu da belirtmek gerekir ki, en batèdaki afièzlarda (Kürt Dafi, Malatya ve Urfa yöresi) ikinci baò harf olarak w, hemen hemen tamamen ortadan kalkmèòtèr, hatta x den sonra bile. Ör. : Xwe yerine xo, xa, kendi. Xwestin yerine xastin, istemek. Xwarin yerine xarin, yemek. 3 1. W ne u den önce, ne de sonra gelebilir. Bazen û dan önce görülür, ama sonra asla gelemez. Paragraf 19 da belirtilen kural buradan kaynaklanèr. AÇIKLAMA. Par. 55 teki tablo gösterecektir ki w, Soranîde Kurmancîde oldufiundan çok daha sèk kullanèlmaktadèr. Bu özellik v harfinin Soranî lehçesinde bulunmamasèndan ileri gelir. B. DË SELLER 3 2. T ötümsüz kapantèlè. T, aòafièdaki durumlarda ortadan kalkma efiilimi gösterir. a) Sözcüklerin sonunda. Bu olgu, özellikle tekil üçüncü ÒahÈs belirten - it li fiil ekini etkiler; burada t ünsüzü afièzlarèn çofiunda kalkmèòtèr, ancak bazè bölgelerde (ör. Botan, Behdinan) devam etmektedir. Ör.: Dibêje, diyor, dibêjit yerine. Diçe, gidiyor, diçit yerine. AynÈ Òekilde got, diyor (tekil üçüncü ÒahÈs, gotin fiili), çofiu zaman go biçiminde görülür. b) -tin le sona eren fiillerin çekimlerinde de kalkar ve -î ye indirgenir. Ör. : Heriftin yerine herifîn, yèkèlmak. Dîtin yerine dîn, görmek. Nihêrtin yerine nihêrîn, bakmak. c) BileÒik sözcüklerin içinde: Ör. : Destgeh yerine desgeh, aygèt. Destgirtî yerine desgirtî, niòanlè. Fetkirîn yerine fekirîn, bakmak. 3 3. D ötümlü kapantèlè. BüzüÒme durumlarènda d nin t ye dönüòerek ötüòerek ötümsüzleòme özellifii vardèr. Özellikle Òu defiiòikliklere ufirar. 22

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 23 a) fiil öneki di- bir ünlü ile birleòip büzüòtüfiünde. Ör. : Diêm (hatin fiili) yerine têm, geliyorum. Diînim (anîn fiili) yerine tînim, getiriyorum. DiêÒe (êòin fiili) yerine, têòe, acèyor. b) di edatè, bazè zamirlerin önüne geldifiinde. Ör. : Di vî, di vê, di wî, di wê yerine tê. Di hev yerine tev. Di êk yerine têk. AÇIKLAMA. Tê, tev, têk biçimleri önek olarak çok sèk kullanèlèr. Di edatè, hespekî di Soro, Soro nun atè cümlesinde oldufiu gibi tamlama takèsè olarak «nèn» anlamènda kullanèldèfiè zaman zamirle kaynaòmaz. Onun için hespekî di wî demek gerekir. Hespekî tê denirse cümle anlaòèlmaz olur. Bu durumda da yalnèz takè ile kaynaòèr, yani bafilantè iliòkilerindeki birinci sözcüfiü etkiler, ikinci sözcük hiçbir defiiòiklifie ufiramaz. Ör. : Hespên di wî yerine, hespêt wî, onlarèn atlarè. 3 4. S ötümsüz sèzècè. S bir ünlüden sonra geldifiinde genellikle z biçiminde telaffuz edilir. Ör. : Derbas yerine, derbaz, geçen. Osman yerine, Ozman, özel ad. Bibihîse yerine, bibihîze, dinle. Desgirtî (destgirtî den) yerine, dezgirtî, niòanlè. AÇIKLAMA I. Erivan Kürt yayènlarèndan çofiunlukla yukarèda anèlan örnek sözcüklerin yazèmènda z kullanèlmaktadèr. Burada sadece bir telaffuz nüansè söz konusudur, s yazèlsa daha iyi olur. AÇIKLAMA II. Kurmancî alanènèn dofiu bölümünde (Botan, Garzan, vb.) s harfi sund sözcüfiünde oldufiu gibi, dofial olarak tumturaklè telaffuz edilir (bk. par. 12). 35. Z ötümlü sèzècè. Z dofiuda, aynè afièzlarda, p ve s hakkènda daha önce belirttifiimiz efiilime uygun olarak tumturaklè telaffuz edilir. Kürt z si bazen ËrancanÈn ve FarsçanÈn s sine ( ) ya da Ò sine tekabül eder. 23

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 24 Ör.: Zîv, gümüò (Fars. sîm, ). Pez, küçükbaò hayvan (Av. pasav). Zik, karèn (Fars. Òikem, ). AÇIKLAMA. Z sesi Kurmancî ye göre Dumilî de daha sèk geçer (bk. tablo, par. 55). 3 6. R titreòimli akècè. Daha önce karakteristiklerini belirttifiimiz normal r nin yanè sèra Kürtçede çok Òeddelenen bir r daha vardèr ki, istisnai olarak bazè sözcüklerde rastlanèr, ama enderlifii nedeniyle alfabede yer almaz. En ilginç iki örnek Òu sözcüklerdedir: Kirîn, satèn almak. Birîn, kesmek, yaralamak. Görüldüfiü gibi bu iki fiil, î hariç, k i r i n, yapmak ve b i r i n, taòèmak fiillerinin homonimi yani, eòadlèsèdèr; hatta, bütün zamanlar için çekimleri de aynèdèr. Bu gözlem ilerde (par. 46 ) sert k için saptama ile benzerlik göstermektedir. 3 7. Sözcüklerin içinde ya da sonunda r-l defiiòimine oldukça sèk rastlandèfiè söylenebilir : KermêÒ (sözcüfiüne eòek sinefii) yerine kelmêò, büvele. erît yerine Òelît, Òerit, (Ar. ). 3 8. L akècè yan ünsüz. Kürt l si Türk l si ile aynèdèr. Ama Dofiu afièzlarènda ve Soranîde, Rus l sine benzer artdamaksèl bir l daha vardèr. r defiiòimi de r-l defiiòimi kadar sèk rastlanèlan bir olgudur. Ör. : alûl yerine Òalûr. AlîgûÒk yerine argûòk, çenekemifiinin art kenarè. Bu konuda, akèòmalè ya da kaynaòmalè bafilantè bulunan bazè sözcüklerin kâh l, kâh r aldèfiènè belirtmekle yetinecefiiz. Ör. : Cebilxane ya da cebirxane (Türkçe cephane). Sîlebend ya da sîrebend, göfiüslük (sîngebend den). 3 9. L nin düòmesi çok enderdir. Fakat çok kullanèlan bir örnek var ki, belirtmek gerekir: li edatè, bazè hallerde, î ile kaynaòèp büzüòür ve katèldèfiè sözcükle birleòir. 24

Gramm. 22 11/01/99 12:56 Page 25 Ör. : Tevî, ile (tev li den). 4 0. N genizsil kapantèlè. AkÈÒmalÈ n nin belirmesine bileòik sözcüklerde sèk rastlanèr. Ör. : Seranser, bir uçtan öbür uca. Beranber, karòè afièrlèklè. Spîndar, kavak, spî (ak) dar (afiaç) tan. Darspî de denir. Sözcüklerin sonundan n nin düòmesi özellikle yaygèndèr. Ör. : Min yerine mi, ben. Yên yerine, yê, bunlar. Hespên min yerine hespê min, benim atlarèm. Gundan yerine, gunda (efiik durum), köyler. AÇ I K L A M A. Bununla birlikte n ünsüzü, fiillerin çekiminde çofiul -in, iyan, vb. eklerinde düòmedifii gibi adlarèn - i n çofiul takèsènda da asla düòmez. Böyle bir olguya yalnèz bir afièzda, Botan afizènda rastlanèr, fiilin çofiul eki -in, î biçiminde kaynaòèr. Ör.: Em ketin yerine em ketî, düòtük. Hon rûniòtin yerine, hon rûniòtî, oturdunuz. Ew hatin yerine ew hatî, geldiler. C. ÖNDAMAKSILLAR 4 1. Ç ve C - hèòèltèlè yarè kapantèlè. Kayda defier ilginç bir özellikleri yoktur. 4 2. ötümsüz sèzècè. Bazen j olarak ötümleòir: a) bileòik bir sözcüfiün ilk sözünün sonunda geldifii zaman. Ör. : eòderb, tabanca, altèpatlar, yerine Òejderb. DiÒwar, zor yerine dijwar. Hejdah ya da hijdeh, on sekiz (heòtdeh den). b) Kürtçeye geçmiò yabancè Òözcüklerde. Ör. : Mijûl, meògul (Ar. meògul dan). 25