Akne Vulgaris in Psikiyatrik Etkileri



Benzer belgeler
Psoriazis vulgarisli hastalarda kişilik özellikleri ve yaygın psikiyatrik tablolar

Akne Vulgaris Hastalarında Sosyal Kaygı Düzeyi ve Bunun Klinik Değişkenler İle İlişkisi

Akne hastalarında yaşam kalitesi, problem çözme, kontrol odağı ve öfke eğilimi

AKUT LENFOBLASTİK LÖSEMİ TANILI ÇOCUKLARIN İDAME TEDAVİSİNDE VE SONRASINDA YAŞAM KALİTELERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ. Dr. Emine Zengin 4 mayıs 2018

Kronik Böbrek Hastalarında Eğitim Durumu ve Yaşam Kalitesi. Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nefroloji Kliniği, Prediyaliz Eğitim Hemşiresi

Prediyaliz Kronik Böbrek Hastalarında Kesitsel Bir Çalışma: Yaşam Kalitesi

Alopesi Areata ve Akne Vulgarisin Ruhsal Durum Üzerine Etkileri

İnfertilite ile depresyon ve anksiyete ilişkisi

PSİKODERMATOLOJİDE KULLANILAN ÖLÇEKLER

Pruri Universalis, Alopesi Areata, Psoriasis Vulgaris ve Kronik Ürtikerde Beck Depresyon, Durumluk ve Sürekli Kaygı Envanterlerinin Değerlendirilmesi

Prof.Dr. Hatice ÖZYILDIZ GÜZ Ondokuz Mayıs Üniversitesi Psikiyatri ABD

BİRİNCİ BASAMAKDA PSİKİYATRİ NURAY ATASOY ZKÜ TIP FAKÜLTESİ AD

Akne Vulgarisli Hastalarda Mizaç-Karakter Özelliklerinin İncelenmesi Assesment of Temperament and Character Profile of Patients with Acne Vulgaris

Şebnem Pırıldar Ege Psikiyatri AD.

Akneli Vulgarisli Hastaların Stresle Baş Etme Tutumlarının Öfkeyi İfade Tarzlarıyla İlişkisi

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA TEMEL İNANÇLAR VE KAYGI İLE İLİŞKİSİ: ÖNÇALIŞMA

Çift uyumu-psikolojik belirtiler ilişkisi

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Vitiligolu Hastaların Psikiyatrik Durumları

Palyatif Bakım Hastalarında Sık Gözlenen Ruhsal Hastalıklar ve Tedavi Yaklaşımları

Akneli hastalarda akne şiddeti ve depresyon ilişkisi

Tedaviye Başvuran İnfertil Çiftlerde Kaygı, Öfke, Başa Çıkma, Yeti Yitimi Ve Yaşam Kalitesinin Değerlendirilmesi

Akne Vulgaris Hastalarında Karakter ve Mizaç Özellikleri

Mental sağlığın korunmasında etkili faktörler. Prof. Dr. Zeynep Oşar Siva İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi

Yetişkin Psikopatolojisi. Doç. Dr. Mehmet Akif Ersoy Ege Üniversitesi Psikiyatri Anabilim Dalı Bornova İZMİR

ÇOCUK VE ERGEN RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI STAJI

Bariatrik cerrahi amacıyla başvuran hastaların depresyon, benlik saygısı ve yeme bozuklukları açısından değerlendirilmesi

Nöroloji servisine yatan hastalarda yüksek oranda psikiyatrik hastalıklar görülür. Prevalans %39-64 arasındadır.

Böbrek Hastalıklarında Yaşanan Ruhsal Sıkıntılar; Yaşamı Nasıl Güzelleştirebiliriz? Prof.Dr.Oğuz Karamustafalıoğlu Üsküdar Üniversitesi

Deri, emosyonel uyaranlara yanıt verebilirliği ve. Vitiligolu Hastalarda Psikiyatrik Morbidite. Araştırmalar / Researches

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi nde KLP Çalışmaları Amaçlar Yurtdışında Yan Dal süreci

PSİKOZ İÇİN RİSK GRUBUNDA OLAN HASTALARDA OBSESİF KOMPULSİF VE DEPRESİF BELİRTİLERİN KLİNİK DEĞİŞKENLER VE BİLİŞSEL İŞLEVLERLE İLİŞKİSİ

OBEZİTE Doç. Dr. Erdal Vardar 46. UPK

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN

Açıklama Araştırmacı: YOK. Danışman: YOK. Konuşmacı: YOK

POSTPARTUM BAŞLANGIÇLI DEPRESYONDA GİDİŞ VE SONLANIM

Sağlıkta Yaşam Kalitesinin Klinikte Kullanımı

KANSER HASTALIĞINDA PSİKOLOJİK DESTEĞİN ÖNEMİ & DEPRESYON. Uzm. İletişim Deniz DOĞAN Liyezon Psikiyatri Yük.Hem.

Psoriasis ve Psikiyatrik Bozukluklar

Psoriasis Hastalarında Depresyon, Anksiyete ve Yaşam Kalitesinin Hastalığın Şiddeti ile İlişkisi

ÇOCUK VE ERGEN RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI STAJI

Şizofreni ve Bipolar Duygudurum Bozukluğu Olan Hastalara Bakım Verenin Yükünün Karşılaştırılması

Yardımcı Doçent Psikoloji Haliç Üniversitesi 2000 Yardımcı Doçent Psikoloji FSM Vakıf Üniversitesi 2011

İnfertil çiftlerde bağlanma ve mizaç özellikleri tedavi başarısını etkiler mi? Stresin aracı rolü

Mizofoni: Psikiyatride yeni bir bozukluk? Yaygınlığı, sosyodemografik özellikler ve ruhsal belirtilerle ilişkisi

Kronik Ürtikerli Hastalarda Kiþilik Bozukluklarý, Anksiyete ve Depresyon

ÇOCUK İHMAL VE İSTİSMARI RUHSAL DEĞERLENDİRME FORMU. Temel Yakınmalar. . Üniversitesi Çocuk Koruma Uygulama ve Araştırma Merkezi Çocuk Koruma Birimi

PSİKİYATRİK BOZUKLUKLARIN EPİDEMİYOLOJİSİ*

Bilişsel Kaynaşma ve Yaşantısal Kaçınmayla Aleksitimi İlişkisi: Kabullenme ve Kararlılık Penceresinden Bakış

EGZERSiziN DEPRESYON TEDAVisiNDEKi YERi VE ETKiLERi

DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU. Dahili Servisler

Seboreik Dermatit Hastalarının Depresyon, Anksiyete Düzeyleri ve Yaşam Kalitesi

HANDE YILDIRIM. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı

HEMġEHRĠ ĠLETĠġĠM MERKEZĠ ÇALIġANLARIYLA STRES VE KAYGI DURUMLARI ÜZERĠNE BĠR DEĞERLENDĠRME

Clayton P, Desmarais L, Winokur G. A study of normal bereavement. Am J Psychiatry 1968;125: Clayton PJ, Halikes JA, Maurice WL.

Kalyoncu A., Pektaş Ö., Mırsal H., Yılmaz S., Serez M., Beyazyürek M.

Obsesif KompulsifBozukluk Hastalığının Yetişkin Ayrılma Anksiyetesiile Olan İlişkisi

Gündüz Aşırı Uykululuğun Psikiyatrik Nedenleri ve Tedavileri

ANKSİYETE BOZUKLUKLARINDA CİNSEL SORUNLAR. Dr. Özay Özdemir

1 Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji 2 FMC Türkiye 3 İzmir Katip Çelebi Üniversitesi

Doç. Dr. Fatih Öncü. Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi

Çekirdek belirtileri açýsýndan duygulaným alanýnda. Birinci Basamakta Depresyon: Tanýma, Ele Alma, Yönlendirme. Özet

KRONİK BÖBREK HASTALIĞI OLAN BİREYLERİN PSİKOSOSYAL GEREKSİNİMLERİ

T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ PSİKİYATRİ ANABİLİM DALI EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DÖNEM V PSİKİYATRİ STAJ DERS PROGRAMI

Birinci Trimester Gebelerde Depresyon ve Anksiyete Bozukluðu

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Vitiligo ve kronik ürtiker hastalarında yaşam kalitesi

Þizofreninin klinik özelliklerini anlatan kitap ya

Hemodiyaliz Hastalarının Psikolojik Dayanıklılık Durumları ve Etkileyen Faktörlerin Değerlendirilmesi

Alkol tüketimi ve deri hastalıkları arasındaki ilişki: Kesitsel kontrollü bir çalışma

HEMODİYALİZ HASTALARINDA HASTALIK ALGISI ÖLÇEĞİNİN KLİNİK SONUÇLAR İLE İLİŞKİSİ

POSTER BİLDİRİ PROGRAM AKIŞI

Madde Bağımlılığı Olan Hastaların Ebeveynlerinde Psikiyatrik Hastalıklar. Yard. Doç.Dr. Suat Ekinci

[BİROL BAYTAN] BEYANI

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Dr. Dursun Hakan Delibaş Sağlık Bilimleri Üniversitesi Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi 21. KES ( /Antalya)

EŞIK-ALTI DEPRESYON VE DEPRESİF BOZUKLUK: GENEL MEDİKAL VE MENTAL SAĞLIĞA ÖZGÜ HASTALARIN KLİNİK ÖZELLİKLERİ*

EĞİTİM VEREN BİR DEVLET HASTANESİ PSİKİYATRİ POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HASTALARIN TANI GRUPLARINA GÖRE SOSYODEMOGRAFİK ÖZELLİKLERİ

Suç işlemiş bipolar bozukluklu olgularda klinik ve suç özellikleri: BRSHH den bir örnek. Dr. Tuba Hale CAMCIOĞLU

Doğum sonrası anksiyete bozukluğu için riskli dönem. Sıklığı?? Klinik seyir??

Depresyonda İşlevsel İyileşme ve Brintellix

Gebelikte Ayrılma Anksiyetesi ve Belirsizliğe Tahammülsüzlükle İlişkisi

TIP FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİNDE GÜNDÜZ AŞIRI UYKULULUK HALİ VE DEPRESYON ŞÜPHESİ İLİŞKİSİ

Son 2 yıl içinde ilaç endüstrisiyle kongre sponsorluğu dışında bağlantım olmamıştır.

Erişkin Dikkat Eksikliği Ve Hiperaktivite Bozukluğu nda Prematür Ejakülasyon Sıklığı: 2D:4D Oranı İle İlişkisi

ERGENLERDE İNTERNET BAĞIMLILIĞI

BAYILAN ÇOCUK. 3.BAHAR PEDĠATRĠ GÜNLERĠ BAġKENT ÜNĠVERSĠTESĠ ADANA UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ MART 2016

Diyaliz Hastalarında Yaşam Kalitesi Belirleme Ve İyileştirme Stratejisi

Diffüz alopesili kadınlarda öfke, anksiyete ve depresyon

ARAŞTIRMA MAKALESİ. Emin Özlü 1 Ragıp Ertaş 2 Kemal Özyurt 2 İsmail Karaatlı 3 Ayşe Serap Karadağ 4. Özlü E ve ark.

Prof.Dr. İBRAHİM FERHAN DEREBOY

YASLANMA ve YASAM KALİTESİ

Üniversite Öğrencilerinde Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Belirtileri

Koç Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Güz Dönemi

OBEZİTE VE DEPRESYON. Prof. Dr. Aylin Ertekin Yazıcı Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri AD.

ÖZGEÇMİŞ. Eğitim. Akademik Ünvanlar HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ PSİKOLOJİ BÖLÜMÜ SEVGİNAR VATAN.

Böbrek transplantasyonlu hastalar ve yaşam kalitesinde kanıt temelli uygulamalar

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl. Y. Lisans Tıp İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi

KRONİK SOLUNUM HASTALIKLARINDA PSİKOSOYAL DEĞERLENDİRME VE TEDAVİ

PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİK MERKEZİ İŞLEYİŞ PROSEDÜRÜ

Transkript:

Kocatepe Tıp Dergisi Kocatepe Medical Journal 2014;15(3):360-4 DERLEME / REVIEW Ahmet ÖZTÜRK Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Psikiyatri Bölümü, Erzurum Geliş Tarihi / Received: 29.06.2012 Kabul Tarihi / Accepted: 30.07.2012 ÖZET Akne vulgaris daha çok adolesan dönemde ortaya çıkan erişkin dönemde de sıklıkla devam eden, derinin kronik inflamatuar bir hastalığı olup özellikle kozmetik görünümün asıl yeri olan yüzü etkilemektedir. Akne vulgaris sosyal prezentasyonun zirveye çıktığı ergenlik döneminde psikososyal problemlere yol açması nedeniyle önem arzetmektedir. Bu yazıda akne vulgaris hastalığının yol açtığı psikiyatrik problemlerle ilgili makaleler gözden geçirilmiştir. Anahtar Kelimeler: Akne vulgaris; psikiyatrik hastalıklar; psikososyal problemler. ABSTRACT Acne vulgaris is a chronic inflammatory disease of the skin, affecting face which is the actual place of cosmetic appearance, occurs most commonly during adolescence and often continues into adulthood. Acne vulgaris is important because of it leads to psychosocial problems in adolescent that peaked social presentation. In this paper, articles related to the psychiatric problems caused by acne vulgaris are reviewed. Keywords: Acne vulgaris; psychiatric disorders; psycosocial problems. GİRİŞ Embriyonik ektodermden köken alan deri ve beyin duygularımızı yansıtan iletişim organlarıdır (1). Normal bir deriye sahip olmak, hem kişinin fiziksel ve ruhsal sağlığı açısından, hem de cinsel çekicilik açısından gerekli görülmektedir (2). En büyük olan ve en fazla gözle görülebilir organımız olan derideki herhangi bir normal dışı durum kişiyi derinden etkileyebilmektedir (3). Dermatolojik hastalıkların psikiyatrik durumlara yol açtığına dair görüşler uzun zamandır araştırılmaktadır. Birçok çalışma psikolojik etmenlerin dermatolojik hastalıklardaki etkisini desteklemektedir(4). Bu çalışmalara göre, psikiyatrik faktörler cilt hastalıkların en az %30 nda rol oynamaktadır (5). Ayrıca dermatozların da olumsuz psikolojik sonuçları bulunmaktadır (6). Cilt hastalıkları kozmetik kaygının ötesinde, anksiyete, depresyon ve diğer psikolojik problemlere yol açabilmekte ve bunda yaş, cinsiyet, lezyon yerleşim yeri gibi hasta ve hastalığa ait pek çok faktör rol oynamaktadır (7). Yazışma Adresi / Correspondence: Yrd. Doç. Dr. Ahmet ÖZTÜRK Dumlupınar Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri AD, Kütahya doktorahmet23@hotmail.com Akne vulgaris; özellikle ergenlik döneminde gelişen, esas olarak yüz ve gövdeyi tutan, komedon, papül, püstül, nodül, çökük veya hipertrofik skarlarla seyreden, kendi kendini sınırlama özelliği olan kronik seyirli bir hastalıktır (8). Akne vulgaris deri hastalıkları içinde en sık görülenidir ve akne ile ruhsal durum arasındaki ilişki uzun süredir araştırılmaktadır. Emosyonel stres akneyi alevlendirebildiği gibi, hastalar aknenin sonucu olarak da psikolojik ve psikiyatrik sorunlar yaşayabilmektedir (9). Çalışmalarda akne hastalarının psikojenik faktörlerden ne kadar etkilendiği ve duygusal durumunda ne gibi değişikliklerin olduğuna dair farklı sonuçlar bulunmuştur (10). Akne Vulgaris in etkisiyle ortaya çıkan psikolojik problemler şunlardır: Beden algısında bozulma, kendilik değerinde azalma, utanma, sosyal içe çekilme, öfke, ailevi problemler, depresyon ve anksiyetedir (6, 7). Aknesi olan öğrenciler üzerinde yapılan bir çalışmada, öğrenciler partilere yeterince davet almadıklarını, diğer insanların arasında olmayı sevmediklerini ve bazen insanların kendilerine baktıklarını düşündüklerini belirtmişlerdir (10). Gövdesinde lezyonları olan akneli hastaların yüzme ve

361 sportif faaliyetlerden çekindikleri görülmektedir (6). Ancak akneli hastalarda psikolojik belirtilerin klinik düzeyin altında olduğunu bildiren çalışmalar da vardır (11). Cilt bozukluklarına dair psikiyatrik sorunlar için liyezon servisleriyle işbirliği yapılmaktadır. Almanya da Dermatoloji kliniklerinde yapılan bir ankette, tıbbi yöneticilerin % 23,2 si, dermatolojik bakım ve tedaviye ek olarak psikosomatik bir tedavinin sunulmasının gerekli olduğu konusunda birleşmişlerdir (12). Diğer dermatolojik hastalarda olduğu gibi akne vulgarisli hastaların da labil bir duygulanıma sahip, nörotik kişilik özellikleri olduğu ve psikiyatrik hastalıklara yatkın oldukları belirtilmektedir (13). Ruhsal faktörler ve akne arasında en az üç tür etkileşim olduğu ileri sürülmektedir: 1- Duygusal streslerin akneyi şiddetlendirmesi. 2- Akneye ikincil olarak hastalarda anksiyete, depresyon, sosyal fobi, düşük benlik saygısı gibi psikiyatrik belirtilerin gelişmesi. 3- Beden dismorfik bozukluğunda olduğu gibi birincil psikiyatrik bozukluğun akneye odaklaşmasıdır (9). Emosyonel ve hormonal değişimin hızlandığı, cinsel çekicilik, beden imajı, cinsellik, eğitim ve mesleki yeterlilik gibi ciddi konularda kaygıların en üst düzeye çıktığı adölesan dönemde ortaya çıkabilen akne vulgaris, kişiler arası ilişkilerde sorun yaşama ve yeterli sosyal destek bulamamanın da etkisiyle bireyi değersizlik düşüncelerine itebilmektedir. Bu istenilmeyen kötü deneyimler de kişinin uzun dönemde olumsuz emosyonel ve fonksiyonel gelişimi için zemin hazırlayabilmektedir (14). Akne hastalarında olası psikolojik etkiler sıklıkla aknenin arkasına saklandığından psikiyatriste gitmek gecikmektedir (15). Oysa akneli bireylerde psikiyatrik komorbidite geniş biçimde tanımlanmıştır (16). Anksiyete, depresif bozukluk, özellikle suisidal düşünce, beden dismorfik bozukluğu, sosyal geri çekilme ve uyum bozukluğuna ait şüpheler varsa hasta psikosomatik açıdan mutlaka değerlendirilmelidir (17-19). Akne hastalarında psikiyatrik komorbidite sanılanın çok çok üstündedir (16). Akne tedavisinin sıradan ve gayet açık olmasından dolayı doktor-hasta görüşmesi kısa sürmektedir. Yine de akne tedavisi sadece sivilce tedavisi olmadığından doktor-hasta ilişkisine önem verilmelidir. Dermatologların psikoterapi ve psikofarmakoloji ile ilgili bazı temel bilgilere de sahip olması gerekmektedir (19). Öztürk Akne vulgarisde ve diğer deri hastalıklarında psikiyatrik morbiditeyi belirleyen durumların başında bu hastalıkların klinik şiddetinden ziyade bunların günlük işlevlere olan etkisi gelir. Bu nedenle bu hastalarda eşlik eden psikopatolojinin belirlenmesi ve tedavide birincil dermatolojik faktörlere ek olarak psikolojik ve sosyal faktörleri de içine alan bir tedavinin uygulanmasının yararlı olacağı önerilmektedir (20). Aknenin Ruhsal Etkileri ve Psikiyatrik Yönü ile İlgili Çalışmalar Pek çok dermatolojik hastalıkta psikososyal durum etkilenmekle birlikte görünümün bozulduğu hastalıklarda bu etki daha belirgindir. Daha çok ergenlik döneminde gözlenmesi ve yüzde yerleşmesi nedeniyle akne bu hastalıkların başında gelmektedir. Aknenin psikososyal etkileri konusunda pek çok çalışma yapılmış, akneli hastalarda anksiyete, depresyon, düşük benlik saygısı ve sosyal fobi gibi psikiyatrik bulguların daha sık gözlendiği (10, 21, 22), hatta intihar riskinin daha fazla olduğu bildirilmiştir (23). Akne tedavisi sonrasında psikiyatrik bulgularda düzelme gözlenmesi de akne ve psikiyatrik bulgular arasındaki ilişkiyi desteklemektedir (24). Akneli hastalarda psikiyatrik bulguların normal populasyondan farklı olmadığını ifade eden çalışmalar da mevcuttur. Rubinow ve ark. Mental Health Mood Scale uyguladıkları 72 kistik akneli hastada kontrol grubuna oranla daha olumlu değerler elde etmişlerdir (6). Akne ve akne ile ilişkili psikiyatrik kavramlar hakkında literatürde geniş bir kaynağa ulaşılabilir. Buna rağmen akne ve psikopatoloji ilişkisi henüz netlik kazanmamıştır. Çünkü literatürün çok ağırlıklı bir kısmı klinik psikiyatrik değerlendirme içermemektedir. Örneğin aknenin depresyon ve anksiyete ile ilişkili bir bozukluk olduğu vurgulanmaktadır. Ancak vurgu daha çok depresyon ve anksiyetenin değerlendirildiği ölçeklerin kullanımı yani depresyon ve anksiyete belirti şiddeti üzerinden olmaktadır. Akne grubunda depresyon ve anksiyeteyi kontrollere ya da diğer hastalık gruplarına göre yüksek bulan çalışmalar mevcuttur (5, 10, 24, 26). Ayrıca tedavinin akneli hastalarda gözlenen psikolojik olumsuzlukları azalttığı da saptanmıştır (7, 27). Akne hastalarında yaşam kalitesinin bozulduğunu saptayan, öfke düzeyini yüksek bulan ve sosyal ve işlevsel anlamda güçlük olduğunu gösteren pek çok çalışma mevcuttur (10, 25, 26, 28). Ancak bu çalışmaların hiçbirinde klinik Kocatepe Tıp Dergisi 2014;15(3):360-4 Kocatepe Tıp Dergisi, Cilt 12 No:3, Eylül 2011

psikiyatrik değerlendirme yapılmamıştır, psikiyatrik belirti şiddetleri ölçülmüştür ve dolayısıyla akne ile psikopatoloji arasındaki ilişkiyi açıklamaya yetmemektedirler. Oysa utanma, mahcubiyet, öfke gibi olumsuz emosyonel durumlar, yaşam kalitesinin bozulması sosyal anlamda güçlük gibi kavramlar psikiyatrik hastalıktan bağımsız olarak da yaşamın içinde gözlenebilecek durumları tanımlamaktadır. Akne hastalarında psikopatolojiye bakan ve klinik psikiyatrik değerlendirme yapılmış az sayıda çalışmadan birisi Khan ve ark. ının çalışmalarıdır (29). Bu çalışmada, akneli hastaların ICD-10'a göre psikiyatrik değerlendirmeleri yapılmış ve depresyon tanısı alma oranı %38 olarak saptanmıştır. Bu oran normal populasyon oranından olduğu kadar çalışmadaki diğer grup olan seboreik dermatit grubundan da yüksek çıkmıştır. Bu çalışmada akneli hastalarda sosyal anksiyete de daha çok gözlenmiş ve kadınlarda depresyon daha çok tespit edilmiştir. Uzun ve ark. nın yaptığı bir çalışmada da SCID-1 (DSM-IV Eksen I Bozukluklar için yapılandırılmış klinik görüşme) ile yapılan değerlendirme sonucunda 159 akne hastasının 14 ünde vücut dismorfik bozukluğu (VDB) tanısı konulmuştur (30). Ayrıca 11 hastaya sosyal fobi, 9 hastaya depresyon, 7 hastaya distimi, 3 er hastaya da yaygın anksiyete bozukluğu, obsesif kompulsif bozukluk ve somatizasyon bozukluğu tanıları konulmuştur. Phillips ve ark. nın yaptığı çalışmada ise VDB oranı 268 hastada % 11,9 olarak saptanmıştır; ancak bu çalışma da klinik psikiyatrik değerlendirme olmaksızın VDB'ye yönelik ölçek kullanılarak yapılmış bir çalışmadır (18). Bizim yaptığımız bir çalışmada ise SCID-1 (DSM-IV Eksen I Bozukluklar için yapılandırılmış klinik görüşme) ile yapılan değerlendirme sonucunda hafif akne grubunda 4 (% 11,0) hastada sosyal fobi, 3 (% 8,0) hastada depresyon, 1 (% 2,7) hastada depresyon ve obsesif kompulsif bozukluk (OKB), 1 (% 2,7) hastada remisyonda bipolar bozukluk I+OKB, 1 (% 2,7) hastada panik bozukluk, 1 (% 2,7) hastada sosyal fobi +depresyon saptandı. Ağır akne grubunda ise 9 (% 26,0) hastada sosyal fobi, 3 (% 8,8) hastada depresyon, 1 (% 2,9) hastada OKB, 2(% 5,8) hastada vücut dismorfik bozukluğu (VDB), 1 (2,9) hastada sosyal fobi ve depresyon saptandı. Bizim çalışmamızda sosyal fobi daha sık görülürken VDB ye daha az rastlanmıştır (31). Şiddetli akne hastalarında daha düşük akademik başarı görülmüştür (28). Akne hastalarında işsizlik oranı kontrol grubuna göre anlamlı derecede 362 yüksektir (32). Bununla birlikte Welp ve Gieler ile Medansky objektif klinik bulgular ve psikometrik değerler arasında anlamlı bir korelasyon bulamamışlar, ancak şiddetli akne utangaçlık ve sosyal geri çekilme ile ilişki saptamışlardır(33, 34). Garrie ve ark. kistik akneli hastaların en yüksek anksiyete düzeyine sahip olduklarına dikkat çekmiştir (35). Ancak bazı çalışmalarda aknenin klinik şiddetinin, hastalığın neden olduğu psikiyatrik bozuklukların şiddeti ile uyum içinde olmadığı da gösterilmiştir (36). Akne vulgaris bir ergenlik dönemi hastalığıdır. Ergenlik döneminde beden imajının önemi ve bu hastalığın belirtilerinin yol açabildiği kozmetik sorunlar birlikte düşünüldüğünde, akneli hastalarda sosyal anksiyete düzeyinin araştırılması gerektiği açıktır. Hafif orta şiddette aknesi olan 73 hasta ile 48 sağlıklı kontrol grubuyla yapılan bir çalışmada akne hastalarının Liebowitz Sosyal Kaygı Ölçeği ile yapılan değerlendirmelerinde kaygı ve kaçınma alt puanlarında anlamlı olarak yükseklik saptanmıştır (37). Aknede yaşam kalitesinin ölçümü için hem genel ölçekli hem de akneye özgü testler kullanılmıştır. Değişik ölçeklere dayanan bu çalışmaların sonuçları arasında bir karşılaştırma yapmak güç olsa da tümünde aknenin yaşam kalitesini olumsuz yönde etkilediği gösterilmiştir (25). Dış görünümün bozulması nedeniyle akneli hastalarda özellikle sosyal fonksiyonlar ve emosyonel rol güçlüğü alanlarındaki parametrelerin olumsuz etkilenmesi doğaldır. Şiddetli klinik tabloya sahip olan hastalarda daha düşük skorların saptanması beklenir. Mallon ve ark. nın 111 akne hastasının yasam kalitesini SF-36 ile diğer organik hastalıklara sahip kişilerle karşılaştırdıkları çalışmalarında; akne hastalarının sosyal, emosyonel ve psikolojik problemlerinin astım, epilepsi, diabet, artrit kadar ciddi olduğunu saptamışlardır (25). Ülkemizde aknenin yasam kalitesi üzerine olan etkisini SF-36 ile değerlendiren bir çalışmada 73 akne hastası, 48 kontrol grubuyla karşılaştırılmıştır. Bu çalışmada akne ve kontrol grubu fiziksel fonksiyon dışında diğer parametrelerde benzerlik göstermektedir. Fiziksel fonksiyon skorları kontrol grubunda daha düşüktü. Aynı çalışmada akne şiddetinin artması ile yaşam kalitesi skorları açısından anlamlı olarak farklılık saptanmadı (37). Sonuç olarak, akne vulgaris önemli psikolojik ve psikiyatrik komplikasyonlara yol açma potansiyeli olan ve kişinin yaşam kalitesini olumsuz olarak etkileyebilen bir hastalıktır. Bu hastalığı çok yönlü Kocatepe Tıp Dergisi 2014;15(3):360-4

363 olarak değerlendirmek, kişinin yaşayabileceği psikososyal sorunları önceden tespit edip gerekli fiziksel ve ruhsal yaklaşımların etkin bir şekilde yapılabilmesi bu hastalığın yaratabileceği sorunları en aza indirgeyecektir. KAYNAKLAR 1. Beltraminelli H, Itın P. Skin and psyche-from the surface to the dept of iner world. J Dtsch Dermatol Ges 2008;6(1):8-14. 2. Lewis-Jhones S. The psicological impact of skin disease. Nurs Times 2000;96(27):2-4 3. Parsad D, Dogra S, Kanwar AJ. Quality of life in patients with vitiligo. Health Qual Life Outcomes 2003;1:58. 4. Folks DG, Warnock JK. Psychocutaneous disorders. Curr Psychiatry Raep 2001;3(3):219-25. 5. Gupta MA, Gupta AK. Depression and suisidal ideation in dermatology patients with acne, alopecia areata, atopic dermatitis and psoriazis. Br J Dermatol 1998;139(5):846-50. 6. Rubinow DR, Peck GL, Squillace K, Gantt GG. Reduced anxiety and depression in cystic acne patients after successful treatment with oral isotretinoin. J Am Acad Dermatol 1987;17(1):25-32. 7. Barankin B, DeKoven J. Psychosocial effect of common skin diseases. Can Fam Physician 2002;48:712-6. 8. Tüzün Y, Dolar N. Güncel akne tedavisi. Dermatose 2004;4:220-9. 9. Koo JY, Smith LL. Psychologic aspects of acne. Pediatr Dermatol 1991;8(3):185-8. 10. Van der Meeren HLM, van der Meeren WW, van der Hurk CMAM. The psychological impact of severe acne. Cutis 1985;36(1):84-6. 11. Kaymak Y, Kalay M, Ilter N, Taner E. The incidence of depression related to isotretinoin treatment in 100 acne vulgaris patients. Psychol 2006;99(3):897-906. 12. Gieler U, Niemeier V, Kupfer J, Brosig B, Schill W. Psychosomatischedermatologie in Deutschland. A survey of 69 dermatologic clinics. Hautarzt 2001;52(2):104-10. 13. Lim LCC, Tan TC. Personality, disability and acne in college students. Clin Exp Dermatol 1991;16(5):371-3. Öztürk 14. Fried RG, Wechsler A. Psychological problems in the acne patient. Dermatologic Ther 2006;19(4):237-40. 15. Picardi A, Abeni D, Melchi CF, Puddu P, Pasquini P. Psychiatric morbidity in dermatological outpatients: an issue to be recognized. Br J Dermatol 2000;143(5):983-91. 16. Gupta MA, Gupta AK. The psychological comorbidity in acne. Clin Dermatol 2001;19(3):360 3. 17. Picardi A, Mazzotti E, Pasquini P. Prevalence and correlates of suicidal ideation among patients with skin disease. J Am Acad Dermatol 2006;54(3):420-6. 18. Phillips KA, Dufresne RG Jr, Wilkel CS, Vittorio CC. Rate of body dysmorphic disorder in dermatology patients. J Am Acad Dermatol 2000;42(3):436-41. 19. Niemeeir V, Kupfer J. Gieler U. Acne Vulgaris- Psychosomatic aspect. JDDG 2006;4(12):1027-36 20. Gupta MA, Gupta AK. Psychiatric and psychological comorbidity in patients with dermatologic disorders: epidemiology and management. Am J Clin Dermatol 2003;4(12):833-42. 21. Aktan Ş, Özmen E, Yavuz Ş, Özkaya N. Akne vulgarisli hastalarda görülen psikiyatrik belirtiler. Turkderm 1994;28:93-8. 22. Smithard A, Glazebrook C, Williams HC. Acne prevalence, knowledge about acne and psyhological morbidity in mid-adolescence: a community based study. Br J Dermatol 2001;145(2):274-9. 23. Cotteril JA, Cunliffe WJ. Suicide in dermatological patients. Br J Dermatol 1997;137(2):246-50. 24. Kellett SC, Gawkrodker DJ. The psychological and emotional impact of acne and the effect of treatment with isotretinoin. Br J Dermatol 1999;140(2):273-82. 25. Mallon E, Newton JN, Klassen A, Steward-Brown SL, Ryan TJ, Finlay AY. The quality of life in acne: a comparison with generic medical conditions using generic questionnaires. Br J Dermatol 1999;140(4):672-6. 26. Yazici K, Baz K, Yazici AE, et al. Disease-specific quality of life is associated with anxiety and depression in patients with acne. J Eur Acad Dermatol Venereol 2004;18(4):435-9. 27. Gupta MA. Psychosocial aspects of common skin diseases. Can Fam Physician 2000;48:660-2. Kocatepe Tıp Dergisi 2014;15(3):360-4 Kocatepe Tıp Dergisi, Cilt 12 No:3, Eylül 2011

28. Jowett S, Ryan T Skin disease and handicap: an analysis of the impact of skin conditions. Soc Sci Med 1985;20(4):425-9. 29. Khan MZ, Naeem A, Mufti KA Prevalance of mental health problems in acne patients. J Ayub Med Coll Abbottabad 2001;13(4):7-8. 30. Uzun O, Basoglu C, Akar A ve ark. Body dysmorphic disorderin patients with acne. Compr Psychiatry 2003;44(5):415-9. 31. Öztürk A, Deveci E, Bağcıoğlu E, Atalay F, Serdar Z.Anxiety, depression, social phobia, and quality of life in Turkish patients with acne and their relationships with the severity of acne. Turkish Journal of Medical Sciences 2013;43(4):660-6 32. Cunliffe WJ. Acne and unemployment. Br J Dermatol 1986;115(3):386. 364 33. Welp K, Gieler U. Akne vulgaris: Morphologic, endocrinologic and pschosomatic aspects. Z Hautkr 1990;65(12):1139-45. 34. Medansky RS, Handler RM, Medansky DL. Selfevaluation of acne andemotion: a pilot study. Psychosomatics 1981;22(5):379-83. 35. Garrie SA, Garrie EV. Anxiety and skin diseases. Cutis 1978;22(2):205-8. 36. Niemer V, Kupfer J, Demmelbauer-Ebner M, Stangier U, Effendy I, Gieler U. Coping with acne vulgaris. Evaluation of chronic skin disorder questionnaire in patients with acne. Dermatology 1998;196(1):108-15. 37. Öztürkcan S, Aydemir I. Akne vulgarisli hastalarda yasam kalitesi. T Klin J Dermatoloji 2002;12(3):131. Kocatepe Tıp Dergisi 2014;15(3):360-4