Konya İl Merkezinde Doğum Sonrası Depresyon Riski ve Etkileyen Faktörler



Benzer belgeler
Sivas İl Merkezindeki Kadınlarda Postnatal Depresyon Prevalansı Ve Risk Faktörleri

SAĞLIKLI VE HASTA BEBEĞE SAHİP ANNELERİN DOĞUM SONU DEPRESYON DÜZEYLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

ACOG Diyor ki! HER GEBE TAKİP SÜRECİNDE EN AZ BİR KEZ PERİNATAL DEPRESYON AÇISINDAN TARANMALIDIR. Özeti Yapan: Dr. Semir Köse

Trabzon İl Merkezinde Doğum Sonrası Depresyon Sıklığı ve Gebelikteki İlişkili Demografik Risk Etmenleri

Son 2 yıl içinde ilaç endüstrisiyle kongre sponsorluğu dışında bağlantım olmamıştır.

Birinci Trimester Gebelerde Depresyon ve Anksiyete Bozukluðu

BATTALGAZİ DE POSTPARTUM DEPRESYON RİSKİ VE ETKİLİ FAKTÖRLER

Gebelikte Ayrılma Anksiyetesi ve Belirsizliğe Tahammülsüzlükle İlişkisi

Obsesif KompulsifBozukluk Hastalığının Yetişkin Ayrılma Anksiyetesiile Olan İlişkisi

KONYA İLİNDE POSTPARTUM DEPRESYON SIKLIĞI VE İLİŞKİLİ SOSYODEMOGRAFİK ETMENLER SELÇUK ÜNİVERSİTESİ MERAM TIP FAKÜLTESİ AİLE HEKİMLİĞİ ANABİLİM DALI

POSTPARTUM BAŞLANGIÇLI DEPRESYONDA GİDİŞ VE SONLANIM

Bariatrik cerrahi amacıyla başvuran hastaların depresyon, benlik saygısı ve yeme bozuklukları açısından değerlendirilmesi

BİRİNCİ BASAMAKDA PSİKİYATRİ NURAY ATASOY ZKÜ TIP FAKÜLTESİ AD

HEMODİYALİZ HASTALARININ GÜNLÜK YAŞAM AKTİVİTELERİ, YETİ YİTİMİ, DEPRESYON VE KOMORBİDİTE YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRİLMESİ

TIP FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİNDE GÜNDÜZ AŞIRI UYKULULUK HALİ VE DEPRESYON ŞÜPHESİ İLİŞKİSİ

BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİ NDE YAPTIRILAN DOĞUMLARIN İNCELENMESİ

Gebelik ve Doğum Sonrası Dönemde Sosyal Destek Algısı Düzeylerinin İncelenmesi

İnfertilite ile depresyon ve anksiyete ilişkisi

EĞİTİM VEREN BİR DEVLET HASTANESİ PSİKİYATRİ POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HASTALARIN TANI GRUPLARINA GÖRE SOSYODEMOGRAFİK ÖZELLİKLERİ

Sağlam Çocuk Polikliniğine Başvuran 0-1 Yaş Bebeği olan Annelerde Depresyon Taraması ve Depresyonda Etkili Risk Faktörlerini Belirleme

ABSTRACT $WWLWXGHV 7RZDUGV )DPLO\ 3ODQQLQJ RI :RPHQ $QG $IIHFWLQJ )DFWRUV

SAMSUN İL MERKEZİNDE DOĞUM SONRASI DEPRESYONU PREVALANSI VE RİSK FAKTÖRLERİ

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuçlar: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT Rational Drug Usage Behavior of University Students Objective: Method: Results:

Kliniğimizde Doğum Yapan Kişilerde Postpartum Depresyon Oranı ve İlişkili Faktörler

Bilişsel Kaynaşma ve Yaşantısal Kaçınmayla Aleksitimi İlişkisi: Kabullenme ve Kararlılık Penceresinden Bakış

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN

Bir Üniversite Hastanesinin Yoğun Bakım Ünitesi Hemşirelerinde Yaşam Kalitesi, İş Kazaları ve Vardiyalı Çalışmanın Etkileri

DSM-5 Düzey 2 Somatik Belirtiler Ölçeği Türkçe Formunun güvenilirliği ve geçerliliği (11-17 yaş çocuk ve 6-17 yaş anne-baba formları)

Psoriazis vulgarisli hastalarda kişilik özellikleri ve yaygın psikiyatrik tablolar

İnfertil çiftlerde bağlanma ve mizaç özellikleri tedavi başarısını etkiler mi? Stresin aracı rolü

Şizofreni ve Bipolar Duygudurum Bozukluğu Olan Hastalara Bakım Verenin Yükünün Karşılaştırılması

Üniversite Öğrencilerinde Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Belirtileri

Postpartum depresyon ve etkileyen faktörler: araştırma sonuçları

Normal ve Sezaryen Doğum Yapan Kadınların Doğum Konfor Düzeyine Göre Karşılaştırılması

TAF Preventive Medicine Bulletin, 2008: 7(3)

Clayton P, Desmarais L, Winokur G. A study of normal bereavement. Am J Psychiatry 1968;125: Clayton PJ, Halikes JA, Maurice WL.

POSTPARTUM DEPRESYON VE ALGILANAN SOSYAL DESTEĞİN MATERNAL BAĞLANMAYA ETKİSİ

GEBELİK ANKSİYETE VE DEPRESYONUNDA RİSK FAKTÖRLERİ: 452 OLGUDA DEĞERLENDİRME i

15 YAŞ ÜZERİ KADINLARDA ANKSİYETE SIKLIĞI VE GELİŞİMİNİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER

Prof.Dr. Hatice ÖZYILDIZ GÜZ Ondokuz Mayıs Üniversitesi Psikiyatri ABD

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA TEMEL İNANÇLAR VE KAYGI İLE İLİŞKİSİ: ÖNÇALIŞMA

SAĞLIK ÇALIŞANLARIN GÜVENLİĞİ VE ETKİLEYEN FAKTÖRLER (TÜRKİYE NİN GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİNDE BEŞ FARKLI HASTANE ÖRNEĞİ)

AĞRIİLE HUZUR EVİ OLUR MU? DR. FİLİZ ŞÜKRÜ DURUSOY

Gebelere Antenatal Dönemde Verilen Eğitimin Fetal Bağlanma, Doğum Algısı ve Anksiyete Düzeyine Etkisi. Ebe Huriye Güven

Kalyoncu A., Pektaş Ö., Mırsal H., Yılmaz S., Serez M., Beyazyürek M.

DÜZCE TIP DERGİSİ DUZCE MEDICAL JOURNAL

SANAYİDE ÇALIŞAN GENÇ ERİŞKİN ERKEKLERİN YAŞAM KALİTESİ VE RİSKLİ DAVRANIŞLARININ BELİRLENMESİ

Yrd.Doç.Dr. AYLA TUZCU

14 Aralık 2012, Antalya

SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ JOURNAL OF HEALTH SCIENCES Erciyes Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Yayın Organıdır

Tedaviye Başvuran İnfertil Çiftlerde Kaygı, Öfke, Başa Çıkma, Yeti Yitimi Ve Yaşam Kalitesinin Değerlendirilmesi

AKUT LENFOBLASTİK LÖSEMİ TANILI ÇOCUKLARIN İDAME TEDAVİSİNDE VE SONRASINDA YAŞAM KALİTELERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ. Dr. Emine Zengin 4 mayıs 2018

$5$ù7,50$ (%(/ø. gö5(1&ø/(5ø1ø1 *g5(9 7$1,0/$5, 9( <(7(5/ø/ø. $/$1/$5,1$ *g5(.(1'ø/(5ø1ø '(ö(5/(1'ø50(/(5ø g]hq (VUD.$5$0$1 + O\D 2.

HEMODİYALİZ HASTALARINDA HUZURSUZ BACAK SENDROMU, UYKU KALİTESİ VE YORGUNLUK ( )

Kronik Böbrek Hastalarında Eğitim Durumu ve Yaşam Kalitesi. Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nefroloji Kliniği, Prediyaliz Eğitim Hemşiresi

HEMODİYALİZ VE PERİTON DİYALİZİ UYGULANAN HASTALARIN BEDEN İMAJI VE BENLİK SAYGISI ALGILARININ KARŞILAŞTIRILMASI

Doğumun Aktif Fazında Uygulanan Hidroterapinin, Doğum Süreci, Anne Memnuniyeti ve Doğum Sonrası Ebeveynlik Davranışı Üzerine Etkisi

Þizofreninin klinik özelliklerini anlatan kitap ya

Gebelerin Ağız ve Diş Sağlığına İlişkin Bilgi ve Görüşleri. Araş. Gör. Meltem MECDİ Doç.Dr. Nevin HOTUN ŞAHİN

Doç. Dr. Fatih Öncü. Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi

Ayşe Devrim Başterzi. Son iki senedir ilaç endüstrisi ve STO ile araştırmacı, danışman ya da konuşmacı olarak herhangi bir çıkar çatışmam yoktur.

BİR SAĞLIK OCAĞI BÖLGESİNDE BEBEKLERİN UYKU POZİSYONLARI VE ETKİLEYEN FAKTÖRLER*

BİRİNCİ BASAMAKTA DİYABETİK AYAK İNFEKSİYONLARI EPİDEMİYOLOJİSİ VE ÖNEMİ. Doç. Dr. Serap Çifçili Marmara Üniversitesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı

Kadın ve Erkek Psikiyatri Kapalı Servislerinde Fiziksel Tespit Uygulamasının Klinik Özelliklerle İlişkisi

Psikiyatri Acil Servise Başvuran Perinatal Dönemdeki Hastaların Sosyodemografik ve Klinik Özellikleri

İNTİHAR DAVRANIŞI ÖNCESİ VE SONRASI ÖLÇME / DEĞERLENDİRME ÇG.

YOĞUN BAKIM HEMŞİRELERİNİN İŞ YÜKÜNÜN BELİRLENMESİ. Gülay Göçmen*, Murat Çiftçi**, Şenel Sürücü***, Serpil Türker****

Fırat Tıp Dergisi 2009;14(2):

MANİSA KENT MERKEZİNDE YAŞAYAN YAŞ GRUBU KADINLAR VE EŞLERİ ARASINDA SİGARA İÇME BOYUTU VE BUNU ETKİLEYEN SOSYOEKONOMİK FAKTÖRLER

Üniversite Hastanesi mi; Bölge Ruh Sağlığı Hastanesi mi? Ayaktan Başvuran Psikiyatri Hastalarını Hangisi Daha Fazla Memnun Ediyor?

HOŞGELDİNİZ. Diaverum

HEMODİYALİZ HASTALARININ HİPERTANSİYON YÖNETİMİNE İLİŞKİN EVDE YAPTIKLARI UYGULAMALAR

Ruhsal Travma Değerlendirme Formu. APHB protokolü çerçevesinde Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD) tarafından hazırlanmıştır

Manisa 4 no lu Sağlık Ocağı Bölgesinde yaş Kadın İzlem Kartı Tutarlılığı ve Tutarlılığı Etkileyen Öğeler

Mizofoni: Psikiyatride yeni bir bozukluk? Yaygınlığı, sosyodemografik özellikler ve ruhsal belirtilerle ilişkisi

Loğusaların Destek İhtiyaçlarının ve Doğum Sonu Dönemde Alınan Destek Düzeylerinin Belirlenmesi

Yaşlılarda İntihar Davranışı ve Müdahele İlkeleri. Prof. Dr. Çınar Yenilmez Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri AD

Prediyaliz Kronik Böbrek Hastalarında Kesitsel Bir Çalışma: Yaşam Kalitesi

Şebnem Pırıldar Ege Psikiyatri AD.

Hemşirelerin Hasta Hakları Konusunda Bilgi Düzeylerinin Değerlendirilmesi

Enfeksiyon taşıma riski Bebeklerin izolasyonu Teknolojik destek ve tedavi Nörogelişimsel sorunlar

daha çok göz önünde bulundurulabilir. Öğrencilerin dile karşı daha olumlu bir tutum geliştirmeleri ve daha homojen gruplar ile dersler yürütülebilir.

YENİDOĞAN KLİNİĞİNDE BEBEĞİ YATAN ANNELERİN POSTPARTUM DEPRESYON BELİRTİLERİ VE EMZİRME ÖZYETERLİLİK DÜZEYLERİNİN BELİRLENMESİ

SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ JOURNAL OF HEALTH SCIENCES Erciyes Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Yayın Organıdır

POSTPARTUM DEPRESYONUN EMZİRME ÜZERİNE ETKİSİ THE EFFECTS OF POSTPARTUM DEPRESSION ON BREASTFEEDING

DOĞUMA HAZIRLIK EĞİTİMİNİN ANNENİN PRENATAL UYUMUNA ETKİSİ

BULGULAR GEREÇ YÖNTEM

Doğum sonrası anksiyete bozukluğu için riskli dönem. Sıklığı?? Klinik seyir??

Sağlık Yüksekokulu Öğrencilerinin Ruhsal Durumlarının Değerlendirilmesi

İkinci Trimestir Gebelerde Depresyon ve Anksiyete Bozukluğu ile İlişkili Faktörlerin Değerlendirilmesi

Dr. İkbal İnanlı Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Psikiyatri Kliniği

Türkiye deki hemşirelik araştırmalarında kullanılan veri toplama araçları

HEMġEHRĠ ĠLETĠġĠM MERKEZĠ ÇALIġANLARIYLA STRES VE KAYGI DURUMLARI ÜZERĠNE BĠR DEĞERLENDĠRME

ŞİZOFRENİ HASTALARINDA TIBBİ(FİZİKSEL) HASTALIK EŞ TANILARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

EGZERSiziN DEPRESYON TEDAVisiNDEKi YERi VE ETKiLERi

Postpartum depresyon ile sosyal destek arasındaki ilişki ve etkileyen faktörler *

ÖZGEÇMİŞ. Görev Kurum/Kuruluş Yıl Araştırma Görevlisi. Erzincan Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu. Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu

Bir Üniversite Kliniğinde Yatan Hastalarda MetabolikSendrom Sıklığı GŞ CAN, B BAĞCI, A TOPUZOĞLU, S ÖZTEKİN, BB AKDEDE

Anne Yaşı ve Gebelik Sayısının Bebeğin Doğum Ağırlığı ile İlişkisi

Transkript:

Araştırma/Research Article TAF Prev Med Bull 2008; 7():39-398 Konya İl Merkezinde Doğum Sonrası Depresyon Riski ve Etkileyen Faktörler [Risk of Postpartum Depression and Affecting Factors in Konya Center] ÖZET AMAÇ: Daha önce yapılmış bir çalışma bulunmaması nedeniyle Konya İlindeki doğum sonrası depresyon sıklığı ve ortaya çıkmasında rolü olabilecek risk etmenlerini belirlemek amacıyla bu çalışma planlanmıştır. YÖNTEM: Kesitsel tipteki bu çalışma, Konya ili Meram ilçesindeki iki sağlık ocağına Aralık 200-3 Ocak 2006 tarihleri arasında başvuran postpartum 2-6 aylık dönemde olan 242 anne ile yapılmıştır. Bu çalışmada gerekli verileri toplanması amacıyla 2 form kullanılmıştır. Birinci form çalışmaya alınan annelerin sosyo-demografik özelliklerini belirlemek için tarafımızca hazırlanan anne tanıtım formu, ikinci form ise postpartum depresyon riskini belirleyen Edinburgh Posnatal Depresyon Skalası (EPDS) kullanılmıştır. BULGULAR: EPDS kesme puanı 3 ve üstü alındığında postpartum depresyon tanısı alma olasılığı 9.4 gibi yüksek sıklıkta bulundu. Çalışmamızda, EPDS e göre postpartum depresyon tanısı alma olasılığı, aylık geliri az olanlarda, bir önceki gebeliğinden sonra ruhsal sorunu olanlarda, doğum öncesi izlem sayısı 4 ve altında olanlarda, bebeğin cinsiyetinin öğrenilmesi sonucu eşi ve/veya eşinin ailesinde tutum değişikliği olanlarda ve bu gebeliği süresince tıbbi sorun yaşamış olanlarda istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur. SONUÇ: Değiştirilebilir risk faktörleri; doğum öncesi izlem sayıları, eş ve ailesinin bebeğin cinsiyeti konusundaki ön yargı ve saplantılarının eğitim ile değiştirilmesi, doğum öncesi nitelikli bakım olarak belirlenmiştir. Uzak vadedeki düzeltilebilir değişkenler ailelerin aylık gelir düzeyinin iyileştirilmesi olarak saptanmıştır. SUMMARY AIM: This study is proposed to determine the incidence of postpartum depression and the risk factors that may play role in arising of it in Konya because there is not any constructed study previously. METHODS: This cross-sectional study is constructed among 242 mothers in the postpartum period between 2-6 months who applied two village clinics of Meram County, Konya between December 200-3 January 2006. Two forms were used to collect necessary data. First form was mother introduction form that was prepared by us to determine the sociodemographic properties of mothers, and the second form was Edinburgh Posnatal Depression Scale (EPDS) to diagnose the risk of postpartum depression. RESULTS: While the cut-off point of EPDS was taken as 3 and over, the probability of experiencing postpartum depression was detected as 9.4. The probability of experiencing postpartum depression according to EPDS was high in statistical sense among the mothers who had lower monthly income, psychological problems after the preceding pregnancy, 4 and lower prenatal controls, experienced attitude changes among their husbands and/or husbands families after learning gender of baby, and medical problems during these pregnancies. CONCLUSION: The modifiable risk factors are determined as the number of prenatal controls, changing the preconceptions and obsessions related gender of baby of husbands and families via healthy education, and well-qualified prenatal care. The long-term improvable risk factors are detected as improving monthly incomes of the families. Saniye Özdemir, Kamile Marakoğlu 2, Selma Çivi 2 Gazi Aile Sağlığı Merkezi, Çorum. 2 Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Aile Hekimliği AD, Konya. Anahtar Kelimeler: Depresyon, Postpartum Dönem, Risk Faktörleri. Key words: Depression, Postpartum Period, Risk Factors. Sorumlu yazar/ Corresponding author: Saniye Özdemir, Üçtutlar Mahallesi Eşrefhoca Caddesi Gazi Aile Sağlığı Merkezi, Çorum, Türkiye. saniyeozdem@yahoo.com.tr GİRİŞ Gebelik ve doğum sonrası dönem birçok insan için özel hoş bir an olarak kabul edilmekle birlikte, yeni doğan çocuğunu kucağına alma beklentisi içinde olan anne için aynı zamanda ruhsal bozuklukların gelişimi açısından riskli bir dönem olabilmektedir (). Postpartum dönemde ebeveynler bebek bakımı vermek, bebek için güvenli bir çevre oluşturmak, bebekle iletişim kurmak, yeni rolleri öğrenmek, aile duyarlılığını geliştirmek ve bebekle ilgili problemlerle baş etmek zorundadır. Bu nedenle postpartum dönem aile için bir kriz yaşantısına dönüşebilmektedir (2). Postpartum dönemde ortaya çıkan duygudurum bozuklukları belirtilerin şiddetine, özelliklerine, tedavisine ve prognozlarına göre sınıflandırılarak; annelik hüznü (maternity blues), postpartum depresyon (doğum sonrası depresyonu) ve doğum sonrası psikozu olmak üzere başlıca üç grupta toplanmaktadır (3,4,,6). Annelik hüznü yeni annelerin 0-80 gibi önemli bir bölümünü etkileyen en sık görülen doğum sonu karşılaşılabilen problemlerden biridir. Genellikle doğumdan sonraki 3-. günlerde ortaya çıkar. Annelik hüznü yaşayan kadınlarda genellikle; ağlama, uyku bozukluğu, anksiyete, sinirlilik, www.korhek.org 39

duygudurumda hızlı değişiklik, konsantrasyon güçlüğü, kayıp ve keder duyguları görülür (3,7,8). Postpartum depresyon, doğumdan sonraki 2-3. haftadan sonra (olguların 80 inde ilk 6 hafta içinde) sinsice başlar, ancak başlangıç doğumdan sonraki bir hatta iki yıla kadar uzayabilir (6,9). Yapılan birçok çalışmada, postpartum depresyon prevalansı 6-6, postpartum depresyon insidansı 0- arasında bulunmuştur (0-). Postpartum depresyonun risk faktörleri arasında en çok; prenatal depresyon ve anksiyetenin varlığı, geçirilmiş depresyon öyküsü, çocuk bakımına ilişkin yaşanan stresler, sosyal destek eksikliği, stresli yaşam olayları, annelik hüznü, olumsuz evlilik ilişkileri, düşük benlik saygısı, bebeğin huzursuzluğu, annenin evlilikten memnuniyeti, sosyoekonomik durumu, gebeliğin istenme durumu yer almaktadır (6). Postpartum depresyonun belirti profili, yaşamın diğer dönemlerinde görülen major depresif epizoda benzemektedir. Bunlar; kendini değersiz hissetme, anksiyete ve hatta panik ataklar, suçluluk, bebekle ilgili endişeler, ağlamaklı hal ve kontrolsüzce ağlama, hareket ve konuşmada yavaşlık, ajitasyon veya hiperaktivite, yeme bozuklukları, uyku bozuklukları, düşüncelerde karışıklık ve daha unutkan olma, duygusal dengesizlik, öfke hissi, umutsuzluk ve yetersizlik hissi, ölüm ve intiharla ilgili düşünceler, konsantrasyon ve karar verme yeteneğinde azalma, seksi de içeren aktivitelerde azalmadır (,7,8,9). Postpartum dönemde görülen depresyona sadece anne için değil bebek ve tüm aile için olumsuz sonuçları olacağından özel bir yaklaşım gerekir. Postpartum depresyonda anne ve bebek bağı ciddi bir şekilde bozulur. Depresif anneler bebekle emosyonel bağ kurmada güçlük çekerler. Anneler bunu fark edince suçluluk duygusuyla hareket ederler. Bu annelerin çocukları sadece davranışsal ve emosyonel güçlükler yaşamazlar, aynı zamanda kognitif güçlüklerde yaşarlar (). Birçok kadının mutlu olmaları gerektiğine inandıkları bir dönemde depresif duygular taşıdıklarından dolayı suçluluk duymaları nedeniyle belirtilerini saklamaları doğum sonu depresyon tablosunun kolaylıkla gözden kaçabilmesine neden olmaktadır (6). Postpartum depresyon, özellikle hafif ve orta şiddette olduğunda ve yardım arayışı desteklenmediğinde, başlangıcı sinsi olabildiğinden gözden kaçabilir. Bu olgularda postpartum depresyon uzun süre devam edip, sonunda hastaneye yatış gerekli olacak derecede ağırlaşabilir. Bu nedenle erken tanı çok önemlidir. Edinburgh Postpartum Depresyon Skalası (EPDS) gibi çeşitli tanı araçları sağlık hizmeti verenlere erken tanı yönünden yardımcı olabilir (9). Bu sebeple birinci basamakta gebe ve loğusa izlemleri sırasında postpartum depresyon akılda bulundurulması gereken bir durumdur (20,2). Konunun yaygınlığı, yaşam kalitesi üzerine etkisi ve ülkemizde bu konu ile ilgili doğum sonrası tüm ülkeyi temsil eden çalışma bulunmaması nedeni ile biz en azından ilimizdeki postpartum depresyon sıklığını ve postpartum depresyonun ortaya çıkmasında rolü olabilecek risk faktörlerini belirlemek amacıyla, bu çalışmayı yapmayı amaçladık. GEREÇ VE YÖNTEM Bu çalışma, kesitsel tipte bir çalışmadır. Bu çalışmada, Konya nın Karatay, Selçuklu ve Meram ilçeleri arasından rastgele yöntemle Meram ilçesi belirlenmiştir. Çalışma, Meram ilçesindeki toplam 9 sağlık ocağından yine rasgele seçilen 24 ve 2 no.lu sağlık ocaklarında Aralık 200-3 Ocak 2006 tarihleri arasında yapılmıştır. Çalışmaya alınan annelerde, prenatal dönemde tanısı konan psikiyatrik hastalığı olmaması ve doğum sonrası 2 ile 6 ay arası dönemde olması ve canlı doğum yapmış olması koşulu aranmıştır. Çalışma süresi esnasında istenilen özelliklere sahip olan çocuklarını aşı ve muayeneye getiren ardışık 300 anneden 242 si (80.7) çalışmaya katılmayı kabul edip çalışma evrenini oluşturmuştur. Çalışma öncesi Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Etik Kurulu onayı alındı. Çalışma için gerekli verileri toplanması amacıyla 2 form kullanılmıştır. Birinci form çalışmaya alınan annelerin sosyodemografik özelliklerini belirlemek için tarafımızca hazırlanan anne tanıtım formu, ikinci form ise postpartum depresyon riskini belirleyen Edinburgh Postnatal Depresyon Skalası (EPDS)dır. Anne tanıtım formu ve EPDS formu, 2 çalışmacı tarafından kadınlara bilgilendirilmiş onam formlarının imzalanmasını takiben uygulandı. Anket formu çalışmacılar tarafından, EPDS ise katılımcılar tarafından dolduruldu. Okur-yazar olmayan kadınlara çalışmacı tarafından sorular yöneltildi ve cevaplar kaydedildi. Anne tanıtım formu, çalışma kapsamına alınan annelerin, sosyodemografik özelliklerini, önceki ve şimdiki gebelikle ilgili öykülerini tespit etmeye yönelik tarafımızdan hazırlanmış 37 soruluk bir formdur. EPDS, 987 de Cox tarafından İngiltere de doğum sonrası dönemdeki kadınlarda depresyon riskini belirlemek amacıyla hazırlanmış bir tür 392 www.korhek.org

kendini değerlendirme ölçeğidir. Cox tarafından geliştirilen ölçeğin iç tutarlılık kat sayısı (Cronbach s alfa) 0.87, kesme puanı (KP) 2/3 alındığında duyarlılık 0.8, özgüllüğü 0.77 olarak bulunmuştur. Ölçek postpartum depresyon riskini belirlemeye yönelik, tarama amaçlı bir ölçek olarak hazırlanmış olup depresyon tanısı koymaya yönelik değildir. EPDS 0 sorudan oluşmaktadır. Cevaplar 4 lü likert biçiminde değerlendirilmekte ve 0-3 arasında puanlanmaktadır. Ölçeğin toplam puanı bu madde puanlarının toplanması ile elde edilir. Oniki puan üzerinde puan alan kişiler risk grubu olarak kabul edilir. Ölçekten alınabilecek en düşük puan 0 ve en yüksek puan 30 dur (22,23,24). Ülkemizde Engindeniz (996) tarafından geçerlilik ve güvenirliği yapılmıştır (23). Bu çalışmada EPDS kesme puanı 3 olarak alınmıştır. Formların değerlendirilmesinden sonra, risk altında olduğu düşünülen (EPDS den 3 ve üzerinde puan alanlar) annelere durumları hakkında bilgi verilmiş ve psikiyatri bölümüne başvurmaları için yönlendirilmişlerdir. EPDS skoruna göre anneler depresyonu tanısı alma olasılığı olanlar ve olmayanlar olarak ikiye ayrıldı. İki grup arasındaki karşılaştırmalarda kategorik değişkenler için Ki-kare, sayısal değişkenler için Student-t testi ve postpartum depresyonla ilişkili bağımsız etkenleri saptamak için ise Lojistik regresyon analizi kullanıldı. Önemlilik düzeyi p<0.0 olarak kabul edilmiştir. Verilerin istatistiksel analizi için SPSS 0.0 versiyonu kullanılmıştır. BULGULAR Çalışmaya katılan 242 annenin yaş ortalaması 2.28±.0 (ortanca=24, min=7, max=40) bulunmuştur. Annelerin evlenme yaş ortalamaları 9,66±3,00 (ortanca=9, min=, max=38), ilk doğum yaşı ortalamaları 2.4±3.9 (ortanca=20, min=6, max=39) bulunmuştur. Annelerin eğitim düzeylerine bakıldığında 74,0 ı (n=79) ilkokul ve altı düzeyde eğitimli olup ve 96,3 ü (n=233) herhangi bir işte çalışmıyordu. Annelerin 7,9 u (n=40) 499 YTL ve altında, 42, i (n=02) 00 YTL ve üzerinde aylık gelir düzeyine sahipti. Sağlık güvencesi 77,7 sinde (n=88) mevcuttu. EPDS e göre, annelerin 80,6 sında (n=9) postpartum depresyon yok iken, 9,4 ünde (n=47) postpartum depresyon tanısı alma olasılığı vardı. EPDS e göre postpartum depresyon tanısı alma olasılığı olan ve olmayan olguların sosyodemografik özellikleri tablo de görülmektedir. Aylık gelir düzeyi 499 YTL ve altında olanlarda, aylık gelir düzeyi 00 YTL ve üzeri olanlara göre postpartum depresyon tanısı alma sıklığı anlamlı düzeyde yüksek bulundu (p=0.02). Diğer sosyodemografik özelliklerde iki grup arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır (p>0.0) (Tablo ). Annelerin önceki gebelikleri ve doğumları ile ilgili özellikleri tablo 2 de görülmektedir. Bir önceki gebeliğinden sonra ruhsal rahatsızlık tarifleyen kadınlarda, tariflemeyen kadınlara göre postpartum depresyon tanısı alma sıklığı anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur (p=0.00). Önceki gebelikle ilgili diğer özelliklerde iki grup arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır (p>0.0) (Tablo 2). Olguların bu gebelik ve doğumla ilgili özellikleri tablo 3 de görülmektedir. Gebelik süresince herhangi bir sağlık kuruluşundan alınan doğum öncesi bakım sayısı 4 ve altında olanlarda postpartum depresyon tanısı alma sıklığı bakım sayısı ve üzerinde olanlara göre anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur (p=0.04). Bebeğin cinsiyetinin öğrenilmesi ile eşinde ve/veya eşinin ailesinde tutum değişikliği olanlarda, olmayanlara göre postpartum depresyon tanısı alma sıklığı anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur (p=0.007). Gebeliği süresince herhangi bir tıbbi sorun yaşamış olanlarda postpartum depresyon tanısı alma sıklığı herhangi bir tıbbi sorun yaşamamış olanlara göre anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur (p=0.028). Bu gebelikle ilgili diğer özelliklerde iki grup arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır (p>0.0) (Tablo 3). Postpartum depresyon tanısı alma olasılığı olan ve olmayan anneler arasında Ki-kare testi ile anlamlı bulunan değişkenlerin Logistik regresyon analizi ile değerlendirilmesi Tablo 4 de görülmektedir. Aylık gelir düzeyi 499 YTL ve altında olan annelerde postpartum depresyon tanısı alma olasılığı, 00 YTL ve üzeri olanlara göre,8 kez fazla olup anlamlı değildi (9 CI; 0.67-.068). Önceki gebeliklerinde sonra herhangi bir ruhsal sorun yaşayan annelerde postpartum depresyon tanısı alma olasılığı, herhangi bir ruhsal sorun yaşamayanlara göre 4,7 kez fazla olup anlamlı idi (9 CI;.77-4.30) (p=0.006). Gebeliği süresince -4 arası bakım alan annelerde postpartum depresyon tanısı alma olasılığı, ve üzeri bakım alan annelere göre, kez fazla olup anlamlı değildi (9 CI; 0,380-3,34). Bebeğin cinsiyetinin öğrenilmesi ile eşinde ve/veya eşinin ailesinde tutum değişikliği olan annelerde postpartum depresyon tanısı alma olasılığı, tutum değişikliği olmayanlara göre 2 kez fazla olup anlamlı değildi (9 CI; 0,709-,68). Gebeliği süresince herhangi bir tıbbi sorun yaşamış olan annelerde postpartum depresyon tanısı alma olasılığı, herhangi bir tıbbi sorun yaşamayanlara göre 0,894 kez az olup anlamlı değildi (9 CI; 0288-2.779 ). www.korhek.org 393

Tablo. EPDS na göre postpartum depresyon tanısı alma olasılığı olan ve olmayan olguların sosyodemografik özellikleri Depresyon Depresyon Toplam p var n=47 yok n=9 n=242 Anne yaşı 7-2 yaş 26-34 yaş 3 yaş ve üstü Annenin mesleği Çalışmıyor Çalışıyor Annenin eğitim durumu İlkokul ve altı Ortaokul-lise Yüksekokul Eşinin eğitim durumu İlkokul ve altı Ortaokul-lise Yüksekokul Eşinin mesleği İşsiz İşçi Memur Esnaf Aile tipi Çekirdek Geniş Aylık gelir düzeyi 499 YTL ve altı 00 YTL ve üstü Sağlık güvencesi Yok Var Evlenme yaşı 7 yaş ve altı 8-24 yaş 2 yaş ve üstü 29 6 2 46 37 3 4 30 3 0 32 34 3 4 33 0 36 Ailenizde psikiyatrik hastalığı olan var mı? Yok 4 Var 6 6,7 34,0 4,3 97,9 2, 78,8 66,0 23,4 8, 63,8 6,4 2,3 68, 3,9 72,3 27,7 29,8 70,2 2,3 76,6 2, 87,2 2,8 2 74 9 87 8 42 39 4 93 70 32 7 0 2 7 30 6 06 89 40 4 4 3 84 7,4 37,9 4,7 9,9 4, 72,8 20,0 7,2 47,7 3,9 6,4 3,6 6,4 0,8 29,2 66,7 33,3 4,4 4,6 20, 79, 2,0 72,3 6,7 94,4,6 4 90 233 9 79 44 9 24 8 37 40 24 67 62 80 40 02 4 88 77 4 22 7 8,3 37,2 4, 96,3 3,7 74,0 8, 7,9,2 33,,3 4, 7,9 9,9 27,7 66,9 33, 7,9 42, 22,3 77,7 2, 73,,8 93,0 7,0 0,867 0,2 0,27 0,080 0,264 0,83 0,02 0,70 0,486 0,086 TARTIŞMA Bu çalışmada Konya ili Meram İlçesinde postpartum 2-6 ay arasındaki kadınlarda depresyon tanısı alma olasılığı EPDS e göre 9,4 olarak saptanmıştır. İsrail de postpartum 6. haftada olan 288 kadın üzerinde yapılan çalışmada 22,6, Dubai de 9 olgu üzerinde yapılan bir çalışmada 8,0 bulunmuştur. Benzer çalışmalarda İsveç te 84 kadında postpartum 8. ve 2. haftalarda yapılan çalışmada, 8. haftada 2,, 2. haftada ise 8,3 Santiago da yapılan çalışmada 36,7, İngiltere de doğum yapan Japon kadınlarından oluşan 98 kişide yapılan çalışmada 2,0, Portekiz de bir kent merkezinde 32 kadın üzerinde yapılan çalışmada 3, olarak bulunmuştur (2-30). Ülkemizde ise EPDS kullanılarak yapılan postpartum depresyon araştırmalarının sonuçları Tablo de görülmektedir (, ). Bu çalışmada, ailenin aylık gelir düzeyi 499 YTL ve altı olanlarda 00 YTL ve üzeri olanlara göre postpartum depresyon tanısı alma olasılığı oranı.844 kez fazla bulunmuştur. Ailenin aylık gelir düzeyi ile postpartum depresyon arasındaki ilişkiyi araştıran çalışmalarda farklı sonuçlar bulunmuştur. İnandı ve arkadaşlarının çalışmasında, ailenin aylık gelir düzeyi ile postpartum depresyon sıklığı arasında yaptıkları çalışmada, ailenin gelir düzeyi kötü olanlarda postpartum depresyon 3,30 kez, çok kötü olanlarda 6. kez daha fazla olduğu tespit edilmiştir (33). 394 www.korhek.org

Tablo 2. EPDS na göre postpartum depresyon tanısı alma olasılığı olan ve olmayan olguların önceki gebelikleri ve doğumları ile ilgili özellikleri Depresyon var Depresyon yok Toplam p n=47 n=9 n=242 İlk doğum yaşı 7 yaş ve altı 8-2 yaş 26 yaş ve üstü Gebelik sayısı gebelik 2-3 gebelik 4 ve üstünde gebelik Ölü doğum Yok Var Düşük öyküsü Yok Var Yaşayan çocuk sayısı çocuk 2-3 çocuk 4 ve üstü çocuk 4 42 8 20 9 46 42 20 22 8, 89,4 2, 38,3 42,6 9, 97,9 2, 89, 42,6 46,8 2 62 2 88 79 28 84 6 30 99 82 4 Bir önceki gebeliğinizde herhangi tıbbi bir sorun yaşadınız mı? Evet 8 62, 37,9 6 42 Önceki gebeliklerinizden sonra herhangi bir ruhsal sorun oldu mu? Evet 7 2 8,6 4,4 92 6,2 83,0 0,8 4, 40, 4,4 94,4,6 84,6,4 0,8 42, 7, 60,7 39,3 86,0 4,0 6 204 22 06 99 37 230 2 207 3 9 04 9 83 3 09 27 6,6 84,3 9, 43,8 40,9,3 9,0,0 8, 4, 49, 43,0 7,9 6,0 39,0 80, 9,9 0,6 0,603 0,39 0,406 0,23 0,89 0,00 Tablo 3. EPDS na göre postpartum depresyon tanısı alma olasılığı olan ve olmayan olguların bu gebelik ve doğumla ilgili özellikleri Depresyon var Depresyon yok Toplam n=47 n=(9) n=242 p Gebeliğin istenme durumu İstemeden 0 2,3 26 3,3 206 8, 0,70 İsteyerek 37 78,7 69 86,7 36 4,9 Doğum öncesi bakım yeri Sağlık ocağı 2 4, 6 3, 8 3,4 Hastane 32 72,8 39 72,0 7 72, 0,866 Sağlık ocağı + Hastane 0 22,7 48 24,9 8 24, Doğum öncesi bakım sayısı -4 arasında izlem 7 38,6 46 23,8 63 26,6 0,04 den fazla izlem 27 6,4 47 76,2 74 73,4 Bebeğin cinsiyetinin bilinmesi 9 9, 2 2,8 34 4,0 0,262 Evet 38 80,9 70 87,2 208 86,0 Cinsiyetin öğrenilmesi eşiniz ve/veya ailesinde tutum değişikliğine neden oldu mu? 22 7,9 34 78,8 6 7,0 0,007 Evet 6 42, 36 2,2 2 2,0 Bu gebelik süresince herhangi bir tıbbi sorun yaşadınız mı? 3,9 97 49,7 2 46,3 0,028 Evet 32 68, 98 0,3 30 3,7 www.korhek.org 39

Tablo 4. Ki-Kare Testi ile Anlamlı Bulunan Verilerin Lojistik Regresyon Analizi İle Değerlendirilmesi Değişken Odss Ratio 9 Cl p Aylık gelir 00 YTL ve üstünde Referans 499 YTL ve altında,844 0.67-,068 0,236 Önceki gebeliklerden sonra ruhsal sorun oldu mu? Referans Evet 4,70,77-4,30 0,006 Doğum öncesi bakı sayısı ve üzeri bakım Referans -4 arası bakım,27 0,380-3,34 0,829 Cinsiyetin öğrenilmesi eşinde ve/veya ailesinde tutum değişikliğine neden oldu mu? Referans Evet 2,007 0,709-,68 0,89 Bu gebelik döneminde herhangi bir tıbbi sorun yaşadınız mı? Referans Evet 0,894 0,288-2,779 0,847 Tablo. Ülkemizde EPDS kullanılarak yapılan postpartum depresyon araştırmalarının sonuçları İl (yılı) Örneklem büyüklüğü EPDS kesme puanı PD olasılığı Manisa (998) 3 27 3 4,0 Sivas (2003) 32 70 3 28,0 Türkiye nin orta ve doğusundaki ilde (Erzurum, Elazığ Malatya, Kayseri, 24 3 27,2 Konya) (200) 33 İzmir-Bornova (2002) 34 00 2 29,0 Samsun(2002) 3 380 3 23, Manisa(2002) 36 22 2 36,9 Türkistanlı ve arkadaşlarının İzmir de yaptıkları çalışmada, geliri gidere göre daha az olan grupta postpartum depresyon daha sık görülmüştür (34). Dündar çalışmasında, ailenin aylık gelir düzeyi kötü olanlarda postpartum depresyonun daha sık görüldüğünü saptamıştır (36). Danacı ve arkadaşları çalışmalarında, ailenin aylık gelir düzeyi ile postpartum depresyon sıklığı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulmamıştır (37). Bu çalışma ve yukarıdaki çalışma sonuçları postpartum depresyon ve sosyoekonomik düzey arasındaki ilişkiyi vurgulamaktadır. Ülkemizde Ekuklu ve arkadaşlarının yaptıkları çalışmada, önceki gebelik ya da doğumlarından sonra ruhsal sorun yaşayan annelerde postpartum depresyon sıklığı yüksek bulunmuştur. Önceki gebeliklerinde ruhsal sorun yaşamayan annelerde postpartum depresyon tanısı alma olasılığı 30 dolayında iken, sorun yaşamış olan 4 annenin 2 sinde (87,) postpartum depresyon riski gelişmiştir (2). Ayvaz ve ark. (2006) yaptıkları çalışmada, önceki gebelik ya da doğumlarından sonra ruhsal sorun yaşanması ile postpartum depresyon tanısı alma olasılığı arasında anlamlı bir ilişki saptanmışlardır (38). Danacı ve ark. (2000) çalışmasında daha önceki gebelik sırasında ya da doğum sonrasında ruhsal sorun yaşamış annelerin sonraki gebeliklerinde postpartum depresyon görülme riski 8.87 kat artmıştır (37). Bu çalışmada ise annelerin önceki gebeliklerden sonra ruhsal sorun yaşamaları ile postpartum depresyon tanısı alma olasılığı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunup, bu riskin 4,7 arttığı saptanmıştır. Bu sonuçlar gebelik öncesi ruhsal rahatsızlığı olan kadınlara postpartum depresyon açısından kontrollerde aile hekimleri tarafından dikkat edilmesi ve kadının ailesine de bilgi verilmesi gerektiğini vurgulamaktadır (2, 37, 38). Areias ve ark. (996) Portekiz de yaptıkları bir çalışmada annede depresyon öyküsü olması, postpartum depresyon açısından önemli risk etmenlerinden biri olarak değerlendirilmiştir (39). Unterman ve ark. (990) yaptıkları çalışmada, önceki doğum sonrası depresyonla son gebeliğindeki depresyon arasında önemli bir ilişki bulunmuştur (). Annenin özgeçmişinde depresyon öyküsü olmasının postpartum depresyon açısından önemli bir risk etmeni olduğu yapılan diğer çalışmaların sonuçlarını 396 www.korhek.org

destekler biçimde bu çalışmada da önemli bulunmuştur (,0,,39). Gebeliği süresince -4 doğum öncesi bakım alan kadınlarda, ve üzeri doğum öncesi bakım alan kadınlara göre postpartum depresyon tanısı alma olasılığı daha sık görüldü. Doğum öncesi gerekli izlemlerin az oluşu veya olmayışı depresyonu tetiklemektedir. Ekuklu ve ark. (2004) yaptıkları çalışmada, annelerin 9,0 ı gebelikleri süresince en az bir kez doğum öncesi bakım almış olup doğum öncesi bakım sayısı ile postpartum depresyon sıklığı arasında anlamlı bir ilişki bulunmamıştır (2). Josefsson ve ark. (2002) yaptıkları çalışmada ise gebelik süresince doğum öncesi bakım sayısının çok sayıda olması, postpartum depresyon için kuvvetli bir risk faktörü olarak saptanmıştır (40). Bu durum riskli gebeliklerde izlem sayısının artmasının ikincil sonucu olabilir. Bu çalışmada bebeğin cinsiyetinin bilinmesi sonucu eşi ve/veya eşinin ailesinde tutum değişikliği olan anneler ile postpartum depresyon tanısı alma olasılığı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulmuştur. Bu çalışmada gebelerin 86,0 ı, Ekuklu ve ark. (2004) çalışmasında ise gebelerin 8,0 ı bebeğin cinsiyetini öğrenmiş olup, bu çalışmada bebeğin cinsiyetini öğrenenlerin 2,0 ınde, Ekuklu ve ark. (2004) çalışmasında ise 2,4 ünde bebeklerin cinsiyetini öğrendikten sonra eşlerinin ve/veya ailelerinin kendilerine karşı olan tutumlarında değişiklik olmuştur. Ancak Ekuklu ve ark. çalışmalarında anlamlı bir ilişki bulmamışlardır (2). Çin ve Hindistan da yapılan çalışmalarda da bebeğin cinsiyeti ile postpartum depresyon arasında ilişki olduğu görülmüştür (4). Bu durum ailelerin cinsiyet beklentilerine göre değişebilmektedir. Annelerin gebelikte tıbbi sorun yaşaması ile postpartum depresyon tanısı alma olasılığı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmuştur. İnandı ve arkadaşlarının yaptıkları çalışmada da gebeliği süresince herhangi bir tıbbi sorun yaşayan annelerde postpartum depresyon tanısı alma olasılığı.67 kez daha fazla görülmüştür (33). Ekuklu (2004) ve Sünter (2002) yaptıkları çalışmada ise gebeliği süresince herhangi bir tıbbi sorun yaşayan anneler ile postpartum depresyon tanısı alma olasılığı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamıştır (2,3). SONUÇ VE ÖNERİLER Bu çalışmada, doğum sonu depresyon riskini belirleyen EPDS e göre postpartum depresyon tanısı alma olasılığı 9,4 gibi yüksek sıklıkta bulunmuştur. Postnatal depresyon açısından bu çalışmada bulduğumuz değiştirilebilir risk faktörleri olarak; doğum öncesi izlem sayıları, eş ve ailesinin bebeğin cinsiyeti konusundaki ön yargı ve saplantılarının sağlıklı eğitim ile değiştirilmesi, doğum öncesi nitelikli bakım belirlenmiştir. Uzak vadedeki düzeltilebilir değişkenler olarak ise ailelerin aylık gelir düzeyinin iyileştirilmesi saptanmıştır. Postpartum dönemde anneler; bebek bakımı vermek, bebek için güvenli bir çevre oluşturmak, bebekle iletişim kurmak, yeni rolleri öğrenmek, aile duyarlılığı geliştirmek ve bebekle ilgili problemlerle baş etmek zorundadır. postpartum dönem anneye getirdiği yüksek sorumluluklar nedeni ile hem anne hem de aile için bir krize dönüşebilmektedir. Bu sebeple birinci basamakta gebe ve loğusa izlemleri sırasında postpartum depresyon akılda bulundurulması gereken bir durumdur. Postnatal dönemde depresyonun tanınması açısından hekimlere etkin depresyon taramaları yapmaları konusunda önemli sorumluluklar düşmektedir. KISITLILIKLAR Bu çalışma, Konya merkezde mevcut üç ilçe arasından rastgele yöntemle seçilen bir ilçede bulunan, toplam 9 sağlık ocağı arasından yine rasgele yöntemle seçilen 2 sağlık ocağında, postpartum depresyon sıklığını ve postpartum depresyonun ortaya çıkmasında rolü olabilecek risk faktörlerini belirlemek amacıyla yapıldığı için ülke genelini temsil gücü yoktur. Ama en azından ülkemizin bir ilindeki durum hakkında bilgi vermektedir. Ayrıca çalışmaya katılan kadınlara sadece EPDS uygulanmış olup, ayrıntılı psikiyatrik muayeneleri ile tanılarının konmamış olması da bu çalışmanın diğer önemli kısıtlılıklarından biridir. EPDS ile araştırılan bir sıklık ve durum tespit çalışması olması nedeniyle bundan sonra bu alanda yapılacak çalışmalara ışık tutacağı kanaatindeyiz. Bu nedenle, ülkemiz için farklı yerleşim yerlerinde yapılacak epidemiyolojik alan çalışmalarına gereksinim vardır. KAYNAKLAR. Yıldırım GS, Kısa C, Aydemir Ç. Postpartum depresyon. 3P Dergisi. 2004; (ek 4): 2-20. 2. Vural G, Akkuzu G. Normal vaginal yolla doğum yapan primipar annelerin doğum sonu 0. günde depresyon yaygınlıklarının incelenmesi. Cumhuriyet Üniversitesi Hemşirelik Yüksek Okulu Dergisi. 999; (3): 33-7. 3. Robinson GE, Stewart DE. Postpartum psychiatric disorders. CMAJ. 986; 34: 3-7. 4. Harding JJ. Postpartum psychiatric disorders: A review. Compr Psychiatry. 989; 30: 09-2. www.korhek.org 397

. Unterman RR, Posner NA, Williams KN. Pospartum depressive disorders: Changing trends. Birth. 990; 7: 3-7. 6. Gülseren L. Doğum sonrası depresyon: Bir gözden geçirme. Türk Psikiyatri Dergisi. 999; 0: 8-67. 7. Gitlin MJ, Pasnau RO. Psychiatric syndromes linked to reproductive function in women: A review of current knowledge. Am J Psychiatry. 989; 46: 43-2. 8. Landy S, Montgomery J, Walsh S. Postpartum depression: A clinical view. Matern Child Nurs J. 989; 8: -29. 9. Parry BL. Postpatum psychiatric sendromes. Comprehensive textbook of psychiatry, 6. baskı, cilt, HI Kaplan, BJ Sadock (ed), Baltimore, Williams & Wilkins. 99; 09-66. 0. Kumar R, Robson KM. A prospective study of emotional disorders in childbearing women. Br J Psychiarty. 984; 44: 3-47.. O Hara MW, Neunaber DJ, Zekoski EM. Prospective study of postpartum depression: Prevalance, course and predictive factors. J Abnorm Psychol. 984; 93: 8-7. 2. Whiffen VE. Vulnerability to postpartum depression: A prospective multivariate study. J Abnorm Psychol. 988; 97: 467-74. 3. Gotlib IH, Whiffen VE, Mount JH, Milne K, Cordy NI. Prevalence rates and dermographic characteristics associated with depression in pregnancy and the postpartum. J Consult Clin Psychol. 989; 7: 269-74. 4. O Hara MW, Zekoski EM, Philipps LH, Wright EJ. Controlled prospective study of postpartum mood disorders: Comparison of childbearing and nonchildbearing women. J Abnorm Psychol. 990; 99: 3-.. Ghubash R, Abou-Saleh MT. Postpartum psychiatrric illness in Arabculture: Prevalence and psychosocial correlates. Br J Psychiatry. 997; 7: 6-8. 6. Beck CT. A meta-analysis of predictors of postpartum depression. Nurs Res. 996; 4: 297-303. 7. Özkan S. Psikiyatrik tıp: Konsultasyon-liyezon psikiyatrisi. İstanbul, İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi, Psikiyatri Anabilim Dalı. 993; s. 20-20. 8. Amerikan Psikiyatri Birliği (994) Mental Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal El Kitabı. Ankara. 4. baskı. (DSM- IV). (Çev. Ed. E. Köroğlu). Hekimler Yayın Birliği. 99. 9. Karamustafalıoğlu N, Tomruk N. Postpartum hüzün ve depresyonlar. Duygudurum Dizisi. 2000; 2: 64-70. 20. Stowe ZN, Nemeroff CB. Women at risk for postpartumonset major depression. Am J Obstet Gynecol.99; 73: 639-4. 2. Ekuklu G, Tokuç B, Eskiocak M, Berberoğlu U, Saltık A. Prevalence of postpartum depression in Edirne, Turkey, and related factors. J Reprod Med. 2004; 49(): 908-4. 22. Cox JL, Holden JM, Sagovsky R. Detection of postnatal depression. Development of the 0-item Edinburgh Postnatal Depression Scale. Br J Psychiatry. 987; 0: 782-6. 23. Engindeniz N. Edinburgh Doğum Sonrası Depresyon Ölçeğinin Türkçe formu için geçerlilik ve güvenilirlik çalışması, İzmir. (Yayımlanmamış uzmanlık tezi). 996. 24. Aydemir Ö, Köroğlu E. Psikiyatride kullanılan klinik ölçekler. Hekimler Yayın Birliği.2006. p.26-7. 2. Glasser S, Barell V, Shoham A, Ziv A, Boyko V, Lusky A, Hart S. Prospective study of postpartum depression in a Israeli cohort: Prevalence, incidence and demographic risk factors. J Psychosom Obstet Gynaecol.998; 9: -64. 26. Abou Saleh MT, Ghubash R. The prevalence of early postpartum psychiatric morbidity in Dubai; transcultural perspective. Acta Psychiatr Scand. 997; 9: 428-32. 27. Wickberg B, Hwang CP. Screening for postnatal depression in a population based Swedish sample. Acta Psyhiatr Scand. 997; 9: 62-6. 28. Jadresic E, Araya R. Prevalence of postpartum depression and associated factors in Santiago, Chile. Rev Med Chil. 99;23: 694-9. 29. Yoshida K, Marks MN, Kibe N, Kumar R, Nakano H, Tashiro N. Postnatal depression in Japanese women who have given birth in England. J affect Disord. 997; 43: 69-77. 30. Augusto A, Kumar R, Calheiros JM, Natos E, Fiqueiredo E. Postnatal depression in an urban area of Portugal: Comparison of childbearing women and matched controls. Psychol Med. 996; 26: 3-4. 3. Danacı AE, Dinc G, Deveci A, Sen FS, Içelli I. Postnatal depression in Turkey: Epidemiological and cultural aspects. Soc Psychiatry Psychiartr Epidemiol. 2002; 37: 2-9. 32. Nur N, Çetinkaya S, Bakır DA, Demirel Y. Sivas il merkezindeki kadınlarda postnatal depresyon prevalansı ve risk faktörleri. C.Ü. Tıp Fakültesi Dergisi. 2004; 26: -9. 33. Inandı T, Elci OC, Ozturk A, Egri M, Polat A, Sahin TK. Risk factors for depression in postnatal first year, in eastern Turkey. Int J Epidemiol. 2002; 3: 20-7. 34. Türkistanlı E, Pektaş İ, Dikici İ. İzmir ili Bornova ilçesinde doğum yapmış kadınların doğum sonrası depresyon durumları ve bu durumu etkileyen etmenlerin incelenmesi. 2002; http://www.dicle edu tr/halks/ [Son erişim tarihi: 7.0.2006]. 3. Sünter AT, Güz H, Ordulu F, Öz H, Pekşen Y. Samsun il merkezinde doğum sonrası depresyon prevalansı ve risk faktörleri. VIII. Ulusal Halk Sağlığı Kongresi Kitabı. 2002. p. 8-8. 36. Erbay DP. Yarı-kentsel bir bölgede postpartum depresyon prevalansı ve risk faktörleri. VIII. Ulusal Halk Sağlığı Kongresi Kitabı. 2002. p. 862-. 37. Danacı EA, Dinç G, Deveci A, Şen FS, İçelli İ. Manisa il merkezinde doğum sonrası depresyon yaygınlığı ve etkileyen etmenler. Türk Psikiyatri Dergisi. 2000; : 204-. 38. Ayvaz S, Hocaoğlu Ç, Tiryaki A, Ak İ. Trabzon il merkezinde doğum sonrası depresyon sıklığı ve gebelikteki ilişkili demografik risk etmenleri. Türk Psikiyatri Dergisi. 2006; 7: 243-. 39. Areias ME, Kumar R, Barros H, Figueiredo E. Correlates of postnatal depression in mothers and fathers. Br J Psyhiatry. 996; 69: 36-4. 40. Josefsson A, Angelsioo L, Berg G, Ekström CM, Gunnervik C, Nordin C, Sydsjö G. Obstetric, somatic and demographic risk factors for postpartum depressive symptoms. Obstet Gynecol. 2002; 99: 223-8. 4. Robertson E, Grace S, Wallington T, Stewart DE. Antenatal risk factors for postpartum depression: A synthesis of recent literatüre. Gen Hosp Psychiatry. 2004; 26: 289-9. 398 www.korhek.org